Geri Git   ForumSinsi - 2006 Yılından Beri > Forum İslam > İslami Yazılar & Hikayeler

Yeni Konu Gönder Yanıtla
 
Konu Araçları
erkan, tadili

Ta'dil-İ Erkan

Eski 08-02-2012   #1
Prof. Dr. Sinsi
Varsayılan

Ta'dil-İ Erkan




TA'DİL-İ ERKAN



Namazda rükû, rükûdan sonra ayakta durma, secde ve iki secde arasındaki oturmanın hakkını vererek, tam bir sukûnet içinde ve yerli yerinde mutmain olarak yapmak

Ta'dîl, düzeltmek, kuvvetlendirmek demektir (İbn Manzûr, Lisânü'lArab, XI, 432) Erkân ise "rükn"ün çoğuludur Kelime anlamlarıyla ta'dîl-i erkân, rükünlerin yerli yerinde yapılmasını ifade etmektedir

Allah Teâlâ Kur'an'da, Hz Peygamber (sas) de hadislerinde namazların gerektiği gibi kılınmasını özellikle belirtmiştir Kur'an, namaz kılmayı ifade için "namaz kılmak" anl----- gelen "sallâ" fiili yerine "ekame" fiilini tercih etmiştir ki, bu kelime "hakkını vererek yapmak" anl----- gelmektedir Hz Paygamber de pek çok hadisinde bu konuyu işlemiştir

Ebû Hureyre (ra)'ın rivâyetine göre bir gün Hz Peygamber (sas) mescide girdi O arada bir adam daha mescide girdi ve namaz kıldı Sonra Hz Peygambere gelerek selâm verdi Bunun üzerine Hz Peygamber: "Dön ve namazını kıl; çünkü sen namaz kılmadın" buyurdu (Buhârî, Eymn, 15; Tirmizî, Salat, 110, İsti'zân, 4; Nesâî, İstiftâh, 7, Tatbîk, 15, Sehv, 67; İbn Mâce, İkâme, 72) Bir başka hadisinde Hz Peygamber: Rükû ve secdeleri tamamlayın” buyurmuştur (Buharî, Eymân, 3; Müslim, Salât, III; Nesâî, Tatbîk, 16, 60) Diğer bir rivâyette de "Rükû ve secdelerinizi güzel yapın" (Ahmed b Hanbel Müsned, II, 234, 319, 505) buyurulmuştur

Teberanî'nin el-Kebr'indeki bir hadise göre Hz Peygamber (sas) namaz kılarken rükûyu tam yapmayan, secdeye de yatıp kalkan bir adamı görünce: "Şu adam bu hali üzere ölse Muhammed milleti dışında ölmüş olurdu" buyurdu Huzeyfe (ra) rükû ve secdelerini tam yapmayan bir adamı gördü ve adam namazı bitirince, namazının olmadığını, eğer ölmüş olsa, sünnet üzere ölmeyeceğini; bir başka rivâyette de, Hz Muhammed (sas)'in yaratıldığı fıtratın dışında bir fıtrat üzere ölmüş olacağını hatırlattı (Buhârî, Ezan 119; Nesâî, Sehv, 66; Ahmed b Hanbel, Müsned, V, 384) Ayrıca Hz Peygamber ahirette kişinin ilk sorguya çekileceği ibadetin namaz olduğunu haber vermektedir Eğer namazı düzgün ise felah bulmuş, kurtulmuştur Eğer namaz konusunda başarısız olmuş ise, hüsrana uğramıştır (Tirmizî, Salât, 188; Ebû Dâvud, Salât, 145; Nesâî, Salât, 9, Tahrîm, 2; İbn Mâce, İkâme, 202; Darimı, Salât, 91,)

Delâleti zannî olsa da, bu hadîslerin bütünü ele alındığında, neredeyse delâleti kat'î gibi görünmektedir Bu nasslardan yola çıkan İmam Mâlik, İmam Şâfiî, Ahmed b Hanbel, İmam Ebû Yûsuf gibi fukahanın çoğunluğu ta'dîl-i erkanın farz olduğu görüşündedirler İmam Ebû Hanîfe ve İmam Muhammed'e göre ise, ta'dl-i erkân vâciptir Muhakkîk fukaha da bu görüşü tercih etmiştir Bir gruba göre de ta'dîl-i erkan vacibe yakın sünnet-i müekkededir (Ali el-Kâr, Risâle fi'l-hâs alâ ta'dîli'l-erkân fi's-sâlât, Süleymaniye ktp, Es'ad Efendi, nr 1690, vr 127b; Tahtâvî, Hâşiye alâ Merâkı'l-felâh, İstanbul 1985, s 202)

Ancak İbnü'l-Hümâm'ın naklettiğine göre, İmam Muhammed ve Ebû Hanîfe'nin bu konudaki görüşlerinin Ebû Yusuf'un görüşüne benzediğini bildiren bir rivâyeti vardır Nitekim İmam Muhammed'e rükû ve sücûdda i'tidâlin terki sorulduğunda "namazın câiz olmadığından korkarım" diye cevap vermiştir (Ali el-Kârî, age, vr 128a) Tercih edilen ve muteber olan görüş, İmam Azam ile İmam Muhammed'e göre ta'dîl-i erkânın vacip olduğu olduğudur (Tahtâvî, Haşiye alâ Merâkı'l-felâh, İstanbul 1985, s 201)

Ta'dl-i erkân'ın farz olduğunu söyleyen fukahaya göre, bunun terki halinde namaz bâtıl olur ve ta'dîl-i erkâna riayet ederek yeniden kılmak gerekir (Ali el-Kârî, age, vr 127b,128a) Vacip olduğunu söyleyenlere göre ise sehv secdesi gerekmektedir

Ta'dl-i erkân'a riayet'in ölçüsü rüknler arasında Sübhânallah diyecek kadar durmaktan ibarettir (Ali el-Kârî, age, vr 128a; Tahtâvî, Hâşiye alâ Merâkı'l felâh, İstanbul, 1985, s 201) Buna göre, meselâ rükûdan doğrulduktan sonra dimdik ayakta durup, en az sübhânallah diyecek kadar beklemek ve daha sonra secdeye gitmek, secdeler arasında da en az sübhânallah diyecek kadar oturmak gerekmektedir

Hanefilerden bazıları rükû ve secdelerde i'tidâle riayet etmeyenin namazını iade etmesi gerektiği görüşündedir Diğer bazısı da ta'dîl-i erkânın sehven terki halinde sehiv secdesi, kasden terki halinde ise namazın iadesi gerektiği görüşündedir (Ali el-Kârî, age, vr 128a, 130a-b)

Ta'dîl-i erkâna riayet etmeksizin kılınan namaz, sıfatındaki noksanlık sebebiyle kâsır (eksik) edâdır Kasır eda ile ödenmiş yükümlülükteki eksiklik, misli varsa misliyle telâfi edilir Eğer yoksa noksan olanın hükmü sâkıt olur ve noksanlıktan dolayı günah terettüp eder Ta'dil-i erkânın misli olmadığından misli ile telâfisi mümkün değildir (Şâşı, el-Usûl, Beyrut 1402/1982, s 150)



Namazda, özellikle rükûdan sonra ayakta durma ve secdeden sonra oturma konusunda dikkatli olmak gerekmektedir Çünkü bunlar hafif olarak hemen geçiştiriverilen yerlerdir Buralarda hiçbir şey okunmasa dahi, bir tesbîha miktarı susarak durulmalıdır Bu kadar durulmaz ise, namazı bozulmamakla beraber kişi günahkâr olur (Tahtâvî, age, s 201)

Saffet KÖSE

Alıntı Yaparak Cevapla
 
Üye olmanıza kesinlikle gerek yok !

Konuya yorum yazmak için sadece buraya tıklayınız.

Bu sitede 1 günde 10.000 kişiye sesinizi duyurma fırsatınız var.

IP adresleri kayıt altında tutulmaktadır. Aşağılama, hakaret, küfür vb. kötü içerikli mesaj yazan şahıslar IP adreslerinden tespit edilerek haklarında suç duyurusunda bulunulabilir.

« Önceki Konu   |   Sonraki Konu »


forumsinsi.com
Powered by vBulletin®
Copyright ©2000 - 2024, Jelsoft Enterprises Ltd.
ForumSinsi.com hakkında yapılacak tüm şikayetlerde ilgili adresimizle iletişime geçilmesi halinde kanunlar ve yönetmelikler çerçevesinde en geç 1 (Bir) Hafta içerisinde gereken işlemler yapılacaktır. İletişime geçmek için buraya tıklayınız.