Geri Git   ForumSinsi - 2006 Yılından Beri > Eğitim - Öğretim - Dersler - Genel Bilgiler > Eğitim & Öğretim > Tarih / Coğrafya

Yeni Konu Gönder Yanıtla
 
Konu Araçları
tarihi, ülkeler

Ülkeler Tarihi

Eski 10-10-2012   #31
Prof. Dr. Sinsi
Varsayılan

Ülkeler Tarihi



İSVİÇRE

Bugün İsviçre denilen Helvetia'da yaşayan Kelt kabilelerin MÖ 58 yılında Roma İmparatoru Julius Caesar'a yenilmeleriyle ülke beş asır boyunca Roma İmparatorluğunun bir bölümü sayılmıştır MS 5 yüzyılda Hıristiyanlığı kabul etmiş olan Burgondlar, Jura'nın Cenevre Gölünün iki yanına yerleştiler Almanlar ise Ren ile Aşağı Aar havzasına yerleşerek bölgeyi Germenleştirdiler

Bölge sonra Roma Germen İmparatorluğuna katıldı On birinci yüzyıldan itibaren feodal devletler kurulmaya başlandı On üçüncü yüzyılda da Habsburglar Sülalesi orta ve batı İsviçre'ye hakim oldu 1291'de üç kanton Schwyzuri Nidwalden birleşerek Habsburglara karşı bir savunma ittifakı kurdular Böylece İsviçre Konfederasyonu (adını birleşen kantonların en büyüğü olan Schwzy'den aldı) doğdu

Daha sonraki yüzyıllarda İsviçreliler Habsburglara karşı bağımsızlığı savunmak için birçok kere silahla saldırdılar On dördüncü yüzyılda Luzirn, Zürich, Glaruszug ve Bern ilk kurulan üç kantonla birleştiler 1481'de birliğe Fribourg, Solothurn, 1501'de Basel, 1513'de Appenzell katıldı Askeri gücünü geliştiren İsviçre tarafsızlık politikasını benimsedi Reform sırasında kantonlar arası çatışmada Protestanlar yenildi

1648'de Vestfalya Antlaşmasıyla İsviçre'nin bağımsızlığı resmen kabul edildi Napolyon savaşları sırasında Fransızlar ülkeyi işgal etti (1798) Napolyon kantonları birleştirerek bir federasyon haline getirip Helvet Cumhuriyetini kurdu Napolyon'un yenilmesinden sonra kantonlar birliği bozulmadı

1815 Viyana Kongresinde İsviçre'nin tarafsızlığı kabul edildi 1847'de ülkede bir iç savaş patlak verdi Bazı kantonlar bir konfederasyon kurulmasını istiyordu, bazıları ise değişikliğe gerek görmüyordu Yapılan savaşlarda konfederasyondan yana olanlar kazanınca, 1848'de İsviçre Konfederasyonu kuruldu

İsviçre, Birinci ve İkinci Dünya Savaşlarında da tarafsızlığını korudu Herhangi bir bloka bağlanmamıştır Buna da sebep dünyanın bütün devletlerinin, devlet adamlarının İsviçre bankalarında açmış olduğu sırdaş hesaplar olmuştur 1978 yılında yapılan bir referandumla yeni bir kanton kurulması için karar alındı ve 1 Ocak 1979'da Jura Kantonu kuruldu

Alıntı Yaparak Cevapla

Ülkeler Tarihi

Eski 10-10-2012   #32
Prof. Dr. Sinsi
Varsayılan

Ülkeler Tarihi



İTALYA

İtalya'nın eski çağlarında yaşayan insanlar hakkında, çok az bilgi vardır MÖ 500'lerde İtalya'da dört belirgin medeniyet mevcuttu Kuzeyde Keltler, orta bölgede Etrüskler, iç ve dağlık bölgelerde Romalıların da dahil oldukları birçok kabileler, Napoli'den Sicilya'ya kadar olan bölgelerde de Rum azınlıklar vardı Roma Cumhuriyetinin kuruluş tarihi geleneksel olarak MÖ 595 kabul edilmiştir Bu yıl son Roma kralının sürgün edildiği tarihtir Daha sonra kabileler arasında sürdürülen çatışmalardan faydalanan Roma, bağımsızlığını garanti altına aldı

MÖ 49'da Sezar Galyalılara tam yurttaşlık hakkı verdi Roma İmparatorluğu giderek gelişti Üçüncü yüzyılda bütün yarımadaya hakim oldu Daha sonra aynı yüzyılda barbarların saldırılarına maruz kalan imparatorluk merkezi, Roma'dan Milano'ya taşındı Costantinos zamanında ise merkez İstanbul'a alındı

Galya'yı ve öteki eyaletleri kaybeden Batı Roma İmparatorluğunun elinde yalnız İtalya kaldı Doğu Roma İmparatoru Zenon, Ostrogotları İtalya'yı yönetmekle görevlendirince, dört yıl süren savaşlar sonunda Ostrogotlar İtalya'ya hakim oldular ve Ostrogot kralı İtalya'nın mutlak kralı oldu Bu dönemden sonra Papalık iktidarı gelişti 451 yılında Kuzey İtalya, Avrupa Hunlarının istilasına uğradı Roma istiladan Papa'nın ricaları üzerine kurtuldu ve 6 yüzyılın sonlarına kadar siyasi hakimiyet Papalığın elinde kaldı

774 yılında Napoli, Gueta ve Amalfi, Müslümanların akınlarına maruz kaldı Müslümanlar Sicilya'yı fethetti Şarlman'ın ölümü üzerine derebeylik ve siyasi parçalanmalar oldu Roma İmparatorluğunu yeniden kurmak isteyen Otto (938-1002) başkenti tekrar Roma'ya taşıdı Papalık-İmparatorluk mücadelesi tekrar başladı Papa ile imparatorlar arasındaki savaştan faydalanan kuzey ve orta İtalya şehirleri bağımsızlıklarını ilan ettiler

On ikinci ve on üçüncü yüzyıllarda Cenova, Floransa, Venedik ve Milano gibi şehirler küçük ama, birer güçlü devlet olarak ortaya çıktıktan sonra, İtalya ekonomisine egemen oldular On beşinci yüzyılın başlarında Avrupa'da başlayan Rönesans'ın etkisi İtalya'da görüldü Bu asrın ortalarında İtalya toprakları üzerinde Osmanlı akınları başladı ve Osmanlılar 1480'de Otranto'yu aldılar

1494-1559 yılları arasında İtalya'da siyasi zayıflama ve parçalanma savaşlara yol açtı İtalya, Avrupa hakimiyetini ele geçirmek isteyen Fransa ve Avusturya hanedanının savaş alanı oldu Bu savaş da İtalya'yı büyük ölçüde etkiledi

İtalya'da 17 yüzyıldan sonra gerileme dönemi başladı Napoli Krallığı ve Sicilya güçsüzleşti 1796 yılında Napolyon önderliğindeki Fransızlar, İtalya'yı işgal etti Fransız hakimiyeti 20 yıl gibi kısa bir dönem sürdü Bu dönemde ülke aynı yönetim altında birleşti Kısa bir zaman için kuzeyde İtalya Krallığı kuruldu 1815 yılındaki Viyana kongresinde eski düzen yeniden sağlandığı sıralarda Birleşmiş bir İtalya düşünceleri fikirlerde idi 1866'da Venedik 1870'te Roma'nın katılması ile, İtalya sonunda bir Krallık haline geldi Ancak, anlaşmazlıklar tamamen giderilememiş Kuzey-Güney ve bölgeler arası anlaşmazlık ve çekişmeler devam ediyordu

1882'de Avusturya-Macaristan ve Almanya'nın yanısıra üçlü ittifaka ve 1915'te müttefiklerle birlikte Birinci Dünya Savaşına girdi Uzun mücadelelerden sonra Avusturya toprakları üzerindeki emeline kavuşan İtalya, savaştan sonra yapılan anlaşmalardan memnun olmadı Savaştan siyasi ve ekonomik olarak çok kötü çıkan İtalya'da, diktatör Mussolini 1922'de zorla kendini kabul ettirdi Mussolini 1935-1936'da Etiyopya'yı işgal etti Nazi Almanyası ile ittifaka girdi 1943 yılına kadar Mussolini'nin diktatörlüğü bir baskı ve silahlanma dönemi olarak geçti

İtalya 1940'ta İkinci Dünya Savaşına girdi İtalyanlar bütün cephelerde yenilgiye uğradılar Daha sonra Almanya'ya savaş ilan ettiler İtalya Naziler tarafından işgal edildi Nazilerin teslim olmasından sonra (1945) İtalya savaştan büyük zarar görmüş olarak çıktı

1946 yılında yapılan referandumla, Monarşi ortadan kaldırıldı Yeni bir Demokratik Cumhuriyet kuruldu 1949 yılında NATO'nun kurucu üyesi olan İtalya, 1958'de AET'ye girdi Yaklaşık 30 yıldır çeşitli koalisyonlarla İtalya'yı idare etmiş olan Hıristiyan Demokrat Parti ve İtalyan Sosyalist Parti 1992 seçimlerinde büyük oy kaybına uğradı Aynı senenin Mayıs ayında istifa ile boşalan cumhurbaşkanlığına parlamento Oscar Lugi Scoifaro'yu seçti Ardından yeni bir koalisyon hükumeti kuruldu

Alıntı Yaparak Cevapla

Ülkeler Tarihi

Eski 10-10-2012   #33
Prof. Dr. Sinsi
Varsayılan

Ülkeler Tarihi



JAPONYA

Japonya'nın ilk sakinlerinin Doğu Asya ve Güney Pasifik adalarından gelen göçmenler olduğu sanılmaktadır Japon halkının atalarının şimdi Yamato ırkı diye bilinen ve MS 3 ve 4 asırda savaşçı kabileler ve klanlar üzerine giderek üstünlük kuran aynı ırka ait insanlar olduğu zannedilmektedir

Dördüncü yüzyılın sonunda Japonya ve Kore Yarımadasındaki krallıklar arasında temas kurulmuştu Bu tarihten sonra Japonya'da Çin'in kültür etkileri görüldü Önce Konfüçyüs dini ve sonra Budizm, Hindistan, Çin, Kore yoluyla 538 yılında buraya girmişti

Ülkenin ilk ve devamlı hükumet merkezi 8 yüzyılın başında Nara'da kuruldu 710 ile 784 yılları arasında 74 sene bu imparatorluk devam etti 794 yılında ise Kyoto'da yeni bir hükumet merkezi kuruldu Burası bin yıl kadar imparatorun oturduğu yer olmuştur Başkentin Kyoto'ya taşınması, 1192 yılına kadar devam etmiş olan Heian devrinin başlangıcı olmuştur

1185 yılında Danoura Savaşında Minamotolar rakip Taira Kralını yok ederek galip gelmişlerdir Minemotoların iktidarı ele geçirmesi, Shogun denilen askeri liderler idaresi altında yedi asırlık bir feodal hakimiyet devrinin başlangıcı olmuştur 1192 yılında Minamotolar hükumet merkezini Tokyo yakınındaki Kamakura'ya kurdular

1213 yılında iktidar Minamotolardan, 1333 yılına kadar askeri yönetimi sürdüren Hogoların eline geçti Bu dönemde Moğollar, 1274 ve 1281 yıllarında olmak üzere iki defa Kuzey Kyushu'ya saldırdılar Her iki savaşta başarılı olamayan Moğollar, ayrıca meydana gelen tayfunların tesiri ile Japonya'dan çekildiler

1333 ile 1338 yılları arasında görülen kısa süreli imparatorlukları, Ashikaga Takauji tarafından Kyoto'da Muromachi'de kurulan yeni bir askeri yönetim takip etti Bu kurulan hükumet 1338'den 1578'e kadar iki yüz yıldan fazla bir süre devam etmiştir

On altıncı yüzyılda Avrupalılar Japonya topraklarına ayak bastılar Bu arada misyonerler, Hıristiyanlığı burada yaymaya çalıştılar Bunun üzerine Japon liderleri Hıristiyanlığın ve batı düşüncelerinin Japonya için zararlı olacağına inandıkları için Hollanda ve Çin tüccarı haric olmak üzere bütün yabancıların Japonya'ya girişini yasakladılar İki buçuk yüzyıl süresince Hollandalı tüccarların bulunduğu bu küçük ada, Japonya ile dış dünya arasında tek temas noktası olmuştur

1853 yılında Amerikalı Komodor Matthev CPerry dört gemiden meydana gelen donanmasıyla Tokyo Körfezine girmiş, ertesi yıl tekrar Japonya'ya gelerek, Japonları kendi ülkesiyle bir dostluk anlaşması imzalamaya ikna etmiştir Bu anlaşmayı, aynı yıl içinde Rusya, Büyük Britanya veHollanda ile imzalanan anlaşmalar takip etmiştir Bu anlaşmalar dört yıl sonra ticaret anlaşmalarına dönüşmüştür

Tokogaua Shogunluğunun derebeylik sistemi 1867 yılında yıkılmasına kadar geçen on yıllık süre içinde büyük bir karışıklık hüküm sürmüş ve 1868 yılında Meigi döneminin tekrar teşkilatlanmasıyla bütün hakimiyet yeniden imparatorun eline geçmiştir

İmparator Meigi'nin idaresinde japonya, batıda gelişmesi yüzyıllar süren şeyleri kısa bir sürede başarmaya koyulmuş, modern sanayileri, politik kuruluşları ve modern bir toplum modeli ile modern bir millet meydana getirmiştir Japonya 1894-1895 yıllarında Çinlilerle, 1904 ve 1905 yıllarında da Ruslarla savaşmıştır Japonya her iki savaşı da kazanarak 1875'te Rusya'ya verdiği Sahalin Adalarını geri almış, Formosa ve Kore'yi ele geçirmiş ve Mançurya'da bazı çıkarlar elde etmişti 1920 yılında Japonya, Anglo-Japon Birleşmesi kararları gereğince Birinci Dünya Savaşına girmişti

1937'de Japonya-Çin Savaşı başladı Birinci Dünya Savaşında Almanlara karşı savaşan Japonya, 1939'da Almanya ve İtalya ile askeri bir ittifak kurdu ve 7 Aralık 1941'de Hawai Adalarına baskın yaparak Amerikan donanmasını yok etti Savaşın ilk yıllarında üstün görünen Japonlar, sonraki yıllarda ağır kayıplara uğradılar Amerikan uçaklarının 6 Ağustos 1945'te Hiroshima ve 9 Ağustosta Nagasaki'ye attıkları atom bombaları İkinci Dünya Savaşının neticesini belli etmişti 14 Ağustos 1945'te kayıtsız şartsız teslim olmayı kabul eden Japonya ile 2 Eylül 1945'te resmi teslim anlaşması imzalandı

Yedi yıl sonra, 1951 yılı Eylül ayında Japonya 48 devletle San Francisko'da Barış Antlaşmasını imzaladı 1952 yılı Nisan ayında yürürlüğe giren bu anlaşma ile Japonya tekrar istiklalini kazandı 1956 yılında ise Japonya 80 devlet olarak Birleşmiş milletlere tam üyeliğe kabul edilmiştir

Bağımsızlığını kazandıktan sonra büyük bir ekonomik gelişme ile bugünkü refah düzeyine ulaşmış ve teknik ve bilimde çok ileri gitmiş olan Japonya, hemen hemen bütün dünya pazarlarını ele geçirmiş bir devlettir Liberaller İkinci Dünya Savaşından bu yana iktidardadır 1926'da tahta geçen İmparator Hirohito, 7 Ocak 1989'da öldü Yerine büyük oğlu Prens Akihito tahta geçti ve 1990 Kasım ayında taç giydi

Alıntı Yaparak Cevapla

Ülkeler Tarihi

Eski 10-10-2012   #34
Prof. Dr. Sinsi
Varsayılan

Ülkeler Tarihi



KANADA

Kanada ya ilk yerleşenler, Bering Boğazını geçerek, Kuzey Amerika�ya gelen Kızılderililer (güney kesimde) ve Eskimolar (kuzey kesiminde) olarak kabul edilir On altıncı yüzyılda Jacques Cartier, Kanada topraklarını keşfetti Cartier 1534-1536 yılları arasında Saint-Laurent Körfezine girerek, bugünkü Montreal�a ve Québec�e kadar ilerleyip Kanada ülkesini bulmuş oldu ve bu toprakları Fransa�ya dahil etti

O zamanlar ülkede maden bulunmadığından kolonileştirme hareketi yarım kaldı ve Kanada tarafı yalnız Morino avcıları ile kürk tüccarlarının uğrak yeri oldu Fakat Fransız yöneticilerin asıl maksadı, avcılığı, orman ve maden işletmesini geliştirmek, Fransa�nın ihtiyaç duyduğu hammaddeleri tedarik etmek ve misyonerler vasıtasıyla Hıristiyanlığı yaymaktı

1629�da İngilizlerin eline geçen Kanada�yı 1632�de Fransa geri aldı Ülkede yerleşmeyi desteklemek için her yıl göçmen ve paralı gönüllüler gönderdi On sekizinci yüzyılda İngiltere�yle yapılan bir antlaşmayla Kanada İngiltere�ye bırakıldı İngiliz göçmenlerin Kanada�ya büyük hızla yerleşmesi ile 1763-1837 yılları arasında İngiliz rejimi ülkede etkili oldu

1783 yılında ABD�nin bağımsızlığını tasdik eden Versailles Antlaşmasından sonra Kanada, İngiltere taraftarı göçmenlerin akınına uğradı 1791�de İngiltere, Saint Laurent topraklarını ikiye bölerek güneydoğu tarafları Fransız, kuzeybatı tarafları da İngiliz eyaleti şekline soktu Her iki eyalette de parlamento rejimi kuruldu ise de, genelde İngilizler ticarette yönetimi ellerinde tutuyorlardı

1837�de Yukarı Kanada ve Aşağı Kanada�da meydana gelen isyan ile, Avrupalılar ülkenin yönetiminde kendilerine daha çok söz hakkı veren bir hükümetin kurulmasına imkan verdi 1867�de Kuzey Amerika Britanya antlaşması, Ontario, Québer, Nauvelle-Ecorse ve Nouveau-Brunswich�i birleştirerek Kanada dominyonunun doğmasına sebep oldu 1914-1918 yılları arasında vuku bulan Birinci Dünya Savaşına İngiltere�nin katılması Kanada�yı da savaşa sürükledi Bir İngiliz kolonisi olan Kanada, İtilaf devletlerine teçhizat ve malzeme yardımında bulundu

1926 yılında, Londra�da imparatorluk konferansında İngiltere ve dominyonlarına statü eşitliği verildi 1931 West Minster Tüzüğü ile Kanda bağımsız bir devlet oldu 1939�da İkinci Dünya Savaşı patlak verince Kanada, Almanya�ya karşı savaş ilan etti ve bu savaştan güçlenmiş olarak çıktı 1989 başında yapılan bir antlaşmayla ABD ile Kanada arasında gümrükler kalktı

Alıntı Yaparak Cevapla

Ülkeler Tarihi

Eski 10-10-2012   #35
Prof. Dr. Sinsi
Varsayılan

Ülkeler Tarihi



KAZAKİSTAN

Kazakların tarih sahnesine çıkışları 15 asra rastlar Şeybani Hükümdarı Ebü'l-Hayr zamanında bozkır bölgesinde yaşayan Türk kabileleri, aynı sülaleden Barak Hanın oğulları Canıbek ile Kerey'in idaresinde doğuya göç ederek Çağatay Hanlığı topraklarını kendilerine yurt edindiler Buralarda yaşayan ve göçebe olan Türk kavimleri ile birlik olup iki yüz bin kişilik bir nüfusa ulaştılar

Bunlara daha sonra, Naymanlar, Celayirliler ve Duğlatlar da katılınca bir milyonluk bir Kazak topluluğu meydana geldi Balkaş civarında yaşayanlara Canıbekoğlu Kasım Han, Urallara kadar olan bölgede yaşayanlara Kereyoğlu Burunduk Han hükümdarlık ediyordu Kasım Han, amcasının oğlu Burunduk Hanı ortadan kaldırarak, Kazakların tamamını idaresi altına aldı ve üç yüz bin kişilik bir ordu kurdu

Kasım Handan sonra oğlu Aknazor Han (1520-1555), ondan sonra onun oğlu Şigay Han (1555-1570) Kazan hükümdarı oldu Şigay Han zamanında bozkırların tamamı Kazak hakimiyeti altına girdi Şigay Hanın yerine geçen Tevekkel Han (1570-1600) Taşkent'i ele geçirerek başşehir yaptı Kazak topraklarını üç ayrı "orda"ya böldü

Bunlar batıdan doğuya sırasıyla Tien Shan'ın kuzeyindeki Semireciye bölgesini içine alan kısma BüyükOrda (Uluyüz), Aral Gölünün doğusundaki orta step bölgesini içine alan kısma OrtaOrda (Ortayüz) ve Aral Gölüyle Ural Irmağı arasında kalan kısma da Küçük Orda (Kiçiyüz) denildi Tevekkel Hanın yerine geçen kardeşi İşim Han (1600-1623), Çungarya Kalmuklarına (Oryatlara) karşı devamlı harpler yaptı Ondan sonra yerine geçen kardeşi Cihangir (1623-1655) Kalmukları 1626 yılında yendi Cihangir Handan sonra yerine oğlu Tekva Han (1655-1678) geçti

Tekva Handan sonra sultan olan Pulta Han (1678-1718) devrinde Çungarya Kalmukları, Türkistan'a kadar olan bölgeleri ele geçirdi Kazakların birliği bozuldu Ordalar birbirleri ile savaşmaya başladılar Bu durumdan istifade eden Ruslar, önce Küçük Ordayı (1731), sonra Orta Ordayı (1743), daha sonra da Hokand Hanlığı idaresindeki Büyük Ordayı (1846) hakimiyetleri altına aldılar

Böylece bütün Kazak toprakları Çarlık Rusyasının eline geçmiş oldu 19 yüzyılın ikinci yarısından itibaren Kazak topraklarında yeni iskan merkezleri kurularak Ruslar yerleştirildi 1916'da 19-43 yaş arası bütün erkek nüfusun askere çağrılması üzerine Kazaklar isyan etti Fakat bu isyan Ruslar tarafından kanlı bir şekilde bastırıldı

1917 devriminden sonra Alaş Orda adlı Kazak hükümeti kuruldu Kızılordu 1920'de Kazakistan'ı işgal etti ve Oranburg'da muhtar bir Sovyet Cumhuriyeti kuruldu Daha sonra Alma-Ata başşehir oldu Göçebeler 1929'da yerleşik hayata geçmeye zorlandı Çok sayıda Rus ve Ukraynalı Kırgızistan'a yerleştirildi Buna karşı çıkan Kazaklar hunharca katledildiler

Kazak çocukları milli ve dini kültürden uzak, ateist olarak yetiştirilmeye çalışıldı ise de bunda muvaffak olunamadı 1936'da yapılan yeni bir düzenleme ile Kazak Özerk bölgesi, Kazakistan Sovyet Sosyalist Cumhuriyeti haline getirildi Rusya'daki Glasnost hareketlerinden sonra ve 1991 Ağustosunda eski Sovyetler Birliğinin dağılmasıyla Kazakistan Cumhuriyeti bağımsızlığını ilan etti

Alıntı Yaparak Cevapla

Ülkeler Tarihi

Eski 10-10-2012   #36
Prof. Dr. Sinsi
Varsayılan

Ülkeler Tarihi



KENYA

Kenya, Afrika nın en eski yerleşim bölgelerinden biridir Kenya�ya ilk defa Arap tüccarlar gelerek, Malindi ve Monbasa şehirlerini kurmuşlardır Ülkeye ilk gelen Avrupalılar Portekizli gemiciler olmuştur Ümit Burnu�nu 1498�de dolaşan Vasco de Gama, Malindi şehrine çıkmış ve bölgeye hakim olmuştur Portekizliler burada ticaret merkezleri kurmuşlar, kaleler yaptırmışlardır

On sekizinci yüzyılda Araplar Kenya�ya tekrar hakim olmuşlar ve Portekizlileri bölgeden çıkarmışlardır 1887�de bir İngiliz şirketi Kenyayı Araplardan kiralamış 1895�te de bölgeyi tam kontroluna almıştır Bundan sonra Kenya tam bir İngiliz sömürgesi olmuştur

1952�de yapılan bağımsızlık hareketlerinde Jomo Kenyatta liderliğe getirilmiş, ilk yıllarda başarı sağlayamamış İngilizler tarafından tutuklanmıştır 1961�de de hapisten çıkan Kenyatta, zorlu bir mücadeleden sonra, Kenya�yı bağımsızlığa kavuşturmuştur

Ülkenin ilk hükümet ve devlet başkanı Kenyatta�nın ölümünden (Ağustos 1978) sonra yerine yardımcısı Moi seçilmiştir 1982�de Moi�ye karşı bazı subaylar tarafından yapılan darbe girişimi kısa sürede bastırıldı Moi halen devlet başkanlığını sürdürmektedir (1993)

Alıntı Yaparak Cevapla

Ülkeler Tarihi

Eski 10-10-2012   #37
Prof. Dr. Sinsi
Varsayılan

Ülkeler Tarihi



KOLOMBİYA

Kolombiya toprakları, 16 yüzyılın başlarında Ganzalo Jiménez de Quesada ve Sebastian de Balalcozar komutasındaki İspanyollar tarafından bulunmuş ve sömürge haline getirilmiştir On sekizinci yüzyıla kadar ülke, İspanyol asıllı beyazlar tarafından yönetildi Bundan sonra başlayan bağımsızlık mücadelesini Kuzey Amerika ve Fransa İhtilalleri daha da kuvvetlendirdi

1886�da ülkeye, kıtayı keşfeden Kolomb�un ismi verildi ve Kolombiya Cumhuriyeti ilan edildi 1903 yılında, ülke topraklarına dahil olan Panama, ABD�nin yardımı ile Kolombiya�dan ayrılarak bağımsız bir devlet oldu Bu ayrılma yüzünden ABD ile Kolombiya arasında 1921 yılına kadar süren gerginlik oldu

Bu tarihten sonra Kolombiya yönetimine iki büyük parti olan Liberaller Partisi ile Muhafazakarlar Partisi hakim oldu Fakat bu iki parti arasındaki sürtüşmeler, iç karışıklıklara ve ülkenin uzun süre diktatörler tarafından yönetilmesine sebep oldu Sivil hükümetle yönetilen Kolombiya�da günümüzde iç karışıklıklar devam etmektedir

Alıntı Yaparak Cevapla

Ülkeler Tarihi

Eski 10-10-2012   #38
Prof. Dr. Sinsi
Varsayılan

Ülkeler Tarihi



KUVEYT

On sekizinci yüzyıl başlarında, Arabistan Yarımadasının iç bölgelerindeki Anizah kabilesinden birçok ailenin göçebelikten vazgeçip, Basra Körfezi kıyılarına yerleşmesi Kuveyt şehrinin, buna bağlı olarak da devletin temelini teşkil etmiştir 1756'da halk, as-Sabah soyundan bir şeyh seçti Böylece, bağımsız Kuveyt Emirliği kurulmuş oldu

On dokuzuncu yüzyılın sonralarından itibaren, Rusya ve zamanın diğer güçlü devletleri Kuveyt'le ilgilenmeye başladı O tarihlerde Almanya, Berlin-Bağdat demiryolu hattını Kuveyt limanına kadar uzatmanın yollarını arıyordu İngiltere'nin menfaatlerine ters düştüğü için Almanya'nın emellerine karşı çıkmaktaydı Osmanlı Devletine karşı olan zamanın Kuveyt Emiri 1899'da dış ilişkilerinin kontrolünü İngiltere'ye devreden bir antlaşmayı imzaladı İngiltere 1914'te Osmanlı Devletiyle harbe girdikten sonra Kuveyt'i himayesine aldı

Kuveyt'in Necd'le (yani daha sonraki Suudi Arabistan'la) arasında meydana gelen meseleleri, 1922'de el-Ukayr Antlaşmasıyla çözümlendi Bu antlaşmayla tarafsız bir bölge kuruldu Irak'la olan kuzey sınırı, 1923'te belirlendi 19 Haziran 1961'de İngiltere hükümeti, emirliğin tam bağımsızlığını tanıdığını ilan etti Altı gün sonra Irak Başbakanı Kuveyt'in Irak'ın ayrılmaz bir parçası olduğunu iddia etti İddiaya göre; "Kuveyt, Osmanlı Devletinin bir parçasıydı Etnik, coğrafi ve sosyal yapı bakımından Kuveyt ve Irak bütün bir ülkeydi, İngilizler tarafından geçici olarak bölünmüştü İşgal tehlikesiyle karşılaşınca Kuveyt Emiri, askeri yardım almak maksadıyla İngiltere'ye yanaşmıştı"

Haziran başlarında Irak tehlikesine karşı İngilizler Kuveyt'e asker çıkardı 20 Haziran'da Arap zirvesi Kuveyt Emirliğini üyesi olarak kabul etti Böylece bağımsızlığını tanımış ve Irak'ın iddialarını reddetmiş oluyordu Yaklaşık iki sene sonra 14 Mayıs 1963'te Kuveyt, Birleşmiş Milletlere üye oldu Bu arada Irak'la olan anlaşmazlıkları hallolmaya başladı ve 1963 Ekiminde Irak, Kuveyt'in bağımsızlığını tanıdı

1990'a kadar bağımsız olarak kalan Kuveyt, Ağustos 1990'da Irak birlikleri tarafından işgal edildi Bütün Müeyyidelere rağmen Irak Kuveyt'i boşaltmayınca, 15 Ocak 1991'de Müttefik Birlikler, Kuveyt topraklarını kısa süren harekattan sonra işgalden kurtardılar

Alıntı Yaparak Cevapla

Ülkeler Tarihi

Eski 10-10-2012   #39
Prof. Dr. Sinsi
Varsayılan

Ülkeler Tarihi



KUZEY KORE

Kuzey Kore'nin tarihi, 1948 yılına kadar Güney Kore'nin tarihi ile aynıdır Kuzey Kore, 1948 yılında Sovyetler Birliği'nin işgal ettiği bölgede kuruldu Sovyetler Birliği geri çekilince, iki Kore'nin birleştirilmesi için sarfedilen çabalar sonuç vermedi ve doğan gerginlik, 1950 yılında savaşa yol açtı Bu savaşta Kuzey Kore, Güney Kore'yi işgal etti BM tarafından müdahale edilerek Güney Kore'den çıkarıldı

1953'te Kore Yarımadası, 38° enlemi sınır olmak üzere ikiye bölündü Ülke 1948'den beri KimSung diktatörlüğüyle yönetilmektedir 1972'den bu yana iki Kore'nin tek ülke olarak birleştirilmesi için yapılan çalışmalar sonuç vermedi 1975'ten sonra, Kuzey Kore, batılı ülkelere ve Japonya'ya yaklaşma siyaseti gütmeye başladı Sosyalist ülkelerde uygulanan yumuşak politika Kuzey Kore'de de uygulanmaya başlanmış olup, Kuzey ve Güney arasındaki gerginlik giderek azalmaktadır

Alıntı Yaparak Cevapla

Ülkeler Tarihi

Eski 10-10-2012   #40
Prof. Dr. Sinsi
Varsayılan

Ülkeler Tarihi



KIRGIZİSTAN

Yenisey Irmağı boyunda medeni bir hayat süren Kırgızlar Milad'dan sonra birinci yüzyılda Hun Devleti tabiyeti altına girdiler Hunluların dağılması üzerine, Kırgızlar, Hakas Devletini kurdular Dördüncü yüzyılda kurulan Hakas Devleti, Baykal Gölünden Tibet'e kadar olan kısma hakim oldu Altıncı yüzyılda kurulan Göktürk Devleti ile mücadele eden Hakaslar, 840'ta Uygur Devletini yıktılar

Onuncu yüzyılda Karahanlıların tesiriyle İslam dinini kabul eden Kırgızlar, 13 yüzyılda Moğolların hakimiyetini tanıdılar On yedinci yüzyılda Rus istilasına karşı diğer Türk boylarıyla hareket ettiler Kırgızların harp kabiliyetleri yüksekti On dokuzuncu asırda Kırgız toprakları bütünüyle Rus hakimiyetine girdi 1924 senesine kadar Türkistan Özerk Sovyet Sosyalist Cumhuriyetine bağlıyken, 1925'te KaraKırgız Özerk Oblastı adını aldı Bir süre sonra Kara kelimesi kaldırıldı

1936'da Kırgızistan Sovyet Sosyalist Cumhuriyeti haline getirildi ve Sovyetler Birliğini meydana getiren 15 İttifak Cumhuriyetinden biri haline geldi Eski Sovyetler Birliğinin 1991'de dağılması üzerine, Kırgızistan bağımsızlığını ilan etti Bağımsız Devletler Topluluğuna üye oldu

Alıntı Yaparak Cevapla

Ülkeler Tarihi

Eski 10-10-2012   #41
Prof. Dr. Sinsi
Varsayılan

Ülkeler Tarihi



LİBYA

Libya�nın bilinen ilk tarihi, ülkede mevcut mağara, harabe ve eski eserler üzerinde yapılan araştırmalara göre, MÖ 400 yıllarında yaşamış olan Berberilerle başlar Eski Yunanlılar Libya�nın en eski yerlileri olarak bilinen Berberilere, �Lebular� ve ülkeye de �Lebu� diyorlardı Zamanla bu kelime, �Libya� şeklinde söylenmiştir

Berberiler, uzun müddet Fenikelilerin istilasında kalmışlardır Libya, bundan sonra birçok milletlerin istilasına uğradı ve pek çok medeniyetlerin tesirinde kaldı Libya�yı önce Kartacalılar, sonra Romalılar idareleri altına aldılar Romalılar buraya �Afrika� adını verdiler Bu isim yıllar sonra bütün kıta için söylenir oldu Libya, bunlardan sonra 642 yılına kadar Vandallar ve Bizanslıların istilasında kaldı

Mekke�de doğan İslam güneşi, 642 yılında Libya�yı aydınlatarak, Afrika karanlığını ve Bizans zulmünü ortadan kaldırdı Emevi orduları bölgeyi bunlardan temizleyerek, İslam dininin buralarda yayılmasına sebep oldu Emevilerden sonra kurulan Abbasi Devletinin meşhur halifesi Harun Reşid zamanında, Libya�ya �Ifrikiye� adı verildi ve devlete bağlı valilerce idare edildi

Uzun yıllar Abbasi hakimiyetinde kaldıktan sonra, 910 yılında Fatimilerin işgaline uğradı Kısa bir müddet sonra, önce Eyyubi Devletine daha sonra Memluklere bağlandı Libya 1551 yılına kadar Memluk sultanlarının idaresi altında kaldı Aynı yıllar, Osmanlı Devletinin Asya, Avrupa ve Afrika�da fetihler yaparak zaferden zafere koştuğu yükselme dönemidir

Bir zamanlar İspanya ve Malta şövalyelerinin elinde inleyen Trablus, 1551 yılında, meşhur Kaptan-ı derya Turgut Reis tarafından fethedilmiş ve Libya, Osmanlı Devletine bağlanmıştı Libya, 400 yıl Osmanlı adaleti ve idaresi altında huzur ve refah içinde yaşadı Osmanlı Devletine bağlı ayrı bir il idi Osmanlı padişahının tayin ettiği valilerce idare edilir ve her yıl devlete vergi verirdi Fakat Osmanlı Devletinin son zamanlarında iş başına geçen İttihat ve Terakki Partisinin beceriksizlikleri, üç kıtaya yayılmış büyük Osmanlı topraklarının elden çıkmasına sebep olduğu gibi, Libya da aynı akıbete uğradı

İttihat ve Terakkicilerin tecrübesiz ve bilgisiz idareleri sırasında Libya�ya gerekli önem verilmedi Dünyanın içinde bulunduğu siyasi buhranlar Afrika�da da kendisini göstermiş ve İtalyanlar, Libya�ya saldırmışlardır Bundan sonra Libya, diğer Afrika ülkeleri gibi Avrupalı milletlerin mücadele alanı olmuştur Nihayet 1911 yılında Ouchy Antlaşması ile ülke, İtalyanların eline geçti Bu tarihten itibaren 1951 yılına kadar devam eden kargaşalıklar dönemine girdi

Libya�daki mevcut azınlıkların liderleri olan Ahmed eş-Şerif, Mİdris ve Mİbn Ali el-Sanusi gibi emirler, Avrupalılara karşı isyanları başlattılar Ülke içinde İtalyanlarla şiddetli çarpışmalar oldu İtalyanlar birçok katliamlar yaptılar Nihayet müttefiklerin yardımı ile 1951 yılında yabancıların idaresi son bularak Libya Krallığı kuruldu 1953 yılında Arap Birliğine ve 1955 yılında da BM�ye üye oldu

Libya, 1963 yılında on yönetim bölgesine ayrıldı Krallık, 1969�da meşruti krallık haline getirildi Fakat çok geçmeden iki yıl sonra ordu içindeki genç subaylar grubu ihtilal hazırlığına girdiler O sıralarda Türkiye�yi ziyaret etmekte olan Kral İdris devrildi İhtilal sırasında yüzbaşı rütbesiyle Silahlı Kuvvetler Komutanı olan Kaddafi, ihtilalden sonra, önce başbakan ve sonra da devlet başkanı oldu Muammer Kaddafi, ülke yönetimini ele geçirdikten sonra �ihtilal lideri� olarak Libya�yı yeni bir düzen içine soktu

Arab-İsrail savaşı neticesi parçalanan Arab Birliği yerine Mısır ve onun yanında yer alan Arap ülkelerine karşı, Red Cephesini kurdu Rusya ile yakın ilişkiler içerisine girerek politikasını Moskova�ya paralel bir tarzda yürüttü Kendisinin yazdığı ve sosyalist fikirlerini ihtiva eden Yeşil Kitab istikametinde bir Arap Birliği düşüncesine kapıldı Mısır ile birleşme çabası boşa çıkınca Suriye ile birleşme kararı aldı

1980�de, bir uranyum kaynağı olan Çad ile resmi olarak birleşti Son olarak Tunus ile birleşmeye teşebbüs edildiyse de, Mısır birleşmesi gibi başarısızlığa uğradı ve birçok karışıklıklar ortaya çıktı Libya�daki ABD ve İngiltere�ye ait üsler kapatıldı ABD ile karşılıklı ticari misillemelerin ve Akdeniz�deki askeri sürtüşmelerin arkasından ABD uçakları Trablusgarb ve Bingazi�yi bombaladı Bu saldırı Kaddafi�nin ülke içindeki yerini yeniden güçlendirdi (1986)

Libya�nın Mısır, Uganda ve Çad�ın içişlerine karışmaya kalkışması üzerine, bu ülkelerde birçok silahlı çatışma meydana geldi Çad�a gönderilen Libya kuvvetleri mağlup olarak geri döndü Kaddafi, Castro politikasını Afrika kıtasında benzeri bir şekilde tatbik ederek Libya�daki birçok müesseseleri devletleştirmiş ve hür dünya ülkeleri ile olan ilişkilerini gerginleştirmiştir 1986�dan itibaren Amerika�nın Petrol ve havacılık sektörlerine uyguladığı ambargo, büyük ekonomik sıkıntıya yol açtı 1990 yılında Kaddafi, Amerika ile ilişkilerini geliştirmeye başladı

Alıntı Yaparak Cevapla

Ülkeler Tarihi

Eski 10-10-2012   #42
Prof. Dr. Sinsi
Varsayılan

Ülkeler Tarihi



LÜBNAN

Lübnan'ın en eski tarihi Fenikeliler'le başlar Fenikeliler'den sonra Lübnan'a sırasıyla Âsurlular, Yeni Babilliler, Persler, Makedonyalılar ve Romalılar sahip oldular Hazret-i Ömer zamanında, 643 yılından itibaren Suriye'nin fethi için gönderilen İslam orduları, aynı tarihlerde Lübnan'ı da fethetti Bu arada Suriye'den göç eden Maruni Arapları, Lübnan Dağlarının kuzey bölgelerine yerleştiler Bugünkü iç karışıklıkların sebepi olan Dürziler ise on birinci yüzyılda güneyden Lübnan'a girdiler

Lübnan daha sonra Haçlı saldırılarına maruz kaldı ve birçok küçük Haçlı devletçikleri kuruldu Bunlar da Memlukler zamanında özellikle Baybars ve Kalavun dönemlerinde temizlendi Osmanlı Devletinin ilk olarak Müslümanların halifesi unvanına da sahip olan padişahı Yavuz Sultan Selim Han, 1516 ve 1517'deki Mısır Seferi sırasında Memlük Devletine son vermiş ve Lübnan'ı da Osmanlı sancağı yapmıştı

Osmanlı adalet ve idaresindeki Lübnan, özel bir statüye sahipti Otonom idare sistemiyle yönetilirdi ve ayrı bir vergi (haraç) sistemine tabiydi Dolayısıyla Lübnan, refah seviyesi yüksek, türlü kolaylıklara sahip ve harplerden uzak bir halde sakin bir sancaktı Komşu bölgelerin insanları akın akın Lübnan'a göç ederek nüfusu arttırmaya başladı Bu kadar rahatlığa rağmen Fakreddin Maan adlı bir Dürzi yönetiminde iken, Osmanlı Devletiyle münasebetleri bozuldu Maan, 1613'te Osmanlı ordusunun korkusuyla İtalya'ya kaçtıysa da 1618'de geri döndü Mısır'a kadar sınırlarını genişletti Nihayet 1633'te gerekli cezası verildi

1799'da Napolyon'a karşı Akka'da, Lübnan idarecilerinden olan Başir-II muharebe ederek Fransızlar bozguna uğratıldı Lübnan tam 402 yıl Osmanlı idaresi altında kaldı Son dönemlere doğru Lübnan'da sayıları artan Dürzi ve Maruniler, isyanlar çıkarmaya başlamıştı Fransızlar Marunileri, İngilizler ise Dürzileri destekliyorlardı Nihayet Birinci Cihan savaşı sonunda Lübnan, Fransız mandası altına girdi 1926'da çıkan Dürzi Atraş Paşa isyanı büyük bir katliam sonucu bastırıldı

Kıtalara hakim Osmanlı Devleti yıkılınca, bütün bölgelerde olduğu gibi Lübnan'da da idari sistem tamamen bozularak karışıklıklar arttı Sultan İkinci Abdülhamid Han zamanında Osmanlı Devletinin en büyük ve en gelişmiş şehirlerinden biri olan Beyrut, savaş alanına döndü 1941'de Fransa mandası altında bağımsız oldu 1943'te manda da kaldırıldı, seçimler yapıldı Hükumet ve idari sistemde dinlerin eşit etkisi esas olmak üzere hazırlanan Milli Pakt (1943'te) kabul edildi

Buna göre, Lübnan batı ile dost olan Arap Birliği üyesi bir devlet oluyordu 1945'te Birleşmiş Milletlere katıldı Arap-İsrail savaşında,Arap devletleri safında İsrail'e taarruz etti Savaşın sonunda yurtsuz kalan 400000 Filistinli, Güney Lübnan'da mülteci kamplarına alındı Bugün dış güçlerin müdahalesi ile Lübnan iç savaşı, tedavisi mümkün olmayan kangren haline gelmiştir 1975'ten bu yana iç savaş muhtelif şekiller değiştirerek devam etmektedir

Alıntı Yaparak Cevapla

Ülkeler Tarihi

Eski 10-10-2012   #43
Prof. Dr. Sinsi
Varsayılan

Ülkeler Tarihi



MACARİSTAN

Eski kaynaklarda Macaristan'dan Panonya diye bahsedilmektedir Macaristan'ın bulunduğu Tuna havzası ve Karpatlar bölgesi, coğrafi yer itibariyle kuzeyden ve doğudan devamlı gelen istilaların, akınların mecburi geçiş yolu olmuştur MÖ üçüncü asırda Keltler'in, sonra Daklar'ın istila ettiği Panonya, MÖ 1 asrın sonlarında Romalıların hakimiyetine girmiş ve bu hakimiyet MS 4 asıra kadar sürmüştü

Panonya 4 asırda Attila idaresindeki Hunların, 6 asırda da Volga Nehrinin doğusundan Tuna Havzasına kadar gelen Avar Türklerinin istilasına uğradı ve Avarlar burada kuvvetli bir imparatorluk kurdular İki yüz elli yıl Orta Avrupa'ya hakim oldular Önceleri Şamanistken giderek Hıristiyanlığı benimsemeye başladılar ve 769'da Charlemagne tarafından ortadan kaldırılan Avar Türkleri, böylece Hıristiyanların özellikle Slavların arasında eriyip kayboldular

1869 yılında Urallar'ın doğu yamaçları ve Orta Volga arasında yerleşmiş olup, Hazar Türklerinin bir kolu olan Arpatlar batıya göç ederek, Karpatlar ve Tuna havzasını işgal ettiler Macarlar'ın asli unsurunu meydana getiren Arpatların güneye ve batıya yaptıkları akınlar, Germen İmparatoru Birinci Otto tarafından önlenince göçebelikten yerleşik hayata geçtiler

Moğol istilasına kadar Macaristan'da istikrarlı bir devre başlamış oldu Orta Asya gelenek ve yaşayış tarzlarını bir süre devam ettiren Arpatlar, Prens Geza zamanında Hunlar ve Avarlar gibi Hıristiyanlığı kabul ettiler Türklüklerini tedricen kaybedip Hıristiyanlaşmalarına rağmen, Macaristan'da bugün bile birçok Türkçe kelime ve yer adları kullanılmaktadır Mesela, tyuk, (tavuk), birska (bıçak), szakall (sakal), tengez (deniz), sarga (sarı) teknö (tekne), borju (buzağı), sator (çadır) gibi daha pek çok kelime, Macarların Türk asıllı olduklarını bariz bir şekilde göstermektedir

Moğol istilasından sonra Arpat Hanedanının yerine, yabancı soydan gelen Anju Hanedanı geçti 1787'den itibaren Macaristan'da idareyi ele alan Sigismund ile beraber bazı fasılalar olmasına rağmen Macar Halkı, Alman asıllı krallarca idare edildi Macarlar, Osmanlıların Balkanlardaki ilerleyişini durdurmak için 1396'da 130000 kişilik bir orduyla harekete geçtiler

Niğbolu önlerinde Yıldırım Bayezid Han (1389-1402) karşısında ağır bir yenilgiye uğradılar Ancak bundan sonra, devamlı surette, bizzat veya yardımcı olarak Osmanlı fütuhatını engellemeye çalıştılar 1526'da Mohaç'ta tekrar Macar ordusu Osmanlılara yenildi ve Orta Macaristan fethedildi Macaristan Osmanlı hakimiyeti altına girmişse de bu hakimiyet tam olarak kurulmayıp, Transilvanya ve Karpatlar bölgesi Osmanlı tabiiyetinde kalmak üzere Prens Zapolya'ya verildi Kuzey ve kuzeybatı Macaristan Avusturya'da kaldı Zapolya'nın ölümüyle halefi ve varisi Janos isimli bir çocuğa taç giydirilince, Osmanlılar Avusturya'ya fırsat vermeden buraya yerleşmek için, Macaristan'ın tamamı Osmanlı eyaleti haline getirildi ve Budin Beylerbeyliğine bağlandı

Macaristan 1699'daki Karlofça Antlaşmasına kadar yüz altmış beş sene Osmanlı hakimiyetinde kaldı Osmanlıların Macaristan'daki hakimiyet devirleri, bugün bile hasreti çekilip çeşitli vesileler ile bunun ifade edildiği tam bir huzur, sükun, adalet ve imar devri oldu Burada görev yapan Osmanlı paşa ve devlet adamlarının da yaptırdıkları başta hamamlar olmak üzere pek çok eserler büyük bir yekun teşkil etmekte olup, Macaristan'ın Avusturya idaresine düştüğü zaman yapılan tahribata rağmen bazıları günümüze kadar gelebilmiştir

O devirlerde mezhep savaşları ile çalkalanan Avrupa'da, Macaristan başta olmak üzere, Osmanlı toprakları Protestanların sığınak yeri oldu Osmanlı-Macar münasebetleri sosyal ve iktisadi, her alanda gelişti ve Macaristan'da Osmanlı kıyafetleri giymek moda oldu 1604'teki Osmanlı-Avusturya savaşında Macarlar Osmanlıların yanında yer aldılar ve kurulan Erdel Beyliği içişlerinde bağımsız ancak, Osmanlı Devletine tabi olmak üzereMacarlara verildi

Macaristan 1689'da Avusturya'nın eline geçtikten sonra da bağımsızlık hareketleriOsmanlılarca desteklendi 1682-1684'te İmre Thököly'nin, 1703-1711'de Ferenc Rakoczi'nin bağımsızlık hareketleri başarısızlıkla sonuçlanınca diğer isyancılar ile beraber Osmanlı Devletine sığındılar Thököly İzmit'te, Rakoczi Tekirdağ'da ölene kadar misafir muamelesi gördüler

150 yıl sonra Osmanlı Devletine gelen Macar heyeti, Tekirdağ'a yerleştirilen mültecilere verilen araziyi satın almak için kendilerine müracaat eden Türk köylülerine hayran kaldılar Rakoczi'nin arkadaşı Kelemen Mikos'un yazdığı ve mültecilerin hayatını anlatan Türkiye Mektupları isimli eseri bugün Macar tarihi ve edebiyatının kaynak kitapları arasında sayılmaktadır

Ferenc Rakoczi'nin başarısız teşebbüsünden sonra Macaristan Avusturya'nın yarı kolonisi haline geldi ve bugüne kadar, Osmanlı hakimiyetindeki hürriyetini, iki dünya savaşı arasındaki devir hariç bir daha göremedi 1785'te Almanca resmi dil olarak kabul edilip, Avusturya ile Macaristan arasında gümrük birliği ilan edildi

1848'de Lajos Kossuth'un bağımsızlık hareketi Rusya'nın yardımıyla bastırıldıktan sonra büyük bir baskı rejimi başladı, ancak 1876'da Macaristan,Avusturya sınırları içinde federatif bir devlet haline gelebildi Böylece Avusturya-Macaristan İmparatorluğu ismiyle ikili bir monarşi kuruldu

Avusturya, 1914'te Birinci Dünya Savaşına girince Macaristan da katılmak mecburiyetinde kaldı Ancak Avusturya'nın teslim olması üzerine Macaristan ayrılarak cumhuriyet ilan olundu 1919'da bastırılan Bela-Kun idaresindeki komünist ayaklanmasından sonra Amiral Horty 1 Mart 1920'de kral naipliğine getirildi Macaristan, 1920'de yapılan Trianon Antlaşması ile topraklarının üçte ikisini, nüfusunun beşte birini kaybetti

İki dünya savaşı arasında Macaristan ideolojik ve ekonomik yönden Hitler Almanyası'na yaklaştı ve Antikomintem pakta katıldı 1941'de Almanya ile beraber Rusya'ya karşı İkinci Dünya Savaşına girdi Ancak 1944'te Almanya ile arası açılınca Hitler Macaristan'ı işgal ettirdi Amiral Horty'nin Macaristan'da yirmi dört yıllık idaresi sona erip, yerine Szalas getirildi

Szalas'ın kurduğu terör rejimine karşı başlayan muhalefet, komünistlerin güçlenmesine ve Rusların Macaristan'ı işgaline yol açtı 4 Şubat'ta cumhuriyet ilan edildi ve aynı sene madenler, ağır sanayi tesisleri, bankalar devletleştirildi Üç milyon hektar arazi, sahiplerinden zorla alındı Macaristan İşçi Partisi öncülüğünde kilisenin mallarına el konuldu ve kilise aleyhtarlığı kampanyası başlatıldı

Ancak başgösteren tepkiler sonucu 1953'te ülkede mevcut bulunan Sovyet askerleri İmre Nagy'ı başa getirerek yumuşama politikası takip etmeye başladılar İmre Nagy'ın reformlarına tahammül edemeyip, 1955'te görevden alınınca Macaristan'da muhalefet çok büyük oldu 1956'da tekrar hükumetin başına getirilen İmre Nagy, Macarların Sovyet işgal güçleri aleyhine "artık yoldaş değiliz" diye başlattıkları ihtilal hareketi sırasında Macaristan'ın Varşova Paktından çekilip, tarafsız kaldığını, 2 Kasım 1956'da Birleşmiş Milletlere, 3 Kasımda da Sovyet Büyükelçisi Yuri Andropov'a bildirdi

"Eskunzuk, eskunzuk hogy tovabb nem leszunk!" (Yemin ediyoruz, artık köle olmayacağız!) diyen Macar halkının hürriyet mücadelesi, 4 Kasım'da Budapeşte'ye giren yüzlerce Sovyet tankı tarafından kanla bastırıldı Binlerce Macar, komünizmden kurtulmak için seyirci durumda kalan Batı'ya iltica ettiler İmre Nagy de yakalanarak 1958'de idam edildi 1989'da komünist parti feshedildi 1990 seçimleri çok partili oldu ve merkez sağ partiler iktidara geçtiler

Alıntı Yaparak Cevapla

Ülkeler Tarihi

Eski 10-10-2012   #44
Prof. Dr. Sinsi
Varsayılan

Ülkeler Tarihi



MAKEDONYA

Bölgede, bilinen ilk hakimiyeti, MÖ 725'lerde Argead Hanedanından, Birinci Perdikas kurdu Makedonya Krallığını kuran bu hanedan, Yunan asıllı değildir Krallık Sırbistan ve Trakya'da genişledi Bölge, MÖ 513'ten 479'a kadar Perslerin işgalinde kaldı Perslerin çekilmesiyle Makedonya Krallığının başşehri Pella oldu

Kral İkinci Amiktas, Üçüncü Fredikas, İkinci İskender devrindeki hanedanlık kavgalarında, kuzeyden Balkan kavimlerinin istilasına uğradı MÖ 359'da İkinci Filip'in kral olmasıyla, devletin otoritesi kuvvetlendi Hanedan kavgasına son verilip, istilacılar çıkartıldı Sınırlar genişletildi İkinci Filip'ten sonra yerine Büyük İskender (MÖ 334-323) kral oldu

Büyük İskender, Yunanistan, İran, Anadolu, Suriye ve Mısır'ı alıp, Türkistan ve Hindistan'a girdi Büyük İskender, kazandığı savaşlar sonunda ahlaksızlıklarda azıtıp, otuz üç yaşında sefaletle ölünce, MÖ 323'te Dördüncü İskender kral oldu Onu Büyük İskender'in kumandanlarından Antigonos Kiklons öldürerek, Makedonya krallığına geçti Antigonos Makedonya'da yeni hanedanın kurucusudur

Romalıların bölgeye hakim olmasına, Makedonya Krallığı karşı koymuşsa da, MÖ 172-168 yılları arasında üçüncü sefer sonunda yenildiler Makedonya Roma İmparatorluğunun bir eyaleti haline getirildi Avrupa'daki kavimler göçü esnasında ve sonrasında sık sık istilaya uğrayan Makedonya, miladdan sonra 6 yüzyılda Slavlaşmaya başladı Dokuzuncu ve onuncu yüzyıllarda Bulgarlar bölgede kuvvet kazandı Dördüncü Haçlı Seferinde 1204-1224 yılları arasında Makedonya'da Latin Krallığı kuruldu 1230'larda Bulgarların, 1280'de de Sırpların hakimiyetine geçti

Osmanlı Devleti, Anadolu'da kurulup, adalet üzere idare edilmesi sayesinde kısa zamanda genişleyip, 14 yüzyılda Avrupa kıtasına da hakim olmaya başladı Osman Bey devrinde, Makedonya'ya ilk Osmanlı akını 1324 yılında yapıldı Osmanlı Sultanlarından Birinci Murad Han devrinde, 26 Eylül 1371 Cirmen Zaferiyle Türklere Makedonya'nın kapıları açılarak, Balkanlardaki mukavemet kırıldı

1371'den sonra başlatılan Makedonya fütühatı, 1373 yılına kadar tamamlandı 1371'den 1877-1878 Osmanlı-Rus (Doksanüç) savaşına kadar fasılasız Osmanlı hakimiyetinde kalan Makedonya, 1878'de Rusların işgaline uğramışsa da, aynı yıl yapılan Berlin Antlaşmasıyla tekrar kurtarıldı

1912- 1913 Balkan savaşı felaketinden sonra, Makedonya Osmanlı hakimiyetinden çıktı Bölgedeki Türk ve Müslüman ahali Anadolu'ya göç etmek mecburiyetinde kalmasına rağmen, bölgede hala çok sayıda Türk-İslam nüfusu yaşamaktadır

1371'den 1913 yılına kadar Osmanlı hakimiyetinde kalan Makedonya on dokuzuncu yüzyılın ortalarına kadar barış, sükun ve huzur devrini yaşadı Bu devirde Makedonya'da sanat değeri yüksek mimari eserler inşa edildi Ahalinin sosyal ve kültürel ihtiyaçlarının karşılanması için pek çok müesseseler kuruldu Sivil ve askeri okulların açılması ve çeşitli müesseselerin kurulmasıyla Makedonya'nın hayat ve kültür seviyesi yükseltildi Bölgedeki Osmanlı eserlerinin çoğu haçlı, slav ve komünizm zihniyetleriyle tahrip edilmesine rağmen, geride kalanlar dahi o devrin şaheser abidelerindendir

Makedonya'nın Türklerin hakimiyetinden çıkması, 19 yüzyılda şiddetlenen Papalık ve Rusya'nın propagandası sebepiyledir Bölge Osmanlıların elinden çıkmasıyla, toprak bütünlüğünü kaybetti Önce Balkan devletleri arasında savaş meydanı haline gelen Makedonya, Birinci Dünya (1914-1918), İkinci Dünya (1939-1945) savaşlarında da aynı akibete uğradı İkinci Dünya Savaşı sonunda, 1947'de Makedonya Bulgaristan, Yugoslavya ve Yunanistan arasında paylaşıldı

Yugoslavya sınırları içinde kalan Makedonya topraklarında, Yugoslavya'yı meydana getiren cumhuriyetlerden biri olan Makedonya Cumhuriyeti kuruldu Makedonya Cumhuriyeti, Yugoslavya'nın parçalanması üzerine kurulan Yeni Yugoslavya'dan 1991'de yapılan referandum ile ayrıldı ve bağımsız bir devlet haline geldi

Birçok ülke Makedonya'yı tanırken, Yunanistan'ın itirazı ile Avrupa Devletleri tanımadı Bunun nedeni ise yeni cumhuriyetin, Yunanistan'daki bir bölge ile aynı ismi taşıması idi Yeni devletin isminin değiştirilmesi yönünde Yunanistan'ın istekleri hala devam etmektedir

Alıntı Yaparak Cevapla

Ülkeler Tarihi

Eski 10-10-2012   #45
Prof. Dr. Sinsi
Varsayılan

Ülkeler Tarihi



MEKSİKA

Meksika, Kuzey Amerika�da tarihi çok öncelere dayanan tek ülkedir MÖ birinci yüzyıla doğru körfez bölgesi, Oaxaca, merkezi yayla, çok gelişmiş bir kültür ve sanata şahit oldular Bu durum eski Maya İmparatorluğunun doğuşuna tesir etti Bu imparatorluk, 4 yüzyılda tarih sahnesine çıkarak yedinci asırdan sekizinci asır sonuna kadar, Yucatan�dan Guatemala�ya kadar genişledi

Aynı dönemde birinci ve dokuzuncu yüzyıl arasında ekonomik ve sosyal yönden Mayalar derecesinde teşkilatlanmış çeşitli medeniyetler, Oaxaca da, merkezi yaylada ve körfez kıyısında geliştiler Bunlara klasik medeniyetler adı verilir

Sonra, 9 yüzyıldan 12 yüzyıla kadar gelişen Tula Toltekleri ortaya çıktı Fakat bunların medeniyeti yeni kabilelerin tesiri altında değişikliğe uğradı 987 yılında Maya-Toltek karışımı yeni bir medeniyetin doğmasına sebep olan, yeni Maya İmparatorluğu kuruldu Aynı dönemlerde kuzey kabileleri yayla üzerine yerleşerek şehir hayatına geçtiler

Aztlan�dan gelen Mexica kabileleri 1325�te Tenochtitlon (Mexico) şehrini kurarak, 50 yıl sonra ilk hükümdarlarını seçtiler Aztekler, kabileler arası rekabetten faydalanarak 1430�dan 1521�e kadar genişleyen büyük bir imparatorluk kurdular Sadece Michoacan Taraskları önünde başarısızlığa uğrayan Aztekler; Totonaktası, Zopatekleri ve Mikstekleri hakimiyeti altına aldılar

İspanyollar ülkeyi ele geçirmek için, Azteklere karşı duyulan kinden faydalandılar 1519�da İspanyollar, Cortès komutasında çıkarma yaptılar ve Veracruz şehrini kurdular Meksika, 1535�te İspanyanın genel valiliği haline geldi İspanyol istilası, kuzeye ve güneye doğru uzanarak 17 asır sonuna kadar, devam etti Ekseriya acımasız olan Hıristiyanlaştırma geleneksel dinlerle mücadele etti ve yerli medeniyet yok edildi

1571�de Mexico�da engizisyon kuruldu 1519�larda kesin olarak bilinmemekle beraber, 25 milyon olduğu tahmin edilen yerli nüfus, 1650�ye doğru 1500000�e düştü Ekonomik reformlara rağmen İspanyol idaresi, yerliler ve melezler kadar beyazlar için de dayanılmaz bir hale geldi 1810�da İspanyolları ülkelerinden kovmak için harekete geçtiler 11 yıl süren bir bağımsızlık savaşı sonunda, 1821�de Kral Naibine Cordoba Antlaşması imzalatıldı 1824�te bağımsızlık ilan edildi

Bağımsızlığı, iç ve dış savaşların sebep olduğu yarım yüzyıllık karışıklıklar dönemi takip etti Santa Anna�nın diktatörlüğü esnasında yapılan ABD ile savaş sonucunda, 1848 Guadalupe Antlaşması ile New Mexico, Teksas, Kaliforniya kaybedildi 1855�te liberaller başarı kazandı Bir iç savaş sonunda Juarez muhafazakarları kazandı, fakat bunlar dış borçları tehir etmek zorunda kaldı Bunun üzerine Fransa, İngiltere ve İspanya askeri müdahalede bulundu Juarez�in tekliflerini, Latin Amerika�da Fransa yararına Katolik bir imparatorluk kurmak isteyen Üçüncü Napolyon reddetti ve Meksika�yı istila etti

Juarez�in başkanlığından sonraki Porfino Diaz�ın uzun diktatörlüğü sırasında (1876-1911) ekonomi, sosyal adaletsizlik ve yerli köylülerin sömürülmesi pahasına gelişti Diaz�ı düşüren liberal Madero, ihtilalci halk akımlarını bastıramadı ve 1913�te katledildi Carranza karışıklıklar ortasında 1917 anayasasını kabul ettirdi ve halka yönelik bir siyaset takip etti

Obrago�nun başkanlığında (1920-1924) tarım reformunun uygulanması başladı Bunun bir katolik tarafından katledilmesi ve şiddetli Katolik direnişi sonucunda, kiliseye karşı son derece katı ve bazan öldürücü bir siyaset başladı Lazoro Cardenasi, Başkanlığı (1934-1940) sırasında dini mücadeleleri yatıştırarak modernleşme politikası takip etti İkinci Dünya Savaşından sonra sanayileşmeye büyük önem verildi

Alıntı Yaparak Cevapla
 
Üye olmanıza kesinlikle gerek yok !

Konuya yorum yazmak için sadece buraya tıklayınız.

Bu sitede 1 günde 10.000 kişiye sesinizi duyurma fırsatınız var.

IP adresleri kayıt altında tutulmaktadır. Aşağılama, hakaret, küfür vb. kötü içerikli mesaj yazan şahıslar IP adreslerinden tespit edilerek haklarında suç duyurusunda bulunulabilir.

« Önceki Konu   |   Sonraki Konu »


forumsinsi.com
Powered by vBulletin®
Copyright ©2000 - 2024, Jelsoft Enterprises Ltd.
ForumSinsi.com hakkında yapılacak tüm şikayetlerde ilgili adresimizle iletişime geçilmesi halinde kanunlar ve yönetmelikler çerçevesinde en geç 1 (Bir) Hafta içerisinde gereken işlemler yapılacaktır. İletişime geçmek için buraya tıklayınız.