Geri Git   ForumSinsi - 2006 Yılından Beri > Kültür - San'at & Eğitim > Ülke & Şehirler > Türkiye > Güneydoğu Anadolu Bölgesi

Yeni Konu Gönder Yanıtla
 
Konu Araçları
adıyaman, bilgi, hakkında

Adıyaman Hakkında Bilgi

Eski 08-14-2012   #1
Prof. Dr. Sinsi
Varsayılan

Adıyaman Hakkında Bilgi



Adıyaman Genel Bilgi


Toroslar'ın güneydoğu uzantıları üstünde yer alan il toprakları kuzeyde malatya, doğuda Diyarbakır ve Şanlıurfa, güneyde Şanlıurfa ve Gaziantep, batıda ise Kahramanmaraş illeri ile sınırlıdır

Adıyaman ili merkezi Orta Fırat bölümü içinde yer alır Kuzeyde bulunan Çelikhan ile Gerger ilçesinin bir kısmı Doğu Anadolu Bölgesine, Batıda bulunan Gölbaşı ile Besni ilçesinin bir kısmı ise Akdeniz Bölgesine dahil edilmiştir

Merkez ilçe dahil 9 ilçesi ile 406 köyü vardır İlçeleri Merkez, Besni, Çelikhan, Gerger, Gölbaşı, Kahta, Samsat, Sincik ve Tut ilçeleridir

Adıyaman ili 370 25’ ile 380 11’ kuzey enlemi, 370 ve 390 doğu boylamı arasında yer alır Adıyaman ilinin yüzölçümü 7033 km2 , göller ile 7871 km2 olup, il merkezinin rakımı 669 m dir

Eski coğrafyacı ve tarihçilere göre; Güneyde Arap Yarımadasından, Kuzeyde Toros sıradağlarına doğru uzanan Arap çöllerinin sona erdiği yerde, Toros sıra dağlarının eteklerinde verimli topraklar yer almaktadır Arap çöllerini kuzeyden bir ay gibi saran bu topraklara binlerce yıldan beri Verimli Ay (Hilal) adı verilmiştir Ortadoğu Ülkelerinin merkezinde yer alan Verimli Ay (Hilal) topraklarında Asya, Avrupa ve Afrika kıt alarından gelen ana kara yolları birbirlerini kesmektedir Tarih boyunca Verimli Ay (Hilal) bölgesi ana ticaret yollarının kavşak noktalarında, büyük ticaret ve sanayi şehirleri doğmuş, büyümüş, yıkılmış ve yerlerine yenileri kurulmuştur Verimli Ay (Hilal) bölgesinin bir parçası sayılan Orta Fırat Bölümü'nün illerinden olan Adıyaman, bu bölgenin en üst sınırını oluşturmaktadır Adıyaman ili uygun coğrafi özellikleri dolayısıyla tarihin her döneminde yerleşim bölgesi olmuştur
Geçilmesi güç ve savunulması kolay olduğu için Malatya Dağları, tarih boyunca yerleşim yeri olarak seçilmiştir Burad yapılan arkeolojik kazılarda İÖ3000'e ait kalıntılar bulunmuştur Pirin Köyü'nde bazılarında duvar resimleri de bulunan 200'den fazla mağara bulunmuştur Adıyaman Palanlı Mağarasında yapılan incelemelerde kent tarihinin Mö 40000 yıllarına kadar uzandığı anlaşılmıştır

Samsat-Şehremuz Tepe'deki tarihi bulgulardan Mö 7000 yılına kadar Paleolitik, MO 5000 yıllarına kadar Neolitik, MÖ3000 yıllarına kadar Kalkolitik ve MO3000 -1200 yıllan arasında da Tunç Çağı dönemlerinin yaşandığı anlaşılmıştır Bu dönemde bölge Hititlerle Mitannilar arasında el değiştirmiş ve Hitit Devletinin yıkılmasıyla (MÖ 1200) karanlık bir dönem başlamıştır

MÖ 1200'den Frig Devletinin kuruluşu olan MÖ 750 yılları arası dönemle ilgili olarak yazılı kaynağa rastlanmamıştır Ancak; bu dönemde yöre, Asur etkisine girmeye başladığından, Samsat'ta bulunan Asur etkili mühürler ve Kahta Eskitaş Köyünde bulunan Hitit Hiyeroglifi ile yazılmış kitabeler, Anadolu'daki tarihi gelişimin Adıyaman'da da aynen devam ettiğini, göstermektedir Bu dönemde Adıyaman ve çevresinde Hitit Devletinin yıkılmasıyla ortaya çıkan Geç Hitit şehir devletlerinden biri olan Kummuh Devleti hüküm sürmüştür

Ö 900-700 yılları arasında yöre Asur etkisinde kalmakla birlikte, Asurlular tam olarak egemenlik kuramamış, VI yüzyılın başlarından itibaren yöreye Persler egemen olmuşlar ve Satrap'lar (Valiler) eliyle yönetilmiştir 334 yılında Büyük iskender'in Anadolu'ya girmesiyle Pers'ler hakimiyetini kaybetmiş, MÖIyüzyıla kadar yörede Makedonyalı Seleukoslar hüküm sürmüştür Seleukosların gücünün zayıfladığı sıralarda, Kral Mithradetes l Kallinikos Kommagene Krallığının bağımsızlığını ilan etmiştir (MO 69)

Başkenti Samosota (Samsat] olan Kommagene Krallığı, egemenliğini MS 72'ye kadar sürdürmüş, bu tarihte yöre Roma imparatorluğu'nun eline geçmiştir Adıyaman Roma imparatorluğu'nun Suriye Eyaletine, 6 Lejyon olarak bağlanmıştır Roma imparatorluğu'nun 395 yılında Batı ve Doğu Roma olarak ikiye ayrılmasıyla, Adıyaman Doğu Roma imparatorluğu topraklarına katılmıştır 643 yılından itibaren bölgeye Arap akınları başlamakla birlikte Arap hakimiyeti ancak 670 yılında Emevi'lerle kurulabilmiştir 758 yılında ise, II Abbasi komutanlarından Mansur Ibni Cavene'nin hakimiyetine girmiş, 926 yılına kadar Abbasi egemenliği altında kalan bölge, 958 yılında Bizanslıların eline geçmiştir

1114-1181 yıllan arası yöreye Türk akınları olmuş, 1204-1298 yılları arasında Samsat ve yöresini Anadolu Selçukluları ele geçirmiştir 1230 ve 1250 yıllarında Moğol saldırılan yaşanmış 1298'de de bölge, Memlûkların eline geçmiştir 1393 yılında Adıyaman bu kez de Timurlenk tarafından işgal edilerek yakılıp yıkılmıştır

Adıyaman başlangıçta merkezi Samsat'ta bulunan bir Sancakla Maraş Beylerbeyliği'ne bağlanmış, Tanzimat’tan sonra bir kaza olarak Malatya'ya bağlanmıştır

Cumhuriyetin kuruluşundan 1954 yılına kadar eski idari yapısı korunarak Malatya'ya bağlı kaza konumunda olan Adıyaman 1 Aralık 1954 tarihinde 6418 sayılı Kanunla Malatya'dan ayrılarak il haline gelmiştir

Adıyaman’da günümüze gelebilen tarihi eserler arasında; Haydaran Kaya Mezarları,Turuş Kaya Mezarları, Dolmenler, Besni Kalesi, Gerger Kalesi, Kahta Kalesi, Keysun Kalesi, Samsat Kalesi, Karakuş Dikili Taşları, Eski Kahta Kaya Kabartmaları, Nemrut Dağı, StPaul Kilisesi (1905), Cendere Köprüsü, Kızılin (Göksu) Köprüsü, Altınlı Köprü, Merkez Ulu Cami (176, Besni Ulu Camisi, Musalla Camisi, Besni çarşı Camisi (1492), Kab Camisi (176, Siratut Camisi, Hacı Abdülgani Camisi (Çarşı Cami) (1557), Hacı Süleyman Mescidi (1720), Eski Saray Camisi (İbrahim Bey Camisi) (163, Besni Toktamış Camisi (XVIIyüzyıl), Külhanönü Camisi , Besni Çarşı Camisi (1492), Abuzer Gaffari Türbesi, Mahmut El Ensari Türbesi, Şeyh Abdurrahman Erzincani Türbesi, Zeynel Abidin Türbesi, Çıplak Baba Türbesi, Hacı Ali Bey Türbesi, Hacı Yusuf Türbesi bulunmaktadır Ayrıca Göksu, Gümüşkaya (Palaş), Palanlı ve Kitap mağaraları ile Besni, Çelikhan ve Kotur içmeleri vardır

Alıntı Yaparak Cevapla

Adıyaman Hakkında Bilgi

Eski 08-14-2012   #2
Prof. Dr. Sinsi
Varsayılan

Adıyaman Hakkında Bilgi



Adıyaman Gezgin Gözüyle


NEMRUT DAĞI ÖREN YERİ
Dünyanın 8 harikası olarak anılan ve UNESCO Kültür Mirası Listesinde yer alan bu yer Doğu Toros Sıradağlar üzerinde 2150m yüksekliğinde, Fırat nehri geçitlerine ve ovaya hakim bir tepe üzerindedir Kommagene Kralı 1 Anticeos ‘a ( Antikos) anakaya üzerinde bir anıt mezar yapılmış ve üzerine kırma taşlar yığılarak büyük bir tepe biçiminde tümlüs oluşturulmuştur Tümülüsün Doğu Batı ve Kuzeyindeki kayalıklara 9-10 metre boyutlarında dev kral ve tanrı, kartal ve aslan heykelleri konulmuştur

ARSAMEİA KUTSAL ALANI

Adıyaman ili, kahta ilçesi sınırları içerisinde yer almaktadır MÖ 3YY da ( Hellenistik dönem) yaşamış arsemes tarafından kurulduğu için bu isimle anılmıştır Prehistorik dönemden sonra Hellenestik, Roma ve orta çağda da yerleşim yeri olarak kullanılmıştır Güneydeki tren yolunda Mitras’ın kabartma stili bulunmaktadır

PİRİN ÖREN YERİ (PERRE ANTİK KENT)

Adıyaman’a 5km uzaklıkta Örenli mahallesi sınırları içerisindedir Perre şehri, Kommagene ülkesinin 5 büyük şehrinden biridir Günümüzde çok az bir kalıntı ulaşmıştır Antikkentte sur duvarları, halen halk tarafından kullanılmakta olan çeşme ve 200’e yakın kaya mezarının bulunduğu Nekropol yer almaktadır

DERİK KUTSAL ALANI

İlimiz Sincik ilçesi Çatbahçe sınırları içerisindedir 125m yükseklikte iki tepe arasındaki düzlük alana kurulmuştur Burada bir tapınak ve kutsal Temenus ( çevre duvarı) ile simetrik yapıda iki adet “hercon” yer almaktadır

PALANLI MAĞARASI:

Paleolithik dönem (taş devri) insanın yaşadığı dönemde kullanılmıştır MÖ 40,000 yıllarına kadar uzanan dönemde avcılık ve toplayıcılıkla uğraşan halkın mağara duvarlarına çizdikleri dağ keçisi ve geyik gibi hayvan resimleri günümüze kadar tahrip olmadan gelmiştir

ULU CAMİİ

Adıyaman’ın merkezinde bulunmaktadır Dulkadiroğulları (MS 1137-1522 ) zamanında yapılan camii daha sonraları bir çok kez onarım görmüştür

Caminin bugünkü şekli ile 1863 tarihinde yaptırıldığını bildiren bir kitabe , minare kaidesinin doğuya bakan üst yüzeyinde bulunmaktadır Aynı yerde altta kemer içinde bulunan bir başka kitabede caminin 1902 yılında tamir gördüğü anlaşılmaktadır

ÇARŞI CAMİİ

Hacı Abdulgani isimli bir kişi tarafından 1550 yılında yaptırılmıştır Dikdörtgen planlı caminin payandalarla desteklenen beden duvarları kesme taştan yapılmıştır

ESKİSARAY CAMİİ

İlimiz merkez Eskisaray mahallesinde bulunan Saray camii (İbrahim paşa) Hicri 1148’de İbrahim paşa tarafından yaptırılmıştır Cami bir çok defa onarım görmüştür Son onarımda camii kuzeye doğru genişletilmiştir

KAP CAMİİ

Kendi adıyla anılan mahallede bulunan Kap camii kitabesine göre hicri 1182 (1768) yılında yapıldıktan sonra Hicri 1342 (1923) Hacı Mehmet Ali tarafından yeniden yaptırılmıştır

YENİPINAR CAMİİ

İlimiz Yenipınar mahallesinde bulunmaktadır Düz bir alan üzerine kurulmuştur Minare kaidesinde yer alan kitabeye göre Hicri 1133 (1720) senesinde Hacı Mahmut Atlı tarafından yaptırılmıştır

St PAUL KİLİSESİ

Adıyaman Merkez Mara Mahallesindedir 1905 tarihli kitabesinden kilisenin oldukça eski bir yapı olduğu anlaşılmaktadır StPaul ismiyle anılan bir Süryani kilisesi olup, tescilli bir yapıdır Bugün için küçük bir Süryani cemaati tarafından kullanılmaktadır

NEMRUT DAĞI TÜMÜLÜSÜ

Nemrut Dağı Tümülüsü; Adıyaman’ın 86 km doğusunda Kahta ilçesinin Karadut köyünde, dünyanın sekizinci harikası olarak tanınan, tepesinde küçük kırma taşların yığılmasıyla oluşturulmuştur Tümülüs, 2150 m Yükseklikte, görkemli bir kültür ve turizm merkezi konumundadır İÖ 1 Yüzyıla tarihlenen ve orijinali 55 m olan tümülüsün bugünkü yüksekliği 50 m, çapı 150 metredir Gündoğumu ve günbatımının tüm ihtişamıyla izlenebildiği bu tepede, Kommagene Kralı 1 Antiochos kendisi için görkemli bir anıt mezar, mezar odasının üzerine kırma taşlardan oluşan bir tümülüs ve tümülüsün üç tarafını çevreleyen kutsal alanlar inşa ettirmiştir Tümülüs, Kral 1 Antiochos’un şerefine tertiplenen törenlere mahsus 3 terasla çevrilidir Doğu, batı ve kuzey terasları olarak adlandırılan bu alanlardan doğu ve batı teraslarda; sıra halinde dizilmiş blok halinde 8 yontma taşın üst üste oturtulmasıyla oluşturulan 8-10 metre yüksekliğinde muhteşem heykeller, kabartmalar ve yazıtlar bulunmaktadır Heykeller, bir aslan ve bir kartal heykeliyle başlar ve aynı düzende son bulur Hayvanların kralı olan aslan yeryüzündeki gücü, tanrıların habercisi olan kartal ise göksel gücü sembolize eder

KARAKUŞ TÜMÜLÜSÜ

Kahta ilçesinin14km kuzeyindedir Hafif yükseltili bir tepe üzerinde olup olup tamamen kırma taşlarından yığma biçiminde yapılmış anıt mezardır Kitabesinde Kommagene kralı Mithirisdatesin annesi İsiasın kız kardeşi Antiochis ve kızının gömülü olduğu yazılıdır

SOFRAZ TÜMÜLÜSÜ

Adıyaman ili Besni ilçesi Üçgöz köyüne 3km uzaklıkta sofraz çayının aşmış olduğu derin vadinin kuzeyinde bir tepe üzerinde bulunmaktadır

SESÖNK( Dikilitaş )TÜMÜLÜSÜ

Adıyaman ili besni ilçesi Zormağara köyündedir Fırat vadisinden yaklaşık 300m yükseklikteki platoya oval biçimi 35m çapındaki tümülüsün yanında düzensiz aralıklarla dikilmiş 3çift sütün vardır

HÖYÜKLER

Bunlardan bir kısmında kazı yapılarak bölgede yaşamış insanların kültürleri gün ışığına çıkarılmıştır Bunlardan bazıları aşağı Fırat projesi kurtarma kazlıları ile açılan Samsat, Tille Ançoz, Gritille , Haylaz höyüktür Bunun yanı sıra diğerleri Külafhöyük, Battal höyük, Boz höyük, Kara höyük, Mırıktıh höyük, Hementil höyük, Beşyol höyük, Tekağaç höyüğü bunlardan bazılarıdır

NEMRUT VE KOMMAGENE UYGARLIĞI


Doğu-Batı Medeniyetinin, 2206 m Yükseklikte muhteşem bir piramitteki kesişme noktası, Dünyanın sekizinci harikası Nemrut Yüksekliği on metreyi bulan büyüleyici heykelleriyle, metrelerce uzunluktaki kitabeleriyle, UNESCO Dünya Kültür Mirasında yer almaktadır İki bin yıldır güneşin doğuşunu ve batışını 2150 m Yükseklikte izleyen dev heykellerin sırrının çözülmesi için KOMMAGENE UYGARLIĞI’nın keşfine gitmek gerekir

Nemrut Dağı’nın zirvesindeki eserlerden ilk söz eden ve bunların Asurlular’dan kalma olduğunu tahmin eden, 1881’de Diyarbakır’da yol yapım işlerinde görevli Alman Mühendis Karl Sester’dir Sester’in verdiği bilgiler doğrultusunda Kraliyet Akademisi tarafından araştırma yapmak üzere bölgeye gönderilen genç bilim adamı Otto Punchtein başkanlığındaki ekip, Nemrut Dağı’nın tepesindeki tümülüs ve tümülüsün doğu ve batı yanlarında oluşturulmuş teraslar üzerindeki devasa heykeller ve çeşitli kabartmalardan oluşan eserler üzerinde çalışır Uzun çalışmalar sonunda Grekçe yazılı kitabeyi çözen Punchstein, bu eserlerin Kommagene Uygarlığı’na ait olduğunu ve Kommagene Kralı 1 Antiochos tarafından yaptırıldığını keşfeder Antiochos’un ağzından yazılan kitabe, Nemrud Dağı’nın sırrını ve Antiochos’un yasalarını içermektedir

Daha sonra Alman Mühendis Karl Humann ve İstanbul Arkeoloji Müzesinin kurucusu Osman Hamdi Beyin de katıldığı Nemrut Dağı çalışmaları 1953’ten 80’li yıllara kadar Amerika’lı Arkeolog Theresa Goell ve Friedrich Karl Dörner ve 1986 yılından itibaren, Dörner’in öğrencisi Sencer Şahin tarafından sürdürülmüştür

Kommagene Uygarlığının ortaya çıkmasını sağlayan kazılar, Nemrut Dağı’ndan başka Arsameia, Samsat ve Fırat Havzasında gerçekleştirilmiştir Bölgede yapılan kazılarda ortaya çıkartılan taşınabilir eserler müzelerde, geri kalanları da Milli Park Alanı içerisinde korumaya alınmıştır

KOMMAGENE KRALLIĞI

Yunanca “Genler Topluluğu” anlamına gelen Kommagene, ismiyle bağdaşırcasına, Grek ve Pers Uygarlıklarının inanç, kültür ve geleneklerinin bütünleştiği güçlü bir krallıktır Toros Dağlarındaki çeşitli yolların birleştiği noktada bulunan antik Kommagene Krallığı, Suriye’nin Kuzeyi, Hatay, Pınarbaşı, Kuzey Toroslar ve doğuda Fırat Nehri’nin çevrelediği verimli topraklarda yer almıştır Tarıma ve hayvancılığa elverişli ve ekonomik önemi yüksek sedir ağacı ormanlarını barındıran Kommagene topraklarının, ilk çağlardan beri yerleşim alanı olarak kullanıldığı civardaki mağara ve arkeolojik buluntulardan anlaşılmaktadır

Ö 2000 yılının ortalarında Hitit İmparatorluğu’nun egemenliği altına girdiği tahmin edilen Kommagene yöresi’nde Kommagene Krallığı’nın öncesi kabul edilen Kummuh Krallığı’nın olduğu ve Kummuh’un İÖ 711’lerde Asurlular, İÖ 605’te de Babilliler tarafından fethedildiği anlaşılmaktadır İÖ 6 Yüzyılın sonlarına doğru Kommagene toprakları Pers İmparatorluğu’nun eline geçmiştir İÖ 323’te Kommagene Bölgesinin idaresi Grek-Makedon yöneticilerin eline geçmiştir

Antik dünyanın küçük ancak güçlü ülkesi Kommagene, baba tarafı Pers Krallarından “Krallar Kralı olarak anılan Darius’a ile, anne tarafı Makedonya Hükümdarı Büyük İskender ile akraba olan bir prensin oğlu Mithridates Kallinikos tarafından, İÖ 109 yılında bağımsız bir krallık olarak kurulmuştur

Farklı topluluklardan meydana gelen ve ayrı inanç ve kültürlere sahip Kommageneliler arasındaki birliği sağlamak konusunda büyük başarı sağlayan Mithridates Kallinikos, tanrılarla olan bağını kuvvetlendireceği ve böylece ulusunu barış içerisinde yaşatacağı inancıyla ülkesinin çeşitli yerlerinde tapınaklar yaptırmıştır

Nemrut Dağı ve iki Arsameia şehrindeki kült yapılarıyla Kommagene Krallarının en ünlüsü olan 1 Antiochos devri (İÖ 69-38), krallığın en müreffeh dönemdir Kendi mezarını Nemrut Dağı’nın zirvesine, babası Mithridates 1 Kallinikos’un mezarını ise Arsameia’da Eski Kahta Çayının kenarına yaptıran 1 Antiochos, krallığını ekonomik ve kültürel yönden en üst seviyeye çıkartmıştır 1 Antiochos’tan sonra Kommagene Krallığının parlak dönemleri, halefleri tarafından devam ettirilemez ve İS 29 yılından itibaren Kommagene Kralları Roma tarafından atanır İS 72’de Romalılar’ın Kommagene’yi istila etmesiyle 200 yıllık krallığın bağımsızlığı tamamen sona erer ve bu tarihten sonra Kommagene toprakları Suriye’nin parçası olarak tarihteki yerini alır

KOMMAGENE KRALLIĞI

Yunanca “Genler Topluluğu” anlamına gelen Kommagene, ismiyle bağdaşırcasına, Grek ve Pers Uygarlıklarının inanç, kültür ve geleneklerinin bütünleştiği güçlü bir krallıktır Toros Dağlarındaki çeşitli yolların birleştiği noktada bulunan antik Kommagene Krallığı, Suriye’nin Kuzeyi, Hatay, Pınarbaşı, Kuzey Toroslar ve doğuda Fırat Nehri’nin çevrelediği verimli topraklarda yer almıştır Tarıma ve hayvancılığa elverişli ve ekonomik önemi yüksek sedir ağacı ormanlarını barındıran Kommagene topraklarının, ilk çağlardan beri yerleşim alanı olarak kullanıldığı civardaki mağara ve arkeolojik buluntulardan anlaşılmaktadır

İÖ 2000 yılının ortalarında Hitit İmparatorluğu’nun Ö 711’lerde Asurlular, İÖ 605’te de Babilliler tarafından fethedildiği anlaşılmaktadır İÖ 6 Yüzyılın sonlarına doğru Kommagene toprakları Pers İmparatorluğu’nun eline geçmiştir İÖ 323’te Kommagene Bölgesinin idaresi Grek-Makedon yöneticilerin eline geçmiştir

Antik dünyanın küçük ancak güçlü ülkesi Kommagene, baba tarafı Pers Krallarından “Krallar Kralı olarak anılan Darius’a ile, anne tarafı Makedonya Hükümdarı Büyük İskender ile akraba olan bir prensin oğlu Mithridates Kallinikos tarafından, İÖ 109 yılında bağımsız bir krallık olarak kurulmuştur

Farklı topluluklardan meydana gelen ve ayrı inanç ve kültürlere sahip Kommageneliler arasındaki birliği sağlamak konusunda büyük başarı sağlayan Mithridates Kallinikos, tanrılarla olan bağını kuvvetlendireceği ve böylece ulusunu barış içerisinde yaşatacağı inancıyla ülkesinin çeşitli yerlerinde tapınaklar yaptırmıştır

Nemrut Dağı ve iki Arsameia şehrindeki kült yapılarıyla Kommagene Krallarının en ünlüsü olan 1 Antiochos devri (İÖ 69-38), krallığın en müreffeh dönemdir Kendi mezarını Nemrut Dağı’nın zirvesine, babası Mithridates 1 Kallinikos’un mezarını ise Arsameia’da Eski Kahta Çayının kenarına yaptıran 1 Antiochos, krallığını ekonomik ve kültürel yönden en üst seviyeye 1 Antiochos’tan sonra Kommagene Krallığının parlak dönemleri, halefleri tarafından devam ettirilemez ve İS 29 yılından itibaren Kommagene Kralları Roma tarafından atanır İS 72’de Romalılar’ın Kommagene’yi istila etmesiyle 200 yıllık krallığın bağımsızlığı tamamen sona erer ve bu tarihten sonra Kommagene toprakları Suriye’nin parçası olarak tarihteki yerini alır

DOĞU TERASI

Kommagene ülkesinde güneşin doğuşunu ilk gören yer olan doğu terasına sert kayalardan oyulmuş merdivenli yollardan çıkılır Doğu terası; tanrılar galerisi, atalar galerisi ve sunaktan oluşur Tanrılar galerisindeki devasa tanrı heykelleri anıt mezara sırtını dönmüş biçimde sıralanmıştır

Tanrılar galerisinin 5 heykelinden biri olan Antiochos, güney uçta ilk sırada yer almaktadır Kendisini tanrılarla aynı kategoride gören Antiochos heykelini bu sıralamaya dahil etmiştir 2 Heykel Kommagene-Fortuna Latincede şans, uğur, bereket anlamındadır Heykeller arasında en uzun olan 3 Heykel Zeus-Oromasdes, Tanrılar tanrısı Kronos’un oğlu, baş tanrı ve gökler hakimidir 4 Heykel Apollon-Mithras, Anadolu mitolojisinde baş tanrı Zeus’un oğlu olup ışık ve güneş tanrısıdır Kuvvet ve kudretin sembolü olan Herakles Anadolu’da Herkül adıyla anılır

Heykellerin her iki yanında içte yer alan göksel gücün temsilcisi kartal ve yanında duran aslan daima tanrıların ve kralların yanında onlara bekçilik etmektedir

KUZEY TERASI

Burası batı ve doğu teraslarını birbirine bağlayan 100 metre uzunluğunda bir tören yoludur 80 metre uzunluğunda tamamlanmamış stel kaideleri bulunur

BATI TERASI

Muhteşem bir gün batımının izlenebildiği , Doğu terasına benzer şekilde yapılmış batı terasında, tanrılar galerisindeki heykel sıralaması ve heykellerin arkasındaki kült yazısı bazı detaylar hariç aynıdır Doğu terasından farklı olarak, tanrılar galerisinin kuzey ucunda, dördünde Kral Antiochos’un tanrılarla selamlaşması, diğerinde aslan figürü bulunan, kumtaşından yapılmış 5 kabartma (rölyef) bulunmaktadır Aslan horoskop olarak bilinen kabartma, 25000 yılda bir meydana gelen astrolojik bir olayın sembolize edilmiş halidir

Doğu ve Batı terasın her ikisinde de tanrı heykellerinin tahtlarını oluşturan taş blokların arkasında Grek harfleriyle yazılmış 237 satırlık uzun bir kült yazıtı NOMOS bulunmaktadır

ANTİK KENTLER

ARSAMEİA ÖREN YERİ (Nymphaios Arsameia’sı)

Kral 1 Antiochos kitabelerinde söz edildiğine göre, Arsameia İÖ 2 Yüzyılın başlarında Kommagene’lerin atası Arsemia tarafından Kahta çayının doğusunda Eski Kahta kalesinin karşısında kurulmuş Krallığın yazlık başkenti ve idare merkezidir

Güneydeki tören yolunda Mitras’ın kabartma steli, ayin platformu üzerinde Antiochos-Herakles tokalaşma steli ve bunun önünde Anadolu’nun bilinen en büyük Grekçe yazıtı bulunmaktadır Yazıtın bulunduğu yerden başlayan 158 m derine inen bir tünel ile yazıtın batısında benzer bir kaya dehlizi de dikkati çekmektedir

Tepe üzerindeki platformda Mithridathes Callinichos’un mezar tapınağı ve sarayı yer almaktadır Yapılan saray kazılarında çok sayıda heykel parçası, bir kraliçe ve Antiochos başı bulunmuştur Arsameia ören yeri, Adıyaman’a 60 km uzaklıktadır

YENİ KALE

Adıyaman’a 60 km uzaklıkta Kocahisar köyü yakınındadır Kommagene’ler tarafından inşa edilen Yeni Kale, karşıdaki Arsemeia ile birlikte kullanılmıştır Romalılar ve ardından Memluklular tarafından restore edilen Kale en son 1970’lerde Dörner tarafından kısmen onarılmıştır Kale içinde çarşı, cami, zindan, su yolları, güvercinlik kalıntıları ve kitabeler bulunmaktadır Kale’den Nymphois’e inen su yolu bir tünelle Arsameia’ya başlanmıştır 80 metreyi bulan bu yolla halen suya ulaşmak mümkündür

DERİK KALESİ
rakımlı bir bulunan tepenin üzerine kurulmuştur İS 70’lerde Romalılar tarafından inşa edildiği ve 300’lere kullanıldığı tahmin edilen, içerisinde büyük bir tapınak bulunan bölgenin kutsal alanı kabul edilen kalenin hemen yakınında Kommagene döneminde inşa edilen Temenos kalıntıları bulunmaktadır

GERGER KALESİ (FIRAT ARSAMEİA’SI)

Adıyaman’ın Kahta İlçesine 85 km uzaklıkta bulunan, tarihi Geç Hitit dönemine dayanan kale, Fırat Nehrinin batı yakasında yer almaktadır İÖ II Yüzyılda Kommagenelilerin atası olan Arsames tarafından kurulmuştur Sarp kayalar üzerine, Aşağı ve Yukarı Kale olmak üzere iki bölümde inşa edilen Gerger Kalesi’nin batı surlarında Kral Samos’a ait bir kabartma bulunmaktadır İslami dönemde de kullanılan kale içerisinde cami, dükkanlar ve su sarnıçları bulunmaktadır

PERRE ANTİK KENTİ

Adıyaman kent merkezine 5 km uzaklıkta, Kuyucak köyü yolu üzerindeki Pirin köyündeki kalıntılar ve 200 civarındaki kaya mezarı da bu yerleşim yerine aittir Antik çağdan kalan bu nekropol ve çevresi Kommageneliler döneminde önemli bir yerleşim merkezi olmakla birlikte, Romalılar döneminde en parlak devrini yaşamış bir kenttir Girişleri kabartmalarla süslenmiş mezar odaları arasında irtibatı sağlayan geçişler bulunmaktadır Kayalar içerisinde oyulmuş bu mezar odaları içerisinde lahitler de yer alır

Alıntı Yaparak Cevapla

Adıyaman Hakkında Bilgi

Eski 08-14-2012   #3
Prof. Dr. Sinsi
Varsayılan

Adıyaman Hakkında Bilgi



Adıyaman Sözlü Tarih


YEDİYAMAN EFSANESİ

Çok eskilerde bu kentte oturan ve putlara tapan bir babayla yedi oğlu vardır Bu yedi kardeş, putlara tapan babalarının dini inancını benimsemediklerinden, babalarının ava çıktığı bir gün putları kırarlar Baba, av dönüşü putların oğulları tarafından kırıldığını görünce onları birer birer öldürür, Halk, yiğitlikleri ve mertlikleri nedeniyle, kahraman gözüyle baktığı bu kardeşlere, YEDİYAMAN adını takmıştır Sonradan bütün bölgeye yayılan YEDİYAMAN adı, zamanla değişerek Adıyaman şeklini alır

Bugün şehrin güneyinde YEDIKARDEŞ diye bilinen ve yedi mezarın bulunduğu yer, halk arasında halen kutsal sayılmakta ve adaklar adanıp, mum yakılmaktadır


HISN-İ-MANSUR KALE EFSANESİ

Efsaneye göre, Adıyaman kalesinin orta yerinde mil üzerinde dönen bir köşk varmış Su köşkte savaşı seyreden Arap kumandanının kızı, kaleyi kuşatan Türk kumandanını görür ve ona aşık olur Kız Türk kumandanına haber göndererek kendisini almayı kabul ettiği takdirde kale anahtarını vereceğini söyler

Bir gece gizlice Türklerin tarafına kaçan kızı, Türk kumandanı kabul eder ve kendisiyle görüşür Bu sırada kız, elbiselerinin içinde bir şeyin kendisini rahatsız ettiğini söyler

Elbiseleri çıkarıldığında kuru bir yaprağın vücudunu tahriş ettiği görülür Bu duruma çok sinirlenen Türk Kumandanı "Baban seni kuru bir yapraktan dahi sakınır yetiştirdiği halde kendisine ihanet ettin Kim bilir bize ne türlü ihanetler yaparsın", diyerek kızı öldürtür Kale ve şehri yaptığı hücumlarla ele geçirir


SAMSAT KALESİ EFSANESİ

Kralın güzel kızına her ülkeden talipler gelir, hepsi de geniş topraklar, sonsuz paralar sunar kızın babasına Kızıyla evlenmelerine izin versin diye Kral içme suyu problemi bulunan şehre suyu kim önce getirirse kızı ona vereceğini söyler

Yarışmacılar birbirleriyle çekişerek geceli gündüzlü düşünerek çalışırlar Bir gün şehir halkı, yakınlarına kadar uzanan ve her gün ilerleyen dev su kanalları görür Arkasından şehre hayat veren sular akmaya başlar Arsameia’nın genç prensi bugüne kadar kalan su kanallarıyla şehre suları akıtır Genç prensesle evlenerek çalışmalarının karşılığını SAMOSATA’dan alır

Romalılar devrinde SEPTİMUS SEVERUS zamanında yaptırılan ve 2 bin yıllık bir geçmişe sahip olan Kalıta çayı üzerindeki (Cendere köprüsününde halk arasında bir öyküsü vardır

Septimus Severus köprünün her ucunda iki adet olmak üzere dört sütun diktirir Bu sütunlar kendisini, eşi JULİA DONNA, oğulları CARACALLA ve GETA’yı temsil eder Ancak savaş sırasında Geta öldürülünce sütunlardanbirini yıktırır Böylece köprünün bir tarafında iki, diğer tarafında bir sütun kalır Bu nedenle köprüde halen üç sütun bulunmaktadır

Alıntı Yaparak Cevapla

Adıyaman Hakkında Bilgi

Eski 08-14-2012   #4
Prof. Dr. Sinsi
Varsayılan

Adıyaman Hakkında Bilgi



Adıyaman Cami ve Mescitleri


Ulu Cami (Merkez)

Adıyaman Çarşısı içerisinde yer alan Ulu Cami ilin en büyük camisidir Belgelere göre Zülkadiroğullarından Alaü’d-devle tarafından yaptırılmıştır Günümüzdeki yapı eski yapının yıkılarak 1873’te yapılmış şeklidir 1902 yılında Mehmet Fevzi Efendi tarafından onarılmıştır

Ulu Cami, kareye yakın dikdörtgen planlı olup, kesme taştan, dört payenin taşıdığı merkezi bir kubbe ile üzeri örtülüdür Ayrıca dört köşesinde dört küçük kubbe ile ana kubbe desteklenmiştir Orta kubbe oldukça yüksek ve kasnaklıdır Caminin biri kuzey, diğer ikisi de batı ve doğu köşelerinde bulunan üç kapısı vardır Bunlardan doğu köşesindeki beş basamaklı bir merdivenle sahanlığa çıkılarak içeri girilmektedir Kuzey girişinin önünde dört sütunun taşıdığı çapraz tonozlu, beş bölümlü bir son cemaat yeri bulunmaktadır Girişin ahşap kapısı 1902 yılında Çevre Mehmet Fevzi tarafından yapılmış, son derece güzel bir eserdir

Kare kaideli silindirik gövdeli minaresi caminin kuzeydoğu köşesindedir Buradaki iki kitabede 1798 ve 1854 tarihleri yazılıdır Büyük olasılıkla bunlar caminin onarımı ve minarenin yapımı ile ilgilidir


Ulu Cami (Besni)

Caminin kuzey cephesindeki giriş kapısı üzerindeki kitabeden XVIIyüzyılda yaptırılmış olduğu anlaşılmaktadır Besni’nin en büyük camisi olan bu yapının önünde iki sıralı sütunların meydana getirdiği üç bölümlü bir son cemaat yeri bulunmaktadır Doğu yönündeki minare ile birlikte L şeklinde bir plan düzeni göstermektedir İbadet mekanı mihrap duvarına paralel üç sıralı ve her sırada üçer sütun ile dört nefe ayrılmıştır Sütunları birbirine bağlayan kemerler üst örtüyü taşımaktadır

Kuzeydoğusundaki minare saçak hizasına kadar kare kaide üzerinde yükseldikten sonra şerefe altı zengin mukarnaslarla süslü silindirik gövdeye geçilmektedir Caminin biri minare yanında, diğeri de ibadet mekanının altındaki beden duvarlarında olmak üzere iki çeşmesi bulunmaktadır

Besni Ulu Camisi mimari elemanları, iç mekan düzeni ve üst örtüsü ile yerel bir üslubu yansıtmaktadır


Kab Camisi (Merkez)

Adıyaman Çarşısı ile Hükümet Konağı arasında Kab Mahallesi’nde bulunan bu cami, kitabesine göre 1768 yılında yapılmış, 1923 yılında da Hacı Mehmet Ali isimli bir kişi tarafından yeniden yapılmıştır Bunları belirten kitabeler kuzey ve güney yönündeki kapıların üzerindedir

Dikdörtgen planlı caminin önünde son cemaat yeri, yazlık ve kışlık olmak üzere iki tanedir Cami ve son cemaat yeri kesme taştan yapılmış olup, üzerini kasnaktan itibaren bağdadi sıvalı ahşap bir kubbe örtmektedir İbadet mekanındaki iki payenin yardımıyla ve bunları birbirine ve duvarlara bağlayan kemerlerle içerisi kare şekline dönüştürülmüştür Bunun dışında kalan bölümler, önceden caminin bütününde olduğu gibi ahşap tavanla örtülmüştür

Caminin kuzey kenarında kare kaide üzerinde silindirik tek şerefeli minaresi bulunmaktadır 1934 yılında yıldırım düşmesi sonucu yıkılan minaresi yenilenmiştir Ayrıca çevresinde hamam, çeşme ve helalar bulunmaktadır


Siratut Camisi (Merkez)

Siratut Mahallesi’nde, Cumhuriyet Caddesi üzerindeki bu cami Hacı Mehmet İnan tarafından Cumhuriyetin ilanından sonra eski caminin yerine yeniden yaptırılmıştır Caminin giriş kapısı üzerinde okunamayacak derecede bozulmuş olan kitabesinin eski camiye ait olduğu sanılmaktadır

Dikdörtgen planlı caminin üzeri ahşap bir kubbe ile örtülüdür Önünde dört kemerli bir son cemaat yeri bulunmaktadır


Çarşı Camisi (Hacı Abdülgani Camisi) (Merkez)

Adıyaman Çarşısı içerisinde bulunduğundan ötürü Çarşı Camisi olarak isimlendirilen bu cami, vakfiyesinden öğrenildiğine göre Hacı Abdülgani tarafından 1557’de yaptırılmıştır Ardından Hacı Mehmet Bini Seyfettin Rızaullah tarafından 1640 yılında yenilenmiş, 1910’da 1957 ve 1982 yıllarında onarılmıştır

Dikdörtgen planlı caminin ibadet mekanının ortasında dört dikdörtgen payenin taşıdığı ahşap bir kubbe, bunun dışında kalan kısımlarda ahşap tavanlarla örtülmüştür Beden duvarları beyaz köfeki taşından olup, kenarlarda payandalarla desteklenmiştir Caminin kuzey yönünde kesme taştan yapılmış son cemaat yeri bulunmaktadır Son onarımlarla cami özelliğini yitirmiştir


Hacı Süleyman Mescidi (Merkez)

Yeni Pınar Caddesi üzerindeki Hacı Süleyman Mescidi, kitabesinden öğrenildiğine göre 1720 yılında yaptırılmış, 1890 ve 1899 yılında da onarılmıştır

Dikdörtgen planlı küçük bir yapı olan mescidin önünde dört sütunlu ahşap tavanlı bir son cemaat yeri bulunmaktadır İbadet mekanının üzeri ahşap bir tavan ve çatı ile örtülüdür Mescit mimari yönden bir özellik taşımamaktadır


Eski Saray Camisi (İbrahim Bey Camisi) (Merkez)

Eski Saray Camisi kitabesinden öğrenildiğine göre 1638 yılında İbrahim Bey tarafından yaptırılmıştır Günümüze gelen yapının yalnızca doğu cephesinin bir kısmı ile güney cephesi ilk yapıya asit olup, diğer bölümler tamamen değişmiş ve yapı orijinalliğinden uzaklaşmıştır

Dikdörtgen planlı, ahşap tavanlı caminin mihrap yönündeki duvarları kesme taştandır Üzeri ahşap çatı ile örtülüdür Son onarımlarda cami genişletilmiş, bu nedenle de son cemaat yeri ibadet mekanı içerisinde kalmıştır

Adıyaman camileri içerisinde en dikkat çekici mihrap bu camide olup, yarım silindirik mihrap nişi mukarnaslarla sonuçlanmaktadır Ayrıca mihrap nişinin etrafı kemerli bir bordürle de çevrelenmiştir Caminin doğu yönündeki kapısı üzerinde de orijinal kitabesi bulunmaktadır


Toktamış Camisi (Besni)

Günümüzdeki Besni’nin güneyinde terk edilmiş olan Eski Besni’nin bulunduğu yerdeki bu cami, oldukça harap ve yıkık durumdadır XVIIyüzyılda yapıldığı sanılırsa da bu iddia kesin değildir Caminin son cemaat yeri ve minaresinin dışında kalan bütün bölümleri moloz taştan yapılmıştır İbadet mekanı duvarlarında yer yer ağaç hatıllar kullanılmıştır Son cemaat yeri ile orijinal olan minaresi keme taştandır Üst örtüsü toprak damlıdır İbadet mekanı dikdörtgen planlı olup, yöresel mimari üslubunu yansıtmaktadır


Külhanönü Camisi (Besni)

Bu caminin ne zaman ve kim tarafından yaptırıldığı bilinmemektedir Yapıda kullanılan malzeme ve mimari elemanlara dayanılarak geç devir Osmanlı camisi olduğu sanılmaktadır Dış duvarları kesme taştan olup, dikdörtgen planlı caminin önünde üç bölümlü son cemaat yeri vardır İbadet mekanı üç sıra halindeki pencerelerle aydınlatılmıştır Üst örtüsü çatı ile kaplanmıştır Kuzeybatı köşesine son cemaat yerinin çıkıntısı ile caminin ana duvarlarının birleştiği yere kare kaideli on iki kenarlı gövdesi olan minare yerleştirilmiştir


Çarşı Camisi (Besni)

Eski Besni’nin merkezinde bulunan bu cami çarşı içerisinde olduğundan ötürü Çarşı Camisi olarak tanınmıştır Kapısı üzerindeki kitabeden 1492 yılında Kalaunoğlu Mehmet Nasır tarafından yaptırıldığı öğrenilmektedir Bu kişinin Mısır Kölemen Sultanları ile bağlantısı olup olmadığı bilinmemektedir

Cami yöresel üsluba göre yapılmış, düzgün bir planı bulunmamaktadır Girişte aynı zamanda avlu olarak kullanılan bir son cemaat yeri ve dikdörtgen planlı ibadet mekanı bulunmaktadır İbadet mekanı, iki sıra halinde üçer sütunla üç nefe ayrılmıştır Caminin ikinci katında ne amaçla bilinmeyen bir takım odalar yer almaktadır Dış cephesinin yalnızca doğu yönünde pencereler açılmış, diğer yönlere de yontma taştan sağır duvarlar yerleştirilmiştir Batı cephesi arazi meylinden ötürü toprak altında kalmıştır Bu nedenle de caminin üzerini örten topraktan arazi seviyesi ile aynı hizaya gelmiştir Doğu cephesinde giriş kapısı üzerine 12 kenarlı minaresi yerleştirilmiştir


Musalla Camisi (Merkez)

Musalla Camisi’nin ne zaman ve kim tarafından yaptırıldığı bilinmemektedir Minaresi 1890 yılında yıkılmış, cami bir süre kadro harici bırakılmış ve cezaevi olarak kullanılmıştır Dikdörtgen planlı olan bu cami Vakıflar genel Müdürlüğü tarafından restore edilmiştir Cami mimari yönden önem taşımamakta olup, günümüzde ibadete açıktır

Alıntı Yaparak Cevapla

Adıyaman Hakkında Bilgi

Eski 08-14-2012   #5
Prof. Dr. Sinsi
Varsayılan

Adıyaman Hakkında Bilgi



Adıyaman Kaleleri


Adıyaman Kalesi (Merkez)

yüzyıl ortalarında Bizans saldırılarına karşı koymak amacıyla Emevi komutanı Mansur İbn-i Cavana yaptırmıştır Kaleye komutan Hısn-ı Mansur ismi verilmiştir Bu kale sonradan Adıyaman kentinin oluşmasına neden olmuştur VIIIyüzyılın sonlarına doğru da Harun-ür Reşit tarafından onarılmıştır Günümüze oldukça harap ve yıkık bir durumda gelebilmiştir

Adıyaman Kalesi ile ilgili bir efsaneye göre; kalenin orta yerinde bir mil çevresinde dönen bir köşk varmış Bu köşkte Arap kumandanının kızı kaleyi kuşatan Türk kumandanını görmüş ve ona aşık olmuştur Kumandana haber göndererek kendisi ile evlenmeyi kabul ettiği takdirde kalenin anahtarını vereceğini söylemiştir

Bir gece Türk kumandanının yanına kaçmış ve ona elbiselerinin içerisindeki bir şeyin kendisini rahatsız ettiğini söylemiştir Elbiselerini çıkardığında bir kuru yaprağın vücudunu zedelediği görülmüştür Kumandan “Baban seni kuru bir yapraktan dahi sakınır yetiştirdiği halde kendisine ihanet ettin Kim bilir bize ne türlü ihanetler yaparsın”, diyerek kızı öldürtür Bundan sonra da kaleyi ve şehri ele geçirir


Besni Kalesi (Besni)

Besni ilçesindeki bu kalenin Hititlerden kaldığı sanılmaktadır Timur’un Anadolu’yu işgali sırasında, 1400’lerde Timur’luların eline geçmiş, Yavuz Sultan Selim 1516’da bu kaleyi ele geçirmiş ve onarmıştır Günümüze harap durumda ulaşabilmiştir


Kahta Kalesi (Kahta)

Kahta’nın 20 km kuzeyinde Eski Kahta Köyü (Kocahisar) yakınındadır Kahta Çayına hakim kayalık bir tepe üzerinde bulunmaktadır Hititlerden kalma bir kale olup, MÖIXyüzyılda yapılmıştır Eski Hitit metinlerinde bu kalenin ismi geçmektedir Yavuz Sultan Selim zamanında 1516’da ele geçirilmiş, Sultan IMahmut tarafından da onarılmıştır

Bugünkü kale meydanında bu kaleden arta kalan bir cami kalıntısı, hamam, iki su sarnıcı, kral sarayı ve diğer bina kalıntıları bulunmaktadır Kaleden Kahta Çayına inen 400 muzunluğunda kayalar oyularak yapılmış merdivenli bir yol vardır BU yolun yapılış amacı kalenin kuşatıldığı sırada su gereksiniminin bu yolla sağlanmasıdır

Theresa Cille ve Profesör Dörner’in burada yaptıkları kazılarda büyük boyda kabartmalar ele geçirilmiştir Ayrıca Anadolu’daki yazılı kayaların en büyüğü de kalenin güney yamacındadır Buradaki Grekçe yazıtta Kommegene Devletinin başkenti Arsemia, Kral Antiochos’un aile seceresi, siyasi amaçları ve dinsel inançları yazılıdır Ayrıca I Antiochos’un babası Kommagene Kralı IMithridates’in burada gömülü olduğu ve onuruna her ay törenler düzenlendiği bu yazıttan öğrenilmektedir


Keysun Kalesi (Besni)

Besni İlçesinin güneyindeki Çakırhöyük (Keysun) bucağında, geniş bir ovanın ortasında bulunan kalenin ne zaman yapıldığı bilinmemektedir Günümüze surlarından birkaç parça gelebilmiştir Tarih boyunca ova ortasında bulunduğundan ötürü bir çok kez yakılıp yıkılmış, sık sık da el değiştirmiştir Kalenin çevresindeki Ovene ve Tavas isimli su kaynakları ünlüdür


Samsat Kalesi (Samsat)

Samsat’ta bir höyük üzerindeki bu kale Hititler döneminden kalmıştır Yapılan değişikliklerle Roma döneminde de kullanılmıştır

SMüller, EMeeyer ve FSardient burada kazı yapmış, bu kazılar sonucunda; surlar, su kemerleri, su kanalları ile mozaik döşemeli saray kalıntıları ortaya çıkarılmıştır


Yeni Kale (Kahta)

Yakınındaki Arsemia ile birlikte kullanılan kale Romalılar ve Memluklar tarafından onarılmış, bazı ekler yapılarak kullanılmıştır

FDörner 1970’li yıllarda burada bir kazı ve onarım çalışması yapmış, kale içerisindeki camiyi, zindanı, su yollarını ortaya çıkarmıştır Ayrıca burada kitabeler bulunmuştur Kaleden Nymphois’e inen su yolunun 80 m uzunluğunda bir tünelle Arsemeia ile bağlantısı olduğu ortaya çıkarılmıştır







Derik Kalesi (Sincik)

Cendere Köprüsü’nden Sincik İlçesi Datgeli Köyü’nün yakınında 1400 m yüksekliğindeki bir tepe üzerinde kurulmuştur Kalenin MS70’lerde Romalılar tarafından yapıldığı ve uzun süreli kullanıldığı bilinmektedir Kalenin içerisinde büyük bir mabet bulunduğundan ötürü kutsal bir alan olarak kabul edilmiş ve çevresinde yaşayanlarca ziyaret edilmiştir Kutsal bölge olarak kabul edilen bu kalenin yakınında Kommegene krallarının Temenos kalıntıları bulunmaktadır


Gerger Kalesi (Gerger)

Aynı zamanda Berber Kalesi olarak da tanınan, sarp bir kayalık üzerindeki Orta Çağ’dan kalma bu kale, günümüze son derece iyi bir durumda gelmiştir

Hitit döneminde yapıldığı sanılan kalenin, MÖIIyüzyılda Kommegenelerin soyundan Arsemes tarafından kurulduğu iddia edilmektedir Kale aşağı ve yukarı kale olmak üzere iki bölümden, blok taşlardan meydana gelmiştir Kalenin batı surlarında Kral Samos’a ait bir kabartma bulunmaktadır Arap akınları sırasında Arapların eline geçen kalenin içerisine cami, dükkanlar ve su sarnıçları yapılmıştır

Alıntı Yaparak Cevapla

Adıyaman Hakkında Bilgi

Eski 08-14-2012   #6
Prof. Dr. Sinsi
Varsayılan

Adıyaman Hakkında Bilgi



Adıyaman Köprüleri


Cendere Köprüsü (Kahta)

kuzeyinde Fırat Nehri’nin kollarından Cendere Çayı’nın en dar yerinde bulunan Cendere Köprüsü’nün ne zaman yapıldığı konusunda çelişkiler bulunmaktadır Köprünün Kommagene Krallığından kaldığı veya Roma İmparatoru Septimus Severius’un (MS192-211) emri ile yapıldığı kaynaklarda geçmektedir

Cendere Köprüsü’nün yanı başına, Karakuş Tepesi’ndeki yuvarlak sütunlar, köprünün yerini belli etmek için dikilmiştir Köprü ayakları kayalıklar üzerine oturtulmuştur Köprünün boyu 30 m, yüksekliği de 18 mdir Köprünün büyük bir kemeri ve doğu tarafında da küçük bir tali kemeri bulunmaktadır Kemerlerin her biri 10 tonluk 92 blok taştan meydana getirilmiştir Bu köprü çağının en güzel mühendislik örneklerinden birisidir Burada Kommegene Krallığına ait bazı yazıtlar da bulunmuştur


Kızılin (Göksu) Köprüsü

Gümüşkaya Köyü’nün 3 km kuzeybatısında Göksu Çayı üzerindeki Göksu Köprüsü Roma döneminde, MSI-II yüzyılda yapılmıştır Bu köprü Samsat’ı Besni’nin Çakırhöyük Bucağına bağlamaktadır

XIXyüzyılın sonlarında burada çıkan bir itilaf nedeni ile dinamitlenerek yıkılmıştır Günümüzde köprünün orta kemeri dışında kalan bölümleri sağlam durumdadır


Altınlı Köprü (Gölbaşı)

Adıyaman, Gölbaşı İlçesi Yolbağ (Karamağara) Köyü’nde, Karatepe’nin eteklerindeki vadide yer alan bu köprünün yapım tarihi kesinlik kazanamamıştır Roma dönemine ait olduğu sanılan köprü, kemerleri beyaz kesme taştan, diğer kısımları da moloz taştan yapılmıştır Köprü 4 büyük kemerden meydana gelmiştir Günümüze orijinal şekli ile gelen köprü halen kullanılmaktadır

Alıntı Yaparak Cevapla

Adıyaman Hakkında Bilgi

Eski 08-14-2012   #7
Prof. Dr. Sinsi
Varsayılan

Adıyaman Hakkında Bilgi



Adıyaman Mağaraları


Göksu Nehri boyunca, 40-50 m yükseklikteki kayalar üzerinde doğal mağaralar bulunmaktadır Bunlar Besni ilçesi yönünde Kızılin ve sarıkaya Köylerinde, Adıyaman’da da Gümüşkaya ile Malpınarı çevresinde yoğunlaşmıştır

Adıyaman’ın 10 km kuzeyinde, Adıyaman-Çelikhan-Malatya karayolu üzerindeki Palanlı Köyü içerisinde Palanlı Mağarası yer almaktadır Bu mağara MÖ40000’den itibaren kullanılmış doğal bir mağara olup, duvarlarında belirgin kontur hatları ile bir geyik figürü bulunmaktadır Mağaranın bulunduğu bu bölge sit alanı olarak tescil edilmiştir

Adıyaman yakınındaki İndere Köyü’nde (Zey) Erken Hıristiyanlık Döneminde, Hıristiyanların ibadet ettikleri ikişer katlı mağaralar bulunmaktadır Aynı zamanda bu mağaralara kayaların oyulması ile oluşturulmuş, Demir Kale veya Kitap Mağarası denilen bir Hıristiyan yerleşmesi vardır

Adıyaman’ın 40 km güneybatısında Göksu Nehri kenarında kayalara oyulmuş, tünelle birbirlerine bağlantılı mağaralar bulunmaktadır150-200 yıllarında konut olarak kullanılan bu mağaraların içerisinde bölmeli odalar, balkonlar ve kuyular bulunmaktadır Bugün bu kayalara yalnızca bir insanın zorlukla geçebileceği dar bir yolla ulaşılmaktadır

Alıntı Yaparak Cevapla

Adıyaman Hakkında Bilgi

Eski 08-14-2012   #8
Prof. Dr. Sinsi
Varsayılan

Adıyaman Hakkında Bilgi



Adıyaman Nemrut Dağı


150 m yüksekliği, 10 metreyi bulan heykelleri ve metrelerce uzunluktaki kitabeleri ile UNESCO Dünya Kültür Mirasında yer almaktadır

Adıyaman’ın 103 km doğusundaki Antiochos’un tümülüsü ana kaya üzerine kırma taşların üst üste yığılmasıyla oluşturulmuştur Tümülüsün doğu, batı ve kuzeyinde ana kaya düzleştirilerek teraslar haline sokulmuş, doğu ve batı teraslarına tanrı heykel ve kabartmaları yapılmıştır Nemrut Dağı’ndaki kutsal alanda heykellerin dışında birçok da kabartma bulunmaktadır Batı terasında bulunanlardan ilginç olan biri de aslan kabartmasıdır Gezegenlerin dizilişleri incelendiğinde, bunun Kommagene’nin I Kralı Mithradates’in taç giydiği geceye; MÖ 109 yılının temmuz akşamına denk geldiği görülmektedir

Nemrut Dağı’nın 2150 m yüksekliğindeki zirvesinde aslanlı horoskop, bilinen en eski horoskoptur Aslanın üzerinde 16 ışından oluşan 3 adet yıldız vardır ve bunlar Mars, Merkür ve Jüpiter gezegenlerini temsil etmektedirler Aslanlı horoskop gök cisimlerinin bir anlık konumunu gösterir Önümüzdeki 25000 yıl içerisinde bir daha yaşanmayacak bir ana tanıklık edilir Güneşin, etkisi azalan ışığının altında çıkan yeni ayın ve onun hemen üzerinde Kral yıldızı olarak bilinen Regulus yıldızının güçlü parıltısı yüzleri aydınlatır Önceki gecelerde Jüpiter, Merkür ve Mars gökyüzünde adeta krallara layık bir geçiş töreni sergiler Tüm bu seremoni bittikten sonra Kommagene halkı tanrılarının yeni krallarını ziyarete geldiklerine inanarak evlerine dönerler

I yüzyılda kurulan Kommagene Krallığı MS 72 yılına kadar bu bölgede egemenliğini sürdürmüştür Yazılı belgelerde MÖ 850 yılında görülen krallığın ismi o dönemlerde Kummuh olarak geçmektedir Asur egemenliğinden kurtulmasıyla birlikte bağımsızlığın ilan eden Kommagene’nin bu dönemine ait ilk yazılı belgeler de ilk kez I Antiochos dönemine aittir I Antiochos Kommagene’nin en önemli kralıdır Antiochos yeni bir din kurmayı planlamış, batılıların, yani Yunanlıların dini ile Doğulu Perslerin dinini birleştirmeyi amaçlamıştır Böylece bir dünya dini yaratacak, Nemrut Dağı’nı onun merkezi yapacak ve bu dinin buradan tüm dünyaya yayılmasını sağlayacaktı Kendisi de bu sayede tüm dünyaya hükmedecek ve ölümsüzlüğe kavuşacaktır Bu nedenle kendisini Tanrı ilan etmiştir
İlk yapımında 55 m yükseklikte olan tümülüsün bugünkü yüksekliği 50 m, çapı 150 metredirNemrut Dağı’nın en üst noktasına Kommagene Kralı 1 Antiochos kendisi için görkemli bir anıt mezar, mezar odasının üzerine kırma taşlardan oluşan bir tümülüs ve tümülüsün üç tarafını çevreleyen kutsal alanlar inşa ettirmiştir Tümülüs, Kral 1 Antiochos’un onuruna düzenlenen törenler için etrafı 3 terasla çevrilmiştir Doğu, batı ve kuzey terasları olarak adlandırılan bu alanlardan doğu ve batı teraslarda; bir sıra izleyen, blok halinde 8 yontma taşın üst üste oturtulmasıyla oluşturulan 8-10 metre yüksekliğinde görkemli heykeller, kabartmalar ve yazıtlar bulunmaktadır Heykeller, bir aslan ve bir kartal heykeliyle başlar ve aynı düzende son bulur Burada aslan yeryüzündeki gücü, tanrıların habercisi olan kartal ise gökyüzünün gücünü sembolize etmektedir Heykeller her iki tarafta da şu şekilde sıralanmıştır: Kral 1 Antiochos (Theos); Fortuna (Theichye-Kommagene-Tanrıça) Zeus (Oromasdes); Apollo (Mithras-Helios-Hermes), Herakles (Ares-Artagnes) Buradaki yazıtlarda Antiochos’un anne tarafından Büyük İskender’den (Yunan-Makedonya), baba tarafından da Darieos’dan (Pers) geldiği yazılıdır Böylece Antiochos, atalarından gelen etnik farklılığı birleştirmiş, bu nedenle de tanrı heykellerinin yüzünü doğuya ve batıya çevirmiştir Ayrıca tanrı heykellerinin isimleri Grekçe ve Pers dilinde yazılmıştır

150 metre yükseklikteki zirvesinde yapımına başladığı görkemli kutsal alan ve mezar anıtını bitiremeden ölmüş, mezar anıtı da yarım kalmıştır Nemrut Dağı’ndaki Kutsal alanın doğu ve batı yamaçlarında teraslar üzerinde Antiochos’un yaptırdığı heykeller ise, Nemrut’un sert hava koşullarına rağmen yüzyıllarca ayakta kalmıştır

Antiochos bu kutsal alanı teraslar halinde tasarlamıştı Kutsal kabul edilen teraslarda yer alan heykellerin bir sıra halinde olduğu görülmektedir Buradaki tanrılar, hem Doğu, hem de Batı tanrılarını temsil ediyor ve bu nedenle iki ayrı isimle anılıyorlardı Yüzleri doğuya ve batıya çevrili Pers ve Yunan tanrıları ayrıca Kral Antiochos’un bu iki kültürü birleştirme amacını da simgeliyordu Antiochos yaptırdığı heykellerin arka yüzüne 200 satırdan oluşan vasiyetini yazdırmıştır

Yazıtta, kendinden sonra gelecek kralları tapınağı güzelleştirmelerini istiyor, ibadet için gelenleri övüyor, kötü niyetlilere de beddua ediyordu Bunun yanı sıra Antiochos, kutsal alanı ziyarete gelenlerin en iyi şekilde ağırlanmasını istiyor, onlara rahiplerin en iyi şaraplarını sunmalarını emrediyordu Burada yapılacak törenlerin çok renkli geçmesi için de müzisyenleri görevlendiriyordu

Alıntı Yaparak Cevapla

Adıyaman Hakkında Bilgi

Eski 08-14-2012   #9
Prof. Dr. Sinsi
Varsayılan

Adıyaman Hakkında Bilgi



Adıyaman Türbeleri


Abuzer Gaffari Türbesi (Merkez)

Adıyaman’ın 5 km doğusundaki Ziyaret Köyü’nün hemen girişindedirSahabeden Abuzer Gaffari’nin türbesi olup, kitabesinde 1136 tarihi yazılıdır Sultan IVMurat Bağdat seferi dönüşünde bu türbenin yapılmasını istemiştir Yanında küçük bir de mescidi bulunmaktadır

Şam ile Medine arasındaki Rebze Köyü’nde de aynı isimde bir türbe daha bulunmaktadır Bu türbeler aynı kişiye ait ise bunlardan birisinin Makam olduğu sanılmaktadır


Arslan Paşa Türbesi (Samsat)

Türbenin yazıtı bulunmadığından yapım tarihi ve kime ait olduğu kesinlik kazanamamıştır Yapı üslubundan XIXyüzyıla ait olduğu sanılmaktadır Kalker taşından kare planlı bir türbe olup, üzeri bir kubbe ile örtülmüştür


Hacı Hasan Türbesi (Samsat)

Türbenin kitabesi bulunmadığından yapım tarihi ile Hacı Hasan’ın kimliği bilinmemektedir Türbe 472x472 ölçüsünde kare planlı olup, üzeri kubbe ile örtülmüştür Kubbeyi taşıyan kemer ayakları sonraki yıllarda duvar ile örülmüş ve yapı özelliğini kaybetmiştir


Hacı Yusuf Türbesi (Kahta)

Kahta İlçesinde Hacı Yusuf Köyü’ndedir Nakşibendi tarikatından Hacı Yusuf’un türbesidir XIIIyüzyılın ikinci yarısına ait olan türbe 4,95x4,95 ölçüsünde kare planlıdır Dört yanı kemerli olup, dışa açıktır


Hasan-Mekki Türbesi (Merkez)

Hacı Ömer Mahallesi’nde bulunmaktadır Halife Ömer döneminde buraya yapılan Arap akınları sırasında ölen Hasan Mekki’ye ait olduğu söylenmektedir Yapı mimari yönden bir özellik taşımamaktadır


Mahmud-ı Ensari Türbesi (Merkez)

Adıyaman’ın 7 km doğusundaki Akdağ’ın yüksek bir tepesinde bulunmaktadırBağdat seferi dönüşünde Sultan IVMurat’ın emri ile sahabeden Mahmud-ı Ensari adına yapılmıştır Giriş kapısı üzerinde 1126 tarihli onarım kitabesi bulunmaktadır


Mehmet Gazi Paşa Türbesi (Samsat)

Samsat’ın Tepeönü Köyü’nde bulunan türbe XIXyüzyılda yapılmıştır 450x450 ölçüsünde kare planlı kubbeli bir türbedir Türbenin dört yanında sivri kemerler üzerine kubbe oturtulmuştur


Sefan Türbesi (Samsat)

Samsat İlçesinin Birik Köyü’ndedir Hicretin 17yılında Ermeni Savaşlarında şehit düşen Sefan isimli bir kişiye aittir Türbeyi sonraki yıllarda Mehmet Ali Efendi yaptırmıştır


Şeyh Abdurrahman Erzincani Türbesi (Merkez)

Adıyaman’ın 7 km kuzeyinde İndere (Zey) Köyü’nde bulunan türbe, söylentiye göre Sultan IVMurat Bağdat seferine giderken bu köyde konaklamış, Şeyh Abdurrahman Erzincani ordunun beslenmesi ve bakımını üstlenmiştir Padişah bu işi ne ile karşılayacağını merak etmiş, çok az yiyecek ve arpa ile büyük bir orduyu beslediğini görünce Ondan Bağdat’ın alınması için dua etmesini istemiştir Bağdat seferi dönüşünde aynı köye uğrayan padişah şeyhin öldüğünü öğrenince türbesinin yapılmasını istemiştir

Abdurrahman Erzincani, aslen Erzincanlı olup, Adıyaman’a yerleşmiş bir velidir Türbesinde kendisinden başka eşi ve kızının sandukası bulunmaktadır


Zeynel Abidin Türbesi (Merkez)

Adıyaman’ın 15 km doğusunda bulunan Zeynel Abidin’in Hz Ali’nin torunu olduğu bilinmektedir Türbenin ne zaman ve kimin tarafından yaptırıldığı bilinmemektedir

Alıntı Yaparak Cevapla

Adıyaman Hakkında Bilgi

Eski 08-14-2012   #10
Prof. Dr. Sinsi
Varsayılan

Adıyaman Hakkında Bilgi



Adıyaman Dikili Taşları


Karakuş Tepesi’ndeki Dikili Taşlar (Kahta)

Günümüze bu sütunlardan yalnızca kuzey girişindeki iki, güney girişinde de bir tek sütun gelebilmiştir Yuvarlak yontma taşların üst üste konulmasından oluşan bu sütunlar 10 metre yüksekliğinde ve 2 metre çapındadır

Köprünün ilk yapılışında burada 4 sütun olduğu, Kommegena Kralının dört oğlundan biri öldüğünde bu sütunlardan birinin yıktırıldığı söylenmektedir Bir başka iddiaya göre de Semtimus Severius (MS192-211) Samsat’ta karargah kuran XVIRoma lejyonu tarafından korinth başlıklı bu sütunlar yaptırılmıştır Septimus Severius karısı Julia Domna, oğulları Caracalla ve Geta'ya bu sütunları adamış, daha sonra Caracalla İmparator olunca Geta adına diktirilen sütun yıktırılmıştır









Sesönk Dikilitaşı (Besni)

güneydoğusundaki Kızıldağ üzerinde Kommegene Kralı IIMithridates tarafından yaptırılan anıt mezar, 10 metre yüksekliğinde 3 çift sütun ile çevrelenmiştir Bu sütunlar üzerinde kadın, erkek ve aslan kabartmaları bulunmaktadır





















Karakuş Tümülüsü Dikilitaşları (Kadınlar Anıt Mezarı) (Kahta)

Mithridates annesi İsas adına yaptırmıştır Bu anıt mezar 21 metre yüksekliğinde taşların yığılması ile oluşturulmuştur Bu anıt mezar MÖIyüzyılın sonlarına tarihlendirilmektedir Tümülüsün kuzey, güney ve doğusunda 9 metre yüksekliğinde 4 sütun bulunmaktadır Bu sütunların üzerine aslan, boğa ve kartal heykelleri yerleştirilmiştir

Bu tümülüs aynı zamanda Nemrut Dağı, Milli Park Koruma Alanı’nın giriş noktasıdır

Alıntı Yaparak Cevapla

Adıyaman Hakkında Bilgi

Eski 08-14-2012   #11
Prof. Dr. Sinsi
Varsayılan

Adıyaman Hakkında Bilgi



Adıyaman Sivil Mimari Örnekleri


Bazı örneklerde de taştan birinci katların üzerine ahşap uygulanmıştır Alt katlarda mutfak, kiler, çamaşırhane gibi bölümlere yer verilmiş, avluya açık olan üst katlarda da günlük yaşam ve yatak odaları yer almaktadır

Bu evler dışa açık dikdörtgen pencerelerle aydınlatılmıştır Bu pencerelerin büyük çoğunluğu yuvarlak, yayvan kemerlidir Bazı odalarda, özellikle kapı girişlerinin üzerinde konsollara dayalı dışa doğru şahnişler yerleştirilmiştir Kalker taşının ağırlıklı kullanıldığı köşeler, kemerler ve sütunlarla da dış cepheler hareketlendirilmiş olup, taş işçiliği ön plandadır

Evlerin çoğunda, alt ve üst katlarda farklı planlar uygulanmıştır Çoğu evin kışlık ve yazlık olarak odalarının ayrıldığı, batı duvarlarına ocakların yerleştirildiği, yazlık odaların pencerelerinde cam ve kepengin olmadığı dikkati çekmektedir

Bazı evlerde tavan süslemelerine önem verilmiş, ahşap göbekler birbiri içerisine girmiş bitkisel motifler sıkça uygulanmıştır Ayrıca kapı pencere ve dolap kapaklarında da ahşap işçiliği gözlenmektedir



Bununla beraber ikinci katları ahşap olan evlerde çatıya yer verilmiştir Bu evlerin bazılarında kitabeler yer almaktadır Bazı örneklerde antik kent kalıntılarından faydalanıldığı görülmektedir

Adıyaman evleri daha çok Samsat ilçesinde yoğunlaşmıştır Bu evler XIXyüzyıldan kalmıştır Belli başlıları Kadir Aslan Evi (1835-1836), Mustafa Kuran’ın Tepeköy’deki evi (XIXyüzyıl sonu), Nazif Toprak’ın Fırat Nehri’ne bakan tepe üzerindeki XIXyüzyılda yapılan evi, Nazif Satıcı’nın Tepeönü’ndeki evidir

Alıntı Yaparak Cevapla
 
Üye olmanıza kesinlikle gerek yok !

Konuya yorum yazmak için sadece buraya tıklayınız.

Bu sitede 1 günde 10.000 kişiye sesinizi duyurma fırsatınız var.

IP adresleri kayıt altında tutulmaktadır. Aşağılama, hakaret, küfür vb. kötü içerikli mesaj yazan şahıslar IP adreslerinden tespit edilerek haklarında suç duyurusunda bulunulabilir.

« Önceki Konu   |   Sonraki Konu »


forumsinsi.com
Powered by vBulletin®
Copyright ©2000 - 2024, Jelsoft Enterprises Ltd.
ForumSinsi.com hakkında yapılacak tüm şikayetlerde ilgili adresimizle iletişime geçilmesi halinde kanunlar ve yönetmelikler çerçevesinde en geç 1 (Bir) Hafta içerisinde gereken işlemler yapılacaktır. İletişime geçmek için buraya tıklayınız.