Geri Git   ForumSinsi - 2006 Yılından Beri > Forum İslam > İslami Yazılar & Hikayeler

Yeni Konu Gönder Yanıtla
 
Konu Araçları
–sevgili’ye–

–Sevgili’Ye–

Eski 08-06-2012   #1
Prof. Dr. Sinsi
Varsayılan

–Sevgili’Ye–




–Sevgili’ye–





Mihrabım!
Mihrabım’a uğra sabâ yeli, huzuruna varıp edeble, selamımı ilet, heceler yarım yamalak, heyecanlar salkım saçak…

“And olsun kuşluk vaktine…”, kuşluk vakti onun gönlündeki vahyin ışığıdır, ve ışıklar nurunun âşığıdır

“Geceye and ederim ki…”, onun saçlarını kıskanmaktan gecenin bağrı yanık; gece yarısı hasretle uyanıktır

“Güneşe and olsun…” ondan daha kutlu bir faniyi hiç izlemedi, ve yer ondan daha kıymetli bir hazineyi hiç gizlemedi

Ahmed! Gönüller gıdası, ruhlar şifası… Gözlerin feri, şerefin zaferi… Dudağının değdiği bir güle bin can feda Ahmed, eline değmiş bir ele cihanca cihan feda!

Işığım!

Göz kırpasıya *****’ınla vardığın yere bin yılda varamazken berk uran melekler, nasıl aşkına dönmesin zeminler ve zamanlar, nasıl tutulmasın burçlar ve felekler


Sen var iken kıblem, gök ile yerin arasında hangi varlığa adansın ya emekler, ya hangi renk ile iltica etsin dallarına çiçekler? Cemalini gören âşık, görmeyen âşık iken nurum, gamzene rüyada olsun ermesin mi tennure kelebekler?

Günaydınım!

Tohum versen de bize mahsul olabilseydik, kanat olsan da bize katına varabilseydik

Şarkıların ürperdiği şebnem avuçlarında Medine rüzgarlarının ışıltılı kumlarınca yanabilseydik,
sana kanabilseydik Bir kez olsun aşkınla döktüğümüz gözyaşlarından abdest alabilse ve denizine bir kez olsun dalabilseydik,
ya denizinde kalabilseydik Himalayalar kadar kara yüzümüzü kara yerlere salabilseydik; bağından razıye ve marziye ilhamlar alabilseydik!

Sevgilim!

Kutlu gelişine yüz bin selam olsun, sen aydınlık içinde aydınlık, sen açıklık içinde açıklıktın


Seninle sevgiler sevgili olur,



seninle muhâlimiz hâle dururdu

Mühürleri kaldırmada son idin sen, can kilitlerini açmada sonuncu, gülümsesen

Seni görenlerin güneş düşerdi gözünden, seni sevenlerin ışık yayılırdı yüzünden Birer efsaneydi iki yanağın; hayal ile hatıra eleğim sağmalarıyla karanın ve ağın

Sultanım!

Adına altınlar bastıran sultanlar şehirler alırdı, şimdi şehirleri düşüyor adınsız sultanların, adını gizli anıyor

âşık–ı nâlanların

Kulluk prangaları çözülünce ayağımızdan, âzâd oldu zülfünün zenciri solumuzdan ve sağımızdan
Ashabının kara ker***te gözsüz gördüğünü, biz cilalı aynalarda yitirdik de yaptık düğünü

Tedavisinde hayat bulmuş hekime düşman hasta gibiyiz, mürebbisine kin güden çocuklara yasta gibiyiz İnsanlık güneşe nispet zulmete döndü, balıklar suya öfkelendi, kuzgun ete döndü; bahtımız hasrete döndü

Hasretim!

Gümüş tenli Yusuf’u arayanlar gül teninde Yusuflar ülkesine girdiler; cennet peşinde koşanlar gül cemalinde cennetlere erdiler

“Körün elinden tutana Hak’tan yüzlerce ecir vardır!”



buyurmuştun Kıyam et, tut körlerinin elinden ve İsrafilleyin kıyametten evvel bir kıyamet kopar
Yıllar yılı kendi yatağını öpen nehirlerce ak ezeli özlemlerimizin yokuşlarına ve öğüt, yine öğüt, yine öğüt aşk tanelerimizi değirmenlerinin nakışlarına

Övüncüm!

Ruhlarımızdan kuşluklar geçti, gün geçti…

Akşam oldu, düğün geçti
ve gece olmadan, Yesrib’in güneşi, kerem kıl, tüllenen hayallerimize bir huzme bıraksın himmetin, ve artık getirdiğin kutsal emanetin kaybolacağından korkmasın ümmetin!



Kalbimizi kaydırmadan, bize onu haşre dek bakî kılma ruhsatı ver, ve yalın unutuşların poyrazında bırakıp bizi bir başımıza, belleklerimizin tereddüt dolu zembereklerinde kıvrandırma, yeter

Gel, son kez ilk baharımız ol!

Bu mevsim güller incitilmesin, gamküsarımız ol!

Ömrüm!

Tâhâ ve Yâsîn aşkına…

Öncesinde senin aşkın yoksa neye yarar ölüm!

İskender Pala


Alıntı Yaparak Cevapla

–Sevgili’Ye–

Eski 08-06-2012   #2
Prof. Dr. Sinsi
Varsayılan

–Sevgili’Ye–



[QUOTE=LâL;69602]


Mihrabım!
Mihrabım’a uğra sabâ yeli, huzuruna varıp edeble, selamımı ilet, heceler yarım yamalak, heyecanlar salkım saçak…

“And olsun kuşluk vaktine…”, kuşluk vakti onun gönlündeki vahyin ışığıdır, ve ışıklar nurunun âşığıdır

“Geceye and ederim ki…”, onun saçlarını kıskanmaktan gecenin bağrı yanık; gece yarısı hasretle uyanıktır

“Güneşe and olsun…” ondan daha kutlu bir faniyi hiç izlemedi, ve yer ondan daha kıymetli bir hazineyi hiç gizlemedi

Ahmed! Gönüller gıdası, ruhlar şifası… Gözlerin feri, şerefin zaferi… Dudağının değdiği bir güle bin can feda Ahmed, eline değmiş bir ele cihanca cihan feda!

Işığım!

Göz kırpasıya *****’ınla vardığın yere bin yılda varamazken berk uran melekler, nasıl aşkına dönmesin zeminler ve zamanlar, nasıl tutulmasın burçlar ve felekler


Sen var iken kıblem, gök ile yerin arasında hangi varlığa adansın ya emekler, ya hangi renk ile iltica etsin dallarına çiçekler? Cemalini gören âşık, görmeyen âşık iken nurum, gamzene rüyada olsun ermesin mi tennure kelebekler?

Günaydınım!

Tohum versen de bize mahsul olabilseydik, kanat olsan da bize katına varabilseydik

Şarkıların ürperdiği şebnem avuçlarında Medine rüzgarlarının ışıltılı kumlarınca yanabilseydik,
sana kanabilseydik Bir kez olsun aşkınla döktüğümüz gözyaşlarından abdest alabilse ve denizine bir kez olsun dalabilseydik,
ya denizinde kalabilseydik Himalayalar kadar kara yüzümüzü kara yerlere salabilseydik; bağından razıye ve marziye ilhamlar alabilseydik!

Sevgilim!

Kutlu gelişine yüz bin selam olsun, sen aydınlık içinde aydınlık, sen açıklık içinde açıklıktın


Seninle sevgiler sevgili olur,



seninle muhâlimiz hâle dururdu

Mühürleri kaldırmada son idin sen, can kilitlerini açmada sonuncu, gülümsesen

Seni görenlerin güneş düşerdi gözünden, seni sevenlerin ışık yayılırdı yüzünden Birer efsaneydi iki yanağın; hayal ile hatıra eleğim sağmalarıyla karanın ve ağın

Sultanım!

Adına altınlar bastıran sultanlar şehirler alırdı, şimdi şehirleri düşüyor adınsız sultanların, adını gizli anıyor

âşık–ı nâlanların

Kulluk prangaları çözülünce ayağımızdan, âzâd oldu zülfünün zenciri solumuzdan ve sağımızdan
Ashabının kara ker***te gözsüz gördüğünü, biz cilalı aynalarda yitirdik de yaptık düğünü

Tedavisinde hayat bulmuş hekime düşman hasta gibiyiz, mürebbisine kin güden çocuklara yasta gibiyiz İnsanlık güneşe nispet zulmete döndü, balıklar suya öfkelendi, kuzgun ete döndü; bahtımız hasrete döndü

Hasretim!

Gümüş tenli Yusuf’u arayanlar gül teninde Yusuflar ülkesine girdiler; cennet peşinde koşanlar gül cemalinde cennetlere erdiler

“Körün elinden tutana Hak’tan yüzlerce ecir vardır!”



buyurmuştun Kıyam et, tut körlerinin elinden ve İsrafilleyin kıyametten evvel bir kıyamet kopar
Yıllar yılı kendi yatağını öpen nehirlerce ak ezeli özlemlerimizin yokuşlarına ve öğüt, yine öğüt, yine öğüt aşk tanelerimizi değirmenlerinin nakışlarına

Övüncüm!

Ruhlarımızdan kuşluklar geçti, gün geçti…

Akşam oldu, düğün geçti
ve gece olmadan, Yesrib’in güneşi, kerem kıl, tüllenen hayallerimize bir huzme bıraksın himmetin, ve artık getirdiğin kutsal emanetin kaybolacağından korkmasın ümmetin!



Kalbimizi kaydırmadan, bize onu haşre dek bakî kılma ruhsatı ver, ve yalın unutuşların poyrazında bırakıp bizi bir başımıza, belleklerimizin tereddüt dolu zembereklerinde kıvrandırma, yeter

Gel, son kez ilk baharımız ol!

Bu mevsim güller incitilmesin, gamküsarımız ol!

Ömrüm!

Tâhâ ve Yâsîn aşkına…

Öncesinde senin aşkın yoksa neye yarar ölüm!

İskender Pala
Çok güzel bir paylaşım alıntı yapamadım herzamanki gibi yine harikaEmeğine ellerine güzel yüreğine sağlıkSevgi ve muhabbetlerimi gönderiyorumAŞK,la kal inşallah

Alıntı Yaparak Cevapla
 
Üye olmanıza kesinlikle gerek yok !

Konuya yorum yazmak için sadece buraya tıklayınız.

Bu sitede 1 günde 10.000 kişiye sesinizi duyurma fırsatınız var.

IP adresleri kayıt altında tutulmaktadır. Aşağılama, hakaret, küfür vb. kötü içerikli mesaj yazan şahıslar IP adreslerinden tespit edilerek haklarında suç duyurusunda bulunulabilir.

« Önceki Konu   |   Sonraki Konu »


forumsinsi.com
Powered by vBulletin®
Copyright ©2000 - 2024, Jelsoft Enterprises Ltd.
ForumSinsi.com hakkında yapılacak tüm şikayetlerde ilgili adresimizle iletişime geçilmesi halinde kanunlar ve yönetmelikler çerçevesinde en geç 1 (Bir) Hafta içerisinde gereken işlemler yapılacaktır. İletişime geçmek için buraya tıklayınız.