Geri Git   ForumSinsi - 2006 Yılından Beri > Eğitim - Öğretim - Dersler - Genel Bilgiler > Eğitim & Öğretim > Tarih / Coğrafya

Yeni Konu Gönder Yanıtla
 
Konu Araçları
doğu, dönemi, siyaseti, yükselme

Yükselme Dönemi Doğu Siyaseti

Eski 10-09-2012   #1
Prof. Dr. Sinsi
Varsayılan

Yükselme Dönemi Doğu Siyaseti



Yükselme Dönemi Doğu Siyaseti 1514 darbesi 1533'e kadar 19 yıl, dünyanın Türkiye'den sonra gelen 2 devleti durumundaki İran Türk Safevî imparatorluğunu hareketsiz kıldı Ama stratejik çekişmeyi ortadan kaldırmak mümkün değildi Kanûnî devrinde bütün Arap ülkelerini, Basra Körfezi ve Hint Okyanusu'ndan Atlas Okyanusu'na kadar ele geçirmek siyaseti güdüldü Behemehâl Basra Körfezi'ne inmek, Kafkasya'ya tırmanmak icap ediyordu Kafkasya ve Basra Körfezi ise İran Türk imparatorluğunun elinde idi Bu devirde İran olmasa, Türkler Almanya'yı geçer ve soluğu Ren kıyılarında alırlardı Bir kaç tarihçi bu noktaya ehemmiyetle işaret etmişlerdir İran savaşları çok çetindi
Mesafe uzundu İran ordusu tamamen Türkmenlerden müteşekkil yiğit bir atlı ordu idi Ancak Osmanlı Akıncı, piyade, bilhassa topçu üstünlüğü Türkiye'yi galip kılıyordu Bununla beraber İran, Çaldıran'ı asla unutmamıştı Osmanlı'ya karşı meydan muharebesi kabul etmiyor, geniş sahaları boşaltıp Osmanlı ordusunun önünden çekiliyordu Safevî stratejisi bu idi Tebriz, Osmanlı sınırına çok yakın olduğu için Şah İsmail'in oğlu ve halefi devrinde İran, taht şehrini daha içeriye, Kazvin'e almıştı

Kanûnî Sultan Süleyman Han, 11 Haziran 1534'te ordusu ile İstanbul'dan ayrıldı Padişah'ın 4 İran seferinin ilki ve en meşhuru olan bu altıncı sefere Irakeyn denmektedir Zira hem Arap Irak'ı (Bağdat), hem Acem Irak'ı (Hâmedân) fethedilmiştir Daha önce Vezir-İ Azam Makbul İbrahim Paşa, başka bir ordu ile İran'ın üzerine gitmişti, padişahı bekliyordu

O zaman dünyanın en büyük şehirlerinden biri olan Tebriz, Osmanlılarca ikinci defa işgal edildi (13 Temmuz 1534) Az sonra Kânûnî de Tebriz'e geldi (28 Eylül) İran'ın Türk ve Kürdlerle meskün Batı eyaletleri işgal edildi Fakat asıl gaye, Bağdat'ı, Irak-ı Arab'ı alıp Basra Körfezi'ne inmekti 28 Kasım'da (1534) Bağdat fethedildi 5 asır müddetle Abbasî halifeliğinin merkezî olmak bakımından çok ünlü bir şehir idi Bu sırada Safevîler Tebriz'i geri aldılarsa da Osmanlılar üçüncü defa şehre girdiler (30 Haziran 1535)Bu sefer neticesinde Orta ve Güney Irak (Bağdat, Basra) Osmanlı eyaletleri oldu ve netice bakımından Basra Körfezi'nin kıyıları boyunca Arap aşiretleri de Osmanlı nüfuzu altına düştü Batı İran eyaletleri, Safevîlerce geri alındı

1536-48 arasındı 12 yıl, Osmanlı-Safevî münasebetleri nisbî bir durgunluk devresine girdi Irak'ı kaybeden Safevîler, kendilerini toplamaya çalışıyorlardı Kanûnî 1548-49'da ikinci İran seferine çıktı Tebrîz dördüncü defa işgal edildi (27 Temmuz 1548) Bu seferde Van, kesin şekilde Safevîlerden alındı Almanya sınırına ve Atlas Okyasunu'na varmış bir Türkiye'nin ancak Van'ı alabilmesi, Doğu'da Safevî Türk imparatorluğunun gücü hakkında bir fikir verir 7 ay Halep'te, 25 ay Diyarbakır'da kalan Kanûnî, Doğu işlerini iyice düzenledi

1514 darbesi 1533'e kadar 19 yıl, dünyanın Türkiye'den sonra gelen 2 devleti durumundaki İran Türk Safevî imparatorluğunu hareketsiz kıldı Ama stratejik çekişmeyi ortadan kaldırmak mümkün değildi Kanûnî devrinde bütün Arap ülkelerini, Basra Körfezi ve Hint Okyanusu'ndan Atlas Okyanusu'na kadar ele geçirmek siyaseti güdüldü Behemehâl Basra Körfezi'ne inmek, Kafkasya'ya tırmanmak icap ediyordu Kafkasya ve Basra Körfezi ise İran Türk imparatorluğunun elinde idi Bu devirde İran olmasa, Türkler Almanya'yı geçer ve soluğu Ren kıyılarında alırlardı Bir kaç tarihçi bu noktaya ehemmiyetle işaret etmişlerdir İran savaşları çok çetindi
Mesafe uzundu İran ordusu tamamen Türkmenlerden müteşekkil yiğit bir atlı ordu idi Ancak Osmanlı Akıncı, piyade, bilhassa topçu üstünlüğü Türkiye'yi galip kılıyordu Bununla beraber İran, Çaldıran'ı asla unutmamıştı Osmanlı'ya karşı meydan muharebesi kabul etmiyor, geniş sahaları boşaltıp Osmanlı ordusunun önünden çekiliyordu Safevî stratejisi bu idi Tebriz, Osmanlı sınırına çok yakın olduğu için Şah İsmail'in oğlu ve halefi devrinde İran, taht şehrini daha içeriye, Kazvin'e almıştı

Kanûnî Sultan Süleyman Han, 11 Haziran 1534'te ordusu ile İstanbul'dan ayrıldı Padişah'ın 4 İran seferinin ilki ve en meşhuru olan bu altıncı sefere Irakeyn denmektedir Zira hem Arap Irak'ı (Bağdat), hem Acem Irak'ı (Hâmedân) fethedilmiştir Daha önce Vezir-İ Azam Makbul İbrahim Paşa, başka bir ordu ile İran'ın üzerine gitmişti, padişahı bekliyordu

O zaman dünyanın en büyük şehirlerinden biri olan Tebriz, Osmanlılarca ikinci defa işgal edildi (13 Temmuz 1534) Az sonra Kânûnî de Tebriz'e geldi (28 Eylül) İran'ın Türk ve Kürdlerle meskün Batı eyaletleri işgal edildi Fakat asıl gaye, Bağdat'ı, Irak-ı Arab'ı alıp Basra Körfezi'ne inmekti 28 Kasım'da (1534) Bağdat fethedildi 5 asır müddetle Abbasî halifeliğinin merkezî olmak bakımından çok ünlü bir şehir idi Bu sırada Safevîler Tebriz'i geri aldılarsa da Osmanlılar üçüncü defa şehre girdiler (30 Haziran 1535)Bu sefer neticesinde Orta ve Güney Irak (Bağdat, Basra) Osmanlı eyaletleri oldu ve netice bakımından Basra Körfezi'nin kıyıları boyunca Arap aşiretleri de Osmanlı nüfuzu altına düştü Batı İran eyaletleri, Safevîlerce geri alındı

1536-48 arasındı 12 yıl, Osmanlı-Safevî münasebetleri nisbî bir durgunluk devresine girdi Irak'ı kaybeden Safevîler, kendilerini toplamaya çalışıyorlardı Kanûnî 1548-49'da ikinci İran seferine çıktı Tebrîz dördüncü defa işgal edildi (27 Temmuz 1548) Bu seferde Van, kesin şekilde Safevîlerden alındı Almanya sınırına ve Atlas Okyasunu'na varmış bir Türkiye'nin ancak Van'ı alabilmesi, Doğu'da Safevî Türk imparatorluğunun gücü hakkında bir fikir verir 7 ay Halep'te, 25 ay Diyarbakır'da kalan Kanûnî, Doğu işlerini iyice düzenledi

Alıntı Yaparak Cevapla
 
Üye olmanıza kesinlikle gerek yok !

Konuya yorum yazmak için sadece buraya tıklayınız.

Bu sitede 1 günde 10.000 kişiye sesinizi duyurma fırsatınız var.

IP adresleri kayıt altında tutulmaktadır. Aşağılama, hakaret, küfür vb. kötü içerikli mesaj yazan şahıslar IP adreslerinden tespit edilerek haklarında suç duyurusunda bulunulabilir.

« Önceki Konu   |   Sonraki Konu »


forumsinsi.com
Powered by vBulletin®
Copyright ©2000 - 2024, Jelsoft Enterprises Ltd.
ForumSinsi.com hakkında yapılacak tüm şikayetlerde ilgili adresimizle iletişime geçilmesi halinde kanunlar ve yönetmelikler çerçevesinde en geç 1 (Bir) Hafta içerisinde gereken işlemler yapılacaktır. İletişime geçmek için buraya tıklayınız.