Geri Git   ForumSinsi - 2006 Yılından Beri > Eğitim - Öğretim - Dersler - Genel Bilgiler > Eğitim & Öğretim > Tarih / Coğrafya

Yeni Konu Gönder Yanıtla
 
Konu Araçları
getirilişi, hilafete, hzhasanın

Hz.Hasan'ın Hilafete Getirilişi...

Eski 07-17-2012   #1
Prof. Dr. Sinsi
Varsayılan

Hz.Hasan'ın Hilafete Getirilişi...



Hz Ali ile Hz Fatima’in ilk çocugu olan Hz Hasan, Medine’de 625 tarihinde dogdu Taberistan’in ve Kuzey Afrika’nin fethinde bulundu Hz Osman’in asiler tarafindan kusatildigi dönemde, kardesi Hüseyin ile beraber, onu korumak amaciyla kapisinda nöbet beklemesi disinda, babasinin hilafetine kadar hiçbir siyasî hadisede yer almadi Hz Ali döneminde ise Hz Aise’nin ordusuna karsi savasmak üzere, asker toplamak amaciyla, Kûfe’ye, ünlü sahabi Ammâr b Yâsir ile beraber gönderildi[1] Babasinin hilafeti döneminde cereyan eden savaslarin tamamina istirak etti

Hz Ali’nin vefatindan sonra hilafete getirilen Hz Hasan’in seçilis biçimi ile Hz Ebubekir’in göreve getirilisi arasinda bir benzerlik bulunmaktadir Bir farkla ki Hz Ebubekir’in hilafete gelisinde Ensarin, Sa’d b Ubâde’yi halife seçmek amaciyla, daha önce bir takim hazirliklar yaptigi anlasilmaktadir[2] Bu durum sahabenin tamamen hazirliksiz olmadigini, en azindan bir kisminin Hz Peygamberin hastaligi esnasinda, onun vefat edecegi gerçekligine kendisini hazirladigini ortaya koymaktadir

Hz Hasan’a gelince; Kûfelilerin Hz Ali’den sonra kimin halife olacagi hususunda hiçbir hazirlik yapmadiklari anlasilmaktadir Çünkü Hz Ali’nin sehit edilmesi ani bir gelismedir Kûfeliler bu duruma tamamen hazirliksiz yakalanmislardir Ancak Hz Ali’nin yaralanmasi ile beraber kimin halife olacaginin tartisilmaya baslandigini görmekteyiz Tartisma Hz Ali’ye kadar getirilmis, kendisinden sonra halifelik yapacak bir sahsi tayin etmesi istenmistir[3] Hz Hasan disinda, kaynaklarimiz tarafindan zikredilmemis olmasina ragmen, baska adaylar da bulunmus olmalidir Babasinin vefatindan iki gün sonra kendisine biat edilmis olmasi bu ihtimali kuvvetlendirmektedir[4] Ancak Hz Hasan, bu adaylar arasindan siyrilip ön plana çikmistir Onun ön plana çikmasinin bir takim nedenleri olmalidir Kendisini hilafete tasimada önceki basarilarinin rolünün olmadigini biliyoruz Zira daha önce hilafete gelebilecek kadar büyük bir basari elde edemedigi gibi katildigi savaslarda da kayda deger bir varlik gösterememistir Nitekim hilafeti onun hakki olarak görenler de kendisine böyle bir basari atfetmemektedirler Dolayisiyla Hz Hasan’i hilafete tasiyan nedenleri baska yerde aramak gerekmektedir

Sia, Hz Hasan’i hilafete tasiyan nedenin ilahî oldugu kanisindadir Onlara göre Hz Hasan, babasindan sonraki imam olarak Tanri tarafindan belirlenmistir Dolayisiyla Hz Ali, Tanrinin bu emrine dayanarak, oglunu kendisinden sonraki imam olarak açiklamis ve halkin ona biat etmesini emretmistir Bu hadiseden sonra da Kûfeliler, Hz Hasan’a biat etmislerdir Siî müellif Kuleynî, bu olayi anlatirken, söyle demektedir: “Ali (as) hasta oldugu zaman onun yerine namazi oglu Hasan kildirdi Imam Ali kitabini ve silahini ona vererek onu kendi yerine imam tayin etti ve söyle dedi: “Yavrum! Allah Resulü benden sonra seni vasi tayin etmem ve kitabim ile silahimi sana vermemi emretti Peygamber beni kendisine vasi tayin edip kitabini ve silahini verdigi gibi, benim de seni vasi tayin etmemi ve ömrünün sonlarina dogru bunlari kardesin Hüseyin’e vermeni buyurmami emretti ”[5] Isbatu’l-Vasiyye adli eserde de Hz Ali’nin on iki oglunu bir araya toplattigini, kendilerine Hasan ve Hüseyin’i vasi tayin ettigini söyledigini, bundan sonra da Hz Hasan’a biat edildigini aktarmaktadir[6] Ibn A’sem Hz Ali’nin vefatindan sonra Kûfeliler “önce Hasan’in, arkasindan da Hüseyin’in imam olmasini kabul ettiler”[7] demektedir Ancak Siî kaynaklar disindan gelen rivayetler Hz Hasan’in bu sekilde veliaht olarak atandigina dair yeterli bilgi sunmamaktadir Aksine tarafsiz rivayetlerin büyük bir kismi Hz Ali’ye kendisinden sonra kimi halife tayin edeceginin soruldugunu, onun da hiçbir beyanda bulunmadigini aktarmaktadir Örnegin Islam Tarihinin önemli kaynaklarindan biri olan Belâzûrî tarafindan aktarilan Cündeb b Abdullah’in Hz Ali’ye geldigi ve oglu Hasan’i halife seçmek istediklerini, bu konudaki fikrini sordugunu, Hz Ali’nin de “size emretmeyecegim gibi sizi bundan da alikoymam”[8] rivayeti bunlardan sadece birisidir

Öyle anlasiliyor ki Hz Ali kendisinden sonraki halifeyi belirlemek istememistir Nitekim kendisine bu talepte bulunanlara Hz Peygamberi örnek almak istedigini ifade ederek hiç kimseyi halife olarak zikretmeyecegini söylemistir[9] Bilindigi gibi Hz Peygamber de kendisinden sonra hiç kimseyi halife tayin etmemis, ümmeti kendi halifesini tayin hususunda özgür birakmisti Hz Ebûbekir ve Ömer ise kendilerinden sonraki halifeyi bir sekilde belirlemislerdi Hz Ömer, Hz Osman’in halife seçildigi sûrâ’yi belirlerken oglunu da dahil etmis, fakat seçilemeyecegini sart kosmustu Iste Hz Ali bu hadiseye de vurgu yaparak Hasan’i halife olarak belirlemeyecegini, hilafetine de engel olmayacagini açiklamisti Adnan Demircan’in da belirttigi gibi belki de Hz Ali, açik bir sekilde dile getirmemis olsa da, oglunun halife olmasini istemistir En azindan oglunun da diger insanlar kadar hak sahibi oldugunu düsünmüs olmalidir[10] Zaten Abdullah b Cündeb’in kendisiyle görüsmesinden hemen sonra oglunu çagirip nasihatlerde bulunmasi da halife seçilecegini bekledigini göstermektedir[11]

Hz Ali’in vefatindan iki gün sonra halk yeni halifeyi seçmek üzere Kûfe Cuma mescidinde toplandi[12] O ana kadar da halifenin kim olacagi hususunda halk arasinda bir ittifak bulunmuyordu Bunu bilen Kays b Sa’d b Ubâde el-Ensârî, mescitte bir konusma yaparak, babasinin faziletlerini ve Hz Hasan’in meziyetlerini zikretmis, ona biat etmeleri hususunda Kûfelilere telkinlerde bulunmus ve hiç zaman kaybetmeden kendisine biat eden ilk kisi olmustur Onun biat etmesiyle Kûfeliler de biat etmeye baslamislardi[13] Dönemin ileri gelenlerinden biri olarak kabul edilen Kays b Sa’d b Ubâde’yi Hz Hasan’a biat hususunda bu denli acele ettiren neden ise Kûfe’nin yapisinda aranmalidir Zira Kûfe çok farkli etnik unsurlari barindiran bir kent idi[14] Hilafet tartismalari ile, bu etnik unsurlarin karsi karsiya gelebilecegi endisesinin Kays’i acele ettirmis olmasi yüksek bir ihtimaldir Böylece Kays’in, gerek Kuzey Araplari gerekse de Güney Araplari tarafindan kabul edilebilecek birine biat ederek, Kûfelilerin birbirlerine girmesini, bir iç savasin patlak vermesini engelledigini söylemek mümkündür

Siî temayüllü olan Isfehanî, Hz Hasan’a ilk biat edenin Abdullah b Abbas oldugunu söylemektedir[15] Ancak Abdullah b Abbas, Hz Ali’nin Basra valisi idi ve o anda Kûfe’de olmayip görevinin basinda bulunuyordu[16] Zaten Isfehanî Hz Hasan’a ilk biat eden sahsin Abdullah b Abbas oldugunu söyledikten sonra Muaviye tarafindan Hz Hasan’in hakimiyetinde bulunan kentlere casuslarin gönderildigini, Kûfe’ye gönderilen casusun Hz Hasan, Basra’ya gönderilen casusun da Basra valisi Abdullah b Abbas tarafindan yakalanarak idam edildigini belirtmektedir[17] Böylece Isfehanî de daha önce verdigi bilgiyi yanlislamakta, Abdullah b Abbas’in o tarihte Basra’da oldugunu kabullenmektedir Ibn A’sem’in de Abdullah b Abbas’in Basra’dan Hz Hasan’a mektup yazip, Muaviye ile savasa devam etmesini tavsiye ettigini söylemesi de[18] Abdullah’in, Hz Hasan’a biat ettigi tarihte Kûfe’de olmadigi gerçegini ortaya koymaktadir

Burada üzerinde durulmasi gereken bir baska husus ise Hz Hasan’a yapilan biatin sekli ile ilgilidir Kaynaklar bu konuda birbiri ile çelisen iki ayri rivayet kümesi zikretmektedirler Birinci rivayet kümesi Kûfelilerin, Hz Hasan’a, Muaviye ile savasmasi sarti ile biat etmek istedigini ve Hz Hasan’in Kur’an ve Sünnet yeter diyerek bunu reddettigini belirtmektedir[19] Kaynaklarimizda bunlarin kimlikleri ile ilgili net bilgiler verilmese de savas hususunda bu kadar istekli olan bu grubun Haricîler oldugu kanaatindeyiz Eger Hz Hasan’a biat etmis olanlarin tamami, “Muaviye ile savasmak” sartyla onun hilafetini taniyacaklarini ileri sürmüs olsalardi, biraz sonra anlatmaya çalisacagimiz süreçte, savas hususunda bu kadar gevsek davranmaz ve savasmamak için bu kadar mücadele etmezler, aksine Muaviye ile canla basla savasirlardi Oysaki hadiseler Kûfelilerin ne kadar isteksiz olduklarini, savastan ziyade barisi düsündüklerini ortaya koymaktadir

Taberî, Kays b Sa’d b Ubâde’nin de Muaviye ile savasmak sarti ile biat etmek istedigini, ancak Hz Hasan’in bu sarti kabul etmedigini söylemektedir[20] Fakat hadiseyi Kûfeli tarihçi Avvâne b el-Hakem’den (ö148) den aktaran Belâzûrî, Kays’in sartli biat ettigine dair bir bilgi aktarmamaktadir[21] Zaten Kays’in sartli biat etmek istemesi olayin akisi ile uyumlu degildir

Ikinci rivayet kümesi ise Hz Hasan’in barisi saglamak veya kendisine bir takim çikarlar elde etmek amaciyla hilafete gelmek istedigini, hilafete seçilirken “baris yaptigi ile baris, savas yaptigi ile savas yapmak” sarti ile biat aldigini, [22] böylece hilafeti Muaviye’ye devretmek için hazirlik yaptigini söylemektedir Nitekim bu rivayetler Hz Hasan’in Muaviye ile savasma niyetinde olmadigini, tek amacinin kendisine bir takim çikarlar sagladiktan sonra hilafeti Muaviye’ye teslim etmek oldugunu belirten Zührî kanaliyla gelmektedir[23] O bu kurgusunu, söz konusu sahislar arasinda hiçbir hadise meydana gelmemiscesine, Hasan’in Muaviye’ye yazarak ondan bir takim seyler talep ettigini, bunlarin verilmesi durumunda biat edebilecegini söyledigi iddiasi ile tamamlamaktadir[24]

Zühri Emevî yanlisi bir tarihçidir Nitekim bu hanedan ile yakin iliskileri bulunmakta idi Abdulmelik b Mervan fetva hususunda ona basvururdu[25] Emevî halifesi Hisam döneminde ise bu hanedaninin neredeyse bir parçasi haline gelmis, onlardan hiç ayrilmamistir Bu dönemde halifenin çocuklarinin da hocaligini yapmistir[26] Dolayisiyla Zührî tarafindan aktarilan bu rivayetin Hisam dönemindeki Imam Zeyd b Ali hareketiyle de yakin iliskisinin bulunma olasiligini göz ardi etmemek gerekir Bilindigi gibi Hisam b Abdulmelik’e isyan eden Zeyd b Ali döneminde de bir takim ekonomik nedenler gündeme gelmis ve Zeyd b Ali hadisesi bu ekonomik sorunlardan dolayi patlak vermis idi[27] Hz Hasan’in hilafeti para karsiliginda sattigini söyleyen yukaridaki rivayetler, ayni zamanda Zeyd b Ali’yi karalamak için kullanilmis olmalidir Böylece bu ailenin öteden beri para düskünü oldugu, ilkelerinin bulunmadigi ima edilerek, Zeyd b Ali’yi halkin gözünden düsürme amaciyla ileri sürülmüs olmasi muhtemeldir Bu rivayetler ayni zamanda Hz Hasan’in böyle bir sart ileri sürdügünde, biat etmekte olan halkin tereddüt geçirdigini, Muaviye ile anlasmak niyetinde oldugundan süphelendiklerini ve bu tutumunu kinadiklarini aktarmaktadir[28] Fakat biraz sonra aktaracagimiz hadiselerden de açik bir sekilde anlasilacagi gibi Kûfeliler hiç de bu kanaatde degillerdi Aksine onlar savasmayi istemiyorlardi

Kendisine h 40 yilinin Ramazan ayinda biat edilen Hz Hasan’in halife olarak ilk icraati babasinin katili olan Abdurrahman b Mülcem’e kisas uygulamasi oldu[29] Rivayetler Hz Hasan’in bu ilk sinavini hiç de iyi vermedigini aktarmaktadir Zira bu rivayetlerin önemli bir kismi Abdurrahman b Mülcem’in iskence ile öldürüldügü hususunda hemen hemen ittifak halindedir Bunlardan kimisi ise Ibn Mülcem’e müsle yapildigini; yani önce elleri, sonra ayaklari, arkasindan kulaklari ve burnu kesildikten sonra öldürüldügünü söylemektedir[30]

--------------------------------------------------------------------------------

[1]Hz Hasan ve Ammâr b Yasir’in Kûfe valisi Ebû Musa el-Esarî ile tartismalari meydana gelmis, bu tartismalarin akabinden ancak 7000 kisilik bir kuvvet Hz Ali’nin ordusuna katilmistir Genis bilgi için bkz Halife b Hayyat, Tarihu Halife b Hayyat, (thk Süheyl Zekkar), Beyrut 1993, 137-138; Ebu Cafer Muhammed b Cerîr et-Taberî, Tarihu'l-Ümem ve'l Mulûk, I-XIII, Beyrut 1987, V, 508; Mesûdî, Murûcu’z-Zeheb, I-V, Kum 1984, II,368

[2] Peygamberin cenazesi kaldirilmadan Ensar’in Sakifetu Beni Saide’de toplanarak Sa’d b Ubâde’yi halife seçmeye çalismalari, onlarin Hz Peygamberden sonra kimin halife olacagi hususunda bir takim hazirliklar yaptigini göstermektedir

[3] Bkz Ibn Kesîr, el-Bidâye ve’n-Nihaye, (thk Ahmed Ebû Mülhim ve arkadaslari), I-XIV, Beyrut ?, VIII, 16

[4] Bkz Mesudî, Murûc, III, 4

[5] el-Kuleynî, Usul el-Kafî, II, 65 Kuleynî tarafindan aktarilan bu rivayet kendisinden sonraki kaynaklarin tamaminda yer aldigi gibi, bu gün dahi Siî kökenli arastirmacilar ayni argümani kullanmaktadirlar Örnek olarak bkz Razi Ali Yasin, Sulh-i Imam Hasan, 76-77

[6] Bkz Isbatu’l-Vasiyye, 165 vd

[7] Bkz Ebû Muhammed Ahmed b A’sem (314/926), el-Fütûh, I-VIII, Beyrut 1986, III/IV, 284

[8] Belâzûrî, Kitâbu Cumel min Ensâbi’l-Esrâf, (thk Süheyl Zekkâr-Riyâd Ziriklî) III, 262; Taberî, VI, 73

[9] Bkz Ibn Kesîr, el-Bidâye ve’n-Nihaye, VIII, 16

[10] Bkz Adnan Demircan, Islam Tarihi’nin ilk Asrinda Iktidar Mücadelesi, Istanbul 1996, 40

[11] Bkz Belâzûrî, III, 262

[12] Bkz Mesudî, Murûc, III, 4

[13] Belâzûrî, III, 278; Taberî, VI, 73

[14] Kûfe’nin demografik yapisi ile ilgili olarak bkz M Mahfuz Söylemez, Bedevîlikten Hadarîlige Kûfe, Ankara 2001, 95-171

[15] Ebû’l-Ferec el-Isfehanî (356/966), Mekâtilu’t-Talibiyyîn, (thk Ahmed Sakar), Beyrut 1987, 52

[16] Bkz Ali Yasin, 122

[17] Bkz Isfehanî, Mekâtil, 54

[18] Bkz Ibn A’sem, III/IV, 285

[19] Ibn Kuteybe konu ile ilgili sunlari söylemektedir: “Kûfelilerden bazisi Hz Ali’nin vefatindan sonra Hz Hasan’in yaninda yer aldilar Bunlar ona Muaviye ile savasmasi sarti ile biat etmek istediler Ancak o, söz konusu gurubun bu sekilde biatini kabul etmedi Bunun üzerine Hz Hasan’dan ayrilarak Hüseyin’e gittiler ve ona biat etmek istediler Fakat Hüseyin, agabeyi dururken kendisinin biat almasinin mümkün olmadigini belirtince, ondan ayrildilar tekrar Hasan’a geldiler ve kendisine biat ettiler” Bkz Ibn Kuteybe, el-Imame, I/II, 163

[20] Bkz Taberî, VI, 73

[21] Bkz Belâzûrî, Ensâb, III, 279

[22] Belâzûrî, Ensâb,III, 279; Taberî, VI, 77; Ibn A’sem, III/IV, 285; Müfid, Muhammed b Muhammed b Nu’man, (413/1022) el-Irsâd, (shh Seyyid Kâzim el-Musevî), Kum 1377, 169; Nuveyrî, XX, 224

[23] Bkz Ibn Sihâb ez-Zührî, el-Megâzî en-Nebeviyye, (thkSüheyl Zekkâr), Beyrut 1981, 157; Zührî kanaliyla gelen bu bilgiler ayni sekilde Taberî [VI, 73-74] ve Ibnu’l-Cevzî [el-Muntazam fi Tevârihi’l-Mulûk ve’l-Ümem, I-XII, (thk Süheyl Zekkâr), Beyrut 1995, III, 406] tarafindan da eserlerine alinmistir

[24] Bkz Taberî, VI, 77

[25] Hatta Kaderiye mezhebine mensup bir takim insanlar onun verdigi fetva sonucunda öldürülmüstü Bkz Abdulkahir el-Bagdadî, Mezhepler Arasindaki Farklar, (trc Ruhi Figlali), Ankara 1991, 289

[26] Bkz Michael Lecker, “Biografical Notes on Ibn Sihab al-Zuhrî” Jurnal of Semitic Studies, XLI/I spring 1996, 22 vd; Ayrica bkz Talat Koçyigit, “Zührî”, IA, XIII, 643-647

[27] Imam Zeyd hadisesi ile ilgili genis bilgi için bkz Muhammed b Sa’d, Tabakâtu’l-Kübra, I-IX, Beyrut trs, IV, 326; Muhammed b Ali b Tabataba b Tiktaka, el-Fahri fi Adâbi’s-Sultaniyye ve’d-Duveli’l-Islamiyye, Beyrut trs, 133; Ibnu’l-Cevzî, Muntazam, IV, 673 vd

[28] Bkz Nuveyrî, XX, 224

[29] Yakubî, Tarihu Yakubî, I-II, Beyrut 1992, II, 216; Ibn Kuteybe, el-Meârif, 240; Taberî, VI, 73; Muhammed b Hibbân, Kitabu's-Sikât, I-IX, Haydarabad, 1975, II, 305; Kalkasandî ve Nuveyrî Hz Hasan’a babasinin katledildigi ilk gün biat edildigini söylemektedir Bkz Ahmed b Ali el-Kalkasandî, Subhu’l-A’sa fi Sinaati’l-Insa, I-XV, (srh Muhammed Hüseyin Semsuddin), Beyrut 1987, III, 266; Meâsiru’l-Inâfe,106; en-Nuveyrî, XX, 224

[30] Bkz Ebû Muhammed Abdullah b Müslim b Kuteybe ed-Dineverî (276/889), el-Imâme ve’s-Siyâse, I-II, Kum 1363, I/II, 161

Kaynak: Islami arastirmalar dergisi, 3-4, 2001

Alıntı Yaparak Cevapla
 
Üye olmanıza kesinlikle gerek yok !

Konuya yorum yazmak için sadece buraya tıklayınız.

Bu sitede 1 günde 10.000 kişiye sesinizi duyurma fırsatınız var.

IP adresleri kayıt altında tutulmaktadır. Aşağılama, hakaret, küfür vb. kötü içerikli mesaj yazan şahıslar IP adreslerinden tespit edilerek haklarında suç duyurusunda bulunulabilir.

« Önceki Konu   |   Sonraki Konu »


forumsinsi.com
Powered by vBulletin®
Copyright ©2000 - 2024, Jelsoft Enterprises Ltd.
ForumSinsi.com hakkında yapılacak tüm şikayetlerde ilgili adresimizle iletişime geçilmesi halinde kanunlar ve yönetmelikler çerçevesinde en geç 1 (Bir) Hafta içerisinde gereken işlemler yapılacaktır. İletişime geçmek için buraya tıklayınız.