Geri Git   ForumSinsi - 2006 Yılından Beri > Nesil Bilinçlendirme Kampı - Gizli Tehlikeler & Tehditler > Atatürk Köşesi > Hayatından Kesitler

Yeni Konu Gönder Yanıtla
 
Konu Araçları
atatürkün, baba, kocacık, köyü, soyunun

Atatürk'ün Baba Soyunun Köyü: Kocacık

Eski 10-10-2012   #1
Prof. Dr. Sinsi
Varsayılan

Atatürk'ün Baba Soyunun Köyü: Kocacık



Makedonya'nın batı kesiminde yer alan ve günümüzde Kocacık diye adlandırılan köy, Osmanlı'nın Avrupa'ya doğru ilerlediği yıllarda, geçit yolu üzerinde, sarp ve kayalık, savunulması kolay, önemli bir kilit arazi kesimiydi

Hemen kuzeybatısında da bugün Kocacık Kalesi olarak anılan, o zamanlar Svetigrad Kalesi denilen kale bulunuyordu

XIV ncü yüzyılın ikinci yarısında, Doğu Roma (Bizans) etkisinden kurtulan Katolik Arnavut prensliklerinin birbirleriyle çekişmelerinden yararlanan Osmanlılar, Arnavutluk topraklarına girmişler ve prenslikleri vergiye bağlamaya başlamışlardı

1443'te, Osmanlılar'ın İskender Bey adını verdikleri, ulusal kahraman Gjergji Kastrioti ( 1404- 1468), Arnavutlar'ı bir araya toplayarak Osmanlılarla savaşa tutuştu

Svetigrad (Kocacık) ve Kruje ( Akçahisar ) kalelerini alan ve son derece sarp bir arazi yapısına sahip yöreyi üs olarak seçen İskender Bey, 1444-1446 arasında, Osmanlılar’ın Arnavutluk üzerine düzenlediği akınları başarıyla püskürttü

Sultanı 2 nci Murat döneminde, Osmanlı birlikleri, 1448’de Svetigrad Kalesi’ni ele geçirdi

Osmanlı birlikleriyle İskender Bey’in adamları arasındaki muharebe, Svetigrad Kalesi’nin yakınındaki düzlükte oldu

Bu muharebede, Anadolu’nun Konya/Karaman ile Aydın/Söke yörelerinden gelen atlılar, “Konyarlar” (Konyalılar/Hudut Akıncıları) adıyla ve İsa Bey komutasında, Osmanlı saflarında çarpıştılar Çok çetin geçen bu muharebeye “ Kocacenk” adı verildi İskender Bey yenildi ama, Konyarlar da 3 000 civarında şehit verdiler

Günümüzde, “ Erenler” ya da “ Büyük Şehitlik” denilen yer ve görülen mezar taşları, o günün hatıralarını yaşatmaktadır Araştırmacı- Yazar Numan Kartal, mezar taşlarında “ Konyarlardan, …oğlu” gibi isimlerin yazılı olduğunu gördüğünü, ifade etmektedir

Muharebenin kazanılmasından sonra 2 nci Murat, bu akıncı Türkler’in sağ kalanlarına muharebe yöresini tımar olarak verdi Onlarda buraya yerleşerek, Kocacık adını verdikleri Türk yerleşim bölgesini meydana getirdi

İlk zamanlar, Kocacıklılar’ın içinde bir bölüm, “ Koca Hamza” isimli bir beye bağlıydı ve bunlara “ Koca Hamza Yörükleri” deniyordu

Bugün, Kocacık Köyü’nün bir mahallesinin adı “ Hamzaoğlu Mahallesi”dir

Kocacıklılar’ın anlatımına göre, halen bu mahallede yaşayanlar, mahallenin kurucusu Hamza Bey ve yakınlarının günümüze uzantılarıdır

İlk gelenleri, Anadolu’dan göçler takip etti Konyarlar, kafileler halinde gelerek yöreye yerleşti

Şecaattin Zenginoğlu, Bilgi Çağındaki Türk Gençliğinin Yükselen Sesi-1999 isimli eserinde, “ Fetihnâmelerde, buralardaki Konya Türkleri’ne hudut gazileri unvanı verildiği yazılıdır” demektedir

Atatürk’ün baba soyunun Konya/Karaman civarından gelerek yerleştikleri Kocacık, Osmanlı döneminde Manastır (Bitola, Bitolj) Vilâyeti’nin dört sancağından biri olan Debre-i Bâlâ’ya bağlıydı

1912 yılına kadar varlığını nahiye merkezi olarak sürdüren Kocacık, günümüzde Yukarı Jupa Belediyesi’ne bağlıdır

Kocacık'ın kuzeyinde Debre, güneyinde Struga ile Ohri, doğusunda Kırçova, batısında ise Arnavutluk yer alır Debre’ye 18 km, Arnavutluk sınırına 8 km mesafededir Debre'nin güneydoğusunda yer alan Kocacık, denizden 1080 m yüksekliktedir Stogova Dağı’nın "Kocacık Yaylası" adı verilen bölümünün batı eteklerinde kurulmuştur Yedi mahalle ve on dört köyden oluşmaktadır

Kocacık, kendisine bağlı köylerin dışında,merkez yerleşim bölgesi olarak; Bireştani, Koçişta ve Novak köyleri arasında, kuzey ve kuzeybatı doğrultusunda uzanır Kocacık merkezinin sınırları kuzeyde Koçişta köyü, güneyde Ela (Eğla, Evla) köyü, güneydoğuda Novak köyü, batıda ise Osolnisa köyü toprakları ile çevrilidir Kuzeybatısında ise Bireştani köyü yer almaktadır

Kocacık’a bağlı Novak Köyü’nde, Mustafa Kemal Atatürk Sağlık Ocağı ile Necati Zekeriya İlkokulu hemen dikkati çeken yapılardır

Kocacık ve ona bağlı köylerde yaşayanlar, Anadolu’dan gelirken yanlarında taşıdıkları Türk örf ve adetlerini aynen muhafaza etmektedirler Gelenekler içinde ise Hıdrellez ve Nevruz gelenekleri önemli bir yer tutar

Kocacıklılar, “ Evlâd-ı fâtihan” dır Kendi deyişleriyle; “ Anadolu Türklüğünün Rumeli’deki seçkin ve onurlu temsilcileridir

Türklüğe ve Atatürk’e bağlılıklarıyla tanınan Kocacıklılar, her sene, ölüm yıldönümlerinde, Atatürk’ü saygı ve rahmetle anmaktadırlar

Kocacık’lı tarihçi Numan Kartal’ın, “ Atatürk ve Kocacık Türkleri” isimli çok kapsamlı bir çalışması vardır Bu kitap, Kocacık Türkleri’nin maddi kültür unsurlarını derleyen çok önemli bir etnografik araştırmadır

Numan Kartal :

“…Ali Rıza Efendi, Manastır Vilâyeti’nin Debre-i Bâlâ Sancağı’na bağlı Kocacık’ta dünyaya geldi Kocacık’ın nüfusu tamamen Türk’tür Hepsi de Yörük Türkmeni’dir Anadolu’dan geldiler

Atatürk’ün dedesi Kocacık’ın Taşlı Mahallesi’nden, babaannesi ise Yukarı Mahalle’dendir Ayşe Hanım, Taşlı Mahallesi’ne gelin gelmiştir

Kocacık’ın Taşlı Mahallesi’nin üst tarafında bir yokuş vardır Önünde küçük bir derecik akar Bu nedenle oraya Dere Mahallesi de denir İşte Atatürk’ün büyükbabasının evi oradadır Kocacık’tan temelli göç ettikleri zaman, evlerini Etem Malik’lere satmışlarMalik’in oğlu Hayrettin İzmit’te oturmaktadır

Bazı değerli araştırmacılar, Atatürk’ün baba topraklarında, geçmişe ait izler aradılar

Gazeteci Altan Araslı, Manastır’ın Kocacık Köyü’ne giderek yaşayanlarla görüştü; gözlem ve tespitlerini “ Ata’nın Soy Kütüğü” isimli bir yazıyla 10 Kasım 1993’te Milliyet Gazetesi’nde yayınladı

5 Eylül 1999 tarihli Star Gazetesi’nde de, Ali Öz’ün “ Ata’nın Köyü” başlıklı yazısında, halen Manastır’ın Kocacık Köyü’nde yaşayan Türkler ve onların Atatürk’e duydukları sevgi dile getirildi

2000 yılında da, Sayın Namık Kemal Zeybek’in başkanlığında Yeni Avrasya Dergisi Ekibi, Kocacık’ı ziyaret etti Ekibin gözlemlerinden bir kısmı şu şekildedir:

“…Atatürk’ün yakın akrabalarının yaşadıkları yeri merak ettik ve Makedonya’nın batısındaki bir dağ köyü olan Kocacık’a gittik

Bir zamanlar Osmanlı Devleti’nin sınırları içindeki Manastır Vilayeti’ne bağlı olan Kocacık Nahiyesi, günümüzde Makedonya’nın Debre Şehri yakınlarında, Jupa Belediyesi’ne bağlı, şirin bir dağ köyü…

…Arka arkaya hepsi de Yörüklerin yaşadığı dört köyün içinden geçiyoruz Pala bıyıklı erkekler, başörtülü kadınlar el sallıyor Türkçe selâm veriyorlar Nihayet Kocacık Kalesi de denilen doruk seçilmeye başladı Bayır yukarı çıkarken büyük bir mezarlıktan geçiyoruz Hâlâ heybetli gözüken bu mezar taşları, büyük bir Türk şehitliğinde olduğumuzu anlatıyor

…Nihayet yeşillikler içinde saf ve temiz bir Türk köyü bulduk İçi dışı güzel, güler yüzlü insanlarHepsi de ‘biz Atatürk’ün torunlarıyız’ diyorlar

…Öğretmen Selim Maksut, bizi evine davet etti Geleneksel Türk konukseverliği ile ikramlarda bulunduğu tertemiz evine…Bize kısa bir tanıtım yapmayı da ihmal etmedi: Kocacık halkının Konya’dan geldiğini, çok eski tarihlerde köyün adının ‘Kocacenk’ olduğunu, hatta bir ara köye ‘Konyacık’ dendiğini dahi anlattı Civarda yaşayan insanlar da burada yaşayanları ‘Konyarlar’ olarak tanıyormuş Köy yakınlarındaki büyük çarpışmadan dolayı köyün adının bir ara Kocacenk, daha sonra da Kocacık olarak anıldığını anlattıMakedonya resmi adı da aynı imiş Türkçe yazıldığı gibi, Kocacık

Namık Kemal Zeybek :

“…Atatürk, Cumhuriyet’in ilk Konya Milletvekili Naim Hazım Onat’a, ‘Konya benim dedelerimin öz vatanıdır Onlar, Rumeli’ye Konya’dan göçmüşlerdi’ demişti

Makedonyalı araştırmacı İlhami Emin ve tarihçi Numan Kartal, Ata’nın dedesi Kırmızı Hafız Ahmet Efendi’nin annesinin Gulalar, babasının Pınarlar adlı ailelerden geldiğini söylüyorlar

Aile, 1850 yıllarında önce Manastır’a, sonra Selânik’e yerleşmiş

2000 yılında, Makedonya’nın Ohri ilinin, Debre ilçesinden Kocacık’a gitmiştim Yolda kime sorsak, Atatürk’ün köyüne mi? diyordu 16 yörük köyünün ortasında Kocacık’a ulaştığımızda sokakta oynayan küçük Atatürk’leri görüyorum, duygusuna kapıldım Sarı saçlı, mavi gözlü…Ya da Ata’nın yüz hatlarına sahip yeşil gözlü kumral çocuklar Kara gözlü kara saçlılar da var Ata’nın dedesinin evi artık sadece enkaz Yeri belli…Yerinde yenilenmesi gerekiyor

Osmanlı döneminde Türkler, Balkanlar’a yerleşmişler, yüzyıllar boyu buralarda kalmışlardı

Osmanlı Devleti’nin dağılma sürecinde, Balkanlar’ın çeşitli yerlerinde yaşayan Türkler’in bir kısmı bulundukları yerlerde kalırken, bir kısmı da Anadolu’ya göç etti

Şaban Kocacenk:

“ Benim soyadım Kocacenk, Kocacık’tan gelir Büyüklerimden duyduğuma göre, bizim atalarımız Konya/Karaman bölgesinden Manastır civarındaki Kocacık’a göç etmişler O zamanlar Osmanlı Devleti, Balkanlar’ı Türkleştirmek için Karaman bölgesindeki Türkmenleri zorunlu göçe tabi tutmuş Atalarım da bu şekilde göç etmişler

İkinci Dünya Savaşı’ndan sonraki günler içinde, büyükbabamlar ve bazı Kocacıklılar, parça parça Anadolu’ya gelmişler

Gelenler, özellikle İzmit(Kocaeli), Adapazarı, Bursa, İnegöl ve Manisa gibi şehirlere yerleşmişler Biz de, Yalova’ya yerleşmişiz

Ben, bu bilgileri rahmetli babam Süleyman Kocacenk’ten duymuştum

Bizde, hemen hemen herkes, sarışın ve mavi gözlüdür Hatta babamın yüz hatları ve gözleri de, Atatürk’e çok benzer

İlyas Kocacenk :

“ Büyükbabam Hasan, Manastır’da Kocacık Köyü’nde doğmuş Askerliği sırasında Resne’de kalmış ve askerliği bitince bir daha köyüne dönmemiş, burada evlenmiş Babam Hacı, Resne’de doğmuş ve o da Resne’de evlenmiş Ben de, 1927 yılında, Resne’de doğmuşum

Rahmetli Hasan dedem, bizleri etrafına toplar ve atalarının Konya bölgesinden gelerek Kocacık’a yerleşen Yörükler olduğunu anlatırdı

Biz, tamamen Türk örf ve adetlerine göre büyüdük Çok iyi hatırlıyorum: ramazan ve kurban bayramları çok büyük heyecanla kutlanırdı Kadınlar arasında kına geceleri tertiplenirdi Çocukların sünnet törenleri, ramazan geceleri çalan davulcular, hatırladıklarım arasında güzel bir yer işgal eder

Bizim zamanımızda minarelerde ezan okunması yasaktı ama, cami içindeki ibadete karışmıyorlardı Camilerin onarılması da yasaktı Meselâ, bir caminin minaresi yıkıldığında, yenisini yapamıyorduk

Amcam Abdi’nin yani Şaban Kocacenk’in dedesi’nin Türkiye’ye gitmesinden sonra, 1956 yılında biz de Türkiye’ye gitmeye karar verdik Gereken tüm işleri tamamladıktan sonra Resne’den trenle Selânik’e, oradan da yine trenle Sirkeci’ye geldik Amcam Abdi, Yalova’ya yerleşmişti Biz de, Yalova’ya gelerek yerleştik

Soyadımızı, atalarımızın köyü Kocacık’tan esinlenerek Kocacenk koyduk

Bugün, akrabalarımızdan Kocacık ve Resne’de yaşayanlar var

Halen, Balkanlar’da kalanlar Anadolu’dan taşıdıkları Türk örf ve adetlerini aynen korurken, Balkanlar’dan Anadolu’ya göçenler de, Balkanlar’daki anıları tüm canlılığıyla muhafaza etmektedirler

Atatürk’ün anne ve baba soyu, Konya/Karaman yöresinden Balkanlar’a göç eden Türk milli kültür değerleriyle yoğrulmuş Türk Yörük ailelerdendir

Ailenin çeşitli dalları günümüze ulaşmıştır

Atatürk’ün hem kendisinde, hem de ailesinde muazzam bir Türklük bilinci vardır

Atatürk, Türk olmaktan, Türk Milleti’nin bir bireyi olmaktan daima gurur duymuştur

KAYNAK:

Ahmet Akyol

19 Mayıs 2006

Alıntı Yaparak Cevapla

Atatürk'ün Baba Soyunun Köyü: Kocacık

Eski 10-10-2012   #2
Prof. Dr. Sinsi
Varsayılan

Atatürk'ün Baba Soyunun Köyü: Kocacık









Atatürk’ün Dedesi Kızıl Hafız Ahmet Efendi’nin Evi Kocacık Köyü / Debre-Makedonya

Mustafa Kemal Atatürk’ün anne soyu da, Konya/Karaman’dan gelerek Selanik ile Manastır’ın arasında bulunan Vodina Sancağı’na bağlı “Sarıgöl” de denilen “Kayalar” Nahiyesine yerleştiler Aile, sonradan Selanik yakınlarında bugün de kaplıcaları ile meşhur olan Lankaza’ya yerleşmiştir Dedesi Feyzullah Efendi’in taşıdığı “Sofu-zade” (Sofular) lâkabı, yerleştikleri Sarıgöl bölgesindeki yer adları ve ailedeki hatıraların gösterdiği üzere, Atatürk’ün anne soyu Konya/Karaman’dan Rumeli’ye gelen ve bundan dolayı da “Konyarlar” olarak Rumeli’de anılan Yürük, Türkmenlerdendir Zübeyde Hanım, 1857′de Lankaza’da dünyaya gelmiştir

Alıntı Yaparak Cevapla
 
Üye olmanıza kesinlikle gerek yok !

Konuya yorum yazmak için sadece buraya tıklayınız.

Bu sitede 1 günde 10.000 kişiye sesinizi duyurma fırsatınız var.

IP adresleri kayıt altında tutulmaktadır. Aşağılama, hakaret, küfür vb. kötü içerikli mesaj yazan şahıslar IP adreslerinden tespit edilerek haklarında suç duyurusunda bulunulabilir.

« Önceki Konu   |   Sonraki Konu »


forumsinsi.com
Powered by vBulletin®
Copyright ©2000 - 2024, Jelsoft Enterprises Ltd.
ForumSinsi.com hakkında yapılacak tüm şikayetlerde ilgili adresimizle iletişime geçilmesi halinde kanunlar ve yönetmelikler çerçevesinde en geç 1 (Bir) Hafta içerisinde gereken işlemler yapılacaktır. İletişime geçmek için buraya tıklayınız.