Geri Git   ForumSinsi - 2006 Yılından Beri > Forum İslam > İslami - Multimedya > Dini Resimler

Yeni Konu Gönder Yanıtla
 
Konu Araçları
bırakırmısınız, gülde, resulallah, saviçin

Cevap : Resulallah (s.a.v.)İçin Bir Gülde Siz Bırakırmısınız....

Eski 08-31-2008   #61
Gözyaşı
Varsayılan

Cevap : Resulallah (s.a.v.)İçin Bir Gülde Siz Bırakırmısınız....





__________________
Alıntı Yaparak Cevapla

Cevap : Resulallah (s.a.v.)İçin Bir Gülde Siz Bırakırmısınız....

Eski 08-31-2008   #62
Gözyaşı
Varsayılan

Cevap : Resulallah (s.a.v.)İçin Bir Gülde Siz Bırakırmısınız....










Sudenaz

Alıntı Yaparak Cevapla

Cevap : Resulallah (s.a.v.)İçin Bir Gülde Siz Bırakırmısınız....

Eski 08-31-2008   #63
Gözyaşı
Varsayılan

Cevap : Resulallah (s.a.v.)İçin Bir Gülde Siz Bırakırmısınız....








Alıntı Yaparak Cevapla

Cevap : Resulallah (s.a.v.)İçin Bir Gülde Siz Bırakırmısınız....

Eski 08-31-2008   #64
Gözyaşı
Varsayılan

Cevap : Resulallah (s.a.v.)İçin Bir Gülde Siz Bırakırmısınız....






Alıntı Yaparak Cevapla

Cevap : Resulallah (s.a.v.)İçin Bir Gülde Siz Bırakırmısınız....

Eski 08-31-2008   #65
Gözyaşı
Varsayılan

Cevap : Resulallah (s.a.v.)İçin Bir Gülde Siz Bırakırmısınız....






Alıntı Yaparak Cevapla

Cevap : Resulallah (s.a.v.)İçin Bir Gülde Siz Bırakırmısınız....

Eski 09-01-2008   #66
sudenaz
Varsayılan

Cevap : Resulallah (s.a.v.)İçin Bir Gülde Siz Bırakırmısınız....








Alıntı Yaparak Cevapla

Cevap : Resulallah (s.a.v.)İçin Bir Gülde Siz Bırakırmısınız....

Eski 09-01-2008   #67
meLankoLik_asaLet
Varsayılan

Cevap : Resulallah (s.a.v.)İçin Bir Gülde Siz Bırakırmısınız....




Alıntı Yaparak Cevapla

Cevap : Resulallah (s.a.v.)İçin Bir Gülde Siz Bırakırmısınız....

Eski 09-01-2008   #68
sudenaz
Varsayılan

Cevap : Resulallah (s.a.v.)İçin Bir Gülde Siz Bırakırmısınız....








Alıntı Yaparak Cevapla

Cevap : Resulallah (s.a.v.)İçin Bir Gülde Siz Bırakırmısınız....

Eski 09-02-2008   #69
sudenaz
Varsayılan

Cevap : Resulallah (s.a.v.)İçin Bir Gülde Siz Bırakırmısınız....








Alıntı Yaparak Cevapla

Cevap : Resulallah (s.a.v.)İçin Bir Gülde Siz Bırakırmısınız....

Eski 09-02-2008   #70
meLankoLik_asaLet
Varsayılan

Cevap : Resulallah (s.a.v.)İçin Bir Gülde Siz Bırakırmısınız....









Alıntı Yaparak Cevapla

Cevap : Resulallah (s.a.v.)İçin Bir Gülde Siz Bırakırmısınız....

Eski 09-02-2008   #71
Equinox
Varsayılan

Cevap : Resulallah (s.a.v.)İçin Bir Gülde Siz Bırakırmısınız....





youtubecom/watch?v=X3SLfcO4Wg4&feature=related" title="View this video at YouTube in a new window or tab" target="_blank">YouTube Video
youtubecom/watch?v=X3SLfcO4Wg4&feature=related"> youtubecom/watch?v=X3SLfcO4Wg4&feature=related" /> ERROR: If you can see this, then YouTube is down or you don't have Flash installed.


__________________
CHP’siz Atatürkçü,MHP’siz milliyetçi,AKP’siz Müslümanım,Allah istismarcılardan korusun
Alıntı Yaparak Cevapla

Cevap : Resulallah (s.a.v.)İçin Bir Gülde Siz Bırakırmısınız....

Eski 09-02-2008   #72
sudenaz
Varsayılan

Cevap : Resulallah (s.a.v.)İçin Bir Gülde Siz Bırakırmısınız....





Alıntı Yaparak Cevapla

Cevap : Resulallah (s.a.v.)İçin Bir Gülde Siz Bırakırmısınız....

Eski 09-02-2008   #73
Gözyaşı
Varsayılan

Cevap : Resulallah (s.a.v.)İçin Bir Gülde Siz Bırakırmısınız....



Gül Efendim,
Sonsuz selam, sonsuz salat, sonsuz muhabbet ve ihtiram sana
Elimin müjdesi, dilimin muştusu,
Gönlümün hakikat ruhu, ufkumun kahramanı, dünyamın zimamdarı,
Hilkaten fatiham, Nübüvveten hatimem, ezelen ve ebeden Efendim
Varoluş varlığım, gül çağında gül ıtırım,
Gül Efendim
Canların cananı, güllerin gülistanı,
Sonsuzluk aşkımın nur-u ummanı, gönül dünyamın mihveri,
Hayat eksenimin odağı, en mühim nokta-i nazarım,
Her halükarda başvuru kaynağım, rehberi furkanım,
Yegane sığınağım, barınağım ve limanım,
Gül Efendim
Tesellim, bahar iklimim,
Hayatıma hayat sunan biricik modelim,
İnsanlığın iftihar tablosu Hazreti Peygamberim,
Âlemlere rahmet olarak gönderilen,
İnsanlığa armağan olarak vazifelendirilen,
İlâhi ikramım, canım, cananım,
İnsanlığa, insanlığı ve imanı soluklayan muhbir-i sadıkım
Gül Efendim
Teri gül kokan, gönlü gül kokan, ömrü gül kokan,
Gül Efendim
Tebliğden önce temsil gücüm,
Korkutmayan, ürkütmeyen, nefret ettirmeyen, sevdirenim,
Zorlaştırmayan, kolaylaştıran, iyilikle, güzellikle davrananım,
İnsanlık âlemine numune-i imtisalim,
Muhabbetiyle, hoşgörüsüyle, yaklaşımıyla,
Eşsiz özellik ve güzelliğiyle yaşayan Kur’ân’ım,
Gül Efendim
Başlara baş, kalplere ilaç, ruhlara ışık ve ufuk,
Rengime renk, çizgime çizgi, ölçüme ölçü,
Renk, renk, huy, huy, çizgi, çizgi, yol, yol izdüşümler halinde,
İçimde, metafizik yönümde yaşayanım,
Gül Efendim
Ahengim, rengim, özümde biçimlenen irfanım,
Hayat seyrimin fethi, damarlarında dolaşan imanım
Kafa, kalp ve ruh bütünlüğümde şekillenen Sultanım,
Beni nice ümitlerle hülyalandıran hayalim, gerçeğim,
Düşüm, gülüşüm
Gül Efendim
Gecelerimin ışığı dolunayım, gül baharım,
Nazenin fidanlarımın üstünde çiçek çiçek açıverenim,
Şafak serinliğimi, bakış derinliğimi dupduru sularıyla yıkayanım,
Kutlu zaman dilimim, ölümsüz bahar atmosferim,
Sevgi oymağımda sevincim, sevgilim,
Hiç başımı yastığımdan kaldırmadan, gözümü kırpmadan,
Asırlarca sürüp gitmesini istediğim tatlı rüyam,
Misk-i anberim, solmayan boyam,
Dimağımda elvan elvan lezzetim, izzetim, şerefim,
Gül Efendim
Ahmedim, Mahmudum, Muhammedim,
Halık-ı Yezdanımdan, Sultan-ı Müeyyedim
Gül Efendim
Hayatımın siyeri, vasfımın şemaili,
Yakınlığına yakınlığımın ifadesi hilyem,
Şanına layık mi’racım, namına layık mesnevim,
Terennümlerim üzerine bestelenmiş ilahim,
Kağıt kağıt, kalem kalem, kitap kitap, söze layık, kelama layık,
Aşkım, vecdim, muhabbetim,
Gül Efendim
Gönlümün gülü, sinemin sümbülü,
Yüreğimin bülbülü, derdimin dermanı, ruhumun fermanı,
Nazlı ve nazenin gözbebeğim, nur-u dilaram,
Andelib-i Zişanım, sevda iklimim, güzel kokan mevsimim,
Rahman ve Rahimin kudretiyle, İbrahimce, Ahmedi nefesli yarim,
Gül Efendim
Güneşim, yıldızım, ışığım,
Medine’deki nurum, ak kalbime Banu Cihanım,
Güçsüzlüğümün gücü, çaresizliğimin çaresi, şanım,
Gül Efendim
Sonsuz selam, sonsuz salat, sonsuz muhabbet ve ihtiram sana
Gül Efendim
Senin olmadığın yıllarda,
Çölün ortasında alevler almış başını gidiyordu
Küfürler kavurarak, har vurup harman savuruyordu
Gündüzler anlamını yitirmişti
Geceler büsbütün yalanları solukluyordu
Dalga dalgaydı nefesler, kısılmıştı, titrek titrekti sesler
Gündüzler de, geceler de hiç yaşanma imkanına erişemediler,
Yetimdi sözcükler ve sevgiler, acılar besteliyordu yürekler
Cahilce işleniyordu cinayetler, kızlarını diri diri toprağa gömüyorlardı babalar
Cinnet karargahına dönmüştü kalpler, hırpalanmıştı bünyeler,
Hor hakir görülüyordu, insandan bile sayılmıyordu kadınlar,
Çarmıha geriliyordu masum ve narin kelebekler,
Hayat hakkını bulamıyordu bebekler, körpeler
Güçsüzlerin gücünü emerek güçleniyordu güçlüler,
Dünyaya dünya olduğunu hissettirmediler,
Özleminle dolup taşıyordu özlem yüklüler,
Senin olmadığın yıllarda, zamanlarda,
Gül Efendim
Ah keşke ne olur hep aşkınla oturup aşkınla kalkabilsem,
Ruhların yükselişleri gibi ufuklarında dolaşabilsem,
Ne yapıp edip de taa iç dünyalarına derinlemesine akabilsem,
Mecnun gibi arkandan yorulmadan koşabilsem,
İçime bir kor gibi düşerek, ocaklar gibi yanabilsem,
Sensiz geçen her türlü acılardan ah bir kurtulabilsem
Gül Efendim
Yine karanlıklar bastı, ışıklar kesildi, ipler gerildi,
Bulutlar üstümüze karargah kurdu, çıkmaz sokaklar çoğaldı,
Yollar çatallandı, insanlar yoruldu, daraldı, bunaldı,
Varlık içinde yokluk çektiriliyor can taşıyanlara,
İmdat çığlıkları dağlar boyunca dalgalandı,
Kara çizgiler belirdi kara bahtımızda,
Yitirdik kendimizi, senin aşkını yitirdik
Tuzakların esaretinde inlemekte kulaklarımız
Feri kesildi gözlerimizin, tesiri kalmadı sözlerimizin,
Divanelere döndüğümüz muhakkak, yaya kaldığımız muhakkak
Kendimizi unuttuğumuz muhakkak, Seni bilmez olduğumuz muhakkak
Gül Efendim
Sana her zamankinden daha muhtacız Efendim,
Uyandır gaflet uykularından bizleri Efendim,
Yeniden içime, gönlüme, metafiziğime doğ Sen
Ey Sevgili
Gül Efendim
Öyle bir doğuşla doğ ki, öyle bir gelişle gel ki,
Öyle bir sarışla sar ki; dünyam başkalaşsın, gönlüm yenilensin,
Ufkumda ısı ve ışık yüklü güneşler doğsun
Gecelere renk veren aylar semalarımı kaplasın,
Yıldızlar saf saf etrafımda dizilsin, hakikatler sezilsin
Bilinmesi gerekenler bilinsin, derilmesi gereken güller derilsin
Gül Efendim
Gel ey aşk ikliminin Sultanı,
Gel ey güzellik şahikalarımın dolunayı,
Gel ey vefa ve safa göklerinin hilali, cemali,
Gel ey güzellikler ordusunun hakanı, varlık aleminin özü, kemali
Gel, gel de dağıt şu zulmeti İkram et, yitirdiğimiz cenneti
Deriver içimize layık gülleri, sümbülleri,
İtiverme ne olur elinin tersiyle bizleri
Aklımıza sun akılları, basiretleri,
Gül Efendim
Gel, kine kilitlenenlerin kilidini kırmak için,
Nefrete odaklananların nefretini ortadan kaldırmak için,
Düşmanlığa sadık kalanların, zavallı ruhların,
Boyunlarındaki zincirleri çözüp açmak için,
Gül Efendim
Gel, Senin sevginle sevgilerimizi, Senin merhametinle merhametimizi,
Senin şefkatinle şefkatimizi, Senin sinenle sinelerimizi,
Senin muhabbetinle muhabbetimizi,
Senin hoşgörünle hoşgörümüzü
Coştur Efendim, bizleri koştur Efendim
Gül Efendim
İçimize bir gül, gönlümüze bir gül, özümüze bir gül,
Gül Efendim
Sonsuz selam, sonsuz salat, sonsuz muhabbet ve ihtiram sana
Gül Efendim

Alıntı Yaparak Cevapla

Cevap : Resulallah (s.a.v.)İçin Bir Gülde Siz Bırakırmısınız....

Eski 09-02-2008   #74
Gözyaşı
Varsayılan

Cevap : Resulallah (s.a.v.)İçin Bir Gülde Siz Bırakırmısınız....



Aşk Vardı
Güllerce selam ve binlerce salat olsun sana YA HABİBallah!!!

Aşk vardı… Daha hiçbir şey yok iken, HzAdem(as) toprak ile balçık arasındayken… sadece aşk vardı! ‘‘Levlake, Levlak!’’ hitabına mazhar olan kainatın yaratılış sebebi, kainatın efendisi, aşk-ı Muhammed’i vardı Kainatın nuru olarak Sen vardın YA HABİBallah, kainatta ki yerini almış ve alemleri aydınlatmaktaydın… Muhabbetten hasıl olmuş, kainatın yaratılışına sebep olan sevgililer sevgilisi, en sevgili olmuştun!

Senin yolun, aşkın yolu Biz ki aşkın çocuklarıyız, biz ki anamız babamız aşk Ki hayat yolunun evveli aşk, ahiri aşk, zahiri aşk, batını aşk…

Sonsuzluğa yelken açan kelime, kurtuluşa açılan pencere Sensin… Bir yağmur gibindin kuruyan toprağa, bir güneş gibi doğdun karanlık dünyaya… Sen ki Mekke’ye inen nur, alemlere rahmet

Seninle değer bulmuştu kızlar, köleler, çocuklar… seninle öğrenmişlerdi sevmeyi, sevilmeyi Sendin onlara kanat açıp, rahmetiyle kuşatan Sen ki rahmetin peygamberi Rahmet olarak inmiş peygamber Seni üzenler vardı Sanki Sen istesen Habib’inden alt üst etmezmiydi Seni üzenleri… Ama Sen değildin ki, lanet edici olan ‘Ben’ demiştin, ‘rahmet olarak gönderildim’ Rahmet, mekke’ye inen, alemi aydınlatan rahmet

Ey Rahmet! Sendin bilmediklerimizi öğreren Eğiticisi, öğreticisi, yardımcısı, arkadaşı, peygamberiydin Sen, yanan yüreklerin Sen, sevda tepesi, sevginin başlangıç noktası En taze müjde

Ey Müjde! Sen varken varız biz, Senin o müjdeleyiciliğin olmasa, Sen olmasan Ya Habiballah, bu günahlarımız ile nereye gideriz Kapında kalır, içeri giremeyiz Ama Sen ki ‘’şefaatim ümmetimden büyük günahı olana’’ buyuruyorsun Taif’tekiler ayaklarını taşlarken bile ‘’onlar bilmiyorlar’’ buyurup rahmetin ile bizi müjdeliyordun Ki Sen konuştuğunda o kutlu müjde ile konuşuyordun Sen konuştuğunda O’nu konuşurdun, O da hep sana konuşurdu… ‘’Rasulüm, sen olmasan alemleri yaratmazdım’’ derken Habib, Seni Habibullah’ı seçmişti

Alemlere rahmet efendim, melekler bile Sana hayran Efendim Mir’ac’ta dönmemen için Sana yalvaran melekler , Sana hayran, Ey allah’ın Habib’i…

Ey Hasret Çiçeği! Açmıştın ya Medine sokaklarında… Girdiğinde Medine-i Münevvere’ye, Senin hasretin, Senin sevdan sarmıştı şehrin her yanını Bir yumuşaklık şehri olmuştu seninle Aydın şehir olmuştu Ay olmuştun, ay gibi doğmuştun şehre… Tüm çoşkularıyla karşılamışlardı Seni Seni görenlerin hasreti bitmiyordu ki görmekle Daha da yakıyordu bir daha görme aşkı Yanındayken bile hasretlerdi Sana Her sıkıntında yanındaydılar Onlar sana arkadaş olmuşlardı, ashab olmuşlardı, ashabın olmuşlardı… Birde Seni göremeyip hasret içinde yananlar vardı Veysel Karani vardı Üveys’in sevdası aşkı bambaşkaydı Senden uzaklığın verdiği hasret yaktıkça yakıyordu yüreğini… Ve ümmetin, Senin ümmetin olan bizler vardık… Ve sen bizleri de müjdesiz bırakmamıştın, ‘’onlar benim kardeşlerim’’ demiştin ‘’görmedikleri halde iman edenler, işte benim kardeşlerim onlar’’ buyurmuştun… Ve bu buyruğunla biraz olsun yatıştırıyordun gönüldeki hasretimizi… Yoksa çekilebilirmiydi bu hasret! Gerçi mevzu sen olunca hasrette, vuslatta saadet oluveriyor bize, Ey Habiballah!

Üzsekte Seni çoğu zaman rahmetinle değiyorsun yüreklere… Yine rahmetini değdiriyorsun bize Ne kadar günahkar olursak olalım… bağrı yananların yüreğine her iki alemde de su serpen Seyyid-i Sakaleyn…

Ey Gül! Bitsin artık bu dünyaya sürgünü ve Sen ‘’ o bayıltan renklerinle gönlümüze dökül, ağlayan gözlerimizin içine gül! Ey kupkuru çölleri cennete çeviren Gül!’’ kurumaktan çatlayan toprağa dökülen bir su damlası gibi gel!

Gel de bir kez daha misafir ol aleme! Tahtını sinelerimize kurda; bize, buyurabildiğin har şeyi buyur! Gel de gönlümüzden karanlıkları kov Gönlümüze gelde rahmet’en-lil-alemin ol! Gelde yeniden kurtar bizi… sevgi fedailerinin öncüleri ol da gel Selat-ü selamlarımıza, sessiz atılan feryatlarımıza bir ses verde geeel… Yine… Yeniden…

Alıntı Yaparak Cevapla

Cevap : Resulallah (s.a.v.)İçin Bir Gülde Siz Bırakırmısınız....

Eski 09-02-2008   #75
Gözyaşı
Varsayılan

Cevap : Resulallah (s.a.v.)İçin Bir Gülde Siz Bırakırmısınız....



Gel Ey Resul

Ey Resul,
Gel de bir gör ümmetinin halini
Çöller hiç böyle suya hasret kalmadı
Böyle yanmadı yanardağlarda ateş
Üstümüze böyle sağanak yangınlar yağmadı

Ey Resul, gel
Bir mucize de bize göster;
Öyle çaresiziz ellerimiz bağlanmış,
Öyle yanmış içimiz, gözlerimiz dağlanmış,
Öyle ki umudumuz nuruna bağlanmış
Ey Resul gel de çıkar bizi Asr-ı Saadet’e
Ey Resul gel de kurtar varmadan kıyamete

Yokuşlarda susayıp çatlamış dudağımız,
Çatlamış her yanından, çatlamış vicdanımız
Ey Resul Sen ki ateşte açan gülsün,
Elbette ki alemlere gönderilen ödülsün,
Gel, son bir kez dünyanın yüzü gülsün

Gel ey Resul
Bir mucize de bize göster
Öyle çaresiziz ellerimiz bağlanmış,
Öyle yanmış içimiz gözlerimiz dağlanmış,
Öyle ki umudumuz nuruna bağlanmış
Ey Resul gel de çıkar bizi Asr-ı Saadete
Ey Resul gel de kurtar varmadan kıyamete

Rabb’imin rızasına ulaşmamız için gel,
Mahşerden önce son defa kavuşmamız için gel,
Nurunu görüp hayırda yarışmamız için gel
Ey Resul gel de bir sor topraklar neden ağlar
Ey Resul,Mekke’de neden durmaz çığlıklar,
Neden durmaz gözyaşı, gökten neden kan damlar
Neden delinmiş sema, neden çatlak bulutlar
Ey Resul gel de bir sor camiler niye ağlar
Neden susmuş yürekler, nerde kalmış dualar

Ey Resul bekliyoruz son duamız için gel
Gerçekte gelmesen de gel, rüyamız için gel
Gök kubbede çınlayan feryadımız için gel
Her Kadir Gecesinde Kur’an’ımız için gel
Elden gitmekte olan imanımız için gel
İçimizde her dem kopan figanımız için gel
Ey Resul sen gideli putlarımız çoğaldı
Gel, yeniden allah’a yönelmemiz için gel

Ey Resul gel Bir mucize de bize göster
Öyle çaresiziz ellerimiz bağlanmış
Öyle yanmış içimiz, gözlerimiz dağlanmış
Öyle ki umudumuz nuruna bağlanmış
Ey Resul gel de çıkar bizi Asr-ı Saadete
Ey Resul gel de kurtar varmadan kıyamete

Logged


Alıntı Yaparak Cevapla
 
Üye olmanıza kesinlikle gerek yok !

Konuya yorum yazmak için sadece buraya tıklayınız.

Bu sitede 1 günde 10.000 kişiye sesinizi duyurma fırsatınız var.

IP adresleri kayıt altında tutulmaktadır. Aşağılama, hakaret, küfür vb. kötü içerikli mesaj yazan şahıslar IP adreslerinden tespit edilerek haklarında suç duyurusunda bulunulabilir.

« Önceki Konu   |   Sonraki Konu »


forumsinsi.com
Powered by vBulletin®
Copyright ©2000 - 2024, Jelsoft Enterprises Ltd.
ForumSinsi.com hakkında yapılacak tüm şikayetlerde ilgili adresimizle iletişime geçilmesi halinde kanunlar ve yönetmelikler çerçevesinde en geç 1 (Bir) Hafta içerisinde gereken işlemler yapılacaktır. İletişime geçmek için buraya tıklayınız.