Geri Git   ForumSinsi - 2006 Yılından Beri > Forum İslam > İslami Yazılar & Hikayeler

Yeni Konu Gönder Yanıtla
 
Konu Araçları
ağladıkça, çalar, gözlerin, yeşile

Ağladıkça Yeşile Çalar Gözlerin.

Eski 08-01-2012   #1
Prof. Dr. Sinsi
Varsayılan

Ağladıkça Yeşile Çalar Gözlerin.






kirpiklerin arasından ayışığı yolla karanlık dünyama
ağlamaklı bakışlarında umut hiç eksilmesin
Hiroşima gözLerinden ihaneti bilmez bir ulus ver baNa
ve YüReĞiNDe birşeyler sakla hep acıya dair
ağLadıkça beniMsin SeN
ağLadıkça beniM
güldüğün an kaybedersin beNi
"bir damla su" kadar sevmenin ağır bedelidir bu
AĞLaDıKÇa YeŞiLe ÇaLaR GöZLeRiN



çırılçıplak yıkansınlar ülkemin çocukları
gözLerindeki denizin yakamozlarında
gözyaşları boşalsın kirpiklerin arasından
ve düşsün bir damlası
Harran dudaklarıma
daha dün Serhat göğsüme yaslanırken
ve ellerimle okşarken Bahteran saçlarını
şimdi gözyaşlarınla ıslattığın bir mektup göndermişsin
ülkeler ötesi uzaklarından
nehirler dağlar ötesi
kavgalar ölümler savaşlar ötesi uzaklarından
yakın olmak için yaLnızLığıma
yoksamak için beklentilerimi
kaç damla yaş döktürdün sayamadım
Van Gölü sularına bakan gözLerimden
beNi ağLatma güneşe sevdaLı topraklarda
SeN ağLa
SeNiN gözyaşLarın taşırsın Van sularını
bir gözünde Muradiye
bir gözünde Beyazçeşme
her birinde bir şelâle olsun gözLerinin
beN ağLarsam zûlümdür adı ihanettir
SeN ağLarsan sevgidir bağlılıktır
hatta İslam'dır adı
Sümeyye'dir Fatımâ'dır Zeyneb'dir
yağmurdur doğaya yeşil rengini veren
AĞLaDıKÇa YeŞiLe ÇaLaR GöZLeRiN




ve beN sevdaLıyım Zilan gibi
rengini kavak ağaçlarından alan Erciş GöZLeRiNe

bir şiir yazdım gül yapraklarına
şiir reçeli yiyesin diye
bir tüRKü çağırdım göçmen kuşların ardından
sanırsın ki saçları okşayan rüzgâr
sanırsın ki Kapuzbaşı’nda su sesi
sanırsın ki ayağında halhal bêrivan’ların
Hıdırnebi yaylasında mendil sallar içimdeki çocuk beN
yemenileri rüzgâra karışır Lazca konuşan kadınların
kolkola girip süreriz bulutları güneyine ülkemin
bembeyaz olup düşerler tarlalarına Çukurova’nın
toplarız düşen bulutları pamuk tarlalarında nasırlı eLerimizle
Urfa’dan gelen ırgatlarla birlikte
beNim güneşim her zaman güzeLdir
Kaniya Reş’ten Karlıova’dan doğar
ve Side’de Athena Tapınağı’nın arkasında batar beNim güneşim
AĞLaDıKÇa YeŞiLe ÇaLaR GöZLeRiN



yeşiLe çaLar Amik ovası
yeşiLe çaLar Nazilli
yeşiLe Seddülbahir, Kekova ve Aspendos
daha bir gür akar Gediz sen ağLadıkça
daha bir durudur Kurşunlu
ve daha bir yüksekten dökülür Tortum
Emzirmesi biten bir bebeğin
ağzının iki yanından süzülen
anne sütü gibi akıyor Dicle ve Fırat
çocukların iki memesi arasında büyüyor
ve özgürleşiyor yitik ülkem Gülistan
ana kucağı gibi sıcaktır Ğarzan ovası
ve bir babanın merhametini saklar bağrında Serhat
AĞLaDıKÇa YeŞiLe ÇaLaR GöZLeRiN



yeşiLe çaLar Zigana geçidi
yeşiLe çaLar Eleşkirt
yeşiLe Beytüşşebap, Erbaa ve Şebinkarahisar
daha bir asildir Kızılırmak sen ağladıkça
daha bir ulaşılmaz kılınır Erciyes
ve Ninova’ya daha bir yakın durur Hattuşaş
Gecenin çıplak ayaklarıdır
takip eder kapanmamış iki göz
ayışığı saçlarında
yakamoz GöZLeRiNDe
Muhammed’e (sav) salavat getirerek açar bütün güller Isparta’da
ve kıyıya her vuruşunda tekbir getirir dalgaları Karadeniz’in
bir daha yemin edilir üzerine incirin zeytinin
ağLadıkça daha bir Nusaybin kokuludur şairleri yurdumun
daha bir buğday renklidir saçları çocukların
AĞLaDıKÇa YeŞiLe ÇaLaR GöZLeRiN




ağLadıkça daha bir Kadifekale’dir her tarafı memleketimin
daha bir Halkalı’dır tüm başkentleri Ortadoğu’nun
AĞLaDıKÇa YeŞiLe ÇaLaR GöZLeRiN
yeşiLe çaLar sayfaları Nech’ul- Belağa’nın
yeşiLe çaLar Şerefname
yeşiLe Mukaddime, Mesnevî ve Risale-i Nûr
ağLadıkça daha bir Elif’tir kadınları ülkemin
daha bir KaRa SeVDaLıDıR doğurdukları oğullar
ve daha bir Sarıkamış’tır alın yazıları
BiR UÇuRuMDuR GöZLeRiN
Düden gölgesinde soğuk bir mağara sanki
bir ırmaktır SaNa SeVDaLaNMaK
bir ırmak, Fırat gibi mavi
Manavgat gibi yeşiL
Çoruh gibi sarı
Borçka gibi beyaz
ve Zilan gibi kırmızı
AĞLaDıKÇa YeŞiLe ÇaLaR GöZLeRiN



ağLadıkça daha çok su ister Obruk
bir ok fırlatılır Haymana’dan
ve filiz verir Yukarı Fırat’ta
kâh Mevlana oLur “geL” der
kâh Yunus oLur sarı dizeler döker Porsuk çayına
kâh Ahmed-i Hani olur Zap ile sular Doğubeyazıt’ı
kâh Fâkih-i Teyran olur zembil satar Silvan önlerinde
AĞLaDıKÇa YeŞiLe ÇaLaR GöZLeRiN
ağLadıkça daha bir 1925’tir zaman
ağLadıkça daha 65, daha bir 79
AĞLaDıKÇa YeŞiLe ÇaLaR GöZLeRiN
AĞLaDıKÇa YeŞiLe



__________________



Alıntı

Alıntı Yaparak Cevapla
 
Üye olmanıza kesinlikle gerek yok !

Konuya yorum yazmak için sadece buraya tıklayınız.

Bu sitede 1 günde 10.000 kişiye sesinizi duyurma fırsatınız var.

IP adresleri kayıt altında tutulmaktadır. Aşağılama, hakaret, küfür vb. kötü içerikli mesaj yazan şahıslar IP adreslerinden tespit edilerek haklarında suç duyurusunda bulunulabilir.

« Önceki Konu   |   Sonraki Konu »


forumsinsi.com
Powered by vBulletin®
Copyright ©2000 - 2024, Jelsoft Enterprises Ltd.
ForumSinsi.com hakkında yapılacak tüm şikayetlerde ilgili adresimizle iletişime geçilmesi halinde kanunlar ve yönetmelikler çerçevesinde en geç 1 (Bir) Hafta içerisinde gereken işlemler yapılacaktır. İletişime geçmek için buraya tıklayınız.