İnsanın Melek Şahitleri |
08-01-2012 | #1 |
Prof. Dr. Sinsi
|
İnsanın Melek ŞahitleriİNSANIN MELEK ŞAHİTLERİ İnsan, başka insanlar tarafından görülmediği zamanlar, tümüyle "yalnız başına" kaldığını düşünür Oysa bu bir yanılgıdır Öncelikle, Allah her zaman onun yanındadır ve yaptığı herşeyi görmekte ve duymaktadır Dahası, gözüyle göremediği, ama onu hiç yalnız bırakmayan gözleyiciler de vardır etrafında Bunlar, Allah tarafından görevlendirilmiş meleklerdir ve insanın yaptığı tüm işleri yazmakla görevlidirler Kuran'da bu sır şöyle haber verilir: Andolsun, insanı Biz yarattık ve nefsinin ona ne vesveseler vermekte olduğunu biliriz Biz ona şahdamarından daha yakınız Onun sağında ve solunda oturan iki yazıcı kaydederlerken O, söz olarak (herhangi bir şey) söylemeyiversin, mutlaka yanında hazır bir gözetleyici vardır (Kaf Suresi, 16-18) İnsanın her iki yanında görevlendirilen bu meleklerin yazdıkları, mahşer günü ortaya konur Ve insanlar, dünyada yaptıkları bu işlerden sorguya çekilirler Kuran'da, o gün yaşanacaklar şöyle anlatılmaktadır: Artık kimin kitabı sağ yanından verilirse, O, kolay bir hesap (sorgu) ile sorguya çekilecek, Ve kendi yakınlarına sevinç içinde dönmüş olacaktır Kimin de kitabı ardından verilirse, O da, helak (yok olmay)ı çağıracak, Çılgın alevli ateşe girecek Çünkü o, (dünyada) kendi yakınları arasında sevinçliydi Doğrusu o, (Rabbine) bir daha dönmeyeceğini sanmıştı Hayır; gerçekten Rabbi, kendisini çok iyi görendi (İnşikak Suresi, 7-15) VERİLEN BORCUN YAZILMASI İnsan, yaratılışı gereği unutkan bir yapıya sahiptir Bu sebeple Allah, müminler arasında geçici bir borç ilişkisi olduğunda bunun şahitler gözetiminde yazılmasını emretmiştir: Ey iman edenler, belirli bir süre için borçlandığınız zaman onu yazınız Aranızdan bir katip doğru olarak yazsın, katip Allah'ın kendisine öğrettiği gibi yazmaktan kaçınmasın, yazsın Üzerinde hak olan (borçlu) da yazdırsın ve Rabbi olan Allah'tan sakınsın, ondan hiçbir şeyi eksiltmesin Eğer üzerinde hak olan (borçlu),düşük akıllı ya da za'f sahibi veya kendisi yazmaya güç yetiremeyecekse, velisi dosdoğru yazdırsın Erkeklerinizden de iki şahid tutun; eğer iki erkek yoksa, şahidlerden rıza göstereceğiniz bir erkek ve biri şaşırdığında öbürü ona hatırlatacak iki kadın (da olur) Şahidler çağırıldıkları zaman kaçınmasınlar Onu (borcu) az olsun, çok olsun, süresiyle birlikte yazmaya üşenmeyin Bu, Allah katında en adil, şahitlik için en sağlam, şüphelenmemeniz için de en yakın olandır Ancak aranızda devredip durduğunuz ve peşin olarak yaptığınız ticaret başka, bunu yazmamanızda sizin için bir sakınca yoktur Alış-veriş ettiğinizde de şahid tutun Yazana da, şahide de zarar verilmesin (Aksini) Yaparsanız, o, kendiniz için fısk (zulüm ve günah)tır Allah'tan sakının Allah size öğretiyor Allah herşeyibilendir (Bakara Suresi, 282) Başka bir ayette de, bu borcun bağışlanmasının daha hayırlı olacağı şöyle haber verilir: Eğer (borçlu) zorluk içindeyse, ona elverişli bir zamana kadar süre (verin) (Borcu) Sadaka olarak bağışlamanız ise, sizin için daha hayırlıdır; eğer bilirseniz (Bakara Suresi, 280) YAPMAYACAĞI ŞEYİ SÖYLEMEMEK Allah, müminleri verdikleri sözleri tutmakla yükümlü kılmıştır Bir ayette şöyle denir: " Ahde vefa gösterin Çünkü ahid bir sorumluluktur" (İsra Suresi, 34) Çünkü güvenilir olmak, müminin önde gelen vasıflarından biridir Tüm resuller, kavimlerine kendi güvenilirliklerini göstermişler, dürüst ve ahlaklı kişiler olarak tanınmışlardır Bu durumda, güvenilirliğin önemli bir parçası olan ahde vefa büyük önem taşır Mümin verdiği sözleri tutmalı, gerçekleştiremeyeceğini düşündüğü vaatlerin altına ise hiç girmemelidir Ayette bu konu çok açık bir biçimde hükme bağlanır: Ey iman edenler, yapmayacağınız şeyi neden söylersiniz? Yapmayacağınız şeyi söylemeniz, Allah katında bir gazab (konusu olması) bakımından büyüdü (büyük bir suç teşkil etti) (Saff Suresi, 2-3) |
|