Atatürk'ün Kehanetleri

Eski 06-18-2008   #1
suskun
Varsayılan

Atatürk'ün Kehanetleri



ATATÜRK GELECEGi Mi GÖRÜYORDU?

Bazi bilim adamlarina göre gelecegi görme yeteneginin merkezi,diansefal dedigimiz ve sempatik sinir sisteminin birlestigi beyin merkezidirBu sinir sistemi,Merkezi Sinir Sistemi denilen ve vücut hareketleri yani bilinçli hareketleri kontrol eden sinir sisteminden büsbütün baskadirBilginlere göre ,Diansefal,beynin en eski ,yani atalarimizda ilk olarak gelisen beyin kismidirBelki de tarihten önemli insanin içgüdüleri ile hareket etmesini temin eden altinci his,beynin bu merkezindeydiBugünkü hayatimizda merkezi sinir sistemimizin faaliyeti o kadar fazlaydi ki,"diansefal" altinci his ortaya çikarmiyorAncak belli sayidaki kisilerde kendisini gösterebiliyorGelecekten haber alabilmek için yetenekler ise daha ender ortaya çikiyorBu görüs dogruya,Atatürk ,Cayce,Messin gibi duyarli kisilerde beynin bu bölümünü daha faal oldugu düsünülebilir Beynin bu bölümünün altinci his ile irtibati tama olarak nedir? Atatürk'ün yasaminda "gelecegi görme" gücünün kanitlari bulunmaktadirEn basit örnek Kurtulus Savasi'nda görülmüstür zaten Örnegin Muhiddin Arabi'nin gelecekle ilgili yazdigi kitabinda,büyük ihtimalle Atatürk'ü kastettigi anlasilmaktadir:
"Devleti Aliyye yikilacakBatidan uzun boylu,mavi gözlü bir adam gelecek
Baktigi zaman karsisindaki insani eritecekSerbest Firka kuracak
Adina da Serbest Cumhuriyet denilecek
Dünyaya milletini tanitacak ve 15 sene hükümdarlik sürecek"
ESRARENGiZ HiNTLi MiHRACE 'NiN SIRRI HALA ÇÖZÜLEMEDi…
Bilindigi gibi Hint halki,Kurtulus Savasi'nda,Atatürk'ü ve Türk halkini yalniz birakmamis ve maddi-manevi olarak ,Türk halkinin yaninda yer almislardi Kurtulus Savasi'ndan yillar sonra ,1929 yilinda,Bir Hintli Mihrace,Atatürk'ü Pera Palas'taki(ayrintili bilgi için medya yorumlarina bakabilirsiniz) 101 no'lu odasinda ziyaret etmeye gelmisti…
Ne amaçla ziyaret ettigi bilinmemesiyle birlikte bir baska nokta da,Mihrace'nin kim oldugudurMihrace'nin ,Atatürk'e sundugu hediyenin kendisinde de bir sir gizliydi… Bu hediye altin sirmali Hint isi bir ipek seccadeydi
Seccadenin üzerindeki desende,bir samdanin asili oldugu bir düz kemeri;her iki yaninda birer güvercini bulunan,bes kubbeli bir diger kemerin çevrildigi görülüyorduBordür motifi,fillerden olusuyordu Desenin en ilginç unsuru ise,her iki kemerin arasindaki,dal kivrimi ve gül motifleriyle süslü boslukta yer alan romen rakamli bir saat kadraniydi: Bu saat 0908'i gösteriyordu Seccade halen Perapalas'da bulunmaktadir

BULGAR iVAN MANELOF'A SÖYLEDiGi KEHANETLER…
Mustafa Kemal basindan beri Türk Milleti'nin yasadigi zor kosullardan siyirip çikaracagini biliyordu1906'da Bulgar ivan Manelof ile Selanik'de yaptigi konusmalardir:
"Bir gün gelecek,ben,hayal olarak kabul ettiginiz bu inkilaplari basaracagimMensup oldugum Türk Milleti bana inanacaktir Düsündüklerim demogoji mahsülü degildirBu millet gerçegi görünce arkasindan yürürSaltanat ortadan kalkacaktirDevlet mütecanis(tek çesit) bir unsura dayanamayacaktirDin ve devlet isleri birbirinden ayrilacaktirBati medeniyetine dönecegizBati medeniyetine girmemize engel olan yaziyi atarak,Latin kökünden alfabe seçilecektirKadin ve erkek arasindaki farklar kalkacaktirEmin olunuz ki hepsi bir bir olacaktir…"
Atatürk bu konusmayi yaptigi sirada Abdülhamit ülkenin tek hakimiydiVe padisahlik kuvvetli ve kutsal bir kurumdu
ONCEDEN YAPiLAN BiR UYARi AMA…
Çanakkale Savas sirasinda Mustafa Kemal Nablus Karargahi 'nda ikinci defa 7 nci Kolordu Kumandani oldugu yillarda yasanan bu olayi kendisi daha sonra söyle anlatmistir:
-"Bir gün Erkani Harbiye Reisi bana o günkü raporlarini okuduBasit raporlardi,her zamanki gibi…Yalniz bu raporlarlar içinde bir nokta dikkatimi çekti…"
Evet görünürde hiç bir sonuç çikartilamayacak bu rapordan Mustafa Kemal inanilmaz bir sonuç çikartmis ve çok degil bir veya iki gün sonra ingilizler'in büyük taaruzu baslamistirBundan sonrasi Mustafa Kemal'in kendi agzindan:
"Yataktan kalktim,giyindimis odasina girerek bir muharebe emri yazdim"
Emirde sunlar yaziyodu:
"Düsmam 19 Eylül aksami taaruz edecektir" "Sonra bu emre alinmasi gereken tedbirleri ilave ettimBu emri Grup kumandani olan Liman Fon Sanders Pasa'ya da gönderdimÇok hürmet ettigim bu zat,benim raporuma gülmüs ve 'ihtiyattan zarar gelmez" diye bana da bir sey söylemeye lüzum görmemis"
19 Eylül gecesi kolordu kumandanlari telefon basinda çagirarak verdigi emirlerin ve alinmasi gereken tedbirlerin yerine getirilip getirilmedigini sorduKendisine tüm tedbirlerin alindigi bildirildiAncak ne yazik ki,kolordu kumandanlari da böyle bir emri ciddiye almamislar ve gerekli hiç bir önlemi almamislardi Mustafa Kemal gerekli tedbirlerin alinip alinmadigini ögrenmek için bir müddet sonra telefon açti… Olayin sonucunu yine Mustafa Kemal'den dinleyelim:
"Ben daha telefon konusmami bitirmeden,düsman topçusu muharebe hattimiz üzerine ates etmeye basladiGece muharebe ile geçtiBenim ordumun sag cenahindaki ordu yarildi,esir oldu ve bos kalan cepheden geçen düsman süvarileri Leyman Fon Sanders'in karargahina bastiHakikat anlasilmistiFakat neye yarar…"
DÜSMAN DONANMASi iLE iLGiLi KEHANETi…
Almanya ile birlikte,Birinci Dünya Savasi'na giren Osmanli imparatorlugu her seyini kaybetmis durumda idi 30 Ekim 1918'de imzaladigi Mondros mütarekesi ile Türk topraklarini kaybettigi gibi yavas yavas tarih sahnesinden de silinmeye baslamisti… istanbul'un isgal edildigi günlerde,istanbul'a dönen Mustafa Kemal düsman zirhlilarini Dolmabahçe önünde gördügü zaman üzüntüyle:
"Geldikleri gibi gidecekler"
Daha sonrasini zaten biliyoruzSonuç olarak geldikleri gibi gittiler isin ilginç tarafi Nostradamus'un da bu konuyla ilgili bir kehanetinin bulumasidir"Centurien" adli kitabdaki kehanet su sekildedir:
Kongre baskanini tutan devlet adamlari
isgal kuvvetlerince sürülecek Malta'ya
Girilmis istanbul'a alinmis Rodos Adasi
Ama geldikleri gibi gidecekler
4 Eylül 1919'da hatirlanacagi gibi Sivas Kongresi toplanmistiKongre Baskanligi'na, isgal kuvvetlerine karsi açikça tavir alan Mustafa Kemal seçilmistiKurtulus Savasi'ni ve Atatürk'ü destekleyen istanbul'daki mecliste olan milletvekilleri de isgal kuvvetlerince Malta Adasi'na sürgüne gönderilmistiBu hatirlatmanin isiginda dörtlük bir kere daha okunursa ,durum daha iyi anlasilacaktir
MUSTAFA SAGiR'iN CASUS OLDUGUNU iLK KONUSMADA BiLMESi…
16 MART 1920'de istanbul'un isgal edilmesi üzerine ,Kemalettin Sami Pasa Anadolu'ya Geçerken gemide bir Hintli ile tanisirBu adam Mustafa Sagir'dir Milli Harekete yardim için Hint müslümanlarini'nin kendisini gönderdiklerini söylerBöylelikle pasayi etkilemistirAnkara'ya telgraf çeken Sami Pasa,Mustafa Sagir'e ilgi gösterilmesini isterBir süre sonra Sami Pasa Atatürk'e Hintliyi anlatir ve görüsmesini rica ederErtesi gün Atatürk ,Mustafa Sagir'i kabul eder Bu görüsme uzun sürerHintli gönderiliriki pasa yalniz kalinca Atatürk:
"Bana bak Kemal bu adam casus!…" der Sami pasa:"Aman pasam siz de çok süphecisiniz" diyerek Atatürk'e inanmaz Atatürk konusmayi keserek yaveri Hayati Bey'i çagirir ve su emri verir:
-"Bu Hintli ingiliz Casusu olacakKendisini takip etsinlerMektuplarini da sansürde çok dikkatli okusunlar"
Bundan sonra mektuplar o zamanlar kimya hocasi olan Avni Refik Bey'e verilirBir iki tecrübeden sonra gizli yazilar bulunurMustafa Sagir yakalanarak suçu itiraf ettirilir ve idam edilir
GÖZLE GÖRÜLMEYEN YERi BiLMESi…
Sakarya Savasi'ndan sonra bir subay cepheden alinan bilgileri Baskomutan Maresal Gazi Mustafa Kemal'e okuyorduKagittaki notta cephe komutanlarindan biri ,Seyit Gazi'nin kuzey-dogu tarafinda bir düsman firkasinin göründügünden bahsediyordu… Bunun üzerinde Mustafa Kemal kaslarini çatarak:
" Hayir!Orada düsman yokturiyi baksinlar"
Subay ögle yemeginde geri geldiBiraz da sikilarak: -
"Haber aldim komutanimBahsedilen yerde düsman yoktur"
BU KEHANETiNE DÜSMAN GÜÇLERi DE iNANMAMiSTi…
Düsman Ordusu'nu tamamiyla yoketmek amaciyla baslatilan Büyük Taaruz amacina ulasmistiOrdularini korkunç sondan kurtarmak isteyecek olan itilaf devletlerinden durumu gizleme amaci güden fakat bu basarilari haber alan itilaf devletleri kendisinden görüsmek üzere randevu istedikleri zamanATATÜRK elçilere:
"Sizinle 9 Eylül 1922 Nif(Kemalpasa) kasabasinda görüsebilirim"
isin ilginç tarafi,bu sirada Türk Ordulari Nif'den çok uzakta bulunuyorduVe 9 Eylül'e kadar oraya çarpisarak varmak çok zor,hatta imkansiz gibi görülmekteydiÇünkü bu bir savastiYani kesin tarih verilmesi norma sartlarda hiç bir sekilde mümkün degildiSavas sirasinda neler olabilecegini kim önceden kestirebilirdi ki? Aradan 10 gün geçtiBu olayi daha sonra ünlü Nutku'nda kaleme alarak söyle demistir:
"Dedigim gün Nif'te idimFakat benden randevu isteyenler orada yoktu…"
BASKENT ANKARA
Atatürk'ün Ankara'yi Baskent yapmasinin ardindaki sebep hayli ilginçti:
"Ben Türk'ün imkansizi imkan haline getiren kudretini bütün dünyaya göstermek için Ankara'yi istedimBir gün gelecek su çorak tarlalar yesil agaçlarin çevirdigi villalar arasindan uzanan yesil sahalar,asfaltlar ve binalarla bezenecekHem bunu hepimiz görecegiz,yakinda olacak…"
Ankara 13 Ekim'de baskent olduBazi Batili devletler Ankara'nin nüfusu ve kirsalligi yüzünden büyükelçi göndermeyeceklerini açiklamalarina ragmen karar degismedi
RADYO VE SiNEMA HAKKiNDAKi GÖRÜSÜ
Atatürk'ün radyo ve sinema hakkindaki sözleri onun "ileri görüslü"lügünü bir kez daha kanitliyor -
"Sinema,gelecekteki dünyanin bir dönüm noktasidirSimdi bize basit bir eglence gibi gelen eglence olan radyo ve sinema bir çeyrek asra kalmadan yeryüzünün çehresini degistirecektirJaponya'daki kadin,Amerika'daki zenci,Eskimo'nun ne dedigini anlayacaktirTek ve birlesik bir dünyayi hazirlamak bakimindan sinema ve radyonun kesfi yaninda tarihte devirler açan matbaa,barut,Amerika'nin kesfi gibi olaylar oyuncak nispetinde kalacaktir"
Bu sözler radyonun emekleme,sinemada ise yeni yeni çalismalar yapildigi bir dönemde ifade edilmistir Bir diger önemli nokta ise "Tek ve Birlesik Dünya " düzeninden bahsetmesidirBana kalirsa herkesin internet'i tanimasi bu olayi kavramasi için bile yeterlidir
iTALYANLARiN HABESiSTANA SALDiRMASiKiM BiLEBiLiRDi Ki?
Bu olayi aktaran Atatürk'ün yakin arkadasi Münir Hayri Egeli'dirEgeli'nin agzindan naklediliyorum: Habesistan Savasi baslamadan önce italya'nin Rodos'a askeri harekatta bulundugu günlerdi…Bir aksam Atatürk'ün sofrasina davet edilenler onu balkonda gezinirken buldularAtatürk:"Tevfik Rüstü" nerde?" Diye sorduAnkara Palas'da bazi sefirlere ziyaret veriyorlar,dediler Daha sonra hep birlikte davetin verildigi Ankara Palas'a gidildi Atatürk Arnavutluk Elçisi Asaf Bey'in yakininda giris ve çikis kapisini iyi görebilecegi bir yere oturdu Atatürk:
"Asaf Bey,gazetelerde bir takim resimler görüyorumArnavutluk'da operet mi oynaniyor?"
Bu sözleri ile Kral Zogo'nun sorguçlu resimlerini kastettigini anlayan elçi sasiriyor…Atatürk devam ediyor: -
"Cumhuriyet'de ne zarar görüldü ki,krallik ilan edildiHem takip edilen politika tehlikelidiritalya'nin Arnavutluk'u Balkanlar'da bir basamak yapmasi muhtemeldir"
Müdahaleye kalkan italyan sefirine Ata:
"Haber aldigimiza göre Roma'da bazi ögrenciler elçilik önünde gösteri yaparak Antalya'ti istemislerAntalya sigara paketi midir ki sefir cebinden çikarip versinAntalya buradadirBuyurun alinHem benim bir teklifim varHakikaten böyle bir sey düsünüyorsa,Musolini'ye müdahale edelimAntalya'ya asker çikarsinBütün ihracaat tamam olunca harp ederizMaglup eden hakkina razi olur"
Bu sözleri duyan italyan elçisi atiliyor:"Bu bir harp ilani midir?"
Atatürk:
"Hayir ben burada bir fert olarak konusuyorumTürkiye de harp ancak Türkiye Büyük Millet Meclis'nin yetkileri içindedir"
Bu durum üzerine Basbakan ismet Pasa'ya haber verilir telefonlaVe Ankara Palas'a çagrilir Atatürk bunu haber alinca:
"Hükümet geliyor,biz gidelim" der Çankaya'ya döndügü zaman sunlari söyler:
"italya ile harp tehlikesi yokturRodos'a yapilan hareket Habesistan'a yönelecektir"
O yillarda italya'daki fasist yönetim kendine yeni sömürgeler ariyorduAvrupa gazetelerinde zaman zaman italya'nin Rodos Adasi'na yakin Anadolu topraklarini isgale hazirlandigina iliskin haberler yayinlaniyorduTürk hükümeti de her ihtimale karsi bütün tedbiri almistiAncak Atatürk'ün söyledigi yine gerçeklesti ve italya Türkiye yerine Habesistan'a saldirdi
RUSYA'NiN GELECEGi
Kurtulus Savasi sirasinda en büyük destegi Rusya'dan alan Mustafa Kemal,savas sonrasinda ise iliskileri belli bir düzeyde sürdürüyorduÇünkü Lenin'den sonra iktidari ele geçiren Stalin Rusya'yi keyfi bir sekilde yönetiyordu… 1936 yilinda Atatürk her zamanki gibi Çankaya'daki aksam yemeklerinde ülkenin sorunlarini konusurken,masadakiler sik sik Pasam,Ruslar söyle ileri adimlar atiyor,ekonomide,sanayide,askeri alanda söyle basarili oluyorlar diye anlatiyordu Atatürk'ün bunun üzerine yemegi birakip masanin üzerindeki içinde meyvelerin bulundugu tabagi aliyor ve yere atacakmis gibi yapiyorMasadakilere :
"Eger bunu yere biraksam kaç parça olur?" diye soruyor "40 parça olurdu Pasam"diyorlar "Hayir" diyor Atatürk,soruyu yine tekrar ediyorlar,ayni cevabi aliyorBunun üzerine "Bilemediniz…" diyor Ve devam ediyor:
"Biraz sabredin…Yurtta Sulh,Cihan'da Sulha sarilinÇünkü 60 yil sonra Rusya 60 parça olucakBu nesil Bolsevik ihtilali yaptiKan kussa,kizilcik yedim derOgullari da babalarinin istikametinde giderAma ondan sonraki nesil Rusya'yi 60 parçadan böler…"
Bu sözler 1936 yillarini söyle bir hatirlayalimHenüz daha iiDünya Savasi çikmamis ve Rusya büyük bir güç olmamisken,bu söz söylenmistirAnlattigi seyler 64 yil sonra gerçeklesmistirAtatürk devam etmistir: -
"Bu gün Sovyetler Birligi dostumuzdur,komsumuzdur,müttefikimizdirBu dostluga ihtiyacimiz vardirFakat,yarin ne olacagini kimse bugünden kestiremezTipki Osmanli gibi,tipki Avusturya Macaristan imparatorlugu gibi parçalanabilir,ufalanabilirBu gün Rusya'nin elinde simsiki tuttugu milletler avuçlarindan kaçabilirlerDünya yeni dengeye ulasabiliriste o zaman Türkiye ne yapacagini bilmelidirBizim,bu dostumuzun idaresinde dili bir,inanci bir,özü bir kardeslerimiz vardirOnlara sahip çikmaya hazir olmaliyizHazir olmak yalniz o günü susup beklemek degildirHazirlanmak lazimdirMilletler buna nasil hazirlanir?Manevi köprüleri saglam tutarakDil bir köprüdürinanç bir köprüdürTarih bir köprüdürKöklerimize inmeli ve olaylarin böldügü tarihimiz içinde bütünlesmeliyizOnlarin bize yaklasmasini beklemeliyiz,bizim onlara yaklasmamiz gerekliligidirRusya bir gün dagilacaktirO zaman Türkiye onlar için örnek bir ülke olacaktir"diyen Atatürk :
"Türkiye 21 nci Yüzyili sekillendiren Avrasya için bir kilit ülke konumundadirOnlar bizi örnek alacaklardir" diye görüsünü bildiriyor Atatürk'ün ileri görüsünü 1999 yilindan 2000 yilina girerken gözlem yapan ve gazeteleri televizyonlari yani kisacasi dünyayi takip eden herkes su an bile anlayabilir
AVRUPA BiRLiGiNiN KURULUCAGiNi BiLiYORDU…
Atatürk dis politikaya da önem verilmesini çok iyi biliyorduTürkiye'nin komsularinda meydana gelebilecek olaylardan etkilenebilecegini savunan Atatürk bir aksam Çankaya Köskü'nde çocukluk ve mahalle arkadasi Asaf ilbay'in da aralarinda bulundugu dostlarina dis siyaset hakkinda dis siyaset hakkinda sunlari anlatir: -
"Bir Balkan Birligi'ne lüzum vardirBeni birakiniz ki firkamin lideri olarak Balkanlar'da bir seyahat yapayimBalkan devlet adamlariyla konusayim ve efkari umumiyeyi hazirlayayimDünyanin ufuklarinda kara bulutlar görüyorumBalkan Birligi kurulabilirse,bir Avrupa Birligi'ne yol açilabilirBati devletleri de er geç birlesmis olacaklardir"
Avrupa Birligi düsüncesi ilk olarak ancak iiDünya savasi sonrasinda ortaya çikabilmistir1960'larin basinda Bati ülkeleri tarafindan üzerinde konusulmaya baslanmis olan bu düsünce,1980'lere gelindiginde ancak genislemeye baslayabilmistir Oysa ki,Atatürk bakislarini bir noktada yogunlastirarak dalgin bir halde israrla sunlari sunlari söylüyordu:
"Evet,bir Balkan Birligi ve sonra da Bati Devletleri Birligi beseriyeti ve uluslari,görünür görünmez felaketlerden koruyabilirYoksa insanligin basina gelecek sefalet ve istiraplara ölçü yokturDünya bir uçurama dogru gidiyor…"
UÇAKLARLA iLGiLi KEHANETi
Atatürk uçaklarin henüz daha birakin savaslarda kullanilmasini normal günlerde bile kullanilmadigini ve birçok kimse için ölüm kutusundan baska bir sey olmayan günlerde ,Fransa'da Abidin Daver'e söyledigi uçaklarla ilgili söyle demistir:
"Teyyareler gün gelecek savaslarda önemli roller oynayacaktir"
1908 yilinda söylenen bu söz ,Abidin Daver'in hiç aklina yatmadigini itiraf etmistirÇünkü o yillarda uçagi savasta kullanilmasi akillarda dahi yok gibi bir seydi
ANNESiNiN ÖLÜMÜYLE iLGiLi GÖRDÜGÜ RÜYA…
Zübeyde Hanim rahatsizligi artigindan Ussakizadeler 'in evinde ogluna hasret vefat ederAncak bu haber Pasa'ya nasil haber vereceklerini düsünüyorlardi Annesinin ölümünden habersiz olan Mustafa Kemal ,ayni saatlerde trenle çiktigi Yurt gezisinde uyumaktaydi Gecenin ilerleyen saatlerinde gördügü kabus gibi rüya yüzünden kan ter içinde uyanirBir sigara yakar ve zile basarak kompartimanindaki hizmetine bakan Ali Çavus'u çagirip: -"Gördügüm rüya canimi sikti…"der Ali Çavus :
"Hayirdir Pasam" deyince Atatürk de rüyasini anlatir: -"Pek hayir olacaga benzemiyorKirlik bir yerdeymisizHer taraf yesillikBirden bire sel geliyor,annemi alip götürüyorEndise ediyorumYaverlere söyle,Izmir'e telgraf çekip annemin saglik durumunu sorsunlar…"
Aci haber tez gelir derler…Kisa bir süre sonra Yaver Salih'in yolladigi sifreli telgraf le gelirAtatürk telgrafin sifreli oldugunu derhal anlayarak: -"Annem öldü mü?" Ali Çavus üzgün bir sekilde telgrafi uzatir: -
"Basiniz sag olsun Pasam" Gözleri yasla dolan Atatürk :
"Bana malum olduBana malum oldu…Bunun kabusunu gördüm benAnamZavalli çilekes anamBenim anam öldü baska analar sag olsun"
diyerek koltuguna çöker Vatan hizmetinin zorunlulugu yüzünden annesinin cenaze törenine katilamaz
Bunlar ve bundan daha fazlasi kehanet Atatürk'ün düsüncelerinde belirmistirDaha sonra bunlari çesitli olaylardan sonra dile getirerek parapsikolojik yetenegini görmemize neden oluyorDaha fazla bilgilenmek için Gazeteci Ali Bektan'in 18 yillik alin teriyle çikardigi "ATATÜRK'ÜN KEHANETLERI" adli kitabini alabilirsinizGerçekten bizim için bir "Kader" diyebilecegimiz Atatürk sözleri,fikirleri ve düsüncerini TÜRK HALKINA her zaman önüne sunmusturBize düsen böyle bir kisilige sahip oldugumuzla övünmek yerine,bize kalan miraslari olan ülkemiz ve düsüncelerini gelistirip yeni neslin çocuklarina "net bir " TÜRKIYE birakmak için çalismamiz gerekecektir Durumumuzu özetlersek : "Bilginin efendisi olmak için Çalismanin kölesi olmak lazimdir"tatürk'ün dogum haritasi
Atatürk'ün dogum tarihi ve saati bilinmemektedir Dogum Haritasinin olusmasi için bu bilgiler önemlidir
Atatürk'ün dogum tarihi ve saati bilinmemektedir Dogum Haritasinin olusmasi için en önemli bilgiler bunlardir Bu nedenle Bati Astroloji Sistemi (Tropik Zodyak) ile tarih ve saati bilinmeyen kisiye ait horoskop hazirlanmasi olanaksizdir Ancak, dünyanin en eski ve etkili astroloji sistemlerinden olan Hint (Vedic) Astrolojisi ile dogum bilgilerinin bulunmasi mümkündür Bu yöntemi açiklayan bilgiler ünlü Vedic astrologu BV Raman'in "Hindu Predictive Astrology" adli eserinin 210 Sayfasinda "Unknown Birth Times" (Bilinmeyen Dogum Zamanlari) bölümünde bulunmaktadir Ayrica, hesaplarin nasil yapildigi "Mistik Hint Astrolojisi" adli eserimde açiklanmaktadir
Vedic kurallarina göre yapilan arastirma sonucunda Atatürk'ün 17 Mayis 1881, Sali günü, Saat 1145 de Selanik'te dünyaya geldigi saptanmistir
Horoskopun ÖzellikleriAtatürk'ün Bati haritasinda yedi önemli gezegen ; Günes, Merkür, Plüto, Neptün, Jüpiter, Venüs ve Satürn Basucunda (Mc) toplanmistir Boga gibi degismez grup burçta toplanan gezegenler kozmosta çok ender rastlanan olaylara neden olurlar 5 Mayis 2000 tarihinde Boga burcunda toplanacak gezegenler için çesitli senaryolar üretilirken, 1881 yilindaki kozmos olayinda dünyaya nasil büyük bir adam armagan ettigi gözden kaçirilmamalidir Böyle bir mistik olayi binlerce yil içinde çok ender zamanlarda görebiliriz Atatürk'ün dogum haritasi yeryüzüne gelmis dünya çapindaki insanlar ile astrolojik kistaslar altinda karsilastirildiginda, benzersiz oldugunu ispatlamaktadirHint sistemine göre Atatürk'ün horoskopu çok güçlü, olaganüstü ve özel bir haritadir Her seyden önce Rasi ve Navamsa'da Yükselen burç Aslan'a rastlamistir Iki haritada Yükselen ayni evde olmasi büyük basari ve yükselis isaretidir Bunun yaninda dogum haritasinin en ugurlu ve bereketli evleri olan 5 ve 9cu evlere önemli gezegenler yerlesmistir
Hint sisteminde en önemli gezegen olan Ay, "Parlak Ay" evresindedir ve 5ci eve yerlesmistir Haritada çok etkin ve gizemli Yogalar bulunmaktadir Bunlar içinde gözümüzü kamastiran Yoga, Jüpiter ile Ay arasindaki olusan "Gajakesari yoga" olmaktadir
Atatürk'ün Dogum haritasinin önemli bir özelligi de karmasinin olaganüstü güzelligi ve yapisindaki gelecegi görme (kahinlik) yetenegidirAtatürk'ün Dogum Haritasinda Söhret, Anne ve Babanin Hayatlari, Karakter ve Kisilik, Meslek ve kariyer, Evlilik, Çocuk, Yasam Periyotlari (Nakshatra) , Yasam sonu hakkinda yapilan analizleri ve yorumlari incelemek isteyenler ; Yücel Sügen'in "Mistik Hint Astrolojisi" adli kitabina basvurabilirler
Gökyüzünde hala felaket haçi var
Astrolog Metin Kiraz'la konustuk Kisa sorulara, kisa cevaplar aldik
Astrolog Metin Kiraz
Iste son dönemlerde merak edilen bazi sorulara yanitlar
Dünya'nin "Kova Çagi"na girmesi ne ifade ediyor?Bu Çaglar Astrolojisinden ortaya çikan bir durumdur Aslinda bu konu spekülasyonlara da açiktir Bazi astrologlar hala BalikÇagi'nda oldugumuzu söyleseler de, kabul edilen görüs 2000 yilindan itibaren Kova Çagi'na girmis oldugumuzdur Dünya'nin Kova Çagi'na girmesi, insanlarda gizli bilimlere ve astrolojiye merakin artmasina neden olacaktirUranüs gezegeninin, Dünya'ya etkisi nedir?Kova Burcu'nun sembolü "Uranüs"tür Uranüs en kaba anlatimiyla; sarsintilari sembolize eder Uranüs'ün etkisiyle, bu dönemde Dünya insanlari ruhlarindaki sarsintilari hissedecekler Bazi degerlerin degistigini farkedecekler Ayrica Kova burcu entellektüelligi de sembolize eder Insanlarda bilgiye ve ögrenmeye merak en üst düzeye ulasacak1999 yilinda gökyüzünde olusan " Felaket Haçi" nedir?Ben 1995 ve 1997 yilinda bazi dergilere yazdigim yazilarda, 1999 yilinin ruhlarin depremi olacagini yazmistim Çünkü daha o tarihlerde 1999 yilinda planetler arasinda bir felaketler haçi olustugunu görmüstüm Satürn ve Uranüs arasinda gerçeklesen bu haç, tarot kartlarinda da Yikilan Kule'yle sembolize edilir Yikilacak kadar betonlasmis tüm yapilari, düsünce yapilarini kokusmus deger yargilarini evlilik, sirket gibi müdahaleleri temsil eder Gökyüzünde felaket haçinin olusmasi çok büyük, dramatik felaketlerin habercisidirBu haç önümüzdeki günler için de beliriyor mu?Ben astrolojik tahminlerime göre 10 Mayis 2000'i biraz riskli buluyorum Çünkü o gün de Uranüs ve Satürn yine daha önceki 17 Agustos ve 12 Kasim depremlerinde oldugu gibi ayni açiyi olusturuyorlar Bir de o gün Jüpiter ve Merkür' de onlara yakin bir yerde Sabit burçlardaki bu planet birikimi felaket tehlikesi isareti Gökyüzünde sfenks burçlar olan boga, aslan, kova, akrepde yine o felaket haçi var Ve bu haç üzerinde günes ile ay ayni derecelerde bulusuyorlarBu açilarin olusmasi tüm Dünya için geçerli , peki bu durumdan neden en fazla Türkiye etkilendi?Bu politik astrolojiyi ilgilendiren bir konu Benim bu konuda ihtisasim yok Ama saniyorum Türkiye'nin akrep burcu olmasiyla bu konunun bir ilgisi olabilirBu depremlerin günes tutulmasiyla da ilgisi oldugu söylendi Bu sizce dogru olabilir mi?Depremlerin, günes tutulmasiyla çok ilgisi oldugunu düsünmüyorum Burada önemli olan günes tutulmasinin gökyüzünde bir felaket haçi varken, haçin üzerinde meydana gelmis olmasiBu felaket haçi 2000 yilinda dogacak bebekleri de etkileyecek mi?Tabii ki etkileyecek Çünkü bu felaket haçi onlarin horoskoplarina da yansiyacak Ve yasamlarinin bir bölümünde adeta deprem yaratacak felaketlerle karsilasmalarina neden olabilirBunu önlemenin bir yolu yok mu?Aslinda en iyi yolu, 2000 yili içerisinde çocuk sahibi olmamak Ama illaki isteniyorsa bir astrologtan yardim alinarak, hiç olmazsa sezaryenle dogacak bebeklerin dogum saatleri ayarlanabilir Bebegi astrologun belirledigi saatte dünyaya getirmek etkili olabilir Bu yöntemle çocugun, bu açinin etkisinin azalmis oldugu bir zamanda Dünya'ya gelmesi ve horoskobunda beliren yasaminin en optimum düzeye ulasmasi saglanabilirBu "felaket haçi" ne zamana kadar etkisini sürdürecek?2000 yilinin Temmuz ayina kadar devam ediyor Daha sonra 2001 yilinda yeniden basliyorSizce bu dönemde dünyaya gelecek bebekler arasinda bir Dünya lideri ve avatar olabilir mi?Sabit burçlarin; boga, aslan, akrep ve kova'nin onbesinci derecesi gizli bilimlerde, avatar; ruhsal kurtarici kapisi olarak da bilinir Yani burada bir kozmik enerji desarji gerçeklesir Her ne kadar beliren açilar nedeniyle, ruhsal ve fiziksel anlamda depremler yasansa da bir anlamda ruhsal bir kurtaraci kapisinin olusmasi da çok muhtemel Yenilikçi liderler ve bir avatar bu dönemde Dünya'ya gelebilirBoga,aslan, akrep ve kova burçlarina canavar burçlar veya sfenks burçlari da deniliyor degil mi?Evet Sfenks insan suratlidir Bu surat entellektüelligi temsil etmesi açisinda kova burcunu sembolize eder Ayaklari aslan ayagidir Arka bölümü bogadir Kanatlari da akrebi temsil ederAtatürk ile ilgili bilinmeyenler
Atatürk'ün olaganüstü yasami boyunca basindan son derece ilginç ve gizemli olaylarin geçtigi biliniyor
Türkiye Cumhuriyeti kurucusu Mustafa Kemal Atatürk'ün Atatürk'ün üstün sahsiyetinin yanisira bir de olaganüstü ve bilinmeyen bir yaninin da oldugu gözler önüne seriliyor
ILK BAS KALDIRISI :
Atatürk, oldu olasi Arapça derslerinden, yere bagdas kurarak oturmaktan ve dizleri üstünde durarak yazi yazmaktan hiç memnun degildiYine dizlerinin üstünde durmaktan dizlerinin agridigi bir gün ayaga kalkarak dersi ayakta dinlemeye basladiFakat bu seferde hocasi bundan memnun olmamisti ve Atatürk'e yerine oturmasini söylediAtatürk ise dizlerinin agridigini ve oturamayacagini söyledi
Bunun üzerine hocasi sinirlenip, deliler gibi haykirarak ; "Neee bana karsimi geliyorsun " dedi Atatürk bunun üzerine ; "Evet karsi geliyorum" dedi Tam bu anda diger bütün çocuklarda ayaga kalkip, "Evet karsi geliyoruz" diyerek ayni sözleri tekrarlayinca,hoca ne yapacagini sasirarak onlarla uzlasmak zorunda kalmisti Bu onun ilk bas kaldirisiydiLiderlik vasfinin ve kitleleri pesinden
sürükleyen karizmasinin ilk ortaya çikisiydi
15 YIL HÜKÜM SÜRECEKSINAtatürk hakkinda yapilmis birçok kehanet vardir Bunlarin en ilginci onun el falina bakan bedevinin söyledikleridir Mustafa Kemal arkadaslari ile Bingazi'ye, Trablusgarp savasina katilmaya gidiyordu Yolda bir Bedevi'ye rastladilar Bedevi el falina çok iyi baktigini ve genç subaylara da isterlerse bakabilecegini söyledi Hepsi ellerini açarak bedevinin söylediklerini dinlemeye basladi Sira Mustafa Kemal'e gelince, o önce baktirmak istemedi ama arkadaslarinin israri karsisinda, sonunda o da elini bedevi'ye açti Bedevi ele bakar bakmaz yerinden siçradi ve heyecan içinde ; "Sen padisah olacaksin," dedi ve ilave etti "15 yil hüküm süreceksin"
Genç subaylar gülüstüler ve yollarina devam ettiler Aradan yillar geçti, Mustafa Kemal Türkiye Cumhuriyeti'nin Cumhurbaskani oldu Cumhuriyetin 14 yilinda hastalandi Karacigeri kötüye gittiginde çevresindekiler ona "Artik içme, Pasam" dediler Atatürk onlara bir zamanlar yolda rastladiklari falci bedevi'yi hatirlatti ve gülerek, "Arap vaktiyle söylemisti Bizim padisahlik nasil olsa 15 yil
sürecekHesapça bu son senemizdir" Yil 1938 'di
SECCADE ÜZERINDEKI KEHANETBilindigi gibi Hint halki Atatürk'ü ve Türk halkini yanliz birakmamistiKurtulus savasindan yillar sonra ,1929 yilinda Bir hintli Mihrace Atatürk'ü Pera Palas'taki 101 No'lu odasinda ziyarete gelmisti Mihrace'nin Atatürk'ü hangi nedenle ziyaret ettigi ve adi ve ziyaret sebebi hala bilinmiyor Mihrace'nin ziyaretindeki bir sir da getirdigi hediyede yatmaktadir Bu hediye altin sirmali, hint isi ipek bir seccadedir Seccadenin üzerinde bir samdanin asili oldugu düz bir kemeri,her iki yaninda birer güvercin bulunan bes kubbeli bir diger kemerin çevreledigi görülmektedir Bordür de fillerden olusmaktadir En ilginç yer ise her iki kemerin arasinda orta kisimda dal kivrimlari ve güllerin çevrimi ile olusan boslukta romen rakkamli bir saatin bulunmasidir ve saat 0908' i göstermektedirAtatürk Mihracenin ziyaretinden 9 sene sonra saat 0905 'te vefat etmisti Seccade halen Pera Palas' ta bulunmaktadirAtatürk birçok defa gelecege ait olaylari büyük bir kesinlikle haber vermistiAtatürk 1931 yilinda, 2Dünya savasi'nin patlamasinin yakin oldugunu söylemis ve bu konudaki düsüncelerini General McArthur'a söyle anlatmisti "Versay antlasmasi, 1Dünya Savasi'na yol açan nedenlerden hiçbirini ortadan kaldirmadi Tersine rakipler arasindaki uçurumu büsbütün derinlestirdi Simdi içinde yasadigimiz baris dönemi, sadece bir ateskesten ibarettir Avrupa'nin gelecegi
Almanya'nin alacagi tavra baglidir" General McArthur'a göre,savasin 1940-1945 yillari arasinda çikacagini söyleyen Atatürk, Almanya'nin ancak Amerika'nin savasa katilmasi ile yenilecegini ifade etmistir Atatürk hayatinin sonlarina dogruda söyle diyordu ; "Bir dünya savasi yakindirBu savas sonucunda, dünyanin durumu ve dengesi bastanbasa degisecektir"
Atatürk, Mussolini hakkinda da su görüslerini açiklamisti:
Mussolini bir maceraperesttir Milletini bir uçuruma sürüklemektedir Her tarafa saldiriyor Bu adam yüzünden, çok simarmis olan bu millete dersini vermeyi çok isterdim, lakin yakinda bir küçük millet onlara layik oldugu dersi verecektir Ve sunuda hatirlatirim ki, bir gün gelecek, Mussolini'yi kendi milleti linç edecektir" Bu görüsleri aynen gerçeklesmistir
ATATÜRK'ÜN RÜYASI :Atatürk'ün bir rüyasini da DrResit Galip Bey'den ögrenmekteyiz, "Mustafa Kemal ,Ankara'ya geldikten bir süre sonra ilginç bir rüya görmüstü Ertesi gün bana söyle anlatti ; "Resit Bey, rüyamda bana 'Pasam ,Inönü'den ne haber?'diye sordunuz Bende vaziyet kritiktir' cevabi verdim 'Kritik nedir? Anlamadim ki!'dediniz Bende 'Bunun cevabini 15 dakikaya kadar veririm' diyerek odama çekildim"
Mustafa Kemal bana bu rüyasini anlattiginda düsman henüz Izmir'e çikmamisti, Inönü mevkii de henüz bir önem tasimiyordu Aradan yillar geçti 2Inönü savasi'nin kritik günlerinden biriydi Mustafa Kemal'in arabasi Millet Meclisinin önünde durdu Hemen yanina kosarak, telas ve endise içinde, "Pasam, Inönü'den ne haber?" diye sordum
Aynen su cevabi verdi ;
"vaziyet kritiktir"
O zaman ben ;
"Kritik nedir? Anlamadim ki!" dedim
O da ;
"Sana bunun cevabini 15 dakikaya kadar veririm" dedikten sonra
gülümsedi ve ;
"Hani Ankara'ya geldikten sonra bir rüya görmüsdüm,hatirladin
mi?"
Hafizami yoklayarak, rüyasini anlattim Gülerek;
"iste, rüya ayniyle vakidir Ben Ismet'i tanirim, göreceksin 15 dakikaya kadar kendisinden muzafferiyet haberi alacagiz" Gerçekten de 5 dakika geçmeden bir telgraf gelmis ve 2Inönü savasi'nin da zaferle sonuçlandigini ögrenmislerdi
Atatürk, Kurtulus savasindan çok önce, bir Türkiye haritasi çizmistiATATÜRK'ÜN 1907'DE ÇIZDIGI TC HARITASI :Atatürk, Kurtulus savasindan çok önce, ittihatçilarin Trakya'da 1907'de yaptiklari bir toplanti sirasinda, bir Türkiye haritasi çizmisti Orada bulunanlarin anlattiklarina göre, o günkü Osmanli devleti sinirlariyla hiçbir ilgisi olmayan ve o zaman hiçbir anlam veremedikleri bu harita, gelecekte, yine Atatürk'ün kuracagi Türkiye Cumhuriyeti'nin haritasi olacakti Haritada bugünkü sinirlarimiza uymayan tek bir fark vardi ;Atatürk, bizden ayrilmasina gönlünün bir türlü razi olmadigi Kerkük'ü de Türkiye topraklarina katmistiDENEME UÇUSU :Uçaklarin ilk deneme ve gelisme dönemleriydi Fransa'da yapilan bir uçak gösterisine katilan, birçok ulusun temsilcileri arasinda, Osmanli atesesi olarak Mustafa Kemal'de katilmisti Gösteriyi izleyenler, sirasiyla uçaga bindirilerek gezdiriliyorlardi Sira Mustafa Kemal'e geldiginde, gösteride bulunan ve genç atesenin komutani olan sahis, birden bir rahatsizlik duyarak Mustafa Kemal'in uçaga binmesine engel oldu Öteki temsilcilerle havalanan uçak kisa bir süre sonra düstü ve içindekilerden sag kurtulan olmadi
ATATÜRK VE "9" VE "19" Rakkamlari :
Atatürk'ün hayatinda "9" rakkaminin kendine özgü önemli bir yeri
olmusturÖrnegin Atatürk'ün dogum yili olan 1881 rakkami, "9"
rakkami ile birçok ilskiler göstermektedir
1+8=9
8+1=9
18=2x9
81=9x9
18+81=99
19x99=1881
Atatürk'ün harb okuluna girdigi tarih : 1899
Vatani kurtarmak için Samsun'a ayak basti : 19/05/1919
Bandirma vapurunda yolcu sayisi 19 'dur
Ittihat ve Terakki'nin yillik toplantisina Trablusgarp delegesi olarak katildi : 22/09/1909
Sivas kongresinde Anadolu ve Rumeli Müdafaai Hukuk Cemiyeti Heyeti Temsiliyesini kurdu : 04/09/1919
Erzurum Mebus adayligini kabul etti : 19/10/1919
TBMM tarafindan kendisine gazi ünvani verildi ve Maresallige terfi ettirildi : 19/09/1921
Atatürk 19yüzyilda 19 yil yasamistir
Atatürk 19yüzyilin bitmesine 19 yil kala dogmustur
Atatürk'ün ilk askeri görevi, 19Kolordu Komutanligidir
Mustafa Kemal Atatürk : 19 harften olusmaktadir
Mustafa Kemal Atatürk'ün nüfus cüzdaninin numarasi da 993814-B idi
Bu sayi dizisindeki 938 rakkami öldügü yili hatirlatmakta geriye kalan 9 ve 14 rakkami da ölüm saatinin yakin bir benzeridir
"Ne mutlu Türküm diyene" =19
"Istikbal göklerdedir" =19
Ismini farkli farkli adlarla andigimiz Sonsuzlugun Sonsuz Gücü, Bütünün GücüATATÜRK'ÜN ÖNSEZILERI :Bunlar bir gün olacaktir Görürsünüz, isitirsiniz
Prof Dr Afet Inan "Atatürk hakkinda hatira ve belgeler" adli kitabinda ilginç bir hatirasini naklediyor
Atatürk 09 ocak 1936 Persembe günü, dil ve tarih cografya fakültesi'nin açilis dersinde okumasi için Afet Inan'a :
"Tarih belgelerinin ilerideki kesifleri buna dayanacaktir Her tarihi kisinin söyledigi sözler toplanabilecek ve böylece biz onlari kendi seslerinden ve sözlerinden dinleyebilecegiz" diyerek yaziyi verir
Buna karsilik Afet Inan :
"Bu çok uzak bir gelecekte belki olabilecek kesfin benim ifadem olarak verilmesine cesaret edemiyecegimi" kendisine söyledigim zaman cani sikildi ve söyle dedi :
"Bunlar bir gün olacaktirGörürsünüz, isitirsiniz"
30 yil sonra :Atatürk tarafindan bu yazinin verilmesinden 30 yil sonra yine ayni ay ve günlere tesadüf eden, 01 Ocak 1966' da söyle bir haber yayimlandi :
"Venedik'in Saint Georges Adasi'ndaki Benedictis Manastiri Labratuvarlari'nda, manastir rahiplerinden Pellegrio' nun yönetiminde, seslerin ayirimi esasina dayanan çok dikkate deger arastirmalar yapilmaktadir Italya Içisleri Bakanligi, 1962 'de baslayan bu çalismalari kontrol etmektedir Fakat elde edilen sonuçlar halen açiklanmamistir Saint Georges Adasi'ndaki bilim kurulunun geçmise ait sesleri toplayacak, elektronik araçlar üretmeye çalismaktadirlar Bilim adamlari özellikle Demosten, Pitagor ve Jul Sezar'in söylevlerinden kendi sesleri ile parçalar elde etmeye ugrasmaktadirlar"
Haberin sonunda ise daha açiklayici bilgilerin su anda verilemeyeceginden bahsediliyordu
ATATÜRK'ÜN GÖRDÜGÜ SON RÜYA :26 Eylül 1938 tarihinde Atatürk, rahatsizligi ile ilgili olarak ilk defa hafif bir koma atlatmistiProfDrAfet Inan,olayi söyle anlatiyor :
"O geceyi rahatsiz geçirdi,ilk hafif komayi o zaman atlatmistiErtesi sabahki açiklamasinda" :
"Demek ölüm böyle olacak" diyerek "uzun bir rüya gördügünü" söyledi ve "Salih'e söyle ,ikimizde bir kuyuya düstük, fakat o kurtuldu" dedi
Atatürk'ün, burada "kuyuya düsme" sembolü ile gördügü rüya vizyonu,kendisininde söyledigi gibi ölümün habercisiydi
Salih Bozol'un kuyudan kurtulmasi ise bilindigi gibi, Atatürk'ün vefat ettigi gün, buna çok üzülen Salih Bozok'un da intihar etmesi ve sonunda onun kurtarilmasini simgeliyordu
Iste bu ATATÜRK'ün son rüyasi idi
"Bir yolcunun yolda yürüyebilmesi için, ufku görmesi yeterli degildir, ufkun ötesini de görmesi gerekir"

__________________
'' Milli Benligini Yitirmis Uluslar
Başka Milletlerin Avıdır !!!! ''
Mustafa Kemal ATATÜRK

Alıntı Yaparak Cevapla

Cevap : Atatürk'ün Kehanetleri

Eski 02-18-2009   #2
David
Varsayılan

Cevap : Atatürk'ün Kehanetleri



Anlımlı bir paylaşım Ata'yı saygıyla anıyoruz

Alıntı Yaparak Cevapla
 
Üye olmanıza kesinlikle gerek yok !

Konuya yorum yazmak için sadece buraya tıklayınız.

Bu sitede 1 günde 10.000 kişiye sesinizi duyurma fırsatınız var.

IP adresleri kayıt altında tutulmaktadır. Aşağılama, hakaret, küfür vb. kötü içerikli mesaj yazan şahıslar IP adreslerinden tespit edilerek haklarında suç duyurusunda bulunulabilir.

« Önceki Konu   |   Sonraki Konu »
Konu Araçları Bu Konuda Ara
Bu Konuda Ara:

Gelişmiş Arama
Görünüm Modları


forumsinsi.com
Powered by vBulletin®
Copyright ©2000 - 2024, Jelsoft Enterprises Ltd.
ForumSinsi.com hakkında yapılacak tüm şikayetlerde ilgili adresimizle iletişime geçilmesi halinde kanunlar ve yönetmelikler çerçevesinde en geç 1 (Bir) Hafta içerisinde gereken işlemler yapılacaktır. İletişime geçmek için buraya tıklayınız.