Türk Atasözleri 'A' |
11-25-2012 | #1 |
Prof. Dr. Sinsi
|
Türk Atasözleri 'A'A * Aba vakti aba,yaba vakti yaba alan yanılmaz * Aba vakti yaba, yaba vakti aba * Abanın kadri yağmurda bilinir * Abdal abdalın ne umduğunu, ne bulduğunu ister * Abdal ata binince bey oldum sanır, şalgam aşa girince yağ oldum sanır * Abdal düğünden, çocuk oyundan usanmaz * Abdalın dostluğu köy görününceye kadar * Abdalın karnı doyunca gözü pabucundadır * Abdalın yağı çok olursa gah borusuna çalar, gah gerisine * Acar tazı çullu da belli olur, çulsuz da * Acele giden ecele gider * Acele ile menzil alınmaz * Acele işe şeytan karışır * Acele yürüyen yolda kalır * Aceleci sinek süte düşer * Acemi katır kapı önünde yük indirir * Acemi nalbant gibi kah nalına vurur,kah mıhına * Acemi nalbant kürt eşeğinde dener kendini * Acı acıyı keser, su sancıyı * Acı patlıcanı kırağı çalmaz * Acıkan doyman , susayan kanmam sanır * Acıkan ne olsa yer, acıyan ne olsa söyler * Acıklı başta akıl olmaz * Acıkmış kudurmuştan beterdir * Acındırırsan arsız olur; acıktırırsan hırsız olur * Acıyan uyumuş, acıkan uyumamış * Ada bana, adayım sana * Adam adam, pehlivan başka adam * Adam adama gerek olmasa her biri bir dağ başında olurdu * Adam adama gerek olur, * Adam adama yük değil, can gövdeye mülk değil * Adam adamdan korkmaz, utanır * Adam adamdır, olmasa da pulu; eşek eşektir, olmasa da çulu * Adam adamı bir kere aldatır * Adam hacı mı olur ulaşmakla Mekke’ye, eşek derviş mi olur taş çekmekle tekkeye? * Adam iş başında belli olur * Adam olacak çocuk bokundan belli olur * Adam olana bir söz yeter * Adam yanıla yanıla, pehlivan yenile yenile * Adamak kolay, ödemek güçtür * Adamakla mal tükenmez * Adamın ahmağı malını över * Adamın iyisi alışverişte belli olur * Adamın kötüsü olmaz, meğer züğürt ola * Adamın yere bakanından, suyun sessiz akanından kork * Agaç düşse de yakınına yaslanır * Agaç ne kadar uzasa göğe ermez * Agaçtan maşa olmaz * Ah alan onmaz * Ahali isterse padişahı tahttan indirir * Ahlatın iyisini ayılar yer * Ahmak gelin yengeyi halayığı sanır * Ahmak misafir ev sahibini ağırlar * Ahmağa yüz, abdala söz vermeye gelmez * Ak akçe kara gün içindir * Ak curun akmazsa kara curun kol gibi * Ak göt geçit başında belli olur * Ak gün ağartır, kara gün karartır * Ak koyun ak bacağından, kara koyun kara bacağından asılır * Ak koyun kara koyun geçit başında belli olur * Ak koyunu gören, içi dolu yağ sanır * Ak koyunu kara kuzusu da olur * Ak koyunun kara kuzusu da olur * Ak köpeğin pamuk pazarına zararı vardır * Ak şeker, kara şeker, bir damar soya çeker * Akacak kan damarda durmaz * Akan su yosun tutmaz * Akan çay her zaman kütük getirmez * Akara kokara bakma, çuvala girene bak * Akarsu pislik tutmaz * Akarsu çukurunu kendi kazar * Akarsuya inanma, eloğluna dayanma * Akla gelmeyen başa gelir * Aklına geleni işleme, her ağacı taşlama * Akmasa da damlar * Akrabanın akrabaya akrep etmez ettiğini * Aksak eşekle yüksek dağa çıkılmaz * Aktan kara kalktı mı * Akça akıl öğretir, don yürüyüş * Akçanın iyisi kesede duran, bahçanın iyisi eve yakın olan * Akı karası geçitte belli olur * Akıl adama sermaye * Akıl akıldan üstündür * Akıl için tarik birdir * Akıl olmayınca ne yapsın sakal? * Akıl ortak ortak, mal ortağı kaypak * Akıl para ile satılmaz * Akıl yaşta değil, baştadır * Akıl yiğide sermayedir * Akılları pazara çıkarmışlar, herkes yine kendi aklını almış * Akıllı, söylemeden düşünür, akılsız düşünmeden söyler * Akıllı düşman, akılsız dosttan hayırlıdır * Akıllı düşününceye kadar deli oğlunu everir * Akıllı köprü arayıncaya dek deli suyu geçer * Akıllı olsa her sakallı kişi, sakallılara danışırlardı her işi * Akılsız iti yol kocatır * Akılsız kasabın gerisine kaçar masadı * Akılsız köpeği yol kocatır * Akıntıya kürek çekilmez * Akşama karşı gitme, tana karşı yatma * Akşamın hayrından sabahın şerri iyidir * Al elmaya taş atan çok olur * Al giyen aldanmaz * Al gömlek gizlenemez * Al gününde al; ver gününde ver * Al ile arslan tutulur, güç ile sıçan tutulmaz * Al kaşağıyı gir ahıra, yarası olan gocunur * Al malın iyisini, çekme kaygısını * Ala bakan iki bakar * Ala keçi her vakit püsküllü oğlak doğurmaz * Alacakla verecek ödenmez * Alacağım olsun da alakargada olsun * Aleme cellat lazım; senin olman ne lazım? * Alet işler, el övünür * Alim unutmuş, kalem unutmamış * Allah’tan umut kesilmez * Allah’ın bildiği kuldan saklanamaz * Allah’ın ondurmadığını; Peygamber sopa ile kovar * Allah balmumu yakana balmumu, yağmumu yakana yağmumu verir * Allah bilir ama kul da sezer * Allah dağına göre kar verir * Allah dokuzda sunduğunu sekizde almaz * Allah doğrunun yardımcısıdır * Allah fukarayı sevindirmek isterse önce eşeğini yitirtir, sonra buldurur * Allah gümüş kapıyı kaparsa altın kapıyı açar * Allah isterse bir kulun işini, mermere geçirir dişini; istemezse işini, muhallebi yerken * Allah kardeşi kardeş yaratmış, kesesini ayrı yaratmış * Allah kulundan geçmez * Allah kulunu kısmeti ile yaratır * Allah sağ eli sol ele muhtaç etmesin * Allah sevdiğine dert verir * Allah son gürlüğü versin * Allah uçamayan kuşa alçacık dal verir * Allah verince kimin oğlu, kimin kızı demez * Allah verirse el getirir, sel getirir, yel getirir * Allı yelek, pullu yelek; gömlek yok canfes neye gerek? * Alma alı, sat yağızı, bin doruya, besle kırı * Alma alı, satma kırı, ille doru, ille doru; yağızın da binde biri * Alma mazlumun ahını, çıkar aheste aheste * Alma sarı, satma sarı, kapındaysa tutma sarı * Alma soysuzun kızını, sürer anası izini * Almadan vermek, Allah’a mahsus * Almadığın hayvanı kuyruğundan tutma * Alna yazılan başa gelir * Alt değirmen güçlü akar * Altı olur, yedi olur, hep Allah’ın dediği olur * Altın anahtar her kapıyı açar * Altın ateşte, insan mihnette belli olur * Altın eli bıçak kesmez * Altın eşik, gümüş eşiğe muhtaç olur * Altın kepeğe muhtaç * Altın leğenin kan kusana ne faydası var? * Altın pas tutmaz, * Altın yerde paslanmaz, taş yağmurdan ıslanmaz * Altın yere düşmekle pul olmaz * Altının kıymetini sarraf bilir * Alçacık eşeğe herkes biner * Alçak at binmeye kolay, öksüz çocuk dövmeye kolay * Alçak uçan yüce konar, yüce uçan alçak konar * Alçak yer yiğidi hor gösterir * Alçak yerde tepecik kendisini dağ sanır * Alçak yerde yatma sel alır, yüksek yere yatma yel alır * Alın yazısı değişmez * Alışmadık götte don durmaz * Alışmış kudurmuştan beterdir * Alışmış kursak, bulamacını ister * Aman diyene kılıç kalkmaz * Amca baba yarısı * Amcam dayım herkesten aldım payım * An beni bir kozla, o da çürük çıksın * Ana, yürekten yana * Ana besler hurmayla, eloğlu karşılar yarmayla * Ana gezer, kız gezer; bu çeyizi kim düzer? * Ana gibi yar olmaz, Bagdat gibi diyar olmaz * Ana hakkı Tanrı hakkı * Ana ile kız, helva ile koz * Ana kızına taht kurar, kız bahtı kocadan arar |
Türk Atasözleri 'A' |
11-25-2012 | #2 |
Prof. Dr. Sinsi
|
Türk Atasözleri 'A'Ağır yongayı yel kaldırmaz * Ağırlık altın kale, hafiflik başa bela * Ağız büzülür, göz süzülür, ille burun, ille burun * Ağız yer yüz utanır * Ağızdan burun yakın, kardeşten karın * Aş taşarsa çömçenin değeri kalmaz * Aş taşınca kepçeye paha olmaz * Aş tuz ile, tuz oran ile * Aşk ağlatır, dert söyletir * Aşk başa gelirse akıl baştan çıkar * Aşk olmayınca meşk olmaz * Aşure yemeye giden kaşığını taşır * Aşı pişiren yağ olur, gelinin yüzü ağ olur * Aşık alemi kör, dört yanını duvar sanır * Aşık daima bey oturmaz * Aşını, eşini, işini bil * Aşığın gözü kördür * Aba vakti aba, yaba vakti yaba alan yanılmaz * Abanın kadri, yağmurda bilinir * Abdal abdalın ne umduğunu, ne bulduğunu ister * Abdal ata binmiş bey oldum sanmış * Abdal düğünden, çocuk oyundan usanmaz * Abdala “kar yağıyor” demişler, “titremeye hazırım” demiş * Abdalın arkadaşlığı yol görününceye kadardır * Abdalın karnı doyunca gözü pabucundadır * Abdestsiz sofuya namaz dayanmaz * Acele giden ecele gider * Acele işe şeytan karışır * Acele yürüyen yolda kalır * Acemi katır kapı önünde yük indirir * Acemi marangozun talaşı tahtasından çok olur * Acemi nalbant gavur eşeğinde öğrenir (Dodurgalar-Çarşı Mah, Tanıskalardan Hacı Mehmet Baz)Aynı atasözü Orman Müh Hüseyin Hacıoğlu (Eskicuma, Bulgaristan) tarafından da ifade edilmiştir 782002 * Acemi nalbant gibi kâh nalına vurur, kâh mıhına * Acı acıyı bastırır, su sancıyı * Acı patlıcanı kırağı çalmaz * Acı söz insanı dininden çıkarır, tatlı söz yılanı deliğinden çıkarır * Acıkan doymam, susayan kanmam sanır * Acıkan yanağından, susayan dudağından belli olur * Acındırırsan arsız, acıktırırsan hırsız olur * Acıyan çok, ama ekmek veren yok * Aç ayı oynamaz * Aç aman bilmez, çocuk zaman bilmez * Aç bırakma hırsız edersin, çok söyleme arsız edersin * Aç ayı oynamaz (Fatmana Dağdaş)! * Aç gözünü, açarlar gözünü * Aç doymam, tok acıkmam sanır * Aç koyma hırsız olur, çok söyleme yüzsüz olur, çok değme arsız olur * Aç koynunda azık durmaz * Aç köpek fırın deler * Aç kurt arslana saldırır * Aç tavuk rüyasında kendini buğday ambarında görür * Aç tokun halinden anlamaz * Aça dokuz yorgan örtmüşler, yine uyuyamamış * Açık yaraya kurt düşmez * Açık ağız aç kalmaz * Açık yerde tepecik kendini dağ sanır * Açılan solar, ağlayan güler * Açın imanı olmaz * Açın karnı doyar gözü doymaz * Açlık ile tokluğun arası bir dilim ekmek * Açtırma kutuyu, söyletme kötüyü * Adam adamdır olmasa da pulu, eşek eşektir olsa da çulu * Adam eşeğinden, kadın döşeğinden belli olur * Adam kıtlığında keçiye Abdurrahman Çelebi derler * Adam olana bir söz yeter * Adam sandık eşeği, altına serdik döşeği * Adam sandım eşeği, alnıma çarptı daşşağı (Burunsuz Aynımahın İbrahim dayı, Dodurgalar, Temmuz 1980)! Beklemediği anda, çiğlik gösteren, olgun davranmayan insan için kullanılır * Adam yenilmekle marifetli olur, yanılmakla âlim * Adamak kolay, ödemek güçtür * Adamakla mal mı tükenir? (Fatma Özdemir, Dodurgalar, 67 yaşında, 2003) * Adamakla mal tükenmez * Adamın iyisi iş başında belli olur * Adı çıkacağına canı çıksın * Adı çıktı dokuza, inmez sekize * Adın ne? Mülâyim… Sert olsan ne yazar? (Hacı Mehmet Baz): Elinden ne gelir? * Ağaç kökünden yıkılır * Ağaç ne kadar meyve verirse, dalı o kadar yere eğilir * Ağaç ne kadar uzarsa uzasın göğe değmez * Ağaç ne kadar yüksek olsa da yaprakları yere düşer * Ağaç ucuna yel değer, güzel kişiye söz değer * Ağaç yaşken eğilir * Ağaca balta vurmuşlar “sapı bendendir” demiş * Ağacın kurdu içinde olur * Ağaca beşikten mezara kadar muhtacız * Ağaca çıkan keçinin dama çıkan oğlağı olur * Ağaca çıkan keçinin dala bakan oğlağı olur * Ağaca dayanma çürür, insana güvenme ölür * Ağacı kurt, insanı dert bitirir * Ağaçlı köyü su basmaz * Ağaçsız memleket duvaksız geline benzer * Ağaçtan maşa, aptaldan paşa olmaz |
Türk Atasözleri 'A' |
11-25-2012 | #3 |
Prof. Dr. Sinsi
|
Türk Atasözleri 'A'Ağalık vermekle, yiğitlik vurmakla! Veren el ve attığını vuran yiğit övülmektedir (M Baz, 1929’lu, 912006)… * Ağzına sahip olamayan, başka yerine de sahip olamaz ! (Ömer Açıksöz, 1963’lü, Kalfat-Orta, Çankırı)! * Ağaran baş, ağlayan göz gizlenmez * Ağır baş iyidir, yenlik olsa uçar * Ağır git ki yol alasın * Ağır kazan geç kaynar * Ağır otur, batman götür * Ağır taş batman döver * Ağır taş yerinden oynamaz * Ağız yemeyince yüz utanmaz * Ağlama ölü için, ağla deli için * Ağlamayan çocuğa meme vermezler * Ağlarsa anam ağlar, gerisi yalan ağlar * Ağlayak da gözden mi olak? * Ağlayanın malından gülene hayır gelmez * Ağrısız baş mezarda olur * Ağustos ayında beyni kaynayanın, zemheride (Zahmarıda) kazanı kaynar * Ağustosta beynin kaynasın, kışın da tencere kaynasın * Ağzı açık ayran delisi * Ağzına bir zeytin verir, ardına tulum tutar * Ağzından bal akıyor * Ah alan unmaz, ah yerde kalmaz * Ahmak misafir, ev sahibini ağırlar * Ak akçe kara gün içindir * Ak gün ağartır‚ kara gün karartır * Ak ile kara dere kenarında belli olur * Ak koyunun kara kuzusu da olur * Ak köpeğe koyun diye sarılma * Akan su yosun tutmaz * Akan su, pis tutmaz * Akçe bulsam, çıkı yok * Akıl, akıldan üstündür * Akıl para ile satılmaz * Akıl yaşta değil baştadır * Akıl yiğide sermayedir * Akılı olmayana neylesin sakal, kayışı tarladan götürür çakal * Akıllı düşünene kadar, deli oğlunu evermiş, torunu olmuş * Akıllı olan katar katar yer, akılsız olan satar satar yer * Akılsız başın cezasını ayaklar çeker * Akılsız köpeği yol kocatır * Akılsızın şaşkını beyaz giyer kış günü * Akıl mı üstün, para mı üstün (M Baz, 1041994) ? * Akıllı deliye söyletirmiş (Mehmed Baz) * Akılsız dosttan akıllı düşman iyidir (yeğdir) * Akıntıya kürek çekme, kurak yere ekin ekme * Akşamın hayrından sabahın şerri (Pilavcılardan F Dağdaş, Dodurgalar)… İşe sabah başlamayı öğütleyen bir atasözüdür * Akşamın işine gündüz gülermiş (Pilavcılardan F Dağdaş, Dodurgalar)! Akşam karanlığında sağlıklı iş yapılmaz anlamında |
Türk Atasözleri 'A' |
11-25-2012 | #4 |
Prof. Dr. Sinsi
|
Türk Atasözleri 'A'* Alacağını alamayan, vereceğini veremez (Fatmana Dağdaş):Hesabını bilemeyen çözüm üretemez * Alet işler el övünür, talih işler kul övünür! Dilimizde “alet işler el övünür, talih işler kul övünür“ diye bir söz var Bu sözün alet bahsinde tuttuğu yer günümüzde alabildiğine genişliyor (Mustafa Kutlu, 352006, Yeni Şafak, s 15) * Alışkanlık, gavurluktan zordur (Mehmed Baz, 3 11 2005)! Alışkanlıktan kurtulmak, gavurluktan kurtulup İslam’a dönmekten zordur anlamında… * Alışkın olmayan götte don durmaz! Yöremizde kullanılan “Alışmadık götte don durmaz!” atasözü ile aynı anlamdadır * Alışmadık götte don durmaz (Pilavcılardan F Dağdaş, Dodurgalar)! Atasözü ile aynı anlamdaki diğer alıntı atasözü aşağıda verilmiştir “Alışkın olmayan göt’de don durmaz!” (7122006, 1974’lü Fahri ÖZDEMİR’den naklen Celil Yaman, 1979’lu, Bartın-Ulus’lu)! * Alışmış, kudurmuştan beterdir (Mehmed Baz, 3 11 2005)! * Allahümme ferden, sen sakla Allah’ım topalla körden (F Dağdaş, Aralık-1980)!Bazı aza noksanlıklarında Allah’ın takdirinin yerindeliği vurgulanmıştır Bu atasözünde de benzer bir yaklaşım görülmektedir * Allah yolu yolsuza düşürmesin * Alma mazlumun ahını, çıkar aheste aheste * Altın, yere düşmekle pul olmaz (F Dağdaş, Aralık 1984)! * Altına küçük demişler imiş, fiatı büyük demiş (F Dağdaş, Eylül 1983)! * Altından yel geçen mala, malım var dememeliymiş (Fatmana Dağdaş): Hayvan ve araba gibi mal varlığından ziyade toprak sahibi olmayı öğütleyen bir atasözüdür * Amirin eşekse binme! Tut, çilbirinden çek! Akıllı bir yol izle İdare etmeyi öğren! anlamında (M Baz, 1929’lu, 912006)… * Anam babam kesem! Elimi soksam soksam yesem! * Anamı yoldan çıkaran kadı, davaya kimden gideyim? (F Dağdaş) * Anasına bak kızını al, kıyısına bak bezini al (Fatmana Dağdaş): * Anası ölen hanım olur, babası ölen bey olur * Aptal ata binince bey oldum sanır (Resul Tosun ):Kendini beğenmişleri tanımlamada kullanılır …Yeter ki kimse demokrasiyi halk iradesinin dışında aramasın Kendini beğenene “Aptal ata binince bey oldum sanır” derler * Arap eli öpmekle Arap olunmaz (F Dağdaş, Aralık 1979)! * Arap eli öpmekle dudak kara olmaz (F Dağdaş, Aralık 1979)!Bazen minnet edebilirsin * Armudu farıdan aşıymış, insanı farıdan eşiymiş (Said Ay’dan F Dağdaş):İnsanı eşi ihtiyarlatır anlamında… * Akranıyla konuşmayanın sesi, semadan gelir * Akşam gelen misafirin, yiyeceği bulgur sıkısı, yatacağı ahır sekisi * Akşamın hayrından sabahın şerri iyidir * Al elmaya taş atan çok olur * Al malın iyisini çekme kaygısını * Al yakışırken, el bakışırken * Alacağın bir iğne, çeliğin okkasını orantıya vurursun * Alçak tavuk kendini ferik gösterir * Alışmış kudurmuştan beterdir |
Türk Atasözleri 'A' |
11-25-2012 | #5 |
Prof. Dr. Sinsi
|
Türk Atasözleri 'A'Aşk olmayınca meşk olmaz * At alırsan yazın, deve alırsan güzün, avrat alırsan gezin ha gezin * At binenin kılıç kuş*****ndır * At ile avrat yiğidin ikbalindendir * At karnından yiğit burnundan bellidir * Atlar tepişir olan eşeklere olur * At olacak tay yürüyüşünden belli olur * At ölür itlere bayram olur * At ölür meydan kalır, yiğit ölür şan kalır * At ver hasım ol, kız ver hısım ol * At yedi günde, it yediği günde unutur * At, sahibine göre kişner * Ata binmek bir ayıp, inmek iki ayıp * Ata et, ite ot verilmez * Ata sözü tutmayan, uluya uluya kalır * Ateş düştüğü yeri yakar * Ateş ile barut bir arada olmaz * Ateş olmayan yerden duman çıkmaz * At bir dizginde, öküz bir çizide belli olur (F DAĞDAŞ, Nisan 1980)… Soylu olan, işinde belli olur * At görmediysen, bokundan da mı atlamadın! Aşina değilsen, o konuda çözüm üretmek için gerekli ipuçlarını da mı kullanamıyorsun anlamında (Celil Yaman, Ulus-Bartın, 31072007)… * At, avrat ömrü uzatır (F DAĞDAŞ, Aralık 1980)… * Atın iyisine doru, yiğidin iyisine deli derler (Resul Tosun ): … Şeyh Edebali Osman Bey’e nasihatının sonunda diyor ki: “Haklı olduğunda kavgadan korkma! Bilesin ki, atın iyisine doru, yiğidin iyisine deli derler!” * Atlıya selam kelam, eşekliye sonra gine gelem (F Dağdaş, 922000): Kişiye göre hürmet gösterilir anlamında * Atmaya niyeti olmayan Kürt, taşın büyüğüne sarılır (2561997) : * Atı alan Üsküdar’ı geçti * Atılan ok geri dönmez * Atımın anlı sakar, lakabını ele takar * Atın iyisi arkadan gelmez * Atın iyisine doru, yiğidin iyisine deli derler * Atın ölümü arpadan olsun * Atlar tepişirken arada eşekler ezilir * Atlı, itli sığmış, bir çocuk sığmamış * Attan düşen kaba döşek, eşekten düşen kazma kürek * Attan düşen ölmez, eşekten düşen ölür * Attan indi eşeğe bindi * Attığın taş ürküttüğün kuşa değmez * Avradı er zapt etmez, ar zapt eder * Avrat var ev yapar, avrat var ev yıkar * Ay bozmaz, süt kokmaz Kokarsa ayran kokar, çünkü aslı süttür * Ayağa değmedik taş, başa gelmedik iş olmaz * Ayağın sığmayacağı yere baş sokulmaz * Ayağını yorganına göre uzat * Aydan gelen halı üstüne, günde gelen kül üstüne * Avcı ne kadar hile bilse, ayı o kadar yol bilir * Avcı nanca al bilse; ayı onca yol bilir * Avradın dolaşığı, akşamdan sabaha kor bulaşığı (Fatma Uğur, 1972′li, Akseki-Kuyucak’lı, 692007)! “Karının dolaşığı, akşamdan kor bulaşığı” (Fatmana Dağdaş, Dodurgalar)! atasözü ile aynı anlamda… * Ay buluttan çıksın da gör, ayva tüyünü atsın da gör (F Dağdaş, 1984): Daha yeni doğan çocuk hakkında konuşmak erken, biraz büyüsün, serpilsin, ondan sonra bakın siz onun güzelliğine, yaratılışındaki mükemmelliğe anlamında * Ayaklar ıslanmadan balık tutulmaz (1985’li, Borçka-Camili (Macaheli)’li Sinem Gökdemir’den naklen Said Dağdaş, 24 Mayıs 2006)! “Emekte biter yumak !” atasözü ile benzer anlamda… * Ayı yavrusunu severken öldürürmüş * Ayırıcı gelmiş, seçici gelmiş Orta yere sıçıcı gelmiş (F Dağdaş, 04 1980): Pişmiş aşa su katan, işi bozan kişiyi tanımlar * Ayranım ekşidir diyen olmaz * Ayvaz kasap hepsi bir hesap * Az kazanan çok kazanır, çok kazanan hiç kazanır |
|