|
|
Konu Araçları |
4bölüm, bakanı, bekir, beyin, dışişleri, dönen, imzaladığı, inönü, konferansından, londra, nutuk, sami, sözleşmeler, zaferleri |
Nutuk > 4.Bölüm > İnönü Zaferleri > Londra Konferansından Dönen Dışişleri Bakanı Bekir Sami Bey'in İmzaladığı Sözleşmeler > |
08-24-2012 | #1 |
Prof. Dr. Sinsi
|
Nutuk > 4.Bölüm > İnönü Zaferleri > Londra Konferansından Dönen Dışişleri Bakanı Bekir Sami Bey'in İmzaladığı Sözleşmeler >Saygıdeğer baylar, Londra'ya gitmiş olan Delegeler Kurulumuz, İkinci İnönü utkusundan sonra geri geldi Konferansın olumlu bir sonuca bağlanmamış olduğunu biliyorsunuz Ama Delegeler Kurulu Başkanı ve Dışişleri Bakanı Bekir Sami Bey, kendiliğinden İngiltere, Fransa ve İtalya devlet adamlarıyla buluşup konuşarak, her biriyle ayrı ayrı birtakım sözleşmeler imzalamış bulunuyordu Bekir Sami Bey'in İngiltere ile imzaladığı bir sözleşmeye göre, elimizde bulunan bütün İngiliz tutsaklarını geri verecektik Buna karşılık, İngilizler de tutsaklarımızı bize vereceklerdi Yalnız, Türk tutsaklarından, Ermenilere ve İngiliz tutsaklarına kıyın yapmış ya da kötü işlem yapmış olduğu öne sürülenler, verilmeyecekti Hükümetimiz elbette böyle bir sözleşmeyi uygun görüp onaylayamazdı Çünkü böyle bir sözleşmeyi onaylamak, Türk uyrukluların Türkiye sınırları içindeki davranışları üzerinde yabancı bir hükümetin yargılama hakkını onaylamak gibi olurdu Bu sözleşmeyi onaylamadıksa da İngilizler kimi Türk tutsaklarını salıverdiklerinden biz de buna karşılık elimizde bulunan İngiliz tutsaklarından bir bölümünü salıverdik Daha sonra, 23 Ekim 1921'de Kızılay İkinci Başkanı Hâmit Bey'le İstanbul'da İngiliz Komiserinin anlaşmaları üzerine, Malta'da bulunan bütün Türk tutukluları ile bizdeki bütün İngiliz tutuklularının değiştirilmesi kararlaştırılmış ve uygulanmıştır Baylar, Bekir Sami Bey resmi görüşmeler ve konuşmalar dışında, salt kişisel olarak da Lloyt Corc ile buluşmuş Aralarında, söylenen sözler steno ile yazılmış Bu tutanak imza da edilmiş Bekir Sami Bey'in elinde bulunan tutanak kopyasının kapsamı üzerine bana bilgi verildiğini hatırlamıyorum Son zamanlarda Dışişleri Bakanlığı aracılığı ile Bekir Sami Bey'den bu tutanağı istettim ise de, Bakanlığa gönderdiği bir mektupta, zamanında bu tutanak çevirisinin bana gösterildiğini; gerek aslının, gerek çevirilerinin Dışişleri Bakanlığından ayrılırken ilgili dosyasında bırakıldığını bildirmiştir Dosyalarda bu belge bulunamamıştır Dışişleri Bakanlığında da kimse bu belgeyi ve içindekileri bilmiyor Ben de, söylediğim gibi, hiçbir zaman bu belgeden bana bilgi verildiğini hatırlamıyorum Baylar, Bekir Sami Bey'le Fransız Başbakanı Bay Briyan (Briand) arasında da 11 Mart 1921 günlü bir sözleşme imza edilmiştir Bu sözleşmeye göre Fransa ile Ulusal Hükümet arasında çarpışmalara son verilecek Fransızlar *****lı çetelerin; biz de savaşçılarımızın *****larını alacağız Güvenlik kuvvetleri arasına Fransız subayları da alınacak Fransızlarca meydana getirilen güvenlik kuvvetleri kalacak Fransa'nın boşaltacağı yerlerle Elazığ, Diyarbakır ve Sivas illerinin iktisat bakımından gelişmesi için yapılacak girişimlerde Fransızlara üstünlük hakkı tanınacak ve Ergani madenleri işletme hakkı da onlara verilecek vb Hükümetimizce, bu sözleşmenin de kabul edilmemesinin nedenlerini saymaya gereklik yoktur sanırım Bekir Sami Bey, İtalya Dışişleri Bakanı bulunan Kont Sforza ile de 12 Mart 1921'de bir sözleşme imzalamış Buna göre İtalya'nın, İzmir ve Trakya'nın bize geri verilmesi yolundaki isteklerimizi konferansta desteklemesine karşılık, biz de İtalya devletine Antalya, Burdur, Muğla, Isparta sancaklarıyla Afyonkarahisar, Kütahya, Aydın ve Konya sancaklarının sonradan saptanacak bölümlerinde iktisadi girişimler için üstünlük hakkı verecektik Bundan başka, bu bölgelerde Türk hükümetinin ya da Türk sermayesinin yapmayacağı iktisadi işlerin İtalyan sermayesine verilmesi ve Ereğli madenlerinin bir İtalyan Türk ortaklığına devredilmesi kabul edilmekte idi Elbette bu sözleşmeyi de hükümetimizce geri çevrilmekten başka bir işlem göremezdi Baylar, İtilâf Devletlerinin, Londra'ya barış yapmak için gönderdiğimiz Delegeler Kurulumuz Başkanı Bekir Sami Bey'e imza ettirdikleri sözleşmelerle, Sevr tasarısından sonra aralarında yaptıkları, "Üçlü Anlaşma" adı verilen ve Anadolu'yu sömürme (nüfuz) bölgelerine ayıran anlaşmayı, başka adlar altında, ulusal hükümetimize kabul ettirmek amacını güttükleri apaçık bellidir İtilâf siyasa adamları bu isteklerini Bekir Sami Bey'e kabul ettirmeyi de başarmışlardır Bekir Sami Bey'i Londra'da, konferans görüşmelerinden çok, ayrı ayrı yapılan konuşmalarla oyaladıkları anlaşılıyor Ulusal Hükümetin ilkeleriyle Dışişleri Bakanı olan kişinin tutumu arasındaki ayrımın neden ileri geldiği, ne yazık ki açıklanamıyor Bekir Sami Bey bu sözleşmelerle Ankara'ya döndüğü zaman durumun, pek çok dikkatimi çektiğini ve beni şaşkınlığa uğrattığını açıkça söylemeliyim Bekir Sami Bey, imzaladığı sözleşmelerin, ülkenin yüksek çıkarlarına uygun olduğu yolundaki kanısını belirtiyor ve bunu Meclis'te de savunup tanıtlayabileceğini ileri sürüyordu Kanısının yerinde olmadığı, savında da mantık bulunmadığı kuşku götürmezdi Görüşlerinin Meclis'te onaylanmayacağı bir yana, Dışişleri Bakanlığından da düşürüleceği kesindi Ama Meclis'in, siyasa sorunları üzerinde görüşme ve tartışmalarla boğulmasını o günlerin koşullarına uygun bulmadığımdan, Bekir Sami Bey'e görüşlerinin yersizliğini kendim söyleyerek Dışişleri Bakanlığından çekilmesini önerdim Bekir Sami Bey, bu önerimi kabul ederek çekilme yazısını verdi Ama Bekir Sami Bey, Delegeler Kurulu Başkanlığı göreviyle, Avrupa'daki yolculuğu sırasında yaptığı çeşitli buluşmaların kendisinde bıraktığı izlenimlere dayanarak, İtilâf Devletleriyle ilkelerimize uygun olarak anlaşma yolunun bulunduğu kanısında direniyordu Kendisinin de bu anlaşmaları sağlayabileceğini ileri sürüyordu Bunun üzerine kendisine şu özel mektubu yazdım: 1951921 Amasya Milletvekili Bekir Sami Beyefendiye Türkiye Büyük Millet Meclisi Hükümetinin, şimdiye değin çeşitli elverişli durumlardan yararlanarak türlü araçlarla bütün dünyaya duyurulmuş olan ilkelerini biliyorsunuz Bu ilkelerin özü, şu kısa cümle ile anlatılabilir: "Bilinen ulusal sınırlarımız içinde ülkemizin bütünlüğünü ve ulusun tam bağımsızlığını sağlamak" Delegeler Kurulu Başkanlığı göreviyle yaptığınız son gezi ve değinmelerimizin sizde yarattığı etkilere ve izlenimlere göre İtilâf Devletlerinin, koyduğumuz ilkeleri bozmaksızın bizimle anlaşmak eğiliminde oldukları kanısında bulunduğunuz anlaşılıyor Türkiye Büyük Millet Meclisi, İtilâf Devletlerinin bu eğilimini gösterecek güvenilir, gerçek, içten belirti ve sonuçları şimdilik görememektedir Bu konuda oranladıklarımızın gerçekleşmesine yol açacak bir ortam bulabilirseniz, bu sonucun Türkiye Büyük Millet Meclisince ve Hükümetince sevinçle kabul edilebileceğine inanmanızı dilerim, efendim Mustafa Kemal Bekir Sami Bey, bundan sonra yine Avrupa'ya gitti Bu gezisinden de bir yarar elde edilemedi Üstelik, Ankara'da Bay Franklen Buyon (Franklin-Bouillion) ile yapılmakta olan görüşmelerin, Bekir Sami Bey'in Paris'teki kimi girişimleri yüzünden güçlüğe uğradığı anlaşılınca, Hükümet, Bekir Sami Bey'in resmi bir görevi olmadığını ajansla kamuya bildirmek zorunda kalmıştır Bekir Sami Bey, ikinci kez Avrupa'da bulunduğu sırada, bana kimi şeyler bildirdiği gibi dönüşünde de bir rapor vermişti Gerek bildirdiği şeyler arasında gerekse raporunda görülen kimi düşünceler, ne yazık ki, Türk ulusunun izlediğimiz amaç ve ülküsünü, Bekir Sami Bey'in tam olarak kavramadığı ve ona göre iş görmediği yolundaki kuşkuları giderecek nitelikte değildi Bekir Sami Bey Avrupa'da gördüklerinin etkilerine ve izlenimlerine uyarak düşünce yürütüyordu 12 Ağustos 1921 günlü bir şifre telinde bizim siyasamızı eleştirdikten sonra diyordu ki: "Daha fırsat elde iken akıllıca bir siyasa gütmek, ülkeyi içine düştüğü büyük burgaçtan (girdaptan) kurtarabilir Olaylar bütünüyle incelenerek ülkenin esenliğine yarayacak bir yol tutmak pek gereklidir Yoksa, tarih ve ulus önünde hiçbirimiz sorumluluktan kurtulamayız Ulusun mutluluğunu ve Müslümanlığın esenliğini sağlayıcı bir yol saptanmasını ve bir an önce bana bildirilmesini rica eylerim" |
|