Cevap : ***mehmeh akif ersoy**** |
01-29-2008 | #16 |
hayko26
|
Cevap : ***mehmeh akif ersoy****SEYFİ BABA Geçen akşam eve geldim Dediler: - Seyfi Baba Hastalanmış, yatıyormuş - Nesi varmış acaba? - Bilmeyiz, oğlu haber verdi geçerken bu sabah - Keşki ben evde olaydım Esef ettim, vah vah! Bir fener yok mu, verin Nerde sopam? Kız çabuk ol! Gecikirsem kalırım beklemeyin Zîrâ yol Hem uzun, hem de bataktır - Daha a'lâ, kalınız Teyzeniz geldi, bu akşam, değiliz biz yalınız Sopa sağ elde, kırık camlı fener sol elde; Boşanan yağmur iliklerde, çamur tâ belde Hani, çoktan gömülen kaldırımın, hortlayarak; "Gel!" diyen taşları kurtarmasa, insan batacak Saksağanlar gibi sektikçe birinden birine, Boğuyordum! müteveffâyı bütün âferine Sormayın derdimi, bitmez mi o taşlar, giderek, Düştü artık bize göllerde pekâlâ yüzmek! Yakamozlar saçarak her tarafından fenerim, Çifte sandal, yüzüyorduk, o yüzer, ben yüzerim! Çok mu yüzdük bilemem, toprağı bulduk neyse; Fenerim başladı etrâfını tektük hisse Vâkıâ ben de yoruldum, o fakat pek yorgun Bakıyordum daha mahmurluğu üstünde onun: Kâh olur, kör gibi çarpar sıvasız bir duvara; Kâh olur, mürde şuâ'âtı düşer bir mezara; Kâh bir sakfı çökük hânenin altında koşar; Kâh bir ma'bed-i fersûdenin üstünden aşar; Vakt olur pek sapa yerlerde, bakarsın, dolaşır; Sonra en korkulu eşhâsa çekinmez, sataşır; Gecenin sütre-i yeldâsını çekmiş, uryan, Sokulup bir saçağın altına gûyâ uyuyan Hânüman yoksulu binlerce sefilân-ı beşer; Sesi dinmiş yuvalar, hâke serilmiş evler; Kocasından boşanan bir sürü bîçâre karı; O kopan râbıtanın, darmadağın yavruları; Zulmetin, yer yer, içinden kabaran mezbeleler: Evi sırtında, sokaklarda gezen âileler! Gece rehzen, sabah olmaz mı bakarsın, sâil! Serserî, derbeder, âvâre, harâmî, kaatil Böyle kaç manzara gördüyse bizim kör kandil Bana göstermeli bir kerre Niçin? Belli değil! Ya o bîçâre de râhmet suyu nûş eyliyerek, Hatm-i enfâs edivermez mi hemen "cız!" diyerek? O zaman sâmi'anın, lâmisenin sevkıyle Yürüyen körlere döndüm, o ne dehşetti hele! Sopam artık bana hem göz, hem ayak, hem eldi Ne yalan söyliyeyim kalbime haşyet geldi Hele yâ Rabbi şükür, karşıdan üç tâne fener Geçiyor Sapmıyarak doğru yürürlerse eğer, Giderim arkalarından Yolu buldum zâten Yolu buldum, diyorum, gelmiş iken hâlâ ben! İşte karşımda bizim yâr-ı kadîmin yurdu Bakalım var mı ışık? Yoksa muhakkak uyudu Kapının orta yerinden ucu değnekli bir ip Sarkıtılmış olacak, bir onu bulsam da çekip Açıversem İyi amma kapı zâten aralık Gâlibâ bir çıkan olmuş Neme lâzım, artık Girerim ben diyerek kendimi attım içeri, Ayağımdan çıkarıp lâstiği geçtim ileri Sağa döndüm, azıcık gitmeden üç beş basamak Merdiven geldi ki zorcaydı biraz tırmanmak! Sola döndüm, odanın eski şayak perdesini, Aralarken kulağım duydu fakîrin sesini: - Nerde kaldın? Beni hiç yoklamadın evlâdım! Haklısın, bende kabâhat ki haber yollamadım Bilirim çoktur işin, sonra bizim yol pek uzun Hele dinlen azıcık anlaşılan yorgunsun Bereket versin ateş koydu demin komşu kadın Üşüyorsan eşiver mangalı, eş eş de ısın Odanın loşluğu kasvet veriyor pek, baktım Şu fener yansa, deyip bir kutu kibrit çaktım Hele son kibriti tuttum da yakından yüzüne, Sürme çekmiş gibi nûr indi mumun kör gözüne! O zaman nîm açılıp perde-i zulmet, nâgâh, Gördü bir sahne-i üryân-ı sefâlet ki nigâh, Şâir olsam yine tasvîri otur bence muhâl: O perîşanlığı derpîş edemez çünkü hayâl! Çekerek dizlerinin üstüne bir eski aba, Sürünüp mangala yaklaştı bizim Seyfı Baba - Ihlamur verdi demin komşu Bulaydık, şunu, bir - Sen otur, ben ararım - Olsa içerdik, iyidir Aha buldum, aramak istemez oğlum, gitme Ben de bir karnı geniş cezve geçirdim elime, Başladım kaynatarak vemeye fincan fincan, Azıcık geldi bizim ihtiyarın benzine kan - Şimdi anlat bakalım, neydi senin hastalığın? Nezle oldun sanırım, çünkü bu kış pek salgın - Mehmed Ağ'nın evi akmış Onu aktarmak için Dama çıktım, soğuk aldım, oluyor on beş gün Ne işin var kiremitlerde a sersem desene! İhtiyarlık mı nedir, şaşkınım oğlum bu sene Hadi aktamıyayım Kim getirir ekmeğimi? Oturup kör gibi, nâmerde el açmak iyi mi? Kim kazanmazsa bu dünyâda bir ekmek parası: Dostunun yüz karası; düşmanının maskarası! Yoksa yetmiş beşi geçmiş bir adam iç yapamaz; Ona ancak yapacak: Beş vakit abdestle namaz Hastalandım, bakacak kimseciğim yok; Osman Gece gündüz koşuyor iş diye, bilmem ne zaman Eli ekmek tutacak? İşte saat belki de üç Görüyorsun daha gelmez Yalınızlık pek güç Ba'zı bir hafta geçer, uğrayan olmaz yanıma; Kimsesizlik bu sefer tak dedi artık canıma! - Seni bir terleteyim sımsıkı örtüp bu gece! Açılırsın, sanırım, terlemiş olsan iyice İhtiyar terliyedursun gömülüp yorganına Atarak ben de geniş bir kebe mangal yanına, Başladım uyku teharrîsine, lâkin ne gezer! Sızmışım bir aralık neyse yorulmuş da meğer Ortalık açmış, uyandım Dedim, artık gideyim, Önce amma şu fakîr âdemi memnûn edeyim Bir de baktım ki: Tek onluk bile yokmuş kesede; Mühürüm boynunu bükmüş duruyormuş sâde! O zaman koptu içimden şu tehassür ebedî: Ya hamiyyetsiz olaydım, ya param olsa idi! alıntı
__________________
Hakan Guven®
|
Cevap : ***mehmeh akif ersoy**** |
01-29-2008 | #17 |
hayko26
|
Cevap : ***mehmeh akif ersoy****| | Birinci zumreyi teskil eden zavalli avam, | AVAM: Halktan ilmi irfani Biraksalar devam edecek tatli uykusuna devam | az olan kimse | Bugun nasibini yerlestirince kursagina; | "Yarin" nedir? Onu bilmez, yatar donup sagina | | Yikilsa ars-i hukumet, tikilsa kabre vatan, | KABR: Mezar Vazifesi degil; cunku "hepsi Allah'tan!" | | Ne hukmu var ki, esasen yalanci dunyanin? | Olurse, yan gelip yatacak cennetinde Mevla'nin | | Fena kuruntu degil! Ben derim, sorulsa bana: | "Kabul ederse cehennem ne mutlu, amca, sana!" | | | | ikinci zumreyi teskil eden cemaat ise, | Hayata kuskun olandir ki: saplanip ye'se, | YE'S: Umitsizlik | "Selametin yolu yoktur Ne yapsalar bosuna!" | Demis te hirkayi cekmis butun butun basina | | Bu turlu bir hareket mahz-i kufr olur, zira: | MAHZ: Sirf, katiksiz Talepte amir olurken bir ayetinde Huda; | | Buyurdu: "Kesmeyiniz ruh-u rahmetimden umid; | NEFHA: Guzel koku Ki musrikin olur ancak o nefhadan nevmid" | NEVMiD: Umitsiz | Bu bir; ikincisi: ye'sin ne olsa esbabi, | ESBAB: Sebebler Onun atalet-i kulliyedir ki icabi, | ATALET: Tembellik | KULLiIE:Tamamiyle Osmanli(yok olusununun hemen oncesi)'daki 4 zumreden 3cusu Bu zuppeler acaba hangi cinsin efradi? kadin desen, geliyor arkasindan erkek adi; Hayir, kadin degil; erkek desen, nedir o kilik? Demet demetken o saclar ne muhtasar o biyik? Sadasi baykusa benzer, hirami saksagana; Hulasa, zuppe demistim ya, artik anlasan a! Fakat bu kukla herif bir buyuk seciyye tasir, Ki, haddim olmiyarak, "Aferin!" desem yarasir Nedir mi? Anlatayim: oyle bir metaneti var, Ki en savulmiyacak ye'si tek birayla savar Sinirlerinde teessur denen fenalik yok, Tabiatinda utanmakla asinalik yok Bilirsininiz, hani, insanda bir damar varmis, Ki yuzsuz omak icin mutlaka o catlarmis, Nasilsa "Rabbim utandirmasin!" duasi alan, Bu arsizin o damar zaten eksik anlindan! Cebinde gordu mu uc tane cil kurus nazlim, Tokatliyan'da satar mutlaka, gider de calim Eger dolandirabilmisse istenen parayi; Gorur mahalleli ta karnavaldan maskarayi! Beyoglu'nun o mulevves muhit-i fahisine Dalar gider, takilip bir sefilin pesine "Haya, edeb gibi sozler rusum-u fasidedir; Vatanla aile, hatta, kuyud-u zaidedir" Diyor da hepsine birden kuduzca saldiriyor "Ayip degil mi?" demissin Acep kim aldiriyor! Namaz, oruc gibi seylerle yok alis verisi; Mukaddesat ile eglenmek en birinci isi Duyarsaniz "kara kuvvet" bilin ki: imandir "Kitab-i kohne" de -hasa- Kitab'i Yezdan'dir Usenmeden ona Kur'ani anlatirsan eger, Su ezberindeki esmayi muttasil geveler: "Kurun-u maziyeden kalma cansiz evradi Cekerse, dogru mu yirminci asrin evladi?" Nedir alakasi yirminci asr-i irfanla Bu saklaban herifin? Anlamam ayip degil a! '-i fazli mi varmis elinde gosterecek? Nedir meziyyeti, gorsek de bari ogrensek Hayir! Mehasin-i Garb'in birinde yok hevesi; Rezail, oldu mu lakin, siaridir hepsi! Butun kebaire (icki,kumar,zina) tiryaki bir kopuk tanirim -Ne oldu bilmiyorum simdi, sag degil sanirim- Kumar, senaatin aksami, irtikap, icki Hulasa defter-i a'mali oyle kapkara ki: Yaninda leyl-i cehennem, sabah-i cennettir! "Utanmiyor musun Ettiklerin rezalettir!" Denirse kendine, milletlerin ekabirini Sayardi gostererek hepsinin kebairini: "Filan icerdi Filan fuhsa munhemikti" diye Mulevvesatini bir bir rical-i maziye Izafe etmeye baslardi paye vermek icin "Peki! Fezaili yok muydu soylediklerinin?" Diyen cikarsa "muverrihlik etmedim!" derdi Su zuppeler de, bugun ayni ruhu gosterdi Fransiz'in nesi var? Fuhsu, bir de ilhadi; Kapi$ti bunlari "yirminci asrin evladi!" Ya Alman'in nesi var zevki oksayan? Birasi; Unuttu ayrani, ma'tuda dondu kahrolasi! Heriflerin, hani dunya kadar bedayii var: Ulumu var, edebiyyati var, sanayii var Giden birer avuc olsun getirse memlekete; Doner muhitimiz elbet muhit-i ma'rifete Kucak kucak tasiyor olmadik mesaviyi; Begenmesek "medeniyyet!" diyor; inandik iyi! "Ne var, biraz da maarif getirmis olsa" desek Emin olun size "hammallik etmedim?" diyecek Mehmet Akif ERSOY Fatih Kursusunde - 1914 alıntı |
Cevap : ***mehmeh akif ersoy**** |
01-29-2008 | #18 |
hayko26
|
Cevap : ***mehmeh akif ersoy****İhtiyar amcanı dinlermisin, oğlum Nevruz !! Ne büyük söyle, Ne çok söyle; Yiğit işte gerek Lafı bol, karnı geniş soyları taklit etme ; Sözü sağlam, Özü sağlam ol, Irkına çek RESMİM İÇİN ! Şu serilmiş görünen resmime imrenmedeyim Ne saadet hani ondan bile mahrumum ben Daha yıllarca eminim ki hayatın yükünü , Dizlerim titreyerek çekmeğe mahkumum ben Çözde artık yükümün kördüğüm olmuş bağını , Bana çok görme ilahi bir avuç toprağını RESMİMİN ARKASINA Hepsi göçmüş hani yoldaşlarının hiçbiri yok Senmi kaldın yalnız kafileden böyle uzak ? Postu sermekse meramın yola,serdirmezler; Hadi gölgenle beraber silinip gitmene bak alıntı |
Cevap : ***Mehmeh Akif Ersoy**** |
01-29-2008 | #19 |
Şengül Şirin
|
Cevap : ***Mehmeh Akif Ersoy****Teşekkürler hayko26 |
Cevap : ***Mehmeh Akif Ersoy**** |
01-30-2008 | #20 |
hayko26
|
Cevap : ***Mehmeh Akif Ersoy****asıl bn teşekkür ederim |
|