Fazla Vitamin Zarar Verir Mi |
11-04-2012 | #1 |
Prof. Dr. Sinsi
|
Fazla Vitamin Zarar Verir MiFazla Vitamin Zarar Verir Mi VİTAMİNLER Koruyucu hekimlik alanında aşamalar katedilmesi, vitaminlerin de giderek daha çok kullanılmasına neden oluyor Özellikle Amerika Birleşik Devletleri gibi gelişmiş ülkelerde vitamin kullanımı bir çılgınlık halini aldı Bu moda giderek tüm dünyayı, bu arada ülkemizi de sarıyor Vitamin sözcüğündeki, Vita hecesi hayat anlamına gelmektedir Gerçekten de yaşayabilmek için bazı vitaminlerin bulunması şart, ayrıca bazılarının da yüksek dozlarının yararlar sağlayabileceği yolundaki görüşler, bu modanın süratle yayılmasına neden oluyor Hemen herkes eşin, dostun tavsiyeleriyle bazı vitaminleri kullanıyor Kullanıyor da, acaba doğru mu yapıyor? Bunları kullanması gerekli mi? Gereksiz yere kullanmak zarar verir mi? Ne kadar vitamine gerek var? Gıdalardan alınmıyor mu? Bundan sonraki satırlarda, sık kullanılan bazı vitamin ve minerallerle ilgili olarak bu soruların cevaplarını arayacağız VİTAMİN A: Kadınların günde 4 bin, erkeklerin 5 bin ünite A vitaminine ihtiyaçları var Süt ve yumurta en iyi kaynak, sık sık süt ve yumurtalı yiyecekler yiyen birisi A vitaminini yeterince ve hazır olarak almaktadır Gereğinden fazla alınmasının bir yararı olmadığı gibi tehlikeleri de vardır 50 bin ünitenin üstünde alındığında bulantı, kusma, başağrısı, iştahsızlık, görme bozukluğu ve eklem ağrıları gibi şikayetlere neden olur Gebelik sırasında, birkez 20 bin ünite A vitamini bebekte sakatlıklara neden olabilir Normal koşullarda günde 10 bin üniteye kadar güvenli kabul edilmektedir BETA KAROTEN: A vitamininin yapı taşıdır Vücutta A vitamini haline dönüştürülür Ispanak, lahana gibi yeşil yapraklı sebzeler, kavun, şeftali, kayısı gibi meyveler ve havuç en önemli kaynaklarıdır Yüksek dozda alınmasının yararları konusunda çalışmalar halen sürmekle birlikte, kanser, damar sertliği ve katarakt gibi hastalıkları önlediği yolunda önemli bulgular elde edilmiştir Yüksek dozda alınmasının toksik (zehirleyici) etkisi olmamakla birlikte günde 50 mg(83 bin ünite) den fazla alınması tavsiye edilmez VİTAMİN B6: Günlük ihtiyaç, kadınlarda 16 mg, erkeklerde ise 2 mgdır Tavuk, balık, ıspanak, patates, muz, kepekli ekmek, kuruyemiş en önemli kaynaklarıdır Bunların dışında, birçok gıdada B6 vitamini bulunduğu için, eksikliği konusunda endişeye düşmemek gerekir Fazla dozda alınması, yaşlılarda bağışıklık sistemini güçlendirmek ve bazı sinir sorunlarını tedavi etmekte kullanılırsa da, 6 ay süreyle günde 100 mgdan fazla kullanmak sinirleri tahrip edebilir Günde 2 bin mg üstündeki dozlarda, sinir sistemi tahripleri çok daha kısa sürede olabilmektedir VİTAMİN B12: Kadınlarda ve erkeklerde günlük ihtiyaç 2 mikrogramdır En önemli kaynakları et, tavuk, balık ve süt gibi hayvansal ürünlerdir B12 vitamini eksikliğinin, iyileşmesi mümkün olmayan sinir tahribatlarına neden olması dolayısıyla, hayvansal ürünlerin hiçbirini yemeyen vejetaryanların, mutlaka ayrıca B12 vitamini alması gerekir Günlük 100 mikrograma kadar alınmasının güvenli olduğu bilinmesine rağmen aşırı dozlarının zararlı etkileri konusunda da bir bilgi yoktur VİTAMİN C: Kadınlarda ve erkeklerde her gün alınması gereken en az miktarı, 60 miligramdır Sigara içenlerin en az 100 mg C vitamini almaları gerekir Her gün taze sebze ve meyve, özellikle narenciye, lahana, ıspanak, kıvırcık salata gibi yeşil yapraklı sebzeler, yeşil biber yiyen kişiler, tavsiye edilen en düşük günlük dozun üzerinde C vitamini aldıklarından emin olabilirler Yüksek dozda alınması halinde ne gibi yararlar getireceği yolunda çalışmalar sürmekle birlikte, beta karoten gibi antioksidan etki nedeniyle, kanser, kalp-damar hastalıkları ve katarakta yakalanma ihtimalini azalttığı belirlenmiştir Ayrıca, soğuk algınlığı gibi hastalıklara karşı da direnci arttırmaktadır Günde 1 grama kadar güvenle alınabileceği belirlenmiştir Daha yüksek dozları sindirim sisteminde tahrişlere neden olabilir Uzun süre yüksek dozda kullanılmasının, böbrek taşı ihtimalini arttırdığı da bilinmektedir VİTAMİN D: Kadın ve erkeklerde her gün alınması gereken en az doz 200 ünitedir Düzenli süt içenler ya da süt ürünleri tüketenlerin yeterince D vitamini aldığı söylenebilir Ayrıca vücut güneş ışınlarına maruz kaldığında, kendisi de D vitamini üretir Yaşlılıkta kemiklerin zayıflamasına (osteoporoz) karşı, günde 400-800 ünite kadar D vitamini takviyesi alınması yararlı olmaktadır Günde bir litreden fazla süt içen ya da buna yakın süt ürünü tüketen kişilerin ayrıca D vitamini almaları risk yaratabilir Günde 1000 üniteye kadar D vitamini alınması güvenli olarak nitelendirilirken, günde 5 bin üniteden fazla alınınca böbrekler ve kalpte hasar riski doğabilir VİTAMİN E: Kadınların her gün 12 ünite, erkeklerin de 15 ünite almaları gerekir Bitkisel yağlar, kuruyemiş, etler ve yeşil yapraklı sebzelerde bol miktarda bulunur A ve C vitamini gibi bunun da antioksidan etkisi bulunmaktadır Kalp-damar hastalıkları, kanser ve katarakta karşı koruyucu olduğu bilinmektedir Diğer ilaçlarla birlikte kullanıdığında Parkinson hastalığında olumlu etkiler gösterdiği, kalp krizlerinde hasarın azaltılmasında yararlı olduğu ve yaşlılarda bağışıklığı arttırdığı ileri sürülmektedir Günde 1000 üniteye kadar güvenli olduğu bilinmektedir B-2 vitamini Bu vitamin sadece yiyeceğin enerjiye dönüşmesini sağlamakla kalmaz, aynı zamanda kanda alyuvarların oluşmasını, derinin ve gözlerin sağlıklı olmalarını sağlar Aşırı derecede alkol tüketimi vücuttaki B-2 vitaminini azaltır Ayrıca antibiyotikler, yatıştırıcılar da vücuttaki B-2 vitaminini azaltır Et, tavuk eti, balık, süt ve süt ürünleri, turp,ıspanak, yumurta, mısır ve beyaz undan yapılmış ekmek bol miktarda B-2 vitamini içerir B-6 vitamini Vücudun protein ve yağı öğütmesini sağlar, ayrıca bağışıklık ve sinir sistemlerinin düzenli çalışmalarına yardım eder Kanda hemoglobin oluşmasını sağlar Hemoglobin bildiğiniz gibi vücuda oksijen taşır Beyinde depresyonla savaşan kimyasal madde olarak bilinen serotoninin oluşmasına yardım eder Aşırı derecede alkol kullanmak, sigara alışkanlığı ve kan basıncını düşüren ilaçlar bu vitamin için zararlıdır Tavuğun göğüs eti, böbrek, karaciğer, domuzeti, yumurta, pirinç, soya fasulyesi, yulaf, fındık, fıstık, muz, patates, avokado ve somon balığı en fazla B-6 vitamini içeren besinlerdir Folik asit Vücutta hücrelerin gelişmelerini folik asit sağlar Yaşlılık, alkollü içki kullanmak, doğum kontrol hapları vücudun folik asit rezervlerini azaltır Çok uzun bir süre düzenli olarak aspirin almak kolesterol miktarını düşüren ilaçlar, sara ilaçları da vücuttaki folik asit miktarını azaltır Folik asidin azalması, kanser riskini artırır, kansızlık yaratabilir Hamile kadınlarda yeterli miktarda folik asidin bulunmaması, doğacak bebeklerin özürlü olmalarına yolaçabilir Karaciğer, yumurta sarısı, ıspanak, yeşil yapraklı sebzeler, brokkoli, portakal ve portakal suyu bol miktarda folik asit içerir Kalsiyum Dişlerin ve kemiklerin güçlü olmaları için öncelikle kalsiyum gereklidir Kalsiyum aynı zamanda kalp atışlarını düzenler, kanın gerektiği gibi pıhtılaşmasını sağlar, kaslar ve sinirler için yararlıdır Kalsiyum kan basıncının yükselmesini ve kalın bağırsak kanserini önleyebilir Ancak yapılan araştırmalara göre her on kadından sekizi, bol miktarda kalsiyum içeren yiyeceklerle beslenmek istemiyor Hamilelik, bebeği anne sütüyle emzirme, menopoz, kafeinli içecekler vücuttaki kalsiyum miktarını azaltır süt ve sütlü besinler, mısır, sardalya balığı, kalamar, ıstakoz ve brokkoli bol miktarda kalsiyum içeren besinlerdir |
Fazla Vitamin Zarar Verir Mi |
11-04-2012 | #2 |
Prof. Dr. Sinsi
|
Fazla Vitamin Zarar Verir MiYanlış vitamin yarardan çok zarar getirir Domuz gribi nedeniyle vitamin tüketiminin arttığını belirten uzmanlar, gelişigüzel kullanılan vitaminlerin yarardan çok zarar getirebileceğini söylüyor Soğuk havalar ve domuz gribi salgını doğal beslenmeye, vücut dengemizi koruma ihtiyacına ve vitaminlere olan talebi artırdı Oysa eczanelerden satın alınıp gelişigüzel kullanılan ya da internet sitelerinden sipariş edilen vitaminler yarardan çok zarar getirebiliyor Vitaminlerin kesinlikle doktor kontrolünde ve dozunda tüketilmesi gerektiğini söyleyen Memorial Ataşehir Tıp Merkezi Dahiliye Bölümünden Prof Dr Birsel Kavaklı, vitamin kullanımında dikkat edilmesi gereken noktalara değindi SAĞLIĞIN ANAHTARI: VİTA-AMİNE Vitaminler, birçok fizyolojik olayda anahtar rol üstlenen moleküllerdir Vitaminler insan vücudu tarafından sentezlenemedikleri için besinlerden sağlanması gerekmektedir Vitaminlerin isimleri latincede hayat anlamına gelen vita' ve nitrojen içeren anlamına gelen amine' kelimelerinin kombinasyonundan türetilmiştir Aslında günümüzde bilinen bütün vitaminler nitrojen içermez fakat ilk bulunan vitaminler içerdiği için isim bu şekilde kalmıştır Sağlıklı bireylerde gıdalara ek olarak vitamin almaya gerek yoktur Ancak vitamin ihtiyacını artıracak durumlar veya eksikliğinin saptandığı olgularda vitamin verilmesi gerekir BİLİNÇSİZ VİTAMİN KULLANIMININ SAKINCALARI Bilinçsiz vitamin kullanımı karaciğer bozukluğundan böbrek rahatsızlıklarına kadar pek çok hastalığa neden olabilir Vitaminin doktor kontrolünde kullanılması gerekir Kişinin kafasına göre ya da eş dost tavsiyesi ile vitamin alması kesinlikle yalnıştır Mutlaka doktor önerisiyle alınmalıdır Bilinçsizce tüketilen A vitamini karaciğer bozukluğuna, fazla C vitamini böbrek taşına ve mide rahatsızlıklarına, D vitamini intoksikasyona sebep olabilir ÇOÇUĞA D, SİGARA İÇENE C, VEJETARYENE B12 Büyüme ve gelişme çağında, hamilelikte, ileri yaşlarda, kronik hastalığı olanlarda, alkolizmde eksikliği saptanan vitaminler kullanılmalıdır Gerekli olan vitamin miktarı genellikle tavsiye edilen günlük miktar RDA olarak tanımlanmaktadır Bu değerler ürünlerin etiket bilgilerinde yer almaktadır Ama yine de ihtiyaç duyulan miktar kişiden kişiye farklılık gösterebilmektedir Örneğin belirli hastalıklarda kişiye daha yüksek oranda vitamin tavsiye edilir; ayrıca ilaçlar vitaminlerin aktivitelerini engelleyebilmektedir Belirli grupların özel vitaminlere daha fazla ihtiyacı vardır Örneğin çocuklar (D vitamini), hamile bayanlar (folik asit), yaşlılar (D vitamini), sigara içenler (C vitamini), çok alkol tüketenler (B1 vitamini) veya vejeteryanlar (B12 vitamini) belirli vitaminlere daha fazla ihtiyaç duyarlar ANTİBİYOTİK TEDAVİSİNDE VİTAMİN Gerekmedikçe vitamin kullanmak vücuda yarar yerine zarar getirecektir Vitaminlerin bilinçli ve doğru kullanılması şarttır Örneğin antibiyotik tedavisinde bağırsaktaki yararlı bakteriler de etkilenir Buna bağlı olarak pamukçuk gibi mantar hastalıkları, ishal, hazımsızlık ve gaz şikayetleri ortaya çıkar Bu nedenle antibiyotik tedavisinde özellikle B kompleks vitamini almak yararlıdır SAĞLIĞIN ABCSİNİ GELİŞİGÜZEL KULLANMAYIN A, D, E, K ve C vitaminlerine ait zarar ve yan etkiler iyi bilinmektedir A vitamini vücutta birikip karaciğer toksisitesine yol açar A vitamini toksisitesi, onu bağlayan proteinlerin yok olması ve bu yüzden A vitamininin hücrelere hücum etmesiyle belirir Bu genellikle vitaminlerin diyetten alınması durumunda ortaya çıkmaz; fakat kişinin takviye kullanması durumunda belirebilir Belirtileri mide bulantısı, kusma, karın ağrısı, ishal ve kilo kaybıdır Kas ve sinir sistemi de iştahsızlık, sinirlilik, yorgunluk, uykusuzluk, bitkinlik, baş ağrısı ve kaslarda zayıflık belirtileri göstererek etkilenir D vitamini uzun etkilidir ve birikir D vitamininin fazlası kandaki kalsiyumun yüksek konsantrasyonda olmasına neden olur Kalsiyum böbrek taşı oluşturabilir Kandaki yüksek kalsiyum seviyesi ayrıca kan damarlarının sertleşmesine neden olur ki; özellikle bu da kalp ve akciğer arterleri için tehlikelidir ve ölümcül olabilir D vitamini toksisitesinin ek belirtileri ise; iştahsızlık, baş ağrısı, zayıflık, halsizlik, aşırı susuzluk, sinirliliktir E vitamini ile zehirlenme çok fazla miktarda alınırsa olur; fakat A ve D vitaminlerinde olduğu gibi kolay olmaz Belirtileri baş ağrısı, zayıflık, baş dönmesi, halsizlik ve görme bozukluklarıdır K vitamini zehirlenmesi sadece K vitamini için suda çözünen kaynakları tüketen insanlarda meydana gelir Belirtileri ise kırmızı hücrelerin hemolizi, sarılık ve beyinde hasarlanmadır Tiaminin (B1)anormal bir şekilde çok alımı sinir sistemini etkiler Güçsüzlük, baş ağrısı, alınganlık ve uyku bozukluğuna yol açar Ayrıca taşikardi yapabilir Yüksek miktardaki niasin (B3) sinir sisteminde, kandaki glukoz ve yağda uyuşturucu etkisi yaratabilir Kusma, dilin şişmesi, bayılma gibi belirtiler meydana gelebilir Ilaveten, karaciğerin fonksiyonunu etkileyebilir ve düşük kan basıncına neden olabilir B6 vitamininin uzun süreli yüksek dozda alımı, kimi zaman geri dönüşümü olmayan sinir hasarlarına neden olur Ayaklarda uyuşmayla başlar, sonra ellerde his kaybolabilir ve ağız uyuşabilir Daha başka toksik semptomlar ise yürümede zorluk, bitkinlik ve baş ağrısıdır Alımı azaltıldığı zaman bu semptomlar azalır; fakat her zaman tamamen kaybolmaz Folatın toksisite belirtileri ishal, uyku bozukluğu ve alınganlıktır B12 vitaminiyle olan yakın ilişkisinden dolayı, folatın yüksek miktarı B12 vitamini eksikliğini kapatır C vitamini toksisitesi kusma, karın krampları uyku bozukluklarıdır Böbrek taşına da yol açabilir VİTAMİN KULLANIMI KANSERİ TETİKLER Mİ? ABD'de yapılan bir bilimsel araştırmada aşırı vitamin kullanımınıyla ilerlemiş prostat kanseri arasında bağlantı olabileceği bildirildi Araştırma kapsamında 300 bin erkeğin sağlık durumlarına ve beslenme alışkanlıklarına bakıldı Bunlardan üçte birinin, her gün çeşitli vitaminler aldıkları ve yüzde 5'inin aşırı vitamin tükettiği belirlendi Araştırmanın başlamasından itibaren geçen 5 yıl içinde, 10 bin 241 erkeğe prostat kanseri teşhisi konuldu Journal of the National Cancer Institute dergisinde yayınlanan araştırmada, aşırı miktarda vitamin kullananlarda öldürücü prostat kanserine yakalanma riskinin hiç kullanmayanlara oranla iki kat fazla olduğu sonucuna varıldı Bununla birlikte araştırmacılar, vitamin kullanımıyla prostat kanserinin ilk safhası arasında ilişki bulamadılar Araştırmacılar, yüksek dozda vitaminin tümör ortaya çıkana kadar etkisinin fazla olmadığı; ancak tümör oluştuktan sonra muhtemelen hızla büyümesine yol açtığı tahmiminde bulundular Daha az kapsamlı benzer araştırmalarda da aynı sonuca varılmasına karşın, aşırı miktarda vitamin kullanımıyla prostat kanseri arasında kesin bir ilişki bulunduğunu kanıtlamak için başka araştırmalara ihtiyaç olduğu da vurgulandı SOĞUK ALGINLIĞANA KARŞI C VİTAMİNİ KULLANIRKEN C vitamininin fazlası böbrekler yoluyla dısarı atılır Ana metabolitlerinden birisi oksalattır Bu nedenle yüksek dozda uzun süre vitamin C alımında oksalat taşları oluşabildiği bildirilmiştir Ayrıca C vitamininin mide asidini artırdığı ve midenin saldırgan faktörlerinden biri olduğu da bilinmektedir Demir emilimini artırır Anemik hastalarda demirle birlikte C vitamini alınması önerilir; ancak demir birikimi olan hemokromatoz durumlarında ve hemolitik anemilerde C vitamini önerilmez Vitamin C nitratlardan “nitrosamin” oluşumunu engeller Bu nedenle nitrit, nitrat katkısı yapılmış besinlerden sindirim sisteminde nitrozamin oluşumunu engellemek için C vitamininden zengin bir besin alınması önerilir Böylece mide ve özefagus kanserlerine karşı koruyucu olduğu belirtilmektedir Uzun yıllardan beri C vitamininin soğuk algınlığından koruyucu etkisi üzerinde durulmaktadır Bu konuda yapılan çalışmalar sonucunda C vitamininin profilaktik etkisi tesbit edilmemiştir Ancak soğuk algınlığı geçiren kişilerde hastalık süresini kısaltığı ve semptomların ciddiyetini azaltığı bildirilmektedir Sigara içiminin C vitamininin kandaki düzeyini düşürücü etkisi olduğundan, sigara içenlerin normallere göre 2 kat daha çok C vitamini almaları gerekmektedir Vitamin C yetersizliğinde skorbüt ortaya çıkar Vitamin C nin günlük alınması gerekli miktar yetişkinler için günde 50-75 mg dır |
|