Tarihi Eserler, Ankara |
05-01-2009 | #1 |
KRDNZ
|
Tarihi Eserler, AnkaraAnkara Evleri Ankara iklimi kış aylarında soğuk, yaz aylarında sıcak geçtiğinden evler genellikle kışlık ve yazlık olarak iki ayrı bölümden meydana gelmiştir Kışlık bölüm aile fertlerinin daha çok yaşadığı zemin veya orta katlardır Bu bölümlerin duvarları taş veya kalın kerpiçten yapılmıştır Kapı ve pencereler az sayıdadır ve genellikle de küçük boyuttadırlar Odaların döşemeleri ahşa olup bu odalarda ocaklar ve gömme dolaplara yer verilmiştir Üst katlar daha çok yazlık bölüm olarak kullanılır Ahşap merdivenlerle çıkılan bu bölüme “Hayat” ismi verilir ve bu mekan evin avlusuna veya dışarıya açılır Odalar Hayatın çevresinde yer almakta olup özellikle tavanlar en güzel şekilde bezenmişlerdirYatak odası, oturma odası, misafir odası olarak isimlendirilen bu odalardan misafir odası, evin en büyük ve en görkemli odasıdırTavanı yüksek ve bezemelidir Duvarlarında küçük nişler,gömme dolaplar ve ocak yer alır ve aynı zamanda geniş pencerelerle aydınlatılmıştır Pencereler dıştan tahta kapaklarla veya kafeslerle örtülüdür Çoğu kez pencereler iki sıra halindedir Bazen bu duvarların önüne geniş sedirler ve divanlar yerleştirilmiştir Ankara evleri arazi konumundan ötürü düzgün bir arazide yapılmadıklarından zemin katlarda araziye uyum sağlanmıştır Üst katlarda yapının bütünü ile uyum sağlamak amacıyla cumbalara yer verilmiştir Günümüzde eski Ankara evleri Ankara Kalesi çevresinde yoğunlaşmış, burası sit alanı ilan edildiğinden ötürü de koruma altına alınmıştır Ankara ilçelerinden Beypazarı’nda, Haymana’da, Keskin’de de eski Ankara evlerine rastlanmaktadır Evlerden çoğu yeni yapılanma nedeniyle yıkılarak günümüze gelememiştir Cumhuriyetin ilk yıllarında Neo-Klasik üslupta ve IUlusal Mimarlık Dönemi olarak isimlendirilen evlerden büyük çoğunluğu yeni yapılanma nedeniyle yıktırılmış ve günümüze ulaşamamıştır |
Cevap : Tarihi Eserler, Ankara |
05-01-2009 | #2 |
KRDNZ
|
Cevap : Tarihi Eserler, AnkaraCenabi Ahmet Paşa Camisi (Yeni Cami) (Ankara) Ankara’nın en eski camilerinden olan bu yapı 139x139 metre ölçülerinde kare plânlı olup, ibadet mekânı merkezi bir kubbe ile örtülmüştür Ankara’nın kesme taşından yapılmıştır Son cemaat yeri üç mermer sütunun taşıdığı üç kubbe ile örtülüdür Bunlardan ortadaki kubbe Osmanlı mimarisinde görüldüğü gibi, diğerlerinden daha yüksek ve daha geniştir Son cemaatin sağ tarafında kesme taştan tek şerefeli, 16 köşeli minaresi bulunmaktadır Caminin giriş kapısı beyaz mermer ve somakilerin oluşturduğu stelaktitli bir bezeme ile süslenmiştir İbadet mekânı üç sıra halindeki 32 pencere ile aydınlatılmıştır Minber ve mihrap oldukça sadedir İbadet mekânını örten büyük kubbe 16 pencereli bir kasnak üzerine oturmuştur Kubbenin iç kısmı ve etekleri kalem işleri ile bezenmiştir Caminin sol yanındaki küçük hazirede Cenabi Ahmet Paşa’nın ve XVIIIyüzyıla ait Azimi türbesi bulunmaktadır Bu türbe de 1566 yılında Mimar Sinan tarafından yapılmıştır 1813 ve 1940 yıllarında onarılmıştır Sekizgen bir planı olan türbe, Ankara kesme taşından yapılmıştır Yer yer köfeki taşlarından da yararlanılmıştır Kubbe doğrudan doğruya kasnak olmadan duvarlar üzerine oturmuştur Türbe içerisinde yalnızca Cenabi Ahmet Paşa’nın sandukası bulunmaktadır |
Cevap : Tarihi Eserler, Ankara |
05-01-2009 | #3 |
KRDNZ
|
Cevap : Tarihi Eserler, AnkaraAhi Elvan Camisi (Ankara) Ankara Atpazarı ile Samanpazarı ile Koyunpazarı Sokağı’nın başında bulunmaktadır Ahi Elvan Mehmet Bey (1331-1389) tarafından 1382 yılında yaptırılmıştır Minber üzerindeki onarım yazıtlarında ise; Mehmet bey’in ismi geçmemektedir Ahi Elvan Mehmet bey’in 1386 yılında dikkate alınırsa caminin de XIVyüzyılın ikinci yarısından sonra yaptırıldığı sanılmaktadır Selçuklu dönemine ait ahşap direkli cami örneklerinden birisidir Yapıya üç kademeli bir merdivenle çıkılmaktadır Tam dikdörtgen olmayan ibadet mekânı üç sıra halinde dörderli ahşap sütunla dört sahna ayrılmıştır Taş temeller üzerine tuğla ve kerpiç duvarlarında ikişer sıra halinde altı, mihrap duvarında da yine iki sıra halinde dört penceresi bulunmaktadır Ahşap sütunların üzerlerine yöredeki Bizans ve Roma yapılarından toplanan Dor ve Korinth üslubunda sütun başlıkları yerleştirilmiştir Bunların taşıdığı üst örtü çatı olup, kiremit örtülüdür Camiye doğu yönündeki kapıdan girilir Giriş kapısı taş örgü ve bezemelerle süslenmiştir Aynı şekilde alçı mihrap ve minber Selçuklu süsleme sanatının örnekleri ile bezelidir Minberi Harputlu Mehmet Bin Beyazıt kündekâri üslubunda yaptırmıştır Minberin yan yüzlerinde çokgen ve yıldızlardan oluşan bir bezeme bulunmaktadır Aynı şekilde pencere ve dolap kapakları da oyma tekniğinde yapılmış Selçuklu bezemesini yansıtmaktadır 1967 yılında Vakıflar genel Müdürlüğü’nce yapılan onarımı sırasında bu pencere kapakları yerlerinden sökülerek atılmıştır Rastlantı sonucu YMimar Yılmaz Önge bunları görmüş, İstanbul’daki Türk İnşaat ve Sanat Eserleri Müzesi’ne göndermiştir Bu kapaklar Hacı Elvan Mehmet Bin Elhaç Nizamettin tarafından yaptırılmıştır Burada Anadolu Selçuklularının geliştirip yaygınlaştırdığı oyma tekniği ile kündekâri tekniği uygulanmıştır Caminin minaresi kuzeybatı duvarındadır Kare biçimli taş kaide üzerine tuğladan silindirik gövdeli olup, tek şerefelidir |
Cevap : Tarihi Eserler, Ankara |
05-01-2009 | #4 |
KRDNZ
|
Cevap : Tarihi Eserler, AnkaraHacı Bayram Cami ve Türbesi (Ankara) Caminin Kıble duvarı üzerindeki çinili kitabeden Sultan IIIAhmet zamanında Hacı Bayram Veli’nin torunlarından Mehmet baba tarafından tamir edildiği anlaşılmaktadır Türbenin güneydoğu köşesinde, kare plânlı taş kaideli silindirik tuğla gövdeli minare yer almaktadır Bugünkü yapının XVIIIyüzyılda yenilendiği bezemelerinden anlaşılmaktadır Erken Osmanlı sanatının en güzel örneklerini yansıtan ahşap mihrabı XVIIyüzyıl sonunda Nakkaş Mustafa tarafından yapılmıştır Kütahya çinileri ile bezelidir Hacı Bayram Veli’nin türbesi caminin Kıble duvarına bitişik olup, Augustos Mabedi’nden alınan malzeme ile inşa edilmiştir Türbe kare plânlı olup, üzeri sekizgen bir kasnağın taşıdığı kubbe ile örtülüdür Caminin yanındaki mezarlık kaldırılmış ve Tacüddin Camisi mezarlığına nakledilmiştir Hacı Bayram veli’nin türbesinin ahşap işçiliği yönünden son derece değerli kapıları bugün Ankara Etnoğrafya Müzesi’ndedir |
Cevap : Tarihi Eserler, Ankara |
05-01-2009 | #5 |
KRDNZ
|
Cevap : Tarihi Eserler, AnkaraKaracabey Cami (İmaret Cami ) (Ankara) Ankara Kalesi’nin sur duvarlarının güneydoğu ucunda Cami, türbe ve çifte hamamdan meydana gelen bir külliye olan Karacabey Camisi Hamamönü semtinde bulunmaktadır Vakıflar genel Müdürlüğü’ndeki 1484 tarihli vakfiyeden öğrenildiğine göre Karacabey tarafından yaptırılmıştır Yapı topluluğu 1892 depreminde büyük tahribata uğramış, Karacabey’in torunlarından ve bu yapının mütevellisi İzzettin Karacabey 1938 yılında yeniden onarmıştır Karacabey Külliyesi XVyüzyılın ilk yarısında Sultan IIMurat zamanında Anadolu Beylerbeyi olan Celalettin Karacabey tarafından yaptırılmıştır Bursa tipi, ters “T” veya zaviyeli cami denilen plân üslubundadır Bu plân tipinin Ankara’daki tek örneğidir İbadet mekânının üzeri iki ayrı kubbe ile örtülmüş olup bunların yanında birer yan mekân ve beş bölümlü son cemaat yeri bulunmaktadır 1892 depreminde ibadet mekânının üzeri çökmüş ve yeni yapımında da orijinaline sadık kalınarak beden duvarları yapılmış ve üzeri çatı ile örtülmüştür Caminin giriş portali sonradan yapılan bezemelerle özgün süslemesinden uzaklaşmıştır Bununla beraber kilit taşı ve çevresi güzel bir stalaktitli taş işçiliği göstermektedir Giriş kapısının üzerinde sülüs yazılı çiçekli bir zemin üzerine kitabe yerleştirilmişse de bu kitabe zamanla bozulduğundan bânisi ve yapım tarihi konusunda kesin bir bilgi edinilememektedir Caminin kuzeybatısına son cemaat yeri ile yan odaların birleştiği köşeye minare yerleştirilmiştir Minarenin altı Antik Çağlara ait devşirme parçalardan yapılmıştır Üst kısımlar mor renkli çini ile kaplı tuğla örgülüdür Bu tuğla bölmenin üzerinde Bursa kemeri şeklinde sağır nişler yer almaktadır Caminin kuzeybatı köşesinde Karacabey’in türbesi yer almaktadır Türbenin içerisinde Varna’da şehir düşen Karacabey ile oğlu Ahmet Çelebi’nin mezarları bulunmaktadır Bu türbe Sultan IIISelim zamanında Pir Mehmet tarafından tamir ettirilmiştir 1943 yılında da Milli Eğitim Bakanlığı’nca da onarılmıştır Sekizgen plânlı türbenin girişi dışarı taşkın, yanları kapalı, üstü tonozlu bir eyvan biçimindedir Duvarları taş ve tuğlanın örgülü biçimde birlikte kullanılmasından oluşmuştur |
|