Ahımdı Düşen, Gözyaşlarımdı Nazar Eden!
Anılanla
Halleşmek için
Çekildim mütevazı bir köşeye
Bir müddet
Sonra başlamıştım
Artık silinmeyenle dertleşmeye
Son derece
Zarif bir esintinin
Sayfalar açtığı anılarda
Yudumladığım çay onsuz ne acıydı
Oysa
Onun sıcaklığıyla
Ne kadar büyük bir haz
Alırdım konuşmalarımızda
Birkaç
Bardak içtiğim
Çay oysa bahaneydi
Onun
Halinden sudur eden
Duruşu ne kadar berraktı
Adeta bir ressam sanatıydı
Ressamın
Mahareti o kadar da
Aşikâr beyan ederdi ki
Fiziğiyle
Müsemma olan belagat’i
Kendini
Hayranlık içinde seyrettirirdi
Gözlerin
Aradığı erguvan misali,
Her yanı mücehhez kılıyordu
Düşüncelerini
İfade ederken kullandığı
Üslup adeta bir harikaydı
Tıpkı boğazda
Sakince ilerleyen su misali
Etrafımızda
Duyulmaya namzet
Bir takım sesler geliyordu kulağıma
Gayriihtiyarî
Dikkat kesiliyordum
Sesin yön aldığı merkezine
Zira
Asla rahatsız
Edilmek istemiyordum
Daldığım karelerde kalanımdan
Bir
Yudumluk olmuştu,
Bir tadımlık nazar olarak
Kalmıştı ne yazık ki melalimde
Sevgiyi
Ne kadar çok
Hak ediyordu bilseniz
Yokluğun anımsanmalarında
Arıyordum
Şimdi onun halimde
Yaşattığı muhteşem hazzı
Bir edep içinde
Hoş yutkunmalarını,
Konuşmadan önce gözlerimdeki
Arayışlarını
Umutlarımın devasa
Kök saldığı ulu çınarları
Hicranıma
Damla olarak
Düşen gözyaşlarımı
Bırakıyorum
Dinmeyen hüznümün
Müşahhas olan sayfalarına
Mustafa CİLASUN
__________________
Aşk; halin demidir!
|