Hz. Muhammed'in Kişiliği |
07-05-2009 | #1 |
Equinox
|
Hz. Muhammed'in KişiliğiSevgili peygamberimiz Hz Muhammed (sav) Kişiliği o Daima düşünceliydi o Susması, konuşmasından uzun sürerdi o Lüzumsuz yere konuşmaz; konuştuğunda ne fazla, ne eksik söz kullanırdı o Dünya işleri için kızmazdı o Kötü söz söylemezdi o Affediciliği tabii idi o İntikam almazdı o Düşmanlarını sadece affetmekle kalmaz, onlara şeref ve değer de verirdi o Kendisini üç şeyden alıkoymuştu: Kimseyle çekişmezdi Çok konuşmazdı Boş şeylerle uğraşmazdı o İmanı, umutsuzluğa düşürmezdi o Hoşlanmadığı bir şey hakkında susardı o Hiç kimseyi ne yüzüne karşı, ne de arkasından kınar ve ayıplardı o Kimsenin kusurunu araştırmazdı o Kimseye, hakkında hayırlı olmayan sözü söylemezdi o Yanında en son konuşanı, ilk önce konuşan gibi dikkatle dinlerdi o Bir toplulukta bulunduğu zaman bir şeye gülerlerse, o da güler; bir şeye hayret ederlerse, o da onlara uyarak hayret ederdi o Gerçeğe aykırı övgüyü kabul etmezdi o Her zaman ağırbaşlıydı o Konuşurken çevresindekileri adeta kuşatırdı o Kelimeleri, parıldayan inci dizileri gibi tatlı ve berraktı o Yürürken beraberindekilerin gerisinde yürürdü; ayaklarını yerden canlıca kaldırır, iki yanına salınmaz, adımlarını geniş atar, yüksek bir yerden iner gibi öne doğru eğilir, vakar ve sükunetle rahatça yürürdü o Kapısına yardım için gelen kimseyi geri çevirmezdi o Bir gün kendisinden yaşça küçük bir dostunun omuzlarından tutarak şöyle demişti: "Sen dünyada garip bir kimse yahut bir yolcu gibi ol!" o Her zaman hüzünlü ve mütebessim bir haletle dururdu o Adet üzere sarfedilen hiçbir kötü sözü ağzına almamıştı o Sıkıntılı hallerinde kabalaşmaz, bağırmazdı o Fakirlerle birlikte yerdi; öyle ki onlardan ayırt edilemezdi o Önüne ne konulursa yerdi o Sade kıyafetler giyer, gösterişten hoşlanmazdı o Konuşurken yüzünü başka tarafa çevirmez, bulunduğu mecliste ayrıcalıklı bir yere oturmazdı o Sabahları evinden çıkarken şöyle söylerdi: “İlahi, doğru yoldan sapmaktan ve saptırılmaktan, kanmaktan ve kandırılmaktan, haksızlık etmekten ve haksızlığa uğramaktan, saygısızlık etmekten ve saygısızlık edilmekten sana sığınırım” o Sıradan değildi; ama sıradan insanlar gibi yaşardı o O, Hz Peygamber'di Efendimizdi o Daima düşünceliydi o Susması, konuşmasından uzun sürerdi o Lüzumsuz yere konuşmaz; konuştuğunda ne fazla, ne eksik söz kullanırdı o Dünya işleri için kızmazdı o Kötü söz söylemezdi o Affediciliği tabii idi o İntikam almazdı o Düşmanlarını sadece affetmekle kalmaz, onlara şeref ve değer de verirdi o Kendisini üç şeyden alıkoymuştu: Kimseyle çekişmezdi Çok konuşmazdı Boş şeylerle uğraşmazdı o İmanı, umutsuzluğa düşürmezdi o Hoşlanmadığı bir şey hakkında susardı o Hiç kimseyi ne yüzüne karşı, ne de arkasından kınar ve ayıplardı o Kimsenin kusurunu araştırmazdı o Kimseye, hakkında hayırlı olmayan sözü söylemezdi o Yanında en son konuşanı, ilk önce konuşan gibi dikkatle dinlerdi o Bir toplulukta bulunduğu zaman bir şeye gülerlerse, o da güler; bir şeye hayret ederlerse, o da onlara uyarak hayret ederdi o Gerçeğe aykırı övgüyü kabul etmezdi o Her zaman ağırbaşlıydı o Konuşurken çevresindekileri adeta kuşatırdı o Kelimeleri, parıldayan inci dizileri gibi tatlı ve berraktı o Yürürken beraberindekilerin gerisinde yürürdü; ayaklarını yerden canlıca kaldırır, iki yanına salınmaz, adımlarını geniş atar, yüksek bir yerden iner gibi öne doğru eğilir, vakar ve sükunetle rahatça yürürdü o Kapısına yardım için gelen kimseyi geri çevirmezdi o Bir gün kendisinden yaşça küçük bir dostunun omuzlarından tutarak şöyle demişti: "Sen dünyada garip bir kimse yahut bir yolcu gibi ol!" o Her zaman hüzünlü ve mütebessim bir haletle dururdu o Adet üzere sarfedilen hiçbir kötü sözü ağzına almamıştı o Sıkıntılı hallerinde kabalaşmaz, bağırmazdı o Fakirlerle birlikte yerdi; öyle ki onlardan ayırt edilemezdi o Önüne ne konulursa yerdi o Sade kıyafetler giyer, gösterişten hoşlanmazdı o Konuşurken yüzünü başka tarafa çevirmez, bulunduğu mecliste ayrıcalıklı bir yere oturmazdı o Sabahları evinden çıkarken şöyle söylerdi: “İlahi, doğru yoldan sapmaktan ve saptırılmaktan, kanmaktan ve kandırılmaktan, haksızlık etmekten ve haksızlığa uğramaktan, saygısızlık etmekten ve saygısızlık edilmekten sana sığınırım” o Sıradan değildi; ama sıradan insanlar gibi yaşardı o O, Hz Peygamber'di Efendimizdi Binlerce Selat Ve Selam olsun iki Cihan Günesine |
|