Geri Git   ForumSinsi - 2006 Yılından Beri > Eğitim - Öğretim - Dersler - Genel Bilgiler > Eğitim & Öğretim > Tarih / Coğrafya

Yeni Konu Gönder Yanıtla
 
Konu Araçları
arşiv, devleti, hakkında, herşey, osmanlı

Osmanlı Devleti Hakkında Herşey -Arşiv-

Eski 11-25-2012   #61
Prof. Dr. Sinsi
Varsayılan

Osmanlı Devleti Hakkında Herşey -Arşiv-



Kanunî Sultan Süleyman Han, 120000 kisilik bir orduyla Budin' den ayrilip Viyana üzerine yürüdügü haberi duyulunca, sâdece Almanya'da degil, bütün Avrupa' da müthis bir telas ve korku baslamis, Türklerin gelisi karsisinda, o sirada had safhada olan mezhep mücâdeleleri bile bir tarafa birakilarak, Viyana'ya yardim kampanyasi açilmis ve Avrupa'nin her yerinden muhtelif milletlere mensup yardim kuvveti akin akin gelmeye baslamis, hattâ muhâsaradan biraz evvel bu kuvvetlerin büyük bir kismi kaleye yerlesmisti Osmanli ordusunun hasmetinden büyük bir korkuya kapilan Ferdinand, alelacele sehri terkederek kaçmis, yerine ihtiyar ve tecrübeli bir asker olan, Kont Nicolos Von Salm'i kale komutani olarak birakmisti Müdâfaa hazirliklarina baslayan Kont Salm de, Türk ordusu gelmeden Viyana yakinlarindaki mahalleleri tamamen yakip yikmis, birinci istihkâm hattindan yirmi adim içerde ikinci bir istihkâm insâ etmis, Tuna sahillerine kaziklar diktirerek müdâfaa için gerekli tedbirleri almisti Osmanli humbaracilarinin yakici te'sirlerinden korunmak için evlerin ahsap çatilarini yiktirmis, top güllelerinin te'sirini azaltmak için de, sokaklarin kaldirimlarini söktürmüstü Ayrica iki ay yetecek kadar erzaki te'min edip, sehirdeki sivil halki disari çikarmisti

Kanunî Sultan Süleyman Han, Viyana'ya gelirken hiç bir zaman kaleyi alma gayesini gütmemis, istedigi zaman bunu gerçeklestirebilecegini göstererek göz dagi vermek istemisti Üstelik yeni fethedilmis olan Macaristan'da islâm idaresi tam yerlesmeden Viyana'nin da alinip askerin çok genis bir alana yayilmasi, stratejik bakimdan hatali olurdu Kisin yaklasmasi kale çevresinin yogun yagmurlar sebebiyle bataklik hâline gelmis olduguna aldirmadan kaleyi kusatmisti

Kaleyi muhasaraya baslayan Kanunî Sultan Süleyman Han, on yedi gün boyunca döverek, sehrin surlarini iyice tahrip etmisti Bu sirada bir Osmanli güllesinin isâbetiyle kale komutani Kont Salm de öldürülmüstü Çevreden aldigi istihbaratlar sonunda Viyana'ya yüzelli kilometre uzaktaki Linz'de Alman ordusunun da Osmanli ordusunun karsisina çikmayacagi anlasilinca, CharIesQuint'e verilen cezanin yeterli olduguna kanâat getiren Kanunî Sultan Süleyman Han, orduya muhasarayi kaldirma emrini verirken, çesitli beyler kumandasindaki akinci kuvvetlerini akina göndererek,Avusturya, Güney Almanya (Bavyera), Muravya, Bohenya Slovakya, Silezya (simdiki Çekoslovakya) ve Slovesya gibi Alman Imparatorlugu'na bagli ülkeleri bastan basa çignetti 16 Ekim'de Viyana önlerinden hareket eden ordu-yi hümâyûn, 25 Ekim'de Budin'e 16 Aralik'ta da istanbul'a döndü


Alıntı Yaparak Cevapla

Osmanlı Devleti Hakkında Herşey -Arşiv-

Eski 11-25-2012   #62
Prof. Dr. Sinsi
Varsayılan

Osmanlı Devleti Hakkında Herşey -Arşiv-



2Balkan Savaşı

I Balkan Savasinda Osmanli Devletinin agir maglubiyete ugrayip Balkanlardan çekilmesi sonucunda, Balkanlarda siyâsî bakimdan büyük bir bosluk ve dengesizlik meydana geldi Ganimetin paylasilmasinda anlasamiyan Balkan devletleri, birbirine düstüler
Sirbistan askeri, hareket dolayisiyla, Sirp-Bulgar ittifakinin çizdigi ve kendisine ayirdigi arazi parçasindan daha büyük bir bölgeyi ele geçirmisti Sirplarin bu arazi bölgelerini geri vermemesi anlasmazligin dügüm noktasini teskil ediyordu Diger taraftan Londra Konferansinda en büyük payi Bulgaristan'in almasi, diger müttefiklerin hosnutsuzluguna sebebiyet vermisti Bulgarlarin Ege kiyisina ulasmis olmasini Yunanlilar sert tepki ile karsilamislardi Bu husus, Yunanistan ile Sirbistan'i birbirine yaklastirmis ve aralarinda ittifak anlasmasi akdine sebep olmustu Sirbistan ile Yunanistan'in birbirlerine yaklastiklarini gören Bulgaristan, bu iki devlete tam hazirliklarini yapmadan önce 29-30 Haziran 1913'de saldirdi Ancak Bulgar ordusu Yunanlilar ve Sirplar tarafindan Makedonya'dan çikarildi Bu sirada Bulgaristan'dan pay almak istiyen Romenler de savasa girdiler ve kisa zamanda Bulgar Dobruca'sini ele geçirdiler Bulgar ordulari birkaç cephede savasmak zorunda kaldigi için yenilmeye basladi

Osmanli Devleti de bu tarihî firsati kaçirmadi ve bütün özellikleri ile bir Türk sehri olan Edirne'yi geri aldi

Bu yenilgiler üzerine Bulgarlar, bir yandan Romanya kralina basvurarak Balkanli devletlerle, bir yandan da Babiâli'ye basvurarak Osmanli Devletiyle baris yapmak istediler

II Balkan Savasi sonunda, Bulgaristan'la diger Balkan devletlerinin imzaladiklari 10 Agustos 1913 tarihli Bükres Antlasmasi, Romanya ile Bulgaristan'in yeni sinirini belirtiyor, Tuna'nin güneyinde kalan önemli bir arazi parçasini Güney-Dobruca dahil Romanya'ya birakiyordu

Osmanli Devleti ile Bulgaristan arasinda 29 Eylül 1913 tarihinde imzalanan Istanbul Antlasmasi ile Bulgaristan, Kirklareli, Dimetoka ve Edirne'yi Osmanli Devletine geri verdi Antlasmada Bulgaristan'da kalan Türklerin de durumu ele alinmakta, Türklerin mülkiyet haklarina saygi gösterilecegi de belirtilmekte idi

Osmanli Devleti ile Yunanistan arasinda imzalanan 14 Kasim 1913 tarihli Atina Antlasmasi ile Girit kesin olarak Yunanistan'a birakildi Ege adalarinin ne olacagi da büyük devletlerce kararlastirilacakti Büyük devletler ancak 1914 Subatinda Londra'da, bu adalardan Imroz, Bozcaada ve Meis bir yana, digerlerinin Yunanistan'a ve Italya isgalinde olanlari da Italya'ya kalmasina karar verdiler Ancak bu karar üzerinde henüz bir anlasmaya varilamadan I Dünya Harbi çikti Sirbistan'la antlasma ise 13 Mart 1914'de Istanbul'da imza edilmistir Sirbistan'la Osmanli Devletinin artik ortak siniri olmadigindan, sadece Sirbistan'da kalan Türklerin durumlari düzenlenmistir

I Dünya Savasi öncesi dönemde Osmanli Imparatorlugu, Afrika ile ilgisini kesmis, Balkanlarda agir toprak kaybina ugramis, Bulgaristan'dan geri aldigi Edirne ile Dogu-Trakya'da kalabilmistir Balkanlardaki devletlerin güçlenmesi ise, Avusturya-Macaristan ve Almanya' nin burada ilerleme egilimlerine ve Rusya ile Ingiltere'nin nüfuzlarina set çekmisti


Alıntı Yaparak Cevapla

Osmanlı Devleti Hakkında Herşey -Arşiv-

Eski 11-25-2012   #63
Prof. Dr. Sinsi
Varsayılan

Osmanlı Devleti Hakkında Herşey -Arşiv-



2 Kosova Savaşı

Ikinci Kosova Meydan Muharebesi (1472-1451): Türklerin Avrupa'daki, ilerleyisini durdurmak için, Hiristiyan devlet ve milletler, her maglubiyetin ardindan yeni ittifaklar kuruyorlardi Osmanli Sultani Ikinci Murad Hân (1421-1451) devrinde, 1444'deki Varna maglubiyetinin öcünü almak hissiyle, Macar Kral Naibi Hunyadi Yanus, Almanya, Polonya, Romanya ve diger ülkelerden doksanbin kisilik ordu topladi 1448'de Osmanli Devleti'ne tâbi Sirbistan'a giren Hunyadi Yanus'un kumandasindaki müttefik kuvvetlerin, buralari isgal haberi üzerine, Ikinci Sultan Murâd Hân, süratle harekete geçti Anadolu'daki Karamanogullari Beyliginden ve Sirbistan'dan yardimci kuvvetler alan Sultan Murad Hân, Ekim 1448'de Kosova'da düsmanla karsilasti Iki ordunun mevcudu da esit durumda olmasina ragmen, Osmanlilar devrin en üstün atesli silahlarina ve topa sahipti Müttefik ordusu agir zirhli olup, çesitli milletlerden meydana geliyordu Türkler ise muharebe egitim ve tecrübesi ile üstün taktik kabiliyet vasiflari yaninda, sarsilmaz bir iman birligi içindeydiler Sultan Murad Hân, Türk-Islâm an'anesi geregince, muharebeden önce sulh teklif etti Sulh, Haçli taassubu ile red edilince, düsman ordusu hakkinda bütün bilgileri degerlendirerek, harp nizâmi alindi Osmanli ordusunun merkezinde Ikinci Sultan Murad Hân, sag kolda Saruca Pasa, sol kolda, Dayi Karaca Pasa bulunuyordu Öncü kuvvetler, Akinci beylerinden Hizir Bey, Isa Bey, Turahan Bey, ihtiyat da Sinan Bey kumandasinda toplanmisti Hunyadi Yanus'un kumandasindaki müttefik ordusunun saginda Macarlar, Sicilyalilar, sol kolda da Almanya, Polonya, Romanya kuvvetleri vardi

17 Ekim 1448 tarihinde Hunyadi Yanus, zaferden emin bir sekilde taarruzla muharebeyi baslatti Müttefik askerler, coskuyla hücum etmesine ragmen, Türkler karsisinda birinci gün üstünlügü saglayamadilar Türklerin geri çekilecegini uman Hunyadi Yanus, ikinci gün ögleyin baslatilan taaruz da neticesiz kalinca, gece baskinina tesebbüs etti fakat basarili olamadi Muharebenin üçüncü günü olan 19 Ekim sabahi baslayan taarruzda, Osmanli ordusu, sahte ric'at taktigini tatbik ederek, mukavemet etmeden geri çekildi Sag ve sol kollar açilarak, müttefiklere Osmanli merkez kuvvetleri hedef tayin ettirildi Türkler'in kaçtigini zanneden Haçli ordusu zafer kazandik hissiyle suursuzca merkez istikametine ilerledi Merkezde safha safha geri alinirken, düsmanin iyice dagildigi tespit edilince, karsi taarruza geçildi Merkeze girmis olan düsman kuvvetleri, yandan ve geriden sarildi, iyice çevrildigini anlayan Haçlilar, ümitsizce bir an karsilik verdiler ve kaçmaya basladilar Önceden kaçanlar ve geri çekilenler disinda Haçlilar muharebe meydaninda imha edildi

Ikinci Kosova Meydan Muharebesi neticesinde, Türklerin Balkanlar'dan atilamayacagi kesinlesince, Avrupalilar taarruzu birakip, müdafaaya geçtiler Balkanlar'da baslatilan menfaat mücadelesi, hosgörü ve adalet prensiplerini tatbik etme siyasetince Osmanlilar lehine neticelendi


Alıntı Yaparak Cevapla

Osmanlı Devleti Hakkında Herşey -Arşiv-

Eski 11-25-2012   #64
Prof. Dr. Sinsi
Varsayılan

Osmanlı Devleti Hakkında Herşey -Arşiv-



2Viyana Kuşatması

Köprülü Fazıl Ahmed Paşa'nın vefatı üzerine, 5 Kasım 1676 tarihinde Merzifonlu Kara Mustafa Paşa sadrazamlığa getirildi Rusya seferinin, yapılan barış antlaşmasıyla bitmesinden sonra, Macaristan'da Avusturya'ya karşı isyan edip tekrar Osmanlı Devleti himayesini isteyen Tökeli İmre (Emeric Thökely), Merzifonlu Kara Mustafa Paşa tarafından Orta Macaristan Kralı ilan edildi

Macarların lideri konumuna gelen Tökeli İmre, Avusturya kralı I Leopold'a karşı direnişe geçti Tökeli'nin Osmanlılardan yardım istemesi üzerine, bunu fırsat bilen Merzifonlu Kara Mustafa Paşa Viyana'yı kuşattı(14 Temmuz 1683)

60 gün süren kuşatma sırasında Viyana'ya 18 büyük yürüyüş gerçekleştirildi Ancak büyük ve son saldırı için Merzifonlu Kara Mustafa Paşa sürekli bekliyordu Bu arada Papanın çağrısı üzerine Lehistan Kralı Jan Sobiyeski Viyana'nın yardımına yetişti

Düşmana 80 bin kişilik ordusuyla büyük moral ve güç kazandıran Lehistan Kralının gelmesiyle, Osmanlı Ordusu iki ordu arasında sıkıştı Kırım kuvvetlerinin yeterli gayreti ve mücadeleyi göstermemesi üzerine, Osmanlı ordusu dağıldı ve büyük bir bozguna uğradı; ordu hızlı ve düzensiz şekilde Belgrad'a doğru geri çekildi

İkinci Viyana Kuşatması'ndaki başarısızlık Sultan Dördüncü Mehmed'in Merzifonlu Kara Mustafa Paşaya olan güvenini sarsmadıysa da, düşmanları sadrazamı başarısızlığın tek sorumlusu olarak gösterdiler Merzifonlu Kara Mustafa Paşa Belgrad'da idam edildi Yerine Kara İbrahim Paşa sadrazamlığa getirildi

Viyana önlerinde bozguna uğrayan Osmanlı Ordusu geri çekilince düşman kuvvetleri Macaristan girdi Sırasıyla Vişgrad (18 Haziran 1684), Uyvar (19 Ağustos 1685), Budin (2 Eylül 1686) kaleleri Avusturyalıların eline geçti Diğer taraftan Venedik, Avusturya ile anlaşarak Osmanlı Devleti'ne karşı cephe açtı ve adaların bazılarını ele geçirdi Venedik Yunanistan'da Patras, Korent, İnebahtı, Mizistre gibi önemli kalelere ve son olarak Atina'yı ele geçirdi (25 Eylül 1687)

İkinci Viyana Kuşatması'nın Osmanlı tarihinde önemi büyüktür Şimdiye kadar bu denli büyük bir yenilgiye uğramayan Osmanlı Devleti artık gerilemeye başlıyordu İkinci Viyana Kuşatması'ndan sonra Avrupa Devletleri Türkleri Avrupa'dan çıkarma umuduna kapılıp kutsal ittifakı kurdular

Avusturya ve Venedik'e karşı alınan mağlubiyetler ve önemli kalelerin kaybedilmesi Osmanlı Devleti'nde büyük yankı uyandırmıştı Ordu da isyanlar başladı Askerler başarısızlığının sebebi olarak Sultan Dördüncü Mehmed'i suçluyorlardı Askerlerin isteği ile sadrazam olan Siyavuş Paşa, bütün devlet adamlarının hazır bulunduğu bir toplantıda Sultan Dördüncü Mehmed'in tahttan indirilerek yerine Şehzade Süleyman'ın tahta geçirilmesine dair bir karar aldı Sultan Dördüncü Mehmed 8 Kasım 1687 tarihinde tahttan indirildi


Alıntı Yaparak Cevapla

Osmanlı Devleti Hakkında Herşey -Arşiv-

Eski 11-25-2012   #65
Prof. Dr. Sinsi
Varsayılan

Osmanlı Devleti Hakkında Herşey -Arşiv-



Ankara Savaşı

Osmanli sultâni Yildirim Bâyezid ile Timur Han'nin 1402 senesinde Ankara'da yaptiklari muharebe Yildirim Bâyezîd Han; Nigbolu zaferiyle Rumeli'de Osmanli hâkimiyetini te'sis ettikten sonra, Anadolu'da birligi saglamak için harekete geçti Bu niyetle Aydin, Mentese, Karaman ve isfendiyarogullari beyliklerine son verdi Ancak bu beyliklerin basindaki beyler, Asya'da kuvvetli bir devlet kurup, batiya yönelen Timur Han'a sigindilar Ayni sekilde Tîmûr Han'nin hükümdarligina son verdigi Karakoyunlu beyi Kara Yûsuf ile Tebriz hükümdari Ahmed Bey de Yildirim Bâyezîd'e siginmis, Erzincan beyi Mutahharten de akrabalarini Yildirim Bâyezîd'e göndererek yardim istemisdi Tîmûr Han'a siginan Anadolu beyleri, Osmanli sultâni hakkinda; Tîmûr Han'nin önünden kaçan beylerde Yildirim Bâyezîd'e Timur'la ilgili olmadik seyler söyleyip kötüleyerek, her iki müslüman Türk hükümdarinin arasini açtilar, iki taraf da karsilikli kendilerine siginanlari müdâfaa ettiler Tîmûr Han, Yildirim Bâyezîd'e mektup göndererek kendisine siginanlarin iadesini istedi Bu mektuplarda her iki hükümdarin birbirlerine hakaret dolu sözlere yer verdikleri ilim adamlari arasinda kabul görmemektedir Bu gün bilinen hakaret dolu mektuplarin sahte oldugu isbatlanmistir Yildirim Bâyezîd, Tîmûr Han'nin istegini kabul etmeyince savas kaçinilmaz oldu

Tîmûr Han, kuvvetli bir ordu ile, Anadolu içlerine dogru harekete geçti Bunu haber alan Yildirim Bâyezîd de, Istanbul kusatmasini kaldirarak, kuvvetlerini Bursa'da toplamaya basladi Bursa'dan hareket eden Osmanli ordusu, iki koldan yürüyerek Ankara önüne geldi Bu sirada Tîmûr Han Sivas'i ele geçirmisdi Onun, Sivas'da oldugunu haber alan Yildirim Bâyezîd, agirliklarinin bir kismini Ankara'da birakarak Akdagmadeni ve Kadisehri daglik mintikasinda mevzi almak istedi, iki ordunun öncü kuvvetleri Sivas ve Tokat bölgelerinde karsilastilar ise de, Osmanli sultâni Sivas ile Tokat arasindaki geçitleri tuttugundan, burada muharebe yapmayi kendisi için tehlikeli gören Timur Han Kayseri'ye dogru yürüdü Timur Han, Bâyezîd'i kendisine dogru çekmek istediyse de duruma vâkif olan Yildirim Bâyezîd bu oyuna gelmedi ve yapacagi taarruzun zamanini bekledi

Tîmûr Han Kirsehir üzerinden hizla Ankara önlerine gelerek kaleyi kusatti Kale muhafizi Yâkûb Bey, kaleyi siddetle müdâfaa etti Tîmûr Han Osmanli ordusunun gelecegini tahmin ettigi yolu iyice tahkirn etti Osmanli ordusu ise onun hiç beklemedigi taraftan ve tahmininden çok erken Ankara önlerine geldi

Osmanli ordusunun merkezinde sultân Yildirim Bâyezîd bulunuyordu Yaninda sadrâzam Çandarlizâde Ali Pasa, sehzade Isa, Mustafa ve Musa Çelebiler yer aliyordu Sag cenahta bulunan Anadolu birliklerine vezir Tîmûrtas Pasa, sol cenahta yer alan Rumeli birliklerine sehzade Süleyman Sah kumanda ediyordu, ihtiyat kuvvetlerinin basinda da Sehzade Mehmed Çelebi bulunuyordu Sol cenahin ihtiyat kuvvetlerini, Sirbistan despotu ve Sultân'nin kayin biraderi Stefan Lazreviç'in kumandasinda yirmi bine yakin zirhli sirp askeri meydana getiriyordu Merkez ihtiyatinda Karakoyunlular, sag cenahin ihtiyatinda Kara tatarlar denilen Türklesmis Mogollar yer aliyordu Ayrica Süleyman Sah'in kumandasinda akinci kuvvetleri de vardi Osmanli askerinin sayisi yetmis binden fazla idi

Tîmûr Han, ordusunun merkezinde yer almisti Torunu Muhammed Mirza, zirhli ve atli olan Mâverâünnehr askeri ile ihtiyatta idi Diger torunlari Pir Muhammed ve Iskender Mirza, Muhammed Mirza'nin yaninda yer aliyorlardi Sag cenaha üçüncü oglu Mîransah, sol cenaha ise dördüncü oglu Sahruh Mirza kumanda ediyordu Zirhli otuz iki fil, ordunun önünde dizilmisti Ikiye ayrilmis olan merkez kuvvetlerin sag tarafina Tîmûr Han'nin ikinci oglu Ömer Seyh Mirza, sol tarafina ise Emir Celâl islâm kumanda ediyordu Akkoyunlu sultâni Osman Bey ile Emîr Cihan Sah'in tümenleri sag cenahin önünde yeralmisti Mutahharten Bey Karamanoglu, Aydinoglu, Menteseogiu, Germiyanoglu, Saruhanoglu ve Candaroglu, sag cenahta yer almislardi Çagatay sultâni Mahmüd Han, Timur'un yaninda idi

Muharebe günü sabah namazindan sonra Yildirim Bâyezîd, askerlerine veciz bir hitabede bulundu Fakat karsi taraf da sünnî müslüman ve Türk oldugu için, askerin, hiristiyan ordularina karsi gösterdigi basariyi gösteremiyecegi ortada idi

Iki ordu, Ankara'nin kuzey dogusundaki Çubuk ovasinda 28 Temmuz 1402 târihinde karsilasti Burada, o devrin en büyük kumandanlarindan ikisi arasinda târihin en büyük savaslarindan biri oldu Fil görmemis Osmanli atlari ürktü Osmanli ordusundaki Kara tatarlarin aniden Tîmûr tarafina geçip, Rumeli sipahilerinin arkasindan ok atmaya baslamalari, Osmanlinin taarruz gücünü kirdi Bu sirada Osmanli ordusundaki Karaman, Candar, Germiyan, Aydin, Mentese ve Saruhanli sipahileri karsi tarafta bayrak açmis olan beylerini görünce, Tîmûr Han'in tarafina geçtiler Yildirim Bâyezîd'in yaninda az bir asker kaldi Osmanli ordusunun bir kismi geri çekildi Kara Tîmûrtas ve Fîruz pasalar, birlikleri tamamen bozuluncaya kadar dayandilar Yildirim Bâyezîd gün batarken üç bin kisi ile Çataltepe'de muharebeye devam ediyordu Burada süren üç saatlik vurusmadan sonra maglûbiyeti anlayinca etrafindaki askerleri yararak kurtulmak istedi Yildirim Bâyezîd'in ati yaralaninca oglu ile beraber Çagatay hani sultan Mahmüd Han'in kumanda ettigi birlik tarafindan esir alindi


Alıntı Yaparak Cevapla

Osmanlı Devleti Hakkında Herşey -Arşiv-

Eski 11-25-2012   #66
Prof. Dr. Sinsi
Varsayılan

Osmanlı Devleti Hakkında Herşey -Arşiv-



Tîmûr Han kendisini iyi karsiladi ve tesellîde bulundu Bir Osmanli pâdisâhina yarasir sekilde, izzet ve ikramda bulundu Timur'un, Yildirim Bâyezîd'e iyi davranmadigi iddialari uydurmadir Ancak esaret zilletini çekemeyen Yildirim Bâyezîd Han, kederinden ve nefes darligindan kirk dört yasinda vefat etti Tîmûr Han ölüm haberini alinca; "Yazik oldu, büyük bir mücâhid kaybettik" demekten kendini alamadi

Ankara savasi ortaçagin en büyük meydan muharebesidir Iki yüz binden fazla Türk askeri birbiri ile savasmistir Anadolu topraklarinda iki müslüman devlet arasinda yapilmis olan büyük meydan muhârebelerindendir Ankara savasinin önemli neticeleri arasinda; AnadoluTürk birliginin parçalanmasi, Bizans ve istanbul fethinin elli yil daha uzamasi ve Osmanli Devleti'nin gelismesinin en azindan yarim asirdan daha fazla gecikmesi sayilabilir

Tîmûr Han, Ankara savasinda kirk bine yakin zayiat vermistir Hâlbuki o bu muharebeye kadar alti binden fazla kayip vermemisti Buna Osmanli ordusundaki sevk ve idarenin mükemmeliyeti sebeb olmustur Bâzi tarihçiler, Yildirim Bâyezîd ile harb ettigi için Tîmûr Han'i haksiz olarak kötülemekte, harp sahasinda olanlari, zulüm ve ortaligi kana boyamak seklinde bildirmektedir Hâlbuki bunun iki devlet arasinda bir hâkimiyet savasi oldugu unutulmamali, bu savas tarafsiz ele alinip degerlendirilmelidir


Alıntı Yaparak Cevapla

Osmanlı Devleti Hakkında Herşey -Arşiv-

Eski 11-25-2012   #67
Prof. Dr. Sinsi
Varsayılan

Osmanlı Devleti Hakkında Herşey -Arşiv-



Belgrad'ın Fethi

Kanûnî Sultan Süleyman tahta çıktığında Avrupa'nın en güçlü devleti Roma-Germen İmparatorluğu (Almanya) idi Almanya İmparatoru Şarlken Macaristan'a hakim olmak için Macar kralı ile yakın akrabalık ilişkileri kurmuştu Macar Kralı İkinci Lui, Şarlken'e güvenerek vergilerini ödemiyor kendisine gönderilen Osmanlı elçilerini öldürtüyordu

Fatih Sultan Mehmed, Avrupa'da düzenlediği seferlerde Sırbistan'ı almıştı Ancak stratejik bir öneme sahip Macaristan alınamamıştı Kanûnî Sultan Süleyman Macaristan'ı almak üzere harekete geçti Belgrad, karadan ve Tuna ırmağındaki Osmanlı donanması tarafından kuşatıldı Şehir, gayet iyi savunulmasına rağmen teslim olmak zorunda kaldı (29 Ağustos 1521) Belgrad Muhafızlığına Balı Paşa getirildi Bu sefer sonunda İstanbul'a gönderilen bazı Belgradlılar kurulan Belgrad köyüne yerleştirildi

Belgrad'ın fethi, Kanûnî Sultan Süleyman'ın ilk fethidir

Belgrad, bundan sonraki yıllarda Osmanlı Devleti'nin Avrupa'ya açılan en büyük kapısı oldu Bu sebeple Belgrad'a Darü'l-cihad" denildi


Alıntı Yaparak Cevapla
 
Üye olmanıza kesinlikle gerek yok !

Konuya yorum yazmak için sadece buraya tıklayınız.

Bu sitede 1 günde 10.000 kişiye sesinizi duyurma fırsatınız var.

IP adresleri kayıt altında tutulmaktadır. Aşağılama, hakaret, küfür vb. kötü içerikli mesaj yazan şahıslar IP adreslerinden tespit edilerek haklarında suç duyurusunda bulunulabilir.

« Önceki Konu   |   Sonraki Konu »


forumsinsi.com
Powered by vBulletin®
Copyright ©2000 - 2024, Jelsoft Enterprises Ltd.
ForumSinsi.com hakkında yapılacak tüm şikayetlerde ilgili adresimizle iletişime geçilmesi halinde kanunlar ve yönetmelikler çerçevesinde en geç 1 (Bir) Hafta içerisinde gereken işlemler yapılacaktır. İletişime geçmek için buraya tıklayınız.