Geri Git   ForumSinsi - 2006 Yılından Beri > Kültür - San'at & Eğitim > Ülke & Şehirler

Yeni Konu Gönder Yanıtla
 
Konu Araçları
türkiye

Türkiye

Eski 05-04-2009   #1
Şengül Şirin
Varsayılan

Türkiye



Türkiye Cumhuriyeti, Kuzey yarımkürede, Avrupa ve Asya kıtalarının kesişme noktasında bulunan bir ülke Ülke topraklarının büyük bir bölümü Anadolu yarımadasında, kalanı ise Balkan Yarımadası'nın uzantısı olan Trakya'da bulunur Ülkenin üç yanı Akdeniz, Karadeniz ve bu iki denizi birbirine bağlayan Boğazlar ile Marmara Denizi ve Ege Denizi ile çevrilidir Komşuları Yunanistan, Bulgaristan, Gürcistan, Ermenistan, İran, Irak ve Suriye'dir


Türkiye Cumhuriyeti ( Türk Bayrağı) Ulusal ilke: Yurtta Sulh, Cihanda Sulh(Bakanlar Kurulunun, 25 Ocak 1985 tarih ve 85/9034 nolu Türk Bayrağı Tüzüğü kararının 4 maddesinde, bayrağın boyutları şöyle belirlenmiştir

İngilizce: "Peace at Home, Peace in the World")
İngiltere kökenli bir dil olan İngilizce
ABD, Avustralya, Yeni Zelanda, İrlanda, Güney Afrika ve Kanada gibi pek çok ülkede ana dil olarak kullanılıyor İngilizce 380 milyon kullanıcısı ile dünya üzerinde en çok konuşulan 3 dildir (Çince ve Hintçe'den sonra)
Resmi diliResmi dil bir ülkede kanunla kabul edilen dile verilen isim Resmi dil devlet dairelerinde kullanılır Türkiye'nin resmi dili Türkçe'dir Her ülkenin resmi dili yoktur Örneğin İngiltere'de resmi dil yoktur

Türkçe Türkçe, diğer Türk dilleriyle birlikte Altay dil ailesinin bir kolunu oluşturur Bu ailenin diğer üyeleri Moğolca, Mançu-Tunguzca ve Korecedir Japoncanın Altay dil ailesinin bir üyesi olup olmadığı konusu tartışılmaktadır

Başkent Başkent ülkelerin yönetim merkezlerinin olduğu şehirleri ifade eder Politika'da başkent (ya da başşehir), bir devletin yönetim merkezi olan şehiri ; devletin merkezini temsil eder

Ankara En büyük şehri Ankara, Türkiye Cumhuriyeti'nin Başkenti, dünyanın 40 büyük şehri Nüfusu 2007 nüfus sayımına göre 4466756 kişidir Topraklarının büyük bölümü İç Anadolu Bölgesi'nin Yukarı Sakarya bölümünde yer alan Ankara ilinin merkez kenti'dir Rakımı ortalama 890 metredir

İstanbul İstanbul, Marmara Bölgesi'nde il ve Türkiye'nin en büyük kenti Tarih boyunca çeşitli imparatorluklara başkentlik yapan, 133 milyar dolarlık yıllık üretimiyle Dünyada 34 sırada yer alır Türkiye'nin kültür ve finans merkezidir İstanbul, 41° K, 29° D koordinatlarında yer alır Marmara kıyısı ve İstanbul Boğazı (Boğaziçi) boyunca, Haliç'i de çevreleyecek şekilde Türkiye'nin kuzeybatısında kurulmuştur

Cumhurbaşkanı: Cumhurbaşkanı
(ya da reisicumhur) Cumhuriyet ile yönetilen ülkelerdeki devletin başkanını temsil eder
Abdullah Gül Başbakan: Abdullah Gül 29 Ekim 1950'de Kayseri'de doğdu Orta öğrenimini Kayseri Lisesinde tamamladıktan sonra İstanbul Üniversitesi İktisat Fakültesi'ne girdi Aynı fakültede mezuniyet sonrası doktorasını aldı Lisan ve doktora çalışmalarını yürütmek için burslu olarak iki sene Londra ve Exter'de kaldı

Recep Tayyip Erdoğan Tayyip Erdoğan
(1954 - ), 26 Şubat 1954 yılında İstanbul'un Kasımpaşa semtinde doğdu 13 yaşında Rize'den İstanbul'a ailesiyle göç eden Erdoğan, ilkokulu Piyale Paşa İlkokulu'nda okudu İktisadi ve Ticari Bilimler Fakültesi'nde yaptı Camialtı, İETT ve Erokspor'da 16 yıl futbol oynadı ve 12 Eylül 1980 sonrasında futbolu bıraktı
Yüzölçümü Toplam Suyla kaplı alan 36 sırada 780,580 km² 13% Siyasi coğrafyada bir yerin alanını belirten terim

Nüfus Nisan 2005 (tahm) - Yoğunluk 17 Sırada 73,193,000 862/km² Nüfus isim(nüfu:s)
Arapça nuf°s Bir ülke, bölge veya bir şehirde yaşayan insanların toplamı Toplum hâlinde yaşayan insanlar, miktarları ile ilgilenip zaman zaman sayımlar yapmışlardır Eski Çin ve Roma’da yapıldığı bilinen ilk sayımın, askerlik ve vergi toplamak için olduğu belirtilmektedir Vergi vermemek askere gitmemek isteyen halk, bu sayımları hiç hoş karşılamazdı
Döviz birimi

Yeni Türk Lirası1

Yerel saat UTC +2 Milli marş Yerel saat, herhangi bir yerde, Güneş'in en tepede olduğu ana ya da gölge boyunun en kısa olduğu ana öğle vakti denir Öğle vakti gün ortasıdır ve saat 1200 olarak kabul edilir Buna göre ayarlanan saat dilimine yerel saat denir

İstiklal Marşı Internet TLD tr Ülke telefon kodu +90 (1) İstiklal Marşı, Türkiye Cumhuriyeti'nin ve Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti'nin millî marşıdır Mehmet Akif Ersoy tarafından kaleme alınan bu eser, 12 Mart 1921'de Birinci TBMM tarafından İstiklal Marşı olarak kabul edilmiştir

1 Ocak 1 Ocak hem Julian hem de Gregorian takviminde yeni yılın ilk günüdür Sonraki sene için 364 gün var (Artık yıllarda 365)

2005 tarihinden itibaren, eski

Türk Lirasının yerini Türkiye Cumhuriyeti’nde 31 Aralık 2004 tarihine kadar kullanılan para biriminin ismi (TL) Türk Lirası’nın alt birimi “Kuruş”tur (Kr) ve bir Türk Lirası yüz Kuruşa eşittir (1 TL = 100 Kr)

Yeni Türk Lirası almıştır


Türkiye (resmi adı Türkiye Cumhuriyeti) Güneybatı


Asya ile küçük bir bölümü Dünyanın en büyük kıtası Doğuda Pasifik Okyanusu, kuzeyde Kuzey Buz Denizi, güneyde Hint Okyanusu, batıda Avrupa kıtası ile çevrilidir Avrupa kıtası ile olan sınırı kesin tespit edilmiş değildir Eskiden Don Nehri, Asya ile Avrupa arasında sınır olarak kabul edilirdi Daha sonra Ural Dağları sınır olarak kabul edilmeye başlandı

Avrupa kıtasında yer alan ülke Başkenti Avrasya olarak bilinen eski dünya kıtasının batısındaki büyük yarımada olan Avrupa, Sami dillerde Erep (yahut Irib) Güneşin Battığı taraf anlamına gelir Fenikelilerden Yunanlılara geçen bu ad, Yunanca'da Europa olmuş ve Ege Denizi'ne göre batıda bulunan ülkelere bu ad verilmiştir

Ankara olan ülkenin en büyük kenti İstanbul'dur, 2005 yılı tahminlerine göre toplam nüfusu 73,193,000 (17 sırada) kişidir Türkiye'nin toplam yüzölçümü 780,574 (36 sırada) kilometre karedir Ülkenin GSMH'sı 6123 milyar dolar (2006 tahmini)'dır Türkiye bu ekonomik büyüklüğü ile dünyanın en büyük 17 ekonomisidir Kişi başına düşen milli gelir 8,385 USD'dir (75 sırada)

Türkiye doğuda
Ankara, Türkiye Cumhuriyeti'nin Başkenti, dünyanın 40 büyük şehri Nüfusu 2007 nüfus sayımına göre 4466756 kişidir Topraklarının büyük bölümü İç Anadolu Bölgesi'nin Yukarı Sakarya bölümünde yer alan Ankara ilinin merkez kenti'dir Rakımı ortalama 890 metredir

Gürcistan, Gürcistan (Gürcüce: საქართველო/Sakartvelo; Gürcüstan olarak da yazılır), Karadeniz’in doğu kıyısında, Güney Kafkasya’da yer alır Tam adı Gürcistan Cumuhuriyeti’dir Eski Sovyet cumhuriyetlerinden biri olan Gürcüstan’ın kuzeyinde Rusya, güneyinde Azerbaycan, Ermenistan ve güneybatısında Türkiye yer alır Ülkenin batı sınırını Karadeniz belirler

Ermenistan, Ermenistan (Ermenice: Հայաստան, Hayastan, Hayq), Asya’nın batısında yer alan bir devlet Kuzeyinde Gürcistan, doğusunda Âzerbaycan, batısında Türkiye, güneyinde Nahçıvan ve İran yer alır Güney Kafkas Dağları ile Karadeniz ve Hazar Denizi arasında kalan bölgede denize kıyısı olmayan bir ülkedir Başkenti Erivan'dır

Azerbaycan (Azerbaycan Cumhuriyeti Sovyetler Birliği'nin dağılması üzerine Kafkas Dağları'nın Hazar Denizine bakan güneydoğu eteklerinde kurulan ülkelerden biri Batısında Ermenistan, kuzeybatısında Gürcistan, güneyinde İran, doğusunda Hazar Denizi yer alırTarihi

Azerbaycan, tarih sahnesinde MÖ 6 asırdan itibaren görülmeye başlar Jeopolitik durumu itibariyle, devamlı istilalara uğramış ve çeşitli devletlerin hakimiyeti altında kalmıştır

Nahcivan) ve

İran ile; güneyde İran İslam Cumhuriyeti
Asya’nın batısında yer alan bir devlet Kuzeyinde Ermenistan, Azerbaycan, Türkmenistan ve Hazar Denizi, doğusunda Afganistan ve Pakistan, batısında Türkiye ve Irak, güneyinde Basra ve Umman körfezleri bulunur
Irak ve Irak Orta Doğu ülkelerinden biri Kuzeyinde Türkiye, batısında Suriye ve Ürdün, doğusunda İran, güneyinde Kuveyt, Suudi Arabistan ve Basra Körfezi yer alır Başkenti Bağdat olan ülkenin nüfusu 26 milyondur (46 sırada) Osmanlı İmparatorluğunun çöküşünün ardından Ortadoğu’da kurulmuş olan devletlerden birisidir Tarih içinde hiçbir zaman yaşamış olan bir Irak devleti ve Irak halkı olmamıştır Irak adı da Osmanlı İmparatorluğu döneminde merkeze olan uzaklığından dolayı “Irak “ kelimesiyle

Suriye; ve batıda Suriye Arap Cumhuriyeti ortadoğu ülkelerinden Başkenti Şam'dır Yüzölçümü 185180 km2, nüfusu 17,585,540, dili Arapça, dini İslam olan ülke Güneybatı Asya’da, Ortadoğu’nun kalbi durumunda bir mevkiye sahiptir 32° 19’ - 37° 20’ kuzey enlemleriyle 35° 37’ - 42° 22’ doğu boylamları arasındadır Kuzey ve kuzeybatıdan Türkiye, doğudan Irak, güneyden Ürdün, batıdan İsrail, Lübnan ve Akdeniz ile çevrilidir

Ege Denizi, Ege Denizi, 41'-35' kuzey enlemleriyle 23'-27'/28' doğu boylamları arasında yer alır Kuzeyden güneye yaklaşık 660km uzanır; genişliği kuzeyde 270, ortada 150, güneyde ise 400km kadardır Balkan yarımadasının doğu bölümü ile Anadolu arasında yer alan deniz Çanakkale Boğazı aracılığıyla Marmara Denizi’ne ve Karadeniz’e bağlanan Ege Denizi’i yüzölçümü 214000km2’dir

Yunanistan ve Yunanistan Cumhuriyeti Balkan Yarımadasının güneyinde, kuzeyden Arnavutluk, Makedonya ve Bulgaristan, Doğudan Türkiye, güneydoğudan Ege Denizi, güneyden Akdeniz ve batıdan Adriyatik Denizi ile çevrili ülke Başkenti Atina olan ülkenin nüfusu 10665989 kişidir Resmi dili Yunanca, dini Hıristiyanlık (İslamiyet, Batı Trakya) ve para birimi Euro'dur

Bulgaristan ile komşudur

Türkiye'nin en büyük kentleri
Bulgaristan (Bulgarca: България, Bılgariya), Güneydoğu Avrupa'da, Balkan Yarımadası'nda ülke Batıda Sırbistan ve Makedonya Cumhuriyeti, doğuda Karadeniz, kuzeyde Romanya, güneyde Yunanistan ve Türkiye ile çevrilidir

İstanbul, İstanbul, Marmara Bölgesi'nde il ve Türkiye'nin en büyük kenti Tarih boyunca çeşitli imparatorluklara başkentlik yapan, 133 milyar dolarlık yıllık üretimiyle Dünyada 34 sırada yer alır Türkiye'nin kültür ve finans merkezidir İstanbul, 41° K, 29° D koordinatlarında yer alır Marmara kıyısı ve İstanbul Boğazı (Boğaziçi) boyunca, Haliç'i de çevreleyecek şekilde Türkiye'nin kuzeybatısında kurulmuştur

Ankara, İzmir, Adana, Bursa ve Konya'dır

Türkiye adının kökeni

Bilim adamları ve araştırmacılar ''Türkiye'' sözcüğünün İtalyanca'dan geldiğini kabul ederler Tarihçi İlber Ortaylı bir makalesinde Cenevizli ve Venedikli tüccar ve diplomatların, 12 yüzyılda, Türkiye'yi ''Turchia'' ve ''Turmenia'' olarak tanımladıklarını belirtir Ayrıca, Türkiye adı ilk defa 1190'da bir yazılı kaynakta, Haçlı Seferi vak'ayinamesinde geçmektedir Abdulhaluk Çay ise ''Turchia'' tanımını çok daha gerilere götürür ve ''Turchia'' tabirine ilk defa 6 yüzyılda Bizans kaynaklarında rastlandığını belirtir ve şöyle der "Bu tabir 9 ve 10 yüzyıllarda İdil/ Volga Nehri'nden Orta Avrupa'ya kadar uzanan saha için kullanılmıştır Bu kullanımın Kafkasya bölgesinde Hazar Kağanlığı için Doğu Türkiye’si, Arpad Hanedanı'nın kurduğu Macar Devleti için Batı Türkiyesi şeklinde olduğunu ve aynı tabirin 12 yüzyıldan itibaren Anadolu14 yüzyıllarda Mısır Memlukları de Türkiye adını kullanmışlardı: ed-devlet üt Türkiya ( 1250- 1387) Türkçedeki kelime anlamı ise Türk ve İye (ait) kelimelerinin birleşmesi ile oluşan Türkiye kelimesidir

için kullanıldığını belirtir Tarihte 13-
Dolmabahçe Sarayı


Osmanlı Devleti'nde, 19 yüzyıla kadar Türkiye adı kullanılmadı; ''Devlet-i Âliyye'', ''Devlet-i Osmaniye'', ''Memalik-i Şahane'', ''Diyar-ı Rum'' adları kullanıldı Daha sonra, Genç OsmanlılarOrta Asya'da Türkistan adlı bir devlet olduğundan bu benimsenmedi Anayasada ( 1921) "Türkiye" adı yazıldı ve 1923'de Türkiye adı resmi olarak kabul edildi

Türkiye Cumhuriyeti'nin 29 Ekim 1923'ten 1 Kasım 1928'e kadarki isminin yazılışı Osmanlı Türkçesi ile توركيه جمهوريت şeklindedir 1 Kasım 1928 tarihinde 1353 sayılı " Yeni Türk harflerinin kabul ve tatbiki hakkında Kanun"un kabul edilmesi ile yazılış bugünkü halini almıştır

arasında Osmaniye yerine Türkistan, Türkeli, Türkili gibi adlar önerildiyse de, Yönetim Biçimi

Türkiye'nin yönetim biçimi Cumhuriyet'tir Türkiye Cumhuriyeti Mustafa Kemal Atatürk tarafından 1923'te kurulmuştur Resmi dili Türkçe'dir

Türkiye Avrupa Birliği üyeliğine adaydır

Yönetim biçimi Cumhuriyet olan Türkiye Cumhuriyeti, Mustafa Kemal önderliğinde 1923'te kurulmuştur Resmî dili Türkçe'dir Demokratik, laik, sosyal bir hukuk devleti yönetim anlayışı vardır Kuvvetler ayrılığı esası vardır Yasama işlerini Türkiye Büyük Millet Meclisi, yürütme işlerini Hükûmet, yargı işlerini ise bağımsız mahkemeler yapar Türkiye'de 1923'te cumhuriyetin ilanı ile devlet başkanı, cumhurbaşkanı sıfatını almıştır Cumhurbaşkanı devletin başı ve başkomutandır Bu sıfatla Türkiye Cumhuriyeti'ni ve Türk Milleti'nin birliğini temsil eder Anayasanın uygulanmasını, devlet organlarının düzenli ve uyumlu çalışmasını gözetir

Türkiye Büyük Millet Meclisi (TBMM) (Kuruluş: 23 Nisan 1920) Türkiye Cumhuriyeti'nin yasama organıdır Halk tarafından her 4 yılda bir yapılan seçimler ile belirlenen milletvekilleri, TBMM çatısı altında yasama görevini yerine getirmek üzere kanunları belirler TBMM'ye 550 milletvekili seçilmektedir

Türkiye Cumhuriyeti'nde yürütmenin başı olan başbakan, Bakanlar Kurulu'na başkanlık eder, hükümeti ve icraatlarını yönetir Türkiye Cumhuriyeti'nde her 4 yılda bir genel seçimle oluşan Meclis tarafından Başbakan, 4 yıl süre ile seçilir

Cumhuriyet Halk Partisi (CHP), 9 Eylül 1923'te Mustafa Kemal Atatürk tarafından kurulmuş olan, Türkiye'nin ilk siyasi partisidir Atatürk zamanında merkezde bir çizgi takip ederken, çok partili düzene geçişle birlikte ortanın soluna doğru kaymıştır 1927 yılında "Cumhuriyetçilik", "Halkçılık", "Milliyetçilik", ve "Laiklik" ilkelerini tüzüğüne ekledi 1935 yılındaki kurultayda daha önceki dört ilkeye "Devletçilik" ve '"Devrimcilik" ilkeleri de eklenerek ilkeler altıya çıkarıldı ve partinin adı "Cumhuriyet Halk Fırkası" oldu

Türkiye tarihi


Mustafa Kemal Atatürk


Ana madde: Türkiye tarihi Türkiye Cumhuriyeti, Atatürk ve silah arkadaşları tarafından, İstiklal Savaşı'nın kazanılması ile, 1 Dünya Savaşı'ndan yenik çıkmış ve savaşı kazanan devletlerce paylaşılmış Osmanlı İmparatorluğu'nun Anadolu ve Trakya'da kalan toprakları üzerine kurulmuştur İstiklal Harbi, Misak-ı MilliTürk devleti kurmak için tüm milletçe girişilen, çok cepheli bir savaştır

Kurtuluş Savaşı'nda düşmana karşı koyan, ülkenin direniş örgütlenmeleri ve güçleri olan milli güçler, Osmanlı'nın son ordusu ile Kurtuluş Savaşı milis ve gönüllülerinden oluşan Kuvayı Milliye'dir

Kuvayı Milliye, ülkenin dört bir yanının Yunan, İngiliz, Fransız, İtalyanMondros Mütarekesi ile ülkeye ağır koşulların dayatıldığı, Osmanlı ordusunun silahlarının alınıp dağıtıldığı, her şeyin bitti sanıldığı günlerde, milletin tepkisi olarak doğan bir halk direnişidir

12 Haziran 1919'da Havza'dan Amasya'ya gelen Mustafa Kemal Paşa buradan yayımladığı bildiri ile ülkenin içine düştüğü durumu açıklıkla saptıyor, çözümün bütün güçlerin birleşmesinden geçtiğini vurguluyordu Mustafa Kemal Amasya'da Anadolu ve Rumeli'de kurulan Müdafaa-i Hukuk

Bu tamim milli egemenliğe dayalı yeni Türk devletinin kurulması yolunda atılan ilk adımdır Milletin teşkilatlandırma ve mücadele yöntemleri belirginleşmiştir Milli Egemenlik ve milli bağımsızlık fikri ilk kez ortaya atılmıştır

8 Temmuz'da İstanbul'a görevinden ve askerlikten ayrıldığını bildirerek, Osmanlı Hükûmeti ile tüm ilişkilerini sona erdiren Mustafa Kemal ertesi gün Müdafaa-i Hukuk Cemiyeti Erzurum Şubesi'nin başkanlığına seçildi 23 Temmuz 1919'da Mustafa Kemal'in başkanlığında toplanan Erzurum Kongresi'nde alınan karar;

Millî sınırlar içinde vatan bir bütündür, bölünemez

Millî direnişi oluşturmada ikinci büyük adım olan ve 4- 11 Eylül 1919Sivas Kongresi'nde Mustafa Kemal Anadolu ve Rumeli Müdafaa-i Hukuk Cemiyeti'nin başkanı olarak seçilerek Milli Kurtuluş Savaşı'nın yetkili lideri haline gelmiştir

27 Aralık 1919'da Ankara'ya gelen Mustafa Kemal Ankara'yı Anadolu'daki direniş hareketinin merkezi olarak seçmiştir

İstanbul'un işgalinden üç gün sonra, Atatürk ünlü 19 Mart 1920 tarihli bildiriyi yayımlayarak, olağanüstü yetkiler taşıyan bir meclisin Ankara'da toplanacağını bildirerek Türkiye Cumhuriyeti'nin kuruluş temellerinin Ankara'da atılmasını sağladı

Atatürk 21 Nisan'da yayımladığı ikinci bir bildiri ile, Meclis'in 23 Nisan günü toplanacağını ve açılış töreninin nasıl yapılacağını duyurdu

TBMM, 24 Nisan 1920 günü yaptığı ikinci toplantısında Mustafa Kemal'i (Atatürk), başkanlığa seçti Mustafa Kemal, kendi öncülüğünde kurulan TBMM'nin başkanlığını Cumhurbaşkanı seçildiği gün olan 29 Ekim 1923
sınırları içinde ülke bütünlüğünü korumak, milli egemenliğe dayalı, tam bağımsız yeni bir birliklerince ele geçirildiği, tarihine kadar sürdürdü Dernekleri'ni birleştirme, kongreler yaparak tüm milletin kesin kararına dayalı yeni bir yönetim kurma amacıyla Amasya Tamimi'ni hazırlamıştır tarihinde yapılan

Alıntı Yaparak Cevapla

Türkiye'de Siyasal Hayat

Eski 05-04-2009   #2
Şengül Şirin
Varsayılan

Türkiye'de Siyasal Hayat



Türkiye'de Siyasal hayat


TBMM Genel Kurul salonu


9 Eylül 1923'te Mustafa Kemal Atatürk tarafından kurulmuş olan Cumhuriyet Halk Partisi (CHP), Türkiye Cumhuriyeti'nin ilk siyasi partisidir Merkez kanatta yer alır

Başlangıçta adı "Halk Fırkası" olan parti 1924 yılındaki kurultayda adını Cumhuriyet Halk Fırkası olarak değiştirdi 1927 yılında Atatürk tarafından belirlenen, "Cumhuriyetçilik", "Halkçılık", "Milliyetçilik", ve "Laiklik" ilkelerini tüzüğüne ekledi 1935

Türkiye'deki tek parti yönetiminin, bugünkü anlayış ve tanım çerçevesinde bir '' demokrasi'' olmadığı çok açıktır

Doğu ve Orta Avrupa sağ ve sol diktatörlerin baskısı altında idi Almanya'da Hitler İtalya'da Mussolini, İspanya'da Franko'nun faşist yönetimleri vardı Fransa, Belçika ve İsviçre'de kadınlar en temel insan haklarından biri olan ''siyasal hak''lardan yoksun bulunuyorlardı Yani nüfusun yarısını oluşturan kadınların seçme ve seçilme özgürlükleri yoktu

II Dünya Savaşı'nın hemen ardından, gerek uluslararası siyasetteki gelişmeler, gerekse ülke içindeki yeni oluşumlar rejimin genel niteliğinde önemli değişiklikleri gündeme getirdi Basında ve mecliste çok partili siyasal sistemi savunan bir anlayış oluştu Buna CHP genel başkanı ve cumhurbaşkanı İsmet İnönü de yaptığı konuşmalarla destek verdi

yılındaki kurultayda daha önceki dört ilkeye Atatürk'ün kararıyla "Devletçilik" ve '"Devrimcilik" ilkeleri de eklenerek ilkeler altıya çıkarıldı ve partinin adı "Cumhuriyet Halk Partisi" oldu Türkiye Cumhuriyeti'nin Çok Partili Dönemi

1946 yılından itibaren Türk siyasi hayatının CHP dışında 2 bir partinin kurularak seçimlere çok partili olarak gidilmesi ile başlamıştır

Çok partili hayat 1945 yılında Nuri Demirağ tarafından kurulan Milli Kalkınma Partisi ile başlamıştır Ancak parti İsmet İnönü tarafından kapattırılmıştır 7 Ocak 1946'da Dörtlü Takrir'e imza atanlar tarafından kurulan DP'nin parti genel başkanlığına Celâl Bayar getirildi DP, ekonomi ve siyasette liberal düzenlemeleri savunuyordu

1950 genel seçimleri'nde Demokrat Parti galip olarak çıkmıştır Adnan Menderes liderliğindeki DP ilk başlarda çok popülerken 1950'lerin sonlarına doğru yaşanan ekonomik sıkıntılar ve hükümetin antidemokratik uygulamaları nedeniyle sıkıntılı bir döneme girmiş ve 1960 yılında yapılan askerî darbe ile çok partili yaşam kesintiye uğramıştır{{fact}} Darbe neticesinde dönemin cumhurbaşkanı Celâl Bayar ve dönemin Başbakanı Adnan Menderes idama mahkûm edilmiş fakat baskılar neticesinde Celâl Bayar'ın cezası müebbede çevrilirken, Adnan Menderes, Hasan Polatkan, Fatin Rüştü Zorlu idam edilmişlerdir

Türkiye'nin dış politikası

Türk devleti, Lozan Antlaşması'nı I Dünya Savaşı'nın galip devletleri ile eşit koşullarda imzalamış ve milletlerarası alanda, bağımsız bir devlet olarak yerini almıştır

Atatürk Döneminde dış politikalar

Atatürk; '' Yurtta Sulh, Cihanda Sulh'' sözü ile uluslararası ilişkilerde Türkiye Cumhuriyeti'nin resmî politikasının ne olacağını tüm dünyaya belirtmiştir Atatürk ''barışçıl'' ancak ''Türk Milleti'nin çıkarını'' gözeten bir dış politika izlemiş ve bunun için döneminde ''bölge eksenli'' oluşumlar sağlamaya çalışmıştır Bunla hem ülkenin hem ekonomik ve siyasi açıdan Türkiye için önemli olan bölge ülkelerinin her alanda işbirliği yapmasını sağlayarak Batılı ülkelerin uygulamaya çalıştığı dış etkiyi kırmayı amaçlamıştır

Türkiye ve Milletler Cemiyeti

Türkiye, Milletler Cemiyeti'nin kurucu üyesidir

Sadabat Paktı

Mustafa Kemal, ölümünden bir yıl önce ( 8 Temmuz 1937)’de gerçekleştirdiği Sadabat Paktı ile Ortadoğu ve Kafkaslar'da İran'ı kendisine asıl muhatap olarak görmüş İran ile Türkiye'nin bölgesel işbirliği ve ortaklık antlaşması olarak Sadabat Paktı'nın imzalanmasını gerçekleştirmiştirTürkiye, İran, Afganistan ve daha sonra Irak’ın katılmıştır Sadabat Paktı, II Dünya Savaşı sonrasında hukûken yürürlükte kalmıştır ama Atatürk sonrasında unutulmuştur

Balkan Antantı

1934 de yapılan Üçüncü Balkan Konferansı' ı sonucu ortaya çıkan Antant ile birlikte, taraflardan biri Balkanlı olmayan bir devlet tarafından saldırıya uğrar ve bir Balkan devleti de saldırgana yardım ederse, diğer tarafların bu Balkanlı saldırgana karşı birlikte savaşa gireceklerine dair gizli bir protokol de imzalanmıştı

Atatürk Sonrası dış politika

Birleşmiş Milletler, NATO ve AB

Türkiye ve Avrupa Birliği ilişkileri Birleşmiş Milletler, Türkiye'nin aralarında bulunduğu 51 ülkenin katılımıyla 24 Ekim 1945 tarihinde kurulmuştur Katılın ülke sayısı zamanla artarak günümüzde bu sayı 190'ı geçmiştir Türkiye, Birleşmiş Milletler'e ilk üye olan ülkelerden biridir ve Birleşmiş Milletler ile Kore, Somali, Bosna, Filistin ve Afganistana asker göndermiştir Son olarak da Lübnan'a asker gönderme kararı almıştır

Türkiye, Ekim 2008'de 192 ülkeden 151 ülkenin oyunu alarak Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi Geçici Üyeliği görevine seçilmiştir Türkiye; 2 yıllığına bu görevinde, Avusturya ile birlikte Batı Avrupa'yı temsil etmektedir

9 Nisan 1949'da Washington Antlaşması ile kurulan NATO bir kolektif savunma örgütü olarak bilinmektedir Kurucu antlaşmanın özellikle 3, 4, ve 5 maddeleri önemlidir Bu maddelerle üye ülkeler, ortak savunma için yeteneklerini geliştirmeye, herhangi bir üyenin toprak bütünlüğü, siyasi bağımsızlık ve güvenliği tehlikede olduğunda bir araya gelmeyi ve herhangi birine saldırıldığında bu saldırıya hepsine karşı yapılmış bir saldırı olarak kabul etmeyi taahhüt etmişlerdir

Türkiye ile Avrupa Birliği arasındaki ilişki 40 yılı aşkın bir süreye dayanır Avrupa Ekonomik Topluluğu olarak kurulduğu yıllarda, ortaklık için başvuran Türkiye, zaman zaman duraklayan ve zorlukla ilerleyen bu ilişkiyi, müzakere aşamasına kadar sürdürmüştür

Türkiye ve Avrupa Birliği

DP, 31 Temmuz 1959'da AET'ye ortak üye olmak için topluluk konseyine başvurdu 27 Mayıs 1960 askeri müdahalesi ve Menderes, Zorlu, Polatkan'ın idamları üzerine Fransa cumhurbaşkanı Charles De Gaulle, Türkiye'nin üyeliğinin dondurulmasını istemiştir AT ile görüşmeler Eylül 1959-Ekim 1960'da istişari olarak başladı Askeri darbe yüzünden görüşmeler 1960'a kadar kesildi Türkiye, gümrük birliği hedefiyle görüşmelerde yer aldı 1963'e kadar görüşmeler yapıldı 12 Eylül 1963'de Ankara AnlaşmasıHayrettin Erkmen, Türkiye'nin tam üyelik için başvuruda bulunacağını açıkladı Ancak, 12 Eylül 1980'deki askeri darbe ile ilişkiler 6 yıl daha donduruldu Türk parlamenterlerin üyelikleri düşürüldü Avrupa, Türkiye'den demokrasiye dönüş takvimi uygulamasını istedi 1986'da ilişkiler tekrar başlatıldı 1987'de uyum anlaşması yapıldı 18 Aralık 1989'da AT Komisyonu Türkiye’nin tam üyelik başvurusu hakkındaki görüşünü açıklamış, topluluğun 1992'den önce yeni üye kabul etmeyeceğini belirtmiştir 21 Ocak 1992'de iki taraf arasında teknik işbirliği programı imzalandı 21 Ocak 1992'de çalışma programı Ankara'da imzalandı 6 Mart 1995'de ortaklık konseyi kararında AB'ye Türkiye'nin gümrük birliği temelinde katılması AP'nin onay sürecine bağlandı 2003 yılında Türkiye ile üyelik görüşmeleri başladı, ancak ucu açıklık ve hazmetme kapasitesi şartları konuldu, üyelik müzakere başlıkları 2005'de donduruldu Papa ve Fransa, Almanya gibi kurucu üyelerin liderleri Türkiye'nin AB'ye girmesinin imkânsızlığını açıkladılar
imzalandı, gümrük birliğine dayalı ve ortak üye olan Türkiye'nin tam üyeliğini amaçlayan anlaşma idi 22 Temmuz 1970'de Katma Protokol imzalandı Türkiye 25 Aralık 1976'da tek taraflı kararla bütün yükümlülüklerini dondurdu 21 Eylül 1979'da iki taraf, ilişkileri 5 yıllığına dondurdu 6 Şubat 1980'de dışişleri bakanı

Alıntı Yaparak Cevapla

Türkiyede Siyasal Hayat

Eski 05-04-2009   #3
Şengül Şirin
Varsayılan

Türkiyede Siyasal Hayat



Kıbrıs Barış Harekatı

Kıbrıs Barış Harekâtı, 20 Temmuz 1974 tarihinde Türkiye Cumhuriyeti Devleti Türk Silahlı Kuvvetleri'nin Garanti Anlaşması'nın III maddesine istinaden gerçekleştirdiği askerî harekâtın adıdır

1878’de Rusya karşısında zor durumda kalan Osmanlı Devleti, Kıbrıs’ın yönetimini geçici olarak İngiltere’ye verdi I Dünya Savaşı’nda da İngiltere, Kıbrıs’a el koydu 1950’lerin sonlarında bağımsızlık hareketi başladı ve uluslararası anlaşmalara dayanan bir Türk-Rum Ortak Devleti kuruldu Fakat Rumlar Kıbrıs Türkleri'nin kazanılmış haklarını ellerinden alma ve Kıbrıs’ın tüm yönetimine el koyma yoluna gittiler Böylece uluslararası anlaşmaları ve Anayasayı çiğnediler Cumhurbaşkanı IIIMakarios 1963 yılında devletin kuruluş antlaşmalarını tek taraflı olarak fessetiğini açıkladı Böylece Kıbrıs Cumhuriyeti tarih sahnesinden çekilmiş oldu Fakat amaç Türkleri adadan uzaklaştırıp Enosis'i yani adayı Yunanistan'a ilhak etmekti Türklere ve Türk köylerine yapılan saldırılar sonucu birçok insan hayatını kaybetti ve binlerce insan göç etmek durumunda kaldı

15 Temmuz 1974'te Yunaistan'da da cunta'nın yaptığı darbe ile Makarios koltuğundan indirilerek iktidara el konuldu ve geçici bir süre için Nikos Sampson Cumhurbaşkanlığı’na getirildi Amaç olan Enosis çalışmaları nedeni ile Türkiye garantörlük hakkını kullanarak 20 Temmuz 1974 tarihinde adaya müdahale etti

Türk kuvvetleri 22 Temmuz'da Girne'yi ele geçirdi Türk paraşütçüleri Kıbrıs'ın başkenti Lefkoşa'nın Türk kesimine indi Yunan birliklerinin Ada’da garantör olarak bulunan Türk birliğine saldırması ise, çarpışmaların Ada geneline yayılmasına neden oldu 22 Temmuz akşamı Türkiye, BM Güvenlik Konseyi'nin ateşkes kararını kabul etti Türk müdahalesi sonucu Yunanistan'daki cunta idaresi ve Kıbrıs Nikos Sampson Hükûmeti de yıkılmıştır

Ancak 8 Ağustos'ta II Cenevre Konferansı'nın yapılmakta olduğu zamanda Türklerin 'iyi niyet jesti' olarak Limasol ve Larnaka civarında bir miktar köyü boşaltmış olmalarına rağmen, Millî Muhafız Alayı ve EOKA-B işgal ettikleri yerleri tahliye etmedikleri gibi ellerindeki esirleri de serbest bırakmamışlardır

Türkiye, Rum-Yunan hükûmetleriyle anlaşmanın mümkün olmadığı kararına vararak 14 Ağustos'ta başlayıp 16 Ağustos'ta sona eren üç günlük II Barış Harekatını gerçekleştirdi Apar topar ülkeye dönen Başbakan Bülent Ecevit, Milli Selamet Partisi kanadına ateşkesi kabul etmemeleri halinde hükümetin bozulacağını ifade etti Bu ateşkes ile Erbakan'ın planı hayata geçmemiş oldu Harekât neticesinde bir taraftan Magosa'ya diğer taraftan Lefke'ye varılarak Türk tarafının sınırları çizildi İki harekatta toplam 498 Türk askeri, 70 Kıbrıslı Mücahit ve 270 Kıbrıs Türk’ü şehit oldu

Türkiye'de ordu

Türk ordusunun kuruluş tarihi, Mete Han'ın MÖ 209'da düzenli orduya geçtiği tarih olarak alınır Orta Asya’da başlayan uzun öykü, büyük göçlerin neden olduğu hareketlilikle tüm ana karalara yayılmıştı Doğuda, Hun, Göktürk ve Uygur devletleri, Batıda ise 1040 yılında Oğuz kökenli Türklerin kurduğu başka bir Türk devleti Selçuklu İmparatorluğu, Türkleri dünyaya tanıtmış oldu

Türk Silahlı Kuvvetleri'nin personel mevcudu 514350'dirİlgili yasalara göre görevi "''2000'li yıllarda, yeni güvenlik sorunlarına ve sorunlara uygun şekilde tepki göstermek, belirsizliklere karşı hazır olmak, iç ve dış tehdit ve risklere karşı ülkenin güvenliğini sağlayabilmek için;
''Caydırıcılık,''
''Güvenlik / Harekat Ortamının Şekillendirilmesi,''
''Savaş Dışı Harekat (Barışı Destekleme Harekatı, Doğal Afet Yardım Harekatı ve İç Güvenlik Harekatı),''
''Kriz Yönetimi,''
''Sınırlı Güç Kullanımı,''
''Konvansiyonel Harp gibi faaliyetleri icra etmek''" olarak belirlenmiştir Bu görevleri yerine getirebilmek için çok amaçlı birliklerin kurulması, sayısal fazlalık yerine teknolojik üstünlüğün kurulması, silah ve düzeneklerinin etkinliğini arttıracak teknolojik araştırmaların yapılması ve erken ikaz,darbe, elektronik harp, hava üstünlüğünün kurulması ve darbe gibi ek görevleri de yapmaktadırTürk ordusu Avrupa'da Rusya'dan sonra 2, dünyada ise en güçlü orduya sahip ülke olarak 9 sıradadırNATO'da ise Amerika'dan sonra birliğin gücünü değiştirebilen 2 ülkedir

Türk Silahlı Kuvvetleri; Kara, Deniz, Hava, Jandarma ve Sahil Güvenlik

Türkiye'de her 20 yaşına gelen Türk genci askere alınır Eğer 20 yaşına geldiği vakit okuluna devam ediyorsa askerliğini erteletir En az 4 yıllık yüksek okul mezunları kısa dönem askerlik yaparlar
komutanlıklarından oluşur

Alıntı Yaparak Cevapla

Türk Milleti

Eski 05-04-2009   #4
Şengül Şirin
Varsayılan

Türk Milleti



Türk Milleti

Atatürk; Türk Milleti'ni

"Türkiye Cumhuriyeti'ni kuran Türkiye Halkı'na Türk Milleti denir" şeklinde açıklamaktadır

Bugünkü Türk Milleti'nin temelleri, 20 yüzyılda gerileyen ve toprak kaybeden Osmanlı'nın kendini tanımlamasıyla ortaya çıkmıştır 1912-13 yılında kaybedilen Balkan Savaşları sonunda Balkanlar'dan Anadolu'ya göçenlerle Türklük şuurunun gelişmesi, Türk Milleti'nin oluşmasında ilk olgudur 1915'deki Çanakkale Savaşı ile de bugünkü Türk Milleti'nin karakteristik özellikleri ortaya çıkmıştır Çanakkale Savaşı Türk Milleti'nin ne olduğunu özetleyen ikinci olgudur Çanakkale'den sonra Kurtuluş Savaşı'nın kazanılması "Türk Milleti"nin tanımlanmasında üçüncü olgudur

Amerikalı Türkolog Carter V Findley, Dünya Tarihinde Türkler adlı eserinde, bugünkü Anadolu Türkleri'ni; Orta Asya steplerinde başlayan ve Ankara'da son bulan bir otobüs yolculuğuna benzetir Otobüs Ankara'ya gelene kadar pekçok ara durakta durmuş ve bu ara duraklarda yolcuların kimileri inmiş ya da bazı yeni yolcular binmiş Bu duraklarda Türkler pekçok kültürel etkileşime girmişler, yeni dinler tanımışlar fakat en önemli mirasları olan Türkçe'yi korumayı başarabilmişlerdir Türkçe, Anadolu Türkleri'nin ve Milleti'nin anlamlandırılmasında temel etkenlerin başında gelmektedir İkincisi otobüs pekçok durakta durmuş olsa da Orta Asya'da kurulan medeniyetin getirdiği sağlam kültürel birikim ve miras, kimliklerini korumak için dayanak olmuştur

Türk Milleti'nin temel yapı taşını "Orta Asya Türk kültürü" oluşturur Bunun yanında Anadolu'dan kaynaklanan medeniyetler ile İslamın getirdiği medeniyetler de Türk Milleti içinde kendine yer edinmiştir

Sanıldığı aksine Türk milliyetçiliği, dünya'da en son gelişen "milliyetçilik hareketleri"nden birisidir Türk milliyetçiliği Balkanlardaki ayrışmalar sonucunda ancak 20 yüzyılda kendini tanımlamaya başlamıştır Türk edebiyatında, Türk tiyatrosunda, Türk sanat eserlerinde Batı'da olduğu gibi aşırı milliyetçi duygular, yapılanmalar görülmez Osmanlı'dan gelen paylaşma sentezi ön plandadır

Irkçılık veya herhangi bir unsurun diğerlerine baskı yapması anayasanın kesin hükümleriyle yasaklanmış olduğu gibi, halkta da, pek çok Batı toplumunun aksine, ırkçılık eğilimi ve alışkanlığı bulunmaz

Türkiye'de yaşayan herkes etnik kimliğine bakılmaksızın Türk vatandaşıdır Türk milleti ve devleti ayrılmaz bir bütündür Herkesin etnik kimliğine saygı duyulur

Atatürk'ün Türk'ü tarifi;

Bu memleket, dünyanın beklemediği, asla ümid etmediği bir müstesna mevcudiyetin yüksek tecellisine, yüksek sahne oldu Bu sahne 7 bin senelik (en aşağı), bir Türk Beşiğidir Beşik tabiatın rüzgârlarıyla sallandı; beşiğin içindeki çocuk tabiatın yağmurlarıyla yıkandı, o çocuk tabiatın şimşeklerinden, yıldırımlarından, kasırgalarından evvelâ korkar gibi oldu; sonra onlara alıştı; onları tabiatın babası tanıdı, onların oğlu oldu Bir gün o tabiat çocuğu tabiat oldu, şimşek, yıldırım, güneş oldu Türk oldu Türk budur Yıldırımdır, kasırgadır, dünyayı aydınlatan güneştir| Gazi Mustafa Kemal Atatürk

Alıntı Yaparak Cevapla

Cevap : Türkiye

Eski 05-04-2009   #5
Şengül Şirin
Varsayılan

Cevap : Türkiye



Türkiye'de dil

Türkçe Türkiye'de konuşulan diller Türkçenin lehçeleri Türk dili tartışmalarıTürkçenin ses özellikleri Türk Dil Kurumu

Türkiye'nin resmî dili Türkçedir Bugün Türkiye Türkçesi nüfusun büyük bir çoğunluğu tarafından konuşulmaktadır Bölgelere göre birçok farklı şiveler kullanılmaktadır Eğitimde ve basın kuruluşlarında ise İstanbul ağzı tercih edilmektedir

Tüm halkının iletişimini sağlayan ve hem resmi dil hem de eğitim dili olan Türkçenin yanında gündelik hayatta başka diller de konuşulmaktadır Bunlar Abazaca, Arnavutça, Boşnakça Marmara bölgesi'nde ve İç Anadolu'da; Gürcüce ve Çerkezce Karadeniz'de; Arapça ve Kürtçe gibi diller Doğu ve Güney Doğu bölgelerinde kullanılmaktadır Çok az sayıda olmalarına rağmen resmen azınlık durumunda bulunan Rumlar ve Ermeniler'in bir kısmı ile Museviler'in küçük bir kısmı gündelik hayatta kendi dillerini konuşmaktadırlar

Diğer yaygın olarak konuşulan dillerle karşılaştırıldığında, daha az sayıda sözcük ve harf ile daha çok bilgi aktarmak olanaklıdır Diğer pek çok dilde olmayan bir özelliğe göre, bir sözcük köküne ekler ekleyerek, tek sözcüklü tümceler oluşturulabilir

Türkiye'nin idari bölümler

Türkiye, idari ve mahalli şartlar göz önünde bulundurularak çeşitli idari bölümlere ayrılmıştır Merkezi idare kuruluşu bakımından illere, iller ilçelere, ilçeler ise köylere ayrılmıştır Bunlara Mülki İdare Bölümleri denir İdari bölümlerin tespitinde coğrafi durumları, ekonomik şartları, kamu hizmetlerinin gerekleri ve ulaşım durumları dikkate alınmaktadır Türkiye'de en büyük idari birime il adı verilir Bir il; il merkezi, ilçe merkezleri ve ilçelere bağlı bütün köyleri kapsar İllerde yönetme ve yürütme görevini, devletin atadığı valiler yerine getirir Cumhuriyetin ilk yıllarında 63 olan il sayısı, değişen şartlar ve ihtiyaçlara göre bugün 81'e ulaşmıştır Gelişmiş bir çok ilçe de il olmayı beklemektedir

İlden daha küçük idari birimlere ilçe adı verilir Her il, büyüklüğüne göre çeşitli sayıda ilçelerden oluşur İlçelerde mülki amire Kaymakam adı verilir En küçük idari birime ise köy adı verilir Muhtar tarafından yönetilen köy, yönetim açısından ilçe merkezine bağlıdır

Son nüfus sayımına göre Türkiye'de 81 il, 850 ilçe ve 35000'den fazla köy bulunmaktadır

Türkiye'nin en büyük şehirleri

Türkiye'nin en büyük ve en küçük şehri

Türkiye'nin 81 ili vardır Türkiye'nin en büyük nüfuslu ili İstanbul'dur Türkiye'nin en az nüfuslu ili ise Kilis'tir

Coğrafya

Türkiye'nin nehirleri (bkz Liste - Türkiye'nin nehirleri)

Türkiye, coğrafi koşullar göz önüne alınarak yedi coğrafi bölgeye ayrılmıştır: Marmara Bölgesi, Ege Bölgesi, Karadeniz Bölgesi, İç Anadolu Bölgesi, Doğu Anadolu bölgesi, Akdeniz Bölgesi ve Güneydoğu Anadolu Bölgesi

Türkiye'nin İlleri

Türkiye 81 ilden oluşur Adana
Adıyaman
Afyonkarahisar
Ağrı
Aksaray
Amasya
Ankara Tüm liste için bkz Liste - Türkiye'nin illeri

Yüzölçümü

Türkiye'nin toprakları 36° - 42° Kuzey paralelleri ve 26° - 45° Doğu meridyenleri arasında yer alırDoğusu ile batısı arasında 76 dakikalık bir zaman farkı vardır Kabaca bir dikdörtgeni andırır ve genişliği 1660 kilometredir Göller ve adalar dahil kapladığı gerçek alan 814578 km²'dir izdüşüm alanı ise 783,562 km²'dir Türkiye'ye ait bu iki yüzölçüm değeri arasındaki farkın büyüklüğü arazinin dağlık ve engebeli olmasından kaynaklanır Marmara Bölgesi % 8,5, Ege Bölgesi % 12, Akdeniz Bölgesi % 16, İç Anadolu Bölgesi % 18, Karadeniz Bölgesi % 18, Doğu Anadolu Bölgesi % 21, Güneydoğu Anadolu Bölgesi % 7,5 yer tutar Trakya'nın yüzölçümü 24370 km² dir Türkiye'nin kara sınırlarının uzunluğu 2875 km, adalar dahil sahil uzunluğu 8333 kilometredir Kara parçalarının toplam alanı 770760 km², su alanlarının toplam alanı ise 9820 km²' dir

Coğrafi bölgeler

Türkiye 6-21 Haziran 1941 tarihinde yapılan Birinci Türk Coğrafya Kongresi'nde 7 ana coğrafi bölgeye ve 21 coğrafi bölüme ayrılmış, Türkiye'nin yedi coğrafi bölgesinden dördüne komşu olduğu denizin adı verilmiştir, diğer üç bölge de Anadolu bütünü içindeki konumlarına göre adlandırılmışlardır Oluşturulan coğrafi bölgelerin herhangi bir siyasi özelliği yoktur ve il sınırlarıyla da çakışmaz

Yükseltiler

Ülkenin yarısından fazlası, yükseltisi 1000 metreyi aşan yüksek alanlardan oluşurTürkiye'nin ortalama yüksekliği 1132 metre'dir Yaklaşık üçte biri orta yükseklikteki ovalar, yaylalar ve dağlar, yüzde 10'u da alçak alanlarla kaplıdır En yüksek ve dağlık alanlar doğu kesimde yer alır Kuzey kesimini Kuzey Anadolu Dağları, güney, doğu ve güneydoğu kesimlerini de ToroslarAğrı Dağı'nın 5137 metreye erişen doruğudur

engebelendirir Ülkenin en yüksek noktası, Düzlükler

Başlıca geniş düzlükler Çukurova, Konya Ovası ve Harran ovalarıdır

Akarsular - Göller

Kaynağı ve denize döküldüğü yer ülke sınırları içinde olan en uzun akarsu 1355 kilometre uzunluğundaki Kızılırmak'tır En büyük doğal göl, 3713 km² alan kaplayan Van Gölü'dür 817 km²'lik alana yayılan Atatürk Baraj Gölü ise ülkenin en büyük yapay gölüdür Türkiye'nin en büyük adası olan Gökçeada'nın yüzölçümü 279 km²'dir

Deprem kuşağı

Türkiye, dünya'nın önemli deprem kuşaklarından biri olan Alp-Himalaya kuşağı üzerindedir Kuzey Anadolu fayı boyunca 1939 yılından bu yana pek çok büyük ve yıkıcı deprem yaşanmıştır

Türkiye'nin iklimi

Türkiye'nin üç tarafının denizlerle çevrili olması, dağların konumu ve yeryüzü şekillerinin çeşitlilik göstermesi, farklı özellikte iklim tiplerinin doğmasına yol açmıştır Kıyı bölgelerinde denizlerin etkisiyle daha ılıman iklim özellikleri görülür Kuzey Anadolu Dağları ile Toros Sıradağları, deniz etkilerinin iç kesimlere girmesini engeller Bu yüzden iç kesimlerde karasal iklim özellikleri görülür

Akdeniz iklimi: Akdeniz ve Ege Denizi kıyılarında etkili olan bu iklim tipi, Marmara Denizi'nin güney kıyısına kadar sokulur Kıyıdan yaklaşık 800 metre yüksekliğe kadar bu iklimin özellikleri görülür Bu iklim tipinde yazlar sıcak ve kurak, kışlar ılık ve yağışlıdır

Karadeniz iklimi: Türkiye'nin kuzey kıyılarında, dağların denize bakan yamaçlarında görülen bir iklim tipidir Bu iklimde yaz sıcaklığı, Akdeniz ikliminde olduğu kadar etkili değildir Kış mevsimi, güney kıyılarına göre soğuk geçer Yağış miktarı fazladır

Karasal iklim: Türkiye'nin denizlerden uzak, yeryüzü şekillerinin meydana getirdiği engellerden dolayı deniz etkisinden yeterince yararlanamayan kesimlerinde karasal iklim görülür İç Anadolu, Doğu Anadolu ve Güneydoğu Anadolu bölgeleri ile Trakya'nın iç kesimleri karasal iklimin etkisi altındadır Buralarda mevsimlik ve günlük sıcaklık farkları büyük, yağışlar genel olarak azdır Kışlar uzun, soğuk ve karlı, yazlar kısa fakat sıcaktır

Türkiye direyi

Türkiye direyi birçok farklı hayvan türünü barındırması ile dikkat çeker Anadolu'nun Asya ile Avrupa arasındaki konumu bunda başlıca etkendir Farklı iklim özelliklerinde coğrafi bölgelere sahip olduğu için, biteyinin diğer Orta Doğu ülkelerine göre daha zengin (850 cins altında toplanan 9000 türbitki) olması ise diğer önemli etkendir ve bu yüzden, farklı iklim ve besin ihtiyacı olan birçok hayvan türü kendisine uygun yaşam alanıAkdeniz direyinin değil, Orta ve Doğu Avrupa, Orta Doğu, Kafkaslar ve Arap Yarımadası direylerinin de tipik türleri bulunmaktadır Ayrıca Avrupa ülkeleri ile karşılaştırıldığında, çok daha fazla memeli tür barındırır ve bu da Türkiye direyinin ne tipik Avrupa direyine ne de tipik Orta Doğu direyine kategorize edilebildiğini gösterir

Türkiye direyine ait 160 memeli, 418 kuş, 120 sürüngen, 22 kurbağa, 127 tatlı su balığı, 384 deniz balığı olmak üzere toplam 1230 civarında omurgalı tür tanınır Ama bu türlerin bazıları tamamen tükenmek üzeredir, bazıları da tehlike altında bulunmaktadır

bulabilmektedirBöylece, Türkiye'de yalnızca Türkiye Biteyi

Yaklaşık 10 milyon kilometre karelik alana sahip Avrupa Kıtası'nda 12 bin bitki türü bulunurken, benzerine az rastlanan bir bitki zenginliğine sahip olan Türkiye'de 9250'yi aşkın bitki çeşidi bulunuyorTürkiye 3000 adet endemik bitki türüne sahip,bu sayı tüm Avrupa kıtasında ise 2750Türkiye'nin en çok endemik bitkiye sahip iki ili ise 578 bitkiyle Antalya ve 478 bitkiyle KonyaTürkiye haricinde Avrupa´nın en çok endemik bitkisine sahip ülkesi Yunanistan´da sadece 800, rakip ülke İtalya´nın ise 712 endemik bitkisi bulunuyor

Toplam bitki sayısında Türkiye´nin 9 bini aşkın bitkisi varken Bulgaristan´ın 3 bin 650, Yunanistan´ın 5 bin, Irak´ın 4 bin, İran´ın 8 bin, Fransa´nın 4 bin 500, Almanya´nın 2 bin 500, İtalya´nın 5 bin 600, İspanya´nın 5 bin, Romanya´nın 3 bin 400, İngiltere´nin 2 bin, Macaristan´ın 2 bin 214, İzlanda´nın 377, Norveç´in ise bin 715 adet bitki türüne sahip oldukları biliniyor

Türkiye'nin ekonomisi

Ana madde: Türkiye Ekonomisi Kuruluş yıllarında Osmanlı Devleti'nin yıkılış döneminin savaş yenilgileri geçmişiyle başlayan Türkiye ekonomisi 1923 sonrası yıllarda harap vaziyetteydi İstanbul ve İzmir haricinde ne sanayi, ne sermaye sınıfı, ne altyapı, ne de eğitim mevcuttu En basit ürünler dahi ithal edilmek zorundaydı 12 milyonluk nüfusun büyük çoğunluğunu okuma yazma bilmeyen yoksul insanlar oluşturuyordu Anadolu'daki büyük toprak sahipleri de sanayi burjuvazisini oluşturmaktan çok uzaktıBu yüzden hızlı bir kalkınmaya ihtiyaç vardıBunu gerçekleştirmek için 17 Şubat - 4 Mart 1923 tarihlerinde İzmir İktisat Kongresi toplandıYeni kurulacak devletin ekonomisinin ana ilkeleri belirlendiBu ilkeler II Dünya Savaşı başlayana kadar başarıyla uygulandı1929 - 1939 yılları arasında dünya sanayi üretimi %19 artarken, Türkiye'de sanayi üretim artışı %96'yı buldu Sovyetler Birliği ve Japonya dışında hiçbir ülke, bu alanda Türkiye'den daha hızlı bir büyüme sağlayamadı 1924 - 1938 arasındaki 11 bütçenin kesin hesabı denk bağlanmış, 3'ü fazla vermiş, sadece 1'i açıkla (içinde Aşar vergisinin kaldırıldığı 1925 yılı ) kapanmıştır1923-1938 yılları arasında ortalama yıllık % 4-6 oranında reel büyüme hızı elde edildiği halde enflasyon çok düşüktür1930'da TC Merkez Bankası kurulmuş, 1931'de 6127 kilo olan, TC Merkez Bankası âltın mevcudu, 1938'de 26190 kiloya ulaştırılmış, Düyun-u Umumiye Borçlarının, 1933'te yapılan anlaşmaya uygun olarak ödenmesini sürdürülmüş, ödemeler dengesi ile devlet bütçesi dengesi kurularak korunması sağlanmıştır1930-1937 yılları arasında sürekli olarak dış ticaret fazlası sağlanmıştırEn son dış ticaret fazlası 1946'da sağlanmış olup 62 yıldır sürekli açık verilmektedir

II Dünya Savaşı sonrasına kadar devlet ekonomisiyle yaşayan toplum, 1950'den sonra Amerika Birleşik Devletleri'nin de etkisiyle büyük bir kapitalist sanayi kalkınma dönemine girdi Bugün de sürmekte olan bu kalkınma süreci özellikle büyük toprak sahiplerinin, hızla modern sermaye sınıfına dönüşmesine yolaçtı Anadolu'nun kalkınması ve alt yapısının oluşması sürecinde 200 milyar ABD dolarından fazla borç oluştu GAP

Yıllık ortalama %6 üzerindeki ekonomik gelişme ile beraber büyük bir değişim ve modernleşme başladı Öncelikle İstanbul, İzmir, Adana ve Mersin, gibi Batı bölgeleri, 1980'den sonra da bütün Anadolu illerinde özellikle Bursa, Gaziantep ve Kayseri 'de büyük sermaye ve sanayi oluştu Sabancı, Koç, Zorlu gibi kurulan onlarca büyük sanayi holdinginin yanında yüzbinlerce büyük, orta ve ufak ölçekteki şirket, ve oluşan işçi sınıfı, dinamik bir ekonominin taşıyıcıları oldular

Forbes dergisine göre Mart 2008'den itibaren Türkiye'nin malî merkezi olan İstanbul'da 35 tane bilyoner yaşamaktadır ( 2007'de 25 taneden bir çoğalma) Böylece İstanbul, Moskova (74 bilyoner), New York (71) ve Londra'dan (36) sonra dördüncü sırada bulunarak Hong Kong (30), Los Angeles (24), Mumbai (20), San Fransisko (19), Dallas (15) ve Tokyo'dan (15) daha çok bilyonere sahiptir

Günümüzde Türkiye ekonomisi, dünyanın en büyük 17 ekomomisidir Hedef ise, cumhuriyetin 100 yılında ( 2023), dünyanın en büyük 10 ekonomisi arasında yer almaktır 2009 Ocak ayı itibarıyla Türkiye'de işsizlikTürkiye İstatistik Kurumu (TUİK) %15,5 olarak gerçekleşmiştir
projesi ile Doğu ve Güneydoğu Anadolu teşvik programları halen sürmektedir oranı

Alıntı Yaparak Cevapla

Türkiyede Tatil ve Bayramlar

Eski 05-04-2009   #6
Şengül Şirin
Varsayılan

Türkiyede Tatil ve Bayramlar



Tatil ve Bayramlar

Resmî tatiller

1 Ocak - Yılbaşı
23 Nisan - Milli Egemenlik ve Çocuk Bayramı
1 Mayıs - Emek ve Dayanışma Günü
19 Mayıs - Atatürk'ü Anma Gençlik ve Spor Bayramı
30 Ağustos - Zafer Bayramı
29 Ekim - Cumhuriyet Bayramı
Ramazan Bayramı (3 gün)
Kurban Bayramı (4 gün)

Dinî bayramlar

Ramazan Bayramı (3 gün)
Kurban Bayramı (4 gün)



Türkiye'de Ulaşım ve Taşımacılık


Yüksek Hızlı Tren


Türkiye Cumhuriyeti Devlet Demiryolları Türk Hava YollarıTürkiye Cumhuriyeti KarayollarıTürkiye'deki havaalanları listesiTürkiye Cumhuriyeti Ulaştırma Bakanlığı Devlet Hava Meydanları İşletmesi

Türkiye'de 10984 km demiryolu, 450000 km karayolu, 1200 km suyolu, 4621 km doğalgaz, 3543 km ham petrol borusu bulunmaktadır

Ayrıca Türkiye'de 120 havaalanı, 850 helikopter alanı bulunmaktadır


Ankara Esenboğa Havalimanı


Ülkenin çoğunda karayolları mevcutken Hızlı Tren Projesi ile ileride karayolları ve havayollarının daha az kullanılması bu sayede kişisel ulaşım araçlarının azalması hedeflenmektedir


Alıntı Yaparak Cevapla
 
Üye olmanıza kesinlikle gerek yok !

Konuya yorum yazmak için sadece buraya tıklayınız.

Bu sitede 1 günde 10.000 kişiye sesinizi duyurma fırsatınız var.

IP adresleri kayıt altında tutulmaktadır. Aşağılama, hakaret, küfür vb. kötü içerikli mesaj yazan şahıslar IP adreslerinden tespit edilerek haklarında suç duyurusunda bulunulabilir.

« Önceki Konu   |   Sonraki Konu »


forumsinsi.com
Powered by vBulletin®
Copyright ©2000 - 2024, Jelsoft Enterprises Ltd.
ForumSinsi.com hakkında yapılacak tüm şikayetlerde ilgili adresimizle iletişime geçilmesi halinde kanunlar ve yönetmelikler çerçevesinde en geç 1 (Bir) Hafta içerisinde gereken işlemler yapılacaktır. İletişime geçmek için buraya tıklayınız.