Geri Git   ForumSinsi - 2006 Yılından Beri > Eğitim - Öğretim - Dersler - Genel Bilgiler > Eğitim & Öğretim > Tarih / Coğrafya

Yeni Konu Gönder Yanıtla
 
Konu Araçları
1919, anlami, mayis, tarihinin, önemi

::19 Mayis 1919 Tarihinin Anlami Ve Önemi ::.

Eski 10-09-2012   #1
Prof. Dr. Sinsi
Varsayılan

::19 Mayis 1919 Tarihinin Anlami Ve Önemi ::.



19 MAYIS 1919 TARİHİNİN ANLAMI VE ÖNEMİ

UZM NEŞE ÇETİNOĞLU (*)

19 Mayıs 1919 tarihi, Türkiye Cumhuriyeti’nin tarihindeki dönüm noktalarından biridir Atatürk’ün Samsun’a ayak bastığı tarih olan 19 Mayıs aynı zamanda “Gençlik ve Spor Bayramı” olarak kutlanmaktadır Atatürk Millî Mücadele sıralarında Türk milletini ileri götürecek olanların ve köhnemiş fikirlere karşı gelecek olanların genç fikirler olduğunu görmüştü Bu nedenle de “gençlik” kavramı Atatürk için ayrı bir önem taşımaktadır Atatürk gençlerden sık sık bahsederken, yaş sınırı dışında fikri olarak gençliği yani, fikirde yeniliği ifade etmiştir O’nun şu sözü çok anlamlıdır:“Genç fikirli demek, doğruyu gören ve anlayan gerçek fikirli demektir” (1)

Atatürk’ün gençliğe armağan ettiği ve “Gençlik ve Spor Bayramı” olarak kutlanan 19 Mayıs tarihinin önemini daha iyi anlayabilmek için Atatürk’ün 16-19 Mayıs 1919 tarihleri arasında gerçekleştirdiği İstanbul-Samsun yolculuğunu bir kez daha hatırlamamız gerekir

Türkiye Cumhuriyeti’nin tarihindeki önemli olaylardan biri Atatürk’ün Samsun’a ayak basışıdır TürkMilleti Birinci Dünya Savaşı sonrasında kötüleşen koşullar içinde kurtuluş çareleri ararken büyük bir lider Mustafa Kemal Atatürk ortaya çıktı ve Samsun’a ayak basarak “Kurtuluş” yolunu açtı Dolayısıyla Atatürk’ün 16-19 Mayıs 1919 İstanbul’dan başlayan yolculuğu bir kurtuluş dönemini simgeler Samsun’a ayak basışının taşıdığı önem Atatürk’ün Büyük Nutku’nu 19 Mayıs 1919 Samsun’a çıkışı ile başlatmasından anlaşılmaktadır ki şimdi bu yolculuğu kısaca anlatmaya çalışalım

Samsun işgal kuvvetleri için önemli noktalardan biriydi Stratejik bakımdan büyük öneme sahipti ve Karadeniz’den Orta Anadolu’ya açılan en rahat ve güvenilir bir kapıydı İngilizler 9 Mart 1919 tarihinde Samsun’a askerî birlik çıkarmışlardı Buna tepki olarak Türk Makinalı Tüfek birliğinden Hamdi adındaki bir teğmenin askerlerini alarak dağa çıkması (2)dikkatleri bu bölgeye çekti ve İngiliz Yüksek Komiserliği’nin de Türk halkının silâhlandığı konusundaki şikayetleri üzerine bu bölgeye güvenilir bir kumandanın olağanüstü yetkilerle gönderilmesine karar verildi Bu kumandan Mustafa Kemal Atatürk’tü ve Atatürk uzun zamandan beri ülkenin içinde bulunduğu bu umutsuz duruma üzülüyor ve birşeyler yapmak içinAnadolu’ya geçmek istiyordu Bu O’nun için bulunmaz fırsattır İstanbul-Samsun yolculuğu öncesinde Atatürk’le Padişah Vahdettin arasında geçen konuşmayı Atatürk şöyle anlatır3)

“-Paşa, Paşa! Şimdiye kadar devlete çok hizmet ettin!Bunların hepsi artık bu kitaba girmiştir (bu bir tarih kitabıdır)! Bunları unutun, dedi, asıl şimdi yapacağın hizmet hepsinden daha önemli olabilirPaşa, PaşaDevleti kurtarabilirsin!

Bu sözlerden hayrete düştüm Acaba Vahdettin benimle içtenlikle mi konuşuyor?O Vahdettin ki bütün yaptıklarından pişman mı olmuştur?Aldatıldığını mı anlamıştı?Fakat, böyle bir yorum ile başka konulara girişmeyi ürkütücü saydım, kendine karşılık verdim:

-Kişiliğe güveninize ve bana bunca yüz verişinize teşekkür ederimElimden gelen hizmeti esirgemeyeceğime lütfen güveniniz

Atatürk bu konuşmada plânlarının sezilmiş olabileceği duygusuna kapılmıştı ama, O’nu bekleyen ve O’na güvenen bir“Türk Milleti” vardı

Atatürk ile beraber 16 Mayıs 1919 Cuma günü başlayacak yolculuğa gemi kaptanı İsmail Hakkı Durusu dışında 18 kişi eşlik edecekti Bu 18 kişinin adları şöyleydi4) III Kolordu Komutanı Kurmay Albay Refet Bey (General Bele), Müfettişlik Kurmay Başkanı Kurmay Albay Manastırlı Kâzım Bey (General DIRIK), Müfettişlik Sağlık Bakanı Doktor Albay İbrahim Talî Bey (ÖNGÖREN), Kurmay Başkan Yardımcısı Kurbay Yarbay Mehmet Ârif Bey(AYICI), Karargâh Erkân-ı Harbiyesi İstihbarat ve Siyâsiyât Şubesi Müdürü Kurmay Binbaşı Hüsrev Bey(GEREDE), Müfettişlik Topçu Komutanı Topçu Binbaşı Refik Bey(SAYDAM), Müfettişlik Başyaveri Yüzbaşı Cevad Abbas(GÜRER), Kurmay Mülhakı Yüzbaşı Mümtaz (TÜNAY),Kurmay Mülhakı Yüzbaşı İsmail Hakkı (EDE), Müfettişlik Emir Subayı Yüzbaşı Ali Şevket (ÖNDERSEV), Karargâh Komutanı Yüzbaşı Mustafa Vasfi (SÜSOY), Kurmay Başkanı Emir Subayı ve Müfettişlik Kâlem Âmiri Üsteğmen Arif Hikmet (GERÇEKÇI), İaşe Subayı Üsteğmen Abdullah(KUNT), Müfettişlik İkinci Yaveri Teğmen Muzaffer (KILIÇ), Şifre Kâtibi, Birinci Sınıf Kâtip Fâik (AYBARS), Şifre Kâtibi Yardımcısı, Dördüncü Sınıf Kâtip Memduh (ATASEV)

Atatürk beraberindeki kişilerle beraber 16 Mayıs 1919 Cuma günü öğleden sonra “Bandırma” adındaki eski bir vapurla Galata rıhtımından ayrılır 17Mayıs 1919 Cumartesi günü Bandırma Vapuru saat 2140 sıralarında İnebolu’ya varır 18Mayıs 1919 Pazartesi günü beklenen yolculuğun sonuna gelinir Yolcular Kalyon Burnu denilen yerden sandallarla Merkez iskelesine çıkarılırlar Bu sandallardan birinin sahibi olan İsmail Yurtsever, o zaman için Atatürk’ü tanımadığını söyler,Atatürk’ü sandalda ve Samsun’da iken geniş yakalı lejyon kaputu ve başında kalpakla gördüğünü anlatır (5)

Atatürk, İstanbul’dan başlayan ve Samsun’da sona eren yolculuk esnasında görevli bir askerdi ve giyimi de buna uygundu ancak Samsun’a ayak bastığı günden birkaç gün sonra asker değil, sivil olarak hareket edecekti

Atatürk’ün Samsun’a çıkışında gördüğü manzara pek parlak değildi Şehirde İngiliz işgal kuvvetleri vardı Pontusçular sokaklarda kol geziyordu Halk kendisini koruyamayacak durumdaydı Atatürk bugün müze haline getirilen Hıntıka Palas’ta kaldıkları süre içinde hep bu sorunları düşündü, yolculukta geçirdiği uykusuz geceler sona ermemişti; şimdi de burada uykusuz geceler başlıyordu Ama, O’nda ve O’nun gibi düşünenlerde bu azim oldukça hiçbir engel aşılmaz değildi

Kısaca vermeye çalıştığımız bu yolculuk Türk Milleti için bir dönüm noktası oldu ve kurtuluşun başlangıcıydı Millî Mücadele’yi başlatmak üzere Samsun’da Anadolu topraklarına bastığı 19 Mayıs 1919 tarihinin önemi nedeniyle de 19 Mayıs’ı Türk gençliğine armağan etti Yazımızın başında da belirttiğimiz gibi gençlik kavramı genel anlamda fikirlerdeki yeniliği anlatmaktadır

Atatürk“Gençler!Benim gelecekteki emellerimi gerçekleştirmeyi üstlenen gençler!Bir gün bu memleketi sizin gibi beni anlamış bir gençliğe bırakacağımdan dolayı çok memnun ve mesudum”(6)derken Türk gençliğine olan güvenini de anlatmıştır

Atatürk’ün şu sözleri hepimiz için bir rehber olmalıdır:“Beni görmek demek, mutlaka yüzümü görmek değildir Benim fikirlerimi benim duygularımı anlıyorsanız ve hissediyorsanız, bu kâfidir”(7)demiştir Atatürk’ü anlamak, yaşadıklarını ve fikirlerini bilmekle mümkündür Dolayısıyla Türkiye Cumhuriyeti’nin kurulmasında yaşanan zorlukları her zaman göz önünde tutarak, 19 Mayısları Atatürk’ün emanetine daima sahip çıkarak kutlamalıyız

19 Mayıs Atatürk'ü Anma, Gençlik ve Spor Bayramı'mızdır

19 Mayıs 1919 Ulusal Kurtuluş Savaşımızın başladığı gündür I Dünya Savaşı sonunda ülkemizin birçok yeri savaşı kazanan devletler tarafından işgal edilmişti Yurdumuzu bu durumdan kurtarmak için Atatürk, 16 Mayıs 1919'da "Bandırma Vapuru" ile İstanbul’dan Samsun'a hareket etti 19 Mayıs 1919'da Samsun'a vardı ve burada Kurtuluş Savaşını başlattı Üç yıl süren savaşlar sonunda ülkemiz yabancı güçlerden kurtarıldı 29 Ekim 1923'te Türkiye Cumhuriyeti ilan edildi Atatürk'ün, Samsun'a varış tarihi olan 19 Mayıs günü Ata’nın isteği üzerine "Gençlik ve Spor Bayramı" olarak kutlanmaktadır

Atatürk Türk gençliğini seviyor, onlara güveniyor ve Türkiye’nin geleceğini onların ellerine bırakmaya çekinmiyordu Gençliğe bıraktığı bu önemli görevi söylevinde şöyle dile getiriyordu Atatürk: "Ey Türk Gençliği! Birinci ödevin; Türk bağımsızlığını, Türk Cumhuriyetini sonsuzluğa değin korumak ve savunmaktır Varlığının ve geleceğinin biricik temeli budur Bu temel senin en değerli güven kaynağındır"

Atatürk, "Sağlam kafa sağlam vücutta bulunur!" sözü ile başarılı olabilmenin bir koşulunun da sağlıklı olmak olduğunu, sağlıklı olmak için de spor yapmak gerektiğini vurgulamıştır

Her yıl 19 Mayıs günü Gençlik ve Spor Bayramımız yurdun her yanında spor gösterileri ve törenlerle kutlanır

19 Mayıs; 1981 yılından bu yana "Atatürk'ü Anma Günü" olarak da kutlanmaktadır Bunun nedeni Atatürk’ün bir söyleşi sırasında: "Ben 19 Mayıs'ta doğdum" demiş olmasıdır

19 MAYIS 1919'DAN 2000'E

DOÇ DR AYLANUR ATAKLI

80 yıl önce 19 Mayıs 1919; Mustafa Kemal Paşa’nın Samsun’a ayak basması ile başlayan millî mücadeleyi başka bir ifade ile Erzurum, Sivas kongreleriyle kararlaştırılan ve 11 Ekim 1922 Mudanya Mütarekesi ile sonuçlanan Türk Kurtuluş Savaşı’nı hatırlatmaktadır 1 Dünya Savaşı ile Kurtuluş Savaşı iç içe olup biri diğerinin devamı ve sonucudur Kurtuluş Savaşı’nın amacı, tam bağımsız bir devlet kurmaktır

Tarihî literatür incelendiğinde görüleceği gibi (1, 2), sadece komutan değil, memleketin dertlerini dert edinen, bunlara çare arayan, cemiyetler toplayıp kararlar alan büyük önder Mustafa Kemal Paşa, arkadaşları olan Rauf Orbay, Ali Fuat Cebesoy, Ali Fethi Okyar, Kazım Karabekir ve sonradan katılan İsmet İnönü ile İstanbul’da sık sık toplanıp gelecekle ilgili kararlar almaya başlamışlardır O sırada Samsun,Vezirköprü, Merzifon ve dolaylarında Rum Pontus Çetelerinin İslâm halkına saldırıları artmış, fakat itilaf devletleri durumu tam tersine algılayarak bölgedeki olayların sebebini Türklerin Hıristiyanlara saldırıları şeklinde göstermişlerdir Samsun’un stratejik önemi büyüktür; hem doğal bir liman, hem de Karadeniz’in Anadolu’ya açılan kapısıdır Toplumsal yapısı ise karışıktır Bunun üzerine Hükümet, gereken tedbirleri alacak güvenilir birine ihtiyaç duymuştur Damat Ferit Paşa kabinesi, o bölgeye değerli fakat kendi isteklerine göre davranacak bir komutan görevlendirilmesini istemektedir O günkü bazı politikacılar da Mustafa Kemal Paşa’nın İstanbul’dan uzaklaştırılmasında kendi hesaplarına fayda görmüşlerdir Padişaha bağlı sanılan Mustafa Kemal Paşa, yakın arkadaşlarının da yardımıyla ve akıllıca kurduğu iyi ilişkiler sonucu Padişah ve Hükümet tarafından 30Nisan 1919’da 9 Ordu müfettişliğine tayin edilmiştir Anadolu’ya geçmek için bu görevi fırsat sayan Mustafa Kemal Paşa güvendiği 18 subay ile Bandırma vapuruyla 16 Mayıs 1919’da Samsun’a hareket eder Anadolu’ya giderken kafasında iki düşünce vardır:Bağımsızlık ve özgürlük Yani düşmanı yurttan atmak, kişisel egemenliğe (padişahlığa) son vermektir Padişah Mustafa Kemal’in bağımsızlık düşüncesini bilir, hatta destekler Ancak özgürlük, yani ulusal egemenlik düşüncesini bilmez Zaten bunu öğrenir öğrenmez Mustafa Kemal’in görevine son verir Samsun’a vardığı 19 Mayıs 1919 tarihinde,Mustafa Kemal Paşa için tarihî görev başlamış olur 19 Mayıs 1919 Anadolu ve Türk ulusu için bir dönüm noktasıdır

Ulusal egemenliğe dayanan bir devlet kurmayı düşünen Mustafa Kemal Paşa, kuracağı devletin temel organlarını oluşturacak yeni meclisin toplanması çalışmalarını da başlatır 20 Nisan 1920’de Ankara’da toplanan meclis TBMM adını alır ve Mustafa Kemal Paşa’yı başkanlığa seçer TBMM’nin kurulması ile yeni bir hükümet ortaya çıkmış olur Meclisin ilk amacı ülkenin kurtarılmasıdır Meclisin çıkardığı bir yasa ile 16 Mart 1920’den itibaren Osmanlı İmparatorluğu ile yapılan tüm sözleşmeler yapılmamış kabul edilir ve yabancı devletler Ankara ile anlaşmak zorunda bırakılır

13 Ekim 1923’deAnkara’nın başkent olmasıyla yurt içinde ve dışında saltanat yönetimine dönülemeyeceği yolunda ciddi bir mesaj verilmiş olur Daha sonra 29 Ekim 1923’de, 1921 tarihli Anayasada yapılan değişikliklerle Cumhuriyet ilân edilir Buna göre hakimiyetin kayıtsız şartsız milletin olduğu, idare şeklinin halkın kendi kaderini kendisinin tayin edeceği temeline dayandığı görüşü benimsenir

19 Mayıs Gençlik ve Spor Bayramı

Gençlik ve spor bayramının başlangıcı şöyle anlatılabilir(3):Mustafa Kemal Atatürk’ün millî mücadeleye başlamak üzere 19Mayıs 1919’da Samsun’a ayak bastığı günün yıldönümü; 20 Haziran 1938 tarih ve 3466 sayılı kanunla millî bayram olarak kabul edilmiştir Her yıl 19 mayıs günü Türkiye’nin her yerinde beden eğitimi ve spor gösterileri yapılmaktadır (Türkiye’de ilk beden eğitimi gösterisini 12 Mayıs 1916’da erkek öğretmen okulu öğrencileri yapmışlar, sonra erkek öğretmen okulu öğrencileri her yıl ve genellikle mayıs ayı içerisinde bu gösterileri tekrarlamayı bir gelenek hâline getirmişlerdir“Jimnastik şenlikleri”, “mektepliler bayramı”, “idman bayramı”,“Jimnastik bayramı” adı altında devam eden bu gösteriler zamanla bütün okullara yayılmıştır Millî Eğitim Bakanlığı 1927’den sonra bu gösterilerin düzenlenmesini üzerine alarak her yıl mayıs ayının üçüncü haftasında Türkiye’nin çeşitli yörelerinde bu gösteriler yapılmaya başlanmıştır) 1938’de 19 mayıs gününün“gençlik ve spor bayramı” olarak kanunlaşmasından sonra bu gösteriler de resmî bayram gününe alınmış, bu bayram için“dağ başını duman almış” marşı, gençlik marşı olarak kabul edilmiştir Atletlerin,Atatürk’ün millî mücadeleye başladığı Samsun’dan aldıkları toprağı, koşarak Ankara’ya ulaştırmasıyla sonuçlanan 19 mayıs koşusu da o tarihten beri yapılmaktadır

19 Mayıs

en iki yıl evvel,
Türklüğün içi yandı
Birleşti yedi düvel,
Ankara’ya dayandı

Saldırdı kahpe Yunan,
Anadolu uyandı
O, öyle bir zor zaman,
Öyle bir zor zamandı

Ne top vardı, ne tüfek,
Cephanemiz al kandı
Kadın, çocuk, er, erkek,
Atasına inandı

Samsun’da doğan güneş,
Ta İzmir’e uzandı
Bu harp kıyamete eş,
Meydanlar toz dumandı

Minarelerde Ezan,
Dualar çağlayandı
Yüreğimizde iman,
Allah Rahim Rahmandı

Mehmetçik cephelerde,
Eşsiz bir kahramandı
19 Mayıs bize,
Gençlere armağandı

Halil İbrahim Güncan

Bir Alev ki Ay Yıldızlı Bayrağım/19 mayıs

Bir alev ki
Ay yıldızlı bayrağım
Dalgalandıkça semada
Aydınlatan meşaledir yurduma

Bir alev ki
Ay yıldızlı bayrağım
Dalgalandıkça semada
Sınırlarımızın bekçisi
İman dolu Mehmetçiğe
Güç olur,cesaret olur
Bir avuç toprak uğruna
Ölen şehitlerimizin ruhu huzur bulur
Sonsuz mekanlarında

Bir alev ki
Ay yıldızlı bayrağım
Gök kubbemizde var oldukça
Rahat uyur çocuklarımız yataklarında
Kırılası bir el uzanmadıkça
Karanlığa girmez Türkiye’m

Bir alev ki
Ay yıldızlı bayrağım
Uzun yıllar boyunca
Destan üstüne destan yazmış
Geçmişte kurtuluş savaşı
Bu gün! !
Gelecekteyse var gücüyle
Yazacağız yazılmamış destanları

Bir alev ki
Ay yıldızlı bayrağım
Dalgalansın diye tüm özgürlüğümüze
Kolumuz,bacağımız feda olsun
Hatta ölüm bile uğruna
En yüce mertebe şehitliktir bize

Bir alev ki
Ay yıldızlı bayrağım
Dalgalandıkça semada
Anadan,evlattan ve tatlı yardan
Önde yer alır yüreğimizde
Genç,ihtiyar gölgesinde
Korkusuz yaşar Türkiye’mde

Bir alev ki
Ay yıldızlı bayrağım
Dalgalandıkça semada
Büyük Allah'ın yardımıyla
ATA ' mız dan bize
Bizden evlatlarımıza emanet

Meral Yağcıoğlu

19 Mayıs Aydınlığı

Ses oldu vatan rüzgârında umut
Anadolu’ya oylum oylum çöreklendi
Acımasızlık, umarsızlık kara kara bulut
Mustafa Kemal aydınlığında bir bir tükendi

Derinden inlemeyle uyandı toprak
Yurt üstüne uğultusunun yayıldığı
Kuvay-ı Milliye gücü bayrak bayrak
Sardı ülkeyi 19 Mayıs aydınlığı

Özgürlük ve bağımsızlık üstüne
Atatürkçe yazılan destandır
Yürek yürek karanlık düne

Köy okulundaki bayrak direğinde
Atatürkçülük dalga dalga yayılan
Parmak işareti kır kahvesinde

Bölge bölge kalkan eğik baştır
Köye, kasabaya, kente ve yurda
Ovayı yaran tren düdüğünde haykırıştır

Muhsin Durucan

19 Mayıs Gençlik ve Spor Bayramı

19 Mayıs 1919 Müjdeli gün,
Türk çocuğu unutma,ne oldu dün
Türk'ün uyanıp şahlandıgı o gün,
Özgürce yaşamanı sagladı bugün

Türk'ün Bayragı karalar baglamış,
Gitmeden esaret dalgalanmam diyor
İstanbul Fatihi Mehmet Han aglamış,
Mezarında Ruh'u yatmam diyor

Fransızlar Adana benim diyor,
Doganbey Vatan için can veriyor
Urfa,Maraş ve Antep'te İngilizler,
Namus ve şerefime göz dikiyor

Yunan Ordusu çıkmış İzmir'ime,
Hançerini saplamak ister Yüregime
Antalya ve Konya'da İtalyanlar,
El uzatmış Ay-Yıldızlı Bayragıma

Samsun'da İngiliz cirit atıyor,
Ermeni-Rum Türk'ü satıyor
Irak ve Filistin'i İngiliz almış,
Suriye -Lübnan Fransız'a kalmış

İngiliz Bayragı Yürekleri daglıyor,
Evliyalar şehri İstanbul aglıyor
Eyüp Sultan'da toplanmış Şehitler,
Başta Gençosman ferman dinliyor

Ermeni-Rum Çeteleri silahlanmış,
Anne karnında bebeleri Süngülüyor
İngiliz - Fransız destekli Sülükler,
Türk'ün Kan'ını içerek besleniyor

Şahin bey Antep'ten seslenir,
Yakışmaz Türk'e Esaret Ar gelir
Adana'dan Sinan Paşa cevap verir,
Esir yaşamaktansa ölüm hoş gelir

19 Mayıs 1919 Kutlu sabahında,
Mustafa Kemal'im Bandırma Vapurunda
Özgürlük Meşalesi tutuştu Samsun'da,
Yayıldı dalga dalga Anadolumda

Mustafa Kemal'im Bayrak olup,
Esti Samsun'dan Yurdum üzerine
Zulmün kahredici Güneşi olup,
Dogdu Emperyalist güçlerin üzerine

Savunmasız Yurdum işgal selinde,
Esaret ölümdür gönül telinde,
Kefen teninde,Şehitlik dilinde,
Toplandı Milletim Ata'nın emrinde

Ondokuz Mayıs Gençlik Bayramı,
Gençler Sporla kutlar Bayramı,
Atatürk'ün gençlige büyük armaganı,
19 Mayıs Gençlik ve Spor Bayramı

Zulmün sonu,Özgürlügün başı,
Cumhuriyet yolunun ilk yapı taşı,
Türk'ün kurtuluş umudunun gözyaşı,
Ezilmişliğe başkaldırının sembolü bugün

İshak Özlü

19 Mayıs Gençlik Ve Spor Bayramı

19 Mayıs gençlik ve spor bayramı
Spor yapsın gençler demiş Atatürk
İstemem evde boş durup da yatanı
Spor yapsın gençler demiş Atatürk

Sporcu dediğin centilmen olmalı
Zeki çevik ve atılgan olmalı
Güzel ahlaklı ve mütevazı olmalı
Spor yapsın gençler demiş Atatürk

Sigara içkiyi içmeyin demiş
Sporu gençlere tavsiye etmiş
Bu bayramı gençlere hediye etmiş
Spor yapsın gençler demiş Atatürk

Sağlam vücutta sağlam kafa istemiş
Cumhuriyeti gençlere emanet etmiş
Sporun faydasını yıllar önce söylemiş
Spor yapsın gençler demiş Atatürk

Spor kardeşliktir yarış bahane
Hem kültürdür hem örf hem de anane
Spor yapmayan ya delidir yada divane
Spor yapsın gençler demiş Atatürk

Güner Kaymak

Atatürk'ten Son Mektup

Siz beni halâ anlayamadınız
Ve anlamayacaksınız çağlarca da
Hep tutturmuş 'Yıl 1919, Mayıs'ın 19'u' diyorsunuz
Ve eskimiş sözlerle beni övüyor, övüyorsunuz
Mustafa Kemâl'i anlamak bu değil,
Mustafa Kemâl ülküsü, sadece söz değil

Bırakın o altın yaprağı artık,
bırakın rahat etsin anılarda şehitler
Siz bana, neler yaptınız ondan haber verin
Hakkından gelebildiniz mi yokluğun, sefaletin ?
Mustafa Kemâl'i anlamak yerinde saymak değil
Mustafa Kemâl'in ülküsü, sadece söz değil

Bana, muştular getirin bir daha,
uygar uluslara eşit yeni buluşlardan
Kuru söz değil, iş istiyorum sizden anladınız mı ?
Uzaya Türk adını Atatürk kapsülüyle yazdınız mı ?
Mustafa Kemâl'i anlamak avunmak değil,
Mustafa Kemâl ülküsü, sadece söz değil

Halâ, o, acıklı ağıtlar dudaklarınızda,
halâ oturmuş, 10 Kasımlarda bana ağlıyorsunuz
Uyanın artık diyorum, uyanın, uyanın !
Uluslar, feşine çıkıyor, uzak dünyaların
Mustafa Kemâl'i anlamak göz boyamak değil,
Mustafa Kemâl ülküsü, sadece söz değil

Beni seviyorsanız eğer ve anlıyorsanız ;
Laboratuarlarda sabahlayın, kahvelerde değil
Bilim ağartsın saçlarınızı Kitaplar

Ancak, böyle aydınlanır o sonsuz karanlıklar
Mustafa Kemâl'i anlamak ağlamak değil,
Mustafa Kemâl ülküsü, sadece söz değil

Demokrasiyi getirmiştim size, özgürlüğü
Görüyorum ki, halâ aynı yerdesiniz, hiç ilerlememiş,
birbirinize düşmüşsünüz, halka eğilmek dururken
Hani köylerde ışık, hani bolluk, hani kaygısız gülen ?
Mustafa Kemâl'i anlamak itişmek değil,
Mustafa Kemâl ülküsü, sadece söz değil

Arayı kapatmanızı istiyorum uygar uluslarla
Bilime, sanata varılmaz rezil dalkavuklarla
Bu vatan, bu canım vatan, sizden çalışmak ister,
paydos övünmeye, paydos avunmaya, yeter, yeter !
Mustafa Kemâl'i anlamak aldatmak değil,
Mustafa Kemâl ülküsü, sadece söz değil

Halim Yağcıoğlu

Alıntı Yaparak Cevapla
 
Üye olmanıza kesinlikle gerek yok !

Konuya yorum yazmak için sadece buraya tıklayınız.

Bu sitede 1 günde 10.000 kişiye sesinizi duyurma fırsatınız var.

IP adresleri kayıt altında tutulmaktadır. Aşağılama, hakaret, küfür vb. kötü içerikli mesaj yazan şahıslar IP adreslerinden tespit edilerek haklarında suç duyurusunda bulunulabilir.

« Önceki Konu   |   Sonraki Konu »


forumsinsi.com
Powered by vBulletin®
Copyright ©2000 - 2024, Jelsoft Enterprises Ltd.
ForumSinsi.com hakkında yapılacak tüm şikayetlerde ilgili adresimizle iletişime geçilmesi halinde kanunlar ve yönetmelikler çerçevesinde en geç 1 (Bir) Hafta içerisinde gereken işlemler yapılacaktır. İletişime geçmek için buraya tıklayınız.