Sıffin Savaşı Hakkında Bilgi |
08-31-2012 | #1 |
Prof. Dr. Sinsi
|
Sıffin Savaşı Hakkında BilgiSıffin Savaşı Hakkında Bilgi Dördüncü Raşid Halife Hz Ali (ra) ile ona isyan eden Suriye valisi Muaviye b Ebu Süfyan arasında M 657 yılında, Fırat'ın sağ kıyısına yakın Rakka'nın doğusunda bulunan Sıffın'da yapılan savaş Hz Ali'nin Cemel vak'asında karşı grubu yenmesinden sonra onun hilafetine muhalif olarak, Suriye bölgesini idare etmekte olan Muaviye ve taraftarları kalmıştı Hz Ali'ye isyan edenler, davalarının, Hz Osman (ra)'ın intikamını almak olduğunu iddia ediyorlardı Öte taraftan Hz Ali'yi, Osman (ra)'ı şehid edenleri korumak ve onları cezalandırmamakla suçluyorlardı Halbuki Hz Ali (ra), fitne ve kaynaşmanın yatıştırılmasından sonra suçluları cezalandıracağını vadetmekteydi Cemel vak'asından sonra Kufe'ye yönelen Hz Ali (ra), Cerir b Abdullah el-Bâcelî'yi Muaviye'ye göndererek, muhâcirlerin ve ensârın kendisine bey'at ettiklerini; onun da muhacirler ve ensâr gibi bey'at edip itâatini bildirmesini istedi (İbnul-Esîr, el-Kamilu't-Tarih, Beyrut 1979, III, 276) Muaviye, kendisine elçi olarak gelen Cerir b Abdullah'ı oyalayarak Amr b el-As ile istişarede bulundu Amr ona, Ali (ra)'dan, Osman (ra)'ın kanını istemede ısrar etmesini, katilleri derhal cezalandırmayı reddettiği takdirde, Suriye ordusuyla onun üzerine yürümesini söyledi Cerir b Abdullah, Hz Ali'nin yanına dönerek durumu ona bildirdi Öte taraftan, Medine'den Şam'a götürülen Hz Osman'ın kanlı gömleği ve hanımı Nâile'nin kesik parmakları Muaviye tarafından caminin minberine asıldı Askerler onun önünde toplaşarak ağlıyorlardı Orada toplananlar Hz Osman'ın intikamını alıncaya kadar yataklarında uyumayacaklarına ve yıkanmayacaklarına dair yemin ettiler Suriye ordusu Muaviye'den bol maaş ve bahşişler almaktaydı Muaviye bu şekilde orduyu teşvik ve tahrik ettikten sonra, ****en beş bin kişilik bir orduyla Şam'dan yola çıktı Hz Ali (ra) ise doksan bin kişiden oluşan ordusuyla Küfe'den Sıffın'e doğru harekete geçti Muaviye, Fırat kıyısındaki düzlükte karargâh kurmuştu Hz Ali'nin ordusunun karargâh kurduğu yer ile nehir arasında Muaviye'nin askerleri olduğu için ilk geceyi susuz geçirdiler Ancak, yapılan bir saldırı ile Şam ordusuna bağlı birlikler nehirden uzaklaştırıldı Ordusu susuz kalan Muaviye, Ali (ra)'a adam göndererek nehirden su almalarına izin vermesini istedi Hz Ali (ra) bunun üzerine onların su almalarına engel olmadı Hz Ali, Muaviye'ye elçiler göndererek, onu birliğe ve müslümanların topluluğuna girmeğe davet ederek isyandan vazgeçirmeye çalıştı Ancak olumlu bir cevap alamadı İki ordu birlikleri arasında bazı ufak çarpışmalardan sonra, H 37 senesi Muharrem ayının sonuna kadar mütâreke yapıldı ve elçiler gidip gelmeye başladı (İbnul-Esîr, age, III, 289 vd) Ancak bu elçilerin karşılıklı gidip gelmeleri iki grup arasında barış yapılması yolunda bir gelişme sağlamamıştı Safer ayının ilk günü savaş tekrar başladı İlk yedi gün iki taraftan birer komutanın mubarezeleri ile geçti Peşinden Hz Ali (ra), orduya toplu saldırı emrini verdi Savaş bir kaç gün olanca şiddetiyle devam etti(forumsinsinet) Ammâr b Yasir'ın şehid edilmesine çok üzülen Hz Ali'nin şiddetli bir taarruzu ile Şam ordusu dağılma noktasına geldi Savaş kazanılmak üzereydi ki, Amr b el-Âs, Suriyeli askerlere "Her kimin yanında mushaf varsa onu mızrağının ucuna takarak yukarı kaldırsın" dedi Bu emri yerine getiren askerler karşı tarafa, "Aramızda Allah'ın kitabı hakem olsun" diye seslendiler Amr b el-Âs'ın hilesi tutmuş, Iraklı askerler: "Allah'ın kitabına yapılan çağrıya icabet edelim" demeye başlamışlardı Amrb el-Âs, bu hile ile, Şam ordusunu kesin bir mağlubiyetten kurtardığı gibi, karşı tarafın gücünü de kırmıştı Hz Ali (ra) bir Halife ve bir ordu komutanı olarak bunun bir savaş hilesi olduğunu askerlerine anlatmaya çalıştıysa da başarılı olamadı Ali (ra), onlara şöyle diyordu: "Bu bir hiledir Bununla sizin aranıza ayrılık düşürmek ve birliğinizi bozmak istiyorlar" Ancak, Iraklılar, isteklerinde direttiler ve savaşa devam etmekte olan komutan Eşter'e adam gönderip savaşmayı bıraktırmasını istediler Hz Ali Eşter'e savaşı bırakması için adam göndermek zorunda kaldı Eşter, gelen adama: "Şimdi mevziden ayrılacak an değildir Ben şimdi kesin zafere ulaşacağımı umuyorum, acele etme" diyerek karşılık verdi Gönderilen adam Hz Ali'nin yanına gelmeden, Eşter'in savaşan askerleri arasında çalkalanma oldu ve sesler yükseldi Onlar daha bir şevkle savaşı sürdürüyorlardı Bunun üzerine Iraklılar, Ali (ra)'a: "Vallahi bir, senin Eşter'e bırakması için değil, savaşa devam etmesi için adam gönderdiğini sanıyoruz" dediler Hz Ali'nin gönderdiği ikinci kesin emirle Eşter, savaşı bırakmak zorunda kaldı Hz Ali (ra), Eş'as b Kays'ı Muaviye'ye göndererek onun ne düşündüğünü anlamak istedi Muaviye ona, "İstediğimiz, aramızda Allah'ın kitabını hakem kılmaktır Her iki taraftan birer hakem seçilmesini ve onlardan Allah'ın kitabına uygun bir karar vereceklerine dair ahd alıp tarafların onların vereceği karara uymalarıdır" dedi Hz Ali (ra)'ın taraftarları bunu memnuniyetle karşıladılar Şamlılar hakem olarak zeki ve kurnaz bir kimse olan Amr b el-Âs'ı seçtiler Iraklılar ise Ebu Musa el-Eşari'yi hakem tayin etmek istediler Hz Ali (ra), Ebu Musa'nın daha önce kendisine muhalefet ettiğini ve halkı kendisinden ayırmağa çalıştığını, dolayısıyla onun hakemliğine itimat edilemeyeceğini söylediyse de Iraklılar onun hakem olması konusunda direttiler Amr b el-Âs' ile Ebu Musa el-Eş'ari, 37 yılın Safer ayında Dumetul-Cendel'de bir araya gelerek, karar verirken esas alınacak prensipleri içeren "tahkimnâme"yi kaleme aldılar (Metin için bk Taberi, Tarih, IV, 2930 Hakemlerin buluşması ve gelişen olaylar için bk Hakem olayı mad) |
|