Kalblerin Yumuşama Zamanı Gelmedi Mi? |
08-02-2012 | #1 |
Prof. Dr. Sinsi
|
Kalblerin Yumuşama Zamanı Gelmedi Mi?Kalblerin yumuşama zamanı gelmedi mi? İnsanlığın burcuna hükmeden eşsiz kitabımız Kur’an-ı Kerim’in, Hadid sûresi 16 âyetinde Rabbimiz: “Kendilerine inen bu hakikatten ötürü, kalblerin yumuşama zamanı gelmedi mi?” buyurmaktadır Beynelminel olan bu psikolojik boyut, Müslümanların nasıl olması gerektiği hakkında bir kriter sunmakta, gerçek yolun çerçevesinin bu cebr-i lutfi motifli süsünde olduğu vurgulanmaktadır Demek ki Ruh İnsanlığını zirve planda temsil etmesi gerekenlere, ilk muhatap olmaları yönüyle önemli bir konunun tahşidatı verilmekteydi “Siz öyle bir topluluk olmalısınız ki, bakanlar sizinle Ben’i tanımalı” diyordu Rabbimiz Zirve temsil, zirve insanlarla gerçekleşecek olduğu için, kalbden girilmesi gereken bu yolda mâsivanın eritilmesi gerekmekteydi Bütün engellerin başı konumundaki kalb bozukluğunun tamiri için bu yumuşamanın olması her zaman için gerekmekteydi Hüsn-ü kabul görecek olan metafizik gerilimin de her daim taptaze arz-ı endam etmesi de kaçınılmaz vasfedilecekti Sebeb-i nüzûl keyfiyetine bakıldığında siyak-sibak dengesinin tevafuk derecesinde rahmet sunduğu görülecektir Zaman-zemine göre tetabuk etmiş bu dengede, denge insanların hayat şûlesinde olması gereken keyfiyet buydu ki, vahyin inme zamanı ne bereketler doğurdu bârekallah… Büyük Allah dostu Fudayl bin Iyaz hazretlerinin de o seviyeye gelmesine vesile olan bu âyet-i kerimedir ki, bir harama bakma karşısındaki ân-ı seyyalesi karşısında, komşusunun okumuş olduğu bu hakikat pırıltısı, onun kendine gelmesine yetmiştir Hakkı bulup da ona sarılma, insanlık için efraz-ı feraizdir (farzlar üstü bir farz) Bu Hak yolundaki aşılması gereken her billur mekan, şerefli mekin sayesinde gerçekleşmiştir Tedricilik metodunun takviye anlayış sunması ayrı bir mazhariyet iken, vahyin geliş keyfiyetinde de daha bilmediğimiz nice hikmetler vardı Gönlümüzle derketme, ruhumuza zerketme ve masivayı terketme ufku… Hüküm devam etmede: “Kalblerin yumuşama zamanı gelmedi mi?” Yazar : Gürsel ÇOPUR |
|