CHE GUEVARA hayatı ve şiirleri |
06-23-2012 | #16 |
Prof. Dr. Sinsi
|
CHE GUEVARA hayatı ve şiirleriFİDEL'E ŞARKI Haydi gidelim, ateşli peygamberi şafağın, gizli patikalardan ulaşalım o yeşil timsahı kurtarmaya, aşkla sevdiğin Haydi gidelim, isyankar ve marslı yıldızlarla dolu cepheyle aşağılanmayı bozguna uğratarak zafere erişmeye ya da ölümle buluşmaya yemin edelim Duyulduğunda ilk atış sesi ve uyandığında çalılıklar bakirelere yaraşan bir şaşkınlıkla, orada, yanıbaşında, olgun savaşçılar olarak, bulacaksın bizi Saçıldığında sesin dört rüzgara doğru adalet, ekmek, özgürlük, tarım reformu, oradai yanıbaşında, aynı vurgularla, bulacaksın bizi Ve yerini bulduğunda bunca emeğin sonunda zalime karşı doğruluğun uğraşı, orada, yanıbaşında, bekçilik edeeken mücadelenin sonuçlarına, bulacaksın bizi Yaralı böğrünü yaladığı gün canavar milliyetçi bir mızraktır onu orada vuran, orada, yanıbaşında, gururlu yüreklerimizle, bulacaksın bizi Sanma ki bozabilirler bütünlüğümüzü rüşvetle kuşanmış yaldızlı bitler, tek istediğim bir tüfek, mermiler ve bir siper Başka hiçbir şey Ve şayet engellerse yolumuzu demir, Amerika tarihine geçen gerillaların kemiklerini örtmek için bir mendil isteriz Kübalıların gözyaşlarından Başka hiçbir şey |
CHE GUEVARA hayatı ve şiirleri |
06-23-2012 | #17 |
Prof. Dr. Sinsi
|
CHE GUEVARA hayatı ve şiirleriGÖLGELİ OTOPORTRE Genç bir ülkeden, kökleri otlardan doğan, (o kökler ki Amerika'nın öfkesini yadsıyan) sizlere geliyorum, kuzeyli kardeşlerim Acılı haykırış, umutsuzluk ve inanç yüklü, sizlere geliyorum, kuzeyli kardeşlerim Biz "homo sapiens"lerin geldiği yerden, nice yol aldım göçebe ayinleriyle, bir haç gibi taşıdığım astımımla ve onun özüme yakışmayan mecazıyla Uzundu yol ve çok ağırdı dert sürmektedir bende avare adımlarımın kokusu, hala batık bir gemidir derinlerdeki özüm -kurtarıcı kıyılar görünseler bile- dalgalara karşı gönülsüz yüzüyorum batık bir gemi oluşumu koruyarak Yalnızım acımasız geceye karşı ve biletlerin bıraktığı kesin şeker tadına Avrupa çağırıyor beni yıllanmış şarabının sesiyle, sarı etinin soluğuyla, müzedeki eserleriyle Yeni ülkelerin neşeli klarnet sesiyle alıyorum karşıdan geniş etkisini Lenin'in icra ettiği ve halkların söylediği Marks ve Engels şarkılarının |
CHE GUEVARA hayatı ve şiirleri |
06-23-2012 | #18 |
Prof. Dr. Sinsi
|
CHE GUEVARA hayatı ve şiirleriİHTİYAR MARIA Bir ayağın çukurda, ihtiyar Maria, geldim seninle gerçekleri konuşmaya: Bir tesbihin dizili acıları oldu hayatın ne seven bir erkeğin oldu, ne sağlık, ne mal mülk, ancak açlık vardı paylaşılan Geldim seninle umudundan konuşmaya, kızının nasıl olduğunu bilmeden kuzuladığı o üç ayrı umuttan da Sarı sabunla perdahlanmış ellerinin arasına al bir çocuğunkini andıran bu erkek elini, sertleşmiş nasırlarını ve kıvrılmış saf parmaklarını doktor ellerimin yumuşak utancında ov Dinle, emekçi büyükanne, inan gelen insana, göremeyecek olsan da geleceğe inan Tüm bir hayat boyunca umudunu boşa çıkaran acımasız Tanrıya da dua etme Yağlıkara okşayışlarının büyümesini görmek için ölümden acımasını isteme; gökler yeşil ve karanlık hüküm sürüyor sende, her şeyden öte kızıl bir intikama sahip olacaksın, şafağı yaşayacaklar torunlarının hepsi, huzur içinde öl yaşlı mücadeleci Bir ayağın çukurda ihtiyar Maria, o gideceğin günlerden biri otuz kefen tasarımı bakışlarıyla selamlayacaklar seni Bir ayağın çukurda, ihtiyar Maria, suskun kalacak odanın duvarları birleşince ölüm astımla ve sevdaların boğazına dizilince Bronzdan dökülmüş üç okşama (geceni hafifleten tek ışık) açlıkla kuşanmış üç torun her zaman bir gülümseme buldukları yaşlı kıvrık parmaklarını özleyecekler Hepsi bu olacak, ihtiyar Maria Bir tesbihin dizili acıları oldu hayatın ne seven bir erkeğin oldu, ne sağlık, ne mal mülk, ancak açlık vardı paylaşılan, geçti keder içinde hayatın, ihtiyar Maria Bulandırdığında gözbebeklerinin acısını sonsuz dinlenmenin buyruğu, ömür boyu angaryadaki ellerin son şefkatli okşayışı içine çektiğinde onları düşüneceksin ve ağlayacaksın, zavallı ihtiyar Maria Hayır, hayır yapma bir hayat boyu umudunu boşa çıkaran umursamaz Tanrı'ya kendini teslim etme, ölümden aman dileme, korkunç bir açlıkla kuşanmıştı hayatın, sonunda kuşandı astımla Fakat bildirmek istiyorum ki sana umutların kısık ve yiğit sesiyle intikamların en kızılı ve yiğit olanıyla, ideallerimin en doğru boyutuyla yemin etmek istiyorum Sarı sabunla perdahlanmış ellerinin arasına al bir çocuğunkini andıran bu erkek elini, sertleşmiş nasırlarını ve kıvrılmış saf parmaklarını doktor ellerimin yumuşak utancında ov Huzur içinde yat, ihtiyar Maria, huzur içinde yat, ihtiyar mücadeleci, şafağı yaşayacaklar torunlarının hepsi YEMİN EDİYORUM Kİ |
CHE GUEVARA hayatı ve şiirleri |
06-23-2012 | #19 |
Prof. Dr. Sinsi
|
CHE GUEVARA hayatı ve şiirleriTOMAS'LA VEDALAŞMA Sanadır, kuşatılmış arkadaşım, ak dağların berrak sularına, batık gemi düşünün seni bağladığı yere gider ayrılık şarkım Uyandım bugün yelkenlerimde kanatlanma arzusuyla, haberleşme mumları tutuyorum duygusuz pusulanın gösterdiği zaman limanına giderken gemi Dilimi rüzgara veriyorum sözcüklerini gergin gergin tutmak, taze acılarından bir şeyler alıp götürmek için yaşamakta olduğun şaşkınlıkları paylaşmaya Yastığını yeşerten bahar da yitti gitti Ayrılışımı kastetmiyorum, artık yol almayan gemin için diyorum Anlıyorum seni kırık kanatlı kırlangıç, isterdim Kastilya çeşmesine götürmek, başa çıkabileceğin güçle donatmak Olaylara eğilmiş bir doktor olsam bile onları değitiremiyor, ancak anlayabiliyorum Bununla birlikte sihirli bir çözümüm var, Bolivya'da bir madende, belki de Şili'de, Peru veya Meksika'da ya da yıkılmış Sonora İmpataratorluğunda, Afrika Brezilya'sının siyahi bir limanında ya da belki de her noktada bir kelime öğrendiğimi sanıyorum Bu çözüm çok basit, etrafıyla ilgilenme, saldır tepeye Birleştir genç ellerini yaşlı kayayla, günden güne ufak dalgalar halinde kıpırdayan kırmızı mercanlara nabzını daya Günün birinde, hatıram ufuğun ötesinde bir yelkenli olsam bile ve senin hatıran belleğimde demirleyen bir gemi olsa bile geleceğe doğru neşeyle yürüyen ufuktaki kızıl yoldaşları gördüğümde şaşkınlıkla haykırmaya başlayacak kuşluk vakti O korkunç ve beyaz soğukkanlı kötüler şaşkınlığa uğramış gece gibi gerisin geri dönecekler İşte o zaman, dört duvar arasında solgun şair, evrenin şarkıcısı olacaksın ve sen bahtı kara, ince ruhlu, hasta şair halkın güçlü şairi olacaksın |
CHE GUEVARA hayatı ve şiirleri |
06-23-2012 | #20 |
Prof. Dr. Sinsi
|
CHE GUEVARA hayatı ve şiirleriErnesto Che Guevara 14 Haziran çarsamba günü Arjantin'in önemli öehirlerinden Rosario'da doğdu Che henüz iki yaşında iken ilk astım krizine yakalandıSierra Maestra'da Batista ordularına karşı savaşırken Che'ye zorlu dakikalar yaşatan bu hastalık,Bolivya ormanlarında Barrientos'un askerleri tarafından vuruluncaya kadar yakasını bırakmadı Yüksek mühendis olan babası Ernesto Guevara Lynch, Irlanda asıllı bir aileden, annesi Clia dela Sena ise Irlandalı-Ispanyol karışımı bir aileden geliyorduChe üç yaşında iken ailesi Buenos Aires'e yerleşti Daha sonraları astım krizlerinden dolayı Che'nin durumu dahada kötüleşti Doktorlar tedavisinin çok güç olduğunu, mutlaka iklim değiştirmesi gerektiğini söylediler Böylece Guevara ailesi yeniden göç ettiCordoba'ya yerleştiler Guevara ailesi tipik bir burjuva ailesi idi Politik eğilimleri itibariyla da sola açık liberal olarak tanınırlardı Ispanya iç savaşında açıkça cumhuriyetçileri desteklemişlerdi Zamanla maddi durumları bozuldu Che, eğitim bakanlığına bağlı Dean Funes lisesine başladı Okulda Ingilizce eğitim yapılırken, annesinden de fransızca öğreniyordu Daha ondört yaşındayken Freud'un kitaplarını okumaya başlayan Che, fransızca şiirlere bayılırdı Baudelaire'e karşı büyük bir tutkusu vardı Onaltı yaşında ise Neruda'ya hayran olmuştu Guevara ailesi,1944 yılında Buenos Aieres'e göçtü Durumları iyiden iyiye bozulmuştu Che, biryandan öğrenimine devam ederken bir yandan da çalışıyorduTıp fakültesine yazıldı Fakültedeki ilkyillarında Arjantin'in kuzey ve batı bölgelerini baştan başa dolaşmış, buralardaki orman köylerinde cüzzam ve tropikal hastalıklar üzerinde çalışmalar yapmıştı Son sınıfta iken Che, arkadaşı Alberto Granadas ile bütün Latin Amerika'yı içine alan bir motosiklet turuna çıktı Bu tur ona, Latin Amerika'nın sömürülen köylülerini yakından tanıma fırsatı verdi Che, 1953 yılının Mart ayında üniversiteyi bitirmiş doktor olmuştu Venezuella'daki cüzzam kolonisinde çalışmak üzere anlaşmıştı Buraya gitmek için çıktığı yolculuğu sırasında Peru'ya da uğradı Orada yerliler hakkında daha önce yayınlanmış bir incelemesi yüzünden tutuklanarak cezaevine gönderildi Hapisten çıktıktan sonra Ekvator'da bir kaç gün kaldı Burada Ricardo Rojo adında bir avukatla tanışması hayatının dönüm noktası oldu Che, Venezulla'ya gitmekten vazgeçip, Ricardo Rojo ile birlikte Guetamala'ya gitti Devrimci Arbenz Hükümeti sağcı bir darbe ile devrilince Arjantin büyük elçiliğine sığındı Ilk fırsatta ihtilalcilerin safına katıldı Faaliyetlerinden dolayı elçilik binasından çıkartıldı Guetamala'da kalması tehlikeli bir durum alınca Meksika'ya gitti Ernesto, Guatemala'da bir çok Kübalı sürgün ve Fidel Castro'nun kardeşi Raul ile karşılaşmıştı Meksika'ya geçtiğinde ise Fidel Castro ve arkadaşları ile tanışarak Küba devrimcileri safında yer aldı Daha sonra Granma gemisiyle Küba'ya hareket etti ve savaşın sonuna kadar en ön safhada yer aldı Devrim sonrasında Binbaşı Ernesto Che Guevara Havana'nın la Cabana Kalesi'nin komutanlığına getirildi1959 yılında Küba vatandaşı ilan edildi Bir süre sonra silah arkadaşı Aleida March ile evlendi 7 Ekim 1959'da Milli Tarım Reformu Enstitüsü başkanlığına atandı 26 Kasım'da da Küba Milli Bankası başkanlığına getirildi Böylece Che ülkenin mali işlerini yüklenmiş oluyordu 23 Şubat 1961'de Küba Devrim Hükümeti bir sanayi bakanlığı kurarak Che'yi bunun başına getirdi Ancak Playa Giran çatışması sırasında, tekrar kale komutanlığı görevine getirildi Daha sonra az gelişmiş ülkelere çesitli seyahatlar yapan Che, sömürülen halkları ve emperyalistleri daha yakından tanıma fırsatı buldu Bu durum Che'nin savaşcı yanının tekrar canlanmasına yol açtı Artık başka Latin Amerika ülkelerine gidip halkları örgütlemesi gerektiği kararını vermişti1965 Eylül'ünde bilinmeyen ülkelere doğru yola çıktı 3 Ekim 1965'de Fidel Castro, Che'nin ünlü veda mektubunu Küba Halkı'na okudu Ve ölüm Che'yi Bolivya'da Higueras yakınlarında yakaladı Barrientos'un askerleri O'nu 7 Ekim 1967 gecesi Hieguras yakınlarında kıstırdılar Bacağından ağir bir yara aldı ve Hieguras'da bir okula hapsedildi Kimsenin karşısında eğilmedi Ve 9 Ekim günü Barrientos'un kiralık katillerinden Mario Turan'ın dokuz kurşunuyla can verdi |
|