Geri Git   ForumSinsi - 2006 Yılından Beri > Forum İslam > İslami Yazılar & Hikayeler

Yeni Konu Gönder Yanıtla
 
Konu Araçları
cemaatle, fasıla, hakkında, hükmü, kılmanın, namaz

Cemaatle Namaz Kılmanın Hükmü Hakkında Fasıla

Eski 08-02-2012   #1
Prof. Dr. Sinsi
Varsayılan

Cemaatle Namaz Kılmanın Hükmü Hakkında Fasıla




Cemaatle Namaz Kılmanın Hükmü Hakkında Fasıla

Altıncı meseleye gelecek olursak; bu da tek başına namaz kıın namazı -kendisi cemaatle kılmaya gücü yetiği halde- sahih olurmu olmaz mı? sorusudur İşte bu mesele iki asıl şey üzere bina edilmiştir:
1- Cemaatle namaz kılmak farz mıdır yoksa sünnet midir? şayet biz: “Bu farzdır” desek
2- Öyleyse bu namazın sıhhatinin şartı mıdır yoksa terkedenin isyanı ile beraber bunun olmayışı ile sahih olur mu? İşte asıl bu iki mesele hakkındadır
İlk meseleye gelince; Fakihler bunun hakkında ihtilafa girmişlerdir Bunun cemaatle namazın vacip olduğunu söyleyenler: Ata b Ebi Rbah, Hasan El-Basri, ebu ömer, Evzai, Ebu Sevr, mezhebinin zahirine göre Ahmed’dir Aynı zamanda “Muhtasar El-Muzni” eserinde İmam-ı şafii de bunu belirtmiş ve:
“Cemaatla namaza gelince; ben özür olmadığı sürece bunu terketmeye ruhsat vermiyorum” demiştir
ibni Münzir “Evsat” adlı kitapda şöyle demiştir:
“Evleri mescide uzak da olsa, körlerin cemaatle namaz kılmak için orada hazır bulunmaları zikrolunmuştur İşte bu da cemaatle namaz kılmanın farz olduğuna mendup olmadığına delalet etmektedir” Sonra da İbni Ümmü Mektum’un hadisini zikretmiştir Nitekim kendisi:
3Ya Rasulallah! şüphesiz benimle mescit arasında ağaçlıklar ve hurmalıklar vardır Evde namaz kılmama bu imkan verir mi?” deyince Rasulullah (sav):
“Kameti işitiyor musun?”
diye sordular O da:
“Evet” dedi Bunun üzerine Rasulullah (sav):
“Öyleyse (mescide) gel” diye buyurdular212
(212) Ahmed: 3/423; Heysemi: “Mecma” adlı eserinde: “Ricali sahih ricaldır” demiştir
İbni Münzir şöyle demiştir:
“Yatsı ve sabah namazlarını cemaatle kılmayanın nifakındanğu da zikrolunmuştur” Sonra da devamla bu konu hakkında:
“Özürsüz olarak cemaatle namaz kılmanın farzlığına zikrettiğim deliller delalet etmektedir aynı zamanda ibni Ümmü Mektum’un kavli de buna delalet etmektedir Kendisi de kör olduğu halde ona:
“Senin için bir ruhsat bilmiyorum” buyurmuştur213
(213) Ebu Davud: 552, Namaz’da: Cemaatle namazı terkeden hakkında tehditler babında; ibni Mace: 792, Mesacid’de: Cemaattan geri durmak hakkında ağır tehditler babında rivayet etmişlerdir İsnadı hasen’dir
Dolayısı ile köre bile bunda ruhsat yok iken, gören bir kimsenin ruhsatının olmayışı daha önceliklidir
İbni Münzir Rasulullah’ın (sav) cemaatle namaz kılmyanların evlerine gidip onları orada yakması ile ilgili214 sözünün ihtimamı hakkında da, işte bu cemaatle namaz kılmanın farzlığını gösteren en açık delildir Öyleki eğer cemaatle namaz kılmak farz olmasaydı ya da mendub olsaydı, Rasulullah’ın (sav) hiddetlenmesi söz konusu olmazdı” demiştir
(214) Buhari: 8/108, Cemaatle namaz kılma bölümünde: Cemaatle namazın ve başkasının vacibliği babında; Müslim: 651, Mesacid’de: Cemaatle namazın fazileti babında; Muvatta: 1/129, 130, cemaatle namaz bölümünde: Cemaatle namazı tek başına namazdan daha faziletli olduğu babında; Tirmizi: 217, Namaz’da: Nidayı işittiği halde icabet etmeyenin hakkındaki babda; Nesai: 2/107, imamet bölümünde: Cemaatten geridurmak hakkında ağır tehtitler babında rivayet etmişlerdir
şöyle de demiştir: Ebu Hureyre’nin hadisi de bunu desteklemektedir:
“Müezzin ezan okuduktan sonra mescitten ayrılan bir adam hakkında Rasulullah (sav):
“şüphesiz ki o adam Ebu Kasıma isyan etmiştir” buyurmuştur215
(215) Müslim: 655, Mesacid’de: ezandan sonra mescitten çıkmanın nehyi babında; Ebu Davud: 536, Namaz bölümünde: ezandan sonra mescitten çıkmanın keraheti hakkındaki babda; Nesai: 2/29; ibni Mace: 733; ahmed: 2/506, 537 rivayet tmişlerdir işte burada hadisin Rasulullah’a 5sav) raf edilmesiyle ilgili tasrih (açıklam) bulunmaktadır Çünkü sahabenin: 3Kim böyle yaparsa Rasule isyan etmiştir vs gibi sözlerinde ve tercihe şayen görüş bunun merfu olduğudur Bak Tedribur Ravi, sayfa: 64


Alıntı Yaparak Cevapla

Cemaatle Namaz Kılmanın Hükmü Hakkında Fasıla

Eski 08-02-2012   #2
Prof. Dr. Sinsi
Varsayılan

Cemaatle Namaz Kılmanın Hükmü Hakkında Fasıla




Dolayısı ile kişi cemaatle namaz kılmak ve terketmek hususunda muhayyer olmuş olsaydı, o zaman hazır olması vacip olmayandan geri de kalması (kılmaması)ndan dolayı isyan etmiş sayılmazdı Yüce Allah korku halinde iken de cemaatle namaz kılmayı emretmiş iken, işte bu da emniyet ortamı bulunan bir halde cemaatle kılmanın daha gerekli olduğunu göstermektedir özürlüler için cemaatla namaz kılmama ruhsatının babları hakkında zikredilen haberler, özürü bulunmayan kişiye cemaatle kılmasının farz olduğuna delalet etmektedir şayet özür hali ile özür olmama hali eşit olsaydı o zaman cemaatle namaz kılmamadaki ruhsatın özür konularında bir manası kalmazdı Nitekim cmeatle namaz kılmanın farziyetine Rasulullah’ın (sav):
“Kim nidayı (ezanı) işitirse ve icabetle bulunmazsa onun namazı yoktur”216
hadisi desteklemektedir” Devamla da bununla ilgili hadisi belirtmiş ve şöyle demiştir:
“şafii der ki:
“Yüce Allah ezanı namaz ile zikretmiştir ve:
“Namaza çağrıldığınız zaman” (Maide: 5/58)
ve:
“Cuma günü namaz için çağrıldığınız zaman Allah’ı zikretmeye koşun” (Cuma: 62/9)
diye buyurmuştur
(216) İbni Mace: 793, şu lafızla: “Kim nidayı işittiği halde gitmezse -özür hariç- onun namazı yoktur3 Bunun isnadı sahihtir Bunu yakın rivayetle ebu Davud: 551, Namaz’da: Cemaati terkedenin hakkında tehtil babında rivayet etmiştir Senedde Yahya b Ebi Hayya vardır, çok tetlisi olduğundan onu zayıf saymışlardır; Hakim: 1/425, “şeyhay’nın şartlarına göre sahihtir” demiştir Zehebi de onaylamıştır; Darekutni: 161
Rasulullah (sav) ta farz namazlar için ezanı sünnet kılmıştır Bunu da; cemaatsiz olarak ne mukim olanlar ve ne de misafir olanlar kalsın diye, onlar cemaatle de namaz kılsınlar diye, bütün farz namazların sadece cemaat ile kılınması tahakkuk etsin diye bununla vasfı en uygundur şüphesiz ki ben özrü olmadığı halde cemaatle namaz kılmayı terkederse hiçbir ruhsat vermiyorum Dolayısı ile birisi tek başına kılsa ve cemaatten ayrılsa ona bunu iade etmesi gerekmez Cuma namazı hariç imamdan önce ya da sonra kılar Her kim o namazı öğleleyin imamınnamazından önce kılacak olursa bunu iade etmesi lazım Çünkü yerine getirmesi farzdır” Bu lafızların hepsi İbni Münzir’in idi
Hanefiler ve Malikiler şöyle demişlerdir:
“Cemaatle namaz kılmak müekked bir sünnettir Lakin müekked sünnetleri terketmekle insanlar günahkar olmaktadırlar Bunun dışında namazı sahih yaparlar Bunlarla: “Bu vaciptir” diyenler arasındaki ihtilaf sadece lafızi bir ihtilaftır Aynı şekilde bazıları da vacip olduğunu belirtmiştir
Vacip diyenler şöyle demiştir:


Alıntı Yaparak Cevapla

Cemaatle Namaz Kılmanın Hükmü Hakkında Fasıla

Eski 08-02-2012   #3
Prof. Dr. Sinsi
Varsayılan

Cemaatle Namaz Kılmanın Hükmü Hakkında Fasıla




“Yüce Allah:
“Sende aralarında bulunup onlara namaz kıldırdığında, bir kısmı seninle birlikte namaza dusun ve silahlarını da alsınlar Bunlar secdeye vardıklarında (diğerleri) arkanızda bulunsunlar Namaz kılmamış olan diğer kısım gelsin, seninle beraber (bir rekat) namaz kılsınlar” 5Nisa: 4/102)
Bu ayette delil getirme konusu şu yönlerle olmaktadır:
Birinci Delil: Yüce Allah onlara cemaatta namazı kılmalarını emretmiştir Sonra da yüce Allah bu emri ikinci defa olarak ikinci taife hakkında döndermiş ve şöyle buyurmuştur:
“Namaz kılmamış olan diğer taifede gelsin, seninle beraber (bir rekat) namaz kılsınlar” işte bu ayetle de anlaşılıyor ki cemaatle namaz kılmak farzı ayındır öyleki Allahu Azze ve Celle bunu ikinci taifeden ilk (birinci) taifenin fiili ile düşürmemiştir şayet cemaat sünnet olsaydı ilk özürlüler bunun düşmesi ile korku özrü olurdu şayet farzı kifaye olsaydı ilk taifenin fiili ile düşerdi İşte bu ayetten bu cemaatle kılmanın farzı ayın olduu anlaşılmaktadır işte bununda üç yönü bulunmaktadır: İlk önce bununla emretmiştir, sonra da ikinci taifeye bunu emretmiştir Ve yüce Allah onlara korku anında bunu terketmeye ruhsat vermemiştir
İkinci Delil: Yüce Allah şöyle buyurmuştur:
“Baldırın açılacağı o günde onlar secde etmeye davet edilecekler de, edemeyecekler Gözleri önlerine eğilmiş, kendilerini de bir zillet kaplamış olarak Halbuki onlar sapasağlam iken secdeye çağırılıyorlardı” (Kalem: 68/42-43)
Yüce Allah onları dünyada secde etmeye davet ettirdiği zaman onlar ile secde arasına bir engel kılıverdi Böylelikle de onlar davetçiye uymaktan yüzçevirdiler Nitekim bu da sabit olduğu vakit işte davetçiye icabet etmek, mescide gidip cemaate iştirak etmek demek olur bu Yoksa evde tek başına (farz) namazı kılmak demek değildir işte tıpkı bu şekilde Rasulullah (sav) icabeti de tefsir etmiştir
Müslim’in “sahih”inde ebu Hureyre’den (ra) rivayet edilen bir hadiste şöyle demiştir:
“Kör bir adam Rasulullah’a (sav) geldi ve:
“Ya Rasulallah! Beni mescide götürecek bir götürenim yoktur” dedi Kendisi bu konuda Rasululah4tan (sav) ruhsat istiyordu Rasulullah (sav) ta ona ruhsat verdi O adam dönüp gittiğinde kendisin çağırtıp:
“Nidayı işitiyor musun?”
diye sordu Adam da:
“Evet” deyince, Rasulullah (sav):
“O zaman icabet et” diye buyurdular217
(217) Müslim: 653, Mesacid’de: Nidayı işiten kimsenin mescide gitmesi vaciptir babında; Nesai: 21, 109, imame bölümünde: Namazlara çağrıldığı vakit namazları muhafaza etmek ile ilgili babda rivayet etmişlerdir
Nidayı işittiği zaman, evinde o adamı Rasulullah (sav), namazında icabet eden kılmamıştır İşte bu da emredilen icabetin cemaatle namaz klmak için mescide gitmek olduğunu gösteriyor ibni Ümmü Mektum’un da hadisi buna delalet etmektedir Kendisi:
“Ya Rasulallah! şüphesiz ki Medine’de çokça çöllük arazi ve yırtıcı hayvanlar mevcuttur” deyince Rasulullah (sav):
3Sen Hayyales-Salah ve Hayyalel Felah-ı” duyuyor musun?” diye buyurdu o da:
“Evet” dedi Rasulullah (sav):
“Haydi öyleyse (mescide) git”218
(218) Ahmed: 3/423; ebu Davud: 553, Namaz’da: Cemaatı terketmenin tehtilleri hakkıdaki babda; Nesai: 2/110, imame’de: Namazlara çağrıldığı vakit onları muhafaza etme hakkındaki babda rivayet etmişlerdir Hadisin isnadı sahihtir
Bunu Ebu Davud ve İmam-ı ahmed rivayet etmiştir Hadiste geçen “Hayhele” isim olup emri fiil’dir Manası ise: “(Mescide) git, icabet et” demektir Bu da açıkça gösteriyor ki; bu işe (emre) icabet tmek cemaatle namaz kılmaya hazır olmakla mümkündür Nitekim cemaatle kılmayıp tek kılan kimse buna icabet etmemektedir
Seleften başkaları da yüce Allah’ın:
“Onlar sapasağlam oldukları halde secdeye çağrılıyorlardı” ayeti hakkında şöyle demiştir: Bu müezzinin: “Haydi namaza, haydi felaha” deiş olduğu kavlidir3 İşte bu delil iki mukaddime üzerine bina edilmektedir:
- Bu icabetin vacip oluşu
- İcabet ancak cemaatle namaz kılmak ile hasıl olmaktadır İşte icabeti, bu ümmetin en bilgilisi ve en fakihleri olan sahabeler böyece anlamışlardır allah hepsinden razı olsun
İbni Münzir “Evsat” adlı kitapta şöyle demiştir:
“Bzlere İbni Mesud’dan ve Ebu Musa’dan rivayet olunduğuna göre ikisi şöyle demiştir:


Alıntı Yaparak Cevapla

Cemaatle Namaz Kılmanın Hükmü Hakkında Fasıla

Eski 08-02-2012   #4
Prof. Dr. Sinsi
Varsayılan

Cemaatle Namaz Kılmanın Hükmü Hakkında Fasıla




3Her kim nidayı işitir sonra da icabet etmezse (özür olması hariç) namazı o kimsenin başından yükselmez”219
(219) Bunu Heysemi, Mecma: 2/42 adlı kitapta Taberani’nin 3Kebir” adlı eserine nisbetle bulunmuştur şöyle demiştir: “Hadisin senedinde kays b Rabi’ vardır şube ve Süfyan ona güvenirken, cemaatte onu zayıf görmüştür
şöyle demiştir:
“Aişe’den şöyle dediği rivayet olunmuştur:
“Kim nidayı işitirde icabet etmezse, hayırı istememiş ve ona ulaşmamış olur”220
(220) Beyhaki: 3/57, rivayet etmiştir
Ebu Hureyre’den şöyle demiştir:
“şüphesiz bir Ademoğlunun iki kulağının içine eritilmiş kurşun akıtılması onun nida edeni (ezanı) işitip te sonra da icabet etmeyenden daha hayırlıdır”221
(221) Ben bunu elinin altında bulunan kaynaklarda göremedim
Bu ve başka hadislerde sahabeye göre icabetin; cemaata katılmak olduğunu, gitmeyenin de icabet etmeyen olduğunu ve dolayısı ilede asil olduğunu göstermektedir
Üçüncü Delil: Yüce Allah şöyle buyurmuştur:
“Namazı kılınız, zekatı veriniz ve rükü edenlerle beraber rükü ediniz” (Bakara: 2/43)
Bu ayette delil getirme yönü ise şöyledir: Yüce Allah hiç şüphesiz onlara rükü etmelerini emretmiştir Bu da namazdır Namaz rükü olarak tabir edilmiştir Çünkü namazın rükünlerinden birisidir Namaz rükünleri ve vacibatları ile kendisinden tabir edilmiştir tıpkı yüce Alah’ın namazı, sucüd, Kur’an ve tesbih olarak isimlendirdiği gibi Aynı zamanda (rükü edenlerle beraber) kavlinde başka bir faydalı konu daha söz konusudur Bu da namazın sadece namaz kılanlarla beraber cemaat olduğunu göstermektedir Buradaki “maiyye” (beraberlik) kelimesi bunu ifade etmektedir nitekim
Durum böyle olunca, sıfata ya da hale mukayyet olan bir emir, ancak bu sıfat ya da hale uygun olarak yerine getirme (cemaatle kılma) ile, emrolunan kişi imtisal sahibi olmaktadır
şayet: “Bu, yüce Allah’ın:
“Ey Meryem! Rabbin için kunut yap, secde et ve rükü edenlerle beraber rükü et” (Al-i imran: 3/43)
ayeti ile çelişmektedir Çünkü kadının cemaatle beraber olması vacip değildir” denilse buna şöylece cevap verilir:
“Buayet, böylece bunun bütün kadınlara da şamil olduğunu göstermemektedir Bilakis Meryem özel olarak bunda emredilmiştir şu ayetin hilafına olarak:
“Namazı kılınız, zekatı veriniz ve rükü edenlerle beraber rükü ediniz” 5Bakara: 2/43)
Meryem (ra) de olupta diğer kadınlarda olmayan özellikleri mevcuttur şüphesiz onun annesi onu, Allah (cc) için hürasını, ona kulluk etmesi ile beraber mescitte de devamlıca kalmasına dair adakta bulunmuştu Nitekim kendisi mescidden de hiç ayrılmamıştır ehli ile birlikte rükü etmesi ile emrolunmuştur Allahu Teala kendisini seçince ve bütün alemlerdeki kadınlardan onu tahir kılınca, ona itaatinden, diğer kadınların üzerine onu has kıldığı emriyle emretmiştir Yüce Allah şöyle buyurmuştur:
“Hani melekler: “Ey Meryem! şüphesiz ki allah seni seçti Seni arındırdı ve seni alemlerin kadınlarından üstün tuttu” demişlerdi ey Meryem! Rabbine itaat et, secdeye kapan, rükü edenlerle beraber rükü et” (Al-i İmran: 3/42-43)
şayet:
“Onların rükü edenler ile birlikte rükü etmeleriyle memur olmaları, onlarla -rükü haline- rükü etmenin vücubuyetini göstermemektedir Bilakis şu ayette geldiği gibi yaptıklarının aynı misli iyerine getirmeyedelalet etmektedir:
“Ey iman edenler! Allah’tan korku ve doğru söyleyenlerle beraber oluuz” (Tevbe: 9/119)
Nitekim birliktelik fiilde de ortaklığı icap ettirmektedir Bunda yakınlığı istilzam etmez” denilecek olursa şöyle cevap verilir:
3Bir defa birliktelik kelimesinin hakikatı, hem öncesi ve hem de sonrasına uygunluk (arkadaşlık) ettiğidir İşte bu dostluk, arkadaşlık ortaklığa zaid bir takdiri ifade etmektedir Özellikle de namazda Öyleyse: “Cemaatle namaz kıldı” denildiğinde ya da: “Cemaatla namaz kıldın mı?” denilecek olursa bununla sadece namazda birliktelik, cemaat anlaşılmaktadır
Dördüncü Delil: “Sahihayn”da sabit olduğuna göre, lafzıda Ebu Hureyre rivayeti ile Buhari de geçen hadiste Rasulullah (sav) şöyle buyurmuştur:
3Nefsim elinde olana yemin olsun ki; Ben bir odun alıp onu rmayı, sonra da namazı emretmeyi, ezanın okunması ile beraber, bir kimseyi insanlara imam olsun diye (yerime geçirmeyi) emredip, sonra da (namazı cemaatle) kılmayanlara yönelmeyi, evlerini üzerlerine (o tutuşturduğum odunla) yakmayı içimden geçirdim Nefsim elinde olana yemin olsun ki; Eğer sizler semiz bir hayvanı (koyun vs) ya da güzel etlerle dolu bir (kuzu vs) alacağınızı bir bilseydiniz yatsı namazına gelip (cemaatle) şahit olurdunuz”222
(222) Buhari: 2/104, Cemaatle namaz kılma bölümünde: Cemaatle namazın vacibliği babında ve Husumat bölümünde: Bildikten sonra asilen ve hüsumluları evlerinden çıkarma babında; Müslim: 651, Mesacid: Cemaatle namazın fazileti babında; Muvatta: 1/129, 130’da rivayet etmişlerdir
Ebu Hureyre’den gelen bir rivayette Rasulullah (sav) şöyle buyurmuştur:
“şüphesiz münafığa en ağır gelen namaz yatsı ve sabah namazlarıdır şayet bunlardaki (fazileti vs) bilselerdi hemen gelirlerdi, kılmış olsalarda şüphesiz ben namazla emredip, ikame edilmesini sonra da insanlara namaz kıldırmak için birisini (seçip) emretsem, sonra da yanıma iplerle odunlar bağlı kişileri alıp namaz kılmayanlara gitmeyi, onların evlerini ateşle yakıvermeyi içimden istedim”223
(223) Buhari: 2/118, Cemaat ile ilgili namaz bölümünde: Cemaatle yatsı namazının faziletine dair babda; Müslim: 651, Mesacid’de: Cemaatle namazın faziletine dair babda


Alıntı Yaparak Cevapla

Cemaatle Namaz Kılmanın Hükmü Hakkında Fasıla

Eski 08-02-2012   #5
Prof. Dr. Sinsi
Varsayılan

Cemaatle Namaz Kılmanın Hükmü Hakkında Fasıla




Hadisin sıhhati hususunda ittifak edilmiş olup, lafız müslim’indir
İmam-ı ahmed’in rivayetinde Rasulullah (sav) şöyle buyurmuştur:
“şayet evlerde kadınlar ve zürriyyetler (çocuklar vs) bulunmasaydı yatsı namazını ikame eder, hizmetçilerime evlerde olanlarıateşle yakmalarını emrederdim”224
(224) Ahmed: 2/367, İsnadı zayıftır
Cemaatle namaz kılmanın vacipliğini iskat edenler (düşürenler) şöyle demiştir:
“Bunlar cemaatle namaz kılmanın vacipliğine delalet etmemektedir şu yönlerden dolayı:
1- Bir defa bunlar hakkındaki tehdit cuma namazına gitmeyenler hakkındadır “Sahih” adlı kitabında Müslim’in abdullah b Mes’ud hadisinden rivayeti buna delildir Rasulullah (sav) cuma namazından geri durup (kılmayanlar) hakkınnda şöyle demiştir:
“Keşke insanlara namaz kıldırması için bir kişiye emretsemde sonra cumayı kılmayan kişilerin başına evlerini yakıversem”225
(225) Müslim: 652, Mesacid bölümünde: Namazı cemaatle kılmanın fazileti babında rivayet etmiştir
2- Eğer bu caiz ise o zaman mali ukubetlerde caiz olmazdı Sonra da mali ukubet’in neshedilmesi ile nesh olmuştur
3- Rasulullah (sav) sadece içinden geçirmiştir Ancak bunu yapmamıştır şayet ateşle yakmak caiz olsaydı o zaman vacip olurdu Çünkü ceza iki taraf için mustevi olmaz Bilakis ya vacip ya da haram olmuş olur Dolayısıyla Rasulullah (sav) ta bunu yapmadığına göre bu bunun caiz olmadığını gösterir
Demişlerdir ki:
3Hadis cemaatla kılmanın farzlığını düşermeye delalet etmektedir Çünkü bundan geri durmayı içinden geçirmişti Bu da vacibin terki için önem olmaz
şöyle de demişlerdir:
“aynı zamanda Rasulullah (sav) onların nifaklarından dolayı evlerini ateşle üzerlerine geçirmeyi içinden istemiştir Cemaatten geri durduklarından dolayı değil
Vacip diyenler ise şöyle demişlerdir:
“Bir defa sizin zikrettiklerinizde hadisin delaletini düşürecek bir şey yoktur Sizin:
“şüphesiz ki tehdit sadece cumayı terkeden hakkındadır” diye demiş olduğunuz sözü gelecek olursak; evet bu hem cumayı terkeden kimsenin ve hem de cemaatla namazı terkeden kimsenin hakkındadır Nitekim ebu Hureyre’nin (ra) hadisi de apaçık olarak bunun cemaati terkedenin hakkında olduğunu gösteriyor Bu hadisin başında ve sonunda da açıklanmıştır üstelik aynı zamanda ibni Mesud’un hadisinde de bunun cumayı terkeden için olduğu da açıktır ancak her iki hadis de birbirine ters olmamaktadır
Sizin: “şüphesiz ki bu mesuhtur” diye sözünüze gelecek olursak; bu davet, ne kadar da zor ve ne kadarda ispatı zor birkonu Öyleyse sonra çıkacak mukavemette muarız olan bir şeyin varlığındaki nesih’in şartları nerede? Nitekim sizler ve hiçbir yeryüzü ehli bunu ispat etmeye bir yol bulamayacaksınız Ancak bu davetin arınması ile bulursunuz
Muhakkak ki, insanların çoğu davetin neshi ve icma ile, Rasululah’tan (sav) gelen birçok sabit olan sünneti iptal etme yoluna girmişlerdir İşte bu doğru değildir Rasulullah’ın (sav) sahih sünnetlerini icma ve nasih davetler ancak, açık, sahih olan ve imamlarla hafızlar tarafından (kontrol edilip), muteahhir nakillerle meydana gelen nasihler ile terkedebilir Öyleki ümetin, ezberlemesi gerekli olan nesh edeni zai etmesi ve amel edilmesi batıl olan mesuh’u da ezberlemesi imkansızdır Dinden bir şey kalmamış olur Nitekim (fikirleri) yeni doğmuş mutaassıb kimselerin çoğu, kendi mezheplerine ters gelen bir hadisi gördükleri vakit onu hemen tevile sokarlar ve hadisin zahiri manasının tersini alıp böylece bir yol izlerler Kendilerine galip gelecek bir hadis onlara geldiği zamanda hilafına olmak üzere icma (manasına) koşarlar ihtilaftan da icma daveti ile beraber kendilerine imkan vermeyecek bir şeyi görseler bu seferde bunun mesuh olduğunu söyleyiverirler İşte bu gidişat İslam’da yürüyen imamların gidişatı asla değildir Bilakis İslam’da yürüyen imamların hepsi bunun tersine hareket etmektedirler Onlar ki Rasulullah’tan (sav) açık sahih bir sünneti görseler onu asla tevil ile batıl kılmazlar, icmaya ve neshe de yöneltmezler şüphesiz şafii ve ahmed bu olayı inkar edenlerin en büyük şahsiyetlerindendirler Muvaffakiyet Allah’tandır
Muhakkak ki Rasulullah (sav), kendisini men ettiğinihaber verdiği bir manici için, içinden geçirdiği şeyi yapmaz Bu da evlerde insanlara şamil olan kadınlara, çocuklara vs’ne cemaatle namazın vacip olmadığı kimselerdir şayet onların üzerlerine evleri yakmış olsaydı o zaman akıbet kendilerine vacip olmayana da olurdu Bu da şüphesiz caiz değildir Tıpkı hamile bir kadına vacip olan bir had olayında -kadındaki yavruya zarar gelmemesi için- doğurmasından sonra o kadına had vurulur şüphesiz ki Rasulullah (sav) hiçbir zaman yapması caiz olmayan bir şeyi içinden geçirmemiştir bile Nitekim bazı ilim ehli O’ndan şunları da başka bir cevapla icabette bulunmuşlardır:
3Muhakkak ki o kavim Rasulullah (sav) için -kendisinin bu makaleyi söylediğini onların işitmeleri- daha korkutucu idi Sonrada cemaatten geri durup gitmemekte daha ısrarlı olacaklardır


Alıntı Yaparak Cevapla

Cemaatle Namaz Kılmanın Hükmü Hakkında Fasıla

Eski 08-02-2012   #6
Prof. Dr. Sinsi
Varsayılan

Cemaatle Namaz Kılmanın Hükmü Hakkında Fasıla




Sizin: “Muhakkak ki bu hadis, kendileri (sav) bu fiili (ceaatle kılmayı) terketmeyi içinden geçirdiğinden dolayı, cemaatle kılmanın vacip olmadığına delalet etmektedir” ile ilgili sözlerinize gelecek olursak bu soru gerçekten hiç iltifat edilmeyecek türdendir Bunu söyleyen kişi, Rasulullah’ın (sav), müslümanlardan bir taifeyi ve evlerini ateşle yakması onların sünneti terkettiklerinden dolayı -ki (onlara göre) Allah ve Rasulü bunu vacip de kılmamışlardır- olduğunu hiç zannedebilir mi? Nitekim Rasulullah’tan (sav) kendisinin tek başına farz kıldığı rivayet edilmemiştir Bilakis Rasulullah (sav) cemaatle kılardı Aynı zamanda evlerine kendileriyle birlikte gidenler de cemaatle kılarlardı aynı şekilde; eğer tek başına kılsaydı o zaman iki tane vacip olmuş olurdu burada! Cemaatin vacibi, ve asilerin akıbeti ve onlara karşı çıkmadaki vacip Nitekim iki vacipten en düşüğünü büyüğünün yerine en düşüğünü terketmek korku namazındaki durum gibidir
Sizin: “şüphesiz Rasulullah (sav) onlara akıbeti onlarda bulunan nifaktan dolayı düşünmüştür Yoksa onlar cematten geridurdukları için değil” ile ilgili sözlerinize gelince; işte bu iki mahzurlu konuyu gerektirmektedir:
1- Rasulullah’a (sav) itibar olunmanın ilgası Kendileri cemaatten geri durup (kılmama) hakkında hükmü bizzat belirtmiştir
2- Rasulullah (sav) ilga ettiği şeyin itibarı Çünkü Rasulullah (sav) münafıklara nifaklarından dolayı cezalandırmamıştır Bilakis onların açık işlediklerini kabul ediyor, gizlediklerini de Allah4a havale ediyordu
Beşinci Delil: “Sahih” adlı eserinde Müslim şunu rivayet etmiştir:
“Bir kör adam:
“ey allah’ın Rasulü! Beni mescide götürecek bir götürenim yoktur” demiş ve Rasulullah’tan 5sav) kendisine bunda ruhsat vermesini istemiştir Kendisi gittiği vakit Rasulullah (sav) onu çağırtıp:
“Nidayı işitiyor musun?” diye sordu O da:
“Evet” dedi Bunun üzerine Rasulullah (sav):
“Öyleyse icabet et” diye buyurdular”226
(226) Sayfa: 112’de geçti
Bu gelen adam ibni Mektum idi Kendisinin ismi hakkında ihtilaf edilmiştir Bazıları: abdullah, bazıları da: amr’dır demişlerdir
Ahmed’in “Müsned”inde ve Ebu Davud’un “Sünen”inde amr b Ümmü Mektum’dan gelen bir hadiste kendisi:
“Ya Rasulallah! Ben gözleri görmeyen ve evi (mescide) uzak olan birisiyim Benim bir götürenim var ancak bana mülaim değildir Evde kılmam için bana bir ruhsat verebilirmisin?” dedi Rasulullah (sav) ta:
“Nidayı işitiyor musun?” diye buyurdular O da: “Evet” dedi Rasulullah (sav): “Senin için bir ruhsat bilmiyorum” diye cevap verdi”227
(227) ahmed: 3/423, Sayfa: 110’da geçmişti
(Cemaatle namazın) vacip olmadığını söyleyenler şöyle demiştir:
“Buradaki emir müstehaplık belirten bir emir türü olup vaciplik manasında değildir Hadisteki:
3Senin için bir ruhsat bilmiyorum” kavli de “Eğer sen faziletli bir cemaat istiyorsan” manasındadır” aynı zamanda: “Bu mesuh’tur” da demişlerdir Vacip kılanlar ise şöyle demiştir:
“Mutlak olan bir emir vacipliği gösterir öyleyse nasıl şeriat sahibi açık olarak; kör olan ve evi (mescide) uzak olan, üstelik götüreni de mülaim olmayan bir kişiye bile cemaate gitmemesi hususunda ruhsat vermemiştir Dolayısı ile kul şayet tek başına kılması ya da cemaatle kılması hususunda muhayyer olmuş olsaydı o zaman bu konuda ilk öncelikli bu kör olan sahabe olurdu
ebu Bekir b Münzir’in:
“Evleri mescide uzak da olsa kör olanlara da cemate gitmeleri zikr olunmuştur” ile ilgili sözü işte sözü buna yani cemaatla namaz kılmanın farz olduğuna, mendub olmadığına delalet etmektedir Rasulullah (sav) Ümmü Mektum’a kendisi kör olduğu halde: “Senin için bir ruhsat bilmiyorum” demesi, elbetteki gözleri gören birisi için asla ruhsatın olmayacağını göstermektedir
Altıncı Delil: Ebu Davud’un, ebu Hatim’in ve “Sahih” adlı eserinde ibni Hibban’ın ibni abbas’tan rivayet ettiklerine göre Rasulullah (sav) şöyle buyurmuştur:


Alıntı Yaparak Cevapla

Cemaatle Namaz Kılmanın Hükmü Hakkında Fasıla

Eski 08-02-2012   #7
Prof. Dr. Sinsi
Varsayılan

Cemaatle Namaz Kılmanın Hükmü Hakkında Fasıla




“Her kim nidayı (ezanı) işitirse, o kimseyi özür hariç hiçbirşey oraya gitmekten engellemez
Sahabeler:
“özür nedir?” dediler Rasulullah (sav):
“Korku ya da hastalık kılmış olduğu namaz ondan kabul edilmez” dedi228
(228) Ebu Davud: 551, Namaz’da: Cemaatle namazı terketmek hakkındaki tehtitler babında; ibni Hibban: 426, Cemaatle namaz hakkındaki babda; Darekutni: 161’de rivayet etmişlerdir
Vacip değildir diyenler şöyle demişlerdir:
3Bu hadisin iki tane illeti bulunmaktadır:
1- Bir defa bu hadis meğra b Abdiy’in rivayetinden gelmiştir o da onlara göre zayıf birisidir
2- ibni Abbas’tan ancak mevkuf (hadis) olarak bilinmektedir Vaciptir diyenler şöyle demiştir: Kasım b Esba’ kitabında şöyle demiştir:
“Bizlere İsmail b İshak hadisi tahdis etti ona da Süleyman b Harb, ona da şu’be, o da Hubeyb b Sabit’den, o da Said b Cübeyr’den, o da ibni abbas’tan rivayet ettiklerine göre Rasulullah (sav) şöyle buyurmuştur:
“Kim nidayı (ezanı) işitirse ve icabet etmezse, özür hariç o kimsenin namazı yoktur”229
(229) Hafız şöyle demiştir: “Kasım b Esba bunu müsnedinde mevkuf ve merfu olarak rivayet etmiştir Beyhaki: 3/57, rivayet etmiştir Hadisin isnadı sahihtir
Sıhhat açısından bu hadisin isnadı sana yeter! Yine İmam-ı Münzir (ra), rivayet etmiştir:
“Bizlere Ali b Abdilaziz hadisi anlattı Onlara da amr b Avf, onlara da Hüseyin, o da şu’be4den, o da Adiy b Sabit’den, o da Said b Cübeyr’den, o da ibni abbas’tan merfu olarak230 hadisi rivayet etmişlerdir
(230) İsnadı sahihtir Bunu Darekutni: 161; ibni Mace: 793, Mesacid bölümünde: Cemaatten geri durmanın tehlikesi hakknıdaki babda rivayet etmişlerdir Bu hadisi İbni Hibban’da sahihlemiştir
şöyle demişlerdir:
“Mağra abdiy’den Ebu ishak Es-Sebii celaletinden dolayı rivayet almıştır şayet onun sahih olmayan bir kişi olduğu takdir edilmiş olsaydı onu merfu kılardı şüphesiz bu ibni abbas’tan sahih olarak gelmiştir Bu aynı zamanda sahabinin kavli olup ona bir sahabi muhalefet etmemiştir
Yedinci Delil: “Sahih” adlı kitabında Müslim’in abdullah b Mesud’dan rivayet ettiği hadiste şöyle demiştir:
3Kim müslüman olarak Allah (cc) ile yarın karşılaşmayı istiyorsa işte münadi (müezzin) çağırdığı vakit (beş vakit farz) namazlarını muhafaza etsin Çünkü bunlar hidayetin sünnetlerindendirler şüphesiz ki Allah (cc) Peygamberine hayetin sünnetlerini vermiştir şayet siz bu (cemaate) gitmeyin evinde kılar gibi evde namazları kılacak olursanız o zaman Peygamberinizin sünnetini terketmiş olursunuz Dolayısı ile sizde Peygamberinizin sünnetini terkedecek olursanız saparsınız Muhakkak ki kişi temizlenir ve güzelce abdest alır sonra da mescitlerden bir mescide gider de yüce Allah atmış olduğu her adımı için o kimseye muhakkak ki haseneler verir, derecesini yükseltir ve onunla da bir günahı döker Ben bizi görüyorum da, şüphesiz ki cemaatle namaz kılmaktan geri duran bir kimse nifakı bilinen bir münafıktır Bu kişide safda ikame edene dek iki adam arasına ağırdan ağıra gidiverir”231
(231) Müslim: 654, 257, Mescid bölümünde: Cemaatle namaz kılmak hidayetin sünnetlerindendir babında; ebu Davud: 550, Namaz bölümünde: Ceaatle namazı kılmamak hakknıdaki tehtitler hakkında babda; Nesai: 2/107, 109; İmamet: Nida edildiği zaman namazları muhafaza etmenin hakkındaki babda rivayet etmişlerdir


Alıntı Yaparak Cevapla

Cemaatle Namaz Kılmanın Hükmü Hakkında Fasıla

Eski 08-02-2012   #8
Prof. Dr. Sinsi
Varsayılan

Cemaatle Namaz Kılmanın Hükmü Hakkında Fasıla




Başka bir lafızda ise şöyle demiştir:
“şüphesiz ki Rasulullah (sav) bizlere hidayet sünnetlerini öğretmiş ve bunlardan birisinin de içinde ezan okunan bir mescitte namazın olduğunu belirtmiştir”232
(232) Müslim: 654, Mesacid bölümünde: Cemaatle namaz kılmanın hidayetin sünnetlerinden olduğu hakknıdaki babda rivayet etmişlerdir
Delalet yönüne gelecek olursak; kendisi cemaatten geri durmayı bilinen nifakları ile münafıkların alametlerinden olduğuna belirtmiştir Münafıkların alemetleri de müstehap olan bir şeyi terketme sonucu ya kerih görülen (mekruh) bir işi işlemekten dolayı olmamaktadır Her kim sünette ifak alametlerini okuyacak olursa bunu farzları terkeden ya da haram olan şeyleri işleyen kimselerde bulur şüphesiz bunu (ibni Mesud) şu kavlindeki:
“Küslüman olarak Allah (cc) ile yarın karşılaşmayı isterse işte münadi çağırdığı vakit, namazlarını muhafaza etsin
ibaresi ile bu manayla desteklemiştir aynı zamanda terkedeni; evinde namaz kılan ve cematten geri duran Rasulullah4ın (sav) yolu olan ve ümmetine şeriat kıldığı (metod) olan sünneti de terkeden olarak isimlendirmiştir Buradaki sünnetten maksat dilerse yapar dilerse terkeder, terkettiği vakit sapık olmaz manasındaki sünnet değildir ve kuşluk namazını, gece namazını, Pazartesi ve Perşembe oruçlarını terketme gibi nifak alametlerinden de değildir
Sekiinci Delil: “Sahih”inde Müslim’in Ebu Said El-Hudri’den rivayet ettiği hadiste Rasulullah (sav) şöyle buyurmuştur:
“(Namaz kılmak için) üç kişi oldukları zaman onlardan birisun ve imamete en layık olan da kıraati olandır”223
(233) Müslim: 672, Mesacid: imamete kim en hak sahibi babında; Nesai: 2/77, imamette: Bu kavim toplansa bunlardan hepside (imamlık) konusunda eşit olurlarsa babında rivayet etmişlerdir
İşte bununla deil getirme yönü şudur: Rasulullah (sav) cemaatle namaz kılmayı emretmekte ve şüphesiz Rasulullah’ın (sav) emri vaciptir
Dokuzuncu Delil: Rasulullah (sav) safın arkasında tek başına kılan kimsenin namazını iade etmesini emretmiştir
Vabısa b Ma’bed’in rivayetine göre; Rasulullah (sav) tek başına safın arkasında namaz kılan bir adamı gördü Ona namazını baştan kılmasını emretti234
(234) ahmed: 4/228; ebu Davud: 682, Namaz’da: kişi safın arkasında tek başına kılarsa babında; tirmizi: 231, Namaz’da: Namazı safın arkasında tek olarak kılmak hakkındaki babda; ibni Hibban: 403’de rivayet etmişlerdir Bu sahih bir hadistir
Ahmed, ehli Sünen, ebu Hatim rivayet etmiş, ibni Hibban “Sahih”inde zikretmiş, Tirmizi de hadisi hasenlemiştir ali b şeyban’dan şöyle demiştir:
“Biz (evimizden yola) çıkmıştık ve Rasulullah’ın (sav) yanına geldik Ona biat ettik ve arkasında da namaz kıldık” Devamla şöyle dedi:
“Sonra da arkasında başka bir namaz kıldık ve namaz bitince safın arkasınnda tek başına durup (cemaate uymuş) bir kimseyi gördü O gidene dek onu gözetledi ve:
“Namazına yönel (kıl) şüphesiz safın arkasında (tek) duranın namazı yoktur” diye buyurdu”235
(235) ibni Hibban, Sahihinde: 401; Ahmed: 4/23; Beyhaki: 3/105 rivayet etmişlerdir Hadis sahihtir
İmam-ı ahmed’in rivayetine göre hadis söyledi:
3Ben Rasulullah’ın (sav) arkasında namaz kıldım Kendileri safın arkasında tek başına duran kimseyi gördü Bunun üzerine Allah’ın Peygamberi o adam gidene dek bekleyip durdu ve:
“Namazına yönel şüphesiz ki safın arkasınnda tek başına kılanın namazı yoktur”236
(236) ahmed: 4/23 Hadis sahihtir
İbni Münzir: “Bu hadis ahmed ve İshak’ta sabittir” demiştir
Bunun delalet yönü şudur:
“Rasulullah (sav) tek başına saffın arkasınnda namaz kılan kimsenin namazını iptal saymıştır Kendisi de cemaatle bulunduğu halde, Ona namazını -özel bir mekanda tek olması hariç- iade etmesini de emretmiştir Cemaatten ve mekandan münferit olanın namazı batıl olmaya en evveliyatlı olmaktadır
Konu şöylece açıklanabilir:
“Bu tekliğin bulunmasının gayesi münferid olduu içindir şayet münferid olanın namazı sahih de olsa Rasulullah (sav) nefyine hükmetmezdi aynı zamanda bunu yapanın namazını da iade etmesini emretmiştir
(Cemaatle namaz kılmak) vacip değildir diyenler şöyle demişlerdir:
“Bu hadis ile delil getirmeniz ancak safın arkasındna tek bir kişinin namazının batıl olduğunu ispat ettikten sonra mümkün olur Bu şaz bir görüş olup ilim ehlinin cumhuruna göre muhaliftir Nitekim bunun sıhhatine, safın arkasında tek başına kadının namazının sahihliği hususunda insanların (bu konudaki) icmaları delalet etmektedir aynı zamanda Rasulullah (sav) Cibril’in (as) arkasında namaz kılmşıtır
Cabir b abdillah’tan rivayete göre şöyle demiştir:
“Rasulullah’ın (sav) yanına Cibril, namazın vakitlerini öğretmek için geldi Cibril sonra öne geçti Rasulullah (savsına durdu İnsanlarda Rasulullah’ın (sav) arkasına durdular Güneş zail oluncaya dek öğle namazınıkıldı Gölge (uzunluğu) şahsının misli gibi oluncaya dek (Cibril) geldi ve yaptığı şeyin aynısını yaptı Cibril yine öne geçti Rasulullah (sav) arkasına durdu İnsanlarda Rasulullah’ın (sav) arkasına durdular”237
(237) Nesai: 1/251, 252, Mevakit: ikindinin ilk vakti babında ve ikindinin sonunun vakti babında, akşamın son vakti babında ve yatsının ilk vakti babında rivayet etmişlerdir


Alıntı Yaparak Cevapla

Cemaatle Namaz Kılmanın Hükmü Hakkında Fasıla

Eski 08-02-2012   #9
Prof. Dr. Sinsi
Varsayılan

Cemaatle Namaz Kılmanın Hükmü Hakkında Fasıla




Nesai’nin rivayetine göre; Rasulullah (sav) Cibril önde olduğu halde arkasnıda namaz kılmıştır” Demişlerdir ki:
“ebu Bekre safın arkasında ek olarak ihram (tekbiri) aldı Sonra da safa bitişinceye dek yürüdü Rasulullah (sav) ta ona iade etmesini emretmedi”238
(238) Buhari: 2/222, Namazın sıfatı hakkında: Safın dışında rükü ederse babında; Nesai: 2/118, imamet: Rüküsuz saf durma babında; ebu Davud: 683, Namaz’da: Kişi safda durmadan rükü ederse babında rivayet etmişlerdir
Aynı zamanda şunu da demişlerdir:
3şüphesiz ki ibni abbas, Rasulullah’ın (sav) solunda geçmiş bulunurken ihram tekbiri almıştı Rasulullah (sav) ta eliyle onu tutup sağına doğru çekmiştir”239
(239) Buhari: 2/161, Cemaatle namaz bölümünde: iman kıldırmaya niyet etmezse sonra da bir topluluk gelse ve onlara imam olsa babında ve başka bablarda; Müslim: 763, 187, Misafirlerin namazı bölümünde: Gece namazı ve kıyamındaki namaz babında; ebu Davud: 610, Namaz bölümünde: iki kişiden birisi diğerine iman olursa nasıl ikame ederler babında; Tirmizi: 232, Namaz bölümünde: Bir kişi namaz kılmakta iken yanında da birisi bulunuyorsa babında; Nesai: 104, imamet bölümünde: Bir cemaat iki kişi olursa konusu hakknındaki babda rivayet etmişlerdir
Rasulullah (sav) ona namaza yönelmeyi (yeniden kılmayı) emretmemiştir Bilakis tek olarak namaz ihramla başlaması sahih olmuşturİşte bu nafile namazda idi Cabir hadisindeki ise farz namaz da idi Rasulullah’ın (sav) solunda durmakta idi ve Rasulullah (sav) onu eliyle tutup sağına doğru ikame ettirmiştir”240
(240) Müslim: 3010, Zühd ve Rikak: uzun Cibril hadisindeki babda; ebu Davud: 634, Namaz bölümünde: Eğer elbise dar ise babında rivayet etmişlerdir
Vacip diyenlere gelince, şöyle demişlerdir:
3Bu hadisleri de apaçık sahih hadislere ıt olarak görmek (muarız görmek) ne kadarda acayip bir konu! Çünkü bunlar hiçbir yönle bu hadislere zıtlık teşkil etmemektedir Bununla beraber Rasulullah’ın (sav) apaçık ve sahih sünnetleri vardır şayet bunları birisi eğer terkedecek olursa, terkedenin üzerine gizli olmasından dolayı sünnetleri terketmek ya da terkedilmelerine götürecek bir tevil türü için başksı hakkında atmaz öyleyse terkedenin terki nasıl olurda bu sünnet için aleyhine takdim edilir? şüphesiz bu sünneti söyleyenler tabii’nin büyüklerinden olan bir cemaattir Said b Cübeyr, Tavus, ibrahim b Nehai ve bunlardan başka: Hakem, Hammad, ibni Ebi Leyla, Hasan b Salib bunlardandır aynı zamanda Evzai de bunu söylemiş, Tahavi ondan hikaye etmiş, İshak b Rahaveyh, imam-ı Ahmed, Ebu Bekr b Münzir, Muhammed b İshak b Huzeyme de bu görüştedirler Dolayısıyla şazlar nerede? işte bunu diyenler ve işte sünnet
Sizin kadının konumu ile ilgili konumunuz, hiç şüphesiz tersliklerin en bozuk olanlarındandır Çünkü bu kendisi için meşru kılınmış kadının konumudur Hatta kadın erkeğin aynı saffında bulunacak olursa, safta bulunanların namazı ebu Hanife’ye ve ahmed’in mezhebinin iki görüşünden birine göre fasit olur
: “kadınların safının arkasında tek olarak duracak olursa (kadın) o zaman namazı sahih olur öyleyse” denilecek olursa, şöyle denilir:
“Böylece değildir Bilakis kadında kadınlar safından ayrı olarak tek kalacak olursa erkekler gibi namazı sahih olmaz Bunu kadı ebu Ya’la “Talik” adlı eserinde belirtmiştir Rasulullah’ın (sav) şu hadisinin umumiyetinden dolayı:
“Safın arkasınnda tek başına duranın namazı yoktur”241
(241) Sayfa: 121’de geçti
Nitekim bu hadisten erkeklerin arkasında tek başına kadın durduğu vakit konusu çıkmaktadır Bu da hadisin sahih olmasından dolayı idi Bunun dışındakilerde usi umumiyet olayı baki kalır Rasulullah’ın (sav) tek olarak Cibril’in (as) arkasında, sahabelerin de Rasulullah’ın (sav) arkasında namaz kılmak için durmaları ile ilgili kıssaya gelecek olursak; buna şöylece cevap verilir: Bir defa bu namazın vakitlerini öğretme konusu işin ilk yıllarınd vaki olmuştur Rasulullah’ın (sav) safın arkasında tek olarak kılan kimsenin namazını iade etmesini emretmesi konusu da bundan sonra olmuştur İşte bu doğru bir cevaptır Bana göre bunun başka bir cevabı daha vardır; o da şudur:
“Muhakkak ki Rasulullah (sav) müslümanların imamı idi Onların önlerinde bulunuyordu Cebrail4e de tek olarak uymuş idi Cibril’in (as) takaddüm etmesi, talimin husule gelmesi için yanında bulunmasından daha beliğdir Tıpkı Rasulullah’ın (sav) minberde iken, onlara namazını öğretmek ve kendisine uymalarını sağlamak için namaz kıldırdığı gibi242 Nitekim bu öğretmekten dolayı idi Aynı şekilde kişinin cemaate imam olduğu zaman yüksek bir yere çıkması, Rasulullah’ın (sav) nehyinin kapsamında değildik243
(242) Buhari: 1/409, Namaz’da: Satıhlarda, minberlerde ve odunlar üzerinde namaz babında ve Mesacid bölümünde: Minberin ağaçları hakkında marangoz ve istakarlardan yardım isteme babında; Müslim: 544, 545, Mesacid bölümünde: Namazda bir ve iki adım atmanın cevazı hakkındaki babda rivayet etmişlerdir
(243) ebu Davud: 597, 598, Namaz’da: imam kavmin (cemaatin) konumundan da yüksek bir makamda durur babında; şafii: 1/137, 138 rivayet etmişlerdir isnadı sahihtir ibni Hibban: 373’de sahihlemiştir Hakim: 1/210’da sahih saymıştır
Ebu Bekre kıssasına gelecek olursak; burada; safa girmeden önce, rüküdan başını kaldırma olayı yoktur şayet bu sabit ise ancak buna temessük etmek mümkün olur ama buna bir yol yoktur Nitekim imam-ı ahmed’den:
“Safsız olarak rükü eden sonra da, daha imam rüküdan başını kaldırmadan, rükü eder vaziyette safa gidecek olursa” ile ilgili rivayeti ihtilaf etmiştir Kendisinden bu konu ile ilgili üç rivayeti vardır:
1- Mutlak olarak sahihtir Bu rivayetin delili: şüphesiz ki Rasulullah (sav) ebu Bekre’ye namazını iade etmesini emretmemiştir aynı zamanda ona rüküdan başını kaldırmadan önce kavuşup kavuşmadığını da durdurup sormamıştır şayet durum farklı olsaydı durdurup ona sorardı
Said b Mensur’un “Sünen” adlı eserindeki rivayetine göre; Zeyd b Sabit’ten gelen rivayette onun safa girmeden önce rükü ettiğini sonra da rükü eder vaziyette yerinden ayrılırdı ve safa ulaşırdı yada namazı kılmazdı (sonra kılardı)”244


Alıntı Yaparak Cevapla

Cemaatle Namaz Kılmanın Hükmü Hakkında Fasıla

Eski 08-02-2012   #10
Prof. Dr. Sinsi
Varsayılan

Cemaatle Namaz Kılmanın Hükmü Hakkında Fasıla




(244) Muvatta: 1/165; Beyhaki: 2/90 ve 3/106, isnadı sahihtir
2- Bu sahih değildir Buna; ibrahim b Haris, ve Muhammed b Hakem’in rivayeti ile delil getirmiştir Nitekim onunla ve safa rükü ile yetişenin arasını ayırmıştır Çünkü safa yetişmeyen bununla rekata da yetişmemiş olur Dolayısıyla bunu; “şayet yetişecek olursa secde ederdi” konusu ile benzetmiştir İşte bu sahabelerin çoğuna göre en sahih olanrivayettir
3- şayet nehyi bilseydi o zaman namazı sahih olmazdı Aksi takdirde ebu Bekre kıssasında ve Rasulullah’ın (sav) ona: “İade etme” demesi sahih oluverirdi Nitekim nehy ifsadı icap ettirmektedir Ancak bunu bilmeyenden terkedilmiştir Öyleki kendisine iade etmesi eredilmemiştir işte bu da Ebu Bekre’nin hali olmuş olur İbni abbas’ın ve Cabir’in kendileri tek olarak tekbir almışlar iken, namazın başında emirlerinin terkedilmeleri hakkındaki kıssaya gelecek olursak; bir defa bunun öncelikle (cevabı) şudur:
3Kendileri namaza bir defa o halde namaza başlamamışlardı Kendileri Rasulullah’ın (sav) sol tarafında bulunmakta idiler Onları ilk durdukları yerden öbür tarafa (sağa) çevirmiştir şayet onların böyece ihram tekbiri aldıkları takdir edilecek olursa, öyleyse tek olarak ihram tekbiri olanın namaz için ihram (iftitah) tekbiri olması ve namaza girmesi sahihtir İtibar olunan ancak tek olarak rükü etme konusudur aksi halde kim biisi ile beraber olarak rüküdan önce duracak olursa (tek olarak) namazı sahih olur şayet tüm (imama) uyanların hepsinin ihram aldığını itibar da etsek Hiçbir kimsenin -namazın başından sonuna kadar (başında) tekbir alması hususunda kendisinin ve yanında olanın ittifak edinceye dek- tahrimi akd olmaz Nitekim bu da meşakkatın ve zorluğun en büyüğüdür Bundan dolayı aslen buna kimse itibar etmez
Allah (cc) en iyisinibilir
Onuncu Delil: ebu Davud’un “Sünen”inde, İmam-ı ahmed”in “Müsned”inde ebu Derda hadisindeki rivayetlerinde Rasulullah (sav) şöyle buyurmuştur:
“Herhangi bir köyde üç kişi bulunup ta, ezan okunmasa ve onlarda namazı ikame etmeseler, şüphesiz şeytan o kimseleri kaplamıştır Cemaate sımsıkı sarıl! Muhakkak ki kurt ancak tek kalmış (koyunu) yer”245
(245) Ahmed: 5/196; ebu Davud: 547, Namaz’da: Cemaatle namazı terketmek hakkındaki tehditler babında; Nesai: 2/106, 107, imamet bölümünde: Cemaatı terketmek hakknıdaki tehtitler babında rivayet etmişlerdir isnadı hasen’dir Bunu İbni Huzeyme’de sahihlemiştir ibni Hibban: 425; Hakim: 1/236, rivayet etmişler Zehebi de onaylamıştır
Bu hadisle delil getirme yönü şöyledir:
3Rasulullah (sav) şiarı ezan ve namaza durmak olan cemaatle namazı terkedenlere şeytanın musallat olacağını haber vermiştir şayet cemaatle namaz kılmak mendub olsaydı, -kişi yapıp yapmamak hususunda muhayyer olsaydı- o zaman şeytan, cemaatle namazı ve şiarlarını terkeden kimseye musallat olmazdı
Onbirinci Delil: “Sahih”inde Müslim’in ebu şa’sa el-Muharibi’den rivayet ettiği hadiste şöyle demiştir:
3Bizler mescitte oturuyorduk O sırada müezzin ezanı okudu ve bir adam kalktı gitti ebu Hureyre (ra) de o kişiyi -mescitten çıkana dek- gözüyle izledi ve ebu Hureyre:
3şüphesiz bu kimse ebu Kasım’a* isyan etmiştir” dedi”246 Başka bir rivayette ise:
“Ben dışarıya çıkan bir kimseyi gördü ve onun hakkında:
3Muhakkak ki bu ebu Kasım’a asi olmuştur” dedi” buyrulmuştur”247
(*) Ebu Kasım: Rasulullah’ın (sav) künyesi’dir 5Mütercim)
(246) Müslim: 655, Mesacid: ezan okunduğu vakit mescitten çıkmaktan nehy babında rivayet edilmiştir Bu konu sayfa: 110’da geçmiştir
(247) Müslim: 655, 659, Kitab bölümünde: Babda geçen bablarda idi


Alıntı Yaparak Cevapla

Cemaatle Namaz Kılmanın Hükmü Hakkında Fasıla

Eski 08-02-2012   #11
Prof. Dr. Sinsi
Varsayılan

Cemaatle Namaz Kılmanın Hükmü Hakkında Fasıla




Bu hadisle delil getirme yönü şöyledir:
“Cemaatle namazı terkedip ezandan sonra mescidden ayrılan kimseyi, Rasulullah’a (sav) asi olmakla kılmıştır Kim “cemaatle kılmak mendub’tur” derse, işte bunu diyen: “Ezandan sonra (mescidden) çıkan ve tek başına kılan kimseye: “O allah’a ve Rasulüne isyan etmemiştir” demektedir
Nitekim ibni Münzir bu hadisi cematle namaz kılmanın vacipliğine delil getirmiştir ve:
“şayet kişi cemaatle kılmak ve kılmamak hususunda eğer muhayler ise, o zaman hazır olması kendisine vacip olmayanın cemaatten geri durmasında bir asiliğin olmaması gerek aynı zamanda “cemaatle namaz kılmak mendub’tur, dilerse kılar dilerse terkeder” diyen kişi, öyleyse mescitten çıkmasına da caiz diyecektir Nmaz için ikamet getiren müezzinde alınır, hatta oturması bile caiz olmaktadır imam ve cematle de namazı kılmaz Namaz kıldıkları zaman müezzin ayağı kalkar ve tek başına namaz kılar o zaman! şayet Rasulullah (sav) ve ashabı bunu böyece yapan kimseyi görselerdi son derece bunu inkar ederlerdi Bilakis bundan daha düşük dereceli olanı bile inkar ederdi Bu da kendi bineğinde namazı kılmakla yetinip cemaatle namazı terkeden kimse hakkındaki durumdur Rasulullah (sav) o kimseye:
“Sana ne oluyor ki bizimle beraber namaz kılmıyorsun? Sen müslüman değil misin?” demiştir248
(248) Geçmişti ahmed: 4/34; Nesai: 2/112, imamet bölümünde: Cemaatle namazı iade babında; Muvatta: 1/132, Bunu ibni Hibban’da sahihlemiştir: 433; Hakim: 1/244, rivayet etmişlerdir
Aynı zamanda namaz kılıp sonrada mescide giden kimse hakkında da cemaatle namaz kılmayı emretmiş ve:
“Evlerinizde vs namaz kıldığınız vakit onunla beraber farzı kılınız Çünkü bu sizin için nafiledir” demiştir249
(249) ahmed: 4/160, 161; ebu Davud: 575, Namaz’da: Evinde namazı kılan sonra da cemaate yetişse ve onlarla namaz kılarsa babında; Nesai: 2/112, 113, imamet bölümünde: Tek başına kılanın cemaatle beraber sabahı iade etmesi babında; Tirmizi: 219, Namaz’da: Tek başına namaz kılan sonra da cemaate yetişen kimsenin hakkındaki babda; Hadisin isnadı sahihtir Tirmizi: “Hasen, sahihtir” demiştir
Onikinci Delil: Sahabelerin icması, (Allah hepsinden razı olsun) Biz onlardan gelen görüşleri zikredelim: Az önce de geçtiği gibi ibni Mesud (ra):
“Bizi şüphesiz ki gördüm de Cemaatle namazdan ancak nifakı bilinen münafık geride kalır (kılmaz)” buyurmuştur imam-ı ahmed şöyle dedi:
3Bizlere Veki hadisi tahdis etti onlara Süleyman b Mugire, o da ibni Musa Hilali, o da ibni Mesud’dan rivayet etmiştir Kendileri şöyle demişlerdir:
3Her kim ezanı işitir ve özür olmadığı halde icabet etmezse, onun namazı yoktur
hmed yine şöyle demiştir:
“Bizlere Veki hadisi tahdis etti Ona da Mesar hadisi tahdis etmiştir o da ibni Husayn, o da ebi Berde, o da ebu Musa el-Eş’ari’den rivayet etmiştir Rasulullah (sav) şöyle demiştir:
3Kim münadiyi işitir de özürsüz olarak icabet etmezse, onun namazı yoktur
ahmed dedi ki:
3Bize Veki hadisi tahdis etti O da Süfyan, o da ebu Hayyan et-Teymiy oda babasından o da ali4den rivayet etmişlerdir Kendileri şöyle demiştir:
3Mescide komşu olanın anamazı ancak mescidde (kabul olur)” Bunun üzerine:
3kim mescide komşudur ki?” diye sorulunca;
“Kim nidayı (ezanı) duyarsa o” diye cevap vermiştir”250
(250) Sayfa: 89’da tahriç geçmişti
Said b Mansur dedi ki:
“Huseym bize hadisi tahdis etti Onlara da mensur haber vermiştir O da Hasan b ali4den rivayet etmiştir Rasulullah (sav) şöyle demiştir:
“Kim nidayı işitirse ve gitmezse namazı (özür hariç) başının üstünden yükselmez
abdurrazzak dedi ki:
“Enes’den o da Ebu ishak’tan, o da Haris’ten, o da ali4den rivayetü etmiştir şöyle demiştir:
“Her kim mescidin etrafından nidayı işitirse ve kendisinin özrüde olmayın sağlıklı da bulunsa, o kimsenin namazı yoktur
Vaki dedi ki: Abdurrahman b Husayn4dan, o da ebu Nuseyb el-Mekki’den, o da ebu Hureyre4den rivayetle kendileri şöyle demiştir:
3şüphesiz bir insanoğlunun iki kulağına eritilmiş kurşun akıtılması, onun nida edeni (müezzini) işitip sonra da icabet etmeyenden daha hayırlıdır


Alıntı Yaparak Cevapla

Cemaatle Namaz Kılmanın Hükmü Hakkında Fasıla

Eski 08-02-2012   #12
Prof. Dr. Sinsi
Varsayılan

Cemaatle Namaz Kılmanın Hükmü Hakkında Fasıla




İmam-ı ahmed dedi ki:
3Bizlere Veki hadisi tahdis etti O da Süfyan’dan, o da Mansur’dan, o da Adiy b Sabit’ten, o da mü’minlerin annesi olan Aişe’den (ra) rivayet etmiştir Rasulullah 5sav) şöyle buyurmuştur:
3Kim münadiyi (müezzini) işitirse ve özür olmadığı halde icabet etmezse hayırı bulamaz ve hayır ona gelmezde
Veki dedi ki:
3Bize şu’be hadisi anlattı o da Adiy b Sabit’ten, o da Said b Cübeyr4den, o da İbni abbas’tan rivayetle, şöyle demiştir:
3Kim nidayı işitirse sonra da özürü bulunmadığı halde icabette bulunmazsa, onun namazı yoktur”251
(251) İsnadı sahihtir Bu Darekutni: 161; ibni Mace: 793’de rivayetledir Bunu İbni Hibban: 426’da sahihlemiştir
Abdurrazzak, Leys’den o da mücahid’den rivayetle şöyle demiştir:
“Bir adam ibni abbas’a: “adamın birisi göndüzleri oruç tutuyor, geceleri namaz kılıyor ancak cumaya gitmiyor ve cemaatla da kılmıyor?” diye sordu Bunun üzerine ibni abbas:
“O ateşte’dir”dedi Bir gün sonra yine ondan sorunca o yine:
“O ateştedir” dedi Dedi ki:
“Bir aya yakın bir zaman sonra (o konuyu unutunca) yine ondan sorunca yine ibni abbas:
“O ateştedir” dedi”252
(252) Tirmizi: 218 rivayet etmiştir Hadisin senedinde Leys b ebi Süleym bulunmaktadır
(*) Yanı namazın sahih olması için cemaatle kılınmayı şart koşanlar (Mütercim)
(253) Sayfa: 118, 119’da geçmişti
(254) Tirmizi: 36, Namaz bölümünde: Bir kişi bir kavime iman olsa onlarda imamı kerih görseler babında rivayet etmiştir Hadisin isnadı hasen’dir
(255) Tirmizi: 1863, Eşribe bölümünde: İçki için kimse hakkındaki babda; ibni Mace: 3377, eşribe bölümünde: Kim içki içerse babında; ebu Davud: 368, Eşribe bölümünde: Sarhoşluktan nehy babında ibni abbas hadisinden rivayet etmişlerdir Hadis sahihtir
(256) Buhari: 2/110, Cemaat bölümünde: Cemaatle namazın fazileti hakkındaki babda; Cemaatle sabahı kılmanın fazileti hakkındaki babda; Müslim: 650, Mesacid ve namazın konumları bölümünde: Cemaatle namazın fazileti babında; Muvatta: 1/129, Cemaatle namaz hakknıdaki bölümnde: Cemaatle kılınan namazın tek başına kılınandan daha faziletli olduğu babında rivayet etmişlerdir
(257) Buhari: 2/113, 114; Müslim: 649’da rivayet etmişlerdir
(258) Müslim: 656, Mesacid: Yatsı ve sabah namazlarını cemaatle kılma babında rivayet etmişlerdir
(259) ebu Davud: 575, 576, Namaz’da: Evinde namaz kılan sonrada cemaatı yetişip onlarla namaz kılarsa babında; tirmizi: 219, Namaz’da: Tek başına namaz kılanın sonradan cemaate yetişip kılması babında; Nesai: 2/112, 113, imamet’de: Tek başına sabahı kılanın cemaatle beraber iade etmesi hakkındaki babda rivayet etmişlerdir isnadı sahihtir
(260) Geçen hadis tahricine bakınız
(261) Sayfa: 50’de geçti
(262) Bilat: Medine’nin yakınlarında bilinen bir yerin ismidir
(263) ebu Davud: 579, Namaz’da: Namaz kılarsa kişi sonrada cemaate yetişse iade etmez babında; Nesai: 2/114, İmamet bölümünde: Mescidde cemaatle imala birlikte namaz kılan kimseden namazının düşeceği hakkındaki babda; ahmed: 2/19, 41’de rivayet etmişlerdir isnadı hasen’dir
(264) Ebu Davud: 796, Namaz’da: Namazın nakışlığı hakkındaki babda; ahmed, Müsned; ibni Hibban: “Sahihinde” ve başkaları ammar b Yasir’in rivayet ettikleri hadisten rivayet etmişlerdir: “Muhakkak ki kişi namazı bitince ona namazının (ecri) hakknıda onda biri, dokuzda biri, sekizde biri, yedide biri, altıda biri, beşte biri, dörtte biri ve yarısı kadar yazılır” Hadis sahihtir
(265) önce geçen hadis bu sözün manasında bulunmaktadır
(266) Buhari: 4/481, Kısaltmanın babları bölümünde: Oturanın namazı babında ve ima ile oturarak kılan babında; Tirmizi: 371, Namaz’da: Oturarak namaz kılanın ayakta kılanınkinin yarı sevabı olduğu ile ilgili babda; ebu Davud: 951, Namaz’da: Oturarak namaz kılmanın hakkında babda; Nesai: 3/223, 224, Gece namazı, güdüz de nafileler hakkındaki bölümde: Kendisi yan yatan olduğu halde oturanın ayakta olana fazileti babında rivayet etmişlerdir
(267) Buhari: 2/483, Namaz’da kasr hakkında: Oturmaya gücü yetmiyorsa yan yatarak kılar babında; Tirmizi: 372, Namaz bölümünde: Oturarak kılanın ayakta kılanın namazının yarı ecri aldığı babda; ebu Davud: 952, Namaz’da: Oturarak namaz hakkındaki babda rivayet etmişlerdir
(268) Müslim: 656; Muvatta: 1/132; ebu Davud: 555; Tirmizi: 221
(269) Müslim: 1164, Oruç’da: Sevval’da altı gün oruç tutmanın müstehap olduğu babında; Tirmizi: 759, Oruç’da: şevval ayında altı gün oruç tutmak ile ilgili babda; ibni Mace: 1716, Oruç’da: şevval ayında altı gün oruç tutma hakkındaki babda; ebu Davud: 2433, Oruç’da: şevval ayında altı gün oruç hakkındaki babda rivayet ettiler


Alıntı Yaparak Cevapla

Cemaatle Namaz Kılmanın Hükmü Hakkında Fasıla

Eski 08-02-2012   #13
Prof. Dr. Sinsi
Varsayılan

Cemaatle Namaz Kılmanın Hükmü Hakkında Fasıla




(270) Muvatta: 1/144, Namazın kasr edilmesi bölümünde: Hazır ve seferde iken iki namazın cem edilmesi babında; Müslim: 705, 49, Misafirlerin namazı bölümünde: Mukim iken iki namazın arasını cem etme babında; ebu Davud: 1210’da rivayet etmişlerdir
(271)-(272)-(273) Bunların tahriçleri için sayfa: 130’a bakınız
(274) Buhari: 2/121, Cemaatle namaz hakkındaki babda, imam kendisine uyulması için kılınmıştır babında; Müslim: 411, Namaz bölümünde: Cemaatın imama uyması babında; Tirmizi: 361, Namaz bölümünde: imam oturarak kılarsa onlarda oturarak kılarlar babında; şafii “Risale” adlı eserde ‘rak’ 696, rivayet etmişlerdir
(276) Buhari: 6/290, 292, Enbiya bölümünde: Yüce Allah’ın: “Yüce allah ibrahimi halil edindi” ayetinin babında; Müslim: 520, Mesacid bölümünde: Mescitler ve namazın yerleri babında; Nesai: 2/32, Mesacid bölümünde: Hangi mescit daha önce bina edilmiştir hadisi ile ilgili babda rivayet etmişlerdir
(277) Nesai: 2/56, Mesacid bölümünde: Develerin sulama yerlerinde namaz kılmanın ruhsatı hakkındaki babda rivayet etmiştir isnadı sahihtir
(278) Bu hadisin tahrici sayfa: 110’da geçmişti
(279) Sayfa: 79’da geçmişti
(280) Buhari: 2/200, 202, Namazın sıfatı bölümünde: İmam ve uyanlara kıraatin vacibliği babında ve “Namazında rüküyu tam yapmayana Rasulullah’ın (sav) iade etmesini emretmesi babında; Müslim: 397, 46, Namazda her rekatta Fatiha4nın vücubiyeti babında; ebu Davud: 809, Namaz’da: Rüku ve secdesinde sırtını dik tutmayanın hakkındaki babda; Tirmizi: 303, Namaz’da: Namazın aqvasfı babında; Nesai: 2/124, iftilah bölümünde: Namazın tamamlanması babında rivayet etmişlerdir
(281) Müslim: 395, Namaz’da: Her rekatta Fatiha’nın okunmasının vacip olduğu babda; Muvatta: 1/84, Namaz’da: imam sesli okumadığı zaman kıraatın imamın arkasında okuma babında rivayet etmişlerdir Hadiste geçen “Hidac” ın manası: Noksanlık, eksiklik demektir Deve hidac doğurdu denilince yavrusunu önceden doğurması (eksik doğurması) manasına gelmektedir
(282) Buhari: 2/200, 202, Namazın sıfatı bölümünde: Kıraatın vacipliği babında; Müslim: 394, Namaz’da: Her rekatta Fatiha4yı okumanın vacipliği babında; ebu Davud: 822, Namazda; Tirmizi: 247, Namaz bölümünde; ibni Mace: 837; Nesai: 2/137, 138’de rivayet etmişlerdir
(*) Tesmi: “Semi Allahu limen hamideh” demektir 5Mütecim)
(283) Ebu Davud: 869, Namaz’da: Rükü ve secdesinde kişi ne der babında; ibni Mace: 887, Namazın ikamesi hakkındaki bölümde: Rükü ve secdede tesbih babında; Darimi: 1/299, Rüküda neler denilir babında rivayet ettiler İsnadı hasen4liğe uymaktadır Ukbe’den gelen ravi hariç öbürleri sika (güvenilir) dirler O da iyas b amir’dir Aclu dedi ki: “Bunda bir beis yoktur ibni Hibban onu “sikalar” adlı eserinde zikretmiştir Hafız dedi ki: ibni Huzeyme de onu sahihlemiştir” Hakim: 2/477’de de onu sahihlemiş, Zehebi de onaylamıştır
(284) Buhari: 2/200, Namazın sıfatı babında; amin demenin babında; Muvatta: 1/88, Namaz4da: imamın arkasında amin demek hakkındaki babda rivayet ettiler
(285) Buhari: 1/278, abdest’de: Rasulullah (sav) ve insanların Bedevi’yi terketmeleri sonucu onun mescide işemesi babında; Müslim: 284, 285, abdest bölümünde: Mescitlerde bevl vs gibi necasetler bulunduğu zaman orasının yıkanılmasının vacibliği babında; ahmed: 2/239; Tirmizi: 147, Taharet’de yere isabet eden sidik hakkındaki babda; ebu Davud: 380, Taharette yere isabet eden sidik hakkındaki babda rivayet ettiler
(286) Tirmizi: 302, Namaz bölümünde: Namazın vasfı hakkındaki babda; ebu Davud: 857, 858, 859, 860, 861, Namaz’da: Rükü ve secdesinde sırtını dümdüz yapmayan hakkındaki babda; Nesai: 2/193, İftitah bölümünde: Rüküda zikretmenin terki hakkındaki ruhsat babında; ahmed: 4/340; şafii “Um” adlı eserde: 1/88; Darimi: 1/305, 306, rivayet etmişlerdir ibni Hibban: 484, sahihlemiştir Hadis ise sahih bir hadistir
(287) Müslim: 218, Hacc bölümünde: Rasulullah (sav) hacc babında; ebu Davud: 1905, Hacc’da: Rasulullah’ın (sav) hoca hakkındaki babda; Tirmizi: 862, Hacc’da: Merve’den önce Safa’da başlanılması gerekenler ile ilgili babda rivayet etmişlerdir


Alıntı Yaparak Cevapla

Cemaatle Namaz Kılmanın Hükmü Hakkında Fasıla

Eski 08-02-2012   #14
Prof. Dr. Sinsi
Varsayılan

Cemaatle Namaz Kılmanın Hükmü Hakkında Fasıla




(288) ahmed: 1/123, 129; şafii: 1/69; ebu Davud: 61, Taharet bölümünde: abdestin farzı babında; Tirmizi: 3; ibni Mace: 275, rivayet etmişlerdir İsnadı da hasen’dir
(289) Ahmed: 4/122; Ebu Davud: 855, Namaz’da: Rükü ve secdesinde sırtını tam yapmayanın namazı babında; Tirmizi: 265, Namaz’da: Sırtını rükü ve secdesinde tam yapmayanın namazı hakknıdaki babda; ibni Mace: 870, Namazın ikameti babında; Namazdaki rükü hakkındaki babda rivayet etmişlerdir isandı sahihtir ibni Hibban’da 501’de sahihlemiştir
(290) ahmed: 4/23; ibni Mace: 971 Hadis sahihtir
(291) Ahmed: 4/428, 444; ebu Davud: 862, Namaz’da: Sırtını dümdüz yapmayanın namazı hakkındaki babda; Nesai: 2/214, Namaz’da: Kargalar gibi hızlı hareket etmenin nehyi babında; ibni Mace: 1429, Namazın ikameti bölümünde: Namaz kıldığı mescitte bir mekana konması hakkındaki babda rivayet etmiştir isnadı sahihtir
(292) Bu lafızla rivayet bulamadım Ancak bu hadisin manasında çeşitli hadisler vardır
(293) Müslim: 622, Mesacid’de: ikindi namazını erkene almanın faziletliliği babında; Tirmizi: 160, Namaz’da: ikindi namazında acele etmenin hakkındaki babda; Nesai: 1/254, Mevakit bölümünde: ikindiye ertelemedeki tehtitler babıda rivayet etmişlerdir
(294) Sayfa: 119’da geçti
(295) İbni Huzeyme, Sahihinde: 665; İsandı Hasen’dir Heysemi “Mecma” adlı eserinde şöyle dedi: “Bunu Taberani “Kebir” adlı eserinde ve Ebu Ya’la rivayet etmişlerdir isnadı hasen’dir 2/121
(296) Buhari: 2/227, Namazın sıfatı da: Rüküyu tam yapmazsa babında ve secdeyi tam yapmazsa babında; Nesai: 3/57, 59, Namazın eksiltilmesi babında rivayet etmişlerdir
(297) ahmed: 5/310, Bunu Hakim sahihlemiştir Zehebi de onaylamıştır Hadiste bu ikisinin dediği gibidir; muvatta: 1/167, Hadis mürsel olup, Numan b Murra’dan sahihtir
(298) Ben bunu “müsned”de bulamadım Bunu şüphesiz abdurrezzak Selman’ın sözünden mevkuf olarak rivayet etmiştir 3750; Bu “Namaz” kitabında olup, senedsiz olarak imamı Ahmed’e nisbet edilmiştir
(299) Bendeki kaynaklarda bulamadım
(300) Buhari: 2/11; Namazı vakitleri bölümünde: Namazı vaktinden zai etme babında rivayet etmişlerdir
(301) Buhari: 2/11, Namazın vakitleri bölümünde: Namazı vaktinden zai etme babında rivayet etmiştir
(302) Buhari: 706, Ezan bölümünde: Namazın icaz edilmesi ve tam kılınması babında; Müslim: 469, Namaz’da: Tamamlamak hususunda imanlara namazı hafif kıldırmaları hakkındaki babda; Tirmizi: 237, Namaz bölümünde: Kişi imam olduğu vakit insanlara namazı hafif tutması hakkındaki babda; Nesai: 2/94, imamet bölümünde: imamın hafif tutması hakkındaki babda rivayet etmişlerdir
(303) Buhari: 2/169, Cemaatle namaz bölümünde: Çocuğun ağlaması sırasında namazı hafif tutan babında; Müslim: 469, 192, Namaz’da: Tamamlamak hususunda imamların namazları hafif tutmaları babında; tirmizi: 376, Namazda; Nesai: 2/95, İmamet bölümünde: imamın hafif tutması ile ilgili babda rivayet etmişlerdir
(304) ebu Davud: 888, Namaz’da: Rükü ve sücud miktarı babında; Ahmed: 3/162, 163; Nesai: 2/224, 225, İftitah’da, secde de tesbihat adetlerinin babında rivayet ettiler Senedinde: Vehb b Manus vardır ibni Hibban hariç ona güvenen olmamıştır ibni Kattan da: “Hali meçhuldür” demiştir
(305) Buhari: 2/248, Namazın sıfatı bölümünde: İki secde arasında bekleme babında; Müslim: 472, Namaz’da: i’tidalli olmak namazın rükünlerindendir ve tamam etmek hakkında namazı hafifletmek babında rivayet etmişlerdir
(306) ebu Davud: 853, Namaz’da: Rükü da kıyamı uzatmak ve iki secde arasınnda (beklemeyi uzatmak) babında rivayet etmiştir Hadis sahihtir
(307) Buhari: 2/239, Namazın sıfatı bölümünde: Rüküdan başı kıldırınca mutmain olma babında; Müslim: 471, Namaz’da: itidalli olmak namazın rükünlerindendir Tam olarak da hafifletme babında; ebu Davud: 854, Namaz’da: Rükü’dan ayağı kalkınca uzatma ve iki secde arasını da (uzatma) ile ilgili babda rivayet ettiler
(308) Buhari: 2/239, Namazın sıfatında: Rüküdan başı kıldırınca mutmain olma babında; Müslim: 471, 194, Namaz’da: İtidalli olmak namazın rükünlerindendir Tam olarak da hafifletme babında; ebu Davud: 852, Namaz’da: Rüküdan ayağı kılkınca uzatma babında; Tirmizi: 279, Namaz’da: Rüküdan başı kaldırdığı zaman sırtın dümdüz kılınmasının hakkındaki babda rivayet ettiler
(309) Buhari: 2/228, Namazın sıfatı bölümünde: Rüküda sırtın dümdüz edilişi babında rivayet etmiştir
(314) Buhari: 2/209, Namazın sıfatı bölümünde: Sabah namazındaki kıraat babında; Müslim: 647, Mesacid’de: Sabah namazında tekbirin mestehaplığı babında; Nesai: 2/157, İftilah bölümünde: Sabah namazında altmış ile yüz ayet okuma babında rivayet etmişlerdir
(315) Müslim: 455, Namaz’da: Sabah namazında kıraat hakknındaki babda; ebu Davud: 648, 649, Namaz’da: ayakkabı ile namaz babında; Nesai: 2/176, İftitah bölümünde: Bazı sureler babında rivayet ettiler Buhari’de “Ezan” bölümünde: 3Bir rekatta iki sureyi cem etmek babı” diye talikte bulunmuştur
(316) ayetin manası: “Ve tomurcukları üstüste binmiş büyük ve yüksek hurma ağaçlarında” (Kaf Suresi: 10) (Mütercim)
(317) Müslim: 457, Namaz’da: Sabah namazındaki kıraat babında; Tirmizi: 306, Namaz’da: Sabah namazı hakkındaki kıraat babında; Nesai: 2/157, İftitah’da: Sabah namazında “Kaf” suresi ile başlama babında rivayet ettiler
(318) Müslim: 458, Namaz’da: Sabah namazında kıraat babında rivayet etti
(319) Müslim: 409, Namaz’da: Sabahın kıraati babında; ebu Davud: 806, Namaz’da: Öğle ve ikindi namazında kıraatın kadri babında; Nesai: 4/166, iftitah’da: ilk rekattaki kıraat babında rivayet ettiler
(320) Müslim: 458, 169, Namaz’da: Sabah namazındaki bab hakkında rivayet etmiştir


Alıntı Yaparak Cevapla

Cemaatle Namaz Kılmanın Hükmü Hakkında Fasıla

Eski 08-02-2012   #15
Prof. Dr. Sinsi
Varsayılan

Cemaatle Namaz Kılmanın Hükmü Hakkında Fasıla




(321) Buhari: 2/210, Namazın sıfatında: Sabah namazında kıraati sesli okumanın babında rivayet etti
(322) Buhari: 2/203, Namazın sıfatı bölümünde: akşam namazındaki kıraat baında; Müslim: 462, Namaz’da: Sabah namazındaki kıraat babında; Muvatta: 1/78, Namaz’da: akşam ve yatsı kıraati hakkındaki bablarda rivayet ettiler
(323) Buhari: 3/205, Namazın sıfatı bölümünde: akşam namazının kıraati babında; ebu Davud: 812, Namaz’da: akşam namazının kıraatinin kadri babında; Nesai: 169, 170, iftilah’da: akşam namazında “Elif lam mim sad” ile başlayıp okuma babında rivayet etmiştir
(324) Nesai: 2/170, İftitah’da: akşam namazında “Elif lam mim sad” ile okuma babında rivayet etmiştir Hadis hasen’dir
(325) Nesai: 2/169, İftitah’da: akşam namazında “Ha mim Ed-Duhan”ı okuma babında rivayet etti Hadisin mesnedinde Muaviye b abdillah b Cafer b ebi Talib vardır Ona ibni Hibban ve Aclu hariç güvenen olmamıştır Diğer ricali ise güvenilirdirler
(326) Buhari: 2/206, Namazın sıfatı bölümünde: akşamda cehren okuma babında ve tefsir bölümünde, tur suresi babında; Müslim: 463, Namazda: Sabah namazında kıraat babında rivayet ettiler
(327) Buhari: 2/208, Namazın sıfatında: Yatsıda cehren okuma babında ve yatsıda kıraat babında; Müslim: 464, Namaz’da: Yatsıda kıraat babında; Muvatta: 1/79, 80, Namaz’da: akşamla yatsının kıraati babında; ebu Davud: 1221, Namazda: Seferde namazın kıraatinin kasrı babında; Tirmizi: 310, Namazda: Yatsı namazının kıraati babında; Nesai: 2/173, iftitah’da: Bunda “Vettini vezzeytuni” ile okuma babında rivayet etmişlerdir
(328) Buhari: 2/208, Namazın sıfatında: Yatsıda cehren okuma babında ve yatsıda okuma ve secde etme babında; Müslim: 578, Mesacid: Tilavet secdesi babında rivayet ettiler
(329) ahmed: 5/355; tirmizi: 309, Namaz’da: Yatsı namazının kıraati hakknıda gelenler babında rivayet ettiler Tirmizi hasenlemiştir Hadiste ikisinin (Ahmed-Tirmizi) dedikleri gibidir Tirmizi: 2/173, iftitah’da: Yatsının son vaktinde “Ve şemsi ve duha-ha” ile okuma babında rivayet ettiler
(330) Buhari: 2/164; İmam namazı uzattığında, kişinin de bir ihtiyacı olduğu vakit çıkar ve namaz kılar babında; Müslim: 465, 179, Namaz’da: Yatsı namazının kıraati babında rivayet ettiler Lafız da onundur
(331) Müslim: 454, Namaz’da: Öğle ve ikindinin namazlarının kıraatleri hakkındaki babda rivayet ettiler
(332) Buhari: 2/216, Namazın sıfatında: Sen iki rekatla Fatiha’ları okur babında ve ikindi namazının kıraati babında; Müslim: 451, Namaz’da: Öğle ve ikindi namazının kıraati babında; ebu Davud: 708, Namaz’da: Öğle namazının kıraati babında; Nesai: 2/164, 165, İftitah bölümünde: Öğle namazının ilk rekatında kıyamın uzatılması babında rivayet etmişlerdir
(333) Ebu Davud: 800, Namaz’da: Öğle namazının kıraati babınnda rivayet ettiler Hadis sahih bir hadistir
(334) ahmed: 4/356 isnadında ise meçhul bir ravi bulunmaktadır
(335) Buhari: 2/217, Namazın sıfatı bölümünde: ilk rekatta uzatır babında ve öğlenin kıraati babında; Müslim: 453, Namaz’da: Öğle ve ikindinin kıraati babında; ebu Davud: 803, Namaz’da: Sen iki rekatın hafif tutulması babında rivayet ettiler
(336) Müslim: 452, Namaz’da: Öğle ve ikindinin kıraati babında; ebu Davud: 804, Namaz’da: Son iki rekatın hafif tutulması babında rivayet edilmiştir
(337) Müslim: 452, 157, Namaz’da: Öğle ve ikindi namazlarının kıraati babında rivayet ettiler
(338) Müslim: 459, Namaz’da: Sabah namazının kıraati babında; Ebu Davud: 806, Namaz’da: Öğle ve ikindi namazlarının kıraatleri hakkındaki miktar babında; Nesai: 2/166, İftitah’da: ikindi namazının ilk iki rekatının kıraati babında rivayet ettiler
(339) Müslim: 460, Namaz’da: Sabah namazının kıraati babında rivayet etmiştir
(340) Ahmed: 5/103; ebu Davud: 805, Namaz’da: Öğle ve ikindi namazlarının kıraatleri hakkında miktar babında; Tirmizi: 307, Namaz’da: Öğle ve ikindinin kıraati babında; Nesai: 2/166, iftitah bölümünde: ikindi namazındaki ilk iki rekatın kıraatın babında rivayet etmiştir Hadis sahih bir hadistir Tirmizi ve başkaları da bunu sahih görmüştür
(341) Nesai: 2/163, iftitah’da: Öğlenin kıraati babında rivayet etti
(342) ebu Davud: 807, Namaz’da: Öğle ve ikindi namazının kıraatinin miktarı babında rivayet etti Senedinde Umeyye vardır Kendisi meçhul bir ravi’dir
(343) 2/163, 164, İftitah bölümünde: Sabah namazında kıraat babında rivayet etti İsnadı da Ebu Bekr b Nadr b enes vardır Meçhul birisidir Lakin hadisin buna benzer şahitleri vardır Bazıları bunu güçlendirmektedir
(344) Muvatta: 1/82, Namaz’da: Sabah namazının kıraati babında; İsnadı kopuktur Bunu abdurrezzak da “Musannaf” adlı eserinde rivayet etmiştir Hafız bunu “el-Feth” adlı eserinde sahihlemiştir Aynı zamanda şöyle demiştir: “Darekutni kuvvetli bir senetle ibni abbas’dan, onun her rekatta Fatiha suresini ve Bakara’dan bir ayeti okuduğunu rivayet etmiştir
(345) Muvatta: 1/82, Namaz’da: Sabah namazının kıraati babında rivayet etmiştir Lafzı da şöyledir: “ o namazda da Yusuf, Hacc surelerini yavaş olarak okudu” isnadı sahihtir
(346) buhari: 2/168, Cemaatle namazda: uzattığı zaman kim imamı şikayet ederse, imamın kıyamda rükü ve secdeyi de tam yapmanın hafif tutulması ile ilgili babda ve İlim bölümünde: Öğüt ve öğretme de kızkınlık babında; Müslim: 466, Namaz’da: Tamam yapmak hususunda imamlara namazları hafif tutmaları ile ilgili babda rivayet ettiler
(347) Buhari: 2/168, Cemaatle Namaz’da: Tek başına kişi namaz kıldığında istediği kadar uzatır babında; Müslim: 467, Namaz’da: Tamamlama hususunda imamlara hafif tutma emri hakkındaki babda; Muvatta: 1/134, Cemaatla namaz bölümünde: cemaatle namazda amel babında; ebu Davud: 794, 795, Namaz’da: Namazın tahfifi babında; Nesai: 2/94, İmamet’de: imamın tahfifi ile ilgili ne gerekir babında; Tirmizi: 236, Namaz’da: imam olunca insanlara hafif tutması ile ilgili gelenler babında
(348) Müslim: 468, Namaz’da: Namazın hafif tutulması ile ilgili imamlara emir babında rivayet ettiler
(349) Müslim: 468, 187, Namaz’da: imamlara namazı hafif tutmaları ile ilgili emir babında rivayet etmiştir
(350) Sayfa: 147’de geçmişti
(351) Sayfa: 147’de geçmişti
(352) Ahmed: 4/217; ebu Davud: 531, Namaz’da: Müezzinlikten ecir (ücret) alma babında; Nesai: 2/23, ezan’da: ezanından ücret almayan müezzinin edinilmesi babında rivayet etmiştir İsnadı sahihtir
(353) Ebu Davud: 885, Namaz’da: Rükü ve secde miktarı; Ahmed: 5/6’da rivayet ettiler Hadisin isnadında meçhul bir ravi vardır
(354) Ebu Davud: 4904, edeb bölümünde: Hased babında rivayet etti İsnadında: ibni Ebel Amya vardır Meçhul bir ravi’dir
(355) Sayfa: 142’de tahrici geçmişti
(356) Nesai: 2/166, İftitah: Kıyamın ve kıraatın hafif tutulması ile ilgili babda rivayet ettiler İsnadı da hasen’dir


Alıntı Yaparak Cevapla
 
Üye olmanıza kesinlikle gerek yok !

Konuya yorum yazmak için sadece buraya tıklayınız.

Bu sitede 1 günde 10.000 kişiye sesinizi duyurma fırsatınız var.

IP adresleri kayıt altında tutulmaktadır. Aşağılama, hakaret, küfür vb. kötü içerikli mesaj yazan şahıslar IP adreslerinden tespit edilerek haklarında suç duyurusunda bulunulabilir.

« Önceki Konu   |   Sonraki Konu »


forumsinsi.com
Powered by vBulletin®
Copyright ©2000 - 2024, Jelsoft Enterprises Ltd.
ForumSinsi.com hakkında yapılacak tüm şikayetlerde ilgili adresimizle iletişime geçilmesi halinde kanunlar ve yönetmelikler çerçevesinde en geç 1 (Bir) Hafta içerisinde gereken işlemler yapılacaktır. İletişime geçmek için buraya tıklayınız.