Geri Git   ForumSinsi - 2006 Yılından Beri > Eğitim - Öğretim - Dersler - Genel Bilgiler > Biyografiler

Yeni Konu Gönder Yanıtla
 
Konu Araçları
aşık, hayatı, kimdir, kısaca, veysel, şatıroğlu

Aşık Veysel Şatıroğlu - Kimdir Kısaca Hayatı

Eski 10-21-2012   #1
Prof. Dr. Sinsi
Varsayılan

Aşık Veysel Şatıroğlu - Kimdir Kısaca Hayatı




Aşık Veysel Şatıroğlu kimdir
Aşık Veysel Şatıroğlu hayatı
Aşık Veysel Şatıroğlu eserleri





(1894-1973)

Sivas'ın Şarkışla ilçesine bağlı Sivrialan Köyü'nde doğdu Yedi yaşında iken çiçek hastalığına yakalanarak gözlerini kaybetti Babasının telkiniyle saz çalıp şiir söylemeye başladı Ahmet Kutsi Tecer'in yardımıyla yurt çapında tanındı Köy Enstitülerinde halk türküsü öğretmenliği yaptı TBBM tarafından özel bir kanunla kendisine maaş bağlandı Halk şiirinin başarılı örneklerini verdi Şiirlerinde dünyanın geçiciliği, ölüm, kardeşlik, birlik-beraberlik ve sevgi gibi temaları işledi Şiirleri, Dostlar Beni Hatırlasın adı altında bir kitapta toplandı

Şiirlerinden örnekler;

GÖNÜL BİR GÜZELİ SEVMİŞ

Gönül bir güzeli sevmiş ayrılmaz
Dolanır peşinde çoban misâli
Hiç kimse bu derdin dermânın bilmez
Azmış yaraları perişan hali

Lokman çâre bulmaz yoktur Eflâtun
Yârdan ayrılması ölümden çetin
Elde endaz ettim bu aşkın atın
Terkettim sılayı vatanı ili

Ferhat Şirin için kestiği taşlar
Benim senin için döktüğüm yaşlar
Seni yaksın beni yakan ateşler
Yaktı bu sinemi savruldu külü

Arılar bal için bekler petekler
Alır her çiçekten verir emekler
Mecnun Leylâ için pınarı bekler
Ben de bir yâr için olmuşum deli

Evvelden var idi bu sevda bende
İlikte damarda cesette canda
Ölünce hû çeksin kemiğim sinde
Dünyâda durunca Veysel'in dili
-----------------------------------------------------------

GÜZELLİĞİN ON PAR'ETMEZ

Güzelliğin on par'etmez
Şu bendeki aşk olmasa
Eğlenecek yer bulaman
Gönlümdeki köşk olmasa

Tâbirin sığmaz kaleme
Derdin dermândır yâreme
İsmin yayılmaz âleme
Âşıklarda meşk olmasa

Kim okurdu kim yazardı
Bu düğümü kim çözerdi
Koyun kurt ile gezerdi
Fikir başka başk'olmasa

Güzel yüzün görülmezdi
Bu şak bende dirilmezdi
Güle kıymet verilmezdi
Âşık ve maşuk olmasa

Senden aldım bu feryâdı
Bu imiş dünyanın tadı
Anılmazdı Veysel adı
O sana âşık olmasa



Alıntı Yaparak Cevapla

Aşık Veysel Şatıroğlu - Kimdir Kısaca Hayatı

Eski 10-21-2012   #2
Prof. Dr. Sinsi
Varsayılan

Aşık Veysel Şatıroğlu - Kimdir Kısaca Hayatı




Aşık Veysel Şatıroğlu Hayatı ( Biyografisi )

Aşık Veysel (şatıroğlu) 1894 (H 1310) yılının Mayıs ayında Sivas'ın şarkışla ilçesi'nin Sivrialan=Sivr'alan (Söbalan) köyünde dünyaya geldi Anası Gülizar, O'nu koyun sağmaktan dönerken yolda doğurdu

Veysel'in doğduğu Sivrialan köyü bir kısmı kayalık bir kısmı ağaçlık bir dağın vadisinde yer alıyordu Köy kıraç, verimsiz topraklara sahipti Köylüler karasabanla çift sürer, kağnı ile sap, saman getirir, bir çift öküzle döven koşarlardı çoğu kez Yaşam zordu köyde Tarım ve hayvancılığa dayalı üretim biçimi, kır tipi hayat tarzı Anadolu'nun pek çok yerinde olduğu gibi Sivrialan köyünde de hüküm sürüyordu işte bu koşullar içinde doğduğu köyünde yedi yaşına kadar, koştu, oynadı, coştu, güldü Veysel O yıl köyü kasıp kavuran çiçek salgınına Veysel'le birlikte iki kardeşi daha yakalandı Kardeşlerden ikisi o yılların aman vermeyen hastalığına, köydeki pek çok çocuk gibi yenik düştüler ve öldüler Veysel ise sol gözünü kaybetti salgında Anası Gülizar, babası Ahmet Ağa üç çocukla kalmışlardı çaresiz

Hem Veysel hem de ailesi kaderlerine razı oldular Ama kötü kader, Veysel'in yakasını bırakmayacaktı besbelli Rivayet o ki: Bir gün babası inek sağarken, Veysel babasının yanma gelir Ters ve ani bir hareketinden ötürü orada duran öküzün boynuzu sağ gözüne girer Veysel'in O gözü de hemen orada akar, kör olur

Veysel'in ailesi, kendi halinde, geçimini zorlukla temin eden yoksul bir köylü ailesiydi O'nun tedavisi için ne maddi imkanları vardı, ne de yol yordam

biliyorlardı Babası Ahmet Ağa, Veysel'in bu talihsizliğine bir yandan üzülüyor, bir taraftan da ona yardım etmeye çalışıyordu Veysel'in köyü Sivrialan, Emlek adı verilen, türkmen köylerinden oluşan bir yörenin içinde yer alıyordu Emlek, aşıklarıyla ün salmış, pek çok aşık yetiştirmiş bir yöreydi Dolayısıyla Sivrialan'a da sık sık bu yörenin aşıkları uğrar sohbetler, muhabbetler, cemler yapılırdı Veysel küçüklüğünden beri bu toplantılara katılır, yörenin aşıklarından deyişler dinler, onlar hakkında bilgiler alırdı Bu tür muhabbetlere babası da meraklıydı O da eski aşıkların deyişlerini söyler, bunlardan zevk alırdı Veysel'in de şiire, saza, söze merakım keşfeden Ahmet Ağa, oğluna bir bağlama yaptırdı Veysel, ilk saz derslerini kendi köyünün usta sazcılarından Molla Hüseyin'den ve Çamşıhılı Ali Ağa'dan aldı ilk başlarda saz çalmakta ürkek davrandıysa da kısa zamanda kabuğunu kırdı Çalıştıkça sazını geliştirdi, dağarcığına yüzlerce eseri aldı Pir Sultan Abdal, Agahi, sıtkı, Veli gibi usta aşıkların deyişlerini, sazıyla köyünde yapılan toplantılarda seslendiriyordu

Aradan çok zaman geçti; Veysel delikanlı olmuştu artık Babası Veysel'in evlenme çağının geldiğini düşünüyordu Bu düşüncesini kısa bir süre sonra hayata geçirdi ve akrabalarından Esma'yı Veysel'le evlendirdi Veysel seviyordu karısını, fakat bu sevgi kıskançlığı da beraberinde getirdi Ancak bu kıskançlık Esma'yı usandırmıştı Sekiz sene evli durmuştu Esma; artık bu duruma dayanamayacağını anlayınca Hüseyin isimli bir delikanlı ile kaçtı Esma Ana bu kaçış öyküsünü Sivr'alan köyünden yetişen araştırmacı Gülağ öz'e şu sözlerle anlatır: "Veysel çok huysuzdu Bana geçim vermez, kıskanır dururdu gönlümle evlenmedim zaten Onun huysuzluğu gereksiz kıskançlığı beni kendisinden soğuttu Hüseyin yakın komşumuzdu Bize azap durdu, O'nunla anlaştık Zaman zaman birlikte buluşurduk Veysel bunu sezinlemiş, hatta birkaç kez beni uyarmıştı Zamanla bizim

kaçacağımızı bile düşünmüş, umudunu kestiği de olmuş Hüseyin'le kaçtığımızda Bafra'ya ulaştık Çeşmenin başında çoraplarımızı çıkartıp serinlensin istedik Çorabımın uçunda beni rahatsız eden bir şeyler vardı Elimi sokup baktığımda, bize bir ay yetecek kadar para çıktı Bunu Veysel koymuşta Beni çok severdi "Kaçarlarsa, perişan olmasın" diyerek koyduğunu düşündüm hep"

Bu olaydan sonra Veysel daha çok içine kapandı O sıralar arkadaşı kürt Kasım Veysel'i yalnız bırakmıyor ona can yoldaşı oluyordu kürt Kasım, bir gün Veysel'e kendi memleketi olan Zara'ya gitmeyi teklif etti Veysel için ele geçmez bir fırsattı bu kürt Kasımla düştü yola Veysel Köyünden bu ilk çıkışında farklı insanlarla, değişik bir iklimle karşılaştı kürt Kasım da Veysel gibi saz çalıyor, türkü söylüyordu Birlikte çok muhabbetlere katıldılar

kürt Kasım Veysel'e can yoldaşı olmak, saz çalıp türkü söylemekle kalmadı; Onun ikinci evliliği için de aracı oldu Bir süre sonra Zara'daki Yalıncak Baba türbesinin işlerini yapan Gülizar Ana ile Veysel'i evlendirdi

Veysel bu olayların ardından köyüne döndü ve yaşamına devam etti O yıl anasını ve babasını ardı ardına kaybetti Veysel Ardından çocukları oldu; hayatını onlara adadı Yaşamına böylece sakin ve huzur içinde devam etti Ta ki 1931 yılı gelip çatıncaya kadar


Alıntı Yaparak Cevapla

Aşık Veysel Şatıroğlu - Kimdir Kısaca Hayatı

Eski 10-21-2012   #3
Prof. Dr. Sinsi
Varsayılan

Aşık Veysel Şatıroğlu - Kimdir Kısaca Hayatı




O yıllarda Ahmet Kutsi Tecer Sivas Maarif müdürüdür Yakın arkadaşlarıyla birlikte Halk şairlerini Koruma Derneği'ni kurarlar(1931) Dernek üyeleri Sivas'ta bir "Halk şairleri Bayramı" düzenlemek fikrini kısa zamanda geliştirirler ve yaşama geçirirler Bayram süresince çalıp söyleyecek yerel müzikçileri ve aşıkları toplamak başlı başıa bir sorundur Zira o yıllarda yerli sanatçılar bu günkü kadar rahatlıkla geniş kitleler önünde sanat uygulaması yapmaktan çekinirler Halk şairleri Bayramını düzenleme komitesi şarkışla'nın Sivrialan Köyü'ne de uğrar; iyi çalıp söyleyenleri tespit edip bayrama katılmalarını sağlamak için Heyet Veysel'in evine geldiğinde Veysel karısına evde olmadığını söyletir Katılmak istemez Aslında çekinmektedir, hatta biraz da korkusu vardır Zira devletin adamlarının onu soruşturması, başına bir iş geleceği korkusunu uyandırır Veysel'de Ancak Tecer'in ısrarları karşısında dayanamaz ve bayrama katılır Veysel'i "aşık" yapacak, O'nu ilk önce kendi vilayetine, sonradan da tüm

yurda tanıtacak bu bayramı, folklor araştırmacısı ibrahim Aslanoğlu hazırladığı bir kitapçıkta şöyle anlatmaktadır: "Bayram 5 Kasım 1931 günü başlamış, üç gün devam etmişti 15 aşığın katıldığı söyleniyorsa da bunların hepsi şair değildi Çoğu sazcı ve hikayeci idi Hatırlayabildiklerim şunlardır: Aşık Veysel, Revani Suzani, Aşık Süleyman, Karslı Mehmet, Hikayeci Ali Dayı, Aşık Müştak, Yarım Ali, Talibi, Yusuf, San'ati, Aşık Ali Bunların içinde şair olarak Süleyman, Talibi, Revani, Suzani ve San'ati vardı Veysel henüz şiir söylemeye başlamamıştı Hepsi de o zamana göre tanınmamış kimselerdi"

işte bu bayramla aşıklık mesleğinin kapılarım aralayan Veysel'in kısa zamanda dili çözülür, çalıp-söylemeye başlar üzerine yüklenen (ya da isteğiyle yüklendiği) misyonu yerine getirmek için yaşamının son dönemlerine kadar çabalar durur Yüzlerce şiir söyler, onlarca plak doldurur, eğitmenlik (belletmenlik) yapar Hakkında kitaplar, makaleler yazılır Adından ve sanatından -yaşarken ve öldükten- sonra bu kadar söz ettirebilen, bu denli ünlenmiş bir başka aşık var mıdır bilemiyorum Her ne olursa olsun doğanın o en acımasız kuralı, Veysel için de geçerlidir elbette Yalnız bu kural bazen acı çektirerek, yatağa düşürerek işler, işte Veysel de böyle bir dertle yatağa düşmüştür Onulmaz derdinin adı Akciğer Kanseridir Derdinin çaresizliğini kendisi de bildiğinden son günlerini köyünde geçirmek ister 1930'larda "Sivr'alanlı Kör Veysel" olarak köyünden dışarıya -her yıl biraz daha genişleyen halkalar halinde- açılan "aşık", 21 Mart 1973 günü Aşık Veysel şatıroğlu olarak yaşamım yitirir Veysel, 22 Mart günü sadık yari olan kara toprakla buluşmuştur






Alıntı Yaparak Cevapla
 
Üye olmanıza kesinlikle gerek yok !

Konuya yorum yazmak için sadece buraya tıklayınız.

Bu sitede 1 günde 10.000 kişiye sesinizi duyurma fırsatınız var.

IP adresleri kayıt altında tutulmaktadır. Aşağılama, hakaret, küfür vb. kötü içerikli mesaj yazan şahıslar IP adreslerinden tespit edilerek haklarında suç duyurusunda bulunulabilir.

« Önceki Konu   |   Sonraki Konu »


forumsinsi.com
Powered by vBulletin®
Copyright ©2000 - 2024, Jelsoft Enterprises Ltd.
ForumSinsi.com hakkında yapılacak tüm şikayetlerde ilgili adresimizle iletişime geçilmesi halinde kanunlar ve yönetmelikler çerçevesinde en geç 1 (Bir) Hafta içerisinde gereken işlemler yapılacaktır. İletişime geçmek için buraya tıklayınız.