Behlül-İ Dana |
08-04-2012 | #1 |
Prof. Dr. Sinsi
|
Behlül-İ DanaBehlül-i Dânâ bir gün Bağdât sokaklarından birinde giderken, oynayan çocuklar gördü Çocuklardan biri ise bir köşeye çekilmiş onlara bakıyor ve ağlıyordu Behlül-i Dânâ o çocuğun yanına gitti ve; "Ey çocuk niçin ağlıyorsun? Gel sana bir şeyler alayım da sen de arkadaşlarınla oyna" dedi ve çocuğun başını okşadı Çocuk bakışlarını Behlül'e çevirdi ve; "Ey aklı az adam! Biz oyun için yaratılmadık" dedi Behlül bu söze şaştı ve çocuğa; "Ey oğlum! Peki niçin yaratıldık" diye sordu Çocuk; "Allahü teâlâyı bilmek ve O'na ibâdet etmek için" dedi Behlül hazretleri; "Peki bunun öyle olduğunu nereden biliyorsun?" diye sordu Çocuk, Mü'minű»n sű»resinin 115 âyet-i kerîmesini okuyuverdi Meâlen; "Sizi ancak boşuna yarattığımı ve gerçekten bize döndürülmeyeceğinizi mi zannettiniz?" Hazret-i Behlül tekrar; "Ey çocuk Sen hakîmâne konuştun Bana biraz daha nasîhat et" dedi ve ağlamaya başladı Kendinden geçmişti Kendine geldiğinde çocuğa; "Ey oğlum! Senin günâhın yok Sen bir çocuksun Nasıl oluyor da böyle düşünebiliyorsun?" diye sordu Çocuk da; "Ey Behlül! Babamı ateş yakarken gördüm İri odunları küçük çırpılarla tutuşturuyordu Ben de Cehennem'in yanan küçük odunlarından olacağımdan korkuyorum" dedi Bu sözler üzerine Behlül-i Dânâ hazretleri tekrar ağladı Kendinden geçti Kendine geldiğinde çocuğu yanında göremedi Oradakilere bu çocuğun kim olduğunu sordu Onlar; "Tanımadın mı?" dediler Behlül; "Hayır" deyince, onlar; "Bu, hazret-i Hüseyin evlâdından seyyid bir çocuktur" dediler Behlül de; "Ancak böyle bir ağacın meyvesi bu kadar olgun olabilirdi" deyip oradan ayrıldı |
|