ForumSinsi - 2006 Yılından Beri

ForumSinsi - 2006 Yılından Beri (http://forumsinsi.com/index.php)
-   İslami Yazılar & Hikayeler (http://forumsinsi.com/forumdisplay.php?f=320)
-   -   Umudunu Kaybeden Her Şeyini Kaybeder (http://forumsinsi.com/showthread.php?t=100603)

Yar'e 01-14-2010 11:29 AM

Umudunu Kaybeden Her Şeyini Kaybeder
 

UmudunuKaybeden Her Şeyini Kaybeder

Hayat yolumuz hep düzlükte devam etmemektedir. Bazen önümüze yokuşlar çıkar,
bazen de inişler.. Mühim olan düzlükte şımarmamak, yokuş ve inişlerde de
ümitsizliğe düşmemek

Bunların hayat yolculuğunun imtihanları olduğunun farkında olmak.

Rabbimiz Ankebut Suresi'nin ilk ayetlerinde şöyle ikazda bulunmaktadır:
insanlar iman ettik demekle bırakılacaklar da imtihana çekilmeyecekler mi sanıyorlar?

Çekileceğimiz bu imtihanları kazanmanın ilk şartı, sıkıntı ve zorluklar karşısında
ümidini kaybetmemektir. Çünkü ümidinizi kaybederseniz her şeyinizi kaybedersiniz.
Ama ümidinizi korursanız kaybettiklerinizi yine kazanabilirsiniz. Ümidin bu hayati
özelliğinden dolayıdır ki, şeytanın yıkmaya yöneldiği ilk hedefi, imanlı insanın ümit kalesidir.
Ümit kalesini yıktıran adamın sığınacağı başka bir kalesi yoktur. Ümidin basite alınamaz
bu hayati özelliğini irşat alimleri şu çarpıcı olayla dikkatimize verirler:

Bir adam yolda ağlayarak gidiyordu. Karşıdan gelen bir maneviyat büyüğü
ağlayan adama sordu:Neden ağlıyorsun evlat,bir felakete mi uğradın yoksa?

Sorma dedi ağlayan adam, mahvoldum, dükkânım yandı, bu yetmiyormuş gibi kasadaki paralarım da yandı; bütün servetim gitti, geriye sadece borç senetlerim kaldı. Maneviyat
büyüğü ağlayan adamın başını şefkatle okşadı, sonra da dedi ki: Bunlar ağlanacak kayıplar değildir evlat. Ben de ümidini kaybettin de onun için ağlıyorsun sandım.!Şunu unutma ki,
ümidini kaybeden adam her şeyini kaybeder. Ama ümidini kaybetmeyen adam yeniden teşebbüse geçer, kaybettiklerini zaman içinde yine kazanabilir. Sen ümidini kaybetme evlat ümidini!..

Evet, bütün mesele ümidini kaybetmemekte. Peygamberimiz de (sas) konuşmalarıyla ümitsizlik telkin eden adamı ikaz ederek şöyle uyarıda bulunmuştur:
"Kim, 'Artık iyi insan kalmadı, herkes bozuldu..' diyerek ümitsizlik telkin ederse
bilsin ki, bozulan o insanın kendisidir,herkes değil."

Çünkü kıyamete kadar insanların içinde hem iyisi bulunacak hem de kötüsü. Burada mühim olan, bizim bunların neresinde yer aldığımız, hangi tarafın içinde bulunduğumuzdur.
Biz iyilerin içinde bulunuyorsak kötülerin bize zararı olamaz, kötülerin içinde yer almışsak iyiler bizi kurtaramaz. Unutulmaması gereken gerçek bizim nerede yer aldığımız, kimlerin desteğinde bulunduğumuzdur.

İşte bu gerçeği unutturmaya çalışan şeytan, hep bozulanları dikkate vererek ümitsizlik telkinetmeye yeltenir. Teşebbüs gücünü yok etmeye çalışır. Şeytanın bu tuzağına düşmemek için Bostanü'l Vaizin'de şu çarpıcı misal verilmektedir:

Bağdat'ta büyük bir şevk içinde hizmetlerini sürdüren Cüneydi Bağdadi bir gece rüyasında gördüğü bir adamdan ümit kırıcı telkinler dinler. İyi bir insan görüntüsündeki adam diyor ki:
Ey Cüneyd! Boşuna uğraşıyorsun sen. İnsanlar artık yolunu değiştirdi, seni dinleyecek kimse kalmadı Bağdat'ta. Koskoca şehirde sadece üç kişiden başka adam kalmadı. Onlar da şu anda
Şiraz Mescidinde ibadetteler. Bu söylediklerime inanmazsan git, Şiraz Mescidinde ibadet eden üç kişiyi gözlerinle gör!. Heyecanla uyanan Cüneydi Bağdadi, abdest alıp doğruca Şiraz mescidine gider. Bakar ki, gerçekten de mescitte üç kişi kendinden geçmişçesine
ibadetteler. İçinden bir ümitsizlik fırtınası kopar. Demek ki koskoca Bağdat'ta gerçekten de
adam kalmamış bu üç kişiden başka diye ümitsizleşirken namazdakilerden biri hemen selam verip kulağına eğilerek şunları fısıldar:
Dikkat et , der. Şeytan sana ümitsizlik telkin etmek istiyor. Bağdat Allah dostlarıyla doludur! Allah dilerse görünmezlerden kapılar açar, bilinmezlerden sebepler halk eder. Yeter ki
sen ümidini yitirme, teşebbüs gücünü kaybetme, hizmetine aşkla, şevkle devam et.

Vazifeni yap, vazifei ilahiye karışma.
Gerisi Allah'ın (cc) takdirine kalmıştır.
O takdirde yanlışlık, eksiklik olmaz.

Ahmed Şahin


Powered by vBulletin®
Copyright ©2000 - 2025, Jelsoft Enterprises Ltd.