Geri Git   ForumSinsi - 2006 Yılından Beri > Aşk & Sevgi - Bayanlar, Erkekler > Aşk & Sevgi > Şiirler

Yeni Konu Gönder Yanıtla
 
Konu Araçları
askın, olduğunu, söylemediler, yalan

Askın Yalan Olduğunu Söylemediler Bana

Eski 08-24-2012   #1
Prof. Dr. Sinsi
Varsayılan

Askın Yalan Olduğunu Söylemediler Bana



Aşkın yalan olduğunu söylemediler bana, bu yüzden yara bereyim gönül evimde

Kaşlarımdaki öfkeyi susturacak söz bulamıyorum lugatımda!

Yakışmıyor artık sana susmalar tadını kaçırdın yıllarca Aramıza boyumuzdan büyük ayrılıklar koydun oldu mu? Bende kalabalığın tenhalaşıyor yavaştan Meltem esmiyor nicedir, fırtınalar susmadı henüz Hayat anlamsız geliyor tutunamıyorum canıma

Ben hiç mutluluktan delirmedim ama; delirmekten mutluluğu aşkta öğrendim

Neden herkes bakışlarını üstüme yapıştırmış bana bakıyor? Biliyorum, çok çirkinim kimin yüreğinin zilini çalsam açılmaz kapılar ardında kalırım kimsesizliğimden Oysa ben düşlerin pembesini yüreğimin görünmezliğinde saklarım Temiz hayallerimden kurşun yemek öldürüyor içime sığmayan umutlarımı: Yine de her gece mektuplar yazarım sana hiç okumayacağın


Yüzün flulaştı gözümde, aklım yavaş, yavaş seni unutmaya yelteniyor sevgili!

O duyumsuz bakışlarından aldığım yitik anlamı göğsümde tutuyorum

Geç bastırılmış bir yalnızlık ihtilali için MERHABA! bu yüzden zehirli geceler bırakıyorum ve seni onarıyorum kendimi yarala***** Yalnızlığımdan bir sen çıkarıyorum sensizlik büyüyor yanımda

Mor bir ölüm giyiniyorum sensizliğimin, sessizliğinde Seni çıkarıyorum hücrelerimin beyinden kan revan her parçan, ben kanıyorum gözlerimden sen düşerken


Seni bende devleştirmeseydim bu kadar sen de bilmeyecektin farkının farkındalığını sevgili!

Sen de unutamayacaksın yar beni Her şarkıda biraz beni hatırlayacak sevgimi bırakıyorum yüreğine usulca haykırarak farkında olmasan da

Göm şimdi beni aklının dehlizlerine sana da bu yakışır sevgili!

Beni saçlarının toroslarında uyut, beyaz gelinliği sen giydir başımın mezarına!

Sonranın azı, mor dağların eteğinde ölüm kusacak aşkın ciğerlerimden Bu ölüm beni de korkutuyor ama; gelsem yoksun, gelmesen ölüm oluyorum; nedir bu ters denklem anlamıyorum!

VE BEN SENİ BİLMESENDE, HALA ÇOK SEVİYORUM



Kahraman Tazeoğlu

Alıntı Yaparak Cevapla

Askın Yalan Olduğunu Söylemediler Bana

Eski 08-24-2012   #2
Prof. Dr. Sinsi
Varsayılan

Askın Yalan Olduğunu Söylemediler Bana



kimsesiz bir gökyüzüne

lâl bir dilin tüm sesiyle haykırması kadar sağır,

karanlık sularda,bir âmânın gözlerini araması kadar kör;

yani anlamsızlığa yeni anlamlar yükler gibi

yalnızca yalnızlığa anlatıyorum kendimi…

çıkmaza düşmüş şiirlerin koynunda

bir uzun yol oluyor kalemden süzülen her harf

her hece aklımın kabristanlarında yankılanan

sahipsiz bir ölüm çığlığı,

masumiyeti sesimde eskiyen…

ve dudaklarımın ucunda bitmek bilmeyen acılı tiryakilikler

ve sonrasızlığın deminde keder dökülüyor kağıtlara

hâsılı aşk; ölü doğmuş bir çocuk şimdi

yüreğimin sevda çukurlarında…

hadi yâr kendini al gecelerimden

al ve git!

zaten bir uzak düştü benimki;

ertelenmiş zamanlarda resmedilirken mavinin imkansızlığı,

şiirler nice sevdaya küs bakış hüküm giymişken,

ezbersiz acılar eşliğinde gözlerinde tükenmek

ve ölebilmek kirpiklerinin iz düşümünde

hani meçhul bir izbede seninle el ele…!

oysa mutluluğu çoktan rehin bıraktım ben

bilmem hangi şehrin emanetçisinde

ve senden habersiz,

adından acılar türetiyorum şimdilerde…

dilimin ucuna geliyorsun bir zaman

yaşamak soruyorsun!

yaşamak; kör bir sancıdır sol yanımda,

dönüşsüz bir türkünün kambur sesinde yitip giden…!

ve dinledikçe kendimi,

kâbus olup büyür geceler karanlığın uğultulu yollarında…

ben kaçmak isterken her şeyden

gözlerin adına kendime sefer üstüne sefer eylerim

sana çok benzeyen bir şehir olur geçtiğim her yer

her yer öylece uzar gider içinde gözlerimin

ve bizden çok uzakta

mevsim çömezi bir haziran

sonbahara uyanır şehr-i İstanbul,

gözlerinde bir mavi yangın

ve saçlarından dökülür martılar

Üsküdar’da pasaklı bir deniz kızının

sâhi martılar diyordu bir şair:

“martılar ki sokak çocuklarıdır denizin”

yani öylesi kimsesiz ve unutulmuş

yani morarmış kanatlarında münzevi bir hayat taşıyan

sonrası geç kalmış yaşanmışlıklarda

bulutsuzluğa prangalı bir çift yağmur damlası,

yağmasın diye kulelerde saklanan!


işte böyle “can” dediğim:

yetim çocuklar hüznünde

kâhır yüklü gölgeme

çokça sahiplik etmişken bedenim,

yorgunluğun kıyısında

hüzün olup işlenmişim ömür gergefine…

çapulcu dillerin nazarında

sevdaya zûl libaslar giyinen,

uğursuzluk alâmeti koca bir hiç’miş adım…

ötesi yok!

gurbet yokuşu ağlamalar pazarında

iki damla gözyaşıymış bedelim

ve soyunup benliğimden

elem üstüne elem giyinmiş

sana pervane yüreğim

gözlerimde gözlerini ateş bilip yanmışım öylece

hiç ses etmemişim

meğer ne çok kedermiş

gözlerinin içinde tutuklu kalmak!

lâkin sevmişim işte

her şeyden ve herkesten öte

sadece sevmişim seni…

ama sen kendini sök düşlerimden

sök ve git şimdi!

yolların koynunda

başımı yaslayıp ölümün yamacına

bunca acıyla yoldaş olmuşken ben

sen kaç benim kalabalığımdan

ve bir intiharın şafağında

sesini sil şiirlerimden

olmasın dönüşü gittiğin yolun

kalemi kırılmış gelişlerin hükmünde

sonsuz bir gidişle

unutmalara aç yüreğini,

yüreğini toparla yüreğimden

cellat bayramı asılışlarda

nasırlı urganlar kuşanmış şiirlerde seyreyle yüzümü

ve zamana not düşsün akreple yelkovan

yüzün kalbimin ortasında

yalnızlık yazgısı yemin olsun

ki belki arınıp mezar kalabalıklardan

ben yine ben olurum…!

yağmurlu bir gökyüzü akşamı

hani olur ya!

düş yorgunu bir martı gelir de hatırlatırsa beni

“ziyan ömürler kucağında

kendine has ölümler büyüten

bir deli çocuktu” dersin…

hadi git şimdi

git ki gözlerine “ayrılık” değmesin



Kahraman Tazeoğlu

Alıntı Yaparak Cevapla

Askın Yalan Olduğunu Söylemediler Bana

Eski 08-24-2012   #3
Prof. Dr. Sinsi
Varsayılan

Askın Yalan Olduğunu Söylemediler Bana



Şimdi beklentisine küsmüş çocuklar gibi,kazınmıyor bakışlarım duvarlardan


Tek başıma saklambaç oynuyorum bulunmaz bir hiçlikteEbe de ben sobe de


Anlatıcalak ne kaldı ki sensiz her zaman biriminde geriye alıyorsam kendimi


Ne vakit düşünsem gelecek beklentisiniYapışkan geçmişim döve döve içeri alıyor beni


Gece tüm karanlığıyla gelirken üstüme üstüme,kaçıncı sayışta uyuyabilirimbir rüya olsun sensiz


Biliyorum matematik çizelgelerinikendime denedim


anladım benden kaç olursa sen olmazsonsuza akan bir ırmağın iki yakasıyız seninle


sessiz derindenaşınan


kıyımı aşındıran sulara soruyorum senisen kuşsuz bir dal gibi dururken karşı kıyıda


artık beklentisine küsmüş çocuk gibi,gözleri yatırıp dudaklara


kendimce sana bir tanım aramaktayımilk günaha ve son davete gün içirdin


böyle sevdirdin bana ateşive sonra ölüm koyusu bir sonla o sırra üşüşen sendin


bense ilk kurşunda vurulan bir asker gibi kalakaldım kanlı meydanlar ortasında


artık gelmeyecek trenleri bekliyorum ıssız grisinde peronların


sabır tesbihleri yapıyorum mahpushane işi


çekiyorumsusuyorumsusacaklarım bitmiyor


yüreğime diktiğim bunca umut çiçekleriçektiğim bunca hasretsözcükleri yaza-çize ertelenmiş baharlardır yazdığım örselenmiş düşlerim saçak altlarında


pusuda bekleyenler varçattım kaşlarımıdışarı çıkamamçıkamam dışarı kaşlarım var


al işte veriyorum: bunlar örgütsel dökümanları aşkın


bedili ödenmişyarım kalmış ölümcül bir sevda



Kahraman Tazeoğlu

Alıntı Yaparak Cevapla

Askın Yalan Olduğunu Söylemediler Bana

Eski 08-24-2012   #4
Prof. Dr. Sinsi
Varsayılan

Askın Yalan Olduğunu Söylemediler Bana



Kimselerin başını bile bilmediği o günlerde

ayrılık sevgiyi hissettiğim ilk anda korkum oldu

seni bulup bulup yitirdim düşlerimde

sonra yeniden buldum yeniden yitirdim

bende kalacağın bir yarın kurgulayamadım

sevgiyi ve korkuyu birlikte yaşadım

bu yüzden bir daha göremeyecekmişim gibi uzun ve derindi bakışlarım

her yeni buluşma ilki kadar heyecanlıydı ve sensizlik hep seninleydi


bu sonu önce ben yazdım

kimselerin başını bile bilmediği o günlerde

bilseydin ayrılığa yazgılanmış bir sevgiye açar mıydın yüreğini

takvimden günleri birer ikişer çalmama

aylara yıllara yerleşmeme izin verir miydin

görüyor musun farkında olmadan ne çok şey paylaşmışız seninle


bu sonu önce ben yazdım

kimselerin başını bile bilmediği o günlerde

hayallerin ardından serüvenlere sürüklendik seninle

hiç görmediğimiz ülkelerde hayatlar kurar evler döşerdik

kısa vadeler seçerdik hayatlarımızı yenilemeye

o gün gelmezdi bir türlü

vade dolmazdı

birileri çıkar yolumuzu değiştirirdi

yeni hayaller armağan ederdi bize

çocuk olur kanardık

sonuna kadar gidilecek yollar yerine böyle kopuk maceralara tutkunduk

seviyorduk

bir yaz gecesi dolunaydı

bana bakmıştın

bende korkularımı yenmiştim

bizden başka inanacak kimsem kalmamıştı

yorgunduk kazanmak zorundaydık üstelik

adımlarımıza güç verecek sağlam zeminlerden yoksunduk

içimiz bir kararsa bir daha güneşi göremezdik

birbirimize güvendik, bize aşılmayacak dağ taş kalmadı sandık

en güzel günlerimizdi o günler


bu sonu önce ben yazdım

kimselerin başını bile bilmediği o günlerde

sonra her şey değişiverdi

umutlarımızı yitirdik

kendi ayak izlerimizden yürüdükçe birbirimize

dostluğun vermiş olduğu lezzeti üretmekten bıkkın

kışkırtıcı huysuzluklardan medet umduk

ayrı dünyaları özledik

kendi peşimizden koştuk başkaları diye

şimdi şarkılar söylediğimiz birbirimizin gözlerinde eriyip gittiğimiz puslu gecelerin kokusu burnumda tütüyor

beni beni böyle bir gecede öldürmeliydin

bir cennetten bir cennete geçmeliydim

itirazım olmazdı

sürgünleri bana vermemeliydin

Beni beni böyle bir gecede öldürmeliydin

ayrılık çığlıkları kanımı dondururken

gemilerimi yakacak çılgınlıklarımı gemleyip

kendime ve sana en mutlu bölünmeleri vaat etmiştim

benden armağan olacak bütün bensizlikleri reddettin

ve ben hiç bilmediğim dokunuşlarınla yüreğimden izlerini kazıdım

bu sonu önce ben yazdım



Kahraman Tazeoğlu

Alıntı Yaparak Cevapla

Askın Yalan Olduğunu Söylemediler Bana

Eski 08-24-2012   #5
Prof. Dr. Sinsi
Varsayılan

Askın Yalan Olduğunu Söylemediler Bana



En fazla içimde ölürsün

Cesedini sürüklerim gittiğim her yere

Kızıl sonbaharım

Hangi aşk kendi fırtınasına dayanabildi


Ellerimde çoğul bir gölge kuşu

Adının arkasına basmadan yürüdüm

Alnımda birikti çizikler

Adımdan çıkardım aklımı

Aklımsız kaldım

Neylersin

İnsanız

Ne yapsak eksiğiz işte

Ölüme ayarlı saatiz



En fazla içimde ölürsün

Sorarım

Şiir papirüslerinin hangi köşesine karaladın beni?

Hangi hare’mden yakaladın da çiğnemeden yuttun gözlerimi?

Kekeme repliklerin ezber bozduran kuşu

Hangi rüzgârlara sattın da saçlarını

Devrik cümlelerimin öznesi oldun?


İçindeki kötü senaryoların kahramanı olmak istemezdim

Dağıldı bak derlenip toplanmış dağılmalarım



En fazla içimde ölürsün

Nasılsa yokluk rehin bırakılıyor kalana

Kalan gidene denk neyi varsa susuyor

Ve susmak inceltiyor her yarayı

Ve susmak bakmak oluyor

Gitmediğin her yere


Kim tutuklanmış yalnızlıktan

Gizin içine gizlenen kim

Söyle beni nerene sakladın

Ki şimdi bu kadar sokaktayım


En fazla içimde ölürsün

Karla karışık yağarsın yara Bereme

Karma karışık kalırsın cinnet şeridinde

Kaldırımların kaldıramadığı her neyse işte

Bulamadığın her ne varsa büyük yıkımların izinde

Sana borcum olsun

Hiç yazılmayacak bir şiirin içinde






En fazla içimde ölürsün

Yanağında yanar avucum

Avucumda imlası bozuk bir şiir kalır

Gözlerinin namlusu döner, yakar kirpiklerimi

Kulağımda bir tepenin rüzgârı uğuldar

Gırtlağıma kadar aşka batarım

Yeteri yok Eksiği fazla


Neyin kaldı eksilenlerden arta

İçeri doğru kapanan bir kapıydın

Saçlarından geçtim önce

Ve kendimden öylece

Neyim yoksa var bildim

Eğildim

Eksildim

Eridim

Bir seni bitirmedim


Hangi rüzgarlara sattın da saçlarını

Uğultusuna tutunamadın


Ömürden nefes çalarak ne kadar yaşarsa insan

Öyle yaşadım gözlerini

Tenimde itiş kakış

Cebimde depremlerin

Esrarlı gece ayinleri

Volkanik şiirler

Usul usul giymedim mi sözlerini

Yalnızlığın tiradını kapamadım mı her sefer

Sensizlik seni anlattı en çok

Vazgeçmeler vazgeçmekten vazgeçti

Söyle saçlarında öldüğüm

Bir geri gidiş kaç günde gelirdi?



En fazla içimde ölürsün

Cesedini sürüklerim gittiğim her yere

Tenimin yırtıldığı yerden mi girdin içeri

Açar gibi yaparak açık bir kapıyı

Beni ikiye böldün

Hadi içimi kendine aldın da

Beni nerde bıraktın

Hangisini seçerdin benim için

Ve hangisinden vazgeçerdin kendin için


Ben yarama çoktan sen bastım

Yaşım kadar gencim

Adın çabuk diye geçti

Ardında aç köpekleri bırakarak

Ezberimden geçtim

Hızla biten aşk şarkılarından geçtim

Senden bir şey eksiltmeden sana çok şey bırakmaktı aşk

Bildim



Biz dalkavuk bir aydınlığın yerine

Onurlu bir karanlığı seçtik

Ve bir öyküden ağlarcasına geçtik

Cesurduk çünkü

Kendimizi kendi düşlerimizden kovacak kadar


Ömrüne yüz çevirmiş iki masalcıyız

Gerisi hiçlik

Gerisi yokluk


Sensizliğin anlattığı ne vardı senden başka

Bir hayatın tüm yanılgılarını

Saçlarında çözdüm

Şimdi beni hangi yanımdan susacaksın

Sessizlikte bir dildir

Çoğul susulur

Pusulur

Şimdi beni hangi yanımdan kusacaksın


Yıkık şehrimin izbesi

En fazla içimde ölürsün

En çok

Gözlerime gömülürsün

Gözlerimi kaparım

Vasiyetimi yazarım



Kahraman Tazeoğlu

Alıntı Yaparak Cevapla

Askın Yalan Olduğunu Söylemediler Bana

Eski 08-24-2012   #6
Prof. Dr. Sinsi
Varsayılan

Askın Yalan Olduğunu Söylemediler Bana



Düş'tüm, dedim elinin tersinde

Hayır dedi, kesince

Düş olsan, fark etmezdim seni !


Sevgim sana güç veriyor mu, diye sordum

Başını çevirdi, yüzünde kalmamış takatle

Hayır dedi, inatla !

Öyle olsa, yıkılmazdım her 'Seni Seviyorum' deyişinde !


Özledin mi beni, dedim

Sustu !

Nefesini en derinden aldı ve,

Özlenmez mi, dedi !


Git dedim !

Git !

Sen kalınca genişliyor bu dünya ve kayboluyorum uçsuz bucaksızlığında !

Hayır, dedi, sertçe!

Gidersem, kahraman olurum!

Kalırsam, senin!


Küserim, dedim, kırılgan çocukluğum sitemimde

Hayır, dedi gülerek

Küsmek, susmayı göze almaktır

Ama sen korkarsın kendi sessizliğinden ve susamazsın!


Gel, dedim, o zaman!

sesim fısıltı gürültüsünde

Gel

Durdu!

Hayır, dedi,

GELİRSEM BİTER AŞK !!!



Kahraman Tazeoğlu

Alıntı Yaparak Cevapla

Askın Yalan Olduğunu Söylemediler Bana

Eski 08-24-2012   #7
Prof. Dr. Sinsi
Varsayılan

Askın Yalan Olduğunu Söylemediler Bana



şimdi gidiyorsun

git

oysa senden tek bir damla istemiştim

sana kocaman bir deniz sunmak için

şimdi gidiyorsun

git


ne zaman başladı bu hikaye

anımsamak zor

gençtim

hazırda fırtınalarım vardı dört nala sevdalarım

komazdı öyle üç-beş nöbetleri

geceler içimi acıtmazdı böyle


bir insan bu kadar eksilebilir mi


hatırlarsan sesine uyku kaçmış bir adamvardı

bu şehrin biryerlerinde

düşler ormanının gece bekçisi derdin sen ona

gözlerinde gizledi o seni sen bilmedin

o adam bendim unuttun mu

bak sevdiğin adam gülmeyi bile unuttu

seni unutamadı


işin kolayına kaçmadım

uğruna ölmedim yani

uğruna ölünecek sandığım biri için yaşadım hep

sen bunu da bilmedin

ben bir bakışına bin anlam yükledim

sen aşka kestirmeden gittin

bir hayatın özetini bırakıp avuçlarıma

şimdi gidiyorsun

git

bana karanlığın ne demek olduğunu öğretmeden

bütün ışıklarımı söndürüyorsun


bu cehennem cinayetlerini işliyorsun

sonra bunlara intihar süsü veriyorsun

yazıklar olsun yazıklar olsun

susuyorsun susuyorum susayacaklarım bitmiyor

hani sen sevdiğini

yarı yolda bırakacak kadar yüreksiz değildin

düşmemeyi öğretecektin nerdesin nerdesin


uzun lafın kısası yoktur

anlatacağım çok şey var

hoyrat bir rüzgar gibi geldin

aklımı hayatımı dağıttın

şimdi gidiyorsun

git


daha ayrılığa bile çarpmadan

aşk bize döndü

bir yılan gibi soktun koynuma kimsesiz geceleri

artık ölüm sana dokunamamaktan kötü değil

ama sana dokunmak da yasak bana

göz çukurlarımdaki karanlık bunu anlatır

sen var ya sen

allah kahretsin


yani şimdi

gözleri sana benzeyen bir kızım olmayacak mı

yani şimdi başkaları mı sevecek seni

ben saçlarını okşadığım zaman

ellerin öksüz kalırdı

şimdi gidiyorsun git



Kahraman Tazeoğlu

Alıntı Yaparak Cevapla

Askın Yalan Olduğunu Söylemediler Bana

Eski 08-24-2012   #8
Prof. Dr. Sinsi
Varsayılan

Askın Yalan Olduğunu Söylemediler Bana



rüzgarlı bir tepenin yamacındayım şimdi

kent suskun

ve istasyonlar ayrılık için var bu şehirde

imlası buzuk, üşümüş ve kirli bir çocuk olurum seni düşünürken

ömrüme iliştirdiğim martı leşleri yamalı bir geçmişi oynar

imtihanlar ve intiharlar üzerine kurulu hayatlardan

gecenin en serseri yanını alırım günceme


durup durup şiirler yazmak yoluna

yeni bir yaşam biçimim oldu son günlerde

kendimi sende kalabalık buluşum belki de bundan

her gece yorganımın altında sakladığım

kırlangıç sürüleriyle geliyorum sana

sen uykudayken

babam her gece ölüyor şimdilerde

annem nihavent bir çığlık oluyor

bana en çok sensizlik koyuyor

sonra babilin asma bahçelerine asıyorum kendimi

uyanmak için


eski bir aşkını anlatıyorken bana

konuştuklarından yapılma bir sessizlik oluyor ağzım

kaç kez kanıyorum bir bilsen

(ya da hiç bilmesen)

sesinin ardında yüzün sessiz bir tabanca gibi duruyor

kendimi kötü kurulmuş bir cümle sanıyorum

gece yüklü bir kamyon uykularımı solluyor


yastığının altında yalnızlığın var biliyorum

oysa ben senden bir bardak su istedim

akdeniz değil

son yalnızı benimdir bu kentin

istanbul arkamdan gelir

ey hüznü yüzünde gülücük diye taşıyan kız

hep kendine mi saklarsın çocukluğunu


ağzıma bir bulut bulaşsa da yokluğundan yapılmış

kayadan seken kurşun

en serseri yanımız olur kimi zaman

ve ben hep kendimi terk ederim senden

her katilin aşkı

her aşkın katili

bir öncekinin faili

hep ben olurum

hep ben ölürüm


içime uzanan koridorların ortasından

hep gülerdin beni görünce

bense sana hep geç kalırdım

sona kalırdım

sonra kanardım


yağmurlarla inseydin içime

içim senden yanaydı

yüzümdeki işgaller senden karaydı

seni sevmek en gizli ağlama biçimimdi

sana yazacaklarım sil sil bitmezdi

ve ben

sende hiçbir şeydim

sen bende herşeyken


canım

yastığının altında biriktirdiğin yalnızlıklarım

kendine varlaşıp bana yoklaşan biri yapar seni

ve ne kadar kaçsan o kadar yakınsındır aslında kendine

geciken sevdalar yıkık kentlere benzer bilirsin

ve sevgisizlik alır bir gün seni benden

işte bu yüzden

sen hep sevil

hep sevil




Kahraman Tazeoğlu

Alıntı Yaparak Cevapla
 
Üye olmanıza kesinlikle gerek yok !

Konuya yorum yazmak için sadece buraya tıklayınız.

Bu sitede 1 günde 10.000 kişiye sesinizi duyurma fırsatınız var.

IP adresleri kayıt altında tutulmaktadır. Aşağılama, hakaret, küfür vb. kötü içerikli mesaj yazan şahıslar IP adreslerinden tespit edilerek haklarında suç duyurusunda bulunulabilir.

« Önceki Konu   |   Sonraki Konu »


forumsinsi.com
Powered by vBulletin®
Copyright ©2000 - 2024, Jelsoft Enterprises Ltd.
ForumSinsi.com hakkında yapılacak tüm şikayetlerde ilgili adresimizle iletişime geçilmesi halinde kanunlar ve yönetmelikler çerçevesinde en geç 1 (Bir) Hafta içerisinde gereken işlemler yapılacaktır. İletişime geçmek için buraya tıklayınız.