Küçük Çin Balığı|Masal Ve Hikaye Özetleri |
10-24-2012 | #1 |
Prof. Dr. Sinsi
|
Küçük Çin Balığı|Masal Ve Hikaye ÖzetleriKÜÇÜK ÇİN BALIĞI Bir gün, bir denizde, onsekiz, yirmi metrede, küçük bir balık yanaştı kulağıma Balıkça bilir misin dedi Bilmez miyim Hemen başımı salladım Dinle dedi, sana bir sır vereceğim Neymiş o dedim Ağzımdan kabarcıklar merakla yükseldi Aşığım dedi küçük balık çok aşığım İşte o günden beri kıskanırım küçük balıkları için için Küçük balıkla dost olmayı düşledim Bir deniz kestanesi kırdım, mutlu düşleri, başka bir balığın peşinde yedi, deniz kestanesini Adın ne senin dedim usulca Adım mı? bilmem Benim adim yok, ben balığım dedi Peki sana küçük Çin balığı desem olur mu? dedim Seni mutlu mu edecek dedi Belki de eder kim bilir Peki benim adim küçük Çin balığı olsun dedi, Yüzdük, yüzdük, yüzdük Yoruldum dedim, biraz dinlenelim mi? Yüzüme baktı, olur dedi küçük Çin balığı dinlenelim Niye yüzüme baktığını anlayamadım, sorsam mi dedim; soramadım, ağzımın ucunda bir soru kaldı ve küçük çin balığı bunu fark etti Toparlandım hemen, nereye yüzüyorduk? Bir yerlere mi yüzmeliydik dedi, Bilmem dedim gayri ihtiyari bilmem Yüzüyorduk öylece dedi küçük çin balığı Yetmez mi ki, bu sana Yeter, yeter dedim Dedim ama İçimde garip bir şey kıpırdadı adını koyamadım Öylece yüzmeye devam ettik, öylece Sanki yıllardır düşlediğim, hedefi olmayan, sadece elini tuttuğumda içiminin ısındığı bir sevda gibi Öylece yüzüyorduk Ben, bir adam, o, bir balık Küçük çin balığı Sanki düşlerimi okudu istersen ayrılalım dedi Neden, nedenmiş o? İstersen ayrılalım ona yaklaşıyoruz O mu? O da kim? Ne çabuk da unuttun hani sırrım, hani aşık olduğum Bir yudum sessizlik düğümlendi içimde Onca sessizliğin içinde zamanı mıydı simdi? Neler oluyor banaBu oksijen narkozu olmalı, biraz yukarı çıkmalıyım İki metre, evet evet İki metre yeter Vedalaşmadan mı gidiyorsun? Ne diyebilirim, sen, bir düş değil misin Sen, benim düşlerimin küçük çin balığı değil misin Usulca süzüldü, yanağıma sokuldu, soğuk suların tüm sıcaklığıyla Tüpüm bitmek üzere Çıkmalıyım Dönünce? Bekleyeceğim seni, kendine iyi bak, böyle hüzünlü bitmesin dedi ve maviliklerin içine doğru süzülüp kayboldu Anlamsız, içim bos, yükselmeye başladım Çıktığımda yanımdakiler telaşlıydılar İyi misin? Biraz söyle uzan istersen Ayşegül de belli etmemeye çalıştığı panikle yanağımı tuttu, canım, iyisin değil mi? Başımı salladım, gözlerine bakamadım Her şeyi bir anda ele veririm gibi Vazgeçsen su sevdadan, her seferinde böyle beklemek Vazgeçmek mi bu sevdadan dedim, usulca, daha neresindeyim onu bile bilmeden kıyıya akşamın hüznü çöktü En sevdiğim saatlerde, keyifsiz yudumladım koladan Ayşegül, kadınsı içgüdüleriyle huzursuz, bense bir balığa Saçmalıyorum Hep istediğim şey oluyor, sistemli deliriyorum, Evet, iste böyle olsa gerek, sistemli deliriyorum Toplanıp gitmek istiyorum her şeyi Elbiselerimi, tüpümü,her şeyi Ayşegül de dahil, her şeyi bırakıp gitmek istiyorum Anlamsız bir hırsla eşyalarımı topladım Valizim tıkış tıkış, içim de öyle Ve içimden kaçıp kopmak geliyor yasamdan, kopup esmek dağlara doğru Ama ya, ömrüm boyu, yakama yapışırsa küçük çin balığı Ya, yaşamım boyunca, soğuk suların sıcak öpücüğü gibi rüyalarımı basarsa Tüm bitiremediğim aşklarımdan biri olursa Düşüncelerime inanamıyorum Liseli gençlerin aşkı kokuyor Yok yok Tekrar dalmalıyım, bu salakça düşü noktalamalıyım Sabahın ilk ışıklarıyla terleyerek uyandım Elbiselerimi, paletimi zor topladım Sahilin ıssızlığında giyindim, henüz günesin ısıtamadığı sularda ürperdim Yavaşça mavinin büyüsüne bıraktım kendimi Liseli heyecanım başladı Soğuk suların içinde ellerim terledi, ilk aşkımı hatırladım Aşkımı mektupta ilan edebilmiştim O da kabul etmişti Sonra buluşmaya karar verdik Onu ilk gördüğümde düşecekmiş gibi olmuştum Bunu nasıl da unutmuşsum Dudaklarımın ucuna salakça bir liseli gülümsemesi yapıştı, öylece süzülüyorum mavilere Biran önce havamı bitirip çıkmak ve bu salakça düse son vermek için Binlerce balık süzülüp geçiyor yanı başımdan oraya buraya dağılıveriyor Ben ise, küçük çin balığını arıyorum Belki de umutlarımı, küçüklüğümden beri kurduğum düşleri, küçük olduğum için savaşamayıp kaybettiğim aşkımı Kısacası kendimi arıyorum Ya ben dedi, küçük çin balığı yumuşacık bir sesle Ya ben! Binlerce volta tutulmuş gibi sıçradım soğuk suların içinde Sular kaynadı, kaynadı da yaktı beni sanki Bir nefes daha almayacakmışım gibi geldi tüpümden, öylece kendimi bırakıvermek maviliklere Ama sen Sen, diye şaşkın kekeledi küçük çin balığı Sen bana Evet, küçük çin balığı, ben sana İçimde yılların boşluğu doluverdi Bir söz, üstelik bir tamamlanmamış söz Donduk, donduk da kaldık sanki öylece Laf bitti koskoca denizde Laf bitti Ne olacak simdi dedim Hiç dedi; Yüzeceğiz Sen, daha mutlu Ben, şaşkın ve düşünceli Neden şaşkın ve düşünceli diyemedim Unutma, ben aşığım dedi, simdiyse şaşkın, sen yıllardır düşlediğimsin, olamayacak hayalimsin ve iste karşımdasın, ansızın çıkıp geldin, beni, çok etkiliyorsun ama ben, yine de aşığım Yüzdük, lafın bittiği denizlerde Mavilikler bir garip, artık eski renginde değil Sanki, sanki küçük çin balığının pırıltıları solmuş Sanki, küçük çin balığı, tanımlayamadığı garip bir hüzün dalgasında sürükleniyor Elimi uzattım Yüzüme dostça bir gülücük oturttum Oysa içim? Havam bitmek üzere Biliyorum dedi, benim de zamana ihtiyacım var, bunu da sen biliyorsun, ama dostluğum hep yanında olacak Bakışlarımı gizledim, anlamlarını körelttim, aklımı onda bırakıp, yukarıya süzüldüm Ayşegül sahilde öylece hareketsiz Yanıma gelmedi, gittim yanına oturdum İkimizde denize dönük Nasıl bir oyun bu dedi, sesinin son enerjisi ile nasıl bir oyun bu? Bilmem dedim, bilmem Belki de ölümcül |
Küçük Çin Balığı|Masal Ve Hikaye Özetleri |
10-24-2012 | #2 |
Prof. Dr. Sinsi
|
Küçük Çin Balığı|Masal Ve Hikaye Özetleriİki Balığın Hikayesi -------------------------------------------------------------------------------- Biri olmadan, öbürü olmazmış Bu böylece yazılsınmış Bir Rus köyü'nde iki balık yaşarmış Biri turuncu ve İri, öbürü korkak ve İnce Bütün çiftler de böyledir biraz düşününce İri sormuş birgün 'Madem bütün bu denizler birbirine bağlı, niye biz seninle sadece bu kıyıdan ötekine yüzüp duruyoruz? Kendimizi bir akıntıya bıraksak, yeni sularda yüzsek, başka balıklar yesek daha mutlu olmaz mıydık?' Hak verdi İnce İnceliğinden sırf Çünkü onun mutluluğu için, İri ve o kıyı yeterlidir Gerisi hava su değişikliğidir ki, insan bundan beslenemez Balıklar hiç Katıldı yine de, düştü İri'nin peşine Akıntıya bıraktı kendini Bunlar beraberce, İstanbul ve Çanakkale boğazlarını geçtiler Geçerken eğlendiler Fakat bir balıkçı, akşam yavrularına balık götürmek için suya ağ atmıştı Ve bizimkiler farkına varmadan bu ağa takıldılar Daha doğrusu İri takıldı İri ya İnce de sıyrılıp çıktı İnce ya, bırakıp gitmedi Hem inceydi hem aşık Kemirip ağları, kurtardı İri'yi 'E, tabi, ben bu ağlara takılacak kadar güçlü kuvvetli değilim, eriyip gidecek gibiyim' diyerek, onun gururunu da okşadı Aşkta, en yanlış şeyler bile mantıklı gelir insana Tabi balıklara da Çünkü aşk, suyun içinde de aşktır Derken, bizimkiler soğuk denizlere kavuştular Fakat İnce, alışık değildi bu serin sulara ve hastalandı Pulları dökülüyordu hergün ve gün geçtikçe daha da yavaşladı Hatta durdu birgün Atlantiğin ortasında Ya döneceklerdi ve İnce kurtulacaktı Ya da tek bedene düşeceklerdi Çünkü herkesin Küba'ya kadar yüzecek nefesi kalmayabilir Hele hastaysa İri, Küba'ya gitmeyi seçmeden önce, biraz düşündü O düşündüğü süre kadardı sevgisi, ki o da çok sayılmazdı En başta sıkılan oydu köyün kıyısından Demek aslında gitmek istiyordu İnce'sinin yanından Ama bizimki bu durumu anlamadı Ve onunla Küba'ya varmak için son çabalarla yüzdü İnsan, sevdiğiyle geçen zamana doyamadığı kadar aşıktır Balıklar da 'İki dakika daha beraber yüzmek, tek başına sağlığına kavuşmaktan iyidir' bile dedirtir aşk insana Dedirttiği gibi İnce'ye İki dakika kadar yüzdü ve öldü Yukarı doğru çıkarken zayıf gövdesi, kılçıklarına kadar mutluydu ve gülüyordu Koca bir balina onu yuttu, bunu da biliyordu İri, tek kaldı ama, suyun ucunda Küba vardı Var gücüyle yüzdü İnce'yi unuttu İnce'yi unuttuğu kötü oldu Çünkü onlar birbirlerine 5 saniyede bir, nereye gittiklerini hatırlatıyorlardı ve şimdi 10 saniye geçmişti ve katiyen hatırlamıyordu Ne İnce'yi, ne Küba'yı ne de adının İri olduğunu İnsana adını başkaları hatırlatır, balıklara da O yüzden kayboldu derin sularında Atlantiğin Ve koca bir balina onu da yuttu Fakat mucize bu ya, balinanın midesinde İnce'yi buldu Meğer onları yutan aynı balinaymış, İnce ölmemişmiş, tam tersi midenin sıcaklığında dirilmişmiş Ama oradan çıkarsa ölecek İri de oradan giderse, nereye gittiğini ve adını unutucak O yüzden, artık ikisi de buradalar Ne fark eder İnsana sevdiğinin yanı cennettir Sevmeden hiçbir şeyin tadı olmadığını, bu hikayeyi bilen bütün balıklar bilir Ya insanlar? |
|