Geri Git   ForumSinsi - 2006 Yılından Beri > Kültür - San'at & Eğitim > Ülke & Şehirler > Türkiye > Güneydoğu Anadolu Bölgesi

Yeni Konu Gönder Yanıtla
 
Konu Araçları
fotoğraflari, gelişimi, siirt, tarihi, tarihsel

Siirt Tarihsel Gelişimi, Siirt Tarihi Fotoğraflari

Eski 10-14-2012   #1
Prof. Dr. Sinsi
Varsayılan

Siirt Tarihsel Gelişimi, Siirt Tarihi Fotoğraflari




siirt tarihsel gelişimi, siirt tarihi fotoğraflari

Siirt adının Sami Dili nden geldiği öne sürülmektedir Bazı kaynaklarda bu adın, Keldani Dili nden, kent anlamına gelen Keert (Kaa at) sözcüğünden kaynaklandığı yazılıdır Siirt sözcüğü, isim kaynaklarında; Esart, Sairt, Siirt, Siird gibi çeşitli biçimlerde kullanılmıştır Süryani ler kente Se erd (yöresel söyleniş biçimiyle Sert) demişlerdir XIX yy da Sert, Seerd, Sört, Sairt olarak kullanılmış, günümüzde de Siirt biçimiyle benimsenmiştir

Diğer bir kaynakta Siirt isminin, "Seert" anlamındaki "üç yer" manasına geldiği söylenir Siirt adının nereden geldiği konusunda değişik görüşler vardır Kadri PERK in, Cenup Doğu Anadolu Tarihi nde Siirt, Sert, Tigra, Mosert; Hüseyin CAHİT tarihi nde Serad; Şemsettin SAMİ nin Kamus unda Tiğrakert olarak geçmektedir Ayrıca eski Siirt in birkaç sırtta kurulmasından dolayı Türkçe de sırt kelimesinden türediği de iddia edilmektedir

Hernekadar Sami kokenli oldugu soylense de Ermenice Tiğrakert in halk agzinda sirasiyla Sigrakert, Sigirt ve sonunda Turkce aksanla Siirt e donusmus olmasi gerekir

İlin tarihsel gelişimi

Siirt ilinin ilçeleriSiirt, Mezopotamya ve Anadolu uygarlıklarının kesiştikleri alanda kurulmuştur Bu yüzden kuzeyinde ve güneyinde ortaya çıkan uygarlıklar, yörenin kültürel gelişmesinde etkili olmuştur Bölgenin dağlık oluşu ve ulaşım imkanlarının yetersizliği, gelişmiş kentlerin kültür merkezlerinin ortaya çıkmasını engellemiştir

Yakın zamana kadar Siirt tarihinin İÖ IVyy öncesi dönemleri bilinmemekteydi 1963 yılında Halet ÇAMLIBEL ve RJ BRAIDWOOD başkanlığında kurulan Güneydoğu Anadolu Tarih Öncesi Araştırmaları Karma Projesi kapsamında, Siirt İli nde yapılan yüzey araştırmalarında Neolitik, Kalkolitik, Tunç ve Helenistik, Roma, Bizans-İslam ve Yakınçağ ı kapsayan dönemlere ait buluntular ortaya çıkarılmıştır Günümüzdeki kültürel yapı Türk-İslam Kültürü nın etkisiyle biçimlenmiştir

İÖ 3000 ve 2000 lerde Güneydoğu Toroslar, iki kültür alanını birbirinden ayırmaktaydı Güneyde Mezopotamya da gelişmiş bir tarım kültürü, kuzeyde ise Doğu Anadolu nun yüksek yaylasında ilkel tarımcılığa ve hayvancılığa dayalı, daha yavaş gelişen bir kültür vardı İki kültürün kesiştiği yerde bulunan Siirt te, yayla kültürü özellikleri görülmekteydi

MÖ 3000 lerde yöreye egemen olan Hurri lerden sonra sırasıyla Hitit, Urartu, Asur, Med ve Pers ler de hakimiyet kurmuşlardı

Siirt in içinde bulunduğu bölge, göçler nedeniyle etnik ve dinsel inanışlar yönünden çeşitlilik göstermektedir Urartular, İskitler, Medler ve Persler, egemenlik dönemlerinde dinsel inanışlarını da buralara yaymışlardı Dağlık alanlarda yaşayan kapalı toplulukların çeşitli din ve tanrıları vardı İÖ 150 lerden başlayarak yöreye egemen olan Partlar, Arsaklılar, Sasaniler dönemlerinde İran Tanrıları nın ve inanışlarının etkisi güçlenmiştir Yöreyi etkileyen Roma - Part, Roma - Sasani savaşları, aynı zamanda iki dinin ve kültürün karşılaşması niteliğindeydi 300 lerde Hristiyanlık yayılmaya başladığında Zerduş Dini ni benimseyen Sasaniler, Yörede Hristiyan kıyımı yapmışlardır

İslam Uygarlıkları Dönemi

639 da Elcezire nin fethi için görevlendirilen İlyas bin Ganem, Diyarbakır yöresini İslam mücahidlerine açtığı zaman Siirt de aynı şansızlığa uğramıştır Diyarbakır ın zaptında mühim hizmetleri bulunan Halid bin Velid, Hasankeyf Savaşı nda muzaffer olduktan sonra Siirt e yürümüş, şehrin o zamanki hakimi Hersolu itaatini arz ederek, şehri teslim etmiştir Bundan sonra Siirt Hakimliği n, sahabeden olan Hişşam oğlu Hakem tayin olunmuştur

661 yılında kurulan Emevi Hilafeti bölge ile birlikte Siirt i de hakimiyet altına almıştır Emeviler den sonra hilafet makamını ele geçiren Abbasiler, Diyarbakır, Silvan ve Siirt i de ele geçirmişlerdir

Dinsel bakımdan bölge ilkin önemli bir "Harici" merkeziydi IX yy dan sonra Hanbeli ve Maliki mezhepleri aracılığıyla Sünnilik, Mervanoğulları döneminde Şafiilik, Türklerle Hanefilik yayılmaya başlamış, daha sonra Mervanoğulları döneminde Şafii lik giderek ortadan kalkmıştır Yörede Arap-İslam Kültürü nün etkisi Türklerin döneminde de sürmüştür Ancak Siirt, 10 yüzyılın sonralarında yine Bizans ın egemenliğine girmiş, Malazgirt Savaşı ndan kısa bir süre sonta Philaterios adlı Ermeni asıllı bir Bizanslı tekfurun egemenliğinde kalmıştır Daha sonra sırasıyla Artuklular ın eline geçerek Türk leşmeye başlamıştır

Anadolu Selçukluları ve Osmanlı Dönemi

Malazgirt Savaşı ndan sonra Türkler Anadolu ya yerleşmeye başlamış ve Büyük Selçuklu Devleti nin isteği dışında küçük Türk devletçikleri kurulmuştur Siirt yöresi, Hasankeyf Artuklular ın yönetimindeydi Artuklular a bağlı göçebe Türkmenler yöreye yerleşmiş, Artuklu beyleri ve askerleri, kendlerde Türkleşmenin çekirdeğini oluşturmuşlardır Beylerinin Alp, İnanç, Yağbu gibi Türk adlarını kullanmaları; Artuklular da Türkmen geleneğinin güçlülüğünü göstermektedir Bağlı oymaklara "ok gönderme" biçimindeki Orta Asya geleneği de Artuklular da sürmekteydi

Hasankeyf Artuklular dan sonra Siirt e Eyyübiler, Anadolu Selçukluları, İlhanlılar, Mardin Artukluları, Akkoyunlular ve Safeviler egemen olmuştur Akkoyunlular yöreye Türkmenleri yerleştirmiştir Safeviler döneminde Doğu ve Güneydoğu Anadolu a Şii lik yaygınlaşmıştır Anadolu da şii liğin etkisini kırmak isteyen Yavuz Sultan Selim, Urmiye Gölü nden Malatya ve Diyarbakır a kadar uzanan bölgeyi Osmanlı Devleti ne bağlamak istemiştir Bunun için Kürt kökenli ünlü bilgin İdris-i Bitlisi nin yardımıyla Siirt Osmanlı yönetimine geçmiştir Bu dönemde Siirt yarı özerk beylerin yönetiminde, aşiret kültürünün egemen olduğu bir yerdir

XVI yy da Osmanlı yönetimine geçen Siirt, Osmanlı İmparatorluğu nun yıkılışına kadar bu devlete bağlı kalmıştır

XIXyy ın ikinci yarısına kadar devlete olan bağlılıkları sözde kalan Siirt Beyleri nin devlet otoritesine alınması için bir hayli çaba harcanmıştır Siirt, bu tarihe kadar çok sıkı bir şekilde yönetilmiştir Önce görünüşte Diyarbekir Eyaleti ne bağlı sancak oldu Ancak Tanzimat tan sonra 1894 Vilayet Nizamnamesi ile Bitlis Vilayeti ne bağlı sancak haline getirilerek İstanbul dan gönderilen kaymakam vasıtası ile yönetilmiştir



Alıntı Yaparak Cevapla

Siirt Tarihsel Gelişimi, Siirt Tarihi Fotoğraflari

Eski 10-14-2012   #2
Prof. Dr. Sinsi
Varsayılan

Siirt Tarihsel Gelişimi, Siirt Tarihi Fotoğraflari




19 Yüzyılda Siirt

XIXyy içerisinde Siirt te meydana gelen tek siyasal olay 1894 tarihinde Sason da meydana gelen Ermeni ayaklanmasıdır kış Bu durum karşısında Osmanlı Devleti sert tedbirler almak zorunda kaldı Sason ayaklanması İngiltere yi harekete geçirdi Çünkü, Ermeni meselesi, Rusya ve İngiltere yi menfaat çatışmasında birleştiriyordu İngiltere Ermeni lerin bağımsızlığını isterken; Rusya, Ermeni lerin Rusya ya katılmasından yanaydı Merkezi Tiflis te olan Ermeni Hınçak Komitesi ile Taşnaksutyun Komiteleri nin amacı, Osmanlı İmparatorluğu ndaki Ermenilerin Rusya ve İran daki bütün Ermenilerle birleştirip bağımsız bir Ermenistan Devleti nin kurulmasını sağlamaktı

Böyle bir amaç İngiltere yi memnun etmesine rağmen, Rusya, kesinlikle karşı çıkmıştı 8 Ağustos 1884 te Sason un Şenlik Köyü nde, Kürtlerin birkaç köyü gasbetmesi ile başlayan olaylar genişlemiştir

Ermenilerin vergi vermemek ve hükümet memurlarına pasif direnişte bulunmak üzere daha önceden anlaşmaları da olayların genişlemesinde etkili olmuştur Ermenilerin başlattığı bu ayaklanmayı IIAbdulhamid in görevlendirdiği VI Ordu bastırmıştır Osmanlı Devleti nin bu döneminde Siirt yöresinde genellikle yarı özerk bir yönetim biçimi hakimdi 1831 de yapılan Osmanlı nüfus sayımı kayıtlarında, XIXyy da Siirt yöresinde Hazo (Kozluk) nun Diyarbakır Eyaleti ne bağlı bir hükümet olduğu belirlenmiştir

Bugün Siirt İli nin kazalarından biri olan Şirvan (Şirve) ise liva olarak Van Eyaleti içinde yer almaktaydı 1897 Vilayet Nizamnamesi, Siirt Livası nın Diyarbekir Vilayeti ne bağlı olduğunu göstermektedir Siirt Livası nın, Merkez kaza, Pevvan (Bervade) ve Garzan (Kurtalan ın eski yerleşme yeri, şimdiki Yanarsu Bucağı) olmak üzere toplam 3 kazası vardı

1877 de Merkez Kaza, Eruh, Şirvan, Rızyan ve Sason dan oluşan Siirt Sancağı, Diyarbekir Vilayeti ne bağlıydı Siirt, bu yönetsel durumunu 1880 de de korudu 1892 Devlet Salnamesi, Siirt Sancağının Diyarbekir Vilayeti nden ayrılarak, Bitlis Vilayeti ne bağlandığını ifade etmektedir

Eskiden Siirt İli ne bağlı olan Beşiri Kazası, Diyarbekir Vilayet Merkez Sancağı na bağlı kaldı Bu dönemde Bitlis Vilayeti; Merkez Sancağı, Muş, Genç ve Siirt Sancakları ndan oluşmaktaydı Siirt Sancağı nın ise, Merkez Kaza, Şirvan, Eruh, Pervari ve Garzan (Kurtalan) olmak üzere toplam 5 kazası vardı 1896 Devlet Salnamesi kayıtlarında daha önce Siirt e bağlı iken bugün Batman a bağlı olan Sason Kazası nın Muş Sancağı içinde yer aldığı gösterilmektedir Siirt Sancağı 1892-1896 daki yönetsel konumu 1903 te ve 1916 da da korumuştur 1918 de Siirt Sancağı nın yönetsel konumunda yapılan tek değişiklik, Şırnak ın ilave edilmesiyle kaza sayısının 6 ya çıkarılmasıydı

Milli Mücadele de Siirt

Siirt, Milli Mücadele Dönemi nde toprak ağalığı düzeninin ve aşiret ilişkilerinin egemen olduğu tipik bir kasabaydı Siirt in, Rus tehlikesini atlattıktan sonra, karşılaştığı diğer bir tehlike de İngiltere idi İngilizlere ait bir birlik, halka gözdağı vermek amacıyla Siirt e gelerek birkaç gün kaldıktan sonra geri çekilmişti Siirt, bunun dışında yabancı güçlerin işgaline uğramamıştır Müdafaa-i Hukuk Derneği ni teşkil eden Siirt in münevver zümresinin Milli Mücadele nin gerçekleşmesinde gösterdiği medeni cesaret takdire değer bir vatanseverliktir

II Meşrutiyet Dönemi nden itibaren Siirt ten de milletvekili seçilmeye başlanmış, ilk olarak Abdulrezzak Efendi; 1908-1912 tarihleri arasında bağımsız milletvekili olarak görev yapmıştır Daha sonra sırasıyla; Nazım Bey (Nisan 1912-Ağustos 1912), Şeyh Nasreddin Efendi (1914-1918) tarihleri arasında görev yapmıştır

Ardından Siirt ten Halil Hulki Bey; 12 Ocak 1920 de toplanan Dördüncü Dönem Osmanlı Meclis-i Mebusan ında Siirt i temsil etmiştir Siirt, Milli Mücadele Hizmetlerine devam ederek, Siirt Müdafaa-i Hukuk Derneği olarak önce Vahideddin e, Sadaret e, Hariciyye ye, İtilaf Devletleri Müesseseleri ne, İzmir deki Reddi İlhak Cemiyeti ne, Müdafaa-i Hukuk Cemiyetleri ne telgraflar gönderilmiştir

Anadolu nun her il ve ilçesinde olduğu gibi Siirt te de "Müdafaa-i Hukuk Derneği" kurulmuş, başkanlığına da İl in eski müftüsü Halil Hulki AYDIN getirilmiştir Üyeleri, Ömer ATALAY, Siirt Belediye Başkanı Hamit Bey, İl in ileri gelenlerinden Hamza Hilmi, Bekir Sıtkı ve Abdulkerim Bey lerden ibaretti Siirt, Milli Mücadele yıllarında Bitlis Vilayeti ne bağlı bir sancaktı Sancağın, Merkez Kaza dışında 5 kazası vardı Bunlar; Pervari, Garzan, Eruh, Şirvan ve Şırnak tı Sancağın en kalabalık kazası Siirt Merkez kazası idi Bununla birlikte Siirt in nüfusunda 1890 lardan itibaren hızlı bir düşüş olmuş, 60000 dolayında olan kaza nüfusu 1914 te 30000 civarına inmiş, bu düşme IDünya Savaşı Dönemi nde de devam etmiştir

Cumhuriyet Döneminde il yapılan Siirt, 1924 te Hakkari nin Beytüşşebap ın; 1926 da Diyarbekir İli nin ilçesi Beşiri yle Muş un ilçesi Sason un katılmasıyla genişledi Ancak Beytüşşebap, 1936 da yeniden il yapılan Hakkari ye bağlandı 1938 de Garzan (Şimdiki ismi Yanarsu) ilçesinin merkezi Mısrıç a (Bugün Kurtalan) taşındı ve aynı ilçeye bağlı Baykan bucağı ilçe oldu Aynı yıl Sason a bağlı bucak olan Hazo, Kozluk adıyla ilçe yapıldı 1943 te Garzan ilçesinin ve merkezinin adı Kurtalan olarak değiştirildi 1957 de Beşiri nin bucağı olan İluh, Batman adıyla ilçe yapıldı 1962 de Pervari ilçesinin Müküs (Şimdiki ismi Bahçesaray) bucağı, Van ın Gevaş ilçesine bağlandı 1990 yılında Siirt in Batman, Beşiri, Kozluk ve Sason ilçeleri yeni kurulan Batman iline bağlandı Aynı yıl Siirt in Şırnak ilçesiyle, Eruh tan ayrılarak ilçe yapılan Güçlükonak beldesi yeni kurulan Şırnak iline bağlandı ve Merkez ilçeye bağlı Tillo bucağı Aydınlar adıyla ilçe yapıldı

Evliya Çelebi nin Seyahatnamesi nde Siirt [değiştir]Eski tarihçilerin sözlerine göre, Yezdicert Şah yapısı eski bir beldedir Hükümdardan hükümdara intikal edip, sonunda HzÖmer evladından HzAbdullah Yezid kavmi elinden fethetmiştir 921 tarihinde Diyarbekir Valisi ve ISelim in Veziri Bıyıklı Mehmet Paşa ya Molla İdris in teklif ve tedbiri ile bu Siirt Han ı itaat edince, memleket kendisine ebedi olarak bırakılmıştır Sonra Han ın sülalesi yok olunca Diyarbekir Bey i, Sancak Merkezi olmuştur Bey inin 333883 akçe hası, 7 zeameti, 133 timarı, aleybeyisi ve çaribaşisi vardır Kanun üzere cebelileriyle 800 asker olur 500 asker de beyinin var Diyarbekir Valisi ile memur oldukları sefere giderler

Komşu Şehir ve Kaleler

Batısında Diyarbekir Kalesi dört konak mesafededir Yine batıya yakın Mardin üç konaktır Yine batı ile güneş arasında da 2 menzil mesafede Hasankeyf Kalesi vardır Güneyinde dört merhale bir Cezire Şehri vardır Doğusunda Kefere Kasabası bir konak yakınlıktadır Musul, doğusunda ve Siirt, Musul un batısındadır

Siirt in Yapısı ve Yeri

Bu şehir içinde ahşap bina az olup, hepsi kargir, güzel kubbelerle yapılmış, mamur ve süslüdürler Evvela Bey Sarayı çeşitli sofralarla, içi ve dışı nice odalarla bağ ve bahçelerle süslüdür Bitlis Hanı Abdal Han ın sözüne göre yapılış tarihi Öksüz Burcu üzerinde olup, Bey i Zühre-i Türabi de bulunmuştur Buğday ve pirinci, ful ve maşı, kırmızı havucu, tulga aşı çok meşhurdur Beyaz ekmeği, levaşe denilen yufkası ve köftesi, çeşitli meyveleri, inciri, battım denilen fıstığı dağı ve taşı süsleyip her tarafa sevk edilir

Bu şehri gezip görerek arkadaşlarımızla kuzeye yol alıp, Kefre-i Şirvan Kasabası na geldik Bu da Kefre-i Zaman gibi Kefre-i Şirvan dır Halk dilinde "Kefere" derler Bu yerde Diyarbekir Eyaleti son bulup bu kefre bölgesi, Van Eyaleti dahilinde ve Şirvan Hakimi idaresinde düz ve geniş bir arazide bağlı ve bahçeli, akarsulu, mamur cami ve medreseli, han, hamam, çarşı ve pazarlı mamur bir kasabadır

Buradan yine kuzeye giderek Maden Kasabası na geldik Burada maden bol olduğundan, adına Maden Şehri derler Kurucusunu bilmiyorum Bu da Van Eyaleti nde Şirvan Bey i idaresinde olup, hakimi bir aşiret beyidir Bağlı, bahçeli, cami ve medreseli, han, hamam ve çarşılı bir kasaba olup, bunun da şal ve şayakı meşhurdur


Alıntı Yaparak Cevapla
 
Üye olmanıza kesinlikle gerek yok !

Konuya yorum yazmak için sadece buraya tıklayınız.

Bu sitede 1 günde 10.000 kişiye sesinizi duyurma fırsatınız var.

IP adresleri kayıt altında tutulmaktadır. Aşağılama, hakaret, küfür vb. kötü içerikli mesaj yazan şahıslar IP adreslerinden tespit edilerek haklarında suç duyurusunda bulunulabilir.

« Önceki Konu   |   Sonraki Konu »


forumsinsi.com
Powered by vBulletin®
Copyright ©2000 - 2024, Jelsoft Enterprises Ltd.
ForumSinsi.com hakkında yapılacak tüm şikayetlerde ilgili adresimizle iletişime geçilmesi halinde kanunlar ve yönetmelikler çerçevesinde en geç 1 (Bir) Hafta içerisinde gereken işlemler yapılacaktır. İletişime geçmek için buraya tıklayınız.