Geri Git   ForumSinsi - 2006 Yılından Beri > Aşk & Sevgi - Bayanlar, Erkekler > Bayanlara Özel > Bebek & Çocuk

Yeni Konu Gönder Yanıtla
 
Konu Araçları
eğitsel, ilköğretim, kurallı, oyunlar

İlköğretim eğitsel oyunlar - Kurallı Oyunlar

Eski 06-23-2012   #1
Prof. Dr. Sinsi
Varsayılan

İlköğretim eğitsel oyunlar - Kurallı Oyunlar



21- Karşıtını Bul
Öğretmen, "ben size bir sözcük söyleyeceğim, siz de o sözcüğün taşıdığı anlamın karşıtı anlam taşıyan bir sözcük bulup söyleyeceksiniz" der Örneğin ; büyük-küçük, şişman-zayıf, beyaz-siyah, uzun-kısa, kalın-ince vBulletin öğretmen söyler, çocuklar yanıtlar

22- Yattı Kalktı Oyunu
Her çocuğa bir ad konur Bu ad bildikleri sebze, meyve yada çiçek adı olabilir Çocuklar kendi adlarını da isterlerse seçebilirler Oyunun oynanışı şöyle olur: Örneğin adı "lahana" olan çocuk önce arkadaşlarından hangisinin adını söyleyeceğini düşünür ve onun adını söyleyerek oyuna başlar
"-Lahana, yattı kalktı biber" Derken yatar kalkar Hemen ardından adı biber olan çocuk aynı sözleri bir başka arkadaşının adını söyleyerek yineler
"-Biber, yattı kalktı domates" Oyun böylece devam eder Şaşıran çocuk yanmış olur, oyun dışı kalır

23- Bum Oyunu
Çocuklar halka biçiminde otururlar Öğretmen "çocuklar, şimdi Bum oyunu oynayacağız Aliden başlayarak her çocuk bir sayı söyleyecek" der Örnek verir Ali bir diyecek, Ayşe iki, Murat üç, Elif dört, Erol beş diyecek; altıncı sırada oturan Aysun da "Bum" diyecek Aysun'dan sonra yine birden başlanacak, altıncı çocuk "bum" diyecek gibi bir açıklama yapar ve oyun istenildiği kadar sürdürülür
Çocukların öğrendikleri her sayıdan sonra "bum" denilerek bu oyun oynanabileceği gibi, daha büyük sınıflarda sayıların katlarına gelince de "bum" denilerek oynanabilir Örneğin ; bir-iki-BUM-dört-beş-BUM-yedi-sekiz-BUM-on-onbir-BUM gibi Çocuklar BUM sözcüğünü topluca da söyleyebilir

24- Ayna Oyunu
Bir çocuk "ayna" olur Başka bir çocuk da karşısına geçer, ayna olan çocuğun yaptığı devinimleri öykünerek aynısını yapar Güldürücü devinimler çocukların daha çok hoşuna gider Nasıl devinimler yapılacağı konusunda çocuk özgür bırakılmalıdır İstenirse, bir çocuk ayna olduğunda, tüm çocuklar karşısına geçip onun devinimlerini öykünmeyle yaparlar

25- Zıp Zıldır Oyunu
Çocuklar yerlerinde otururlarken öğretmen veya ebe oyunu yönetir "Zıldır" denildiğinde çocuklar başlarını öne eğerler, "Zıp" denildiğinde yukarı kaldırırlar Yöneten, çocukları şaşırtmak için bir sözcüğü birkaç kez yenileyebilir Şaşıran çocuk oyundan çıkar

26- Gülme Oyunu
Çocuklar halka olurlar, bir ebe seçilir Ebe eline bir top alır, topu havaya atar Top yere düşünceye kadar bütün çocuklar gülerler Top yere düşünce bütün çocuklar susarlar Top havadayken gülmeyen, yada top yere düşünce susmayan çocuk, oyun dışı kalır
Bu oyunda topu yukarı atacak çocuk bulunamazsa, ebenin görevini öğretmen üstlenir

27- Külah Giyme oyunu
Bir ebe seçilir Öteki çocuklar kendilerine birer eş seçerler Eşler el ele tutuşurlar
Ebe orta yerde durur, başında bir külah vardır Ebe bir çocuğa sorar:
- Bu külahı kim giyer ?
Bu soruyu sorulan çocuğun eşi yanıtlar:
- Giyse, giyse Ayşe giyer, der
Bu kez Ayşe'nin eşi yanıt verir :
- Benim Ayşe'm giymez, Ahmet giyer, der
Bu kez de Ahmet'in eşi yanıtlar Oyun böylece sürer
Çabuk yanıt vermeyen, yada şaşıran çocuk ve eşi oyundan çıkarlar En sona kalan çift alkış>ır

28- Kaç Kabak Oyunu
Bu oyun, çocuklar kaça kadar saymayı biliyorlarsa o kadar sayıda çocukla oynanır Her çocuğa bir sayı verilir Aralarında bir ebe seçilir
Ebe sorar ;
- Olsun, olsun, olsun… Kim olsun ? Beş kabak olsun…
Sözü beş numaralı kabak alır:
- Neden beş kabak olsun ?
Ebe : Ya kaç kabak olsun ?
Beş numaralı çocuk : Olsun, olsun, olsun da sekiz ( yada istediği bir sayıyı söyler ) kabak olsun
Sözü bu kez de sekiz numaralı çocuk alır :
- Neden sekiz kabak olsun ?
vBulletin oyun böylece sürer Oyun sırasında şaşıran yada geciken çocuk oyun dışı kalır

29- Kartal ve Güvercinler
Bir ebe seçilir, bu kartal olur Öteki çocuklar iki kümeye ayrılırlar; bunlar da güvercin olur Oyun alanına iki yuvarlak çizilir Bunlar arasında 4-6 metre mesafe bulunur Bu yuvarlaklar güvercin yuvası olur İki küme güvercinden bir küme bir yuvada, öteki küme de öteki yuvada durur Kartal ortada bekler
Oyun kartalın işaretiyle başlar Güvercinler yuvadan yuvaya geçerek yer değiştirirler ( bu geçiş, güvercin uçuşuna öykünülerek yapılır) Güvercinler yer değiştirirlerken kartal da onları kapmaya çalışır Kartalın elini dokunduğu çocuk kartala yakalanmış olur, oyundan çıkar Oyun yeni bir ebe seçilerek yinelenir Kartallardan hangisi daha çok güvercin yakalamışsa, o birinci olur; alkış>ır


30- Aslan ve Maymunlar
Bir ebe seçilir, bu aslan olur Öteki çocuklar iki kümeye ayrılırlar, bunlar da maymun olurlar Oyun alanına birbirinden uzak iki daire çizilir, bunlar da maymun yuvası olurlar Çocuklar iki kümeye ayrılırlar Bir küme bir yuvada, öteki küme de öbür yuvada durur Ortada da aslan ini olur, aslan orada uyur
Oyun başlayınca maymunlar bir yuvadan öbür yuvaya giderken, aslanın yanına gelirler ve uyuyan aslanı elleyerek onu uyandırmaya çalışırlar Aslan uyanınca kendisine elleyen maymunlardan birini kovalar, yakalamaya çalışır Maymun da kaçıp yuvalardan birine girmeye çalışır Aslanın bir kez yakalama hakkı vardır Hiç maymun yakalayamazsa, yeniden aslan olur Bir maymun yakalarsa, bu kez, yakalanan çocuk aslan olur Birden çok maymun yakalanırsa, aralarında sayışma yaparlar, bir aslan seçerler Oyun yinelenir Oyun böylece sürer Oyunun birden çok oynanışlarında, her aslanın tuttuğu maymunlar sayılır Aslanlar arasında en çok maymun tutmuş olan hangisi ise, o aslan "ormanlar kralı" seçilir, alkış>ır

31- Kümes Oyunu
Çocukların sayısı kadar yuvarlak çizilir Bunlar kümes olur Her yuvarlak, bir çocuğun iki ayağını alacak genişlikte olur Öğretmen, her çocuğa bir kümes hayvanı adı verir Tavuk, kaz, ördek, hindi, vBulletin Çocuk sayısı çok olduğu için her hayvandan 5-6 çocuk olabilir
Oyun başlayınca, her kümes hayvanı kendi kümesinde durur Öğretmen, onlara adlarını söyleyerek seslenince, kümeslerinden çıkarlar, ya serbestçe gezinirler, yada öğretmeni izleyerek gezinirler Bu sırada da öykünme yaparlar (tavuk gibi, ördek gibi yürürler)
Örneğin : Öğretmen, "tavuklar" diye seslenince, tavuklar çıkar, gezinirler "Ördekler" diye seslenince, ördekler çıkar gezinirler, vBulletin Gezintinin bir yerinde öğretmen ; "kurt geliyor kaçın" diye bağırır Çocuklar kaçışırlar, kümeslere girerler Her çocuk bir kümese girecektir Kimsenin belirli bir kümesi olmaz Herkes en yakın kümese girer Bir kümese iki çocuk giremez
Çocukların kurttan kaçtığı sırada, öğretmen de bir kümese girer, bir çocuk açıkta kalır Açıkta kalan çocuk, oyun yinelenirken, öğretmenin yerine geçer, oyunu yönetir Sonra o bir kümese girer, bir çocuk açıkta kalır, bu kez de o çocuk oyunu yönetir Oyun böylece sürer

32- Ne Yapalım ?
Sayışmayla bir ebe seçilir Çocuklar halka olup, el ele tutuşup dönerlerken aşağıdaki sözleri söylerler, ebe ortada durmaktadır
Ne yapalım, ne yapalım
Siz söyleyin biz yapalım
Haydi şöyle oynayalım…
Ebe yapsın, biz yapalım… derler
Ebe bir hayvan öykünmesi yapar ( kedi, köpek, tavşan vBulletin) Halkadaki çocuklar da durup, aynı öykünmeyi yaparlar Oyun bitince, ebe halkaya katılır, kendi yerine bir ebe seçer Oyun baştan yinelenir

33- Kıskanç Tavuklar
Oyuncular iki kümeye ayrılır, karşılıklı dururlar Her küme 7-8 kişiyi geçmemelidir Bunlar birbirinin belinden sıkıca kavrarlar Kümelerin önünde bulunanlara "anaç tavuk", arkadakilere de "civcivler" denir Oyunda amaç, önde bulunan anaç tavuklar, kümenin arkasında duran civcivlerini kaptırmayacak, fakat karşı kümenin arkasındaki civcivi yakalamaya çalışacaktır Bu sırada bellerinden birbirini tutan çocuklar koparlarsa, o küme oyunu kaybetmiş sayılacaktır

34- Mısır Patlatma
Çocuklar halka olur, çömelirler Öğretmen ortada şu konuşmayı yapar :
- Çocuklar, sizinle mısır patlatacağız Hepinizin ellerinde birer elek var İçindeki mısırları önce ateşte ısıtalım, der
Çocuklar ateşte mısır patlatıyormuş gibi, kollarını sağa sola sallamaya başlarlar Bu sırada öğretmen :
- Patt deyince, bütün çocuklar yerinden sıçrar ve yine eski durumunu alır Öğretmenin mısır patlatmasına çocuklar da böylece katılmış olur Ancak öğretmen "patt" demeden, hiç bir oyuncu mısırını patlatmaz Böyle yapan olursa, komik cezalarla oyun daha zevkli hale getirilebilir

35- Eşini Bul Oyunu
Çocuklar, ikişer ikişer eşlendirilir Herkes eşini tanıdıktan sonra, eşler bahçeye dağılırlar Öğretmen ;
- Ben işaret verdiğim zaman, kim eşini daha çabuk bulur ve karşıma sıra olursa, onlar oyunu kazanırlar, der
Öğretmenin işaretiyle istenilen yerde sıralanan çiftler, oyunda başarılı sayılırlar

36- Öt Kuşum Öt
Çocuklar arasından bir ebe seçilir Gözleri bağ>ır Arkadaşlarından birisi sessizce yanına yaklaşır Öğretmen ;
- Arkadaşını tanıyabilecek misin ? diye sorar
Ebe, karşısındakinin yüzünü, saçlarını eliyle yoklar, tanıyamazsa ;
- Öt kuşum öt… der
Arkadaşı da, sesini değiştirerek kuş gibi ötme öykünmesi yapar Ebe yine tanıyamazsa, başka bir oyuncu çağrılır, ebe ona da "öt kuşum öt" der Tanırsa, ebelikten kurtulur, tanıyamazsa, ebeliği sürer Tanınan çocuk ebe olur Oyun böylece sürer

37- Horoz Dövüşü
Çocuklar iki kümeye ayrılır Kümeler karşılıklı iki sıra haline getirilir Çocuklar, ayak burunları üzerinde çömelirler İki ellerinin avuçlarını, arkadaşlarının yüzü hizasında açarlar Oyun başladığında, her çocuk, karşısındaki çocuğun elleri içine kendi avuçlarıyla vurmaya çalışır Amaç, karşısındakinin dengesini bozmak, onu yere oturmaya yada ellerini yere değdirmeye zorlamaktır Bu oyun sırasında, karşıdaki çocuğun omzuna, göğsüne, dizlerine, başına vurulmaz, yalnız avuç içlerine vurulur Ayağa kalkmadan sağa sola sıçranabilir
Yere oturup düşen, ellerini yere değdiren, dayanan oyunu yitirmiş sayılır Yananlar bir kıyıya çekilir Oyun bitince sayılır, hangi kümede yanmış çocuk çok olursa, o küme oyunu yitirmiş olur

38- Fırıldak Oyunu
Çocuklar sayışarak aralarından bir "fırıldak" seçerler Öteki çocuklar, duvardan 10-15 metre uzaklıkta sıra olup dururlar Fırıldak yüzünü duvara döner Fırıldak "bir-iki-üç" diye sayı sayarken, her sayışta iki elinin avuçlarını duvara vurur ve hemen arkasını döner Fırıldak'ın sayı sayması sırasında öteki çocuklar da durdukları yerden yürümeye başlarlar Amaçları, ebeye görünmeden gelip onun arkasına dokunmaktır Oyuncular yürürken fırıldak da saymasını bitirip hemen arkasına dönünce kimi yürürken görürse onun adını söyler Adı söylenen çocuk yanmış olur Fırıldak dönünce her çocuk yerinde durur Duran çocuk yanmaz Fırıldak, yeniden saymak için arkasını döndüğünde yine yürüyüş başlar Yanmadan gelip fırıldağa dokunan fırıldak olur Oyun böylece sürer
Bu oyunda, "bir-iki-üç" diye sayı sayma işlemi yerine, "ön, dö, turva, arkada çorba" biçiminde de söylenebilir

39- Meyve Sepeti
Çocuklar aralarından bir ebe seçerler Öteki çocukların tümü halka olur Her birine birer meyve adı verilir Bastıkları yerin kaybolmaması için ayaklarının çevresine birer yuvarlak çizilir Ebe halkanın ortasında durur Ebenin çizilmiş yeri yoktur, açıktadır ve kendisine bir yer bulmaya çalışacaktır
Meyve adı verilen öğrencilere adları sesli olarak bir kaç kez yinelettirilir, iyice öğrenmeleri sağ>ır
Oyun başlayınca, ebe iki meyve adı söyler Adları söylenen çocuklar, yerlerini ebeye kaptırmadan koşarak yer değiştirmeye çalışırlar Ebe bütün çocukların yer değiştirmesini isterse "meyve sepetiii" diye bağırır Bütün çocuklar yer değiştirirler
Ebe iki ad söylediği yada "meyve sepeti" diye bağırdığı zaman, yeri boşalan birinin yerini kapmaya çalışır Yer kaparsa ebelikten kurtulur, kapamazsa ebeliği sürer Yerini kaptıran ebe olur Oyun böylece sürer

40- Sekerek Yer Kapmaca
Sayışarak bir ebe seçilir Çocuklar geniş bir halka oluşturacak biçimde dururlar Her çocuğun ayakları çevresine bir halka çizilir Ebe ortada durur Halkada bulunan çocuklar, birbirleriyle işaretleşerek yer değiştirirler Yer değiştirmek için gidişler tek ayakla ve seke seke yapılır Ebe de en ortada, çizilmiş olan kendi yuvarlağı içindedir İki çocuk yer değiştirmek için seke seke giderlerken, ebe de onlardan birinin yerini kapmak için seke seke boş daireye doğru gider Kimin yeri kapılırsa o ebe olur, ebe kurtulur Oyun böylece sürer

Alıntı Yaparak Cevapla

İlköğretim eğitsel oyunlar - Kurallı Oyunlar

Eski 06-23-2012   #2
Prof. Dr. Sinsi
Varsayılan

İlköğretim eğitsel oyunlar - Kurallı Oyunlar



ARAÇSIZ YAPILAN OYUNLAR

1- Seke Seke Yürüme
Öğretmen, çocuklardan belirtilen mesafeye kadar seke seke yürümelerini ister Yorulacakları için bir süre sonra ayakları değiştirilir Bu oyun istenirse yarışma şeklinde de yapılabilir Dengesini kaybeden, düşen, yere basan yada yanlış ayak değiştiren yanar

2- Hacıyatmaz
Çocuklar üçer kişilik kümelere ayrılırlar Her kümede iki çocuk yüz yüze ve karşılıklı durur; üçüncü çocuk ise bu iki çocuğun arasında ( iki arkadaşının birini sağına, ötekini soluna alacak şekilde, dimdik ve kaskatı )durur Ortadaki çocuğa iki çocuktan biri, Hacıyatmaz'ı ötekine, öteki de birinci çocuğa doğru, omuzlarından iter Yandaki çocuklar, Hacıyatmaz'ı düşürmemeye özen gösterirler Oyunun yinelenmesinde, ortadaki çocuk yana geçer Üç çocuk da Hacıyatmaz olduktan sonra oyun biter

3- Ayak Ayak Yürüme
Bir ayağın burnuna, öteki ayağın topuğunu değdirerek yapı> yürüyüşe, "ayak-ayak yürüme" denir
Bu oyunda çocuklar, yaklaşık bir metre arayla, arka arkaya dizilirler Yerin elverişlilik durumuna göre dizilme birerli kol'da, ikişerli kol'da yada üçerli kol'da olabilir Oyun başladığında her çocuk, kollarını iki yana açar, ayak-ayak yürür Yürüme yönünden sapan, ayak ayak yürümede yanlış yapan yada dengesi bozulan, yanmış olur
Bu oyun iyice öğrenildikten sonra, çocukların gözlerini kapatmaları istenerek de oynatılabilir

4- Çapraz Sıçrama
Çocuklar, ikişer ikişer kümelere ayrılırlar Her iki çocuk yüz yüze durur; ondan sonra, sağ kolları ile birbirlerinin kollarına çapraz olarak girerler ve kendi çevrelerinde sıçrayarak dönerler Bu dönüş, soldan sağa doğru olur Bir süre sonra durup, kollarını değiştirirler; bu kez sol kollarla çapraz yaparlar, sağdan sola doğru sıçrayarak dönerler Oyun istenildiği kadar sürdürülebilir

5- Aç Kapıyı Bezirgân Başı
Bu oyun iki aşamada oynanır Şarkılı oyun ve çekişme Alana bir çizgi çizilir
Şarkılı oyun başlamadan önce sayışma yapılır, iki çocuk seçilir, bunlar "Bezirgân" olurlar Bezirgânlar, arkadaşlarına duyurmadan kendilerine birer ad takarlar Örn Biri al, öteki yeşil olur (Aslan-kaplan,elma-armut vBulletin birbirine yakın başka adlar da takılabilir)
Bezirgânlar, çizginin iki yanında olmak üzere, karşılıklı geçerler, el ele tutuşurlar; ellerini yukarı kaldırarak "kapı" yaparlar Öteki çocuklar ( çizgiye koşut olarak ) tek sıra biçiminde dizilirler; bunlar "kervan" olurlar
Kervancılar, "aç kapıyı bezirgan başı" şarkısını söyleyerek "kapı"dan geçmeye başlarlar Şarkının son dizesi, "arkamdaki yadigâr olsun, yadigâr olsun" söylendikten sonra, hangi çocuk "kapıda" içinde kalmışsa o çocuk bezirgânlar tarafından ( kollar arasında tutularak ) tutsak alınır
Bezirgânlar, "tutsak"ın kulağına sorar: "al mı ?,yeşil mi?" Tutsak da fısıltıyla yanıtlar:"al" derse, adı "al" olan bezirgânın arkasına, "yeşil" derse, adı "yeşil" olanın arkasına geçer; belinden tutar, bekler
Oyun şarkılı olarak yeniden başlar ve bir çocuk kalıncaya kadar aynı kurallarla sürer Bezirgânlar son çocuğu da aynı yöntemle tutsak alırlar; tutunca, "bir sıçan" derler, salıverirler; çocuk"al" kümesinin çevresini koşarak dolaşır, gelip kapıya girer Bezirgânlar bu kez "iki sıçan" derler, salıverirler; çocuk "yeşil" kümesinin çevresini koşarak dolaşır, gelip kapıya girer; bezirgânlar "üç sıçan" derler ve çocuğu bu kez salıvermezler; "al mı ?…yeşil mi ?" diye ona da sorarlar Çocuk ne yanıt verirse, o bezirgânın arkasına geçer
Burada oyunun çekişme aşaması başlar "al" ile "yeşil" çizginin iki yakasında karşılıklı olarak durur, birbirlerinin ellerinden sıkı sıkı tutarlar "Al"ın arkasındaki çocuklar birbirlerinin, "yeşil"in arkasındaki çocuklar da birbirlerinin bellerinden, sıkı sıkı tutarlar
Öğretmenin ( yada bir çocuğun ) "başla" demesi üzerine, Al kümesi ile Yeşil kümesi çekişmeye başlar Hangi küme çizgiyi geçer yada koparsa, o küme yenik sayılır
Kazanan kümedeki çocuklar ellerini tempo ile çırparak "çürük elma, çürük elma" diye bağrışırlar Aynı anda iki kümede de kopma olursa, bütün çocuklar "çürük elma" diye bağrışırlar
Çocuklar isterlerse oyun, "bezirgân"ları ve adları değiştirilerek yinelenir

Kervancılar : -- Aç kapıyı bezirgân başı, bezirgân başı
Bezirgânlar : -- Kapı hakkı ne verirsin, ne verirsin
Kervancılar : -- Arkamdaki yadigâr olsun, yadigâr olsun
Oyun sonunda bezirgânlar : "Bir sıçan, iki sıçan, üç sıçan" diye, şarkısız olarak sorarlar

6- Kim Güçlü
Alanın ortasına bir düz çizgi çizilir Her çocuk bir eş seçer Eşlerden biri çizginin bir yanında durur Her çocuk sağ ayağını çizgiye koyar, iki çocuğun sağ ayaklarının burunları birbiriyle karşılıklı durmuş olur; sol ayaklar geride tutulur Çocuklar, karşılıklı olarak el ele tutar, birbirlerini kendi taraflarına çekmeye çalışırlar Çekilen, yani çizgiyi geçen çocuk, oyunu yitirmiş sayılır, oyun istenildiği kadar yinelenebilir
Bu oyun, bir çizgi üzerinde çekişmeli yapıldığı gibi, çizgi olmaksızın, iki çocuğun bir eksen çevresinde dönerek çekişmesi biçiminde de yapılabilir

7- İmdat Yarışı
Alana uzun ve düz bir çizgi çizilir Çizginin 8-10 metre karşısında ve çizgiye eşit uzaklıkta, birbirine bitişik iki kale yapılır
Çocuklar iki eşit kümeye ayrılır Her küme kendine bir ad takar; kendi içinden, sayışarak bir kaptan seçer
Çocukların tümü, çizgiye sağ ayaklarını basarak, koşmaya hazır biçimde ve yan yana dururlar İki küme arasında bir metre kadar açıklık bırakılır
Her kaptan, kendi kümesinin karşısındaki kale içinde durur
Öğretmenin yada bir çocuğun "başla" komutuyla oyun başlar Her kaptan koşarak kendi kümesine gider, sıranın başındaki çocuğun elinden tutar; birlikte kaleye doğru koşarlar Kaleye gelince, kaptan kalede kalır, onunla birlikte gelen çocuk kaptan olur Yeni kaptan da önceki gibi, geri döner, yine sıranın başındaki bir çocuğun elinden tutar, birlikte koşarak kaleye gelirler Bu kez yeni gelen çocuk kaptan olur Oyun, kesintisiz olarak, kümedeki çocukların tümü kaleye getirilinceye kadar böylece sürer
Hangi küme kaleye önce gelirse, o küme oyunu kazanmış olur Oyun süresince, kümedeki çocuklar kaptanlarına "imdat, imdat" diye bağrışırlar

8- Çürük Yumurta
Çocuklar arasından bir ebe seçilir Öteki çocuklar halka olup çömelirler, ellerini dizleri önünde kenetlerler Oyun başlayınca ebe, halkanın ortasında dolaşır " Bu yumurta sağlam mı ? Çürük mü ? "der ve bir arkadaşının başına, önden hafifçe iterek dokunur Dokunulan çocuğun, düşmeden ve çömelik durumda dengede kalması gerekir Dengesi bozulup geriye ( yada denge sağlayayım derken ileriye ) düşen yada kenetli elleri çözülen çocuk yanmış olur, oyun dışı kalır Sona kalan bir kaç çocuk alkış>ır İstenirse oyun yinelenir

9- Gölgeme Basma
Bu oyun, güneşli havada, bahçede oynanır
Çocuk sayısına göre bir alan belirlenir Oyun sırasında bu alanın dışına çıkılmaz Çocuklar sayışarak aralarında bir ebe seçerler Ebe, arkadaşlarını kovalayarak birinin gölgesine basmaya çalışır Kimin gölgesine basarsa ebelikten kurtulur Gölgesine bası> yada kaçarken oyun alanının dışına çıkan çocuk ebe olur Oyun böylece istenildiği kadar sürdürülür

10- Çömel Kurtul
Çocuklar, aralarından bir ebe seçerler Öteki çocuklar oyun alanına serbestçe dağılırlar Ebe, arkadaşları içinden birini yakalamaya çalışır Yakalanmak üzere olan çocuk, ebe kendisine yaklaşınca yere çömelirse, yanmaktan kurtulur Çömelmeden yakalanırsa yanar Yakalanan ebe olur, oyun böylece sürer

11- Zıpçıktı Çiçek Açtı
Çocuklar halka biçiminde çömelirler Öğretmen, "çocuklar, şimdi sizinle, zıpçıktı çiçek açtı oyunu oynayacağız" der, oyunu anlatır
Oturan çocuklar, " zıpçıktı çiçek açtı" denilince, hızla ayağa kalkar, kollarını yana açar ve yine çömelirler Öğretmen bunun tersini de söyler: " zıpçıktı çiçek açmadı" diyebilir Bu durumda çocuklar çömelik durumlarını bozmayacaklardır
" Zıpçıktı çiçek açtı" denilince çömelik kalan yada "zıpçıktı çiçek açmadı" denilince ayağa kalkan çocuk, yanmış olur; oyun dışı kalır

12- KöGoogle Page Rankingü Nöbetçisi
Oyun alanına bir dikdörtgen çizilir Bu köGoogle Page Rankingü olur Çocuklar sayışarak dört tane nöbetçi seçerler Nöbetçilerin her biri köGoogle Page Rankingünün ( dikdörtgenin ) bir köşesinde durur Görevleri, köGoogle Page Rankingüden kimseyi geçirmemektir Öteki çocuklar, köGoogle Page Rankingünün (dikdörtgenin ) uzun kenarlarından birinin dışında dururlar Yapacakları iş, karşıdan karşıya köGoogle Page Rankingüyü enlemesine geçmektir Geçmek için köGoogle Page Rankingüye giren çocuğu nöbetçiler kovalar; ona elle dokunmaya çalışırlar Dokunulan çocuk vurulmuş olur Vurulan yanar ve o da ötekiler gibi nöbetçi olur Oyun böylece sürer Vurulmadan karşıya geçen çocuk oyunu kazanmış sayılır ve alkış>ır

13- Sıçrama Yarışı
Oyun alanında, duvara paralel bir çizgi çizilir( duvarla çizgi arası yaklaşık 15-20 adım olabilir)
Çocuklar, duvarın dibinde yan yana sıralanırlar; ayaklarını topuklarında bitiştirir ve ayak burunlarını açık olarak tutar, beklerler
Öğretmen düdük çalınca ( yada "başla" diyerek başlama komutu verince " çocuklar topukları üzerinde sıçraya sıçraya gitmeye başlarlar Topuklar üzerinde sıçrayarak kim çizgiye önce varırsa, yarışı o kazanmış olur,alkış>ır Topuklarının bitişikliği bozulan yada kural dışı başka devinimler yapan, yanmış olur, oyun dışı kalır Yarış, istenildiği kadar yinelenebilir

14- Çömleğimde Ne Var ?
Bir ebe seçilir Öteki çocuklar halka olur, çömelirler Ebe halkanın dışında dolaşır İstediği bir oyuncunun yanında durur ve sorar :
Ebe : Çömleğinde ne var ?
Oyuncu : Yağ var, bal var
Ebe : Satar mısın ?
Oyuncu : Satmam
Ebe : Tattırır mısın ?
Oyuncu : Tattırmam
Ebe : ( oturan oyuncunun eline hızla vurur ve "Al öyleyse, sen o yoldan, ben bu yoldan" der ve halkanın çevresinden dolaşarak aynı yere gelmek üzere koşmaya başlar )
Eline vurulan oyuncu da, hemen yerinden kalkar, ebenin koştuğu yönden değil, ters yönden halkanın çevresinde koşmaya başlar İkisinin de amacı, boşalan yere önce gelip çömelmektir Kim önce gelirse o çömelir; öteki ebe olur Oyun böylece sürer

15- Balık Tutma
Bahçeye, oyun alanı olarak, iki metrekarelik bir dikdörtgen çizilir Buna "balık ağı" denilir Sayışma yapılır, bir ebe seçilir Ebe "balıkçı" olur; balık ağının bir köşesinde bekler Öteki çocuklar "balık" olurlar ve ağ çevresinde dolaşırlar Diledikleri zaman balık ağına ( yakalanmamaya çalışarak ) girip çıkarlar
Balıkçı ise, ağa giren balıkları yakalamaya çalışır Ağın içine olabildiğince çok sayıda balığın girdiği bir anı kollar Dilediği zaman "dur" yada "yakaladım" diye bağırır Balıkçı bağırınca, ağ içinde bulunan bütün balıklar oldukları yerde kalırlar Balıklar yakalanmış olur
Balıkçı, balıkları sayar, arkadaşlarına sayısını söyler, ebelikten kurtulur Yakalanan balıklar, aralarında sayışarak yeni bir ebe seçerler Yeni ebe balıkçı olur Oyun böylece sürer Oyun sonunda, en çok balık tutmuş olan çocuğa "reis" adı takılır ve o çocuk alkış>ır

16- Parmak Şıklatma
Bu oyun, kolaydan zora doğru, üç aşamada oynanmalıdır
Çocuklar halka olur, otururlar
a)- Öğretmenin göstermesiyle ve hep birlikte
- Öğretmen "bir-iki" der, iki avucunu sayma temposuyla dizlerine vurur Çocuklar öykünerek yaparlar, aynı devinim bir kaç kez yinelenir
- Öğretmen "üç-dört" der, iki avucunu sayma temposuyla birbirine vurur Çocuklar öykünerek yaparlar
- Öğretmen "bir-iki-üç-dört" der ve avuçlarını iki kez dizlerine, iki kez de birbirlerine ( sayma temposuna uyarak ) vurur Çocuklar öykünürler, yinelerler
Buraya kadar alıştırma yöntemiyle öğretilen sayma-vurma işlemi pekiştikten sonra öğretmen, parmak şıklatmayı gösterir, anlatır; çocuklara birer birer ve topluca yaptırır Öğrenildiğini saptadıktan sonra, sayarak parmak şıklatmaya geçer
- Öğretmen "beş-altı" der, sağ ve sol elleriyle ( sayma temposuna göre ) parmaklarını şıklatır
Çocuklar öykünerek yaparlar, gerektiği kadar yinelenir
- Son aşamada öğretmen, "buraya kadar ayrı ayrı öğrenilmiş olan sayma-yapma devinimlerini birleştirir"; "bir-iki-üç dört-beş-altı " diye sayarak, sırasıyla iki kez dizlerine, iki kez ellerine vurur, iki kez de parmaklarını şıklatır Çocuklar da öğretmene öykünerek ve tempoya uyarak yaparlar
Bu oyun iyice öğrenildikten sonra, alıştırmalar yaptırılmadan, birden altıya kadar sayılarak gereken devinimler yaptırılır
Öğretmen, çocukların dikkatlerini, ritmik duyuşlarını ve reflekslerini geliştirmek amacıyla, sayma-yapma temposunu hızlandırabilir, ağırlaştırabilir

17- Acı-Tatlı Oyunu
Çocuklar sıra biçiminde yan yana dizilirler Öğretmen karşılarına geçer, acı, ekşi, tatlı vBulletin tat bildiren sözcükleri söyler
Acı denilince, çocuklar hep birlikte, ağızlarını açıp elleriyle ağızlarını yelpazeleyerek, ağızlarının acıdan yandığını belirtmeye çalışırlar
Ekşi denilince, yüzlerini buruşturup ekşi yemişler gibi mimikler yaparlar Tatlı denilince, tatlı yemiş gibi damak şaklatıp gülümserler

18- Tadından Bul
Çocuklar yan yana dizilirler Bir ebe seçilir Önceden bir tabak içinde hazırlanmış çeşitli yiyeceklerden bir tanesi çocuğa tattırılır Bunun ne olduğu sorulur Gözleri önceden bağlanmış olan ebe, görmeden yediği yiyeceğin tadını düşünür, adını bulur, söyler Bilen alkış>ır

19- Ellem Büllem Oyunu
Çocuklar yere otururlar İçlerinden biri ebe seçilir Ebe, oturan çocuklara eliyle dokunarak aşağıdaki tekerlemeyi sayışma gibi söyler Son hece söylenirken ebe hangi çocuğa dokunmuşsa o çocuğu sorguya çeker

Ellem büllem
Epelek sepelek

Sarı kızın satması
Kara koyunun dolması

Al bunu çek bunu

Ebe : Hamam önüne vardın mı ?
Çocuk : Vardım

Ebe : Benim devemi gördün mü ?
Çocuk : Gördüm

Ebe : Çullu muydu, çulsuz muydu ?
Çocuk : Çulluydu
Ebe : Benim devem çulsuzdu, bilemedin
Ebe : Yolda tavuk gördün mü ?
Çocuk : Gördüm

Ebe : Ak mıydı, kara mıydı ?
Çocuk : Karaydı
Ebe : Benim tavuğum ak idi, bilemedin

Ebe : Develerime tuzlu su mu içirdin, tuzsuz su mu ?
Çocuk : Tuzlu su içirdim
Ebe : Vah vah benim develerimin ciğerlerini yakmışsın ha !… ve çocuğu kovalamaya başlar, çocuk kaçar Yakalanan çocuk ebe olur Yakalayamazsa ebeliği devam eder Oyun böylece sürdürülür

20- Dudaktan Anlama
Öğretmen, bilinmesi kolay olan sözcüklerden birini ( anne, baba, kardeş, arkadaş, adları gibi ) seçer, dudak hareketleriyle (hiç ses çıkarmadan) söyler Çocuklar da, söylenen sözcüğün ne olduğunu öğretmenin dudak devinimlerinden bulmaya çalışırlar Bilen çocuk öğretmen olur Oyun böylece sürer

Alıntı Yaparak Cevapla

İlköğretim eğitsel oyunlar - Kurallı Oyunlar

Eski 06-23-2012   #3
Prof. Dr. Sinsi
Varsayılan

İlköğretim eğitsel oyunlar - Kurallı Oyunlar



c)- HALKADA OYUNLAR

1- Çiftçi Çukura Daldı ( şarkılı oyun )
Çocuklar elele tutuşup bir halka oluştururlar İçlerinden biri "çiftçi" olarak seçilir Çiftçi halkanın ortasında durur Çocuklar bir yandan, aşağıda gösterilen sözlerle oyunun şarkısını söylerler, bir yandan da sağa yada sola doğru yan yan yürüyerek dönmeye çalışırlar
Oyun sırasında "çiftçi hanımını aldı" sözleri söylenirken çiftçi olan çocuk halka içinden bir çocuğu seçer, yanına alır Sözlerin öteki dizelere göre, hanım çocuğunu, çocuk dadısını, dadı köpeğini, köpek kedisini, kedi sıçanını, sıçan da peynirini seçer Bunlar, ilk halkanın içinde ikinci bir halka oluştururlar Peynir seçilince çocuklar ellerini çırparak şarkının "peynir ortada kaldı" dizesini söylerler ve oyun böylece biter Oyunun yinelenmesinde "peynir" bu kez "çiftçi" yapılarak ödüllendirilir

Çiftçi çukura daldı Haydi peri kızı
Çiftçi çukura daldı

Çiftçi hanımını aldı Haydi peri kızı
Çiftçi hanımını aldı

Hanım çocuğunu aldı Haydi peri kızı
Hanım çocuğunu aldı

Çocuk dadısını aldı Haydi peri kızı
Çocuk dadısını aldı

Dadı köpeğini aldı Haydi peri kızı
Dadı köpeğini aldı

Köpek kedisini aldı Haydi peri kızı
Köpek kedisini aldı

Kedi sıçanını aldı Haydi peri kızı
Kedi sıçanını aldı

Sıçan peynirini aldı Haydi peri kızı
Sıçan peynirini aldı

Peynir ortada kaldı Haydi peri kızı
Peynir ortada kaldı ( oyun bitinceye dek bu dize yinelenir)

2- Bülbül Kafeste
Çocuklar el ele tutuşarak bir halka oluştururlar Bu halka bülbül kafesi olur Öğretmen, çocuklar arasından iki üç "bülbül" seçer Bülbüller kafes içinde dolaşırlar
Oyun sırasında, halkadaki çocuklar,"bülbül kafeste" sözlerini yineleyerek ve ellerini (halkayı bırakarak ) çırpmaya başlarlar Bu sırada bülbüller halkadan çıkmaya çalışırlar Halkadaki çocuklar, bülbülleri kafesten dışarı çıkarmamak için ( bülbül nereden çıkmak istiyorsa oradaki çocuklar ) hemen birbirlerinin ellerini tutarlar, kafesin açık yerini kapatırlar
Kafesten ( arkadaşlarının kolları, bacakları arasından ) kaçabilen bülbüller oyunu kazanmış olurlar

3- Ambara Vurdum Bir Tekme
Çocuklar el ele tutuşup bir halka oluştururlar Aşağıdaki sözlerle şarkı söylerken, bir yandan sağa yada sola dönerler, bir yandan da şarkının sözlerine uygun devinimler yaparlar

Ambara vurdum bir tekme ( bir tekme )
Ambarın kapısı açıldı ( açıldı )
İnci de boncuk saçıldı ( saçıldı )

Limonu da böyle keserler ( keserler )
Suyunu da böyle sıkarlar ( sıkarlar )

Çamaşırı böyle yıkarlar ( yıkarlar )
Suyunu da böyle sıkarlar ( sıkarlar )

Ütüyü de böyle yaparlar ( yaparlar )
Saçımı da böyle örerler ( örerler )

vBulletin sözlerle oyun sürdürülür…

4- Kutu Kutu Pense
Çocuklar el ele tutuşur bir halka oluştururlar Aşağıdaki sözleri şarkısıyla söyleyerek sağa yada sola dönmeye başlarlar Şarkı içinde adı söylenen çocuk arkasını döner, halka içinde dönerek ve şarkı söyleyerek oyunu böylece sürdürür Bütün çocuklar arkasını dönünce, şarkı sözleri "bütün çocuklar önüne dönse" biçiminde söylenir ve çocuklar önlerine dönerler İstenirse oyun bir kez daha yinelenir

Kutu kutu pense
Elmayı yense
Arkadaşım Ayşe ( dönmesi istenilen çocuğun adı söylenir)
Arkasını dönse

5- Asiye As
Çocuklar el ele tutuşarak bir halka oluştururlar Bir yandan aşağıdaki sözleri ezgisiyle söylerken, bir yandan da sağa yada sola doğru yürüyerek dönerler Yürüme ve şarkı temposu gitgide hızlanır, çocuklar koşmaya başlarlar Şarkının üçüncü, dördüncü söylenişinin bitiminde ellerini bırakarak birdenbire yere çömelirler Çömelirken yere düşen çocuk yanmış olur
Asiye as
Altın tas
Ayağıma basma
Tahtaya bas
Tahta çürük
Çivi tutmaz
Asiye büyük
Kin tutmaz

6- Gezen Yüzük
Uzun bir ipe bir yüzük geçirilir İpin iki ucu birleştirilerek düğümlenir Bir ebe seçilir Çocuklar iki elleriyle ipi dışarıdan tutarak, ip çevresinde bir halka oluştururlar Çocukların elleri ip üzerinde birbirine daha yakın durur
Oyun başladığı zaman, ebe ortada durur; ipe geçirilmiş yüzük, bir çocuğun, ipi tutan eli altında saklanır Halkadaki çocuklar, bu yüzüğü ebeye göstermeden birbirlerine aktarırlar Çoğu kez de, ebeyi şaşırtmak için, aktarır gibi yaparlar Bu arada ( yüzük yüzük neredesin, acep hangi eldesin ) sözlerini söylerler
Ebe yüzüğün kimde olduğunu bulmaya çalışır Bulabildiğini sandığı an "Durun !" der Çocuklar dururlar Ebe yüzüğün kendisinde olduğunu umduğu üç arkadaşına, ellerini açmalarını söyler; ( önce birine, bulamazsa ikincisine, onda da bulamazsa üçüncüsüne "elini aç" demek hakkı vardır) yüzüğü bulursa, ebeliği biter; yüzüğü bulduran çocuk ebe olur
Bu oyun yere oturularak da oynanabilir

7- Kedi-Fare
Çocuklar el ele tutuşarak bir halka oluştururlar Çocuklardan ikisi Kedi ve Fare olarak seçilir Kedi halkanın dışında, fare içinde durur Kedi halkayı geçerek fareyi yakalamaya çalışır Halkadaki çocuklar, fareye ( kollarını kaldırarak, ayaklarını açarak ) kaçması için yardımcı olurlar; kediye ise, ( kollarını gererek, birbirlerine yaklaşarak ) fareyi yakalamasın diye engel olmaya çalışırlar Bu oyunda, fare kolaylıkla halkanın içine-dışına geçebilir Kedi için, içeri ve dışarı geçmede güçlük çıkarılır
Kedi, fareyi yakalarsa, yakalanan fare, oyunun yinelenmesinde kedi olur Yeni fare, öteki çocukların arasından seçilir Oyun böylece devam eder

Alıntı Yaparak Cevapla

İlköğretim eğitsel oyunlar - Kurallı Oyunlar

Eski 06-23-2012   #4
Prof. Dr. Sinsi
Varsayılan

İlköğretim eğitsel oyunlar - Kurallı Oyunlar



b)- KOŞMACA OYUNLARI

1- Saklambaç Oyunu
Bir ebe seçilir Ebe oyun alanının önceden belirlenmiş bir yerinde durur, yumulur Burası ebenin kalesidir Çocuklar saklanırlar Ebe belirli bir sayıya kadar ( örneğin ona kadar ) sayar Sayma işlemi bitince "Önümdeki, arkamdaki, sağımdaki, solumdaki sobe" Der, gözlerini açar, saklanan arkadaşlarını arar, bulmaya çalışır Gördüğü arkadaşının adını söyleyerek kaleye döner, sobeler Sobelenen çocuk yanar
Ebe aramak için kaleden uzaklaştığında, saklanan çocuklar ortaya çıkıp, ebeden önce kaleye ulaşarak "sobe" yapmaya çalışırlar
Bu arada, yanan ve yanmayan çocuklar ( açığa çıkmış çocuklar ), öteki arkadaşlarına yardımcı olmak için "Elma dersem çık, armut dersem çıkma" gibi sözlerle kopya verirler Ebe kaleden uzaklaşınca "elma, elma" diye, ebe kaleye yaklaşınca "armut, armut"diye bağrışırlar
Ebe tarafından bulunarak yanmış olan çocuklar, oyunun bitiminde, kendi aralarında sayışarak yeni bir ebe seçerler Oyun yeni ebeyle sürer
Bu oyunun oynanışında, isteğe göre, şöyle bir kural da uygulanabilir ; saklananlar içinden son çocuk, ebeden önce sobe yaparsa , kendinden önce sobelenmiş çocukların tümü kurtulur Aynı ebe, yine ebe kalır, oyun yinelenir
Ebe yumulduktan sonra, 10'a kadar sayı sayabileceği gibi bu saymayı renkleri sayma, meyveleri sayma biçiminde de yapabilir İstenirse bu sayma, anne, baba, kardeş-ağabey, abla, teyze, dayı, hala, amca gibi aile ve akraba bireylerini sayma biçiminde de uygulanabilir
Ebenin sayması, öğretmen hangi konuyu pekiştirmek istiyorsa, o konuya ilişkin sözcük ve kavramlarla da yapılabilir

2- Köşe Kapmaca
Bu oyunu oynayacak çocukların sayısından bir eksik sayıda köşe saptanır ( köşe yoksa, yere tebeşirle aynı sayıda daire çizilir) Çocuklar sayışarak, aralarından bir ebe seçerler Ebe ortada durur, öteki çocuklar köşelerine geçerler Oyun başlayınca, çocuklar köşelerini ( yerlerini ebenin kapmasına olanak vermemeye çalışarak ) değiştirmeye çalışırlar Bu değiştirme sırasında ebe başka bir köşeye geçmek üzere olan çocuğun yerini kapmaya çalışır Kaparsa, yerini aldığı çocuk ebe olur Oyun böylece sürer
Köşe kapmaca oyununda, çocukların durdukları köşelere üniteye uygun adlar verilebilir Adların belirlenmesini, öğretmen çocuklara yaptırır Örneğin; Gün adları, mevsim adları, renk adları vBulletin

3- Kilitlenme Oyunu
Oyunun oynanacağı bir alan ( ya çizilerek, yada çocuklara "şuradan dışarı çıkılmayacak" denilerek ) belirlenir Çocuklar aralarından bir ebe seçerler Ebe kovalar, çocuklar kaçışırlar Ebe, yaklaştığı çocuğa eliyle dokunmaya çalışır Her çocuk ebe yaklaştığı zaman yere çömelir, iki elini başının üzerine ( parmaklarını iç içe geçirerek ) kilitler ve ağzını sıkıca kapatır Bu devinimleri, ebe kendisine dokunmadan yapabilen çocuk kurtulur, yapamayan çocuk yanar ve ebe olur Oyun böylece sürer

4- İpi Tutma Oyunu
Yaklaşık 10 m uzunluğunda, kalınca bir ip ( urgan yada halat ) bulunur İki ucu birleştirilerek düğümlenir, büyükçe bir halka yapılır Oynayacak çocuklar bu ipi elleriyle tutarlar ve halka oluşturacak biçimde dururlar Çocuklar ipin oluşturduğu halkanın içinde olurlar ve ellerini arkaya >ürerek ipi tutarlar Ayrıca, sırtlarını ipe dayayarak, ipin gergin durmasını sağlarlar
İçlerinden birisi ebe seçilir Ebe halkanın ortasında bekler İpi tutan çocuklar, zaman zaman ipi bırakarak ( ebenin arkasından yada yanından ) ortaya doğru yürürler, ebe ipi kim bırakıyorsa o çocuğu kovalar; ona dokunmaya çalışır Kovalanan çocuk, ebe kendisine dokunmadan ipi tekrar tutabilirse yanmaz Dokunursa, ebe olur Oyun böylece sürer

5- Bayrak Verme Oyunu
Üniteye uygun bir bayrak hazırlanır ( bayrağın üzerinde hayvan, bitki, giyecek vBulletin bir nesne yada bir renk bulunur ) Bir ebe seçilir Bir çocuk bayrağı alır, kaçar; ebe, bayrağı taşıyan çocuğu kovalar, ona dokunmaya çalışır Bayraklı çocuk, ebeye yakalanmadan bayrağı bir arkadaşına vermeye çalışır; başarırsa yanmaz Ebe bu kez, bayrağı alan öteki çocuğu kovalar Ebe, bayraklı çocuğa dokunabilirse, ebelikten kurtulur Dokunulan çocuk ebe olur Oyun böylece sürer

6- Kedi Atlama Oyunu
Bahçede yada salonda, birbirine koşut iki çizgi çizilir Çocuklara bunun "dere" olduğu söylenir "Siz de kedi olacaksınız, bu dereden atlayacaksınız" denir
Çocuklar iki kümeye ayrılırlar: birinci kümeye "Kara kediler", ikincisine de "Tekir kediler" denir
Önce kara kediler, birer birer, dereyi atlayarak geçmeye çalışırlar Atlayan kedinin ayağı, her iki taraftaki çizgilere basmamalıdır Bir yada iki ayağı çizgiye basan kedi yanar Sonra tekir kediler de aynı kurallarla dereden atlamaya çalışırlar Hangi kedi kümesinden daha az kişi yanarsa, oyunu o kedi kümesi kazanmış olur
Bu oyunun oynanması sırasında öğretmen, dere çizgilerinin arasındaki açıklığı, çocukların yaş durumlarına ve yeteneklerine göre saptar Çizgileri ona göre çizer Ayrıca, dereden atlama devinimi, önce ayaklar serbest olarak yaptırılır, sonra da iki ayak birleştirilerek yaptırılır İki dere çizgisinin birbirine yakınlık ölçüsü, ayakların bu durumu da göz önünde tutularak belirlenir Oyunda yitiren kediler, kazanan kedileri alkışlar

Alıntı Yaparak Cevapla

İlköğretim eğitsel oyunlar - Kurallı Oyunlar

Eski 06-23-2012   #5
Prof. Dr. Sinsi
Varsayılan

İlköğretim eğitsel oyunlar - Kurallı Oyunlar



İlköğretim için eğitsel oyunları - Kurallı Oyunlar
a)- BEN OYUNLARI

1- Bu Kim Oyunu
Çocuklar, yarım halka biçiminde ( yere ta da iskemleye ) otururlar
Öğretmen sorar :
"-Ben kara gözlü, kıvırcık saçlı bir kız görüyorum; kim bu ?"
Çocuklar, öğretmenin bakmakta olduğu çocuğa bakarak, sorduğu kızın kim olduğunu bulurlar, adını söylerler
Aynı oyun, çocukların aşağıda gösterilen başka özellikleri sorularak da oynanır :
a) Göz renkleri ve biçimleri ( mavi, kahverengi, yeşil, kara, ela, iri, küçük…vBulletin )
b) Yüz biçimleri ( yuvarlak, uzun…vBulletin )
c) Saç rengi ve biçimi ( kara, sarı, kahverengi, kıvırcık, düz, dalgalı ; uzun, kısa…vBulletin )
Bu tür oyunlar, usandırmamak koşuluyla, arkadaşlarının çeşitli özelliklerini ( ve bu arada renkleri ) çocuklar öğreninceye kadar sürdürülür

2- Dokunma Oyunu
Bu oyun kolaydan zora doğru üç aşamada oynanmalıdır Çocuklar, her üç aşamada da, tere yada iskemlelere, yarım ay biçiminde oturtulurlar
a)- Öğretmenin göstermesiyle
Öğretmen, elini kendi başına koyar, çocuklara "başına dokun" der, çocuklar, öğretmene öykünürler, ellerini kendi başlarına dokundururlar Aynı oyun "eline dokun", "dizine dokun", "kulağına dokun"…vBulletin sözlerle sürdürülür
b)- Öğretmen göstermeden
Dokunma oyunu bu kez, öğretmenin söylediği yerlere kendisi dokunmadan oynanır Öğretmen buyruk verir, çocuklar yaparlar
c)- Şaşırtma yapılarak
Çocuklar, öğretmenin "dokun" dediği yerleri iyice öğrendikten sonra, aynı oyun, bu kez de şaşırtmacalı olarak oynanır Öğretmen, kimi kez söylediği yere dokunur ; kimi kez de başka yere dokunur Örneğin; kendisi," kendi koluna dokunurken, çocuklara "başına dokun" der Çocuklar ( öğretmenin kendi koluna dokunarak yaptığı şaşırtmacaya kanmadan ) kendi başlarına dokunabilmelidirler
Doğal ki, bütün çocuklar doğru yere şaşırmadan dokunmayı yapabilirler Kimi doğru, kimi yanlış yapabilir Bu durumda ise gülüşmeler olur, neşeli bir ortam oluşur Oyuna başka başka zamanlarda, çocuklar şaşırmadan yapıncaya kadar yinelenebilir

3- Dörtlü Dokunma Oyunu
Dörtlü dokunma oyunu"başımız-omzumuz-dizimiz-ayağımız" sözleri söylenerek ve söylenen yerlere dokunularak oynanır Oynayış sırasında devinimler gitgide hızlandırılabilir Bu hızlandırma sırasında çocukların soluk almaları güçleşeceğinden, sözcükleri söylememeleri istenir, bunun yerine öğretmen söyler, çocuklar yapar Bu uygulama biçimiyle oyun, aynı zamanda, kolay beden eğitimi işlevi de görür

4- Zıp Zıp Zıpla Oyunu
Çocuklar oyun alanında, aşağıda gösterilen sözleri tekerleme gibi söylerler ve belirtilen devinimleri tekerlemeye uyarak yaparlar
Zıp zıp zıpla ( tek ayakla zıplanır )
Hop hop hopla ( iki ayakla hoplanır )
Top top topla ( Son iki hecede yere çömelinir )

5- Çevir Salla Oyunu
Çocuklar yere otururlar Öğretmen aşağıda gösterilen sözleri söyler, devinimleri yapar Çocuklar da, aynı devinimleri, öğretmene öykünerek yaparlar
Başını çevir, çevir ( başlar soldan sağa, sağdan sola çevrilir )
Başını salla, salla ( Başlar sağa-sola, öne-arkaya sallanır )
Kolunu çevir, çevir ( kollar önden arkaya, arkadan öne çevrilir )
Kolunu salla, salla ( kollar, aşağıya indirilir, avuçlar yere birbirine koşut olarak önde tutulur, soldan sağa, sağdan sola sallanır, sonra da yine iki kol birbirine koşut olarak, ön tarafta bir daire çizecek biçimde sallanır )



6- Büyü Büyü, Küçül Küçül Oyunu
Çocuklar ayakta durur Öğretmen, aşağıda sözleri söylerken, çocuklar bu sözlere göre devinimler yaparlar Önce büyü büyü, sonra da küçül küçül oyunu oynanır
Büyü büyü
Kollarını yukarıya kaldır
Daha çok kaldır, daha çok kaldır
Ayak parmaklarının ucuna bas
Daha çok yüksel, daha çok yüksel
Büyü büyü kocaman ol, büyü büyü kocaman ol…
( Çocuklar en çok yükseldiklerinde, ara vermeden küçül küçül oyununa geçilir )
Küçül küçül
Kollarını indir
Çömelerek büzül
Daha çok büzül, daha çok büzül
Küçül küçül, minicik ol…

7- Kim Yok Oyunu
Çocuklar yere oturtulur İçlerinden birini ebe seçerler Ebe başını öğretmenin kucağına koyar, gözlerini yumar ( çocuk gözünü, bir başka yerde de yumabilir ) Öğretmen, ebeye sezdirmeden, bir çocuğu işaretle dışarıya çıkartır Ebe gözlerini açar; Öğretmen ebeye "Kim yok ?" diye sorar Çocuk bilirse ebelikten kurtulur Adı bilinen çocuk ebe olur Ebe, üç ad saydığı halde bilemezse yeniden ebe olur, yumulur

8- Rengi Nedir Oyunu
Bu oyun çocuklara renkler öğretildikten sonra oynanır Renkleri pekiştirme, dikkati arttırma oyunudur
Öğretmen, küme halindeki çocuklara, üstlerindeki giysilerin, duvarların, kitap kaplarının, blokları, araç-gereç ve oyuncakların vBulletin renklerini sorar, çocuklar söylerler Bunlar içinden, özellikle 4-5 nesnenin rengine dikkat çeker
Daha sonra çocuklar bir ebe seçerler Ebe yumulur, Öğretmen ebeye, "Ali'nin kazağının rengi nedir ?" diye sorar Ebe bilirse ebelikten kurtulur, alkış>ır Bilinen çocuk ebe olur Ebelik bilinceye kadar devam sürer
"Rengi nedir ?" sorusunu, öğretmen yerine herhangi bir çocuk da sorabilir Ebe değiştikçe, soran çocuk da değişebilir Soran çocuk da ebe gibi seçimle belirlenebilir

9- Hangisi Yok Oyunu
Üniteye uygun birkaç nesne, varsa bir masanın üzerine ( yada oyun alanına ) konulur Her biri çocuklara "Bunun adı nedir ?" diye gösterilerek sorulur Çocuklar her nesnenin adını söylerler, yinelerler
İçlerinden biri ebe seçilir, dışarı çıkarılır Ebe dışarıdayken, nesnelerden birisi saklanır Ebe içeri çağırılır "Demin burada bulunan nesnelerden hangisi yok ?" diye sorulur Bilirse ebelikten kurtulur, kurtulan çocuk, bir başka çocuğu ebe seçer Oyun böylece sürer

10- Ses Tanıma Oyunu
Öğretmen oyun alanına bir kaç çalgı getirir( flüt, melodika, mandolin, bağlama, akordeon, keman…vBulletin)
Bu çalgıları birer birer çalarak ( adları, biçimleri ve sesleriyle ) çocuklara tanıtır Çocukların öğrendiklerini saptadıktan sonra, bir çalgıyı alır, çalar ve çocuklara sorar "Bu ses hangi çalgının sesidir ?"… Çocuklar yanıtlarlar
Ancak öğretmen, soru sormak için çalgıyı çalmadan önce ( bir paravanın yada kukla sahnesinin arkasına ) saklanır Çocuklar çalgıyı görmezler Sesinden tanımaya çalışırlar
Bu oyun daha sonra, her çocuğa ayrı ayrı sorularak da oynanmalıdır Aynı oyun, teybe alınmış çalgı sesleriyle oynanabileceği gibi, hayvan seslerini tanıtmak amacıyla teybe alınacak hayvan sesleriyle de oynanmalıdır

11- Ben Kimim Oyunu
Çocuklar yarım halka biçiminde otururlar Bir ebe seçerler Ebenin gözleri kapatılır Öğretmenin işaret ettiği bir çocuk kalkar, gelip ebeye sorar : "Ben kimim ?" der Ebe, soran çocuğu, sesinden tanırsa, ebelikten kurtulur, soran çocuk ebe olur Ebe bilemezse, ebeliği sürer Başka çocuk sorar
Bu oyun hayvan seslerini tanıtmak amacıyla da oynanır Soran çocuk, bir hayvan sesi çıkarır, "Ben hangi hayvanım ?" diye sorar Öteki kurallar aynıdır

12- Tatmadan Bul Oyunu
Öğretmen çocuklara, bir yiyeceğin tadını ve özelliklerini söyler Bunun adını bulmalarını ister Bulan çocuk alkış>ır Bu oyun, çocukların tanıdıkları çeşitli yiyecekler tanımlanarak da oynanır
Örneğin: "Sarı kabuklu, sulu, çekirdekli, tadı ekşi, çaya, çorbaya, salataya sıkılır; bunun adı nedir ?"diye sorulur "Limon" olduğunu bilen çocuklar alkışlanır

Alıntı Yaparak Cevapla
 
Üye olmanıza kesinlikle gerek yok !

Konuya yorum yazmak için sadece buraya tıklayınız.

Bu sitede 1 günde 10.000 kişiye sesinizi duyurma fırsatınız var.

IP adresleri kayıt altında tutulmaktadır. Aşağılama, hakaret, küfür vb. kötü içerikli mesaj yazan şahıslar IP adreslerinden tespit edilerek haklarında suç duyurusunda bulunulabilir.

« Önceki Konu   |   Sonraki Konu »


forumsinsi.com
Powered by vBulletin®
Copyright ©2000 - 2024, Jelsoft Enterprises Ltd.
ForumSinsi.com hakkında yapılacak tüm şikayetlerde ilgili adresimizle iletişime geçilmesi halinde kanunlar ve yönetmelikler çerçevesinde en geç 1 (Bir) Hafta içerisinde gereken işlemler yapılacaktır. İletişime geçmek için buraya tıklayınız.