Geri Git   ForumSinsi - 2006 Yılından Beri > Genel Kültür & Serbest Forum > ForumSinsi Ansiklopedisi

Yeni Konu Gönder Yanıtla
 
Konu Araçları
bitkiler, şifalı

Şifalı Bitkiler

Eski 04-20-2009   #1
Şengül Şirin
Varsayılan

Şifalı Bitkiler



:: A :: ( ŞİFALI BİTKİLER )

Abdestbozanotu (pimpinella saxisfrage) : Gülgillerden; siyah ve yeşil boya çıkartılan bir bitkidir Rutubetli yerlerde yetişir Boyu 70 santimetre kadardır Kökü akıcıdır
Faydası : Mideyi kuvvetlendirir Göğüs ağrılarını dindirir Ateşi düşürür Boğmaca, öksürük ve baş ağrılarını keser Vücuda dinçlik verir Balgam ve ter söker Burun kanamalarını keser Bademcik şişlerini indirir Mide yanması ve bağırsak gazlarını giderir Çıbanın olgunlaşmasına yardım eder
Acıağaç (kuvasya ağacı) : Sedefotugillerden; 2-3 metre boyunda küçük bir bitkidir İnce kabuklarının üzerinde sarı benekler vardır Çiçekleri kırmızıdır Sıcak ülkelerde yetişir Bu ülkelerde acı ağaç kabuklarından yapılan kaplardan su içenlerin kuvvetleneceğine inanılır Hekimlikte ; kökü, kabuğu ve odunu kullanılır Etkili maddesi "Quassine"dir Çok acıdır
Faydası : İştah açar, hazmı kolaylaştırır Ateşi düşürür Tükürük ifrazatını arttırır Mide, bağırsak, karaciğer ve böbreklerin çalışmasını düzenler Böbrek sancılarını keser, taşların düşürülmesine yardımcı olur Bağırsak kurtlarını döker Kanamaları durdurur Haşarat kaçırıcı olarak da kullanılır Fazla kullanılacak olursa; baş dönmesi, mide bulantısı ve kusma yapar
Acıbakla (termiye) : Baklagillerden; otsu bir bitkidir Acı taneleri kullanılır
Faydası : Besleyicidir İdrar söktürür ve idrar yollarını temizler Böbrek iltihabını giderir Böbrek taş ve kumlarının düşürülmesine yardımcı olur Baş ağrılarını dindidir Romatizma, lumbago ve siyatik ağrılarını keser Albümin miktarını düşürür Vücutta biriken tuzu atar
Acıçiğdem (güzçiğdemi) : Zambakgillerden; sonbahar aylarında çiçek açan, mor renkli, zehirli bir bitkidir Rutubetli yerlerde yetişir Hekimlikte haricen kullanılır
Faydası : Romatizma ve nikris tedavisinde kullanılır Ancak zehirli olduğundan dikkatli olmak gerekir
Adaçayı (salvia officinalis) : Ballıbabagillerden; özellikle Akdeniz bölgesinde yetişen ıtırlı bir bitkidir Menekşeye benzeyen çiçekleri haziran, temmuz aylarında açar Yaprakları uzun, kenarları tırtıllı, beyazımsı yeşil renktedir Hafif kafuru kokusu vardır Çiçek açtığı zaman toplanıp, kurutulur
Faydası : Mide va bağırsak gazlarını giderir Mide bulantısını keser Hazım sisteminin düzenli çalışmasını sağlar Boğaz, bademcik ve dişeti iltihaplarını giderir Göğsü yumuşatır Astımdaki sıkıntıları geçirir İdrar ve ter söktürür Banyo suyuna katılıp yıkanılırsa; zindelik verir Günde, 3 kahve fincanından fazla içilmemelidir
Adamotu (köpekotu) : Patlıcangillerden; geniş yapraklı, fena kokulu bir bitkidir Kökü, insan şeklini andırır Bilhassa Antalya çevresinde yetişir İçeriğinde "Hyoscyamine", "Hyoseine" ve "Atropine" vardır
Faydası : Şehvet artırıcıdır
Adasoğanı (scille) : Zambakgillerden, bir çeşit bitkidir Yaprakları uzun şerit şeklindedir Çiçekleri; yeşil ve beyaz damarlıdır 2 kilogram kadar olan soğan kısmı, yapraklarının altındadır Acı ve zehirlidir 7,5 gram adasoğanı öldürebilir İçeriğinde "Scillarena glikozidi" vardır Tazeyken kullanılmaz Aksi halde zehirlenme ve kusmalara yol açar Soğanın etli olan orta kısmı dilimlenerek kurutulur Sonra dövülüp toz haline getirilir Ev ilaçlarında çok dikkatli kullanılması gerekir
Faydası : İdrar söktürür Kalp hastalarında vücuda biriken suyu boşaltır Azotemi'yi azaltır Böbrek hastalarının kullanmaması gerekir Uzun süre kullanılacak olursa "Albüminüri" yapar
Ağaçkavunu (utruç) : Turunçgillerden; yaprakları mavimsi pembe bir ağaçtır Meyvesi; buruşuk kabuklu iri limona benzer
Faydası : Ferahlatıcı, serinletici ve kabızlık gidericidir
Ahlat (yaban armudu) : Gülgillerden; kendi kendine yetişen ve üzerine armut aşılanan bir ağaçtır Yemişi iyice olgunlaştıktan sonra yenir
Faydası : Meyveleri, ishal keser Zehirli hayvan sokmalarında da filizleri dövülüp, konur
Ahududu (ağaççileği) : Gülgillerden; böğürtlen gibi çalı halinde, dikenli bir bitkidir Kümeler halindedir Kendiliğinden yetişir Meyvesi duta benzer Sarımtırak kırmızı portakal renginde, sulu ve güzel kokuludur Meyvesi toplanıp, kurutulur Reçel, şurup ve likör yapılır Meyve olarak da yenir
Faydası : Kanı temizler, vücutta biriken zehirli maddelerin atılmasını sağlar Terletir ve idrar söktürür Kabızlığı giderir Vücuda dinçlik verir Romatizma, mafsal kireçlenmesi, nikris, boğaz, bademcik ve göz iltihaplarında kullanılır Kansızlık ve veremde çok iyi bir gıdadır Ateş'i düşürür Üre ve şeker hastalarına da faydalıdır Mide ülseri olanların kullanmamaları gerekir
Akasya (salkımağacı) : Baklagillerden; bir çeşit süs ve gölge ağacıdır Salkım çiçekli ve küçük yapraklıdır Çiçekleri güzel kokar Çiçekleri kullanılır
Faydası : Nefes darlığını giderir Astımın şikayetlerini giderir
Akdiken (geyikdikeni) : Cehrigiller familyasından; 3-5 metre boyunda bir bitkidir Meyveleri; siyah ve etkilidir Hekimlikte; meyvelerinden yapılan şurup "Sirop de Nerprun" kullanılır Ev ilaçlarında; kök ve kabuklarından yararlanılır
Faydası : 20 tane meyve yenecek olursa, şiddetli müshil tesiri gösterir ve kabızlığı giderir Kaşıntıları da keser Ancak, belirtilen miktardan fazla kullanılmamalıdır Aksi halde, şiddetli karın ağrılarına sebep olur
Akhuşağacı (kayınağacı) : Kayıngillerden; nemli topraklarda yetişen bir ağaçtır Meyveleri küçüktür Yaprakları ilkbahar aylarında toplanıp kurutulur
Faydası : İdrar söktürür Vücutta biriken suyu boşaltır Böbreklerin düzenli çalışmasını sağlar Şişmanlamayı önler Romatizma ağrılarını dinlendirir Ayak kokularını keser Saçları gürleştirir, kepekleri yok eder Cilt hastalıklarını tedavi eder Kalp kifayetsizliğinin sebep olduğu idrar tutukluğunu giderir Vücutta biriken tuzu atar Üremi ve albüminde faydalıdır
Alıç (ekşimuşmula) : Gülgillerden; kırlarda yabani olarak yetişen bir ağaçtır Meyveleri; küçük muşmulaya benzer, kırmızı renklidir Tadı mayhoştur Hekimlikte meyvesi kullanılır
Faydası : Asabi çarpıntıları giderir Sinir bozukluğunu geçirir Yüksek tansiyonu düşürür Aritmide kullanılır Uykusuzluğu giderir Kalbi kuvvetlendirir Damar sertliği ve göğüs nezlesinde faydalıdır
Altınbaşakotu (solidago officinalis) : İdrar tutukluğu, albümin, nefrit, üremi ve sistit tedavisinde kullanılan bir çeşit bitkidir
Faydası : Asabi çarpıntıları giderir Sinir bozukluğunu geçirir Yüksek tansiyonu düşürür Aritmide kullanılır Uykusuzluğu giderir Kalbi kuvvetlendirir Damar sertliği ve göğüs nezlesinde faydalıdır
Altınkökü (ipeka) : Güney Amerika'da yetişen bir bitkidir
Faydası : Az miktarda kullanıldığı takdirde tatlandırıcıdır Yüksek dozlarda kullanılırsa kusturur, ishal yapar Müzmin bronşitte ifrazatı artırır
Amberkabuğu (croton elutheria) : Antil adalarında yetişen "liquidamber/sığla ağacı" denilen ağacın kabuğudur Kabukların dışı kahverengiye yakın gri; içi ise sarıdır Yandığı zaman hoş bir koku verir
Faydası : Dizanteri ve ishali keser Hazım bozukluklarını giderir Kansızlıkta faydalıdır Anne sütünü artırır
Amberbaris (kadıntuzluğu) : Yabani, çalı şeklinde, sarı çiçekli bir ağaçtır Kökü acıdır Yaprakları ve yemişi tatlıdır Seyrek ormanlarda bulunur Boyu 2-3 metre arasındadır Meyvelerinde bol miktarda C vitamini vardır Meyveleri, kabukları ve kökü kullanılır
Faydası : Karaciğer ve safra kesesi hastalıklarını iyileştirir Ateşi düşürür Hazım bozukluklarını giderir Bağırsak iltihaplarını tedavi eder Öksürüğü keser Mideyi kuvvetlendirir İştah açar Ağız yaralarını iyileştirir Kan dolaşımını düzenler Yüksek tansiyonu düşürür Siyatik, romatizma ve eklem ağrılarını giderir
Anason (anis) : Vatanı Asya'dır Maydanozgillerden; yarım metre kadar yükseklikte bir bitkidir Yaprakları yuvarlak ve böbrek şeklindedir Çiçekleri beyazdır; meyveleri küçüktür Meyvelerinde "Anethol" vardır Kokucu ve yakıcı lezzettedir Temmuz ve ağustos aylarında toplanır
Faydası : Hazmı kolaylaştırır İştahsızlığı ve yemeklere karşı duyulan tiksintiyi giderir Mide ve bağırsak gazlarını söktürür İdrarı artırır Kusmaları ve ishali keser Aybaşı kanamalarının düzenli olmasını sağlar Ancak, aybaşı kanamaları ve hamilelik döneminde kullanılmaz Anne sütünü artırır Sinirleri yatıştırır Migren ağrılarını keser Beyin yorgunluğunu giderir Uyku verir Kalbi kuvvetlendirir Kan dolaşımının düzenli olmasını sağlar Cinsel arzuları kamçılar Astım, nefes darlığı ve bronşitte görülen şikayetleri giderir Öksürüğü keser Yaşlılarda meme sarkmasını önler Fazla miktarda kullanıldığı zaman uyuşukluk verir
Andızotu (atgözü) : Bileşikgillerden; nemli yerlerde yetişen, 1 metre kadar sapı olan, bir çeşit ottur Yaprakları büyük, yumuşak ve yuvarlaktır Çiçekleri sarı renkte olup, acı ve kokuludur Kökü kalındır Meyveleri küçük fıstık kozalağına benzer
Faydası : Mideyi kuvvetlendirir Balgam söker Mikropları öldürür Vücutta biriken tuzu atar Üremi, nefrit, sistit, idrar yolları hastalıkarında faydalıdır Nefes darlığını giderir Karaciğer hastalıklarını tedavi eder Kaşıntıları keser Fazla kullanıldığı zaman mide bulantısı yapar
Antep fıstığı (şam fıstığı) : Antepfıstığıgiller familyasındandır; Gaziantep havalisinde yetiştirilen, 5-10 metre yüksekliğinde bir ağaç ve bunun meyvesidir İçeriğinde sabit yağ, sakkaroz ve proteinli maddeler vardır
Faydası : Vücudun gelişmesini sağlar Bedeni ve zihni gücü arttırır Cinsel istekleri kamçılar Böbrek ve safra kesesi ağrılarını hafifletir Göğsü yumuşatır, öksürük söktürür
Ararot (maranta nişastası) : Sıcak iklimlerde yetişen "Maranta" adlı kamıştan veya ona benzer başka bitkilerin köklerinden çıkarılan beyaz bir tozdur Nişastadan daha incedir Kokusu ve tadı yoktur
Faydası : Çocuk maması yapmakta kullanılır Süt çocuklarına ve nekahat dönemi hastalarına verilir Hastalıklardan sonra görülen halsizlikleri giderir
Ardıç (ephel) : Kozalaklılardan 2-5 metre boyunda bir ağaçtır Yaprakları ince, uzun, sivri ve güzel kokuludur Meyveleri; siyah, parlak kozalak şeklindedir Bunlara ardıç tohumu da denilir Kasım ve aralık aylarında toplanıp kurutulur Bir çok türü vardır
Faydası : Kandaki şeker miktarını düşürür Pankreasın normal çalışmasını sağlar Nekahat devresinin çabuk atlatılmasında yardımcı olur Vücuda dinçlik verir Böbrekleri, mesaneyi ve idrar yollarını temizler Ter ve idrar söktürür Vücutta biriken suyu boşaltır Soğuk algınlığı, romatizma, damar sertliği ve nikriste de faydalıdır Kadınlarda görülen beyaz akıntıyı keser Aybaşı ağrılarını dindirir Böbreklerinde iltihap olanlar kullanamaz Tavsiye edilen miktarı da aşmamalıdır
Ardıçkatranı ağacı (katran ardıcı) : 1 metre kadar yükseklikte; yuvarlak kırmızı meyveleri olan bir ağaçtır Meyveleri ardıç meyvelerinden daha büyüktür Odunun kapalı ocaklarda yakılmasından (Kuru distilasyon) ardıçkatranı denilen bir madde çıkarılır
Faydası : Kadyağı; ergenlik, egzama, saçkıran, kellik, uyuz ve sedef hastalığında kullanılır
Armut (pirus communis) : Gülgillerden; çiçekleri beyaz bir ağacın meyvesidir Armut; suluca yumuşak tatlı ve küçük çekirdeklidir Rengi sarı ile yeşil arasında değişir Ankara , Mustabey, Çengel, Kumla, Bey olmak üzere birçok çeşidi vardır
Faydası : Böbreklerin düzenli çalışmasını sağlar İdrarı bollaştırır Böbrek kum ve taşlarının dökülmesine yardım eder Yüksek tansiyonu düşürür Kanı temizler bütün salgı bezlerinin normal çalışmasını sağlar Kansızlığı giderir, kabızlığı önler Sinirleri yatıştırır Zihni yorgunluğu giderir Susuzluğu keser Tükürük ifrazatını artırır Hamilelerin kusmalarını azaltır Hazımsızlığı giderir Mafsal kireçlenmesi, nikris ve romatizmada faydalıdır Şeker hastaları da yiyebilir Midesi zayıf olanların kompostosunu içmeleri tavsiye edilir Yemeklerden önce yenecek olursa daha faydalı olur
Arpa (hordeum vulgare) : Buğdaygillerden; taneleri ekmek ve bira yapmakta kullanılan bir bitkidir Hayvan yemi olarak da verilir Nişastası boldur Kavrulup kahveye de karıştırılır
Faydası : İdrar söktürür Mesane ve idrar yollarındaki iltihapları temizler Böbrek ve kum taşlarının dökülmesine yardım eder Prostat büyümesini önler Asabi kusmaları durdurur Boğaz ve yarımbaş ağrılarını dindirir Dil iltihaplarını giderir Temriye ve mayasılda haricen kullanılır
Aslanağzı (kurtağzı) : Aslanağzıgiller familyasından; türlü renkte, güzel bir bitkidir Kokusuzdur Daha ziyade süs bitkisi olarak kullanılır
Faydası : Balgam söktürür Bronşit'te rahatlık verir
Aslanyağı (leontopidium alpinium) : Bileşikgiller familyasından; Alp dağlarının yüksek tepelerindeki kireçli topraklarda yetişen bir bitkidir Çiçekleri yıldız şeklindedir Ağustos ayında toplanıp kurutulur
Faydası : Çocuklarda görülen ishalleri keser
Aslandişi (karahindiba) : Bileşikgiller familyasından; yol kenarında, çayır ve hendeklerde yetişen bir çeşit bitkidir Yaprakları rozet şeklindedir Çiçekleri sarıdır Taze yaprakları salata olarak da yenilebilir Kökünde; Torexacin, levulin, inulin ve şeker vardır Yaprakları ilkbahar; kökleri ise, sonbahar aylarında toplanıp, kurutulur
Faydası : İdrar söktürür Mesane ve kalınbağırsak iltihaplarını giderir Göğsü yumuşatır, öksürüğü keser Balgamlı ishalleri keser Karaciğer şişkinliğini indirir Böbrek ve safra taşlarını düşürür Sarılıkta faydalıdır Anne sütünü artırır Taze sürgünleri kırıldığı zaman akan sütü de dişleri temizler Öğütülen kökü, kahveye katılır
Aslankuyruğu (yerpırasası) : Ballıbabagillerden; bir çeşit bitkidir
Faydası : Ateşi düşürür ve terletir Vücuda rahatlık verir
Aslanpençesi (alchemila vulgaris) : Gülgillerden; çayırlarda, ormanlarda yetişen ve türlü çeşitleri olan bir yabani bitkidir 5-7 parçalı olan yaprakları büyüktür Kökü geniştir Çiçekleri; ufak yıldız şeklinde olup, yeşilimtıraktır Mart-Temmuz ayları arasında toplanıp, kurutulur
Faydası : Ateş düşürür Vücuda kuvvet verir Yarımbaş ağrılarını keser Anne sütünü artırır
Asma (vitis) : Asmagiller familyasından tırmanıcı, uzun ömürlü, ağaçsı bir bitkidir Mayıs-Haziran ayları arasında çiçek açar Gövdesi üzerindeki kabuklar zamanla esmerleşip şeritler halinde dökülür Çiçekleri küçük, yeşilimsi renktedir Yapraklarının taban kısmı kalp şeklindedir Kenarları dişli ve ucu sivridir Üst yüzleri tüysüz, alt yüzleri ise tüylüdür Meyvelerine üzüm denir Kuru veya yaş olarak yenir
Faydası : Yaprakları ile yapılan ilaçlar kanamayı durdurur Vücuda kuvvet verir Sarılığı keser İshali durdurur
Atkestanesi (hindkestanesi) : Atkestanegiller familyasından; süs olarak yetiştirilen iri bir gölge ağacıdır Nisan-Temmuz aylarında çiçek açar Meyveleri kestaneye benzer İçinde nişasta, saponin ve yağ vardır
Faydası : Kabuklarından yapılan ilaçlar ateşi düşürür Vücuda kuvvet verir Tohumları ise romatizma ve mafsal ağrılarını giderir Varis flebit ve basur memelerinin tedavisinde ve deri çatlaklarını gidermekte kullanılır
Atkuyruğu (zemberekotu) : Atkuyruğugillerden; kök sapı ömürlü olan, nemli yerlerde yetişen bir bitkidir
Faydası : İdrar tutukluğunu giderir İdrarı artırır Böbrek taşlarının düşürülmesinde yardımcı olur İdrar torbasındaki iltihabı giderir Kan işemeyi keser Albümin miktarını düşürür Zatülcenp ve karaciğer hastalıklarının tedavisinde kullanılır Nikris ve romatizmanın şikayetlerini giderir Tavsiye edilen miktardan fazla kullanılmamalıdır
Ayçiçeği (gündöndü) : Bileşikgillerden; büyük çiçekli bir bitkidir Çiçekleri tabak şeklindedir Rengi sarıdır Tohumlarından yağ çıkarılır
Faydası : Yağı, damar sertliğini giderir Kurdeşen'in sebep olduğu kaşıntıları giderir Esansı verem tedavisinde kullanılır Kolestrol miktarını düşürür Cinsel arzuları kamçılar Bedeni ve zihni yorgunluğu giderir Kalp, sinir hastalıkları ve iktidarsızlığı önler
Ayısarımsağı (Allium ursinum) : Ayısarımsağı, ilkbahar müjdecilerinin en başta gelenlerinden biridir Orman sarımsağı ve cadısoğanı isimleriyle de bilinir Ayısarımsakları, inci çiçeğininkini (Mayıs Çiçeği) andıran, neşter biçimindeki cilalanmış gibi parlayan taze yeşil yaprakları, saydam bir beyaz tabaka ile örtülü, uzunca bir soğandan çıkarlar Üstünde beyaz çiçek yuvarlakları olan açık yeşil ve pürüzsüz sapı 30 cm kadar uzar Ayısarımsağı, yalnızca bitkisel topraklı, nemli çayırlarda, gölgeli ve nemli dere kıyılarında, çalılıkların altında, yapraklı ağaç ormanlarına yetişir
Faydası : Bu bitkide çok büyük tedavi etme gücü gizlidir ve hatta kış uykusundan uyanan ayıların, mide, bağırsak ve kanlarını temizlemek için onu aradıkları da söylenir Bitki, genellikle bizim sarımsağımızın özelliklerini paylaşır, ancak çok daha güçlüdür Bu nedenle o, doku yaşlanmasını yavaşlatma kürü için vazgeçilemez bir bitkidir ve kronik deri hastalıklarına karşı da çok başarılıdır Yapraklar kuruduklarında şifalı güçlerini yitirdiklerini için, taze bitki kullanımına önem verilmelidir Yapraklar, ıspanak veya salata gibi de hazırlanabilir Fakat, miktar fazla tutulduğunda rahatsız edici bir tat oluşturduğu için, ıspanak gibi pişirilmek istenildiğinde ısırganotu ile karıştırılarak kullanılmalıdır Bitkinin genç yaprakları nisan ve mayısta, yani çiçeklenmeden önce, soğanı ise yaz sonunda veya sonbaharda toplanır Ayısarımsağı soğanı, aynen sarımsak gibi kullanılabilir Mideleri duyarlı olan kişiler, yaprakları ve soğanı ince doğrayıp üstüne sıcak süt dökmeli, 1-2 saat beklettikten sonra, bu sıvıyı içmelidirler Bitkinin iyileştirici gücüne bütün bir yıl boyunca sahip olmak isteyenler ise, bir ayısarımsağı tentürü hazırlayabilirler Bu tentürden her gün 10-12 damla, biraz suya karıştırılarak alınır Bu damlalar, kusursuz bir zihin açıklığı kazanılmasına yardım eder, atardamar sertliğine karşı önlem yerine geçer ve daha pek çok şikayetlere son verir Ayısarımsağı, sindirim sistemini çok olumlu etkiler Aşırı ve kronik ishallerde, bunlar gaz ve kolik eşliğinde olsalar bile, oldukça etkilidir Ayrıca, eğer bağırsak krampı veya yorgunluğu nedeniyle oluşmuşsa, kabızlıkta da çok başarılı sonuçlar verebilir Mideden kaynaklanan kalp düzensizlikleri, uykusuzluk, aynı zamanda, atardamar sertliklerinin veya yüksek olan kan basıncının yol açtığı baş dönmesi, kafada basınç ve soluk alma düzensizlikleri de azalır, basınç fazlalığı zamanla normalleşir Ayısarımsağı şurubu, sürekli balgam çıkaran ve bu nedenle soluk alma zorluğu çeken yaşlı kişiler için de mucizeler yaratan bir iksirdir Kronikleşmiş öksürüklerde bile göğsü yumuşatabilir ve böylece, soluk alma zorluklarını ortadan kaldırır Genellikle yaşlı kişilerde oluşan ödemlerde ve akciğer rahatsızlıklarında bu iyileştirici şurup başarıyla kullanılabilir Kullanılan taze yapraklar böbrekleri ve mesaneyi temizleyerek, idrar söktürür Zor iyileşen yaralar, üstlerine taze bitki özsuyu sürüldüğünde hızla iyileşir Bitki, kendisini özellikle sivilceli ciltlerde kanıtlamış bir kan temizleyicidir
Ayıüzümü (itüzümü) : Fundagillerden; küçük taneler halinde kırmızı renkli yemişleri olan, tüylü bir bitkidir1-3 metre yüksekliğindedir Her mevsimde yaprakları vardır Makilerde bulunur Dalları kırmızımtırak kahverengidir Yaprakları şimşir yapraklarına benzer İçinde Hydrochinone vardır Sonbahar aylarında toplanıp kurutulur Çiçekleri pembe salkımlar halindedir Ev ilaçlarında yaprakları kullanılır
Faydası : Kuvvet verir İshali keser İdrar yollarını temizler İdrar söktürür Ateşi düşürür İdrar yollarındaki taşların düşmesine yardım eder Prostat büyümesinden kaynaklanan şikayetleri giderir

Alıntı Yaparak Cevapla

Cevap : Şifalı Bitkiler

Eski 04-20-2009   #2
Şengül Şirin
Varsayılan

Cevap : Şifalı Bitkiler



Aylandız (kokarağaç) : Sedefotugillerden; bir çeşit süs ağacıdır Çiçekleri uzun salkım şeklindedir Kokusu keskindir Meyveleri sonbaharda dökülmeden önce kızarır
Faydası : Bağırsak solucanlarını düşürür
Aynısefa (gecesefası) : Bileşikgillerden çiçekleri güzel, sarı renkli bir bitkidir
Faydası : İdrar söktürür Terletir Aybaşı kanını söktürür ve aybaşı kanamalarının normal olmasını sağlar İştah arttırır Nikris ve sıracada da faydalıdır
Ayrıkotu (ayrıkkökü) : Buğdaygillerden yabani bir bitkidir Sarımtırak beyaz renkteki kökü kullanılır İlkbahar ve sonbahar aylarında toplanıp, kurutulur Mekkeayrığı denilen çeşidi de, ayrıkotunun özelliklerini taşır Domuz ayrığı ise, zararlıdır
Faydası : İdrar söktürür Böbrek ve mesane taşlarının düşürülmesinde yardımcı olur Buralardaki iltihapları da giderir Albümini atar Nefrit ve nikriste de faydalıdır
Ayva (sefercel) : Gülgillerden çiçekleri iri ve pembe renkli; yapraklarının altı tüylü, orta yükseklikteki bir ağacın meyvesidir Ayva; limondan büyük, sarı renkte, tüylü, mayhoş, dokusu sertçe ve ufak çekirdekli bir meyvedir Vitamini boldur Çiğ yenilmesi tavsiye edilmez Komposto veya jöle yapılarak veya külde pişirildikten sonra yenmesi uygundur
Faydası : İshal ve dizanteriyi keser Mide ve bağırsakları kuvvetlendirir İnce bağırsak iltihabını giderir Kanı temizler Karaciğer tembelliğini giderir Safra akışını sağlar Çarpıntıyı dindirir Kadınlarda görülen beyaz akıntıyı keser Bronşit, müzmin öksürük ve veremde faydalıdır Ağızdan su gelmesini ve kan kusmayı önler Vücudun gelişmesine yardım eder Merhem yapılarak kullanıldığı takdirde; el ayak ve meme ucu çatlaklarını, yüz ve boyun kırışıklıklarını giderir Egzama kaşıntılarını ve basur memelerinin doğurduğu şikayetleri giderir Kabızlık çekenler ve tansiyonu yüksek olanlar yememelidir

Alıntı Yaparak Cevapla

Cevap : Şifalı Bitkiler

Eski 04-20-2009   #3
Şengül Şirin
Varsayılan

Cevap : Şifalı Bitkiler



:: B :: ( ŞİFALI BİTKİLER )

Badem (prunus amygdalus) : Gülgillerden bir çeşit ağacın yemişidir Meyvesi ancak çağla halindeyken yenir Olgunlaştıktan sonra, sert kabukla kaplı olan içi yenir Hekimlikte kullanılan kısmı da burasıdır Başlıca 2 çeşidi vardır
- Acıbadem
- Tatlıbadem

Faydası : Badem, bedeni ve zihni yorgunluğu giderir Hamilelerin zayıf düşmemesini sağlar Sütle içilirse mideyi kuvvetlendirir Kabızlığı giderir Nekahat devresini kısaltır Böbrek mesane ve tenasül yollarındaki iltihapları giderir Baş ağrısı, karaciğer ve böbrek ağrılarını hafifletir Bronşit, boğaz ağrısı, anjin, boğaz yanması ve akciğer hastalıklarında faydalıdır Bademyağı kabızlığı giderir Egzama ve kaşıntıların verdiği rahatsızlıkları azaltır Böbrek ve mesane taşlarının düşürülmesine yardım eder Kulak ağrılarını dindirir Yumurtayla karıştırılıp da, basur memelerine sürülecek olursa, ağrı ve yanmaları giderir
Bakla (ful) : Baklagillerden hazmı kolay ve besleyici bir bitkidir Ev ilaçlarında çiçekleri kullanılır Bir çeşidi olan acıbakla ise, acı ve otsu bir bitkidir
Faydası : İdrar yollarını temizler Böbrek ağrılarını dindirir Böbrek iltihaplarını giderir Böbrek kum ve taşlarının düşürülmesine yardımcı olur Lumbago, romatizma, siyatik ve dolama şikayetlerini giderir
Baldıran (ağuotu) : Maydanozgillerden nemli yerlerde yetişen 1-2 metre boyunda zehirli bir bitkidir Gövdesi kalındır Saplarının alt kısmı erguvani renktedir Yeprakları büyük, çiçekleri yayvan ve küçüktür Terkibinde coniine vardır Büyük baldıran ve küçük baldıran olmak üzere 2 çeşidi vardır Ev ilaçlarında kullanılmaz
Faydası : Hekimlikte ağrı giderici ve spazm giderici olarak, siyatik, tetanoz, epilepsi, trilemnius nevraljisi ve kore hastalığının tedavisinde kullanılır
Baldırıkara (fujer) : Eğreltiotugillerden; nemli yerlerde yetişen otsu bir bitkidir Yaprakları at yelesini andırır Yurdumuzun hemen hemen her yerinde yetişir
Faydası : Grip ve soğukalgınlığında hastayı rahatlatır Balgam söktürür Mide ağrılarını keser Böbrek kumlarının dökülmesini sağlar Derideki şişlikleri indirir Saç dökülmesini önler Aybaşı kanamalarının düzenli olmasını sağlar Diğer ilaçlara da tat verici olarak kullanılır
Balıkotu (hablülhilal) : Cava'da ve Malabar'da yetişen ve zehirli meyvesiyle balıkları sersemleterek yakalamaya yarayan zehirli bir bitkidir 50 santim boyundadır Dalları yeşil ve tüylüdür İlaç olarak yaprak ve çiçekleri kullanır
Faydası : Terletir, idrar söktürür Vücudu rahatlatır Had bronşit ve nezlede, bütün bulaşıcı hastalıklarda kullanılır
Ballıbaba (laminum) : Ballıbabagiller familyasından bir çeşit bitkidir Benekli ballıbaba ve arıların çok sevdiği ak ballıbaba gibi türleri vardır
Faydası : Kabakulak, mayasıl ve kanlı basurda faydalıdır
Bamya (hibiscus esculentus) : Ebegümecigiller familyasından; yaprakları asma yaprağına benzeyen, meyvesi beş bölmeli, tohumları yuvarlak ve yeşilimtrak gri renkte, sebze olarak yenen bir bitkidir Amasya, Balıkesir bamyası gibi çeşitleri vardır
Faydası : Kabızlığı giderir Mide ve bağırsakların düzenli çalışmasını sağlar
Banotu (konca) : Patlıcangiller familyasından; yol kenarlarında, gölgelik yerlerde yetişen, 80 santimetre kadar boyunda uyuşturucu ve zehirli bir bitkidir Açık yeşil renktedir Her tarafında beyaz, uzun tüyler vardır Çiçekleri sarımtırak, kırmızımsı mor renktedir Meyvesinin içinde yüzlerce tohumu vardır Ev ilaçlarında kullanılması tavsiye edilmez
Faydası : Teskin edicidir Titreme ve çarpıntıyı giderir Uykuyu kaçırır Keyif verir Beyin hastalıkları, kore hastalığı ve nikriste faydalıdır
Basurotu (küçükkırlangıçotu) : Düğünçiçeğigiller familyasından; ilkbaharda çalılıklar arasında yetişen küçük bir bitkidir Yaprakları üç parçalıdır Yeşilimtıraktır Yumruları yapraklarının arasındadır Kökü küçüktür Çiçekleri altın sarısı rengindedir Sabahları açar, akşamları kapanırlar Ev ilaçlarında kökleri kullanılır
Faydası : Basur memelerinden doğan şikayetleri giderirler
Behmen (kavzakökü) : Turp'a benzer, otsu bir bitkidir 20 Ocak ile 20 Şubat arasında çiçek açar Çiçeğinin rengine göre kızılbehmen ve akbehmen adında iki türü vardır
Faydası : Basur memelerinden doğan şikayetleri giderir
Bergamot (citrus bergamia) : Sedefotugiller familyasından bir çeşit narenciye türüdür Meyvesinin kabuklarından güzel kokulu bir esans yapılır Dalları seyrek ve kısa dikenlidir Meyvesi armut şeklinde, sarımtırak yeşil veya altın sarısı rengindedir 8-10 dilimi vardır Bergamot meyvasından çıkarılan esans yeşilimtırak veya sarımtırak yeşil renktedir Acı fakat hoş kokuludur
Faydası : Koku vermesi için bazı ilaçlara ve çaya karıştırılır Reçeli de yapılır
Besbase (macis) : Hindistancevizi çekirdeğini örten özlü zardır İçeriğinde esans ve yağ vardır
Faydası : Teskin edici iştah açıcı ve vücudu kuvvetlendiricidir Tavsiye edilen milktarı aşmamalıdır Aksi halde zehirlenme belirtileri görülebilir
Beşparmakotu (kazotu) : Gülgillerden; yol kenarında ve çayırlarda yetişen 40-70 santimetre boyunda yabani bir bitkidir Yaprakları beşparmak şeklindedir Rozete benzer Gümüşi renktedir Uzun saplı çiçekleri, yaprakların arasından çıkar Altın sarısı rengindedir Yaprak ve kökleri Temmuz, Ağustos aylarında toplanıp kurutulur
Faydası : İshali keser Mide rahatsızlıklarını giderir Vücuda kuvvet verir Bademcik ve boğaz ağrılarını giderir Diş ağrılarını dindirir Diş etlerini kuvvetlendirir Yüz lekelerini giderir ve cildi yumuşatır
Bezelye (pisum) : Baklagillerden tırmanıcı bir bitki ve onun tohumudur
Faydası : Kabızlığı giderir Kan yapar Kan kanserine karşı korur
Biber (filfil) : Patlıcangillerden; taze iken yeşil ve çoğu acı olan meyvesi; sebze ve baharat olarak kullanılır Bol miktarda C vitamini vardır Acı ve tatlı, yeşil ve kırmızı çeşitleri vardır
Faydası : Kırmızı biber ile hazırlanan ilaç, nevralji, lumbago ve romatizmada faydalıdır Ayrıca biber, mideyi kuvvetlendirir İştahı açar ve hazmı kolaylaştırır Kanamaları önler Cinsel arzuları kamçılar
Biberiye (kuşdili) : Ballıbabagillerden; Akdeniz çevresinde çok yetişen; küçük, kalınca, ensiz ve kokulu yaprakları ile çiçeklerinden faydalanılan bir bitkidir Yaprakları iğneye benzer Boyu 2 metre kadardır Çiçekleri mavi veya eflatundur Çiçeklerinden renksiz veya soluk sarı renkte olan biberiye esansı çıkarılır İçeriğinde kafuru, sineol, kamfen, pinen, borneol ve bornilasetat vardır
Faydası : Hazımsızlığı giderir Çarpıntıyı keser Yarımbaş ağrılarını giderir Baş dönmesini keser Astım, bronşit ve kansızlıkta faydalıdır Yağlı saçların yağını alır Burkulmalarda ve deri yaralarında da haricen kullanılır İdrar ve adet söktürür Safra ifrazatını arttırır
Binbirdelikotu (hypericum calycinum) : Çalılık ve fundalıklar arasında yetişen uzun ömürlü bir otsu bitkidir 30-80 santimetre boyundadır Gövdesi dört köşelidir Yaprakları sapsızdır Çiçekleri parlak sarı renktedir Mayıs ve eylül aylarında çiçek açar
Faydası : İdrar ve balgam söktürür İştah açar Sinirleri yatıştırır
Bitotu (mezevek) : Düğünçiçeğigiller familyasından; bir çok çeşidi bulunan ve kuzey yarımkürede yetişen bir bitkidir Tohumlarında Delphinine vardır Zehirlidir
Faydası : Bit, pire gibi zararlı asalak ufak böcekleri öldürmekte kullanılır
Boruçiçeği (çançiçeği) : Çançiçekgillerden; çiçekleri boru biçiminde olan bir bitkidir Çiçekleri turuncu renktedir
Faydası : Nefes darlığı, bronşit ve astımın sebep olduğu rahatsızlıkları giderir
Böğürtlen (tilkiüzümü) : Gülgillerden bahçe çitlerinde, yol kenarlarında kendiliğinden yetişen, dikenli bir çalıdır Yemişi ahududuya benzer, fakat ondan küçüktür Önceleri kırmızı iken sonraları kararır Yaprakları; çiçekleri açmadan toplanıp, kurutulur Birçok türü vardır
Faydası : İdrar söktürür Ayaklardaki şişlikleri indirir Yüksek tansiyonu düşürür Gözlerdeki zafiyeti giderir Mesane taşlarının düşmesine yardımcı olur Ağız, dil, diş eti ve bademcik iltihaplarını giderir Kadınlarda görülen beyaz akıntıyı keser Haricen kullanıldığı takdirde ağrıları dindirir, yanıkları iyileştirir Kökü kaynatılıp, suyu içilecek olursa kandaki şeker miktarını düşürür
Börülce (karnıkara) : Göbeği koyu renkli bir çeşit ufak fasulyedir İçeriğinde protein, azot, nişasta ve C vitamini vardır
Faydası : İdrar tutukluğunu ve anüs kaşıntısını giderir Yanık tedavisinde kullanılır
Buğday (triticium vulgare) : Birçenekligillerdendir Sapları kamışsıdır ve içleri boştur Çiçekleri başak şeklindedir Yemişlerine buğday denir İçeriğinde B vitamini ve karbonhidratlar vardır Bunlar, tanelerin kepeğindedir Bu nedenle buğday unu ne kadar çok kepekli, yani esmer olursa, o derece faydalı olur
Faydası : Kepekli buğday unundan yapılan ekmek, kurabiye ve benzerleri bağırsakların düzenli çalışmasını sağlar Kabız olmayı önler Çimlendirilmiş buğday tanesi zihin yorgunluğu ve sinir bozukluklarını giderir Damar sertliği, mide ve cilt hastalıkları olanlar, taze ekmek ve sıcak börek gibi şeyler yememelidirler
Burçak (lathyrus) : Baklagillerden; taneleri hayvan yemi olarak kullanılan bir bitkidir Taneleri mercimeğe benzer
Faydası : Lapası; ezik, çürük tedavisinde; taneleri ise, isilik ve mayasılda kullanılır

Alıntı Yaparak Cevapla

Cevap : Şifalı Bitkiler

Eski 04-20-2009   #4
Şengül Şirin
Varsayılan

Cevap : Şifalı Bitkiler



:: C :: ( ŞİFALI BİTKİLER )

Centiyane (yılanotu) : Doğu Karadeniz bölgesi ve Uludağ'da yetişen, 1 metre kadar yükseklikte, geniş yapraklı, kalın köklü bir bitkidir Kökü acıdır İçi sarı, dışı esmerdir Hekimlikte, kökü kullanılır Sarı ve mavi türü vardır
Faydası : İştah artırır, hazmı kolaylaştırır Ateşi düşürür, vücuda kuvvet verir Mide zafiyeti ve ekşimesini giderir Kansızlıkta da faydalıdır
Cevizağacı (koz) : Uzun ömürlü; gövdesi kalın, kerestesi ve meyvesi değerli ulu bir ağaçtır Yemişi nişastalı ve yağlıdır Hekimlikte; yaprakları, meyvesinin üzerindeki yeşil kabukları ve yağı kullanılır Bir çok çeşidi vardır
Faydası : Yaprakları ve kabukları ile hazırlanan ilaçlar kanı temizler, kansızlığı giderir İshal ve dizanteriyi keser Verem ve şeker hastalığında hem besleyici, hem de tedavi edicidir Kadınlarda görülen beyaz akıntıyı keser El ve ayak donuklarında, deri çatlaklarında faydalıdır Saç ve elleri boyamakta da kullanılır Çok kuvvetli bir besin olduğundan fazla yememelk gerekir Cevizyağı, raşitizm ve sıracada faydalıdır Kabızlığı giderir Bağırsak solucanlarını düşürür Derinin yanmasını önler
Ciğerotu (pulmonaria officinalis) : Nodangiller familyasından; 10-15 santimetre boyunda çok yıllık, otsu bir bitkidir Çiçekleri; önceleri kırmızımtıraktır Sonradan morumsu-maviye dönüşür Gövdesi dik ve tüylüdür İçeriğinde tanen, müsilaj, şekerler, reçine ve sabit yağ vardır Yaprakları kullanılır
Faydası : Göğsü yumuşatır Öksürüğü keser Akciğer hastalıklarında faydalıdır İdrar söktürür
Civanperçemi (yaraotu) : Bileşikgillerden; çeşitli türleri olan bir kır bitkisidir Kuru topraklarda, yol kenarında yetişir Yaprakları uzun ve parçalıdır Çiçekleri beyaz ve pembedir Kandil şeklinde gruplaşmıştır Kokusu çok güzeldir Hekimlikte dal, yaprak ve çiçekleri kullanılır İçinde Achillein denilen acı bir madde vardır
Faydası : Hazımsızlığı ve kansızlığı giderir Kanı temizler Balgam söktürür, öksürüğü keser Sinirleri ve vücudu kuvvetlendirir Bağırsak ve mide gazlarını giderir İshali keser Basur memelerini tedavi eder Kızamık, boğmaca, raşitizm, albasması, aybaşı gecikmesi ve kemik hastalıklarında faydalıdır İdrar söktürür Yaraları iyileştirir

Alıntı Yaparak Cevapla

Cevap : Şifalı Bitkiler

Eski 04-20-2009   #5
Şengül Şirin
Varsayılan

Cevap : Şifalı Bitkiler



:: Ç :: ( ŞİFALI BİTKİLER )


Çadırkuşağı (çadıruşağı) : Maydanozgillerden; özsuyu hekimlikte kullanılan bir bitkidir Böceklerin, gövdesine açtığı, deliklerden özsuyu sızar Zamk gibi yapışkan olan bu maddeyle yakı yapılır
Faydası : Kan ve lenf damarlarını genişletir Ağrıları dindirir Müzmin ve mikrobik hastalıkların tedavisinde kullanılır
Çakaleriği (prunus spinosa) : Bir çeşit eriktir Ağacı bodurdur Çiçekleri beyazdır ve yapraklarından önce çıkar Meyvesi yuvarlak ve yeşildir Tadı buruktur Çiçekleri; Mart ve Nisan aylarında toplanıp, kurutulur
Faydası : İshali keser, mide ve bağırsakların düzenli çalışmasını sağlar Ateşli hastaların kalbini kuvvetlendirir Terletir ve vücutta biriken zehirli maddelerin atılmasını sağlar Boğaz ve bademcik iltihaplarını giderir Anne sütünü artırır
Çamağacı (pinus) : Birçok çeşidi olan bir ağaçtır Kozalakları ilk yıl kapalıdır İkinci yıl açılıp, kurur ve ağacın dibine düşer İlaç yapımında; tomurcuğu, palamutu, kozalağı, filizleri ve çırası kullanılır
Faydası : Balgam söktürür Müzmin öksürüğü keser Kolay doğum yapmayı sağlar
Çamfıstığı (pinus pinea) : Çam kozalaklarının içinden çıkarılır Kuvvetli bir besindir Günde 2 çorba kaşığı kadar yaklaşık 25 gram'dan fazla yenilmemelidir
Faydası : Bronşit, verem, akciğer hastalıklarının çabuk iyileşmesine yardımcı olur Cinsel istekleri artırır, ruhi çöküntüyü giderir Kalp hastalıklarında da faydalıdır
Çarkıfelek (fırıldakçiçeği) : Çarkıfelekgillerden; çiçekleri tekerlek biçiminde, sarmaştığı için duvar kenarlarına ve kameriyelere ekilen bir çeşit süs bitkisidir Hekimlikte yapraklarının üst kısımları kullanılır
Faydası : Çarpıntıyı keser Yüksek tansiyonu düşürür Spazmları çözer Uyku verir
Çavdarmahmuzu (claviceps purpurea) : Çavdar ve ona benzeyen bitkilerin çiçeklerinde üreyen parazit bir mantarın kışı geçirmek üzere aldığı mukavemet şeklidir 10-35 milimetre uzunluğunda, 2-5 milimete genişliğindedir Dışı siyahımsı-mor; içi pempemsi veya morumsu beyaz renktedir Tadı yoktur İçinde ergotin denilen zehirli bir madde vardır Ev ilaçlarında kullanılmamalıdır
Faydası : Damarları daraltıcı özelliğinden ötürü hekimlikte kullanılır
Çay (transtraemiaceae) : Çaygillerden bir ağaçcıktır Yapraklarında tanen, legumin, esans ve teofilin vardır Tesirli maddesi, teindir Çay yaprakları fermantasyondan sonra kavrulursa siyah, önce kavrulursa yeşil çay elde edilir
Faydası : Aşırı miktarda olmamak şartıyla içilecek olursa bedeni ve zihni yorgunluğu giderir Sinirleri uyarır Mide tembelliğini giderir İdrar söktürür İshal ve dizanteriyi keser Damar kireçlenmesini önler Damar sertliği, kalp yetersizliği, kan kanseri, guatr, nefrit, kolera ve bağırsak hastalıkarında koruyucu ve tedavi edicidir
Haddinden fazla içilecek olursa çarpıntı, göğüs anjini, sinir bozukluğu, baş ağrısı, sıkıntı, mide bulantısı, el titremesi ve uykusuzluğa sebep verir Şişmanlar, kalp, sinir, mide ve karaciğer hastaları, romatizma ve nikristen şikayet edenler, böbreklerinde kum veya taş olanlar, kabızlık ve yüksek tansiyondan yakınanlar, üremi veya albüminüri olanlar mümkün olduğu kadar az çay içmelidirler
Çemen (çimen) : Baklagiller familyasından sarımsı beyaz çiçekli 20-40 santimetre boyunda, bir yıllık, otsu bir bitkidir Tohumlarında, müsilaj, uçucu ve sabit yağ, trigonellin vardır
Faydası : Balgam söktürür Göğsü yumuşatır Vücuda rahatlık verir Şehvet artırır

Çıbanotu (Veronica officinalis) : Germenlerin yaşadığı bölgeleri ele geçiren Romalılar, topraklarına çok bağlı bu insanlardan, en çok değer verdikleri şifalı bitkiler olarak, çıbanotunu tanımışlar O zamanlar ona, tüm hastalıkların ilacı deniyordu Yavşanotu diye de anılan çıbanotu, kuru toprağı sever Ormanlarda, ağaçların kesilmiş olduğu yerlerde, çitlerin diplerinde, hendeklerde, yol ve orman kıyılarında yetişir Toprağın üstünde yatan tüylü ve sürüngen sapındaki, kenarları dişli yaprakları gümüş gibi parlar Başını yukarı doğru kaldırmış olan çiçek başağındaki çiçekler, açık mavi-menekşe rengidir Yapraklar, dokunulduğunda, saptan kolayca ayrılırlar Çiçeklenme zamanı Mayıstan Ağustos’ a kadardır Üstünde çiçeklerin açmış olduğu, sap bölümü toplanır En etkili olan bitkiler, orman kıyılarında ve meşe ağaçlarının altında yetişenleridir

Faydası : Bu geleneksel bitki, kan temizleyici olarak çok aranır ve taze ısırgan otu yaprakları ile birlikte kullanıldığında, kronik egzamaları iyileştirir Rahatsız edici yaşlılık kaşıntılarında, çıbanotu hararetle önerilir Zayıf ve duyarlı kişiler, sindirimi de uyaran bitkiyi, hafif bir mide ilacı olarak rahatlıkla kullanabilirler Mide de sümüksel salgı birikimi ve bağırsak rahatsızlıkları da onunla tedavi edilebilir Şu konuyu önemle belirtmek isteriz ki, ruhsal sürmenajlardan kaynaklanan sinirlilik halleri tedavisinde bitki olağanüstü iyileştirici güçlere sahiptir Kereviz kökü ile karıştırılarak alındığında, sinir yorgunluklarını ve melankoliyi ortadan kaldırır Hatta, mesane kumu, romatizma ve gut ile ilgili organ ağrılarını da, çıbanotu büyük bir başarıyla tedavi edebilir Kuru bronşiyal nezlelerde de aynı biçimde gerçek mucizeler yaratır Göğüs hastalıklarına karşı kullanılan çay için yapılan bitki harmanı ise, ciğerotu, öksürükotu yaprakları, dar yapraklı sinirli ot ve çıbanotundan eşit oranda harmanlanarak hazırlanır Bu çay, bal ile veya haşlama suyunda eritilmiş nöbet şekeri ile tatlandırılabilir Çiçeklenme zamanında da, kronik deri hastalıklarında ve her şeyden önce egzamada önerilen, taze bitki özsuyu hazırlanabilir Bu sudan günde yarım tatlı kaşığı alınır Çıbanotunun, iltihaplı ve zor iyileşen yaraları iyileştirmedeki başarısı, eski bitki kitaplarında da önemle öne çıkarılır Onu, özellikle baldır kemiği üstündeki inatçı yaralar için de öneririm Yaralar, önce, bitkinin kaynama suyuyla iyice yıkanıp temizlenir Daha sonra, gece için, taze demlenmiş çaya batırılmış bir kompres yaranın üstüne uygulanır ve yara sıcak kalacak biçimde örtülüdür Romatizma ve gut hastası olanlar da, kendileri kolayca hazırlayabilecekleri, etkili çıbanotu tentürünü denemelidirler Bu tentür dıştan friksiyonlarla (ovarak sürme), içten ise günde 15 damla, biraz suyla inceltilerek kullanılır
Çıfıtotu (kokarsedefotu) : Sedefotugillerden, çayırlarda ve hendek kenarlarında yetişen zehirli bir bitkidir Yaprakları geniş, çiçekleri küçük ve sarı renklidir Çiçekleri dallarının dışına çıkmış demetler şeklindedir Keskin bir kokusu vardır Acıdır Kullanırken, tavsiye edilen dozu aşmamak gerekir
Faydası : Kalp çarpıntılarını giderir Mide ağrılarını dindirir Zeytinyağı ile kavrulduktan sonra çıbanların üstüne konulacak olursa, olgunlaştırır
Çınarağacı (platanus) : Çınargiller familyasından; 30 metreye kadar boy salan, gövdesi kalın, uzun ömürlü, koyu gövdeli bir ağaçtır Hekimlikte kozalakları ve yaprakları kullanılır Birçok çeşidi vardır
Faydası : Kadınlarda görülen beyaz akıntıyı keser Diş ve vücut ağrılarını dindirir Saç kepeklerini giderir
Çiğdem (mahmurçiçeği) : Zambakgiller familyasından türlü renklerde çiçekler açan zehirli bir kır bitkisidir Çiçekleri Ağustos-Eylül aylarında açar Rengi sincabidir Hekimlikte soğan kısmı, çiçekleri ve tohumu kullanılır Etkili maddesi "colcihine alkoloidi"dir Birçok çeşidi vardır
Faydası : İdrar söktürür Kabızlığı giderir Tavsiye edilen dozdan fazla kullanılmamalıdır
Çilek (kocayemiş) : Gülgillerden sapları sürüngen, çiçekleri beyaz bir bitkidir Yemişi pembe renkli olup, kokuludur Birçok çeşidi vardır
Faydası : Vücudu kuvvetlendirir Hasta olmayı önler İdrar söktürür ve karında biriken suyu boşaltır Böbrek ve mesane hastalıklarının iyileşmesine yardımcı olur Mide ve bağırsak tembelliğini giderir Sinirleri kuvvetlendirir Yüksek tansiyonu düşürür Bağırsak kurtlarını döker Safra ifrazatını arttırır ve safra taşlarının dökülmesine yardımcı olur Karaciğer kifayetsizliğini ve şişliğini giderir Ateşi düşürür Dişdibi taşlarını eritir Cilde tazelik ve güzellik verir Damar sertliği, mafsal iltihabı, romatizma, ve nikriste de faydalıdır Şeker hastaları da yiyebilir Midesi zayıf olanlar suyunu içmelidir Alerji yapabilir
Çirişotu (sarızambak) : Zambakgillerden, beyaz çiçekli bir bitkidir Kökündeki yumrulardan çiriş yapılır Nisan - Temmuz aylarında çiçek açar
Faydası : Kadınlarda görülen beyaz akıntıyı keser Memeli basuru tedavi eder Mafsal ağrılarını dindirir İdrar ve adet kanı söktürür Saçkıran tedavisinde de kullanılır
Çitlembik (celtis) : Karaağaçgiller familyasından; 70 kadar türü olan bir çeşit sakız ağacının meyvesidir Çitlembik ağacının meyveleri mercimekten az büyük ve buruk fıstık tadındadır Hekimlikte meyvesi, yaprakları, tohumları ve sakızı kullanılır
Faydası : Ayak terlemelerini keser Yaraları tedavi eder Böbrek kumlarının dökülmesine yardımcı olur Mide ağrılarını dindirir Öksürüğü keser
Çitsarmaşığı (convolvulus sepium) : Uzun ömürlü, 1-5 metre boyunda sarılıcı bir süs bitkisidir Haziran - eylül aylarında çiçek açar Kökü, oldukça uzundur Yaprakları gövde üzerinde sarılmış vaziyettedir Hekimlikte kök ve yaprakları kullanılır 30 kadar türü vardır
Faydası : Kabızlığı giderir
Çivitağacı (indigo) : Baklagiller familyasından; 1,5 metre kadar boyunda, bodur ağaç veya ağaçcıktır Afrika, Asya, Amerika ve Avusturalya'da yetişir Çiçekleri pembe ve beyazdır
Faydası : Yapraklarından çivit çıkarılır
Çivitotu (lsatis tinctoria) : Turpgiller familyasından 1 metre kadar boyunda, çok yıllık otsu bir bitkidir Önasya ve Avrupa'da kireçli ve taşlı topraklarda yetişir Çiçekleri sarıdır
Faydası : Çivit mavisi renginde boya elde edilir
Çobançantası (çobankesesi) : Turpgillerden, bir çeşit yaban bitkisidir Meyveleri, torbaya benzer Yaprakları rozet şeklinde olup, demet görünümündedir Çiçekleri beyazdır Yaz aylarında toplanıp, kurutulur
Faydası : Böbrek kum ve taşlarının düşürülmesine yardımcı olur Ağrıları giderip, vücuda rahatlık verir Burun kanamalarını durdurur
Çoban düdüğü (meyhaneciotu) : Lohusagillerden, nemli yerlerde yetişen, uzun ve yeşil yapraklı bir bitkidir Sapları sivri, kısa ve parlaktır Çiçekleri de çana benzer Hekimlikte kökü kullanılır
Faydası : Kabızlığı giderir
Çoban püskülü (ilex auifolium) : Çobanpüskülügillerden; hekimlikte yaprakları kullanılan bir bitkidir 300 kadar türü vardır
Faydası : Ateşi düşürür, terletir ve vücuda rahatlık verir
Çöp-i çini (smilax) : Çinde ve Hindistan'da yetişen Smilax China adlı bitkinin köklerinden ve dışkabuklarından ayrılmış risomudur
Faydası : Ateşi düşürür, terletir ve vücuda rahatlık verir
Çöpleme (boynuzotu) : Düğünçiçeğigillerden bir çeşit bitkidir Birçok çeşidi vardır Akçöpleme denilen çeşidi; uzun yapraklı, geniş ve güzel çiçekli zehirli bir bitkidir Boyu 1-1,5 metre kadardır İçeriğinde A ve B vitaminleri vardır Hekimlikte, kökü kullanılır
Faydası : Ağrıları dindirir Yüksek tansiyonu düşürür Ev ilaçlarında kullanılırken, tavsiye edilen dozu aşmamak gerekir
Çörekotu (siyah susam) : Düğünçiçeğigillerden; susam iriliğinde siyah tohumları olan bir çeşit bitkidir Güzel kokuludur Hamurişlerine çeşni vermek için kullanılır Yurdumuzda 12 türü vardır
Faydası : İştah açar Vücuda kuvvet ve dinçlik verir Hazmı kolaylaştırır Mide ve bağırsak gazlarını söker Koklanacak olursa; baş ağrısını keser Nezle ve sara hastalığında tütsü yapılır Suyu ile sivilcelere pansuman yapılır
Çöven (sabunotu) : Kökü ve dalları, suyu sabun katılmış gibi köpüren, kir temizleyici bir bitkidir Helvacılıkta, ağdayı ağartmak için de kullanılır Kökü, büyük ve kalındır Dışı, hafif kırmızımtıraktır Çiçekleri; pembe, beyaz olup, salkım şeklindedir Köklerin dövülmesinden çöven elde edilir
Faydası : İdrar söktürür Terletir, ateşi düşürür Vücuda rahatlık verir Kusturur ve balgam söktürür Cilt hastalıklarında da faydalanılır Temizleyici olarak da kullanılır
Çuhaçiçeği (baharçiçeği) : Çuhaçiçeğigillerden; sık çiçek açan bir süs bitkisidir Kökü kırmızı; yaprakları sarıdır Çiçekleri ise; koyu sarı renkte olup, çuha gibi kıvrıktır
Faydası : İdrar ve balgam söktürür Vücuda rahatlık verir Sinirleri yatıştırır Rahat uyku sağlar Yarımbaş ağrılarını dindirir
Çürdükotu (çördekotu) : Dallı, budaklı, yaprakları sivri ve ayva biçiminde bir çeşit bitkidir Çiçekleri mavi renkte olup, dikenlidir Çiçeklerinin tozu; sarı veya sarımsıdır Tadı acıdır
Faydası : İdrar söktürür Hazımsızlık ve mide zafiyetini giderir Kulunç ağrılarını keser Zayıf çocukların gelişmesine yardımcı olur

Alıntı Yaparak Cevapla

Cevap : Şifalı Bitkiler

Eski 04-20-2009   #6
Şengül Şirin
Varsayılan

Cevap : Şifalı Bitkiler



:: D :: ( ŞİFALI BİTKİLER )

Dalakotu (kurtluca) : Eğreltiotugillerden; sıcak bölgelere yetişen bir bitkidir Güzel kokulu, pembe çiçekleri vardır Yapraklarının üstü parlak, altı donuk yeşil kadife rengindedir Tadı acıdır
Faydası : Ateşi düşürür, vücuda kuvvet verir Dizanteri ve ishali keser Nefes almayı kolaylaştırır Öksürüğü keser Karaciğer ve mide hastalıklarının iyileşmesine yardım eder
Damkoruğu (kulakotu) : Damkoruğugillerden ılık iklimlerde yetişen bir bitkidir Çiçekleri kırmızıdır Yaprakları etli ve çiçeklerin dibindedir Haziran - Ağustos ayları içinde toplanır Çoğu zaman taze halde kullanılır
Faydası : Basur memelerini giderir Nasırları söker
Darı (akdarı) : Buğdaygillerden, kuraklığa dayanıklı bir bitkidir Tohumları besin olarak kullanılır
Faydası : Darı unundan yapılan yiyecekler, zihin yorgunluğunu giderir Sinirleri kuvvetlendirir Hamilelere de faydası vardır
Defne (laurus nobilis) : Defnegillerden yaprakları güzel kokulu ve yaz kış yeşil olan ağaçtır Boyu 2 metre kadardır Akdeniz kıyılarında yetişir Meyveleri yuvarlaktır Rengi siyahımtıraktır Yapraklarından yeşil renkli bir yağ çıkarılır
Faydası : Terletir, ateşi düşürür, vücuda rahatlık verir İdrar ve adet söktürür İştah açar, Hazmı kolaylaştırır Sinir ağrılarını (nevralji) dindirir Yağı bazı merhemlerle karıştırılır Baharat olarak da kullanılır Hamileler kullanmamalıdırlar
Demirhindi (tamarin) : Baklagillerdn bir çeşit ağaçtır Boyu 25 metre kadardır Meyvesinden şerbet yapılır Sıcak ülkelerde yetişir Çiçekleri sarı kırmızı salkımlar halindedir Meyvesi koyu kırmızımtırak, büyük ve tohumludur Meyvesinin mayhoş lezzetli, macuna benzeyen öz kısmı kullanılır İçeriğinde ekşi maddeler, nişasta ve şeker vardır
Faydası : Susuzluğu giderir Vücuda rahatlık ve serinlik verir 20 gramı müshil tesiri gösterir Bağırsakları temizler Soğuk içilir
Denizkadayıfı (carrageen) : Esmer su yosunlarından bir çeşit deniz bitkisidir
Faydası : Solunum ve hazım sistemi nezlelerini giderir Vücudu besleyici olarak da kullanılır
Denizsaçı (mousse de corse) : Deniz kayalarında bulunur Kuru iken saç gibi ince, esmer, birbirine girmiş liflerdir Deniz bitkileri gibi kokar Tadı tuzludur
Faydası : Bağırsak solucanlarını düşürür
Denizüzümü (ephedra campylopoda) : Yurdumuzun hemen hemen her yerinde yetişen her zaman yeşil, uzun ömürlü, çalı görünümünde bir bitkidir Gövdesi incedir Yaprakları, gövde üzerine karşılıklı, çapraz şekilde dizilmiştir İçeriğinde "efedrin alkoloid" bulunur 35 kadar türü vardır
Faydası : Astım hastalığının şikayetlerini giderir Terletir Ateş düşürür Romatizma ağrılarını dindirir
Dereotu (tereotu) : Maydanozgillerden iplik biçiminde yaprakları olan güzel kokulu bir bitkidir Sonbahar aylarında toplanıp, kurutulur
Faydası : Mide ve bağırsak gazlarını söktürür Hazmı kolaylaştırır, midenin gereği gibi çalışmasını sağlar Hıçkırık ve hava yutmayı önler Sinir zafiyetini giderir Uyku verir Aybaşı kanamalarının kolay olmasını sağlar Anne sütünü artırır İştah açar Ağız kokusunu giderir Çocuklardaki gaz ağrılarını giderir Yemeklere ve salatalara tat vermek için konur Hamileler kullanmamalıdır
Devedikeni (chardon) : Bileşikgillerden; tarlalarda yetişen 1 metre kadar boyunda bir bitkidir İnce ve çengellidir Yaşken güzel kokuludur Kuruyunca bu koku kaybolur
Faydası : Ateşi düşürür, terletir ve vücuda rahatlık verir
Devetabanı (phlodentron) : Bileşikgillerden geniş yapraklı, her türlü toprakta yetişebilen bir bitkidir Çiçekleri, yapraklarından önce açar, altın sarısı rengindedir Hekimlikte çiçekleri ve yaprakları kullanılır Çiçekleri Nisan'da, yaprakları ise, Haziran ve Temmuz aylarında toplanıp, kurutulur
Faydası : İdrar söktürür Ağrıları dindirir Sinirleri yatıştırır ve vücuda kuvvet verir Astım, nefes darlığı, bronşit ve soğuk algınlığında şikayetleri geçirir Göğsü yumuşatır, öksürüğü keser Nezle ve ciğer iltihabında da kullanılır Yaraların iyileşmesinde ve çıbanların olgunlaşmasına yardımcı olur
Devekulağı (büyük dulavratotu) : Bileşikgillerden bir çeşit bitkidir Yaprakları enli ve yeşildir Altları sincabi renktedir Kökü kalındır Çiçeklerinde ince, uzun dikenleri vardır Kökleri toplanır, ince ince dilimlenip, kurutulur Acıdır Yaprakları da gölgelik bir yerde kurutulur
Faydası : İdraryollarında biriken kum ve taşların dökülmesine yardımcı olur Kanı temizler Terletir, vücuda biriken zararlı maddelerin atılmasını sağlar Romatizma ve nikrisin şikayetlerini giderir Vücuda rahatlık verir
Dişbudak ağacı (fraxinus excelsior) : Zeytingillerden sert keresteli bir ağaçtır Boyu 30 metre kadardır Yaprakları 9-13 parçalı bir dantela görünümündedir İlkbahar ve yaz aylarında kabuğu ve yaprakları toplanıp kurutulur
Faydası : Ateşi düşürür, vücuda kuvvet verir Anne sütünü artırır Romatizma ve nikris ağrılarını keser Kabızlığı giderir (kabuğu ise kabızlık yapar, ishali keser) idrar söktürüp, vücutta biriken zararlı maddelerin atılmasını sağlar Mobilyacılıkta da kullanılır
Dolama otu (paronychia serpilifolia) : Karanfilgiller familyasından yeşil ve beyaz renkte küçük çiçekleri bulunan bir çeşit bitkidir Yaprakları beyazımtırak yeşildir Kökü kullanılır
Faydası : Dolama ve çıbanların tedavisinde kullanılır
Domates (solanum lycopersium) : Patlıcangillerden bir çeşit bitkidir Ürünü için yetiştirilir Vatanı Meksika ve Peru'dur Yabani türünün meyveleri yuvarlak ve kiraz kadar küçüktür Domatesin içeriğinde lycopin denilen bir madde bulunur A, B, C vitamileri bakımından zengindir Gövde ve yapraklarında solanin denilen zehirli bir alkoloid bulunur
Faydası : Bol idrar söktürür Vücutta biriken zehirli maddelerin atılmasını ve kanın durulmasını sağlar, damar sertliğini giderir Romatizma ve nikriste faydalıdır Safra ve böbrek taşlarının düşürülmesine yardımcı olur Üremiyi düşürür Hazmı kolaylaştırır Kabızlığı giderir Mide ve bağırsakların düzenli bir şekilde çalışmasını sağlar Cilde tazelik ve pembelik verir İsiliği ve mayasılı giderir Nasırların sökülmesine yardımcı olur Çıbanların olgunlaşmasını sağlar Arı sokmasında ve yanıkların tedavisinde faydalanılır Kansere karşı korur Midesi zayıf olanlar, böbrek ve mesanelerinde iltihap olanlar, suyunu içmelidirler
Dulaptalotu (daphne mezereum) : Dulaptalotugillerin örnek bir bitkisi olan bir ağaçcıktır Yüksek yerlerde yetişir Çiçekleri güzel kokuludur Meyveleri kırmızımtıraktır Yaprakçıkları ise, açık yeşildir Kabukları kullanılır
Faydası : Zona tedavisinde faydalıdır
Dulavrat otu (pıtrak) : Bileşikgillerden; yol kenarlarında ve seyrek koruluklarda yetişen bir bitkidir 1-1,5 metre boyundadır Kökü ve yaprakları kullanılır
Faydası : Yapraklarından yapılan ilaçlar, romatizma ve nikris ağrılarını giderir Mide iltihaplarını iyileştirir Kökünden yapılan ilaçlar ise, deri iltihapları ve egzamanın tedavisinde ve karaciğer hastalıklarında kullanılır
Dut (morus) : Dutgillerden yapraklarıyla ipek böceği beslenen bir ağaçtır Meyveleri, Beyaz ve kara olur Karadut ekşidir Dutusaresi çıkartılır Hekimlikte şurubu, meyveleri, ve yaprakları kullanılır
Faydası : Beyaz dut yaprakları idrar söktürür Vücutta biriken suyu boşaltır Aç karnına yenen beyaz dut, Bağırsak solucanlarının düşürülmesini sağlar Mide ve bağırsakların düzenli çalışmasını sağlar
Karadut şurubu pamukçuk hariç diğer ağız ve bademcik iltihaplarını giderir

Duvar sarmaşığı (ivy) : Sarmaşıkgiller familyasından; uzun ömürlü, 50 metre kadar boyunda, her zaman yapraklı, tırmanıcı bir bitkidir Yaprakları tüysüz ve serttir Üst yüzeyleri koyu, alt yüzeyleri ise açık yeşil renktedir Meyvesi, siyahımsı mor renktedir İçeriğinde "hederin" vardır Zehirlidir Ev ilaçlarında kullanılmamalıdır
Faydası : Kabızlığı giderir Kusturur ve aybaşı kanı söktürür Haricen kullanılacak olursa, yaraları tedavi eder
Düğün çiçeği (girit lalesi) : Düğünçiçeğigillerden; 30-60 cm boyunda, uzun ömürlü bir bitkidir Kökleri ipliksidir Nisan - Haziran aylarında çiçek açar Zehirlidir Yaprakları çok küçüktür ve üç parçalıdır Hekimlikte nadiren kullanılır
Faydası : Basur memelerinin şikayetlerini giderir

Alıntı Yaparak Cevapla

Cevap : Şifalı Bitkiler

Eski 04-20-2009   #7
Şengül Şirin
Varsayılan

Cevap : Şifalı Bitkiler



:: E :: ( ŞİFALI BİTKİLER )


Ebegümeci (hubbaz) : Ebegümecigillerden; çiçekleri ilaç, yaprakalrı da sebze olarak kullanılan ve genellikle tarla kenarlarında kendi kendine yetişen bir ottur 20-70 cm boyundadır Yaprkalrı sarmaldır Mayıs - Ağustos ayları arasında çiçek açar Yaprak ve çiçeklerinde fazla miktarda müsilaj vardır Yaprak ve çiçekleri kurutulmadan kullanılır
Faydası : Göğsü yumuşatır, öksürüğü keser Mide ve bağırsakların muntazam çalışmasını sağlar Kabızlığı giderir Mide bulantısı ve kusmaları önler Ateşi düşürüp, vücuda rahatlık verir Boğaz ve bademcik iltihaplarını giderir Nezle, bronşit, nefes darlığı tedavisinde kullanılır Lapası çıbanların olgunlaşmasını sağlar Burun kanamasını durdurur Dişeti hastalıklarını tedavi eder Mide ağrısını keser Burun tıkanıklığını giderir
Ebücehil karpuzu (acıhıyar) : Kabakgillerden elma iriliğinde meyvesi çok acı ve ishal yapıcı bir bitkidir İçeriğinde "colocynthine" vardır Zehirlidir ve 2 gramdan fazlası öldürebilir Haricen kullanılır
Faydası : Romatizma, mafsal ve nikris ağrılarını dindirir Kaşıntıları geçirir
Eğir (Acorus calamus) : Eğir, azakeğeri, ve hazambel olarak da bilinen bu su bitkisi, genellikle göllerin, su birikintilerinin ve durgun suların kıyılarında yetişir Kıyı çamurunda yatay olarak gelişen kökten çıkan kılıç biçimindeki yapraklar 1 m' ye kadar yükselir Yassı bir yapıya sahip olan sapın ortasında, konik biçiminde yeşilden kahverengi- sarıya kadar değişebilen bir koçan vardır Çok yıllık, otsu bir bitkidir Yaprakları şerit biçiminde, kenarları kıvırcıklı, kokulu ve boyuna çizgilidir Çiçekler 5-9 cm uzunlukta bir başak durumunda toplanmışlardır Anadolu'da Sapanca, Yeniçağa ve Beyşehir göllerinin kenarlarında yetişmektedir İlkbahar başlangıcında veya sonbahar sonunda toplanır Dış kabuğu soyulduktan sonra veya soyulmadan güneşte kurutulur %1,5-3,5 arasında uçucu yağ taşır Bu yağda asamil alkol, ögenol ve asaron bulunmaktadır
Faydası : Eğir kökü güçlendirici etkileri nedeniyle, yalnızca sindirim sistemi genel güçsüzlüğünde, mide ve bağırsak gazlarında ve koliklerinde kullanılmakla kalmayıp, beze ve gut hastalıklarında da büyük bir başarıyla yardım eder Tembel midelerin ve bağırsakların ısıtılmalarında ve salgılardan arındırılmalarında bitki çok başarılıdır Metabolizma ve bağırsak tembelliklerinde olduğu kadar, kansızlık solgunluklarında ve ödemlerde de önerilir Kilolarını iyi beslenmemekten ötürü yitirmemiş olan çok zayıf kişiler, eğir kökü çayı içmeli ve arada sırada, eğir kökü katkılı banyolar almalıdırlar Bitki, iştahsızlığı giderir, böbrek rahatsızlıklarında yardım eder ve tüm bedenin temizlenmesini sağlar Hatta son zamanlarda çocuklarda sıkça görülmeye başlanan, tahıl alerjilerinde bile, eğir çayı yardım eder Kurutulmuş kök yavaş yavaş çiğnendiğinde, kişiyi sigara alışkanlığından kurtarabilir Taze eğir kökünün özsuyu kapalı gözkapaklarına sürüldüğünde, zayıf gözler güçlenir Gözkapakları birkaç dakika kapalı tutulduktan sonra, soğuk suyla yıkanmalıdır Kökler akşamdan soğuk suya koyulup, ertesi gün kaynama derecesine kadar ısıtılır ve demlenmesi için 5 dakika beklenir Biraz soğuması beklendikten sonra, çok soğuk olmayan bu suyun içinde organlar 20 dakika banyo edilir Bu su, yeniden ısıtılarak, 3-4 kere daha kullanılabilir Soğuk ellerde ve ayaklarda da bu banyolar yardımcı olur Ama bu gibi durumlarda, banyo suyu mümkün olduğu kadar sıcak olmalıdır
Eğirotu (azakeyeri) : Yılanyastığıgiller familyasından; akarsu kıyıları ve bataklıklarda yetişen 60-70 cm boyunda bir otsu bitkidir Meyveleri yeşilimsi renktedir Çiçekleri, siyahımsı-erguvani renklidir Tadı mayhoştur
Faydası : İştahı açar, mide ve bağırsak gazlarını giderir Mide ekşimesini geçirir Mide ülserini iyileştirir İdrar ve adet söktürür Dişetlerini kuvvetlendirir Ter söktürür, ateşi düşürür ve ağrıları dindirir Kusturur, aksırtır Sinirleri yatıştırır Sarılık ve nikris tedavisinde kullanılır
Eğreltiotu (nepkrodium filixmas) : Eğreltiotugillerden; kumlu yerlerde yetişen bir cins bitkidir Çok çeşidi vardır Boyu 120 cm kadardır Kökü kalındır Dışı siyahi, içi beyazdır Zehirlidir Tavsiye edilen miktarı aşmamak gerekir Hekimlikte erkek eğreltiotu kullanılır Gebeler ve kansızlar kullanamaz
Faydası : Bağırsak solucanları ve tenyaları düşürür Memeli basur ve variste de faydalıdır
Ekmek ağacı (artocarpus) : Dutgillerden; tropik asya adalarında yetişen ve her mevsimde mahsul veren bir bitkidir Meyveleri ananasa benzer İçeriğinde bol miktarda nişasta vardır Meyve ve yaprakları yenir Ekmek yapmak için de kullanılır
Faydası : Besleyicidir
Ekşi Elma (yabani elma) : Gülgillerden; ormanlarda yetişen bir ağacın meyvesidir Meyveleri küçük ve çok ekşidir Çiçekleri, açık pembedir
Faydası : Mide ve bağırsaklardaki gazı boşaltır Buralardaki iltihapları giderir
Ekşi Yonca (Oxalis Acetosella) : Ekşi Yonca ormanların tabanlarını, açık yeşil yaprakları ve incecik beyaz çiçekleri ile bir halı gibi kaplar Yoncaları yenilebilen, çiçekleri ise çay harmanı için kullanılabilen bir bitkidir Ekşi Yonca kurutulmaz, yalnızca tazeyken kullanılır
Faydası : Mide yanmasına, hafif karaciğer ve sindirim bozukluklarına iyi gelir Bu rahatsızlıklara karşı kullanıldığında, soğuk olarak, günde 2 bardak bitki çayı içilir Sarılık, böbrek iltihabı, egzemalar ve bağırsak kurtlarında bu miktar çay sıcak içilir Taze bitkinin özsuyu, baslangıç durumundaki mide kanseri, habis dahili ve harici çıbanlara önerilir Taze özsu, meyve sıkacağı kullanılarak elde edilebilir Her saat başı 3-5 damla, suyla veya bitki çayı ile inceltilerek içilir Habis harici çıbanlara, bitki özsuyu doğrudan sürülür Parkinson hastalığında özsu, her saat başında 3-5 damla, civanperçemi çayına karıştırılarak alınır ve dıştan da belkemiğine sürülür
Elma (malus) : Gülgillerden çiçekleri pembe, oldukça yüksek bir ağacın meyvesidir Meyvesi (elma); çoğu yumruktan küçük ve yuvarlak, kabuğu parlak ve sert, kırmızıdan yeşile kadar türlü renktedir Çekirdekleri ufaktır Dokusu gevşektir Kokusu hoş, tadı mayhoş veya tatlıdır Amasya, Gümüşhane, Niğde ve Ferik gibi birçok çeşidi vardır
Faydası : Sinirleri ve adaleleri kuvvetlendirir Bedeni ve zihni yorgunluğu giderir Hamilelerin bulantı ve kusmalarını azaltır Hastalıkların çabuk geçmesini sağlar İdrar söktürür, vücutta biriken zararlı maddelerin atılmasında yardımcı olur Böbreklerdeki kum ve taşların dökülmesine yardım eder Kanı temizler Kolestrolü düşürür Damar sertliği ve kalp krizlerini önler Kandaki şeker miktarını düşürür Kabızlığı giderir Şeker hastaları için faydalıdır Dizanteri ve paratifoda iyileşmeye yardımcı olur Öksürüğü keser Kompostosu ateşi düşürür Susuzluğu keser Uçukları geçirir Cildin taze ve güzel kalmasını sağlar Göz ve kulak ağrılarında da kullanılır
Enginar (cynara) : Bileşikgillerden; kökü yıllarca yaşayıp, her ilkbaharda yeniden süren dikenli bir bitki ve bunun sebze olarak yenen iri topuz biçimindeki yeşil çiçeğidir Killi, kumlu ve rutubetli topraklarda yetişir Çok iyi bir besindir İçeriğinde "cynarine" vardır
Faydası : Kandaki üre ve kolestrolü düşürür İdrar söktürür Kandaki şeker miktarını ayarlar Şeker hastaları için çok faydalıdır Bedeni ve ruhi bitkinliği giderir Vücuda dinçlik verir Sinirleri güçlendirir Damar sertliği ve kalp hastalıklarını önler Böbreklerdeki kumların dökülmesine yardım eder Karaciğer hastalıklarının çabuk geçmesini sağlar Sarılıkta faydalıdır Romatizmanın şikayetlerini geçirir Mide ve bağırsakları temizler İshali keser Emzikli kadınlar, böbreklerinde veya mesanelerinde itihap olanlar yememelidir
Ergeç Sakalı (çayırmelikesi) : Gülgillerden dalları sağlam ve sert kırmızımtırak bir bitkidir Çiçekleri kar taneleri gibidir ve dalların ucunda toplanmışlardır Yaz aylarında toplanıp kurutulur Bitkinin her yeri kullanılır
Faydası : İdrar söktürür, vücutta biriken zararlı maddelerin atılmasını sağlar Böbrek mesane ve idrar yollarındaki iltihapları giderir Soğuk algınlığını geçirir Kanı temizler Sinirleri yatıştırır Kalbi kuvvetlendirir Nefes darlığı ve astımda faydalıdır Diş ağrılarını keser Diş eti ve boğaz iltihaplarını giderir
Erik (prune) : Gülgillerden beyaz çiçekli bir ağacın yemişidir Erik, çoğu ceviz büyüklüğünde, kabuğu ince, sarıdan kırmızıya ve mora kadar türlü renkte, tadı mayhoş veya tatlı, etli, sulu tek ve sert çekirdekli bir yemiştir B vitamini bakımından zengindir
Faydası : Sinirleri kuvvetlendirir Zihin yorgunluğunu giderir Kabızlığı giderir İdrar söktürür ve vücudun rahatlamasını sağlar Karaciğer şişliğini giderir Böbrekleri dinlendirir Kansızlığı giderir Kalbi kuvvetlendirir İştah açar ve hazmı kolaylaştırır Romatizma, mafsal kireçlenmesi ve nikriste faydalıdır Çekirdekleri de, bağırsak solucanlarını düşürmekte kullanılır
Eşek Kulağı (mayasılotu) : Sığırdiligillerden; çiçekleri beyaz ve menekşeye çalar renkte, yaprakları neşter şeklinde bir bitkidir Mart-Temmuz ayları arasında toplanıp, kurutulur
Faydası : Müzmin ishali keser Nefes darlığını giderir Göğsü yumuşatır Bronşitte faydalıdır Öksürüğü keser Ağız, dil ve boğaz iltihaplarını giderir

Alıntı Yaparak Cevapla

Cevap : Şifalı Bitkiler

Eski 04-20-2009   #8
Şengül Şirin
Varsayılan

Cevap : Şifalı Bitkiler



:: F :: ( ŞİFALI BİTKİLER )


Farekulağı (güveyotu) : Çuhaçiçeğigillerden; tohumları kuşyemi olarak kullanılan bitkilerin cins ismidir Kokusu güzeldir Çiçekleri, beyazımtırak erguvan rengindedir Dallarının ucunda, küçük demetler halinde bulunur Yapraklarının altı tüylüdür Yaz aylarında toplanıp, kurutulur İçeriğinde; terpinol, terpinin vethymol gibi kokulu maddeler vardır
Faydası : İştahı açar, vücuda dinçlik verir Nezleyi keser Göğsü yumuşatır, öksürüğü giderir, balgam söktürür Diş ağrılarını keser Sinir bozukluklarını giderir Görme zafiyetinde de faydalıdır Midevi, yatıştırıcı ve spazm gidericidir Yaralar için hazırlanan ilaçların bileşiminde vardır
Fasulye (phaseouls vulgaris) : Baklagillerden; barbunya, çalı, ayşekadın, horoz gibi birçok çeşitleri olan bir bitki ve bunun sebze olarak kullanılan yeşil ürünü ve kuru tohumlarıdır
Faydası : Taze fasulye, bedeni ve zihni yorgunlukları giderir Vücudun kuvvetlenmesini sağlar Pankreas bezi'nin gereği gibi çalışmasına yardımcı olur Şeker hastalığını önler ve kandaki şeker miktarını düşürür İdrar tutukluğunu giderir Albümini düşürür Böbreklerdeki kum ve taşların dökülmesine yardımcı olur Karaciğer yetersizliğini tedavi eder Kalbi ve böbrekleri kuvvetlendirir Kalp çarpıntılarını giderir Zehirlenmelerden sonra yenilecek olursa; çabuk iyileşmeyi sağlar Fasulye pişirilirken, pişirme suyunu en azından 2-3 kere değiştirmek gerekir
Fesleğen (reyhanotu) : Ballıbabagillerden; yaprakları güzel kokan bir çeşit süs bitkisidir Akfesleğen, hindfesleğeni, yabanifesleğen, yerfesleğeni gibi çeşitleri vardır
Faydası : Öksürüğü keser Hazımsızlığı giderir Baş dönmesini durdurur Zafiyeti giderir Arı sokmasında faydalıdır Ağız yaralarını tedavi eder Fesleğen kokusu; sivrisinek ve tahtakurusu gibi haşaratı kaçırır
Fındık (corylus avellana) : Palamutgillerden; kuzey yarımküresinin ılık yerlerinde ve yurdumuzun en çok Karadeniz Bölgesinde yetişen ufak bir ağaçtır Meyvesi (Fındık), sert bir kabuk içindedir İçeriğinde nişasta ve yağ vardır
Faydası : Bedeni ve zihni yorgunluğu giderir Vücuda kuvvet verir Nekahat devresinin çabuk geçmesini sağlar Hamilelere de faydalıdır Dövülmüş yenirse öksürüğü keser Varise faydalıdır Fındıkyağı, böbrek ağrılarını giderir Kum ve taşların düşürülmesinde yardımcı olur Bağırsak solucanlarını düşürür Sarada da faydalıdır Mideleri hasta olanlar, damar sertliği ve yüksek tansiyondan şikayet edenler, çok az yemelidirler
Filiskin (yarpuz) : Akdeniz bölgesinde yetişen, tüylü 10-50 santimetre boyunda, kuvvetli kokusu olan bir bitkidir Yaprakları kısa saplı olup, oval şeklindedir Çiçekleri morumsu pembelidir İçeriğinde uçucu yağ vardır
Faydası : Mide ağrısını keser Kusma ve bulantıyı önler İktidarsızlığı giderir Vücudun dinç kalmasına yardımcı olur
Frenkmaydanozu (chervil) : Maydanozgillerden ıtırlı bir bitkidir Birçok çeşidi vardır
Faydası : İdrar ve aybaşı kanı söktürür Basur memelerinin verdiği şikayetleri giderir Suyuyla kirpiklere kompress yapılırsa, uzamalarını sağlar
Frenküzümü (ribes rubrum) : Taşkırangillerden; bir çalıdır Yemişi uzun salkım şeklinde olup, taneler, ufak ve kırmızıdır Tadı mayhoştur 150 kadar türü vardır Daha çok şurubu yapılarak kullanılır İçeriğinde organik asitler vardır
Faydası : İştah açar, hazmı kolaylaştırır İdrar söktürür, vücuda rahatlık verir Böbreklerdeki taşların düşürülmesine yardımcı olur Karında toplanan suyu söker Karaciğer şişliğini giderir Sarılığı giderir Romatizma ve mafsal kireçlenmelerinde de faydalıdır Sindirim yollarındaki iltihapları temizler Şurubu, çok besleyicidir
Funda (süpürgeotu) : Fundagillerden; çiçekleri kırmızımtırak mor ve çan şeklinde olan bir bitkidir İşlenmemiş topraklarda yetişir Çalı görünümündedir Süpürge çalısı da denilen bu bitkinin kökünden ağızlık; dallarından da kaba süpürge yapılır Çiçekleri, Ağustos ayından itibaren toplanıp, kurutulur
Faydası : İshali keser, idrar söktürür Böbrek kum ve taşlarının düşürülmesine yardımcı olur Nikriste de faydalıdır Anne sütünü artırır Lapası, ağrıları keser Zeytinyağı ile hazırlanan merhemi, çıban ve egzamada faydalıdır

Alıntı Yaparak Cevapla

Cevap : Şifalı Bitkiler

Eski 04-20-2009   #9
Şengül Şirin
Varsayılan

Cevap : Şifalı Bitkiler



:: G :: ( ŞİFALI BİTKİLER )


Gelincik (poppy) : Yazın kırlarda yetişen ve gelincikgillere örnek olarak alınan bir çeşit çiçekli bitkidir Çoğu kırmızı renklidir Yaz aylarında toplanıp, gölgede temiz bir kağıt üzerine serilerek kurutulur İçeriğinde rheadine vardır Kokusu hoş değildir Tadı da acıdır
Faydası : Nefes darlığı, astım, bronşit ve göğüs nezlesinde rahatlık sağlar Boğmacayı keser Kan tükürme ve kan kusmayı keser Uykusuzluğu giderir Yanıkları iyileştirir Yılancık da faydalıdır
Gezağacı (fraxinus ornus) : Ege ve Akdeniz'in sahil kısımlarında yetişen bir çeşit dişbudak ağacıdır Sarı boya elde etmekte ve kudret helvası yapmakta kullanılır
Faydası : İdrar söktürür ve kabızlığı giderir
Ginseng (Panax) : Ginseng’in botanik ismi olan "Panax", Yunanca "tam iyileşme" anlamına gelen "panacea" kelimesinden türetilmiştir Ginseng’in tüm şifalı bitkiler içerisinde en etkili adaptogen (strese karşı direnci artıran bir ajan) olduğu düşünülür Ginseng, fiziksel aktiviteleri ve vücut direncini artıran bir bitkidir ve fiziksel ve mental (zihinsel) dayanıklılığı artırır Ginseng’in uzun bir süreden beri, özellikle erkeklerin üretkenliğini, erkeklik hormonu (testesteron) ve sperm miktarını, cinsel gücünü ve dolaşım sistemlerini (özellikle prostata karşı) olumlu bir şekilde etkilediği de bilinmektedir Ayrıca o, erkeklerde aşırı stres ve yorgunluktan kaynaklanan performans düşüklüğünü de gidermektedir Ginseng’in kadınlar üzerindeki beynin hafıza (bellek) merkezlerini uyarıcı etkisinin bulunması ise yenidir MS 1 yüzyıla ait bir Çin metnine göre; Ginseng, zihni güçlendirici, irfan ve bilgeliği artırıcı bir şifalı bitki olarak tanımlanmakta ve düzenli kullanımının yaşam süresini artıracağı belirtilmektedir Kırmızı Kore Ginseng ise Uzakdoğu ülkelerinde 2000 yıldan fazla bir süredir kullanılmakta olan geleneksel şifalı bitkiler içerisinde en yaygın olanıdır Ayrıca Uzakdoğu insanları arasında gizemli bir bitki olarak büyük bir ün ve şöhrete sahiptir Çoğu insan Ginseng’in kuvvet verici bir tonik ve çeşitli hastalıklara karşı bir koruyucu olduğuna inanmaktadır
Faydası : Çin kaynakları; Kırmızı Kore Ginseng’inin kalp, akciğer, sindirim sistemi organları, ve böbrekler üzerinde oldukça etkili bir tonik etkisine sahip olduğunu yazmaktadır Kırmızı Kore Ginseng; karaciğeri, alkol tüketiminin, toksik ve çeşitli hastalıkların etkisinden korumaktadır Araştırmalar, Kırmızı Kore Ginseng’inin stresi azaltıcı ve hatta yok edici etkileri olduğunu ortaya koymuştur Stres, depresyon veya diğer sert ve olumsuz koşullar altındaki vücut metabolizmasını koruyan bir tonik etkiye sahiptir Şeker hastalığının iyileşmesine yardımcı olur ve kandaki şeker, lipit ve kolesterol seviyesini düşürür Tümör hücrelerinin çoğalmasını yavaşlatır ve hatta engeller Anemiye (kansızlık) karşı iyi gelir ve özellikle kanser hastalarında görülen kandaki bazı eksiklikleri giderir Bağışıklık sistemini güçlendirir ve kalp-damar sistemi üzerinde olumlu etkisi vardır
Gözlükotu (gözotu) : Kırlarda kendiliğinden yetişen bir çeşit bitkidir Yaprakları dantela şeklindedir Çiçekleri; ufak, beyazımtırak, mavi ve kırmızı benekli olup, yapraklarının ortasındadır Çiçekleri, yaz aylarında toplanıp, kurutulur
Faydası : Göz nezlesi ve göz iltihaplarını iyileştirir Mide ve bağırsak gazlarını giderir
Greyfurt (altıntop) : Turunçgiller familyasından; bahçelerde yetiştirilen bir ağaç ve meyvesidir Meyvesi, portakaldan daha iri, kanarya sarısı renginde, tadı hafif acımsı ve ekşidir İçeriğinde C vitamini vadır
Faydası : İştah açar Karaciğerin normal çalışmasını sağlar Safra ifrazatını arttırır Hazmı kolaylaştırır İdrar tutukluğunu giderir, bol miktarda idrar söktürür Vücutta biriken suyu ve zehirli atıkları atar Kanı temizler Bedeni ve zihni yorgunluğu giderir Felç ve kanamaları önler Akciğer ve göğüs hastalıklarında faydalıdır
Gül (rosa) : Gülgillerin örneği olan bitki ve bunun çiçeğidir Bir çok çeşidi vardır Bunlar; kokusu, rengi, şekli, iriliği ve ufaklığı bakımından birbirinden ayrılır En çok görülen çeşitleri; sarı gül, van gülü, yediveren gülü, Yabani gül ve Şam gülüdür Pembe gülün taze çiçeklerinden gülsuyu ve gül esansı elde edilir İçeriğinde geraniol, rodinol, eugenol, citronel ve feniletilalkol vardır Hekimlikte çiçeklerinin renkli yaprakları kullanılır Bunlar, gonca halindeyken toplanıp, sıcak bir yerde kurutulur ve ışık almayan kutularda saklanır
Faydası : Antiseptik olarak kullanılır İshali keser Boğaz ve bademcik iltihaplarını giderir Göz kanlanmaları ve göz nezlelerinde faydalıdır Ayrıca krem ve parfümeri sanayiinde kullanılır
Gül Ağacı : Birçok türü olan gül çiçeklerin sultanıdır denilebilir Orta güneşli, killi-kumlu ve kırmızı toprakları çok sever Yediveren, Bodur, Sadberk, Sarmaşıktır Güllerinin sürekli canlı olması için yanmış çiftlik gübresi ile diplerinin her ilkbaharda gübrelenmesi gerekir Daldırma ya da çelikle üretilir Bunları dikme zamanı hemen ilkbahar öncesinde ve don tehlikesinin ortadan kalktığı günlerde başlar Ancak toprağın Sonbahar'da derin işlenmiş olması gerekir Fidanlar için 40 cm civarında derinlikte kazılacak çukurlar birbirinden 1 metre uzaklıkta olmalıdır Fidan dikiminde çukur açarken üstten çıkan toprağa biraz yanmış gübre ile karıştırıp alta, alttan çıkan toprağı da üste vererek yapılır hafif sıkıştırarak can suyu verilir Güllerde en çok, yaprakları ve gövdeyi pudralanmış sarmaya başlayan bir mantar hastalığıyla, yapraklara dadanan afitlerin (yaprak biti) verdiği zararlar görülür Tarım ilaçları satılan yerlerde gerekli ilaçları bularak mücadele yapmak mümkündür Şifası, sağlıklı yetişen güllerin yaprakları, dalları, taze ya da gölgede kurutularak saklanan çiçekleridir
Faydası : Ağız yaralarında; uygun bir kavanoza 1 litre su, 50 gram taze gül çiçeği yaprağı konularak, güneşte 1 hafta bekletilerek gerektiğinde kullanılabilecek çok yararlı bir gargara ilacı elde edilir
Çabuk kızaran, ya da yorgunluktan yaşaran gözler için; gül fidanlarının taze yaprakları ve körpe dallarını aynı ölçüde suyla kaynatarak elde edilen sıvıyı bir pamuğa sürerek yapılan banyo iyi gelir
Bulantı için; taze ya da kurutulmuş 40 gram gül çiçeği yaprağı, 1 litre suda haşlanır Ara sıra birer kahve fincanı içilirse kişiyi rahatlatır
Öksürük için; bulantıdaki gibi hazırlanan çayın içilmesi kişiyi rahatlatır
Güzellik için; 1 ölçü vazelini, hazır satılan 3 ölçü gül suyu ile iyice karıştırıp hazırlanacak losyon, eldeki çatlakları giderir Elleri güzelleştirir

Gülhatmi (althaea rosa) : Ebegümecigillerden; yaprakları geniş ve yuvarlak, çiçekleri büyük ve türlü renklerde olan bir süs bitkisidir
Faydası : Balgam söktürür Vücuda rahatlık verir nezle ve öksürükten kaynaklanan şikayetleri giderir Boğaz, bademcik ve diş eti iltihaplarını tedavi eder Bağırsak iltihaplarını giderir
Günlük (buhur) : Tropik bölgelerde yetişen sığala ağacından elde edilen reçinedir
Faydası : Nefes darlığını giderir, vücuda rahatlık verir Tütsü olarak kullanılır
Gümüşdüğme (Tanacetum parthenium - Chrysanthenum parthenium) : Gümüşdüğme, 20-60 cm yükseklikte, kuvvetli kokulu ve otsu bir bitkidir Yaprakları parçalı, parçalar seyrek ve tüylü olup; kapitulumlar dalların ucunda 5-30 çiçekli kümeler halinde toplanmıştır Kapitulumlar 13-22 mm çapında, kenardaki çiçekler dil biçiminde ve beyaz, ortadakiler tüp şeklinde ve sarı renklidir 1980’lerin başında bitkinin taze yaprakları bazı Avrupa ülkelerinde migren’e karşı (Günde 2-3 taze yaprak ekmek içine konularak veya bal ile ezilerek yemek suretiyle) kullanılmaya başlanınca, modern herbalisler, bazı üniversiteler ve klinikler bir dizi araştırmaya başladılar 1980’lerin başlarından itibaren yapılan bu bilimsel araştırmalar migrene karşı pozitif sonuçlar verince Gümüşdüğme binlerce yıldan sonra tekrar ilgi çekti Gümüşdüğme bitkisinin etken maddesi olan parthenolid’lerin, ağrıyı ileten prostoglandin’leri ve migreni tetiklediğine inanılan serotonin hormonunun üretimini engellediği, kılcal damarlarda platelet (kanın pıhtılaşmasını sağlayan küçük hücreler) oluşumunu azalttığı bu araştırmalar neticesinde bulunmuştur
Faydası : Yapılan çalışmalar Gümüşdüğme’nin migren’in sıklığını ve şiddetini göstermektedir Ek olarak migren’e eşlik eden bulantı, baş dönmesi ve depresyon gibi semptomlarda da bir azalma gözlenmiştirGümüşdüğme’nin migren’e karşı etkisini hissedebilmek için birkaç ay (1-2 ay) düzenli kullanımı büyük önem taşımaktadır Yakın zamanda İngiltere’de yapılan bir araştırmada ise Gümüşdüğme’nin içeriğinde temel yağlar, flavonoid glikozitler, pinen türevleri ve kostik asit’e ilave olarak yeni bir flavonol olan ve tanetin adı verilen anti-inflammatuar (anti-inflammatory) etkili bir madde bulunmuştur Bu etkisinden dolayı söz konusu bitki İngiltere’de romatoid artrit veya artrit (Arthiritis-mafsal-eklem iltihabı) tedavisinde de kullanılmaya başlanmıştır (Bu çalışma Phytochemistry dergisinin Ocak 1995 baskısında yayımlanmıştır)
Güvercinkökü (jatrorrhiza palmata) : Jatrorrhiza palmata adlı bitkinin köküdür İçeriğinde kolombin ve barberin denilen maddeler vardır Tadı acıdır
Faydası : İshali keser İştahı açar Mideyi kuvetlendirir Fazla kullanıldığı takdirde, mide ve bağırsaklara zarar verir
Güveyfeneri (gelinfeneri) : Patlıcangillerden; kireçli topraklarda yetişen bir çeşit bitkidir Çiçekleri pembe-beyazdır Yemişleri kiraza benzer Terkibinde C vitamini vardır Lezzeti acımtıraktır Meyveleri Eylül - Ekim aylarında toplanıp, kurutulur
Faydası : İdrar ve ter söktürür Karında toplanan suyu boşaltır Böbrek taşlarının düşürülmesine yardımcı olur Sarılıkta da faydalıdır
Güzelavratotu (belladon) : Patlıcangillerden; kireçli topraklarda yetişen 180 santimetre kadar boyunda, birkaç sene yaşayan nahoş kokulu bir bitkidir Meyveleri kiraz gibi yuvarlak ve siyah renktedir İçeriğinde Atropin vardır Zehirlidir Ev ilaçlarında kullanılmaması gerekir
Faydası : Hekimlikte ağrıları dindirmek için kullanılır Mide ve bağırsak hastalıkları, astım, beyin hastalıkları, kalp hastalıkları ve sinir hastalıklarında kullanılır

Alıntı Yaparak Cevapla

Cevap : Şifalı Bitkiler

Eski 04-20-2009   #10
Şengül Şirin
Varsayılan

Cevap : Şifalı Bitkiler



:: H :: ( ŞİFALI BİTKİLER )


Hanımeli (lonicera caprifolium) : Hanımeligillerin örneği olan, ilkbaharda güzel kokulu çiçekler açan bir süs bitkisidir Çiçekleri, kabuğu ve yaprakları kullanılır 100 kadar türü vardır
Faydası : İdrar söktürür Karaciğer hastalıklarında faydalıdır Müzmin bronşitte rahatlık sağlar Nefes darlığını giderir Öksürüğü keser Nikriste de kullanılır
Hardal (sinapis) : Turpgillerden bir çeşit bitkidir Vatanı Akdeniz bölgesidir Sarı veya beyaz çiçeklidir Tohumlarında eterik yağ vardır İki çeşidi vardır Siyah hardal: Çiçekleri sarı, meyvesi dört köşeli, kısa ve sivridir Hekimlikte; göğüs hastalıklarında kullanıllır Beyaz hardal : Soluk kırmızı veya beyaz çiçeklidir Taneleri, siyah hardalınkinden daha büyüktür Hekimlikte; daha ziyade siyah hardal tohumu kullanılır Tesirli maddesi "potasium mironat" ve "sinigrin"dir Hardal ruhu : Ilık suya, dövülmüş hardal tohumu konularak elde edilir Çok tahriş edici bir maddedir Deriyi kızartır ve yakar
Hardal kağıdı : Hardal tozunun, kauçuk mahlülü aracılığıyla kağıda yapıştırılması suretiyle elde edilir Bu kağıt ılık su ile ıslatılıp, hardallı tarafı cilde tatbik edilir
Hardal banyosu : Temiz bir tülbentin içine 150 - 500 gram hardal tozu konur Çıkın yapıldıktan sonra banyo suyuna konur Hardal kağıdı, keten tohumu lapası veya hardal banyosu 10-15 dakikadan fazla tatbik edilmemelidir
Faydası : Beyne veya akciğerlere kan hücum etmesi hallerinde faydalıdır Bronşit ve zatürreeden doğan şikayetleri giderir İç organlarda biriken kanı dışarı çeker Sofrada kullanılan hardal ise hazmı kolaylaştırıp, kabız olmayı önler
Hasırotu (saz) : Hasırgiller familyasından; düz ince uzun, dayanıklı olan yaprakları; minder ve yastık gibi şeyleri doldurmaya, hasır örmeye yarayan bir sazdır Bataklıklarda yetişir
Faydası : Bağırsak solucanlarının düşürülmesinde yardımcı olur
Haşhaş (papaver) : Gelincikler familyasından bir çeşit bitkidir Baş kısmından afyon, tohumlarında da haşhaş yağı çıkarılır Afyon, haşhaş meyvelerinin özel bıçakla çizilmesi sonucu akan, süte benzer sıvının güneşte katılaşmış ve esmerleşmiş şeklidir İçeriğinde morfin, kodein, tebain, papaverin, narkotin gibi maddeler vardır Uyuşturucudur, zehirlidir Ev ilaçlarında kullanılmaması gerekir
Faydası : Hekimlikte; ağrı ve sancıları giderici ve ishal kesici olarak kullanılır
Hatmi (althaea officinalis) : Ebegümecigillerden; büyük, yuvarlak, yumuşak yapraklı ve uzun köklü bir bitkidir Çiçekleri beyazımsı mor veya pembedir Hekimlikte kökü ve yaprakları kullanıllır İçeriğinde fazla miktarda müsilaj vardır Çiçekleri Temmuz ve Ağustos aylarında, kökleri ise Sonbahar aylarında toplanıp, kurutulur
Faydası : Nezle ve bronşitin sebep olduğu şikayetleri giderir Ağız, boğaz ve diş eti iltihaplarını iyileştirir Bağırsak iltihaplarını giderir Sancıları dindirir Dövülmüş hatmi taneleri, vücuda sürülecek olursa, sivrisinek ve böcek sokmalarını önler
Havacıva (alkanna tinctoria) : Hodangiller familyasından; Akdeniz bölgesinde yetişen bir bitkidir Çiçekleri mavidir Köklerinin iç tarafı sarı, öz kısmı ise kırmızımtırak renktedir Kökünden boya elde edilir
Faydası : Ağrıları giderir Bağırsak hastalıklarında faydalıdır
Havlıcan (alpinia) : Zencefilgillerden, ıtırlı bir bitkidir Doğu Asya'da yetişir Kök sapları baharat olarak kullanılır İçeriğinde "Alpinol" ve "Alpinin" gibi maddeler vardır
Faydası : İştah açar Tükürük ifrazatını artırır Göğsü yumuşatır Vücudun güçlenmesini sağlar Mide, bağırsak gazlarını önler Mideyi kuvvetlendirir Hava yutmayı önler Grip ve soğuk algınlıklarında vücudun ısınmasını sağlar Baş ağrısı ve baş dönmelerini dindirir İdrar söktürür Romatizma ve nikrisin şikayetlerini hafifletir
Havuç (daucus carota) : Maydanozgillerden; uzunca koni şeklinde ve etli olan kökünden dolayı sebze olarak yetiştirilen bir çeşit bitkidir İçeriğinde şeker, A vitamini ve karotin vardır
Faydası : Müzmin kabızlığı giderir Çocuk ishallerini keser Bağırsak iltihaplarını giderir Mide ve bağırsak kanamalarını keser Kansızlığı giderir Cilde canlılık verir Anne sütünü artırır Cilt ve göz hastalıklarını önler Böbrek ağrılarını dindirir Vücuda kuvvet verir Astım, bronşit, ses kısıklığında göğsü yumuşatır, rahatlık verir Veremde de faydalıdır Mide ve onikiparmak ülserinde şikayetleri giderir Kalp hastalıkları ve damar sertliğinde faydalıdır İdrar ve bağırsak gazlarını söktürür Aybaşı halinin muntazam ve ağrısız olmasını sağlar Diş etlerini kuvvetlendirir Yüz ve boyun kırıklıklarını giderir Görme gücünü artırır
Hayıt (ayıt) : Mineçiçeğigiller familyasından; batı ve güney Anadolu'da yetişen bir ağaçtır Haziran - Temmuz aylarında mor renkli çiçekler açar Dalları ve yapraklarında, uçucu ve sabit yağ, tanen, sineol, şekerleri kristalize maddeler ve bir glikozit vardır
Faydası : İdrar söktürür Sancıları keser Aybaşı kanamalarını düzenler Anne sütünü artırır Hazımsızlığı giderir Karın ağrısını ve ishali keser Ayak şişlerini indirir Akrep ve arı sokmalarında faydalıdır
Helvacıkabağı(kestanekabağı) : Kabakgillerden tatlısı yapılan bir çeşit kabaktır Yaprakları uzun ve büyüktür Çekirdekleri yoktur Ev ilaçlarında çekirdekleri kullanılır
Faydası : Bağırsak kurtlarının düşürülmesinde yardımcı olur
Hercaimenekşe (viola tricolor) : Sarı, mor, mavi çiçekleri olan bir çeşit menekşedir Boyu 20 cm kadardır
Faydası : İdrar söktürür İdraryollarındaki iltihapları giderir Cilt hastalıkları ve özellikle egzamada faydalıdır Öksürüğü keser Damar sertliği ve sarılıkta da kullanılır
Hıyar (salatalık) : Kabakgillerden bir çeşit bitkidir Yemiş gibi yenen veya salatası yapılan, gevrek, serinletici ve suluca yemişine de hıyar denir Terkibinde A ve C vitamini vardır Birçok çeşidi vardır
Faydası : İdrar söktürür Vücut yorgunluğunu giderir Romatizma ve mafsal ağrılarında faydalıdır Susuzluğu keser Kandaki şeker miktarını düşürür İnsülin ihtiyacını karşılar Ter bezlerinin düzenli çalışmasını sağlar El, yüz, boyun kırışıklıklarını ve lekeleri giderir Cilde güzellik verir
Hiyarşembe (hindhıyarı) : Baklagillerden leguminoseae denilen büyük ağaçların meyvesidir Doğu Hind, Antil ve Brezilya'da yetişir Meyvesi siyahtır ve silindiriktir Terkibinde şeker, pektin, zamk, tanen ve esans vardır
Faydası : Kabızlığı önler, fazlası müshildir
Hindiba (güneğik) : Hindiba familyasının örnek bitkisidir Çiçekleri sarıdır Yaprakları az ve küçüktür Sapı yoktur Kökü uzundur Kökünün dışı beyaz, içi esmer renktedir Sütlü, acı bir suare ifraz eder Yaprakları haşlanıp, salata gibi yenir Kökü de, dövülerek kahve yapılır veya kahveye karıştırılır Lezzeti mayhoşumsudur Ak ve kara olmak üzere iki çeşidi vardır Hekimlikte yaprakları ve kökü kullanılır
Faydası : İdrar söktürür Egzama, güneş yanıkları, akrep ve arı sokmasında faydalıdır Balgam söktürür Nikris ağrılarını dindirir Böbreklerdeki kumların dökülmesine yardımcı olur Vücuda kuvvet verir
Hindistancevizi (cocos nucifera) : Tropikal bölgelerde yetişen, hurma cinsinden bir çeşit ağacın yemişidir Portakaldan büyüktür Kabuğu çok serttir İçinde sütümsü bir sıvı vardır Yemişin içinde kabuğuna bitişik yağlı ve nişastalı eti vardır Büyük ve Küçük olmak üzere iki çeşidi vardır Hekimlikte küçükleri kullanılır
Faydası : İdrar söktürür Böbreklerdeki kum ve taşların düşürülmesine yardımcı olur Mide ağrılarını giderir
Hindyağıağacı (genegerçekotu) : Sütleğengillerden bir ağaçtır Tohumlarından hindyağı çıkarılır Hindyağı berrak, renksiz veya soluk sarı renkli, koyu kıvamlıdır Kokusu yok denecek kadar azdır Lezzeti hafif ve biraz tahriş edicidir Etkili maddesi Ricinoleik asittir
Faydası : Müshildir Kabızlığı giderir Saçkıranda faydalıdır Lavmanlarda da kullanılır Saçların dökülmesini önler
Hodan (borage) : Hodangiller familyasından mavi beyaz çiçekli bir bitkidir Hekimlikte çiçekleri ve kökü kullanılır İçeriğinde müsilaj ve madeni tuzlar vardır
Faydası : Öksürüğü keser, balgam söktürür İdrar zorluğunu giderir
Horasani (semen-contra) : Bileşikgiller familyasından "Compositae"nin açılmamış çiçekleridir Halep, Türkistan, Buhara ve Volga nehri etrafında yetişir Hekimlikte sarımtırak esmer renkli ve küçük tohuma benzer çiçek başları ile diğer kısımları kullanılır Kokusu anasona benzer Tadı acı, yakıcı ve fenadır Etkili maddesi Santonin'dir
Faydası : Bağırsak solucanlarını düşürür
Hurma (şecere-i temir) : Hurmagiller familyasından sıcak ülkelerde yetişen bir ağacın meyvesidir Ağacın boyu 30 metre kadardır Gövdesi sütun biçimindedir Yaprakları büyük ve dilimlidir
Faydası : Bedeni ve zihni gelişmeyi sağlar Besleyicidir Kansere karşı koruyucudur Zihni yorgunluğu giderir Anne sütünün, bol ve besleyici olmasını sağlar Boğaz ağrılarını keser Bronşit, öksürük ve soğuk algınlığının şikayetlerini giderir Kemik hastalıklarında faydalıdır
Hünnap (çiğde) : Ayrı çanakyapraklı ikiçeneklilerden bir ağaç ve bu ağacın verdiği kırmızı kabuklu, sert çekirdekli, iri zeytin biçim ve büyüklüğünde bir yemiştir Güz'ün olgunlaşır Çiçekleri küçük ve yeşilimsidir Meyveleri ise tatlımsıdır
Faydası : Öksürüğü keser Balgam söktürür Vücuda rahatlık verir
Hüsnüyusuf (guguçiçeği) : Karanfilgiller familyasından bir çeşit süs bitkisidir
Faydası : Mide üşütmesinden doğan şikayetleri giderir İktidarsızlıkta da faydalıdır

Alıntı Yaparak Cevapla

Cevap : Şifalı Bitkiler

Eski 04-20-2009   #11
Şengül Şirin
Varsayılan

Cevap : Şifalı Bitkiler



:: I :: ( ŞİFALI BİTKİLER )


Ihlamur (tilia) : Ihlamurgiller familyasından; kerestesi güzel, bir gölge ağacı ve bunun kurutularak çay gibi haşlanıp içilen güzel kokulu çiçeğidir Temmuz ve ağustos aylarında toplanıp, kurutulur Birçok çeşidi vardır
Faydası : Sinirleri kuvvetlendirir, sinir bozukluğunu giderir Uyku verir Kan dolaşımının normal olmasını sağlar Kansızlığı giderir Kalp kifayetsizliğinde faydalıdır Damar kireçlenmesini önler Böbrekleri ve mesaneyi temizler İdrar söktürür Kum döker, taş oluşmasını önler Ter söktürür Grip ve soğuk algınlığının şikayetlerini giderir Göğsü ve bronşları yumuşatır Mide ifrazatını artırır Balla karıştırılıp içilirse, mide ülserine faydalıdır Kabızlığı ve bağırsak spazmını giderir Boyun ve yüze güzellik verir Burkulma ve ezilmelerde ağrıyı keser Saç dökülmesini önler
Isırgan (urtica urenus) : Isırgangillerden ilkbaharda yetişen, her tarafı sert tüylerle kaplı bir büyük ottur Tüylerinin içeriğinde formik asit vardır Sürüldüğü yeri kaşındırır ve yakar Tohumları da kullanılır
Faydası : Dıştan tatbik edildiği zaman, iç organlarda biriken kanı çeker Romatizma ve mafsal ağrılarını dindirir Burun kanamasını keser Egzamanın şikayetlerini giderir Aybaşı kanamalarının düzenli olmasını sağlar Böbrek kumlarını döker Balgam söktürür Haricen tatbik edildiği zaman, dalak hastalıklarına ve çıbanlara da faydalıdır
Ispanak (spinacia oleracea) : Ispanakgiller familyasından; kış sebzesi olarak yetiştirilen bir bitkidir İçeriğinde demir, vitaminler ve enzimler bulunur
Faydası : Vücudun dayanıklılığını artırır Kansızlığı ve gelişme bozukluğunu giderir Soğuk algınlığına karşı korur Kalp ve gelişme bozukluğunu giderir Kalp adalelerini kuvvetlendirir Ruhi çöküntünün sıkıntılarını giderir Kan miktarını artırır Ağız, boğaz ve göğüs hastalıklarında faydalıdır Kanser ve veremden korur Hamilelerde faydalıdır Doğacak bebeğin güçlü olmasını sağlar Yara, yanık ve dolamada da faydalıdır Dişlerin çürümesini önler Şişmanlık ve şeker hastalığına da faydalıdır
Itır (çobaniğnesi) : Sardunyagillerden, yaprakları güzel kokulu, çiçekleri türlü renklerde bir süs bitkisidir Kumlu topraklarda yetişir Yeşil kısımları tüylü ve oyalıdır Çoğunun çiçekleri beyaz veya pembedir Losyon yapımında kullanılır
Faydası : Cildi güzelleştirir İshali keser Boğaz ağrılarını giderir Mide ve bağırsak gazlarını söktürür Nikriste de faydalıdır

Alıntı Yaparak Cevapla

Cevap : Şifalı Bitkiler

Eski 04-20-2009   #12
Şengül Şirin
Varsayılan

Cevap : Şifalı Bitkiler



:: İ :: ( ŞİFALI BİTKİLER )


İnciçiçeği (mayısçanı) : Zambakgillerden, ok biçimindeki yaprakları arasında ince bir sap üzerinde küçük çan biçiminde beyaz çiçekler açan bir süs bitkisidir Boyu 20 cm kadardır Çiçekleri beyazdır ve üzüm salkımı şeklindedir Yemişleri küçük ve kırmızıdır Kokusu çok güzeldir
Faydası : Kalp hastalıklarının tedavisinde kullanılır Çarpıntıyı keser Kalp hastalığından kaynaklanan suyu söktürür Ev ilaçlarında kullanılmaz
İncir (yemiş) : Dutgillerden asıl vatanı Akdeniz kıyıları olan yaprakları geniş ve dilimli bir ağacın meyvesidir Armut biçiminde ve büyüklüğünde yumuşak, çekirdekleri darı şeklinde tatlı bir yemiştir
Faydası : Bağırsakları yumuşatır Kabızlığı giderir Mide tembelliğini tedavi eder Vücudu ve sinirleri kuvvetlendirir Enerji verir Nekahat devresini kısaltır Bronşit, öksürük ve boğaz ağrılarında faydalıdır Bronşları yumuşatır Çıbanların olgunlaşmasını sağlar Lapası, yanık ağrılarını keser Dallarından akan süt, nasır ve siğilleri giderir Basurda faydalıdır Nezle ve sıtmada da kullanılır
İtüzümü (köpeküzümü) : Patlıcangillerden; ormanlarda yetişen bir bitkidir Çiçekleri beyaz, meyveleri parlak siyahtır Meyvesi, yaprakları ve çiçekleri kullanılır Ev ilaçlarında çok dikkatli kullanılması gerekir
Faydası : Romatizma ve mafsal ağrılarını keser Aybaşı düzensizliğini ve rahim hastalıklarını giderir
İzlandalikeni (izlandayosunu) : Dağlarda ve ormanlardaki kayalar üzerinde bulunur Zeytinyeşili renginde, dantel gibi tırtıllı parçalar halindedir Yaz aylarında toplanıp kurutulur Müsilajlı ilaç yapmakta kullanılır İçeriğinde "Lichenin", "Dekstrolikenin" ve "Cetrarin" vardır
Faydası : Göğsü yumuşatır, öksürüğü keser Bağırsak bozukluğunu giderir, ishali keser Nefesdarlığını giderir Bronşitin sebep olduğu şikayetleri giderir Veremde faydalıdır Şeker hastalarına ekmek yapmakta da kullanılır
İğde (elaeagnus) : İğdeciler familyasının örneğidir Yemişi, kızılcık biçimindedir Derisi sert ve sarı, eti beyaz un halinde mayhoş ve burukçadır Yaprakları tüylüdür 10 kadar türü vardır
Faydası : Bağırsak bozukluklarını ve ağız pasını giderir

Alıntı Yaparak Cevapla

Cevap : Şifalı Bitkiler

Eski 04-20-2009   #13
Gözyaşı
Varsayılan

Cevap : Şifalı Bitkiler



Faydalı bitkiler olabilir hepsini okuyamadım ama merak ettiğim bitki olursa buradan bakabilirim paylaşım için sağol


Adaçayı (salvia officinalis) : Ballıbabagillerden; özellikle Akdeniz bölgesinde yetişen ıtırlı bir bitkidir Menekşeye benzeyen çiçekleri haziran, temmuz aylarında açar Yaprakları uzun, kenarları tırtıllı, beyazımsı yeşil renktedir Hafif kafuru kokusu vardır Çiçek açtığı zaman toplanıp, kurutulur
Faydası : Mide va bağırsak gazlarını giderir Mide bulantısını keser Hazım sisteminin düzenli çalışmasını sağlar Boğaz, bademcik ve dişeti iltihaplarını giderir Göğsü yumuşatır Astımdaki sıkıntıları geçirir İdrar ve ter söktürür Banyo suyuna katılıp yıkanılırsa; zindelik verir Günde, 3 kahve fincanından fazla içilmemelidir

Bilgi için sağol ben çok severim sizede tavsiye ederim çok lezzetli

__________________
Alıntı Yaparak Cevapla

Cevap : Şifalı Bitkiler

Eski 04-20-2009   #14
Şengül Şirin
Varsayılan

Cevap : Şifalı Bitkiler



:: K :: ( ŞİFALI BİTKİLER )




Kabak (cucurbita) : Kabakgiller familyasından, meyvası sebze olarak kullanılan, otsu bir bitki cinsidir Kökü saçak şeklindedir Gövdesi sürüngen, köşeli, ince ve çok uzundur Üzerinde sert ve kısa tüyler bulunur Yaprakları büyük, kaba, tüylü; çiçekleri sarıdır Meyvesi, etli ve suludur İçinde kabak çekirdeği denilen pek çok tohum vardır
Faydası : İdrar söktürür ve idrar tutukluğunu giderir Böbrek ve mesane iltihaplarını temizler Prostattan doğan şikayetleri giderir Mide ve bağırsaklara yumuşaklık verir, kabızlığı giderir Basuru olanlar için faydalıdır Yüksek tansiyonu düşürür Göğsü yumuşatır, öksürüğü keser Helvacıkabağının çekirdekleri bağırsak kurtlarının düşmesine yardımcı olur Lapası dıştan tatbik edilecek olursa boğaz ağrılarını ve kadınlarda görülen akıntıyı keser
Kabakulakotu (venüsçiçeği) : İkiçeneklilerden; 70-80 cm boyunda ince saplı tırmanıcı bir bitkidir Çiçekleri koyu kahverengidir Kokusu pistir
Faydası : İdrar söktürür Aybaşı kanamalarının düzenli olmasını sağlar
Kafuru (kafur) : Tabiatta, bir çok bitkide bulunur Tıpta kullanılan kafuru "Japonya Kafuru"dur "Cinnamomun Camphorea" ağacının odunu, su buharıyla distile edilerek elde edilir Kafuru renksiz, şeffaf, billuri yapılı, gevrek parçalarıdır Kokusu hususi ve keskin, lezzeti sonradan serinlik veren acı ve yakıcıdır 204 santigrat derecede kaynar Adi sıcaklıkta uçar Suda çok az erir Alkolde, eterde, kloroformda, benzolde ve yağlarda çok erir
Faydası : Kan dolaşımını kuvvetlendirir Beyni ve sinirleri uyarır Kalp yetersizliğini giderir Solunum sistemini uyarır Bronşların ifrazatını arttırır İspirto ile karıştırılmış kafuru, ağrıları ve kepeklenmeyi keser Akciğer hastalıklarında faydalıdır Ateşli hastalıklarda, uyuşturucu maddelerde zehirlenmelerde ve gece terlemelerinde de kullanılır Tıpta kafurulu yağ, kafurulu ispirto gibi terkipler kullanılır
Kahkahaçiçeği (çitsarmaşığı) : Çitsarmaşığıgiller familyasından, uçları mavi çizgili beyaz çiçekler açan bir çeşit sarmaşıktır
Faydası : Kabızlığı giderir Hazmı kolaylaştırır
Kahve (coffea) : İkiçenekliler sınıfının, kökboyasıgiller familyasından, vatanı Afrika olan, fakat Asya ve Amerika'nın tropik bölgelerinde yetiştirilen, 20 kadar çeşidi olan bir ağaçtır En çok bilineni Arabistan kahvesi'dir 7-8 metre boyunda bir ağaçtır Yaprakları sivri uçlu olup, kenarları dalgalıdır Çiçekleri beyaz ve hoş kokuludur Meyvesi kiraza benzer; içinde ince iki çekirdek bulunur Her çekirdeğin içinde aynı şekilde bir tohum vardır Tohumlarında, kafein alkoloidleri vardır
Faydası : Kandolaşımını sağlar Uykuyu kaçırır, düşünmeyi kolaylaştırır Yarımbaş ağrılarını dindirir Uyuşturucu maddelerle zehirlenmelerde faydalıdır Boğmaca öksürüğünü keser Nikris ağrılarını teskin eder Tansiyonu yüksek olanların kahve içmemesi tavsiye edilir Ayrıca fazla miktarda içildiğinde uykusuzluk, sinir bozukluğu ve çarpıntı yapar
Kakao (hindbademi) : İkiçenekliler sınıfının sterculiaceae familyasından, vatanı tropik Amerika olan bir ağacın meyvesidir Kakao ağacı 4-10 metre boyundadır Yaprakları derimsidir Çiçekleri her mevsimde açar Meyvelerinin içinde kestane büyüklüğünde tohumları vardır Tohumlarının içeriğinde teobromin denilen alkoloid vardır Bu madde uyarıcıdır Tohumlarından kakao yağı çıkarılır Kozmetik sanayiide ve eczacılıkta fitil yapmakta kulanılır Tohumlarının yağı alındıktan sonra elde edilen kakao tozuna çikolata denir
Faydası : Uyarıcı, iştah açıcı ve kuvvet vericidir İdrar söktürür Vücuttaki zehirlerin dışarı atılmasını sağlar Böbrek iltihaplarını giderir Fazla içildiği takdirde çarpıntı ve baş ağrısı yapar
Kakule (cardamon) : İkiçenekliler sınıfının, zencefilgiller familyasından bir bitkidir Hindistan'da ve Asya'nın sıcak bölgelerinde yetişir Meyvesi 1-2 cm boyunda bir kapsüldür İçinde birbiri üzerine oturan siyah, prizmatik tohumları vardır Meyveler tamamen olgunlaşmadan toplanır İçeriğinde sineol, terpineol ve asetat vardır
Faydası : Ferahlık verir İştah açar Mide rahatsızlıklarını ve gazları giderir Vücuda rahatlık verir
Kanaryaotu (senecio) : Bileşikgiller familyasından bir bitki cinsidir Adikanaryaotu denilen çeşidi, bütün yıl boyunca çiçek açan 10-40 santimetre boyunda bir veya iki yıllık otsu bir bitkidir Çiçekleri küçük silindir şeklindedir Meyvelerinin içeriğinde uçucu yağ, tanen, reçine, inulin vardır Köklerinde ise; "Senecin" ve "Senecionin" adlı iki alkoloid bulunur
Faydası : Aybaşı kanamalarını düzenler Aybaşı ağrılarını keser Bağırsak kurtlarını düşürür İshal, dizanteri ve kanamalarda faydalıdır Yaraları iyileştirir Romatizma ağrılarını keser
Kantaron (kantariyyon) : İkiçenekliler sınıfının, bileşikgiller familyasından, bütün dünyada, özellikle ılıman bölgelerde yaygın olan çok yıllık veya bir yıllık bitkidir Kırmızı, sarı, mavi ve nadiren beyaz çiçekli olanı bulunur Kökü acıdır Bu türüne "Büyük Kantaron" da denir Çoğunlukla kökü kullanılır Yaz aylarında toplanıp kurutulur
Faydası : Vücudu kuvvetlendirir Ateşi düşürür İştah açar, hazmı kolaylaştırır İshali keser Nekahat devresini kısaltır Nezle ve bronşite faydalıdır Öksürüğü keser Mide ağrılarını dindirir Yaraların iyileşmesinde yardımıcı olur Astım, mide ülseri, midede asit fazlalığı, akciğer hastalıkları, damar sertliği ve sinir iltihaplarında da faydalıdır
Karaağaç (ulmus) : İkiçenekliler sınıfının, karaağaçgiller familyasından, kışın yaprak döken, bir çeşit orman ağacıdır Yaprakları kısa saplı, kenarları çift dişlidir Çiçekleri salkım şeklindedir Odunu iyidir Hekimlikte kabukları kullanılır
Faydası : Ağrıları keser Yara ve bereleri tedavi eder Yaprakları kaynatılıp, içilecek olursa kandaki şeker miktarını düşürür
Karabaşotu (lavadula stoechas) : Ballıbabagiller familyasından, bir veya çok yıllık otsu yahut dip kısmı odunsu bir bitkidir Ezildiği zaman çok kuvvetli ve hoş olmayan bir koku çıkarır Çiçekleri mavi veya menekşe rengindedir Bir türünden karabaşyağı denilen bir esans çıkarılır Yurdumuzda alçak makilerde bulunur
Faydası : Ağrıları geçirir Kalbe kuvvet verir Damar sertliğinde faydalıdır Balgam söker Sara ve beyin hastalıklarında kullanılır Uyuşukluğu giderir, zindelik verir
Karabiber (dar-i fülfül) : İkiçenekliler sınıfının, karabibergiller familyasından, vatanı Doğu Hindistan olan, yaprak dökmeyen tırmanıcı bir bitkidir Yaprakları yürek biçiminde ve damarlıdır Çiçekleri sarkıktır Meyveleri küçük, toparlak ve sapsızdır
Faydası : Mideyi ısıtır İştah açar Hazmı kolaylaştırır Mide ve bağırsaklardaki mikropları öldürür Gaz söktürür ve gaz birikmesine engel olur Şeker hastalığının ilerlemesini durdurur İdrar söktürür Enerji verir Cinsel istekleri kamçılar Sinirleri kuvvetlendirir Yiyeceklerde baharat olarak kullanılır Damar sertliği, yüksek tansiyon, egzama, üremi, bağırsak iltihabı ve romatizmadan şikayet edenler, mümkün olduğu kadar az kullanmalıdırlar
Karamuk (agrostemma githago) : Karanfilgiller familyasından, yurdumuzda hububat yetiştirilen tarlalarda görülen, çoğu zaman buğdayla karışık olarak biten, 30-100 cm yüksekliğinde, tohumları zehirli bir bitkidir Üzeri tüycüklerle kaplıdır Yaprakları almaşıktır Çiçekleri büyük ve güzel ve morumsu pembe ve ender olarak da beyazdır
Faydası : Soğuk algınlığını giderir
Karanfilağacı (caryophyllus aromaticus) : Mersingiller familyasından anayurdu Molük adaları olan ve birçok tropik ülkelerde ve başlıca Zengibar, Filipinler ve Hindistan'da yetiştirilen, kış aylarında yaprak dökmeyen bir ağaçtır Çiçeğinin tomurcuklarına karanfil denir Baharat olarak kullanılır Çiçeklerinden elde edilen karanfilyağının içeriğinde hidrokarbür, euganol, salisilik asid ve karyofilin vardır Güzel kokuludur Tadı acıdır Baharat olarak kullanılır
Faydası : Mikropları öldürür Ağrıları dindirir Sinirleri uyarır Hazmı kolaylaştırır Koku giderir İştah açar İshali keser Bedeni ve zihni yorgunlukları giderir Cinsel arzuları kamçılar Doğumu kolaylaştırır Karanfil esansı diş macunlarında kullanılır
Karanfilçiçeği (dianthus caryophyllus) : İkiçenekliler sınıfının, karanfilgiller familyasından; karşılıklı ensiz sivri yapraklı, düğüm düğüm ince saplı, 300 kadar çeşidi bulunan, otsu bir süs bitkisidir Yaprakları pembe, beyaz veya kırmızıdır Ençok tanınan türü çiçek karanfili'dir Çok hoş kokuludur Yapraklarından şurup yapılır
Faydası : Ateş düşürür, terletir İştah açar Mide üşütmesinden doğan şikayetleri giderir Dağkaranfilinin çiçekleri balla karıştırılıp yenirse, iktidarsızlığı giderir
Karanfilkökü (geum urbanum) : Gölgelik yerlerde yetişen sarı çiçekli bir çeşit bitkinin, karanfil kokulu köküdür İlkbahar ve yaz aylarında toplanıp, kurutulur İçeriğinde tanen vardır
Faydası : Mide ve bağırsak bozukluklarını giderir İshali keser İştah açar Ağrıları dindirir Sinirleri kuvvetlendirir
Kardeşkanı (ejderkanı) : Birçenekgiller sınıfının, zambakgiller familyasından, Kanarya adalarında yetişen bir ağaç veya ağaçcıktır Gövdesi kalındır Yaprakları sert ve kılıç şeklindedir Dallarının ucunda demet şeklinde toplanmıştır Yaşlı gövdelerden, boyacılıkta kullanılan, reçinemsi kırmızımtırak bir özsu akar
Faydası : Yaraları tedavi eder Dış kanamaları keser
Karnabahar (karnabit) : Turpgillerden; vatanı Doğu Akdeniz bölgesi olan 2 yıllık otsu bir bitkidir Yaprakları koyu yeşil, çiçekleri beyaz veya sarımtıraktır Kış sebzelerindendir Lahanaya benzer Aslında, lahananın çiçek saplarının kısalıp etlenmesiyle lahanadan türemiştir Yenen kısmı, henüz açmamış yoğun çiçek durumudur Yurdumuzda; güzlük turfanda karnabahar, kışlık karnabahar ve mart karnabahar olmak üzere üç çeşidi vardır Fosfor ve vitamin bakımından çok zengindir
Faydası : Zihin yorgunluğunu giderir Cinsel gücü arttırır Sinirleri kuvvetlendirir İdrar söktürür Dalak hastalıklarına iyi gelir Şeker hastalarına faydalıdır Kalp hastalıklarında şikayetlerin azalmasında yardımcı olur
Karpuz (harbuz) : Kabakgiller familyasından; sürüngen gövdeli, parçalı sert yapraklı, sarı çiçekli, iri meyveli, bir yıllık bir bitkidir
Faydası : Kanı temizler Vücuda serinlik verir Böbreklerdeki kum ve taşların dökülmesine yardım eder Kemiklerin gelişmesine yardımcı olur
Kasıkotu (fıtıkotu) : Karanfilgiller familyasından; Avrupa'da, Asya'da ve yurdumuzda yetişen, toprak yüzeyinde yatık olarak gelişen bir veya çok yıllık bitkilerdir Yaprakları küçüktür ve kümeler halindedir Hekimlikte; toprağın üstünde kalan kısımları kullanılır
Faydası : Böbrek ve mesane hastalıklarını giderir Fıtıkta faydalıdır İdrar söktürür Vücuda rahatlık verir Kasık şişmelerini indirir Bademcik iltihap ve şişmelerini tedavi eder
Kasımpatı (krizantem) : Bileşikgiller familyasından; sonbahar aylarında çiçek açan bir süs bitkisidir Birçok çeşidi vardır,
Faydası : Bir türünden böcek öldürücü ilaç yapılır
Kasnı (galbanum) : Maydanozgillerden; çadıruşağıotu ile şeytanteresi ağacı gibi bitkilerden elde edilen bir çeşit zamktır Kokusu kuvvetli tadı acıdır
Faydası : Ağrı kesicidir Spazmları önler
Kaşıkotu (cochleria) : Turpgiller familyasından; Mart'tan Temmuz'a kadar beyaz çiçekler açan, güzel yeşil renkli bitkidir Hardala benzer Lezzeti acı, kokusu keskindir Yaprakları etli, kenarları kaşık gibi içeri doğru kıvrıktır Taze yapraklarında acı ve yakıcı bir esans vardır Yaprakları ve kökü kullanılır Taze iken kullanılır
Faydası : Skorbütte ve sıracada faydalıdır Diş eti iltihaplarını giderir Diş etlerini kuvvetlendirir
Kaşu (cacho) : Kaşu akasyasının odunundan elde edilen bir maddedir Kahverengi, kokusuz bir kütledir Soğuk suda kısmen, sıcak suda ve alkolde tamamen çözünür
Faydası : İshali keser Vücuda kuvvet verir
Katırtırnağı (genista luncea) : Baklagiller familyasından; dik duran çalı halinde, her zaman yeşil olan odunsu bir bitki cinsidir Genç sürüngenler, narin yapılıdır Üzerinde çok sayıda yaprak bulunur veya yapraksızdır Çiçekleri sarıdır
Faydası : İdrar ve balgam söktürür Hazmı kolaylaştırır Böbrek ve safra kesesi taşlarının düşürülmesine yardım eder Mesane hastalıklarını tedavi eder Romatizma ve nikriste de faydalıdır Kabızlığı giderir Kalp hastalıklarında da kullanılır
Katrancı (sedirağacı) : Çamgiller familyasından; Lübnan dağlarında ve yurdumuzda Toros dağlarında yetişen 40 metre kadar boyu olan çok gösterişli ve heybetli bir ağaçtır Dalları yataydır Yaprakları iğne gibi olup, demet şeklindedir Renkleri, genç yaşında koyu yeşildir Zamanla açık mavi yeşile dönüşürler Kozalağı, olgunken açık kestane renkli, uzunca, oval şeklinde ve 8-12 cm boyundadır Tohumlarında reçine vardır Odunu kokuludur
Gövde ve dallarının kapalı yerlerde yakılmasıyla sarıkatran elde edilir

Faydası : Mikrop öldürücüdür Cilt solunum yolları hastalıklarında kullanılır İdrar söktürür
Katranköpüğü (agaric) : Çayır mantarlarındandır Şapkasının alt yüzü dilim dilimdir
Faydası : Solunum yolları hastalıklarında kullanılır
Kavakağacı (populus) : Söğütgiller familyasından, sulak yerlerde yetişen bir çeşit ağaçtır Akkavak, titrekkavak, tellikavak, servikavağı, karakavak, Hollandakavağı gibi çeşitleri vardır Hekimlikte karakavak kullanılır
Karakavak 25-30 metre boyunda, gövdesi kalın bir ağaçtır Yaprakları üçgen şeklinde, dişli ve tüysüzdür Yaprak tomurcukları tanen, uçucu yağ, mum, salisin ve populin adı verilen glikozitleri taşır

Faydası : Kavak tomurcuklarından hazırlanan merhemler basur memelerinin ve romatizmanın lokal tedavisinde kullanılır Karakavak odunun yakılmasından kömür elde edilir Mide ve bağırsaklardaki gazı giderir Yine bu kömürden yapılan diş tozları da dişlerin temizlenmesinde ve dişetlerinin kuvvetlendirmekte kullanılır
Kavun (cucumis melo) : Kabakgiller familyasından; vatanı Küçük Asya olan, sürüngen gövdeli, iri meyveli bir yıllık bir bitkidir Yaprakları oldukça büyüktür ve yürek biçimindedir Çiçekleri, yapraklarının koltuğundan çıkar Meyvesi sulu ve güzel kokuludur
Faydası : Sinirleri yatıştırır Rahat bir uyku verir Böbrekleri ve kanı temizler Cide temizlik verir İdrar söktürür Böbreklerdeki kum ve taşların dökülmesine yardım eder Nikris ve romatizma şikayetlerinin hafiflemesini sağlar Akciğer veremi ve kansızlıkta da faydalıdır Kabızlığı giderir Basur memelerinin şikayetlerini azaltır Vücuda serinlik verir Mide ve bağırsaklarda ülser veya iltihap olanlarla, şeker hastaları ve yüksek tansiyonlular yememelidir
Kayakoruğu (kulakotu) : Damkoruğugiller familyasından; tam ve etli yapraklı odunsu veya otsu bir bitkidir Çiçekleri salkım biçimindedir Yeşil kısmı acıdır
Faydası : Yeşil kısımları zeytinyağı ile karıştırılıp, merhem yapılır Cilt iltihaplarında, egzamada, nasır tedavisinde kullanılır

Alıntı Yaparak Cevapla

Cevap : Şifalı Bitkiler

Eski 04-20-2009   #15
Şengül Şirin
Varsayılan

Cevap : Şifalı Bitkiler



Kayışkıran (eşekotu) : Baklagiller familyasından; boş arazilerde ve kurak yerlerde yetişen 30-60 cm yüksekliğinde çok yıllık dikenli bir bitkidir Yaprakları kısa saplıdır Çiçekleri pembedir Meyveleri küçüktür Köklerinde tanen, sakkaroz, zamk, uçucu ve sabit yağ, spinosin ve ononin vardır Kökleri kullanılır
Faydası : Terletir ve idrar söktürür Vücuda rahatlık verir Böbrek taşlarının düşürülmesine yardım eder Böbrek ve mesane iltihaplarını giderir Boğaz ağrılarını geçirir
Kayınağacı (akgürgen) : Kayıngiller familyasından; kış aylarında yapraklarını döken güzel görünüşlü bir orman ağacıdır Dalları salkım gibidir Kabukları halka halkadır Kabuk ve dallarının kuru distilasyonundan kayınağacı katranı elde edilir
Faydası : Müzmin bronşit, verem tedavisinde kullanılır Diş ağrısını keser Kabuklarının suda kaynatılmasıyla elde edilen suyla yüz lekeleri, çiller giderilir Kıllar temizlenir
Kayısı (prunus armeniaca) : Gülgillerden 4-6 metre boyunda bir çeşit meyve ağacıdır Meyvesi cevizden büyük, derisi ince, açık turuncu renkte, eti sulu, tatlı ve güzel kokulu, tek ve sert çekirdeklidir Şekerpare, şam, tokaloğlu, imrahor, muhittinbey, hacıkız, hasanbey, darende gibi çeşitleri vardır
Faydası : Sinir zafiyetini giderir Uyku verir Beyin yorgunluğunu geçirir İştah açar ve hazmı kolaylaştırır Nekahat devresini kısaltır Raşitizmde faydalıdır Kansızlığı tedavi eder Kabızlığı giderir Yüz ve boyunlara tazelik ve güzellik verir
Kaynanadili (kaktüs) : Atlasçiçeğigiller familyasından; bir çeşit bitkidir Nopal zamkı elde edilir
Faydası : Dizanteri ve ishali keser
Kazayağı (kenopodyum) : Ispanakgiller familyasından; yaprakları kazayağına benzer, Kuzey Amerika'nın doğu bölgelerinde yetişen ve Akdeniz bölgesinde de görülen kokulu, otsu bir bitkidir Topraküstündeki kısımlarından su buharı distilasyonu ile elde edilen uçucu yağa "kazayağı esansı" denir
Faydası : Bağırsak solucanlarını düşürmekte faydalıdır
Kebabe (hindistaneriği) : Cava, Sumatra ve Borneo'da yetişen "piperaceae"nin kurumuş meyvesidir Taze iken % 6-15 terementi ruhunun polimeri bir esans ve kübebik asidden mürekkep bir reçine ve kübebin denilen kristalize, lezzetsiz bir cevher ihtiva eder
Faydası : Mide ve idraryolları hastalıklarında kullanılır
Kebereotu (kedi tırnağı) : Bir çeşit çalıdır Fransa'da ve ülkemizin Akdeniz bölgesinde yetişir Yemişi nohuttan büyüktür Turşusu yapılır Kökünün kabukları kullanılır
Faydası : İdrar söktürür, vücuda rahatlık verir İştah açar Skorbüt tedavisinde kullanılır
Keçiboynuzu (harnup) : Baklagiller familyasından; Güneydoğu Anadolu ve Akdeniz havzasında yetişen 6-10 metre boyunda, kışın yaprak dökmeyen bir ağaç ve onun meyvesidir Çiçekleri yeşilimtıraktır Meyvesi 10-20 cm boyunda, yassı, etli, açılmayan ve koyu renklidir İçeriğinde yağ, sakkaroz, glikoz, selüloz ve azotlu bileşikler vardır Çiğ yendiği gibi reçel ve likör de yapılır
Faydası : Mide ve bağırsak hastalıklarına faydalıdır Göğsü yumuşatır, balgam söker ve bronşları boşaltır İshali keser Sigara tiryakileri için faydalıdır
Keçi sedefotu (keçisedefi) : Baklagiller familyasından; Haziran - Ağustos ayları arasında açık mor renkli çiçekler açan 50 - 100 cm boyunda çok yıllık otsu bir bitkidir Yaprakları koyu yeşildir Çiçekleri gövde ve dalların ucunda salkımlar şeklindedir Meyvesi; esmer kırmızımtırak renkli, tüysüz ve çok tohumludur Toprak üstündeki kısımların içeriğinde "tanem" ve "galegin" adlı alkoloid ve acı maddeler vardır Bitkinin tamamı toplanıp, kurutulur
Faydası : Anne sütünü artırır Az miktarda verildiği takdirde kandaki şeker miktarını düşürür Fazla kullanmamak gerekir
Kediayağı (antennaria diocia) : Bileşikgiller familyasından; Doğu Karadeniz ve Doğu Anadolu bölgesinde yetişen, beyazımsı ve yumuşak sık tüylü bir bitkidir Çim ve çalılar arasında bulunur Çiçekleri kullanılır
Faydası : Öksürüğü keser Göğsü yumuşatır ve balgam söktürür Bronşit ve safra kesesi hastalıklarında kullanılır İdrar söktürür
Kedinanesi (yabani sümbül) : Ballıbabagiller familyasından; kırlarda yetişen beyaz ve pempemsi çiçekli bir bitkidir İstanbul ve İç Anadolu bölgesinde görülür Kediler çok sever
Faydası : Hazım sistemini düzeltir Hazmı kolaylaştırır Mide ve bağırsak gazlarını söktürür Karın ağrılarını giderir Astım grip ve bronşitin sebep olduğu nefes darlığını geçirir İdrar söktürür Bağırsak solucanlarını düşürür Ağrılı aybaşı kanamalarında faydalıdır İktidarsızlığı giderir Sinirleri yatıştırır
Kediotu (valeriana) : İkiçenekliler sınıfının, kediotugiller familyasından; kökü az etli, çok yıllık bir otsu bitkidir Boylarına göre iki gruba ayrılır Bir kısmının boyu 5-50 santimetre kadardır Diğerleri ise, 2 metreyi bulabilirler En yaygın türü tıbbi kediotudur Yurdumuzda büyük yapraklı kediotu, küçük kediotu ve dağ kediotu gibi türleri vardır
Tıbbi kediotu : Avrupa ve Kuzey Asya'da yabani olarak yetişir Öneminden ötürü kültür bitkisi olarak da yetiştirilir 1-1,5 metre yükseklikte çok yıllık bir kediotu türüdür Gövdesinin içi boştur Yarprakları karşılıklı olarak dizilmiştir Sapları kısa, kenarları dişlidir Çiçekleri büyük, beyaz veya pembe renklidir Meyveleri küçük ve tüylüdür Rizom ve köklerinde nişasta, şeker, reçine, chatin, valerin ve uçucu bir yağ vardır Kökü tazeyken kokusuzdur Kuruduğu zaman keskin fena bir kokusu vardır
Faydası : Sinirleri telkin eder Nevrasteni ve isteride faydalıdır Ateş düşürür, spazm çözer Sinirsel baş ağrılarını, sinirsel çarpıntıları teskin eder Tıbbi kediotunun kökünden elde edilen kediotu esansı isteri, kore ve epilepside kullanılır Baş dönmesi, taşıt tutması ve heyecanlanma hallerinde kullanılır
Kekik (thymus) : İkiçenekliler sınıfının, ballıbabagiller familyasından; odunsu saplı, karşılıklı küçük yapraklı, sürüngen, çok yıllık timol kokulu alçak bir bitkidir İçeriğinde thymol vardır Güney Amerika'da yetişen thymus vulgaris türünden hafif sarı renkli uçucu kekikyağı elde edilir İçeriğinde timol ve karvakrol vardır Midevi, idrar söktürücü ve antiseptik olarak kullanılır Yurdumuzda yabani kekik ve başlı kekik çok miktarda yetişir Ancak mercanköşk türlerinin çoğu da kekik yerine kullanılmaktadır
Faydası : Bedeni kuvvetlendirir Hazmı kolaylaştırır İştahsızlığı giderir Sinirleri kuvvetlendirir Kalp çarpıntılarını keser Yemeklerin bozulmasını önler Bağırsak iltihabını iyileştirir Salgı bezlerinin düzenli çalışmasını sağlar İdrar söktürür Aybaşı kanamalarının düzenli olmasını sağlar Bağırsak solucanlarının düşürülmesine yardım eder Böbreklerde ve mesanedeki mikropları öldürür Cinsel isteği kamçılar Tansiyonu geçici olarak yükseltir Hastalıklara karşı direnme gücünü artırır Çocuklarda görülen kansızlığı giderir Kan dolaşımını düzenler Müzmin öksürük, astım, bronşit ve iltihaplı zatülcenp'e faydalıdır Grip, beyin nezlesi ve anjinde şikayetlerin azalmasına yardımcıdır Kekik suyu ile banyo romatizma ağrılarını dindirir Kandaki şeker miktarını azaltır Hamileler ve guatrı olanlar kullanmamalıdır
Kenevir (esrarotu) : Kendirgiller familyasından, vatanı Hindistan olan, sıcak ülkelerde ve yurdumuzda da kültürü yapılan, bir yıllık bir bitki türüdür Gövdesi diktir İçi boştur Yüzeyi pürtüklüdür Yaprakları 5-11 parçalıdır Meyvesi 3-5 milimetre boyundadır Tanelerinin içinde etli bir cücük vardır Dal uçlarında reçine ve uçucu bir yağ vardır Meyveleri yağ bakımından zengindir Tohumlarından çıkarılan yağ, sabun sanayiinde kullanılır Gövdesinin kabuk kısmından kenevir veya kendir denilen bir lif elde edilir Bunlardan ip, halat ve kaba dokulamalar yapılır
Faydası : Yapraklarının suda haşlanması müzmin romatizma ağrılarını keser
Keraviye (karamankimyonu) : Maydanozgiller familyasından Doğu Anadolu bölgesinde yetişen 2 yıllık otsu bir bitkidir Çiçekleri beyaz renklidir Mayıs - Temmuz ayları arasında açar 30 - 90 cm boyundadır Kazık köklüdür Meyvesi esmerdir İçeriğinde tanen, reçine, sabit ve uçucu yağlar vardır
Faydası : Anne sütünü artırır Mide ve bağırsak gazlarını, midedeki diğer şikayetleri giderir İdrar söktürür Astımda faydalıdır
Kereviz (apium graveolens) : Maydanozgiller familyasından, kökleri ve yaprakları sebze olarak kullanılan kokulu, iki yıllık bir bitkidir İçeriğinde sedanonik anhidrit, sedanolin, limonen, palmirik asit, gayakol gibi maddeler vardır Yaprakları ve baş kısmı kullanılır
Faydası : Uyarıcı ve idrar söktürücüdür İktidarsızlığı giderir Cinsel istekleri kamçılar Şeker, guatr ve yüksek tansiyonda faydalıdır Böbrek, akciğer ve karaciğer hastalıklarını önler Mideyi kuvvetlendirir İştah açar Sürmenajda faydalıdır Sinir yorgunluğunu giderir Kanı temizler Karaciğer şişliğini giderir Böbreklerdeki kum ve taşların dökülmesinde yardımcı olur Safra ifrazatını düzenler Nikris ve romatizmada faydalıdır Susuzluğu keser ve vücuda serinlik verir Kalp hastalarına tavsiye edilir Ses kısıklığını giderir
Kestane (castanea vesca) : Kayıngiller familyasından; kışın yapraklarını döken, 25 - 30 metre boyunda bir ağaçtır Yaprakları geniştir Meyveleri iridir
Faydası : Kabuklarının suda kaynatılması ile hazırlanan ilaç; ateş düşürür ve sinirleri yatıştırır Meyvesi, kasları kuvvetlendirir Kan dolaşımını düzenler Bedeni ve zihni yorgunluğu giderir Varis ve basur memelerinin meydana gelmesini önler Karaciğer yorgunluğu ve şişliğini geçirir Kansızlığı giderir Mideyi kuvvetlendirir Damar sertliği ve yüksek tansiyondan şikayet edenlerle, şeker hastaları yememelidir
Ketentohumu (graine de lin) : Keten denilen kireçli topraklarda yetişen otsu bir bitkinin tohumudur İçeriğinde sabit yağ, müsilaj, protein, siyanogenetik bir glikozit olan linamarin vardır Ketenyağında asitler vardır Boya ve muşamba sanayiinde kullanılır
Faydası : Akciğer hastalıkkları bronşit ve soğuk algınlığında faydalıdır Lavman olarak kullanılırsa kabızlığı giderir Müzmin öksürüğü keser Dolama, köpekmemeleri ve her türlü çıbanın tedavisinde faydalıdır
Kılıçotu (sarıkantaron) : Kılıçotugiller familyasından; Mayıs - Eylül ayları arasında sarı renkli çiçekler açan, 30 - 100 cm boyunda çok yıllık otsu bir bitkidir Yaprakları sapsızdır Koyu yeşildir Çiçekleri dallarının ucundadır Çiçek dallarında; pinen, cadinen, tanen, reçine, zamk, acı maddeler ve boya maddeleri vardır
Faydası : Sinirleri yatıştırır İdrar ve balgam söktürür Göğsü yumuşatır, öksürüğü keser İştah açar Zeytinyağı ile hazırlanan merhemi yaraları iyileştirir Filizlenmiş uçlarından yapılan haşlama, bağırsak kurtlarını düşürür
Kınaağacı (hınna) : Kınaağacıgiller familyasından, anayurdu Hindistan olan ve Arabistan'da ve Akdeniz ikliminde yetiştirilen ayrık dallı, beyazımsı kabuklu, karşıt yapraklı bir ağaçtır Çiçekleri beyaz renkli ve keskin kokuludur Kurutulmuş yapraklarından kına elde edilir Saç ve parmakları boyamakta kullanılır
Faydası : Ayak terlemelerine engel olur Dolamada kullanılır Uyuz ve egzamaya iyi gelir Guatrın üzerine bağlanırsa, faydası görülür Sarılık, idrar zorluğu, gastrit ve kolit'de iyileştiricidir Ağız yaraları ve deri çatlaklarını tedavi eder
Kınakına (kontestozu) : Kökboyasıgiller familyasından; anayurdu Peru ve Bolivya olan ve sanayii bitkisi olarak Cava, Güney Hindistan, Kolombiya, Seylan, Guatemala, Kamerun ve Kongo gibi tropikal ülkelerde yetiştirilen 15-20 metre boyunda bir ağaçtır Kabuğundan kinin çıkarılır Kınakınanın içeriğinde kinin, kinidin, kinşonin, singol, kupreol gibi maddeler vardır Gövde, kök ve kabukları kullanılır Tadı acıdır
Faydası : Ateş düşürür Sıtmayı tedavi eder Tifoda faydalıdır Ağır ve mikroplu hastalıkların nekahat devresini kısaltır Cilt kaşıntılarında faydalıdır İştah açar Kuvvet verir Kabızlığı giderir Kinidin alkoloidi taşikardide kullanılır Vücuda kuvvet verir
Kırkdamarotu (cryptogamae) : Damarlı çiçeksiz bitkilerdendir 100 kadar çeşidi vardır Kibritotları, atkuyrukları ve eğreltiotları bu familyadandır Yol kenarlarında ve kumlu topraklarda yetişirler
Faydası : Burun kanamasını keser Kesiklerde ve çıbanda faydalıdır Balla karıştırılıp yenecek olursa, nefes darlığını giderir Yaraları iyileştirir Kandaki şeker miktarını düşürür
Kırlangıçotu (hilaliye) : Gelincikgiller familyasından, Nisan - Mayıs ayları arasında sarı renkli çiçekler açan, 30 - 70 cm yüksekliğinde çok yıllık otsu bir bitkidir Kuzey Anadolu bölgesinde yetişir Çiçekleri dallarının ucundadır Bitkinin tamamında ve özellikle yapraklarında sarı renkli boya maddesi ve alkoloidler vardır Sapı kırıldığı zaman sarı renkli bir süt akar Zehirlidir
Faydası : Sütü siğil ve nasırların tedavisinde kullanılır
Kırmızıbiber (guinea pepper) : Olgunlaşak kızarmış yıllık biberin kurutularak toz haline getirilmiş şeklidir
Faydası : Hazmı kolaylaştırır Mide tembelliğini giderir İştah açar Kusmayı önler İshali keser Mide ve bağırsaklarda gaz birikmesini önler İshali keser İdrar ve ter söktürür Cinsel istekleri kamçılar Grip ve soğuk algınlığında faydalıdır Merhemi lumbago, nevralji ve romatizmada faydalıdır Egzama, yüksek tansiyon, üremi veya damar sertliğinden şikayet edenler kullanmamalıdır
Kısamahmut (dalakotu) : Ballıbabagiller familyasından; Haziran - Eylül ayları arasında pembe ve seyrek olarak da beyaz renkli çiçekler açan, otsu bir bitkidir 10 - 30 cm boyundadır Yaprakları; karşılıklı, tüylü, kenarları dişili ve küçük bir meşe yaprağı şeklindedir Çiçekleri üst yapraklarının koltuğunda gruplar halindedir Meyvesi küçüktür Çiçekli bitkide uçucu bir yağ, acı maddeler, tanen, glikozitler vardır
Faydası : Vücuda kuvvet verir Ateşi düşürür İdrar söktürür Mesane taşlarının düşürülmesine yardımcı olur Aybaşı tutkluğunu giderir Öksürüğü keser
Kızılcık (cornus) : Kızılcıkgiller familyasından; çoğunluğu çalı veya ağaç halinde odunsu ve bir kaçı da otsu karakterde, kışın yaprak döken veya her zaman yeşil bitki cinsidir Yaprakları sade, uzun veya kısa saplı, genellikle çatallı tüylüdür Çiçekleri salkım veya şemsiye şeklindedir 40 kadar türü vardır Meyvesi yuvarlaktır Yurdumuzda yetişen türü sarı çiçekli kızılcıktır Boyu 7-8 metre kadardır Çalı şeklinde olanları da vardır Kış aylarında yapraklarını döker çiçekleri yapraklarından önce açar Renkleri sarıdır Yaprakları karşılıklı dizilmiştir Meyveleri sonbaharda olgunlaşır 1-1,5 cm boyundadır Parlak kırmızı renktedirler Lezzeti buruktur
Meyveleri şeker, müsilajlı maddeler ihtiva eder Kabuklarında ise reçineli maddeler, tanen ve müsilaj vardır Meyveleri yenir veya şurubu yapılır

Faydası : Meyveleri ishali keser Kabızlık yapar Kabukları ateş düşürür Ağız paslanmasını giderir Ağız yaralarını geçirir Şurubu, vücuda kuvvet verir
Kimyon (kyminon) : Maydanozgiller familyasından; Mayıs - Haziran aylarında bayez veya pembemsi çiçekler açan, 15 - 20 cm boyunda, bir yıllık otsu bir bitkidir Anavatanı Mısır'dır Yaprakları dar ince şeritler halinde parçalıdır Çiçekleri 3-5 saplı şemsiye durumundadır Meyveleri ovaldir İçeriğinde, reçine, sabit ve uçucu yağlar vardır Keskin, hoş kokuludur Tohumları baharat olarak kullanılır
Faydası : İştah açar Hazımsızlığı giderir Mide ve bağırsaklarda gaz birikmesini önler Birikmiş gazı söktürür Hava yutmayı önler Sinirleri yatıştırır Sinirsel başdönmelerini keser Anne sütünü artırır Aybaşı kanamalarının düzenli olmasını sağlar İdrar söktürür Yüksek tansiyonu düşürür Bağırsak solucanlarının düşürülmesine yardımcı olur Romatizma ve şişmanlıkta faydalıdır Hamileler kullanmamalıdır
Kiraz (prunus avlum) : Gülgiller familyasından; anayurdu Asya olan, düz kabuklu bir çeşit ağaç veya ağaçcıktır Genellikle yapraklanmadan önce çiçek açar Meyvesi, etli ve tek çekirdeklidir Ev ilaçlarında sapları, meyvesi, kabuğu ve çiçekleri kullanılır
Faydası : İdrar söktürür Böbreklerde biriken zararlı maddelerin atılmasına yardımcı olur Kabızlığı giderir Kanın temizlenmesine yardım eder Nikris, romatizma, damar sertliği ve mafsal kireçlenmesinde faydalıdır Karaciğer şişliğine iyi gelir Safra akışını normale döndürür Sivilceleri önler Susuzluğu giderir Kabukları ishali keser Ateşi düşürür Çiçekleri göğsü yumuşatır ve öksürüğü giderir
Kişniş (kişniç) : Maydanozgiller familyasından; Haziran - Ağustos ayları arasında pembe beyaz renkli çiçekler açan, 30 - 50 cm boyunda, oldukça fena kokulu bir yıllık otsu bir bitkidir Nemli çayır ve sırtlarda yetişir Yaprakları açık yeşil renkli ve tüylüdür Çiçekleri, dallarının uçlarında şemsiye şeklinde toplanmıştır Meyveleri nişasta, tanen, şekerler ve uçucu yağ taşır Kişniş şekeri, likör yapımı, pastacılık ve eczacılıkta kullanılır
Faydası : İştah açar Bağırsak gazlarını giderir Sinirleri yatıştırır Hazmı kolaylaştırır Sinirsel baş ağrılarını keser Karın ağrılarını giderir Cinsel arzuyu kamçılar Aybaşı kanamasını düzenler Doğumu kolaylaştırır Sürmenajda faydalıdır Bayat yiyeceklerin zararını azaltır Fazla miktarda yenirse zararı görülür
Kokuluyonca (melilotus) : Baklagiller familyasından, Avrupa'da ve yurdumuzda yetişen, 30 - 100 cm boyunda, iki yıllık otsu bir bitkidir Gövdesi silindir biçimindedir Tüysüzdür Çok dallıdır Yaprakları almaşık dizilişlidir Sarı çiçekleri güzel kokuludur Meyvesi 4 mm kadar boyunda 1-2 tohumludur Çiçekli ve yapraklı dallarında kumarin, melilotik ve kumarik asitler ile uçucu bir yağ vardır
Faydası : Hafif kabız vericidir Romatizma ağrılarını dindirir Vücuda rahatlık verir
Koni Çiçeği (Echinacea purpurea) : Koni Çiçeği, dünyanın en önemli şifalı bitkilerinden olup (soğuk algınlığı, grip, enfeksiyon, zayıf bağışıklık sistemi ve kanserden korunma gibi durumlarda); kuru toprak ve ovalar ile seyrek ormanlık arazilerde doğal olarak yetişen çok yıllık bir bitkidir 1950’den beri yapılan araştırmalara göre, bitkide bakteri, mikrop ve virüslere karşı oldukça etkili olan maddeler bulundu Bu maddelerin başlıcaları; echinacoside, poli-sakkaritler (polysaccharides), poli-asetilenler (polyacetylenes), gliko-proteinler (glycoproteins), kafeik asit türevleri (Cichoric Acid), tri-glikosid (triglycoside), betain, seskiterenler (sesguiterpenes), karyofilen (caryophylene) dir Bitki bu maddelere ek olarak bakır ve demir mineralleri ile tanenler, protein, yağ asitleri ve A, C, E vitaminleri de içermektedir
Faydası : Koni Çiçeği en yaygın iki viral hastalık olan soğuk algınlığı ve grip’ in önlenmesinde de büyük bir yardımcıdır Soğuk algınlığının ilk belirtileri görüldüğünde veya öncesinde alınması etkisini daha da güçlendirir Bitki, üst solunum yolları enfeksiyonları ve sinüzit için de tedavi edici bir ajan olarak dikkate alınabilir Koni Çiçeği, hemen hemen tüm bulaşıcı hastalıklar için de fayda sağlayabilir Çünkü araştırmalar Koni Çiçeği’ nin sağlıklı dokular ile zararlı mikro-organizmalar arasındaki doğal engeli (bariyer) yok eden bir enzimin oluşumunu önlediğini göstermiştir T-hücre aktivitesini de hızlandırdığı için romatizmal artrit ve allerji gibi bağışıklık sistemi düzensizliklerinde de kullanılabilir Koni Çiçeği, interferon üretimine de yardımcı olmaktadır İnterferonlar günümüzde özellikle kanser tedavisinde dikkatleri yeniden üzerine çeken, glilko-protein yapısında bir madde olup; virüsle karşılaşan her türlü canlı tarafından hazırlanabilirler İnterferonların en önemli etkileri, virüslerin çoğalmasını önleyebilmeleridir Bu nedenle virüslerin yol açtığı grip, uçuk (herpes), deri ve ağızda kızarma, bademcik iltihabı ve genel olarak viral hastalıkların süresini kısaltma bakımından da interferonlar büyük bir öneme sahiptir Bu nedenle Koni Çiçeği, burun akıntısı ve boğaz ağrısı gibi semptomların şiddetini ve bunlara neden olan rahatsızlığın süresini de kısaltabilir
Koruk (ekşi üzüm) : Henüz olgunlaşmamış, ekşi, ham üzümdür Şerbeti yapılır
Faydası : İştah açar Kurdeşende faydalıdır Göz ağrılarını dindirir
Koyunotu (Agrimonia Eupatoria) : Koyunotu, yöresel olarak kızılyaprak, kasıkotu, fıtıkotu, kuzu pıtrağı ve eğer otu olarak da bilinir Güneşli kuru yerlerde, yol ve orman kıyılarında, çimenliklerde, tepelerde ve bayırlarda, ormanların açıklık bölgelerinde ve harabeliklerde yetişir İri yaprakları 10 cm kadar uzun ve kenarları dişlidir Arslanpençesi ailesinden olan bitkinin boyu 80 cm kadar uzar Çiçeklenen bitki, Haziran'dan Ağustos'a kadar toplanır Bitki, boğaz, ağız boşluğu ve yutak iltihaplarına karşı büyük bir iyileştirme gücüne sahiptir Onu, anjin ve boğaz hastalıklarında, faranjit, aft ve ağız boşluğu mukoza iltihaplarında da düşünmek gerekir
Faydası : Meslek gereği olarak çok zorunda olan kişiler, bir önlem olarak, her gün koyunotu bitki çayı ile gargara yapmalıdırlar Bitkinin yaprakları, kansızlıkta ve yaralanmalarda büyük başarı ile kullanılır Ayrıca, romatizma, lumbago, sindirim zorlukları, karaciğer sertleşmesi (siroz) ve tıkanıklıkları ve dalak hastalıklarında da etkilidir Günde 2 bardak bitki çayı yeterlidir Herkes, yılda 1 veya 2 kere, koyunotu banyo katkısıyla banyo yapması önerilir Koyunotu, daraltıcı, toplayıcı ve öteki önemli özellikleri nedeniyle, en başta gelen şifalı bitkilerdendir Dr Schirbaum şöyle diyor: "Günde 3 bardak çay bir süre içildiğinde, kalp, mide, bağırsak ve akciğer büyümesini iyileştirir Ayrıca, böbrek ve mesane rahatsızlıklarını giderir" (Referans: MTreben) Varis ve baldır çıbanlarında, koyunotu merhemi özellikle önerilir Hazırlanan merhem günde 3 kez varis ve baldır çıbanlarının üstüne sürülür Karaciğer rahatsızlıklarında, 100 gr koyunotu, 100 gr yoğurtotu ve 100 gr hindiba karışımı ile elde edilen çay harmanı kullanılır Sabah aç karnına 1 bardak ve gün boyunca 2 bardak içilmelidir
Kralotu (peucedanum ostruthium) : Dantela gibi güzel yeşil yapraklı bir bitkidir Çiçekleri pembe ve beyaz renkte olup, dallarının ucuna toplanmıştır Yaprakları ilkbahar, kökü ise sonbahar aylarında toplanıp, kurutulur
Faydası : Mide ve bağırsak bozukluklarını giderir İshali keser Kanı temizler Damar sertliği ve nikriste faydalıdır
Kudrethelvası (manna) : Bir çeşit dişbudak olan fraxinus ornus ağacının torba şeklinde ve içi sıvı dolu yerine yapılan kesiklerden çıkan sıvıdır İçeriğinde mannit şekeri vardır Yuvarlak, yassı, billuri, kuru parçalardır Rengi soluk sarımsı ve içi beyazdır Kokusu bala benzer Lezzeti şekerlidir Suda kolay erir
Faydası : Kolay kullanılır, hoş bir müshildir
Kudretnarı (momordica) : Kabakgiller familyasından, tırmanıcı, ince gövdeli, bir yıllık bir bitkidir Yaprakları saplı ve el gibi parçalıdır Meyvesi olgunlaşınca, birbirinden ayrılır Meyveleri 10-15 cm boyunda şişkin ve iki uçta incelmiş şeklindedir Üzerinde kabarcıklar vardır Turuncu - sarı renktedir Ev ilaçlarında, zeytinyağı ile karıştırılarak kullanılır
Faydası : Mide ülserini tedavi eder Egzama ve diğer cilt hastalıklarında faydalıdır Yaraların çabuk kapanmasını sağlar
Kuduzotu (dişotu) : Dişotugiller familyasından, koyu yeşil renkli, çok yıllık otsu bir bitkidir Boyu 30-120 cm arasındadır Yaprakları sert ve dalgalıdır Çakıllı, çorak arazide yetişir Çiçekleri salkım şeklindedir Zehirlidir
Faydası : Ödem hastalığında faydalıdır Mesane taşlarının düşürülmesine yardım eder Spazm ve ağrıları giderir
Kurtayağı (lycopode) : Kibritotunun en çok görülen şeklidir Boyu 1 m kadardır Sporlu başaklarından kurtayağı tozu denilen ve hekimlikte kullanılan sarı bir toz elde edilir
Faydası : Karaciğer ve safra kesesi hastalıklarında faydalıdır Ağrıları dindirir Romatizmada şikayetleri giderir Böbrek ve safra kesesi taşlarının düşürülmesine yardımcı olur

Alıntı Yaparak Cevapla
 
Üye olmanıza kesinlikle gerek yok !

Konuya yorum yazmak için sadece buraya tıklayınız.

Bu sitede 1 günde 10.000 kişiye sesinizi duyurma fırsatınız var.

IP adresleri kayıt altında tutulmaktadır. Aşağılama, hakaret, küfür vb. kötü içerikli mesaj yazan şahıslar IP adreslerinden tespit edilerek haklarında suç duyurusunda bulunulabilir.

« Önceki Konu   |   Sonraki Konu »


forumsinsi.com
Powered by vBulletin®
Copyright ©2000 - 2024, Jelsoft Enterprises Ltd.
ForumSinsi.com hakkında yapılacak tüm şikayetlerde ilgili adresimizle iletişime geçilmesi halinde kanunlar ve yönetmelikler çerçevesinde en geç 1 (Bir) Hafta içerisinde gereken işlemler yapılacaktır. İletişime geçmek için buraya tıklayınız.