Lost Popüler Filmler ile Yarışıyor... |
07-20-2007 | #1 |
[KAPLAN]
|
Lost Popüler Filmler ile Yarışıyor...Lost TV serisi kült mertebesine yaklaştıkça, gözümüz üstünden ayrılmıyor Eğer siz de vizyondaki Ölüm Fısıltısı filmine, Lost'un Sawyer'ı Josh Holloway rol alıyor diye gidenlerdenseniz, bu yazı kesinlikle sizin için Lost'un başarısının arkasında şüphesiz sinema türleri ve estetikleri ile kurduğu yakın ilişki saklı Gelin bu ilişkiye yakından bakalım Kısa sürede ciddi bir hayran kitlesi edinen Lost televizyon dizisi, bir zamanlar The Twilight Zone ve Twin Peaks'in geçmişte başardığını, günümüzde gerçekleştiriyor İzleyiciyi tam kalbinden vurarak Son zamanların zirve yapan korku, gerilim ve fantastik gibi film türlerini popüler bir formatta harmanlayan dizi, sinema izleyicisi ile yakın bir ilişki kurarak başarının formülünü yakalamış gözüküyor Üçüncü sezon bitti, ama fanatik lost izleyicisi dördünce sezon için geri sayıma başladı bile Lost'u diğer dizilerden farklı kılan sinema ile kurduğu bu kadar sıkı fıkı ilişkinin ötesinde, kendisinin sinemasal bir deneyim olma çabası Her bölümün kısa bir film havasında tasarlanmış formatı var Herbirinin damakta bıraktığı tad bir TV şovunun ötesinde sinemasal bir deneyim Peki nasıl başarıyor bunu? Sinemanın hangi ögelerini kullanarak bizi cezbediyor? İşte neler ve nasıllar Lost'un gizemli ve sinematik dünyasına hoşgeldiniz Hikayesini Nasıl Anlatıyor? Sinemanın hikaye anlatımında sıkça başvurduğu geri dönüş estetiği (flashback), Lost'un olmazsa olmazı Dizinin fantastik atmosferine bu geri dönüşler ile masalsı bir hava kazandırılıyor Her karakterin gerçek yaşam hikayesi adadan anlatılan masallar gibi Karakterler de aynı çizgisel ilerleyen bir filmde olduğu gibi yeni bir bölümde yeni bir boyut kazanıyor Böylece sinemada olduğu gibi sırası ile gelişen olaylar, karakteri daha da yakından tanımamıza yarıyorlar Genel olarak söyleyebiliriz ki, Lost, klasik sinema anlatımının çizgisel gücünden faydalanırken, sadece basit bir paralel kurgu manevrası ile kendisine istediği gücü kazandırıyor İşte Lost farkı Bol Kepçe Paranormallik Lost günümüz popüler fantastik sinemasının ve gerilim sinemasının beslendiği sinemasal ögelerden çok boyutlu bir şekilde beslenerek ilginç bir kolaj sunuyor Eminim bazılarımız Walt karakterinin ormanda farklı karakterlere belirdiği andaki halini, Japon gerilim sinemasının bolca kullandığı birdenbire beliriveren ürkütücü hayalet çocuk motifini andırdığını farketmiştirAdadaki "diğerleri" tarafından kaçırılan Walt'un, sudan çıkmış, tehlikeli bir hayaleti andıran hali ile dizideki Shannon karakterinin ölümüne sebep olması Japon Ringu serisinin göründüğü kişiyi öldüren çocuk hayaleti ile büyük bir paralellik taşıyor Son zamanların çok tutan parapsikoloji kullanımının dizideki her karakter açısından farklı sonuçları olması filmi daha bir zengin yapıyor Çıkışı olmayan ada ise tüm bu karakterlerin bilinçaltlarını yansıtan bir ayna görevini görüyor adeta Yüzleşemedikleri korkular, işledikleri suçlar, kendileri ile yaşadıkları hesaplaşmalar ada içinde açığa çıkıyor Üstelik gerilimin kendisinden ustaca faydalanan yapısı ve gizemi sürekli bölümden bölüme taşıma mahareti ile iyi ve heyecanlı bir gerilim filminden eksik kalır yok Lost'un Ayrıca, popüler izleyiciyi hafife almayıp gerilimin boyutlarını olabildiğince yükseltiyor İç içe geçmiş olaylar, karakterler, hikayeler ve hatta mucizeler büyüleyici bir adanın haritasını işliyor Lost'un yeni bölümleri için gün sayan izleyicilerin olması şaşılır birşey değil gerçekten Mitolojik Cevherler Gerilim türünün ustaca kullanımının yanında, fantastik sinemanın en büyük dayanağı olan mitolojinin en ince kullanımları da bu dizide Mitolojinin en büyük kahramanlarından birisi olan "canavar" imgesi, ıssız adaya düşen kahramanlarımızı daha ilk gününde karşılıyor Kahramanlara bazen saldıran, bazen de hayatlarını bağışlayan figür olarak ilginç bir şekilde adanın anlaşılamayan, çözümlenemeyen ilahi gücü gibi Bazı iddialara göre bu canavar Yunan mitolojisinde Cerberus adlı yaratığı temsil ediyor Cerberus, Hades'ten (Yunan mitolojisindeki yerin altı olarak bilinen yer) çıkışı engellemekle görevli bir yaratık Lost'taki canavarın Cerberus olup olmadığı henüz çözümlenemişse de, bu canavarın adanın güvenlik sistemi olduğu Lost kahramanlarından birisi tarafından açıklanıyor Yoksa Bir Bilim Kurgu mu? Paranormal olaylar, mitolojik referanslar derken Lost'un hızının kesildiğini sanmayın Lost'un bir boyutu da bilim kurgu türüne yakınlığı Adanın hem utopik, hem de bunun tam karşıtı distopik ve kaotik havası, bu diziyi yazanlara şapka çıkartmayı zorunlu kılıyor Bir yandan "Diğerleri" olarak nitelendirilen ada halkı, tüm bu teknolojik yapıya hakim, ama aynı zamanda ada içinde mutlu mesut yaşayan utopik bir komün olarak temsil ediliyorlar Öte yandan yine görüyoruz ki, aynı teknolojik sistemin her an kaotik bir hal alma tehlikesi mümkün, ya da insanları gözetlemek ve kontrol etmek için kolaylıkla manipüle edilebilir Bu yönü ile de 80'lerde ortaya atılmış ve bilim kurgu filmlerinin, edebiyatının, mangalarının delice kullanmaya başladığı "siberpunk" türünün felsefesini akla getiriyor Ada halkı, dünyanın sonunun geleceğinin varsayımı ile 108 dakikada bir eski bir bilgisayarın "execute" tuşuna basarak, adeta bu teknolojik sistem tarafından kontrol edilen kurbanlara dönüşüyorlar Siberpunk kategorisine giren Bıçak sırtı, Matrix gibi filmlerde olduğu gibi, ada halkı hayatta kalabilmek için hem bu teknolojiye bağımlı, ama aynı zamanda onun gücüne karşı çıkmak için mücadele veren yanlız kahramanlar konumundalar Yaparsa, Lost Yapar Yukarıda adı geçen tüm film türlerinden akıllıca faydalanarak, ortaya oldukça bir kolaj ortaya çıkararak, Lost sinemadan aldığımız zevki aşacak kadar önemli bir konumda İlham aldığı filmlere, kitaplara doğrudan gönderme yaparak, ne derece bilinçli bir şekilde dışarıdaki kaynaklardan faydalandığını da gösteriyor Bige Akdeniz |
|