Geri Git   ForumSinsi - 2006 Yılından Beri > Kültür - San'at & Eğitim > Ülke & Şehirler > Gezelim, Görelim

Yeni Konu Gönder Yanıtla
 
Konu Araçları
sözlüğü, turizm

Turizm Sözlüğü

Eski 07-17-2012   #1
Prof. Dr. Sinsi
Varsayılan

Turizm Sözlüğü



A

a la carte
1Bir restoranda geniş bir seçeneği kapsayan, her tabağın ayrı olarak fiyatlandırıldığı menü Genellikle tabldottan daha pahalı olur
2Tur operatörleri tarafından üst sınıf tatilleri, imkan dahilindeyse müşterilerin bireysel zevklerini karşılayacak nitelikte olan tatilleri tanımlamak üzere kullanılan bir terim

am
Ante meridiem Geceyarısı saat 12 ile öğle vakti saat 12 arasındaki 12 saatlik zaman dilimi Öğleden önce

AA
Otomobil Kurumu

AAC
Havayolları Birlikleri Derneği

ABC
1Başlangıçta tren tarifeleri yayımlayan, daha sonra da diğer taşımacılık alanlarını da kapsayan yayıncı "ABC"den söz eden seyahat acenteleri genellikle, artık eskimiş olan ve OAG adıyla yayımlanan Hava ABC'sini kastederler
2 Bkz Önceden Yer Ayırtılmış Charter

abaft
kıç, bir geminin arka kısmı

ABLJ
Kaldırma gücü ayarlanabilir cankurtaran yeleği

ABPCO
İngiliz Profesyonel Konferans Organizatörleri Birliği

ABTA Seyahat Acentaları Sertifikası
İngiltere'de, ABTA ve Seyahat Eğitim Şirketi (Travel Training Company) tarafından geliştirilmiş, sınava dayalı bir belge Daha önceleri ABTA'nın Ulusal Eğitim Kurulu ve Londra Kent Loncaları tarafından yürütülen COTAC ve diğer sınava dayalı belgelerin yerini almıştır ABTAC, NVQ (bkz ulusal mesleki sınav) ile kullanılan diğer değerlendirme yöntemlerini sınava dayalı belgeleme sistemiyle ikmal etmek isteyen turizm sektörü baskısı sonucu kullanıma girmiştir

AB yasaları
(ing: European Union Legislation, fra: Législation de I'Union Européen, alm: Gesetzgebung der Europäischen U)
Avrupa Birliği'ne üye ülkeleri bağlayan uyum yasaları

Aborijin turizmi
(ing: aboriginal tourism, fra: tourisme aborigène, alm: Tourismus in Siedlungsgebieten)
Yerli kabilelerin bulunduğu yörelerde, yerel ekonomik yapı, tüketim ve üretim alışkanlıkları, kültür, etnik bütünlük ve çevre faktörlerinin otantik karakteri değiştirilmeden yapılan turizm türü

Aboryer Raporu
Restoran girişindeki Aboryer'in hangi odalara kaç porsiyon verdiğini işaretlediği rapor Bu rapor her öğün içi ayrı ayrı düzenlenir Ala cart alınan yiyecek ve içecekler raporda yer almaz Rapora ayrıca bedelsiz yemek alanlar da örneğin müdür, şef, acenta temsilcisi, rehber vb işaretlenir Böylece bir öğünde kaç porsiyon yemek verildiği tesbit edilir

AC
1 Klima anlamına gelen bir araç kiralama kısaltma ifadesi Klima,sıcak bölgelerde iş yapan bir şirketin sunduğu bir seçenektir; araç camlarının kent içinde kapalı tutulabilmesi gibi yararı vardır ki özellikle dünyanın bazı bölgelerinde güvenlik açısından önemlidir
2 Alternatif Akım Voltajda sıfır noktasından belirli bir zirve değere, sonra da ters istikamette zirve değere ulaşan ve bunu bir saniye içinde birçok defa yapan elektrik akımı İngiltere'de bu değişim frekansı (sıklığı) saniyede 50 defadır ABD'de ise 60'tır seyahat edenlerin, cihazlarının farklı frekanslara uyumlu olması konusunda dikkatli olmaları gerekir

Acente :
(ing: agency, fra: agence, alm: Agentur )
Belirli bir sıfatı olmaksızın, bir sözleşmeye dayalı olarak belirli bir yöre veya yerde sürekli olarak ticari bir işletmeyi ilgilendiren akitlerde aracılık etmeyi veya bunları o işletme adına yapmayı meslek edinmiş kimse Faaliyet konusu bu olan kuruluş

Açık sistem kuramı
Open system theory
Bir örgütün çevresindeki yaşamdan ayrılmış, ama onunla karşılıklı etki vve tepki ilişkilerinde bulunan ve bu ilişkilerin örgütün yaşama, gelişme br büyümesinde çok önemli rolleri bulunduğunu savunan bir yönteim kuramı

Açık alan
(ing: open area, fra: aire ouverte, alm: freies Feld, )
İmar görmemiş veya konutlardan ve diğer yapılardan nisbeten arınmış toprak parçası

Açık boşaltım sistemi
(ing: outfall, fra: décharge publique, alm: offener Abfluß)
İşlem görmüş atık suyu ya da diğer sıvı atıkları doğrudan alıcı ortama ileten taşıyıcı, deşarj hattı

Açık büfe
(ing: buffet, fra: buffet à volonté, alm: offenes Buffet)
Davetlilerin veya müşterilerin önceden hazırlanmış büfedeki yiyecek ve içeceklerden dilediklerini, istedikleri miktarda alabildikleri düzenleme biçimi

Açık fiyat
(ing: open rate, fra: prix libre, alm: freier Preis)
Fiyatlandırmada birlik sağlanamayan güzergâhlar için, taşıyıcı firmaların kendi fiyatlarını belirleme konusunda serbest olmaları

Açık hava müzesi
(ing: outdoor museum, fra: musée en plein air, alm: Freiluftmuseum )
Ender, ilginç ve eski eserlerin yer aldığı açık ziyaret alanı

Açılır kapanır koltuk
(ing: jump seat, fra: siège ejectable, alm: Klappsitz)
Uçak yardımcı personeli için geliştirilen koltuk türü

Advertised tour
Broşürü yayınlanmış, IT koşulları taşıyan gezi

Adyabatik serinlik
(ing: adiabatic cooling, fra: fraîcheur adiabatique, alm: adiabatische Kühlung,)
Seyahat sırasında yüksek arazilere çıktıkça hava yoğunluğunun azalması nedeniyle sıcaklığın düşmesi

Affinity group
(ing affinity, fraaffinité; AlmAnziehung)
Değişik ve özel paket tur çeşitleri, özel programlar

Afiş
(ing: poster, fra: affiche, alm: Plakat )
Bir şeyi tanıtmak, duyurmak için hazırlanan, çoğu resimli duvar ilânı

Aft
(ing: aft, fra: arriére, alm: Heck)
Uçak ya da geminin arka kısmı

Aile bileti
(ing: family ticket, fra: billet de famille, alm: Familienkarte )
Aile fertleri için verilen, özel şartlara tâbi bilet

Air/Sea
Bir kısmı havayolu bir kısmı deniz yolu ile yapılan gezi

Akarsu turizmi
(ing: white water tourism, fra: tourisme à eaux vives, alm: Flußtourismus )
Akarsularda yapılan turizm amaçlı sportif aktiviteleri içeren faaliyetlerin tümü

Akdeniz iklimi
(ing: Mediterranean climate, fra: climat méditerranéen, alm: Mittelmeerklima )
Yazların sıcak ve yağışsız olması nedeniyle, turistlerin en çok tercih ettiği iklim türü

Akıl Payı
Mind Share
Sirketlerin tüketici nezdindeki imajını, tüketicinin kafasında ne kadar yer aldığını ifade eder

Akifer
(ing: aquifer, fra: couche aquifère, alm: wasserhaltig )
Suyun çok uzak mesafelere gitmesini sağlayan, yer altı sularını pınarlara veya kuyulara ileten gözenekli toprak ya da jeolojik oluşum

Akıllı acenta
(ing: intelligent agency, fra: agence intelligente, alm: intelligente Agentur,)
Turizmde gelir yönetimi, tüketici profili, veri araştırması, tur paketi oluşturulması, doğrudan pazarlama gibi değişik uygulamaları olan temel teknoloji

Akşam yemeği
(ing: dinner, fra: dîner, alm: Abendessen)
Çeşitli zenginliği olan, günün son ve esas yemeği

Aksesuar
(ing: accessories, fra: accessoires, alm: Zubehör, )
Bir aletin temel fonksiyonunun görülmesi ile ilgili bulunmayan fakat onun fonksiyonuna ayrı bir kolaylık veya özellik kazandıran ilâve parçalar

Aktarma
(ing: connection, fra: correspondance, alm: Anschluß )
Gideceği yere doğrudan araç bulunmadığı için, yolcunun bir taşıttan başka bir taşıta geçmesi

Aktarma yapılan taşıt
(ing: connecting carrier, fra: correspondance, alm: Anschlußfahrzeug )
Yolcunun daha ileri bir noktaya taşınması için ara bir noktada transfer edildiği taşıt

Aktarmalı bilet
(ing: interlining ticket, fra: billet à correspondance, alm: Anschlußfahrkarte)
Yolcuların farklı ya da aynı havayollarına ait uçaklarla aktarmalı yolculuk yapabildikleri tek bilet

Aktarmalı yolcu
(ing: connecting passenger, fra: passager en transit, alm: Umsteiger)
Gideceği yere doğrudan araç bulunmadığı için taşıt değiştirmek durumunda kalan yolcu

Aktif çamur süreci
(ing: activated sludge process, fra: méthode de cambouis activé, alm: aktiver Verschlammungsprozeß, )
Atık su arıtma tesislerinde kullanılan aerobik, biyolojik arıtma süreci

Aktivite
(ing: activity, fra: activité, alm: Aktivität)
Hareketlilik, etkinlik

AKTOB
The Associatin of the Mediterranean Tourism Businesmen and Hotel Owners
Akdeniz Turistik İşletmeciler ve Otelciler Birliği

Alman Turing ve Otomobil Kurumu
(ing: German Touring and Automobile C, fra: Club Touring et d'Automobile d', alm: Deutscher Touring- und Automobi )
Üyelerine turistik bilgi, karayolları ve ulaşım konularında yardımda bulunan kurum

Almanak
(ing: almanac, fra: almanach, alm: Almanach,)
Yılın gün, hafta, ay gibi bölümlerinden başka, bayram, yıl dönümü gibi belli günleri ve bir takım astronomik, meteorolojik, istatistikî bilgileri gösteren kitap biçiminde takvim

Alış-veriş merkezi
(Shopping centerfra: centre commercial, alm: Einkaufszentrum)
Ceşitli tüketim mallarının satışını yapan mağaza ve dükkânlar ile yeme-içme yerleri, banka, araba park yeri, danışma noktası gibi ortak ihtiyaç tesislerinin yer aldığı kompleks

Alış veriş tesisleri
(ing: shopping facilities, fra: magasin, alm: Einkaufsanlagen,)
Alış veriş yapılmak üzere hizmette bulunan tesisler

Alkollü içki
(ing: alcoholic beverage, fra: boisson alcoolisée alm: alkoholisches Getränk)
Çeşitli tahıl, meyve ve köklerdeki karbonhidratların fermantasyonu ile hazırlanan ve değişik oranlarda alkol içeren içeceklere verilen genel ad

Alkollü içki satışı ruhsatı
(ing: permit for selling alcoholic b, fra: autorisation de vente des boiss, alm: lizensierter Alkoholausschank,)
Otel, restoran, eğlence yeri gibi bir tesise, müşterilerine alkollü içki satma konusunda izin veren ilgili yerel yönetim tarafından düzenlenmiş belge

All expense tour
Tüm Masrafları içeren paket gezi
Turistin ihtiyacı olan ulaştırma, konaklama, yeme-içme, yerel turlar, transferler, havaalanı-otel-havaalanı gibi tüm hizmetleri içeren paket gezi

Alternatif pazarlama stratejisi
(ing: alternative marketing strategy, fra: stratégie de marketing alternat, alm: alternative Vermarktungsstrateg)
Tur düzenleyicisi tarafından üretilen bir turun pazarlanmasında, genel yöntemler dışında, o turun özelliklerine ve hedef kitlesine göre uygulanan satış yöntemi

Alternatif turizm
(ing: alternative tourism, fra: tourisme alternatif, alm: Alternativtourismus)
Sosyal ve ekolojik uyuma, yerel ve yabancı girişimcilerin işbirliğine ve gelişmede yerli malzeme kullanılmasına öncelik verme amacını güden turizm çeşidi

Alt gelir grubu
(ing: low income group, fra: groupe à faible revenu, alm: einkommensschwache Gruppe,)
Gelir dağılımında en az payı alan, tüketim harcamaları sınırlı toplum kesiti

Alt yapı
(ing infrastructure İnginfrastructure alminfrastruktur)

Alt yapı yatırımları
(inginfrastructural investments frainfrastructural investissement Alminfrastruktural investition)
Alt yapı yatırımları turizm sektörünün gelişme plan ve programlarında açıkça görülmeyen, bir nevi gizli yatırımlardır Alt yapı yatırımları sektörü oluşturan diğer turistik yatırımların hayata geçirilmesi ve işlevlerini gerçekleştirebilmesi için gerekli olan genel ve doğrudan turizm amaçlı yatırımları içerir
Alt yapı yatırımları başlıca iki başlık altında incelenebilir:
a)- Genel (Çok Amaçlı) Alt Yapı Yatırımları: Bu yatırımlar doğrudan turizme yönelik olmayan, öncelikle yörenin ekonomik ve sosyal yaşamı için zorunlu olan çok amaçlı yatırımlardır
b)-Turizm Amaçlı Alt Yapı Yatırımları: Bu yatırımlar turizm sektörünün gelişmesi ve sektöre dinamizm kazandırılması için gerekli olan yatırımlardır Artan turizm hareketlerine paralel olarak turizm bölgelerinin düzenlenmesine yönelik çeşitli yatırımlar, özellikle turizmin ortaya çıkardığı alt yapı yatırımlarıdır

Amerikan bar
(ing: American bar, fra: bar américain alm: amerikanische Bar, f )
Lokanta, otel veya evlerde içki için ayrılmış köşe

Amerikan Hava Ulaşımı Birliği
(ing: Air Transport Association of Am, fra: Association de Transport Aérien, alm: Union der amerikanischen Flugge)
Amerika Birleşik Devletleri'nde faaliyet gösteren tarifeli uçaklarla ilgili meslek kuruluşu

American Plan
(ing: shopping facilities, fra: magasin alm: Einkaufsanlagen, pl)
Otelde kalış ve iki öğün yemek dahil fiyat

Amerikan Motel Birliği
(ing: Motel Association of America-MA, fra: Association des Motels de l'Amé, alm: Amerikanischer Motelverband)
Amerika Birleşik Devletleri'nde motel işletmecileri birliklerinin eyaletler halinde temsil edildikleri meslekî kuruluş

Amerikan servisi
(ing: American service, fra: service américain, alm: amerikanischer Service)
Yiyeceklerin mutfakta tabaklara hazırlandıktan sonra müşteriye sunulduğu servis şekli

Amerikan Seyahat Acentaları Birliği
(ing: American Society of Travel Agen, fra: Association Américaine des Agen, alm: Union der amerikanischen Reisea)
170 ülkeden seyahat sektörü ile bağlantılı seyahat acentaları, tur operatörleri, havayolu şirketleri, oteller, kiralık oto firmaları, kruvaziyer işletmelerinden 26500 üyesi bulunan bir meslek kuruluşu

Amerikan Seyahat ve Turizm İdaresi
(ing: United States Travel and Touris, fra: Administration de Voyages et de, alm: Reise-und Tourismusverwaltung)
Turist girişini sağlamak ve geliştirmek amacıyla Amerikan Ticaret Bakanlığı bünyesinde kurulu turizm organizasyonu

Amortisman
ing: Appreciation,fra: appréciation, alm: Würdigung
Turizm sektöründe özellikle konaklama sektöründe amortismana tabi varlıklar ve olayla 4 grupta toplanır:

1- Binalar
2- Mefruşat ve demirbaşlar
3- Özel ekipmanlar
4- Revizyon ve değişiklikler

Anahtar görevlisi
(ing: key clerk, fra: responsable des clés alm: Schlüsselbewahrer)
Otellerdeki anahtarları muhafaza eden ve müşterilere otel hizmetleri hakkında bilgi veren kişi

Ana yat limanı
Ana yat limanı, dalga etkisinden uzak kapalı bir alanı kapsayan, büyük çapta kışlama ve bakım-onarım imkanlarının yanısıra, Yat Turizmi Yönetmeliği'ne uygun özellikleri taşıyan limanları ifade eder

Animasyon
(ing: animation, fra: animation alm: Unterhaltungsprogramm)
Seyahat eden veya konaklama tesislerinde kalan müşterilerin hoşça vakit geçirmesini sağlamak amacıyla yapılan tüm etkinlikler

Animatör
(ing: animator, fra: animateur alm: Animateur)
Tatilcileri eğlendiren kişi

Anıt mezar
(ing: mausoleum, fra: mausolée, alm: Mausoleum)
Önemli kişiler için anıt şeklinde tasarlanmış, görkemli mezar

Antik kent
(ing: antique city, fra: cité antique alm: antike Stadt)
Tarihî dönemlerden kalma yerleşim yeri

Ara durak
Stop over

Arap Turizm ve Seyahat Acentaları Birliği
(ing: Arab Association of Tourism and, fra: Association Arabe de Tourisme e, alm: Union der arabischen Tourismus)
Arap ülkeleri seyahat acentalarının üye oldukları uluslararası kuruluş

Arasta
(ing: shops of the same trade built i, fra: marché des commerçants qui vend, alm: Reihe von Geschäften mit gleich)
Çarşılarda aynı işi yapan esnafın bir arada bulunduğu sıralı kısım

Araştırma-geliştirme (Ar-Ge) harcamaları
(ing: research and development (R-D) expenditures , fra: études de recherche et de dével, alm: Forschung und Entwicklung)
Temel, uygulamalı araştırma ve geliştirme gibi faaliyetlere yapılan harcamalar

Ar-Ge harcamaları teşviki
Tax deferral on research and development expenditures

Arazi kiralama
(ing: land leasing, fra: bail, alm: Pacht)
Kamuya ait bir toprak parçası üzerinde belli konuda tesis kurmak üzere kira karşılığında uzun süreli irtifak hakkı oluşturma

Arazi tahsisi
(ing: land allocation, fra: allocation des terrains alm: öffentliche Landnahme)
Bir kamu arazisini bir amaç için ayırma

Arıtma
(ing: purification, fra: épuration, alm: Klärung)
Atık su ya da gazların kirleticilerden temizlenmesi işlemlerinin tümü

Asansör
(ing: elevator, fra: ascenseur, alm: Aufzug)
İnsanları veya yükleri bir yapının bir katından ötekine veya yüksek yerlere çıkarıp indiren, elektrikle işler araç

Asgarî ücret
(ing: minumum wage, fra: salaire minimum, alm: Mindestlohn)
Bir ülkede niteliksiz bir işçiye verilmek üzere hükümetler tarafından belirlenen en düşük ücret

Asit Test Oranı
Acid-Test Ratio
Cari likit aktiflerin (nakitler, hemen satılabilir tahviller vb) cari borçlara oranı

Askerî amaçlı tesis
(ing: military facility, fra: établissement militaire, alm: militärische Anlage)
Askerî amaçlarla kullanılan tesis

Askerî yasak bölge
(ing: prohibited military zone, fra: zone militaire interdite, alm: militärische Zone)
Askerî güvenlik nedeniyle girişlerin yasaklandığı bölge

Aşçı
(ing: cook, fra: cuisinier, alm: Koch)
Mutfak bölümünün hamur, pasta işleri hariç, her kısmında yemek pişiren görevli

Aşı
(ing: vaccination, fra: vaccination, alm: Impfung)
Bazı hastalıklara karşı tavsiye olunan veya zorunlu görülen, koruyucu sağlık uygulaması

Atık
(ing: waste, fra: déchets, alm: Abfall)
çevrede olumsuz etkiler meydana getirecek miktarda atılmış sıvı, katı, gaz ya da radyoaktif madde

Atık gömme
(ing: landfill, fra: ensevelissement des déchets, alm: Abfallenentsorgung)
Özellikle katı atıkların toprak katmanları arasına depolanması şeklindeki en yaygın tasfiye yöntemi

Atık su yönetimi
(ing: waste water management, fra: gestion des eaux usées, alm: Abwasserkontrolle)
İnsan sağlığını ve çevreyi korumak amacıyla, atık suyun izlenmesi ve tasfiyesi ile ilgili sistemlerin geliştirilmesi ve uygulanması

Atık toplama ve imhası
(ing: waste collection and removal, fra: collecte et élimination des déc, alm: Abfallsammlung und-vernichtung)
Turistik merkezlerdeki yoğunlaşmanın sağlık altyapı hizmetlerine eklediği yükün, çöp ve sıvı atık imhasına yansıması

Atraksiyon
(ing: attraction, fra: attraction, alm: Attraktion)
Eğlence yerlerinde dans arası sunulan, ilgi çekici gösteri

ATTA
(Bkz Türkiye Seyahat Acentaları Birliği)

ATURJET
Türkiye Turizm Gazetecileri ve Yazarları Derneği

Audio konferans
(ing: audio conferencing, fra: audio-conférence alm: Audio-Konferenz)
Farklı mekânlardaki üç veya daha fazla sayıda kişi arasında telefonla yapılan görüşme

Avcılık
(ing: fishing or hunting, fra: pêche et chasse, alm: Jagd und Fischfang)
Suda ya da karada avlanma eylemi, avlanma sporu

Av tezkeresi
(ing: hunting certificate, fra: permis de chasse, alm: Jagdschein)
Vatandaşlara avcılık yapma olanağı veren, yetkili kurumlardan alınmış sertifika

Av turizmi
(ing: hunting tourism, fra: tourisme de chasse, alm: Jagdtourismus)
Avlanmak için yapılan seyahat organizasyonlarının doğurduğu olay ve ilişkilerin tümü

Av turizmi izin belgesi
(ing: license for arranging hunting , fra: licence d'organisation de chass, alm: Lizens für den Jagdtourismus)
Av turizmi düzenleyen seyahat acentalarının bu faaliyette bulunmaları için TC Orman Bakanlığı'ndan almaları gereken sertifika

Avrupa Çevre Eğitim Vakfı
Foundation for Environmental Education in Europe(FEEE)

Avrupa Ekonomik Topluluğu
European Economik Community
1 Ocak 1959'da yürürlüğe giren Roma Anlaşmasıyla kurulan Avrupa Gümrük Birliği

Avrupa Ülkelerarası Tren Tarifesi
Thomas Cook's Continental Time Table

Avrupa Para Birimi
European Currency Unit
Avrupa para sistemi içinde yer alan para birimi

Avrupa Para Sistemi
European Monetary System (EMS)
Avrupa Ekonomik Topluluğu ülkelerinin gerçekleştirdiği bir para sistemi

Avrupa plânı
(ing: European plan-EP, fra: plan européen, alm: Übernachtungspreis)
Avrupa usulü, sadece yatak ücretini içeren konaklama tarifesi

Avrupa Serbest Ticaret Bölgesi
European Free Trade Area
Avrupa Ekonomik Topluluğu dışında, Avrupa'da yer alan bir iktisadi birleşme

Avrupa Sosyal Turizm Koordinasyonu
(ing: European Coordinating Committee, fra: Comité Européen de Coordination, alm: Europäisches Koordinierungskomi)
Avrupa Birliği üyesi ülkeler arasında sosyal turizmi geliştirmek amacıyla 1984 yılında oluşturulan kuruluş

Avrupa Yatırım Bankası
European Investment Bank (EIB)
Avrupa Ekonomik Topluluğu'na dahil finansal kuruluşlardan biri

B


Back to back tours
Peşpeşe, birbirini izleyen turlar

Bagaj Hakkı
Baggage allowance
Yolcu tarafından fazladan ücret ödemeden taşınabilecek yük miktarı

Bagaj sigortası
Baggage insurance

Bağlama yeri
ing: anchorage, fra: mouillage alm: Ankerplatz
bir deniz aracının demir attığı yer

Bağlantılı bilet
ing: (connection ticket, fra: billet de correspondance alm: Anschlußfahrkarte)
birden çok havayolu biletinin birbirine bağlı şekilde ve aynı zamanda, tek bir sözleşmeyle yolcuya veriliş şekli

Bağlantılı uçuş
ing: connection flight, fra: vol à correspondance alm: Anschlußflug
uçak yolculuğunda, hedef noktasına varıncaya kadar değiştirilen uçuş

Bağlantılı uçuşa yetişememe
ing: misconnection, fra: manquer la correspondance, alm: Fehlanschluß
bağlantılı uçuşu gerçekleştirecek olan uçağı kaçırma

Bahşiş
ing: tip, fra: pourboire alm: Trinkgeld
bir hizmet görene hakkı olan ödemeden ayrı olarak verilen para

Bakım ve tedavi tesisi
ing: nursing and treatment facility, fra: établissement de soin alm: humanmedizinische Anlage
yaşlılık ya da sağlık bozulması nedenleriyle normal yaşam sürdüremeyen insanların bakım ve tedavilerinin yapıldığı hastane, bakımevi, huzurevi gibi tesis

Balayı paketi
ing: (honeymoon package, fra: voyage de noces organisé alm: Paketreise für Flitterwöchner)
yeni evlenen çiftlerin konaklayacağı odalarda bazı lüks ilâvelere yer verilen, önceden plânlanan gezi paketi

Balneoterapi
ing: balneotherapy, fra: balnéothérapie alm: Balneotherapie
mineralize termal sular ile yapılan kür uygulamaları

Bar
ing: (bar, fra: bar alm: Bar)
her çeşit alkollü ve alkolsüz içkilerin alındığı, hafif yiyeceklerin sunulduğu çeşitli büyüklükteki yer

Bar yöneticisi
ing: bar supervisor, fra: chef de bar alm: Barvorgesetzter
barda çalışanları yöneten kişi

Barboy
ing: bar boy, fra: commis de bar alm: Barpage
barda çalışan komi

Barınak
ing: shelter, fra: abri alm: Anlegestelle
deniz araçlarının barınmasına yarayan doğal ya da yapay bağlama yeri

Barmen
ing: (barman, bartender, fra: barman alm: Barkeeper)
alkollü içkileri, alkolsüz sıcak ve soğuk içecekleri ve bunlarla birlikte hafif yiyecekleri sunmakta uzmanlaşmış erkek personel

Barmeyd
ing: (barmaid, fra: barmaid alm: Bardame)
alkollü içkileri, alkolsüz sıcak ve soğuk içecekleri ve bunlarla birlikte hafif yiyecekleri sunmakta uzmanlaşmış bayan personel

Bavul turizmi
ing: suitcase trade, fra: tourisme frontalier alm: Kofferhandel
yabancı ziyaretçilerin ülkelerine dönerken, toptan aldıkları malları beraberinde götürdükleri turizm türü

Bebek tarifesi
ing: infant fare, fra: tarif enfant alm: Preis für Kinder unter zwei Jah
iki yaşın altındaki çocuklar için aile indirimi kapsamında uygulanan özel tarife

Bedava içki
ing: complimentary drink, fra: boisson de faveur alm: Freigetränk
yolculuk sırasında ikram edilen ve karşılığında ücret talep edilmeyen içki

Bedenen güçlü yolcu
ing: able-bodied passenger, fra: passager disponible pour le sec, alm: kräftiger Passagier
uçak veya gemilerde, muhtemel tahliye durumlarında, mürettebata yardım etmesi için acil çıkış kapısı yanında oturmasına izin verilen ya da rica edilen yolcu

Bedesten
ing: bedesten, fra: bedesten alm: Bedesten
içinde değerli eşya alış verişi yapılan kapalı çarşı

Bel kaptan
ing: bell captain, fra: chef groom alm: Erster Page
danışma ve bagaj hizmetleri elemanlarının düzenli ve tam hizmet vermesinden sorumlu kişi

Belboy
ing: bellboy, fra: groom alm: Hotelpage
otele gelen müşteriyi ön bürodan alarak, eşyaları ve oda anahtarı ile odasına götüren, müşteri adına gelen posta ve mesajı ileten ve otelden ayrılırken aynı şekilde ilgilenen görevli

Belgelendirme
ing: licensing, fra: homologation alm: dokumentieren, ausweisen
turizm yatırım ve işletmelerine, durum ve sınıflarına göre ilgili idare tarafından yatırım ya da işletme izni belgesi verilmesi konusundaki işlemlerin tümü

Belgeli Seyahat Acentaları Enstütisi
ing: Institute of Certified Travel A, fra: Institut des Agences de Voyages, alm: Institut für lizensierte Reisea
seyahat acentaları için eğitici kurslar düzenleyen kuruluş

Belgeli turizm işletmesi
ing: licensed tourism establishment, fra: etablissement touristique homol, alm: lizensierter Fremdenverkehrsbet
turizm işletme belgesi verilmiş turizm tesisi

Belgeli turizm yatırımı
ing: licensed tourism investment, fra: investissement homologué de tou, alm: lizensiertes Tourismusinvestmen
turizm yatırım belgesi verilmiş girişim

belgesiz tesis
ing: tourism facility without licens, fra: établissement non homologué alm: ohne touristische Betriebserlau
turizm işletme belgesi taşımayan turizm tesisi

Bide
ing: bidet, fra: bidet alm: Bidet
banyolarda vücudun özel yerlerinin yıkanmasına imkân veren musluk sistemi

Bilet
ing: ticket, fra: billet alm: Billett
sinema, tiyatro vb yerlere giriş ya da taşıt araçlarında seyahat etme hakkı tanıyan belge

Bilet gişesi
ing: box office, fra: guichet alm: Fahrkartenschalter
bilet satış gişesi

Bilet payı
ing: ticket allocation, fra: quota de billet alm: Fahrkartenanteil
belli bir sefer için, bir bilet satış acentasına sayısal olarak tanınan bilet hakkı

Bilet stoku
ing: ticket stock, fra: billet vierge alm: Kartenstock
seyahat acentaları tarafından doldurulduktan ve tasdik edildikten sonra geçerlilik kazanan, hava ulaştırma şirketlerinin boş bilet formları

Biletli turizm
ing: ticketing tourism, fra: vol sec alm: Kartentourismus
ulaştırma aracı için bilet alındıktan sonra seyahate çıkılarak, konaklama ve diğer ihtiyaçlarla ilgili kısımların gidilen yerde programlaştırılması şeklindeki turizm

Biletsiz seyahat
ing: ticketless travel, fra: voyage à billet électronique alm: kartenlose Reise
yolcu ile ilgili kişisel bilgilerin, havayolu şirketi elektronik hafızasında muhafaza edildiği, biletsiz taşıma sistemi

Bitki temalı turizm
ing: phythome, fra: phythôme alm: Phythome
bitki örtüsünün çekim unsuru olarak kullanıldığı turizm türü

Broşür
ing: brochure, fra: brochure alm: Broschüre
tanıtıcı yayın türü

Buharlı gemi
ing: steam boat, fra: bateau à vapeur alm: Dampfer
buhar gücüyle çalışan gemi

Bareboat charter
Bir yatın mürettebatsız ve malzemesiz kiralanması

Basit Getiri Oranı
Accounting Rate of Return
Basit kârlılık oranı da denilen basit getiri oranı, yatırım önerilerinin değerlendirilmesinde kullanılan en kolay ve pratik yöntemdir

Başabaş Noktası
Break even point

Başabaş noktası grafiği
Break even chart
Başabaş noktası, işletme giderlerinin işletme gelirlerine eşit olduğu faaliyet hacmini gösterir Bu noktaya kâra geçiş noktası veya sıfır kâr noktası denilmektedir Turizm sektöründe, başabaş noktası analizleri asgari kapasite, asgari doluluk oranları, satışlar, kâr ve fiyat politikasının belirlenmesinde büyük yararlar sağlar

Belgeli yatak
Certificated-bed

Belgeli turizm yatırım veya işletmeleri
Certificated tourism investments and estableshments
Turizm Bakanlığı'nca belgelendirilmiş yatırım veya işletmeleri ifade eder

Bileşik tur
Combined tour

Bilgilendirme gezisi
Information trip

Bina İnşaat Harcı İstisnası
Exemption from building and construction taxes
Belediye Gelirleri Kanunu hükümleri çerçevesinde, inşa edilen binalardan alınması gereken bina inşaat harcı teşvik belgeli tesislerden alınmamaktadır Bina inşaat harcı istisnasından yararlanabilmek için teşvik belgesinin olması yeterlidir, ayrıca bir belge alınmasına gerek yoktur

Biniş reddi tazminatı
Denied boarding compensation
Teyit edilmiş rezervasyonu olan bir yolcunun uçağa alınmaması nedeniyle havayolu işletmesinin ödemesi zorunlu olan tazminat

Bireysel Paket Tur
Individual IT
Turistin tek başına satın aldığı turdur Bu tür turlar paket rurun tüm özelliklerini taşırlar, ancak bireysel olarak gerçekleştirilen paket turlarda herhangi bir grup olmadığı için tur lideri de söz konusu değildir

Brüt işletme geliri
Gross operating profit

Booking
Rezervasyon

Boş-dolu garantili fiyat
Price on full-empty bases

Boş zaman
Free time

Bölge sorumlusu
(Area manager, région directeur, Fläche Direktor)

Brüt Gezi Eğilimi
Brüt Gezi eğilimi= TP/P x 100
TP bir ülkenin veya belirli bir yörenin bireylerinde yapılan gezi sayısını,
P Bir ülkenin veya belrili bir yörenin toplam nüfusunu ifade eder

Brüt gezi eğiliminde ikinci ve üçüncü kez yapılan geziler önemli bir yer tutmakta ve böylece her yüz kişinin kaç kez gezi yaptığı belirlenmektedir Örneğin 100 kişilik bir grupta 60 kişi yılda bir defa, ya da 30 kişi yılda iki defa geziye çıkarsa, her iki durumda da istem 60 gezidir

BSP
Bank settlement plan
Bir tür havayolu bilet satış şekli, Hava taşımacılığında, belli bir tarihe kadar satılmayan havayolu biletlerini uygun fiyata alınıp, tüketiciye düşük kar marjıyla satılması

Bugünkü değer
Present value, Présent valeur, Gegenwart wert
Belirli bir dönem sonunda elde edilecek tutarın bugünkü değeri Bileşik faiz esasına göre yapılan uygulamada bugün faize yatırılacak bir sermayenin (N) dönemi sonunda ulaşacağı tutar c= a(1+t)n formülüne göre bulunur Buna göre şayet (n) dönem (yıl) sonraki tutar C ise bu tutarın bugünkü değeri
a= C/(1-t)n olacaktır

Bulk Paket Tur
(Bulk IT)
Grup olarak gerçekleştirilen paket turların bir türü olan Bulk IT esas itibariyle birbirini izleyen ve devamlılık arzeden (back-to-back) kafileler için tarifeli bir uçaktan belirli bir koltuk kapasitesi sağlanarak önceden belirlenmiş bir ülke veya bölgeye düzenlenen gezilerdir

Alıntı Yaparak Cevapla

Turizm Sözlüğü

Eski 07-17-2012   #2
Prof. Dr. Sinsi
Varsayılan

Turizm Sözlüğü



C , Ç

Cari oran
Current rate
Paraya çevrilebilir değerlerin kısa vadeli borçlara bölünmesiyle ortaya çıkan oran Cari oranını yükselmesi ödeme gücünün arttığını ifade eder İşletmenin kısa vadeli borçlarıını ölçmek ve net işletme sermayesinin yeterlilik düzeyini saptamak için kullanılır

Catering
(ing: catering, fra: restauration, alm: Verpflegung)
Yolcuların beslenme ihtiyaçlarını karşılamak için genellikle vapur ve uçak gibi uzun yol taşıtlarına ya da özel isteklilere verilen yiyecek-içecek hizmeti

CEAC
(Bkz Avrupa Sivil Havacılık Teşkilatı)

CF
Car ferry
Otomobil taşıyan feribot

CF
Cost and freight
Satıcının malı belirli bir noktaya kadar taşımayı taahhüt ettiği ve malın fiyatına taşıma giderlerinin da dahil olduğu bir alım-satım biçimi Cf satışlarda satıcı sigorta giderlerini ödemekle yükümlü değildir

Charter flight
Belirli bir grubu taşımak için kiralanmış olan uçak

Charter
Kiralık uçak

Charter Taşımacılığı
Charter transport
1952 yılında Avrupa Sivil Havacılık Teşkilatı, uluslararası tarifeli uçuşların özelliklerini aşağıdaki gibi belirlemiştir:

-uçuşlar bir devletin hava sahasından başka bir devlete yapılır
-yolcu, yük taşıyan ve belirli ücret ödenen tüm uçuşlar jerkese açıktır,
-uçuşlar önceden belirlenen saatlere vd kalkış-varış noktalarına göre gerçekleşir
Yukarıda belirtilen bu üç özellikten birisi gerçekleşmezs bu uçuşa tarifesiz-charter uçuş denir Charter uçuşunu tarifeli seferden ayıran en önemli özellik, bir kişi veya grubun biruçağın tüm koltuk kapasitesini satın almasıdır

Charter uçuşları 30 Nisan 1956'da Paris'te imzalanan Uluslararası Ticaret Hukuku Anlaşması'na göre yapılır Buna göre;

a)Yalnız uçuşlar 1 aydan fazla süremez ve 2 uçuş noktasındna başka yere yapılamaz
b)Tarifeli seferlerin yolcu ve uçak bakıından yetersiz kaldığı noktalra yapılırç
c)Charter uçuşu yalnız kiralama yoluyla yapılır
d)Yalnız koltuk trafiği yapılamaz
e)İnterline yolcu, posta ve kargo taşıması yapılamaz
f)Paket tur charter uçuşlarında başka tip charter trafiği (Co-mingling) yapılamaz
g)Paket tur charter uçuşlarında Türk göçmen işçilerin taşınması yasaktır

Charterer
Kiralık uçağı kiralayan

Check-in
"Kayıt" Bir otele giriş ve kayıt defterini imzalama Genel olarak otele giriş saati 0600, çıkış "Check-Out" saati ise 1300'tür

CIF
(Cost, insurance, freight coûter assurance cargaison; kosten Versicherung Transport)
İngilizce bedel, sigorta ve navlun sözcüklarının kısaltılmasından oluşan ve ithalatta mal bedelinin üstüne sigorta ve navlun giderlerinin de eklendiğini ifade eden terim CIF satışlarda satıcı, sigorta ve navlundna kaynaklanan maliyetlere katlanır Bu uygulamada malı alanın (ithalatçının) belirleyeceği yere kadar götürme sorumluluğu satıcıya aittir

Ciro
(İngEndorsement FraAvenant AlmIndossament)

1 Hak sahibince değerli evrakın arkasına atılan bir imza veya yazılan bir fade ile söz konusu evraktan doğan hakların başkasına devrini sağlayan işlem
2 İş hacmi (turnover)
3 Döner sermayenin miktarı X devir sayısı

Confidental price-tariff
İncoming acenta ile tur operatörü arasında yapılan ve sadece onlar için geçerli olan fiyat

Courier
"Profesyonel Turist Rehberi" Tour leader, tour escort veya tour manager olarak da adlandırılır

CPM
(Bkz Kritik Yörünge Metodu)

Cruise
"Kruvaziyer Seyahat" Turizm amacıyla yapılan deniz yolculuğu

CSST
(Bkz Şehir gezisi)

Çamaşırhane
(İng Laundry Fra Linge AlmWäscherei)

Çapraz Satış
(İngCross Selling, FraCroix vendre, AlmKreuz verkaufen)
Çapraz satış, mevcut müşterilere veya aktif olmayan müşterilere ilave ürün veya hizmetlerin sağlanmasıdır Çapraz satış stratejileri ile yeni müşterilerin kazanılması için harcanacak zaman ve paradan çok daha azıyla satışlar yatay veya dikey olarak çarpıcı biçimde artırılabilir Çapraz satışı stratejik öncelik haline getiren her işletme, büyük başarılar sağlayabilir Ne var ki etkin olabilmek için çapraz satış şirket kültürünün bir parçası olmalıdır

Çekek Yeri
(Bkz Yat çekek yeri)

Çekicilik
(İng Attraction, FraAttraction, GerAnziehungskraft)
Çekicilik, turistin bir bölgeyi diğerine tercih etmesini etkileyen turizm ürününün unsurları olarak tanımlanabilir Bu unsurlar bir bölgeye turist akımını yaratan faktörlerdir Bölgesel veya yörestel nitelik taşıyan çekicilikler olduğu gibi ulusal nitelik taşıyanlar da vardır
Bu konuda bir başka ayrım çekici olay, çekici yer olarak yapılabilir Genellikle yer ve olay tükaticinin tercihinde önemli birer faktör olarak birlikte rol oynarlar

Çevre kirliliği
Environmental pollution
Üretim ve tüketim faaliyetleri nedeniyle ortaya çıkan katı, sıvı, gaz biçimindeki artık(atık)ların fizik ve biyolojik ortamı olumsuz yönde etkilemeleri

Çevre yolu
(ing: beltway, fra: route périphérique, alm: Umgehungsstraße)
Şehir trafiğinin aksamaması amacıyla yerleşim yerinin dışından geçen ve şehir yollarına bağlanan ana yol

Çevresel etki değerlendirmesi
(ing: environmental impact assessment, fra: évaluation de l'impact sur l'en, alm: Bewertungsanalyse von Umweltein)
Yeni gelişme ve projelerin çevreye olabilecek etkilerinin, sosyal sonuçları ve alternatif çözümleri de içine alacak biçimde analizi ve değerlendirilmesi

Çığırtkan
(ing: town crier, fra: acoleur, alm: Ausrufer)
Turisti belli bir otel veya mağazaya çekmeye çalışan, genellikle o yörede yaşayan kişi

Çift kişilik oda
(ing: double room, fra: chambre double, alm: Doppelzimmer)
Konaklama tesisinde iki kişilik oda

Çift kişilik odada tek konaklama
(ing: single supplement, fra: supplément personne seule, alm: Einzelzimmerzuschlag)
Özellikle çift kişilik konaklamayı esas alan turlarda, tek olarak kalmanın tercihi halinde, ilâveten ödenen oda ücreti farkı

Çift kişilik tarife
Double acupation rates
İki kişinin işgal edeceği bir oda için, tek kişiden alınan ücret

Çift kişilik yatak
(ing: double bed, fra: lit double, alm: Doppelbett)
Standart ölçüde çift kişilik yatak

Çifte dağıtım
(ing: dual distribution, fra: distribution indirecte, alm: Doppelvertrieb)
Bir mal veya hizmetin el değiştirerek tüketiciye ulaşması

Çifte rezervasyon
(ing: overbooking, fra: surréservation, alm: Überbuchung)
Mevcut koltuk veya oda sayısının üzerinde yapılan rezervasyon

Çiftlik turizmi
(ing: agro-tourism, fra: tourisme à la ferme, alm: Bauernhofferien)
Tarımsal üretim ve çiftlik yaşamı alışkanlıklarına uygun bir şekilde yapılan seyahatlerin doğurduğu olay ve ilişkilerin bütünü

Çini
(ing: glazed tile, fra: faience, alm: Kachel)
Duvarları kaplayıp süslemek için kullanılan ve genellikle çiçek resimleriyle bezeli, pişmiş, balçık levha, fayans

Çocuk tarifesi
(ing: child fare, fra: tarif enfant, alm: Kinderfahrpreis)
2-12 yaş arasındaki çocuklar için uygulanan tarife

Çoğaltan etkisi
(ing: multiplier effect, fra: effet multiplicateur, alm: touristischer Zusatzfaktor)
Turizm harcamalarının yeni ek harcamalara yol açma özelliği

Çok alternatifli ürün
(ing: multialternative tourism produc, fra: produit touristique diversifié,, alm: multialternatives Tourismusprod)
Değişik turizm çeşitleri

Çok amaçlı kullanım
(ing: multipurpose use, fra: emploi multiple, alm: Vielzweckgebrauch)
Birden fazla gruba veya faaliyet türüne imkân sağlayacak biçimde kullanım

Çok amaçlı yapı
(ing: multipurpose building, fra: immeuble polyvalent, alm: Vielzweckbau)
Araba park katlarının, sokak seviyesinde dükkânların, orta katlarda iş yerlerinin ve en üstte konaklama imkânlarının bulunabildiği çok katlı yapı şekli

Çok yönlü eğlence merkezi
(ing: diversifıed entertainment cente, fra: centre de loisirs, alm: vielfältiges Vergnügunszentrum)
Kurulduğu çevrede değişiklik gösterdiği için cazibesi artan eğlence merkezi

D

DAF
Sınırda teslim

DDP
Gümrük resmi ödenmiş olarak teslim

Delivery service
Teslimat servisi

Dağ ve Kış Turizmi
Mountain and Winter Tourism
Sanayileşme ve hızlı gelişmenin bir sonucu olarak insanlar sıkıcı ve sağlıksız ortamlardan kurtulmak için, kışın karlı dağlık ve ormanlık yerlere gitmektedirleri Böylece, dağ ve kış turizmi dağmuş ve gelişmiştir

Dağcılık
(Alpinism, alpinisme, Bergsteigerung)

Dalyan
(ing: fish trap, fra: bordique, alm: Fischreuse)
deniz, göl ve ırmaklarda kıyılara yakın yerlerde kazık ve tellerle yapılan balık avlama yeri

Davet
(ing: invitation, fra: invitation alm: Einladung)
bir göreve veya bir aktiviteye katılma çağrısı

Day-rate
Gündüz Tarifesi
Bir otel odasının gece kullanı1maması koşuluyla uygulanan tarifedir Bu tür bir tarifede odanın saat 0600 dan 1700'ye kadar kullanılması öngörülür

Değişken maliyet
Variable cost (VC)

Demi-Pension :
Yarım Pansiyon
Yatak, kahvaltı ile ögle veya akşam yemeklerinden birini içeren konaklama tarifesi

Demografi
(Demography, démographie, Demographie
İnsan topluluğunun belirli niteliklerinin ölçülmesiyle ilgili bir bilim dalı Nüfusun büyüklüğü, cinsiyeti, mesleklere, yaşa vb unsurlara göre tanıdığı özellikler ve bunların zaman içindeki eğilimleri demografinin ilgi alanına,girer

Denetleme gezisi
Inspection trip

Deniz kürü
Marine cure

dessert
tatlı
Genellikle ana yemek üzerine yenen, şekerle hazırlanan yiyecek

Destination
(BknzVarış yeri)

Destek veren kuruluşlar
Consolidator
Özellikle tarifeli uçak seferleri yapan ve kruvaziyer seferleri yapan tur operatörlerinden toplu olarak özel ve iskontolu fiyatlarla kontenjan alan ve ucuza aldıkları bu ürünleri diğer tur operatörü ve seyahat acentalarına uygun kar payıyla satan kuruluşlar

Deniz otobüsü
(ing: hydrofoil, fra: hydrofoil, alm: Seebus)
özel hava yastıkları üzerinde hız kazanan ve suya derinlemesine temas etmeden hızla seyreden, yolcularını kapalı mekân içerisinde taşıyan deniz taşıtı

Deniz tedavisi
(ing: thalassotherapy, fra: thalassothérapie, alm: Thalassotherapie)
deniz veya deniz klima etkisi ile hastalıkların tedavisi

Deniz termal ve sağlıklı yaşam
(ing: sea thermal and health center, fra: centre de thalassothérapie et d, alm: Thalassotherapie-Zentrum)
deniz termal koşullarını taşıyan kıyı yörelerinde kurulan turizm merkezi

Deniz turizmi
(ing: sea tourism, fra: tourisme de mer, alm: Meerestourismus)
su sporları, yatçılık, deniz ve kum banyosu gibi denizde yapılan faaliyetleri konu alan turizm organizasyonlarının doğurduğu olay ve ilişkilerin bütünü

Deniz tutması
(ing: sea sickness, fra: mal de mer, alm: Seekrankheit)
deniz yolculuğunda dalgaların etkisiyle sallantıların yarattığı rahatsızlık

Deniz tutmasına karşı direnç
(ing: sea legs, fra: avoir le pied marin, alm: Wiederstandsfähigkeit gegen See)
deniz yolculuğunda, fırtınalı havalardaki sallantılara karşı dayanabilme gücü

Deniz uçağı
(ing: seaplane, fra: aquavion, alm: Wasserflugzeug)
su üzerinden havalanabilecek ve uçuştan sonra yine su üstüne inebilecek şekilde tasarlanmış hava taşıtı

Deniz ürünü
(ing: seafood, fra: fruits de mer, alm: Meeresfrüchte)
deniz canlılarından hazırlanan yiyecek türü

Deniz altı turizmi
(ing: marine tourism, fra: tourisme sous-marin, alm: Unterwassertourismus)
Su altı sporları yapmak, zevk ya da seyir amacıyla su altında yüzmek vb faaliyetleri konu alan turizm organizasyonlarının doğurduğu olay ve ilişkilerin tümü

Denizciliğe ait
(ing: nautical, fra: nautique, alm: nautisch)
denizle, gemi işletmesiyle ilgili

Denizyolları temsilcisi
(ing: maritime agent, fra: agent maritime, alm: Schiffahrtsvertreter)
armatörlerin, kendi adlarına, herhangi bir limanda, deniz taşıtlarının hareketi, yolcu ve eşyanın gelişi, gidişi ve gereken diğer ihtiyaçlarının giderilmesi amacıyla görevlendirdikleri kişi

Departure delay insurance
kalkış gecikme sigortası
Yer ayırtılmış bir taşıtın gecikmesini kapsayan sigorta Sigorta ödemesini iki şekilde yapar Birincisi, neden olunan olumsuzluklardan dolayı üzerinde anlaşılmış bir tutar ödenir İkicisi de, seferin iptal edilmesi ve ilave bir sefer gerekiyorsa iptal ücreti; yolculuğu tamamlamak için konaklama gerekiyorsa konaklama masrafı gibi masraflar dahil, belirli kayıpları tazmin etmek amacıyla yapılan ödemeler

Departure tax
yurt dışına çıkış vergisi
seyahat, ağır şekilde vergilendirilen bir hizmettir Yolcuların çoğu da bilet ücretinin ne kadarının hükumetçe yutulduğunun farkında değildir İki ana vergi çeşidi vardır Biletin satın alınması esnasında alınan bilet vergisi ve, tahmin edileceği üzere, yurt dşına çıkış esnasında alında yurt dışına çıkış vergisi

Depozito tahsil ihbarnamesi (DCA)
Bir müşterinin depozitosunun alındığını konfirme eden ve seyahat acentelerince çıkarılan bir doküman Acenteler toplanan depozitoların toplam değerleri üzerinden, üzerinde anlaşılmış belirli dönemlerle faturalanırlar Elektronik ödeme sistemleri yaygınlaştıkça DCA'lar kullanımdan düşmektedir

Depozito
(ing: deposit, fra: dépôt de garantie, alm: Depositum)
bir taahhüt sırasında güvence için ya da bağlanma nedeni ile oda, yer veya bilet ücretlerinin küçük bir miktarının peşin ödenmesi

Depozitolu rezervasyon
(ing: deposit reservation, fra: reservation cautionnée, alm: Reservierung unter Hinterlegung)
bir konaklama tesisinin, en az bir gecelik ücretini peşin tahsil ettiği rezervasyon

deregulation
serbestleştirme
Taşımacılıkta devlet kontrollerinin tedricen kaldırılması için kullanılan terim Çok çeşitli tarifelerin ve özel anlaşmaların ortaya çıkması sonucunu doğurmuştur

Derinlik işareti
(ing: depth marking, fra: marque de profondeur, alm: Tiefenmarkierung)
yüzme havuzu çevresinde havuzun derinliklerini gösteren işaretler

Devlet taşımacılığı
(ing: public transportation, fra: transport public, alm: öffentliche Verkehrsmittel)
ilgili kamu kuruluşlarının sorumluluğunda yapılan taşımacılık hizmeti

Devre-mülk
(ing: timesharing, fra: multipropriété, alm: Umlauf-Immobilien)
alıcıya, belli sayıdaki yılların belli sürelerinde, bir konuttan müstakil yararlanma hakkı veren sistem

Dışa yönelik turizm
Outbound tourism

Dikey bütünleşme
(ing: vertical integration, fra: integration verticale, alm: vertikale Integration)
bir şirketin birbirini tamamlayan hizmetleri hiyerarşik olarak bünyesinde toplaması

Dinî bayram
(ing: religious holiday, fra: féte réligieuse, alm: religiöser Feiertag)
dinî bakımdan önemli olan ve kutlanan gün

Dinlence
(ing: recreation, fra: récréation, alm: Erholung)
boş vakit etkinliklerinin kişiliği geliştirici ve dinlendirici şekilde plânlanması

Dinlence köyü
(ing: recreational town, fra: village de retraite, alm: Erholungsstadt)
emekliler için belirli bir yaşam tarzı gereklerine göre inşa edilmiş küçük yerleşim yeri

Diplomat
(ing: diplomat, fra: diplomate, alm: Diplomat)
bir ülkenin dış ülkelerdeki resmî temsilcisi

direkt hat
(ing: hot line, fra: ligne directe, alm: Direktverbindung)
doğru bilgi alınması, rezervasyon sağlanması ve çeşitli şikâyet konularının ilgililere iletilmesi açısından hız sağlayan telefon hattı

Direkt tren
(ing: direct train, fra: train express, alm: durchgehender Zug)
kısa veya orta mesafeler arasında önemsiz istasyonlara uğramayan, bazen de çıkış ve varış istasyonları arasında durmayan tren türü

Dış turizm geliri
(ing: tourism receipts, tourism incom, fra: recettes de tourisme internatio, alm: ausländisches Tourismuseinkomme)
bir ülkede yabancı ziyaretçilerin bir yılı aşmayan süreli ziyaretlerinde yapmış oldukları harcamalar toplamı

Doğa sporları
(ing: nature sports, fra: sports en plein air, alm: sportliche Aktivitäten in freie)
doğada yapılan spor aktiviteleri

Doğa yürüyüşü
(ing: nature walk, fra: randonnée, alm: Wanderung)
doğanın güzellik ve zenginliklerini görmek amacıyla yapılan kısa ve uzun süreli yürüyüş

Doğal kaynak
(ing: natural resource, fra: ressource naturelle, alm: Bodenschatz)
tabiatın düzeninde kendiliğinden var olan, doğa tarafından insanoğlunun kullanımına sunulan her türlü kaynak

Doğal turizm değeri
(ing: natural tourism asset, fra: ressource naturelle de tourisme, alm: natürliche touristischer Wert)
turizm açısından önem taşıyan doğal kaynak

Dönem
(ing: period, fra: période, alm: Periode)
birbirini izleyen, başlangıcı ve sonu belirlenmiş zaman aralığı

Dönüşü açık bilet
(ing: open date return ticket, fra: billet open, alm: offene Rückfahrkarte)
gidiş-dönüş olarak alınan biletlerde, dönüşü istenilen bir tarihte yapılabilen bilet

Dört mevsimlik tatil tesisi
(ing: four season resort, fra: établissement de tourisme perma, alm: ganzjährige Ferienanlage)
ılıman iklimlerde 12 ay hizmet verebilecek tatil merkezi

Dörtlü turizm gelişmesi
(ing: four-way tourism development, fra: développement de tourisme à qua, alm: vierstufige touristische Entwic)
turizm merkezlerinin dört çekim unsuru olan doğal güzellik, coğrafî konum, uluslararası ün ve yaratıcılık etkenleri öne çıkarılarak geliştirilmesi stratejisi

Döviz
(ing: foreign currency unit, fra: devise étrangère, alm: Devise)
yabancı para birimi

Döviz bürosu
(ing: exchange office, fra: bureau de change, alm: Wechselstube)
para değiştirme işlemlerinin yapıldığı yer, döviz alınan yer

Döviz kuru
(ing: foreign exhange rate, fra: cours de change, alm: Devisenkurs)
bir yabancı para ile ulusal para arasındaki değişim oranı

Döviz piyasası
(ing: foreign exchange market, fra: marché de devises international, alm: Devisenmarkt)
ulusal paraların birbirine dönüştürülmesini sağlayan döviz borsası

Duhuliyesiz
(ing: free admission, fra: entrée libre, alm: freier Eintritt)
giriş ücreti olmayan

Dünya Çevre Geliştirme Komisyon
(ing: World Commission on Environment, fra: Commission Mondiale de Développ, alm: Weltkommission für Umweltentwic)
ekonomik gelişmeyi yadsımayan, ancak dünya çevresini tehdit etmeyen çevre ve enerji politikalarının benimsenmesi gerekliliğini savunan Brundtland Raporunu hazırlayan Birleşmiş Milletler'in oluşturduğu bir komisyon

Dünya Sağlık Örgütü
(ing: World Health Organization-WHO, fra: Organisation Mondiale de Santé,, alm: Weltgesundheitsorganisation)
toplumu ilgilendiren hastalıkları izleyerek, hükümetlere tavsiyelerde bulanan, Birleşmiş Milletler Teşkilâtı bünyesindeki kurum

Dünya turizm geliri
(ing: world tourism receipts, fra: recettes de tourisme mondial, alm: Welteinkommen aus dem Fremdenve)
uluslararası turizm amaçlı seyahatlerde yapılan harcamalar toplamı

Dünya turizm pazarı
(ing: world tourism market, fra: marché international de tourism, alm: Welttourismusmarkt)
turizm arz ve talebinin buluştuğu uluslararası piyasa

Dünya vatandaşı
(ing: stateless person, fra: apatride, alm: Weltbürger)
herhangi bir devletin uyruğunda olmayan kişi

Durak
(ing: stop, fra: arrêt, alm: Haltestelle)
taşıt araçlarının yolcu alma ve bırakma amaçlı, kısa bir süre için durdukları, yol üzerinde işaretlenmiş belli bir nokta

Durma-binme
(ing: stopover, fra: halte, alm: Reiseunterbrechung)
hava taşıtında seyahati bir ara uğrak yerinde keserek, bu seyahati aynı hattın ilerideki bir seferinde bitirme

Duty-free
(ing: duty-free, fra: hors-taxe, alm: zollfrei)
gümrük vergisi muafiyeti

Duty free shop
Uluslararası sulardan transit geçişte veya havaalanlarında, vergilendirilmemiş malların satıldığı dükkanlar

Duyarlı çevre
(ing: environmentally sensitive area, fra: espace sensible, alm: sensible Zone)
doğallığının sürdürülmesi ve korunması ancak bilinçli ve özel önlemlerin alınmasıyla mümkün olabilen hassas ekosistemli alan

Dürtü araştırması
(ing: motivation research, fra: recherche de motivation, alm: Motivierungsforschung)
bir turizm merkezi ile ilgili imajın, potansiyel ziyaretçiler tarafından algılanması araştırması

Düşük faizli tatil kredisi
(ing: low interest holiday loan, fra: chèque-vacances, alm: niedrigverzinster Urlaubskredit)
dar gelirlilerin tatil yapmalarına yardımcı olmak üzere faizi düşük, borç para verilmesi

Düşük sezon
(ing: low season, fra: basse saison, alm: Vor-, Nach-, Zwischensaison)
turist trafiğinin ve genellikle fiyatların en düşük olduğu dönem düzenli sefer
(ing: regular service, fra: service régulier, alm: fahrplanmäßige Verbindung)
bir anlaşma uyarınca, önceden saptanmış gün ve saatlerde, süresi belli taşıt servisi

Dikey bütünleşme
Aynı sektörde ancak farklı üretim dallrında faaliyet göstren firmalrın faaliyetlerini birleştirmeleridir Turizm sektöründe bir hava yolu şirketinin, tur operatürleri, konaklama tesisleri vb ile yapacağı işbirliği dikey bütünleşmeye örnek gösterilebilir

dinghy
dingi
Genellikle gemilerin çektiği küçük sandal

Discriminatory
Ayırım Gözeten
Belirli kimselere, örneğin askerlere ögrencilere, çocuklara uygulanan indirimli tarifeler

Dizgisel şema, Master süreç şeması
Sequental chart
İşletmelerin analizinde önemli fonksiyonu olan, tüm planın incelenmesini kapsayan bir tür şemadır Master süreç şeması olarak da adlandırılır Çünkü ayrı fonksiyonlaeın süreç şemalarının sentezidir Bu fonksiyon grafikler kronolojik sıraya konularak bütün işletmedeki iş, materyal ve personel akımı saptanır

Doğal kaynaklar
Naturel sources
Üretim sürecinin değil, doğanın sağladığı mallar, değerler Yenilenebilir doğal kaynaklar ve yenilenemeyen doğal kaynaklar olarak sınıflandırılır

Doğal tedavi merkezi
Naturel therapy center

Doğrusal organizasyon, doğrusal örgütle(n)me
Linear organisation

Dönem
(Bkz Mevsim)

Dünya Turizm Örgütü (DTÖ)
World Tourism Organisation (WTO)

Dünya Ticaret Örgütü (DTÖ)
World trade organisation (WTO)

Dünya seyahat acentaları birlikleri federasyonu
the universal federation of travel agencies associations

Düşük kapasiteli tesis
(Bkz Küçük ölçekli tesis)

Alıntı Yaparak Cevapla

Turizm Sözlüğü

Eski 07-17-2012   #3
Prof. Dr. Sinsi
Varsayılan

Turizm Sözlüğü



E/ F

ECU
(Bkz Avrupa Para Birimi)

Efektif
(ing: effective, fra: effectif, alm: effektiv)
Banknot ve metal para

EFTA
(Bkz Avrupa Serbest Ticaret Bölgesi)

Egzotik turizm
(ing: exotic tourism, fra: tourisme exotique, alm: exotischer Tourismus)
İlgi çekici yabancı yerlere yönelen turizm

Eğitim amaçlı seyahat
(ing: travel for learning, fra: voyage éducatif, alm: Bildungsreise)
Avrupa üniversitelerinin, özellikle Amerikalı öğrencilerin ilgisini çekmek üzere düzenledikleri, yaz aylarında, kısa dönemli kurs ve gezi paketi sistemi

Eğlence merkezleri
Entertainment centers
Eğlence merkezleri, deniz-kum-güneş üçlemesinden arta kalan zamanın değerlendirilmesine olanak sağlayan konaklama faaliyetleri dışındaki, özellikle sportif faaliyetler, yeme-içme ve alışveriş olanaklarının içiçe yer aldığı merkezlerdir

Eğlendirici veya oyalayıcı hizmet
(ing: in-flight entertainment, fra: facilité de distraction au vol,, alm: Reiseunterhaltung)
Uçaklarda yolcuların iyi vakit geçirmelerini sağlamak için sunulan film veya video gösterimi, müzik yayını veya kağıt oyunu vb hizmet

EIB
(Bkz Avrupa Yatırım Bankası European İnvestment Bank)

Ekoturizm
(ing: ecotourism, fra: écotourisme, alm: Ökotourismus)
Doğal çevre ile turizm faaliyetini bağdaştıran, çevrenin olumsuz etkilenmesi konusunda sorumluluk güdüsü ile hareket etme esasına dayalı turizm faaliyeti

Ek prim
Override Premium

Ekonomik İşbirliği ve Kalkınma Teşkilatı
Organization for Economic Cooperation and Development (OECD)
Aralık 1960'da imzalanan bir konvansiyonla Eylül 1961'de faaliyete geçen uluslararası bir kuruluş OECD kısa adıyla da anılır

Elit turizm
(ing: elite tourism, fra: tourisme élites, alm: elitärer Tourismus)
Üst gelir grupları ya da seçkin kişiler için düzenlenen turizm faaliyeti

Elle tutulmaz ürün
(ing: intangible product, fra: produit intangible, alm: abstraktes Produkt)
Turizm gibi, somut varlığı olmayan ürün türü

Elle tutulmaz ürünlerde kalite
(ing: quality control of intangibles, fra: contrôle de qualité des intangi, alm: Qualitätskontrolle bei abstrakt)
Turizm gibi elle tutulmaz ürünlerin, mukayeseli standardizasyon yöntemi

EMS
(Bkz Avrupa Para Sistemi)

En düşük fiyat
Rack-bottom price

En küçük kareler metodu
Least squares method
İki değişken arasındaki ortalama ilişkinin hesaplanmasına yarayan matematiksel bir tahmin yöntemi

Enformel organizasyon
(Bkz İnformel organizasyon)

Ergonomi
Ergonomics
İnsanın kas gücünün üretimde verimli olarak kullanılmasını sağlamanın şartlarını inceleyen bilim dalı Ergonominin amacı işgücü ve sermayenin üretkenliğini en çoğa çıkarmak için en ugun fiziksel ortamın yaratılmasıdır

Ekstra yatak, ilave yatak
Additional bed

ESAD
Ege seyahat acentaları derneği

Eşya sigortası
(ing: freight insurance, fra: assurance de bagage, alm: Frachtversicherung)
Yolcu ile taşıt sahibi ya da üçüncü şahıs arasında belirli miktarda prim ödemek suretiyle taşınan eşyanın kaybolma, çalınma, kırılma, gecikme ve benzeri nedenlerle uğrayacağı zararı karşılamak üzere yapılan anlaşma

Etkinlik tatili
(ing: activity holiday, fra: vacances actives, alm: Aktivurlaub)
Turistlerin spor veya benzeri aktivitelere katıldıkları turizm türü

F


Factoring
Firmalara vadeli satışlarının bedelini vadesinden önce tahsil olanağı veren finansman hizmeti Faktoring kuruluşu (factor), vadeli satış yapmış firmanın fatura edilmiş alacaklarını peşin bedelle ve fakat bir iskonto ile satın alır; Vadesi geldiğinde alacağı kendi tahsil eder

Fayda-maliyet analizi
Cost-benefit analysis
Yatırım projelerinin etkinliğini sınama ve değerlendirmede geliştirilen tekniklerden biridir Fayda-maliyet analizi bir projenin net cari değerini iskontoloyarak projenin toplam maliyetini ve faydasını değerlendirir

Fazla rezervasyon
Overbooking

FC
(Bkz Sabit maliyet)

FDCSST
(Bkz Tam gün şehir gezisi)

Federal Denizcilik Komisyonu
(ing: Fedaral Maritime Commission-FMC, fra: Commission Fédérale Maritime, alm: Föderale Maritime Kommission)
Denizcilikte uluslararası yolcu ve yük taşımacılığını düzenlemek yetkisini taşıyan Amerikan resmî kuruluşu

Fener
(ing: lighthouse, fra: phare, alm: Leuchtturm)
deniz araçlarının yolunu bulması için yapılmış ışık kulesi

Festival
(ing: festival, fra: festival, alm: Festspiel)
Niteliği önceden programla belirlenen, kendine özgü ayrıcalığı olan şenlik ya da bir kaç gün süren sanat gösterisi

FIT
(Bkz Rehbersiz dış ülke gezisi)

Fiilen İşletilen Yatak
Actually Operated Bed

Finansal kiralama
Financial leasing
Turizm yatırımlarının finansman yöntemlerinden biri olan finansal kiralama, dünyada, 1952 yılından itibaren yatırım mallarının finansmanında kullanılmaya başlanan bir yöntemdir 3226 sayılı Finansal Kiralama Kanunu'na göre ülkemizde her türlü taşınır veya taşınmaz mal leasinge konu olabilir Öte yandan, leasing konusu malın bağımsız ve üzerinden amortisman ayrılabilen bir özellik taşıması gerekmektedir Buna göre hammadde ve ara malı niteliğinde olan ve kullanıldığında tüm özelliklerini yitiren mallar, yazılım gibi maddi olmayan konular ile fikri ve sınai haklar leasing yapılmamaktadır

Finansal yönetim, finans yönetimi
Financial management

Finansal rasyolar
Financial ratios
İşletme faaliyetlerinin ortaya çıkardığı fon ihtiyacının saptanması, işletmenin finansal yapısının ne derece sağlam olduğunun anlaşılması amacıyla kullanılan finansal analiz araçları Rasyo iki değerin birbirine olan oranı demektir

Finanslama
Financing
Özel ya da tüzel kişilerin yatırım, üretim ve satış faaliyetinin gerçekleştirilmesi ve bu faaliyetin istenilen düzeyde sürdürülebilmesi için gerekli parasal değerlerin sağlanması, saklanması, ödenmesi ve bunlarla ilgili maliyetleri de içeren para bulma ve kullanma etkinliği

Finansman planı
Financial plan

Firma ziyareti
Corparate travel

Fiyat
Rate, fare

Fiyat farklılaştırılması
Price discrimination
Maliyetinde bir değişiklik olmamasına rağmen, aynı malın ya da hizmetin farklı alıcılara değişik fiyattan satılması

Fiyat politikası
Turistik mal ve hizmetlerde izenecek fiyat politikası:
Fiyat saptamadaki amacın belirlenmesi,
Değişik alternatifler arasında hedefe uygun politikanın tercihi,
Fiyatlama yönteminin seçimi aşamalarından oluşur
Günümüz turizminde fiyat politikası çok önemli bir faktördür Çünkü, arz son derece rekabetçi ortamda oluşmakta, fiyat karşısında esnekliğe sahip olamamkta, talep ise fiyatlar karşısında büyük bir esneklik göstermektedir

Fiyatlandırma, kotasyon
Quotation

Fiyatlandırma yöntemi
Turizm sektöründe mal ve hizmetlerin fiyatları amaç ve politikaları saptandıktan sonra çoğunlukla ya maliyet esasına göre, ya da rekabet koşulları göz önüne alınarak belirlenir

Fizibilite etüdü
Feasibility study
Yapılabilirlik ettüdü Yatırım projelerinin gerçekleştirilebilir olup olmadığını saptamak amacıyla yapılan çalışmaların bütünü

FOB
(ing: free on board, fra: franco de port, alm: frei an Bord)
Güvertede teslim, Deniz taşımacılığına ilişkin bir anlaşma olan FOB uygulamasında satıcının yükümlülüğü malın gemiye yüklenmesi ve bu durumun alıcıya bildirilmesi ile sona erer

Fon
Fund
Belirli bir alanda bulunulacak belirli bir faaliyetin gerçekleştirilmesi için ayrılmış para ya da aynı işlevi gören varlıkların tümü

Fonksiyonel organizasyon
Functional organisation

FOQ
Free on quai
Rıhtımda teslim, Alıcı tarafınan belirtilen rıhtıma malın teslimi yükümlülüğünü içeren bir anlaşma Rıhtıma teslim anına kadar olan giderler satıcıya ait olup, bu giderlerin tümü FOQ fiyata dahildir

FOR
Free on rail
Trende teslim
Alıcı tarafından belirtilen yükleme istasyonuna malın satıcı tarafından teslimi yükümlülüğünü içeren bir anlaşma

FOT
Free on truck
Kamyonda teslim
Alıcı tarafından beliirtillen kamyona malın satıcı tarafından teslimi yükümlülüğünü içeren bir anlaşma

Formel organizasyon
Formal organisation

Fosil
(ing: fossil, fra: fossile, alm: Fossil)
toprak tabakalarında kalarak, eskiden günümüze kadar gelen bitki ve diğer canlıların kalıntı veya izlerine verilen ad

Fosseptik
(ing: septic tank, fra: fosse septique, alm: Senkgrube)
lâğım çukuru

FPA
Free from particular average
Dış ticari satış sözleşmelerinde yer alan bir terim Kısmi hasarın hariç tutulduğu bir anlaşma biçimi

Franchising
Franchise veya franchising sözlük anlamıyla imtiyaz demektir Franchising terimi günümüzde çağdaş nitelikte bir finansman yöntemidir Franchising gerçek anlamıyla herhangi bir ürünü veya hizmeti pazarlamaya yönelik olarak uygulamaya konulan bir sistemi ifade etmektedir Bu yöntemde, yatırımcı kuruluş otel veya tatil köyü zinciri şeklinde çalışıyorsa, başka bir işletmenin yeni yatırımına belirli koşullarda, belirli oranda katılmakta; projenin hazırlanmasını, inşaatın kontrolünü, tesisin yönetimini üstlenmekte, ayrıca kârdan katılma oranında bir pay almaktadır Bazı imtiyaz yöntemlerinde ise işletme, zincirin kalite normlarına uymak ve belirli bir imtiyaz ücreti ödemek suretiyle zincirin adını (markasını) kullanma hakkını elde etmektedir

Fresk
(ing: fresco, fra: fresque, alm: Fresko)
Yaş duvar sıvası üzerine kireç suyunda eritilmiş madenî boya ile yapılmış resim
G / H

Gantt Şeması
Gantt Progress Chart
Turizm yatırım projelerinin önceden öngörülen sürede ve maliyet tutarı içinde gerçekleştirilmesinde, iş akışlarının ve gelişmelerin şematik olarak gösterilmesinde kullanılan planlama ve programlama yöntemlerinden biri Zaman-çizgisi veya kilometre-taşı şeması, çubuk şeması adı da verilen Gantt Şeması yönteminde, proje çeşitli aşamalara bölünmekte, aşamaların içerdiği faaliyetlerin özellikleri ve diğer faaliyetlerle bağlantıları göz önünde tutularak bir zaman cetveli üzerinde gösterilmektedir Böylece hangi faaliyetin ne zaman başlayıp ne zaman biteceği açıkca görülebilmekte ve buna bakarak gerekli denetimler yapılmaktadır

GATT
(Bkz Gümrük Tarifeleri ve Genel Ticaret Anlaşması)

Gayrimenkul alım vergisi istisnası
Real estate tax exemption

Gayrimenkul mallar, taşınmaz mallar
Immovable property
Başlıcaları şunlardır: Arazi, ve üstündekiler (bitki, ağaç, bina ve parçaları), madenler ve üzerindeki haklar Gayrimenkul üzerinde hak sahibi olabilmek için hakkın tapu kütüğüne kaydı zorunludur

Geceleme
Overnight

Gemicilik acentası
Ship's agent, maritime agent
Gemi karaya yanaştığında her türlü hizmeti veren acenta

Genel doluluk oranı
Basic occupancy rate
Otel veya uçaklarda genel doluluk oranı

Gençlik kongreleri, gençlik kurultayları
Youth congress

Gençlik oberji
(ing: youth hostel, fra: auberge de jeunesse, alm: Jugendherberge)
Gençlerin, bazı koşullarla kabul edildikleri ve belirli bir süre kaldıkları, ucuz fiyata yemek yiyebildikleri veya yemeklerini özel hazırlayabildikleri çeşitli olanaklarla donatılmış konaklama tesisi

Gençlik turizmi
(ing: youth tourism, fra: tourisme de jeunesse, alm: Jugendtourismus)
Gençlik turizmi, genel turizm olayı içerisinde kendine özgü özellikleri olan bir turizm türüdür

GSA
(Bkz Genel satış acentası)

Genel satış acentası
General sales agent (GSA)

Gezgin
Traveller

Gezi
Travel

Gezginci tur
Circuit tour
Gezi eğilimi (geziye çıkanların toplam nüfusa oranı)
Gezi eğilimi Bir yıl içinde en az bir defa gezmek için en az dört gün (4x24 saat) seyahata çıkanların ülke nüfusuna oranını ifade eder

Gezi komisyoncusu
Tour broker
Otobüsle gezi düzenlemek için gerekli lisansı almış kişi veya kuruluş

Gezi Sıklığı Oranı
Gezi sıklığı oranı bir ülke ya da bölgedeki brüt gezi eğilimi ile net gezi eğilimi arasındaki gezi tüketim sıklığını belirleyen ve iki seyahat eğilimi arasında ilişki kuran bir unsurdur

Gezi Sıklığı Oranı= TP/Q
TP= Brüt gezi eğilimi
Q = Net gezi eğilimi

Gezme görme
Sightseeing

Gezip görme turu
Sight seeing tour

Giriş, kayıt
Check in
Bir otele giriş ve kayıt defterini imzalama Genel olarak otele giriş satt 06:00'dır

Graicunos Teoremi
Graicunıs's Theorem
Özellikle konaklama tesislerinde yönetici ve ona bağlı astların arasındaki ilişki sayısının hesaplanmasında kullanulan bir formüldür

İlişki sayısı = n (2/2+n-1)

Grup paket tur
Tur liderinin yönetiminde yapılan ulaştırma, konaklama, gastronomi, yerel geziler, transferle vb hizmetleri kapsayan paket turlar

Grup ücreti
Group rate

Gümrük muafiyeti
(ing: customs exemption, fra: exonération douanière, alm: Zollfreiheit)
Yatırımda kullanılacak makine ve techizatın gümrük vergisi ile gümrükte alınan diğer vergi ve resimlerden muaf olarak ithal edilmesine olanak veren bir teşvik tedbiridir

Gümrük tarifeleri ve ticaret genel anlşması
General agreement on tariffs and trade
Ocak 1948'de yürürlüğe giren uluslararası ticaret anlaşması GATT kısa adıyla da anılır GATT'ın ana amacı, uluslararası ticaretin serbest bir biçimde yapılmasını sağlamaktır

Gümrük vergileri
Customs, duties
Malların bir ülkenin sınırından geçmesi nedeniyle alınan vergiler

Gündüz tarifesi
Day rate
Bir otel odasının gece kullanılmaması koşuluyla uygulanan tarifedir Bu tür bir tariflei odanın saat 06:00'dan 17:00'ye kadar kullanılması öngörülür

Günlük döviz kurları
Daily exchange rates
Döviz kurunun her gün yetkili kurum tarafından belirli bir yöntem dahilinde saptanmasıdır

Günlük oda durum cetveli, house keeper raporu
Housekeeper report
Katlar sorumlusunun hangi odaların dolu, hangilerinin boş olduğunu, dolu odalarda kaç kişinin kaldığını belirlemek amacıyla düzenlediği tablodur ve işletmede mevcut bütün odaları gösterir

Günübirlik gezi
Excursion

Günübirlikçi
Excursionist
Gittiği yerde, varış noktasında bir günden az kalan ve gecelemeksizin ayrılıp geziye başladığı yere dönen ziyaretçidir

Güvenlik bölümü
Security Department

Güzergah
Route

Gezi içeriği
(ing: travel content, fra: produits touristiques, alm: Reiseleistungen)
turizm endüstrisi tarafından sağlanan ürün ve hizmetlerin bütünü

gezi konferansı
(ing: travelogue, fra: conférence de voyage, alm: Reisevortrag)
gezi ile ilgili konferans

gezi motoru
(ing: motor launch, fra: vedette, alm: Motorboot)
deniz kıyılarında veya akarsu boylarında kurulu liman ve kentlerin ziyareti amacıyla kullanılan küçük boy tekne

gezi öncesi açıklama
(ing: pretravel information, fra: information pratique sur le voy, alm: Information vor Antritt der Rei)
rehber tarafından turistlere tur hakkında verilen ön bilgi

gideceği yer
(ing: destination, fra: destination, alm: Zielort)
yolcu veya eşyanın gideceği yer

gidiş-dönüş
(ing: round trip journey, fra: aller-retour, alm: Hin- und Rückreise)
yolcunun, bir taşıt aracı ile, hareket ettiği noktaya tekrar dönmesi şeklindeki yolculuğu

gidiş-dönüş bileti
(ing: round trip ticket, fra: billet aller-retour, alm: Hin- und Rückfahrschein)
yolcunun bir taşıt aracı ile, hareket ettiği noktaya tekrar dönmesi şeklindeki yolculuğu için gerekli bilet

gidiş-dönüş transit vizesi
(ing: round trip transit visa, fra: visa Transit aller- reTour, alm: Hin- und Rücktransitvisum)
bir kişi ya da bir malın belirli bir memleketten, ancak bir defa yolculuk yapmak ve bir üçüncü memlekete gitmek suretiyle, gidiş ve dönüş şeklinde geçmesine izin veren vize

Girişimci
(ing: entrepreneur, fra: entrepreneur, alm: Investor)
mal ve hizmet üretmek üzere yatırım yapan kişi ya da kuruluş, müteşebbis

Gişe
ing: ticket-window, fra: guicket, alm: Schalter
istasyon, mağaza, sinema vb yerlerde bilet, para ya da kıymetli evrak alıp verilmesi veya satılması amacıyla yapılan çoğu küçük pencere biçiminde olan yer

gizli tarife
ing: confidential tariff, fra: tarif confidentiel alm: vertraulicher Tarif
tur organizatörlerinin, seyahat acentalarına, hizmete özel biçimde hazırladığı, belli geçerlik süresi olan, toptan fiyatları gösterir detaylı tarife

Global
ing: global, fra: global, alm: global
toptan

gömme yatak
ing: sico bed, fra: lit encastrable alm: eingebautes Bett
kullanım dışında katlanarak, duvar içine gizlenen yatak

Gönüllü
ing: volunteer, fra: bénévole alm: Volontär
denenmek üzere mukavelesiz çalışan kişi

görevlendirme listesi
ing: roster, fra: liste de distribution des tâche, alm: Dienstplan
belirli sürelerde belirli hizmetleri yapmakla görevlendirilen personel listesi

görmeğe değer manzara
ing: scenic area, fra: vue panoramique alm: sehenswerte Aussicht
herkesin gördüğünde dikkatle bakacağı, zevk alacağı, belleğinde tutacağı doğa parçası

görsel imaj
ing: visual image, fra: image visuelle alm: visuelles Image
görsel algılamalarla zihinsel imaj oluşumu

görsel-işitsel arşiv
ing: audio-visual archive, fra: archive audio-visuelle alm: audio-visuelles Archiv
göze ve kulağa hitap eden doküman arşivi

görsel-işitsel tanıtma malzemesi
ing: audio-viual promotional materia, fra: matériel promotionnel audio-vis, alm: audio-visuelles Werbematerial
göze ve kulağa hitap eden tanıtma araç ve gereçleri

görünmeyen ihracat
ing: invisible export, fra: exportation invisible alm: unsichtbare Ausfuhr
turizmde, işletmelerin ürettiği ürünlerin ülke içinde turistlere satılması olayı

Gösteri
ing: show, fra: spectacle alm: Vorführung
görsel bir sanat eserinin ya da bir sanatın icra ediliş şeklinin belli bir düzen içinde halka sunuluşu

gösteriş etkisi
ing: demonstration effect, fra: effet de démonstration alm: Vorführungseffekt
bir turizm merkezine gelen turistlerin giyim ve yaşam tarzının, yöre halkı tarafından taklit edilmesi

götürü tur
ing: inclusive tour, fra: circuit à forfait alm: Pauschaltour
uçak kiralama sonucu yapılan ve koltuk başına kira payını da kapsayan tur şekli

götürü yolculuk
ing: inclusive travel, fra: voyage à forfait alm: Pauschalreise
bir seyahat acentası tarafından, bazen de müşterinin isteğine göre düzenlenen, belirli ve değişmeyen bir ücret karşılığında yapılan her türlü masraf ve hizmetleri içeren toplu veya bireysel yolculuk

Gurme
ing: gourmet, fra: gourmet alm: Gourmet
damak zevki olan ve yiyeceklerini titizlikle seçen kimse veya damak zevki olan kişilere göre özenle hazırlanan yemek

Gusto
ing: gusto, fra: goût alm: Gusto
beğeni, zevk

gümrük bildirim formu
ing: customs declaration form, fra: déclaration douaniére alm: Zollformular
seyahat eden kişinin beraberindeki eşyaları bildirdiği form

gümrük kontrolü
ing: customs inspection, fra: contrôle douanier alm: Zollkontrolle
gümrük hattından geçmek isteyen yerli ve yabancı her kişi ve eşyası ile ilgili olarak yapılan ve yasalara aykırılık olup olmadığı araştırılan kontrol işlemi

gümrüklü saha
ing: airside, fra: zone de douane, f, alm: Zollgebiet
bir hava limanında, gümrük kontrol çizgisinden başlayarak uçağa geçişe kadar ulaşan alan

güneş tutulması
ing: solar eclipse, fra: éclipse solaire alm: Sonnenfinsternis
ayın dünya ile güneş arasına girmesi yüzünden güneşin yer yüzünden tamamen veya kısmen kararmış görünmesi

Güneşlik
ing: parasol, fra: parasol alm: Sonnenschirm
güneş ışınlarından insanları korumak için kullanılan geniş tente veya şemsiyeler

günlük araç kullanma süresi
ing: driving hours, fra: durée maximale de conduite jour, alm: tägliche Fahrtdauer
yasal olarak otobüs vb araç sürücülerine, bir gün içinde tanınan araç kullanma süresi

Günübirlik
ing: excursion, fra: excursion alm: Tagesausflug
24 saati aşmayan kısa süreli seyahat

günübirlik tesis
ing: establishment for excursionists, fra: établissement pour des excursio, alm: Anlage für Tagesausflügler
tarihî ve doğal güzelliği olan yerler ile yayla ve kırsal kesimlerin turizm potansiyeli yüksek olan yörelerinde bulunan, yeme-içme, dinlenme, eğlence ve spor imkânlarından birkaçının günübirlik olarak yapıldığı, konaklamasız tesis

H

Haftasonu gezisi
Weekend tour

Halkla ilişkiler
Public relations (PR)
Geniş anlamda bir kuruluşun toplum ile karşılıklı anlayış sağlamak üzere giriştiği planlı ve sürekli çalışmaların bütünü olarak tanımlanan halkla ilişkiler, bir tanıtma ve tanınma sürecidir Turizmde halkla ilişkiler, herhangi bir turizm ürününün, bir ülkenin, belirli bir bölgenin, seyahat veya konaklama işletmesinin pazarda başarı sağlayabilmesi açısından geniş tüketici kitleleri arasında yaygın olarak benimsenmesi ve tutunması yolundaki çalışmaları ifade eder Halkla ilişkiler PR kısaltmasıyla anılır

Ham ürün
Core product

hava gemisi
(ing: air ferry, fra: avion transbordeur, alm: Luftschiff)
Gerek yolcular, gerekse sürücüleri ile birlikte çeşitli motorlu veya motorsuz taşıt araçlarını bir hava alanından diğerine ulaştıran tarzda donatılmış uçak

Hava sahası
(ing: airspace, fra: espace aérien, alm: Lufthoheitsraum)
Bir devletin yalnız kendisinin kullanma hakkı olduğu, başka devletlerin ancak ilgili devletten izin alarak yararlanabileceği gökyüzü parçası

Hava taksiciliği
(ing: air taxi transportation, fra: avion-taxi, alm: Lufttaxi)
Hava ulaşımının düşük koltuk kapasiteli araç ile yapılması

Hava taşıma senedi
(ing: letter of air transportation, fra: connaissement aérien, alm: Lufttransportbrief)
Havayoluyla taşımacılıkta malı gönderen tarafından düzenlenen, taşınan malla ilgili bilgileri içeren belge

Hava taşımacısı
(ing: air transporter, fra: transporteur aérien, alm: Luftverkehrsgesellschaft)
Seyahat organizasyonu ve yolcu taşımacılığı yapan şirket

Hava trafiği
(ing: air traffic, fra: trafic aérien, alm: Luftverkehr)
Hava koridorlarının hava taşıt araçları tarafından kullanılması

Hava trafik kontrol birimi
(ing: air traffic control unit, fra: bureau de contrôle du trafic aé, alm: Luftverkehrskontrolle)
Uçakların iniş ve kalkışları ile kendi bölgelerindeki hava trafiğinden sorumlu resmî kurum

Havaalanı
(ing: airfield, fra: aérodrome, alm: Flugplatz)
Uçakların manevra yapması ve bakımı için özel surette düzenlenmiş kara alanı

Havaalanı oteli
(ing: airport hotel, fra: hôtel de passagers, alm: Flughafenhotel)
Havaalanı civarında bulunan, genellikle yolcu durumunda olan konuklar ile havayolları personelinin kısa süreli kaldıkları otel türü

Havale
(ing: money order, fra: mandat, virement bancaire, alm: Überweisung)
Postahane veya banka kanalıyla birisine para gönderme, yollama

Hayat sigortası
(ing: life insurance, fra: assurance-vie, alm: Lebensversicherung)
Sigortalının ölümü halinde yakınlarına, belirli bir süre sonunda hayatta kalması durumunda ise kendisine, toplu bir para ödenmesini veya düzenli gelir sağlanmasını öngören sigorta türü

Hayat standardı
(ing: standard of living, fra: niveau de vie, alm: Lebensstandard)
Birey, aile ve ülkenin ekonomik refah düzeylerini ölçmek için kullanılan kavram

Hayır kurumu
(ing: charity institution, fra: institution de charité, alm: Wohlfahrtsinstitution)
Düşkünlere yardım amacıyla devlet ya da hayırsever kişiler tarafından oluşturulmuş kurum

Hayrat
(ing: pious foundation, fra: oeuvres de bienfaisance, alm: wohltätige Stiftung)
Halkın yararlanması için yapılan okul, han, çeşme gibi hayır yapılarına verilen ad

Hayvanat bahçesi
(ing: zoo, fra: zoo, alm: Zoo)
Hayvanların bakımlarının sağlandığı ve güvenli mekânlarda ziyaretçilerin izlemesine sunulduğu yer

Hedef kitle
(ing: target group, fra: cible, alm: Zielgruppe)
Verilmek istenen mesajın ulaşması hedeflenen, turistik ürünlerin özelliklerine ilgi ve ihtiyaç duyan, grup veya topluluk

Hediye paketi
(ing: amenity kit, fra: sac de faveur, alm: Geschenkpaket)
'birinci sınıf' ya da 'business class' yolcuların sürekli olarak belirli uçak şirketlerini tercih etmelerinin sağlanması amacı ile bu şirketlere ait uçaklarda verilen lüks ve kullanışlı ürünlerden oluşan hediye paketi

Hediyelik eşya
(ing: souvenir, fra: souvenir, alm: Andenkenartikel)
Genellikle el sanatı ürünlerinden oluşan, yapıldığı yörenin özelliklerini yansıtan ve hediye edilmek üzere satın alınan küçük çaptaki eşya, hatıra eşyası

Hediyelik eşya mağazası
(ing: gift shop, fra: boutique de souvenirs, alm: Geschenkladen)
Hediyelik eşyaların satıldığı dükkân

Helikopter istasyonu
(ing: helicopter landing ground, fra: héliport, alm: Hubschrauberlandeplatz)
Bir helikopter seferi için bağlantıyı sağlayabilecek şekilde yapılmış ikinci derecede önemi olan alan

Herbaryum
(ing: herbarium, fra: herborium, alm: Herbarium)
Kurutulmuş bitki müzesi

Hesap kesme
(ing: check-out payment, fra: régler sa note, alm: Rechnung bezahlen)
Konaklamanın yapıldığı tesisten ayrılmadan önce, kalınan süre boyunca tahakkuk eden geceleme ve yeme- içme masraflarının ödenmesi

Hesap pusulası
(ing: bill, fra: addition, alm: Aufstellung der Rechnung)
Ödenecek bedeli gösteren belge

Heykel
(ing: statue, fra: statue, alm: Statue)
Taş, kil, alçı ve metal gibi maddelerden yontularak, kalıba dökülerek veya yoğrulup pişirilerek meydana getirilen sanat eseri

Hidroterapi
(ing: hydrotherapy, fra: hydrothérapie, alm: Hydrotherapie)
Suyla yapılan kür

Hijyen
(ing: hygiene, fra: hygiène, alm: Hygiene)
Sağlığı korumak ve devam ettirmek için yapılan temizlik ve bakım işlemlerinin tümü, sağlık bilimi

Hinterland
(ing: hinterland, fra: arrière-pays, alm: Hinterland)
Kıyı şeridinin arkasındaki bölge

Hipodrom
(ing: hippodrome, fra: hippodrome, alm: Hippodrom)
Araba ve at yarışları veya binicilik çalışmaları için kullanılan alan

Hisar
(ing: fortress, fra: forteresse, alm: Festung)
Bir kenti korumak için taştan yapılmış yüksek duvarlı ve kuleli, etrafında hendek bulunan küçük kale

Hisse
(ing: share, fra: action, alm: Aktie)
Sahiplerine dağıtılan kârdan pay alma hakkı veren, şirketin eşit bölümlere ayrılmış nominal sermayesinin her bir payı

Hiyerarşik satış örgütlenmesi
(ing: multilevel sales organization, fra: organisation hiérarchique de ve, alm: vielschichtige Verkaufsorganisa)
Satışta birden fazla düzeyde karar biriminin yer aldığı satış organizasyonu

Hız kapanı
(ing: speed trap, fra: ralentisseur, alm: Radarfalle)
Trafik polisinin, karayolunda mevzuata aykırı biçimde hız yapan sürücüleri yakalamak üzere, yolun belli noktasında, caydırıcı amaçla konuşlanması

Hizmet
(ing: service, fra: service, alm: Dienstleistung)
Bir ihtiyacı veya talebi karşılamak için yapılan iş ya da harcanan emek gibi maddî varlığı olmayan, üretildiği anda tüketilen ekonomik faaliyet

Hizmet çeşidi
(ing: kind of service, fra: type de service alm: Dienstleistungsart)
Yapılan işin çeşidi

Hizmet dışı
(ing: out of service, fra: hors service, alm: außer Betrieb)
Faal olmama

Hizmet ücreti
Handling fee

Hizmet kalitesi
(ing: service quality, fra: qualité de service, alm: Leistungsqualität)
Yapılan işin kalitesi

Hizmet sektörü
(ing: service sector, fra: secteur tertiaire, alm: Dienstleistungsbereich)
Ulaştırma, turizm, ticaret, haberleşme ve bankacılık gibi bir ekonomide hizmet üreten tüm kişi ve kuruluşlar

Hizmet yatırımı
(ing: service industry investment, fra: investissements du secteur tert, alm: Dienstleistungsinvestition)
Hizmet sektörüne yapılan yatırım

Horst Todt Analizi
Tatil yöresinin seçimi açısından mesafe faktörünün incelenmesine yönelik bir tekniktir Horst Todt analizi iki değişken üzerine kurulmuştur: Değişkenlerden birincisi sayahatin maliyeti, diğeri ise seyahate katılmakla katlanılan zahmet veya fedakarlıktır Horst Todt analizi bu iki değişken arasındaki ilişkiyi matematiksel bir denklemle açıklmaya çalışmaktadır S=(r,q,x) Bu denklemde (p) fiyatı, (x) katlanılan zahmeti ifade eder

Hot springs tourism
(Bkz Thermal turizm)

House Keeper Raporu
(Bkz Günlük Oda durum Cetveli)

Hubbart Formülü
Oda fiyatlarının saptanmasına ilişkin Hubbart formülü fiyat saptanması gibi karmaşık bir sorunun çözümüne basit bir yaklaşımdır Bu nedenle yöneticilerin karar vermesini kolaylaştıran standart bir reçete özelliği taşır Hubbart formülünün hareket noktası teşebbüsün ihtiyaçlarıdır Teşebbüs bir taraftan bütün giderlerini karşılamak ve yatırımdan bir getiri sağlamak, diğer yandan rekabet gücünü karuyabilmek için, oda fiyatlarının nasıl ve hangi düzeyde saptamalıdır? Bu sorunun cevabı işletmenin faaliyetlerini sürdürmek açısından son derece önemli bir koşulduır
Hubbart Formülü:
X= O + I/R
Formülde X = Odanın ortalama satış fiyatı
O = Tahmin edilen yıllık toplam işletme giderleri (İşletme faaliyetleri)
I = Yatırımın özkaynakla karşılanan kısmı için beklenen kar oranı
R = Tahmin edilen oda satış sayısı
Diğer taraftan bu formülden ve hesaplanan ortalama oda satış fiyatından yararlanarak konaklama tesisinin tek ve çift yataklı odaları veya bir odanın tek kişi ya da çift kişi tarafındna tutulması durumunda uygulanacak fiyatların ne olacağı da aşağıdaki formül uyarınca hesaplanabilir
(Nt)St + (Nç)Sç = Ro (X)
Nt=Belirli bir dönemde satılan çift kişilk oda sayısı
Nç=Belirli bir döenmde satılan çift kişilik oda sayısı
St=Tek kişilik odanın ortalama satış fiyatı
Sç=Çift kişilik odanın ortalama satış fiyatı
Ro=Belirli bir dönemde satılan toplam oda sayısı
X0=Oda ortalama satış fiyatı

Hurda değer
Scrap value
Hurda değer, bir yatırımın ekonomik ömrünün sona erdiği andaki değeridir Başka bir ifade ile tesisin ekonomik ömrü sonundaki satış fiyatı o yatırımın hurda değeridir Bir Turistik tesisin hurda değerinin saptanması çalışmaları sırasında kuruluş yeri, inşaatın kalitesi, tesisin fiziki ömrü ve gayrimenkul alım-satım vergileri göz önünde bulundurulmalıdır

Alıntı Yaparak Cevapla

Turizm Sözlüğü

Eski 07-17-2012   #4
Prof. Dr. Sinsi
Varsayılan

Turizm Sözlüğü



I / J

IATA
Uluslararası Hava Taşımacılığı Birliği

IATAN
Uluslararası Havayolları Seyahat Acente Ağı

IBTA
Uluslararası İş Seyahati Birliği

ICCA
Uluslararası Kongre ve Konferans Birliği

IFTO
Uluslararası Tur Operatörleri Federasyonu

IFTTA
Uluslar arası Seyahat ve Turizm Müdafileri Forumu

IFTWO
Uluslar arası Kadın Seyahat Organizasyonları Federasyonu

IIT
Bağımsız Kapsamlı Tur Standart paketlerle ihtiyacı karşılanamayan müşteri için yapılan "kişiye özel" düzenleme

ILAM
Boş Vakit ve Keyif Yönetimi Enstitüsü

ITAA
İrlanda Seyahat Acenteleri Birliği

ITM
Seyahat İşletmeciliği Kurumu

incentıve Tour
Teşvik gezisi

inclusive Tour Charter
Paket gezi müşterilerini taşıyan kiralanmış uçak

inclusive Tour Discount
Yemek ve otel gibi hizmetleri de içine alan bir taşıyıcı ya da tur düzenleyicisi tarafından tur dökümanı ile organize edilen ve tanıtılan tura başlamadan önce karşılığı ödenen seyahat için yapılan indirim

incoming Services
Seyahat acentalarınca dışarıdan gelen grupların ve kişilerin transferini yapmak, konaklama birimlerine yerleştirmek, yiyecek ve içecek ihtiyaçlarının karşılanması sırasında yardımcı olmak, ülke içindeki turları düzenlemek ve bu arada günlük şehir içi turları organize etmek ve rehberlik hizmetleri vermek gibi işlerin yürütülmesi

infant
2 yaşın altındaki yolcu bebek Ücretin %10'u ödenir, veya hiç ücret ödenmez

ingoing Services
Seyahat acentalarınca yurt içindeki turistler için, yine yurt içine seyahatler organize edilmesi Yurt içinde düzenlenen değişik süreli turların, ulaştırma, konaklama, yeme-içme, günlük şehir turlarının ve rehberlik gibi hizmetlerin sunulması

interline Accounting
Hava taşıyıcıları arasındaki hesap işlemi

internal
Havaalanlarında uçakların dış hat seferlerini gösterir

international Provions
Bir taşıyıcının kendi ülkesi ile başka bir ülkeye ya da ülkeler arasındaki taşımalarına ilişkin koşullar

intraline
Bir hava yolu servisinde aynı havayolunun başka bir hizmet servisine transferi

issuing Carrier
Bilet düzenleyen taşıyıcı

J


Jakuzi
ing: jacuzzi, fra: jacuzzi alm: Jakuzzi
basınçlı su fışkırtan geniş küvet

jamboree
cümbüş
Eğlenti İngilizce'de daha çok izcilerin uluslararası ölçekteki büyük toplantıları için kullanılmaktadır

JATA
Japon Seyahat Acenteleri Birliği

jet uyumsuzluğu
ing: jet lag, fra: desequilibre causee par le voya, alm: Jetlag
vücut ritminin, seyahatte, zaman dilimlerine uyumsuzluk göstermesi

Joging
ing: jogging, fra: jogging alm: Jogging
idman için yavaş koşma

junior suite
junior süiti
Yatakla oturulacak kısımların bir paravanayla birbirinden ayrıldığı büyük otel odası

Junket
Talih oyunları amacıyla düzenlenen paket tur, seyahat terimi olarak, şirket ödenekleri ile veya devlet imkanları ile yapılan keyif gezilerine verilen isim Kumarhane terimi olarak , bol para harcayan müşterilere verilecek ücretsiz hizmetler örnek: ücretsiz otel odası vb

K

Kahya
Stewarding
Konaklama tesislerinin yiyecek-içecek bölümünde satın alma, üretim ve bulaşık mahallerinin yıkanması, üretim alanının düzenlenmesini gerçekleştiren alt bölüm

Kamara yatağı
Berth
Gemilerde kamara yatağı

Kamu Arazisinin Tahsisi
Allocation of Public Land, Land allocation
Turizm yatırımlarının ülke ekonomisine uygun biçimde ve uygun yerlerde yapılmasını sağlamak ve yatırımcılara yardımcı olmak amacıyla hazine ve orman arazilerinin uzun sürelerle turistik tesis yatırımlarına tahsisi mümkün, olabilmektedir Turizm konaklama tesisi yatırımları için en çok 49 yıl, kampingler için en çok 20 yıl süreyle kamu arazisi tahsisi yapılabilmektedir

Kamu Arazisinin Turizm Yatırımlarına Tahsisine İlişkin Yönetmelik
Regulation for the Allocation of Public land for Tourism Investments

Kapasite
Capacity

Kapı müşterisi
Walk-in
Konaklama tesisine önceden rezervasyonu olmadan gelen müşteri

Kaplıca maden suyu kaynağı
Spa

Kaplıca oteli, termal otel
Thermal hotel

Kapsamlı bireysel tur (BT)
Individual inclusive tour (IT)

Kapsamlı charter turu
Inclusive tour charter (ITC)

Kapsamlı tur
All inclusive package
Turistlerin gezilerini yapabilmeleri için gerekli tüm ihtiyaçlarının karşılandığı bir tur şekli

Kapsamlı grup turu
Group inclusive toru

Kapsamlı tur ücreti
Inclusive tour basing fare

Kar-zarar tablosu
Profit-lost statetment

Kasiyer Raporu
Birden çok satış noktası olan turistik işletmelerde, eğer yazarkasa kullanılmıyorsa herbir satış noktasında doğan hasılatın özet şekilde hazırlanmasını ve muhasebeye intikalini sağlayan rapor Başlangıç noktası adisyon fişi olan bu raporda satışların türü ile birlikte satışlardan yapılan indirimlerine, bedelinin ne şekilde tahsil edildiğine ilişkin bilgiler de bulunmaktadır Kasiyer raporu herbir gelir getiren ünite için ayrı ayrı düzenleneceği gibi sabah, öğle ve akşam satışları için de ayrı ayrı düzenlenebilir

Kat hizmetleri bölümü
Housekeeping
Konaklama tesislerinde, odalar bölümünün en faal kısmı olan Kat hizmetleri bölümü olup odaların ve kat hizmetleri mekanlarının, dekorasyonu,bakımı, temizliği ve düzeninden sorumludur Konaklama tesislerinde odaların yeni güne ve yeni müşterilere hazırlanmasından sorumlu bir bölümdür
Kat hizmetleri bölümünün fonksiyonları:
Kat hizmetlerinin fonksiyonlarını, bir konaklama tesisinde odalar bölümünün temizliğinin, temizliğin sürekliliğinin, sağlık kurallarına uygunluğunun konukların kendi evlerindeki rahatlığını ve güvenliğini gerçekleştirecek şekilde sesizlikle yürütülmesi olarak tanımlanabilir

Kat Hizmetlerinin organizasyon yapısı:
Kat hizmetlerinin yapısı işletmenin büyüklüğü ile yakından ilişkilidir, çünkü işletme büyüdükçe çalışan personel sayısı fazlalaşacak ve buna bağlı olarak örgütsel yapı da genişleyecektir
Büyük bir işletmede kat hizmetleri şu personelden oluşur:

-Genel Kat Yöneticsi (Executive Housekeeper-Erkekse Executive Gourvemant),
-Genel Kat Yöneticisi Yardımcısı (Assitant Housekeeper veya Assistant Gourvenant),
-Kat Şefleri (Floor Supervisor),
-Bayan Kat Görevlisi (Maide),
-Erkek Kat Görevlisi (Vale),
-Meydancı (Houseman),
-Çamaşırhane Şefi (Linen Room Keeper),
-Yıkayıcılar ( Washers),
- Ütücüler ve diğerleri (Amendants),
-Merkalayıcılar ( Seamstrees),
-Taşıyıcılar (Valet)

Kat mülkiyeti
Comdonium

Katma Değer Vergisi Ertelemesi
VAT deferral on imported machinery and equipment
Yatırım mallarının ithalinde ödenmesi gereken KDV'nin indirilmesinin mümkün olduğu tarihe kadar ertelenmesine olanak veren bir teşvik tedbiridir Gümrük ödemeden yapılan yatırım mallarının ithalinde teşvik belgesi yoksa malın gümrükten çekilmesi sırasında KDV ödenmesi gerekmektedir Teşvik belgesi varsa ithal sırasında KDV ödenmemekte, Gümrük İdaresine ödenecek vergi tutarı kadar teminat gösterilmekte ve teminat karşılığında ödenecek KDV ertelenmektedir Erteleme, yatırımcının Türkiye'de yaptığı yatırım harcamalar için vergi dairesine ödediği KDV'lerin ertelenen KDV tutarına ulaşmasına kadar sürmektedir Vergi dairesine ödenen KDV tutarı ithalat sırasında ertelenen KDV tutarına ulaştığında, vergi dairesinden bu durum belgelendirilmekte ve alınan belge ile gümrük idaresine başvurularak teminat geri alınmaktadır

Kervansaray
Caravansarai

Kırsal rekreasyon
Kırsal rekreasyon faaliyetleri aslında kırsal kökenli değil, tersine şehirden çıkmış, ancak geniş arazi kullanımı ve bazı doğal özellikler gerektirdiğinden kırsal alanlarda yapılan rekreasyon faaliyetleridir Açık havada yapılabilen ancak doğal ortamdan ayrılan tenis, golf, vb faaliyetler de şehir içi faaliyetlerden farklıdır

Kış sporları ve kayak merkezi
Winter sports and skiing center

Kıyı çizgisi
Deniz, tabii ve suni göl ve akarsularda taşkın durumları dışında suyun karaya değdiği noktaların birleşmesinden oluşan çizgidir

Kıyı kenar çizgisi
Deniz, tabii ve suni göl ve akarsularda kıyı çizgisinden sonra bunların tamamlayıcısı olarak kara yönünde devam eden su hareketlerinin oluşturduğu kumluk, çalılık, taşlık, sazlık ve bataklık alanların doğal sınırıdır

Kıyı bandı, kıyı şeridi
Coastal band

Kıyı
Regulation Concerning the İmplementation of the Coastal Law

Kitle turizmi, mas turizm
(Bkz Sosyal turizm)

Klimatizm
Climatism
Açık ve temiz havanın şifa verici etkisinden yararlanmak için, dağ istasyonlarında ve deniz kenarında uygulanan bir tedavi yöntemidir Temiz hava tedavisi de denilmektdir

Know-How
Know-How
Know-how, insanoğlunun hem çalışma, hem de dinlenme yaşamını en fazla etkileyen bir üretim faktörü olmuştur Turizmde know-how, turistik mal ve hizmet üretmek için kullanılan yöntem, işlem, makina ve techizattan oluşan sistemlerdir

Koltuk başı maliyet
Seat cost

Konaklama Belgesi
Registration Card
Bir tesise konaklamak için gelen müşteriye ilk doldurtulan ve mşterinin ilk tanındığı belgedir Kartın ön yüzü müşteriyi tanıtmakla birlikte, arka yüzüne kendisine yapılacak olan özel işlemler de not edilebilir, İndirim oranları veya özel fiyatlar vb

Konaklama Endüstrisi
Hotellier, accomodation industry
Konaklama endüstrisi insanların kendi konutlarının bulunduğ yer dışında değişik nedenlerle yaptıkları seyahatlerde birinci planda geçici konaklama, ikinci planda yeme-içme gibi zorunlu ihtiyaçlarının karşılanması için mal ve hizmet üreten ticari nitelikteki işletme faaliyetleridir

Konaklama işletmeleri
Konaklama işletmeleri turistlerin geçici konaklama, yeme-içme, kısmen eğlence ve diğer sosyal ihtiyaçlarını karşılayan işletmelerdir Turistlerin seyahat şekilleri, gelir düzeyleri, zevkleri ve turizm şekilleri ile işletmelerin kurulacakları mahallerin farklılıkları konaklama işletmelerinin farklılaşmasına yol açar

Kontenjan anlaşması
Contigent rate agreement tour series aggrement

Koruma alanları
Taşınmaz kültür ve tabiat varlıklarının muhafazaları veya tarihi çevre içinde korunmalarında etkinlik taşıyan korunması zorunlu alanlardır

Kritik Yol (Yörünge) Yöntemi
Critical Path Method (CPM)

Kruvaziyer
Belirli bir süre içinde yolcuların gezme, eğlenme, dinlenme ihtiyaçlarını birlikte sağlayan ve kapsamlı bir örganizasyonu gerektiren gemi turu

Kuruluş yeri
Site of estableshment
Turizm işletmelerinin kuruluş yerinin tayininde rol oynayan f aktörler beş grupta toplanabilir:
Doğal faktörler
Ekonomik ve sosyal faktörler
Hukuki faktörler
Psikolojik faktörler
Toplanma (aglomerasyon) koşulları

Kuruluş yeri teorisi
Location theory

Kurumlar vergisi istisnası
Corporation tax exemption
Kurumlar vergisi istisnası, turizm işletmesi sahibi olan kurumların elde ettikleri döviz hasılatının belli bir oranının kurumlar vergisinden müstesna tutulmasına olanak veren bir teşvik tedbiridir Kurumlar Vergisi Kanunu uyarınca, "turizm müessesesi" veya "seyahat acentası" işletme belgesi almış olan kurumların döviz olarak elde ettikleri hasılatın yüzde 20'si, söz konusu dövizlerin yetkili banka veya müessseselere bözdurulduğunun belgelenmesi koşuluyla on yıl süreyle kurumlar vergisinden müstesna tutulmaktadır

Küçük ölçekli tesis, düşük kapasiteli tesis
Small-size facility

Kültür varlıkları
Tarih öncesi ve tarihi devirlerlera ait bilim, kültür, d in ve güzel sanatlarla ilgili olan yer üs tünde, yer altında veya su altındaki bütün taşınır ve taşınamaz varlıklardır

Kürist
Tedavi olmak veya zindelik kazanmak amacıyla turizm hareketine k atılan kimse

Kafe
ing: coffee shop, fra: café alm: Café
gün boyu açık, kahve, çay ya da hafif yiyecek satılan yer

Kafeterya
(ing: cafeteria, fra: cafétéria, alm: Cafeteria)
süratli, temiz, kaliteli yeme-içme hizmetinin müşteriye garson servisi olmaksızın sunulması

Kahvaltı
(ing: breakfast, fra: petit déjeuner, alm: Frühstück)
meyve suyu, süt, sütlü kahve, kahve, çay veya kakao, ufak ekmek veya tost, tere yağ, reç el veya bal, peynir, zeytin, isteğe göre yumurtadan oluşan sabah ya da iki öğün arası v erilen hafif yemek

Kahvehane
ing: cafe, fra: maison de café a lm: Kaffehaus
çay, kahve, çeşitli meşrubatlar içilen, tav la ve kağıt oyunları oynanan yer, kahve

Kale
ing: castle, fra: citadelle alm: Burg
düşmana karşı savunma amacıyla ana yollar üzerinde, ken tlerde, geçit ve boğazlarda yapılan kalın duvarlı, burçlu ve mazgallı yapı

kalıcı göçmen
ing: permanent immigrant, fra: immigrant p ermanent alm: permanenter Immigrant
bir ülkede göçmen olarak bulunan ve kalma k durumunda olan kişi

Kalite
ing: quality, fra: qualité alm: Qualität
turistik deneyimd e, turistik ürün ve yaşamda nitelik

Kambiyo
ing: currency exchange, f ra: change alm: Devisenhandel
dövizin veya dövizle yazılı senetlerin alım satım ı ve değiştirilmesi işlemleri

kambiyo bürosu
ing: exchan ge office, fra: bureau de change alm: Wechselstube
yabancı paralar ın değiştirildiği yer

Kamp
ing: camp, fra: camp, m, alm: Lager
açık alanlarda, kısa süreli kalmak veya yaşamak için kurulu çadır

Kampanya
ing: campaign, fra: campagne alm: Kampagne
propaganda amacıyla belli bir dön em için sürdürülen her türlü siyasî ya da ekonomik girişim

Kampçı
ing: camper, fra: campeur alm: Camper
kamp yapan turist

kampçı pikabı
ing: camper pickup, fra: pickup de campeur alm: Lieferwagen für Campzu behör
gerektiğinde yatmaya elverişli ve kamp gereçlerinin muhafaza edilebildiği özel arka bölümü bulunan, ulaşım aracı türü

Kamping
ing: camping, fra: camping alm: Camping
karayolları güzergâhı ve yakın çevrelerinde , kent girişlerinde, deniz, göl, dağ gibi doğal güzelliği olan yerlerde ku rulan ve genellikle turistlerin kendi imkânlarıyla geceleme, yeme-içme, dinlenme, eğ lence ve spor ihtiyaçlarını karşıladıkları tesis

kamping alanı
ing : campsite, fra: terrain de camping alm: Campingplatz
çadır kurmaya elveriş li açık alan

Kamu
ing: public, fra: public alm: Öffentlichkeit
halkın ve devletin bütünü

kamu arazisi
ing: public land, fra : terrain public alm: staatliches Land
devletin hüküm ve tasarrufu altındaki arazi

kamu işletmesi
ing: public enterprise, fra: entreprise publi que alm: Staatsunternehmen
sermayesinin tamamı veya çoğunluğu devlete ait, yönetimi devletin elinde bulunan işletme

kamu kampı
ing: state ow ned holiday establishme, fra: établissement de vacances des A, alm: öffentliche Ferie n- und Sportei
kamu kurumlarına ait, bu kurumların personelinin düşük ücretle tati l yapmaları için kurulmuş yazlık tesis

kaplıca izni
ing: thermal spring exploitation, fra: licence d'exploitation des sour, alm: Th ermalquellen- Konzession
bir termal kaynağın tedavi amaçlı b ir tesiste kullanımı için TC Sağlık Bakanlığı'nca verilen izin

Kâr
ing: profit, fra: profit alm: Profit
herhangi bir ekonomik olayda bir av antaj, kazanç, yarar veya maddî değerdeki artışı ifade eden kavram

Karantina
ing: quarantine, fra: quarantaine alm: Quarantäne
bulaşıcı bir h astalığın yayılmasını önlemek amacıyla uygulanan tecrit

Karasuları
ing: territorial waters, fra: eaux territoriales, alm: Hoheitsgewässer
bir devletin kıyıları boyunca egemenliği altında tuttuğu su şeridi

Karavan
ing: caravan, fra: caravane alm: Wohnwagenanhänger
ev şekl inde düzenlenmiş, açık havada kalmaya elverişli, römorku bulunan veya motorla çekilebil en turizm taşıt aracı

karayolu haritası
ing: road map, fra: c arte routiére alm: Straßenkarte
yerleşim yerlerini, aralarındaki mesafeleri v e ulaşım yollarını gösteren bir düzlem üzerine basılmış harita

Kargo
ing: cargo, fra: cargaison, alm: Fracht
genellikle uçak ya da öteki taşıt araçları ile gönderilen ufak paket veya eşya

kargo etiketi
(ing: cargo label, fra: étiquette de cargaison, alm: Frachtetikett)
kargonun üzerine yapıştırılan, konşimento numarasının, ağırlığının ve varış noktasını n belirtildiği etiket

kargo uçağı
ing: cargo plane, fra: avion cargo alm: Frachtflugzeug
yük nakleden, kısmen yolcu da taşıyan uçak

karşılıksız turizm talebi
ing: latent tourism demand, fra: demande latente de tourisme alm: offenbleibende Tourismusnachfra
karşılayacak uygun bir ürün bulu nmayan turizm talebi

kart anahtar
ing: keycard, fra: passe magnét ique alm: Schlüsselkarte
kredi kartlarına benzeyen, manyetik özelliği olan, o tel odaları veya gemi kabinleri için güvenlik nedeni ile anahtar yerine kullanılan küçü k plastik kart

Kartografya
ing: cartography, fra: cartographie alm: Kartographie
haritacılık

Kartpostal
ing: postcard, fra: c arte postale alm: Postkarte
ince kartondan yapılmış, bir yüzü resimli, diğer yüzü not ve adres yazmak için açık bırakılmış posta kartı

kat görevlisi
ing: roommaid or valet, fra: femme de chambre, fi valet de c, alm: Etagend iener
otellerde odaları temizleyen ve düzenleyen bayan veya erkek eleman

katalitik turizm kalkınması
ing: catalytic tourism development, fra: développement de tourisme catal, alm: katalysierende Tourismusentwick
belirli bir kişi veya kuruluşun yatırımı esas alınarak, onun çevresinde geliştirilen girişimler bütünü

Katalog
(ing: catalogue, fra: catalogue, alm: Katalog)
kitaplıktaki yayınları veya belli bir daldaki gereçleri nitelikleri bakımından tanıtmak ve arandıklarında bulunmalarını sağlamak için yer numaralarını belirterek h azırlanmış kitap, defter veya fişten oluşan bütün, fihrist

Katamaran
(ing: catamaran, fra: catamaran, alm: Katamaran)
iki gövde üzerine o turtulmuş tekne

katı atık
ing: solid waste, fra: déchet solide alm: Festabfall
katı özelliklerini taşıyan her türlü atık madde

katılım bildirgesi
(ing: itinerary participation instruc, fra: confirmation du p rogramme, alm: Teilnehmerinstruktion)
yolculara veya temsilcilere gönderilen, seyahat organizasyonuna ilişkin tarih, zaman ve diğer ayrıntılı bilgileri teyit eden mektup

katlı otopark
ing: floor parking, fra: parking à étages alm: Parkhaus
otomobillerin park etmesi için özel olarak yapılmış çok katlı yapı

katma değer
ing: value added, fra: valeur ajoutée alm: Mehr wert
bir kuruluş için, ürettiği mal veya hizmet fiyatının, o mal veya hizmeti kendisine devredenlere ödediği miktarı aşan kısmı

katma değer vergisi
ing: value added tax, fra: taxe sur la valeur ajoutée alm: Mehrwerts teuer
hizmet veya bir malın üretim ve dağıtım safhalarında, her bir aşama iç in eklenen değere idarenin getirdiği vergi

katma değer yaklaşımı
ing: value added approach, fra: partenariat pour le produit tou, alm: Annäherungsmethode für Mehrwert
turizm ürününün tek bir kaynaktan oluşturulması yerine, bölgesel katkılarla zenginleştirilmesi yöntemi

kaya mezarlığı
ing: rock cemetery, fra: tombe rupestre alm: Felsengrab
eski çağlarda kayalara oyula rak yapılmış mezar topluluğu veya bunların kalıntıları

kayak asansörü
ing: ski lift, fra: remonte-pente alm: Skilift
kış sporları istasyonl arında, kayakçının tek ya da çift yayla, asılarak karlı bir yamacı zahmetsizce çık masına yarayan sistem

kayak pisti
ing: ski run, fra: piste de s i alm: Skipiste
kar üstünde sportif amaçla düzenlenmiş iniş yolu

kayak turizmi
'kayak' denilen eskimo tipi tekne ile yapılan su sporunu konu alan özel ilgi seyahatlerinin doğurduğu olay ve ilişkilerin bütünü

Kayık hane
ing: boathouse, fra: garage à bateaux alm: Boothaus
kayı kların çekildiği, korunduğu üstü örtülü yer

kayıp eşya
ing: lost property, fra: objet trouvé alm: verlorengegangener Gegenstand
kayıp, çalınmış veya yanlış adrese gönderilmiş eşya

kılavuz arabası
ing: leading car, fra: car-pilote alm: Leitwagen
kişi veya grupla ra yol gösteren ve içinde bir rehberin bulunduğu araba

Kilim
ing : kilim, woven matting, fra: kilim alm: Kelim
döşeme, divan gibi yerlere serilen, genellikle desenli, havsız, kalın kıl veya yün dokuma

kına
ing: henna night, fra: soirée de henné dans la traditi, alm: Henna-Nacht
düğünden bir gece önce, bayanların kendi aralarında, gelinin parmaklarına k ına yakarken kız evinde yapılan geleneksel eğlence

kır oteli
(ing: countryside hotel, fra: gîte rural, alm: regional/bäuerlich eingerichtet)
bölgesel ya da kırsal nitelikteki otel

kır yemeği
ing: picnic, fra: piquenique alm: Picknick
dışarıda, genellikle kırda, çimler üzerine oturularak yenilen yemek

Kiralamak
ing: leasing, fra: location alm: mieten
kira ile tutmak

kiralık oto hizmeti
ing: rent a car service, fra: service de location de voitures, alm: Le ihwagendienst
belirli bir süre için, bir sözleşme çerçevesinde, şoförlü veya şoförsüz olarak tutulan taşıt

kiralık otobüs servisi
ing: rent a bus service, fra: service de location de cars, alm: Leihbusdienst
şoförlü veya şoförsüz, minübüs veya otobüslerin, bir sözleşme ile özel olarak kiralanması işi

kırılacak eşya
(ing: fragile, fra: fragile, alm: zerbrechliche Ware)
kolay ve çabuk kırılan eşya

Kirlilik
(ing: pollution , fra: pollution, alm: Verschmutzung)
insan yaşamının gerektirdiği faaliyetler sonunda, halkın yoğun olduğu yerlerde, çevrenin, havanın, suyun, yiyeceklerin kirlenmesi, gürültü ve kötü kokuların oluşması

kırmızı halı uygulaması
(ing: red carpet treatment, fra: dérouler le tapis rouge, alm: rotokollstufe, Roter Teppich)
protokol gereği özel formalite biçimi

kırsal turizm
(ing: rural tourism, fra: tourisme rural, alm: Ruraltourismus)
gelişmiş ülkelerin modern yaşamından bunalanlar için bir alternatif olarak ortaya çıkan, kış şartlarına uyum sağlamayı ve kırda yaşayanlarla birlikte üretim faaliyetleri etkinliklerine katılmayı esas alan turizm türü

kısa mesafe mekik servisi
ing: shuttle service, fra: service de nave te alm: Pendelverkehr
iki yakın nokta arasında sürekli taşıma hizmeti verme şekli

kısa süreli ikamet
(ing: transient stay, fra: halte, alm: Kurzau enthalt)
asıl destinasyona giderken güzergâh üzerindeki bir yerde yapılan kısa süreli mola

kısa tatil
(ing: short break, fra: vacances court es, fpl, alm: Kurzurlaub)
sadece birkaç gün süreli tatil

kitle iletişimi
(ing: mass communication, fra: communication de masse, alm: Ma ssenkommunikation)
halka basın, yayın yoluyla bilgi dağıtma

kitle iletişim aracı
(ing: mass communication means, fra: moyen de communication de masse, alm: Massenkommunikationsmittel)
bir toplumda, kişilerin haber almasını sağlayan televizyon, radyo, gazete, dergi, İnternet gibi araçlar bütünü

kitle iletişim kurumu
(ing: mass communication institution, fra: institution de communication de mass alm: Institution für Massenkommunika)
bir toplumda kişilerin haber almasını sağlayan televizyon, radyo, gazete, dergi gibi araçları işleten kurum

kitle turisti
(ing: mass tourism co nsumer, fra: consommateur de tourisme de mas, alm: Massentourismusverbrauc her)
tur operatörleri tarafından kitle turizm esasına göre düzenlen en turlara katılan kişi

kitle turizmi
(ing: mass tourism, fra: tour isme de masse, alm: Massentourismus)
önceden organize edilmiş, her şey dahil götürü fiyatı belli, grup halinde ve devamlı olarak belirli yerlere, seyahat organiz atörü firmalarca düzenlenen turizm türü

kitle ulaştırma kurumu
(ing: mass transportation institution, fra: entreprise de transport communication, alm: Mas sentransportorganisation)
bir toplumda, insanları toplu halde bir yerden başka bir yere taşıyan vapur, tren, otobüs, metro, uçak gibi araçları işleten kurum

kıyı kenar çizgisi
ing: shore edge line, fra: ligne de rivage alm: natürliche Küstenbildung
deniz, tabiî ve sunî göl ve akarsularda, kıyı çizgisinden sonraki kara yönünden su hareketlerinin oluşturduğu kumluk, çakıllık,kayalık, taşlık, sazlık, bataklık ve benzeri alanların doğal sınırı

kıyı oteli
(ing: resort hotel, fra: hôtel balnéaire, alm: Strandhotel)
dinlenmek, deniz ve güneşten yararlanmak isteyenlerin konakladıkları otel türü

kıyı turizmi
(ing: coastal tourism, fra: tourisme balnéaire, alm: Küstentourismus)
denize bakan arazilerin gelişmesini etkileyen deniz suyu etkinliklerinden yararlanma turizmi

konaklama sektörü
(ing: accommodation sector, fra: hôtellerie, alm: Beherbergungssektor)
otel, motel, pansiyon, tatil köyü vb işletme sektörünün tümü

kongre merkezi
(ing: congress center, fra: palais de congrès, alm: Kongreßzentrum)
kongre vb toplantıların düzenlendiği yer

kongre öncesi veya sonrası tur
(ing: pre/post convention tour, fra: extension, alm: Vor/Nachkongreßtour)
kongre ana programının önüne veya sonuna eklenen, istekliler tarafından ekstra bir ödemeyi gerektiren, tur

kongre turizmi
(ing: convention tourism, fra: tourisme de congrès, alm: Kongreßtourismus)
kongre, konferans, seminer, toplantı gibi amaçlarla yapılan seyahatlerin doğurduğu olay ve ilişkilerin bütünü

Konjonktür
(ing: conjuncture, fra: conjoncture, alm: Konjunktur)
ekonomik hayatın yükselme ve alçalma yönünde gösterdiği inişli çıkışlı, dalgalı hareketlerin tümü

Konkord
ing: concorde, fra: concorde alm: Concorde
supersonic yolcu uçağı

Konşimento
ing: airway bill, bill of lading, fra: connaissement alm: Frachtkostenrechnung
kargo sevk belgesi

Konsolos
ing: consul, fra: consul alm: Konsul
yabancı ülkelerdeki vatandaşların belirli konulardaki başvurularının gerektirdiği işlemleri yapmak üzere devletin yurtdışına atadığı görevli

Konsolosluk
ing: consulate, fra: consulat alm: Konsulat
konsolosluk işlemlerinin yürütüldüğü bina

konsome kâse
ing: consomme cup, fra: tasse à consommé alm: Suppenschale
et suyu ya da tanesiz çorbaların servisinde kullanılan iki kulplu porselen kap

Konteyner
ing: container, fra: container alm: Container
içerisine kargoların konduğu her türlü kap

kontinental kahvaltı
ing: continental breakfast, fra: petit déjeuner continental alm: Kontinentalfrühstück
sıcak içeceklerden biri, meyve suyu, tereyağı, reçel ve ekmekten oluşan kahvaltı

kontrol kulesi
ing: control tower, fra: tour de contrôle alm: Kontrollturm
uçakların iniş ve kalkışlarını düzenleyen kule

Konvoy
ing: convoy, fra: convoi alm: Konvoi
aynı yere gitmekte olan taşıt araçları veya yolcu grubu, kafile

Köprü
ing: bridge, fra: pont alm: Brücke
bir engelle birbirinden ayrılmış iki yakayı birleştiren veya trafik akımının diğer bir trafik akımını kesmeden üstten geçmesini sağlayan yapı

Koruma
ing: conservation, fra: conservation alm: Konservierung
tarih veya sanat değeri taşıyan yapıların ya da kent parçalarının yaşamlarını sürdürebilmeleri için gerekli önlemleri alma

koruma amaçlı imar plânı
ing: reconstruction plan for protect, fra: plan de reconstruction à but de, alm: wertschützender Bebaungsplan
kültür ve tabiat varlıklarının korunması mevzuatına göre korunmaları ilân edilen yerlerde yapılan imar plânı

koruma bölgesi
ing: protection area, fra: zone de protection alm: Naturschutzgebiet
kültür ve tabiat varlıklarının korunması mevzuatına göre koruma altına alınan alan

Köşk
ing: pavillion, fra: pavillon alm: Villa
bahçe içinde yapılmış gösterişli ev

Kozmopolit
ing: cosmopolitan, fra: cosmopolite, alm: Kosmopolit
çeşitli uluslardan insanları barındıran

kritik kitle
ing: critical mass, fra: masse critique alm: Massenkriterium
turizmde uygulanabilirlik ve kârlılık gereği, ulaşılması gereken niteliksel ve niceliksel talep düzeyi

kritik yoğunluk kavramı
ing: critical mass concept, fra: concept de masse critique alm: Massenkonzeptkriterium
doğal değerlerin turizmde kullanımında, yerel makamların alacakları kararları etkilemesi gereken yoğunluk limiti

kruvaziyer turizmi
ing: cruise tourism, fra: tourisme de croisière alm: Kreuzfahrttourismus
gemiler ile iki veya daha fazla liman arasında yapılan turistik gezi

Kubbe
ing: dome, fra: coupole alm: Kuppel
bir yapının küresel tavanı

Küçük Asya
ing: Asia Minor, fra: Asie Mineure alm: Kleinasien
Anadolu

küçük destinasyon
ing: mini destination, fra: mini destination alm: Zwischenziel
ulaşılması hedeflenen mekâna gitmeden önce turisti bir süre oyalayabilecek kısıtlı imkân ve aktiviteleri olan yer

küçük ölçekli işletme
ing: small business, fra: petite entreprise alm: Kleinbetrieb
iş hacmi belli bir büyüklüğün üzerine çıkmayan, aile geçimini sağlayacak boyutta işletme

kudret mesafesi
ing: power distance, fra: distance de pouvoir alm: Machtabstand
kültürler, ev sahibi ve ziyaretçi toplulukları arasında güç ve statü farklılıklarını koruma ve özendirme derecesi

Kulaç
ing: fathom, fra: brasse alm: Faden
1830 cm lik, özellikle suyun derinliğini ölçmek için kullanılan uzunluk ölçü birimi

kulaktan kulağa reklâm
ing: word -of-mouth advertising, fra: bouche à oreille alm: Werbung von Mund zu Mund
tüketicilerin olumlu izlenimlerini anlatmaları yoluyla, ürün ve hizmetlere talebin artması

kullanan öder-kirleten öder ilkesi
ing: who uses pays, who pollutes pay, fra: principe de pollueur payant alm: Verbraucher und Verschmutzer
bir yerdeki çevre kirlenmesinin giderilmesi için gerekecek maddî yükün o yeri kullanana ve çevreyi kirletene ait olması ilkesi

Külliye
ing: social complex, fra: complexe à but social alm: Moscheenkomplex
bir camiin etrafında cami ile birlikte yapılmış medrese, imaret, sebil, kütüphane, hastane gibi yapıların tümü

Kültür
ing: culture, fra: culture alm: Kultur
tarihî ve toplumsal gelişme süreci içinde yaratılan bütün maddî ve manevî değerler ile bunları yaratmada, sonraki nesillere iletmede kullanılan araçların bütünü

kültür değişimi
ing: cultural exchange, fra: échange culturel alm: Kulturaustausch
kendi kültüründen değişik kültürlere sahip yer, yöre ve ülkelere seyahat yapan insanlarla, onların gittikleri yerdeki insanların birbirlerinin kültürlerinden etkilenmeleri durumu

kültür evi
ing: cultural center, fra: centre culturel alm: Kulturzentrum
kültür merkezi

kültür iletişimi
ing: cultural communication, fra: communication culturelle alm: kulturelle Kommunikation
kültürel haberleşme

Alıntı Yaparak Cevapla

Turizm Sözlüğü

Eski 07-17-2012   #5
Prof. Dr. Sinsi
Varsayılan

Turizm Sözlüğü



L /M

Lahit
(ing: sarcophagus, fra: sarcophage, alm: Sarkophag)
Taş veya mermerden oyma mezar

Lale şeklinde kadeh
(ing: tulip styled glass, fra: flûte à champagne, alm: tulpenförmiges Glas)
Genellikle şarap ve şampanya içmek için kullanılan lale şeklindeki kadeh

Lanay
(ing: lanai, fra: lanai, alm: Gartenbalkon)
Bahçeye bakan odanın balkonu veya verandası

Last minute booking agent
Tura çok az zaman kala tur rezervasyonu yapan seyahat acentası

Latin Amerika Turizm Örgütleri
(ing: Confederation of Latin American, fra: Confédération des Organisations, alm: Konföderation der lateinamerika)
Latin Amerika ülkelerindeki seyahat acentaları, otelciler, ulaştırma şirketlerinin üye olduğu, merkezi Buenos Aires'de bulunan ve 1957 yılında kurulmuş olan konfederasyon

Lavabo
(ing: washbasin, fra: lavabo alm: Waschbecken)
El ve yüz yıkama yeri

Lawson Şeması
Lawson's Charte
Turizm sektöründe özellikle konnaklama tesislerinde çeşitli fonksiyonlara ayrılan yer ilişkilerinin analiz edilmesini sağlayan ve Fred Lawson tarafından geliştirilmiş bir şemadır

LCV
(ing: RSVP, fra: RSVP, alm: uAwg)
Davetiyelerde, davet edilen tarafın katılıp katılmayacağını bildirmesi için eklenen, 'Lütfen Cevap Veriniz' anlamındaki istem notu

LDC Uzak mesafe otobüsü
Long distance coach

LDC with Acc
Klimalı uzak mesafe otobüsü
Long distance coach with air-condition

Lejyoner hastalığı
(ing: lejyonellozis, legioner disease, fra: légionellose, alm: Legionärskrankheit)
Binaların havalandırma ve ısıtma sistemlerinde üreyen legionelia pneumophilia isimli bakterinin sebep olduğu pnömoni ile birlikte seyreden hastalık

Lido
(ing: lido, fra: lido, alm: Lido)
Halka açık yüzme havuzu ve çevresindeki alan

Liman
(ing: harbour, fra: port, alm: Hafen)
Gemilerin barındığı, yük ve yolcu indirip bindirdiği, doğal ve yapay korunmuş durgun sularda özel tesislerle donatılmış yer

Liman ücreti
(ing: port charge, fra: droit de port, alm: Hafengebühren)
Liman idaresi tarafından liman tesislerinin bakımı, onarımı ve temizliği için yolculardan alınan para

Liman turu
Shore excursion
Kruvaziyer gemileriyle yapılan yolculuklarda uğranılan limanların çevresinde yapılan günübirlik turlar

Liman turu düzenleyen acenta
Shore excursion agent
Liman çevrelerinde yapılan turları dğzenleyen acenta

Limuzin
ing: limousine, fra: limousine alm: Limousine
Genellikle özel törenlerde veya lüks servisin gerektirdiği hallerde, şoförü ile birlikte kiralanabilen ya da sahip olunan konforlu otomobil türü

Linkert Sınıflaması
Linkert's Classification
Linkert sınıflamasına göre işletme karakteristikleri:
1) Motivasyon güçlerinin karakterleri
2) Haberleşmenin, iletişimin üstler tarafından benimsenme derecesi
3) Karşılıklı ilişki etkileme işleminin karakteristikleri
4) Karar işleminin karakteri
5) Amaçları saptama ve gözetme özelliği
6) Denetim işleminin özelliği
7) Performans karakteristikleri

Lisans
(ing: license, fra: licence, alm: Lizenz)
Yasa tarafından kısıtlanmış veya düzenlenmiş bir işin yapılması veya bir girişimde bulunulabilmesi için kamu otoritesince verilen ve devredilemeyen izin yetkisi veya ruhsatı

Lobi
(ing: lobby, fra: lobby, alm: Hotelhalle)
Müşteri veya konuk kabul salonu

Lobicilik
(ing: lobbying, fra: intrigue de corridor, alm: Lobbying)
Bazı ortak çıkarları olan grup temsilcilerinin belirli kişi veya kurumlar nezdinde girişimlerde bulunması

Loca
(ing: lodge, fra: loge, alm: Loge)
Sinema ve tiyatro gibi eğlence yerlerinde, parlamento salonlarında ayrılan özel bölümler

Logo
(ing: logo, fra: logo, alm: Logo)
Tanıtıcı simge

Lokanta
(ing: restaurant, fra: restaurant, alm: Restaurant)
Tabldot, alakart veya özel yemek ve bu yemeklere uygun servisler ile yeme-içme ihtiyaçlarını karşılayan işletme

Lokantacı
(ing: restaurateur, fra: restaurateur, alm: Restaurantbesitzer)
Lokantanın sahibi veya yöneticisi

Lüks
(ing: luxury, fra: luxe, alm: Luxus)
Harcamada, giyimde, yaşantıda gereklilik sınırlarını aşan, aşırıya gitme, gösteriş

Lüks kabin
(ing: luxury cabin, fra: cabine luxe, alm: Luxuskabine)
Özellikle yolcu vapurlarında donanımı gösterişli bölüm

Lüks mal
(ing: luxury goods, fra: article de luxe, alm: Luxusware)
Zorunlu ihtiyaçları karşılayıcı nitelik sınırının üzerinde olan mal

Lüks turizm
(İng: luxury tourism, fra: tourisme de luxe, alm: Luxustourismus)
Gelir düzeyleri çok yüksek olan kişilerin katıldığı ve lüks tüketime yönelik turizm türü

Loading card
Kruvaziyer yolculuğunda gemilerin uğradıkları limanlarda yolcuların karaya çıkabilmesi için verilen, pasaport yerine geçen kart

M

Makina ve Techizatın Yurt İçinden Alımında KDV Desteği
VAT refund on locally procured machinery and equipment
97/2 nolu Hazine Müsteşarlığı Tebliğine göre, "Teşvik Belgesine istinaden düzenlenen yerli global listede yer alan, yeni olarak temin edilen, yurt içinde imal edilmiş olan makina ve techizattan Müsteşarlık'ca proje bazında uygun görülenlerin" gelişmiş yörelerde sadece KDV tutarının, kalkınmada öncelikli yörelerde ise KDV+15 puan tutarında bir meblağın fon kaynaklarından yatırımcıya nakit olarak ödenmesine olanak sağlayan bir teşvik tedbiridir Master süreç planı
(Bkz Dizgisel şema)

MCO
Miscellaneoıus charges order
Müteferrik ödeme emri


Menü
Menu
Kelime olarak menü, "ayrıntılar" olarak tanımlanır Menü satışa sunulacak yiyecek türlerinin ve fiyatlarının saptanıp sıralanmasııdır Esas olarak iki tür menü vardır

Birincisi tüm öğünü ve fiks fiyatlı bir kaç yemeği gösteren tabldot (table d'hot)'tur İkincisi her maddenin ayrı ayrı fiyatlandırıldığı alakar (Ala carte)'dır Her iki türün Carte du jour, Basit alakart veya tercihli menü (selecktive menu) gibi çeşitli şekillerde bileşimleri de vardır

Mesaha şehadetnamesi
(Bkz Yat ölçü belgesi)

Mevsim, dönem, sezon
Season

Mevsim sonu, mevsim dışı fiyat
Off season price

Motel Birliği
Master Hosts
Motel birliği bir grup motel işletmesi tarafından kurulmuş olan ve kar amacı gütmeyen bir birlik

Muhabir acenta
Corresponding agent

Muhasebe rasyoları
Muhasebe rasyoları kazanç zarar ve bilançoyu teşkil eden kalemler arasındaki ilişkiyi göstermek üzere teşkil edilen, işletmenin gelişme durumunu açıklayan oranlardır

Mümkün olan en uygun fiyat
Best possible price

Münferit, bireysel
Individual

Müşteri Başına Ortalama Harcama
Müşteri başına ortalama harcama servis yapılan yemek sayısı ile bu servisten elde edilen restoran yiyecek ve içecek gelirinin oranlanmasıyla bulunur

Müşteri çamaşırhanesi
Guest laundry
Turizm sektöründe, konaklama tesislerinde müşteri çamaşırlarının yıkandığı bölüm

Müşteri Hesabı
Folio
Hesabı ayrıca çıkacak herbir müşteri veya müşteri grubu için kullanılan kartlardır Müşteriye fatura edilecek tüm harcamalar bu belge üzernde toplanır Eğer bir müşteri iki veya daha fazla oda almışsa veya seyahat acentası aracığılıyla gelmiş gruba dahil ise herbir kişi veya oda için ayrı bir folyo açılmaz Sadece grub için bir folio açılır

Müşteri Listesi
Rooming List
Tur operatörünün konaklama işletmesine gönderdiği, müşterilerin isimlerini ve oda dağılımlarını gösteriri liste

maden suyu
ing: mineral water, fra: eau minérale alm: Mineralwasser
mide rahatsızlıkları ya da sindirim zorluklarında, tedavi edici veya rahatlatıcı özelliği olan, mineral bakımından zengin içme suyu

Mağara
ing: cave, fra: grotte alm: Höhle
canlılar için barınak olarak da işe yarayabilen doğal yer kovuğu

mağara turizmi
ing: speleological tourism, fra: tourisme spéléologique alm: Speläologie-Tourismus
mağaraları, yer altındaki uçurumları, yarıkları, oyukları, yeraltı akarsularını gezip görmekle ilgili olay ve ilişkilerin bütünü

Mağaracılık
ing: speleology, fra: spéléologie alm: Speläologie
mağaraların incelenmesi ile ilgili bilim dalı

Mağaza
ing: large store, fra: grand magasin, m, alm: großes Geschäft
büyük dükkân

mahallî para
ing: local currency, fra: monnaie nationale alm: Landeswährung
bir ülkenin tedavüldeki kendi parası

mahallî turistik faaliyet
ing: local tourism activity, fra: activité touristique locale alm: örtliche Fremdenverkehrsaktivit
bir yerde, yerel düzeyde yapılan turizm ağırlıklı şenlik, anma günü, gösteri gibi etkinlik

malî mesuliyet sigortası
ing: financial responsibility insura, fra: assurance de responsabilitecivi, alm: finanzielle Risikoversicherung
işletmecinin, tur operatörünün ya da seyahat acentasının hizmet ve organizasyon kusurlarından dolayı turistlerin canına ve malına zarar gelmesi riskine karşı yaptırdığı sigorta türü

Manastır
ing: monastery, fra: monastére alm: Kloster
bazı rahip ve rahibelerin dünya ile ilişkilerini keserek yaşadıkları yer

Manifesto
ing: manifest, fra: manifeste, m, alm: Ladeverzeichnis
gönderilecek yükleri gösteren belge

Manzara
ing: view, fra: vue alm: Landschaft
farklı ve özel, genellikle doğal, coğrafî yer görünümü

Marina Yatırım ve İşletmecileri Derneği
ing: Association of Marina Investors, fra: Association des Investisseurs e, alm: Verband für Yachthafeninvestore
kamu kurumları ile dayanışmayı, sektörde disiplin ve birliği sağlamak amacıyla 1991 yılında kurulan, marinaların üye olduğu kuruluş

misyonerlik kompleksi
ing: missionary complex, fra: complexe de mıssıonnaire, alm: Missionstätigkeitskomplex
iş adamlarının veya turistlerin, bilerek veya bilmeyerek, başka bir ülke insanının yaşam biçimini veya düşünce tarzını değiştirme girişimleri

Mit
ing: myth, fra: mythe alm: Mythe
tarih öncesine dayanan efsane, masal, bazen destan

Mitoloji
ing: mythology, fra: mythologie, alm: Mythologie
putperest eski çağda inanılan ve saygı duyulan tanrıların, yarı tanrıların, kahramanların efsane, masal ve hayal ürünü öykülerinin doğuşlarını, anlamlarını yorumlayan, inceleyen bilim

müşteri hesabı
ing: customer account, fra: compte ceients alm: Kundenkonto
hizmet gören ve karşılığında ücret ödemesi gereken kişi için, alacakları izlemek üzere açılmış bulunan hesap

müşteri ilişkileri
ing: customer relations, fra: relations clientèle alm: Verbraucherbeziehungen
satıştan sonra, tatmin derecesinin ölçülmesini de kapsayan iletişim yöntemi

mutfak işçisi
ing: kitchen worker, fra: commis de cuisine alm: Küchendiener
mutfakta bulaşık yıkama ve sebze ayıklama gibi görevleri yapan işçi, bulaşıkçı

mutfak şefi
ing: executive chef, fra: chef de cuisine alm: Küchenchef
tüm mutfak görevli ve etkinliklerini yöneten deneyimli aşçı

N / O / Ö

Net Bugünkü Değer Yöntemi
Net Present Value Method
Net bugünkü değer yöntemiyle proje değerlendirilmesinde yatırımın gelecekteki nakit girişlerinin bugünkü değeriyle yatırım maliyeti arasındaki fark bulunmaya çalışılır Buna göre, bir yatırım projesinin net bugünkü değeri, projenin ekonomik ömrü (kuruluş+işletme dönemi) boyunca sağlayacağı net nakit akışlarının belli bir iskonto oranına göre indirgenmiş değerlerinin toplamıdır

Net gezi eğilimi
: Net gezi eğilimi, bir ülkedeki veya belirli bir yöredeki turizm hareketine katılan nüfusun oaranını belirlemek açaısından önem taşır
Net gezi eğilimi = p/P x 100
p= Bir ülkedeki veya belirli bir bölgedeki geziye çıkan bireylerin sayısı
P= O ülke veya bölgenin toplam nüfusunu ifade eder

Net işletme karı
Net operating profit (NOP)

Net Kazanç
Net rate

net turizm geliri
ing: net tourism income, fra: recettes touristiques nettes, alm: touristische Nettoeinnahmen
belli bir yörede, turistlerin toplam harcamalarından, doğrudan ve dolaylı kaçaklar çıktıktan sonra kalan miktar

nihaî gezi programı
ing: final itinerary, fra: programme définitif de voyage, , alm: endgültige Reiseroute
seyahat acentası tarafından hareketten hemen önce yolcuya verilen, uçuş veya tren numaralarını, kalkış-varış zamanlarını, tur güzergâhlarını ve diğer ayrıntıları içeren program

No show
ing: no show, fra: non présentation alm: no show
Gelmedimüşterinin önceden yaptığı rezervasyona haber vermeksizin uymaması

No show ücreti
Rezervasyonu yapılan hizmetin kullanılmaması durumunda ödenen ücret


Oda Doluş Oranı
Oda doluş oranı bir dönemde satışa arzedilen oda sayısı ile fiili oda satışı arasındaki orandır Oda Doluş Oranı =Satışa arzedilen oda sayısı/Satılan oda sayısı

Gerçek Oda Doluş Oranı
Otellerde sık sık müşteri odalarının bir kısmının tamirat ve bemzeri nedenlerle müşterilere arzedilmesi mümkün olamayabilir Bu durumda gerçek doluş oranını, satışa arzedilemeye müsait olmayan oda sayısı toplam oda sayısından çıkarmak ve fiilen satılan oda sayısısna oranlamak suretiyle bulunur

Odalar üzerinden günlük ortalama oran
Günlük oda satış gerlirleri ile satılan odalar arasındaki orana Odalar Üzerinden Günlük Ortalama Oran adı verilir ve aşağıdaki formülle gösterilir Odalar Satış Geliri / Müşteri Sayısı

Oda Sayım Cetveli
Ön büro tarafından günlük olarak dünlük olarak düzenlenen ve
-işletmenin hangi odalarının boş veya dolu olduğunu,
-her bir odada kaç kiinin konakladığını,
-odaların hangi fiyattan satıldığını,
-müşteri sayısının grup, münferit veya misafir şeklinde sınıflanması, eğer gerekli ise yerli, yabancı konaklama sayısını,
-rezervasyon yapıldığı halde müşterice doldurulmayan odalaea ilişkin olarak doğan "no-show" gelirleri gösteren belge ya da rapor

Operasyon, işletme
Operation

Oran, rasyo
Ratio

Ortaklaşa charter kiralama
Part charter, split chater

Ortalama koltuk ücreti
Average seat rate

Otel
(ing: hotel, fra: hôtel, alm: Hotel)
yapısı, donanımı, konforu, müşteriye sunduğu hizmetin kalitesi gibi elemanlarıyla, uygar bir insanın arzu ettiği nitelikte, geçici konaklama, yeme-içme ve eğlence gereksinimlerini bir ücret karşılığında sağlayan konaklama tesisi

Otelci
(ing: hotel keeper, fra: hôtelier, alm: Hotelier)
Konuk kabul eden, ya da bir konaklama tesisi işleten kimse

Otel çamaşırhanesi
Hotel laundry
Konaklama tesislerinde otel çamaşırlarının yıkandığı bölüm

Otelcilik fonksiyon oranı
Bir ülke veya yörenin turistik otellerinin sunabileceği toplam yatak kapasitesi ile o ülke veya yörenin toplam nüfusu arasındaki ilişkiyi ifade eder ve Tf(H) şeklinde ifade edilir
Tf (H) = N1x100/ P
Nl ülke veya yöredeki tuirtik otellerin toplam yatak sayısının

P O ülke veya yörenin toplam yerli nüfusunu gösterir

Otel rezervasyon tipleri
Types of reservations
1) Garanti rezervasyon otel müşterinin rezervasyonuna göre gelmesi beklenen gün ve saatten itibaren 24 saat süre ile başka bir deyişle o günkü çıkış ssaatine kadar tutmayı taahhüt eder Diğer taraftan müşteri kullanmaması halinde oda kira bedelini ödemeyi taahhüt eder
Kredi kartı aracılığıyla verilen kredi
Önceden ödeme
Seyahat acentası aracılığıyla garanti
Şirket garantisi
2)Garantisiz rezervasyon Otel gün içinde belirlerdiği bir saate kadar tüm rezervasyonları tutar O saatten itibaren talep olması halinde rezervasyonları satar Müşteri rezervasyonda belirtilen saatten sonra gelirse ve tesiste yer varsa kendisine yer sağlanabilir
3) Teyitli rezervasyon: Müşteri ile otel işletmesi arasında oda fiyatları, konaklama tipi, müşteri adeti, otele geliş tarihi ve saati üzerinde yazılı olarak mutabakata varılır Teyitli rezervasyon garantili ve garantisiz rezervasyon şeklinde gerçekleşebilir

Oteller Tekdüzen Muhasebe Sistemi
Uniform System of Accounts for Hotels
Otellerin muhsaebe sisteminin yanısıra, gelir getiren departmanları dışında oteller genel yönetim, pazarlama, teknik hizmetler gibi departmanların giderlerinin nasıl raporlanacağınıa ilikin bir sistem olup Hotel Association of New York City, İnc Tarafından hazırlanan ve üyelerine dağıtılan "Uniform System of Accounts for Hotels" isimli eserdeki rapor modelleri yurdumuzda en çok rastlanan modeller olarak dikkati çekmektedir

Oturma Yeri Doluş (Kuver) oranı
Oturma douş oranı belli bir dönemde restoranın veya benzeri yiyecek-içecek bölümünün müşteri kabul kapasitesi ile o dönemde servis yapıaln yiyecek (kuver) sayısı arasındaki orandır
Oturma Yeri Doluş Oranı = Servis Yapılan Kuver Sayısı( Oturma Yeri Kapasitesi
Bir restornda günlük olarak öğle ve akşam için iki defa yararlanılacağına göre, Servis yapılan Yemek Sayısı/ Günlük kapasite
formülü yardımıyla da restorndan günlük ortlama yararlanma katsayısı bulunabilir

Outgoing servisi
Seyahat acentalarında, yurt içinde veya dışında gezecek kişi ve grupların gidecekleri yerlere ait ulaştırma araçlarının, otellerin, biletlerin temini ve gezilerin düzenlenmesi görevini üstlenen servis

öğle yemeği
ing: lunch, fra: déjeuner alm: Mittagessen
genellikle 12:00 - 14:00 saatleri arası yenilen yemek

Öğrenci Hava Seyahati Birliği
ing: Student Air Travel Association-, fra: Association de Voyages Aeriens , alm: Verband für Studentenflüge
öğrencilerin havayolu seyahatleri ile ilgili olarak gerekli teşvik ve kolaylıkları sağlamak üzere kurulmuş örgüt

ölü mevsim
ing: dead season, off season, fra: saison creuse alm: Nachsaison
bir turizm merkezinde, turist akımının en düşük olduğu dönem

olumsuz imaj
ing: negative image, fra: image négative alm: negatives Image
bir ülke, kurum ya da kişinin dışa yansıyan fikrî ve şeklî algılanmasının olumsuz olması

oluşmamış turizm talebi
ing: incipient tourism demand, fra: demande naissante de tourisme, alm: potentielle Tourismusnachfrage
tüketicinin duyduğu gereksinimin henüz farkında olmadığı turizm talebi

ön büro
ing: front office, fra: réception alm: Empfang
otele gelen konuğun ilk başvurduğu, resepsiyon, rezervasyon, fatura yazma, posta servisi ve ön kasa bölümlerinden oluşan yer

ön izin
ing: preliminary permission, fra: permission préliminaire, alm: vorläufige Betriebsgenehmigung
tesis kurmak amacıyla başvuran kişiye verilen ve belli bir süre içinde işe başlanması şartı taşıyan izin, opsiyon

öncelikli bölge
ing: priority region, fra: région prioritaire alm: prioritäre Region
bir hizmetin götürülmesinde veya bir yatırımın yapılmasında öncelik tanınan bölge

ören yeri
ing: ruin, fra: vestige alm: archäologische Ruinenstätte
doğal olayların ya da savaş, yangın etkisiyle yıkılan, terk edilen eski, antik yerleşme yeri kalıntısı, şehir veya kale yıkıntısı, harabe

ören yeri takviyesi
ing: site hardening, fra: fortification des sites alm: Absicherung einer Ruine
ören yerlerine aşırı ziyaretçi akımının yol açtığı fizikî tahribata karşı, merdiven, takviye duvarı, ikincil yollar gibi mimarî pekiştirme önlemleri

örgün turizm eğitimi
ing: formal tourism training, fra: éducation formelle du tourisme,, alm: offizielle Tourismusausbildung
okul veya okul niteliği taşıyan eğitim kurumlarında yapılan turizm eğitimi

örnek birim geliştirme
ing: clustering, fra: développement en groupe alm: Pilotgruppierung
belirli bir yörede, benzer özellikli turizm birimleri geliştirme

ortalama günlük oda fiyatı
ing: average daily room rate, fra: prix moyen chambre alm: durchschnittlicher Zimmerpreis
konaklama tesislerinde, günlük gelirin, satılan oda sayısına bölünerek elde edilen fiyat

Otel, Lokanta, Eğlence Yerleri İşçi Sendikası
ing: Syndicate of Workers in Hotel, , fra: Syndicat des Travailleurs d'Hôt, alm: Gewerkschaft der Arbeiter in de
otel, lokanta, eğlence yerlerinde çalışan işçilerin sosyal haklarını ve eğitimlerini sağlamak amacıyla oluşturulan sendikal birlik

Otoban
ing: express way, fra: autoroute alm: Autobahn
hızlı bir trafik akımını sağlamak amacıyla yapılan, 3 veya 4 şeritli, çift yönlü geniş yol

otomatik bilet makinesi
ing: satellite ticket printer, fra: machine automotique de ticket, , alm: Fahrkartenautomat
hava alanı ve alış veriş merkezlerinde, bilgisayara bağlı olarak, rezervasyon kabul eden, bilet ve uçuş kartı basan, acenta denetiminde makine

Otoray
ing: railcar, fra: autorail alm: Schienenbus, m
bir veya birkaç römorktan oluşan, kısa mesafeli yolcu taşımaya mahsus motorlu demiryolu aracı

otostop yapmak
ing: hitch-hiking, fra: auto-stop, m, alm: per Anhalter reisen
kişinin, yoldan geçen vasıtalardan, aynı yöne yolculuk için işaretle istekte bulunması

oyun salonu
ing: gambling hall, fra: casino alm: Spielhalle
genellikle lüks tatil kompleksi içinde yer alan talih oyunu mekânı

özel mutfak
ing: national cuisine, fra: cuisine nationale alm: Landesküche
millî yemekler

özel olaylar için tarifesiz sefer
ing: special event charter flight, fra: vol charter pour des événements, alm: Charterflug für Sonderveranstal
olimpiyatlar, futbol şampiyonaları gibi özel etkinlikler için düzenlenen uçuş

özel turistik tren
ing: special cruise train, fra: train spécial en croisière alm: Sonderzug
demiryolu işletmesi tarafından, belirli bir turistik programı uygulamak üzere sefere konulan, ülke içi veya ülkelerarası yol alan tren

özgün kültürel kimlik
ing: culturel identity, fra: identité culturelle alm: kulturelle Idendität
kültürel nitelikleri ile başkalarından ayrı ve üstün olan toplumsal özelliklerin tümü

Ödeme emri
Voucher
Turistik hizmet ödemelerine esas teşkil eden hizmetleri belirten ödeme emri

Öncelikli turistik bölge
Pilot bölge,:turistik prioriteli bölge, organize turizm gelişme alanı da denilen öncelikli tuirstik bölge diğer bölgelere oranla gerek kaynaklari ulaştırma, gerekse geleceğe dönük olarak en çok umut veren bir bölge olup çok sayıda turist çekme ve turistlerin gereksisnmlerini karşılayabilecek biçimde yatırımların yapılmasına olanak sağlayan bölgedir

Ön fizibilite etüdü
ing: prefeasibility analysis, fra: analyse de faisabilité alm: erste Machbarkeitanalyse, f
bir projenin ekonomik, malî, çevresel ve sosyal analizlerini kapsayan maliyet gelir analizi

Önlenebilir gecikme
Avoidable delay

Önlenemeyen gecikme
Unavoidable delay

Özel fiyat
Special price
Özel olarak uygulanan fiyat

Özel ilgi turu, özel ilgi gezisi
special interest travel, special interest tour
Belirli bir konuya ilgi duyanlar için hazırlanmış gezi, tur

Özendirme gezisi şirketi
Incentive house

Özendirme turizmi İncentive turizm, teşvik turizmi
Incentive tourism
Şirketlerin çalışanlarını ödüllendirmek için yolladığı teşvik amaçlı tatiller

Alıntı Yaparak Cevapla

Turizm Sözlüğü

Eski 07-17-2012   #6
Prof. Dr. Sinsi
Varsayılan

Turizm Sözlüğü



P / R

Pansiyon Tahakkuk Cetveli
Günlük pansiyon haılatını belirlenmesi amacıyla kullanılan ve hangi odalarda konaklayan müşterilere yiyecek (pansiyon) verileceği ve bunun kahvaltı, öğle ve/veya akşam yemeği şeklinde dağıtımını gösteren ve hergün için ön büro tarafından düzenlenen bir cetveldir

Paket tur
Paket turların süresi en az 6 geceleme olmak üzere en çok bir ay olabilir Ancak bu kuralın değişik türde düzenlenen paket turlar açısından dört ayrı istisnası vardır:

a) Avrupa ile kuzey Atlantik bölgesi arasında düzenlenen bir paket turda süre en az 14 gündür (Kuzay Atlantik Bölgesi: Alaska, Kanada ve ABD (Miami hariç)'yi kapsamaktadır
b) Hafta sonu gezileri için düzenlenen paket turların süresi en az 1 en çok 5 gece yatıyı öngörür Bu tür bir gezi en erken Perşembe günü saat 22:00'de başlayıp en geç Salı günü 08:00'de bitmelidir
c) Özel gösteriler için düzenlenen turlarda süre tıpkı hafta sonu gezileri gibi en az bir, en çok 5 gece yatıyı gerektirmektedir Sadece Avruoa için geçerli olan bu tür düzenlemelere "Cannes Film Festivali", "ITB Berlin, Uluslararası Berlin Turizm Boorsası", "Avrupa Futbol Şampiyonası" örnek gösterilebilir
d) Charter uçuşları ile düzenlenen Herhangi bir süre sınırlaması yoktur

Pasan müşteri
Walk in passenger
Otele rezervasyonsoz gelen müşteri

Pazarlama deneyi
Test marketing

Pazarın bölümlendirilmesi
Segmentation
Pazarın bölümlendirilmesi, toplam pazarın farklı özelliklere sahip alt kısımlara ayrılamsı anlamına gelir Farklı turizm ürünlerinin varlığı bunlara ayrı ayrı yönelecek mevcut veya potansiyel talebin ayrı ayrı belirlenmesini, diğer bir ifadeyle pazarın bölümlendirilmesini gerektirir

PCO
Professional congress organizer
Profesyonel kongre düzenleyicisi

PERT
Project Evaluation and Rewiev Technique

PR
(Bkz Halkla ilişkiler)

Proje geliştirme
Project evaluation

Promosyon
(Bkz Tutundurma)

pm
ing: post meridien, fra: après midi, alm: nachmittags
12 saat zaman dilimi uygulanan ülkelerde öğleden sonrasını ifade eden kısaltma

Pasaport
ing: passport, fra: passeport alm: Reisepaß
bir ülkenin, uyrukluğunu kanıtlamak üzere yurttaşlarına verdiği, dolayısıyla ülkeden çıkmasına veya ülkeye yeniden girmesine izin veren ve kimliği ispata yarayan belge

Pasavan
ing: safe-conduct pass, fra: passavant alm: Passierschein
devlet sınırı dışında bahçe, bağ ve tarlası bulunan kişilerin serbestçe girip çıkmaları için düzenlenen belge

pasta şefi
ing: pastry chef, fra: chef de pâtissier alm: Konditorchef
pasta ve tatlıların hazırlanmasında uzmanlaşmış mutfak elemanı

patent hakkı
ing: patent right, fra: brevet alm: Patentrecht
bir şeyin üretim izni

Piknik
ing: picnic, fra: pique-nique alm: Picknick
yemekli kır partisi

pilot bölge
ing: pilot region, fra: région pilote alm: Pilotgebiet
herhangi bir politikayı veya metodu özel ve sınırlı bir denemeye tabi tutmak amacıyla seçilen bölge

Pist
ing: runway, fra: piste alm: Flugpiste
uçakların iniş ve kalkış yapmalarına, park yerlerine gidip gelmelerine yarayan şerit

piyasa ekonomisi
ing: market economy, fra: économie de marché alm: Marktwirtschaft
turistik ürün ve hizmetlerin satıcılara arzı ile bunları satın almak isteyenlerin taleplerinin karşılaşması ve fiyatların oluşumu

Plaj
ing: beach, fra: plage alm: Strand
yüzmeye ve güneşlenmeye uygun deniz, göl ve nehir kıyılarındaki tesisli kumsal

Plânlama
ing: planning, fra: planification alm: Plannung
belli bir hedefe ulaşmak için aşılan yöntemler sistemi

Planör
ing: glider, fra: planeur alm: Segelflugzeug
hava akımlarından yararlanarak uçurulan, uçağa benzer, hafif, motorsuz hava taşıtı

Podyum
ing: podium, fra: podium alm: Podium
genellikle atletizm yarışmalarında derece alan atletlerin veya giysileri sergilemek için mankenlerin çıktıkları merdivenli, yüksekçe yer

pompaj istasyonu
ing: pumping station, fra: station de pompage alm: Pumpstation
genellikle bir toplama haznesi, bir ya da birçok pompalama birimi bulunan duru ya da kirli suları basma donanımı

porsiyon kontrolü
ing: portion control, fra: contrôle de portions alm: Portionenkontrolle
yiyecek-içecek işletmelerinde müşterilere sunulan yemeklerde fiyat kontrolünü ve miktar eşitliği sağlamak üzere takip edilen usul

potansiyel Pazar
ing: potantial market, fra: marché potentiel alm: potentieller Markt
mevcudiyetini ve gücünü kanıtlamış pazar

potansiyel talep
ing: potential demand, fra: demande potentille alm: potentielle Nachfrage
mevcut olan satın alma gücü

potansiyel turist
ing: potential tourist, fra: touriste potentiel alm: Potentialtourist
bir ülke ya da yöreye seyahat etmeye karar vermiş ya da kısa dönemde edebileceği varsayılan tüketici kesimi

prestij kitabı
ing: lure book, fra: ouvrage de prestige alm: Luxuswerbeband
turistleri belli bir bölge veya ülkeye çekmek amacıyla çıkarılan çok yapraklı tanıtıcı yayın

Prodüktivite
ing: productivity, fra: productivité alm: Produktivität
girdi ve çıktılar arasındaki oranın, verimliliğin ölçümü

profesyonel firma
ing: professional firm, fra: firme professionnelle alm: professionelle Firmaçalışmalarını para karşılığı, meslek ya da temel uğraşı konusu olarak yapan firma

profesyonel hizmet
ing: professional service, fra: service professionnel alm: professioneller Dienst
bir meslek ve uğraş kolu olarak kazanç elde etmek amacı ile yapılan hizmet

profesyonel pazarlama
ing: professional marketing, fra: marketing professionnel alm: professionelle Vermarktung
pazarlamanın para karşılığı, meslek ya da temel uğraşı konusu olarak yapılması

Pusula
ing: compass, fra: boussole alm: Kompaß
üzerinde kuzey-güney doğrultusunu gösteren, bir mıknatıs iğnesi bulunan ve yön tespit etmek için kullanılan araç

R

Rasyo
(BkzOran)

radyo far
ing: beacon, fra: balise alm: Signalturm
bir uçağa kılavuzluk etmek veya uçağı yönlendirmek amacıyla ışık, elektrik sinyali ya da aynı amaçlı başka uyarma türleri yayan istasyon

Rafting
ing: rafting, fra: rafting alm: Rafting
özellikle hızlı akan ırmaklarda, azgın sular arasında yapılan bot yarışı

Ranza
ing: berth, fra: couchette alm: Etagenbett
duvara montajlı, alt alta, açılır kapanır yatak sistemi

Rayiç
ing: current value, fra: prix courant alm: Marktwert
bir malın sürüm değeri, piyasa değeri

refakat etmek
ing: accompanying, fra: accompagner, alm: begleiten
bir kişiye eşlik etmek, yanında bulunmak

Refakatçi
ing: accompanying person, fra: accompagnateur alm: Begleiter
bir konferansa, toplantıya ya da fuara katılacak bir temsilci ile birlikte resmî kimliği ve görevi olmadan gelen kişi

refakatli gezi
ing: escorted tour, fra: voyage organisé accompagné alm: organisierte Reise mit Begleite
bir tur görevlisinin tüm ulaşım, konaklama, bagaj hizmetlerinin düzenli şekilde yerine getirilmesinden sorumlu olduğu, masrafın 'her şey dahil' hesaplandığı gezi türü

refakatsiz paket gezi
ing: unescorted package tour, fra: voyage organisé non accompagné,, alm: organisierte Reise ohne Begleit
tura katılanların grup halinde seyahat etmek zorunda olmadıkları, peşin ödemeli gezi türü

rehber balıkadam
ing: guide diver, fra: guide plongeur alm: Tauchführer
su altı dalışlarında, dalgıçlara yol gösteren, ilgili kurumdan alınmış yetki belgesi taşıyan kişi, usta dalgıç

Reklâm
ing: advertisement, fra: publicité alm: Werbung
bir ürünü topluma tanıtmak, beğendirmek ve böylelikle sürümünü sağlamak için genellikle basın ve yayın araçları ile toplumun ortak yer ve tesislerinden yararlanılarak yazılı, sözlü, görüntülü ya da işaretlerle yapılan tanıtım işi

reklâm sayısı
ing: number of exposures, fra: nombre de parutions alm: Zahl der zu wiederholenden Werb
tüketici kitlesine ulaşmayı hedefleyen reklâmların tekrarlanma sayısı

Reklâmcılık
ing: advertising, fra: publicité alm: Werbeagentur
müşterileri adına reklâm programları hazırlayıp sunma

reklâmla ulaşılan tüketici kitlesi
ing: reached consumers by advertisem, fra: nombre de consommateurs atteint, alm: mittels werbung erreichter verb
yapılan reklâmı fiilen duyan veya gören tüketici sayısı

Rekreasyon
ing: recreation, fra: récréation alm: Erholung
insanların boş zamanlarında, eğlence ve tatmin dürtüleri ile, gönüllü olarak katıldıkları aktiviteler

rekreasyon merkezi
ing: recreation center, fra: centre de récréation alm: Erholungszentrum
eğlenceye yönelik faaliyetler için ekipman ve imkânların bulunduğu alan veya yapı

resmî oda fiyatı
ing: rack rate, fra: tarif homologué alm: offiziell bestätigter Preis
konaklama tesisi birimlerinin, ilgili hükümet veya yerel yönetim makamlarınca onanmış resmî fiyatı

resmî tatil
ing: official holiday, fra: jour férié alm: öffentliche Feiertage
yasa ile belirlenen ve devletin öngördüğü yöntemlere uygun olarak yapılan tatil

Restitüsyon
ing: restitution, fra: restitution alm: Restitution
ilk şekline getirmek

restoranlı vagon
ing: restaurant car, fra: wagon- restaurant alm: Speisewagen
trenlerde yeme-içme ihtiyaçlarının karşılandığı vagon

Restorasyon
ing: restoration, fra: restauration, f, alm: Restaurierung
tarihî değeri olan eski bir yapıda, yıkılmış, bozulmuş olan yerlerin aslına uygun biçimde onarılması

rezervasyon acentası
ing: booking agency, fra: agence de réservation alm: Buchungsagentur
müşterileri adına tiyatro, konser, otel gibi yerlerden rezervasyon yapan kuruluş

rezervasyon ağı
ing: reservation network, fra: réseau de réservation alm: Reservierungsnetz
bir turizm tesisi için rezervasyon yapılabilen nokta, yer ve merkezlerin bütünü

Rıhtım
ing: pier, fra: quai alm: Pier
bir nehir veya deniz kıyısında doldurularak yapılmış, gemilerin indirme-bindirme veya yükleme-boşaltma yapabileceği yer

ring tur
ing: circular tour, fra: circuit alm: Rundreise
aynı yerde başlayıp aynı yerde biten tur

Riviyera
ing: riviera, fra: riviera alm: Riviera
lüks yaşam tarzına uygun kıyı tatil mekânı

ro-ro taşımacılığı
ing: ro-ro transportation, fra: transport ro-ro alm: Ro-Ro- Verkehr
özel gemilerle yapılan uluslararası taşımacılık türü

Rölöve
ing: surveying, fra: relevé alm: Relevierung
bir yapının bütün boyutlarını ölçerek plân, kesit ve görünüşünü yeniden çıkarmak

Römorkör
ing: tugboat, fra: remorque alm: Schleppboot
yedeğinde başka taşıtları götürmeğe yarayan deniz taşıtı

Rota
ing: route, fra: route alm: Kurs
varacağı yere ulaşmak için gemi veya uçakların izledikleri belirli yol

Rulet
ing: roulette, fra: roulette alm: Roulette
hızla dönen bir topun, döner bir tablodaki renk ve sayılarda durması ile kazananı belirten kumar oynama aygıtı

rüzgâr sörfü
ing: wind surfing, fra: planche à voile alm: Windsurf
yelken donanımı bulunan tek kişi için yapılmış bir araçla, su üzerinde rüzgârın yardımıyla kayma biçimindeki su sporu

Rehberli tur
Guided tour, hosted tour

Rehbersiz dış ülke gezisi
Foreign independent tour (FIT)
Yabancı bir veya birkaç ülkeye, turistlerin isteklerine göre düzenlenen ve ücreti peşin alman rehbersiz gezi

Rekreasyon
Recreation
Rekreasyon (Latince recreatic), kelime olarak dinlendirmek, eğlendirmek, canlandırmak gibi anlamlara gelmektedir Rekrwasyon zorunlu çalışma faaliyetlerinden bağımsız olarak bireyin onarılması ve geliştirilmesi, bireyin zamanını dilediği gibi kullanmakta serbest olması, insanın fiziksel gücünü onarmaya ve ruhsal kapasitesini zenginleştirmeye yönelik faaliyetler; bireyin isteyerek katıldığı tüm faaliyetler, zorunlu faaliyetlere karşıt olarak özgürce seçilen faaliyetler Fiziksel ve sosyal çevrenin değişmesi İnsanın boş zamanlarında yaptığı faaliyet olarak tanımlanabilir

Genel rekreasyon faaliyetleri:
Kısa dinlenmeler; pilaj, kış sporu gibi
Hafta sonu gezileri
Turizm diye sınıflandırılabilir Organize rekreasyon faaliyetleri:
Artistik (edebiyet, sinema, tiyatro, müzik, sergi vb) Entellektüle ( Konferanslar, radyo-tv, vb)
Sosyal (Aile, fuar, kongre, toplantı vb)
Pratik uğraş (Bahçecilik, elişleri vb)
Fiziki (Spor, av, yürüyüş, vb)

Rekreasyon işletmeleri
Recreation esteblashments
Rekreasyon işletmeleri kişilerin boş zamanlarını değerlendirmek, aynı zamanda eğlence, dinlence ve diğer ihtiyaçlarını karşılamak amacıyla katıldıkları doğal, sportif, kültürel ve eğlenceye yönelik etkinlikleri sunan işletmelerdir

Rep
Temsilci, representative

Resepsiyon
Front desk

Rezervasyon
Reservation

Rezervasyon bölümü
Reservation department
Müşteri tesise gelmeden önce ilk iletişm kurulan bölümdür Rezervasyonun alınması, dosyalanması, rezervasyon tablolarına yerleştirilmesi, maksimum doluluk oranının sağlanması vb işler

ROH
Run of the house
Konaklama tesisinin elinde kalan ve kategorisi belli olmayan odanın ayrılması (rezervasyonu)

RTW
Round the World

S - Ş


Sabit maliyet
Fix cost (FC)

Scanion Planı
Scanion's Plan
Turizm sektöründe sıkça kullanılan bir yönetim felsefesi ve aynı zamanda bir tür örgüt kuramıdır Scanion Planı, kişilerin kendilerini ifade etme gereksinimlerinin olduğu varsayımına dayanarak bu ifade güdüsünün işin yorumunda gerçekleşebileceği savıdır Bu felsefeyi izleyen kuram ise "Bir örgütün bütün bireyleri o örgütün faaliyetlerine tam anlamıyla katılabilirlerse katkıları oranında ödüllendirlmelidir," şeklinde ifade edilebilir Scanion Planı'nın uygulanması işletmelerin örgüt yapısına göre değişiklikler arz eder, ancak tüm uygulamalarda üç ana ilkeden hareket edilir:
Katılma sistemi
Eşitlik sistemi
Özdeşlik sistemi

Seçimlik, isteğe ve onaya bağlı, opsiyonlu
Optional

Serbest zaman
Leisur
Kişilerin iş dışındaki zamanı Kişinin dinlenme ve eğlenmeye ayırdığı boş zaman Gün içindeki serbest zaman, hafta içindeki serbest günler, ay içindeki serbset hafta, yıl içindeki serbest ay, yedi yılda bir alınabilen serbest bir yıl (Sabbatical Year) olarak tanımlanabilir

Seyahat acentası
Travel agency
Seyahat acentaları, kâr amacıyla turistlere turizmle ilgili tüm hizmetleri sunan, tur operatörlerinin ya da kendilerinin doğrudan meydana getirdikleri paket turları satan ve bunları satın alan turistlere gittikleri yerler hakkında bilgi sunan aracı kuruluşlardır

Seyahat çeki
Traveller cheuque

Seyahat danışma el kitabı
Travel informatin manuel
Çok geniş ve kapsamlı bir belgedir İçindeki bilgiler günü gününe takip edilir Aylık olan bu yayın dünyadaki 200 ülke hakkında bilgiler verir Yolcular için gerekli belgeler, sağlık, gümrük kanunları ve döviz konusunda gerekli açıklamalar da vardır

Seyahat işletmeleri
Üretici ile tüketici arasında ilişki kuran, hizmeti oluşturan, hizmeti sunan, pazarlayan ve satan veya bu tür işlemler için aracı olan kuruluşlara seyahat işletmeleri adı verilir Seyahat işletmeleri turistik ürünü oluşturan ve/veya dağıtımını yapan, belirli örgütsel yapıları olan ticari kuruluşlardır Seyahat işletmeleri aracı olacağı gibi hizmetleri oluşturarak bir bütün olarak da sunabilir Örneğin bir uçak biletinin acenta tarafından kesilmesi aracılıktır Konaklama, ulaşım, gezi, yeme-içme gibi hizmetlerin bir araya getirilerek tur paketi olarak sunulması ise hizmetin bir bütün halinde sunulmasıdır

Seyahat kontratı
(Bkz Seyahat sözleşmesi)

Seyahat sözleşmesi Seyahat kontratı
Seyahat kontratı (anlaşması) seyahat eden kişi (turist) ile seyahat boyunca gerekli hizmetleri sağlayacak ulaştırma, konaklama, yiyecek-içecek işletmeleri arasında yapılan sözleşme demektir Bu kontrat müşteri ile tur-seyahat düzenleyicisi arasında olmasına rağmen bir çok kontratı da kendi etrafında toplar Uluslararası bir özellik arzedecek ve uygulanabilecek bir seyahat kontratı örneği henüz yapılmamıştır Seyahat kontratları çoğunlukla yurtdışı gezi veya paket turlar için hazırlanır ve iki bölümden oluşur:
Genel satış koşulları
İstisnai haller

SİMO Şeması
SIMO Chart
Simo kelimesi İngilizce'deki "simultaneous movement cycles (simultane hareket devresi)" tanımının baş harflerinden oluşmuştur Ellerin ayakların, başın veya vücudun başka unsurlarının hareketlerinin kayda alınmasıdır Genellikle sağ ve sol elin hareketlerini göstermek için çizilir SİMO şemasının en önemli fonksiyonu etkin olmayan hareket modellerinin, boş zamanın, ziyan edilen hareketin saptanmasına yardımcı olmasıdır Turizm sektöründe, özellikle iş akım planlamasında kullanılan bir tekniktir

SİT
Tarih öncesinden günümüze kadar gelen çeşitli medeniyetlerin ürünü olup yaşadıkları devirleri sosyal, ekonomik mimari ve benzeri özelliklerini yansıtan kent ve kent kalıntıları, önemli tarihi olayların cereyan ettiği yerler ve tesbiti yapılmış tabiat güzellikleri ile korunması gerekli alanlardır

SOF
Service order form

Son onay tarihi
Option date

Son dakika satışları
Last minute sales
Otelde oda veya yatak, uçakta koltuk olarak önceden rezervasyon olmadan son gün yapılan satışlar

Sosyal alt yapı
Social infrastructure
Sağlıklı bir çevre meydana getirmek amacıyla yapılması gereken eğitim, sağlık, din, kültür vb yapılar ile park, çocuk bahçeleri ve yeşil alanların genel ismidir

Sosyal turizm, kitle turizmi
Social tourism
Sosyal turizm satın alma gücü az veya sınırlı olan halk gruplarının özel bazı önlem ve teşviklerle turizm olayına girmesidir Başka bir deyişle sosyal turizm gelir düzeyi düşük, satın alma gücü zayıf halk gruplarıın turizm faaliyetlerinen yararlanabilmesi için yapılan çalışmaların toplamıdır

Stand by fare
Yolcunun uçakta boş yer kaldığı takdirde binebileceğini bildiren indirimli tarife

Standart fiyat
Standart price
Herkese uygulanan fiyat

STO
Speciality Tour Operator
Özelliği olan turları düzenleyen tur operatörü

Sunlust
Güneşci, tatilci

Su sporları
Water sports

Sürdürülebilir turizm
Sustainable tourism
Çevre ile sıkı bağlantısını göz ardı etmeyen, varlığı için gerekli unsurları tehdit etmeksizin işlev gören; hem şimdiki, hem de gelecek kuşakların gereksinimlerini karşılayabilmeyi ön gören turizm endüstrisi

saat değiştirme
ing: time conversion, fra: conversion de temps alm: Zeitumstellung
doğuya veya batıya seyahat edilmesine göre, saat ilâve etme veya çıkarma işleminin taşıt hareket ve rezervasyon saatlerine yansıması

sabah banliyösü
ing: milk run, fra: service ferroviaire matinal alm: morgendlicher Pendelverkehr
çok duraklı, bu nedenle ulaşımda uzun zamanı gerektiren, sabah erken saatlerde görülen tarifeli ulaşım şekli

sabit fiyat
ing: fixed price, fra: prix fixe alm: Festpreis
değişmez fiyat

sağlık sigortası
ing: health insurance, fra: assurance-maladie alm: Krankenversicherung
hastalık dolayısıyla gerekebilecek muayene, tedavi ve bakım giderlerini karşılamaya yönelik sigorta sistemi

sağlık turizmi
ing: health tourism, fra: tourisme de santé alm: Gesundheitstourismus
bir takım hastalıkların iyileştirilmesi için içmeler, kaplıcalar, ılıcalar, deniz, dağlar, mağaralar, sanatoryumlar, prevantoryumlar ve benzerlerinden yararlanmak üzere yapılan seyahatler

sağlıklı yaşam merkezi
ing: fitness center, fra: centre de mise en forme,m, alm: Fitness-Zentrum
kişilere beden hareketleri, doğru ve uygun beslenme yolu ile sağlıklı yaşam alışkanlığı kazandıran merkez

sahibi tarafından alınmayan eşya
ing: unclaimed luggage office, fra: dépôt des objets non réclamés, , alm: Fundbüro
yasalara göre saptanan sürenin bitiminde, yolcunun almadığı eşyasının saklamaya alındığı yer

Sahil
ing: coast, fra: côte alm: Küste
deniz, göl ve nehirlerin kıyısı

sahil güvenlik
ing: coast guard, fra: garde-côte alm: Küstenschutz
kıyılardaki güvenlikten sorumlu idare

sahil şeridi
ing: coastal band, fra: bande côtiere alm: Küstenstreifen
deniz, tabiî ve sunî göl ya da akarsularda kıyı kenar çizgisinden itibaren kara yönünde, yerin özelliğine ve imar durumuna göre 100 metreye kadar çeşitli derinliklerdeki kara şeridi

Sakin
ing: inhabitant, fra: habitant alm: Einwohner
bir yöre, köy, kasaba, veya şehirde ikamet eden kişi

sanal gerçeklik
ing: virtual reality, fra: réalité virtuelle alm: virtuelle Wirklichkeit
bilgisayar ortamındaki gezi programı ile belirli bir yerde gerçekten seyahat etme duygusunu taşıma

Sanat
ing: art, fra: art alm: Kunst
bir duygunun, tasarının ya da güzelliğin anlatımında kullanılan yöntemlerin tümü ya da bu anlatım sonucu ortaya çıkan üstün yaratıcılık

sanat etkinliği
ing: art activity, fra: activité artistique alm: künstlerische Aktivität
sanat çalışması

satış araçları
ing: sales tools, fra: supports de vente alm: Verkaufsinstrumente
aralarında, müşteriler hakkında özel bilgilerin de bulunduğu satış destekleri

satış sarayı
ing: hypermarket, fra: grand magasin alm: Kaufhaus
çok çeşitli malların satıldığı büyük alış veriş merkezi

Sauna
ing: sauna, fra: sauna, alm: Sauna
buharlı, özel banyo odası

Sermaye
ing: capital, fra: capital alm: Kapital
bina, tesis, makine, donatım gibi üretimde veya hizmetlerin yürütülmesinde kullanılan değerlerin tümü

Sertifikasyon
ing: certification, fra: certification alm: Zertifikation
onaylama

sertifikasyon sistemi
ing: certification system, fra: système de certification alm: Zertifikatisierungssystem
turizm bağlamında, yatırım ve işletmeler ile diğer faaliyetler için, yapılmış olan sınıflandırma ya da gruplandırma sonucuna göre belge düzenlenmesi ile ilgili işlemlerin bütünü

Servant
ing: service cart, fra: chariot alm: Servierwagen
yiyecek-içecek işletmelerinde, garsonun servis öncesi hazırlıklarına yardımcı olan, yedek servis araç ve gereçlerinin hazır biçimde bulundurulduğu, dolaplı çekmeceli, raflı sabit veya tekerlekli, gezer tezgâh

Servis
ing: service, fra: service alm: Dienstleistung
müşteriye hizmet veren personel faaliyetlerinin tümü

servis ücreti
ing: service charge, fra: service alm: Trinkgeld
otel ve restoranlarda hesaba eklenen personel hizmetinin karşılığı

ses ve ışık gösterisi
ing: sound and light performance, fra: son et lumière alm: Ton- und Lichtvorstellung
söz, müzik ve ışık oyunlarının bir araya gelmesi ile gece yapılan tanıtım gösterisi

Seyahat
ing: travel, fra: voyage alm: Reise
bir noktadan başka bir noktaya yapılan yolculuk

seyahat acentalığı işletme belgesi
ing: travel agency operation license, fra: licence d'agence de voyage alm: Genehmigung zur Betreibung eine
seyahat acentalarına konularında faaliyet göstermelerini sağlamak üzere TC Turizm Bakanlığı'nca verilen belge

seyahat acentası
ing: travel agency, fra: agence de voyages alm: Reisebüro
kâr amacıyla turistlere ulaştırma, konaklama, gezi, spor ve eğlence olanakları sağlayan, turizmle ilgili bilgiler veren, bu konuya ilişkin tüm hizmetleri gören, turizm ekonomisine ve genellikle ödemeler dengesine katkıda bulunan ticarî kuruluş

seyahat acentası sicili
ing: travel agency registry, fra: registre d'agence de voyages alm: Reiseagenturenregister
seyahat acentası için, kuruluş işlemleri sonucunda TC Turizm Bakanlığı'nca sicil dosyası açılması

seyahat kararı
ing: travel decision, fra: décision de voyage alm: Reiseentscheidung
gelecekte yapılacak seyahatin yerini, zamanını, süresini, ne ile ve nasıl yapılacağını belirleme

seyahat öncesi enformasyon
ing: pretravel information, fra: renseignements pratiques alm: Informierung vor der Reise
turistlerin kendilerini kültürel temasa hazırlamak üzere gereksinim duydukları bilgiler

seyahat rehberi
ing: travel guide, fra: guide de voyage alm: Reiseführer
bir yöredeki veya ülkedeki konaklama olanakları, lokantalar, yollar, ilgi merkezleri, tarihî ve kültürel özellikler hakkında bilgi veren yayın türü

seyahat ticareti
ing: travel trade, fra: commerce de voyage alm: tourismusbedingter Handel
turizm endüstrisinde yaratılan ürünlerin kazanç amacıyla alım-satımı

seyahat ticareti kuruluşu
ing: tourist trade entity, fra: entreprise de commerce de voyag, alm: touristische Handelsorganisatio
turizm ürününün kâr amacıyla alım-satımını yapan kuruluş

seyahat yazarı
ing: travel writer, fra: journaliste de voyage alm: Reiseschriftsteller
yayın organlarında, basın mensubu, müstakil yazar veya sektör temsilcisi sıfatıyla turizm ve seyahat alanında yazı yazan gazeteci

seyahate direnç faktörleri
ing: travel resistant factors, fra: facteurs de résistance au voyag, alm: negative Reisefaktoren
ulaşma güçlüğü, yüksek maliyet, politik istikrarsızlık gibi seyahatten caydırıcı faktörler

sezon dışı
ing: off-season, fra: hors-saison, alm: tote Saison
turist akımı açısından, konaklama ve ulaşım araçları fiyatlarında zorunlu indirimlere gidilen devre

sınır çıkışlı turizm
ing: outbound tourism, fra: tourisme émetteur alm: grenzüberschreitender Tourismus
yabancı ülkelere çıkış içeren turizm türü

sıvı kaybı
ing: dehydration, fra: déshydratation, alm: Flüssigkeitsverlust
vücudun su kaybının bir şekilde giderilemediği hali ifade eden tıbbî terim

Slogan
ing: slogan, fra: slogan alm: Slogan
kısa ve çarpıcı propaganda sözü

sondaj ve kazı
ing: sounding and excavating, fra: fouille archéologique alm: Sondierung und Ausgrabung
taşınır ve taşınmaz eski eserlerin tespiti ve bilimsel yöntemlerle yüzeye çıkarılması için arkeolojik ve tarihî alanlarda yapılan çalışmalar

Sörf
ing: surfing, fra: surf alm: surfen
yelkenli ya da yelkensiz, tek kişi için yapılmış bir kayma aracıyla su üzerinde herhangi bir araç tarafından çekilmeksizin kayma biçimindeki deniz sporu

sorumlu müdür
ing: director in charge, fra: directeur alm: zuständiger Direktor
seyahat acentasının işlemlerinden sorumluluk taşıyan en üst yönetici

sorun çözmeli pazarlama
ing: problem solving marketing, fra: marketing par analyse de situat, alm: Problemlösende Vermarktung
pazarlamada, tüketici sorununun masaya yatırılarak uygun çözüm bulma yöntemi

sosyal fon
ing: social fund, fra: fonds social alm: Sozialfonds
ücretli olarak çalışanlar ya da dar gelirliler için belirli sosyal amaçlarla ayrılan tahsisat

sosyal ikilem
ing: social dualism, fra: dualisme social alm: sozialer Dualismus
geleneksel davranış biçimi ile endüstrileşmeye bağlı toplum davranışının yanyana görülmesi, turizm bağlamında sorun yaratan hal

sosyal mesafe
ing: social distance, fra: distance sociale alm: sozialer Abstand
sosyal konum ve deneyimler açısından kişi veya gruplar arasındaki farklılık

sosyal sınıf
ing: social class, fra: classe sociale alm: Sozialstufe
bir toplumda yaşama biçimleri, psikolojik davranışları, fonksiyonları farklı insanların oluşturduğu ve birinden diğerine geçiş olanağı bulunan grup

sosyal turizm
ing: social tourism, fra: tourisme social alm: Sozialtourismus
orta gelirli kişilerin, sağlanan bazı özel olanaklarla yaptıkları turistik amaçlı gezi türü

sosyo-ekonomik gelişme düzeyi
ing: socio-economic development leve, fra: niveau de développement socio-é, alm: sozial- ökonomische Entwicklung
sosyal, ekonomik ve toplumsal kalkınma düzeyi

sosyo-kültürel turizm değerleri
ing: socio-cultural tourism assets, fra: ressources socio-culturelles de, alm: touristisch bedeutende sozio
toplum kültürü ile ilgili olup turizm açısından önem taşıyan olay, davranış, gelenek, özellik gibi değerler bütünü

sosyo-psikolojik seyahat dürtüsü
ing: socio-psychologic travel motive, fra: motivations socio-psychologique, alm: sozio-psychologische Reisemotiv
modern çevreden uzaklaşmak, kendini dinleme, prestij, gerginlikten kurtulma, sosyal ilişkilerin geliştirilmesi gibi ekseriya gizli tutulan toplumsal ve psikolojik seyahat dürtüleri

Speleoterapi
ing: speleotherapy, fra: spéléothérapie alm: Speläotherapie
mağara ortamından yararlanmak suretiyle yapılan tedavi türü

Spesiyal
ing: special, fra: spécial, alm: spezial
özel, kendine özgü

Spesiyalite
ing: speciality, fra: spécialité alm: Spezialität
lokantalardaki özel yemek

spor turizmi
ing: sports tourism, fra: tourisme sportif alm: Sporttourismus
spor amacıyla yapılan yurtiçi ve yurtdışı seyahatlerin doğurduğu olay ve ilişkilerin bütünü

Sportif Turizm Kurulu
ing: Council of Sports Tourism, fra: Conseil du Tourisme Sportif alm: Touristischer Sportrat
turizm amaçlı sportif faaliyette bulunmak isteyenlerin taleplerini incelemek, yeterlik belgesi düzenlemek ve etkinliklerin denetimini yapmak üzere TC Turizm Bakanlığınca, gerek görülen yerlerde kurulan komisyon

Stüdyo
ing: studio, fra: studio alm: Studio
yataksız, ancak yatmaya elverişli divanları bulunan otel veya motel odası

su altı sporu
ing: underwater sports, fra: sport sous-marin alm: Unterwassersport
dalgıçlık, balık adamlık gibi su altı alemi ile ilgili spor

su karnavalı
ing: regatta, fra: régate alm: Regatta
sandal veya yelkenli gemi yarışı

su kayağı
ing: aquaplane, fra: ski nautique alm: Wellenreiten
deniz sürat motorlarının arkasına takılarak tahta bir aygıt üstünde yapılan su sporu

Suare
ing: soiree, fra: soirée alm: Abendgesellschaft
gece toplantısı

sub standartlar
ing: substandarts, fra: réglement intérieur alm: Substandards
bir işletmede, bir ürünü, çalışma yöntemini, üretilecek miktarı veya bütçenin para miktarını vb belirtmek için konulmuş ikincil öncelikli kurallar

Suit
ing: suite, fra: suite alm: Suite
birbirine açılan odalardan oluşan otel dairesi

suit oturma salonu
ing: parlor, fra: salon de suite alm: Wohnschlafzimmer einer Suite
suitlerde normal olarak oturma odası olarak kullanılıp, gerektiğinde yatak odası olarak da kullanılabilen salon

sulak alan
ing: marshy land, fra: marais alm: Sumpfgebiet
derinliği 6 metreyi geçmeyen, genelde sazlık bitkilerin hakim olduğu, önemli biyolojik yaşam alanlarına ve kuş zenginliklerine sahip olan eko sistem alanı

Sunucu
ing: master of ceremonies, fra: maitre de cérémonie alm: Moderator
toplantı, kongre, konferans, seminer, gece, hafta, şenlik gibi etkinliklerde programı ziyaretçilere açıklayan kişi

Şehir gezisi
City sightseeing tour (CSST)

T


tabiat anıtı
ing: natural monument, fra: monument naturel alm: Naturdenkmal
tabiatın ve tabiat olaylarının meydana getirdiği özelliklere ve bilimsel değere sahip, millî park esasları dahilinde korunan tabiat parçası

Tabiat koruma bölgesi
ing: natural conservation area, fra: réserve naturelle alm: Naturschutzgebiet
Çevre kirlenmesi ve bozulmasına karşı belirli yöreleri korumak, doğal güzellikleri ve tarihi kalıntıların gelecek nesillere intikalini güvence altına almak amacıyla ilan edilen bölgelerdir

Tabiat koruma alanı
(Bkz Tabiatı koruma bölgesi)

tabiat parkı
ing: natural park, fra: parc naturel alm: Naturpark
bitki örtüsü ve yaban hayatı özelliğine sahip, manzara bütünlüğü içinde halkın dinlenme ve eğlenmesine uygun tabiat parçası

tabiat varlığı
ing: natural assets, fra: patrimoine naturel alm: Bodenschätze
jeolojik devirlerle, tarih öncesi ve tarihî devirlere ait olup, ender bulunmaları veya özellikleri ve güzellikleri bakımından korunması gerekli, yer üstünde, yer altında veya su altında bulunan değerler

tahliye simidi
ing: life buoy, fra: bouée de sauvetage alm: Rettungsring
kazaya uğrayan gemi yolcularının ve gemi adamlarının, denizde kullandıkları halka biçiminde cankurtaran aracı

Tanrı misafiri
ing: unexpected guest of God, fra: hébérge au nom de Dieu alm: von Gott gesandter Besucher
çağrılmadan gece yatısına gelen konuk

tatil destinasyonu
ing: holiday destination, fra: destination de vacances alm: Urlaubsziel
tatil için seçilen yer

tatil eğilim anketi
ing: vacation tendency survey, fra: enquétes, alm: Umfrage zu Urlaubsgewohnheiten
turizmde, hizmet sunucuların kararlarını etkileyecek, tüketici davranışlarının saptanmasına imkân veren bilimsel araştırma

tatil günü ziyaretçisi
ing: leisure day visitor, fra: visiteurs alm: Feiertagsbesucher
konulu park vb eğlence amaçlı yerleri, sadece haftanın tatil günlerinden birinde ziyaret eden

tatil köyü
ing: holiday village, fra: village de vacances alm: Feriendorf
doğal güzellikler içinde veya ören yerlerinin yakınında kurulu, konaklama yanında çeşitli spor, eğlence ve satış hizmetlerinin de sağlandığı, dağınık yerleşme düzenindeki en fazla üç katlı yapılardan oluşan tesis

tatil yeri
ing: resort, fra: villégiature, alm: Erholungsort
ziyaretçilere çeşitli hizmetin, eğlence, konaklama ve kullanım imkânlarının sunulduğu coğrafî alan

Tatilci
ing: holiday maker, fra: vacancier alm: Urlauber
genellikle evinden uzakta bir yerde tatilde olan kişi

Tatlı
ing: dessert, fra: dessert alm: Nachtisch
yemek sonrası verilen meyve ya da tatlı

tatlı büfesi
ing: dessert buffet, fra: buffet dessert alm: Nachtischbüffet
pasta, tatlı ya da meyve ikramı yapılan büfe

Taverna
ing: tavern, fra: taverne alm: Kneipe
meyhane, çalgılı kulüp

Tazmin
ing: compensation, fra: compensation alm: Entschädigung
para ya da eş değer karşılığı ile bir hizmet ya da eşya zararını ödeme

tedavi havuzu
ing: cure pool, fra: piscine de cure alm: Kurbecken
yalnız tedavi amaçlı termal su kullanılan havuz

Tehir
ing: delay, fra: retard alm: Verspätung
ulaşım araçlarının önceden ilân edilen zamanda kalkmaması ya da gelmemesi, gecikme

tek aşamalı dağıtım sistemi
ing: one-stage distribution system, fra: système de distribution directe, alm: einstufiges Vertriebssystem
yolcunun havayolu şirketinden bilet satın alması gibi, mal veya hizmetin sunucudan tüketiciye doğrudan ulaştığı dağıtım sistemi

tek düzey satış örgütlenmesi
ing: single-level sales organization, fra: vente a niveau unique, alm: Verkaufsorganisation auf einer
mal ve hizmet sunucunun tüketiciye, hiyerarşik bir karar mekanizmasına gerek kalmadan ulaşabildiği satış organizasyonu

tek kişilik
ing: single, fra: personne seule, alm: Einzelzimmer
bir konaklama tesisi, vapur veya trende tek kişilik oda, kamara veya kompartman

tek yolcu bileti
ing: single passenger ticket, fra: billet simple alm: einfache Fahrkarte
bir yolcu için geçerli bilet

tek yönlü seyahat
ing: one way trip, fra: aller simple alm: Hinreise
satın alındığı sırada, dönüş şekli belirlenmemiş, genellikle ticarî taşıt gidiş bileti ile yapılan seyahat

teknolojik boyut
ing: technologic dimension, fra: dimension technologique alm: technische Dimension
bir konunun, örneğin turizm hizmetlerinin, teknik yenilikler yönü ile ele alınması

tele pazarlama
ing: telemarketing, fra: télémarketing alm: Tele- Vermarktung
satıcının telefonla pazarlama yapması

Teleferik
ing: teleferic, fra: téléphérique alm: Schwebebahn
değişik yükseklikteki iki noktayı, gidip-gelen kabinleriyle bağlayan motorlu tesis

Telekabin
ing: telecabin, fra: télécabine alm: Kabinenlift
taşıyıcı ve çekici bir kablo üzerinde değişik sayıda ve kapalı kabinlerden oluşan, iki ilâ dört kişilik kapasitede, mekanik yukarı çıkarma cihazı

Telekomünikasyon
ing: telecommunication, fra: télécommunication alm: Telekommunikation
haber, yazı, resim, sembol veya her çeşit bilginin tel, radyo, optik ve başka elektromanyetik sistemlerle iletilmesi, bunların yayımı veya alınması

Telekonferans
ing: teleconference, fra: téléconférence alm: Telekonferenz
telefon ile uzak merkezlerden konuşmacıları konferans yerine bağlayarak gerçekleştirilen görüşme

Telerehber
ing: automatic guide, fra: guide enrégistré alm: automatischer Reiseführer
önceden kayda alınan bilginin, cihaz aracılığı ile ilgiliye sunulma şekli

Telesiyej
ing: chair lift, fra: télésiège alm: Sessellift
kayakçıları ve turistleri taşıyıcı ve çekici uzun bir kablo yardımıyla oturma yerlerinde taşıyan bir tür mekanik cihaz

Teleski
ing: teleski, fra: téléski alm: Skilift
kişileri, tutunmalı veya oturmalı bir şekilde, taşıyan kablolu motorize sistem

Teletreno
ing: telesledge, fra: télétraîneau alm: Schlittenaufzug
15-20 kişi kapasiteli, toprak düzeyinde gidiş-geliş kablosuna bağlı, insanları karlı bir yamaçtan yukarı doğru belirli bir noktaya çıkarmaya ya da aşağı indirmeye yarayan, kızak

Teras
ing: terrace, fra: terrasse alm: Terrasse
açık havada dinlenmek, yemek yemek veya kahvaltı yapmak için kullanılan yer

Tercüman
ing: translator, fra: interprète alm: Übersetzer
otel, tur operatörü veya benzeri işletmeler tarafından, müşterilerin dil sorunlarını çözmek için görevlendirilen bir kaç dil bilen kişi

termal havuz
ing: thermal pool, fra: piscine thérmale alm: Thermalbecken
serbest tedavi veya dinlenme ve eğlenme amacıyla termal suyun kullanıldığı havuz

Teşebbüs
ing: enterprise, fra: entreprise alm: Unternehmen
mal ve hizmet üretimi için kurulan işletme, firma, şirket

Teşhir
ing: exhibiting, exposition, fra: exposition alm: Ausstellung
sergileme

teyidi yapılmış bilet
ing: confirmed ticket, fra: billet confirmé alm: bestätigte Fahrkarte
üzerinde 'OK' yazılı olan ve tekrar tasdik ettirilmesine gerek olmayan bilet

teyit etmek
ing: confirm, fra: confirmation alm: bestätigen
rezervasyon yapıldığını doğrulama

teyitli rezervasyon
ing: confirmed reservation, fra: réservation confirmée alm: Reservierungsbestätigung
bir konaklama tesisi veya ulaştırma aracı tarafından yapılan bir rezervasyona sadık kalınacağının ifadesi

throw away
ing: throw away, fra: consommation partielle alm: teilweise Nutzung
bir tur paketinin kullanılan kısmının ödenmesi, bir kısmının kullanılmaması

ticarî reklâmcılık
ing: professional advertising, fra: publicité commerciale alm: Handelswerbung
kâr sağlama amacıyla yapılan reklâmcılık etkinlikleri

Tilt
ing: tilt, fra: tilt alm: Tilt
elektrikli bir makinede, madenî bir topun çeşitli engellere çarpmasıyla puan kazanma esasına dayanan, zaman zaman da kendi kendine elektrik devresini kapatarak oyuna son veren kumar cihazı

Tirbuşon
ing: corkscrew, fra: tire-bouchon alm: Korkenzieher
genellikle mantardan yapılan tıpaları çekmeye yarayan burgu

toplam maliyet
ing: total cost, fra: coût total alm: Gesamtkosten
bir malın çeşitli üretim ve dağıtım dönemlerinde, o döneme kadar yapılmış olan harcamaların tümü

toplam seyahat süresi
ing: total travel time, fra: durée de voyage alm: Reisezeit
yolda geçen mola süreleri dahil, bir noktadan diğer bir noktaya ulaşmak için geçen tüm zaman

Toplantı
ing: meeting, fra: réunion alm: Versammlung
çeşitli amaçlarla karşılıklı fikir alış verişinde bulunmak üzere kişilerin bir araya gelmesi

toplantı oteli
ing: convention hotel, fra: hôtel avec la salle de congrès,, alm: Tagungshotel
genellikle büyük merkezlerde ve havalimanları yakınında toplantı düzenlenmesine uygun konaklama tesisi

toplantı plânlayıcısı
ing: meeting planner, fra: organisateur de congrès, alm: Tagungsorganisator
özellikle yer değiştirme gerektiren toplantı organizasyonunda çeşitli sorumluluklar üstlenen görevli

toplu gösteri
ing: serial show, fra: représentations cinématographiq, alm: programmierte Aufführungen der
bir sanatçıya ya da film yönetmenine ait eserlerin bir mekânda, belli bir zaman dilimi içinde, programlı olarak topluca gösterimi

toplu işlem
ing: bulk clearance, fra: dédouanement collectif alm: Gruppenabfertigung
yolculukta, belli bir gruba ait giriş işlemlerinin topluca yapılması

Trafik
ing: traffic, fra: trafic alm: Verkehr
bir yerden başka yere hareket eden mallar, yolcular veya bunları taşıyan araçlar

trafik polisi
ing: traffic police, fra: agent de circulation alm: Verkehrspolizei
ulaşım yollarını ve araçlarını denetleyen görevli

trafik şeridi
ing: lane, fra: lignes de trafic alm: Fahrspur
taşıtların bir dizi halinde, güvenle seyredebilmeleri için yolun işaretle ayrılmış bölümü

trafik tıkanıklığı
ing: traffic jam, fra: embouteillage alm: Verkehrsstau
şehrin belirli kesimlerinde, belirli saatlerde trafiğin işleyemez hale gelmesi

train ferry
ing: train ferry, fra: transbordeur de train alm: Eisenbahnfähre
yolcuların vagonlardan çıkmasına lüzum kalmaksızın trenleri bir limandan başka bir limana taşımak için raylarla donatılmış vapur

Tramvay
ing: tramcar, fra: tramway alm: Straßenbahn
yol üzerinde çıkıntı yapmayacak biçimde döşenmiş özel raylarda hareket eden yolcu taşıtı

Transfer
ing: transfer, fra: transfer alm: Transfer
yolcuları, limanlardan, gar veya oto istasyonundan bir konaklama tesisine ya da tersine konaklama tesisinden istasyonlara taşıma hizmetlerinin tümü

transfer memuru
ing: transfer officer, fra: agent de transfer alm: Transferangestellter
bir seyahat acentasında çalışan ve yolcuların otele getirilmesi, eşyalarının kaydı ile görevli personel

Transit
ing: transit, fra: correspondance alm: Transit
yolcunun, bir ülke veya şehirden, beklemeksizin ya da kısa bir süre içinde, uçak, vapur, tren veya otokar değiştirmek suretiyle geçişi

transit geçiş
ing: transit pass, fra: transit, m, alm: Transitverkehr
bir yerden veya bir ülkeden durmadan, beklemeden yolcu ya da malların geçiş yapması

transit salonu
ing: transit passenger lounge, fra: salle de transit alm: Transitsaal
hava limanlarında, transit yolcuların bekleme ve dinlenmelerini temin amacıyla ayrılmış salon

transit yolcu
ing: transit passenger, fra: passager en transit alm: Transitreisender
hedeflenen yere ulaşmadan önce, belli bir programa göre yapılan seyahat sırasında, bir veya daha fazla mola veren, bu molalarda uçağından ayrılan veya uçak değiştiren kişi

Traverten
ing: travertine, fra: travertin alm: Travertin
kaynak sularındaki kireç birikiminden doğan sünger görünümlü kalker tortu, pamuktaş

Tren
ing: train, fra: train alm: Zug
katarlara bağlı bir veya birkaç lokomotif tarafından çekilen vagonlar dizisi

tren istasyonu
ing: railway station, fra: gare, f, alm: Bahnhof
trenlerin gidiş ve geliş yolunda, önceden belirlenmiş durma noktası

Trimaran
ing: trimaran, fra: trimaran alm: Trimaran
üç gövde üzerine oturtulmuş tekne

Triptik
ing: triptyque, fra: triptyque alm: Triptique
içinde sürücünün adı, adresi ve arabasının özelliklerinin yer aldığı, geçerlilik süresi üç ay ile bir yıl arasında değişen belge

Tur
ing: tour, fra: circuit alm: Tour
başladığı noktada bitebilen, bir programa bağlı olara k yapılan ve bu programda öngörülen hizmetleri kapsayan seyahat organizasyonu< r>

tur bilgi formu
ing: tour information sheet, fra: information sur le circuit alm: Informationsformular
turun ve rehberin adının, rehberin kaldığı odanın, grubun sayısının, günlere göre kahvaltı, öğle ve akşam yeme klerinin belirtildiği form

tur düzenleme
ing: tour organization, fra: organisation des circuits, alm: Tourenorganisation
ülke içine vey a dışına, gecelemeli veya gecelemesiz olarak gezi, spor, eğlence, dinî, sağlık, eğitim, kültürel, bilimsel ve meslekî inceleme, teşvik veya destek amaçlı seyahat ve bunun içinde yer alan hizmetlerin organizasyonu

tur güzergâhı
ing: tour route, fra: itinéraire alm: Tourenroute
turda, geçilen yol boyu ve üzerinde bulunan gezilecek yerlerin tümü

tur kataloğu
ing: tour catalogue, fra: catalogue des produits alm: Tourenkatalog
tur düzenleyicilerinin satış için, turlarının tarihi, süresi, programı ve fiyatı gibi detayları belirttikleri ve büyük miktarlar halinde bastırarak dağıttıkları kapsamlı yayın türü

tur kuponu
ing: tour coupon, fra: coupon de voyages alm: Reisebon
turda sunulan hizmetlere karşılık geçerli belge

tur lideri
ing: tour leader, fra: courrier alm: Reiseleiter
turistik gezilerde, çeşitli yönetim sorumlulukları olan görevli

tur operatörü
ing: tour operator, fra: tour opérateur alm: Reiseveranstalter
bir seyahat programını taşıt, konaklama, yeme-içme, eğlence, rehberlik, şehir turları dahil olmak üzere tek fiyat üzerinden hazırlayan ve perakendeci seyahat acentaları ya da tarifeli hava yolu şirketleri kanalı ile pazarlayan kişi veya kuruluş

tur refakatçisi
ing: escort, fra: accompagnateur alm: Reisebegleiter
turistlere, bütün seyahat boyunca refakat etmek üzere görevlendirilmiş kişi

tur toptancısı
ing: tour wholesaler, fra: grossiste de circuit alm: Tourenveranstalter
konaklama ve gezi sunuculardan hizmet toplayarak pazarlayan kişi veya şirket

turing kulübü
ing: touring club, fra: club touring alm: Touringclub
turizmi geliştirme ve uluslararası otomobil haklarından yararlanma amacıyla kurulan kulüp

turist eğilim araştırması
ing: tourist tendency research, fra: étude des tendances des visiteu, alm: touristische Meinungsumfrage
turist gönderen ülke ya da yörede yaşayan insanların yapacakları seyahatin türü ve hedef alacağı destinasyonu belirlemeye yönelik, daha çok anket tarzı yoklamaya dayanan araştırma

turist gönderen ülke
ing: tourist originating country, fra: pays émetteur alm: Ursprungsland der Touristen
bir ülke ya da yöreye gelen turistlerin devamlı olarak yaşadığı ülke

turist kabul eden ülke
ing: tourist accepting country, fra: pays récepteur alm: Aufnahmeland der Touristen
turistin gittiği ülke

turist profili
ing: tourist profile, fra: profile touriste alm: Touristenprofil
turistin sosyo-ekonomik konumu ve davranış özelliklerinin ifadesi

Turist Rehberleri Birliği (TUREB)
ing: Union of Tourist Guides, fra: Union des Guides Touristiques, , alm: Fremdenführerverband
İstanbul Profesyonel Rehberi Esnaf Odası, İzmir Turist Rehberleri Odası ile Ankara ve Kapadokya Profesyonel Turist Rehberi Derneklerini tek çatı altında temsil etmek üzere 1998 yılında kurulan meslekî birlik

turistik depliyan
ing: travel folder, fra: dépliant touristique alm: Reisefaltplan
bir ülke, bölge, kent veya bir otel, acenta gibi işletmelerin tanıtımını yapan, resimli ve birkaç sayfa halinde katlanmış basılı yayın

turistik gezi
ing: tourist travel, fra: voyage touristique alm: touristische Reise
ticarî amaç dışındaki gezi

turistik harita
ing: tourist map, fra: carte touristique alm: touristische Karte
turistik cazibe merkezleri, tarihî, doğal ve arkeolojik zenginlikleri, topoğrafik işaret ve resimlerle gösteren plân

turistik talep
ing: tourist demand, fra: demande touristique alm: touristische Nachfrage
bir kimsenin turistik amaçlı hizmet ya da mal satın almak için duyduğu ve yeterli satın alma gücü ile desteklediği arzusu

turistik tren
ing: cruise train, fra: train en croisière alm: Vergnügungszug
bir turistik programa göre bazı demiryolları idareleri tarafından sefere konulan, yurtiçi ve yurtdışına sefer yapan özel tren

turizm amaçlı sportif faaliyet
ing: tourism intended sports activit, fra: activité sportive à but tourist, alm: sportliche Aktivität im Tourism
herhangi bir spor disiplininin veya birden fazla spor dalının kurallarının tamamen veya kısmen uygulandığı turizm etkinliği

turizm ana plânı
ing: tourism master plan, fra: plan directeur de tourisme alm: touristischer Masterplan
turizm kalkınmasının, insan kaynakları, çevresel, sosyal ve kültürel etkileri gibi ayrıntılı gelişme boyutlarını da ele alan stratejik plân

turizm arzı
ing: tourism supply, fra: offre de tourisme alm: touristisches Angebot
bir ülke ya da yörenin potansiyel turistlerin yararlanmasına sunabileceği her türlü doğal, tarihî, kültürel, arkeolojik değerlerle tesis ve hizmetlerin tümü

Alıntı Yaparak Cevapla

Turizm Sözlüğü

Eski 07-17-2012   #7
Prof. Dr. Sinsi
Varsayılan

Turizm Sözlüğü



turizm patlaması
ing: tourist boom, fra: boom touristique alm: Tourismusboom
turizmde bir durgunluğun arkasından talepte meydana gelen büyük ölçekli artış

turizm pazarı
ing: tourism market, fra: marché de tourisme alm: Tourismusmarkt
turizm hizmetlerinin satıcıları ile bunları satın almak isteyenlerin taleplerinin karşılaştığı ve fiyatların oluştuğu ortam

turizm pazarlaması
ing: tourism marketing, fra: marketing touristique alm: Tourismusvermarktung
bir turizm ürününün satışını geliştirmek için yapılan plânlama, fiyatlandırma, tanıtım, dağıtım gibi işlemlerin bütünü

turizm polisi
ing: tourism police, fra: police de tourisme alm: Tourismuspolizei
bir ülkenin güvenlik örgütünde, özellikle turistlerin güvenliğini sağlamak için ayrılmış görevliler

turizm politikası
ing: tourism policy, fra: politique de tourisme alm: Tourismuspolitik
bir ülkede, genel ekonomi politikasına uygun olarak iç ve dış turizmin geliştirilmesi, yönlendirilmesi, turizmin gelir getirici ve istihdam yaratıcı fonksiyonlarından yararlanılması için kamu tarafından alınan önlemlerin belirlendiği yöntem

turizm potansiyeli
ing: tourism potential, fra: potentielle touristique alm: Tourismuspotential
bir ülke ya da yörenin turist çekme yetenekli değerlerinin tümü

turizm sektörü
ing: tourism sector, fra: secteur touristique alm: Tourismussektor
turizm alan ve konularında faaliyet gösteren hizmet dallarının tümü

Turizm Sektörü Ana Plânı (TUSAP)
ing: Tourism Sector Master Plan, fra: Plan Directeur du Secteur Touri, alm: Masterplan für den Tourismusber
turizm sektöründe uzun vadede ulaşılacak hedefleri ve bunlara ulaşmak için kullanılacak araç ve yöntemleri belirlemek üzere TC Turizm Bakanlığınca geliştirilen temel çerçeve, karar destek sistemi

turizm sezonu
ing: tourism season, fra: saison touristique alm: Tourismussaison
yerli ve yabancı turistlerin tarihî ve turistik yerlerdeki seyahatlerinin yoğunluk kazandığı, genellikle ilkbaharda başlayıp sonbaharın sonuna kadar devam eden dönem

turizm ürünü
ing: tourism product, fra: produit touristique alm: touristisches Produkt
turiste sunulan tek veya toplu mal veya hizmet

turizm yatırım belgesi
ing: tourism investment license, fra: licence d'investissement touris, alm: touristisches Investmentszertif
turizm sektöründe yatırım yapan girişimciye, tesbit edilen yatırım dönemi için TC Turizm Bakanlığı'nca verilen belge

turizmde profesyonellik
ing: professionalism in tourism, fra: professionalisme en tourisme alm: Professionalität im Tourismus
turizmle bir meslek dalı, uğraş alanı, kazanç getirici bir olgu olarak ilgilenilmesi

turizmde talep tahmini
ing: tourism demand forecasting, fra: prévision de la demande tourist, alm: Nachfragevermutung
turizm talebinde ileri bir dönemde meydana gelebilecek gelişmelerin bilimsel yöntemlerle araştırılması

turizme engeller
ing: obstacles to tourism, fra: barrières au tourisme alm: touristische Hindernisse
artan zaman ve çoğalan gelire karşılık turizmin gelişmesini güçleştirici coğrafî uzaklık ve hükümetlerin koyduğu yasal güçlük gibi zorlaştırıcı genel faktörler

Turizmi Geliştirme Fonu
ing: Tourism Development Fund, fra: Fonds de Développement du Touri, alm: Touristischer Entwicklungsfonds
turizm alan, bölge ve merkezlerindeki turizm yatırımlarını kredilerle desteklemek ve dış pazarlama imkânlarının geliştirilmesi için harcama yapmak üzere TC Turizm Bakanlığı emrinde, yasa ile kurulmuş fon

Türk bayraklı yat
ing: Turkish flagged yacht, fra: yacht sous pavillon turc alm: Yacht unter türkischer Flagge
Türk limanlarından sicil kaydı alan yat

Türk lokumu
ing: Turkish delight, fra: loukoum alm: Türkischer Honig
şekerli nişasta eriyiğini pişirip hafif ağdalaştırarak yapılan, küçük küp biçimindeki Türk şekerlemesi

Türk misafirperverliği
ing: Turkish hospitality, fra: hospitalité turque alm: türkische Gastfreundschaft
Türk insanının konukseverliği

Türk mutfağı
ing: Turkish cuisine, fra: cuisine turque alm: Türkische Küche
geleneksel Türk yemeklerinin tümü

Türkiye Kamp Karavan Derneği
ing: Turkish Association of Camping , fra: Association Turque de Camping, , alm: Türkischer Zelt- und Wohnwagenv
üyeleri arasında dayanışmayı sağlamak ve meslekî sorunlara çözümler getirmek üzere 1966 yılında kurulan dernek

Türkiye Turing ve Otomobil Kurumu
ing: Touring and Automobile Club of, fra: Club de Touring et d'Automobile, alm: Türkischer Touring- und Automob
1923 yılında kurulan, Cumhuriyetin ilk yıllarında ülke turizmini yönlendiren, daha sonra ülkeye otomobille seyahat edenlere hizmet veren, özellikle İstanbul'da tarihî eserlerin restorasyonu ve işletilmesinde önemli rol oynayan kurum

Türkiye Turizm Yazarları ve Gazetecileri Derneği
ing: Association of Tourism Writers , fra: Association des Ecrivains et Jo, alm: Verband türkischer Reiseschrift
turizm yazarları ve gazetecileri arasındaki meslekî dayanışmayı sağlamak, sektörde yazar ve gazetecilerin etkinliğini arttırmak, yeni gelişmelerden üyelerini haberdar etmek ve turizmde verimliliği arttırmak için çalışmalarda bulunmak üzere kurulan dernek

Turnuva
ing: tourney, fra: tournoi alm: Turnier
oyuncu veya sporcular arasında sırayla yapılan yarışma dizisi

Tüyap Tüm Fuarcılık Yapım(TÜYAP)
ing: Tüyap Fairs and Exhibitions Org, fra: Tüyap, Organisation des Foires , alm: Tüyap Organisation für Messen
yurt içinde çok değişik sektör ve iş kollarına ilişkin fuar ve sergiler, yurt dışında ülkemiz ürünlerini tanıtacak fuarlar açmak amacıyla 1979 yılında kurulan işletme

tüzel kişi
ing: legal entity, corporate body, fra: personne morale alm: juristische Person
gerçek kişilerden oluşan, fakat yasaya göre onlardan ayrı ve aynen gerçek kişiler gibi hak ve yükümlülükleri olan kuruluş

Tali yat limanı
Tali yat limanları, tabii veya yapılmış kapalı bir su alanına sahip olan, uzun süreli kalış ve onarım imkanları yanında Yat Turizmi Yönetmeliği'nde yer alan özelliklere sahip tesisleri ifade eder

Tamgün şehir gezisi
Full day city sightseeing tour (FDCSST)

Tam pansiyon (TP)
Full board (FB)

Tanıtım ziyareti
Sales call

Tanıtma Gezisi
Familiarization trip (fam trip)
Tur operatörleri · seyahat acentaları ve havayolları mensupları için düzenlenmiş ücretsiz veya indirimli tarife ile yapılan ve konuklara bir ülke ya da bölgeyi tanıtmak ve böylece turist akımını artırmayı amaçlayan gezi

Tarifede belirlenen fiyat
Tariff price

Taşınmaz mallar
(Bkz Gayrimenkul mallar)

Tatil turu
Sejour tour

Techizat
Equipment

Techizat planlaması
Equipment planning

Tedarikçi
Supplier
Turizm endüstrisinde turizm arzının herhangi bir bölümünü satışa arz eden kişi veya kuruluş Örneğin otelci, gezi organizatörü vb

Tek kişilik oda
Single room

Tek kişilik ilave yatak fiyatı
Single supplement price

Tek Merkezli Tur
Belli bir ülkede veya turistik çekim merkezinde belirli bir süre konaklama, dinlenmek, eğlenmek, güneş ve denizin sağladığı imkanlardan yararlanmak amacına yönelik tur

Teknik alt yapı
Technical infrastructur
Elektrik, havagazı, içme ve kullanma suyu, kanalizasyon ve her türlü ulaştırma, haberleşme ve arıtma gibi servislerin temini için yapılan tesisler ile açık ve kapalı otopark kullanışlarına verilen genel addır

Termal kür (tedavi) merkezi
Thermal cure center

Termal otel
(BkzKaplıca oteli)

Termal tedavi merkezi
Thermal therapy center

Termalizm
Thermalism
Bilinen en eski tedavi yöntemlerinden birisi oalan termalizm, kaplıca, ılıca, içmeler gibi şifalı su kaynaklarının sağlık kurallarına uygun bir biçimde, tedavi aracı olarak kullanılmasıdır

Teşvik turizmi
(Bkz Özendirme turizmi)

Teyit
Confirmation

Teyit edilmiş rezervasyon
Confimed reservation
Bir konaklama tesisi veya taşıyıcı tarafından bir rezervasyonun onaylanmasını ifade eder

THY
Turkish Airlines
Türk Hava Yolları


TP
(Bkz Tam pansiyon)

TPL
Triple
Üçlü

Trafik konferansı
Traffic conference (TC)
Trafik konferansı IATA kurallarına göre kurulmuş olan ve dünyayı üç bölgeye ayıran havayolu kurumlarını ifade eder

Transfer fiyatı
Transfer price

Transit yolcu
Yasal olarak ülkeye giriş yapmayan gemi veya uçak personeli ile uğrak yapan, ancak destinasyonu geçtiği ülke olmayan ziyaretçiye transit yolcu denir

Trf
Transfer

Trprt
Transport
Ulaşım

Trvl
Travel
Seyahat

Tur broşürü
tour brochure

Tur dosyası
Tour shell
Tur tanıtımı için hazırlanmış resimli ve yazısı standart dosya

Tur lideri
Tour leader
Turlarda yolculara refakatçı olarak bulunan yabancı şirketin çalışanı

Tur operatörü
Tour operator (Tur op)
Tur operatörü bir seyahat acentasının hukuki statüsüne sahip olarak kurulan ve en ince ayrıntısına kadar programlanmış olarak seyahate çıkıştan geri dönüşe kadar seyahati, konaklmayı, yeme-içmeyi, eğlenceyi, rehberlik hizmetlerini, şehir turlarını da içeren tek ve ucuz bir fiyat üzerinden götürü seyahat hazırlayan ve bu turları doğrudan veya seyahat acentaları aracılığıyla satan kuruluşlardır

Tur programı
Itinerary

Tur simsarı, tur Brokerı
Tour broker
Tur operatörlerinin satmayı başaramadığı paket turları daha ucuza satan kuruluş

Turist gönderen bölge
Turist gönderen bölge, seyahatin başladığı ve bitttiği yer olan aktif ya da potansiyel turistlerin sürekli olarak yaşadığı yerleşim yerlerini ifade eder Turistlerin seyahat öncesi motivasyonları burada oluşmakta, seyahat kararları burada alınmakta ve seyahat planları burada hazırlanmaktadır

Turist kabul eden bölge
Turistlerin tatil deneyimlerini kazandıkları, bölge halkınca "turist" olarak kabul edildikleri ve giriş yerlerinde istatistiklere "turist " olarak kaydedildikleri bölgeye turist kabul eden bölge adı verilir Turizm ile ilgili bütün planlama ve çalışmalar bu bölgede edinilen deneyimlerin üzerine inşa edilmektedir

Turistik
Touristic
Turizm sektöründe sık kullanılan bir kavram olan turistik, kısaca turizmle ilgili bütünleşme olarak ifade edilebilir Batı dillerinde turistik lüks olmayan, ucuz ve ekonomik, halk tipi işletme demektir Dilimizde turistik deyimi pahalı, lüks, yüksek nitelikli anlamına gelen bir sıfat olarak kullanılmaktadır Bir olayın turistik olması doğrudan turizm faaliyetlerini ilgilendirmesi, turistlerin o olay ile ilişkilerinin olması anlamına gelir Kısaca, turizm faaliyetlerini kapsayan her olay, mal ve hizmetler, tesisler turistik kavramı ile ifade edilebilir

Turistik fonksiyon oranı
Touristic Function ratio
Turistik fonksiyon oranı herhangi bir ülka veya yörenin (T) zamanında turistlerin emrine sunabileceği toplam konaklama kapasitesi ile o ülke veya yörenin sürekli nüfusu arasındaki ilişkiyi ifade eder

Turistik fonksiyon oranı Tf (t)
Toplam konaklama potansiyeli (Yatak sayısı) L,
Sürekli nüfus P ile gösterildiğinde
Turistik fonksiyon oranı= Tf(t) = L x 100/P
olur
Turistik fonksiyom oranı konaklama potansiyeline katkıda bulunacak bir yatırım kararının önemli kriterlerinden biridir Çünkü, turizm ile demografik koşullar arasında ilişkiyi ortaya koymaktadır

Turizm
(İngtourism Fra tourisme Almtourismus)
Asıl ikametgâhı dışındaki başka bir yere eğlence, tatil, kültür, arkadaş ve akraba ziyareti, aktif spor, toplantı, görev, iş, öğrenim, sağlık, transit vb amaçlarla seyahat etmenin doğurduğu olayların bütünü

Turizm alanı
Tourism area
Turizm alanı güçlü çekim unsurlarına, ulaşım olanaklarına, turistik donanıma sahip olan, bu nedenle turistik sayahatlarin hedefi olan, gelirleri çoğunlukla turizm faaliyetlerinden kaynaklanan yerlerdir Öte yandan Turizm Teşvik Kanunu'nda turizm alanı, "Turizm bölgeleri içinde öncelikle geliştirilmesi öngörülen, mevkii ve sınırları Turizm Bakanlığı'nın önerisi, Bakanlar Kurulu kararı ile tespit ve ilan edilen doğal veya sosyo-kültürel değerlerin yoğunlaştığı alanlardır" şeklinde ifade edilmiştir

Turizm arz esnekliği
Turizmde arz esnekliği kavramı arzın fiyat değişmeleri karşısındaki duyarlılığını açıklamak için kullanılmakadır Başka bir ifadeyle fiyatlar arttıkça arzın kısa sürede bu artışa uyum sağlayıp sağlayamaması anlamına gelmektedir Örneğin mikro boyutta yeni odaların yapımı, restorana ek masalar sağlanmaı, makro boyutta ise bir turizm bölgesindeki yatak kapasitesinin artırılması gibi
Öte yandan turizm sektöründe bazı arz kaynakları vardır ki bunların azaltılıp çoğaltılması hiçbir zaman mümkün olmayacaktır

Turizmde arz esnekliği katsayısı
Turizm de arz esnekliği katsayısı şu formül yardımıyla hesaplanır:
Es= Arzedilen miktardaki % değişme (Ds)/ Ürün fiyatlarındaki % değişme (Dp)
Turizmde kısa dönem analizlerinde yuakrıdaki eşitlik ile yapılan hesaplamalarda bireysel olarak işletmelerin, dolayısıyla endüstri toplam arzının esnekliği katıdır (inelastik) Başka bir deyişle birim esneklikten(1'den) küçüktür

Turizm arzı
Arzedilen miktardaki % değişme (Ds)Turizm arzı, ekonomik olarak belirli bir piyasada, belirli bir fiyata ya da bedelsiz olarak turistik tüketicilere sunulan mal ve hşizmetlerin bütünüdür Bir başka ifade ile turizm arzı, turistik tüketim talebini karşılamak için gerekli mal ve hizmetlerin tedarik edilmesini içeren üretime dayalı işlemlerin tümüdür

Turizm arzının özellikleri
Turizm sektöründe arzın oluşturulması büyük yatırımları gerektirir
Turim arzı, diğer turistik bölgelerdeki fiyatların etkisi, tüketici eğilimlerindeki farklılıklar gibi dış faktörlerin etkisi ile sunulan mal ve hizmetler açısından da farklılıklar gösterir Başka bir ifadeyle, turizm sektöründe arz, mal ve hizmetlerin her turist tipinin ayrı özelliklerine uygun olarak sunulmasını gerektirir
Turizm sektöründe üretilen mal ve hizmetlerin ya da kazanılan deneyimlerin stok edilmesi mümkün değildir
Turizm arzının temel özelliği diğer hizmet sektörlerinde olduğu gibi, emek-yoğun üretime dayalı olmasıdır
Turizm arzı kısa dönemde elastik olmayan bir özelliğe sahiğtir Talepte meydana gelen değişmeye göre turizm arzını kısa sürede artırmak mümükn olmayabilir
Turizm arzının bulunduğu yer aynı zamanda tüketim yeridir Yani turistik tüketici turizm faaliyetlerinden yararlanabilmek için üretim yerine gitmek zorundadır
Turizm arzı çok değişik alanları ilgilendiren bir özelliğe sajiptir Bir bölgedeki fizik, doğal, kültürel ve insani özellikler o bölgeyi ziyaret eden turistin aklında bir bütün olarak yer almakta ve turistin tatil deneyiminin oluşmasına bir bütün halinde katkıda bulunmaktadır

Turizm bölgeleri
Tourism regions Arzedilen miktardaki % değişme (Ds) Turizm bölgesi turizm tarafından etkilenmiş bir görünüme sahip olan, turizm coğrafyası açısından bir mekan ünitesi oluşturan ekonomik yapısı ve yaşamı turizmin etkilerini taşıyan yerleri ifade eder Öte yandan, Turizm Bölgesini "Sınırları Turizm Bakanlığı'nın önerisi ve Bakanlar Kurulu kararı ile tespit ve ilan edilen doğal veya sosyo-kültürel değerlerin yoğunlaştığı bölgelerdir" diye ifade edebiliriz

Turizm bölgelerinin temel kaynakları
Turizm bölgelerinin temel kaynaklarını başlıca iki grupta toplayabiliriz:
1)- Birincil kaynaklar: İklim, çevre, kültür, vb
2)-İkincil kaynaklar: Konaklama, ulaştırma, eğlence işletmeleri vb

Turizm coğrafyası
Turizmin mekansal açıklamasıyla ilgilenen bilim dalıdır

Turizm çeşitleri
Turizm olgusunun daha açık ve doğru bir biçimde ele alınabilmesi amacıyla çeşitli kriterlere göre gruplandırılması zörunludur Turizm çeşitleri değişik kriterlere göre gruplanabilir Örneğin;
Turistin geldiği yere göre turizm (iç turizm, dış turizm)
Turistin sayısına göre turizm (bireysel, kollektif ve kitle turizmi)
Amacına göre turizm (dinlenme, sağlık, sportif, kültürel, Dinsel, Ekonomik, Politik, Kongre, aile turizm)
Seçilen zamana göre turizm (yaz turizmi, kış turizmi),
Kapsanan süreye göre turizm (kısa süreli, uzun süreli turizm)
Sosyal niteliklere göre turizm (yaş kriterlerine göre, gelir düzeyine göre)
Ulaşım araçlarına göre turizm (yat turizmi, gemi turizmi, karavan turizmi, demiryolu turizmi)
Organizasyon şekline göre turizm (kişilerin doğrudan seyahat etmeleri, kişilerin seyahat acentası veya tur operatörörleri ile yaptıkları seyahatler)
Konaklama şekline göre turizm (otel, motel, tatil köyü vb)

Turizm ekonomisi
Tourism economics
Turizm ekonomisi turizm olayının nedenlerini, mahiyetini, gelişme koşullarını, sonuçlarını, neden ve sonuçlar arasındaki ilişkileri bilimsel yöntemlerle ekonomik açıdan araştırarak bağlı olduğu yasa ve ilkeleri ortaya koyan bir bilimdir

Turizm endüstrisi
Tourism ındustry
Turizm endüstrisi kar amacı gütmeyen, turizm organizasyonu, pazarlama, konaklama, ulaştırma hizmetleri, yiyecek-içecek faaliyetleri, perakende satış mağazaları ve diğer çeşitli etkinlikler gibi birbirinden farklı hizmet ve faaliyetleri bir şemsiye altında toplayan bir endüstridir

Turizm-enflasyon ilişkisi
Turizm-enflasyon ilişkisi başlıca iki açıdan değerlendirilmektedir
1) Turizmin enflasyona etkisi:Turizm sektörünün herhangi bir ülkede enflasyon yaratıcı bir etkiye sahip olup olmadığı aşağıda gösterilen ölçütlere bağlıdır:
Turizm sektörünün sağladığı net döviz kazançları, bu sektörün dağıttığından daha az ise turizm sektörü enflasyonist bir etkiye sahiptir
Turizm faaliyetlerinin ulusal para karşılığı elde edilen net döviz kazançları elde edilen net döviz kazancından fazla ise, yani gerçek döviz kuru 1'den küçük ise turizm sektörünün enflasyonist olduğu söylenebilir
Turizm sektörünün ulusal ekonomi içindeki payı gözardı edildiğinde diğer sektörlerde çalışanlar turizm sektörünü bir pilot sektör olarak düşünerek bu sektörde çalışanların elde ettiği kazançtan pay alma ya da faydalanma eğilimi gösteriyorlarsa, bu durum, turizm sektörünün enflasyonist bir baskı meydana getirmesine yol açacaktır
2) Enflasyonun turizm sektörüne etkisi: Turizm sektörünün enflasyondan etkilenmesi başlıca üç şekilde olur:
İç turizm açısından enflasyonist ortamda artan fiyatlar turizm talebinin satın alma gücü üzerinde olumsuz etki yaparak gerçek gerirlerde düşme meydana getirir Bu da iç turizmde ve turistik tüketim harcamalrında düşmeye yol açar
Dış turizm açısından ise ulusal paranın değeri enflasyon oranına paralel olarak düşürüldüğü sürece dış turizm talebinin fazlaca etkilenmeyeceği söylenebilir Ancak enflasyon oranı ülke parasının değer kaybından yüksek olursa dış turizm talebinde de fiyata bağlı bir gerileme görülür
Turistik mal ve hizmet üretiminde kullanılan girdi fiyatlarının maliyet enflasyonundan etkilenerek artması faktör maliyetlerinin artmasına ve böylece turizm sektörünün etkilenmesine yol açacaktır Özellikle lüks turizme yönelik ve zengin dış turistlere hizmet veren tesisler açısından yapılacak yatırımlar için dış alım zorunludur Bu da dış alım yapılan ülkelerdeki enflasyonist etkilerin ekonomiye ve turizm sektörüne yansımasına yol açar

Turizm geliri
Tourism revenue
Turizmin bir ekonomi içinde, gelirlere etkisi üç şekilde ortaya çıkar:
Turistlerin doğrudan yaptıkları harcamalar dolayısıyla elde edilen gelirler (doğrudan gelirler)
Birinci aşamaya bağlı olarak işletmeler arası işlemler için yapılan harcamalardan dolayı elde edilen gelirler (dolaylı gelirler)
Turizmden elde edilen gelirin sekörde istihdam edilen ya da turzimden kazanç sağlayan diğer kişilerce harcanması nedeniyle elde edilen gelirler (uyarılmış gelirler)

Turizm gelirlerinin çarpan etkisi
Turizm gelirlerinin çarpan etkisi, turizm sektöründe elde edilen her bir birim gelirin ekonomi içinde el değiştirerek diğer kişi ve işletmeler için yaratmış olduğu miktarın başlangıçtaki miktara oranlanmasıyla elde edilir Elde edilen katsayı turizm gelirlerinin çarpan katsayısı olarak ifade edilir Çarpan katsayısı ekonomide turizmin fazladan ne kadar gelir yarattığını ya da turizm gelirlerinin ne kadar etkin olduğunu ölçmek için kullanılır

Turizm Harcamaları Foksiyonu
Tourism purchases function
Potansiyel turistlerin seyahat için harcamaya ayıracağı para hacmiyle bu paranın ulaştırma ve konaklama harcamaları arasındaki ilişkileri ifade eden bir fonksiyondur
M = S + K
Formülde; (M) seyahat için harcamaya ayrılan para hacmini, (S) ulaştırmaya, (K) ise konaklamaya ayrılan para hacmini gösterir Diğer taraftan bu analize kullanılabilecek boş zaman (Z) da eklenebilir

Turizm İşletme Belgesi
Tourism estableshment certificate
Turizm sektöründe faaliyet gösteren turizm işletmelerine Turizm Bakanlığı'nca verilen belge

Turizm işletmeleri
Tourism estableshments
Turizm işletmelri turistik ihtiyaçların karşılanması amacıyla üretim unsurlarının sürekli ve bilinçli olarak biraraya getirilerek kar elde etmek için turizmle ilgili mal ve hizmetlerin ekonomik prensiplere uygun olarak hazırlandığı, üretildiği, arz edildiği ve sonunda katma değerin yaratıldığı ekonomik birimlerdir Bir başka deyişle Turizm işletmeleri, Türk veya yabancı uyruklu; gerçek veya tüzel kişilerce birlikte veya ayrı ayrı gerçekleştirilen ve turizm sektöründe faaliyet gösteren ticari işletmeleri ifade eder Turizm tesisleri genellikle kendileri turist akımı yaratmayan, fakat olmamaları halinde de turistin çekiciliği olan yer ve olayları aramayacağı turizm ürünleri, unsurlarıdır Tesisler, çekici yer ve olayları bütünlerler

Turizm merkezi
Tourism center
"Turizm bölgeleri içinde veya dışında; yeri, mevkii ve sınırları Turizm Bakanlığı'nın önerisi, Bakanlar Kurulu kararı ile tespit ve ilan edilen, turizm yönünden önem taşıyan yerler veya bölümlerdir"

Turizm pazarı
Tourism market
1-Potansiyel turistlerin bulunduğu kaynak ülke veya ülkeler
2-Turizm pazarı, bir turizm ürününe yönelen taleptir veya turistik mal ve hizmetleri arz edenlerle talep edenlerin karşılaştığı yerdir

Turizm pazarının özellikleri
Turizm pazarının üç temel özelliği vardır,
1) Turizm pazarı içerdiği gruplar, sektörlerle birlikte süreklilik arzeder Çok yavaş bir tempo ile değişikliğe uğrar
2) Turizm pazarı coğrafi bir çevreyi lapsar
3) Turizm pazarında coğrafi bölgeler arasında içsel bir ilişki, akım vardır Bu akım pazarın dinamik unsuru olan turist hareketleridir:

Turizm pazarlaması
Tourism marketing
Turistik mal ve hizmetlerin doğrudan veya turizm aracıları yardımıyla üreticiden son tüketici olan turist akışı ve yeni turistik tüketim gereksinimlerinin ve arzularının karşılanmasıyla ilgili faaliyetlerin tümüdür Bir başka ifadeyle turizm pazarlaması turizm arzının turizm talebine uygunluğunu sağlamak suretiyle tüketici tatminini esas alır

Turizm pazarlamasının özellikleri
Seyahat endüstrisinde üretilen hizmet ürünleri pazarlaması diğer endüstri ürünlerine göre bazı farklılıklar gösterir Bu farklılıkları iki grupta toplayabiliriz:
Sektörel Nitelikteki Genel Farklılıklar:
Hizmetlerin görünmez (soyut) özelliği
Turizmde satılan çoğunlukla hizmettir ve fiziksel bir değerlendirme yapmak imkansızdır
Farklı üretim yöntemleri: Hizmet ürünleri diğer endüstriyel ürünlere göre farklı şekillerde üretilir Hizmet üretimi insanlar arasında karşılıklı ilişkiker çerçevesinde gerçekleşir Bu farklılık iki yönde sonuç verir:
· a)-Endüstri ürünlerinin üretimi sırasında, kalite kontrolu yapılabilir Hizmet ürünlerinde bu kontol zordur ya da olanaksızdır ·
b- Hizmet ürünlerinin üretimi sırasında, tüketiciler üretim sürecinin bizzat içindedir, Bu nedenle üretim sırasında meydana gelen aksaklıkların giderilmesi zordur
Kolay bozulabilirlik: Hizmet ürünlerinin üretildiği anda ya da zamanda satılması zorunludur, bu nedenle bekletilemez Bir uçak koltuğu, otel odası ya da restoran masası satılmadığı zaman işletmenin zararınadır
Daha fazla duygusal ve irrrasyonel satın alma: Turistik mal ve hizmetlerin genellikle insenlar için lüks tüketim olarak algılanması nedeniyle gösteriş, statü, marka imajı ve modanın etkisi gibi irrasyonel davranışlar daha ağır basar Bunun yanısıra, yoğun olarak insan unsuruna dayandığı için hizmet sunanların tüketiciyi etkileme gücü daha fazladır
Ayırdedilmezlik:Hizmetlerin bir diğer özelliği de tüketcilerin bu hizmetlerden çoğunlukla birlikte yararlanması ve üretim ile tüketim sürecinin birbirinden ayrılamamasıdır Örneğin, restoran hizmetleri yalnızca bir tüketiciye değil, aynı zamanda işletmeye gelen çok sayıdaki diğer tüketicilere de verilir ve restoranda hizmet üretimi ile hizmet tüketimi aynı süreçte gerçekleştirilir
Statü ve marka imajıektörde ancak büyük ya da zincir işletmelr marka ve statü imajı yaratabilri Küçük işletmeler nu imajı yaratamadıkları için olumsuz etkilenirler
Tamamlayıcı işletmelere bağımlılık: Sektörde çeşitli işletmelerce üretilenm mal ve hizmetler bir btü olarak sunulur ve bu nedenle de her işletme büyük ölçüde birbirine bağımlıdır Bir işletmede hizmetin aksaması diğer işletmeleri de etkiler
Hizmetlerin taklit edilme kolaylığı: Turistik mal ve hizmetler topluma açık oplarak üretilir Bu nedenle üretim sırları uzun süre saklanamaza, bu da hizmetlerin kolayca taklit edilmesine yol açar
Dağıtım kanallarının yapısı:Pek az bir istisna ile turizm sektöründe endüstriyel ürünlerin tersine bir dağıtım akışı vardır ve tüketici hizmetin üretildiği yere taşınmak zorundadır
Faaliyetlerin dönemsel özelliği ve arz-talep dengesizliği: Turistik işletmelerin büyük çoğunluğu faaliyetlerini mevsimlik olarak yürütürler Bu nedenle hizmet işletmelrinde çoğunlukla arz ve talep arasında ideal bir denge kurmak zorlaşır
Hizmet ürünlerinin pazarlamasındaki farklılıklar: Pazarlama faaliyetlerinin alanı
Hizmet üretimi yapan işletmelerin pazarlama faaliyetleri işletmenin küçük bir ara birimince yürütülür Bu birimin faaliyetleri de reklam, satış geliştirme, kişisel satış ve halkla ilişkiler çabalarından oluşur Oysa pazarlama daha geniş fonksiyonları kapsar Örneğin, fiyatlandırma, yeni ürün ve hizmet anlayışlarının geliştirilmesi, yeni pazarlara açılma gibi fonksiyonlar işletmenin üst düzey yöneticileri tarafından yürütülür
Pazarlama faaliyetlerinin etkinliği:Turizm sektöründe bireylerin pazarlama becerilerinin ve etkinliklerinin ölçülmesi zordur ve pazarlama çalışmaları yalnızca bu bölümdeki elemanlarla sınırlandırılamaz Bu nedenle işletmede çaılşan elemanların hemen hepsinin pazarlama ile doğrudan ilgili olduğu kabul edilri ve en alt düzeydeki elemandan en üst düzeydeki yöneticiye kadar bütün personel pzarlama departmanı ile doğrudan ya da dolaylı olarak ilgilidir
Turizm işletmelerinin farklı yapıları: Turizm sektöründe birbirinden farklı yapı ve büyüklüjkte çok sayıda işletme vardır Bu işletmeler birbirinden çok farklı özelliklere sahiptir
Rakip firmaların pazar etkinlikleri; Ekonominin diğer sektörlerinde birçok tüketim malı için rakip firmaların satışları konusunda çok sayıda veri elde etmek mümkündür Turizm sektöründe ise marka bağımlılığı nispeten az olduğu için pazardaki rakiplerin etkinlikleri konusunda sağlıklı veri elde etmek çok zordur
Devlet müdahalesi: Turizm sektöründe işletmeler belli sınıflara ve gruplara ayrılır ve bu grupların nitelikleri yönetmeliklerle gösterilri Bu nedenle devletin sektörde sürekli denetimi vardır
Kar amacı taşımayan kuruluşların etkisi ve dolaylı rekabet: Diğer sektörlerden farklı olarak devletin turizm büroları, yerel turizm dernekleri ve çeşitli gönüllü kuruluşlar turizm pazarlaması konusunda büyük öneme sahptir Bazı kamu kuruluşlarının sağladığı sosyal turizm olanakları da işletmelerin pazarlama faaliyetlerini etkiler
Ayrıca, turistik mal ve hizmetler özellikle zorunlu nitelik taşımayan diğer mal ve hizmetlerle dolaylı bir rekabet içindedir

Turizm Planlaması
Tourism planning
Turizm planlaması bir dönemde turizm sektöründe ulaşılmak istenen amaçları, bu amaçlara ualaşabilmek için yararlanılabilecek araçları, parasal ve fiziksel olanakları, yapılacak işleri, işlerin kim tarafından ne zaman ve ne kadar sürede gerçekleştirleceğini gösteren disiplinli bir düzenlemedir

Turizm Politikası
Tourism policy
Turizm politkası bir ülkede genel ekonomi politikasına uygun olarak bir yandan iç ve dış turizmin geliştirilmesi ve yönlendirilmesi, turizmin gelir ve döviz sağlayıcı, istihdam yaratıcı fonksiyonlarından en rasyonel şekilde yararlanılması gib ekonomik hedeflere, diğer yandan kültür, sağlık vb ekonomi ötesi amaçlara ulaşnak için kamu yönetimince alınan önlemlerin ve yapılan müdahalelelerin tümüdür Dığer bir deyişle turizm politikası, örgütlenmiş toplumlarda, özellikle devlet tarafından turistik gelişmeye bilinçli olarak müdahale etmektir
Turizm politikasının amaçları
1)- Turizm politikası turizmin arz ve talep yönündeki durumunun ve mevcut kosulların islahının gerektiren nedenleri belirler
2)- Turizm politikası turizm alanında uygulanmakta olan ve önerilen müdahalelerini alınacak önlemlerin yapacağı etkileri araştırı
3)-Turizm politikası turizmin gelişmesi için yeni hedefleri, araçları ve olanakları ortaya koyar

Türkiye'nin turizm politikasını üç ana başlıkta toplamak mümkündür:
1)-Uluslararası pazarda rekabet gücü yüksek ve verimli bir turizm ekonomisi meydana getirmek
2)-Yerli ve yabancı turistler ile yerleşik nüfusun gereksinimlerini karşılamak, sosyal turizm tesislerini geliştirmek, turizmin yarattığı ekonomik yararı halka yaygınlaştırmak
3) Doğal varlıkların ve kültürel değerlerin sürekliliğini sağlamak

Turizm talebi
Tourism demand
Turizm talebi, yeterli satın alma gücü ve boş zamana sahip olup belirli bir zaman diliminde belirli bir hedef doğrultusunda turistik mal ve hizmetlerden faydalanan veya faydalanmak isteyen kişi ve kişiler grubudur

Turizm tesisi
Tourism facility

Turizm teşekkülü
Tourism organization
Turizm teşekkülleri turistik mal ve hizmetlerin üretimi, satışı, finansmanı ve yönetimi ile ilgili faaliyetleri koordine ederek ö rgütlendiren kuruluşlardır
Turizm teşekkülleri üç grupta yer alır
1)- Turizm kamu teşekkülü
2)- Turizm teşekkülü
3)- Turizm işletmeleri

Turizm ulaştırması
Tourism transport
İnsanların turistik amaçlarla yaptıkları seyahatlerde ekonomik prensiplere uygun olarak turizm pazarlarından turistik çekim merkezlerine hızlı, güvenli ve düzenli bir şekilde taşınmasına, sayılan hizmetlerin tümüne turizm ulaştırması denir Bir başka deyişle turizm ulaştırmasının ekonomik fonksiyonlarından en önemlisi insanların kişisel işler, eğlence ya da seyahatleri için bir yerden bir yere taşınmasıdır

Turizm ürünü
Tourism product
Turizm ürünü turistin seyahat ve geçici konaklamasından doğan ihtiyaçlarını karşılayabilecek nitelikte olan mal, hizmet veya mallar ve hizmetlerin karışımı veya her ikisinin birden karışımından oluşan tüm kapasiteyi ifade eder Turizm sektöründe mallar objektif nitelik taşır, hizmetler ise subjektif karakterdedir Turizm ürünü çekicilik, yararlılık, kolay elde edilebilirlik faktörlerinin bir bileşimidir

Turizm ürünü şu iki bölümde gruplandırabiliriz:

1)-Kaynağa bağlı turizm ürünü
2)-Kullanıma bağlı turizm ürünü

Turizm Ürününün Kaynakları
Ekonomistler ekonomideki kaynakları genel olarak iki kategoride değerlendirirler Bunlardan birincisi herhangi bir çaba göstermeden elde edilen "serbest" kaynaklar, ikincisi ise arzı genellikle sınırlı ve insan gayreti ile artırılmaya çalışılan "kıt" kaynaklardır Kıt kaynaklar da kendi içinde aşağıdaki şekilde alt kategorilere ayrılır;
Doğal kaynaklar - arazi, mineraller, madenler, su, biyolojik kaynaklar vb · İşgücü - insan emeği ve girişim
Sermaye - diğer kaynakların ve özellikle doğadan elde edilen kaynakların geliştirilmesi
Bazı ekonomik analizler bu kıt kaynakların üretimi ve gereksinim alanlarına tahsisi ile ilgilidir Bu kıt kaynakların tahsisi ya da insan kullanımına sunulması ile ilgili kararlar da toplumdaki çeşitli organlar ya da örgütler tarafından alınır Türizmde kaynak kullanımı ve birleşimi konusunda çak sayıda liste yapılmıştır Bu listeler aaşğıdaki gibi özetlenebilir
Kıt kaynaklar:İşgücü - Girişim
Sermaye:Kamu - Özel Sektör
Doğa;Plajlar - Kayak alanları - Su alanları
Serbest Kaynaklar: İlim - Kültür - Tarihsel miras - Yaşam tarzları
Bu arada, bazı yazarlar ise turizm ürününün tiplerini belirlemek için "kaynağa dayalı" ve "kullanıma dönük" deyimlerini kullanmışlardır

Turizm yatırımı
Tourism investment
Turizmde yatırım, turizm işletmesinin amacı olan faaliyetlerin tatmin edici koşullar içinde yürütülmesi, geliştirilmesi, rekabet gücünün korunabilmesi, vb için, bir yıldan uzun süre kullanılabilecek sermaye mallarının (sabit varlıklar) temin edilmesi ve faaliyetlerin aksamadan sürdürülebilmesi için gerekli döner sermaye (işletme sermayesi) varlıklarının satın alınmasıdır Yukarıdaki tanımlamalara göre, turizm endüstrisinde aşağıdaki işlemler yatırım olarak kabul edilebilir

a)-Turistik tesis bina ve müştemilatının inşası
b)-Tesisin kapasitesini genişletmek için yapılan harcamalar
c)-Turistik tesis binasının satın alınması
d)-Hizmet niteliğinin geliştirilmesi veya değiştirilmesi amacıyla yapılan harcamalar
e)-Maliyetleri ve riskleri azaltmak üzere yapılan harcamalar
f)-Eskimiş ve rasyonelliğini kaybetmiş tesis ve donatımın değiştirilmesi, yenilenmesi için yapılan harcamalar
g)-Endüstriyel ve mesleki donatım için yapılan harcamalar
h)-Büyük onarımlar
Turizm yatırımı tanımıyla, özellikle üst yapı yatırımları olarak adlandırılan otel, motel, kamping, tatil köyü, apart otel, oberj ve pansiyon gibi konaklama işletmeleri ifade edilmektedir

Turizm yatırım belgesi
Tourism investment certificate
Turizm sektöründe yatırım yapana tespit edilen yatırım dönemi için Turizm Bakanlığı'nca verilen belgedir

Turizm Yatırım ve İşletmelerinin Niteliklerine İlişkin Yönetmelik
Regulation on the Required Qualities of Tourism İnvestments and Establishments

Turizmde karşılaştırmalı üstünlük ilkesi
Bir ülkenin belirli mallarının daha etkin üretimi konusunda diğer bir ülkeye karşı bir üstünlüğü olması durumunda, bu iki ülke arasındaki ticaretin yararlı olacağı varsayımına dayanan karşılaştırmalı üstünlük ilkesi turizm için de geçerlidir Çünkü bazı ülkeler, turistik kaynaklar ve çekicilikler açısından diğer ülkelere göre daha avantajlıdır Uluslararası turizmin devamı için gerekli nedenleri de ortaya koyan bu avantajları şöyle sıralayabiliriz:
Bazı ülkelerde temel turistik çekicilik yaratan ve başka ülkelerde benzeri olmayan kaynaklar bulunabilir Örneğin, Fransa'da Eyfel Kulesi, Mısır'da piramitler, Türkiye'de Kapadokya gibi Böylelikle bölgeler (ülkeler) arasındaki karşılıklı avantajlar, karşılıklı turist akımını yaratacaktır
Bazı ülkeler turistik ürün üretiminde çok yönlü üstünlüklee sahiptir Örneğin, çekici doğal, kültürel varlıklari düşük işgücü maliyeti vb sunmak
Turist kabul eden ülkenin konumu, turist gönderen ülke için çekici bir faktör olabilir Bu faktör diğer endüstrilerden transfer edilebilir kaynakların turizme aktarılmalarını sağlar ve böylece sektörden daha fazla verim alınabilir Örneğin ABD karşısında Karayip ülkeleri

Turizmi Teşvik Kanunu
the Law for the Encouragement of Tourism

Turizmin Altyapı Üzerine Etkisi
Bir ülkede ya da bölgede turizmin gelişmesiyle birlikte, altyapı olanaklannda da belirgin bir iyileştirme ve düzelme görülür Bununla birlikte, altyapısı belirli bir düzeye ulaşamamış olan bölgelerin de turizm açısından gelişme şansları olduğu söylenemez
Altyapı harcamaları devlet için oldukça ağır maliyet gerektiren harcamalardır Gelişmekte olan ülkelerdeki altyapı olanakları, uluslararası turizmin ihtiyaçlarını karşılamaktan uzak olduğu için, bu ülkelerin altyapı olanaklarını turist gönderen ülkelerdeki altyapı düzeyine çıkarmaları zorunludur
Turizmin altyapı üzerindeki net etkisini ya da katkısını hesaplamak ya da ortaya koymak çok zordur Çünkü bölgeye yapılan altyapı yatırımlarının ne kadarının turizm amaçlı, ne kadarının da bölge halkının yararlanması için yapıldığını belirlemek olanaksızdır Ancak yapılan bu tür yatırımlar her iki amaca da hizmet edeceği için turistik gelişmenin altyapıyı geliştirici ve yönlendirici bir etki gösterdiği bir gerçektir Turistik altyapıya ek olarak yine altyapı kavramı içerisinde değerlendirilen kamu idarelerinin turizm nedeni ile yapmış oldukları faaliyetler, ürettikleri mal ve hizmetler ve üretime katkıda bulanan araç ve tesisler de turizm sayesinde gelişme gösterir

Turizmin Ekonominin Diğer Sektörleri Üzerine Etkileri
Turizm gelirlerinin bir bölge ya da ülke ekonomisi için yaptığı olumlu katkılar, turizmle ilgili sanayi, tarım ve hizmetler sektörlerinde de etkisini gösterir Çoğunlukla turizmin bir bölgede gelişmesi bölgenin ekonomik yapısındaki değişmelerle birlikte endüstriyel üretimde de değişmeler olduğunu ortaya koymuştur Endüstrileşme ile turizm aslında birbirleriyle çelişir görünmekle birlikte; endüstrileşme, çağdaşlaşmanın gerekli bir unsuru olduğuna göre turistik gelişme endüstrileşmeyi teşvik edecektir
Bir çok kırsal ekonomide, tarımsal üretim tarzından meydana gelen değişmeler, yalnızca turizm nedeni ile gerçekleşmez Çoğunlukla bu tip değişimlerin temel nedenleri; demografik baskılar, teknolojik gelişmeler, toprak mülkiyetinin değişmesi ve tarım sektörü dışındaki istihdam alanlarının artmasıdır Turizm her zaman değişimin temel nedeni değilse bile çoğunlukla bu tür değişimlerin hızlanmasına katkıda bulunmaktadır
Tarım sektöründe meydana gelen temel lür değişiıtı de, tarımsal alanlanndaki insa ların meslek değiştirmesi olmuştur Bir çok çiftçi ve ücretli çalışan turizm endüstrisinde ya da inşaat sektöründeki datıa fazla kazançlı işi toprağa tercih ederek aynlmıştır Tarımdan turizrne doğru yapısal değişim toprak kullanım özelliklerinde değişmeler yapar Turizm toprağa olan talebi ve toprak için rekabeti de artırır Böylece arazi fiyatlan yükselerek enflasyonu etkiler Turizm, ayrıca hizmetler sektöıü üzerinde de önemli etkilerde de bulunarak, bu sektörün yapısı üzeı-inde değişimler yaratabilir Ürneğin, ulaşım

Turizmin Reel(Gerçek) Ekonomik Etkileri
Turizmin doğrudan doğruya gelir ve gider unsuru olarak kullanılan para hareketlerine olan etkilerinin yanı sıra, ekonomideki iş hacminin genişlemesi vesektörlerin canlandırılması gibi makro ekonomik özellik taşıyan ve ticari işlemlerin yoğunlaşmasına yol açan ve bunun yanı sıra ülkede fıziksel ve kurumsal altyapının gelişmesine katkıda bulunmak gibi reel ekonomik etkileride vardır
Bir ülke ekonomisi için, turizm bir kazanç kaynağı ve döviz girdisi sağlayan olay olarak ne kadar önemli ise, bölgeler arası dengesizliğin giderilmesi, gelişmekte olan ülkelerde yeni iş ve meslek alanlarının açılması sayesinde işsizliğin azaltılması, tarım, ulaştırma, hizmetler ve diğer turizmle doğrudan ve dolaylı olarak ilgili bulunan ticari faaliyetlerin canlılık kazanması,üretimin artırılması gibi parasal olmayan gelişmeler de o kadar önemlidir Turizmin bir ülke ekonomisine yaptığı bu tip etkiler üç ana başlık altında incelenmektedir;
istihdam etkisi,
ekonomideki diğer sektörler üzerindeki etkisi
altyapı ile üstyapı etkisi


Turizmin İstihdam Etkisi
Turizm sektörü, bilindiği üzere emek yoğun üretim tekniğinin hakim olduğu bir sektör olarak kabul edilir Bu nedenle, turistlerin yapmış olduklantüketim harcamalarının turizm sektörüne doğrudan, bu sektöre girdi veren diğer sektörlere de dolaylı istihdam olanaklan yaratma etkisi vardır Bunun sonucu olarak; turizm, ekonomide yarattığı genel istihdam etkisiyle ülkedeki toplam istihdamı etkilemektedir
İstihdam ve Turizmin Sektörel Üzelliği Turizm sektörünün yapısal özellikleri, diğer sektörlerden farklı olması sonucunu doğurmaktadır Turizm sektöründe makineleşme ve otomasyon bazı bilgisayar sistemlerinin kullanımı dışında oldukça sınırlıdır Bu nedenle turizm, sektörde emek yoğun üretimin hakim olması nedeniyle yüksekoranda doğrudan istihdam etkisi yaratırken, sektöre mal ve hizmet veren diğer yan sektörlerde yeni iş olanakları sağlayarak istihdam etkisi yaratır
Bir ülke ekonomisinde ve turizm sektöründe, turizm sayesinde artan üç tip istihdam vardır Bunlar;
1 Otel, motel, restoran gibi turizm sektöıvnde yer alan tesislerdeki turist harcamalan nedeni ile, bu tesislerde yaratılan doğrudan istihdam
2 Turizm sektörünün arz bölümünde yer alıp turistik harcamalar sonunda oluşmayan, fakat turizmle ilgili, sektöre girdi veren diğer sektörlerde oluşan dolaylı istihdam
3 Bölge halkının turizmden kazandığı gelirin yeniden harcanması sayesinde ve bir bakıma turizm çarpanının etkileri sonucu ortaya çıkan ek istihdam, ya da uyarılmış istihdam

Turizmin Temel Ögeleri
Turizmi kuramsal olarak değişik olaylardan ayıran temel ögeler sunlardır:

a)- Turizm karmaşıklığı nedeniyle, tek bir olay veya bağıntıdan ziyade, bir çok küçük olaylar ve bağıntılar bileşimidir
b)- Bu olay ve bağıntılar insanların çeşitli turistik hedeflere hareketinden ve o hedeflerde kalmalarından kaynaklanmakta ve burada dinamik öge "ulaştırma" ile statik öge "konaklama" yer almaktadır
c)- Ulaştırma ve konaklama normal ikamet ve işyerlerinin dışındaki hedeflere yönelik bir faaliyetdir Böylece turizm turistin seyahat ettiği ve konakladığı yerlerin çalışan ve ikamet eden nüfusunun faaliyetlerinden daha değişik nitelikteki faaliyetleri ortaya çıkarır
d)- Bu hedeflere olan hareket geçici ve kısa vadeli bir karaktere sahip olup birkaç gün, hafta veya aydan sonra geri dönme amacını taşır
e)- Bu hedefler ücretli bir işle ilgili olmayan, yani bir yerde iş bulma ve ticari veya mesleki nedenler dışındaki amaçlarla ziyaret edilirler

Turizmin Üstyapı Üzerine Etkisi
Turizmin gelişmesi için önem taşıyan ve gelişmesi ile birlikte değer kazanan diğer bir faktör de üstyapı olanaklarıdır Üstyapı denilince genellikle turistik tesisler akla gelir Altyapı olanakları temelde tüm sektörlerin ortaklaşa yararlandıkları kaynaklardır ve bu kaynaklar turizm olsa da olmasa da vardır
Turizm sektörü ekonomide bir üstyapı kurumu olarak yer alır Turistik üstyapının varlık nedeni, turistlerin barınma, beslenme ve eğlenme gibi ihtiyaçlannı karşılamalarıdır Ancak turizm alanında bunlar birbirinden farklı düzenlemeler şeklinde ortaya çıkarlar Bu farklılığın nedenleri ise aşağıdaki gibi sıralanmaktadır;
Turistlerin ihtiyaçları ve beklentileri arasındaki farklılıklar ·
Turistik çekim kaynaklan arasındaki farklılıklar
Turistlerin seyahat amaçları, toplumsal düzeyleri, gelir durumları arasındaki farklılıklar
Bu üç etken üstyapıyı kendi içerisinde çeşitlendirir ve turizm endüstrisinde otel, tatil köyü, motel, botel, oberj, kaplıca-içmece, pansiyon, çadır, karavan, kamping vd şeklindeki konaklama tesislerini meydana getirir Bu konaklama türlerine restoranlar, eğlence ve alışveriş merkezleri, rekreasyon alanları, spor alanları gibi üstyapı elemanlarını da dahil etmek mümkündür konaklamaya ve yeme-içme ve eğlenceye yönelik bu tip tesisler turizmin birincil üstyapısını meydana getirir
Birincil üstyapı yanında, turist akımını çeken varlıklara, yer değiştirıne hareketine neden olan ihtiyaçlan karşılayıcı doğrultuda biçim veren, içerik ve nitelik kazandıran ya da varlıklara ulaşmayı sağlayan yapısal ve kurumsal bir ikincil üstyapı mevcuttur
İkincil üstyapı, turizm sektörünü kendi altyapısı ile bütünleştirir Birincil üstyapı ile organik bağı göz önüne alınarak, ikincil üstyapı çeşitleri şu şekilde sıralanabilir;
1 Ulaşım sistemi(ulaşım araçlan)
2 Taşıt bakım ve tamir istasyonları
3 Jeo-ekonomik varlıklar alanındaki ikincil üstyapı; · Kıyı turizminde plaj ve sudan yararlanmayı sağlayan donatım ve araçlar · Dağ turizminde teleferik, dağcılık donanımı · Kış turizminde kayak donanımı · Termal turizmde sağlık tesisleı~i ve sağlık hizmetleri personeli
4 Tarihsel nitelikteki varlıklara alanındaki ikincil üstyapı · Restorasyon Müze düzenlemesi ve hizmetleıx · Ses ışık düzenlemesi
5 Boş zaman değerlendirmeye yönelik donatım ve düzenlemeler · Turistin sportif faaliyetlere katılımını sağlayıcı düzenlemeler · Görsel işitsel düzenlemeler Kültürel alandaki düzenlemeler Hediyelik eşya ve gümrüksüz satış mağazalan · Şans oyunlan
6 Sağlık, güvenlik ve günlük yaşamla ilgili ikincil üstyapı · Sağlık hizmetleı~i Çocuk bakım yerleri · Çocuk oyun alanları · P'T'T hizmetleri Giyim eşyası, onarım ve temizlik yerleri

Tutundurma, promosyon
Promotion
Tutundurma, işletmenin ürettiği mal veya hizmetlerin varlığını tükaticilere duyuran ve işletemnin yaşamasını, gelişmesini sağlayan bir pazarlama aracıdır İşletme tutundurma faaliyetleriyle belirli bir fiyat düzeyinde kendi malına olan talebi ve satışlarını artırmaya çalışır Ayrıca, mala olan talebin elastikiyetini de etkilemek ister

Türkiye Kalkınma Bankası AŞ (TKB)
Turkish Development Bank İnc(TDB)

Türkiye Seyahat Acentaları Birliği (TÜRSAB)
Association of Turkish Travel Agencies (ATTA)

TÜSTAC
Türkiye Seyahat Acentaları Cemiyeti

Alıntı Yaparak Cevapla

Turizm Sözlüğü

Eski 07-17-2012   #8
Prof. Dr. Sinsi
Varsayılan

Turizm Sözlüğü



U - Ü


UIOTO
(Bkz Uluslararası Turizm Kamu Teşekkül lleri Birliği)

Uçak
ing: aircraft, fra: avion, alm: Flugzeug
kanatlı ve motorlu hava taşıtı

Pass bilet
ing: on duty free pass, fra: permis de circulation gratuite, alm: Dienstausweis
bir uçak şirketinde görev yapanlara verilen ücretsiz bilet

uçak kiralama anlaşması
ing: chartering agreement, fra: contrat d'affrètement d'avion, alm: Flugzeug- Mietvertrag
uçak kiralama işinde karşılıklı yükümlülükleri belirten resmî belge

ücretsiz konaklama
ing: complimentary accommodation, fra: hébergement de faveur alm: Gratisübernachtung
turistik tesislerde hiç ücret ödemeden geceleme şekli

üçüncü yaş
ing: senior citizen, third age fra: troisieme âge alm: Seniorenalter
genellikle 60 yaşın üzerindeki kişileri kapsayan bir pazar tanımı

üçüncü yaş turizmi
ing: senior citizen tourism, third age tourism fra: tourisme du troisième âge alm: Seniorentourismus
belirli yaş ve gelir grubundaki yaşlı ve emekliler için düzenlenen turizm faaliyetlerinin tümü

uçuş numarası
ing: flight number, fra: numéro de vol, m, alm: Flugnummer
yolcunun bineceği uçağın uçuş numarası

uçuş sırasında uçakta bulunanlar
ing: souls on board, fra: nombre de passagers à bord, alm: Anzahl der Personen an Bord
uçuşa katılan yolcu sayısı

uçuş süresi
ing: actual flying time, fra: durée de vol alm: aktuelle Flugzeit
uçak seyahatlerinde kalkış ve iniş yapılan iki yer arasındaki uçakta geçirilen süre

ucuz otel
ing: budget hotel, fra: hôtel bon marché alm: Billigunterkunft
özellikle sırt çantalı turistlerin geceyi geçirmek amacıyla kaldıkları, yatak, banyo, duş gibi temel ihtiyaçların karşılanması dışında konforu bulunmayan düşük fiyatlı tesis

Ucuzluk
ing: sale, discount, fra: soldes, fpl, alm: Verbilligung
bir malın benzerlerine veya her zamanki fiyatına göre daha düşük fiyattan satılması durumu

ulaşım vergisi
ing: transportation taxes, fra: taxes de transport alm: Verkehrssteuer
çıkıştan, girişten, fazla bagajdan ve biletten alınan tüm vergiler

Ulaştırma
ing: transportation, fra: transport alm: Transportverkehr
kara, deniz ve hava yoluyla yük ve insan taşınmasına yönelik hizmet sektörü

ulaştırma aracı
ing: transportation means, fra: moyen de transport alm: Verkehrsmittel
tarifeli ya da tarifesiz insan taşımacılığı hizmeti vermek için kullanılan araç

ulaştırma kuruluşu
ing: transportation company, fra: compagnie de transport, alm: Verkehrsunternehmen
kara, hava, deniz ulaştırma araçları ve demiryolu ile hizmet veren kuruluşların genel adı

ülke düzeyinde turizm plânlaması
ing: tourism planning at national le, fra: planification du tourisme au ni, alm: Tourismusplanung auf nationaler
ulusal kalkınma plânlarında yer alan veya belirli yörelere öncelik veren özel projelerde belirtilen turizm ağırlıklı gelişme etkinlikleri

ülkesel turizm örgütleri
ing: nationwide tourism organization, fra: organisations nationales de tou, alm: das ganze Land umfassende Touri
turizm endüstrisinin etkinliklerini düzenleyen millî turizm kuruluşları

ulusal bayram ve tatiller
ing: national holidays, fra: jours fériés alm: nationale Feiertage
bir ulusun millî ve dinî bayram günleri ile çalışma günleri dışında kalan ve yasal izinli sayılan günler

ulusal turizm
ing: national tourism, fra: tourisme national alm: nationaler Tourismus
ülke sınırları içinde ikamet eden vatandaşların yurt içindeki ve yurt dışına yönelik seyahatlerinden doğan faaliyet ve hizmetlerin bütünü

ulusal turizm örgütü
ing: national tourism organization, fra: organisation nationale de touri, alm: nationale Tourismusorganisation
bir ülkenin turizmle ilgili hizmetlerini yürütmek üzere kurulmuş olan en üst düzeydeki resmî kuruluşu

Uluslararası Çevre Koruma Merkezi
ing: International Environmental Pro, fra: Agence Internationale de Protec, alm: Internationales Umweltschutz-Ze
dünyada çevre ile ilgili örgütleri birleştirmek, destekleyici kuruluş olarak Birleşmiş Milletler Çevre Programı çalışanlarıyla etkin stratejiler belirlemek amacıyla 1975 yılında Nairobi'de kurulan örgüt

uluslararası çocuk etkinlikleri
ing: international children activities fra: activités internationales pour , alm: internationale Kinderaktivitäte
çocuklar için düzenlenen uluslararası etkinlikler

Uluslararası Dağcılık Örgütü
ing: International Union of Mountain, fra: Union Internationale des Associ, alm: Internationale Union der Alpini
dağcılığın geliştirilmesi, yayılması için çalışmalar yapan, dağcıların yardım araçları ve yöntemlerini geliştiren, merkezi Cenevre'de bulunan örgüt

uluslararası havale
ing: international money order, fra: mandat international alm: internationale Überweisung
bir ülkedeki bir bankadan gönderilen paranın yine aynı para cinsinden bir başka ülkedeki bir bankadan çekilmesi

Uluslararası İmar ve Kalkınma Birliği
ing: International Bank for Reconstr, fra: Banque Internationale pour la R, alm: Internationale Bau- und Entwick
turizm konuları da dahil olmak üzere, kalkınma projelerini kredilendiren uluslararası yatırım kuruluşu

Uluslararası İşçi Seyahat Örgüt
ing: International Federation of Wor, fra: Fédération Internationale des A, alm: Internationale Föderation für A
Avrupa'da işçiler için geziler düzenleyen örgütlerin oluşturduğu federasyon

Uluslararası Otel ve Restoran Görevlileri Birliği
ing: Hotel And Restaurant Employees , fra: Union Internationale des Employ, alm: Internationaler Verband für Hot
ağırlama endüstrisi görevlilerinin meslek birliği

Uluslararası Turist Merkezleri
ing: Federation of International Tou, fra: Fédération Internationale des C, alm: Internationale Föderation für T
üyeleri arasında işbirliğini geliştirmek, sosyal turist ofislerine ve danışma bürolarına yayın ve teknik doküman sağlamak üzere 20 Avrupa ülkesinin üyesi bulunduğu federasyon

uluslararası turizm geliri
ing: international tourism income, fra: recettes touristiques internati, alm: internationale Tourismuseinnahm
uluslararası turizm faaliyetlerinden kazanılan gelir

uluslararası turizm kuruluşu
ing: international tourism organizat, fra: organisation de tourisme intern, alm: internationale Tourismusorganis
turizm alanında ülkeler arasında işbirliği ve koordinasyonun sağlanması amacıyla oluşturulan hükümetler üstü kuruluş türü

umuma açık yer
ing: public place, fra: lieu public alm: öffentlicher Platz
herkesin izin almaksızın ve herhangi bir bedel ödemeksizin giriş yapabildiği yer

üretim fazlası
ing: oversupply, fra: surproduction alm: Überproduktion
mal ve hizmetin mevcut talebin üzerinde olması

ürün çeşitlendirmek
ing: product diversification, fra: diversification de produit tour, alm: Produktdiversifizierung
turizm hizmet ve türlerinin çeşitlendirilmesi

ürün geliştirme
ing: product development, fra: développement de produit alm: Produktentwicklung
mevcut turizm hizmet ve türlerinin iyileştirilmesi yanında yeni hizmet ve türlerin geliştirilmesi

Uluslararası Hava Taşımacılığı Birliği
International Airport Association
IATA uçak şirketleri ile seyahat acentaları arasındaki pazarlama ilişkilerini belli yönetmelik ve tüzüklerle yürütmektedir Bu teşkilat 1948 yılında Havana^da kurulmuştur IATA genellikle bilet fiyatlarının, tarifelerin ve komisyonların belirlenmesinde önemli rol oynar Tüm ulusal havayolu şirketleri IATA üyesidir

Uluslararası Otel Rehberi
International Hotel Guide (IHG)
Uluslararası Otelciler Birliği'nin yayınladığı otel rehberi

Uluslararası Seyahat Sözleşmesi
Uluslararası taşımacılık alanındaki çeşitli kontratlar bugüne kadar değişik uluslararası anlaşmalarla sağlanmıştır Seyahat kontratına ilişkin uluslararası anlaşma da 1965 yılında hazırlanmış ve 1976 yılında yürürlüğe girmiştir

Uluslararası Turizm
International Tourism
Uluslararası turizmin gelişmesinde şu faktörlerin önemli etkisi olmuştur:
Turist gönderen ülkelerdeki ekonomik büyüme, milli gelirin ve harcanabilir gelirin artması
Boş zaman artışına paralel olarak seyahate ayrılan zamanın artması
Uluslararası seyahatın (ulaştırmanın) ucuzlaması
Hızla artan paket turlar ve bunların çok sayıda uluslararası bölgeyi kapsaması
İnsanların tatili yaşamlarının bir parçası ya da beklentisi olarak görmesi
Seyahat ile ilgili işlemlerin kolaylaşması, seyahat süresinin kısalması, ulaştırma araçlarının kalitesinin ve güvenilirliğinin artması
Yaşam eğrisinin ve buna bağlı olarak emeklilik süresinin uzaması, çocuksuz aile sayısının çoğalması, kadınların çalışma hayatına daha çok ölçüde girmesi vb demografik değişim
Seyahat özgürlüğünün artması, sınırların bir ölçüde kalkması (AB ülkelerinde olduğu gibi)

Uluslararası Turizm Kamu Teşekkülleri Birliği (UTKTB)
Union of Internatıonal Official Tourism Organizations (UIOTO)

Ulaşılabilirlik
Accessibilitiy
Geniş anlamda ulaşılabilirlik turizm tesislerine sahip ve çekiciliği olan merkezlerin kendisine bir pazar oluşturabilecek yeterli büyüklükteki kentlere yakınlığı anlamına gelir Bu kavram aynı zamanda kolay ve ekonomik ulaşım olanaklarının varlığını da içerir

UTKTB
(Bkz Uluslararası Turizm Kamu Teşekkülleri Birliği)

Uygulanan fiyat, mevsim dışı fiyat
Low season price

Uzman tur operatörü
Specialist tour operator

Ücretsiz
Free

Üçüncü yaş turizmi
Third age tourism, senior age tourism
Üçüncü yaş turizmi, yaşlıların, özellikle 65 ve daha yukarıdaki yaştakilerin yaşam biçimi ve gerksinimlerine yanıt veren bir turizm biçimidir Üçüncü yaş turizmi bir edilgin dinlenme yaşamından çok, etkin, insanı geliştirici, yaşamı renklendirici bir eğilim taşır

Üretim
Production

Üretim hattı
Production line

Ürün
Product

Ürün hattı
Product line

Üstyapı
Superstructure

Üst yapı yatırımları
Superstructure investments
Turizm sektöründe üst yapı (konaklama) yatırımları otel, motel, kamping, tatil köyü, pansiyon, apart otel, oberj ve marinalardan oluşan konaklama yatırımlarını ifade eder

Üvalizm
Bazı yörelerin belli başlı ürünü olan meyve ve sebzelerle yapılan kür (tedavi) yöntemi veya bundan hoşlananlara sunulmasıdır

V - W - Y

Varış
(ing: arrival, fra: arrivée, alm: Ankunft)
ulaşma

Vanş Yeri
Destination
Seyahat eden kimsenin ulaşmak istediği ülke veya bölge

Varlık
(ing: wealth, fra: patrimoine, alm: Reichtum)
bir ülkenin sahip olduğu zenginlik

Varlıklar, aktifler
Assets
Bilançonun aktifinde yer alan varlıklar

VC
(Bkz Değişken maliyetler)

vejeteryan mutfağı
(ing: vegetarian cuisine, fra: cuisine végétarienne, alm: vegetarische Küche)
et yemezlere hitap eden, bitki ağırlıklı yemek çeşitleri

vejeteryan restoran
(ing: vegetarian restaurant, fra: restaurant végétarien, alm: vegetarisches Restaurant)
müşterilerine bitkiye dayalı spesiyaliteler sunan lokanta

Vergi, resim ve harç istisnası
Tax, duty and fee exemption
Tam kapasiteyle üretime geçtikten sonra normal yörelerde 200 bin dolar, gelişmiş yörelerde 300 bin dolar, kalkınmada öncelikli yörelerde ise 100 bin dolar ihracat yapıp beş yıl içinde elde edilen dövizi Türkiye'ye getirmeyi taahhüt eden firmalara şirket kuruluşu, açılacak orta ve uzun vadeli yatırım ve işletme kredileri ile döviz kredileri, sermaye artırımı, ipotek vb işlemlerde vergi, resim ve harç istisnası tanınabilmektedir Vergi, resim, harç istisnası kredinin alınması ve vadesinde tasfiye edilmesine ilişkin her türlü banka, noter vb işlemler nedeniyle ödenmesi gereken vergi, resim ve harçları kapsamaktadır Aynı şekilde, yatırımlarla ilgili şirket kuruluşu ve sermaye tezyidi (gayri menkullerin sermaye olarak konulması) halinde, tapu sicil işlemleri de dahil olmak üzere vergi, resim ve harç istisnasından yararlanacaktır Vergi, resim ve harç istisnasından yararlanabilmek için teşvik belgesinin olması yeterlidir

vize talep beyannamesi
ing: visa application form, fra: demande de visa alm: Visumantrag
vize alınması gerekli durumlarda doldurulup, ilgili ülkenin büyükelçiliğine veya konsolosluğuna teslim edilen belge

Voucher
Paket tur sözleşmesi

W
ile, with

W/c
Hoşgeldiniz, welcome

WL
Bekleme listesi, wait list

WTO
(BkzDünya Turizm Örgütü)

WTO
(BkzDünya Ticaret Örgütü)

Y
economy class
Ekonomi sınıfı

Yabancı bağımsız tur
Foreign independent tour

Yaklaşık yatırım maliyeti
Approximately investment cost

Yalnız gidiş
Single journey

yanlış gönderilen bagaj
ing: misrouted baggage, fra: bagage égaré alm: fehlgeleitetes Gepäck
yolcunun gitmekte olduğu uçak yerine farklı bir yere giden, bir başka uçağa yanlışlıkla yüklenen valiz

Yap-işlet modeli
Build-operate model

Yap-işlet-devret modeli
Build-operate-transfer model

Yapımı devam eden tesis
Facility under construction

Yardımcı Hizmet Tesisleri
Auxilliary service Facility

Yarı hazır karışım
Promix

Yarım pansiyon
Demi pension
Yatak, kahvaltı ile öğle veya akşam yemeklerindne birini içeren konaklama tarifesi

yaşam tarzı etüdü
ing: lifestyle study, fra: étude de train de vie alm: Untersuchung der Lebensart
kimlerin, ne amaçla seyahat ettiklerinin araştırıldığı etüd

Yat
(ing: yacht, fra: yacht, alm: Yacht)
Yat, gezi ve spor amacıyla yararlanılan, taşıyacakları yolcu sayısı 36'yı geçmeyen, yük ve yolcu gemisi niteliğinde olmayan, tonilato belgelerinde "ticari yat" veya "özel yat" olarak belirtilen deniz aracıdır

Yat çekek yeri
Deniz üzerinde yapılaşma zorunluluğu olmayan ve yatlara kışlama, karada muhafaza, bakım ve küçük onarım (tersane ve büyük onarım tesisleri hariç) hizmetlerini verebilecek niteliklerle, Turizm Bakanlığı'nca belirlenen tesis ve techizata sahip olan tesisleri ifade eder

Yat işletmeleri
Yat işletmeleri sahip oldukları veya kiraladıkları yerli ve yabancı bayraklı yatları mürettebatlı veya mürettebatsız olarak Yat Turizm Yönetmeliği çerçevesinde belirlenen şartlarla gezi, eğlence ve spor amaçlı olarak kullanmaları için yatçıların geçici kullanımına vererek faaliyet gösteren, Turizm Bakanlığı'nca belgelendirilmiş tesisleri ifade eder

Yat kayıt belgesi
Yatçıların gümrük, pasaport, sıhhi muamele, liman, yatçı, mihmandar, eşya ve diğer beyanları ve bu beyanlara göre görevlilerce yapılan giriş ve çıkış kayıt işlemlerini (transit log) kapsayan belgedir

yat-otel (yatel)
(ing: yacht hotel, fra: yacht hôtel, alm: Yachthotel)
yat yolcularının kısa sürede dinlenmesini sağlamak üzere deniz kıyısında inşa edilmiş sınırlı yatak kapasitesine sahip tesis

Yat tipleri
Yatları başlıca üç grupta toplamak mümkündür

a) Yelkenli (rüzgar gücü ile seyreden, bunun yanında acil durumlarda kullanılmak üzere motor da olan) yatlar
b) Motor gücüyle hareket eden motorlu yatlar
c) Yelkenli ve motorlu yatların özelliklerini taşıyan karma yatlar

Yat Turizmi Yönetmeliği
08061983 tarih ve 83/6708 sayılı Bakanlar Kurulu Kararıyla kabul edilen ve 04081983 tarih ve 18125 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanan Yat Turizmi Yönetmeliği Yat turizmi, Yat limanı işletmeciliği ve yat işletmeciliğinin yönlendirilmesi ve geliştirilmesi için gerekli düzenlemelerin yapılması ile işletmecilerin, kamu görevlilerinin ve yatçıların uyacakları kuralları belirler

Yatçılık Bölgesi
Yatçılık bölgesi deyimi, yat turizmi potansiyeline sahip bölgeleri ifade eder Türkiye'de, Askeri Yasak Bölgeler ve Güvenlik Bölgeleri Kanunu uyarınca belirlenmiş ve belirlenecek olan askeri yasak bölgeler ile Genelkurmay Başkanlığı'nca yat turizmi yapılması sakıncalı görülen bölgeler dışında ülke sahillerinin tamamı (2565 sayılı kanunun geçici 1 Maddesi hükmü saklı kalmak kaydıyla)yatçılık bölgesi olarak ilan edilmiştir

Yatak doluş oranı
Bir otelin müşterilere satışa çıkartılan odalarının önemli bir kısmı çift yataklı odalardan müteşekkil olabilir Böyle bir durumda otelin doluş oranını yataklar üzerinden hesaplamak daha yararlıdır Yatak Doluş Oranı =Müşteri sayısı/ Yatak Sayısı

Yatak ve kahvaltı
Bed and breakfast (B/B)
Yatak ve standart kahvaltı kahvaltı dahil fiyat

Yatay Bütünleşme
Turizm endüstrisinde arzı oluşturan ve aynı iş kolunda faaliyet gösteren işletmelerin kendi aralarında meydana getirdikleri birliklerdir Yatay bütünleşme turistik ürünü oluşturan ulaştırma şirketleri, konaklama tesisleri, tur operatörleri, seyahat acentaları ve hatta ülkeler arasında da gerçekleşebilir

Yatırım
Investment

Yatırım izni
Investments allowance

Yatırım projesi
Investment project

Yatırım süreci
Investment process

Yatırım zaman tablosu
Investment time table

Yatırımcı
Investor

Yatırım Finansman Fonu
Investment Finance Fund
Kurumların yatırım harcamalarını karşılamak üzere ayırdıkları meblağlar üzerinden Kurumlar Vergisi ertelemelerinden yararlanmalarını sağlayan bir teşvik tedbiridir Finansman fonunundan yatırım indiriminden yararlanan firmalar faydalanabilirlerSöz konusu tedbir 5422 Sayılı Kurumlar Vergisi Kanunu'nda öngörülmüştür

Yatırım teşvik belgesi
Investment incentive certificate

Yatırımları ve Döviz kazandırıcı İşlemleri Teşvik Tebliği (93/4000 Sayılı)
Decree for the Encouragement of İnvestments and foreign Currency Earning

Yayınlanmış fiyat
Marked rate

yaz tarifesi
ing: summer schedule, fra: tarif estival alm: Sommerfahrplan
yaz süresince geçerli olan tarife

Yazlıkçı
ing: summer house vacationist, fra: estivant alm: Sommerhaus- Urlauber
tatilini yazlıkta geçiren kimse

yedek aşçı
ing: assistant chef, fra: cuisinier tournant alm: Hilfskoch
izinde, hastalıkta, tatil günlerinde birim şefleri ya da bir aşçı olmadığı zaman onların yerine çalışan aşçı

yeme-içme-eğlence sektörü
ing: refreshments and entertainment , fra: secteur restauration-loisirs alm: Restaurations- und Unterhaltung
yeme- içme, eğlence ihtiyacını karşılayan kuruluşlar kesimi

Yeme-içme faaliyeti
Board activity

yemek servis endüstrisi
ing: catering industry, fra: industrie de la restauration co, alm: Catering- Industrie
sipariş üzerine toplu olarak yemek hazırlayıp dağıtım ve servisini konu alan iş ve bu konuda çalışan işletmelerin tümü

yemek tarifi
ing: recipe, fra: recette alm: Kochrezept
bir yemek türünün hazırlanması için malzemeleri, miktarlarını ve bu malzemelerin karışım sıralarını belirleyen metod

Yemek Kartı
Oda satışlarının pansiyon dahil şeklinde yapıldığı durumlarda, müşterinin restoranlardan yiyeceğini (pansiyonunu) alabilmesi amacıyla kullanılan bir belgedir Giriş yapan müşteriye kahvaltı, öğla, akşam yemeklerinden hangisini alacak ise o bölümler boş olarak verilir Müşterinin yemek almayacağı öğünler ise iptal edilir Müşteri bu belge ile restorana gider ve yemeğini alır

yeniden teyit
ing: reconfirmation, fra: reconfirmation alm: Rückbestätigung
bir rezervasyonun kullanılacağının yeniden teyidi

Yer ayırtma rezervasyon
Reservation, booking

Yer hizmetleri
Ground operations

Yer hizmetleri operatörü
Ground operator

Yerel incoming acentası
Transfer agent

Yerel tur operatörü
Local tour operator

Yerli turist
Domestic tourist
Bir ülke içinde gerçekleşen turizm hareketine katılan o ülke vatandaşları

YK
Bed and breakfast
Yatak kahvaltı

yer bileti
ing: seat reservation ticket, fra: coupon de siège alm: Platzkarte
taşıt aracında oturulacak yeri belirleyen ve asıl biletle beraber geçerli olan bilet

yer görevlisi
ing: usher, fra: ouvreuse alm: Platzanweiser
tiyatro, sinema veya düğünlerde yer gösteren görevli

yer hizmetleri
ing: ground handling, fra: services au sol alm: touristische Dienstleistungen
bir turiste veya turist grubuna, gezmek için seçtiği yere ulaştıktan sonra verilen servisin tümü

yer hizmetleri binası
ing: ground handling building, fra: aérogare alm: touristisches Dienstleistungsge
turist veya turist grubu ile ilgili hizmetlerin verildiği bina

yer operatörü
ing: ground operator, fra: opérateur de terrain alm: Bodenoperateur
turizm merkezinde ulaşım, transfer, yerel gezi sağlayan hizmet sunucu

yere inme
ing: landing, fra: atterissage alm: Landung
uçağın piste inmesi

yerel el sanatı
ing: local handicraft, fra: artisanat local alm: lokales Kunsthandwerk
belirli bir yöreye özgü el sanatı türü

yerinde bilgilendirme
ing: on-site information, fra: interprétation alm: Information an Ort und Stelle
turizmin olumsuz sosyokültürel etkilerini azaltmak üzere ziyaret merkezinde yapılan tanıtım

yerli seyahat acentası
ing: domestic travel agency, fra: agence de voyages nationale alm: einheimisches Reisebüro
yurtiçi seyahat acentası

yerli turist
ing: domestic tourist, fra: touriste national alm: einheimischer Tourist
ikametgâhının bulunduğu ülke sınırları içinde asıl ikametgâhı dışındaki bir yere, para karşılığı bir iş yapmaksızın ve bir yıldan kısa süreli seyahat eden kişi

yerli ürün paketi
ing: domestic package tour, fra: produit touristique national alm: inländisches Tourismusprodukt
aynı tur programı kapsamında farklı turizm türlerine yer veren ülkesel ya da yöresel tur

yeşil alan
ing: green area, fra: espace vert alm: Grünzone
bir imar plânında park, bahçe, orman gibi bitkilerin yetişmesi ve insanların gezi, dinlenme, temiz hava alma ihtiyaçlarının karşılanması için ayrılan alan

yıl boyu turizm
ing: yearlong tourism, fra: tourisme permanent alm: ganzjähriger Tourismus
yılın on iki ayına yayılan turizm faaliyetleri

Yıldız
ing: star, fra: étoile alm: Stern
belgeli konaklama tesislerinde kategori ve kaliteyi gösteren işaret

yılın en çok trafiği olan ayı
ing: peak month, fra: mois de pointe alm: verkehrsreichster Monat des Jah
turist trafiğinin en yoğun olduğu ay

yiyecek - içecek
ing: food and beverage, fra: produits alimentaires alm: Verpflegung
yemeye ve içmeye elverişli olan her şey

yiyecek -içecek tesisi
ing: refreshments facility, fra: établissement de restauration, , alm: Restaurationseinrichtung
yeme içme ihtiyacını karşılayan kuruluş

yiyecek- içecek sektörü
ing: food and beverage sector, fra: restauration alm: Lebensmittel-und Getränkesektor
kişilerin beslenme ihtiyaçlarının karşılanmasına dönük faaliyetlerde bulunan değişik tür ve yapıdaki işletmelerin tamamı

yoğun kullanım zamanı
ing: peak use period, fra: période de pointe alm: Höchstleistungsperiode
olanakların günün, haftanın ya da mevsimin en fazla kullanıldığı zamanı

yoğun turist akını
ing: tourist influx, fra: affluence touristique alm: hoher Touristenzufluß
bir ülkeye belli bir zaman kesitinde, sayısal olarak normal girişlerin çok üzerinde olan turist girişi

Yolcu
Passenger

Yolcu konşimentosu
Passenger manifest

Yolculuk
Journey

Yönetici
Manager

Yönetim
Management

Yükleme faktörü
Load factor
Uçağın doluluk oranı

Yüzer Ev
Genellikle motorsuz olup daha ziyade nehir, göl ve bazen de deniz kenarına bağlı olarak inşa edilen ve normal bir evin tüm kolaylıklarına sahip olan bir konaklama türüdür Bu tür konaklama tesisleri özellikle İsviçre, Macarietan ve Çek Cumhuriyet'nde yaygın bir şekilde kullanılmaktadır

yöresel tanıtım
ing: local information, fra: promotion locale alm: ortsbezogene Bekanntmachung
yöre ile ilgili tanıtım

yüksek kalite düzeyi
ing: benchmark, fra: haute qualité de production alm: qualitativ hohes Niveau
müşteri talebine uygun olarak yüksek kaliteli üretim düzeyi

yüksek sezon
ing: high season, peak season, fra: haute saison alm: Hochsaison
turist trafiğinin en yoğun, fiyatların en yüksek olduğu zaman

yüksek yoğunluk
ing: peak density, fra: fréquentation maximale alm: hohe Übernachtungsdichte
yoğun dönemde konaklama yapan kişilerin sayısal yoğunluğu

yumuşak turizm
ing: soft tourism, fra: tourisme doux alm: Sanfter Tourismus
doğayla birleşebilen turizm

yunus simgesi
ing: dolphin symbol, fra: label de dauphin alm: Delphinsymbol
çevreye duyarlı yatlara verilen belge ve plâketteki sembol

yurt içi tur
ing: domestic tour, fra: circuit touristique intérieur, alm: Inlandreise
bir noktadan başlayıp aynı noktaya dönebilen, bir programa bağlı, bir ya da fazla gecelemeyi içine alan, taşıma ve konaklama tesislerinin standartları önceden belirtilen organizasyon

yüzer lokanta
ing: floating restaurant, fra: restaurant flottant alm: schwimmendes Restaurant
Türk karasularında veya limanlarında turizm amaçlı olarak yeme-içme hizmeti verebilecek nitelikteki, kendiliğinden hareket etme kabiliyetine sahip veya bir römorkör vasıtasıyla çekilen, denize elverişlilik belgesi bulunan deniz aracı

yüzer otel
ing: floating hotel, fra: hôtel flottant alm: schwimmendes Hotel
Türk karasularında veya limanlarında turizm amaçlı olarak konaklama hizmeti verebilecek nitelikteki, kendiliğinden hareket etme kabiliyetine sahip veya bir römorkör vasıtasıyla çekilen, denize elverişlilik belgesi olan deniz aracı

yüzer tesis
ing: floating establishment, fra: établissement flottant alm: schwimmende Anlage
bir ülkenin karasularında veya limanlarında turizm amaçlı olarak konaklama ve/veya yeme- içme hizmeti verebilecek nitelikteki kendiliğinden hareket etme yeteneğine sahip veya bir römorkör vasıtasıyla çekilen deniz aracı

yüzme havuzu
ing: swimming pool, fra: piscine alm: Schwimmbad
spor, sağlık ve eğlence amacıyla kullanılan yüzme mahalli

--- Sonraki mesaj ---

Z

Ziyaretçi
Devamlı ikamet etttiği ülkeden, başka bir ülkeyi gelir elde etmek amacı dışında herhangi bir nedenle ziyaret eden kisi Bu tanım iki kategorideki ziyaretçiyi kapsamaktadır:
- Turistler
- Eksürsiyonsitler

Alıntı Yaparak Cevapla
 
Üye olmanıza kesinlikle gerek yok !

Konuya yorum yazmak için sadece buraya tıklayınız.

Bu sitede 1 günde 10.000 kişiye sesinizi duyurma fırsatınız var.

IP adresleri kayıt altında tutulmaktadır. Aşağılama, hakaret, küfür vb. kötü içerikli mesaj yazan şahıslar IP adreslerinden tespit edilerek haklarında suç duyurusunda bulunulabilir.

« Önceki Konu   |   Sonraki Konu »


forumsinsi.com
Powered by vBulletin®
Copyright ©2000 - 2024, Jelsoft Enterprises Ltd.
ForumSinsi.com hakkında yapılacak tüm şikayetlerde ilgili adresimizle iletişime geçilmesi halinde kanunlar ve yönetmelikler çerçevesinde en geç 1 (Bir) Hafta içerisinde gereken işlemler yapılacaktır. İletişime geçmek için buraya tıklayınız.