Geri Git   ForumSinsi - 2006 Yılından Beri > Eğitim - Öğretim - Dersler - Genel Bilgiler > Biyografiler

Yeni Konu Gönder Yanıtla
 
Konu Araçları
baki

# Baki

Eski 04-29-2009   #1
Şengül Şirin
Varsayılan

# Baki



1526'da İstanbul’da dünyaya geldi 1600 yılında İstanbul'da vefaat etti Osmanlı Divan Edebiyatı'nda şiire biçim ve içerik açısından birçok yenilik getiren ve yaşarken "Sultanü'ş Şuârâ" (şairler sultanı) unvanını alan şairi Asıl adı Mahmud Abdülbaki Fatih Camii müezzinlerinden Mehmed Efendi'nin oğlu Çocukluğunda bir süre esnaf yanında çıraklık yaptı Güçlü okuma isteği sonucu medreseye girdi Zamanının ünlü müderrislerinden Karamanlı Ahmed ve Mehmed efendilerden ders aldı Birçok ünlü edebiyatçı ile tanıştı Hocası Mehmed Efendi için yazdığı "Sümbül Kasidesi" ününü artırdı Dönemin ünlü şairlerinden Zâtî’nin dikkatini çekti 18-19 yaşlarında ünlü bir şair oldu Süleymaniye Medresesi'nde Ahmed Şemseddin Efendi'nin derslerine devam etti 1955'te Nahçıvan seferinden dönen Kanuni Sultan Süleyman'a sunduğu kasideyle saray çevrelerine girmeyi başardı Kadılık göreviyle Halep'e gönderilen hocası Ahmed Şemseddin Efendi ile Halep'e gitti 1560'ta İstanbul'a dönüşünde Şeyhülislam Ebussuud Efendi ile tanıştı Kanuni Sultan Süleyman'ın ölümü üzerine düyduğu üzüntüyü "Kanuni Mersiyesi" ile dile getirdi 2 Selim döneminde Sadrazam Sokullu Mehmed Paşa'nın korumasına girdi Saray toplantılarına çağrılmaya başlandı 3'üncü Murad döneminde de yerini korudu Süleymaniye Müderrisi oldu Düşmanlarının bir oyunu ile bir süre gözden düştü Edirne'ye sürüldü Medine ve Mekke kadılıkları yaptı 1581'de İstanbul'a döndü 1584'te İstanbul Kadısı oldu 1591'de Rumeli Kazaskerliği görevine getirildi Şeyhülislam olmak istiyordu ama bu görevi elde edemeden yaşamını yitirdi Zevke ve eğlenceye düşkün, neşeli, hoş sohbet ve hırslı bir kişiliği vardı Nükteci ve dedikoducu yapısı yüzünden zaman zaman döneminin önde gelenlerini darıltıp zor durumlara da düştü Hicviyeleri ile ünlüdür Özel yaşamındaki özgürlüğüne ve sınırsızlığına rağmen kadılık görevlerinde adalete düşkünlüğü ile dikkat çekti Mesnevi yazmadı Başarılı kasideleri de olmasına rağmen gazel şairi olarak tanınır Dünyanın geçiciliğinden yakınan, okurları aşk ve şarabın tadını çıkarmaya çağıran gazelleriyle ünlendi Şiirlerinde tasavvufi değil, dünyevi aşka önem verdi Mersiye, methiye ve fahriyelerinde içten ve abartısız bir anlatım kullandı Edebiyatta geleneklere bağlı kaldı ama şiir diline yeni bir düzen ve akıcılık getirdi Nazım tekniğini geliştirdi, birçok büyük şairin "kaçınılmaz" olarak gördüğü nazım kusurlarından kurtulmayı bildi Çağdaşı şairlere göre daha sade ve anlaşılır bir dil seçti Biçim açısından kusursuz şiirleri, duygu ve anlam bakımından Fuzûlî'ninkiler kadar derin, Nevî'ninkiler kadar içten bulunmaz Eserleri, 16'ncı Yüzyıl Osmanlı toplumunun beğenisine uygun, sanat incelikleri ve hayal güzellikleri ile doludur Duru ve temiz bir İstanbul lehçesinin yanı sıra şiirlerinde halk deyimleri ve söyleyişleri de kullandı Divanı Kanuni Sultan Süleyman döneminde hazırlandı Ama bu divan bütün şiirlerini kapsamaz Başında manacaat ve na't bulunmayan divanında 27 kaside, 2 terkib-i bend, 1 terci-i bend, 7 tahmis, 619 gazel, 24 kıta, bir tarih ve 38 müfred yer alır Çevirileri ve dinsel konularda eserleri de var
Alıntı Yaparak Cevapla
 
Üye olmanıza kesinlikle gerek yok !

Konuya yorum yazmak için sadece buraya tıklayınız.

Bu sitede 1 günde 10.000 kişiye sesinizi duyurma fırsatınız var.

IP adresleri kayıt altında tutulmaktadır. Aşağılama, hakaret, küfür vb. kötü içerikli mesaj yazan şahıslar IP adreslerinden tespit edilerek haklarında suç duyurusunda bulunulabilir.

« Önceki Konu   |   Sonraki Konu »


forumsinsi.com
Powered by vBulletin®
Copyright ©2000 - 2024, Jelsoft Enterprises Ltd.
ForumSinsi.com hakkında yapılacak tüm şikayetlerde ilgili adresimizle iletişime geçilmesi halinde kanunlar ve yönetmelikler çerçevesinde en geç 1 (Bir) Hafta içerisinde gereken işlemler yapılacaktır. İletişime geçmek için buraya tıklayınız.