Aldatan Kadın |
01-26-2007 | #1 |
Ergenekon
|
Aldatan KadınEşini Aldatan Kadın Bir zamanlar Kudüs’te bir adam Zeytin Dağı’ndan tapınağa gitmiş İçeri girdiğinde bilgin hakimler genç bir kadını önüne sürüklemişler Adamın çevresini alıp kadını ortaya, onun önüne dikmiş, “Bu kadın” demişler, “Ko casını aldatırken suçüstü yakalandı Musa, emrinde bize bu kadını taşlamamızı buyurdu Sen ne dersin?” Ancak onlar için ne bu kadınmış söz konusu olan ne de yaptığı İstedikleri, ılımlılığıyla tanınan bir yardımcıyı tuzağa düşürmekmiş Ilımlılığı hiddetlendiriyormuş onları Bu yasa adına hem kadını hem de eğer hiddetlerini paylaşmayacak olursa suçla hiçbir ilişkisi olmasa da bu adamı mahvetmeyi meşru sayıyorlarmış Karşımızda iki grup suçlu var Bunlardan birinde kadın yer alıyor Eşini aldatmış ve bu eylemine öfkelenenler onu günahkar olarak adlandırıyorlar Diğer gruba da hiddetliler giriyor: Görüşleri açısından katil onlar ama kendilerini adil sayıyorlar Her iki grup üzerinde de aynı katı yasa hakim Tek fark, gruplardan birinin kötü eylemi haksızlık, diğerinin daha da kötü eylemi hak olarak adlandırması Ama tuzağa düşürmek istedikleri adam hepsinden kurtarmış kendini: Eşini aldatan kadından, katillerden, yasadan, hakim konumundan ve büyüklenmenin kışkırtıcılığından Eğilmiş ve parmağıyla kuma yazmış Hepsinin önünde yere eğilmiş Hiddetliler parmağıyla yaptığı işareti göremeyip sıkıştırmaya devam edince doğrulmuş ve “İlk taşı hiç günah işlememiş olan atsın” demiş Sonra yeniden eğilip kuma yazmış Birden herşey değişmiş Çünkü yürek, yasanın ona buyurduğu ya da yasakladığından fazlasını bilir Hiddetliler, önde en yaşlılar, birer birer çıkarak sahneyi boşaltmışlar Adam ise onların mahcup düşmelerine saygı göstermiş, eğilmiş halde kalmış, kuma yazmaya devam etmiş Ancak hepsi gittikten sonra doğrulup kadına sormuş: “Neredeler? Hiçbiri mahkum etmedi mi seni?” “Hayır, Efendim” diye yanıtlamış kadın Sonra, sanki kendisi de az önceki hiddetlilerle aynı görüşteymiş gibi “Seni ben de mahkum etmiyorum” demiş kadına |
|