Geri Git   ForumSinsi - 2006 Yılından Beri > Sinsi Eğlence > Bir Tutam Hikaye > Şaşırtıcı / Ürpertici Hikayeler

Yeni Konu Gönder Yanıtla
 
Konu Araçları
hikayeleri, korku

Korku Hikayeleri

Eski 07-13-2012   #1
Prof. Dr. Sinsi
Varsayılan

Korku Hikayeleri



MEZARLIKTAKI GELIN

Bir akraba dügününden dönen Kemal ve arkadasi Recep, 20 kasim aksami, yaklasik 0030 sularinda sehir mezarligindan otomobille geçiyorlardi

Her iki tarafi mezarlik olan dar bir yoldu geçtikleri Aniden soldaki duvarin üstünden, arabanin önüne beyaz bir sey atladi Iki arkadas bunun beyaz bir köpek olabilecegini düsündü Ancak normal sartlarda ona çarpmalari gerektigi halde her ikisi de çarpma sesi duymamis ve çok sasirmislardi

Arabayi durdurup arkalarina baktilar ama hiçbir sey görmediler Her ikisi de garip bir seyler oldugunu fark etmislerdi Mezarliktan çikmalarina çok az kalmisti ki, araci kullanan Recep bir çiglik atti Dikiz aynasindan bakiyordu

Bunun üzerine arkaya dönüp bakan Kemal arka koltukta oturan gelinlik giymis bir kadin gördü Kadin sessizce iki arkadasi izlemekteydi Büyük bir korkuya ve telasa kapilan arkadaslar, mezarliktan nasil çiktiklarini ve arabadan nasil indiklerini hala hatirlamiyorlar Ön cama yapismis bir sekilde arabayi durdurdular fakat kadin artik orada degildi

Bunun üzerine olayi arastirmaya baslayan Kemal, ayni gün ölen bir kadin oldugunu ögrendi Kadin yakin bir köyde yapilan dügününden dönerken trafik kazasinda hayatini kaybetmisti Ve öldügünde üzerinde gelinligi vardi

Ölen kadinin yakinlarini ziyaret eden Kemal , kadinin ayni kadin olup olmadigini ögrenmek istedi Gittigi evde kendisine bir fotografi gösterildi Fotograftaki kadin o gece otomobilin arka koltugunda gördügü kadindi Ölen kadinin yakinlari da olaya sasirdilar Bir daha o mezarliktan geçemeyen Kemal ve arkadasi, olayi bir süre daha irdelemelerine ragmen, o gün ölen kadinin neden onlara gözüktügünü ögrenemediler



Alti yasimda sokaga çikmaya baslamistim (abim yanimda olmadan annem disari çikmama izin vermiyordu) Yine böyle birgünde abim beni yalniz birakmis, arkadaslariyla konusmaya dalmisti Bende topumla bir saga sola kosuyordum Zevkten dört köseydim, özgürdüm kocaman sokakta, topu istedigim kadar havaya atabiliyordum, evimizin dar koridorundaki kisa ve yorucu kovalamalar artik, uçsuz sokakta terden sirilsiklam olmaya birakmisti yerini Sonra yine topun pesinden kosuyordum, kosarken arkamda birseyin nefes alip verdigini hissettim Bu sefer beni kovalayan birsey vardi, o kocaman sokakta Arkama bakmaya kalmadan kulagimin dibinde havlama sesleri yankilanmaya basladi Hiç tereddüt etmeden aglamaya ve kosmaya basladim Dün gibi hatirlarim agzimdan "anne geliyor, tut annecim, anne geliyor" sözcükleri dökülüyordu Sonra abim farketti ve kurtardi ama olan olmustu birkereOlayin konusuda burda basliyor Köpeklerin kovalamacasiyla baslayan korku, yerini geceleri gödügüm rüyalara birakti Artik rüyalarimda sürekli kovalaniyordum, bazen seklini hiçbirseye benzetemedigim konusan insani varliklar, bazen yalvartan köpekler ve en garibi de üzerime örttügüm yorgandi Bazi geceler rüyalarimda, uyumak üzereyken bogulmaya baslardim, beni bogan sey ise yorganimdi Aniden heryanimi sararak üstüme bastirmaya baslardi O an " nefesim kesilirdi, sanki bir caninin kucagina düsmüs gibi olurdum Uyandigimda kendi sürekli kucaklarda bulurdum Annem, abim ve babam bu üçlünün arasinda nöbetlese dolanirdim Uykudan uyanirken kendini birinin kucaginda bulmak korkunun baska bir yüzü olsa gerek Nedeni, sabaha kadar neler oldugunu hatirlmaya çalisip aklina geldikçe ayni korkulari tekrar tekrar yasamak Hayatimdaki garipliklerden biride, annem beni yikarken banyoda benimle beraber yikanan çocuklar görürdüm, bazen sessizce aglamaya baslardim bazende bitene kadar sabirla izlerdim Bunun yüzünden bir keresinde evin ortasinda legenin içinde bile yikandigimi hatirlarim Korkular bizleri yipratir, sizlere tavsiyem yokmus gibi davranmayin, çünkü heran bir sürprizle karsilasip kötü sonuçlar dogurabilir Halen rüyalarimla beraber yasiyorum, korkuyorum ve apansizca uyaniyorum ve düsünüyorum ki bende birilerinin korkulu rüyalari oluyorum Bazen gözümü açtigimda evimden uzaklasmis ve sevmedigim insanlarin çok yakininda buluyorum


Mısır tarlası

Köyün birinde genç bi kadın yalnız başına mısır tarlasında çalışırken, kolunu bi mısır kabuğu kesmiş Kesik bayağı derinmiş Kolunda şiddetli bi kanama başlamış Kadıncağız da kan görmeye dayanamazmış Hemen oracıkta, olduğu yere bayılıvermiş Bir süre sonra ayılmış ve evine dönmüş
Aradan epey bi zaman geçmiş Kadının yarası kapanmış ama kolu şişmeye başlamış Sürekli bi karıncalanma hissi varmış kesiğin olduğu yerde Durum böyle olunca, kadını doktora ***ürmüşler Doktor muayene etmiş ama bi'şey bulamamış Kesiğin mikrop kaptığını, bunun sonucunda da deri altında iltihap oluştuğunu düşünerek, şiş bölgeyi kesip içindeki iltihabı akıtmaya karar vermiş Şişkin yere neşteri vurmasıyla kadının kolundan binlerce minik akrep dışarı fırlamış Tabii kadın oracıkta kafayı yemiş
Meselenin aslı sonradan anlaşılmış Meğer mısır tarlasında kadın baygınken bir akrep kadınının kesik koluna yumurtalarını bırakmış Minik akrep yavruları da yumurtalarından çıkmış ve kadının kolunda gelişmeye başlamış Gerisi de malum işte Kadıncağız hala akıl hastanesinde, "Kolum şişti, kolum şişti" diye dolanıyomuş


Kızarmış hayalet


Bu öykü Yeni Zelanda'dan Kay Martin' e ait: Akşam yemeğine arkadaşlarını çağıran Kay, yemekten önce küçük bir aperatif hazırlarken bir tavuğun acı acı bağırdığını duyar

Sesin nereden geldigini merak eden Kay bahçeye çıkar Bahçede bir şey göremez

Ancak ses daha yakınlardan, hatta mutfaktan gelmektedir

Giderek yükselen sesin kaynağını keşfettigi zaman tüyleri diken diken olur Kızarmasi için fırına yerleştirdiği tavuktan çığlık çığlığa sesler gelmektedir "O anda elim ayağım boşandı Tavuğu canlı canlı pişiriyorum sandım Korkudan az daha ölüyordum" diyor
Tavuğun çığlıkları Kay'inkiler ile birleşince konuklar mutfaga üşüşür ve çığlıkların nedeni ortaya çıkar Tavuğu fırından çıkartan konuklar, hayvan sogudukça seslerin kesildiğini fark ederler

Yeni Zelandâ da tavuk çiftliklerinde hayvanlar, bizde olduğu gibi boynu kesilerek öldürülmez
Kay'in akşam yemeği için hazırladığı tavuğun ses telleri kesilmediği için tavuğun karnında biriken buhar, hayvanın boğazından geçerken büyük bir basınçla ses tellerini harekete geçirmiştir

Bu olaydan sonra, tahmin edebileceginiz gibi, Kay bir daha evinde tavuk pişirmez


Güneşli bir pazar günüdürScott evinde oturup baseball maçı izlemektedirScott bir polisdir ve bugün izin günüdürtelefonu çalararayan kasabanın şerifidirScot:
-evet ben scoot
-scott çabuk merkeze gel
-hey unuttun mu bu gün izin günüm
-acil bir şey var
-lanet olsun hep böyle yapıyorsun
scott telefonu kapatırüniformalarını giyerevden çıkararabasına binermerkeze giderken yolun ortasında bir adam görürtam ona çarpmak üzereyken dururarabasından çıkaradam 50 yaşlarında biridirüstünde eski bir kıyafet vardıradama ''sen delirdin mi?'' deradam cevap vermezadamnın kolundan tutar ve kaldırıma ***ürürarabasına biner ve yoluna devam edermerkeze giderşerifin odasına girer:
-ne var?
-bay jefferson'ların evinde bir cinayet işlenmiş
Scott sasırmaktan cok nedenini merak ederÇünkü jeffersonlar Anglehead kasabasının önde gelen ailelerindendirHerkes tarafından sevilir, sayılırlar Scott işin içinden cıkamamış bir ifadeyle:
-Neden? diye sorar
-henüz kesin bir bulgu yokEvde bulunanlar birkaç kağıt parçası ve cesetler
Seni de bu yüzden çağırdımBu olayı çözmelisinKasaba halkı şimdiden konuşmaya başladı olayı
-garipneden öldürmek istesinler ki
Olay yerine giden Scott söylendiği gibi ceset ve kağıt parçalarından başka bişey bulamazAma birdakika bu kağıt parçaları
-evet evet bu kağıt parçaları
scott eve dönüş yolunda sabah gördüğü adama rastlar yine Arabasını kenara çekerken yaşlı adamın kaldırımın kenarında yere tuhaf şekiller çizdiğini görür adam bir yandan da kendi kendine mırıldanmaktadır:
-Geliyorlar, geliyorlar yüce tanrım bizi koru!
olanlar ahenüz bir anlam veremeyen scott evine doğru yönelir evde kendisini bekleyenlerden habersiz anahtarı kilide yerleştirip çevirir
içeri girdiğinde anlamsız şekiller ve kağıtlarla karşılaşırscottun korkmasının nedeni evde yalnız yaşamasıdırve evin yedek anahtarı anahtarı yakın arkadaşı billdedirhemen bill'i arar
-alo bill
-kimsiniz
-ben scoot, bill,evimin yedek anahtarı hala sende mi?
-beyefendi,arkadaşınıza araba çarptı,şu an olay yerindeyiz,ekipler inceleme yapıyor
scott olay yerine gitmiştirarkadaşınız gömleğini yırtıp cansız bedenine sarılmıştırfakat kanla çizilen şekiller dikkatini çekmiştirve olay yerinde neredeyse çarpacağı adamı görmüştüradamı görmesine rağmen kafasını karıştıran şudurolay bir trafik kazası fakat zanlı billle yakın temas kurmuş
Scoot adamla konuşmaya karar verir o sırada uzun siyah saçlı bir kadın Bill'in yanına koşarak gelir onu neden öldürdünüz diyebağıryordur Etrafında onu sakinleştirmeye çalışan kalabalıktan sıyrılarak kadının yanına gelir
-onun öldürüldüğünü nerden biliyorsun
Adama aslında araba çarpmamıştır Boğazının arkasından hançerlenmiştir Ama kimse farketmemiştir Kadın şaşkın bir ifadeyle
- Şey ben Yani Biilll sevgilim neden öldün
- Bırak numarayı soru sordum Ama önce adını söyle
- SarahBurada konuşamayız
- Peki o halde evinde konuşabiliriz Şimdi hiç birşey söylemeden arabaya bin
İkisi birlikte Sarah'ın kasabaya 15 km uzaklıkta ki evine doğru yol alırlar Yolda bir ***** ölüsü vardır ağzında da kumaş parçası Scoot arabayı durdurur
köpeğin ağzındaki kumaş parçasını aldığınnda bunun üzerinde çizgiler görür ve bu çizgiller jeffersonların evinde gördükleri ile aynıdır Scoot anlar ki bu kişi yalnız insanları değil hayvanları da öldürüyordurAma o çizgilere tekrar baktığında o adamın yere çizdiği şekiller aklına gelir bu olay üzerinde uğraştıktan sonra o adamı tanıyan kimse olmadığını görürAdam bir süre önce esrarengiz bir şekilde gelmiştir kasabayaScoot olayı daha dikkatli inceler ve bunu yapanın bir kişi değil de bir yaratık olduğunu anlar
Aklına dedesinin ölmeden önce anlattığı bir olay gelir dedesi rahiptir Jeffersonların büyk büyük annesi elizabeth tecavüze uğramış bundan sonra dilsiz kalmıştırTecavüz sonucu hamile kalmıştır Doğn çocuk tamö bir ucubedir Çocuğu öldürmek istemişler ve bu nedenle rahiple tartışmışlar rahip en sonunda çocuğun öldürülmesinie izin vermiş Scootun dedesi hep bunun vicdan azabı içerisindedir Ölmeden önce de dedesinin çarşafı evet Scootun aklına şişe hızyla gelen bu hatıra belki de olayın çözümünü kolaylaştıracaktı Ama neden?? bu bir vahşetti Kanlı çarşafta işaretler vardı *****te ve jeffersonlarda bulunan işaret Peki bu bir lanetse neden ölüm için bugüünü bekledi
Scootun dedeside bu ucube görünüşlü çocuğun ölmesine yardım ettiyse scootda öldürülecek miydi
__________________
Scoot bu olayı araştıracaktıO adam onda bişeyler vardı?onu bulmalıydı ama nasıl bulacaktı ?? nasıl lanetlenmişti kim yapmıştı ve en önemlisi laneti nasıl ortadan kaldıracaktı ? Scoot bu soruların cevabını o heryerde rastladığı garip adamda bulacağına emindi Bi an bütün bu soruların içinde boğulduğunu hissettiEve dönmeye karar verdiBirazda olsa dinlenmeliydi
Uykusuz bir gecenin ardından ıssız sokakta merkezin yolunu tuttuİçinde tuhaf bir his vardı Sanki izleniyorduSakince, yanından geçtiği arabanın camından arka tarafa baktıEvt !! işte orda tam arkasındaYüzünü seçemiyordu kimdi o ??nie takip ediyordu ??yoksaa


Işıkları açmadığın için memnun musun?

İngiltere'de okuyan iki Türk kızı yurttta aynı odada kalıyorlarmış Bir gece kizlardan biri arkadaşının evine ders çalışmak için gidecekmiş

Diğer kızla vedalaşıp çıkmış ama daha yurttan 100 metre falan uzaklaşmış ki ders kitaplarından birini unuttuğunu farketmiş Odaya geri dönmüş tabiyatıyla Kapıyı açtığında ışıkların kapalı olduğunu görmüş "Banu yattı heralde" diye düşünüp ayaklarının ucuna basa basa karanlıkta kitabını aramış Bulamayınca da, "Şimdi kızcağızı rahatsız etmeyim, nasılsa arkadaşımda aynı kitaptan var İdare ederiz artık" deyip çıkıp gitmiş Ertesi sabah sınavdan sonra odasına döndüğünde bir de ne görsün! Oda baştan aşağı kan içinde! Arkadaşının vücudu da parçalar halinde oraya buraya dağıtılmış

Duvarda da (muhtemelen kızın kanıyla yazılmış) bir yazı varmış:
"Aren't you glad, you didn't turn on the lights?"

(Işıkları açmadığın için memnun musun?)


Hadi Tavla Oynıyalım

Genç bi kız ailesinin evde olmadığı bi akşam arkadaşlarını davet etmiş Kız kıza yemişler, içmişler, derken içlerinden biri “Hadi cin çağıralım” demiş Ev sahibi kız da hiç inanmazmış böyle şeylere ama arkadaşlarına ayıp olmasın diye kabul etmiş Harfler kesilmiş, fincan ortaya konmuş ve elele bir masanın etrafında daire olunup cin çağırma olayına girilmiş Cin gelmiş gelmesine ama bizim kız hala fincanı arkadaşlarının ittiğini düşünüyomuş Bi ara fincan hızlı hızlı harflere giderek şöyle demiş: “İçinizde bana inanmayan biri var Yarın saat 4’te o kişiyle tavla oynamaya geleceğim!” Kızlar feci tırsmıslar ama ev sahibi kız hala dalgasındaymış işin Saat çok geç olmadığı halde seans hemen bitirilmiş ve kızlar evlerine dağılmış
Bizimki zaten o tür şeylere hiç inanmadığından cin olayını ertesi sabah unutmuşmuş bile Öğlene doğru telefon çalmış Arayan, kızın çok sevdiği, çok iyi anlaştığı teyzesiymiş, “Bugün içimde bi sıkıntı var, evdeysen bi ara sana uğruycam Dertleşelim biraz” demiş Kız da sevinmiş teyzesini görecek diye, “Hemen gel, ben de seni çok özledim” demiş

Kız, teyzesini hakikaten dertli ve solgun görmüş Hoşbeş etmişler ama teyze hala dalgınmış Kız, “Teyzecim sen konuştukça daha kötü oldun, istersen başka bişey yapalım” demiş Teyzesi de “O zaman tavla oynayalım Ne zamandır seninle oynamadık Kafam dağılır biraz” demiş Kız tavlayı almaya giderken bi gece önceki olay aklına gelmiş, “Meğer benim teyzem cinmiş” deyip gülümsemiş

Kızla teyzesi güle oynaya tavla oynarken bi ara teyze tuvalete gitmek için kalkmış O içerdeyken telefon çalmış Arayan kızın babasıymış Adamcağız çok üzgün bi sesle konuşuyomuş: “Kızım teyzen öğlen bi trafik kazası geçirdi Durumu çok iyi değildi ama Allahtan ümit kesilmez deyip sana haber vermedik ama az önce teyzeni kaybettik, başımız sağolsun…


Şeytanla Karşılaşma


Balıkesir'deki bi kız lisesinde yatakhanenin birinde, kızları gece uyku tutmayınca birbirlerine hikayeler anlatmaya başlamışlar Bunların çoğu da okullarına ait korkunç olaylarmış Güya şeytan çok eski zamanlarda burada yaşayan bi ailenin fertlerine dadanmış ve onların ruhlarına giriyomuş İnanışa göre şeytanın ayakları terstir ya, o insana da şeytan girince doğal olarak ayakları ters dönüyomuş
Aradan bi kaç saat geçmiş Gruptakilerin uykusu gelince herkes yatağına gitmiş Kızlardan biri accayip sıkışmış Tuvalete gidecek ama anlatılanlardan epey bi korktuğu için gidemiyomuş Alt ranzada yatan arkadaşını dürtüp uyandırmış Diğer kız da bu hikayelerden en çok etkileneniymiş Zaten zar zor uyuduğundan hiç kalkmak istememiş Ancak arkadaşı ısrar edince onunla tuvalete gitmek zorunda kalmış Arkadaşı tuvalete girince o da kapının önünde beklemeye başlamış

Diğer kız tuvaletten çıktığında bi tuhaf bakıyomuş Bizimki anlatılanların etkisiyle de olsa gerek direkt kızın ayaklarına bakmış Bi de ne görsün! Arkadaşının ayakları ters dönmüş Parmakları arka tarafa bakıyomuş Kızcağız çığlık çığlık kaçmaya başlamış Koşarken de ara sıra arkasına bakıyomuş Tam bu sırada koridorda belletmen öğretmenle çarpışmış Kız nefes nefese başına gelenleri anlatmış Sonunda, "Hocam inanamıyorum, ayakları resmen ters dönmüştü" demiş Öğretmen, "Benimkiler gibi mi yani?" diyerek ayaklarını göstermiş Kız kafasını aşağı indirince belletmenin ayaklarının da 180 derece arkaya baktığını görmüş Napsın kızcağız, bu manzarayla beraber oracıkta aklını yitirmiş


Saati Orda duruyormuş


Bi otomobil tamircisi ılık ilkbahar gecelerinden birinde evine giderken yolun kenarında bi araba ve arabanın başında da patlayan lastiği değiştirmeye çalışan iki güzel kız görmüş Yardım amacıyla kenara yanaşmış Ama istepne de patlakmış maalesef Adam, “Bu saatte bunu tamir etmek imkansız İyisi mi ben sizi evinize bırakayım, yarın bir çaresine bakarız” demiş
Evin önüne geldiklerinde kızlar adamı bi fincan kahve içmek için evlerine davet etmiş Ev, bi apartmanın 7 katında, hoş bi daireymiş İstepneyle uğraşırken elleri kirlendiğinden eve girer girmez adam banyoya gidip ellerini yıkamış Bu arada OMEGA marka saatini de kolundan çıkarıp, aynanın önüne koymuş Kızlardan birinin, “Kahve hazır” diye seslendiğini duyunca hemen ellerini kurulayıp banyodan çıkmış O aceleyle de OMEGA marka saatini çıkardığı yerde unutmuş

Kızların sohbeti çok keyifliymiş Grup vaktin nasıl geçtiğini anlamamış Sonunda adam geceyi kızların evinde geçirmiş Sabah da 7’de kalkıp işe gitmiş Tamirhanesine vardığında saatini kızlarda bıraktığını farketmiş, “İyi bari, kızları tekrar görmek için bahane olur” diye düşünmüş

Akşam iş bitimi saatini almak için kızların evine gelmiş ama kapıcı bahsettiği kızların artık o dairede yaşamadıklarını söylemiş Bu iki talihsiz kız 3 hafta önce trafik kazası geçirip ölmüşlermiş meğer Şu an da, adamın onları ilk gördüğü yere çok yakın olan bi mezarlıkta yatıyolarmış Tamirci duyduklarına inanamamış, “Nasıl olur? Ben dün akşam evlerinde onlarla beraberdim” demiş Kapıcı bunun imkansız olduğunu söyleyerek adamı, kapısı avukat tarafından mühürlenmiş dairenin önüne ***ürmüş

Adam çok meraklanmış taabi Ertesi gün avukata gidip durumu anlatmış ve beraberce kızların dairesine gelmişler Mühürü açıp içeri girmişler Adam doğruca banyoya gitmiş OMEGA marka saat aynanın önünde bıraktığı gibi duruyormuş


Bu olay 3 Ekim 2003 tarihinde gerçekleştiAşağıda anlatılanlar tamamen doğrudur!!! O gün benim doğum günümdüÇağırdığım arkadaşlarımın gelmesini bekliyordumİlk en iyi arkadaşım geldi(adını vermiyeceğim)sonra birlikte diğer arkadaşlarımın gelmesini bekledik Herkez geldi ve bilgisayar oynuyacaktıkHer doğum günümde olduğu gibi annem evden gitti Oyunumuz bitti ve arkadaşlarımın getirdiği hediyeleri açcaktımOndan önce arkadaşlarımdan biri hemen ortaya atıldıBence kimse yokken ruh çağıralım dediBende arkadaşlarıma danıştım olur dedilerAramızdan biri ruh diye bir şey yok dediAma oda katılmak zorunda kaldıKimin ruhunu çağıralım diye düşündükKafadan birini attık ve geldiRuh sapık çıktı kız arkadışıma bazı sözler söyledi: *Senle yatıcam rüyana giricemSana tecavüz edicem bir daha rüyandan hiç çıkmayacağım sen uyumak istemiycen her yerde artık beni görücen sonra direk kız ortadan kalktı ve inanmayan arkadaşım bizim söylediğimizi sandıGülerek kalktıSonra pastayı yedik,hediyeleri açtım ve dışarı çıktıkKız arkadaşım korkuyodu dışarıya çıktık ve gene o ruh geldi biz ruhu göremiyorduk ama gözüm önünde kız arkadaşım delirmiş gibi üzerime gelme diyorduSonra annem geldi olanları anlattık kız arkadaşım bir gün bizde kaldıO benim yatağımda yatıyordu bende salondaGece 4 gibi bağırmaya başladı uyandırmaya çalıştık uyanmıyorduEn son bende cevşen vardı ve ona taktık üzerine su dök- tük uyandı rüyasında gene o ruhu görmüş ve ben gelmişim ona yardım etmişim Bir daha ruh çağırmadık

Alıntı Yaparak Cevapla
 
Üye olmanıza kesinlikle gerek yok !

Konuya yorum yazmak için sadece buraya tıklayınız.

Bu sitede 1 günde 10.000 kişiye sesinizi duyurma fırsatınız var.

IP adresleri kayıt altında tutulmaktadır. Aşağılama, hakaret, küfür vb. kötü içerikli mesaj yazan şahıslar IP adreslerinden tespit edilerek haklarında suç duyurusunda bulunulabilir.

« Önceki Konu   |   Sonraki Konu »


forumsinsi.com
Powered by vBulletin®
Copyright ©2000 - 2024, Jelsoft Enterprises Ltd.
ForumSinsi.com hakkında yapılacak tüm şikayetlerde ilgili adresimizle iletişime geçilmesi halinde kanunlar ve yönetmelikler çerçevesinde en geç 1 (Bir) Hafta içerisinde gereken işlemler yapılacaktır. İletişime geçmek için buraya tıklayınız.