ForumSinsi - 2006 Yılından Beri

ForumSinsi - 2006 Yılından Beri (http://forumsinsi.com/index.php)
-   Kitap Özetleri (http://forumsinsi.com/forumdisplay.php?f=654)
-   -   Bir Gocmen Kuştu - Ayla Kutlu (http://forumsinsi.com/showthread.php?t=1022194)

Prof. Dr. Sinsi 11-03-2012 08:31 PM

Bir Gocmen Kuştu - Ayla Kutlu
 
Olay, 1293 yılında Kafkasyada başlıyor. Beşik kertmesi olan Batu ve Cevahir evleniyorlar. Ardında oğullar Emir dünyaya geliyor. Bu yıllarda Osmanlı topraklarında kanlı savaşlar meydana gelmektedir. Ama onlar savaşın hep onlardan çok uzaklarda olduğunu sanmaktadırlar. Yurtlarında yabancılarla iyi ilişkiler içerisinde yaşayıp gitmektedirler. Fakat gün gelir savaşı enselerinde hissederler. Osmanlı ile Rusya, Bulgarlar yüzünden savaşmaya başlamıştır. Bölgede o güne kadar dost geçinen Kafkas ve Ruslar birdenbire birbirlerine düşman kesilirler. Batu ve Cevahirin komşusu olan Gotran, Batuyu öldürür. Kafasını gövdesinden ayırır. Bunu bir sopaya geçirerek ibret olsun diye Cevahirin evine asar. Cevahir kocası öldükten sonra orada yaşayamayacağını anlayarak, yurdundan göç eder. Yanına oğlu Emiri de alarak Osmanlı topraklarına sığınmak üzere yola çıkar. Bu sıralarda Emir 3 yaşlarındadır. Cevahirin tek amacı oğlunu büyüterek, ileride bu topraklara gelerek intikamını aldırmaktır. Bu fikrini de oğluyla hep paylaşır. Cevahir yolculuk sırasında büyüyen karnından hamile olduğunu anlar. Osmanlı toprağına (Urfa) vardığı sırada sancıları tutar ve sessizce bir köşede kızını dünyaya getirir. Onun sesini duymuş olan Mahmut Ağa kadına yardım etmek ister. Çok kan kaybettiği için bitap durumda olan Cevahir, Mahmut Ağaya ona yapabileceği tek yardımın çocuklarına bakmak olduğunu söyler ve ölür. Bunun üzerine sevimliliğine hayran kaldığı Emiri ve yeni doğan kız bebeği eşi Gülüş Hanıma götürür. Gülüş Hanımda onları çok sever. Kızın ayakları doğuştan sakattır. Adına Helal koyarlar. Zaten kısır olan Mahmut Ağa ve Gülüş Hanım onları kendi öz çocuklarıymış gibi yetiştirirler.
Gülhayatın anne ve babası onu küçük yaşta öksüz bırakıp Arabistana taşınmışlardır. Gülhayat fakir halalarıyla beraber Resülaynda yaşamaktadır. Gülhayat, ağıtçı olan halalarını sevmemektedir. Bir gün teyzesi Gülüş Hanımdan mektup alır. Mektupta teyzesinin çok hasta olduğu ve yanına gelmesini istediği yazmaktadır. Gülhayatta halalarından izin alarak, varlıklı teyzesinin Urfadaki konağına taşınır. Burada Gülhayat Emir Bey ile karşılaşır. Gülüş Hanım ölmeden önce kocasına Gülhayatı Emir Bey ile evlendirmesini vasiyet etmiştir. Gülüş Hanım yeğeni Gülhayatı çok sevmektedir. Ölene kadar ona Yunus Divanını okumuştur. Öldüğünde de Gülhayata tek miras olarak Yunus Divanını bırakmıştır.
Mahmut Ağa, karısı öldükten sonra vasiyetini Emir Beye açıklar. Emir Bey Gülhayatla evlenmeyi kabul eder. Gülhayatın Emir Bey ile evlenmeyi isteyip istemediği sorulmadan, düğünleri olur. Fakat Gülhayat evde hizmetçi olan Hatice kalfanın oğlu Muttalipi sevmektedir. Bunu anlayan Helal Hanım Gülhayatı sert bir şekilde uyarır. O günden sonrada Gülhayat Muttalipi bir daha görmez. Gülhayatın Emir Beyden Batu, Mahmut ve Hüsra adında üç tane çocuğu olur. Emir Bey İstanbulda Hukuk Fakültesini bitirip avukat olmuştur ve Meclisi Mebusan üyesidir. Sürekli İstanbula gidip gelmek zorundadır. Bir süre sonra karısı Gülhayat Hanımdan ayrılır. Nafaka olarak ona bir çiftlik bırakır.
Bundan sonra Emir Bey İstanbula yerleşir. İstanbulda Nevnihal adında bir hanımı sever ve onunla resmi olarak evlenir. İstanbulda Nevnihal Hanımın annesi Yeşil Hanım ve babası Yahya Efendiyle birlikte yaşamaya başlarlar. Fakat bu birliktelik çok uzun sürmez. 1. Dünya Savaşı çıkar ve Emir Bey Ankaraya göreve çağrılır. Bu yıllarda yurt düşman tarafından işgal edilmiş olduğu için, İstanbulda Türkler dışarı adımlarını bile atamaz olmuşlardır. Evlerinde bir mahkum gibi perdeleri kapalı yaşamak zorundadırlar. Bu sırada çok yoksulluk ve sefalet çektiler. Emir Bey sürekli karısı Nevnihale mektup yazarak onu Ankaraya yanına aldırmak istediğini söylüyordu. Fakat Nevnihal hasta olan babasını bırakıp eşinin yanına gidememişti. Babası Yahya Efendi öldükten sonra Nevnihal ile annesi Yeşil Hanım Ankaraya gittiler. Burada birkaç yıl kaldılar. Bu süre zarfında Yeşil Hanım vefat etti. Emir Bey görevinden istifa ettikten sonra Nevnihali Urfada çocuklarının yanında yaşamaya ikna etti ve Urfaya gittiler.
Urfaya Nevnihal ve Emir Beyin geleceğini öğrenen Gülhayat çok korkar. Nevnihal Hanımın artık onu evinde istemeyeceğini, çocuklarından ayırıp sokağa atacağını sanar. Fakat Nevnihal onun evde kalmasını kabul eder. Gülhayat bir hizmetçi gibi Nevnihal Hanıma hizmet etmekten gocunmaz, evinden ve çocuklarından ayrılmadığı için mutludur.
Nevnihal Hanımın bir süre sonra bir kız çocuğu dünyaya gelir. 41 yaşında anne olduğu için doğumu biraz zor olur. Kızının adına Leyla koyar. Loğusalığı sırasında tebriğe gelen kadınlardan biri Gülhayatın kim olduğunu sorar. Dolduruşu gelmiş olan Nevnihal, onun evlerinde sadece bir hizmetçi olduğunu söyler. Onuru kırılan Gülhayat evi terkeder. Başta herkes onun kısa bir süre sonra eve döneceğini sanar çünkü daha öncede aynı şeyi yapmıştır. Fakat Gülhayat 8 yıl boyunca evine dönmez. Emir Beyin ona nafaka olarak bıraktığı çiftliğe giderek orda yaşar. Gülhayat evdeki kimseye özellikle eşine Gülhayatın evineden terkettiğini anlatamaz. Emir Bey, yıldızları bir türlü barışmayan Helal Hanım yüzünden evi terkettiğini sanarak üzülen eşini teselli etmeye çalışır. Bu dönemde Gülhayat hanımın çocukları onun yokluğunda çok problemli olmaya başlarlar. Emir Bey de, Batuyu Tarsustaki koleje, kızı Hüsrayı Dame de Siona yatılı olarak gönderir. Oğlu Mahmut ise Mülkiyededir.
8 sene sonra Gülhayat çocuklarının hasretine dayanamayarak evine geri döner. Nevnihal onu kapıda gördüğünde çok sevinir ve hemen içeri almaya çalışır. Fakat Gülhayat içeri Emir Beyin izni olmadan girmek istemez. Nevnihal, Emir Beye sorup Gülhayatı eve alır. İki kadın birbirlerini çok özlemişlerdir ve aralarındaki buzlar hemen eriyerek barışırlar. Emir Bey, herşeyden habersiz Gülhayatın eve dönmesini kardeşi Helal Hanımın ölümüne bağlar. Gülhayat ve çocukları ve Emir Bey, Nevnihal ve kızları evde mutlu bir şekilde yaşamaya devam ederler.
Emir Bey bir süre sonra ölür. Çocuklarının babası ölen Gülhayat, İstanbula oğlu Mahmutun yanına taşınmaya karar verir. Fakat buna Nevnihal Razı olmaz. Bunun bütün aile ile konuşulup karar verilmesi gerektiğini söyler. Nevnihal Emir Beye, Gülhayatın evi neden terkettiğini bir türlü açıklayamamıştır ve bu yüzden vicdan azabı çekmektedir. Bu konuşma sırasında Gülhayatın çocuklarına annelerinin neden evi terkettiğini açıklar. Buna çok sert tepki gösteren Hüsra ve Mahmut annelerinin onlarla beraber İstanbula gelmesini isterler. Eğitimini Tarsusta görmüş ve fazla evin içinde bulunmamış olan Batu Nevnihale arka çıkarak, onu korur. Nevnihalin kızı Leyla ise Hayat anne dediği Gülhayatın evden ayrılmasını istemez. Bunun üzere Gülhayat Urfada kalmaya karar verir ve Nevnihal ile yaşar.
Yıllar geçer… Gülhayatın kızı Hüsra İstanbulda evlenir. Oğulları Mahmut ve Batu Bergende yaşamaktadırlar. Burada evlenip, hayatlarını kazanmaktadırlar. Nevnihalin kızı Leyla, Batunun sağladığı bursla Bergende okumaktadır. Bu arada Gülhayat vefat etmiştir. Nevnihal ise memleketi olan İstanbula yerleşmiştir. Leyla 38. yaşını kutlarken yazmış olduğu mektupta babasının hayatını anlatan bir kitap yazacağını annesine müjdeler. Bunu bir sonraki yıl annesine doğum günü hediyesi olarak vereceğini söyler…


Powered by vBulletin®
Copyright ©2000 - 2025, Jelsoft Enterprises Ltd.