Geri Git   ForumSinsi - 2006 Yılından Beri > Sinema, Müzik & Online Videolar > Radyo, Sinema ve Tiyatro

Yeni Konu Gönder Yanıtla
 
Konu Araçları
enler, sinemada

Sinemada En'ler

Eski 11-04-2012   #1
Prof. Dr. Sinsi
Varsayılan

Sinemada En'ler



SİNEMADA EN KORKUTUCU 10 ÇOCUK

Özellikle “Omen” sonrasında korku sinemasında görülen çocuk kavramı, bu hafta “Orphan” ile sinemalarımıza konuk oluyor

Korkunç çocuk meselesinin kaynağı, aslında 1960 yapımı “Village of the Damned”a dayanıyor Ondan sonra içlerine şeytan, uzaylı veya belli bir güç girerek insanları terörize eden bu kavram, son derece işlevsel bir konuma oturtuldu Çokça kullanılması da alana olan ilgiyi kanıtlıyor Hayalet çocuk meselesi de tabii bu durumun en baskın kullanımlarından

İşte şimdiye kadar en çok korktuğumuz çocukların 10 tanesi

1-Damien (The Omen, 1976)

İçine şeytan girdikten sonra insanları güçleriyle öldürebilen Damien, Mia Farrow canlandırdığı korkutucu dadı karakterinin de katkısını alır arkasına Zira o da şeytanın mürididir

2-Bütün çocuklar (Lanetliler Kasabası / Village of the Damned, 1960)

Uzaylıların bir Amerikan kasabasının tamamındaki anneleri hamile bırakmasıyla doğan bir grup çocuk, küçük yaşlarda terör saçarlar Telekinetik güçleriyle insanların korkulu rüyası olurlar Bu yapıt, korkunç çocuk meselesinin ilk ürünlerindendir

3-Sadako ( Halka / Ringu, 1998)

Küçükken öldürülen Sadakonun hayaleti Japon kültürüne göre geri dönüp arkasında bıraktıklarını temizlemekle görevlidir Hideo Nakatanın bu önemli filminde bu karakter, TVnin içinden de monitörlerden de çıkabilecek kadar farklı güçlere sahiptir

4-Chucky (Çocuk Oyunu / Childs Play, 1988)

Kültleşen Chucky karakteri, aslında metafiziksel slasher denince akla gelen en korkutucu şahsiyettir Zira bir anda canlanan bir oyuncak bebektir kendisi Zamanla bir seri üretmesi de şaşırtıcı olmamıştır Zira o zamanlar Freddy Krueger ve Candyman ile akrabadır

5-Cole Sear (Altıncı His / The Sixth Sense, 1999)

Hayaletler görüyorum meselesiyle bir doktorun yardımına sığınan Cole, Haley Joel Osmentın da Hollywooda girmesini sağlamıştır M Night Shyamalanın yönetmenliğiyle sondaki sürpriz, onu korkutucu kontenjanına sokmuştur

6-Toshio Saeki (Garez / Ju-on, 2002)

Gıpgri çizilmiş bir bebek olan Toshio, buradaki perili evin çatı katındaki ailenin oğludur Böylece, aileden daha korkutucu olmayı becerir Zira hiçbir şekilde beklemezken, bir anda gri makyajlı bir bebek çıkar karşınıza!

7-Charlene (Firestarter, 1984)

Drew Barrymore, küçükken farklı kılıklara girmişti sinemada Bu da onun telekinetik güçlere sahip hali! Aman önleminizi alın!

8-Rhoda Penmark (The Bad Seed, 1956)

Bir ailenin en korkutucu çocuğu Bu aileye girerken aman ha, birkaç dakika daha düşünün! Yoksa sonunuz fena olabilir

9-Uzaylı bebek (Its Alive, 1974)

Yeni bir bebek doğuran bir aile ve onun uzaylı olmasını öğrenmeleriyle yıkılmaları Tabii bebeğin tipini size de göstersek siz de korkarsınız orası kesin! Film, sinema tarihinin kült yönetmenlerinden Larry Cohen imzalı

10-Gage Creed (Hayvan Mezarlığı / Pet Sematary, 1989)

Hayvan Mezarlığı, Stephen Kingin zombi ve hayalet meseleleri açısından sinema tarihine çokça malzeme üremesine yol açmıştır Bu karakter de oradan çıkan bir hayalettir ve son derece kızgındır!

Alıntı Yaparak Cevapla

Sinemada En'ler

Eski 11-04-2012   #2
Prof. Dr. Sinsi
Varsayılan

Sinemada En'ler



En İyi Çizgi Roman Uyarlaması Filmler

Çizgi Romanların sinemaya aktarımı asında zor hadise Çünkü zamanın moda çizgi romanları spiderman, superman, batman vs çoktan beyazperdeye dökülmüş Bu nedenle şöyle bir problem ortaya çıkıyor ya eski filmlerin devamını çekeceksin yada sadece fanlarını hedef olarak görmeyip yeni fanlarının oluşmasını sağlayacak uyarlanmamış bir çizgi roman seçeceksin Evet belki önceden çekilmiş filmlerin yeni uyarlamaları zor gibi görünüyor Mesela Spider Man filmi için bırakın onca efekti, malzemeyi adamlar daha fazla gerçekçi olabilmek adına üniversitelerle, araştırmacılarla uzun süre çalışmışlar Mesela geçen gün tv de, Örümcek Adamın duvarda kalabilmesinin fizik kurallarına uyabileceğine dair bi şeyler anlatıyordu bu akademistlerden biri Adamlar uyarlamayı anlamınca yapmaya çalışıyor

Ama ikinci tip uyarlamalar daha zor bence, keza var olan ve fazla sesi çıkmayan bir fan grubunu koruyup çizgi romanın etki etmediği yeni bir fan oluşturmak çok zor olsa gerek Bunun için hem çizgi roman hem beyazperde de yenilik yapmanız gerekiyor O yüzden listeye öyle bir filmle başlayayım

SIN CITY



Bir çizgi romanı sinemaya en iyi nasıl aktartılır sorusunun cevabı bu filmdir bence Tabiki şimdilik, keza yakında ikincisi gösterime girecek Evet çok sağlam kadrosu olması filmin enfes olmasına büyük etken fakar filmin işlenişi ve kullanılan efektler çizgi romanı beyazperdeye uyarlamada çığır açmıştır Bu tip film meraklılarının kesinlikle izlemesi merak edenlerin bununla başlamasını öneririm

300






Enfes bir uyarlama da 300 Spartans dır benim gözümde Eğer benim gibi cizgi roman uyarlaması olduğunu bilmeden izlerseniz film sonu fazla abartma ve gerçekçilikten uzak olma konusunda eleştiriniz olacaktır illaki Eğer aksiyon ve sağlam efekt arıyorsanız kaçırılmaması gereken bir film Ayrıca filmin tamamının stüdyoda çekilmesi de enteresan geliyor insana

BATMAN



En çok beyazperdeye uyarlaması yapılmış çizgi romanlardan biri heralde Batman Hemen hemen bütün filmlerini izlemiş bir muhterem olarak önerim son iki film olan Batman Begins ve The Dark Knight' ı izlemeniz Zaten geçen sene Dark Knight ın sesleri dağları bile aştı

X-MEN

Sırasıyla X-Men, X2, X-Men: The Last Stand ve X-Men Origins: Wolverine olmak üzere 4 filmden oluşan seri İlk üçü birbirini takip ediyor 4 film adı gibi işin başına dönüyor biraz Kendi tarzı olan ve izlenmesi gereken bir uyarlama çizgi romandaki konusundan da fazla uzaklaşılmamış olması daha zevki yapıyor

V for Vendetta

Uyarlama şeklinden daha çok konusuyla ilgi çeken bir film Ben çizgi romanını okumamış biri olarak filmi çok beğenmiştim spoiler olmasın diye fazla girmiyorum ama es geçilmemesi gereken bir film

TRANSFORMERS

Sinemaya aktarılmasını en çok beklediğim çizgi roman bu olmuştur heralde 80 kuşağı kesin kaçırmamıştır bu filmi izlememiş olanların en büyük kayıbı sinemadaki efekt zevkinden mahrum kalmaları olacaktır

LARGO WİNCH

Bu filmde çizgi roman uyarlaması olmasından çok konusuyla dikkat çeken bir film fakat V for Vendetta tarzında bir konu değil Farklı bir avrupa yapımı macera filmi Avrupalılar macera çekemez diyenlere tavsiyemdir efenim

Bunların dışında tavsiye edeceğim filmler ;

Oldboy
Spider-Man
Spider-Man 2
Blade
Blade II
Blade: Trinity
Spawn
Hellboy
Hellboy II: The Golden Army
Fantastic Four
4: Rise of the Silver Surfer

Varsa tavsiyesi olan veya yav şu filmde vardı nasıl atladın diyen buyursun tabiki, nasiplenelim bizde


Alıntı Yaparak Cevapla

Sinemada En'ler

Eski 11-04-2012   #3
Prof. Dr. Sinsi
Varsayılan

Sinemada En'ler



En İyi Klasik Western Filmleri

Spaghetti Westernden bahsedip klasik westerni es geçmek olmaz

İlk olarak 1903 tarihinde The Great Train Robbery isimli filmle western türü sinemada kendine yer bulur Zaman içinde bir çok sembol isimle birlikte Amerikan sineması içinde parlar Özellikle John Ford, Henry Fonda, John Wayne gibi isimler türle özdeşleşmiştir 1960lardan sonra tür yavaş yavaş etkisini yitirmiş bu da Spaghetti Western gibi yeniliklerin ortaya çıkmasını sağlamıştır Spaghetti Western'in ortaya çıkışı türü içinde bulunduğu durumdan bir nebze kurtarmış ve birbirlerinden etkilenerek daha güzel yapıtlar sunmuştur Özellikle 1970'lerde içinde bolca Spaghetti sosu bulunan klasik westerler çekilmiştir Çok da iyi olmuştur

Bu vesileyle Howard Hawks'ın üçlemesinin ilk filmi, sözlükteki kült film kelimesinin karşılığı olabilecek, Tarantino'nun bir kızı beğenme kriteri haline getirdiği, tüm zamanları en iyi westernlerinden 1959 yapımı Rio Bravo'yu tanıtmak istedim

Baş rollerini John Wayne ve Dean Martin'in paylaştığı bu kült western filmde bir şerifin hikayesi anlatılıyor (Zaten Hawks'ın bu üçlemesinin tamanında bir şerifin hikayesi anlatılıyor) Şerif John Chance (ki kendisi John Wayne olmaktadır) kardeşini içeri attığı azılı bir suçluya karşı savaş vermektedir Kardeşinin kurtarmaya çalışan haydut ve çetesi film boyunca John Chance'e yapmadıklarını bırakmazlar bu arada (Dean Martin'in canlandırdığı) Dude ise ayık kaldığı vakitlerde John Chance'e yardım etmektedir

Senaryo, oyunculuk ve müzikler gerçekten dört dörtluk Hele ki sadece psikoloji bozmak için barda çaldıkları müzik harikadır Çoğu westernde görmediğimiz bir atmosferi var bu filmin Çok farklı bir yapısı var Örneğin kasabanın sakinleri hemen hemen hiç gözükmez Bazı karakterler ise filmi bambaşka bir hale sokuyor Özellikle topal Stumpy karakteri

Bu film meşhur High Noon filmine Hawks'ın bir tepkisi olarak çekilmiştir High Noon ile konu benzerliği gözden kaçmaz zaten Hign Noon'da kaçan şerifin aksine gerçek kahram olan ve yılmayan şerifi bize gösterir

Filmle ilgi ufak bir ayrıntı ise filmin seti gerçek dünyanın 7/8i oranında kurulmuş Sebebi de oyuncuları olduğundan daha büyük göstermek Ayrıca bu fikmde yanlızca iki yakın çekim kullanılmış Bu bile Spaghetti western ile klasik westernin farkını ortaya koyuyor Yakın çekim Spaghettilerin en büyük silahıdır

Daha fazla uzatmadan bence en iyi klasik western olan bu filmle ilgili bir kaç resim eklemek istiyorum



Alıntı Yaparak Cevapla

Sinemada En'ler

Eski 11-04-2012   #4
Prof. Dr. Sinsi
Varsayılan

Sinemada En'ler



En iyi Spaghetti Western filmleri

Western türü içerisinde kendine apayrı bir yer edinmiş bir akımdır Spaghetti Western

İsimsiz, geçmişi olamayan, yanlız anti kahramanlar, kirli, fakir bakımsız sınır kasabaları, Meksikalılar, haydutlar, ödül avcıları hepsi bu akımın en önemli özellikleridir

Türün en güzel örneklerinden biri Spaghetti Westernlerin ustası yaratıcısı Sergio Leone'nin asistanı Sergio Corbucci'nin yönettiği 1966 yapımı Django filmidir Başrolünde ülkemizde de çok fazla tanınan yine türün en iyilerinden Franco Nero oynar

Film aslında Sergio Leone'nin Dollar/The Man With No Name üçlemesinin ilk filmi A Fistful of Dollars/Bir Avuç Dolar filminde esinlenildiği Akira Kurusawa'nın yazıp yönettiği Yojimbo filminden esinlenilmiştir İçerdiği şiddet nedeniyle çoğu ülkede sansüre uğramıştır Bü yüzden de tür içinde çok farklı bir yere sahiptir Quentin Tarantino da dahil olmak üzere çoğu yönetmen filmlerinde bu filme atıfta bulunmuştur





Alıntı Yaparak Cevapla

Sinemada En'ler

Eski 11-04-2012   #5
Prof. Dr. Sinsi
Varsayılan

Sinemada En'ler



GELMİŞ GEÇMİŞ EN İYİ 10 YENİDEN ÇEVRİM

Bu hafta vizyona giren “Davetsiz”, Hollywoodun son yıllarda bolca ürettiği yeniden çevrimlerden biri daha Biz de bu gittikçe genişleyen alanda ortaya çıkan filmlere bir bakış attık
Amerikan sinemasının son 10 yılda yaratıcılık anlamında sıkıntı çektiği aşikar Bu sebeple de genelde yeniden çevrimler ve çizgi roman uyarlamaları ile yürüyor sektör Bunların da yönü B filmleri, 70lerin korku filmleri ve Uzakdoğu korku filmleri oluyor genelde Ama elbette bir bakış attığımızda 10luk listede daha çok Amerikan sinemasının tarihinin diğer dönemlerinde dikkat çeken filmler yer alıyor
Bu da son dönemdeki bu zorunluluktan üretilen yeniden çevrimlerin içine düştüğü durumu ispatlıyor İşte bunların en iyi on tanesi
1-King Kong (2005)
30ların sanayileşme karşıtı B filmi klasiği, bir canavar filmi olarak anılıyordu o zamanlar “Yüzüklerin Efendisi”nin yönetmeni Peter Jackson ise B filmi kalıplarını A filmine transfer etti bu eserde Öyle ki King Kong ile dinozorların kapışmasının süresini uzatıp daha önce görmediğimiz efektlerle donatılmış bir düello izlediğimiz gibi, 30ların ABDsini yaratma konusunda da bir hayli becerikliydi yönetmen Yani uyarlamalarda olması gereken her şey mevcuttu
2-Sinek (The Fly) (1986)
David Cronenbergin el attığı bu bilimsel deney alt türü örneği, body-horror alt türüne transfer edildi Bir bilim adamının kendini sineğe dönüştürme sürecini ele alan yapıt, yönetmenin en ciddiye alınacak projesi olarak Kurt Neumannın 1958 tarihli B filminin üzerine birçok tuğla koyuyordu Cronenbergin B filmleriyle ne kadar haşır neşir bir yönetmen olduğunu da ispatladı
3-Halloween (2007)
Bazı yeniden çevrimler de bu film gibi önbölüm olarak tasarlanıyor Öyle ki John Carpenterın 78 tarihli klasiğindeki Michael Myers karakterinin burada çocukluğuna iniyoruz Böyle olunca da sayısız devam filminden çok farklı bir yere otururken, serinin üzerine bir şeyler ekleyen bir esere dönüşüyor Rob Zombienin filmi
4-Bir Avuç Dollar (Per un Pugno Di Dollari / A Fistful of Dollars) (1964)
Sergio Leonenin spagetti western üçlemesinin ilk ayağı olan yapıt, 1961 tarihli samuray filmi “Yojimbo”nun yeniden çevrimidir Akira Kurosawanın birçok filmi gibi o yapıt da western dünyasına uyarlanmıştır Hem de dramatik düzen daha stilize hale getirilmiştir Başrollerde Clint Eastwood ve Lee Van Cleef var, orijinal filmdeki Toshiro Mifunenin yerine
5-Tek Adam (The Omega Man) (1971)
Richard Mathesonın romanı 1964de “Yeryüzündeki Son Adam”da (“Last man on earth”), Vincent Pricelı B filmivari bir uyarlamayla sinemaya girdikten sonra 1971de Boris Sagal imzalı Charlton Hestonlı bu filmle yeniden çevrildi 2007de ise “Ben Efsaneyim” adı altında Will Smithli bir esere gebe oldu İkinci film, siyah-beyaz ilk yapıtın üzerine koyduğu şehirdeki yalnızlık meselesiyle görsel anlamda dikkat çekti İlk film daha çok bilim adamı kavramının üzerine gidiyordu zira “Ben Efsaneyim” ise 1971 yapımı filmin ne üzerine koyabiliyordu, ne de hikayenin sonunu doğru bir zemine oturtabiliyordu
6-Vampir Nosferatu (Nosferatu: Phantom der Nacht) (1979)
FW Murnaunun 1922de çektiği “Nosferatu”, sinema tarihinin ilk uzun metrajlı vampir filmiydi 1979da Werner Herzogun ürettiği ise Klaus Kinskinin başrolünde oynadığı o filmin birebir yeniden çevrimiydi Sadece renksiz renkliye, sessiz sesliye transfer olmuştu Alman dışavurumculuğa saygı duruşu niteliğindeydi
7-Korku Ruhu Kemirir (Angst Essen Seele Auf) (1974)
Douglas Sirkün ABDde çektiği ve kitsch görsel yapısıyla dikkat çeken melodramlar, 70lerde Fassbinder filmlerinde minimalist ve eşcinsel karakterler arasında geçen tür örneklerine transfer oldu Ancak bu film daha çok bir siyahi adam ile gündelikçi yaşlı kadının aşkını seks üzerinden vermesiyle ahlaki tartışmalar açtı Zeki bir kültürel uyarlamaydı
8-Nabız (Pulse) (2006)
“D@bbe”nin de kaynaklığını yapan 2001 yapımı Kiroshi Kurosawa filmi “Kairo”nun uyarlaması, bilgisayardan çıkan hayaletle ilgili bir eser Böylece teknolojiyle ilgili yoğun dertlerini bir şekilde dünyanın sonunu getiren bir sonla birleştirebiliyor Farklı dünyasıyla ABDde daha önce pek rastlanmamış bir tür örneğine dönüştü
9-Karanlık Su (Dark Water) (2005)
Brezilyalı yönetmen Walter Sallesin fiziksel olarak Japonlara benzeyen Jennifer Connellynin başrolünde oynadığı yeniden çevrimi Yönetmen Nakatanın 2002 tarihli ve aynı isimli filmini Amerikan coğrafyasına uyarlarken son derece sadık ve etkili olmayı beceriyor
10-The Thomas Crown Affair (1999)
1968 tarihli Norwan Jewisonın yönettiği filmde, Steve Mcqueen ile Faye Dunaway başrolleri paylaşıyordu 1999da ise Jewisonın yerine aksiyon yönetmeni John Mctiernan, ikilinin yerine ise Pierce Brosnan ile Rene Russo geçti O zamanların daha dengeli ve düşük tempolu sinemasını aslında günümüz sinemasında karşılayan keyifli bir uyarlamaydı Bu soygun filminin yeniden çevriminde Faye Dunawayin de ufak rolü önemliydi elbette

Alıntı Yaparak Cevapla

Sinemada En'ler

Eski 11-04-2012   #6
Prof. Dr. Sinsi
Varsayılan

Sinemada En'ler



Gelmiş geçmiş en iyi 10 renkli kara film

Sinemanın siyah-beyaz döneminde en önemli eserlerini verdiğine inandığımız kara filmin renkli örnekleri, 60ların sonundan itibaren neo-noir adı altında üretilmeye başlandı

İşte bu dönem sonrasında sürekli yenilenen, farklı türlerin içine giren ve anlaşılamayacak derece çap değiştiren türün bu periyodundaki örnekleri arasında bir yolculuğa çıktık Elbette David Lynch, David Fincher, Coen Kardeşler, Christopher Nolan ile türü önemli formüllere kavuşturan isimler, bu listede öne çıktılar Tabii ki 70lerin o 40ların türlerine saygı duruşunda bulunan ve bizim listeye almadığımız “Çin Mahallesi” (“Chinatown”), “Body Heat”, “The Big Sleep”, “The Long Goodbye” gibi filmleri az farkla dışarıda bıraktılar

Bildiğimiz gibi kara film, suçluların dünyasını belli bir estetikle ve genelde hard-boiled dedektif romanlarındaki gibi anlatan bir tür Kaynağını ise Fransadan aldığı için film-noir olarak anılıyor Renkli dönemi ise post-noir veya neo-noir adı altında bilinir Bilimkurgu ile birleştiği tech-noir ise ayrı mesele İşte, “Red Rock West”, “The Black Dahlia” ile “Orada Olmayan Adam”ın az farkla dışarıda kaldığı en iyi 10 renkli dönem kara filmin listesi:

1-Mulholland Çıkmazı (Mulholland Dr) (2001)

David Lynchin kara filmin kalıplarını tersyüz eden filminde, ikisi aynı kişinin oynadığı üç femme fatale, iki birbiriyle bağlantılı gözüken hikaye, bir lezbiyen ilişki, bir de mavi kutu var Bunların toplamında hikaye yapısının yerlebir edildiği bir dramatik iskeletle yüzleşiyoruz Böylece atmosferin de gizemi tamamen bu bozulan ve anlaşılmayan öğeler üzerine kuruluyor

2-Akıl Defteri (Memento) (2000)

Kara filmin ustası Christopher Nolan imzalı yapıt, hikaye kurgusunu tamamen tersine çeviriyor Bu da aslında öznel bir hafızasını kaybetmiş adam dünyası yaratıyor Siyah-beyaz ile renkliyi iç içe geçiren yapıtın, bir cinayet araştırması üzerinden gizem depolaması da bu yapısını anlamlandırıyor

3-Kansız (Blood Simple) (1984)

Tür cambazı Coen Kardeşlerin, kara filmin ilk dönemindeki dokuyu renkli ışık oyunlarıyla ve farklı stil denemeleriyle değiştirdiği yapıtları, türü aynı zamanda kara komedi ve westernin içine sokar Kiralık katil bir western karakteridir ve absürddür Mesele ise fazlaca ailevidir!

4-Günah Şehri (Sin City) (2005)

Başlı başına bir kara film şehri yaratarak bunu çizgi roman estetiğiyle saran yapıt, siyah-beyaz görünüme sahip olsa da suç meselesine gelişmiş bir bakış atar Bu sayede de aslında siyah-beyaz ile renkli karakterleri iç içe geçirirken chiaruscuro ışık oyunu adına da son derece çarpıcı gölge denemeleri sunar Robert Rodriguez ile Frank Miller yönetmenlik koltuğunda!

5-Öldüren Kadın (Femme Fatale) (2002)

Kara filmin bütün öğelerini pastiş bir iskelete geçiren Brian De Palma, hem sinefil duygusunu hissettirmiş hem de yenilikçi bir yapı kurmuştur Tabii bunların başında da femme fatale motifi gelmektedir Bu biçimci filmde, tesadüfler de önemli bir rol oynar

6-Şeytan Çıkmazı (Angel Heart) (1987)

Mickey Rourkeun canlandırdığı dedektif karakterinden güç alan yapıt, onun bakış açısından akar Esas amacı ise şeytan kılıklı mafya patronu Robert De Nironun Lucifer adlı karakteriyle mücadeledir Şeytan filmi ile kara film iç içe geçip ilginç bir melez iskelet oluşturur burada

7-Kayıp Otoban (Lost Highway) (1997)

David Lynchin iki hikayeli film modelinin ilk adımını attığı bu yapıt, reenkarnasyon ve paralel evren gibi kavramlara da gidebileceğimiz bir akış izler Öyle ki aslında Lynchin amacı ayrı iki öyküyü, alakasız bir akışa sokarak çığır açmaktır Bunun için de kara film motiflerini kullanır

8-Olağan Şüpheliler (The Usual Suspects) (1996)

Bryan Singerın başrolünü oynadığı yapıt, bir iskelede yaşanan 91 milyon dolarlık kaçakçılık ve patlamanın sorumlusunu bulma çabasına odaklanır Beş olağan şüpheli üzerinden akar Amaç Keyser Sözeyi bulmaktır Yönetmenlik koltuğunda X-Men serisinden tanıdığımız Bryan Singer var Kevin Spacey ise buradaki rolüyle en iyi yardımcı erkek oyuncu Oscarına uzandı Sürprizli sonuyla hala konuşulan önemli bir film!

9-Yedi (Seven) (1995)

David Fincherın kara filmi, polisiye ile slasher filminin içine geçirdiği bu melez yapıt, üç türün kalıplarıyla oynar Morgan Freeman, Brad Pitt ile Gwyneth Paltrowun başrol performansları da bu kara film stillerinin içindeki farklı dünyaya ışık tutulması açısından önemlidir

10-Point Blank (1967)

John Boormanın kimi kesimlere göre neo-noirı başlatan filmi olarak görülen yapıtını, Lee Marvinin vurucu karakteriyle bir anti-kahraman galerisi konumuna da oturtabiliriz 60larda geçmesi de bir hayli önemlidir

Alıntı Yaparak Cevapla

Sinemada En'ler

Eski 11-04-2012   #7
Prof. Dr. Sinsi
Varsayılan

Sinemada En'ler



Gelmiş geçmiş en iyi 10 aksiyon filmi

“GIJoe” ile aksiyon yeniden gündeme gelmişken, türün 40 senelik tarihinde bir gezintiye çıktık

1960ların sonunda ve 70lerde şimdiden daha cool bir şekilde sinema dünyasına giren aksiyon, 80lerde bazı türlerle iç içe geçti 90larda ise altın dönemini yaşadı 2000lere gelindiğinde stilize veya melez haliyle evrim geçirip varlığını sürdürmek için çabaladı Bilindiği gibi her aksiyon filminde, patlama, çatışma, kovalama, yaya takip gibi sahneler mevcuttur Bu özelliklerin yanında da tempo yapmak şarttır

İşte aksiyon filmlerinin belki de 20ye dayanan önemli örneklerinin 10 tanesi aşağıda

1-Kanunun Kuvveti (The French Connection) (1971)

Uyuşturucu kaçakçılığını ele alan yapıt, kimilerine göre maceranın aksiyona geçişinin ilk örneğidir Yönetmen “Şeytan” (“The Exorcist”) ile tanıdığımız William Friedkin Başrolde ise Gene Hackman var

2-Yüz Yüze (Face/Off) (1997)

John Woonun ABDdeki en çarpıcı filmi, yüz değiştirme meselesine odaklanan bir aksiyon/noir kırması olarak anılabilir ABDden bakınca Ancak esasen bu Hong Kongdaki triad film türünün bir devamı Özellikle kilisedeki çatışma, baskın ve hapishaneden kaçış sahnesine dikkat!

3-Kaya (The Rock) (1996)

Michael Bay imzalı yapıt, bir sarsak polis, bir Amerikan askeri ile bir eski mahkumun üzerinden alternatif kahramanlar odaklı bir aksiyon çıkarıyor Muhalif tavrıyla da Sean Connery, Nicolas Cage ve Ed Harrisli kadrosunun hakkını veriyor

4-Kaçış (Running Scared) (2006)

2000lerin en dikkat çekici yönetmenlerinden olan Wayne Kramer imzalı yapıt, Paul Walkerın başrol performansıyla da öne çıkıyor Filmin kirli silah peşindeki aksiyon sekansları da tavan yapıyor elbette!

5-Hız Tuzağı (Speed) (1994)

90ların milat niteliğindeki aksiyonlarından Hız meselesini sinemaya tür üzerinden sokan ilk film olma özelliği taşıyor Bu durumuyla da Jan De Bontun en iyi filmi Zira yönetmen, bunun sonrasında bir daha ayakları üzerinde duramadı Burada bir teröristin bir otobüse koyduğu bombanın hız kesilmesi halinde patlayacak olması ele alınıyor Bu doğrultuda da Keanu Reeves ile Sandra Bullocku piyasa soktuğunu da ekleyelim

6-Görevimiz Tehlike 2 (Mission: Impossible II) (2000)

John Woonun Görevimiz Tehlikesi, nihai toplamdaki çatışma, kovalamaca ve casusluk bölümlerinin üzerine düelloyu ve bunların stilize hallerini ekledi Bu doğrultuda da aslında Amerikan sinemasının son yılllarda en yönetmenlik içeren tür örneği oldu Hitchcockun “Notorious”unun olay örgüsünü birebir kullanarak postmodern bir yapı kurduğunu da ekleyelim

7-Hepsini Vur (ShootEm Up) (2007)

Michael Davisin filmi John Woo geleneğinden estetize bir aksiyon sunuyor Bu doğrultuda da Clive Owen-Monica Bellucci ikilisinin seks sahnesi, ortada kalan bebek gibi öğeler de bu koreografinin bir parçasına dönüşüyor

8-Devlet Düşmanı (Enemy of the State) (1998)

Tony Scottın bu politik dokulu aksiyonu, bir kaçış meselesi üzerinedir aslında Teknolojik bir biçimcilik sergilemesiyle de sürekli temposunu yükselterek devam eder Başrollerde Will Smith ve Gene Hackman var

9-Bullitt (1968)

Frank Bullitt, arabasıyla iki katilin peşine düşer Film de Peter Yatesin yönetmenliği bu kaçma-kovalamaca sahnlerinin izini sürüyor Sinemanın ilk aksiyonlarından!

10-Zor Ölüm (Die Hard) (1988)

Los Angelesta bir binada yaşanan polis-terörist çatışmasına odaklanan yapıt, John Mctiernan imzalı Sonradan dört filmlik bir seriye dönüşen eserin başrolünde Bruce Willis oynuyor ve kendini yerden yere atan masum polis kimliğini sergiliyor McTiernanın sonradan aksiyon yönetmeni olarak bolca iş bulduğunu da ekleyelim

Alıntı Yaparak Cevapla

Sinemada En'ler

Eski 11-04-2012   #8
Prof. Dr. Sinsi
Varsayılan

Sinemada En'ler



En iyi 10 peri masalı filmi

“Harry Potter” serisinin son halkası vizyona girmişken, masalın sinemadaki temsilcisi olan alt türün örneklerine bakış attık

Sinemada masal kavramı çoğu kez kullanılmıştır Ancak bunun bir formülle temsili fantezi türünün alt türü olan peri masalı filmi ile olmuştur Bu da masal dünyasına giren küçük bir kızın maceralarına ve aldığı derslere odaklanır Bu küçüklük durumu ve dersler zaman geçtikçe farklı kalıpların içine girmiştir elbette

İşte peri masalı filmlerinin belki de 20ye dayanan önemli örneklerinin 10 tanesi aşağıda

1-Oz Büyücüsü (The Wizard of Oz) (1939)

Victor Flemingin L Frank Baumun romanından uyarladığı yapıt, peri masalı filmi alt türünü başlatan eserdir Judy Garlandın canlandırdığı ana karakter Dorothynin Kansası terkedip, iyi ve kötü cadılı, konuşan aslanlı, demir adamlı bir dünyaya girmesini, techicolor teknolojisiyle (o zamanın mavi, sarı ve kırmızı renkler üzerine kurulan renkli pelikülü) siyah-beyazın ayrımını yaparak canlandırır Eşcinsel okumalara da açık olan yapıtın, şu anda popüler kültürde çok önemli bir yeri vardır

2-Makas Eller (Edward Scissorhands) (1990)

Tim Burtonın alt türü postmodernize ederek hayal ile gerçekliği belirginsizleştiren filmi, Johnny Deppin başrol performansıyla da dikkat çeker Burada ana kahraman, ekspresyonist makyajlarla sarılan bir ötekidir ve masalı takip eden küçük kızın yerine yerleştirilmiştir Ana hedef ise taşra hayatının kokuşmuşluğudur

3-Panın Labirenti (El Laberinto del Fauno) (2007)

Fantastik sinemada “Cronos”, “Hellboy” gibi filmleriyle dikkat çeken Meksikalı Guillermo Del Toro, İspanyadaki Franco rejimini de içine kattığı bu alt tür örneğiyle, formülün içine politikayı dahil etmiştir Politika, hayal dünyasının bir bilinçaltı konumundadır Bu da gerçekliği daha da belirsiz hale getirmiştir

4-Amélie (Le Fabuleux Destin dAmelie Poulain) (2001)

Jean-Pierre Jeunetnin romantik-komedi tonundaki peri masalı filmi örneği, Amelienin (Audrey Tautou) gözünden Parisi kurmaca bir hale getirmiştir Bu da aslında evreniyle dikkat çeken entelektüel bir film modeli yaratmasını sağlar Son derece yaratıcı ve özgündür

5-Yurttaş Köpek (Mah Nakorn) (2004)

“Kara Kaplanın Gözyaşları” (“Fah Talai Jone”) ile sinemaya giren Taylandlı Wisit Sasanatiengin bu ikinci filmi, “Amélie”nin formülünü kendi kültürüne adapte eden özlü bir eserdir Saklı bir klasiktir! Özellikle de bir fabrikada çalışan baş karakterinin Chaplinvari konumu ile masal dünyasının kitsch (bayağılık estetiği) özeni dikkat çeker

6-Baron Munchausenin Maceraları (The Adventures of Baron Munchausen) (1988)

Sinema tarihinin son 20 yılındaki has masalcılardan olan Terry Gilliamın en özgün eseri, Baron Munchausen adlı tiyatro oyununun peri masalı dünyasına transfer olmasıyla kendine olgun metinler açar Aslında yine küçük bir kız çocuğudur kahraman Ancak mitolojik ve tarihi göndermeler, bu yapıtı yenilikçi ve olgunlar için yeterli hale getirir

7-Labirent (Labyrinth) (1986)

Jim Henson yaratıcılığının sinemadaki en çarpıcı yansımalarından olan eserin küçük kız rolünde Jennifer Connelly, kabuslara giren kötü adam rolünde ise David Bowie var Amaç ise bir labirenti geçip karga kılığına girebilen Bowienin şatosuna ulaşmak Hafif kuklalarla kitsch bir hal alsa da hem şen şakrak hem de karamsar dünyasıyla dikkat çekiyor

8-Manhattanda Sihir (Enchanted) (2007)

Masalların çizgi filmlerde canlanmış halinden New Yorka gelen bir prenses ile onu takip eden cadının ve prensin hikayesi, aslında alt tür adına ayrıksı ve orijinal bir deneme olarak yorumlanabilir Zira postmodern bir şekilde masal kahramanları gerçek dünyanın içinde dolanmaya başlarlar bir anda Böylece çizgi film bölümü ile kurmaca bölümü birbiriyle iç içe geçip, müzikal koreografilerinin de katkısıyla fazlasıyla pastiş bir yapı kurulur

9- Orfeus (Orphée) (1950)

Jean Cocteau imzalı Orfeus hikayesi, sinema tarihinde sanat sinemasının içindeki en çarpıcı örnektir Aynı zamanda Fransız şiirsel gerçekçiliğinin olmazsa olmazı Cocteaunun masal kavramını sinemaya katması açısından da bir hayli önemli bir konumu vardır

10-Jumanji (1996)

Bir oyunun içindeki canlanıp gerçek dünyaya gelmesini ele alan yapıt, o kutu oyununu oynayan çocukların gözünden atar Bu sayede de alt türün içine dahil olmayı becerir Ancak her harekette başka bir şeyin dünyamıza gelmesi açısından bir hayli yaratıcıdır “Zathura”, “Inkheart”, “Müzede Bir Gece” gibi filmlerin esin kaynağıdır

Alıntı Yaparak Cevapla

Sinemada En'ler

Eski 11-04-2012   #9
Prof. Dr. Sinsi
Varsayılan

Sinemada En'ler



GELMİŞ GEÇMİŞ EN İYİ 10 GANGSTER FİLMİ

Haftaya vizyona girecek “Halk Düşmanları”, gangster filmlerinin ilk dönemine saygı duruşunda bulunurken biz de türün tarihindeki en önemli örneklere bir göz atalım istedik
1930larda 1 Dünya Savaşı sonrası ABDsinin ürettiği katillere odaklı olarak sinemaya giriş yaptı 1942de suç filminin kaynağı kara film olunca, onun içine girdi 72de yeniden “Baba” ile dirildi Şu sıralar ise tür kırmalarının içinde yer alıyor Örneğin son Batman filmi “Kara Şövalye”, özünde bir gangster filmi olarak anılabilir Gangster filmlerini daha çok bir suçlunun hayat hikayesi olarak biliyoruz Biyografik bir tarafları da var yani Gerçek hikayelerden esinlenerek oluşturmaları en önemli özellikleri Ancak elbette anti-kahramanlar sunmalarıyla benzerlerinden ayrılıyorlar
İşte sinema tarihinin en iyi 10 gangster filmi
1-The Public Enemy (1931)
Gangster Tom Powersın 1909-1920 arasında içine 1 Dünya Savaşını da alan dönemde ortağıyla birlikte mafyanın tetikçisi olarak yaptıklarını ele alıyor Belgesel estetiği ve tiyatro geleneği benimsenirken, göstermeden vuran sahnelerle zirve yapıp meşhur olmuştur Türün unutulmaz ismi James Cagneynin ilk başrolü!
2-Yaralı Yüz (Scarface) (1932)
Brian De Palmanın Tony Montana karakterinin esin kaynaklarından olan yapıt, Paul Muninin canlandırdığı Tony Camontenin izini sürer Eski mafya patronlarından birini öldüren karakterimizin, sistemle ve ailesiyle mücadelesi gözler önüne serilir Özellikle Howard Hawksun girişteki plan sekansı ve çatışma sahneleriyle, türe yeni şeyler eklediği de bilinir
3-Küçük Cesar (Little Ceasar) (1931)
James Cagneynin ikinci başrolünü verdiği yapıt, Gino adlı Küçük Cesar lakaplı İtalyan asıllı bir gangsterin mücadelesine odaklanır Yine hedefte 1 Dünya Savaşı sonrası ABDsi vardır
4-Baba (The Godfather) (1972)
Epik gangster filmlerini başlatan yapıt, bilindiği gibi Don Corleone ve ailesinin hikayesine uzanır Yeraltı dünyasının felsefik, kültürel ve sosyolojik bir portresini çıkarmaktır esas amaç burada Coppolanın filmi sonradan iki de devam filmiyle onurlandırılmıştır
5-Kükreyen Yirmiler (The Roaring Twenties) (1939)
Yine bir 20lerle ilgili tür filmi Bu sefer başrollerde James Cagney ve onun kara filmdeki veliahtı Humphrey Bogart var Yönetmenlik koltuğunda ise Raoul Walsh oturuyor Belgesel estetiği ise fazlaca ön planda
6-Salvatore Guilano (1961)
Francesco Rosinin İtalyan Yeni Gerçekçiliği akımına saygı duruşunda bulunduğu eseri, ölen bir gangsterin bu cinayetin arkasında yatan gizemi incelemeye koyuluyor Türün gereklerini zaman dilimindeki süreçlerin üzerine giderek vurguluyor Tabii mahkeme bölümü de önemli bir parçasını oluşturuyor
7-Bir Zamanlar Amerikada (Once upon a time in America) (1984)
2 Dünya Savaşı döneminden beri yasaklı bir musevi gangster, eski semti Brooklyne döner Orada geçmişindeki olaylarla yüzleşir Epik bir şaheser Yönetmenlik koltuğunda spagetti westernlerin usta ismi Sergio Leone var Başrollerde ise Robert De Niro, James Woods ve Joe Pesci
8-Sıkı Dostlar (Goodfellas) (1990)
Mafya patronu olmak isteyen ve daha çok para kazanmayı amaçlayan Jimmy, Tommy ve Henrynin bu gayeleri doğrultusunda yükseliş hikayelerini gangster filmi formatında anlatıyor Yönetmen Martin Scorsese ve sanatçının en önemli 1-2 filmi arasında sayılıyor Başrollerde ise Robert De Niro, Joe Pesci ve Ray Liotta var
9-Sicilyalı (Scarface) (1983)
Epik gangster filmi türünün en belirgin temsilcilerinden olan yapıt, 32 tarihli Howard Hawks filminin yeniden çevrimidir En önemli farkı ise mafyanın içine daha çok sızması ve çatışma sahnelerinin görkemini arttırmasıdır Brian De Palma, yönetmenlik koltuğunda
10-Dillinger (1945)
“Halk Düşmanları”nın da ana karakteri olan ünlü gangster John Dillingerın sinemadaki bu ilk temsili, Alman yönetmen Max Nossekin imzasıyla perdeye aktarılıyor Başroldeki Lawrence Tierneyin yanına Anne Jeffreys, Ralph Lewis gibi o zaman B filmi içinde anılan türe destek veren isimler de ekleniyor Sürekli hapse girip çıkan Dillingerın hikayesinde çatışma sahneleri de mevcut

Alıntı Yaparak Cevapla

Sinemada En'ler

Eski 11-04-2012   #10
Prof. Dr. Sinsi
Varsayılan

Sinemada En'ler



En iyi 10 uzakdoğu korku filmi

Hazır bu hafta vizyona giren “Pek Yakında” ile gelecek hafta sinemalarımıza uğrayacak olan “İçimdeki Şeytan”, yükselen Uzakdoğu korku sinemasını temsil ederlerken, bu alanın en iyilerine bir göz atmak istedim
Japon sinemasının geleneğinde, Hong Kong sinemasında ise üretilen tür örneklerinin içinde korkunun önemli bir yeri vardır Bu durum özellikle 1998de Nakatanın “Halka” ile uluslararası başarı yakalamasını takiben kendine Uzakdoğu usülü korku filmi formülüyle geniş alan bulmuş, böylece türde Güney Kore ve Taylandın da içine girdiği bir üretim kanalı açmıştır
İşte çoğunluğu bir yeniden çevrime gebe olmuş bu filmler arasından en öne çıkan 10 tanesi şöyle sıralanıyor
1-Onibaba (1964)
Antonioni filmlerini akla getiren yabancılaşmış bir yarımadada, gizemli ve lanetli bir Onibaba meselesinin arkasından gelenler Aileyi ve genç kızları tehdit eden bir figür üzerine Japon mitlerinden de besleniyor Tüm bu Uzakdoğu korku filmlerinin babası
2-Halka (Ringu) (1998)
Hideo Nakatanın ilk filmi korkuda yönetmenlikin öne çıktığı kilit eserlerden biriydi Minimalist korku filmi olarak “Altıncı His” de başta olmak üzere bütün tür geleneğini etkiledi Bir lanetin izini süren eser, kültürel bir Japon filmi idi Esas olayı ise hem alt metinleri zengin bir hayalet filmi sunması, hem de atmosferiyle dikkat çekmesiydi
3-Ölüm Provası (Odishon) (1999)
Dingin haliyle sonuna kadar gerilimi ayakta tutan yapıt, rüyalarla ilgilenen istismar filmi tadındaki son bölümüyle dikkat çekti Takashi Miikenin bütün deliliğini taşısa da en ciddi filmi olması ise eseri bir başyapıt seviyesine ulaştırdı Hayalet filmi değil de başlı başına gotik alt türünün bir ürünüydü bu
4-Göz (Gin Gwai) (2002)
Görmek ve bakmak meselelerinin tehlikelerini ele alan bir hayalet filmi Lanet kavramı ise bu sefer gizemli göz transferinden geliyor Yönetmenlik koltuğunda biçimci Pang Kardeşler var Filmin iki yıl önce ABDde bir de yeniden çevrimi üretildi
5-Yaratık (Gwoemul) (2006)
Kore filmlerinin türlerle oynama geleneğini, canavar filmini aile filmi, melodram ve komedinin içine sokarak kanıtlıyor Amerikayı da taşlayan bir politik söylem depoluyor Bu Van Gölü canavarı gibi bir şey aslında Canavar efektleri de gayet yerinde Yönetmenlik koltuğunda “Cinayet Günlükleri” ile tanıdığımız Joon-Ho Bongun oturduğunu da ekleyelim
6-Cevapsız Arama (Chakushin Ari) (2003)
Yeniden çevrimi üretilen bir film daha Yönetmenlik koltuğunda Takashi Miike var Mesele ise teknolojinin dünyaya zararları Telefonları arayıp cevapsız arama bırakan bir hayalet, insanların peşine düşüyor Yani ya telefonu kapat ya da öl diyor!
7-Godzilla (Gojira) (1954)
Kült filmler antolojilerinde baş sıralara yerleşen yapıt, sonradan sayısız örnekleri olan bir seriye dönüştü Bir de Roland Emmerich imzalı, emperyalist politika depolayan bir yeniden çevrim üretti Bu Japon canavar filmi, daha çok kimyasal atıklardan üreyen canavar Godzilla karakteri ile dikkat çekti
8-Karanlık Sırlar (Janghwa, Hongreyon) (2003)
Sonradan “Acı Tatlı Hayat” (“Bittersweet Life”) gibi bir gangster filmi ile “İyi Kötü ve Çılgın” (“The Good, The Bad, The Weird”) adlı bir western de üreten Ji-Woon Kimin korku filmi, perili ev filmi alt türünün bir ürünü Ancak öznel bir yapının izini sürmesiyle farklı olmayı beceriyor Atmosferin üzerine giderken stilize yönetmenlik numaralarıyla da zirve yapmayı başarmasından dolayı takdir edilmeli
9-Kaidan (1964)
Masaki Kobayashinin samuray kültürünü içine alan dört hayalet öyküsünden oluşan filmi, Japonyada korku türünün ciddiye alınması için ilk adımlardan biridir Fakat değerinin anlaşılması kolay olmamıştır Ancak 90ların sonunda Hideo Nakata, Takashi Shimuzu gibi yönetmenler devreye girdiğinde öğrenilmiştir
10- Nabız (Kairo) (2001)
80lerden beri korku filmi üreten Japon yönetmen Kiyoshi Kurosawanın kariyerinin doruk noktası olarak anılan yapıt, 2006 yılında bir de yeniden çevrimle onurlandırıldı Filmin “D@bbe”nin esin kaynağı olduğunu da rahatlıkla söyleyebiliriz İnternetten gelen bir hayaletin insanları tehdit etmesi ana meselesi

Alıntı Yaparak Cevapla
 
Üye olmanıza kesinlikle gerek yok !

Konuya yorum yazmak için sadece buraya tıklayınız.

Bu sitede 1 günde 10.000 kişiye sesinizi duyurma fırsatınız var.

IP adresleri kayıt altında tutulmaktadır. Aşağılama, hakaret, küfür vb. kötü içerikli mesaj yazan şahıslar IP adreslerinden tespit edilerek haklarında suç duyurusunda bulunulabilir.

« Önceki Konu   |   Sonraki Konu »


forumsinsi.com
Powered by vBulletin®
Copyright ©2000 - 2024, Jelsoft Enterprises Ltd.
ForumSinsi.com hakkında yapılacak tüm şikayetlerde ilgili adresimizle iletişime geçilmesi halinde kanunlar ve yönetmelikler çerçevesinde en geç 1 (Bir) Hafta içerisinde gereken işlemler yapılacaktır. İletişime geçmek için buraya tıklayınız.