Geri Git   ForumSinsi - 2006 Yılından Beri > Eğitim - Öğretim - Dersler - Genel Bilgiler > Eğitim & Öğretim > Tarih / Coğrafya

Yeni Konu Gönder Yanıtla
 
Konu Araçları
genel, illerimiz, özellikleri

İllerimiz Ve Genel Özellikleri

Eski 08-23-2012   #61
Prof. Dr. Sinsi
Varsayılan

İllerimiz Ve Genel Özellikleri



Uşak

Uşak ili, Ege Bölgesinin İçbatı Anadolu bölümünde, Ege Bölgesi ile İç Anadolu bölgesinin birbirlerinden ayrıldığı İçbatı Anadolu eşiğinin bat kenarında, 38 derece 13 dakika ve 38 derece 56 dakika enlemleri ile 28 derece 48 dakika ve 29 derece 57 dakika boylamları arasında yer alır Kuzeyde Kütahya, doğuda Afyon, güneyde Denizli ve batıda Manisa illeri bulunmaktadır 5 341 km 2 alana sahip olan Uşak yüzölçümü itibariyle iller sıralamasında plaka numarası gibi 64 sıradadır Ülke yüzölçümünün % 07 lik kısmını oluşturmaktadır
Murat Dağı, Bulkaz Dağı ve Ahır Dağı ilin kuzey, kuzeydoğu ve doğudaki doğal sınırlarını oluştururlar İl topraklarının batısı, Gediz vadisi ile Ege Bölgesine açılır İl toprakları bir çok vadiyle yarılmış dalgalı yaylalar görünümündedir Bu yaylalar kuzeydoğudan güneybatıya doğru alçalarak bazı kesimlerde hafif dalgalı bir görünüş alırlar
İl arazisi genel olarak dalgalı plato görünümündedir Kuzey ve doğu kesimleri dağlık, güney ve batı kesimleri ise ovalar ve dalgalı arazilerden oluşmaktadır İl topraklarının % 57,5i platolardan, % 37 si dağlardan ve % 55 i de ovalardan meydana gelmektedir
Zengin bir bitki örtüsü, sıcak-soğuk su kaynakları ve doğal güzelliğe sahip olan Murat Dağının zirvesini 2309 metre yükseklikte bulunan Kartaltepe oluşturmaktadır Zirve noktası Kütahya ili sınırları içinde bulunan Murat dağı’nın Uşak sınırları içersinde kalan tepelik alanlarının ortalama yükseltisi 1500 m civarındadır
Bulkaz Dağı, Sivaslı ilçesinin doğu ve güneydoğusunda bulunmaktadır Zirve noktası 1930 m de bulunan dağın yapısında kireçtaşları hakim durumdadır Kabaca kuzey-güney istikametinde uzanan Bulkaz Dağı, aynı zamanda Uşak-Afyon illerinin doğal sınırını oluşturmaktadır Zengin su kaynaklarına sahip olan dağ, bitki örtüsü bakımından fazla zengin değildir
Uşak ve çevresinin MÖ 4000 yılından itibaren yerleşime açıldığı anlaşılmaktadır Özellikle bronz çağında yerleşimin daha yaygınlaştığı görülmektedir2000 de Anadolu'da ilk siyasi birliği kuran Hititlerin 1000 de ise Frizlerin batı sınırını oluşturan Uşak ve çevresi bu kültürlerden ziyade İon Kültürünün etkisi altında kalmıştır
İLÇELER:

Uşak ilinin ilçeleri; Banaz, Eşme, Karahallı, Sivaslı ve Ulubey'dir
NASIL GİDİLİR?
Karayolu: Ankara-İzmir devlet karayolunun üzerinde yeralan Uşak, Ege Bölgesi ile İç Anadolu bölgesini birbirine bağlayan bir geçiş merkezi durumundadır Otobüs Terminali kent merkezindedir
Örenyerleri

Uşak Arkeoloji Müzesi

Akmoneon - Banaz - Ahat

Sebaste - Sivaslı - Selçikler

Blaumdus - Ulubey - Sülümenli

Mesotimalos - Eşme - Düzköy

Güre Tümülüsleri - Güre
Sebaste (Selcikler) : Sebaste şehri, Roma İmparatoru Augustus tarafından MÖ 20 yılında Sebaste adıyla kurulmuştur Roma döneminde 12 önemli şehirden biridir MS 9 yüzyılda yakın çevresindeki kentlerin piskoposluk merkezi haline gelmiştir En görkemli çağlarını Bizans döneminde yaşayan kentte büyük ve küçük olmak üzere iki kilise bulunmaktadır
Blaundus (Sülümenli) : Ulubey ilçesi Sülümenli köyü yakınlarında, Büyük İskender'in Anadolu seferinden sonra Makedonya'dan gelenler tarafından kurulmuştur En önemli yapıları kale, tapınaklar, tiyatro, stadyum ve kaya mezarlarıdır
Uşak'ta gezilip görülecek ören yerleri arasında, Alaudda (Hacımköy), Mesotimolos (Düzköy), Akmonia (Ahatköy) yer almaktadır
Karun Hazineleri
1960'lı yılların ortalarında Uşak'ın Güre Köyü yakınındaki Lidya Tümülüsünde yapılan kaçak kazılarda bulunan eserler, ¤¤¤ürüldüğü Amerika'dan 1993 yılında mahkeme yoluyla geri alınan MÖ 6 yüzyıl Lidya dönemi eserleridir Büyüklü küçüklü 450 parçadan oluşan bu hazine 1996 yılından bu yana Arkeoloji Müzesinde sergilenmektedir
Antik Çağda Anadolu'nun batısında yeralan, tarihçi Heredot'a göre üç ********n yönettiği Lidya İmparatorluğununun son sülalesi Mermnadlar, ülkeye yaklaşık 141 yıl egemen olmuşlar, Lidya'nın bölgede siyasi ve ekonomik yönden en önemli ülke olmasını sağlamışlardır MÖ 7yyılın başında parayı icat ederek insanlık tarihindeki en önemli buluşlardan birini gerçekleştiren Lidya'nın, devrinin en zengin ülkesi olmasının önemli nedeni, Tmolos (Bozdağlar) dağlarından çıkan ve Hermos (Gediz) nehrine karışan Sart deresinin alüviyonları içerisindeki altındır Birtakım entrikalarla ülkeyi ele geçiren üçüncü ********n son kralı Kroisos, MÖ 560 yılında tahta geçmiş ve akılalmaz zenginliği ile Karun kadar zengin değimi ile ününü günümüze kadar taşımıştır
Karun Hazineleri, MÖ 560-546 yılları arasında ülkesini yöneten bu kralın dönemine ait, Uşak ilinin 25 km batısında, Uşak-İzmir karayolunun üzerinde bulunan Güre Köyü yakınlarındaki Lidya Tümülüslerinden çıkan eserlerdir Kaçak kazılarda bulunan ve yurtdışına kaçırılan eserler, mahkeme yolu ile ülkemize tekrar geri getirilmiş ve Uşak Müzesinde sergilenmektedir Lidya döneminin en görkemli eserleri olarak bilinen bu eserler altın gümüş bronz ve mermerden meydana gelmiştir

Camiler
Burma Cami : 14 yüzyıl Osmanlı Dönemi yapılarındandır Yapım tarihi kesin belli değildir 1862-1922 yıllarında yangın geçirmiş, 1988 yılında iki kez onarım görmüştür Minaresinin yapısından dolayı Burma Cami adını alan cami iki kubbelidir
Ulu Cami : Yapılış tarihi kesin olarak bilinmemekle birlikte, yapı tarzı Germiyan Beyliği Devrinin mimari özelliklerini yansıtmaktadır Cami, 1 büyük 6 küçük kubbeden oluşmaktadır
Hanlar
Paşa Hanı : 19 yüzyılda bir Fransız mimar tarafından yapılan Paşa Hanı, önceleri han olarak kullanılmış, restorasyondan sonra da otel haline getirilmiştir
Bedesten : 1901'de İtalyan Mimar tarafından, iki katlı ve 30 odalı olarak kesme taştan yapılmıştır Birinci katı sarraflar çarşısı olarak, üst katı ise çeşitli iş kolları için kullanılmaktadır
Köprüle

Lidyalılar tarafından yaptırılan Cılandıras Köprüsü ile, Osmanlı Dönemişnden kalma Hacı Gedik Köprüsü, Çataltepe Köprüsü , Beylerhan Köprüsü ve Çanlı Köprüsü Uşak'ın önemli tarihi köprüleridir
Cılandıras Köprüsü : Karahallı ilçesinde, Banaz Çayı üzerinde bulunan köprü, Lidyalılar tarafından, kral yolu üzerinde yaptırılmıştır Kalemle işlenmiş kemerin taşları birbirine kenetlendirilmiştir
Çataltepe Köprüsü : Gediz nehri üzerinde, Osmanlı Dönemine ait 3 kemerli bir köprüdür Eski kervanyolku üzerinde bulunan köprü, bugün de kullanılır durumdadır

Alıntı Yaparak Cevapla

İllerimiz Ve Genel Özellikleri

Eski 08-23-2012   #62
Prof. Dr. Sinsi
Varsayılan

İllerimiz Ve Genel Özellikleri



Zonguldak

Batı Karadeniz Bölgesi’nde yer alan Zonguldak, doğusunda Karabük, batısında Düzce ve Karadeniz, güneyinde Çankırı ve Bolu, kuzeydoğusunda Bartın, Kuzeyinde de Karadeniz ile çevrilidir İl toprakları dağlık ve engebeli bir arazi yapısına sahip olup, akarsu vadileri ile yer yer derin şekilde parçalanmış, orta yükseklikteki alanlardan oluşmuştur Zonguldak Kuzey Anadolu Dağları’nın batı kesimini oluşturan Karadeniz’e paralel iki sıra dağlarla engebelenmiştir Kıyı dağlarından Küre Dağları ilin kuzeydoğu kesiminde yer alır Ayrıca kuzeyini kuzeydoğu-güneybatı doğrultusunda uzanan Zonguldak Dağları, batı ve güney kesimini de Akçakoca Dağları kaplamaktadır Zonguldak Dağlarından olan Göl Dağı 771 mye, Akçakoca Dağlarından da Orhan Dağı 905 m ile ilin en yüksek kesimleridir Bunların dışında Baçaklıyayla Tepesi (1637 m), Soğukoluk Tepesi (1268 m), Göktepe (1416 m), baba Dağı (1120 m), Kızıl Tepe (Kızıltaş) (1468 m), Atyaylası Tepesi (710 m), Kantar tepe (905 m), Orhan Tepe (920 m), Arkut Dağı’nın (Gökçeler Dağı) kuzey uzantıları ve Keltepe (1999 m) ilin diğer engebeleridir

İlin en önemli limanının bulunduğu Ereğli geniş bir koy konumundadır Baba Burnu, Hisar Burnu Zonguldak’ın Karadeniz’e yönelik çıkıntılarıdır





Karadeniz sahilinde, Ereğli-İnebolu arasındaki engebeli arazi Mezozoik çağda oluşmuştur Bu nedenle de birçok yerde kömür içeren tabakalar yüzeyde kendini gösterir Kretesinin altındaki karbonifer şeridi 160 km uzunluğundadır Filyos Çayının batısında kalan Zonguldak-Kozlu-Kandilli “Batı Kömür Havzası” Filyos Çayının doğusundaki pencereler “Doğu Kömür Havzası” adını alır Azdavay ve Söğütözü gibi doğu kömür havzasına ait yerlerde prodüktif kömür damarlarına rastlanmaktadır


Zonguldak’ın büyük bir bölümünü kaplayan dağlık alanların dışında kalan alanlar platolarla kaplıdır Başlıca vadiler; Filyos Çayı Vadisi, Alaplı Irmağı Vadisi, Gülüç ırmağı Vadisi ve Üzülmez Deresi Vadisidir İlin engebeli yapısından ötürü düzlük alanlar fazla değildir Karadeniz kıyılarında kıyı düzlükleri bulunmamaktadır Yalnızca Çaycuma ve Ereğli’de akarsu vadi tabanlarının genişlediği kesimlerde küçük ovalar bulunmaktadır

Zonguldak su kaynakları bakımından oldukça zengindir Filyos Çayı dışında büyük akarsular olmamasına rağmen, küçük akarsular il topraklarını parçalamıştır Üzülmez deresi, Gülüç Deresi, Alaplı Çayları il topraklarındaki küçük akarsuları da toplamaktadır Doğal bir gölü olmayan ilde, Gülüç, Ulutan ve Kozlu Baraj gölleri sulama amaçlı kullanılmaktadır Ayrıca Çatalağzı’nda Dereköy, Karapınar’da Çobanoğlu göletleri ilin yapay gölleridir





İlin yüzölçümü 3438 km2 olup, 2000 Yılı Genel Nüfus Sayım sonuçlarına göre; toplam nüfusu 615599’dur

Zonguldak’ta Karadeniz iklimi hüküm sürmekte olup, her mevsim yağış almaktadır En fazla yağış sonbahar ve kış mevsimlerinde görülür Denizden iç kesimlere doğru gidildikçe, iklim biraz daha sertleşir Yıllık yağış ortalaması 123496 mm, en yağışlı aylar 14865 mm, Aralık ve 14172 mm ile Ocak aylarıdır Yağışlar kıyılardan iç kesimlere doğru gidildikçe hem azalmakta hem de yağmurdan kara dönüşme özelliği göstermektedir

İl topraklarının büyük bir bölümü ormanlarla kaplıdır Bu ormanlarda kayın, meşe, kestane, çınar, ıhlamur ve kızılağaç, gürgen, karaçam, sarıçam, kızılçam ağaçları bulunmaktadır Akarsu kenarlarında da söğüt ve kavak ağaçları vardır Bitki örtüsü bakımından çok zengin olan ilde, her çeşit bitkiye rastlanmaktadır

Zonguldak’ın ekonomisi madencilik, sanayii, tarım, hayvancılık ve balıkçılığa dayalıdır Türkiye’deki taşkömürü 1848’den bu yana kullanılmaktadır İldeki sanayi kuruluşlarının büyük çoğunluğu kömür ve kömür ürünlerine dayalıdır Ereğli’deki Erdemir Demir-Çelik Tesisleri, Çimento Fabrikası, Çaycuma’daki Kağıt fabrikası, Hisarönü’ndeki Filyos Ateş Tuğlası Fabrikası ve Çatalağzı Termik Santrali başlıca sanayii kuruluşlarıdırBunun yanı sıra tuğla, kiremit, mermer, seramik, sunta ve kereste gibi inşaat malzemeleri üreten atölyeler ile Türkiye Taşkömürü Kurumu’nun işlettiği ocaklar bulunmaktadır





İlde yetiştirilen tarımsal ürün olarak; arpa, buğday, mısır, patates olmak üzere sebze ve kivi, ceviz gibi çeşitli meyve yetiştirilmektedir Son yıllarda sera sebzeciliği gelişme göstermiştir Hayvancılıkta ise yüksek kesimlerde koyun, kıl keçisi ve Ankara keçisi yetiştirilir Kırsal alanlarda da sığır ve manda besiciliğinin yanında tavukçuluk ve arıcılık da yapılmaktadır Hayvancılığa bağlı olarak süt, peynir, yoğurt üretilmektedir Kıyı kesimlerinde balıkçılık yapılmakta olup ilin ekonomisinde önemli bir yeri vardır Türkiye’nin balık üretiminin büyük çoğunluğu buradan sağlanmaktadır

Orman yönünden zengin olan ilde; halkın belirli bir kesimi ormancılıktan sağlamaktadır Özellikle bu ormanlardan elde edilen maden direği ocaklarda kullanılmaktadır Ayrıca ilde halı ve kilim tezgahlarında dokumacılık, Devrek’te baston yapımı gibi küçük el sanatları da ekonomisinde etkilidir Son yıllarda yayla turizmi, dağcılık, mağaracılık ve av turizmi yaygın biçimde yapılmaya başlanmıştır





Zonguldak adının kaynağına ilişkin değişik söylentiler vardır Bu söylentilerden birine göre; kent merkezinin Üzülmez Deresi’nin ağız kısmında yer alması ve derenin ilk çağda “Sandra” adıyla anılması, burada kurulan yerleşmenin de “Sandaraca” adını taşıması nedeniyle, zamanında bu adın Zonguldak’a dönüşmüştür Diğer söylentiye göre de, yörenin sazlık ve bataklıklarla kaplı olması ve bunun yörede “Zongalık” olarak adlandırılmasına bağlı olarak, sözcüğün zamanla değişerek bugünkü halini aldığı şeklindedir Bir diğer söylentiye göre ise kent adını, ocakları ilk eşleten Fransız ve Belçika şirketlerinin kentin hemen yanındaki Göldağı mevkiini nirengi noktası almaları sonucu, Göldağı kesimi ya da bölgesi anl¤¤¤¤¤ gelen “Zone Ghuen Dagh”ın Türkçe okunuşundan almıştır

Zonguldak yöresinin tarih öncesi çağları ile ilgili bilgiler tam bir kesinlik kazanamamıştırVIyüzyılın başlarında ****ralı Kolonistler Karadeniz kıyılarında bir takım ticari kentler ve iskeleler kurmuşlardır Bunların başında Herakleia Pontika (KrdzEreğlisi), Teion (Filyos-Hisarönü), Sesamos (Amasra) ve Kromnay gelmektedir Bu yerleşim alanları ve iskeleler yüzyıllar boyunca önemini korumuştur

Antik Çağlarda Bithynia ile Paplagonia’nın kesiştiği noktada bulunan Zonguldak yöresinde Frig (MÖ1200/750-676), Kimmer, Pers (MÖ555-333), Makedonya (MÖIVyüzyıl), Bithynia ve Pontus Krallığı ( MÖIV-IYüzyıl), Roma (MSI-IVyüzyıl) ve Bizans (MSIV-XIIIyüzyıl) dönemlerinde yerleşimler olmuştur Bu dönemlere ait kalıntılar günümüze kadar gelmiştir



Zonguldak yöresi Malazgirt Savaşı’ndan (1071) sonra Kutalmışoğlu Süleyman Şah ve kardeşi Mansur’un akınlarına uğramıştır Emir Karatekin 1084’te Karadeniz Bölgesi’ndeki yerleşim alanları ile birlikte Zonguldak’ı da ele geçirmiştir Ardından Bizanslılar yeniden yöreyi ele geçirmişlerdir Anadolu Selçuklularının çöküşünden sonra Kastamonu ve Zonguldak yöresinde bir beylik kuran Hüsamettin Çoban Bey Zonguldak yöresini tamamen egemenliği altına almıştır Bu arada Cenevizliler ve Bizanslılar sürekli buraya akınlar düzenlemişlerdir Candaroğulları yöreyi ele geçirdilerse de o dönemdeki siyasi karışıklıktan ötürü Zonguldak’ı alamamıştır Yıldırım Beyazıt zamanında Osmanlı topraklarına katılmış, ancak Ankara Savaşı’ndan (1402) sonra Timur yöreye hakim olmuştur Timur’un Anadolu’dan çekilmesinden sonra Çelebi Mehmet 1413’te Osmanlılarda bütünlüğü sağlamıştır Yöre, Fatih Sultan Mehmet zamanında, 1460’ta kesin olarak Osmanlı topraklarına dahil olmuştur





XVIIIyüzyılın ikinci yarısında Şile’den Cide’ye kadar olan Karadeniz kıyılarındaki bir çok iskele “hatab (odun) iskelesi” ismini taşıyordu Bunlardan belli başlıları; Karasu, Ereğli, Filyos, Bartın, Amasra ve Cide’de bulunuyordu Bugünkü Zonguldak’ın il merkezinin bulunduğu yer Ereğli’ye bağlı Tahta İskelesi’nin çevresinde İstanbul’a gönderilecek kereste depoları bulunuyordu

XIXyüzyılda Zonguldak’ta taşkömürü yataklarının bulunması ve üretime geçilmesi ile birlikte Zonguldak önem kazanmıştır 1899’da kaza merkezi yapılmış, yabancı şirketlerin Kozlu’daki yönetim merkezleri 1909’da buraya taşınmıştır Zonguldak’ın Belediyesi 1899’da kurulmuştur Bu dönemde Kastamonu vilayetine bağlı, Kastamonu merkez sancağı ile Bolu sancağının sınırları içerisinde bulunuyordu IDünya Savaşı sırasında Zonguldak Limanı Rus donanması tarafından bombalanmıştır Mondros Mütarekesi’nden sonra (30 Ekim 1918) taşkömürü üretim bölgesini ele geçirmek amacıyla Fransızlar 8 Mart 1920’de Ereğli ile birlikte Zonguldak’ı da işgal etmişlerdir Fransız birlikleri 21 Haziran 1920’de yöreden çekilmiştir TBMM 1920’de Zonguldak’ı bağımsız Mutasarrıflık yapmış, sancakların kaldırılmasından sonra da, 1924’te il konumuna getirilmiştir





Zonguldak il merkezinde herhangi bir eser bulunmamaktadır Ancak Zonguldak yöresinde günümüze gelebilen tarihi eserler arasında; Herakleia Pontike (KdzEreğlisi), Tieion (Filyos-Hisarönü) antik kentleri bulunmaktadır Bu kentlere ait sur kalıntıları, su kemerleri, mimari parçalar, Ereğli Kalesi, Filyos Kalesi, Filyos Antik Limanı, Bizans dönemine ait Kilise, Çeştepe mevkiindeki Tümülüs, Bozhane Cami, Halil Paşa Cami, Kırmanlı Cami, Molla Halil Cami, Ali Molla Cami, İskele Cami, Ağa Cami, Hacı Eşref ve Akarca Mescitleri, Kayabaşı Ziyaretgahı, Aktaş Şeyhi Türbesi, Seyit Nasrullah Efendi Türbesi, Keşif Tepedeki (Çeştepe) Demirci Dede, Kentteki Kuştepe ve kıyıdaki Mersin Dede türbeleri, Hacı Mehmet Çeşme ve Murtaza Mahallesi Çeşmesi, Uzun Mehmet Anıtı, ve Türk sivil mimari örneklerinden evler bulunmaktadır Ayrıca Gökgöl, Kızıl Elma, Sofular, İnağzı, Çayırköy, Cumayanı, Ilıksu, Erçek ve Cehennemağzı Mağaraları, Karaçayı

Alıntı Yaparak Cevapla

İllerimiz Ve Genel Özellikleri

Eski 08-23-2012   #63
Prof. Dr. Sinsi
Varsayılan

İllerimiz Ve Genel Özellikleri



Van

Van, Türkiye'nin Doğu Anadolu Bölgesi'nin Yukarı Murat-Van bölümündeki Vangölü kapalı havzasındadır Kuzeyden Ağrı'nın Doğubeyazıt, Diyadin ve Hamur ilçeleri; Güneyden Siirt'in Pervari; Şırnak'ın Beytüşşebap, Hakkari'nin merkez ve Yüksekova ilçeleri ile çevrilidir Doğusunda ise İran devlet sınırı yer alır
Yüzölçümü 19069 km² dir Van merkez ilçesinin yüzölçümü 2289 km², ilin gerçek alanı toplam 21823 m² dir
Van, Doğu Anadolu Bölgesi'nin volkanik dağlarla kaplı çukur kesiminde bulunan Van Gölü'nün doğu kıyısına 5 km uzaklıkta hafif eğimli bir alan üzerine kuruludur Ortalama yüksekliği 1725 m'dir Türkiye'nin en büyük gölü olan ve bir bölümü Van ilinde kalan Van Gölü, bu dağlık bölümün ortasında yüksek dağlarla çevrelenmiş bir çöküntü durumundadır
Van ilinin 11 ilçesi vardır Bunlar: Özalp, Saray, Gürpınar, Edremit, Başkale, Erciş, Muradiye, Çaldıran, Gevaş, Çatak ve Bahçesaray'dır
Van Gölünün içinde bulunan Akdamar, Kuş, Çarpanak, Adır adaları ilin sınırları içinde, turistik öneme sahip yerlerdir
Canavarı, tekgöz(farklı renkte gözlere sahip)kedisi, otlu peyniri, kahvaltı salonları, intihar eden koyunlarıyla meşhurdur
Van'ın eski ismi "Güneşgören" anlamında Tuşpa'dır Yıllık güneşlenme süresi yönüyle Antalya ve Adana ile beraber ilk 3 ü paylaşmaktadır

Alıntı Yaparak Cevapla
 
Üye olmanıza kesinlikle gerek yok !

Konuya yorum yazmak için sadece buraya tıklayınız.

Bu sitede 1 günde 10.000 kişiye sesinizi duyurma fırsatınız var.

IP adresleri kayıt altında tutulmaktadır. Aşağılama, hakaret, küfür vb. kötü içerikli mesaj yazan şahıslar IP adreslerinden tespit edilerek haklarında suç duyurusunda bulunulabilir.

« Önceki Konu   |   Sonraki Konu »


forumsinsi.com
Powered by vBulletin®
Copyright ©2000 - 2024, Jelsoft Enterprises Ltd.
ForumSinsi.com hakkında yapılacak tüm şikayetlerde ilgili adresimizle iletişime geçilmesi halinde kanunlar ve yönetmelikler çerçevesinde en geç 1 (Bir) Hafta içerisinde gereken işlemler yapılacaktır. İletişime geçmek için buraya tıklayınız.