Geri Git   ForumSinsi - 2006 Yılından Beri > Eğitim - Öğretim - Dersler - Genel Bilgiler > Eğitim & Öğretim > Tarih / Coğrafya

Yeni Konu Gönder Yanıtla
 
Konu Araçları
cezayir, coğrafyası, devletler

Devletler Coğrafyası - Cezayir

Eski 10-19-2012   #1
Prof. Dr. Sinsi
Varsayılan

Devletler Coğrafyası - Cezayir




Devletler Coğrafyası - Cezayir

DEVLETİN ADI: Cezayir Demokratik Halk Cumhuriyeti

BAŞŞEHRİ: Cezayir

NÜFUSU: 25866000

YÜZÖLÇÜMÜ: 2381741 km2

RESMİ DİLİ: Arapça

DİNİ: İslamiyet

PARA BİRİMİ: Cezayir Dinarı

Kuzeyinde Akdeniz, kuzeydoğusunda Tunus, doğusunda Libya, güneyinde Nijer ve Mali, güneybatıda Moritanya, batıda Fas ile çevrili olan 2381741 km2 yüzölçümüyle Sudan’dan sonra Afrika’nın ikinci büyük ülkesi Kuzeybatı Afrika’da yer alan Cezayir’in Akdeniz’de 1025 km uzunluğunda kıyısı vardır

Tarihi

Cezayir çok eski tarihlerde bir yerleşim merkeziydi Bilinen en eski halk Berberilerdir Cezayir kıyılarına önce Fenikeliler gelmiştirMÖ 814-813 yıllarında Kartacalıların eline geçen ülke, gelişerek bilhassa kıyı ticaretinin önemli bir merkezi olmuştur Daha sonra Romalılar ve Bizanslılar tarafından işgal edilmiş olan Cezayir’de halk, bu zamanlarda Hıristiyanlığı kabul etmişlerdir İslamiyeti yaymak için dünyanın her tarafına dağılan Müslümanlar 7 asırda buralara gelmişlerdir Abdullah bin Ebu Serh tarafından burası fethedilmiştir Cezayir halkı İslamiyeti kabul etmiş, İslam devletinin hakim olduğu zamanlarda İslamiyetin sayesinde ilerlemiş, benimsedikleri İslam kültür, medeniyet ve adetlerini ve Arapça lisanını günümüze kadar muhafaza etmişlerdir

On altıncı asırda Oruç ve Hızır (Barbaros Hayreddin Paşa) reisler tarafından fethedilen Cezayir, Akdeniz’i yağma, talan ve barbarlıklarıyla kan gölü haline getiren Avrupalı korsanlara karşı mücadele eden Müslüman leventlerin üssü haline gelmiştir Barbaros Hayreddin Paşa daha sonra burayı Osmanlı Devletinin bir beylerbeyliği haline getirmiştir Üç asır Osmanlı idaresinde kalan Cezayir’de o devre ait eserler ve gelenekler canlılığını hala korumaktadır

1830 senesinde Fransızlar, çok büyük deniz ve kara kuvvetleri ile uzun savaşlardan sonra ülkeyi ele geçirdiler Bir sömürge idaresi kuran Fransızları halk hiçbir zaman kabul etmedi, devamlı ayaklanma teşebbüsleri içerisinde bulundu (Bkz Abdülkadir-i Cezayiri) Fransa İkinci Dünya Savaşında (1942) Cezayir’i mukavemet merkezi olarak kullandı Savaş bittikten sonra Cezayirliler gösterdikleri fedakarlığa karşılık bağımsızlık veya Fransızlarla aynı haklara sahib olmak istediler Bu istek Fransızlar tarafından büyük bir tepki ile karşılandı ve halk katledilmeye başlandı 1789 Fransız İhtilali ile her türlü hürriyetlerin yayıldığı ülke olduğu yıllarca söylenen Fransa, Cezayir’deki insanlara bu hürriyeti tanımıyordu İçindeki Haçlı ruhunu Cezayirde’de göstermiş, kitle katliamı yapmıştır Günümüzde, o zamandan kalma toplu mezarlar çıkmaktadır 1948’de Fransa buranın sömürge değil, Fransa toprakları olduğunu ilan etti Dış dünyaya karşı yapılan bu ilana rağmen burayı bir sömürge olarak idare etmeye çalışmışlar ve asla Cezayir halkına Fransızlarla eşit haklar tanımamışlardır 1950 senesinden sonra Fransa’ya karşı mücadelede teşkilatlanmaya başlayan halk, muntazam bir ordu kurmayı başardı 1954 senesinde bilfiil başlayan silahlı mücadele, 1956 senesinde bağımsızlığa kavuşan Fas ve Tunus’un da desteğini sağladı Mücadele 1962’de “Cezayir Demokratik Halk Cumhuriyeti” adıyla bağımsızlığını ilan etmesiyle neticelendi

Fransa’nın itirazlarına ramen 10 devlet tarafından bağımsızlığını ilan etmesinin hemen ardından tanınan Cezayir, 1963 senesinde ilk anayasasını halk oyu ile kabul etmiştir Bu anayasaya göre beş yıl için halk tarafından seçilen meclis yine beş yıl için Cumhurbaşkanını seçiyordu Yürütme organı, Cumhurbaşkanı ve bakanlar kurulu tarafından meydana gelmektedir Bu ilk anayasa mucibince seçilen ilk Cumhurbaşkanı Ahmed bin Bella 16 Haziran 1965’te Albay Huari Bumedyen tarafından bir darbe ile devrildi Kurulan ihtilal konseyi tarafından 1978’e kadar idare edilen ülke aynı sene kabul edilen yeni bir anayasa ile idare edilmeye başlamıştır 7 Şubat 1979’da Şadli bin Cedid devlet başkanı oldu 1989’da Sosyalizme ilişkin bütün ifadelerden temizlenen, siyasal çoğunluk ilkesini kabul eden ve grev hakkı tanıyan yeni anayasa halk oylamasıyla kabul edildi 26 Aralık 1991’de yapılan seçimlerin ilk turunda oyların % 85’ini alan İslami Selamet Cephesi 288 milletvekili kazandı Bunun üzerine seçimler iptal edildi 16 Ocak 1992’de sürgünden dönen Budiyaf, Yüksek Devlet Konseyi Başkanı ve Devlet Başkanı oldu 9 Şubat 1992’de 12 ay süreli sıkıyönetim ilan edildi 4 Mart 1992’de İslami Selamet Cephesi yasa dışı ilan edildi Siyasi faaliyetleri yasaklayan ve birçok kişiyi idam ettiren Budiyaf 29 Haziran 1992’de bir suikast neticesinde öldürüldü Cezayir’de iç karışıklıklar hala devam etmektedir (Aralık 1992)

Fiziki Yapı

Akdeniz’e paralel olan iki sıra halindeki Atlas Sıradağları ülkeyi birbirinden farklı üç coğrafi bölgeye ayırır Büyük ve Küçük Atlaslar ismini alan sıradağlardan kuzeyde olan Küçük Atlaslar, pekçok vadi ile sık sık parçalandığı için tepe manasına gelen “Tell” ismini alırlar Bu sıradağlar ile Akdeniz kıyıları arasında kalan bölge ülkenin en bereketli topraklarının bulunduğu ovalık bir arazidir Kıyı bölgesinde doğudan batıya doğru gidildikçe Chliff (Şelif) Vadisi yer alır Bu vadi diğer kıyı kesimlerine nazaran oldukça kıraç olup, daha sonra tekrar verimli toprakların başladığı “Oran Sahili” ismindeki bölge uzanır Tell Dağları batıdan doğuya doğru gittikçe yükselmektedir En yüksek yeri Djurdjura Tepesi olup, yüksekliği 2308 metredir Güneydeki İkinci Atlas Sıradağları Büyük Atlas Sıradağları ismini alır Bu dağ silsilesi ülke topraklarının büyük bir kısmını teşkil eden Büyük Sahra Çölü ile kıyı bölgesi arasında set vazifesi görür

Atlas Sıradağları arasında geniş ve yüksek havzalar vardır Dağlardan çıkıp bu havzalardan geçen sular yine bu bölgede bulunan tuz göllerine dökülür Bu göllerden en önemlileri Sctottech Chargui, ZChargui’dir Platonun batı bölgesi yaklaşık 900 m yüksekliğe sahipken, doğu bölgesi 300 m civarında bir yüksekliktedir Geniş çayırlıklara sahib olan yaylanın güneyindeki Büyük Atlas (Sahra Atlasları)Sıradağlarının en yüksek yeri 2328 m ile Cebel Chelia Tepesidir Sahra Atlaslarının hemen güneyinde Büyük Sahra Çölü başlar Yüzölçümü yaklaşık 1995000 km2 olan Cezayir Sahrası yüksekliği birkaç yüz metreyi geçmeyen düzlük şeklindedir Güneyinde ise 3000 metreyi bulan volkanik dağlar mevcuttur Buradaki Haggar (Ahaggar) Dağlarındaki Tahat Tepesi, yaklaşık 2918 m ile bölgenin en yüksek yeri olup, dorukları kışın karlarla kaplıdır Sahra yüzey şekilleri olarak iki kısımdır Birincisi “erg” adı verilen kumlarla kaplı kısmı, diğeri ise “hammada” denilen çakıl taşlarıyla örtülü kısımdır Kumlu olan bölgedeki kumlar tepeler halide sahrayı kaplar Bu kum tepeleri rüzgar ve fırtınaların tesiriyle sık sık yer değiştirirler Büyük sahrada yeraltı sularının çıktığı sulanabilen yerlerde vahalar bulunur Dağlardan çıkan akarsular genellikle tuzlu göllere dökülürken bazıları da sahranın kuzey kısmında bir müddet sonra kaybolurlar Pek fazla büyük akarsuyu yoktur

İklim

Cezayir üç farklı iklime sahiptir Tell Dağları ile Akdeniz sahilleri arasında kalan kıyı bölgesinde tipik Akdeniz iklimi hüküm sürerken iki dağ silsilesi arasında daha sert bir iklim hakimdir Sahra Atlaslarının güneyinden itibaren yer alan çölde ise çöl ikliminin en belirgin özellikleri görülür Yazların sıcak ve kurak, kışların ise ılık ve yağışlı geçtiği kıyı bölgesinde senelik yağış miktarı ortalama 500 mm civarındadır Senelik sıcaklık ortalaması ise yazın 25°C, kışın ise 10°C civarındadır Yazların çok sıcak ve kurak, kışların ise çok soğuk olduğu yayla bölgesinde kara iklimine benzer bir iklim hakimdir Senelik yağış 250-400 mm arasında değişir, sahrada yazın gündüz 50°C’ye varan sıcaklık gece 10°C’ye kadar düşer Gece ile gündüz arasındaki bu sıcaklık farkı kışın daha da artar Kış mevsiminde gece sıcaklığın 0°C’nin altına düştüğü vakidir Şiddetli kum fırtınalarının estiği, senelerce bir damla yağmur yağmadığı sahrada bazan sağnak halinde yağmurlar da görülür

Tabii Kaynaklar

Bitki örtüsü bakımından oldukça fakir bir ülke olan Cezayir’in kıyı bölgesinde Akdeniz bitki örtüsü olan sert yapraklı bodur maki topluluğu görülür Tell Dağlarına doğru çıktıkça yağışlı bölgelerde meşe, mantar meşesi ve çam ağaçlarıyla kaplı ormanlık bölge yer alır Çayırlarla kaplı olan yayladan sonra Sahra Atlaslarının tepelerinden itibaren başlayan sahrada yer yer çöl bitki örtüsü hakimdir Sahradaki vahalarda palmiye ağaçları bulunur Yabani hayvanlar bakımından da pek önemli bir özelliği olmayan Cezayir maden bakımından çok zengindir Tell bölgesinde demir, Tunus yakınlarında fosfat, magnezyum, volfram, kalay, altın ve elmas madenleri önemli miktarlarda olmasına karşılık kömür madenleri oldukça azdır Petrol ve tabii gaz yeraltı kaynaklarının en mühimleridir Tabii gaz rezervinde dünyanın en zengin ülkesidir Sahra’da çırakılan petrol ve tabii gaz Hassi Messaoud ve Libya sınırındaki Ejdele bölgelerinde bol bulunmaktadır

Nüfus ve Sosyal Hayat

25866000 civarında olan nüfusu, Berberiler ve Araplar meydana getirmektedir Fransa sömürgesi olduğu senelerde buraya yerleşmiş bulunan Avrupalıların pekçoğu bağımsızlıktan sonra ülkelerine dönmüşlerse de halen önemli miktarda Avrupalı vardır Ülkenin asıl yerlileri olan Berberilerin bir kısmı göçebe hayatı yaşar Halkının hemen hemen tamamının Müslüman olmasına ve Arapça konuşmasına rağmen ulaşılması zor olan kuytu yerlerde yaşayan Berberiler çok eski çağlardan beri gelen gelenekleriyle Fenike menşeli bir alfabeye sahip dillerini devam ettirmektedir Konuşulan diğer diller arasında Fransızca Berbericeden sonra gelir Osmanlı eserleri ve kültürünün hakim olduğu Cezayir’de halkın dörtte üçü Akdeniz kıyı şeridinde yaşar Kuzeyde km2ye 470 kişi olan yoğunluk, sahrada 35 km2ye bir kişi şeklinde çok büyük bir farklılık gösterir Nüfus artışının % 32 olduğu ülkede halkın % 52’si şehirlerde geri kalanı ise köylerde, vahalarda ve göçebe olarak yaşar

Okur-yazar oranının % 42 olduğu Cezayir’de sekiz yıllık ilk öğretim parasız ve mecburidir Ülkede okul ve öğretmen yetersizliği, bu yönde yapılan çalışmaların hızının nüfus artışına göre düşük olması mecburi öğretimin tatbik edilmesini engellemektedir Cezayir, Oran ve Kostantin Üniversiteleri olmak üzere toplam üç üniversitesi vardır Ülkenin kültür merkezi durumundaki şehri aynı zamanda başşehri olan Cezayir’dir

Siyasi Hayat

1965’te Ahmed bin Bella’yı deviren Albay Bumedyen kurduğu bir devrim komitesi ile ülkeyi yönetmiştir 1976 senesinde halk oyuna sunulan bir anayasa kabul etmiştir 27 Aralık 1978’de Bumedyen’in ölümü üzerine yapılan milli özgürlük cephesinin (Şubat 1979) kongesinde Albay Şadli Bin Cedid devlet başkanı seçilmiştir 18 yaşını dolduran her Cezayirlinin oy kullanma hakkına sahib olduğu ülke, Birleşmiş Milletler, Arap Birliği Teşkilatı ve Bloksuz Ülkeler Teşkilatına bağlıdır

Ekonomi

Cezayir’in ekonomisi tarıma ve petrola dayanmaktadır Bağımsızlığını kazanmasından sonra bir ara ekonomik buhran geçiren ülke, hazırlanan kalkınma planları çerçevesinde bu sıkıntıları her geçen gün bertaraf etmektedir

Ülkede tarımın önemi büyüktür Çalışan nüfusun % 50’sinin tarımla uğraşmasına rağmen, tarıma müsait arazilerin az olması ve tarımın modern usullerle yapılmaması sebebiyle yetiştirdikleri besin maddeleri ülke ihtiyacını karşılayacak seviyede değildir Yetiştirdiği ürünlerin başında buğday, üzüm, arpa, hurma ve sebze gelmektedir Tarım daha ziyade ülkenin kuzeyinde ve Akdeniz kıyılarında yapılır Akdeniz kıyılarında narenciye, bilhassa üzüm-zeytin ve tütün üretimi önemlidir Halkın bir kısmı özelikle göçebe yaşayanlar havancılıkla uğraşır İlkel usullerle yapılan hayvancılıkta en çok küçük baş hayvanlar yetiştirilir Koyun, keçi, sığır, deve ve eşek en çok beslenen hayvanlardır Ülke, ekonomisinin açığını madenleriyle kapatmaya çalışmaktadır 1956 senesinde bulunan petrol ve tabii gaz yatakları dünyanın en zengin yatakları arasındadır Özellikle Doğu Sahra’daki Hassı Messaoud civarında çıkarılan petrol ile Batı Sahra’daki Hassi-R’Mel yataklarından çıkarılan tabii gaz ihraç ürünlerinin başında gelir Demir, fosfat, kurşun, çinko, kükürt, civa ve kömür madenlerinin de işletildiği Cezayir’de petrol, tabii gaz ve diğer madenlerden elde edilen gelir sanayi ve tarıma sermaye olarak kullanılmaktadır

Petrol sanayiinin süratle geliştiği Cezayir’de gübre, plastik ve kimyevi maddeler üretilir Annaba’daki demir-çelik tesisleri ülke ihtiyacını karşılayacak seviyededir Sanayi, gelişmesini bütün sorumluluğu elinde tutmak şartıyla yabancı sermaye yardımıyla sürdürmektedir Montaj sanayiinin bulunduğu Cezayir yavaş yavaş imalat sanayiine geçme çabaları içerisindedir

1974’e kadar ticaretini sadece Fransa’yla yapmaktaydı 1974-79 seneleri arasında Fransa’nın ticaret tekelinden kurtularak Amerika Birleşik Devletleri ağırlıklı bir ticaret politikası takip etmiştir Genellikle ABD ve Avrupa ülkeleriyle yaptığı ticaretinde petrol, tabii gaz, naranciye ve hurma ihraç ederken, makina, motorlu vasıta, besin maddeleri, ilaç, elektronik aletler ithal eder Limanları her tonajda geminin yanaşabilmesine müsait olan Cezayir kendi deniz filosunu yeterli seviyede kuramamıştır

Ulaşım: Cezayir’de gelişmiş bir kara yolu ağı vardır Karayollarının uzunluğu 72091 kilometreden fazladır Tunus sınırından Fas sınırına kadar uzanan ana demiryolu hattı, ara yollarla limanlara bağlanır Önemli limanları Cezayir, Oran, Annaba, Arzev ve Bicaye’dir Cezayir Darü’l-Beyda milletlerarası hava alanıdır



Alıntı Yaparak Cevapla
 
Üye olmanıza kesinlikle gerek yok !

Konuya yorum yazmak için sadece buraya tıklayınız.

Bu sitede 1 günde 10.000 kişiye sesinizi duyurma fırsatınız var.

IP adresleri kayıt altında tutulmaktadır. Aşağılama, hakaret, küfür vb. kötü içerikli mesaj yazan şahıslar IP adreslerinden tespit edilerek haklarında suç duyurusunda bulunulabilir.

« Önceki Konu   |   Sonraki Konu »


forumsinsi.com
Powered by vBulletin®
Copyright ©2000 - 2024, Jelsoft Enterprises Ltd.
ForumSinsi.com hakkında yapılacak tüm şikayetlerde ilgili adresimizle iletişime geçilmesi halinde kanunlar ve yönetmelikler çerçevesinde en geç 1 (Bir) Hafta içerisinde gereken işlemler yapılacaktır. İletişime geçmek için buraya tıklayınız.