Gelincik |
07-11-2012 | #1 |
Prof. Dr. Sinsi
|
GelincikGelinciğin Sevdası Gelincik aşık olmuş genç oğlanaOnun ellerinde ölmeyi göze alabilecek kadar çok seviyormuş genç oğlanıBiliyormuş gelincik ömrünün kısa olduğunuYok olup gitmeden tek dileği genç oğlanla arkadaş olabilmekmiş Birgün dayanamamış gelincik seslenmiş genç oğlana: _Merhaba! Şaşırıp kalmış genç oğlanKarşılık vermiş gelinciğe: _Merhaba! Tanışmış arkadaş olmuşlar gelincikle genç oğlan,hiç ayrılmaz olmuşlar Gelincik muradına ermiş sonunda ama yine de mutsuzmuş; Genç oğlan kırmızı güle olan aşkını anlatırmış her seferindeGelincik bir anlam veremezmiş genç oğlanın sevgisineDermiş kendi kendine ``benim rengim de kırmızı gülün ki de; onu benden farklı kılan ne? `` Bir gün genç oğlanı görmüş gelincik kırmızı gülün yanındaÇok korkmuş gelincik! Arkadaşının sevgisini kaybetmekten çok genç oğlanın eline diken batmasıymış gelinciğin korkusu Derken hasret rüzgarları başlamışGelincik narinBaş edememiş hasret rüzgarlarıyla,yaprakları rüzgar karşısında güçsüzleşmeye başlamış gelinciğin; hasret ve unutulmanın acısıyla Genç oğlan ise çoktan unutmuş arkadaşı gelinciğiHep mağrur sevdası kırmızı gülün yanında geçirir olmuş zamanını Kırmızı gül dik başlı, mağrur edasıyla yaklaştırmamış genç oğlanı yanınaGenç oğlan elini uzattıkça dikenlerini batırırmış kırmızı gül genç oğlanın yüreğine Bir gün yüreği pare pare anlamış genç oğlan gerçek sevdayı Geri dönüp baktığında çok uzakta değilmiş yine de gelincik! Dökülmüş kırmızı yaprakları,vazgeçmediği sevdasıyla ayaklarının dibindeymiş genç oğlanın alıntı |
|