İsimler Sözlüğü |
11-04-2012 | #31 |
Prof. Dr. Sinsi
|
İsimler SözlüğüM MACİD: (Ar) Er - Şan ve şeref sahibi olan kimse İyi ahlaklı Ulu MACİDE: (Ar) Ka - (bkz Macid) MAĞFİRET: (Ar) Ka - Allah'ın kullarının günahlarını bağışlaması, örtmesi MAHBUB: (Ar) Er 1 Muhabbet olunmuş, sevilmiş, sevilen, sevgili 2 Mahbub-i Hûda, (Allah'ın sevgilisi) Hz Muhammed (sas) MAHBUBE: (Ar) Ka - Muhabbet olunmuş, sevilmiş, sevilen - (bkz Mahbub) MAHFER: (Fars) Ka - Ay aydınlığı, ay ışığı MAHFİ: (Ar) Er - Gizli, saklı MAHFUZ: (Ar) Er Korunmuş, gözetilmiş Gizlenmiş, saklanmış MAHİN: (Ar) - (bkz Hz Peygamberin isimleri) MAHİNEV: (Fars) Ka - Yeni ay, ayça, hilal MAHİNUR: (Fars) Ka 1 Ayın nuru, ışığı 2 Ay yüzlü güzel MAHİR: (Ar) Er - Maharetli, hünerli, elinden iş gelir, becerikli MAHİRE: (Ar) Ka - (bkz Mahir) MAHİZAR: (Fars) Ka - İnleyen ay MAHİZER: (Fars) Ka - San, altın renginde ay MAHMUD: (Ar) Er 1 Hamd olunmuş, sena edilmiş, övülmeye değer Makam-ı Mahmud: Hz Muhammed'in en büyük şefaat makamı, cennet 2 Ebrehe'nin Kabe'yi yıkmak üzere getirdiği filin adı 3 Mahmud (Kaşgarlı) Karahanlılar'dan olan bu Türk bilgini "Divanu Lügati't-Türk" adlı eseriyle tanınmıştır 4 Mahmudiye: 2 Mahmut devrinde basılan altın para MAHMUDE: (Ar) Ka - Bingör otu, sakmunya MAHMUR: (Ar) Er 1 Sarhoşluğun verdiği sersemlik 2 Uyku basmış, ağırlaşmış, yan baygın göz MAHMURE: (Ar) Ka -(bkz Mahmur) MAHPARE: (Fars) Ka - Ay parçası, çok güzel kadın MAHPERİ: (Fars) Ka - Ay gibi peri kadar güzel MAHPERVER: (Fars) Ka - Mehtap MAHPEYKER: (Fars) Ka 1 Yüzü ay gibi parlak, güzel, nurlu 2 Kösem Sultan'ın adı MAHRA: (Ar) Ka 1 Elverişli, uygun şey 2 Değerli kimse MAHRU: (Fars) Ka - Ay yüzlü, yüzü ay gibi olan güzel MAHŞER: (Ar) Er - Huy, tabiat MAHSUN: (Ar) Er - Güçlendirilmiş, güçlü MAHSUNE: (Ar) Ka - Kuşatılmış, sarılmış, çevrilmiş MAHSUT: (Ar) Er - Hasat edilmiş, ekini biçilmiş Biçilmiş ekin MAHTER: (Fars) Ka - Yeni ay, ayça, hilal MAHUR: (Fars) - Türk musikisinde rast perdesinde karar kılan bir makam - Erkek ve kadın adı olarak kullanılır MAİDE: (Ar) Ka 1 Üzerinde yemek bulunan sofra Yemek, şölen 2 Kur'an-ı Kerim'in 5 suresinin adı 3 İsa ve Havarilerine gökten inen sofra (Maide-i Mesih) MAİL: (Ar) Er 1 Bir yana eğilmiş, eğik 2 Hevesli, istekli, yetenekli Taraflı, içten istekli 3 Andırır, benzer 4 Tutkun MAİLE: (Ar) Ka - (bkz Mail) MAKAL: (Ar) Er - Söz, lakırdı Söyleme, söyleyiş MAKBUL: (Ar) Er - Kabul olunmuş, alınmış, alınan Beğenilen, hoş karşılanan, geçer MAKBULE: (Ar) Ka - (bkz Makbul) MAKRUN: (Ar) - Ulaşmış, kavuşmuş, yakın - Erkek ve kadın adı olarak kullanılır MAKSUD: (Ar) Er 1 Kasdolunan, istenilen şey, istek Maksad, niyet, murat 2 Varılmak istenen yer MAKSUDE: (Ar) Ka - (bkz Maksud) MAKSUM: (Ar) Er - Ayrılmış, bölünmüş Kısmet Rızk-ı Maksum; Allah tarafından takdir edilmiş rızık MAKSUME: (Ar) Ka - (bkz Maksum) MAKSUR: (Ar) Er 1 Kasrolunmuş, kısaltılmış, kasılmış 2 Alıkonulmuş Bir şeye ayrılmış MAKSURE: (Ar) Ka - (bkz Maksur) MAKUL: (Ar) Er - Akla uygun bulunan Akıl ile bilinir, akılla kanıtlanan Oldukça akıllı, sözü akla yakın MAKULE: (Ar) Ka - (bkz Makul) MÂLİK: (Ar) Er 1 Sahip, bir şeye sahip olan, bir şeyi olan Malikii'l-Mülk, Allah 2 Yedi cehennemin hakimi ve kapıcısı olan melek 3 Zebanileri idare eden melek İmam Malik, Maliki mezhebinin kurucusu Ashab bu ismi kullanmıştır MALİKE: (Ar) Ka - (bkz Malik) 1 Mal sahibi olan kadın 2 Peri, su perisi MALKOÇ: (Tür) Er - Akıncı ocağı reisi MALUM: (Ar) Er - Bilinen, belli Herkesçe bilinen Faili belli olan fiil MAMUR: (Ar) Er 1 Bayındır, şenlikli 2 İmar edilmiş, işlenmiş yer 3 Beyt-i mamur: Kabe MANA: (Ar) 1 Mana, anlam 2 İç, içyüzü 3 Rüya, düş - (bkz Anlam)- Erkek ve kadın adı olarak kullanılır MANOLYA: (Frans) Ka - Manolyagillerden Beyaz renkli ve güzel kokulu çiçekleri olan, süs bitkisi olarak yetiştirilen ağaç ve bu ağacın çiçeği MANSUR: (Ar) Er 1 Yardım olunmuş, Allah'ın yardımıyla galip, üstün gelmiş 2 Türk musikisinde bir düzen 3 Bir ney çeşidi MANSURE: (Ar) Ka - (bkz Mansur) MANZUR: (Ar) Er - Bakılan, nazar olunan Gözde olan, beğenilen MANZURE: (Ar) Ka - (bkz Manzur) MARAL: (Tür) Ka - Dişi geyik, ceylan, karaca MARİFET: (Ar) Ka 1 Herkesin yapamadığı ustalık, herşeyde görülmeyen hususiyet, ustalıkla yapılmış olan şey 2 Bilme, biliş 3 Hoşa gitmeyen hareket 4 Vasıta aracı, ikinci el Marifetname: İbrahim Hakkı Bey'in divan kültürüne ait hazırladığı meşhur eseri MÂRİYE: (Ar) Ka - Şen'un adında birinin kızı olup hicretin 7 yılında kızkardeşi Şirin ile birlikte, Mukavkıs tarafından Hz Muhammed'e (sas) hediye edilen kıbti bir cariye Hz Peygamberin hanımlarından küçük yaşta ölen oğlu İbrahim'in annesi MARUF: (Ar) Er 1 Herkesçe bilinen tanınmış belli Meşhur ünlü 2 Şeriatın emrettiği, uygun gördüğü MARUFE: (Ar) Ka - (bkz Maruf) MÂRUT: (Ar) - Arkadaşı "Harut" ile meşhur olan bir melek olup büyü ile uğraştıklarından dolayı kıyamete kadar kalmak üzere Babil'de bir kuyu içerisine hapsedilmişlerdir - İsim olarak kullanılmaz MASUM: (Ar) Er 1 Suçsuz, kabahatsiz, günahsız, ismet sahibi 2 Saf, temiz İmam-ı Rabbani'nin oğlu MASUME: (Ar) Ka - (bkz Masum) İmamiye mezhebinde günahsız sayılan ehl-i beyt mensubu MASUN: (Ar) Er - Korunmuş, korunan MASUNE: (Ar) Ka - (bkz Masun) MAŞUK: (Ar) Er - Sevilen, sevilmiş MAŞUKA: (Ar) Ka - (bkz Maşuk) MATLUB: (Ar) Er - İstenilen, aranılan, talep edilen şey MATLUBE: (Ar) Ka - (bkz Matvlub) MATUK: (Ar) Er - Azat olunmuş, özgürlüğü bağışlanmış MATUKE: (Ar) Ka - (bkz Matuk) MAUN: (Ar) Er Zekat Kur'an-ı Kerim'in 107 suresi MAVERA: (Ar) - Ara, geri, bir şeyin ötesinde bulunan - Erkek ve kadın adı olarak kullanılır MAVİYE: (Ar) Ka - Suya ait MAYE: (Fars) Ka 1 Maya, asıl ve gerekli madde 2 Para, mal İktidar güç 3 Bilgi MAZHAR: (Ar) Er 1 Bir şeyin göründüğü çıktığı yer 2 Nail olma, şereflenme 3 Bazı tekkelerde oturarak uyurken dayanılan kısa değerde 4 Bir çeşit tef MAZLUM: (Ar) Er 1 Zulüm görmüş 2 Halim, selim, sakin, sessiz MAZMUN: (Ar) Er 1 Borçluluk, kefalet 2 Ödenmesi gereken şey MAZYAR: (Ar) Er - Taberistan'daki Karini hükümdarlarının sonuncusu MEBDE: (Ar) - Baş, başlangıç, ilke- Erkek ve kadın adı olarak kullanılır MEBHUR: (Ar) Er - Soluyan, soluğan, nefes darlığına yakalanmış olan MEBHURE: (Ar) Ka (bkz Mebhur) MEBRUK: (Ar) Er - Tebrike şayeste Kullu MEBRUKE: (Ar) Ka - (bkz Mebruk) MEBRUR: (Ar) Er - Beğenilmiş, hayırlı, yararlı MEBRURE: (Ar) Ka - (bkz Mebrur) MEBSUDE: (Ar) Ka - (bkz Mebsut) MEBSUT: (Ar) Er - Açılmış, yayılmış Uzun uzadıya anlatılan MEBŞURE: (Ar) Ka - Yüzü beyaz, gösterişli güzel kadın MECDİ: (Ar) Er - (bkz Mecid) MECDİDE: (Ar) Ka - Rızkı bol, nasibi açık, bahtiyar MECERRE: (Ar) 1 Samanyolu 2 Harekete müsait yol, cadde veya yer - Erkek ve kadın adı olarak kullanılır MECİD: (Ar) Er - Çok ulu, yüce, şan ve şeref sahibi Allah'ın sıfatlarından Türk dil kuralı açısından "d/t" olarak kullanılır Abdülmecid, Allah'ın (Mecid'in) kulu MECİDDİN: (Ar) Er - Dinin ululuğu, büyüklüğü - Türk dil kuralı açısından "d/t" olarak kullanılır MECİDE: (Ar) Ka - Büyük ulu Şan ve şeref sahibi MECNUN: (Ar) Er 1 Cin tutmuş, cinlenmiş 2 Delice seven, tutkun Leyla ile Mecnun hikayesinin erkek kahramanı MECRA: (Ar) - Suyun aktığı yatak, su yolu Bir işin gidiş yolu Bedendeki ahlatın alıştığı yol Erkek ve kadın adı olarak kullanılır MECUT: (Ar) Er - Talihi açık, mutlu, şanslı kimse MED'UV: (Ar) Er - Davet olunmuş, çağırılmış, davetli Hz Peygamber (sas)'in isimlerinden MEDÂ: (Ar) Mesafe Son Erkek ve kadın adı olarak kullanılır MEDAR: (Ar) 1 Dayanak 2 Dönence Erkek ve kadın adı olarak kullanılır MEDENİ: (Ar) Er 1 Medine'ye mensup, şehirli, şehir halkından olan 2 Bir memleketle ilgili olan 3 Terbiyeli, görgülü, nazik Daha çok lakab olarak kullanılır MEDİD: (Ar) Er - Uzun, çok uzun süren Arap aruzunun 2 bendi MEDİDE: (Ar) Ka - (bkz Medid) MEDİH: (Ar) Er - Methetmeye, övmeye sebeb olan şey, övme mevzuu MEDİHA: (Ar) Ka - (bkz Medih) |
İsimler Sözlüğü |
11-04-2012 | #32 |
Prof. Dr. Sinsi
|
İsimler SözlüğüMEDİNE: (Ar) Ka - Arabistan'da bir şehir Hz Peygamberin kabrinin bulunduğu şehir Hacıların Mekke'den sonra ziyaret ettikleri şehir MEFAHİR: (Ar) - İftihar edilecek, övünülecek şeyler Erkek ve kadın adı olarak kullanılır MEFHAR: (Ar) Er - Övünme Övünmeye sebeb olan, güvenmeyi gerektiren Mefhar-i kainat: Muhammed (sas) MEFHARET: (Ar) Ka - İftihar duyma, övünme MEFKURE: (Ar) Ka - Ülkü, ideal MEFRUZ: (Ar) Er - Farz olunmuş, varsayılmış MEFRUZA: (Ar) Ka - (bkz Mefruz) MEFTUH: (Ar) Er 1 Açılmış, açık 2 Ele geçirilmiş MEFTUHA: (Ar) Ka - (bkz Meftah) MEFTUN: (Ar) Er 1 Fitneye düşmüş, sihirlenmiş 2 Gönül vermiş, tutkun vurgun Hayran olmuş, şaşmış MEFTUNE: (Ar) Ka - (bkz Meftun) MEHDİ: (Ar) Er 1 Kendisine rehberlik edilen Allah tarafından hidayet verilmiş olan - Doğru yolu tutan 2 Şiilere göre 12 imamın sonu MEHDİYE: (Ar) Ka - (bkz Mehdi) MEHİB: (Ar) Er 1 Heybetli, azametli, korkunç (mehub) 2 Arslan (Esed, gazanfer, haydar, şir) MEHİR: (Fars) Ka - Ay MEHLİKA: (Fars) Ka - Ay yüzlü güzel MEHMET: (Tür) Er - Muhammed isminin türkçesi (bkz Muhammed) MEHPARE: (Fars) Ka - Ay parçası, çok güzel MEHRE: (Tür) Ka - Hind okyanusu sahili ile Hadramut arasında bir ülke MEHRU: (Fars) Ka - Ay yüzlü güzel MEHTAP: (Fars) Ka 1 Ay aydınlığı, ay ışığı Dolunay 2 Alay, eğlence, zevklenme - Türk dil kuralı açısından "b/p" olarak kullanılır MEHVEŞ: (Fars) Ka - Ay gibi, ay yüzlü, güzel MEKİN: (Ar) Er 1 Temekkün eden, oturan yerleşen 2 Vakarlı, temkinli, vakar, iktidar sahibi Hz Peygamber (sas)'in isimlerinden MEKİNE: (Ar) Ka - (bkz Mekin) 1 İktidar ve onur sahibi 2 Yer tutup oturan, yerleşmiş MEKNUN: (Ar) Er - Saklı, gizli, iyice korunmuş MEKNUNE: (Ar) Ka - (bkz Meknun) MEKNUZ: (Ar) Er - Gömülü Hazineye konulmuş, saklanmış MEKNUZE: (Ar) Ka - (bkz Meknuz) MEKREMET: (Ar) Er - Kerem, cömertlik Saygı, ağırlama MEKŞUFE: (Ar) Ka - Açılmış, açık Bilinmez değil, keşfolunmuş MELÂ: (Ar) Ka 1 Doluluk 2 Topluluk 3 Ova MELAHAT: (Ar) Ka - Güzellik, yüz güzelliği MELDÂ: (Ar) Ka - Genç, körpe ve nazik MELEK: (Ar) Ka 1 Allah'ın nur*dan yarattığı varlıklar Allah'ın emirlerine tam itaat eden varlıklar 2 Ha*lim, selim güzel huylu kimse MELEKNAZ: (afi) Ka - (bkz Melek) MELEKNUR: (Ar) Ka - (bkz Melek) MELEKPER: (afi) Ka - Melek kanatlı MELEKRU: (afi) Ka - Melek yüzlü MELEKSİMA: (afi) Ka - Melek şimali MELHUZ: (Ar) Er - Umulur, bek*lenir MELHUZA: (Ar) Ka - (bkz Mel*huz) MELİH: (Ar) Er - Melahat sahibi, güzel, şirin, sevimli MELİHA: (Ar) Ka - (bkz Melih) MELİK: (Ar) Er 1 Padişah, hakan, hükümdar 2 Mal sahibi 3 Allah'ın isimlerinden, (bkz Abdülmelik) Melikşah: Sultan Sencer'in babası olan büyük Selçuklu hükümdarı MELİKANBER: (Ar) Er - Kudret*li, nüfuzlu, Habeş köle Melik ve anber isimlerinden birleşik isim MELİKE: (Ar) Ka - Kadın hüküm*dar Hükümdar karısı MELİKSERVER: (Ar) Er - Doğu Sultanı hükümdar MELODİ: (Yun) Ka - Nağme, ahenk, ezgi MELTEM: (Tür) Ka - Yazın düzenli olarak karadan denize doğru esen rüzgar MEMDUD: (Ar) Er - Uzatılan MEMDUDE: (Ar) Ka - (bkz Memdud) MEMDUH: (Ar) Er Övülmüş, övü*lecek MEMDUHA: (Ar) Ka - (bkz Memduh) MEMNUN: (Ar) Er 1 Minnet altın*da bulunan 2 Sevinmiş, sevinçli Ra*zı hoşnut, (bkz Dilşad) MEMNUNE: (Ar) Ka - (bkz Mem*nun) Sevinmiş, sevinçli MEMUN: (Ar) Er - Emin bulunan, korkusuz, tehlikesiz, sağlam, (bkz Emin) MENAF: (Ar) Er 1 Dağın sivri te*pesi 2 Cahiliye döneminde Arapla*rın putu - İsim olarak kullanılmaz MENDERES: (Yun) Er - Akarsu yataklarının dolanbaçlı kısmı Ege bölgesindeki 3 akarsudan birisinin adı MENEKŞE: (Fars) Ka - Menekşe*gillerden birçok çeşitleri bulunan ko*yu mor çiçek açan süs bitkisi Koyu mor renk MENGÜ: (Tür) - Ebedi ölümsüz, bengi Mengü suyu: Ab-ı hayat Erkek ve kadın adı olarak kullanılır MENGÜALP: (Tür) Er - Ölümsüz, güçlü, kuvvetli, yiğit MENGÜBAY: (Tür) Er - Varlıklı kimse MENGÜBERT: (Tür) Er - Allah verdi MENGÜCEK: (Tür) Er - Erzincan, Kemah, Divriği ve Şebinkarahisar'ı içine alan bölgeyi fethederek XII yy'ın ilk yansına kadar elinde tutan Türk sülalesi MENGÜÇ: (Tür) Er - Yaşlı MENGÜER: (Tür) Er - (bkz Mengü) MENGÜTAY: (Tür) Er - (bkz Mengüer) MENNAN: (Ar) Er - Çok ihsan eden, verici, ihsanı bol - Abd takısı alarak kullanılır Allah'ın isimlerinden (bkz Abdülmennan) MENSUR: (Ar) Er - Saçılmış, dağılmış Ölçüsüz, uyaksız, manzum olmayan söz MENSURE: (Ar) Ka - (bkz Mensur) MENŞUR: (Ar) Er - Neşrolunmuş, dağıtılmış, yayılmış MENSURE: (Ar) Ka - (bkz Menşur) MENZUR: (Ar) Er - Adanmış, vadedilmiş Adak olarak belirtilmiş MENZURE: (Ar) Ka - (bkz Menzur) MERAFİ: (Ar) 1 Dağın sivri tepesi 2 İslam'dan evvel Arapların putu -İsim olarak kullanılmaz MERAHÂN: (Ar) Er 1 Ferah, sevinç 2 Zayıf olma hali MERAL: (Tür) Ka - (bkz Maral) MERAM: (Ar) Ka - Arzu istek İçten tasarlanan niyet MERCAN: (Ar) Selenterelerin mercanlar sınıfından olup kayalık yerlerde koloni meydana getirerek yaşayan, iskeleti kalkerli kırmızı renkli deniz hayvanı - Erkek ve kadın adı olarak kullanılır MERD: (Fars) Er 1 Adam, insan 2 Özü sözü doğru kabadayı, yiğit -Türk dil kurallarına göre "d/t" değişmesiyle kullanılır MERDAN: (Fars) Er - Mertler, insanlar, erkekler, yiğitler MERDİ: (Fars) Er - Mertlik, erlik Cesaret, yüreklilik İnsanlık MERDÜM: (Fars) 1 İnsan, adam 2 Gözbebeği - Erkek ve kadın adı olarak kullanılır MEREVİŞ: (Tür) Ka - Terementi ağacının tohumu MERĞUB: (Ar) Er 1 İstenilen, sevilen 2 Herkes tarafından sevilip aranılan MERĞUBE: (Ar) Ka - (bkz Mergup) MERİÇ: (Tür) - Balkan yarımadasının güneydoğu kesiminden geçen akarsu - Erkek ve kadın adı olarak kullanılır MERİH: (Ar) Er - Dünya'dan sonra güneşe en yakın olan gezegen MERKÜR: (Fran) Er - Güneşe en yakın gezegen MERSA: (Ar) Ka - Liman MERT: (Fars) Er 1 Özü, sözü doğru yiğit 2 Erkek insan MERTEL: (fti) Er - (bkz Mert) MERTER: (fti) Er - (bkz Mert) MERTKAL: (fti) Er - Her zaman doğru kal MERTKAN: (fti) Er - Mert soydan gelen MERTOL: (fti) Er - Her zaman sözünün eri ol MERVAN: (Ar) Er - Emevi sülalesinin Mervan kolu MERVE: (Ar) Ka - Mekke'de bir dağın adı olup hacılar, Merve ile Safa arasında Sa'y ederler yani 7 defa gidip gelirler MERYEM: (İbr) Ka - 1 Abid İbadete düşkün insan 2 Hz İsa'nın annesi MERZAT: (Ar) Er - Rıza, hoşnutluk MERZUK: (Ar) Er - Rızıklandırılmış, rızık verilmiş MERZUKA: (Ar) Ka - (bkz Merzuk) MESERRET: (Ar) Ka - Sevinçler Şenlik, sevinç MESİH: (Ar) Er 1 Üzerine yağ sürülmüş 2 Mesholunmuş, başka bir şekle girmiş olan 3 Acaip, tuhaf 4 Ölmek - Mesih: Hz İsa'nın elini sürdüğü hastaların derhal iyileşmesi dolayısıyla kendisine isim olarak verilmiştir MESRUR: (Ar) - Sevinçli, memnun, sevinmiş meramına ermiş - Erkek ve kadın adı olarak kullanılır MESRURE: (Ar) Ka - (bkz Mesrur) MESUD: (Ar) Er - Saadetli, bahtlı, bahtiyar, kutlu - Türk dil kurallarına göre "d/t" olarak kullanılır MESUDE: (Ar) Ka - (bkz Mesud) MEŞHED: (Ar) Er - Bir adamın şehit olduğu veya bir şehidin gömüldüğü yer İran'da ziyaretgah olan meşhur şehir Hz Peygamber (sas)'in isimlerinden MEŞHUR: (Ar) Er - Ünlü, argın, tanınmış MEŞHURE: (Ar) Ka - (bkz Meşhur) MEŞKUR: (Ar) Er - Beğenilmiş, övülmüş Teşekkür edilmeye değer olan MEŞKURE: (Ar) Ka - (bkz Meşkur) METE: (Tür) Er - Büyük Türk-Hun İmparatoru (MÖ 209-174) METEHAN: (Tür) Er - (bkz Mete) METHİYE: (Ar) Ka - Birini övmek maksadıyla yazılmış eser, kaide METİN: (Ar) Er 1 Metanetli, sağlam, dayanıklı 2 Özü, sözü doğru, sebatkar, itimat edilir Hz Peygamber (sas)'in isimlerinden METİNER: (Tür) Er - (bkz Metin) MEVA: (Ar) Ka - Sığınılacak yer, yurt, mesken |
İsimler Sözlüğü |
11-04-2012 | #33 |
Prof. Dr. Sinsi
|
İsimler SözlüğüMEVCUD: (Ar) Er - Var olan, bulunan Hazır olan, hazır bulunan -Türk dil kuralı açısından "d/t" olarak kullanılır MEVCUDE: (Ar) Ka - (bkz Mevcud) MEVDUT: (Ar) Er - Sevilmiş, sevilen Gaznelilerin bir hükümdarı MEVEDDET: (Ar) Ka - Sevgi, muhabbet Dostluk MEVHİBE: (Ar) Ka - Vergi, ihsan, bağış MEVLUD: (Ar) Er 1 Yeni doğmuş çocuk 2 İhsanın doğduğu yer 3 Doğulan zaman Hz Muhammed'in doğumunu anlatan manzum eser - Türk dil kurallarına göre "d/t" olarak kullanılır MEVLUDE: (Ar) Ka - (bkz Mevlud) MEVSİM: (Ar) Ka 1 Yılın dört bö*lümünden biri 2 Dağlamak suretiyle damga vurmak MEVSUL: (Ar) Er - Hz Peygamber'in isimlerinden MEVSUNNE: (Ar) Ka 1 Bahar yağmuru yağmış toprak 2 Baştan aşağı süslü zırh MEVZUN: (Ar) Er - Biçimli, yakışıklı, güzel MEVZUNE: (Ar) Ka - (bkz Mevzun) MEYMUN: (Ar) Er - Uğurlu, bereketli, kutlu MEYMUNE: (Ar) Ka - (bkz Meymun) Hz Peygamberin en son hanı*mı MEYSUR: (Ar) Er - Kolaylanmış, kolaylaştırılmış şeyler MEYSURE: (Ar) Ka - (bkz Meysur) MEZİD: (Ar) Er - Artmış, artırıl*mış, büyümüş - Türk dil kuralı açı*sından "d/t" olarak kullanılır MEZİYET: (Ar) Ka - Bir kişiyi başkalarından ayıran ve yücelten va*sıf, üstünlük, değerlilik yüksek karak*ter MİDHAT: (Ar) Er - Övme - Türk dil kuralı açısından "d/t" değişmesiyle kullanılır MİFTAH: (Ar) Er 1 Anahtar 2 Şifre cetveli 3 Dil öğrenirken yapı*lacak tercüme ve meselelerin halledilmiş şekillerini gösteren kitap 4 HzPeygamber (sas)'in isimlerinden MİHİN: (Fars) Er - Büyük, ulu MİHİNE: (Fars) Ka - (bkz Mihin) MİHNE: (Ar) - Düzleştirmek - Er*kek ve kadın adı olarak kullanılır MİHRACE: (Sanskritçe) Ka - Hindistan'da kral ve prenseslere verilen unvan MİHRAN: (Ar) - Nehir Pakis*tan'dan geçen İndus nehrine İslam müellifleri tarafından verilen isim -Erkek ve kadın adı olarak kullanılır MİHRİ: (Fars) Ka 1 Güneş 2 Sev*gi 3 Eylül ayı - Mihr ü mah, güneş ile ay MİHRİBAN: (Fars) Ka - Şefkatli, merhametli, muhabbetli, güleryüzlü, yumuşak huylu MİHRİCAN: (Fars) - Sonbahar -Erkek ve kadın adı olarak kullanılır MİHRİMAH: (Ar) Ka - Güneş ile ay MİHRİNAZ: (Fars) Ka - Naz güneşi Çok nazlı MİHRİNİSA: (Fars) Ka - Kadınlı*ğın güneşi, erdemli, nitelikli kadın MİHRİNUR: (Fars) Ka - Işık sa*çan, aydınlatan güneş MİHRİŞAH: (Fars) Ka - Şahların güneşi MİHRİYE: (Fars) Ka - Güneşe ait, güneşle ilgili MİKAİL: (Ar) Er - Dört büyük me*lekten rızıkların taksimine memur melek MİKAT: (Ar) Er 1 Tesbit edilen yer ve zaman 2 Mekke yolu üzerinde hacıların ihrama girdikleri yer MİMOZA: (Lat) Ka - Baklagillerden ince ve san yapraklı çiçek açan bir cins süs bitkisi, küstümotu MİNA: (Ar) Ka 1 Camın ana maddesi 2 Liman, iskele 3 Gökyüzü MİNE: (Fars) Ka 1 Maden ve çini üzerine vurulan camı andırır cila 2 Dişlerin üzerindeki ince ve parlak tabaka 3 İnce ve parlak nakış MİNŞAR: (Ar) 1 Cennet 2 Şişe sırça 3 Zümrüt, zebercet - Erkek ve kadın adı olarak kullanılır MİR'AT: (Ar) Ka 1 Ayna 2 Meşhur bir çeşit lali MİRAÇ: (Ar) 1 Merdiven 2 Göğe çıkan - Erkek ve kadın adı olarak kullanılır Hz Muhammed (sas)'in göğe çıktığı gece ki, Recep ayının 27'sine rastlayan kandil gecesidir O gecede 5 vakit namaz farz kılınmıştır MİRAN: (Fars) Er - Beyler MİRAY: (Fars) Ka - Ayın ilk günleri MİRCAN: (Fars) Ka - Canın içi MİRHAN: (Fars) Ka - (bkz Mircan) MİRKELAM: (Fars) Er - Güzel, nazik konuşan kimse MİRNUR: (Fars) Ka - (bkz Mircan) MİRZA: (Fars) Er 1 Emiroğlu beyi, hükümdar soyundan gelen 2 Doğu Türk devletlerinde asalet unvanı 3 Dubb-i Ekber yıldız kümesindeki parlak yıldız MİSAK: (Ar) - Sözleşme, yemin, and, ahid Erkek ve kadın adı olarak kullanılır MİSBAH: (Ar) Er - Aydınlatma cihazı, ışık çırağı Hz Peygamber (sas)'in isimlerinden MİZAN: (Ar) Er 1 Terazi 2 Sağlama MUADDAL: (Ar) Er - (bkz Hz Peygamberin isimlerinden) MUALLA: (Ar) Ka 1 Yüce, yüksek, (bkz Bülent) Makamı, rütbesi yüksek 2 Bir yazı stili MUAMMER: (Ar) - Ömür süren, yaşayan, yaşamış Erkek ve kadın adı olarak kullanılır MUARRA: (Ar) Ka - Çıplak, soyulmuş An, temizlenmiş MUATTAR: (Ar) - Güzel kokulu, ıtırlı Erkek ve kadın adı olarak kullanılır MUAVİYE: (Ar) Er - Emevi devletinin ilk hükümdarı olup Hind ve Ebu Süfyan'ın oğludur Mekke'de doğmuştur Hz Peygamber (sas)'in kayınbiraderi ve vahiy katibidir MUAZ: (Ar) Er 1 Korunan, sığınan 2 Çok aziz, izzet sahibi, saygı uyandıran, kıymetli, muhterem, sevgili Muaz b Cebel, sahabeden MUAZZEZ: (Ar) Ka - (bkz Muaz) - Ta'ziz edilmiş, izzetlendirilmiş İzzet ve şeref sahibi İkram ve izaz olunan, ağırlanan, hürmetle, saygı ile kabul olunan Kıymetli, değerli, aziz MUBAHAT: (Ar) Ka - Günahı, sevabı olmayan, işlemesi ne haram, ne de helal olan (mubah) MUCİB: (Ar) Er 1 İcabet eden, uyan İcap eden, gereken 2 Sebeb olan, vesile teşkil eden - Türk dil kuralına göre "d/t" olarak kullanılır MUCİBE: (Ar) Ka - (bkz Mucib) MUCİD: (Ar) Er 1 Yaratıcı 2 Bir buluş ortaya çıkaran kimse MUCİDE: (Ar) Ka - (bkz Mucid) MUCİZE: (Ar) Ka - Hayran bırakan, olağanüstü olay İnsan aklının alamayacağı MUFADDAL: (Ar) Er - Faziletli, fazileti çok adam MUHABBET: (Ar) Ka 1 Sevme, sevgi 2 Dostluk Dostça konuşma MUHACCEL: (Ar) Er 1 Ayağı sekili beyaz at 2 Gerdeğe konulmuş MUHACİR: (Ar) Er - Göç eden, göçmen MUHAFIZ: (Ar) Er - Muhafaza eden, değiştirmeyen, koruyan Bekçi MUHAMMED: (Ar) Er 1 Birçok defalar hamdu sena olunmuş, tekrar tekrar övülmüş 2 Birçok güzel huylara sahip Hz Peygamber (sas)'in isimlerindendir Dedesi Abdülmuttalib tarafından, gökte hak yerde halk övsün niyetiyle bu ad konulmuştur Kur'an'da dört yerde zikredilmiştir MUHARREM: (Ar) Er 1 Tahrim olunmuş, haram kılınmış 2 Kamer takviminin birinci ayı aşura ayı Müslümanlıktan önce bu ayda savaşmak yasak olduğu için bu ad verilmiştir Bu ayın ilk 10 gününde Kerbela vakasının yıldönümünde matem yapılır 10 gününde aşure pişirilir MUHBİR: (Ar) Er - Haber veren, haberci MUHDİN: (Ar) Er - (bkz Hz Peygamberin isimlerinden) MUHİB: (Ar) Er 1 Seven, sevgi besleyen, dost 2 Tutkan, yer 3 Bir tarikata intisap etmemekle birlikte ya*kınlığı olan MUHİBE: (Ar) Ka - (bkz Muhib) MUHİDDİN: (Ar) - Dini saran, çevreleyen - Türk dil kuralları açısından "d/t" olarak kullanılır MUHLİS: (Ar) Er - Halis, katıksız Dostluğu, samimiliği ve her hali içten gönülden olan MUHLİSE: (Ar) Ka - (bkz Muhlis) MUHSİN: (Ar) Er - İhsan eden, iyilikte, bağışta bulunan MUHSİNE: (Ar) Ka - (bkz Muhsin) MUHTAR: (Ar) Er 1 İhtiyar eden, seçilmiş, seçkin Hareketinde serbest olan, istediği gibi davranan, dilediğini yapan 2 Köy veya mahalle işlerine bakmak üzere halkın seçtiği kimse Hz Peygamber (sas)'in isimlerinden MUHTEREM: (Ar) Ka - İhtiram olunmuş Saygıdeğer, sayılan MUHTEŞEM: (Ar) - İhtişamlı, tantanalı, debdebeli, görkemli - Erkek ve kadın adı olarak kullanılır MUHYİ: (Ar) - İhya eden, dirilten, canlandıran, hayat veren - Allah'ın isimlerindendir "Abd" takısı alarak kullanılır Abdulmuhyi MUİD: (Ar) Er - Öğretmen yardımcısı Asistan MUİN: (Ar) Er - Yardımcı Çırak MUİNE: (Ar) Ka - (bkz Muin) MUİZ: (Ar) - Ağırlayıcı, izzet ve ikram edici Allah'ın isimlerindendir "Abd" takısı alarak kullanılır Abdulmuiz MUKADDEMUN: (Ar) Er - (bkz Hz Peygamberin isimlerinden) MUKADDER: (Ar) 1 Takdir olunmuş, kıymeti biçilmiş, kadri değeri bilinmiş, beğenilmiş 2 Yazılı, yazılıp belirlenmiş ilahi taktir 3 Yazılı olmayıp sözün gelişinden anlaşılan -Erkek ve kadın adı olarak kullanılır Hz Peygamberin isimlerinden MUKADDES: (Ar) - Takdis edilmiş, mübarek kutsal temiz Mübarek, kutsal kitaplar, Kur'an, Tevrat, Zebur, İncil - Erkek ve kadın adı olarak kullanılır MUKAFFA: (Ar) Er - Uyaklı, kafiyeli - (bkz Hz Peygamberin isimlerinden) MUKAYYET: (Ar) Er 1 Kayıtlı, bağlı, bağlanmış 2 Ayağında zincir ve pranga bulunan 3 Bir işe ehemmiyet veren 4 Kaydolunmuş, deftere geçmiş MUKBİL: (Ar) Er - İkballi, kutlu, mutlu, bahtiyar, mes'ud MUKBİLE: (Ar) Ka - (bkz Mukbil) MUKİM: (Ar) Er - İkamet eden, oturan Hz Peygamberin isimlerinden MUKİME: (Ar) Ka - (bkz Mukim) MUKMİR: (Ar) Er - Ay ışıklı, mehtaplı MUKMİRE: (Ar) Ka - (bkz Mukmir) MUKTEDİR: (Ar) Er - İktidarlı, gücü yeten, becerebilen MUKTEFİ: (Ar) Er 1 İktifa eden 2 Ardı sıra izinden gidilmiş örnek olan - Hz Peygamber (sas)'in isimlerinden MUNGAR: (Tür) Er - Eli açık, cömert MUNİS: (Ar) Er - Ünsiyetli alışılan, yadırganmaz, alışılmış Cana yakın sevimli İnsandan kaçmayan MUNİSE: (Ar) Ka - (bkz Munis) MUNTEKA: (Ar) Er - (bkz Hz Peygamberin isimlerinden) MURAD: (Ar) Er - Arzu, istek, dilek Maksat meram Türk dil kuralı açısından "d/t" olarak kullanılır MURADİYE: (Ar) Ka - (bkz Murad) |
İsimler Sözlüğü |
11-04-2012 | #34 |
Prof. Dr. Sinsi
|
İsimler SözlüğüMURATHAN: (Ar) Er (bkz Murat) MURTAZA: (Ar) Er 1 İrtiza edilmiş, beğenilmiş seçilmiş Güzide 2 Allah'ın razı olduğu kişi, kendisinden razı olunan kişi - Aliyyü'l-Murtaza: Hz Ali'nin lakabı MUS´AB: (Ar) Er - Zor Güçlü, dayanıklı Ashabdan ünlü şehid Mus'ab b Umeyr'in adıdır MUSA: (Ar) Er - Vasiyet edilmiş Vasi nasbolunmuş, vasiyeti yerine getirmekle vazifelendirilmiş Tavsiye olunmuş Sina yarımadısında, Eymen vadisinde Tur dağında Allah'ın lütfuna mazhar olarak, kavmine "on emir" adı altında Allah'ın şeriatını bildiren peygamber Büyük kitaplardan Tevrat ona indirilmiştir MUSADDIK: (Ar) Er - Gerçekliğini ve geçerliliğini resmi yazı ile bildiren Tasdik eden MUSLİH: (Ar) Er - İslah eden, iyileştiren, düzeltici, arabulucu Barıştıran Bu kelime Kur'an'da birkaç defa zikredilmiştir MUSLİHİDDİN: (Ar) Er - Dinin salahı için çalışan MUSTAFA: (Ar) Er 1 Temizlenmiş, seçilmiş, güzide 2 Hz Peygamberin isimlerinden 3 Sa'd Suresi 47 ayette geçer MUŞTU: (Tür) Er - Müjde, sevindirici haber MUŞTUBEY: (Tür) Er - (bkz Muştu) MUTA: (Ar) Er - İtaat olunan, boyun eğilen, başkalarının kendisine itaat ettikleri Hz Peygamberin isimlerinden MUTAHHAR: (Ar) - Takdir edilmiş, temizlenmiş, temiz Temiz mübarek - Erkek ve kadın adı olarak kullanılır MUTALLA: (Ar) Ka - Yaldızlanmış, yaldızlı MUTARRA: (Ar) - Çok taze, parlak - Erkek ve kadın adı olarak kullanılır MUTASIM: (Ar) Er 1 İtisam eden, eliyle tutan, yapışan 2 Günahtan çekinen 3 Allah'ın ipine sımsıkı sarılan MUTE: (Ar) Er - Ürdün'de Lut gölünün kuzeyinde verimli bir ova Peygamberliğin son dönemlerinde hristiyanlarla yapılan savaşın adı MUTEBER: (Ar) Ka 1 İtibarlı, hatırı sayılır, saygın 2 İnanılır, güvenilir 3 Yürürlükte olan geçer MUTENA: (Ar) Ka 1 Özenle dikkatle seçilmiş 2 Önemli, seçkin 3 Az bulunur MUTİ: (Ar) Er 1 İtaat eden, baş eğen, veren Tabi, bağlı 2 Rahat ve uslu MUTİA: (Ar) Ka - (bkz Muti) MUTLAY: (Tür) - Mutlu, sevinçli ay - Erkek ve kadın adı olarak kullanılır MUTLU: (Tür) - Talihli, uğurlu Bahtiyar - Erkek ve kadın adı olarak kullanılır MUTLUALP: (Tür) Er - (bkz Mutlu) MUTLUGÜN: (Tür) Er - (bkz Mutlu) MUTLUHAN: (Tür) Er - (bkz Mutlay) MUTLUKANİ: (Tür) Er - (bkz Mutlu) MUTLUTEKİN: (Tür) Er - (bkz Mutlay) MUTTALİB: (Ar) - Talepte bulunan, isteyen, (bkz Abdülmuttalib) MUTLUER: (Tür) Er - (bkz Mutlu) MUVAFFAK: (Ar) Er 1 Allah'ın yardımına ulaşmış, işi rast gitmiş kimse 2 Başaran beceren MUVAHHİD: (Ar) - Allah'ın birliğine inanan Allah'tan başka hiçbir ilah ve kanun koyucu tanımayan, yalnız Allah'tan gelen emirleri kabul eden- Erkek ve kadın adı olarak kullanılır MUVAKKAR: (Ar) Er - Tevkir edilmiş, ağırlanmış, saygı gösterilmiş olan Vakarlı, ağırbaşlı MUZAFFER: (Ar) - Zafer, üstünlük kazanmış, üstün - Erkek ve kadın adı olarak kullanılır MUZİ: (Ar) - Işık veren parlayan parlak - Erkek ve kadın adı olarak kullanılır MUZAM: (Ar) Er - Bir şeyin en büyük kısmı MÜ'MİN: (Ar)Er - İman etmiş, İslam dinine inanmış, müslüman MÜ'MİNE: (Ar) Ka - (bkz Mü'min) MÜBAHAT: (Ar) Ka - Övünme, iftihar etme MÜBAREK: (Ar) Er 1 Bereketli, feyizli Uğurlu, hayırlı, kutlu, mutlu 2 Beğenilen, sevilen, kızılan şaşılan kimse Bir şey hakkında sözleşme MÜBAREKE: (Ar) Ka - (bkz Mübarek) MÜBECCEL: (Ar) Ka - Yücelmiş, saygı gösterilmiş yüce, ulu MÜBELLİĞ: (Ar) Er 1 Tebliğ eden, haber veren bildiren 2 Büyük camilerde imamın söylediğini tekrarlayan kimse - Hz Peygamberin isimlerinden MÜBERRA: (Ar) - Temize çıkmış aklanmış, müstesna, azade, arınmış -Erkek ve kadın adı olarak kullanılır -Hz Peygamberin isimlerinden MÜBEŞŞİR: (Ar) Er - Müjdeci, muştucu - Hz Peygamber (sas)'in isimlerinden MÜBİN: (Ar) Er - 1 İyiyi kötüden, doğruyu yanlıştan, hayrı şerden ayıran 2 Açık anlaşılır, aşikar, belli 3 Kur'an'ı Kerim'i bazen de peygamber (sas)'i vasfetmek için kullanılmıştır MÜBİNE: (Ar) Ka - (bkz, Mübin) MÜBŞER: (Ar) Er - İbşar olunmuş, müjdelenmiş, mübeşşer MÜBTEHİC: (Ar) Er - Sevinçli, sevinmiş, memnun, mesrur, şad (bkz Behçet, Şadan) MÜCAB: (Ar) Er - Kabul cevabı almış olan Duası kabul olunan MÜCADELE: (Ar) Er 1 Uğraşma, savaşma, çatışma 2 Kur'an surelerinden birisinin adı MÜCAHİD: (Ar) Er 1 Cihad eden, din düşmanlarıyla savaşan Savaşan, uğraşan, savaşçı 2 Gayret eden, çok çalışan 3 Tasavvufta nefsine karşı gelerek kendini terbiye eden ve böylece manevi makamlara erişen kimse, derviş - Türk dil kurallarına göre d/t olarak kullanılır MÜCAHİDDİN: (Ar) Er - Din savaşçısı, İslam askeri MÜCD: (Ar) Ka - Kıvırcık, kıvrılmış, lülelenmiş saç MÜCEDDET: (Ar) Ka - Yeni, henüz kullanılmamış MÜCELLA: (Ar) Ka - Parlatılmış, parlak, cilalı MÜCEVHER: (Ar) Ka 1 Değerli süs eşyası 2 Arap alfabesinde noktalı olan harf MÜCMEL: (Ar) - Kısa ve az sözle anlatılmış, öz, özet - Erkek ve kadın adı olarak kullanılır MÜCTEBA: (Ar) Er - Seçilmiş, seçkin Hz Peygamberin isimlerinden MÜCTEHİD: (Ar) Er - İctihad eden, gücü yettiği kadar çalışan Ayet ve hadislerden şer'i hükümler çıkaran din alimi - İmam-ı Azam gibi MÜDAFİ: (Ar) Er - Müdafaa eden, koruyan Savunan, dayanan MÜDEBBER: (Ar) Ka - Tedbir alınmış, düşünce ile hareket edilmiş MÜDRİK: (Ar) Er - İdrak eden, anlayan, aklı ermiş MÜDRİKE: (Ar) Ka - (bkz Müdrik) MÜEMMİL: (Ar) Er - Temin edilmiş, sağlanmış, emniyete alınmış -Hz Peygamberin isimlerinden MÜESSER: (Ar) Ka - Kendisine bir şey tesir etmiş olan MÜEYYED: (Ar) - Teyid edilmiş, kuvvetlendirilmiş, sağlam Doğrulanmış Yardım gören - Erkek ve kadın adı olarak kullanılır MÜFAHİR: (Ar) Er - Övünen MÜFAHİRE: (Ar) Ka - Fahreden, övünen MÜFERREC: (Ar) Er 1 Meydanı olan, geniş 2 Keder gideren MÜFERRİH: (Ar) - Ferahlık veren, iç açan - Erkek ve kadın adı olarak kullanılır MÜFİD: (Ar) Er 1 İfade eden, anlatan, manalı 2 Faydalı - Türk dil kuralına göre "d/t" olarak kullanılır MÜFİDE: (Ar) Ka - (bkz Müfid) MÜFİZ: (Ar) Er - Feyizlendiren, feyiz veren Allah'ın isimlerinden -"Abd" takısı alarak kullanılır Abdulmufiz MÜFTEHİR: (Ar) Er 1 İftihar eden, övünen Şanlı, şerefli 2 Parasız işgören, fahri MÜGE: (Fran) Ka - İnci çiçeği MÜHEYMİN: (Ar) - Birini korkudan koruyan Allah'ın isimlerinden -"Abd" takısı almadan kullanılmaz Abdulmüheymin MÜHEYYA: (Ar) Ka - Hazır MÜHİB: (Ar) Er 1 Heybetli, korkunç, korkutan 2 Tehlikeli ve saygı uyandıran MÜHİBE: (Ar) Ka - (bkz Mühib) MÜHRE: (Fars) Ka 1 Bir çeşit yuvarlak şey 2 Cam boncuk Mühre-i Zar: Güneş MÜJDAT: (Fars) Er - Müjdeler, sevinçli haberler MÜJDE: (Fars) Ka 1 Muştu, sevinç haberi, büşra 2 Hayırlı, sevinçli bir haber getirene verilen bahşiş MÜJGÂN: (Fars) Ka - Kirpikler, kirpik MÜKÂFAT: (Ar) Ka - Ödül Değerlendirici, sevindirici davranış MÜKAFİ: (Ar) Er - Eşit, beraber MÜKERREM: (Ar) - Muhterem, aziz sayın, saygıdeğer, sayılan, onurlandıran, hürmet ve tazime erişmiş -Erkek ve kadın adı olarak kullanılır MÜKREM: (Ar) Er - Kerem ve şeref ile nitelenmiş olan MÜKREMİN: (Ar) Er - İkram olunmuş, ağırlanmış MÜKRİM: (Ar) Er - İkramcı, ikram eden, ağırlayan-ağırlayıcı, misafirperver MÜKRİME: (Ar) Ka - (bkz Mükrim) MÜLAYİM: (Ar) Er 1 Uygun, muvafık 2 Yumuşak huylu, yavaş kimse Pekliği olmayan MÜLHİM: (Ar) Er - İlham veren, içe doğduran, esinlendiren MÜLHİME: (Ar) Ka - (bkz Mülhim) MÜLKET: (Ar) Er - Ülke MÜLTEKA: (Ar) - Kavuşma, buluşma, birleşme yeri - Erkek ve kadın adı olarak kullanılır MÜLTEMİ: (Ar) Er - Parlayan, parıldayan MÜMTAZ: (Ar) Er - İmtiyaz tanınmış, ayrı tutulmuş, üstün tutulmuş Seçkin MÜNCİ: (Ar) Er - İnca eden, kurtaran, halaskar - Hz Peygamberin isimlerinden MÜNEVVER: (Ar) Ka - Tenvir edilmiş, nurlandırılmış, aydınlatılmış, ışıklı Aydın MÜNİB: (Ar) Er 1 İnabe eden, asiliği, azgınlığı bırakarak Allah'a yönelen 2 Güzel yağan, faydalı yağmur 3 Taze ve verimli bahar MÜNİBE: (Ar) Ka - (bkz Münib) MÜNİF: (Ar) Er 1 Yüksek, ulu, büyük, ali, bülend 2 Yüksek, büyük hükümler MÜNİFE: (Ar) Ka - (bkz Münif) MÜNİM: (Ar) Er - Nimet veren, yedirip içiren - Takı alarak kullanılır Abdülmün'im MÜNİR: (Ar) Er 1 Nurlandıran, ışık veren, parlak, ziyalar 2 Kur'an'da peygambere ve ilahi kitaplara sıfat olarak kullanılmıştır MÜNİRE: (Ar) Ka - (bkz Münir) MÜNŞİ: (Ar) Er - İnşa eden, yapan Yapısı, üslubu güzel olan, iyi katib MÜNTEHA: (Ar) - Son, nihayet, uç, en son, akıbet - Erkek ve kadın adı olarak kullanılır MÜNZİR: (Ar) 1 Akıbetinin kötülüğünü söyleyerek korkutan 2 Kafirleri ve münafıkları sapıklıklarından döndürmek için cehennem azabı ile korkutan Rasulullah için kullanılmıştır Birçok sahabe de bu ismi kullanmıştır MÜRDÂZ: (Fars) - İran güneş yılının 5 ayı MÜREN: (Tür) - Akarsu, dere, ırmak - Erkek ve kadın adı olarak kullanılır MÜREVVA: (Ar) Ka - Aklı, fikri, düşünüşü görünüşü sağlam MÜRİD: (Ar) Er 1 İdare eden, emreden buyuran 2 Bir şeyhe bağlı olan kimse - Türk dil kurallarına göre "d/t" olarak kullanılır MÜRİDE: (Ar) Ka - (bkz Mürid) |
İsimler Sözlüğü |
11-04-2012 | #35 |
Prof. Dr. Sinsi
|
İsimler SözlüğüMÜRSEL: (Ar) Er 1 Gönderilmiş yollanılmış Şeriat sahibi peygamberler 2 Salıverilmiş suç 3 Bir yazı sitili Hz Peygamberin isimlerinden MÜRŞİD: (Ar) Er 1 İrşad eden, doğru yolu gösteren kılavuz 2 Tarikat şeyhi Gafletten uyandıran MÜRŞİDE: (Ar) Ka - (bkz Mürşid) MÜRÜVVET: (Ar) Ka - İnsaniyet, mertlik, yiğitlik Cömertlik, iyilikseverlik MÜSEVVER: (Ar) Ka - Çevresine sur, duvar çevrilmiş korunmuş MÜSLİM: (Ar) Er - İslam dininde olan MÜSLİME: (Ar) Ka - (bkz Müslim) MÜSTAKİM: (Ar) Er - Doğru, düz, dik Temiz, namuslu MÜSTEAN: (Ar) - Kendisinden yardım beklenen, yardım istenen -Allah'ın sıfatlarındandır MÜSTEBŞİR: (Ar) Er - İstibşar eden, müjdeleyen Müjde ile sevinen MÜSTECAB: (Ar) Er - İsticabe edilmiş, kabul olunmuş, (bkz Mücab) MÜSTEKBİR: (Ar) 1 Kibirlenen kendini büyük gören, büyüklenen 2 Alah'a karşı büyüklenen kafir ve mülhid - İsim olarak kullanılmaz MÜSTEKFİ: (Ar) Er - Yetecek kadarını isteyen MÜSTENİR: (Ar) Er - Işıklı, parlak MÜSTENİRE: (Ar) Ka - (bkz Müstenir) MÜSTESNA: (Ar) 1 İstisna edilen, kural dışı bırakılan, bırakılmış 2 Bütün 3 Ayrı tutulan, ayrık 4 Benzerlerinden baskın - Erkek ve kadın adı olarak kullanılır MÜSTEZIM: (Ar) Er 1 İstizanı eden, büyük gören, büyük tutan, cömert 2 Kibirli, gururlu MÜŞERREF: (Ar) - Şereflendirilmiş kendisine şeref verilmiş, şerefli MÜŞFİK: (Ar) - Şefkatli, merhametli, acıyan, seven - Erkek ve kadın adı olarak kullanılır MÜŞFİKA: (Ar) Ka - (bkz Müşfik) MÜŞİR: (Ar) Er 1 Haber veren, bildiren 2 Emir ve işaret eden 3 Mareşal - Daha çok lakab olarak kullanılır MÜŞTAK: (Ar) Er - İştiyaklı, özleyen, göreceği gelen, can atan MÜŞTEHİR: (Ar) - İştihar eden, şöhret bulan, meşhur - Erkek ve kadın adı olarak kullanılır MÜTEÂL: (Ar) Er - Yüksek, yüce (bkz Bülend) MÜTİM: (Ar) Er - Tamamlayan, tamamlayıcı, tamamlamaya yarayan MUTTAKİ: (Ar) Er - İttika eden, sakınan, çekinen Allah'tan korkan, abid, zahid - Hz Peygamberin isimlerinden MÜVEDDET: (Ar) Ka - Sevgi, muhabbet, dostluk MÜVELLÂ: (Ar) - Bir davanın veya anlaşmazlığın halli, bir işin araştırılması konusuna şeriatça vazifelendirilmiş şahıs - Erkek ve kadın adı olarak kullanılır MÜYESSER (Ar) Ka - Kolayı bulunup yapılan, kolay gelen, kolaylıkla olan MÜZAHİR: (Ar) Er - Zahir olan, arka çıkan, yardım eden, koruyan MÜZDÂD: (Ar) Er - Ziyadeleşmiş, artmış, çoğalmış - Türk dil kuralı açısından "d/t" olarak kullanılır MÜZEHHER: (Ar) Ka - Çiçekli, çiçeklenmiş, çiçek açmış - (bkz Zühre) MÜZEKKİR: (Ar) Er � Zikreden hatıra getiren anan Zikreden ibadet eden - Hz Peygamberin isimlerinden MÜZEMMİL: (Ar) Er 1 Bir şeye sarılmış sargılanmış 2 Kur'an-ı Kerim'de bir sure adı MÜZEYYEN: (Ar) Ka - Zinetlendirilmiş, süslenmiş, süslü |
İsimler Sözlüğü |
11-04-2012 | #36 |
Prof. Dr. Sinsi
|
İsimler SözlüğüN NABİ: (Ar) Er 1 Haberci, haber veren 2 Yüksek, yüce 3 Büyük Türk şairidir 17 asrın ikinci yarısında yaşamıştır NABİA: (Ar) Ka - Yerden çıkıp fışkıran, kaynayan, akan NABİYE: (Ar) Ka 1 Ulu, şerefli kimse 2 Sonradan şair olan kimse 3 Haberci, haber veren NACİ: (Ar) Er - Necat bulan, kurtulan, selamete kavuşan Cehennemden kurtulmuş, cennetlik NACİL: (Ar) Er - Soyu sopu temiz olan kimse NACİYE: (Ar) Ka - (bkz Naci) NADAN: (Fars) Ka - Kaba, dobra NADİDE: (Fars) Ka - Görülmemiş görülmedik Pek seyrek bulunan, çok değerli NADİM: (Ar) Er - Pişmanlık duyan, pişman Tevbe eden NADİME: (Ar) Ka - (bkz Nadim) NÂDİR: (Ar) Er - Seyrek, az, ender bulunur NADİ: (Ar) Er 1 Nida eden, haykı*ran, çağıran 2 Toplantı, meclis, (bkz Nida) NÂDİRE: (Ar) Ka - (bkz Nadir) NADİYE: (Ar) Ka 1 Bağırıp, çağıran, seslenen 2 Toplantı, meclis NÂFERİZ: (Fars) Er 1 Göbek düşüren 2 Koku saçan NAFİ': (Ar) - Yararlı, kârlı Şifalı, hayır ve fayda verici şeyler yaratan Allah - Esmaü'l-Hüsna'dandır "Abd" takısı alarak kullanılır NÂFİA: (Ar) Ka - Bayındırlık işleri NAFİH: (Ar) Er - Üfleyen, üfleyici NAFİLE: (Ar) Ka - Mal, ganimet, ihsan bağış NAFİZ: (Ar) Er 1 Delen, delip geçen İçeriye giren, işleyen 2 Tesir eden, sözü geçen NAFİZE: (Ar) Ka - (bkz Nafiz) NÂGEHAN: (Fars) Ka - Ansızın, birdenbire NAĞME: (Ar) Ka - Ahenk güzel ses (bkz Ezgi) NAHİD: (Fars) Er - Venüs (zühre) gezegeni (Arapça'da) Yeni yetişen kız - Türk dil kuralına göre "d/t" olarak kullanılır NAHİDE: (Fars) Ka - (bkz, Nahid) NAHİRE: (Ar) Ka - Ayın ilk günü ya da son gecesi NAİB: (Ar) Er - 1 Vekil, birinin yerine geçen, kadı vekili, Şeriata göre hükmeden hakim 2 Nöbet bekleyen, nöbetle gelen NAİBE: (Ar) Ka - Vekil, birinin yerine geçen NAİL: (Ar) Er - Muradına eren, ermiş, ele geçiren Naili: Divan edebiyatı şairlerinden olup asıl adı Salih'tir Manastır'da doğmuş, Mısır'da vefat etmiştir NAİLE: (Ar) Ka - (bkz Nail) NAİM: (Ar) Er 1 Bollukta yaşayış 2 Cennetin bir kısmı Daru'n-Naim: Cennet NAİMA: (Ar) Er - Haleb'te doğmuş, asıl adı Mustafa Naim'dir Naima tarihiyle meşhurdur NAİME: (Ar) Ka - Güzel zarif kadın Nazlı büyütülmüş kadın NAİRE: (Ar) Ka - Ateş, alev, sıcaklık NAKİ: (Ar) Er 1 Temiz, pak 2 Çok ince, çok güzel, zarif NAKİB: (Ar) Er - Bir kavim veya kabilenin reisi veya vekili Bir tekkede, şeyhin yardımcısı olan ve en eski derviş veya dede NAKİBE: (Ar) Ka 1 İnsan ruhu 2 Akıl NAKİYE: (Ar) Ka - (bkz Naki) NAKŞİDİL: (Ar) Ka - Gönül resmi, gönül süsü NÂLÂN: (Fars) Ka - İnleyen, inleyici, ağlayan, feryad eden Manası dolayısıyla isim olarak kullanılmamalıdır NALE: (Fars) Ka - İnleme, inilti NALEZEN: (Fars) Ka - İnleyen, inildeyen NAMAL: (Tür) Er - Adın duyulsun, ün kazan NAMDAR: (Fars) Er - Namlı, ünlü NAME: (Fars) Ka - Sevgiliye ve aşka ait yazılmış mektup Mektup Kitap, dergi NAMİ: (Fars) Er - Namlı, şöhretli ünlü NAMIK: (Ar) Er - Yazıcı, katip, yazar NAMIKA: (Ar) Ka - (bkz Namık) NAMİYE: (Ar) Ka - Olma, yerden bitme kuvvetli, gelişme yetişme NAMUS: (Ar) 1 Kanun nizam 2 Ar, edep, haya, ırz 3 Temizlik, doğruluk 4 Allah'a yakın olan büyük melek NAMVER: (Fars) Er - Adlı, ünlü NARDAN: (Fars) Ka 1 Nar taneleri 2 Gözyaşı damlaları NARDANE: (Fars) Ka - Nar tanesi NARDİN: (Fars) Ka - Bir çeşit sümbül NARGÜL: (Fars) Ka - Ateş renginde, kırmızı gül NARİN: (Fars) Ka - İnce, zarif yapılı, nazik Zayıf çelimsiz NARİYE: (Ar) Ka - Ateşle ilgili, cin peri - İsim olarak kullanılmaz NASIH: (Ar) Er - Nasihat eden, öğüt veren - Nasıh-ı Emin: Hz Nuh (as) NÂSIHA: (Ar) Ka - (bkz Nasıh) NASIR: (Ar) Er - Yardımcı, yardım eden (muin) "Abd" takısı alarak kullanılırsa daha iyi olur Abdünnasır NASİB: (ai) Er - Pay hisse Birinin elde ettiği şey Allah'ın kısmet ettiği şey - Türk dil kuralına göre "b/p" olarak kullanılır NASİBE: (Ar) Ka - Dikili taş Yollara nişan için dikilen taş NASR: (Ar) Er - Yardım - Üstünlük (zafer) - Kur'an-ı Kerim'in 110 suresi Nasrullah: Allah'ın yardımı NASRUDDİN: (Ar) Er - (Dine yardımı dokunan - Dilimizde "Nasreddin" şeklinde kullanılır NASRULLAH: (Ar) Er - Allah'ın nusreti, yardımı NASUH: (Ar) Er 1 Nasihatçı, öğütçü 2 Halis, temiz NASUHİ: (Ar) Er - Bozulmaz şekilde tevbe edici NÂŞİD: (Ar) Er - Şiir okuyan, şiir söyleyen, şiir yazan NÂŞİDE: (Ar) Ka - (bkz Naşid) NAŞİR: (Ar) Er - Neşreden, dağıtan, yayan, yayınlayan NATIK: (Ar) Er 1 Söyleyen konuşan 2 Düşünen 3 Bildiren, bildirici NATIKA: (Ar) Ka - (bkz Natık) NÂYAB: (Fars) - Bulunmaz Benzeri olmaz - Erkek ve kadın adı olarak kullanılır NAYMAN: (Moğ) Er - Sekiz Batı Moğolistan'da yaşayan sekiz kabileden oluşan Türk topluluğu NAZ: (Fars) Ka 1 Kendini beğendirmek için takınılan yapmacık cilve, işve 2 Bir şeyi beğenmiyormuş gibi gözükme Şımarıklık 3 Yalvarma, rica NAZAN: (Fars) Ka - Nazlı NAZENDE: (Fars) Ka - Naz edici, nazlı, hoş edalı NAZENİN: (Fars) Ka 1 Cilveli, oynak Çok nazlı yetiştirilmiş, şımarık 2 Narin ince yapılı NAZIDİL: (Fars) Ka - Gönül nazı, gönül cilvesi NAZIM: (Ar) Er - Tanzim eden, düzenleyen Sıra sıra, dizi dizi olan şey NÂZIME: (Ar) Ka - (bkz Nazım) NAZIR: (Ar) Er 1 Nazar eden, nezaret eden, bakan, gözeten 2 Vekil bakan 3 Bir yüzü bir tarafa yönelik olan NAZİF: (Ar) Er - Temiz, pak, nazik, zarif ve şık giyimli NAZİFE: (Ar) Ka - (bkz Nazif) NAZİK: (Fars) Ka 1 İnce, narin 2 Terbiyeli, saygılı 3 Güzel zarif NAZİL: (Ar) Er - Yukardan aşağıya inen Bir yere konan, bir yerde konaklayan NAZİLE: (Ar) Ka - (bkz Nazil) NAZİR: (Ar) - Er 1 Taze 2 Altın 3 Benzer eş NAZİRE: (Ar) Ka 1 Örnek karşılık 2 Manzum eserde ayrı vezin ve kafiyede benzer olma hali NAZLAN: (Tür) Ka - Kendini beğendir, nazlı ol NAZLI: (Tür) Ka - Naz yapan, kendini ağıra satan Değer verilen sevgili NAZLIGÜL: (Tür) Ka - (bkz Nazlı) NAZLIHAN: (Tür) Ka - (bkz Nazlı) NAZMİ: (Ar) Er - Dizme, tertib etme, sıraya koyma Sıra, tertip - Vezinli, kafiyeli söz NAZMİYE: (Ar) Ka - (bkz Naz-mi) NAZRA: (Ar) Ka - Bir tek bakış NAZRET: (Ar) - Tazelik 2 Bakma, bakış 3 İdare, reislik 4 Nazırlık -Erkek ve kadın adı olarak kullanılır NEBA: (Ar) - Haber - Erkek ve kadın adı olarak kullanılır NEBAHADDİN: (Ar) Er - Dinin şanı ve şerefi - Türk dil kuralına göre "d/t" olarak kullanılır NEBÂHAT: (Ar) Ka 1 Şan, şeref, onur 2 Şan, şeref sahibi NEBÂLET: (Ar) Ka 1 Zekilik 2 Büyüklük, ululuk 3 Cömertlik NEBİ: (Ar) Er - Haberci Peygamber NEBİH: (Ar) Er - Namlı, şerefli NEBİHE: (Ar) Ka - (bkz Nebih) NEBİL: (Ar) Er 1 Yüksek meziyet ve onur sahibi 2 Akıllı, anlayışlı Bilgili, faziletli NEBİLE: (Ar) Ka - (bkz, Nebil) NEBİYE: (Ar) Ka - (bkz Nabiye) NECÂBET: (Ar) Er - Soyluluk, soy temizliği NECAETTİN: (Ar) Er - Dine girip hidayete eren, kurtulan NECÂH: (Ar) Er - İsteğine ulaşma Kurtulma İhtiyaçlarını temin edebilmek NECAT: (Ar) Er - Kurtulma, kurtuluş Selamet NECATİ: (Ar) Er - Kurtulmaya mensup, kurtuluşla ilgili Necati: 15 asır meşhur Osmanlı şairi olup asıl adı İsa'dır NECCAR: (Ar) Er - Dülger Marangoz - Daha çok lakab olarak kullanılır NECDET: (Ar) Er - Kahramanllık yiğitlik, efelik Korkusuz olmak NECEF: (Ar) Er - Yüksek, sırt tepe, tümsek Kufe civarlarında Hz Ali'nin türbesinin bulunduğu yer NECİB: (Ar) Er 1 Soyu sopu temiz pak olan kimse 2 Asilzade, kıymetli, üstün 3 Güzel ahlak sahibi - Türk dil kuralı açısından "b/p" olarak kullanılır NECİBE: (Ar) Ka - (bkz Necip) NECİD: (Ar) - Yüksek yayla Arabistan'ın sahil ovasına ve çukur sahaya zıt olan yüksek kısım - Erkek ve kadın adı olarak kullanılır NECİL: (Ar) Er - Soylu, soyu sopu temiz, kişizade Asıl NECİLE: (Ar) Ka - (bkz Necil) NECİY: (Ar) Er - Sırdaş NECİYULLAH: (Ar) Er - Allah'ın kurtuluş verdiği kişi Hz Peygamberin isimlerinden NECLA: (Ar) Ka - Çocuk, evlat Kuşak, soy, nesil NECMİ: (Ar) Er - Yıldızla ilgili Necmüddin: Dinin yıldızı - Dilimizde "Necmettin" şeklinde kullanılmaktadır NECMİYE: (Ar) Ka - (bkz Necmi) |
İsimler Sözlüğü |
11-04-2012 | #37 |
Prof. Dr. Sinsi
|
İsimler SözlüğüNECVE: (Ar) Ka - Tümsek ve yüksek yer NEDA: (Ar) - Çiğ, nem rutubet, (bkz Şebnem) - Erkek ve kadın adı olarak kullanılır NEDİM: (Ar) Er 1 Meclis arkadaşı, sohbet arkadaşı 2 Büyükleri fıkra ve hikayeleri ile eğlendiren Güzel hikayeler anlatan, tatlı konuşan - Nedim: Osmanlı şairlerinden Asıl adı Ahmed'tir Lale devri şairlerindendir NEDİME: (Ar) Ka - (bkz Nedim) -Zengin veya itibarlı bir kadının arkadaşı Saray hayatında Sultan hanımlarının yardımcıları NEDRET: (Ar) - Azlık, seyreklik, az bulunurluk - Erkek ve kadın adı olarak kullanılır NEDVE: (Ar) Er - Görüşme konuşma Daru'n-Nedve' Cahiliyye zamanında Mekke'de, kabile işlerini konuşmak için yapılmış olan meşhur bina NEFASET: (Ar) Ka - Nefislik, nefis olma hali Kıymetlilik NEFER: (Ar) Er 1 Bir adam, tek kişi 2 Er, asker NEFİ: (Ar) Er - Çıkar ile ilgili faydacı, menfaat, kâr - Nefi', Divan edebiyatının başarılı şairlerindendir 4 Murad zamanında yaşamıştır NEFİS: (Ar) Ka - Çok hoş, hoşa giden, beğenilen NEFİSE: (Ar) Ka - Pek hoş, çok hoşa giden, en güzel, çok beğenilen NEHÂR: (Ar) Ka -Gündüz NEHİB: (Ar) Er 1 Dehşet, korku 2 Yağmacı, çapulcu - Türk dil kuralına göre "b/p" olarak kullanılır NEHİR: (Ar) Ka - Akarsu, ırmak Çok bol su NEHİRE: (Ar) Ka - (bkz Nehir) NEHRİ: (Ar) Er - Nehirle ilgili, nehire ait NEJAD: (Fars) Er - Soy, nesil NEMA: (Ar) Ka 1 Artma, çoğalma 2 Büyüme, uzanma 3 Faiz NEMİR: (Ar) Ka - Tatlı su NEMRUD: (Ar) Er - Babil'in kurucusu olduğu sanılan hükümdar MÖ 2640'ta yaşamış Hz İbrahim'i ateşe attırmıştır Babil kulesinin onun zamanında yapıldığı söylenmektedir -İsim olarak kullanılmaz NEPTÜN: (Lat) Er - Güneşe yakınlığı 8 sırada olan gezegen NERGİS:(Fars) Ka - Nergisgillerden çiçekleri ayrı veya bir köksap üzerinde şemsiye vaziyetinde bulunan ve beyaz san nevilesi de olan bir süs çiçeği NERİM: (Fars) Er - Pehlivan, yiğit, bahadır NERİMAN: (Fars) Ka - (bkz Nerim) - Rüstem'in dedesi olan Şam'ın babası NERMİ: (Fars) Er - Yumuşak, gevşeklik NERMİN: (Fars) Ka - Yumuşak NESEFİ: (Ar) Er - Yapı ustası NESİB: (Ar) Er - Soylu, soyu temiz baba NESİBE: (Ar) Ka - (bkz Nesib) NESİF: (Ar) Er - İki kişi arasında olan sır NESİL: (Ar) Er - Aynı çağda, aynı yaşta bulunan kimselerin tümü, kuşak NESİM: (Ar) Er 1 Hafif rüzgar 2 Hoş, mülayim insan NESİME: (Ar) Ka - (bkz Nesim) NESLİ: (Ar) Ka - Nesle ait, soya ait NESLİGÜL: (afi) Ka - Gül soyu, gül gibi güzel soydan gelen NESLİHAN: (afi) Ka - Han nesline ait, hanın soyundan NESLİŞAH: (afi) Ka - Şah soyundan gelen NESRİN: (Fars) Ka - Yaban gülü Ağustos gülü Mısır gülü Van gülü NEŞTERİN: (Fars) Ka - Ağustos gülü, yaban gülü NEŞAT: (Ar) Er - Sevinç, neşe, şenlik, keyif İran şairlerinden birisinin adı NEŞET: (Ar) Er 1 Meydana gelme, gelişme 2 Kaynak olma, bir mecradan çıkış Neşet: 19 yy Türk şairlerinden biri NEŞE: (Ar) Ka - Neşe keyif, sevinç Az sarhoşluk, çakırkeyif NEŞECAN: (ati) Ka - Canın neşesi, mutluluğu NEŞEGÜL: (afi) Ka - (bkz Neşe) NEŞENUR: (Ar) Ka - Işık saçan neşe, sevinç - (bkz Neşe) NEŞEVER: (ati) Ka - Çok neşeli NEŞİD: (Ar) Er - (bkz Neşide) NEŞİDE: (Ar) Ka - Manzum şiir Atasözü derecesinde kullanılan meşhur beyit veya mısra NEŞVE: (Ar) Ka - Sevinç NEVA: (Fars) Ka 1 Ses, şada, makam, ahenk, name 2 Refah, zenginlik Güç, kudret 3 Doğu müziğinde bir makam NEVADİR: (Ar) - Az bulunan şeyler - Erkek ve kadın adı olarak kullanılır NEVÂL: (Ar) 1 Talih, kısmet 2 Bahşiş, bağış - Erkek ve kadın adı olarak kullanılır NEVAZ: (Fars) Er - Okşayan, okşayıcı NEVBAHAR: (Fars) Ka - İlkbahar Yeni bahar NEVBAHT: (fai) Ka - Yeni şansı açılmış, şansı açık NEVBAR: (Fars) Ka 1 Genç kız 2 Turfanda çıkan meyve ve çiçek NEVBARE: (Fars) Ka - Turfanda yemiş Taze yeşillik NEVCİ: (Fars) Er - Makam, ahenk ve nasip ile ilgili Ali Şakir'in lakabı NEVCİVAN: (Fars) Er - Genç, delikanlı NEVEDA: (Fars) Ka - Yeni tavır, yeni eda "Nev" ve "eda" kelimelerinden birleşik isim NEVESER: (Fars) - Türk müziğinde birleşik bir makam - Erkek ve kadın adı olarak kullanılır NEVFEL: (Ar) Er - Deniz (bkz Derya) Sahabe isimlerindendir NEVGÜL: (Fars) Ka - Yeni açılmış gül NEVHAYAT: (fai) Ka - Yeni hayat, yeni yaşam NEVHİZ: (Fars) Er - Genç Yeni yetişmiş, yeni çıkmış NEVİDE: (Ar) Ka - İyi, sevinçli haber NEVİN: (Fars) Ka - Yepyeni, yeni şey, yeni olan NEVİNUR: (Fars) Ka - Renk ışık NEVİR: (Ar) Ka 1 Parlaklık 2Ağaç çiçeği NEVİT: (Fars) Er - İyi, sevinçli haber, müjde NEVNİHAL: (Fars) Ka - Taze fidan, ağacın taze sürgünü NEVRA: (Ar) Ka 1 Işıklı olma, parlaklık 2 Çiçek, özellikle beyaz çiçek NEVRED: (Fars) - Gezen, dolaşan, yol alan - Erkek ve kadın adı olarak kullanılır NEVREDDİN: (Ar) Er - Dinin ışığı, aydınlığı - Türk dil kuralına göre "d/t" olarak kullanılır NEVRES: (Fars) - Yeni yetişen, yeni biten - Erkek ve kadın adı olarak kullanılır NEVRESTE: (Fars) Ka - (bkz Nevres) NEVRİYE: (Ar) Ka - Işıkla, parlaklıkla, aydınlıkla ilgili NEVRUZ: (Fars) Ka 1 Yeni gün 2 İlkbahar başlangıcı 3 Türk müziğinin makamlarından NEVSAL: (Fars) Er - Yeni yıl NEVSALE: (Fars) Ka - Genç, taze, küçük NEVŞAH: (Fars) Er 1 Yeni dal 2Yeni bilmiş geyik boynuzu NEVZAD: (Fars) Er - Yeni doğmuş Yeni doğan - Türk dil kuralı açısından "d/t" olarak kullanılır NEVZAR: (Fars) - Yeni ağlayış, ağlaması güzel olan - Erkek ve kadın adı olarak kullanılır NEVZENİN: (Fars) - Yeni tarz yeni yöntem - Erkek ve kadın adı olarak kullanılır NEYYİR: (Ar) Er - Nurlu, parlak Işıklı cisim Güneş NEYYİRE: (Ar) Ka - (bkz Neyyir) NEYZEN: (Fars) Er - Ney çalan kimse NEZAFET: (Ar) Ka - Temizlik, paklık NEZÂHAT: (Ar) Ka - Temizlik, paklık İncelik, rikkat NEZÂKET: (Fars) Ka 1 Naziklik 2 Zariflik, incelik 3 Terbiye 4 Ehemmiyet NEZİH: (Ar) Er - Temiz, pak NEZİHE: (Ar) Ka - (bkz Nezih) NEZİHİ: (Ar) Er - Temizlik, saflık, incelikle ilgili NEZİR: (Ar) Er 1 Birini doğru yola (Sırat-ı Müstakim'e) yöneltmek için Allah'ın azabıyla gözdağı vererek korkutmak 2 (Fıkıh'ta) Adak, dilek, tahsis 3 Kendisini Allah yoluna adayan kişi Kur'an'da 40'tan fazla yerde geçmektedir Hz Peygamberin isimlerinden NEZİRE: (Ar) Ka - (bkz Nezir) NEZZAM: (Ar) Er - Nizam veren düzenleyen NİDA: (Ar) Ka 1 Çağırma, bağırma, seslenme 2 Ses verme NİGAH: (Fars) Ka 1 Bakış, bakma 2 Göz NİGAR: (Fars) Ka 1 Resim 2 Resmedilmiş, resmi yapılmış Put 3 Sevgili 4 Türk musikisinde bir makam Nigar Hanım: Meşhur kadın şairlerdendir Osman Paşa'nın kızıdır NİHAD: (Fars) Er - Tabiat huy, yaratılış, kişilik, bünye - Türk dil kuralı açısından "d/t" olarak kullanılır NİHAL: (Fars) Ka 1 Sevgili 2 Taze, düzgün fidan, sürgün NİHALE: (Ar) Ka 1 Yeni yetişmiş, düzgün, fidan 2 Avcı, korkuluğu 3 Döşeme, döşenecek şey NİHAN: (Fars) Ka - Gizli, saklı Bulunmayan, görünmeyen NİHAVEND: (Fars) Ka 1 İran'ın batı yöresinde ünlü bir kent 2 Musikide bir makam NİHAYET: (Ar) 1 Son Sonunda -Erkek ve kadın adı olarak kullanılır NİJAD: (Fars) Er - Soy, nesil, ne-seb Tabiat, cibilliyet, (bkz Nejad) NİKÂN: (Fars) - İyiler, hoşlar - Erkek ve kadın adı olarak kullanılır NİKBİN: (Fars) Ka - İyimser NİKHU: (Fars) - İyi huylu, huyu güzel - Kadın ve erkek adı olarak kullanılır NİL: (Ar) Ka 1 Çivit otu 2 Mısır'dan geçen Akdeniz'e dökülen meşhur nehir NİLAY: (Ar) Ka - İki nil Seyhan ve Ceyhan nehirleri Fırat ve Dicle nehirleri NİLGÜN: (Fars) Ka - Çividî, çivit renginde, lacivert NİLHAN: (Ar) Ka - Nil havzası hanlarından NİLSU: (Tür) Ka - (bkz Nil) NİLÜFER: (Fars) Ka - Çiçek adı NİMET: (Ar) Ka 1 İyilik, lütuf, ihsan, bahşiş 2 Azık, yiyeceğe, içeceğe dair şeyler 3 Saadet, mutluluk -Erkek ve kadın adı olarak kullanılır NİMETULLAH: (Ar) Er - Allah'ın nimeti NİMRE: (Ar) Ka - Dişi kaplan NİSA: (Ar) Ka 1 Kadınlar 2 Kur'an-ı Kerim'in 4 suresi NİSAN: (Süry) Ka 1 Bolluk, bereket, cömertlik 2 İlkbaharın 4 ayı 3 Sur NİŞAN: (Fars) Er 1 İm, iz, belirti 2 Amaç, hedef 3 Tuğra, madalya NİŞANBEY: (fti) Er - (bkz Nişan) NİYAZ: (Fars) Er 1 Yalvarma, yakarma Dua 2 Bazı tarikatlarda küçüğün büyüğe karşı olan selam, saygı ve duası 3 İhtiyaç, muhtaçlık NİYAZİ: (Fars) Er 1 (bkz Niyaz) 2 Yalvarıcı, niyaz edici Sevgili Türk mutasavvıflarından birisi 18 yy'da yaşamıştır |
İsimler Sözlüğü |
11-04-2012 | #38 |
Prof. Dr. Sinsi
|
İsimler SözlüğüNİZAM: (Ar) Er 1 Dizi, sıra Düzen, usul, tertip, yol, kaide 2 Kanun*lar 3 Hindistan'daki küçük devletlerin hükümdarlığı Nizamüddin: Dinin nizamı, düzeni - Dilimizde "Nizamettin" olarak kullanılır NİZAMİ: (Ar) Er 1 Usulüne uygun, terkipli, düzenli 2 Kanun ve nizama ait, onunla ilgili Nizami; İran'ın en büyük şairlerinden olup, Genceli'dir NUH: (Ar) Er - Nuh peygamber Kur'an-ı Kerim'de ismi geçen 25 peygamberden baştan 3 sırada gelen kişi Zamanında Nuh tufanı olmuştur Kur'an-ı Kerim'in 71 suresinin adı NUHAYLE: (Ar) Er - İrak'ta, Kufe'ye yakın bir mevki NUHBE: (Ar) Ka - Herşeyin seçilmişi, seçkin, seçilmiş, aydınlanmış NUHCAN: (ati) Er - (bkz Nuh) NUHİ: (Ar) Er - Nuh'a ait, Nuh ile ilgili Pek eski NUMAN: (Ar) 1 Kan 2 Gelincik Hanefi Mezhebi'nin imamı, Nu'man b Sabit NUR: (Ar) Ka 1 Aydınlık, parıltı, parlaklık, niran 2 Mekke'deki Hıra dağı Işığın bir şeye yansımasından meydana gelen parlaklık Zünnureyn: Hz Peygamberin 2 kızıyla evlendiği için Hz Osman'a verilen unvan, onur sahibi Kur'an-ı Kerim'in 24 suresinin adı NURAL: (ati) Ka - Nur, ışık al, ışıklı ol NURALEM: (Ar) Ka - Evrenin nuru, alemi aydınlatan NURALP: (ati) Er - Nurlu, yiğit NURAN: (Fars) Ka - Işıklı Nurlu, nura ait NURANİ: (Fars) Er - Işıklı, ışık saçan Saygı uyandıran, nurlu NURATAY: (ati) Er - (bkz Nuralp) NURAY: (ati) Ka - Işık saçan ay Ayın en çok ışık saçtığı dönem NURBAKİ: (Ar) Er - Sürekli aydınlık olan, nurlu sabah NURBANU: (afi) Ka - Nur yüzlü hanım, gelin, prenses - Nur ve ba-nu'dan birleşik isim NURBAY: (ati) Er - Nurlu, aydınlık kimse NURCAN: (ati) Ka - Canlı, neşeli, hayat dolu NURCİHAN: (afi) Ka - Cihan'ın nuru, ışığı Dünyaya ışık saçan Türk-Hind imparatoru Cihangir'in zevcesi NURCİVAN: (afi) Er 1 Parlak, neşeli, genç 2 Mert, gözüpek, genç NURÇİN: (afi) Ka - Nur toplayan, ışık derleyen, NURDAĞ: (ati) Er - Nurdağı, Nurdan dağ NURDAN: (ati) Ka - Nur'a ait, nurdan yapılmış NURDANAY: (ati) Ka - (bkz Nurdan) NURDİL: (afi) Ka - Nurlu, ışıklı gönül NURDOĞAN: (ati) Ka - Nurlu insan NUREDDİN: (Ar) Er - Dinin nuru, ışığı NUREFŞAN: (afi) Ka - Aydınlık veren, ortalığı ışık içinde bırakan -Nur ve efşan kelimelerinden birleşik isim NUREL: (ati) Ka - Nurlu el NURER: (ati) Er - Nurlu insan NURERSİN: (ati) Er - (bkz Nurer) NURFER: (afi) Ka - Işık ve aydınlık NURFİDAN: (afi) Ka - Taze ve pırıl pırıl genç, zarif hanım NURGÖK: (ati) Ka - Nurlu, aydınlık gökyüzü NURGÜL: (Fars) Ka - Gülün en parlak olanı NURGÜN: (ati) Ka 1 Nurlu gün, ışıklı gün 2 Günün ve bütün hayatın nurlu parlak olması NURHAN: (ati) Ka - Nur'un yöneticisi, hakimi NURHİLAL: (Ar) Ka - (bkz Nuray) NURİ: (Ar) Er - Nura ait, nurla ilgili NURİNİSA: (Ar) Ka - Nurlu kadın NURIŞIK: (ati) Ka - Bol ışık, aydınlık NURİYYE: (Ar) Ka - Rufai tarikatı şubelerinden biri NURKAN: (ati) Er - Temiz, berrak soydan gelen NURKUT: (ati) Er - (bkz Nurkan) NURMAH: (Fars) Ka - Işıklı ay, ay gibi güzel ve nurlu NURMELEK: (Ar) Ka - (bkz Melek) NURNİGAR: (afi) Ka - Işıklı, aydınlık, sevgili NUROL: (ati) Er - Nurlu ol, ışıklı ol NURPERİ: (afi) Ka - Işıklı, peri kadar güzel NURSABAH: (Ar) Ka - Aydınlık sabah NURSAÇ: (ati) Ka - Işık saç, aydınlat NURSAL: (ati) Er - Işık saç, aydınlat NURSEL: (ati) Ka - Nur, ışık seli akışı NURSELİ: (ati) Ka - (bkz Nursel) NURSEMA: (Ar) Ka - Işıklı, aydınlık gökyüzü NURSEN: (ati) Ka - Nurlu, ışıklı, kişi, insan NURSENİN: (ati) Ka - (bkz Nursen) NURSER: (afi) Ka - Nurlu, aydınlık, münevver kafalı insan NURSEREN: (Ar) Ka - (bkz Nurser) NURSEV: (ati) Ka - Işığı sev NURSEVİL: (ati) Ka - (bkz Nursev) NURSİM: (Fars) Ka - Aydınlık ve gümüş gibi parlak NURSİMA: (Fars) Ka - Işıklı, aydınlık yüz NURSİNE: (Fars) Ka - Işıklı, aydınlık yürek NURSU: (ati) Ka - Nurlu su NURSUN: (ati) Ka - (bkz Nurser) NURŞAH: (Fars) Er - Parlak hükümdar NURŞEN: (Fars) Ka - Çok çok ışıklı, neşeli insan NURTAÇ: (ati) Er - Nurdan taç NURTAN: (ati) Er - Işıklı tan NURTANE: (ati) Ka - Nurlu, biricik insan NURTEK: (ati) Ka - (bkz Nurtane) NURTEKİN: (ati) Er - Aydın ve güvenilir, emin NURTEN: (ati) Ka - Beyaz, parlak, ten NURULLAH: (Ar) Er - Allah'ın nuru NURVER: (ati) Ka - (bkz Nursun) NURVEREN: (ati) Ka - (bkz Nursun) NURZAT: (Tür) Er - Nurlu, aydınlık kişi NURZEN: (afi) Ka - Nurlu, ışıklı kadın NURZER: (Ar) Ka - Altın gibi parlak ışık, altın ışık NUSRET: (Ar) 1 Yardım 2 Allah'ın yardımı 3 Zafer, muzafferiyet Basan, üstünlük - Erkek ve kadın adı olarak kullanılır NUSRETTİN: (Ar) Er 1 Dinin yardım ettiği 2 Dinin başarılı temsilcisi NUŞAT: (Fars) Er - İçkiden sarhoş olmuş, mest olmuş NUŞİN:: (Fars) Er - Tatlı, hoş, güzel NUŞİREVAN: (fhi) Er - İran'da 531-579 yıllan arasında hükümdarlık etmiş ve doğruluğuyla şöhret bulmuş olan Sasani Şahı, "adil" lakabıyla anılır NUTKİ: (Ar) Er - Söz, lakırdı, konuşma Nutuk, söylev, söyleyen NUYAN: (Fars) Er - Şehzade, prens NÜKHET: (Ar) Ka 1 Nükteler, herkesin anlayamayacağı ince, zarif, manalı sözler 2 Koku NÜVE: (Ar) - Çekirdek - Erkek ve kadın adı olarak kullanılır NÜVEYT: (Ar) - Çekirdekçik - Erkek ve kadın adı olarak kullanılır NÜVİD: (Fars) Ka - Müjde, muştu Hayırlı haber - Erkek ve kadın adı olarak kullanılır Türk dil kuralı açısından son harf olan "d/t" olarak kullanılır NÜVİDE: (Fars) Ka - (bkz Nüvid) NÜZHET: (Ar) 1 Neşe, eğlence, eğlence yerlerini seyredip gezme 2, Sevinç, ferahlık - Erkek ve kadın adı olarak kullanılır |
İsimler Sözlüğü |
11-04-2012 | #39 |
Prof. Dr. Sinsi
|
İsimler SözlüğüO OBA: (Tür) Er 1 Çadırlarda yaşayan göçebe ailelerin meydana getirdiği topluluk 2 Genellikle bölmeli göçebe cadın 3 Yabancı 4 Zeka ya da yetenekleri olağanüstü işler başaracak kadar üstün olan kimse, dahi 5 Ova OBUZ: (Tür) Er 1 Su kaynağı 2 Akarsulardan oluşan küçük derecik 3 İki derenin birleştiği dar yer 4 Karların erimesiyle oluşan ufak dere ODHAN: (Tür) Er - Atak, hareketli ve canlı lider ODKAN: (Tür) Er 1 Canlı, coşkulu kimse 2 Ateş kanlı 3 Atak Delidolu ODMAN: (Tür) Er - Ateş gibi canlı, coşkulu, hareketli kimse OFLAS: (Tür) Er - (bkz Oflaz) OFLAZ: (Tür) 1 İyi, güzel, eksiksiz, tam 2 Gürbüz, yakışıklı, güzel giyinen 3 Becerikli 4 Eflatun rengi 5 İşe yarar uygun 6 Cesur kabadayı - Erkek ve kadın adı olarak kullanılır OFLAZER: (Tür) Er - Oflaz er Gürbüz, becerikli, eksiksiz, yiğit OGAN: (Tür) - (bkz Okan) OGANER: (Tür) Er - Oğan er OGÜN: (Tür) - Anımsanan belirli bir günde doğan - Erkek ve kadın adı olarak kullanılır OĞANER: (Tür) Er - Oğan er OĞANSOY: (Tür) Er - Oğan soy OĞUÇ: (Tür) Er 1 Oymak Hısım, akraba 2 Bereket OĞUR: (Tür) Er 1 Uğur 2 Samimi, içten dost 3 Bir şey yapabilmek için ele geçen zaman ya da elverişli durum OĞURALP: (Tür) Er - Samimi, içten yiğit OĞURATA: (Tür) Er - Uğurlu ata OĞUŞ: (Tür) Er - Erkek çocuk OĞUZ: (Tür) Er 1 Mübarek, saf ve iyi yaratılışlı 2 Genç, sağlam, güçlü 3 Anlayışı kıt, bön 4 Köylü Tosun 5 Türk efsanelerinde geçen büyük bir kahraman Büyük bir Türk boyu OĞUZALP: (Tür) Er - Oğuz boyundan, yiğit, savaşçı OĞUZATA: (Tür) Er 1 Oğuz'a mensup, güçlü yiğit baba 2 Oğuz kahramanı OĞUZBALA: (Tür) Er 1 Oğuz çocuğu 2 Yiğit gürbüz çocuk OĞUZBAY: (Tür) Er - Oğuz bay OĞUZCAN: (Tür) Er - Oğuz can OĞUZER: (Tür) Er - Oğuz er OĞUZHAN: (Tür) Er 1 Yiğit han, hakan 2 Oğuz boylarının efsanevi kahramanı OĞUZKAN: (Tür) Er - Damarlarında Oğuz kanı taşıyan OĞUZMAN: (Tür) Er - Güçlü, sağlam, iyi yürekli, dost kimse OĞUZTAN: (Tür) Er - Görkemli, aydınlık OĞUZTÜZÜN: (Tür) Er 1 Sağlam, yiğit 2 Yumuşak huylu, sakin OKAN: (Tür) Er 1 Anlayışlı Anlama, öğrenme 2 Tanrı, oğuz OKANALP: (Tür) Er 1 Anlayışlı yiğit 2 Tanrısal gücü olan yiğit OKANAY: (Tür) Er - Okan ay OKANDAN: (Tür) Er - Tanrı'dan gelen, Tanrı'nın verdiği OKANER: (Tür) Er - (bkz Okanalp) OKATAN: (Tür) Er - Ok atan OKATAY: (Tür) Er - Ok atay OKAY: (Tür) 1 Baht, talih, şans 2 Bahtlı, talihli 3 Beğenme 4 Satürn gezegeni - Erkek ve kadın adı olarak kullanılır OKBAŞ: (Tür) Er - Ok baş OKBOĞA: (Tür) Er - Hızlı ve boğa gibi güçlü OKBUDUN: (Tür) Er - Birlik içinde olan Dürüst soya mensup OKCAN: (Tür) Er - Canlı, hareketli canı tez OKÇUN: (Tür) Er - Uzak, öte, uzakta bulunan OKDAĞ: (Tür) Er - Ok dağ OKDEMİR: (Tür) Er 1 Demir gibi sağlam ve atak 2 Demirden yapılmış ok OKER: (Tür) Er - Hızlı, canlı, hareketli kimse OKERGÜN: (Tür) Er - Ok ergin OKGÜÇ: (Tür) Er - Ok gibi güçlü ve hızlı OKHAN: (Tür) Er - Hızlı, atak ve güçlü lider, han OKKAN: (Tür) Er - Ok kan OKMAN: (Tür) Er 1 Ok gibi hızlı, güçlü kimse 2 Okçu Kemankeş OKSAL: (Tür) Er - Ok sal OKSALMIŞ: (Tür) Er - Ok atmakla meşhur OKSAR: (Tür) Er - Ok atışına hazırlan OKSAY: (Tür) Er - Ok ve Say'dan birleşik isim OKSEV: (Tür) Er - Ok ve Sev'den birleşik isim OKSEVEN: (Tür) Er - Ok seven OKSU: (Tür) Er - Hızlı ve düzenli akan su OKŞAK: (Tür) Er 1 Benzeyiş 2 Benzeyen, andıran OKŞAN: (Tür) Ka - Daima övülen, beğenilen insan ol OKTAN: (Tür) Er - Ok tan OKTAR: (Tür) Er - Ok tar OKTAY: (Tür) Er - Öfkeli, sinirli, kızgın OKTUĞ: (Tür) Er - Ok tuğ OKTUNA: (Tür) Er - Ok tuna OKTÜRE: (Tür) Er - Ok türe OKTÜREMİŞ: (Tür) Er - Ok türemış OKUŞ: (Tür) Er 1 Zeka, akıl, anlayışlılık (Öküs'ten) 2 Çağrı, davet OKUŞLU: (Tür) Er - Zeki, akıllı, anlayışlı OKUTAN: (Tür) Er - Eğitici, öğretmen OKUTMAN: (Tür) Er - Okutan, öğreten, öğretmen OKUYAN: (Tür) Er 1 Okumayı seven 2 Çağıran, davet eden OKYALAZ: (Tür) Er - Ateş gibi canlı ve çabuk OKYAN: (Tür) Er - Ok yan OKYANUS: (Yun) - Ana karaları birbirinden ayıran büyük deniz - Erkek ve kadın adı olarak kullanılır OKYAR: (Tür) Er - Ok yar OKYAY: (Tür) Er - Ok yay OLCA: (Tür) - Savaşta düşmandan ele geçirilen mal, ganimet - Erkek ve kadın adı olarak kullanılır OLCAY: (Tür) Ka - Baht, talih, ikbal OLCAYTU: (Tür) Er - Bahtlı, şanslı, talihli OLCAYTUĞ: (Tür) Er - (bkz Olcaytu) OLCUM: (Tür) l Eli işe yatkın, becerikli, usta 2 Kendini olduğundan üstün gösteren 3 Hekimlik taslayan kimse - Erkek ve kadın adı olarak kullanılır OLDAÇ: (Tür) Er - Şişman, büyümeye, gelişmeye elverişli olan OLGAÇ: (Tür) Er - Olgun, yetişkin, iyi gelişmiş OLGUN: (Tür) - Bilgi, görgü ve hoşgörüsü gelişmiş kimse - Erkek ve kadın adı olarak kullanılır OLGUNAY: (Tür) - Olgunay, dolunay - Erkek ve kadın adı olarak kullanılır OLGUNER: (Tür) Er - Olgun er Yetişmiş, iyi gelişmiş kimse OLGUNSOY: (Tür) Er - Tanınmış soydan gelen OLGUNSU: (Tür) Er - Olgunsu OLSAR: (Tür) Er - Adın duyulsun OMAÇ: (Tür) - Hedef, gaye, amaç -Erkek ve kadın adı olarak kullanılır OMAY: (Tür) 1 Seçkin, seçilmiş 2 Özet, öz - Erkek ve kadın adı olarak kullanılır ONAR: (Tür) - Daha iyi bir duruma giren, mutlu olan Hastalıktan, dertten kurtulan - Erkek ve kadın adı olarak kullanılır ONARAN: (Tür) Er 1 Düzelten, yararlı bir duruma getiren İyileştiren, tedavi eden 2 Başaran, bitiren ONAT: (Tür) 1 İyi, güzel, düzgün 2 İyi yaratılışlı 3 Doğru, dürüst nitelikli 4 Kolay - Erkek ve kadın adı olarak kullanılır ONATKAN: (Tür) Er - Onat kan Temiz, dürüst soydan gelen ONATSÜ: (Tür) Er - Güzel, dürüst asker Nitelikli asker ONAY: (Tür) -Uygun bulma, onaylama Uygun yerinde - Erkek ve kadın adı olarak kullanılır ONBULAK: (Tür) Er - On bulak ONGAR: (Tür) Er - Kurtuluş ONGAY: (Tür) Er - Kolay ONGU: (Tür) Ka 1 Gönül rahatlığı, mutluluk, sağlık 2 Bayındırlık, gelişmişlik ONGUN: (Tür) 1 Eksiksiz, tam 2 Verimli, bol, Bayındır 3 Kutlu, uğurlu, beğenilen 4 Kurtulmuş, onmuş 5 Gelişmiş, gürbüz - Erkek ve kadın adı olarak kullanılır ONGUNALP: (Tür) Er - Kutlu, uğurlu, beğenilen yiğit ONGUNER: (Tür) Er - Gelişmiş, gürbüz genç ONGUNSU: (Tür) Er - Bol ve gür akan su ONGÜNER: (Tür) Er - Ongün-er ONGÜNEŞ: (Tür) Er - Ongün-eş ONUK: (Tür) Er - Sevgili, aziz ONUKER: (Tür) Er - Onuk er Sevilen, sevgili insan, saygı değer ONUKTEKİN: (Tür) Er - Sevilen, sayılan güvenilir, emin insan ONUL: (Tür) - İyileş, iyi ol, sağlıklı ol - Erkek ve kadın adı olarak kullanılır ONULTAN: (Tür) Er - İyileştiren, düzelten, sağlığına kavuşturan ONUR: (Tür) Er 1 İnsanın kendisine karşı duyduğu saygı 2 Başkalarının gösterdiği saygının dayandığı değer, şeref ONURAD: (Tür) Er - Onuruyla tanınmış ad ONURAL: (Tür) Er - Şan, şeref kazan ONURALP: (Tür) Er - Onuruyla tanınmış kimse Yiğit ve onurlu ONURHAN: (Tür) Er - Onurlu han, hükümdar ONURKAN: (Tür) Er - Onurlu, soylu kandan gelen ONURSAL: (Tür) Er - Onurla ilgili Saygı için verilen san ONURSAN: (Tür) Er - Onuruyla tanınmış, şerefli ONURSAY: (Tür) Er - Onur say ONURSEV: (Tür) Er - Onur sev ONURSOY: (Tür) Er - Onurlu soydan gelen ONURSU: (Tür) Er - Onur su ONURSÜ: (Tür) Er - Onurlu asker ORAK: (Tür) Er 1 Ekin biçme zamanı, hasat 2 Ekin biçme aracı ORAL: (Tür) Er - Kuleyi, şehri ele geçir, zaptet ORALMIŞ: (Tür) Er Kale, şehir almış |
İsimler Sözlüğü |
11-04-2012 | #40 |
Prof. Dr. Sinsi
|
İsimler SözlüğüORAN: (Tür) Er 1 Ölçü, nispet, derece Ölçülü, hesaplı 2 Tahmin 3 Anlayışlı 4 Abartma, abartı 5 Özel işaret, nişan ORAY: (Tür) 1 Ateş gibi kızıl renkte ay 2 Şehirli, şehirde yaşayan -Erkek ve kadın adı olarak kullanılır ORBAY: (Tür) Er - Ordu komutanı Ordu beyi ORBEK: (Tür) Er - Şehir beyi ORBEY: (Tür) Er - Bekçi muhafız ORCAN: (Tür) Er 1 Bey can 2 Üstün, kıdemli kişi ORCANER: (Tür) Er - (bkz Orcan) ORÇUN: (Tür) Er - Ardıllar, halefler ORGUN: (Tür) Er - Gizli saklı ORGUNALP: (Tür) Er - Orgun alp ORGUNTAY: (Tür) Er - Orgun tay ORGÜL: (Tür) Ka - Ateş gibi kırmızı renkte gül ÖRGÜN: (Tür) Er - Sıcak gün ORGUNALP: (Tür) Er - Örgün alp ORHAN: (Tür) Er - Şehrin yöneticisi, hakimi Orhan Gazi: Osmanlı imparatorluğunun ikinci padişahı ORHON: (Tür) Er - (bkz Orhun) ORHUN: (Tür) Er 1 Orta Asya'da bir ırmak 2 Orta Asya Türklerinin kullandığı en eski yazı 3 Yüksek, yüce Hun anlamında ORKAN: (Tür) Er - Or kan ORKİDE: (Fran) Ka - Çiçeklerinin güzelliği nedeniyle seralarda yetiştirilen değerli bir süs bitkisi ORKUN: (Tür) Er - (bkz Or hun) ORKUT: (Tür) Er - Kutlu, uğurlu şehir ORKUTAY: (Tür) Er - Or kut ay ORTAÇ: (Tür) Er 1 Tepe, ozanların bulunduğu 2 Mirasçı 3 Veliaht 4 Sıfat fiiller ORTAN: (Tür) Er - Ateş renginde kızıl tan ORTANCA: (Tür) 1 Pek çok türü bulunan süs bitkisi 2 Yaş bakımından üç kardeşin büyüğü ile küçüğü arasındaki kardeş İsim olarak kullanılmaz ÖRTÜN: (Tür) Er - Ortanca kardeş ORTUNÇ: (Tür) Er - Ateş renginde tunç ORUÇ: (Tür) Er - İslam'ın beş şartından birisidir Tan yerinin ağarmasından güneş batana kadar Allah rızası için yiyip içmekten cinsi münasebetten sakınmak İbadet Savm -Oruç Reis; Önceleri Cezayir'de olup daha sonra Osmanlı donanmasına katılan ünlü denizci ORUK: (Tür) Erl Aile, oymak Göçmen olarak gelip bir yere yerleşen 2 Yol, çare, imkan ORUN: (Tür) Er 1 Özel, yer Önemli bir görevlinin çalıştığı yer, makam 2 Gizli, habersiz 3 Huy, yaratılış ORUS: (Tür) Er - Eski uygur adlarındandır "Talih, baht, saadet" anla*mındadır ORUZ: (Tür) Er - Düşün, düşünce OSKAN: (Tür) Er - Akıllı OSKAY: (Tür) - Neşeli, mutlu - Erkek ve kadın adı olarak kullanılır OSMAN: (Ar) Er 1 Bir tür kuş ya da ejderha 2 Hz Muhammed (sas)'in damadı ve Hz Ömer'den sonra devlet başkanı olan III halife 3 Osmanlı devletinin kurucusu, Osman Gazi OTAC: (Tür) - Hekim, doktor - Erkek ve kadın adı olarak kullanılır OTARAN: (Tür) Er - Hayvanları otlatan çoban OTAY: (Tür) - Ateş renginde ay -Erkek ve kadın adı olarak kullanılır OYA: (Tür) Ka 1 Genellikle ipek ibrişim kullanılarak iğne, mekik, tığ ya da firkete ile yapılan ince dantel 2 İnce, güzel, nazik OYAL: (Tür) - Oy al - Erkek ve kadın adı olarak kullanılır OYALP: (Tür) Er - Oy alp OYANALP: (Tür) Er - Oğan alp Güçlü yiğit OYHAN: (Tür) Er - Oy han OYKAN: (Tür) Er - Oy kan OYKUT: (Tür) Er - Oy kut OYLUM: (Tür) 1 Vadi, koyak Çukur, oyuk 2 Bir cismin uzayda kapladığı boşluk - Erkek ve kadın adı olarak kullanılır OYMAN: (Tür) Er - Görüş, düşünce sahibi OYTUN: (Tür) 1 Kutsal, mübarek 2 Beğenilen, güzel yer Alçak yer, ova - Erkek ve kadın adı olarak kullanılır OYTUNÇ: (Tür) Er - Oy tunç OYUM: (Tür) - Oymak işi - Erkek ve kadın adı olarak kullanılır OZAN: (Tür) Er 1 Şiir yazan, şair Halk şairi 2 Şakacı, tatlı, güzel konuşan OZANALP: (Tür) Er - Şiir söyleyen tatlı dilli yiğit OZANER: (Tür) Er - Ozan er OZANSOY: (Tür) Er - Güzel konuşan, şiir yazan bir soydan gelen OZANSÜ: (Tür) Er - Güzel konuşan, şiir yazan asker OZGAN: (Tür) Er - Öne geçen, kazanan, başarılı |
İsimler Sözlüğü |
11-04-2012 | #41 |
Prof. Dr. Sinsi
|
İsimler SözlüğüÖ ÖCAL: (Tür) Er- Yapılan kötülü*ğün acısını çıkar, öcünü al ÖCALAN: (Tür) Er - İntikam alan ÖDÜL: (Tür) l Bir basan ya da iyilik karşısında verilen armağan 2 Yarışma veya müsabakalarda bir tarafın, kazanana verdiği hediye, mükafat -Erkek ve kadın adı olarak kullanılır ÖGE: (Tür) 1 Çok akıllı Yaşlı kimse 2 Bir ulusun büyüğü, ileri geleni 3 Hekim 4 Ün, şöhret - Erkek ve kadın adı olarak kullanılır ÖGEDAY: (Tür) Er 1 Çok akıllı, bilgili 2 Moğol hükümdarı Cengiz Han'ın oğlu ÖGER: (Tür) Er - Akıllı, bilgili kimse ÖGET: (Tür) - Beğenilen, aranılan, övülen, iyi güzel - Erkek ve kadın adı olarak kullanılır ÖGETÜRK: (Tür) Er - Akıllı, bilgili Türk ÖĞÜN: (Tür) 1 Kendini yücelt, gurur duy 2 Zaman vakit 3 Kez, defa 4 Önde, ileride olan - Erkek ve kadın adı olarak kullanılır ÖĞÜT: (Tür) - Bir kimseye yapması ya da yapmaması gereken şeyler için söylenen söz - Erkek ve kadın adı olarak kullanılır ÖKE: (Tür) Er - (bkz Öge) ÖKER: (Tür) Er - Akıllı kimse ÖKKEŞ: (Ar) Er 1 Erkek örümcek 2 Bir dağ adı ÖKLÜ: (Tür) Er - Akıllı ÖKMEN: (Tür) Er - Akıllı, zeki, bilgili kimse ÖKMENER: (Tür) Er - Akıllı, bilgili kimse ÖKTEM: (Tür) Er - Güçlü, onurlu, gösterişli, korkusuz ÖKTEMER: (Tür) Er - (bkz Öktem) ÖKTEN: (Tür) Er - Akıllı, bilgili, fazıl, kahraman, cesur ÖKTÜRK: (Tür) Er - Akıllı, güçlü Türk ÖMER: (Ar) Er - İslam Devleti'nin II Halifesi Ömer b Hattab Dünya durdukça adaletinden dolayı ondan bahsedilecek Cennetle müjdelenmiştir Hak ile Batılı çok iyi ayırt edebilen bir alim olduğu için Ömeru'1-Faruk adını almıştır ÖMÜR: (Ar) 1 Hayat müddeti, yaşama süresi 2 Hayat, dirilik - Erkek ve kadın adı olarak kullanılır ÖMÜRAL: (ati) Er - Uzun ömürlü ol ÖMÜRCAN: (ati) - Erkek ve kadın adı olarak kullanılır ÖNAL: (Tür) Er - İleri git, lider ol anlamında ÖNAY: (Tür) - Ayın ilk günlerindeki hali, hilal - Erkek ve kadın adı olarak kullanılır ÖNAYDIN: (Tür) Ka - Ön aydın ÖNCEL: (Tür) 1 Birine göre kendinden önce yerini tutmuş olan kimse 2 Bizden önce yaşamış olanlar -Erkek ve kadın adı olarak kullanılır ÖNCÜBAY: (Tür) Er - Klavuz, rehber, önder kişi ÖNDER: (Tür) - Bir davada, fikri siyasi bir harekette önde giden, önayak olan, kitleyi idare eden kimse, lider, şef - Erkek ve kadın adı olarak kullanılır ÖNEL: (Tür) - Bir işin tamamlanması için verilen süre, vade, mühlet -Erkek ve kadın adı olarak kullanılır ÖNEN: (Tür) - Hak, adalet - Erkek ve kadın adı olarak kullanılır ÖNER: (Tür) 1 Önde gelen, başta gelen 2 Yön 3 Sıra - Erkek ve kadın adı olarak kullanılır ÖNGAY: (Tür) - Jüpiter gezegeni -Erkek ve kadın adı olarak kullanılır ÖNGEL: (Tür) Er - Ağır başlı ONGEN: (Tür) - Basan, zafer - Erkek ve kadın adı olarak kullanılır ÖNGÜ: (Tür) Er 1 İlk, önce, önceki 2 Direnme, inat ÖNGÜL: (Tür) 1 Direnen, inatçı kimse 2 Ön ayak olan, teşvik eden 3 Kılavuz - Erkek ve kadın adı olarak kullanılır ÖNGÜT: (Tür) Er 1 Saklanarak yanaşma, izinden yürüme 2 Hücum etmek için elverişli yer ÖNKAL: (Tür) Er - Ön kal ÖNNUR: (Tür) Ka - Ön nur ÖNSAL: (Tür) Er - Ön sal ÖNSOY: (Tür) Er - İlk soy ÖNÜR: (Tür) - Kendinden önceki, eski Öne geçen, ileriye giden - Erkek ve kadın adı olarak kullanılır ÖREN: (Tür) 1 Eski yapı ya da kent kalıntısı 2 Şehir kent Köy 3 Bitek ova 4 Ormanlık yer - Erkek ve kadın adı olarak kullanılır ÖRENEL: (Tür) Er - Cömert ve geniş el ÖRENER: (Tür) Er - Geniş, güven veren yiğit ÖRENGÜL: (Tür) Er - Yaban gülü ÖRGEN: (Tür) Er 1 Organ 2 İnce halat, urgan ORSAN: (Tür) Er - Yüce adı olan ÖRSEL: (Tür) Er - Ör sel ÖTÜKEN: (Tür) Er 1 Oğuz destanında Tiyenşan dağlarıyla Orhun havzası arasında bulunduğu belirtilen, ormanlık kutsal bölge 2 Moğolca'da yer Tanrıçası - İsim olarak kullanılmaz ÖVEÇ: (Tür) Er - 2, 3 yaşındaki erkek koyun ÖVÜNÇ: (Tür) - Övünmeye yol açan, övünülecek şey - Erkek ve kadın adı olarak kullanılır ÖYMEN: (Tür) Er - Evcimen, evine bağlı ÖZ: (Tür) 1 Bir kimsenin betiği, manevi varlığı 2 Bir şeyin temel öğesi 3 Kan bağı ile bağlı olan 4 Katıksız, an 5 Çay, dere - Erkek ve kadın adı olarak kullanılır ÖZAK: (Tür) Er - Öz ak Özü temiz, doğru kimse ÖZAKAN: (Tür) Er - Öz akan ÖZAKAY: (Tür) - Öz akay Özü temiz kimse - Erkek ve kadın adı olarak kullanılır ÖZAKIN: (Tür) Er - Öz akın ÖZAKINCI: (Tür) Er - Öz akıncı ÖZAKTUĞ: (Tür) Er - Beyaz tuğ ÖZAL: (Tür) Er - Öz al ÖZALP: (Tür) Er - Özünde yiğit olan kimse ÖZALPMAN: (Tür) Er - Özünde yiğit olan kimse ÖZALPSAN: (Tür) Er - Yiğitliğiyle tanınan kimse ÖZALTAN: (Tür) - Sabah seher vöaktinde göğün kızıllaşarak aydınlanması - Erkek ve kadın adı olarak kullanılır ÖZALTAY: (Tür) Er - Altaylara mensup Öztürk ÖZALTIN: (Tür) - Özü altın gibi değerli olan kimse - Erkek ve kadın adı olarak kullanılır ÖZALTUĞ: (Tür) Er - Kırmızı tuğ ÖZAN: (Tür) Ka - Öz an ÖZARI: (Tür) - Arı gibi çalışkan kimse - Erkek ve kadın adı olarak kullanılır ÖZARKIN: (Tür) Er - Öz arkın ÖZASLAN: (Tür) Er - Aslan gibi güçlü, soylu kimse ÖZATA: (Tür) Er - Ata ve Öz kelimelerinden birleşik isim ÖZATAY: (Tür) Er - Özü herkesçe tanınan kimse ÖZAY: (Tür) - Özü ay gibi temiz, parlak, aydınlık kimse |
İsimler Sözlüğü |
11-04-2012 | #42 |
Prof. Dr. Sinsi
|
İsimler SözlüğüÖZAYDIN: (Tür) - Özü temiz, aydınlık kimse - Erkek ve kadın adı olarak kullanılır ÖZBAL: (Tür) Er - Balın özü - Erkek ve kadın adı olarak kullanılır ÖZBALA: (Tür) Er - Öz çocuk ÖZBAŞ: (Tür) Er - Öz baş ÖZBAŞAK: (Tür) Ka - Öz başak ÖZBATU: (Tür) Er - Öz batu ÖZBAY: (Tür) Er - Yiğit, Türk Alpi ÖZBEK: (Tür) 1 Yiğit, cesur, özü güçlü 2 Orta Asya'da yaşayan bir Türk boyu ve bu boydan olan kimse 3 Dere, çay - Erkek ve kadın adı olarak kullanılır ÖZBEKKAN: (Tür) Er - Özbek soyundan gelen ÖZBEN: (Tür) - Soyluluk ve asalette öz, temel - Erkek ve kadın adı olarak kullanılır ÖZBERK: (afi) Er - Özü güçlü kimse ÖZBEY: (Tür) Er - (bkz Özbay) ÖZBİL: (Tür) - Erkek ve kadın adı olarak kullanılır ÖZBİLEK: (Tür) - Güçlü bilek -Erkek ve kadın adı olarak kullanılır ÖZBİLEN: (Tür) - Kendisi bilen, kendiliğinden bilen - Erkek ve kadın adı olarak kullanılır ÖZBİLGE: (Tür) - Bilgelik taşıyan Doğasında bilgelik bulunan - Erkek ve kadın adı olarak kullanılır ÖZBİLGİN: (Tür) - Öz bilgin - Erkek ve kadın adı olarak kullanılır ÖZBİLİR: (Tür) - Asıl bilgiye ulaşan, temel bilgi sahibi - Erkek ve kadın adı olarak kullanılır ÖZBİR: (Tür) Er - Soy, temel, asıl birliği ÖZBOĞA: (Tür) Er - Öz boğa ÖZCAN: (Tür) - Candan, samimi, içten - Erkek ve kadın adı olarak kullanılır ÖZCANAN: (tfi) Ka - Kişiye en yakın, sevgili ÖZCEBE: (Tür) Er - Zırh, cevşen, silah, mühimmat işleriyle uğraşan ÖZÇAM: (Tür) Er - Öz çam ÖZÇELİK: (Tür) Er - Özü çelik gibi sert ve güçlü ÖZÇEVİK: (Tür) Er - Canlı, çevik, hareketli kimse ÖZÇIN: (Tür) Er - Özü doğru, saf, temiz kimse ÖZÇINAR: (Tür) Er - Öz çınar ÖZDAĞ: (Tür) Er - Öz dağ ÖZDAL: (Tür) - Öz dal - Erkek ve kadın adı olarak kullanılır ÖZDAMAR: (Tür) Er - Öz damar ÖZDEĞER: (Tür) Er - Bir şeyin gerçek değeri ÖZDEK: (Tür) Er 1 Temel, esas, kök 2 İç, öz, çekirdek 3 Madde ÖZDEL: (Tür) - Hediye - Erkek ve kadın adı olarak kullanılır ÖZDEMİR: (Tür) Er - Özü demir gibi güçlü ÖZDEN: (Tür) 1 Soyca temiz, köleliği olmayan, özgür 2 Özle, özvar-lıkla, gerçekle ilgili 3 Suların geçtiği yer, su geçidi 4 Özsu - Erkek ve kadın adı olarak kullanılır ÖZDENER: (Tür) Er - Özden er ÖZDEREN: (Tür) Ka - Öz deren ÖZDEŞ: (Tür) - Her türlü nitelik bakımından eşit olan, benzer olan - Erkek ve kadın adı olarak kullanılır ÖZDİL: (Tür) Er - Gönülden, içten ÖZDİLEK: (Tür) - Candan dilenen dilek - Erkek ve kadın adı olarak kullanılır ÖZDİLMAÇ: (Tür) Er - Tercüman, çevirmen ÖZDİNÇ: (Tür) Er - Özlü, canlı, dinç olan kimse ÖZDİNÇER: (Tür) Er - Özü canlı, dinç olan kimse ÖZDOĞA: (Tür) Er - Gerçek, bozulmamış tabiat ÖZDOĞAL: (Tür) Er - Öz doğal ÖZDOĞAN: (Tür) Er - Öz doğan ÖZDOĞRU: (Tür) Er - Özünden temiz, dürüst kimse ÖZDORU: (Tür) Er - Öz doru ÖZDORUK: (Tür) Er - Zirve Yüksek şahsiyet ÖZDURAN: (Tür) Er - Öz duran ÖZDURDU: (Tür) Er - Öz durdu ÖZDURU: (Tür) Er - Özü duru, katıksız olan ÖZEK: (Tür) 1 Güç 2 Çalışkan 3 Küçük dere 4 Ağacın, bitkinin özü, içi Bitki filizi 5 Bir şeyin ortası 6 Sel yarıntısı - Erkek ve kadın adı olarak kullanılır ÖZEKAN: (Tür) Er - Öze kan ÖZEL: (Tür) - Öz el l Yalnız bir kişiye, bir şeye ait ya da ilişkin olan Devlete değil, kişiye ait olan 2 Her zaman görülenden, olağandan farklı, dikkate değer - Erkek ve kadın adı olarak kullanılır ÖZEN: (Tür) 1 Bir işin elden geldiğince iyi olması için gösterilen çaba 2 İçerlek, tam orta, en içeride olan 3 İlk söz 4 Bir birine yakın iki dağın arasındaki uzaklık, ara Dere, ırmak -Erkek ve kadın adı olarak kullanılır ÖZENAY: (Tür) Ka - Özen ay ÖZENDER: (Tür) Er - Ender bulunan yaratılışta olan, değerli ÖZENGİN: (Tür) Er - Özü engin, geniş ve derin ÖZENGÜL: (Tür,) Ka - Özen gül ÖZENİR: (Tür) Ka - Çaba gösteren, en iyisini yapmaya çalışan ÖZENLİ: (Tür) Er - Özenle çalışan kimse ÖZER: (Tür) - Yiğit, doğru kimse -Erkek ve kadın adı olarak kullanılır ÖZERCAN: (Tür) Er - Özer can ÖZERDAL: (Tür) Er - Öz er dal ÖZERDEM: (Tür) Er - Bütün erdemleri özünde toplayan ÖZERDİM: (Tür) Er - Özüne erdim, ulaştım ÖZERDİNÇ: (Tür) Er - Özünde canlı, dinç olan erkek ÖZEREK: (Tür) Er - Asıl amaç, ulaşılmak istenen şey ÖZERHAN: (Tür) Er - Yiğit, cesur han ÖZERK: (Tür) Er - Kendi kendini yönetme yetkisi olan ÖZERKİN: (Tür) Er - Özgür, güçlü kimse ÖZERKMEN: (Tür) Er � Özünde güçlü olan ÖZERMAN: (Tür) Er - 1 Bir şeyi çok isteyen 2 Pişmanlık duyan ÖZEROL: (Tür) Er - Gerçek yiğit ol ÖZERTAN: (Tür) Er - Öz ertan ÖZERTEM: (Tür) Er - Özünde erdemli olan ÖZGE: (Tür) 1 Başka, gayrı, diğer Yabancı, ağyar 2 İyi, güzel 3 İki dağ arasındaki dereciklerin birleştiği yer, derenin başlangıcı 4 Şakacı 5 Cana yakın, sıcakkanlı 6 Yürekli, gözü pek - Erkek ve kadın adı olarak kullanılır ÖZGEBAY: (Tür) Er - İyi, güzel, yürekli erkek ÖZGEER: (Tür) Er - İyi güzel erkek ÖZGEN: (Tür) - Özü geniş, rahat, sakin kimse - Erkek ve kadın adı olarak kullanılır ÖZGENALP: (Tür) Er - Sakin, ağırbaşlı yiğit ÖZGENAY: (Tür) - (bkz Özgenay) - Erkek ve kadın adı olarak kullanılır ÖZGENÇ: (Tür) Er - Öz genç ÖZGENER: (Tür) Er - (bkz Özgenalp) ÖZGER: (Tür) - İyi, güzel kimse -Erkek ve kadın adı olarak kullanılır ÖZGİRAY: (Tür) Er - Kuvvetli, kudretli yiğit Kırım hanlarının kullandığı isimlerden ÖZGÜ: (Tür) 1 Kutsal 2 Özellikle birine ya da bir şeye ait olan - Erkek ve kadın adı olarak kullanılır ÖZGÜÇ: (Tür) Er - Temel güç Ana kuvvet ÖZGÜL: (Tür) Ka 1 Özü gül gibi olan 2 Özellikle bir türe ait olan ÖZGÜLAY: (Tür) Ka - Öz gül ay ÖZGÜLEÇ: (Tür) - Güler yüzlü, içten gülen kimse - Erkek ve kadın adı olarak kullanılır ÖZGÜLER: (Tür) Ka - Öz güler ÖZGÜLÜM: (Tür) Ka - Öz gülüm ÖZGÜN: (Tür) - Nitelikleri bakımından benzerlerinden ayrı ve üstün olan Yalnız kendine özgü bir nitelik taşıyan - Erkek ve kadın adı olarak kullanılır ÖZGÜNAY: (Tür) Özgün ay - Erkek ve kadın adı olarak kullanılır ÖZGÜNEL: (Tür) Ka - Üstün, kerem sahibi cömert el ÖZGÜNER: (Tür) Er - Öz güner ÖZGÜNEŞ: (Tür) - Güneş gibi parlak ve kapsamlı - Erkek ve kadın adı olarak kullanılır ÖZGÜR: (Tür) 1 Kendi kendine hareket etme, davranma karar verme gücü olan 2 Tutuklu olmayan, hür Başkasının kölesi olmayan Bağımsız - Erkek ve kadın adı olarak kullanılır ÖZGÜRCAN: (Tür) Er - Özgürlüğüne düşkün kimse ÖZGÜREL: (Tür) Er - Özgür davranan kimse ÖZGÜVEN: (Tür) - Kendine güve*nen - Erkek ve kadın adı olarak kullanılır ÖZHAKAN: (Tür) Er - Hakan soyundan gelen ÖZHAN: (Tür) Er - Hükümdar soyundan gelen ÖZİL: (Tür) - Gerçek ülke - Erkek ve kadın adı olarak kullanılır ÖZİLHAN: (Tür) Er - Ülkenin hanı, reisi ÖZİLTER: (Tür) Er - Yurdun gerçek savunucusu, koruyucusu ÖZİNAL: (Tür) Er - Gerçek arkadaş, dost ÖZİNAN: (Tür) - Özden gelen inanç, iman - Erkek ve kadın adı olarak kullanılır ÖZKAN: (Tür) Er - Temiz kan, soylu kimse ÖZKAR: (Tür) Er - Öz kar ÖZKAYA: (Tür) Er - Öz kaya ÖZKAYRA: (Tür) Er - İçten gelen bağış, iyilik ÖZKE: (Tür) - Sağlam, sağlıklı Temiz yürekli - Erkek ve kadın adı olarak kullanılır ÖZKENT: (Tür) Er - Öz kent ÖZKER: (Tür) Er - Sağlam, temiz yürekli er ÖZKOÇ: (Tür) Er - Cesur, savaşkan yapılı ÖZKÖK: (Tür) Er 1 Esas, temel, kaynak 2 Neslin geldiği soy ağacı ÖZKUL: (Tür) Er - Gerçek kul Hakkıyla ibadet eden kul ÖZKURT: (Tür) Er - Öz kurt ÖZKUT: (Tür) Er - Kutsanmış, kadr sahibi ÖZKUTAL: (Tür) Er - Gerçek mutluluk senin olsun ÖZKUTAY: (Tür) Er - Özü uğurlu ve ay gibi parlak olan ÖZKUTLU: (Tür) Er - Kutlu olan şeyin kendisi Özü kutlu, uğurlu olan ÖZKUTSAL: (Tür) Er - Öz kutsal ÖZLEK: (Tür) 1 Toprağın özlü, verimli yeri 2 Zaman 3 Doğa üstü güç, felek - Erkek ve kadın adı olarak kullanılır ÖZLEM: (Tür) Ka - Yeniden görme, tekrar kavuşma arzusu, hasret tahassür Bir şeye karşı duyulan istek, meyil ÖZLEN: (Tür) 1 Su kaynağı Küçük dere 2 Ağaç kökü 3 Özlenecek kadar sevilen bir kişi ol - Erkek ve kadın adı olarak kullanılır ÖZLÜ: (Tür) Er 1 Özü benliği olan 2 İçten gerçek 3 Verimli ÖZLÜER: (Tür) Er - Şahsiyet sahibi, olgun kişi |
İsimler Sözlüğü |
11-04-2012 | #43 |
Prof. Dr. Sinsi
|
İsimler SözlüğüÖZMEN: (Tür) - Özlü kimse, özü iyi, sağlam kişilikli - Erkek ve kadın adı olarak kullanılır ÖZMERT: (Tür) Er - Mert yapılı ÖZMUT: (Tür) Er - Yapısında mutluluk olan ÖZNUR: (Tür) - Özü ışıklı, aydınlık kimse - Erkek ve kadın adı olarak kullanılır ÖZOĞUL: (Tür) Er - Öz oğul ÖZOĞUZ: (Tür) Er - Oğuz'a mensup Oğuz'a ait ÖZOK: (Tür) Er - Özü ok gibi güçlü olan ÖZOL: (Tür) Er - Özün değişmesin, göründüğün gibi ol ÖZOZAN: (Tür) Er - Gerçek şair ÖZÖĞE: (Tür) Er - Bir şeyin aslı, özü ÖZÖNDER: (Tür) Er - Gerçek önder ÖZÖZ: (Tür) - Gönlü geniş kimse -Erkek ve kadın adı olarak kullanılır ÖZPALA: (Tür) Er - Pala gibi sert ve keskin kişilikli ÖZPEKER: (Tür) Er - Özünde çok güçlü olan yiğit ÖZPINAR: (Tür) - Öz pınar - Erkek ve kadın adı olarak kullanılır ÖZPOLAT: (Tür) Er - Özü çelik gibi sağlam olan ÖZPULAT: (Tür) - (bkz Özpolat) ÖZSAN: (Tür) - Adı duyulmuş ünlü - Erkek ve kadın adı olarak kullanılır ÖZSEL: (Tür) - Özle ilgili, öze ilişkin - Erkek ve kadın adı olarak kullanılır ÖZSELEN: (Tür) - Gerçek haber -Erkek ve kadın adı olarak kullanılır ÖZSEVİ: (Tür) - İçten gelen sevgi -Erkek ve kadın adı olarak kullanılır ÖZSU: (Tür) - Bitki ve hayvan dokularında bulunan sıvılara verilen ad - Erkek ve kadın adı olarak kullanılır ÖZSUNGUR: (Tür) Er - Sakin, soğukkanlı yapısı olan ÖZSÜ: (Tür) Er - Gerçek asker Askeri kişilik ve yapı sahibi ÖZSÜER: (Tür) Er - (bkz Özsü) ÖZŞAHİN: (Tür) Er - Şahin gibi güçlü, atak, çabuk yapılı ÖZŞAN: (Tür) Er - Öz şan ÖZŞEN: (Tür) Er - Şen yapılı ÖZTAN: (Tür) Er - Karanlığı bitiren, aydın başlangıç ÖZTANIR: (Tür) Er - Gerçeği ayırabilen ÖZTARHAN: (Tür) Er - 1 Büyük nüfuz sahibi 2 Komutan, han 3 Toprak zengini - (bkz Tarhan) ÖZTAŞ: (Tür) Er - Öz taş ÖZTAY: (Tür) Er - Öz tay ÖZTAYLAN: (Tür) Er - (bkz Taylan) ÖZTEK: (Tür) Er - Öz tek ÖZTEKİN: (Tür) Er - Yapısında emniyet ve güven taşıyan ÖZTEN: (Tür) Ka - Öz ten ÖZTİMUR: (Tür) Er - Özü demir gibi güçlü ÖZTİN: (Tür) Er - Ruhun özü Sağlam bir ruh yapısı olan ÖZTİNEL: (Tür) Er - Öz tinel ÖZTİNER: (Tür) Er - Ruhsal yönden sağlıklı erkek (bkz Tiner) ÖZTOYGAR: (Tür) Er - (bkz Toygar) ÖZTUNA: (Tür) - (bkz Tuna) - Erkek ve kadın adı olarak kullanılır ÖZTUNÇ: (Tür) Er - Özü tunç gibi güçlü olan ÖZÜAK: (Tür) Er - Özü tertemiz olan kişi ÖZÜDOĞRU: (Tür) Er - Dürüst ve doğruluğu ilke edinen ÖZÜM: (Tür) - Kardeş gibi tutulup sevilen - Erkek ve kadın adı olarak kullanılır ÖZÜN: (Tür) 1 Hakkıyla kazanılmış ün 2 Şiir - Erkek ve kadın adı olarak kullanılır ÖZÜPEK: (Tür) Er - Ruhen güçlü ÖZVER: (Tür) Er - Öz ver ÖZVERDİ: (Tür) Er - Öz verdi ÖZVEREN: (Tür) Er - Özveride bulunan, fedakar ÖZVERİ: (Tür) - Bir amaç ya da kişi için kendi yararlarından vazgeçme, fedakarlık - Erkek ve kadın adı olarak kullanılır ÖZYAY: (Tür) - Yay gibi çevik ve atılgan yapılı - Erkek ve kadın adı olarak kullanılır ÖZYURT: (Tür) - Anavatan, anayurt - Erkek ve kadın adı olarak kullanılır ÖZYUVA: (Tür) - Ata evi, dönülecek asıl yer - Erkek ve kadın adı olarak kullanılır ÖZYÜREK: (Tür) Er - Güçlü korkusuz |
İsimler Sözlüğü |
11-04-2012 | #44 |
Prof. Dr. Sinsi
|
İsimler SözlüğüP PADİŞAH: (Fars) - Hükümdar PAHA: (Tür) - Değer, fîat, eder, tutar - Erkek ve kadın adı olarak kullanılır PAKALIN: (fti) Er - Dürüst, doğru iyi tanınmış kimseler PAKAN: (Fars) Er 1 Temizler, anlar 2 Veliler, ermişler, evliya PAKEL: (fti) Er - İyi işler yapan, doğru kimse PAKER: (fti) Er - Temiz, dürüst, iyi kimse PAKİZE: (Fars) Ka - Temiz, saf, halis, lekesiz PAKKAN: (fti) Er - Temiz soydan gelen kimse PAKSAN: (fti) Er - Temiz, doğru namuslu tanınmış kimse PAKSOY: (fti) Er - Temiz soydan gelen PAKSU: (fti) Er - Temiz su Billur gibi arı duru, şahsiyetli PAKSÜT: (fıi) Er - Sütü temiz PALA: (Tür) Er - Kısa ve geniş kılıç PALATEKİN: (Tür) Er - Emniyet, güven ve cesaret telkin eden kişi PALATİMUR: (Tür) Er - Demir pala Sert ve katı yapılı, güçlü PALAY: (Fars) Er - Yedek at PALAZ: (Tür) Er 1 Kimi kuş yavrularının civcivlikten sonraki durumu 2 Güzel, canlı, gürbüz, şişman 3 Dağınık PALMİYE: (Fran) Ka - Süs olarak kullanılan bir nevi hurma ağacı PAMİR: (Tür) Er 1 Orta Asya'da yükseltisi 7000 m'yi geçen yüksek dağlık külle 2 (Fars) Dünyanın çatısı PAMİRHAN: (Tür) Er - Pamir han PAPATYA: (Tür) Ka - İlkbaharda çiçek açan, taç yapraklı, beyaz, ortası sarı kümeçli bir kır çiçeği PARLA: (Tür) Ka 1 Işık saç, ışılda 2 Ün kazan, tanın PARLAK: (Tür) Ka 1 Parlayan, ışıldayan Temiz 2 Çok başarılı PARLANUR: (Tür) Ka - Nur gibi parla Parla nur PARLAR: (Tür) Ka - Işık saçar, ışıldar, aydınlık verir PARSA: (Fars) Er 1 Sofu, dinine bağlı 2 İffetli, namuslu, temiz, doğru PARSBAY: (fti) Er - Pars gibi güçlü ve çevik PARSHAN: ( fti) Er - (bkz Parsbay) PARSKAN: ( fti) Er - Kanında atılganlık, cesaret ve saldırganlık taşıyan PAŞA: (Tür) Er 1 Osmanlı devletinde yüksek rütbeli askerlere verilen unvan General 2Uslu, ağırbaşlı PAYAM: (Tür) Er - Badem PAYAN: (Fars) - Son nihayet Uç, kenar - Erkek ve kadın adı olarak kullanılır PAYE: (Fars) 1 Aşama, rütbe, derece 2 Basamak, merdiven basamağı 3 İkizlerin bir yıldızı, cevza burcu -Erkek ve kadın adı olarak kullanılır PAYİDAR: (Fars) 1 Saygın, rütbeli 2 Sağlam, sürekli - Erkek ve kadın adı olarak kullanılır PAYİZ: (Fars) Er - Güz, sonbahar Yaşlılık PAYZEN: (Fars) Er 1 Tutsak, esir Suçlu Ayağına pranga vurulmuş kimse 2 Rençber PAZVANTI: (Fars) Er - Osmanlı devletinde, Rumeli bölgesinde gece bekçilerine verilen ad PEDÜK: (Tür) Er - Yüce, yüksek PEHLEVİ: (Fars) Er 1 Şehir 2 Kahraman, yiğit PEHLİVAN: (Fars) Er 1 Güreşçi 2 Boylu boslu, iri yan, güçlü kimse, yiğit PEKAL: (Tür) Er - Pek al PEKALP: (Tür) Er - Güçlü, sert, kahraman yiğit PEKART: (Tür) Er - Sağlam dönülmez yemin Pek ant PEKAY: (Tür) Ka - Pek ay PEKDEĞER: (Tür) - Çok değerli, çok kıymetli - Erkek ve kadın adı olarak kullanılır PEKDEMİR: (Tür) Er - Sert, sağlam, demir gibi PEKEL: (Tür) Er - Güçlü el Pek el PEKER: (Tür) Er - Güçlü kimse Gözüpek, cesur yapılı PEKERGİN: (Tür) Er - Olgun kimse PEKGÖZ: (Tür) Er - Cesur, yiğit PEKİN: (Tür) Er - Üzerinde kuşku duyulmayan, kesinlikle bilinen, kesin PEKİNER: (Tür) Er - (bkz Pekin) PEKİNTÜRK: (Tür) Er - Pekin Türk PEKKAN: (Tür) Ka - Sağlam temiz kandan gelen Soylu PEKOL: (Tür) Er - Sert, sağlam, dayanıklı ol PEKÖZ: (Tür) - Özü sağlam kimse - Erkek ve kadın adı olarak kullanılır PEKŞEN: (Tür) - Neşeli, şen-şakrak, mutlu kimse - Erkek ve kadın adı olarak kullanılır PEKTAŞI: (Tür) Er - Güçlü, sert taş PEKTAY: (Tür) Er - Güçlü, sağlam tay PEKTÜRK: (Tür) Er - Sağlam ve güçlü Türk PEKÜN: (Tür) Er - Tanınmış güçlü isim PEKÜSTÜN: (Tür) Er - Çok üstün, üstünlükte en iyi seviyede olan PELİN: (Tür) Ka - Birleşikgillerden, keskin ve güzel kokulu, bir çeşit bitki PELİT: (Tür) - Çınar, meşe vb ağaçların meyvesi - Erkek ve kadın adı olarak kullanılır PEMBE: (Tür) Ka - Beyaz ve kırmızının karışmasından oluşan açık renk PEMBEGÜL: (Tür) Ka - Pembe gül PERÇEM: (Fars) Ka 1 Kâkül Yele 2 Mızrak, bayrak gibi şeylerin başlarına konan püskül PERDAH: (Fars) Er 1 Cila, parlaklık, parlama Parlatma, parlaklık verme 2 Budanmış asmadan yeni süren çubuk PEREN: (Fars) Ka - Ülker yıldızı, pervin, Süreyya PERİ: (Fars) Ka 1 Dişi cin (güzel ve iyilik severlik sembolü olarak kabul edilirler) 2 Güzel kadın veya kız PERİCAN: (Fars) Ka - (bkz Peri) PERİDE: (Fars) Ka - Uçmuş, soluk, solmuş PERİHAN: (Fars) Ka - Peri padişahı Büyücü PERİNÇEK: (Tür) Er - Özverili, fedakar, sadık PERİRU: (Fars) Ka - Peri yüzlü, çok güzel PERİVEŞ: (Fars) Ka - Peri gibi, çok güzel PERİZ: (Fars) Er 1 Bağırma, haykırma 2 Su kenarında yetişen yeşil saz, ot PERİZAT: (Fars) Ka 1 Peri çocuğu 2 Güzel, çok güzel PERİZE: (Fars) Ka 1 Kırmızı altın 2 Ateşte pişirilen ekmek PERK: (Tür) Er - Katı, sert, güçlü berk PERKEL: (Tür) Er - Güçlü er PERKER: (Tür) Er - Güçlü kimse PERKİN: (Tür) Er - Çok güçlü kuvvetli, sağlam kimse PERMUN: (Fars) Ka - Bezek, süs PERRAN: (Fars) Ka - Uçan, uçucu PERRİN: (Fars) Ka - Nezaket, nazlılık PERTAV: (Fars) Er 1 Atılma, sıçrama 2 Uzağa düşen ok PERTEV: (Fars) Er - Işık Parlaklık PERVA: (Fars) 1 Korku Çekingenlik 2 İlgi, bağ PERVER: (Fars) Er - Besleyen, besleyici, yetiştiren, yetiştirici, koruyan, terbiye eden PERVİN: (Fars) Ka - Ülker süreyya PERVİZ: (Fars) Er 1 Üstün 2 Elek Süzgeç 3 Balık 4 Güzellik Cilve 5 İran hükümdarı Hüsrev'in lakabı PESEN: (Tür) Kırağı, çiğ Sis İnce ince yağan kar, çisenti - Erkek ve kadın adı olarak kullanılır PESENT: (Fars) Ka 1 Beğenen, beğenmiş Beğenme, seçme 2 Esmerleşmiş 3 Altın, mat altın PESİN: (Fars) - Sonraki, en son -Erkek ve kadın adı olarak kullanılır PEŞİN: (Fars) Er - Keykubat'ın üçüncü oğlu PEŞREV: (Fars) Er 1 Türk müziğinin en meşhur saz eseri formu 2 Güreşten önce güreşçilerin yaptıkları gösteri PETEK: (Tür) Ka 1 Kovanda arıların içine bal yaptıkları göz, mum tekerleği Kovan 2 Minarenin şerefe ile külah arasındaki kısmı Bacalarda külahın altındaki çıkıntılı kısım PEYAM: (Fars) Er - Haber, başkasından alınan bilgi, nebe PEYAMİ: (Fars) Er - Haberle, bilgi ile ilgili PEYDA: (Fars) Ka - Meydanda açıkta Hazır, mevcut PEYGAMBER: (Fars) - Allah tarafından kullarına haber götürmekle görevlendirilmiş seçkin insan Nebi, Rasul - Yalnız Peygamberlere mahsus bir isimdir PEYKAN: (Fars) Er - Temren, başak, okun ucundaki sivri demir PEYKE: (Fars) Ka - Kuru kanepe, tahta sedir PEYKER: (Fars) Ka - Yüz, surat PEYMA: (Fars) Ka - Ölçen, ölçücü PEYMAN: (Fars) Er - Yemin, and, ahd PEYMANE: (Fars) Ka - Büyük kadeh, şarap bardağı PEYREV: (Fars) - Ardı sıra giden Arkasından giden, izinden yürüyen -Erkek ve kadın adı olarak kullanılır PEYZAJ: (Fran) Ka - Kır resmi PINAR: (Tür) Ka - Yerden kaynayıp çıkan su, kaynak, çeşme Bir suyun çıktığı yer, su başı Kaynak suyunun devamlı aktığı yer PIRILTI: (Tür) Ka - Parıldayan şeyin çıkardığı ışık Anlık ışık geçişi PIRLANTA: (hal) Ka - Değerli bir tür elmas PIRNAL: (Tür) Ka - Meşe ağacı çalısı PITIRCA: (Tür) Ka - Koyu pembe renkli bir bahar çiçeği PİNHAN: (Fars) Ka - Gizli PİRANE: (Fars) Er - Yaşlılara yakışır şekilde, olgunca tavır PİRAYE: (Fars) Ka - Süs, zinet PİRUZ: (Fars) Er - Kutlu, hayırlı, uğurlu PİRUZE: (Fars) Ka - Mavi renkli ve değerli bir süs taşı PİYALE: (Fars) Ka - Kadeh, şarap bardağı PLATİN: (Lat) Ka - Beyaz ve çok değerli bir maden POLAT: (Fars) Er - Çelik Güç, kuvvet POLATALP: (Tür) Er - Çelik gibi güçlü yiğit POLATHAN: (Tür) Er - (bkz Polatalp) POLATKAN: (Tür) Er - Çelik gibi güçlü soydan gelen POLATKILIÇ: (Tür) Er - İyi cins çelikten yapılma kılıç POYRAZ: (Yun) 1 Kuzeydoğudan esen soğuk rüzgar 2 Kuzey � Erkek ve kadın adı olarak kullanılır POZAN: (Tür) Er - Üzüm bağı PÜRÇEK: (Tür) Ka - Şakaklardan sarkan saç, zülüf Ağaç ve bitkilerin saçak gibi ince kökleri Oya, püskül, saçak PÜRÇİN: (Fars) Ka - Çok düşünceli, öfkeli Kırışık PÜRDİL: (Fars) Er - Yürekli, cesur PÜREN: (Tür) Ka - Kimi ağaçlarda yapraklardan ayrı olarak süren ince yaprak Çalılık ve sık otlu yerler Sarı, kırmızı, çiçek açan ufak yapraklı anların çok sevdiği bir tür ot Meşe ağacı filizi PÜRFER: (Fars) Ka - Çok parlak, aydınlık PÜSER: (Fars) Er - Oğul, erkek çocuk |
İsimler Sözlüğü |
11-04-2012 | #45 |
Prof. Dr. Sinsi
|
İsimler SözlüğüR RABBANİ: (Ar) Er 1 Allahla ilgili 2 Kendini bütün varlığıyla Allah'a teslim eden Putçu inanıştan uzak, şalin amel işleyen, Allah'tan geleni kabul edip, O'nun dinine muhalif olana karşı çıkan RABIT: (Ar) Er - Rabteden, bağlayan, birleştiren Nefsini dünyadan menedip ahirete bağlamış olan RABITA: (Ar) Ka 1 İki şeyi birbirine bağlayan şey, bağ 2 Münasebet, ilgi 3 Bağlılık, mensub olma 4 Sıra, tertip, usul, düzen RABİ: (Ar) Er - Dördüncü RABİA: (Ar) Ka 1 Dördüncü Saatteki salisenin 2 Tanzimattan sonra memurlukta kolağası derecesinde bir rütbe 3 Ünlü kadın mutasavvuf RABİH: (Ar) Er - Yararlı, kazançlı, karlı RÂCİ: (Ar) 1 Rica eden, yalvaran, dileyen 2 Dönen, geri gelen 3 Nis-bet ve ilgisi bulunan, dokunan RACİFE: (Ar) Ka - Sur'un kıyamette bütün canlıları öldürecek olan ilk üflenişi RACİH: (Ar) Er - Değerli, üstün Fıkıhta: Delil ve Burhanların tercihinde delili öncelik kazanan taraf RACİYE: (Ar) Ka 1 Rica eden, yalvaran 2 Umutlu RADİ: (Ar) Er - Boyun eğen, kabul eden, rıza gösteren RADİFE: (Ar) Ka - Kıyamette üfürülecek surun ikincisi RADİYE: (Ar) Ka - Rıza gösteren, kabul eden, boyun eğen RAFET: (Ar) Er - Acıma, merhamet etme, esirgeme anlamında Kur'an-ı Kerim'de Nur suresi 2 ayet Hadid suresi 27 ayette geçmekledir RAFEDDİN: (Ar) Er - İslam dininin vermiş olduğu acıma, esirgeme duygusu - Türk dil kuralına göre "d/t" olarak kullanılır RAFIZ: (Ar) Er - Bırakan, salıveren RÂFİ: (Ar) Er - Kaldıran, yücelten, yükselten Allah'ın isimlerinden, (bkz Abdürrafi') Rafi' b Hadic, sahabeden RAFİA: (Ar) Ka - Her çeşit ayaklık ve destek RAFİH: (Ar) Er - Rahat ve huzurlu yaşayan RAĞIB: (Ar) Er - Arzulu, isteyen, rağbet eden - Türk dil kuralına göre "b/p" olarak kullanılır RAĞİBE: (Ar) Ka - (bkz Rağıb) RAĞBET: (Ar) Ka - İstek, arzu İstekle karşılama RAHATEFZA: (afi) - Rahat artıran Türk müziğinin bileşik makamlarından - Erkek ve kadın adı olarak kullanılır RAHDAN: (Fars) Er - Yol bilen RAHE: (Ar) Ka - Avuç içi, el ayası RAHİ: (Ar) Er - Rahat, huzurlu, dingin RAHİLE: (Ar) Ka - Rahat, sakin RAHİM: (Ar) Er - Esirgeyen, acıyan, koruyan, merhametli Kur'an'da 220 yerde zikredilmiştir Allah'ın isimlerinden, (bkz Abdürrahim) RAHİME: (Ar) Ka - Hafif sesli, latif konuşan kadın demektir, (bkz Rahim) RAHİYE: (Ar) Ka - Bal arısı RAHMAN: (Ar) Er - Bütün canlılara merhamet eden, koruyan Kur'an-ı Kerim'de 55'ten fazla yerde zikredilmiştir Yine Kur'an-ı Kerim'in 55 suresinin adıdır - Allah'ın isimlerinden "abd" takısı alarak isim olarak kullanılır, (bkz Abdürrahman) RAHMANİ: (Ar) Er - Allah'tan gelen, kutsal, Allah'a özgü RAHMET: (Ar) - Acıma, esirgeme, koruma, yarlığama - Erkek ve kadın adı olarak kullanılır RAHMETİ: (Ar) Er - Rahmetle ilgili RAHMETULLAH: (Ar) Er - Allah'ın esirgemesi, koruması RAHMİ (Ar) Er - Acımayla ilgili RAHMİYE: (Ar) Ka - (bkz Rahmi) RAHŞAN: (Fars) Ka - Parıltılı Işıltı RAHŞENDE: (Fars) Ka - Parıldayan, parıldayıcı RAİD: (Ar) Er - Gürleyen, gürüldeyen RAİDE: (Ar) Ka - Gürleyen bulut RAİF: (Ar) Er - Acıması olan, merhametli RAİFE: (Ar) Ka - (bkz Raif) RAİK: (Ar) Er - Sade, saf, halis RAİKA: (Ar) Ka - Sade, saf, katışıksız RAKIM: (Ar) Er - Yazan, çizen -Yükselti RAKİ: (Ar) Er - Namazda eğilen, rüku' eden Kur'an-ı Kerim'de 4 yerde bu anlamda zikredilmiştir RAKÎB: (Ar) Er - Herhangi bir alanda üstünlük sağlamaya çalışan taraflardan herbiri Koruyucu "Görüp gözeten" Allah'ın isimlerinden RAKİD: (Ar) Er - Hareketsiz, durgun, yavaş RAKİDE: (Ar) Ka - Durgun, sessiz, hareketsiz RAKİK: (Ar) Er 1 İnce Yufka yürekli 2 Köle veya cariye RAKİKA: (Ar) Ka - (bkz Rakik) RAM: (Fars) Er - İtaat eden, boyun eğen, kendisini başkasının emrine bırakan -İki isimlerde kullanılır Ramcan, Ramcanan gibi RAMAZAN: (Ar) Er - Hicri (kameri) ayların dokuzuncusu, oruç ayı Kur'an'da Bakara suresi 185 ayette ismi geçen ay ismi RAMİ: (Ar) Er - Atan, atıcı RAMİYE: (Ar) Ka - (bkz Rami) RAMİZ: (Ar) Er 1 Akıllı, zeki 2 İşaretlerle simgelerle gösteren RAMİZE: (Ar) Ka - (bkz Ramiz) RÂNÂ: (Ar) Ka 1 Güzel, hoş latif, parlak Çok iyi, çok ala 2 Arapça'da "er'an" kelimesinin mücnnesi olup "ahmak, sünepe kadın" demektir Erkek adı olarak da kullanılır RASÂFET: (Ar) Ka - Sağlamlık, dayanıklılık RASÂNET: (Ar) Ka - Sağlamlık, dayanıklılık, melanet RASİ: (Ar) Er - Kımıldamayan, oynamayan, sabit Lenger atmış olan, demir üzerinde bulunan gemi RASİA: (Ar) Ka - Kabara Kabara gibi yer yer konulan süs RASİF: (Ar) Er 1 Sağlam dayanıklı 2 Denizin yüzüne çıkmış kayalar 3 Taş, temel, rıhtım RASİFE: (Ar) Ka - Rıhtım, su içine yapılan set RASİH: (Ar) Er 1 Sağlam, temeli güçlü, dayanıklı 2 Bir bilimde, özellikle din alanında çok derinleşmiş olan (kimse) Kur'an'da Rasihûn olarak geçer RASİHA: (Ar) Ka - (bkz Rasih) RÂSİM: (Ar) Er - Resim yapan RÂSİME: (Ar) Ka 1 Âdet, töre Merasim, tören 2 Formalite RASİN: (Ar) Er - Sağlam, dayanıklı, güçlü RASİYE: (Ar) Ka - Büyük dağ RAST: (Fars) 1 Sağ 2 Haklı, doğru Uygunluk 3 Türk müziğinin en eski makamlarından - Erkek ve kadın adı olarak kullanılır RASTAN: (Fars) Er - Doğru olanlar, haklı olanlar, haklılar RASTBİN: (Fars) - Herşeyin doğrusunu gören - Erkek ve kadın adı olarak kullanılır RASTİ: (Fars) Er - Doğruluk, gerçeklik, istikamet RASTKÂR: (Fars) Er - Doğru adam RAŞAN: (Ar) Ka - Titreme, titreyiş RAŞİD: (Ar) Er 1 Olgun, ergin, akıllı 2 Doğru yolda olan 3 Hak din olan İslam'ı kabul eden Kur'an'da Hucurat suresi ayet 7'de geçmektedir Ayrıca 4 halife için Raşid halifeler denmiştir - Türk dil kuralına göre "d/t" olarak kullanılır RAŞİDE: (Ar) Ka - (bkz Raşid) RATİB: (Ar) Er 1 Sıralayan, düzenleyen (kimse) 2 Sabit, sağlam, yerleşmiş - Türk dil kuralına göre "b/p" olarak kullanılır RATİBE: (Ar) Ka - (bkz Ratib) RAUF: (Ar) Er - Esirgeyen acıyan, çok merhametli - Allah'ın isimlerinden "Abd" takısı alarak kullanılır -(bkz Abdürrauf) Kur'an-ı Kerim'de 10'dan fazla yerde geçmektedir RAUFE: (Ar) Ka - (bkz Rauf) RAVEND: (Fars) Er - Kökleri ve sapları ilaç olarak kullanılan karabuğdaygillerden bir bitki RAVZA: (Ar) Ka - Çimeni, ağacı bol olan yer, bahçe Ravza-i Mutahhara; Rasulullah'ın medfun olduğu mekan RAYET: (Ar) - Bayrak Sancak -Erkek ve kadın adı olarak kullanılır RAYİHA: (Ar) Ka - Güzel koku RAYİHAN: (afi) Er - Han bayrağı, han sancağı RÂZÎ: (Ar) Er - Boyun eğen, kabul eden, rıza gösteren İslam dünyasında meşhur bir isimdir RAZİYE: (Ar) Ka - Kabul eden, rıza gösteren, boyun eğen REBAB: (Fars) Ka 1 Bir çeşit kemençe 2 Arapça'da dostlar anlamına gelir Hz Hüseyin'in hanımının ismidir REBİ: (Ar) Er - Bahar, ilkyaz REBİA: (Ar) Ka - (bkz Rebi) REBİYE: (Ar) Ka 1 Kış sonlarında yapılan ekim 2 Eskiden ozanların bahara girerken büyüklere sundukları kaside RECA: (Ar) Er - Umut, umma İstek, dilek RECAİ: (Ar) Er - İsteyen, rica eden, yalvaran Allah'a yalvaran As-hab'ın kullandığı isimlerdendir RECEP: (Ar) Er 1 Hicri kameri ayların yedincisi, üç ayların ilki 2 Gösterişli, haybetli REFAH: (Ar) Ka - Bolluk, rahatlık, sıkıntı içinde olmamak REFAHET: (Ar) Ka - Bolluk, gürlük REFAKAT: (Ar) Ka - Refildik arkadaşlık, yoldaşlık REFET: (Ar) Er - Acıma, merhamet etme, esirgeme Kur'an-ı Kerim'de Nur suresi ayet 2 ve ve Hadid suresi 27 ayette geçmektedir REFETTİN: (Ar) Er - (bkz Rafeddin) REFHAN: (Ar) Ka - Varlık içinde yaşayan REFİ: (Ar) Er - Yüksek, yüce, saygın REFİA: (Ar) Ka - (bkz Refı) REFİG: (Ar) Er - Bolluk ve rahat içinde geçinen REFİH: (Ar) Er - (bkz Refhan) REFİHA: (Ar) Ka - (bkz Refih) REFİK: (Ar) Er 1 Arkadaş, yol arkadaşı, yoldaş Muavin, yardımcı 2 Koca 3 Ortak 4 Mesleğe yeni giren kimsenin rehber olarak tanıdığı kişi Kur'an'da geçen bir isimdir REFİKA: (Ar) Ka - Eş, kan, zevce |
|