İnsanda Üreme Sistemleri |
04-26-2009 | #1 |
Şengül Şirin
|
İnsanda Üreme Sistemleri İNSANDA ÜREME SİSTEMİ 1291 Erkek Üreme Sistemi Erkekte üreme hücresi olan spermler, testislerde meydana gelir Testisler vücudun dışında kalan skrotal torba içinde bulunur Her testiste, sayıları bin kadar olan ince ve kıvrımlı seminifer tüpçük vardır Tüpçükler arasında ise eşey hormonları salgılayan özel hücreler bulunur Şekil : 1222 İnsanda Erkek Üreme Sistemi Seminifer tüpçüklerde üretilen spermlerin döllenme ve hareket yeteneği yoktur Bu özellikteki spermler epidimis adı verilen özel bir kanala gelir Burada hareket ve döllenme yeteneği kazanarak olgunlaşırlar Olgunlaşan spermler Vas Deferens'e gelirler Vas deferensde idrar kanalı üretra ile birleşir Vas deferensin üretra ile birleştiği bölgede prostat bezi bulunur Prostat bezi spermlerin beslenmesini sağlayan seminal sıvıyı üretir A Erkek Üreme Sisteminde Hormonal Kontrol Erkek üreme sisteminin çalışmalarını düzenleyen hormonlar hipofiz bezi ve testislerden salgılanır a) Hipofizden FSH ve LH hormonları salgılanır FSH (Fosikül Stimulan Hormon) seminifer tüpleri üzerine etki ederek sperm oluşumunu uyarır LH (Lüteinleştirici Hormon) spermlerin oluşmasında FSH ile birlikte çalışır Ayrıca testislerden testosteron hormonu salgılanmasını uyarır b) Testislerden Hipofizden gelen LH hormonu etkisi ile testisler, testosteron (Androjen) hormonu salgılarlar Testosteron spermlerin olgunlaşmasını ve sekonder eşeysel karakterlerin ortaya çıkmasını sağlar 1292 Dişi Üreme Sistemi Dişi üreme sistemi, ovaryumlar (yumurtalıklar) yumurta kanalı (fallop tüpü), uterus ve vaginadan oluşmuştur Ovaryumlar bir çifttir Yumurtalar ovaryum içinde folikül denilen küçük keselerde olgunlaşır Ovaryumdan bırakılan yumurtalar kirpikli huni yardımı ile fallop kanalına geçer Kanal içindeki silli yapı, yumurtanın uterusa iletilmesini sağlar Uterus kalın kaslardan ve bol kan damarından oluşmuş bir yapıdır Yumurta uterusa gelmeden döllenirse uterusta embriyoyu vermek üzere gelişir Döllenmezse uterus duvarı yıkılır ve yumurta ile birlikte dışarı atılır Bu olay 28 günde bir tekrarlanır Buna Menstrüasyon Devri denir Şekil : 1223 İnsanda Dişi Üreme Sistemi A Menstrüasyon Devri Yumurtalıkta oluşturulan yumurta hücresinin uterusa gelene kadar geçirdiği aşamaları kapsar Dişilerde menstrüasyon devri dört aşamada gerçekleşir a) Folikül Evresi : Yumurtalıklarda içinde yumurta bulunan foliküller vardır Bu foliküllerin gelişmesi ile içlerindeki yumurtalar da gelişerek olgunlaşır (8-9 gün sürer) b) Ovulasyon : Folikülün olgunlaşması ile folikül duvarı çatlar ve yumurta ovaryumdan dışarı atılır Ovaryumdan dışarı atılan yumurta kirpikli huni yardımı ile fallop kanalına alınır Bir gün kadar sürer Menstrüasyon fazının tam ortasıdır c) Korpus Luteum Evresi : Yumurta ovaryumdan atıldıktan sonra içi boşalan folikül yağ damlacıkları ile dolar ve sarı renk alır Bu yapıya korpus luteum (sarı cisim) adı verilir Korpus luteum progesteron hormonu salarak uterus gelişimini hızlandırır Bu esnada yumurta fallop tüpünde döllenmiş ve zigot adını almıştır Zigot uterusa gelir ve uterus dokusuna tutunur Bu tutunma progesteron hormonunun kontrolü altındadır (14 gün sürer) Kısaca; Yumurta ovaryumdan atıldıktan sonra; ovaryumda kalan korpus luteumun kontrolü altındadır Korpus luteum bozulursa embriyo kontrolsüz kalır ve düşük oluşur d) Menstrüasyon Evresi : Yumurta döllenmezse korpus luteum bozulur Döllenmiş yumurta için hazırlanan uterus iç çeperi parçalanır İşte döllenmemiş yumurtanın uterus iç çeperi ile birlikte dışarı atılmasına menstrüasyon denir Menstrüasyon 5 gün sürer Menstrüasyonun tamamlanmasıyla yeni bir menstrüasyon devri başlar 1293 Dişi Üreme Sisteminde Hormonal Kontrol Dişi üreme sisteminin çalışmalarını kontrol eden hormonlar hipofiz ve ovaryumdan salgılanır A Hipofizden FSH, LH oksitosin ve LTH hormonları salgılanır FSH (Folikül Stimulan Hormon) yumurtalığı kontrol eder Yumurtalıklardaki foliküllerin gelişimini uyarır Gelişen folikül de östrojen salgılar Östrojen salgısı artınca FSH salgısı azalır LH (Luteinleştirici Hormon) folikülün yırtılarak yumurtanın atılmasını ve korpus luteum oluşumunu sağlar LTH (Luteotropik Hormon) (prolaktin) korpus luteumu uyararak östrojen ve progesteron hormonunun salınımını başlatır Süt bezlerinin gelişmesi ve süt salgılanmasında etkindir Oksitosin Hipofizin arka lobundan salgılanır kandaki miktarı doğum anında en yüksek seviyededir Uterus kaslarını uyararak doğumu kolaylaştırır B Ovaryumdan Salınan Hormonlar Ovaryumdan, östrojen ve progesteron hormonları salgılanır Östrojen : Foliküllerden salgılanır Uterusun gelişmesini, kan ve doku sıvısını artırır Sekonder eşeysel karakterlerin açığa çıkmasını sağlar Progesteron : Korpus luteumdan salgılanır ve gebeliği kontrol eder 1294 Plasenta Oluşumu Embriyo uterus duvarına gömüldükten sonra plasenta gelişir Plasenta, kısmen embriyo kısmen de anne dokularından oluşan embriyonun besin ve oksijen almasını ve artıklarını atmasını sağlayan yapıdır Embriyo uterusa ulaşınca, yumurtanın koryon zarından uterusa doğru çıkıntılar oluşturulur Şekil : 1224 İnsan embriyosunda embriyo dışındaki örtüler ile göbekbağı ve plasentanın durumu Göbek bağının görevi ise plasenta ve embriyoyu birbirine bağlamaktır Göbek bağında kirli kanı bebekten plasentaya getiren iki atardamar, plasentadan bebeğe getiren bir toplardamar bulunur Anne kanı ile embriyonun damarları koriyon zarı ile birbirinden ayrılır Embriyo kanındaki CO2 ve diğer atıklar anne kanına, anne kanındaki besin ve Oembriyoya geçer Bu madde değişimi aktif taşıma ve difüzyonla olur Anne kanı ile embriyonun kanı hiçbir zaman birbirine karışmaz Plasentanın bir başka görevi de östrojen ve progesteron hormonlarını salgılamaktır Şekil : 1225 Embriyonun Anne İle Bağlantısı, Embriyonik Zarları Beslenmesi ve Plasentanın İnce Yapısı Şekil : 1226 Canlılarda Son Açıklık 1210 GELİŞME Yumurta hücresi ile sperm hücresinin çekirdeklerini birleştirmesi ile ergin bir bireyin oluşması arasındaki meydana gelen bütün olaylara gelişme denir Döllenmiş yumurtaya zigot denir Zigot kısa bir süre sonra bölünmeye başlar ve bu hücre bölünmesi hayat boyunca devam eder Aynı özellikteki bu hücreler, farklı doku, organ ve sistemleri oluştururlar Gelişme sırası ile; - Hücre bölünmesi - Büyüme - Farklılaşma olaylarından oluşur Hücre bölünmesi Zigot oluştuktan sonra başlar bütün hayat boyunca devam eder Büyüme Canlı organizmayı oluşturan madde miktarı (örneğin sitoplazmadaki kütlesel artış) ve hücre sayısandaki artıştır Büyüme embriyonun beslenmesi ile sağlanır Gelişmenin belirli zamanlarında büyüme çok hızlıdır Organizma belli bir büyüklüğe ulaşınca büyüme yavaşlar Hayvanlarda her türün belli bir büyüme sınırı olduğu halde bitkilerde böyle bir sınır yoktur Farklılaşma Tek bir zigottan farklı yapı ve görev özelliğinde hücrelerin meydana gelmesidir 12101 Bitkilerde Gelişme Bitkilerde yeni bireyin oluşması üreme şekillerine göre farklılıklar gösterir Vegatatif üreyen bitkilerde gelişme bir yapraktan, bir gözden (patates) veya bir dal parçasından sağlanabilir Bazı bitkilerde bir tomurcuktan yeni bir tomurcuk gelişirSporla üreyen bitkilerde (kauçuk veya eğrelti) ise uygun ortama dökülen sporlar burada çimlenir Köke benzer yapılarla (=rizoit) toprağa bağlanarak su ve mineralleri alır Sporların gelişmesi ile oluşan haploid bitkiler ana bitkiye benzemez Gametofit adı verilen bu bitkilerde sperm ve yumurta oluşturulur Daha sonra zigot oluşur Zigot gelişerek sporofit adı verilen bitkiyi oluşturur 12102 Yüksek Bitkilerde Gelişme Zigottan mitoz bölünmeler sonucu bir uzantı oluşur Bu uzantının tepe hücresinde ilk yapraklar, bunların alt kısmında kök meristemi (Embriyonik kök) ve üst kısmında gövde meristemi (Embriyonik gövde) oluşur Embriyo çimlenene kadar tohum içinde kalır ve gelişme tohum içinde başlar Embriyonik gövdeden; Çeneklerin üstündeki bütün bitki organları, gövdenin büyük bir kısmı, yapraklar sonra çiçekler ve meyve oluşur Embriyonik kökten; Çeneklerin altındaki gövde kısmı ve bitkinin kökleri oluşur Şekil : 1227 Tohum ve Bitki Embriyosunun Kısımlarının Gelişmesi Tohum içindeki embriyo, çevresindeki besin dokusu (=Endosperm) tarafından beslenip kabuk tarafından dış etkilere karşı korunarak canlılığını çimlenene kadar sürdürür Yüksek yapılı bitkilerde embriyoda çenek (kotileden) de bulunur Çenekler tohum içindeyken besini endospermden alarak depolar Çenekler tohum içindeyken besini endospermden alarak depolar Genç bitki fotosentez yapmaya başlayınca ya kadarki gelişimi sırasında bitki taslağını besler Mısır ve zambak gibi bitkilerin tohumlarında bir çenek bulunur Bunlara tek çenekli (=monokotiledonlar) denir Fasulye birçok meyveli bitki tohumlarında iki çenek bulunur Bunlarada çift çenekli bitkiler (=Dikotiledonlar) denir Tohum elverişli şartlarda çimlenir Tohumların çoğu kuru ve soğuk mevsimlerde uyku (=Dormansi) durumunda kalır Bitkinin çimlenmesi için uygun sıcaklık, nem ve Ogereklidir Tohumlarda çimlenme toprak atında gerçekleşir ve beslenmesi için gerekli besinler tohum endosperminde ve kotiledon içinde vardır Kesinlikle çimlenme için ışık gerekli değildir Işık çimlenmeye engel de değildir Embriyo ve Endosperm su alıp şişerek kabuğu çatlatır Tohum kabuğundan önce embriyonik kökten gelişen ilk kök çıkar, yerçekimine doğru büyüyerek gerçek kökü oluşturur Çift çeneklilerde tohum içinde kalan embriyonik kök kıvrılarak yerçekiminin aksine büyür ve çenekleri toprak üstüne iter Embriyonik gövde tohum kabuğundan çıkarak çeneklerin üzerinden toprak üstüne doğru yükselir Gövde ve yapraklar bu bölgeden gelişir Tek çeneklilerde ise embriyonik gövde doğrudan toprak üstüne çıkarak gelişir Embriyo oluştuktan kısa bir süre sonra büyüme dokuları olan hücre tabakaları oluşur Şekil : 1228 Tek ve çift çenekli tohumların çimlenmesi Bu dokuya sürgen (=meristem) doku denir Bitkinin büyümesini sürgen doku gerçekleştirir Tüm değişmez dokular, çiçek, yaprak sürgen dokudan gelişir İki farklı sürgen doku vardır; 1- Uç meristemi : Bitkinin boyuna büyümesini sağlar Yan dallar, yaprak, çiçek, gövde tomurcuğu uç meristemden gelişir 2- Kambiyum : Kök ve gövdenin enine büyümesini sağlar Şekil : 1229 Bitkilerde Çimlenme ve Gelişme 12103 Hayvanlarda Gelişme Hayvanlarda gelişme, türlere ve yumurta tiplerine göre farklılıklar gösterir - Yumurtalarında bol vitellüs bulunan kuş ve sürüngenlerin embiriyoları vücut dışında ve yumurta içinde gelişir - Yumurtalarında çok az vitellüs bulunan memelilerde ise, embriyo gelişimi ana vücudunda olur - Deniz yıldızı, semender ve kurbağalarda embriyo gelişimi su ortamında olur Yumurtada vitellüs az olduğundan, embriyo erken devrede dış ortamdan besin ve oksijen alabilecek yapıları kazanır Larva dönemi adı verilen bu dönemde yavru anaya benzemez,ancak erginleşince anaya benzer Bu döneme başkalaşım (=metamorfoz) denir Başkalaşım böceklerde de görülür Hayvanlarda gelişme Segmentasyon (=hücre bölünmesi), hücre hareketi ve hücre farklılaşması olayları ile tanımlanır A Segmentasyon Zigotta görülen hızlı mitoz bölünmelere segmentasyon denir Segmentasyonla hücre sayısı artar Bölünmelerle zigot sitoplazmasındaki farklı faktörler, farklı hücrelere dağılır Farklı hücrelere dağılan bu faktörler, daha sonra çeşitli hücrelerin nasıl gelişeceğini tayin eder Zigottan mitoz bölünmelerle meydana gelen her hücreye Blastomer denir İlk bölünmelerde embriyo büyüklüğü artmaz Blastomerler her hücre bölünmesinde biraz daha küçülürler Hücre bölünmesi esnasında enerji için çok vitellüs kullanıldığından embriyo, zigottan daha hafiftir Şekil : 1230 Gelişme Evreleri Zigotta meydana gelen mitoz bölünmelerle 2, 4, 8, 16, 32, 64, şeklinde giderek artan bir hücre kitlesi oluşur Birbirinin aynı büyüklükteki blastomerlerin meydana getirdiği bu hücre topluluğuna Morula denir B Gastrulasyon (=Hücre hareketi) Morula halindeki hücre kitlesinin içinde bir boşluk meydana gelir Hücreler tek tabaka oluşturacak şekilde bu boşluğunun çevresine çekilirler Blastula boşluğu adı verilen bu boşluk özel bir sıvı ile doludur Bir sıralı hücre tabakası ile çevrili içi sıvı dolu bu embriyo safhasna blastula denir Şekil : 1231 Blastula Blastula safhasında hücrelerde farklılaşma yoktur Tüm hücreler geçici bir boşluk olan blastula boşluğundan gaz alışverişi yapabilirler Blastuladan hemen sonra embriyonun vegetal kutbundaki hücreler blastosöle doğru alt ucundan içeri doğru bir çöküntü oluşturur Hücre çöküntüsü ile beraber üç tabakalı bir embriyo oluşur Bu safhaya gastrulasyon denir Farklı bir şekle gelen embriyoya da Gastrula denir Şekil : 1232 Gastrula Hücre çöküntüsü üstteki hücre tabakası ile birleşene kadar sürer ve iki tabakalı embriyo oluşur Embriyonun iç yüzeyini örtene Endoderm, dışta kalana da Ektoderm denir Sünger ve sölentere gibi basit yapılı organizmalar da vücut yapıları bu iki tabakadan gelişir Gastralasyon başladığında blastasöl boşluğu yerini kalıcı bir boşluğa bırakır Bu boşluğa gastrula boşluğu denir ki burası sindirim borusu halini alır Dışarı açılan kısmına plastapor denir Buradan ağız gelişir Sünger ve sölentereler dışındaki çok hücrelilerde ektoderm ve endodermden ayrılarak mezoderm adı verilen üçüncü bir tabaka oluşur Bir kısım hücre yıldız şeklinde mezenşim hücresi olarak boşlukta kalır Mezenşim embriyonun yağ dokusu olarak kabul edilir Mezenşim ve mezoderm çok yönlü farklılaşmaya müsait hücrelerden oluşur Bu tabakalardan organ sistemlerin oluşmasına Organogenez denir C Organogenez (=Organlaşma) Organogenez, gittikçe değişen gen faaliyeti, hücre hareketi, hücreler arası kümeleşme ve karşılıklı etkileşim ile gerçekleşir Organogenezde hücrelerin şekillerinde de değişmeler olur Organogenezin başında, embriyonik tabakalar daha küçük hücre gruplarına ayrılır Bunlar doku ve organları oluşturmak üzere programlanmıştır Bu hücreler bölünme ve farklılaşma geçirerek organ taslaklarını oluşturur Kordalıların ilkel iskeleti olan Notokordo mezdermle aynı zamanda ve benzer şekilde oluşur Omurgalılarda sırt ipliği kaybolur ve yerini omurga alır Nöral tüpün daha geniş olan baş kısmından beynin bütün bölgeleri (Önbeyin, ortabeyin ve arka beyin) meydana gelir Tüpün diğer kısımlarından, omuriliğin yeraldığı nöral kanal oluşur Nörülasyondan sonra, vücudun bütün organ sistemleri karmaşık bir seri hücre etkileşimi ile teşekkül etmeye başlar Döllenmeden Sonraki Gün 0-8 gün Bölünme (sementasyon) 6 gün İmplastasyon (ana vücuduna plasenta ile bağlanma 21 gün Nörülasyan 24 gün Sinir sistemi, bağırsak ve kan damarlarının gelişmeye başlaması 28-35 gün Embriyo dış etkenlere karşı duyarlıdır 42 gün Erkekte testisin farklılaşması 75 gün Dişide primer oositlerin ilk mayoz bölünmeye geçmesi 90 gün Bütün organ sistemlerinin teşekkül etmesi (ancak bazı ayrıntılar gelişmemiş ve küçüktür) 280 gün Doğum 12104 Embriyonik Tabakalardan Oluşan Yapılar A Ektodermden Meydana Gelen Yapılar Derinin epidermisi, kıllar, tırnaklar, ter bezleri, beyin, omurilik, gangliyon ve sinirler, duyu organlarının almaçları, göz merceği, ağız ve anüsün iç epidermisi, diş minesi, kafa kıkırdakları ve pigment hücreleri, bezler B Mezodermden Meydana Gelen Yapılar Düz, ve çizgili kalp kası, dermis, bağ doku, kemik ve kıkırdak doku, kan ve kan damarları, böbrekler, testis, yumurtalıklar ve iç iskelet C Endodermden Meydana Gelen Yapılar Eşey hücreleri, idrar kanalı ve idrar kesesinin astarları, tiroid, paratiroid ve timus bezinin astarları Sindirm kanalı, Karaciğer, Pankreas, Akciğerler 12105 Gelişmenin Açıklanması 1Spemann'ın deneyleri: Hans Spemann sinir sisteminin farklılaşma yolları üzerine yaptığı deneylerle ünlüdür Sinir sistemi, genç embriyonun üst kısmındaki ektodermden gelişir Spemann, çok genç bir semender embriyosunun üst ektodermini çıkartıp canlı kalması için havuz suyunda bekletti Ektodermi çıkartılmış embriyo kendini tamamladı ve gelişti fakat sinir sistemi gelişmedi Embriyodan alınan ektodermin canlılığını koruduğu ancak sinir dokusu halinde farklılaşmadığı gözlendi Spemann bu sonuçlardan, ektodermin sinir dokusu halinde farklılaşması için embriyoya bağlı kalması gerektiğini ve embriyonun başka bir parçasının bu farklılığı sağladığını düşünerek Bir embriyonun üst ektodermi yerinden kaldırılmadan katlayarak sırt mezodermini kesip çıkardı ve ektodermin katladığı parçayı tekrar yerine yerleştirdi Bu embriyoda sinir dokusunun gelişmediği gözlendi Buradan da sinir sisteminin gelişmesi için mezodermin ektodermi etkilediği ortaya çıkıyordu Spemann "Mezoderm sinir hücrelerinin oluşumunu etkilediğine göre, bu mezoderm ektodermin herhangi bir parçasında da sinir hücrelerini meydana getirmelidir" görüşünü ispatlamak için üçüncü bir deney yaptı Birinci embriyonun sırt mezodermini ve ikinci embriyonun da karın mezodermini çıkardı Karın mezodermini sırta sırt mezodermini de karın mezoderminin yerine koydu Bu embriyonun gelişmesi esnasında üst tarafta normal beyin ve omirilik meydana gelirken alt tarafta da ikinci bir beyin ve omurilik gelişti Böylece aynı embriyonun karın kısmında ikinci bir sinir sistemi gelişmiştir Spemann, bu deneylerle üst mezodermin ektodermi etkileyerek, onun sinir hücreleri halinde farklılaşmasına sebep olduğunu göstermiştir Embriyonik dönemde mezodermin ektoderm üzerine yaptığı bu etkiye Embriyonik İndiksiyon denir Şekil: 1233 Embriyoda gözün gelişmesinde Embriyonik İndüksiyon |
|