![]() |
2006 Yılı Haber Arşivi
2006 Yılı Haber Arşivi |
Danıştay saldırısına 2 gözaltı daha
ANKARA - Alparslan Arslan’ın, Ankara Cumhuriyet Başsavcı Vekili Hamza Keleş Başkanlığındaki savcılara önceki gün ek ifade vermesinin ardından İstanbul’da 2 kişinin gözaltına alındığı bildirildi.
|
Benzinin fiyatı 3 YTL’yi aştı
http://www.ntvmsnbc.com/news/237698.jpg
Benzine yapılan zam pompa fiyatlarına 10 kuruş olarak yansıdı. Benzin fiyatı 3 YTL’yi de aşarak yeni bir rekor kırdı. Yılbaşından bu yana fiyatlardaki artış yüzde 18.3’ü buldu. |
Gül: Kıbrıs şantajlarla çözülemez
http://www.ntvmsnbc.com/news/237696.jpg
Sonbaharda Yunanistan’ı ziyaret edeceğini açıklayan Dışişleri Bakanı Gül, Kıbrıs sorununun karşılıklı şantajlarla çözülemeyeceğini söyledi. MOSKOVA - Dışişleri Bakanı Abdullah Gül, Paris Paktı Girişimi’nin Afganistan’dan kaynaklanan uyuşturucu kaçakçılığının engellenmesi ile ilgili konferans için geldiği Moskova’da, Yunan meslektaşı Dora Bakoyanni ile ayaküstü görüştü. |
Hizbullah üyesi bir kişi yakalandı
http://www.ntvmsnbc.com/news/237910.jpg
NEVŞEHİR - Hizbullah terör örgütü üyesi Mahmut Tunç adlı bir kişinin çalışmak için kente geldiği ihbarına alan Nevşehir polisi, bu kişinin çalıştığı Belediye Kültür Merkezi inşaatına operasyon düzenledi. |
Su deposundan 200 ton çamur çıktı
http://www.ntvmsnbc.com/news/238059.jpg
Muş’ta şehir merkezine su sağlayan ana depolar 30 yıl sonra ilk kez temizlendi. Depolardan çeşitli atık malzemelerin yanı sıra 200 ton çamur çıktı. |
ya rezillik bu arkadaşlar.
içtiğimiz suların hali işte. sölenecek bişe yok herşey ortada |
Kamu işçisine yüzde 4.5 zam
Türkiye İstatistik Kurumu, dün 6 aylık enflasyonu yüzde 4.88 olarak açıkladı. Bu durumda, 1 Ocak 2005 yürürlüklü toplu iş sözleşmesi kapsamındaki kamu işçilerinin ücretleri, 1 Temmuz 2006 tarihinden geçerli olmak üzere 6 aylık enflasyon oranıyla yüzde 3’lük arasındaki fark olan 1.88’in yaklaşık yüzde 80’ini oluşturan 1.5 oranında daha artırılacak. Böylece kamu işçilerine verilen toplam zam,yaklaşık yüzde 4.5’i bulacak.
Zammın ardından kamu kesiminde brüt bin YTL düzeyindeki işçi ücretleri yaklaşık bin 45 YTL, brüt bin 250 YTL olan ücretler yaklaşık bin 306 YTL 25 YKr, bin 500 YTL olan ücretler ise yaklaşık bin 567 YTL50 YKr’ye çıkacak. Yürürlük tarihi 1 Mart 2005 olan toplu iş sözleşmesi kapsamındaki kamu işçilerinin ücretlerine ise 1 Eylül 2006’dan geçerli olmak üzere yüzde 3 oranında zam yapılacak. Bu tarihten önceki 6 aylık enflasyonunyüzde 3’ü geçmesi durumunda, geçen kısmın yüzde 80’i yine zam olarak ücretlere yansıtılacak. |
Pkk'ya yardım etmekle suçlanıyor
http://www.ntvmsnbc.com/news/238488.jpg
İddianamede, Osman Baydemir’in, terör örgütü PKK’nın üyesi olan ve silahlı çatışma sonucu öldürülen kişileri “Acımız 14 idi” diyerek sahiplendiği belirtildi. Terör örgütü üyeliği suçundan 15 yıla kadar hapsi istenen Baydemir’in yargılanmasına önümüzdeki günlerde başlanacak. Demokratik Toplum Parti’li Batman Belediye Başkanı Hüseyin Kalkan hakkında da aynı suçlamayla dava açılmıştı. |
OKS sonuçları 10 temmuzda
ANKARA - Milli Eğitim Bakanlığı’ndan yapılan açıklamaya göre, sınav sonuçları 10 Temmuz Pazartesi günü, bakanlığın internet adresinden duyurulacak. Adaylar, 11-21 Temmuz tarihleri arasında yine internet üzerinden tercihlerini yapacak. Yerleştirme, adayların puanları ve tercihleri dikkate alınarak, kontenjanlara göre yapılacak. Tercih sonuçları da 28 Temmuz’da açıklanacak. Boş kalan kontenjanlar için 7-13 Ağustos 2006 tarihleri arasında ikinci kez tercih başvuruları kabul edilecek. İkinci yerleştirmenin sonuçları ise 20 Ağustos’ta duyurulacak.
|
Elif Şafak’a soruşturma açılıyor
http://www.ntvmsnbc.com/news/238546.jpg
İSTANBUL - Elif Şafak hakkında aynı konuda daha önce yapılan şikayet üzerine başlatılan soruşturma gerek görülmediği için durdurulmuştu. Ancak avukat Kemal Kerinçsiz’in başvurusu üzerine, kitaptaki bazı ifadelerin mahkeme tarafından incelenmesi gerektiği görüşüyle yeniden soruşturma başlatılmasına karar verildi. |
Saklıkent'i sel vurdu, turist fotoğrafçısı dehşeti görüntüledi
MUCİZE KURTULUŞ
http://www.milliyet.com.tr/2006/07/07/son/4lu2/2.jpg Kanyon içersinde bir anda selle burun buruna kalan bir aile büyük tehlike atlattı. Almanya’dan geldikleri öğrenilen 40 yaşındaki Adnan Karabaş ile çocukları 17 yaşındaki Kerimcan, 15 yaşındaki Kaan ve 13 yaşındaki Feyza, su taşkınına kapılarak kanyon içinde yaklaşık 1,5 kilometre sürüklendi. Çevredeki işletmeciler Mutlu, Nurettin ve Adem Ulutaş kardeşlerin attığı halatları tutan Karabaş Ailesi, ölüm ile yaşam arasındaki ince çizgide gidip geldi. Ulutaş kardeşlerin halatları çekerek kurtardığı gurbetçi aile, ambulansla Fethiye Devlet Hastanesi’ne kaldırıldı. Hastanede yaralılardan Adnan Karabaş’ın çok fazla kum yuttuğu tespit edildi ve midesi temizlendi. Şok içindeki Feyza, Kaan ve Kerimcan Karabaş kardeşler, “Korkunç olay yaşadık. Şok içindeyiz'' dedi. Karabaş Ailesi'nin sürüklenme sırasında vucutların kesik ve ezilmeler oluştuğu bildirildi. Saklıkent’te sel yüzünden perişan olan tatilciler uzun süre kurtarma çalışmasıyla kanyondaki yakınlarını bekledi. Daha sonra mahsur kalan 10 kişi, selin etkisi azalınca kayalıklardan indirildi. DOKTOR, DEHŞETİ ANLATTI... FETHİYE'nin dünyaca ünlü Saklıkent Kanyonu'nda aşırı yağış sonucu gelen sele 4 çocuğuyla birlikte kapılan gurbetçi doktor Adnan Can Karabaş, kayalara tutunarak yarım saat boyunca yaşam mücadelesi verdiklerini belirterek, o anı artık hatırlamak bile istemediklerini söyledi. Karabaş ve eşi Hatice Karabaş, kendilerine yardım edenlere teşekkür etti. Fethiye- Antalya sınırındaki Saklıkent Kanyonu'nda dün yağış sonucu sel felaketi yaşandı. Yayla Akdağlar, Palamut ve Sütleğen köylerine yağan aşırı yağmur yüzünden oluşan sel, saat 16.45'de Saklıkent Kanyonu'nun Karaçay Deresi'ni yaklaşık 2 metre yükseltti. Kanyonda gezen onlarca kişi bir anda kaçışmaya başlarken, kayalıkların üzerine çıkan 10 kişi mahsur kaldı. Sel suları, Saklıkent Kanyonu çıkışındaki işletmelerin geçiş köprülerini yıkarken, su üzerindeki köşkleri de alıp götürdü. Almanya'dan ailesiyle birlikte tatil için Fethiye'ye gelen Adnan Can Karabaş ve 4 çocuğu, selin ortasında kaldı. Vatandaşların ve kanyondaki bir tesisin işletmeciliğini yapan Mutlu, Nurettin ve Adem Ulutaş kardeşlerin attığı halatlarla çekilerek kurtarılan gurbetçi aile, ambulansla Fethiye Devlet Hastanesi’ne kaldırıldı. Çok fazla çamurlu su yuttuğu belirlenen Baba Karabaş'ın midesi yıkanırken, şoka giren çocuklarının fiziksel olarak sağlık durumunun iyi olduğu belirlendi. DEHŞETİ YAŞADIK Bugün kaldıkları otelde DHA muhabiri ile görüşen Karabaş ailesi, yaşadıkları dehşet dolu anları unutmak istediklerini belirtti. Yeterince bilgilendirilmediklerini kaydeden Adnan Can Karabaş, “Sel uyarısı yapıldı, ama gitmeyin denmedi. Kırmızı bir şerit çekilse kanyonda ilerlemezdik'' dedi. Rafting yapma fikriyle kanyona girdiklerini, ancak daha sonra tehlikeli olduğuna karar vererek vazgeçtiklerini belirten Karabaş, “Ama daha da dehşet bir durumla karşılaştık'' dedi. Diyetisyen eşi Hatice Karabaş'ın kanyonun girişinde bir restoranda oturup dinlendiğini kaydeden Karabaş, şunları söyledi: “4 çocuğumla kanyonu tanımak istedik. 300 metre kadar ilerledik. Önce çok büyük bir sessizlik oldu. Çok kısa süreli acayip bir uğultu oldu. Koyu dalgalar gözümüzün önünde belirdi. O anda kısa sürede karar vermek zorundaydık. Çocuklarım Kerimcan, Kadir, Kaan ve Beyza ile bir kaya boşluğuna kendimizi attık. O anda dalgaların arasında kaldık. Su yükseldi, ‘Tutunduğunuz yeri bırakmayın’ diye çocuklarıma bağırdım. Yaklaşık yarım saat kayaya tutunduk. Sular daha da yükseliyordu. Bir anda suyun beni döndürdüğünü ve sirkülasyonun içinde olduğumu fark ettim. Ancak gücüm kalmadı. Kaan birden bana yapıştı, onunla dalgaların arasında yüzdüğümüzü hatırlıyorum. Önce oğlum yanımdaydı, sonra kayboldu. Kanyondan çıkmışım, bana el uzatıldığını gördüm, yardım edenleri hatırlıyorum. Onlara işaretle teşekkür ediyordum, beni ambulansa taşıdıklarını hatırlıyorum. Kaan, Kerimcan ve Beyza benim ardımdan kurtulmuşlar. Kadir, kayanın üzerinde beklemiş, sular azalınca onu da kurtarmışlar. Şimdi şoku atmaya çalışıyoruz. Çocuklarımın psikolojik durumu çok kötü. Bize çok yardım eden oldu, onlara teşekkür ediyorum. Çok yürekli insanlarımız var.'' Eşi ve çocukları kanyon içinde can pazarı yaşarken, kanyon dışında merak ve üzüntüden fenalık geçiren diyetisyen Hatice Karabaş ise gözyaşları içinde, “Bir anda eşim ve çocuklarımın yok olduğunu düşündüm. Dehşet içinde kaldım. Şu anda gayet iyiler. Bizlere yardım edenlere teşekkür ederim'' dedi. |
Rahşan Ecevit'ten tartışmalı sözler
Rahşan Ecevit, "Türkiye işgal altında. Trakya'yı Yunanlar, GAP'ı Yahudiler, Ani etrafını İngilizler alıyor" dedi
ANKARA Milliyet http://www.milliyet.com.tr/2006/07/0...esim/siy02.jpg DSP'nin kurucu genel başkanı Rahşan Ecevit, yabancıların gizli toprak alımları nedeniyle "Türkiye'nin işgal altında olduğuna" ilişkin yeni iddialar ortaya attı. Hürriyet Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Ertuğrul Özkök, dün "İçime Bir Kurt Düştü" başlıklı yazısında, Ecevit'le yaptığı görüşmeyi anlattı. Özkök'ün yazısına göre Ecevit, "Belge yok ama bilgiler güvenilir" diyerek şunları dile getirdi: Bütün Trakya'yı Yunanlar satın aldı. Yunanistan Ege adalarını silahlandırmıştı. Şimdi bu adaların karşısındaki bütün sahilleri Yunanlar satın alıyor. Biz adalar silahsızlansın derken topraklarımız elden gidiyor. GAP'ı Yahudiler alıyor. Bütün topraklar kapatıldı. Şimdiki kadastro müdürü söylemiyor. Ama bundan önceki gelip bize anlattı. Ani harabelerinin etrafını İngilizler satın alıyor. Türklerle ortak şirket kuruyorlar. Sonra Türkler hisselerini İngilizlere devrediyor. Hükümet de onlara büyükelçilik statüsü veriyor. Yarın oralarda savaşa girecek olsak ne yapacağız? Oraları İngiliz toprağı olmuş. Orta Anadolu'yu Türk Yahudileri İsrailli şirketler adına alıyor. Kuş Cenneti'nin etrafını da yabancılar almış. Orası da elden gitmiş. Bankalarda cam vitrinlerin arkasında, müdürlerin bulunduğu bölmelerde hep kadınları görürdüm. Kadın müdürler daha iyidir. Ama son zamanlarda bakıyorum, hep erkekler var. |
vurun ...
|
Gül: Kıbrıs’tan asker çekilmeyecek
http://www.ntvmsnbc.com/news/239122.jpg
Dışişleri Bakanı Abdullah Gül, “Kıbrıs’tan asker çekme ya da Maraş’ın iadesi gibi konuların” söz konusu olmadığını belirtti. TAHRAN - Irak’a komşu ülkeler dışişleri bakanları toplantısı için gittiği Tahran’da gazetecilerin sorularını yanıtlayan Dışişleri Bakanı Abdullah Gül, KKTC Cumhurbaşkanı Mehmet Ali Talat’la Rum yönetimi lideri Tasos Papadopulos’un dün yaptığı görüşmenin ardından, Kıbrıs’tan Türk askerlerinin çekilmesi ve Maraş’ın iade edilmesiyle ilgili basında çıkan haberleri yalanladı. |
Çukurca’da 3 militan öldürüldü
HAKKARİ - Hakkari Valiliğinden yapılan yazılı açıklamada, Çukurca ilçesinin Irak sınırı yakınlarında terör örgütü PKK üyesi bir grubun Türkiye’ye girdiği belirtildi. Açıklamaya göre, güvenlik güçlerinin, “teslim ol” çağrısına ateşle karşılık veren örgüt üyeleriyle güvenlik güçleri arasında çıkançatışmada, örgüt üyesi 3 terörist ölü ele geçirildi.
|
Başbakan Erdoğan KKTC’ye gidecek
http://www.ntvmsnbc.com/news/239215.jpg
Tayyip Erdoğan, “Barış Bayramı” kutlamalarına katılmak üzere 19 Temmuz tarihinde Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’ne gidiyor. |
ADSL’ye indirim 17 Temmuz'da
ANKARA - Türk Telekom Genel Müdürü Paul Doany, telefon ve ADSL tarifelerinde indirim yapılacağını söyledi. Paul Doany, yaptığı basın toplantısında, ses ve veri tarifelerine ilişkin değişikliklerin imzalanmasının Pazartesi günü gerçekleşeceğini ve ADSL konusundaki tarife değişikliğinin de yakın zamanda açıklanacağını söyledi. Doany, ses iletiminde indirimle ilgili tarife değişikliğinin Pazartesi günü onaylanacağını ve uygulamaya gireceğini ifade etti.
http://www.ntvmsnbc.com/news/239668.jpg Dünyanın 13’üncü büyük telekom operatörü olan Türk Telekom’un kurumsal organizasyon yapısı değişiyor. Şirketin üst yönetimi İstanbul’a taşınırken, teknik ve operasyon bölümleri Ankara’da kalacak. Genel Müdür Paul Doany, İstanbul’a taşınma stratejisinin pazara yakınlaşmak ve müşterilere daha iyi hizmet götürmek amaçlı olduğunu söyledi. Yönetim biriminin ve pazarlama, satış, finans bölümlerinin İstanbul’da olacağını belirten Doany, ayrıca şirketin haklarını en iyi şekilde korumak için hukuk TT Genel Müdürü Paul Doany. yapısında önemli değişiklikler yapacaklarını ifade etti. TT Genel Müdürü Paul Doany. Doany, pazarlama ve satıştan Genel Müdür Yardımcısı Mehmet Toros, operasyonlardan Genel Müdür Yardımcısı Celaleddin Dinçer, finanstan Genel Müdür Yardımcısı Nazif Burca, destek hizmetlerinden Genel Müdür Yardımcısı Şükrü Kutlu’nun sorumlu olacağını dile getirdi. Yeni yapılanma nedeniyle bir bölüm personelin İstanbul’a taşınacağını belirten Doany, bunu personelin rızası alınarak gerçekleştirileceğini, gitmek istemeyen personelin Ankara’da çalışmaya devam edeceğini dile getirdi. |
Olağanüstü ‘terör’ toplantısı
http://www.ntvmsnbc.com/news/239751.jpg
ANKARA - Başbakanlık Merkez Bina’da yaklaşık 2 saat süren ve Başbakan Yardımcısı ve Dışişleri Bakanı Abdullah Gül’ün başkanlık ettiği toplantıda, terör olayları ve son iki gündür yapılan operasyonlarda yaşanan can kayıplarına ilişkin son durum ele alındı. Toplantıya, Adalet Bakanı Cemil Çiçek, İçişleri Bakanı Abdülkadir Aksu, Jandarma Genel Komutanı Orgeneral Fevzi Türkeri, Genelkurmay 2. Başkanı Orgeneral Işık Koşaner, Başbakanlık Müsteşarı Ömer Dinçer, MGK Genel Sekreteri Yiğit Alpogan, Dışişleri Bakanlığı Müsteşarı Ali Tuygan, MİT Müsteşar Vekili Cemal Uzgören, Emniyet Genel Müdürü Gökhan Aydıner katıldı. Pazartesi günü yapılacak Bakanlar Kurulu toplantısının önemli kararlara gebe olduğunu belirten Başbakan, “Milletçe elele verdiğimiz zaman bu terör buralara giremez, yeter ki biz millet olarak bu kararı verelim ve terör belasından milletimizi de ülkemizi de hep beraber koruyalım kurtaralım” dedi. KÜRT KÖKENLİ VATANDAŞLARDAN DESTEK İSTEDİ Partisinin Ağrı İl Kongresi’nde Siirt’teki çatışmada 7 er ve 1 korucunun şehit olmasına değinen Erdoğan, “Hükümetimiz bu işin üstüne hep sabırla gitti. Hep demokratik bir çizgide bu işi çözelim halledelim istedik. Ancak sabrımız taştı” diye konuştu. AKP Iğdır konresinde de konuşan Erdoğan Kürt kökenli vatandaşlardan destek istedi: “Kürt kökenli vatandaşlarımız da inanıyorum ki bu ülkeye, devlete, millete, bayrağa sadık insanlar. Bu sadakati en üst seviyede göstermelerini bekliyorum. Bir başbakan olarak bunu bekliyorum. Bu teröristlere en anlamlı cevabı onların vereceğine inanıyorum.” |
Öss Dötümü Yee !!!
Sınavlar açıklandı... En başarısız bölgeler doğu ve güneydoğu anadolu oldu... En başaralı bölge ise İç Anadolu... KIzlar bu sınavda da derece yapamadılar:) ... Benim de çok iyi geçmedi açıkcası... Bakalım bir yerlere girebilecek miyim...
|
Rizeli ustanın ‘Devrim’i
http://www.ntvmsnbc.com/news/240447.jpg
Rizeli demir ustası Suat Hayri Çalışkan, Doğu Karadeniz’de 200 bin ailenin geçim kaynağı olan çay tarımında, çay toplamanın daha kolay yapılabilmesi için ‘Devrim’ ismini verdiği benzinle çalışan çay toplama makinesi yaptı. RİZE - Çay toplama işinin, makaslarla ve kol gücü ile yapıldığı için oldukça zor ve yorucu olduğunu anlatan Çalışkan, uzun süredir, az zaman harcayarak, daha fazla çay toplamanın yollarını aradığını söyledi. Makineyi yapan Suat Hayri Çalışkan, yaptığı açıklamada, çay tarımının oldukça zor olduğunu, özellikle kadınların uzun süre çay bahçelerinde çalıştıklarını belirtti. Çalışmaları sonucunda “Çay Toplama Makinesi”ni yaptığını belirten Çalışkan, benzinle çalışan ve omuza asılarak taşınabilen makinenin kullanımının oldukça kolay olduğunu anlattı. http://www.ntvmsnbc.com/news/240450.jpg Makineyi kullanırken kas gücüne ihtiyaç duyulmadığını belirten Çalışkan, şunları anlattı: “Çok rahat bir şekilde makineyi çay bahçesinin üzerinde gezdirerek çay toplamak mümkün. Makas ile çay toplayan bir üretici günde ortalama 250 kilogram çay toplarken, bu makineyi kullanan bir üretici ortalama bin 500 kilogram çay toplayabilecek. Bu makineyle, 5 kişinin yapmış olduğu iş gerçekleştirilmiş olacak. Bu buluşumu Türk Patent Enstitüsü’ne bildirerek, patent almak için müracaat ettim.” Çalışkan, “Devrim” adını verdiği çay makinesinin, çay tarımında büyük bir kolaylığı getireceğini iddia etti. |
Düğünde bahşiş kavgası: 5 yaralı
Alınan bilgilere göre, Başkale'nin Çaldıran köyünden gelin alan Esenyamaç köylülerinin yolu Oğulveren köylüleri tarafından kesilerek sağdıçtan para talebinde bulunuldu. Düğün konvoyunda bulunan bazı Esenyamaçlılar bu duruma kızarak para isteyen köylülerle tartışmaya başladı. Tartışma büyüyerek silahlı kavgaya dönüştü. Olayda düğün konvoyunda yer alan Mamet Özer (58) ve Turgut Atabey (33) yaralandı. Başkale Devlet Hastanesi'ne kaldırılan yaralılar kendilerine yapılan ilk müdahalenin ardından Van Devlet Hastanesi'ne sevk edildi.
Jandarma olayla ilgili olarak soruşturmasını yaparken 2 köy arasında barışı sağlamak için çevre köylüler aracı oldu. Oğulveren köyünden barış için Esenyamaç köyüne gelen şahısların üzerine bazı köylüler tarafından ateş açıldı. Barış heyetinde yer alan Hamza Kılıç (67), Şükrü Yıldız (58), Naif Kayhan (35) çeşitli yerlerinden yaralandı. Jandarma nezaretinde Başkale Devlet Hastanesi'nde güvenlik tedbirleri altında yapılan ilk müdahalenin ardından yaralılar, Van Devlet Hastanesi'ne sevk edildi. Ancak, yaralıların yakınları Van Devlet Hastanesi'nde karşı taraftan yaralılar olduğu için buna itiraz edince yaralılar bu kez Yüksekova Devlet Hastanesi'ne nakledildi. Jandarmanın olaylarla ilgili soruşturması devam ediyor |
'Kokan' hastayı ölüme terkettiler!
Yahyalı ilçesine bağlı Derebağ beldesinde yalnız yaşayan Ali Şahin (77), birkaç gün evinden dışarı çıkmayınca komşuları durumdan şüphelendi. Hastalandığı için yatağından kalkamadığı anlaşılan Şahin, belediyenin tahsis ettiği ambulansla Yahyalı Devlet Hastanesine kaldırıldı.
Şahin, kendisini hastaneye getiren yakınlarının ifadesine göre, acil serviste görevli doktor tarafından muayene edildikten sonra ”Hasta kokuyor, diğer hastalar rahatsız oluyor” denilerek müdahale odasından alınıp kan alma odasına konuldu. İddiaya göre, iki gün boyunca bu odada unutulan yaşlı adam, kan bağışı yapmak isteyen vatandaşlardan kan alacak Kızılay personelinin çalışması için ortam arayan hastane Başhekimi Dr. Oğuz Temizyürek tarafından ölü bulundu. Başhekim Temizyürek, olayı Yahyalı Cumhuriyet Savcılığına bildirdi. Cumhuriyet savcılığı, olayın olduğu gece hastanede görevli doktor B.Z. ile hemşire P.A. hakkında, “Görevi ihmal ve ölüme sebebiyet verme” gerekçesiyle soruşturma başlattı. Belde mezarlığında toprağa verilen Ali Şahin'in cesedinden alınan kan ve doku örnekleri, adli tıp kurumuna gönderildi. BAŞHEKİM HASTA ZANNETMİŞ Başhekim Temizyürek, hastane binasının yeni hizmete girdiğini, Ali Şahin'in yatırıldığı odanın boş durduğunu, ancak olaydan birkaç gün önce Kızılay ekibinin kan alması için düzenlettirdiğini belirtti. Hastane kontrolü sırasında odayı havalandırmak için girdiğini ve bu sırada Ali Şahin'in cesediyle karşılaştığını kaydeden Şahin, şunları söyledi: “Odaya girdiğimde sedyede bir hasta yattığını gördüm. Hastanın durumunu bilmiyordum. Acil serviste görevli doktor ve hemşireyi çağırıp hastayı müşahede odasına almalarını söyledim. Ancak hastanın ölmüş olduğu anlaşıldı. Sanırım, iki gün önce bu odaya konulan hasta burada unutulmuş. Olayın olduğu gece nöbetçi olan personelimiz hakkında soruşturma sürüyor.” İl Sağlık Müdürü Dr. Kadir Çetinkara da olayla ilgili inceleme başlattıklarını bildirdi. İddiaların gerçekliğini araştırmak için adli soruşturmaya ek olarak idari soruşturma başlattıklarını belirten Çetinkara, doktor B.Z. ve hemşire P.A. ile ilgili soruşturmanın devam ettiğini kaydetti. AA |
Kazayla oğlunu öldürdü
Eskişehir'in İnönü ilçesinde evin bahçesine traktörünü park etmeye çalışan kişi, yanına geldiğini fark etmediği oğlunun araçla üzerinden geçerek ölümüne neden oldu. AA muhabirinin aldığı bilgiye göre, Halil Yıldız (40), 7 yaşındaki oğlu Berkan Yıldız ile tarladan 26 ED 877 plakalı traktöre yüklediği samanı İsmetpaşa Mahallesi'ndeki evine getirdi. Daha sonra traktörü evin bahçesine park etmek isteyen Halil Yıldız, yanına gelen ve traktör ile römork arasında kalan oğlunu fark etmedi. Traktörün arka tekerleğinin altında kalan Berkan Yıldız, ağır yaralandı.
Eskişehir Yunusemre Devlet Hastanesine kaldırılan Berkan Yıldız, müdahaleye rağmen kurtarılamadı. |
44 metrelik künefenin dağıtımında izdiham yaşandı
Hataylı künefeciler tarafından 2004 yılında 40, 2005 yılında 42 metre boyunda yapılan festival künefesine, bu yıl 2 metre daha eklendi.
Atatürk Caddesi üzerindeki Büyük Antakya Oteli arkasında yapılan 44 metrelik künefeyi Hatay Valisi Ahmet Kayhan keserek ilk dilimini Antakya Belediye Başkanı Mehmet Yeloğlu ile birlikte yedi. Künefenin geri kalan kısmı meydanı dolduran kalabalığa dağıtım sırasında ise izdiham yaşandı. Festival künefesinden almak isteyen vatandaşlar birbirini ezdi. Özel güvenlik görevlilerine zor anlar yaşatan kalabalığa çevik kuvvet polisleri müdahale etti. |
'Tarih hırsızı'nın evinden Kabe Örtüsü çıktı
Beşiktaş'ta gerçekleştirilen operasyonda, aralarında “Kabe Örtüsü”nün parçasının da bulunduğu, cami ve tekkelerden çalındığı belirlenen 110 parça tarihi eser ele geçirildi.
Mali Suçlarla Mücadele Şube Müdürlüğünden yapılan açıklamaya göre, Beşiktaş Maşuklar Yokuşu üzerinde bulunan bir depoda, vakıflara ait cami ve tekkelerden çalınan tarihi eserlerin toplandığı ve yurtdışına kaçırılacağı yönündeki bilgi üzerine, polis ekipleri söz konusu adrese operasyon düzenledi. Operasyonda H.G adlı kişi gözaltına alındı. Bu kişinin üzerinde ve depoda yapılan aramada, İstanbul, Konya, Balıkesir ve Diyarbakır'da bulunan vakıflara ait cami ve tekkelerden çalındıkları belirlenen, çeşitli dönemlere ait değişik ebatlarda 32 adet seramik eser, 19 adet metal eser, 49 hat levha, 4 adet mermer eser, 2 ahşap kapı, 1 kumaş, 2 el yazması eser ve 1x2 metre ebadında Kabe Örtüsü parçası ele geçirildi. Bu arada, 110 parça tarihi eserle ilgili herhangi bir şikayette bulunulmadığını kaydeden yetkililer, ilgili kurum ve kuruluşların ilgililerine, bu yerlerden çalınan tarihi eserlerin takipçisi olmaları, var olanların da özenle korunması yönünde uyarıda bulundu. Emniyet müdürlüğünde sorgulanan H.G'nin, “2863 Sayılı Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Kanununa muhalefet ve çalıntı tarihi eserleri alıp satmak” suçlamasıyla adliyeye sevk edildiği bildirildi. |
ÖSS şampiyonu öz babasını öldürmüş
Gönül Işgın, cezaevinde ÖSS'ye girip Türkiye 33'üncüsü olmuştu. Herkes bu başarıyı alkışlarken, suçunu merak etti. İşte inanılması güç bir hayat kesiti...
Başarılı ama mutlu değil. Çünkü, suçu öz babasını öldürmek. Dışı büyük zafer Çanakkale E Tipi Cezaevi'nde sınava giren Gönül Işgın, Sözel-2'de aldığı 283.096 puanla Türkiye 33'üncüsü ve Çanakkale 2'ncisi oldu. Cezası 1.5 yıl sonra biteceği için, bir hukuk fakültesine kaydını yaptırıp donduracak. Cezaevinden çıkınca burs bulabilirse okuyup avukat olacak. İçi büyük bir acı Herkes bu müthiş başarıyı kutluyor, çocukları sınavı kazanamayan aileler Gönül'e gıpta ile bakıyor. Fakat o, cinayetten girdiği cezaevinde bu başarıya sevinemiyor! Çünkü, tacizlerinden bıkıp 2002'de istemeden öldürdüğü kişi kendi öz babası. Kara günü unutamıyor Gönül Işgın (28), babasının evde yarattığı terörden bıkmıştı. Yaşadıklarını unutmak için uyuşturucu kullandı. Hatta AMATEM'de tedavi bile gördü. İyi bir eğitim Yüzbinlerce gencin ailesi dersanelere, özel öğretmenlere oluk oluk para akıttı. Tek amaçları vardı, çocuklarının ÖSS'de iyi puan alıp, kaliteli bir üniversitede eğitim görmesiydi! Sınavda başarılı olamayan 1 milyondan fazla genç , ailelerinin bu umudunu gelecek yıla taşıdı. İlk sırada Sınavın ardından gelen bir başarı haberi vardı ki, okuyan herkes; için için hem kıskandı, hem de başarıyı kutladı. Çanakkale E Tipi Kapalı Cezaevi'nde cezasını çeken Gönül Işgın (29) adlı genç kız, Öğrenci Seçme Sınavı'nda Sözel-2 puanlama türünde 283.096 taban puan alarak Çanakkale 2'ncisi ve Türkiye 33'üncüsü olmuştu. Hukuk okuyacak ÖSS'ye cezaevinde giren Gönül "Başarı düzenli çalışmamın sonucu" dedi. Işgın'ın cezası 1.5 yıl sonra bitecek. Hukuk fakültesinde okumak isteyen genç kız kaydını bir üniversiteye yaptırdıktan sonra donduracak. Ancak Gönül'ün kaydını yaptırabilmesi için burs gerekli. Dram... Bu başarının ardındaki dram ise yürek parçalıyor. Gönül, 2002'nin 21 Ocak günü İstanbul Zeytinburnu'ndaki evlerinde annesinin de yardımını alarak öz babasını öldürdü! Bu cinayetin ardında ise babasının kendisine sarkıntılık ettiği nedeni yazıyordu. Ve bu acı olayın sonunda inanılmaz bir başarıya imza atan Gönül'ün neden hukuk istediği de aslında çok açık. |
İşte özel üniversitelerin fiyatları!
Vakıf üniversitelerinin çoğunluğu, 2006-2007 akademik yılı ücretlerine yüzde 5-28 arasında değişen oranlarda zam yaptı.
13 Temmuz 2006 14:46 Vakıf üniversitelerinin 2006-2007 eğitim-öğretim yılı ücretleri, Yükseköğretim Programları ve Kontenjanları Kılavuzunda yayınlandı. Bilkent Üniversitesinde geçen yılın ücreti sabit tutulurken, bazı üniversitelerde geçen yıl ABD doları cinsinden belirlenen fiyatlar YTL'ye çevrildiği için küçük miktarlarda artış veya düşüşler oldu. Vakıf üniversitelerinin çoğunluğu, ücretlerini yüzde 5-28 arasında değişen oranlarda artırdı. Üniversitelerin tıp, diş hekimliği, mühendislik ve mimarlık gibi bölümlerinin fiyatları diğerlerine göre daha yüksek. Vakıf üniversiteleri arasındaki en pahalı fakülte, 29 bin YTL ile Yeditepe Üniversitesinin Diş Hekimliği Fakültesi oldu. Bu fakültenin geçen yılki ücreti de 26 bin 500 YTL idi. Üniversitelerin 2006-2007 akademik yılı ücretleri şöyle: Bahçeşehir Üniversitesi: İngilizce hazırlık ve tüm lisans programları KDV hariç 13 bin 500 YTL. Banka ile kredi sözleşmesi yapılması halinde 9 eşit taksitte toplam 14 bin 500 YTL ödenecek. Meslek Yüksekokulu ile Meslek Yüksekokulunun İngilizce hazırlık programı 6 bin 750 YTL. Bankayla kredi sözleşmesi yapılması halinde ise 9 eşit taksitte toplam 7 bin 250 YTL. Başkent Üniversitesi: Tıp, Diş Hekimliği ve Mühendislik fakülteleri yıllık KDV dahil 15 bin YTL, İngilizce hazırlık 12 bin YTL. Ücretin ilk taksiti kesin kayıt sırasında, ikinci taksiti ikinci yarıyıl başında ödenecek. Öğretim ücretindeki olası yıllık artışlar, bir önceki yıla göre tüketici fiyatlarındaki artış ile sınırlı tutulacak. Bilkent Üniversitesi: Bütün bölümler ve programlar yıllık KDV dahil 14 bin 40 YTL. Ücretin ilk yarısı üniversiteye kayıt sırasında, ikinci yarısı ikinci yarıyıl başında ders kayıtları sırasında ödenecek. Çağ Üniversitesi: Tüm bölümler ve hazırlık sınıfları KDV hariç yıllık ücret 10 bin 950 YTL, meslek yüksekokulu programları 5 bin 475 YTL. Ücretler, taksitler halinde kredi kartıyla tahsil edilecek. İstanbul Bilim Üniversitesi: Tıp fakültesi KDV hariç 12 bin 500 ABD Doları, Florance Nightingale Hastanesi Hemşirelik Yüksekokulu için 3 bin ABD Doları, Sağlık Hizmetleri Meslek Yüksekokulu için 2 bin 500 ABD Doları karşılığı YTL. Ücreti, kayıt yapıldığı günkü kur üzerinden hesaplanacak ve 4 eşit taksitte ödenecek. İlk taksit kesin kayıt sırasında, kalanlar güz yarı yılı sonunda tamamlanacak. Çankaya Üniversitesi: Tüm bölümler, meslek yüksekokulu ve hazırlık sınıfı için KDV hariç 10 bin 200 YTL. Ücretin yarısı öğretim yılı başında kayıt sırasında, kalanı ikinci yarıyıl başında kayıt sırasında ödenecek. Doğuş Üniversitesi: İngilizce lisans programları KDV dahil 14 bin 940 YTL, Türkçe lisans programları 13 bin 620 YTL, İngilizce hazırlık sınıfı 12 bin 360 YTL. Öğretim ücreti 3'ü güz, 3'ü bahar yarıyılında olmak üzere toplam 6 eşit taksitte ödenecek. İlk taksit kesin kayıt sırasında, kalanı Rektörlükçe ilan edilen tarihlerde alınacak. İstanbul Bilgi Üniversitesi: Tüm fakülteler, meslek yüksekokuluna bağlı tüm programlar ve İngilizce hazırlık programı KDV dahil 16 bin 650 YTL. Ödeme 10 eşit taksitte yapılacak. Peşin ödemede yüzde 10.21 indirim uygulanacak. İstanbul Kültür Üniversitesi: Mühendislik ve mimarlık fakülteleri KDV dahil 15 bin 147 YTL, Hukuk Fakültesi ile Sanat ve Tasarım Fakültesi 14 bin 850 YTL, İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi, Fen Edebiyat Fakültesi ve İngilizce hazırlık sınıfları 14 bin 256 YTL, meslek yüksekokullarının bütün programları (İkinci öğretim hariç) 8 bin 316 YTL. Kadir Has Üniversitesi: İngilizce hazırlık sınıfı, Fen Edebiyat ve İletişim fakülteleri KDV hariç 12 bin YTL, Mühendislik ve İktisadi ve İdari Bilimler fakülteleri 14 bin YTL, Hukuk Fakültesi 15 bin YTL, meslek yüksekokulu programları 6 bin YTL. Ödemenin 4'te 1'i peşin, kalanı 6 taksit yapılacak. Peşin ödemede yüzde 8 indirim uygulanacak. Yeditepe Üniversitesi: Diş Hekimliği KDV dahil 29 bin YTL, Tıp Fakültesi 23 bin 500 YTL, Mühendislik, Mimarlık, Eczacılık fakülteleri 18 bin YTL, Fen-Edebiyat, Güzel Sanatlar, İktisadi ve İdari Bilimler, İletişim, Ticari Bilimler ve Hukuk fakülteleri ile Yabancı Diller Yüksekokulu ve yabancı dil hazırlık programları 15 bin YTL, Eğitim Fakültesi 10 bin YTL. Ücret, 4'te 1'i peşin olmak üzere 6 taksitte ödenecek. Atılım Üniversitesi: Tüm bölümler ve hazırlık sınıfı KDV dahil 8 bin 500 ABD Doları karşılığı YTL. Ücretin ilk yarısı ilk kayıt sırasında, kalanı ikinci yarı yıl başlamadan akademik takvimde belirtilen tarihler arasında, o günkü kur üzerinden ödenecek. Kur en fazla 1.647 YTL olarak esas alınacak. Beykent Üniversitesi: Yabancı dil hazırlık sınıfı KDV hariç 10 bin 400 YTL, İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi, Fen Edebiyat Fakültesi ve Yabancı Diller Yüksekokuluna bağlı tüm bölümler 11 bin 550 YTL, Mühendislik-Mimarlık Fakültesi ve Güzel Sanatlar Fakültesi'ne bağlı Sinema-TV 12 bin 650 YTL, meslek yüksekokulu 4 bin 540 YTL. Ödemeler 10 eşit taksitte yapılacak. Peşin ödemede yüzde 5 indirim uygulanacak. TOBB Ekonomi ve Teknoloji Üniversitesi: Tüm bölümler ve programlar KDV dahil 14 bin YTL. Ücret iki taksitte, dönem başlarında ödenecek. Haliç Üniversitesi: Hemşirelik Yüksekokulu KDV dahil 5 bin 500 YTL, İngilizce hazırlık 9 bin YTL, Amerikan Kültürü ve Edebiyatı 10 bin YTL; Psikoloji, Moleküler Biyoloji ve Genetik, İşletme (Türkçe) ve Turizm İşletmeciliği KDV dahil 12 bin YTL, Mütercim-Tercümanlık 11 bin YTL, Mimarlık, İşletme (İngilizce) ve Uluslararası Ticaret ve İşletmecilik KDV dahil 13 bin YTL, Bilgisayar Mühendisliği ve Elektronik ve Haberleşme Mühendisliği KDV dahil 14 bin YTL. Ödemeler 6 eşit taksitte yapılabilecek. Eğitim-öğretim ücretinde yapılabilecek yıllık artışlarda enflasyon oranları dikkate alınacak. Işık Üniversitesi: Tüm bölümler KDV hariç 14 bin 800 YTL. Ücretin yarısı güz, kalanı bahar döneminde kayıt sırasında ödenecek. Koç Üniversitesi: Tüm programlar KDV dahil 20 bin 500 YTL. Ücretler iki taksitte ödenecek. Maltepe Üniversitesi: Tıp Fakültesi KDV dahil 21 bin 384 YTL, Hukuk, Fen-Edebiyat, Mühendislik, Mimarlık, İletişim, İktisadi ve İdari Bilimler fakülteleri ile hazırlık sınıfları 15 bin 681 YTL, Eğitim ve Güzel Sanatlar fakülteleri 12 bin 830 YTL. Sonraki yıllarda eğitim ücretine yapılacak artışlar enflasyon oranındaki artışın yüzde 15'i geçmemesi halinde azami yüzde 10 olacak. Sabancı Üniversitesi: Tüm programlar KDV dahil 20 bin 500 YTL. Ücretin yarısı ilk, kalanı ikinci dönem kayıtları sırasında alınacak. 2006-2007 akademik yılında üniversite yönetimi tarafından belirlenen koşullar çerçevesinde yapılacak banka sözleşmesiyle öğrenim ücreti ödemelerinde ilk 3'ü birinci dönem, kalanı ikinci dönem olmak üzere 6 eşit taksit olanağı sağlanacak. İzmir Ekonomi Üniversitesi: Tüm lisans programları KDV hariç 6 bin 750 ABD Doları karşılığı YTL. Ücretin ilk taksiti kesin kayıt sırasında, kalanı ikinci yarıyıl başında kayıtlar sırasında o günkü Merkez Bankası efektif satış kuru hesaplanacak ödenecek. Fatih Üniversitesi: Mühendislik ve İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesinin İngilizce eğitim veren bölümleri KDV dahil 7 bin 950 ABD Doları, Türkçe eğitim veren bölümleri ile tüm lisans programlarının hazırlık sınıfları 6 bin 950 ABD Doları, Fen Edebiyat Fakültesi 5 bin 500 ABD Doları meslek yüksekokulları 3 bin 500 ABD doları karşılığı YTL. Ücret 8 eşit taksitte tahsil edilecek. İstanbul Ticaret Üniversitesi: Lisans programları ve lisans hazırlık sınıfları KDV dahil 10 bin YTL, Meslek Yüksekokulu ve ön lisans hazırlık sınıfları 6 bin YTL. Lisans programlarının ücreti 6, ön lisans programlarının ücreti 9 taksitte ödenebilecek. Ufuk Üniversitesi: Tıp Fakültesi KDV dahil 11 bin YTL, diğer fakülteler ile İngilizce hazırlık 10 bin YTL. Ücretin yarısı kesin kayıt sırasında, kalanı ikinci yarıyıl başında kayıt sırasında ödenecek. Yaşar Üniversitesi: Tüm fakülteler ve İngilizce hazırlık sınıfı KDV dahil 9 bin 400 YTL, Meslek Yüksekokulu 6 bin 500 YTL. Ücret, ilki kesin kayıt sırasında olmak üzere toplam 4 taksitte ödenecek. Okan Üniversitesi: Tüm lisans programları ve hazırlık sınıfı KDV hariç 11 bin 950 YTL. Ücretin 4'te 1'i peşin, kalanı 3 eşit taksitte ödenecek. |
Çeteye sızan ajanlar ne yapabilirler
Adalet Bakanlığı tarafından hazırlanan telefon dinleme ve gizli soruşturmacı görevlendirilmesine ilişkin yönetmelik taslağına göre, terör başta olmak üzere örgütlü suçlar, uyuşturucu, silah ve tarihî eser kaçakçılığı suçlarıyla ilgili soruşturmalarda bir ya da birden fazla güvenlik görevlisi ajan olarak kullanılabilecek.
Gizli soruşturmacı olarak görevlendirilen ajan, örgüte sızarak, gözetleme ve izleme yapacak, örgüte ilişkin her türlü araştırmayı yaparak işlenen suçlara ait delil, iz, eser ve emareleri toplayacak. Ancak örgüte sızan güvenlik görevlisinin mecbur kalsa bile suç işlemesine izin verilmiyor. Ajan olarak belirlenen kişiye, görevine başlamadan önce örgütün işlediği suçlardan sorumlu tutulmayacağı, ancak görevini yerine getirirken suç işleyemeyeceği hatırlatılarak buna ilişkin tutanak düzenlenecek. Yönetmelikte, ajanın deşifre olmaması için bütün işlemlerin gizlilik içinde yürütüleceği vurgulanıyor. Bu amaçla görevlendirilen ajana sahte kimlik verilecek, kurum içinde ve savcılıkla yapılan yazışmalarda güvenlik görevlisinin gerçek ismi değil, kendisine verilen kod numarası kullanılacak. Soruşturmayı yürüten cumhuriyet savcısı, örgüte ajan sızdırılmasını gerekli görürse hakimden izin talebinde bulunacak. Ancak talep yazısında gizli soruşturmacı olarak görevlendirilecek kişinin kimliği açıklanmayacak. Geçtiğimiz yıl yürürlüğe giren Ceza Muhakemesi Kanunu’nun (CMK) 139. maddesinde de yer verilen gizli soruşturmacının çalışma ilkeleri yönetmelikte ayrıntılı bir şekilde düzenleniyor. Kanuna göre; terör, uyuşturucu, silah ve tarihî eser kaçakçılığı suçlarıyla sınırlı olarak kuvvetli şüphe sebeplerinin bulunması ve başka suretle delil elde edilememesi şartıyla gizli soruşturmacı görevlendirilmesine imkan tanınıyor. Ajan olarak örgüte sızdırılacak kişi Emniyet ya da Jandarma tarafından belirlenecek. Görevlendirilecek kişinin rızası önceden alınacak. Gizli soruşturmacı, can güvenliğinin sağlanması amacıyla sürekli başka bir görevliyle irtibat halinde bulunacak. Hayati tehlike halinde ajan operasyondan çekilecek. ‘Gizli ajan’ Polat, suç işliyordu Necati Şaşmaz’ın başrolünü oynadığı Kurtlar Vadisi dizisi, mafyanın içindeki bir gizli servis ajanının hikayesini anlatıyordu. Dizide Şaşmaz’ın oynadığı Polat Alemdar karakteri, mafyayı çökertmek için girdiği yeraltı dünyasında ‘kafa kesme de dahil’ birçok suç işlemişti. Polat Alemdar karakteri uzun süre kamuoyunda tartışılmıştı. (Zaman) |
Alparslan Arslan hastaneye kaldırıldı
AA muhabirinin aldığı bilgiye göre, Arslan, cezaevi aracıyla bu sabah Numune Hastanesi'nin tutuklu ve hükümlüler için ayrılan bölümüne getirilerek, tedavi altına alındı. Arslan'ın yine bir süredir yemek yemediği ileri sürüldü. Alparslan Arslan, genel sağlık durumundaki bozulma nedeniyle 2 Haziran'da da Numune Hastanesi'ne kaldırılmış ve 4 gün boyunca burada tedavi görmüştü.
Arslan'ın babası İdris Arslan geçen hafta Ankara 11. Ağır Ceza Mahkemesi'ne başvurarak, oğlunun ''akli dengesini yitirdiği'' iddiasıyla psikiyatrik tetkikten geçirilmesi talebinde bulunmuştu. Danıştay saldırısıyla ilgili olarak Arslan'ın da aralarında bulunduğu 9 sanık, ''anayasal düzeni cebren ortadan kaldırmaya teşebbüs'' suçundan 11 Ağustos'ta Ankara 11. Ağır Ceza Mahkemesinde yargılanmaya başlanacak. AA |
Magandalara devam edin cezası
Malatya'da düğün konvoyunda silahla ateş eden bir kişi, 54 YTL para cezasına çarptırıldı. Cumhuriyet Caddesi Vilayet arkasında düğün konvoyunda silahla ateş eden A.C.S (24), yakalandı.
Bu kişinin üzerinde yapılan aramada 2 adet kurusıkı tabanca, tabancalara ait 2 şarjör ve 26 adet fişek bulundu. A.C.S'nin 5326 Sayılı Kanun gereğince 54 YTL para cezası uygulandıktan sonra serbest bırakıldığı ifade edildi. |
Hınzır köstebekler keşfettikleri tarihi tahrip ediyor
Asur ticaret kolonilerinin bulunduğu ve 4 bin yıl öncesine ait Anadolu'daki ilk yazılı kil tabletlerin çıkarıldığı Kültepe Höyüğü'nün keşfedilmesini sağlayan köstebekler, şimdi kazı yapılan bölgeyi tünellerinden su taşıyarak tehdit etmeye başladılar. AA muhabirinin aldığı bilgiye göre, 1870 yılında Gömeçli Hacı Mehmet Ağa, tarlasındaki köstebeklerin yer altından gün yüzüne çıkardığı çivi yazılı kil tabletleri, Kayseri Valisi'ne götürerek bölgedeki tarihi zenginliğin keşfedilmesini sağladı. Kültepe Höyüğü'nde ilk resmi kazı, 1948 yılında Prof. Dr. Tahsin Özgüç tarafından başlatıldı. Geçen yıl hayatını kaybeden Prof. Dr. Özgüç'ün 57 yıl devam eden kazılarda çıkardığı binlerce çivi yazılı tablet ve diğer arkeolojik eserler Kayseri Arkeoloji Müzesi ve Ankara Anadolu Medeniyetleri Müzesinde sergileniyor.
KAZIYA KÖSTEBEK DARBESİ Prof. Dr. Tahsin Özgüç'ün ölümünden sonra bu yılki kazı başkanlığını yürüten Prof. Dr. Fikri Kulakoğlu, AA muhabirine yaptığı açıklamada, köstebeklerin açtığı tünellerinin çevredeki pancar ve ayçiçeği tarlalarının sularını Karum kazı alanına kadar taşıdığını belirtti. ''Aslında köstebek bizim için çok değerli bir hayvan; bu höyüğün keşfedilmesini sağladılar, ancak şu anda bizim baş belamız, 4 bin yıllık eserleri tehdit ediyorlar'' diyen Prof. Dr. Kulakoğlu, şöyle devam etti: ''Civardaki ayçiçeği ve pancar tarlalarını çiftçiler suyla dolduruyorlar. Ayrıca bizim kazı alanının etrafından topraktan su kanalları geçiyor. Bölgede bulunan binlerce köstebek tünelinden geçen sular da kazı alanımızın içine kadar giriyor. Arkadaşlarımızla birlikte bitişiğimizdeki tarlaların sularının çalışma yaptığımız alana dolmasını engellemek için kazma ve küreklerle çalışıyoruz. Yeni su yolları yaparak kazı alanı içerisine gelen suyu tahliye etmeye çalışıyoruz.'' Kültür ve Turizm Bakanlığının kazı alanı etrafındaki 4 tarlanın istimlak edilmesi için gerekli emri verdiğini ve Kayseri Valiliğinin istimlakle ilgili işlemleri yürütmeye başladığını belirten Kulakoğlu, ''istimlak işlemleri tamamlandığında kazı alanı etrafındaki tarlaların bir bölümü sulanmayacağı için bu tehdit kısmi olarak ortadan kalkacak, ancak kazı alanı etrafında birkaç tarlanın daha istimlak edilmesi gerekiyor'' diye konuştu. AA |
Van'da kaçak operasyonu
Van'da 5 bin 740 litre kaçak mazot ile 3 bin 130 karton kaçak sigara ele geçirildi.
Van Emniyet Müdürlüğü Kaçaklıçılık ve Organize suçlar Şube Müdürlüğü ekipleri yaptığı çalışmalar sonucunda D.D ile A.Y. isimli şahıslardan toplam 5 bin 740 Litre kaçak mazot ele geçirdi. Başkale ilçesinde ise jandarma ile ortak yürütülen bir çalışma sonucunda E.Ö. isimli şahsın evinde toplam 3 bin 130 karton değişik markalarında kaçak sigaraya el konuldu. Şüpheliler adli makamlara sevk edildi. |
İstanbul'da uyuşturucu operasyonu
İstanbul'da düzenlenen ve ''Pençe'' adı verilen operasyon kapsamında 210.5 kilogram eroin ele geçirildi. Alınan bilgiye göre, Narkotik Suçlarla Mücadele Şube Müdürlüğü ekiplerinin, ''Pençe Planlı Narkotik Operasyonu'' adı altında yaptıkları çalışmalar kapsamında Bağcılar'da operasyon gerçekleştirildi. Operasyonda 210.5 kilogram eroin ele geçirildiği bildirildi.
AA |
Tarihi kilisenin üzerine beton
Turizmin cennet köşelerinden Didim'e yarım mil uzaklıktaki Panayır Adası'na balık çiftliği kurulması kararı halkı isyan ettirdi. Bölgenin sit alanı ilan edilmesi gerektiğini belirten Didimli'lerin başvuruları üzerine yapılan incelemede, 400 yıllık kilisenin üzerine beton dökülerek tahrip edildiği ortaya çıkarıldı. Ada çevresinde 6 tarihi batık olduğu belirtilirken, anfora parçaları bulundu.
Altınkum plajlarına yarım mil uzaklıktaki Panayır (Cennet) Adası'na bir firma tarafından balık çiftliği kurulmak üzere yasal izinlerin alındığının duyulması üzerine harekete geçen Didimli'ler, geçen hafta başlattıkları eylemin ardından dün de Didim Müzesi'ne başvurarak bölgede inceleme yapılmasını istedi. Didim Kültürel Mirası Koruma Derneği Başkanı Mustafa Şentürk'ün daveti üzerine, Milet Müzesi'nde görevli arkeolog Erkan Dede Panayır Adası'na giderek inceleme yaptı. Mustafa Şentürk ile birlikte ada üzerinde ve etrafında incelemelerde bulunan Arkeolog Dede, adadaki 400 yıllık olduğu tahmin edilen tarihi kilise üzerinde inceleme ve ölçümlerde bulundu. Dede, önceki yıllarda kilisenin bitişiğine yapılan ek binanın yapımı sırasında tarihi kilisenin üzerine beton dökülerek tahrip edildiğini belirterek şunları anlattı: “Panayır Adası Ege'de bakirliğini koruyan en güzel adalarımızdan biri. Ada üzerinde bulunan kilisenin yanına 1974 yılında Tarım İl Müdürlüğü tarafından yapılan binanın inşası sırasında, kilise de betonla sıvanmış. Bu yüzden kilisenin yapılış tarihini net olarak bilemiyoruz. Kilise ve civarında kazı çalışmaları yapılarak inşa tarihi bulunabilir. Buraya yapılması düşünülen balık çiftliği, bu adanın doğal özelliğinin tamamen yok olmasına neden olur. Biz gerekli incelemelerimizi yaparak ilgili kurumlara raporumuzu sunacağız. Bu adanın bakirliğini koruması için yapılacak en etkili yöntem, adanın bir an önce doğal sit ilan edilmesidir.” ‘BALIK ÇİFTLİĞİ CİNAYET OLUR' Şentürk ve Dede'nin ada üzerinde yaptığı ve yaklaşık üç saat süren inceleme gezisi sırasında yüzlerce yıllık anfora parçaları da bulundu. Tarihi doku gibi doğanın da katledilmeye çalışıldığını belirten Didim Kültürel Mirası Koruma Derneği Başkanı Mustafa Şentürk de şöyle konuştu:“Her gün onlarca günübirlik tur teknesinin uğradığı, yerli ve yabancı yatların rotası üzerinde olan Panayır Adası'na balık çiftliği kurmak tam anlamıyla cennette cinayet işlemek demek. Ada üzerindeki kilise ve denizdeki 6 ve 3'ncü yüzyıllara ait 6 batığıyla ada doğa ve kültür cenneti. Bir zamanlar kilisenin üzerine beton dökerek tarihi yok etmeye çalışan zihniyet, şimdi de kıyıya en yakın mesafede Panayır Adası'na balık çiftliği kurdurarak doğayı yok etmeye çalışıyor. Ancak bizler buna izin vermeyeceğiz. Adanın bir an önce doğal ve arkeolojik sit alanı ilan edilmesi için yasal işlemlerimizi başlattık. Milet Müzesi'nden sonra üniversitelerin tarih ve edebiyat bölümlerinden bilim adamlarını getirip rapor hazırlamalarını ve bölgenin önemini ortaya koyan bilimsel çalışmalar yapmalarını sağlayacağız.” Hürriyet |
Kayınpeder damat tartışması kanlı bitti
Kayınpeder damat tartışmasında bıçaklar konuştu; damat hastaneye kaldırıldı
Erzurum'da damatla kayınpeder arasında çıkan tartışma hastanede bitti. Tartışma sırasında elindeki döner bıçağı ile damadını yaralayan kayınpeder gözaltına alındı. Alınan bilgiye göre, tarihi Ulu Camii'nin arka sokağında yaşanan olayda, daha önce aralarındaki gerginlik bulunduğu öğrenilen kayınpeder Ş.T. ile damadı Nurettin Tekgöz arasında tartışma çıktı. Sözlü olarak başlayan tartışma büyüyünce kavgaya dönüştü. Bu sırada üzerinde bulundurduğu döner bıçağı ile damadı Nurettin Tekgöz'ü yaralayan Ş.T., gözaltına alındı. Olaya her iki tarafın yakınlarının karışması ile büyüyen kavga, polisin olay yerine gelmesiyle birlikte önlendi. Yaralı damat, olay yerine gelen ambulansla hastaneye kaldırıldı. Kayınpeder Ş.T. ise gözaltına alınarak karakola götürüldü. |
Malatya'da meşe ormanı yandı
Malatya'nın Doğanyol ilçesinde çıkan yangında, 100 dönüm meşe ormanı tahrip oldu. Edinilen bilgiye göre, Akkent köyü su deposu mevkisindeki elektrik tellerinden çıkan kıvılcımların kuru otları tutuşması sonucu yangın çıktı. Rüzgarın da etkisiyle büyüyen yangın, jandarma ve itfaiye ekiplerinin müdahalesiyle kontrol altına alındı. Yangında, 100 dönüm meşe ormanının tahrip olduğu bildirildi.
AA |
Çöp konteynırları paylaşılamıyor
Şehir sakinlerinin yazla kış aylarındaki farklı talepleri, temizlik hizmetleri açısından belediyeleri zor durumda bırakıyor. İzmir'de çöp konteynırlarını kapısının önünde istemeyenlerin yol açtığı tartışmalara çare arayan Buca Belediyesi Temizlik İşleri Müdürlüğü, ücretsiz konteynır dağıtımı, naylon torbayla çöp toplama ve seyyar temizlik araçları gibi çözümlere rağmen hâlâ en çok bu sebeple şikayet alıyor. Şikayetlerin yoğunlaştığı nokta ise çöp konteynırlarını sokaktan uzaklaştıran komşular.
Belediye yetkilileri, çöp konteynırlarını sokağından uzaklaştıranların, hem komşusunu hem de mahalle sakinlerini zor durumda bıraktığını söyledi. Azalan konteynırlar çöplere yetmediğinden çevre kirleniyor. Buna karşılık soba kullanımı sebebiyle kış aylarında talepler yön değiştiriyor ve birçok kişi, kül dökmek için konteynırı kendisine yakın yerde istiyor. Halkın yardımcı olmasının şehrin temizliği ve sağlığı açısından büyük önem taşıdığını söyleyen Buca Belediye Başkanı Cemil Şeboy, "Ücretsiz konteynır dağıtmaya ve çöpleri düzenli olarak toplamaya devam edeceğiz. Halkımızın çağdaş Bucalı olacağına inanıyorum." dedi. Bu arada Buca Belediyesi, yeni çöp konteynırlarını ilçenin ihtiyaç duyulan noktalarına yerleştirmeye devam ediyor |
Eline kene yapıştı, hastaneye koştu
Emek Mahallesi’nde dün öğle saatlerinde, evinin önünde komşularıyla oturan Dudu Karataş’ın sağ elinin parmakları arasına kene yapıştı. Namaz kılmak için evine giren Dudu Karataş, abdest almak istediği sırada sağ elinin parmakları arasında kene olduğunu gördü. Keneye dokunmadan dışarı çıkan Dudu Karataş, komşuları tarafından Eskişehir Devlet Hastanesi’ne götürüldü.
Hastaneye eline yapışan keneyle gelen Karataş'ın parmaklarının arasındaki kene, acil serviste doktorlar tarafından çıkartıldı. Gerekli müdahalesi yapılan Dudu Karataş daha sonra taburcu edildi. Eskişehir Devlet Hastanesi yetkilileri, son 2 ay içerisinde 51 kene vakasına müdahalede bulunduklarını, bunların hiçbirinde Kırım Kongo Kanamalı Ateşi hastalığına rastlanmadığını belirtti. Hürriyet |
Motorin'e yüzde 5 indirim
Düşük kükürtlü motorin (50 PPM) ve 6 numaralı fueloilin rafineri çıkış fiyatlarında indirime gidildi. Düşük kükürtlü motorinin çıplak rafineri çıkış fiyatı, bugünden geçerli olmak üzere yüzde 5 indirimle, metreküpü 954,67 YTL'den 906,26 YTL'ye geriledi. Düşük kükürtlü motorinin, pompa fiyatlarını ilgilendiren vergiler dahil rafineri çıkış fiyatı ise yüzde 2,5 oranında azalarak metreküpü 2 bin 221,87 YTL'den 2 bin 164,75 YTL'ye indi. 6 numaralı fueloilin çıplak rafineri çıkış fiyatı da yüzde 4,6 gerileyerek tonu 548,84 YTL'den 523,55 YTL'ye düştü. Aynı ürünün vergiler dahil fiyatı ise yüzde 3,3 düşüşle 890,12 YTL'den 860,28 YTL'ye geriledi.
AA |
Powered by vBulletin®
Copyright ©2000 - 2025, Jelsoft Enterprises Ltd.