AHMED ARİF -AHMED ARİF Şiirleri(AHMED ARİF ) |
06-23-2012 | #1 |
Prof. Dr. Sinsi
|
AHMED ARİF -AHMED ARİF Şiirleri(AHMED ARİF )Kalbim Dinamit Kuyusu Beni, gözlerin götürür Gözlerin Aşkla, acıyla Kuşatmışlar Sesimi, soluğumu Kesilmiş Tuz-ekmek payım Vurgunum Ve darda, Gözaltındayım Dal, kor keser Penceremde açarsa Kuş, vurulur Üzerimden uçarsa Ve hal böyle böyle, Yol bu yöndeyken Gelir, Ki her gelişinde Daha da içten Gelir, Soluk soluğa Benim olursun Amansız sarmasında Kollarımın Esrik, Çığlık çığlığa Erir, kar gibi vücudun Nicedir, Kahpe ağzında Bir salgın, Bir deprem gibi künyemiz Nicedir, Başımıza zindan dünyamız Biz ki Yarınıyız halkın, Umudu, yüzakıyız, Hıncı, namusu Şafakları, Taa şafakları Hey canım, Kalbim Dinamit kuyusu |
AHMED ARİF -AHMED ARİF Şiirleri(AHMED ARİF ) |
06-23-2012 | #2 |
Prof. Dr. Sinsi
|
AHMED ARİF -AHMED ARİF Şiirleri(AHMED ARİF )BİR AKŞAMÜSTÜDÜR Bir akşamüstüdür şarabî Bahçeler ve dağlar üzre hükümran; Tam dünyayı dolaşmak saatindesin Ay ışığı su içer birazdan Kızarmış kalçalarını çanlar Alabildiğine vurur Sen çocuk tulumunda Matbaa mürekkebi Rüsva olmuş ellerinin emeği, Manşetlerde kilometre kilometre yalan Sallanır durur Bir akşamüstüdür katil, muhteşem Alıp götürmüşler dost dediğini Almış rüzgârlar içini, Ümide benzer, sevdaya benzer Soğuk bir namludur kör ve pusuda Ense kökünde zulüm, Ve sermiş cânım sofrasını dört başı mâmur Burnun dibine hürriyet Seviyorum mümkün değil; Aranızda kurşun, yasak bölge var Sen genç, sevdan ölünecek kadar güzel Kanunu yapanlar ihtiyar |
AHMED ARİF -AHMED ARİF Şiirleri(AHMED ARİF ) |
06-23-2012 | #3 |
Prof. Dr. Sinsi
|
AHMED ARİF -AHMED ARİF Şiirleri(AHMED ARİF )ANADOLU Beşikler vermişim Nuh'a Salıncaklar, hamaklar, Havva Ana'n dünkü çocuk sayılır, Anadoluyum ben, Tanıyor musun ? Utanırım, Utanırım fukaralıktan, Ele, güne karşı çıplak Üşür fidelerim, Harmanım kesat Kardeşliğin, çalışmanın, Beraberliğin, Atom güllerinin katmer açtığı, Şairlerin, bilginlerin dünyalarında, Kalmışım bir başıma, Bir başıma ve uzak Biliyor musun ? Binlerce yıl sağılmışım, Korkunç atlılarıyla parçalamışlar Nazlı, seher-sabah uykularımı Hükümdarlar, saldırganlar, haydutlar, Haraç salmışlar üstüme Ne İskender takmışım, Ne şah ne sultan Göçüp gitmişler, gölgesiz! Selam etmişim dostuma Ve dayatmışım Görüyor musun ? Nasıl severim bir bilsen Köroğlu'yu, Karayılanı, Meçhul Askeri Sonra Pir Sultanı ve Bedrettini Sonra kalem yazmaz, Bir nice sevda Bir bilsen, Onlar beni nasıl severdi Bir bilsen, Urfa'da kurşun atanı Minareden, barikattan, Selvi dalından, Ölüme nasıl gülerdi Bilmeni mutlak isterim, Duyuyor musun ? Öyle yıkma kendini, Öyle mahzun, öyle garip Nerede olursan ol, İçerde, dışarda, derste, sırada, Yürü üstüne - üstüne, Tükür yüzüne celladın, Fırsatçının, fesatçının, hayının Dayan kitap ile Dayan iş ile Tırnak ile, diş ile, Umut ile, sevda ile, düş ile Dayan rüsva etme beni Gör, nasıl yeniden yaratılırım, Namuslu, genç ellerinle Kızlarım, Oğullarım var gelecekte, Herbiri vazgeçilmez cihan parçası Kaç bin yıllık hasretimin koncası, Gözlerinden, Gözlerinden öperim, Bir umudum sende, Anlıyor musun ? |
AHMED ARİF -AHMED ARİF Şiirleri(AHMED ARİF ) |
06-23-2012 | #4 |
Prof. Dr. Sinsi
|
AHMED ARİF -AHMED ARİF Şiirleri(AHMED ARİF )Akşam erken iner mahpusaneye Ejderha olsan kar etmez Ne kavgada ustalığın, Ne de çatal yürek civan oluşun Kar etmez, inceden içine dolan, Alıp götüren hasrete Akşam erken iner mahpusaneye İner, yedi kol demiri, Yedi kapıya Birden, ağlamaklı olur bahçe Karşıda, duvar dibinde, Üç dal gece sefası, Üç kök hercai menekşe Aynı korkunç sevdadadır Gökte bulut, dalda kaysı Başlar koymağa hapislik Karanlık can sıkıntısı "Kürdün Gelini"ni söyler maltada biri, Bense volta'dayım ranza dibinde Ve hep olmayacak şeyler kurarım, Gülünç, acemi, çocuksu Vurulsam kaybolsam derim, Çırılçıplak, bir kavgada, Erkekçe olsun isterim, Dostluk da, düşmanlık da Hiçbiri olmaz halbuki, Geçer süngüler namluya Başlar gece devriyesi jandarmaların Hırsla çakarım kibriti, İlk nefeste yarılanır cıgaram, Bir duman, kendimi öldüresiye Biliyorum, "sen de mi?" diyeceksin, Ama akşam erken iniyor mahpusaneye Ve dışarda delikanlı bir bahar, Seviyorum seni, Çıldırasıya |
AHMED ARİF -AHMED ARİF Şiirleri(AHMED ARİF ) |
06-23-2012 | #5 |
Prof. Dr. Sinsi
|
AHMED ARİF -AHMED ARİF Şiirleri(AHMED ARİF )Burdayım Sözümde Düşüyorum Karıncanın peşine, minik depremler oluyor Yabanıl ot kokuları, sonra düşler, düşüyorum Puslu bir görüntü tarih dediğimiz ve kirli Sular buharlaşıyor buluşalım dediğin denizde Burdayım sözümde, yanlışsa da bu istasyon Bir ben yitirmedim galiba belleğimi, bir de Şiir yazanlar, ne kadardılar ve nerdeydiler Hatıralar üretiyorum telgraf tellerinden Akşamüstleri fesleğenleri suluyorum Bekle demiyorum kimseye, unutma demiyorum Acı soysuzlaşınca tiranlaşıyor belleksizlik İnat ve öfke, kaybediş ve kayboluş oluyoruz Komikti dıştan bakınca dünya ama hırçın Ayışığı, telgraf direkleri ve fesleğenler Burdayız işte, durgun bir sessizlikteyiz şimdi Unutulan bir şey kaldı mı diye soruyor tiran Kampana çalarken çöldeyiz, o geniş çevrende Mısır'ı soyun diyordu Musa, belleksizdir firavun Babil ve burası iki istasyon, iki uzak nokta Belki bir imgede düzlem olabilen iki grilik Düşler ve tarih inilecek son istasyon Burdayım işte, güzel bir yanlıştayım şimdi Beklemesini bilmiyor acalesi olan ve nedense Çekip gidiyorlar, kalanlar o kadar azız ki O kadar azız ki mutluluk bile bizden |
AHMED ARİF -AHMED ARİF Şiirleri(AHMED ARİF ) |
06-23-2012 | #6 |
Prof. Dr. Sinsi
|
AHMED ARİF -AHMED ARİF Şiirleri(AHMED ARİF )Kalbim Dinamit Kuyusu Beni, gözlerin götürür Gözlerin Aşkla, acıyla Kuşatmışlar Sesimi, soluğumu Kesilmiş Tuz-ekmek payım Vurgunum Ve darda, Gözaltındayım Dal, kor keser Penceremde açarsa Kuş, vurulur Üzerimden uçarsa Ve hal böyle böyle, Yol bu yöndeyken Gelir, Ki her gelişinde Daha da içten Gelir, Soluk soluğa Benim olursun Amansız sarmasında Kollarımın Esrik, Çığlık çığlığa Erir, kar gibi vücudun Nicedir, Kahpe ağzında Bir salgın, Bir deprem gibi künyemiz Nicedir, Başımıza zindan dünyamız Biz ki Yarınıyız halkın, Umudu, yüzakıyız, Hıncı, namusu Şafakları, Taa şafakları Hey canım, Kalbim Dinamit kuyusu |
AHMED ARİF -AHMED ARİF Şiirleri(AHMED ARİF ) |
06-23-2012 | #7 |
Prof. Dr. Sinsi
|
AHMED ARİF -AHMED ARİF Şiirleri(AHMED ARİF )BİR AKŞAMÜSTÜDÜR Bir akşamüstüdür şarabî Bahçeler ve dağlar üzre hükümran; Tam dünyayı dolaşmak saatindesin Ay ışığı su içer birazdan Kızarmış kalçalarını çanlar Alabildiğine vurur Sen çocuk tulumunda Matbaa mürekkebi Rüsva olmuş ellerinin emeği, Manşetlerde kilometre kilometre yalan Sallanır durur Bir akşamüstüdür katil, muhteşem Alıp götürmüşler dost dediğini Almış rüzgârlar içini, Ümide benzer, sevdaya benzer Soğuk bir namludur kör ve pusuda Ense kökünde zulüm, Ve sermiş cânım sofrasını dört başı mâmur Burnun dibine hürriyet Seviyorum mümkün değil; Aranızda kurşun, yasak bölge var Sen genç, sevdan ölünecek kadar güzel Kanunu yapanlar ihtiyar |
AHMED ARİF -AHMED ARİF Şiirleri(AHMED ARİF ) |
06-23-2012 | #8 |
Prof. Dr. Sinsi
|
AHMED ARİF -AHMED ARİF Şiirleri(AHMED ARİF )ANADOLU Beşikler vermişim Nuh'a Salıncaklar, hamaklar, Havva Ana'n dünkü çocuk sayılır, Anadoluyum ben, Tanıyor musun ? Utanırım, Utanırım fukaralıktan, Ele, güne karşı çıplak Üşür fidelerim, Harmanım kesat Kardeşliğin, çalışmanın, Beraberliğin, Atom güllerinin katmer açtığı, Şairlerin, bilginlerin dünyalarında, Kalmışım bir başıma, Bir başıma ve uzak Biliyor musun ? Binlerce yıl sağılmışım, Korkunç atlılarıyla parçalamışlar Nazlı, seher-sabah uykularımı Hükümdarlar, saldırganlar, haydutlar, Haraç salmışlar üstüme Ne İskender takmışım, Ne şah ne sultan Göçüp gitmişler, gölgesiz! Selam etmişim dostuma Ve dayatmışım Görüyor musun ? Nasıl severim bir bilsen Köroğlu'yu, Karayılanı, Meçhul Askeri Sonra Pir Sultanı ve Bedrettini Sonra kalem yazmaz, Bir nice sevda Bir bilsen, Onlar beni nasıl severdi Bir bilsen, Urfa'da kurşun atanı Minareden, barikattan, Selvi dalından, Ölüme nasıl gülerdi Bilmeni mutlak isterim, Duyuyor musun ? Öyle yıkma kendini, Öyle mahzun, öyle garip Nerede olursan ol, İçerde, dışarda, derste, sırada, Yürü üstüne - üstüne, Tükür yüzüne celladın, Fırsatçının, fesatçının, hayının Dayan kitap ile Dayan iş ile Tırnak ile, diş ile, Umut ile, sevda ile, düş ile Dayan rüsva etme beni Gör, nasıl yeniden yaratılırım, Namuslu, genç ellerinle Kızlarım, Oğullarım var gelecekte, Herbiri vazgeçilmez cihan parçası Kaç bin yıllık hasretimin koncası, Gözlerinden, Gözlerinden öperim, Bir umudum sende, Anlıyor musun ? |
AHMED ARİF -AHMED ARİF Şiirleri(AHMED ARİF ) |
06-23-2012 | #9 |
Prof. Dr. Sinsi
|
AHMED ARİF -AHMED ARİF Şiirleri(AHMED ARİF )Akşam erken iner mahpusaneye Ejderha olsan kar etmez Ne kavgada ustalığın, Ne de çatal yürek civan oluşun Kar etmez, inceden içine dolan, Alıp götüren hasrete Akşam erken iner mahpusaneye İner, yedi kol demiri, Yedi kapıya Birden, ağlamaklı olur bahçe Karşıda, duvar dibinde, Üç dal gece sefası, Üç kök hercai menekşe Aynı korkunç sevdadadır Gökte bulut, dalda kaysı Başlar koymağa hapislik Karanlık can sıkıntısı "Kürdün Gelini"ni söyler maltada biri, Bense volta'dayım ranza dibinde Ve hep olmayacak şeyler kurarım, Gülünç, acemi, çocuksu Vurulsam kaybolsam derim, Çırılçıplak, bir kavgada, Erkekçe olsun isterim, Dostluk da, düşmanlık da Hiçbiri olmaz halbuki, Geçer süngüler namluya Başlar gece devriyesi jandarmaların Hırsla çakarım kibriti, İlk nefeste yarılanır cıgaram, Bir duman, kendimi öldüresiye Biliyorum, "sen de mi?" diyeceksin, Ama akşam erken iniyor mahpusaneye Ve dışarda delikanlı bir bahar, Seviyorum seni, Çıldırasıya |
AHMED ARİF -AHMED ARİF Şiirleri(AHMED ARİF ) |
06-23-2012 | #10 |
Prof. Dr. Sinsi
|
AHMED ARİF -AHMED ARİF Şiirleri(AHMED ARİF )Burdayım Sözümde Düşüyorum Karıncanın peşine, minik depremler oluyor Yabanıl ot kokuları, sonra düşler, düşüyorum Puslu bir görüntü tarih dediğimiz ve kirli Sular buharlaşıyor buluşalım dediğin denizde Burdayım sözümde, yanlışsa da bu istasyon Bir ben yitirmedim galiba belleğimi, bir de Şiir yazanlar, ne kadardılar ve nerdeydiler Hatıralar üretiyorum telgraf tellerinden Akşamüstleri fesleğenleri suluyorum Bekle demiyorum kimseye, unutma demiyorum Acı soysuzlaşınca tiranlaşıyor belleksizlik İnat ve öfke, kaybediş ve kayboluş oluyoruz Komikti dıştan bakınca dünya ama hırçın Ayışığı, telgraf direkleri ve fesleğenler Burdayız işte, durgun bir sessizlikteyiz şimdi Unutulan bir şey kaldı mı diye soruyor tiran Kampana çalarken çöldeyiz, o geniş çevrende Mısır'ı soyun diyordu Musa, belleksizdir firavun Babil ve burası iki istasyon, iki uzak nokta Belki bir imgede düzlem olabilen iki grilik Düşler ve tarih inilecek son istasyon Burdayım işte, güzel bir yanlıştayım şimdi Beklemesini bilmiyor acalesi olan ve nedense Çekip gidiyorlar, kalanlar o kadar azız ki O kadar azız ki mutluluk bile bizden |
AHMED ARİF -AHMED ARİF Şiirleri(AHMED ARİF ) |
06-23-2012 | #11 |
Prof. Dr. Sinsi
|
AHMED ARİF -AHMED ARİF Şiirleri(AHMED ARİF )Kalbim Dinamit Kuyusu Beni, gözlerin götürür Gözlerin Aşkla, acıyla Kuşatmışlar Sesimi, soluğumu Kesilmiş Tuz-ekmek payım Vurgunum Ve darda, Gözaltındayım Dal, kor keser Penceremde açarsa Kuş, vurulur Üzerimden uçarsa Ve hal böyle böyle, Yol bu yöndeyken Gelir, Ki her gelişinde Daha da içten Gelir, Soluk soluğa Benim olursun Amansız sarmasında Kollarımın Esrik, Çığlık çığlığa Erir, kar gibi vücudun Nicedir, Kahpe ağzında Bir salgın, Bir deprem gibi künyemiz Nicedir, Başımıza zindan dünyamız Biz ki Yarınıyız halkın, Umudu, yüzakıyız, Hıncı, namusu Şafakları, Taa şafakları Hey canım, Kalbim Dinamit kuyusu |
AHMED ARİF -AHMED ARİF Şiirleri(AHMED ARİF ) |
06-23-2012 | #12 |
Prof. Dr. Sinsi
|
AHMED ARİF -AHMED ARİF Şiirleri(AHMED ARİF )BİR AKŞAMÜSTÜDÜR Bir akşamüstüdür şarabî Bahçeler ve dağlar üzre hükümran; Tam dünyayı dolaşmak saatindesin Ay ışığı su içer birazdan Kızarmış kalçalarını çanlar Alabildiğine vurur Sen çocuk tulumunda Matbaa mürekkebi Rüsva olmuş ellerinin emeği, Manşetlerde kilometre kilometre yalan Sallanır durur Bir akşamüstüdür katil, muhteşem Alıp götürmüşler dost dediğini Almış rüzgârlar içini, Ümide benzer, sevdaya benzer Soğuk bir namludur kör ve pusuda Ense kökünde zulüm, Ve sermiş cânım sofrasını dört başı mâmur Burnun dibine hürriyet Seviyorum mümkün değil; Aranızda kurşun, yasak bölge var Sen genç, sevdan ölünecek kadar güzel Kanunu yapanlar ihtiyar |
AHMED ARİF -AHMED ARİF Şiirleri(AHMED ARİF ) |
06-23-2012 | #13 |
Prof. Dr. Sinsi
|
AHMED ARİF -AHMED ARİF Şiirleri(AHMED ARİF )ANADOLU Beşikler vermişim Nuh'a Salıncaklar, hamaklar, Havva Ana'n dünkü çocuk sayılır, Anadoluyum ben, Tanıyor musun ? Utanırım, Utanırım fukaralıktan, Ele, güne karşı çıplak Üşür fidelerim, Harmanım kesat Kardeşliğin, çalışmanın, Beraberliğin, Atom güllerinin katmer açtığı, Şairlerin, bilginlerin dünyalarında, Kalmışım bir başıma, Bir başıma ve uzak Biliyor musun ? Binlerce yıl sağılmışım, Korkunç atlılarıyla parçalamışlar Nazlı, seher-sabah uykularımı Hükümdarlar, saldırganlar, haydutlar, Haraç salmışlar üstüme Ne İskender takmışım, Ne şah ne sultan Göçüp gitmişler, gölgesiz! Selam etmişim dostuma Ve dayatmışım Görüyor musun ? Nasıl severim bir bilsen Köroğlu'yu, Karayılanı, Meçhul Askeri Sonra Pir Sultanı ve Bedrettini Sonra kalem yazmaz, Bir nice sevda Bir bilsen, Onlar beni nasıl severdi Bir bilsen, Urfa'da kurşun atanı Minareden, barikattan, Selvi dalından, Ölüme nasıl gülerdi Bilmeni mutlak isterim, Duyuyor musun ? Öyle yıkma kendini, Öyle mahzun, öyle garip Nerede olursan ol, İçerde, dışarda, derste, sırada, Yürü üstüne - üstüne, Tükür yüzüne celladın, Fırsatçının, fesatçının, hayının Dayan kitap ile Dayan iş ile Tırnak ile, diş ile, Umut ile, sevda ile, düş ile Dayan rüsva etme beni Gör, nasıl yeniden yaratılırım, Namuslu, genç ellerinle Kızlarım, Oğullarım var gelecekte, Herbiri vazgeçilmez cihan parçası Kaç bin yıllık hasretimin koncası, Gözlerinden, Gözlerinden öperim, Bir umudum sende, Anlıyor musun ? |
AHMED ARİF -AHMED ARİF Şiirleri(AHMED ARİF ) |
06-23-2012 | #14 |
Prof. Dr. Sinsi
|
AHMED ARİF -AHMED ARİF Şiirleri(AHMED ARİF )Akşam erken iner mahpusaneye Ejderha olsan kar etmez Ne kavgada ustalığın, Ne de çatal yürek civan oluşun Kar etmez, inceden içine dolan, Alıp götüren hasrete Akşam erken iner mahpusaneye İner, yedi kol demiri, Yedi kapıya Birden, ağlamaklı olur bahçe Karşıda, duvar dibinde, Üç dal gece sefası, Üç kök hercai menekşe Aynı korkunç sevdadadır Gökte bulut, dalda kaysı Başlar koymağa hapislik Karanlık can sıkıntısı "Kürdün Gelini"ni söyler maltada biri, Bense volta'dayım ranza dibinde Ve hep olmayacak şeyler kurarım, Gülünç, acemi, çocuksu Vurulsam kaybolsam derim, Çırılçıplak, bir kavgada, Erkekçe olsun isterim, Dostluk da, düşmanlık da Hiçbiri olmaz halbuki, Geçer süngüler namluya Başlar gece devriyesi jandarmaların Hırsla çakarım kibriti, İlk nefeste yarılanır cıgaram, Bir duman, kendimi öldüresiye Biliyorum, "sen de mi?" diyeceksin, Ama akşam erken iniyor mahpusaneye Ve dışarda delikanlı bir bahar, Seviyorum seni, Çıldırasıya |
AHMED ARİF -AHMED ARİF Şiirleri(AHMED ARİF ) |
06-23-2012 | #15 |
Prof. Dr. Sinsi
|
AHMED ARİF -AHMED ARİF Şiirleri(AHMED ARİF )Burdayım Sözümde Düşüyorum Karıncanın peşine, minik depremler oluyor Yabanıl ot kokuları, sonra düşler, düşüyorum Puslu bir görüntü tarih dediğimiz ve kirli Sular buharlaşıyor buluşalım dediğin denizde Burdayım sözümde, yanlışsa da bu istasyon Bir ben yitirmedim galiba belleğimi, bir de Şiir yazanlar, ne kadardılar ve nerdeydiler Hatıralar üretiyorum telgraf tellerinden Akşamüstleri fesleğenleri suluyorum Bekle demiyorum kimseye, unutma demiyorum Acı soysuzlaşınca tiranlaşıyor belleksizlik İnat ve öfke, kaybediş ve kayboluş oluyoruz Komikti dıştan bakınca dünya ama hırçın Ayışığı, telgraf direkleri ve fesleğenler Burdayız işte, durgun bir sessizlikteyiz şimdi Unutulan bir şey kaldı mı diye soruyor tiran Kampana çalarken çöldeyiz, o geniş çevrende Mısır'ı soyun diyordu Musa, belleksizdir firavun Babil ve burası iki istasyon, iki uzak nokta Belki bir imgede düzlem olabilen iki grilik Düşler ve tarih inilecek son istasyon Burdayım işte, güzel bir yanlıştayım şimdi Beklemesini bilmiyor acalesi olan ve nedense Çekip gidiyorlar, kalanlar o kadar azız ki O kadar azız ki mutluluk bile bizden |
|