Geri Git   ForumSinsi - 2006 Yılından Beri > Nesil Bilinçlendirme Kampı - Gizli Tehlikeler & Tehditler > Atatürk Köşesi

Yeni Konu Gönder Yanıtla
 
Konu Araçları
kemali, mustafa, sevmek

Mustafa Kemal'i Sevmek

Eski 08-03-2012   #1
Prof. Dr. Sinsi
Varsayılan

Mustafa Kemal'i Sevmek







Sevmek…

Mustafa Kemal'i sevmek…
Özgürlüğü ve bağımsızlığı sevmek…
Bunları karakter, yani ruh, öz, omurga olarak kabul edenleri sevmek

Mustafa Kemal'i sevmek… Fikri hür, ilmi hür, irfanı hür olanları sevmek…

Mustafa Kemal'i sevmek…
Yoksul, yürekli, namuslu, yalansız, riyasız, pazarlıksız… Tertemiz alnından vurulup düşen hem de daha, bir tek kurÅŸun atmadan, o istedi diye Allah deyip ÅŸehitlik için ileri atılan dedelerimiz, EÄŸinli dedem, Ali ÇavuÅŸ gibi sevmek…

Mustafa Kemal'i sevmek…
Kopan bacağını tüfeÄŸinin dipçiÄŸinin kayışıyla baÄŸlayıp savaÅŸarak ölen Ezineli Yahya ÇavuÅŸ gibi sevmek… Çanakkale'de 19 Tümen 'in her bir neferi gibi sevmek…

Sevmek… Ölmeyi emreden birini, Mustafa Kemal'i sevmek… Ölenleri dün olduÄŸu gibi bugün de anlamak:
"Benimle beraber burada muharebe eden askerler kesin olarak bilmelidir ki, bize verilen namus görevini eksiksiz yapmak için bir adım geri gitmek yoktur Uyku, dinlenme aramanın , bu dinlenmeden yalnız bizim değil, bütün milletimizin sonsuza kadar mahrum kalmasına sebep olacağını hepinize hatırlatırım"

Sevmek …Mustafa Kemal'i sevmek… Dün olduÄŸu gibi bugün de bir adım geri gitmeyenleri ,gitmeyecekleri sevmek…

Mustafa Kemal'i sevmek… Ölümden kaçarken durup onu dinleyip ölüme koÅŸmak…
Sabah saatlerinde Mustafa Kemal 57Alay'ı bir batarya ile Koca Çimen Tepe istikametinde harekete geçirdi Kendisi de durumu izlemek için Conk Bayırı'na çıktığında Arı Burnu tarafından erlerin çekilmekte olduğunu gördü Seslendi:

"Niçin kaçıyorsunuz?"

"Efendim düşman" dediler
"Nerede?"

"İşte, diye 261 rakımlı tepeyi gösterdiler

Düşmanın bir avcı hattı 261 rakımlı tepeye yaklaşmış ve ileri doğru yürüyordu Askerlere,
"Düşmandan kaçılmaz" dedi

"Cephanemiz kalmadı" dediler

"Cephaneniz yoksa, süngünüz var," dedi "Ve bağırarak süngü taktırdı Yere yatırdı Ölmeyi emretti…Öldüler…

O anlatıyor:
"Yalnız size 'Bomba Sırtı olayını' anlatmadan geçemeyeceÄŸim Karşılıklı siperler arasında mesafemiz 8 metre, yani ölüm kesin Birinci siperdekiler hiç biri kurtulamamacasına hepsi düşüyor; ikincidekiler onların yerine giriyor Fakat ne kadar imrenilecek bir soÄŸukkanlılık ve tevekkülle biliyor musunuz? Öleni görüyor, 3 dakika kadar sonra öleceÄŸini biliyor, en ufak bir duraksama bile göstermiyor Sarsılmak yok! Okuma bilenler ellerinde Kuran-ı Kerim, cennete girmeye hazırlanıyorlar Bilmeyenler Kelime-i Åžahadet getirerek yürüyorlar Bu, Türk askerindeki ruh kuvvetini gösteren hayrete ve tebrike deÄŸer bir örnektir Emin olmalısınız ki Çanakkale Muharebesini kazandıran bu yüksek ruhtur"…'

Mustafa Kemal'i sevmek… Ölesiye sevmek… Dün deÄŸil bugün gibi sevmek… Bugün de ölmeyi bilmek
Ölen çocuklarının ardından Avusturalyalı annelerin acısını dindiren,onlara :

"Bu memlekette kanlarını döken kahramanlar! Burada bir dost vatanın toprağındasınız huzur içinde uyuyunuz Sizler Mehmetçiklerle yan yana, koyun koyunasınız Uzak diyarlardan evlâtlarını harbe gönderen analar, gözyaşlarınızı siliniz Evlâtlarınız bizim bağrımızdadır Huzur içindedirler, onlar bu topraklarda canlarını verdikten sonra artık bizim evlâtlarımız olmuşlardır"
Diyebilen Mustafa Kemal'i sevmek

"Dağlarda tek tek ateşler yanıyorduVe yıldızlar öyle ışıltılı, öyle ferahtılar ki şayak kalpaklı adam
nasıl ve ne zaman geleceğini bilmeden güzel, rahat günlere inanıyordu
ve gülen bıyıklarıyla duruyordu ki mavzerinin yanında,
birdenbire beş adım sağında onu gördü
Paşalar onun arkasındaydılar
O, saati sordu
Paşalar: "Üç", dediler
Sarışın bir kurda benziyordu
Ve mavi gözleri çakmak çakmaktı
Yürüdü uçurumun başına kadar,
eÄŸildi, durdu
Bıraksalar
ince, uzun bacakları üstünde yaylanarak
ve karanlıkla akan bir yıldız gibi kayarak
Kocatepe'den Afyon ovasına atlayacaktı" …
Atladı…Bir ayağı Ä°zmir' de bir ayağı Ankara'da dimdik durdu… Sevmek Mustafa Kemal'i Nazım gibi sevmek…
Cumhuriyetini emanet ettiÄŸi gençler gibi sevmek… 23 Nisan çocukları gibi sevmek Dünyanın en aydınlık yüzü Türk kadınları gibi sevmek…

Mustafa Kemal'i sevmek… Kütahya'da KurtuluÅŸ savaşının ortasında, 2 yıldır görmediÄŸi oÄŸlunun sekiz ay önce hastalıktan öldüğünü duyup el defterine, " oÄŸlum Ä°zzet sekiz ay önce ölmüş" diye not düşüp savaÅŸa devam eden, Ä°smet PaÅŸa kadar sevmek…
Osmanlı Genelkurmay Başkanı ve Mareşali iken rütbelerini sıyırıp, onunla Anadolu'ya geçip yeniden kavgaya tutuşacak Fevzi Çakmak Paşa kadar sevmek

Mustafa Kemal'i sevmek… Erzurum'da bir yalnız adama, silahlarını teslim etmemiÅŸ tek Osmanlı ordusu olan 9 kolorduyu kendisiyle birlikte teslim edecek kadar çok inanıp, emrine girip, cenk edip, barışta karşı durup, ciltlerce kitap yazacak Kazım Karabekir PaÅŸa kadar sevmek…
Mustafa Kemal'i sevmek…YaÄŸan yaÄŸmur altında,ayaklar çıplak yürürken hastalıktan,açlıktan ateÅŸler içinde yanan bebesinin üzerindeki örtüyü alıp, cephane yüklü kaÄŸnının üzerine örten analar kadar sevmek…

Mustafa Kemal'i sevmek… Kadın olup aşık olduÄŸun adamdan, evladından, anandan, babandan daha çok sevmek Mustafa Kemal'i…
Anlamak o kadınları, onları anlamak için kendilerini kurtarmaya gelen askerleri " Kemal'in askerleri" diye selamlamalarını anlamak, Afyon'da, Antep'de, MaraÅŸ 'da, EskiÅŸehir'de yani Anadolu'da, düşman iÅŸgali altında tecavüze uÄŸrayıp, ölmemek…O acılar içinde saÄŸ kalmak…Herkesin sattığı, terk ettiÄŸi, arkadan vurduÄŸu ,hançerlediÄŸi bir halkı elinden tutup kaldırmak YokluÄŸunu yokluklarına, gözyaÅŸlarını gözyaÅŸlarına, azmini, azimlerine ekleyip onlara haydi diyebileni sevmek… YaÅŸama azminin adının Mustafa Kemal olmasını anlamak… Namusun adının Mustafa Kemal olmasını, onurun, erdemin adının Mustafa Kemal olmasını anlamak… Bu toprağın kadını, erkeÄŸi, evladı olmak…
Mustafa Kemal'i sevmek, tecavüze uÄŸrayan o Anadolu kadınları gibi sevmek, tecavüzden kurtarılan o Anadolu kadınları analarımız, bacılarımız, kardeÅŸlerimiz gibi sevmek… Dinimizi, milletimizi, devletimizi kurtaranları, Kemal'in askerlerini sevmek… Acıyı bilenler, unutmayanlar,unutmayacaklar gibi sevmek…

Mustafa Kemal'i namus bilmek…

Sevmek… Ä°zmir'de ki o sevda anıtı gibi dimdik durmak…Ä°zmir'e ilk giren Kemal'in askerlerinin Yunan askerleri tarafından ÅŸehit edilmesi üzerine o anıta Mustafa Kemal'in Türkiye'nin macerasını anlattığı Nutuk 'da kavgasının parolası ve iÅŸareti olarak yazdığı "Vatan ve Namus" diye yazan Ä°zmirliler gibi sevmek

Mustafa Kemal'i sevmek… Vatan ve Namus gibi sevmek…

Mustafa Kemal'i Vatan ve Namus bilmek… Fikri hür, vicdanı hür, irfanı hür gençler gibi sevmek… Bağımsızlığı ve özgürlüğü sever gibi sevmek…GeliÅŸmiÅŸ,büyük Türkiye'yi sevmek…

Cumhuriyet'i…DevrimciliÄŸi… MilliyetçiliÄŸi…Halkçılığı…LaikliÄŸi…Devletà §iliÄŸi sever gibi sevmek…

Mustafa Kemal'i sevmek…

Anti emperyalizmi sever gibi, sömürgeciliÄŸe karşı duranları sever gibi… Türkiye'nin çınarlarını, çiçeklerini,bozkırını, bataklıklarını,denizlerini, havasını, kuÅŸunu, kurdunu sever gibi …

Dünyanın aç ve yoksul çocuklarını sever gibi, çocuklarımızı sever gibi, insanları, doÄŸayı sever gibi, dünyayı, iyiyi,doÄŸruyu,güzeli sever gibi sevmek…

Ulusalcılar gibi sevmek…

Mustafa Kemal'i sevmek…

Kursağından haram lokma geçmemiÅŸ çocuklar gibi sevmek…
Hazreti Ömer'i bile kıskandıracak o büyük ahlakı sevmek… Yaratıp,, anasının ak sütü gibi helal mallarının hepsini, ölünce milletine bağışlayanı sever gibi sevmek… kazanıp

O'nun kalpaklı fotoÄŸrafı ellerinde ,oÄŸullarının al bayraÄŸa sarılı naaÅŸlarının önünde "Devlet , millet saÄŸ olsun" diyen ÅŸehit anaları gibi sevmek…

Mustafa Kemal'i sevmek…
Elmalılı hoca Mustafa Yazır gibi , Tuncelili Diab AÄŸa gibi sevmek…

KurtuluÅŸ savaşında tebdili kıyafet gezen Galip Hoca gibi sevmek…Sonra barışta Celal Bayar olup kavgalardan geçip, ölmeden önce " Atatürk seni sevmek ibadettir" diyerek sevmek…
İzmir'de Yunan'a ilk kurşunu sıkan gazeteci Hasan Tahsin'in ruhunu şad edip, beş yıl sonra düşmanı kovup namusu ve şerefi yerden kaldırıp; İzmir'de , büyük kısmı hain iğfasına uymuş, İstanbul gazetecilerini toplayıp:

" Türkiye basını, milletin hakiki sada ve iradesinin belirtisi olan Cumhuriyet'in etrafında çelikten bir kale vücuda getirecektir Bir fikir kalesi, zihniyet kalesi Basın mensuplarından bunu talep, Cumhuriyetin hakkıdır…" diyen Mustafa Kemal'i, doÄŸumunun 125 yılında vefa ve minnet duygularıyla ilk günkü gibi sevmek…
O'na karşı görevini yerine getirememenin utancıyla manda yürekleri çatlayıp ölemeyenler, intihar bile edemeyen dönekler,korkaklar, alçaklar, hainler, satılmışlar gibi deÄŸil…

Mustafa Kemal'i Türk halkı gibi sevmek, Türk milleti gibi sevmek, Türkiye gibi sevmek, namuslu gazeteciler, yazarlar, yayıncılar gibi… Abartısız, yalansız, sade, duru, basit… Kanaltürk gibi sevmek…

Mustafa Kemal'i sevmek… Onun bildiÄŸi gibi, "memleketimizin halini, ihtiyacını milletimizin elemlerini ve emellerini" bilmek…

Mustafa Kemal'i sevmek…

Sevdasını Vatan…

Sevdasını Namus…

Sevdasını Bayrak…

Sevdasını Türkiye bilenler gibi sevmek…

Esaret altında yaÅŸamaktansa…

Bu yoksul ve bitap milleti ayaÄŸa kaldıramamaktansa…

Onun kazanımlarını koruyamamaktansa…
Türkiye'yi muassır medeniyete, çaÄŸdaÅŸ; bilimde teknolojide, eÄŸitimde, saÄŸlıkta, adalette, emekte geliÅŸmiÅŸ, çalışanın kazanacağı,eÅŸit,kardeÅŸ, özgür insanların yaÅŸadığı ülkelerin düzeyine ulaÅŸtıramamaktansa…

Türkiye'yi tam bağımsızlık ilkesiyle yönetememektense…
Türkiye'yi bilimden, aydınlıktan koparıp ÅŸeriata, karanlığa, irticaya, ÅŸeyhlere, tarikatlara teslim etmektense…

DaÄŸlarda çoban ateÅŸleri yakacaklar gibi sevmek…

Mustafa Kemal'i sevmek "Vatan ve Namus" demek…

BaÅŸka da hiçbir ÅŸey demek deÄŸil…
Düşmanlarına, döneklere, eski ve yeni mandacılara, takiyecilere, yalancılara, bin bir suratlı para kölelerine, mezarının önünde aÄŸlayıp eÄŸilip, sana ve devrimlerine kalleÅŸlik edenlere inat…

Seni her zamankinden daha çok seviyoruz…


Tuncay Özkan































Alıntı Yaparak Cevapla

Mustafa Kemal'i Sevmek

Eski 08-03-2012   #2
Prof. Dr. Sinsi
Varsayılan

Mustafa Kemal'i Sevmek



Sevenler kadar sevmeyenler de var Bunu küçük bir zümre açık açık dile getirirken, çoğu kişi de içinden kinleniyor

Cahillik iÅŸte Ama bunda bizlerinde kabahati yok deÄŸil

Törenlerde soğukta veya sıcakta okul bahçelerinde sıradan nutuklar ile olmaz bu işler

Küçük çocuklar üzerinde tam ters etki yarattığı artık kafalara dank etmeli

Üstelik, doğar doğmaz hiçbir şeyden haberi olmayanların bile ebeveynleri dolayısıyla bu düşmanlığı edindiği de aşikar

* * *



Alıntı Yaparak Cevapla
 
Üye olmanıza kesinlikle gerek yok !

Konuya yorum yazmak için sadece buraya tıklayınız.

Bu sitede 1 günde 10.000 kişiye sesinizi duyurma fırsatınız var.

IP adresleri kayıt altında tutulmaktadır. Aşağılama, hakaret, küfür vb. kötü içerikli mesaj yazan şahıslar IP adreslerinden tespit edilerek haklarında suç duyurusunda bulunulabilir.



forumsinsi.com
Powered by vBulletin®
Copyright ©2000 - 2024, Jelsoft Enterprises Ltd.
ForumSinsi.com hakkında yapılacak tüm şikayetlerde ilgili adresimizle iletişime geçilmesi halinde kanunlar ve yönetmelikler çerçevesinde en geç 1 (Bir) Hafta içerisinde gereken işlemler yapılacaktır. İletişime geçmek için buraya tıklayınız.