Adana'nın Nesi Meşhur ...Adana'nın Meşhurları... |
06-26-2012 | #1 |
Prof. Dr. Sinsi
|
Adana'nın Nesi Meşhur ...Adana'nın Meşhurları...Adana Kebap, Adana'ya özgü, satıra benzer bir bıçakla elde kıyılan parça etten yapılan bir kebap çeşidi Adana Kebabı'nı diğer kebaplardan ayıran en belirgin özellik kullanılan ettir Et, doğal ortamda ve kendine has bir floraya sahip bölge yaylarında yetiştirilmiş erkek koyunlardan elde edilmiş olmalıdır Üretim tekniği ve ustalık da ürüne önemli ölçüde farklılık katar Karışım hazırlanırken kullanılan malzemeler; biber salçası, kırmızı pul biber, karabiber,kuyruk yağıdır Pişirme esnasında kesinlikle vantilatör kullanılmamalıdır Adana Kebabı'nın servisi, tamamlayıcı unsurlar olan yeşillik, sumaklı soğan salatası, salata ile yapılmalıdır Dana eti ile kesinlikle yapılmaz Sadece et, kuyruk yağı, pul biber ve tuz ile yapılır Üretim Şekli Yaylalarda doğal ortamda yetiştirilmiş, en az bir yaşındaki erkek koyundan elde edilen et, yağ, sinir, damar ve zarlarından ayrılır Ayıklanan et parçalar halinde bir gün dinlendirilir Dinlenmiş et zırh tabir edilen ve iki elle kullanılan keskin bıçakla kıyılır Kıyılmış et miktarının %15’i kadar kuyruk zırh ile ayrıca kıyılır Kıyılmış et ile kıyılmış kuyruk, binde 3 ile binde 8 arasında (İdeali binde 5) acı kırmızı biber ve tuz ilave edilerek yoğrulur Karışım Adana kebabının ana unsurunu oluşturur Yukarıdaki karışıma kırmızı taze biber, soyulmuş kök sarımsak ve acı yeşil biber doğranarak katılır Hazırlanan karışım tekrar yoğrularak homojenlik sağlanır Yoğrulmuş karışım üçüncü kez zırh ile kıyılır Hazırlanan karışım, 0,5 cm kalınlığında, 3 cm eninde 90-120 cm uzunluğunda şişlere sıvanır gibi saplanır Saplama esnasında el suya batırılıp şiş üzerindeki et sıvazlanır Bu işlem etin şişten dökülmemesi için yapılır Elde kalan su az olmalıdır, çok olursa et haşlanır, kebabın tadı bozulur Bir kişilik Adana kebabı 180 gramdır Bir buçuk tabir edilen Adana Kebabı’nın eti ise 270-280 gramdan az olamaz Pişirme Şekli Adana Kebabı alevsiz, durgun, korlu meşe kömürü ateşinde pişirilir Pişirme derecesi etin kırmızıdan koyu kahverengine dönmesine kadar devam eder Pişirme sırasında şişler sık sık çevrilir Yağı pide ekmekle alınır Bu işlem yapılmazsa yağ ateşe düşerek alevlenir ve kalitenin bozulmasına neden olur sonrada afiyetle yenirkebabın en iyi yapıldığı yerlerden biride Diyarbakırdır Adana Kebabı coğrafik tescilli olup üretimi için Adana Ticaret Odası'ndan izin alınmalıdır Servis Şekli Tipik bir servis Adana kebap porsiyonu; kömürde pişmiş etin yanında közlenmiş domates ve biber, soğan salatası ve ezme ile gelir Yöresel bir içecek olan şalgam suyu veya ayran ile tüketilir Adana'ya özgü olsa da tüm Türkiye'de kebapcıların menülerinde yer alır Şalgam suyu Turpgiller(Brassicaceae) familyasına ait bir bitki olan Şalgam bitkisinden (Brassica rape) yapılan Çukurova'ya özgü bir içecektir Kırmızı renkli, bulanık görünüşlü ve ekşimsidir Acılı ve acısız çeşitleri mevcuttur Şalgama acı olarak genellikle acı süs biberi turşusunun suyu kullanılır Damak tadına göre 1/3 ila 1/6 oranında şalgama katılabilir Ancak şalgam acısıyla karıştırıldıktan sonra fazla bekletilmemelidir, şalgam bozulabilir O yüzden acıyı şalgamı içmeden önce katmak daha iyi olur Şalgamla beraber siyah havuç ikram edilir Mayalanma sürecine de dahil olmuş bu siyah havuçlar, şalgam suyunun içinde dururlar Bunlara tane denir, yöre aksanı sebebiyle dene dendiği bilinmektedir Şalgam suyu Adana'da sadece şalgam diye ifade edilir Şalgam suyu genellikle kebap çeşitleri ile birlikte tüketilir Yapımı Şalgam suyu yapımında şalgam, kırmızı havuç, bulgur unu, tuz, maya ve su kullanılır Şalgam suyunun fermantasyonu iki aşamada gerçekleşir Birinci aşama; ekşi maya, tuz ve su ile karıştırılarak bulgurun hamur haline getirilmesidir İkinci aşama; bulgurun su ile ekstaraksiyonu sonucu elde edilen sıvının dilimlenmiş şalgam ve kırmızı havuç ile fermantasyonudur Şalgam Suyunun Faydaları İnsan sağlığı için pek çok faydaları vardır; İştahı açar, Laktik asit içerir, sindirimi kolaylaştırır B grubu vitaminleri içerir, sinirleri yatıştırır Mide ve karaciğere faydalıdır, Kalsiyum, potasyum ve demir içerir, kemik ve dişleri kuvvetlendirir 100 gramında 20 kalori olan şalgam, A–B-C vitamini içerirKalp, damar ve göz sağlığı için faydalıdır Pamuk (Gossypium hirsitum),ebegümecigiller(Malvaceae) familyasından anavatanı Hindistan olan kültürü yapılan birbitki türü Tarih-Etimoloji Arkeolojik kanıtlar gerek Hindistan gerek Güney Amerika'da birbirinden bağımsız olarak 6000 ila 7000 yıl önce pamuğun değişik türlerinin tarımının yapıldığı ve giyimde kullanıldığını göstermektedir Eski dünyaya pamuk Hindistan'daki Harappa uygarlığından gelmiştirMezopotamya'dan da Eski Mısır'a geçmiştir Pamuğun Arapça'daki ismi olan kutun ('al kutun') İngilizce'ye cotton, İspanyolca'ya algodón olarak geçmiştir Pamuk için Türkiye'de yerel olarak üreticilerin kullandığı 'pambuk','bambuk' adının da, bugün kuzey Suriye'de yer alan Manbij şehrinin (Hierapolis Bambyce ya da Bambyke) başka dillerdeki değişik söylenişinden geldiği muhtemeldir (Arnold Toynbee, Turkey: A Past and a Future, dipnot50) Türkiye'de Pamuk Türkiye’de MÖ 330 yılına dek geriye giden uzun bir tarihçesi olmasına karşın asıl gelişmesini 11 yüzyılda Selçuklu Türkleri, 14 Yüzyılda Osmanlı Türkleri zamanında olmuştur Türkiye Cumhuriyetin ilanından sonra ise pamuk tarımına büyük önem verilmiştir Pamuk bitkisi kök, sap, yaprak, çiçek ve tohumdan oluşmaktadır Tür vevaryetesine göre 60-120 cm, ağaç halinde olanlar ise 5-6 m boylanabilir Pamuk 30-100 cm derine, 50-80 cm yanlarına uzanan kazık köke sahiptir Toprak yüzeyinin 8-10 cm altında ilk yan kökler meydana gelir Bunlar yatay olarak büyürler Yan köklerin sayıları 3-4 tanedir Her biri tekrar dallanarak etrafa yayılır Epidermis hücrelerinin dışa doğru uzaması ile sayısız emici tüyler meydana gelir Genel olarak kök toprakta dik olarak ya da bir süre sonra zigzag çizerek devam eder Uygun koşullarda kök uzunluğu 15 m ye kadar ulaşabilir Afrika’da, çok yıllık ağaç şeklinde olan pamuk çeşitleri de vardır Pamuk gövdeleri dik, dallanmış ve çok tüylüdür Yapraklar uzun saplı, parçalı ve tabanı kalp şeklindedir Çiçekler saplı ve yaprakların koltuğunda tek tek bulunur Dış çanak yaprakları üç parçalı, taç yaprakları ise beş serbest parçalıdır Meyve, olgunlukta açılan veya kapalı kalan, 3-5 gözlü bir kapsüldür Bu kapsüle koza da denir Her gözde siyahımsı renkli, oval şekilli ve üzeri uzun, sık ve beyaz renkli tüylerle örtülü 5-10 tohum bulunur Pamuk tohumu, etrafındaki bu tüy veya liflerle beraber `kütlü` adını alır Pamuk, alüvyonlu ve kuvvetli toprakları sever Derin sürülmüş ve iyi gübrelenmiş topraklara ekilir Ekim; sıcak bölgelerde şubat, soğuk bölgelerde mart-nisan aylarında yapılır Ağustos ve eylülde hasat edilir Pamuk için en büyük tehlike yağmurlardır Yağmurlar, verimin ve kalitenin düşmesine sebep olur Pamuk çeşitleri Türkiye'de yetiştirilen pamukların tamamı orta lifli pamuklar olup birçok çeşidi kullanılmaktadır Yaygın olanları; Stoneville 453, Carolina Quin, Çukurova 1518, Sayar 314, Nazilli 84, Nazilli 87, Maraş/Erşan 92 ve Ege 7913 çeşididir alıntı |
|