![]() |
Namaz Nedir?
Salât arınmaktır Salât her tür arınmadır. Hatta Şah Veliyullah Dihlevi’nin dediği gibi, din baştan sona temizlikten ibarettir. İman kalbin arınması, İslâm ikrarın arınması, namaz hayatın arınması, zekât malın arınması, oruç bedenin arınması… Namaz için şart olan abdest, organların arınmasıdır. Namazın kendisi ise tezkiye-i nefstir. Allah Rasulü, namaz kılan bir müminin durumunu günde beş kez ırmağa girip yıkanan kimseye benzetmiştir. |
Namaz Nedir?
Sonuç Sual: Biz namazı kılarsak, namaz da bizi kılar mı? Cevap: Elbette! Eğer biz namazı Kur’an’da yer alan bütün boyutlarıyla kılarsak, namaz da bizi kılar. Namaz bizi kılınca, biz kabul olmuş ibadet oluruz. Varlığımız salât olur. Bu, varlığımızın Allah’a ve O’nun dinine “destek” olması demektir. Varlığı Allah’a ve O’nun dinine destek olanın desteği Allah olur: “Ey iman edenler! Siz Allah’a yardım ederseniz O da size yardım eder ve ayaklarınızı sabit tutar” (Muhammed 47/7). Sual: Şu halde, insan namazı terk edebilir mi? Cevap: İnsan namazı, ancak namaz insanı terk edince terk eder. Bu ise insanın kendi kendini terk etmesi manasına gelir. Kendini terk eden, kendini kaybeder. Allah’ım! Salâtımızı hayatımız, hayatımızı salâtımız kıl! Âmin. SALÂT SADECE KULDAN ALLAH’A YÜKSELEN FİİLLE DESTEKLENMİŞ BİR DUA DEĞİL, ALLAH’TAN KULA DA FİİLÎ BİR İCABETTİR. NAMAZ MÜMİNLER CEMAATİNE İNTİSABIN ALÂMET-İ FARİKASIDIR. SALÂT DUADIR, DUA İSE EDİLEN KİMSEYE DESTEKTİR. KİŞİ KENDİSİ İÇİN DUA EDİYORSA DESTEK İSTİYOR DEMEKTİR. SALÂT İSTİĞFARDIR, İSTİĞFAR AF İÇİN DESTEK İSTEMEKTİR. SALÂT İBADETTİR, İBADET İSE KİŞİNİN İMANINA SUNDUĞU DESTEKTİR. SALÂT DAVETTİR, DAVET KİŞİNİN DİNİNE VE AİT OLDUĞU TÜRE DESTEĞİDİR. ALLAH’IN KULUNA SALÂTI, ONA DESTEĞİDİR. SALÂTLA DÜNYADA DOĞRULMAYAN VE SALÂTINI DÜNYADA DOĞRULTMAYANI, ALLAH ÂHİRETTE ATEŞLE DOĞRULTACAKTIR. DİN BAŞTAN SONA TEMİZLİKTEN İBARETTİR. İMAN KALBİN ARINMASI, İSLÂM İKRARIN ARINMASI, NAMAZ HAYATIN ARINMASI, ZEKÂT MALIN ARINMASI, ORUÇ BEDENİN ARINMASI… Mustafa İslamoğlu. |
Namaz Nedir?
Sevgili Peygamberimiz;"Namaz dinin direğidir. Namazını kılan, dinin direğini dikmiş ve namazı terk eden, dinin direğini yıkmıştır" buyurmuştur. Namazla ilgili Kur'an'da, yüze yakın âyet-i kerîme ve sayısız hadîs-i şerif'ler vardır. Ancak bu hadîs-i şerif namazın önemini belirtme açısından yeterlidir. Evet, dinin direğini yıkmak istemeyenler ve dinsiz kalmak istemeyenler, beş vakit namaza can simidi gibi sarılmalı ve namazı seve seve kılmalıdırlar. Beş vakit namaz en büyük ilâhi emirdir ve farz-ı ayın'dır. Farz-ı ayın demek, üzerlerine namaz farz olanların, bu namazı bizzat kendilerinin kılmaları şart demektir. Bir toplumda yalnızca hacıların, hocaların, emeklilerin ve âile içinde eşlerden birinin namaz kılması yeterli değildir. Nitekim toplumda ve aile içinde bazılarının yediği yemekle diğerlerinin karınları doymadığı gibi.. Namazda vekâlet geçersizdir. Bir kişinin işi, gücü, görevi, makamı ve rütbesi ne olursa olsun, beş vakit namazı kendisinin kılması şarttır. Biz görev başındayız. Bizim çalışmalarımız da ibâdettir gibi, İslâm'la bağdaşmayan, tutarsız şeytan fetvaları ile oyalanmayalım. Beş vakit namazı terk ederek, Allah'a isyan etmeyelim ve dinimizin direğini yıkmayalım. Sevgili Peygamberimiz; "Her şeyin bir alâmeti (belirtisi) vardır. İmân'ın alâmeti, namazdır." buyurmuştur. Namaz kılmak, imanın en açık belitisi olduğuna göre, namaz kılmamak da îmansızlığın belirtisi demektir. Beş vakit namaz , gerçekten îmanın en açık belirtisidir. Gayr-i müslimlerin (Müslüman olmayanların) yoğun olduğu yerlerde ve yabancı dış ülkelerde, namaz kılan bir kişi, açıkça ben müslümanım demekte ve îmânını fiilen kanıtlamaktadır. kaynak; Yedi açıdan namaz |
Powered by vBulletin®
Copyright ©2000 - 2025, Jelsoft Enterprises Ltd.